Vaka Çalışması – Aldatan Adam

Sizin Boşanan Adam’ın yazılarını –şimdilerde yazmasa da- halen keyifle okuyorum. Ben de bir Boşanan Adam’ım. Ama bana asıl yakışan isim Aldatan Adam…

Oysa ben mazbut, evine bağlı, eşinden başka hiç kimseye bakmayan, baksa bile kısa sürede gözünü çeviren, hatta baktığından dolayı pişmanlık duyup kızaran ve bu yüzden de karısına yakalanan bir adamdım.

Eşimi çok seviyordum. Hatta aptallık derecesinde seviyordum. Gözümde hiçbir kusuru yoktu. Hayatımın bütün 20’li yıllarını onunla geçirmiştim. 10 yıllık beraberliğimizin 6 yılını evli olarak yaşadık. Aldatmıyordum. Oysa cinsel hayatımız da öyle ahım şahım değildi. Bir çok kez “Bu gece olmaz” sözüyle karşılaşmama rağmen, bunu pek de kafama takmıyordum.

Ama bir gün her şey değişti…

O gün eşimin işten çıkacağı saatlerde iş yerine telefon ettim. Arkadaşları biraz önce çıktığını söylediler. Bu ilk kez oluyordu. Şaşırdım. Erken çıkmak hiç adeti değildi. Olağanüstü bir durum varsa zaten bana haber verirdi. Ben eve döndüm ve onu beklemeye başladım. Gece yarısı olduğunda hala gelmemişti. Ve ben bütün saflığımla başına bir şey gelmiş olabileceğinden korkuyordum.

Saat 2 olduğunda kapı açıldı ve o içeri girdi. Kalktım ve telaşla onu merak ettiğimi, bir şey mi olduğunu sordum. Bir anda içkili olduğunu farkettim. Aman tanrım… Bu benim karım olamazdı. Bana yanıt bile vermedi ve içeri gidip yattı. Sabah uyandığında konuşmak istediğimde ise, dışarıda arkadaşlarıyla içmeye hakkı olduğunu ve buna karışmamam gerektiğini söyledi.

Haklı gibi görünüyor değil mi?

Oysa karımın benim tanımadığım hiç arkadaşı yoktu ki. İçmeye de gideceksek hep birlikte giderdik. Demek ki yeni arkadaşlar edinmişti. Yani ben iyi niyetle öyle düşünmüştüm.

Karımın geç gelmeleri haftada 2’ye 3’e çıktığında bir gariplik olduğunu sezmeye başlamıştım. Ama özgür ve çağdaş düşünceli olan ben, bir hesap sorma olayına giremiyor, içim içimi yerken ona sadece, “Bari giderken haber ver de merak etmeyeyim” diyordum. Ama o, bunu bile yapmıyordu.

Bu durum birkaç ay daha devam ettikten sonra, onun olmadığı bir akşam ben de dışarı çıkmak istedim. Beyoğlu’nda karımın ve benim severek gittiğimiz bir bara gittim. Bardan içeri girdiğimde gözüm bir masaya takılı kaldı. Masada oturan kişi, nişanlılığımız sırasında karımı tavlamaya çalışan, bizimle aynı meslekten bir adamdı. Karşısında da bir kadın oturuyordu. Kendi kendime “Demek sonunda birini bulabilmiş” diyerek yürüdüm. O masayı geçtim ve karşısındaki kadının kim olduğuna bakmak istedim.

İşte o an bütün bar üzerime yıkıldı. Çünkü onun karşısında oturan kişi benim resmi nikahlı karımdı…

Sonrası basit…

Eve döndüğümüzde iyi bir kavga, ertesi gün benim evden ayrılışım ve 1 ay sonra da boşanma…

Boşandıktan sonra eve kapadım kendimi. Her akşam bir küçük rakı ve beyaz leblebiyle sarhoş oluyor, ancak öyle uyuyabiliyordum. Yapılanı bir türlü içime sindiremiyordum.

O günlerde karşıma biri çıktı. Alımlı, akıllı, sevgi dolu ve tabii ki güzel vücutlu biri…

Harika günler geçirmeye başlamıştım. Hep tek eşliliğe inandığımdan çok geçmeden ona evlenme teklif ettim. Etmez olsaydım… Bir anda onun aslında psikolojik rahatsızlıkları olan, kompleksli ve kıskanç biri olduğu ortaya çıktı. Ayrılmaya kalktığım zamansa yaptığı şey bana çok pahalıya mal oldu. Cinsel ilişkilerimiz sırasında hep ben korunurdum. Ama bir gece şiddetli bir kavganın sonucunda, tutkuyla sevişmeye başladığımızda ilk kez “Prezervatif istemiyorum. Zaten günüm de yaklaştı” dedi. Kandım. Bana hamile olduğunu ve artık evlenmemiz gerektiğini söylediğinde beynimden vurulmuşa döndüm. Bunu neden yaptın diye sorduğumda ise “Seni kaybetmemek için” deyiverdi. Resmen bir kez daha aldatılmıştım. Çocuğu aldırmaya razı ettim elbette. Ama bu olayın yarattığı yıkıcılığı anlatmama gerek yok sanırım.

