Askerlik

Askerlik konusunda bir süredir yazmayı düşünüyordum. Dün skepticonun şu aşağıdaki tweeti ile başlayan seriye yorum yazdım ama burada bir yazıda tavsiyelerimi vereyim :

Baştan belirteyim, yorumları “zorunlu askerlik mi profesyonel ordu mu” tartışmasına çevirmeyin. Konu o değil. Konu memleketin nüfusunun üniversite mezunu küçük bir kısmının lüksü olan erteleme : askerlik zorunlu iken gitmeli mi ertelemeli mi? Yoksa çoğunuz ya eninde sonunda gideceksiniz ya da bedelli yapana kadar erteleyeceksiniz.

Askerliği ertelemek çoğu erkek için akıllıca değil. 6 aylık bir askerliği ertelemek için 20lerinde yıllarını hayata tam atılamadan ya da boşa yaptığı masterlarda heba eden çok adam gördüm. Sonunda bekledikleri bedelli çıksa da, kayıpları çok yüksek (üstüne az para da olmayan bedelli ücretini ekleyin). Skeptico’nun devamında dediği gibi çoğunuzun 6 ayı bu kayba değmez. Üniversiteyi uzatmadan bitirmek, hemen askere gidip sonrasında hayata tam atılmak, üniversite okuyan bir erkeğin ilk hedefi olmalı. Ben tabii bunlardan sonra hemen ev – evlilik – araba yapın demeyeceğim. Hayatınızı yaşayın. Kendinizi geliştirin. Üniversite günleri sanki hayatın en güzel günleri gibi görünebilir ama hayata tam atıldığınız ve kendi paranızı kazandığınız günler kadar güzel değiller.

Yani “abi askere gideyim mi” sorusunun cevabı “evet, en kısa zamanda ve ilk fırsatta git.” Benim şimdiki aklım olsa ve mümkünse üniversite bitince verilen 1 yıl tecili kaldırır giderdim.

Burada bir parantez açayım. Üniversiteye çocukluklarının uzatmaları gibi bakan ve üniversiteyi uzatarak hayata atılmayı erteleyen azımsanamayacak sayıda erkek var. Bu erkeklerin askerliği erteleme sebepleri de genelde bu hayata atılma korkusunun uzantısı. Motivasyonunuz bu mu değil mi bilmeniz şart. Eğer bu erkeklerden biri iseniz, maalesef büyümeyi erteleyemezsiniz ve bugün yaşadığınız bu uzatmalar gelecekteki hayatınızı (başta geliriniz olmak üzere) kötü etkiler.

Askerliğini yapan her erkeğin bildiği gibi Türkiye’de askerde tamamen angarya iş yapıyorsunuz. 70%si mıntıka temizliği, paspas, bitmek bilmez sayımlar, patates soymak (evet patates soymak), vs … ile geçiyor. Askeri anlamda öğrendiğiniz şey kısıtlı.

Fakat bu askerliğin faydasız bir şey olduğu anlamına gelmiyor. Özellikle rahat gündelik hayatınızdan çıkıp bambaşka ve görece zorlu bir ortama geçmek çoğu erkek için ihtiyaç duyduğu ama farkında olmadığı bir ara. Ama bu dönemi şikayet etmek yerine kullanmayı seçmeniz lazım. Ben şahsen şikayet etmekle meşgul olduğumdan tam olarak kullanamadım.

Günümüzde fiziksel aktivite zor bulunan bir şey. Askerde ise fiziksel aktivite bolca var. Eğer hareketsizliğin ruh öldürücü kapanına düşmüşseniz bu dönem çok yararlı olacaktır.

Disiplin, erken kalkmak ve bağımlılık problemleriniz varsa (örneğin internet, oyun, porno, alkol, vs …) bunlara ani bir darbe vurmak için de askerlik ideal bir dönem. Özellikle burada yazılan disiplin tavsiyelerini uygulayamıyorsanız ve eğer askerliği de erteliyorsanız, bir an önce askere gidin. Gündelik hayatınızdan bu şekilde uzaklaşmak çoğu sorununuza ölümcül darbe vurmak için ideal ortamı yaratacaktır. Hergün sabahın köründe kalkacak, bir sürü fiziksel aktiviteyi ve işi isteseniz de istemesenizde yapmak zorunda kalacaksınız. Cep telefonu ve internet olmadığından buralardaki bağımlılıklarınız devam edemeyecek.