Ondan ayrıldıktan sonra kısa süreli ilişkiler yaşadım. Ama vazgeçmiş değildim. Hayatımda sadece bir kişinin olmasını ve evlenmeyi düşünüyordum.

Biri daha çıktı karşıma…

Yine mükemmel başladı, mükemmel gelişti. Tam sırasında yine aynı aptallıkla evlenme teklif ettim. Üstüne bir de araba hediye ettim. Ama arabayı alan hatun ortalarda görünmemeye başladı. Üstüne üstlük benden soğuduğunu falan da gevelemeye başlayınca olay koptu…

Ve birden içimdeki canavarın harekete geçtiğini hissettim. Bu canavarın adı –her ne kadar kabullenemesem de- intikamdı.

Öncelikle acayip severken, beni piç gibi ortada bırakan bu kadına dersini vermeliydim. Hemen birini buldum. Bu onun çevresinden biriydi. Benim o kişiyle olduğum da çok geçmeden onun kulağına gitti. Ve telefonlar başladı. Hata yaptığını aslında beni hiç unutamadığını söylüyordu. Kozlar artık elimdeydi. Üstelik diğer kişiden ayrılmadan, onunla da birlikte olmaya başladım.

Tanrım bu ne büyük bir zevkti. Yalan söylüyordum. Yalan söylerken de keyif alıyordum. Birinin kulağına fısıldadığım aşk sözcüklerini, aradan bir saat geçtikten sonra buluştuğum diğerine de fısıldıyordum ve bu beni hiç rahatsız etmiyordu.

Biri daha çıktı karşıma. Onu da ikiletmedim tabii ki. Aynı anda üç kişiyle beraberdim. Trafiği idare etmek zor oluyordu ama aldığım keyif bu zorluğa değiyordu.

Artık Aldatan Adam’dım. Aldattıkça da değerleniyordum. Biri bana ‘İş çıkışı buluşalım’ dediğinde, “Gelemem, hem işim var, hem de yalnız kalmak istiyorum” diyor, bir başkasının kucağına koşuyordum. Böyle yaptıkça da “gizemli” biri oluyordum. Artık kadınların aradığı adamdım. Gizemli, kendinden emin, hükmeden, istediği zaman gelen, istediği zaman giden, bazen ortadan kaybolan, yatakta iyi bir aşık, sevgililerini iyi yerlere götüren, şık hediyeler alan…

Abarttığım zamanlar da oldu elbette. Hele bir kere kalabalık bir grup içinde 4 sevgilimi de aynı masaya oturtmuştum. (Bunun öyküsünü bir başka yazıda anlatırım). İnsanlar cesaretime inanamamıştı. Ama ben zaten onları baştan yok sayıyordum. Olsa da olurlardı, olmasa da… Bu rahatlığı hissettiğim için de korkmuyordum.

Aldatmaya devam ediyorum. Şu anda, yine 4 kişiyle beraberim. Hepsi mutlu. Tabii ki birbirlerinden haberleri yok. Ama benim bir tek şikayetim var. Bu trafiği yürütmek için iyi paraya ve zamana ihtiyaç var. Birincisiyle ilgili sorunum yok. Ama zamanım yetmiyor. Zaman sorununu da çözersem, sayıyı ikiye katlamayı düşünüyorum. Ne zamana kadar böyle devam eder falan diye de felsefik yaklaşımlar içine girmiyorum. Çünkü ben Aldatan Adam’ım ve aldattığım kadar yaşarım…

Unutmayın, size önemli bir ipucu, insanlar inanmak istedikleri şeye inanır. Gördüklerine değil…

Kaynak : Erkekadam.com (2000 yılında Demir Gönül tarafından yazılmıştır.)