Skeptico şöyle yazmış :

Bugün ana kucağından inip, okulda öğretmen kucağında oturup sonra karısının kucağına oturuyor erkekler.
Ailede bir trajedi (hastalık, iflas vs) yoksa en büyük derdi top oynarken düşüp dizini kanatmak.

Doğru. Askerlik bu açıdan hala erkeği olgunlaştırma potansiteline sahip bir yer. Orada emir – komuta zinciri çoğu ana kuzusuna dünyanın merkezinin kendileri olmadığını gösterecektir.

Askerlik “en verimli çağımızda…” diye başlayan itirazlarla reddediliyor.
Gerçekten en verimli çağınız 20li yaşların başı mı?
Hakikaten mi yani?
Bundan sonrası yokuş aşağı mı? 20li yılların başında bir bok bilmiyosunuz olm. Daha çocuksunuz hala.

Maalesef bu da doğru. 20leriniz, özellikle de başları en verimli çağınız falan değiller. En verimli çağlarınız 30larınız.

Askerliği bedelli yapanlar o 6-12 ayda çok merak ediyorum “verimli” denebilecek ne yaptılar?
Rahatları bozulmamış olmak “verimli” mi gerçekten?
Öyle bişey yok.

Yurt dışında yaşayarak bedelli askerlik yapanları saymazsak benim bildiğim ve bedelli askerlik ile kurtardıkları 6 ayı verimli harcayan bir tek kişi var. O da ciddi işadamı idi. Diğer hepsinin temel motivasyonu ya rahatının bozulmaması idi ya da askerliği ertelerken kurdukları aileden 6 ay kopmamak. Üstüne, o bedelli askerliği beklerken hayata yarım yamalak atılarak yıllarını verimsiz geçirdiler.

Son olarak da askerliğin en sevdiğim yanı, başka hiçbir koşulda bir arada bulunmayacak yüzlerce kişinin aynı koğuşta yaşaması. Çok enteresan bir deneyim. Bir kamyon şoförü, işportacı, kaçakçı, kaymakam ve boğaziçi mezunu bilgisayar programcısı ranzamın çevresinden ilk aklıma gelen elemanlar. Nasıl bir fildişi kulede yaşadığınızı anlıyorsunuz, çok şey öğreniyorsunuz.

Kadınlar sosyal medyayı sevilmek için kullanıyorlar

Akıllı telefonlar popülerlik kazanmaya başladıkladığında bu durumun kadınları nasıl daha az sevebilir hale dönüştürdüğünü yazmıştım. Akıllı telefonlar kadınları öylesine nefes kesici inişli çıkışlı bir ilgi ve anlık onaylama durumuna soktu ki, sadece bir erkeğin sevgisi çok sıkıcı gelmeye başladı. Şimdi kadınlar, ilk başta sevebilme yeteneklerini ellerinden alan yöntemleri “sosyal medyayı” kullanarak sevgilerini geri almayı deniyorlar.

Instagramdan bir resim paylaşan, Facebook’tan durum güncellemesi yapan veya gününün nasıl geçtiği hakkında twit atan kız basit bir şekilde internetteki insanlardan sevgi almayı deniyordur. Gerçekten sevgi eksikliği çekmediğin bir an değilse yabancılarla foto paylaşmanın bir mantığı yoktur ki kadınların bunu en çok yalnız başlarınayken yaparlar. Kadın anlık bir boşluk hissi veya ilgi eksikliği hissettiği zaman bir selfie paylaşır ve sonrasında gelen beğeni ve yorumlardan ortaya çıkan dopaminin yatıştırıcı etkisiyle rahatlar.

Ne yazık ki bu durum kız için gerçek sevgiyi bulmasında bir işe yaramayacak. Kız otistik silikon vadisi teknolojistlerinin ona attığı depresyona sebep olan geri bildirim döngülerinin hepsini yuttuğundan dolayı sevebilme mekanizmasına çoktan hasar vermiştir ve bu kız sevgiyi aslında hiç umrunda olmadığı bu insanlardan parça parça, byte byte geri almayı denemektedir. Kızın durumu şuna benziyor: Bir  balyoz kullanarak bacağını kırıyorsun ve aynı balyozu kırık bacağına vurarak kemikleri yerine yerleştirmeye çalışıyorsun. Ve sonunda doktor hayatını kurtarmak için bacağını kesmek zorunda kalıyor.

Kadın için tek olası tedavi sosyal medyadan tamamen geri çekilmektir. Kadın internette asla kişisel bir şey paylaşmamalı ve diğer insanları yorum yapmaksızın takip etmelidir. Kadın dopaminini tavan yaptırabilecek olan potansiyel bir cevabın veya karşılığın beklentisinde olmamalı. Sağlıklı bir erkek partner arayışıyla birleştirildiğinde kadın tekrar sevebilir fakat biz bu durumun modern bir kadın için fazla bir istek olduğunun farkındayızdır. Senin ortalama kadının sosyal medya hesaplarını asla bırakmayacak ve diğer kadınların yabancılardan milyonlarca beğeni alırken kendisinin hiç almadığını görecektir fakat bunun aksini yaparsa kadının tek bir erkeğin sevgisine razı olma olasılığı sıfır olacaktır. Sonrasında kadın bacağının kesildiği gibi sevgisi de aynı şekilde kesilecektir.

Çok sayıda erkeğin de sosyala medyayı sevilmiş hissetmek için kullandığı ortaya çıktı. Eğer paylaşım yaptığın şeyin amacı ilgi çekmek, övgüler almak ve anlık onaylanmaysa gerçek hayatta ciddi bir sevgi açlığı çekiyorsundur. Paylaşımın hakkındaki tek karşılık senin hakkında bir tartışma olduğunda bil ki internet senin sevgilin haline dönüşmüştür. Bu durum kendi instagram hesabımı yönetmemde yetersiz olmamın sebeplerinden biridir. Kendi resmimi paylamamdaki tek karşılık resmimim beğenilmesi veya bunun üzerine yarumlar yapılması sevgi açlığını gösteren bir davranıştır. Fakat ben hala bir insanım ve sevgi eksikliği hissettiği zamanlar yaşıyorum. Ben hala gerçek hayatta sevebilirim ama bu sevgiyi almak için interneti kullanmam bu yeteneğime sadece zarar verecek. İşin garibi çok sayıda sürtükle yatmamın  hergün selfie paylaşma alışkanlığından daha az zararlı olmasıdır.

Eğer tanıştığın bir kadının gelecekte senin sevginle tatmin olup olamayacağı hakkında bir tahmin yapmak istersen kadının akıllı telefon kullanma eğilimlerine bakman yeterli. Kadınlar bu duruma daha mı bağlı oluyorlar yoksa daha mı az ? Sen cevabı çoktan biliyorsun: kadınlar sosyal medyayı azaltmak için kesinlikle hiçbir emare göstermiyorlar ve aksine bu kullanımlarını ikiye katladılar ki sosyal medya arkadaşlıklarını gerçek hayat arkadaşlıklarına tercih ediyorlar.

Bir kaç yüz teknolojistin ütopya yaratmak istemelerinden dolayı bütün bir erkek nesli kadınlarla kötüleşen ilişkilere katlanmak zorundalar. Bunun yerine bu teknolojistler öyle bir cehennem yarattılarki biz sadece elimizde minik bir bilgisayar varken kendimizi bir nebze insan  gibi hissedebiliyoruz.

Çeviri : Women Use Social Networking To Feel Loved

Çeviren : Icarus Everyman

Erkekliğin 7 ölümcül günahı

Erkek olmanın ne demek olduğuna dair sonu gelmez tartışmalar sürerken ve erkeklik üzerinde bir anlaşma sağlanmamışken, erkekliği tanımlamak için maskülinitenin antitezi olan özellikleri tanımlamaktan başlayabileceğimize inanıyorum.

Aşağıda, bugünün erkekleri arasında salgın haline gelen yedi özelliği yazacağız.