Share this...
Share on FacebookShare on Google+Tweet about this on TwitterShare on LinkedIn

214
Leave a Reply

Yazıyla alakasız veya 500 kelimeyi geçen yorumlar cevaplanmıyorlar. "Yazıyla alakasız ama ..." ya da "en son yazı bu olduğundan buraya yazdım" diye başlamanız kurtarmıyor. Mahmut Abi ile özel görüşme yapmak isterseniz Erkek Adam Sanal Görüşme sayfasından sanal görüşme ayarlayabilirsiniz.

avatar
35 Comment threads
179 Thread replies
4 Followers
 
Most reacted comment
Hottest comment thread
87 Comment authors
SchwetzingenCanAnonimhanmaFurkan Recent comment authors
  Subscribe  
Notify of
Gökdeniz
Guest

Merhabalar bu başlığa yazanlardan biri olmayı hiç istemezdim ama yardımınıza ihtiyacım var. 9 yıldır evliyim 6 yaşında bir kızım var. 37 yaşındayım karım da 36 yaşında. Maalesef ki eşimi aldattım ve eşim aldattığımı öğrendi. Mimarım bir yurtdışı gezimde bizimle aynı otelde kalan bir kadınla kısa süreli ilişki yaşadım. Kadın daha önceden tanıdığım biriydi, önceden bizimle iş yapan müşterilerimizden biriydi. Eşimin haberi oldu ve ben de itiraf ettim ve derhal o kızla ilişkimi kestiğimi söyledim. Baya üzüldü ilk başta ama kavga çıkarmadı. Benimle uyumamak için gardorubunu ve nevresimini oturma odasına taşıdı ve orada kendine bir düzen kurdu. Eşimden gerçekten samimiyetle özür… Read more »

Furkan
Guest
Furkan

Merhaba Mahmut abi uzun zamandır takipçinim.22 yaşındayım.Tıp okuyorum ayrıca geçimimi sağlamak amaciyla mühendis arkadaşlarımla bir projeden gelir saglıyorum.3 yıllik bir ilişkim var ve partnerimle her şey harika.Spordan başka hiçbir şeye vakit bulamadığım bir dönem çok bunaldım ve biraz farklılık olsun diye tabak çevirme konusunda korkunç bir hataya düştüm.Liseden tanıdığım bir kadınla sohbet etmeye başladım.Kendisi başta çok kapalıydı ancak sonradan açıldı nitekim çok seçici ve nispeten ketum bir karakter.Birtakım becerileri elde tutmak amacıyla bu hatayı yaptım bir yerde kendimi de test etmek istedim. Uzun bir süre sanal iletişim kurduk bu sürede kendisine ilgim istemeden arttı ve ilk defa yüzyüze buluştuğumuzda her… Read more »

Ahmet Sever
Guest
Ahmet Sever

ABİ O 4 KİŞİYİ AYNI MASAYA OTURTTUĞU YAZIYI ÇOK MERAK EDİYORUM YA NEREDEN OKUYABİLİRİM ???

hanma
Guest
hanma

mahmut abi selam. bir kız arkadaşım var 1,5 senedir birlikteyiz. başlarda (6-7 ay) sınırsız istekli olan kız, son aylarda cinsellikten soğudunu söylüyor ve bana karşı arzusu çok düşük. beni sevdiğini söylüyor ve evlenmeyi çok istiyor ama son aylarda durum bu. durumu anlamlandıramadım. daha önceden benden çok hoşlanan bir kız var. dün biraz mesajlaştık ve haftaiçi boş olduğumu söyledim (farklı şehirdeyiz) hemen uçak bileti alıp gelebileceğini söyledi. daha önceden de gezdirme sözüm vardı onu. 3-4 güne yanıma geliyor bileti aldı 1 gece kalacak benimle ve çok yüksek ihtimal cinsel bir şeyler yaşanacak. bu durumda ne yapmamı önerirsin vicdanen çok kötü hissedecek… Read more »

Can
Guest
Can

Merhabalar, Ben 27 yaşında, hayatını kendi çabasıyla kurmuş çevrem tarafından statü sahibi görülen, pek çok yaşıtıma göre iyi kazanan ve kendi bakımına sporuna dikkat eden bir adamım. Bundan yaklaşık 3 yıl önce kendi mesleğimden (havacı) tanıştığım bir kızla olan birlikteliğim sonrasında her şey bir anda değişti. Tamamen sosyal medya üzerinden başlayan ilişkimiz sonrası 1,5 senelik toksik diye adlandırabileceğimiz, hayatımı alt üst eden, kendimi kaybettiğim bir ilişki yaşadım. Öyle ki kendi beğenmekten vazgeçmiş neden başka adamlarla sürekli olarak karşılaştırıldığını anlamlandıramayan birisi haline geldim. Evet, ilişkimde her birinden yüzde yüz emim olamasam da pek çoğunu bildiğim halde aldatılmaya göz yumdum. Öyle ki… Read more »