1. Kendine Acımak

Burada listelenen 7 günah içinde, bu en hastalıklı olanı. Bu günahı işleyen erkek, kendisini bir kurban olarak görmeyi seçerek, ağlamak, şikayet etmek ve öfke nöbeti geçirmek gibi acıma duygusu yaratmasını umduğu hareketler icraa eder. Kendisi için üzülen erkek, kendi durumunu değiştirmek için hiçbir harekette bulunmayan erkektir. Hayatının neden bu kadar ızdırap dolu olduğunu anlayamayan erkek, kendi ızdırabını arttırmaktan başka bir şey yapmaz. Kendine acımak, kendi mezarını kendin kazmak gibi bir şeydir. Kendine acıyan her kimse, bu sert dünyanın acımasızlığını hakeder.

2. Rahatlık

Rahatlık, amaçsızlık ve boyun eğme ile aynı şeydir – temelde denemeden pes etmektir. Halinden memnun erkek, dışardan bir şey dürtmedikçe tepki vermeyen bir aylaktır. Katolik kilisesinin orjinal 7 günah listesinde bu, miskinliğe denktir.

Modern toplumumuzun temel problemi, erkek için (en azından fiziksel olarak) aşırı rahat olmasıdır. Geçmişte erkekler sırf zorunluluktan, maskülin enerjilerini sürekli işe koşmak zorundalardı yoksa hayatta kalamaz ya da yeni yerler fethedemezlerdi. Ama bugün, böyle bir zorunluluk yok. Çoğu erkek, güvenli ve konforlu ortamlarda çalışıyorlar ve işleri için çoğunlukla fiziksel hiçbir güce ihtiyaç duymuyorlar. Bununla beraber erkekler kendilerini eğlendiren elektronik ekranlarla çevrililer ve bu da onların fiziksel olarak dejenere olmalarına neden oluyor. Fiziksel dejenerasyonu ise zihinsel dejenerasyon takip ediyor. Bir kez tuzağa düştü mü erkek, azıcık çabayı bile büyük bir yük gibi algılıyor.

Rahatlık bir yaşam biçimi olamaz. Dini inancınız olsun olmasın, bir amacınızın ve itkinizin olması lazım. Dindar bir erkek, Tanrısı tarafından kendine çizilmiş yolu bilir; ateist ise kendisinin takip edeceği yolu kendi yaratmalıdır. İki durumda da, tüm erkekler, içlerindeki tutku ateşini sürekli canlı tutmalı ve hiç durmadan yollarında yürümelidirler.

3. Korkaklık

Korklar yaşarken bin kere ölürler. Kaderini korkularının eline bırakan bir erkek ise köleden başka bir şey değildir.

Korku, harekete geçmeyi çarpıtılmış ve abartılmış bir imgeyle bastırarak, erkeği gülünç bir şekilde kontrol eden bir hiledir. Gerçek şu ki, korktuğumuz şeylerin büyük çoğunluğu öldürücü değildir. İlkel zamanlarda bizi bekleyen tehlikelerin aksine, günümüzde risk olarak algıladığımız şeylerin hemen hiçbiri bizi fiziksel zarar veya ölüm riskine sokmaz. Buna rağmen erkekler kaç kare sokakta beğendikleri bir kıza yürüme  ya da zehirli politik doğruculuk diline karşı çıkma fikri karşısında korku içinde kalırlar? Kaç kere kaybetme ve alaya alınma korkusu ile bir şeye başlamadan vazgeçerler?

Korku da acı gibi hayatın önlenemez bir parçası. Cesaret, korkunun olmaması değil, korkuya rağmen harekete geçebilmektir. Çoğu erkek, daha fazla konsantre olarak ve amaçları için daha fazla bastırarak korkunun yüzüne gülmeyi öğrenebilirler.

4. Dikkati Dağılmışlık

Düşünürseniz, tüm hayatınız zaman ve enerjinizin odaklanması üzerine. Odaklanma olmadığında, hayatınızı boşa harcıyorsunuz. Dikkat dağınıklığı, disiplin eksikliğinin en kolay göze görünen işareti ve bu günümüz dünyasında her geçen gün daha da artan bir problem. Herkes, elektronik cihazların alarm ve sesleri ile dikkati dağınık bir şekilde yaşıyor.

Dikkatinizin dağıldığı her anın kayıp olduğunu bilin; verimliliğinizi kaybedersiniz, zamanınızı kaybedersiniz ve misyonunuza doğru olan yönünüzü kaybedersiniz. Bunlar cep telefonu, televizyon ve internet gibi küçük dikkat dağıtıcılar olabilir ya da kötü kişisel bütçe yönetimi ya da zehirli kadınlar gibi büyük dikkat dağıtıcılar olabilirler.

Dikkat süreniz sınırlı. Dikkat dağınıklıklarını hayatınızdan çıkararak ya da kendinizi dikkat dağıtıcı ortamlardan çıkarara dikkat sürenizi canınız gibi savunun. Ne üzerine odaklanırsanız osunuz, dikkatinizi nereye yönelttiğiniz konusunda sorumluluk sahibi bir kişi gibi davranın.

5. Bağımlılık

Bağımlılık ve düşkünlük aynı elmanın iki yarısıdır. Bir erkek kendisini uyuşturmak için madde bağımlısı olabilir ya da nesnelere, kişilere veya olaylara fazlaca düşkün olabilir. Hangisine bağlanırsa bağlansın, düşkün olduğu şeyin kendisine mutluluk ve tamlık getirdiğini düşünür. Ama acaba öyle mi?

Budist öğretiye göre, düşkünlük tüm ızdırapların kaynağıdır. Dışsal onay ihtiyacı olan erkek zincirlere vurulmuş biridir ve rüzgarda savrulan bir yapraktır. Düşkünlüğün sadece arzu nesnelerine karşı olmayabileceğini aklınızda bulundurun; öfke, intikam, acı, üzüntü ve geçmişten gelen ve gelecekte olacak herşeye pişmanlık ve endişe şeklinde bağımlı olabilirsiniz.

Unutmayın : Beraber sürüklenmemek için, bırakıp gitmeniz lazımdır.

6. Zayıflık

Zayıflığın birçok çeşidi vardır ama hepsi eşit şekilde zararlıdır. Fiziksel zayıflık bir erkek için kesinlikle kabul edilemez ve bunu daha ayrıntılı açıklamaya gerek yok. Zihinsel zayıflık ise daha aldatıcıdır. Bu, ruhunuza her an sızabilecek bir şeydir, özellikle de savunmasız olduğunuz zamanlarda. Erkek olarak, başınıza ne gelirse gelsin üstesinden geleceğine inanmalısınız. Bunları her zaman istediğiniz gibi çözemeyebilirsiniz ama her zaman güç ve cesaret gösterebilirsiniz.

Zayıflık ruhunuza, rica minnet de sızabilir. Buranın okuyucuları için feminist buyruğun oyunlarını tekrar listelemeye gerek yok. Sadece kendinizi bunlardan birine boyun eğerken bulursanız hemen bırakın.

Erkekler güçlü doğmazlar. Fiziksel güç gibi, zihinsel zayıflığı yenmenin de tek yolu adım adım kendinizi güçlendirmenizdir : saçma sapan şeylere “hayır” demeyi öğrenin. Çizginizi çizin ve kendiniz için ayağa kalkıp dik durun. Rahatsız edici ve korkutucu şeylerden kaçmak yerine onlara meydan okuyun. Saçma özürler uydurmayı bırakın ve harekete geçin. Zayıflıklarınızı yenmek için sınırlarınızı zorlamalısınız; kendinize sürekli “alfa” olduğunuzu söylemeniz sizi “alfa” yapmayacaktır.

7. İradesizlik

İradesizlik / irade gücünün eksikliği, burada yazan tüm günahların anasıdır. İrade gücü olmayan bir erkek bir erkek değildir. Erkeği iten bu ateş olmadan, hiçbir şey mümkün değildir. Günümüz erkeği ve özellikle genç erkekler için bu erdemi bulup ateşlemek daha zordur. Günümüz Batılı toplumlarında erkekler, hak sanrısı içindeki kadınlara ve cinsel sapkınlara yer açmak için halı altına süpürülmüşlerdir. Masküliniteyi yok etmeye yeminli günümüz feminize toplumunda, çoğu erkeği bıkkın, savaşı bırakmış ve moralsiz görmek şaşırtıcı değil. Durum ne kadar kötü olursa olsun, bu üstesinden gelinmesi gereken bir durum, kenarda matem tutulması gereken bir durum değil.

İrade, geliştirilmesi güçten daha zor bir şey. Bazı erkekler güçlü bir irade ile doğmuş gibidir ama irade geliştirilebilir. Yukarıdaki bazı önerileri yaparak ve her günün bir öncekinden daha iyi olması için çabalayarak, çelik iradenizi yavaş yavaş geliştirebilirsiniz. Diğer muhteşem erkekleri okuyarak onları rol modeli yapmak ve bu şekilde gerçek hayatta olabilecek bir akıl hocası gibi kullanmak ve diğer destekleyici erkeklerle takılmak iradeniz için iyidir. Ve son olarak unutmayın : asla vazgeçmeyin. Hiçbir koşulda vazgeçmeyin, hayat buna izin vermez.

Çeviri : The 7 deadly sins of manhood

Saha raporu – Dansta paralel yürüme

Merhaba dostlar, ben starker. Aslında saha raporlarımı size sunmaya ilk niyetlendiğimde, şu an anlatacağım olay henüz yaşanmamıştı 😃 Ancak diğer vakalar biraz daha kompleksli ve uzun. Vizelerden dolayı zamanım yoktu ama bugün size en son yaşadığım saha raporu sunacağım.

Okulda dans topluluğundayım. Başka bir okulun dans topluluğu bizimkini dans gecesine davet ediyor. Hiç gidesim yok ama konfor alanımdan çıkmam gerektiğini düşündüğüm anda ”düşünmeyi bırakıp” harekete geçerim. Öncelikle bizim topluluğun güzel kızlarını dansa kaldırıp piyasamı oluşturdum. Sonra içkimi alıp içindeki pipeti çıkarıp gözlem yapmaya başladım. İçerisi şampiyonlar ligi gibiydi ve karanlıktan dolayı sağlıklı bir ”göz kontağı” sağlayamadım. Bende bizim topluluğa sonradan katılan, daha önce cold approach denediğim, beta sevgilisiyle sorunlar yaşadığını sezdiğim hb 8’lik kızı dışarıya sigaraya çağırdım. Sarhoş olduğundan dolayı yanındaki iki kız da geldi. Ben de benimle başbaşa çıkmadığı için kücük bir ceza kestim ve onunla hic konusmayıp yanında getirdigi arkadaslarıyla muhabbet ettim. Tekrar içeri geçtikten kısa bir süre sonra beni dansa kaldırdı ve 3 şarkı boyunca(yaklaşık 10 dk) yakın temas dans ettik. Sonrasında mekandan biraz uzaklaşıp sahile çıkmanın ona iyi geleceğini söyledim. Biraz düşündü. yaptığının sadakatsizlik olduğunu bildiğinden kendiyle savaşıyordu, gözlerinde gördüm. Yine de kabul etti. Bu sefer arkadaşlarına gelmemelerini söyledi. Elbisesi bol dekolteli ve kısaydı. Üşüyeceğini tahmin edip yanıma ceketimi aldım(o zaman Mahmut abi’nin sarılma taktiğinden haberim yoktu malesef). Kızla muhabbet ettik, salağın teki olduğunu söyledi, inkar etmedim. Nedenini sordum yaptığı hatalardan bahsetti, siklemedim. Ona gerçek erkek figüründen bahsettim adeta sevgilisinden utandı(bu arada sevgilisinin 200 bin liralık bmw’si var ben otobüs kullanıyorum). Kız ilişkiler hakkında konustu. Düzenli iliski insanı olup olmadıgımı sordu. Playboy gibi görünüyorsun dedi. İnsanları buna göre mi sınıflandırıyorsun diyip güldüm. Evet dedi. ben de düzenli ilişkiye girebilmem icin kızın bana kendini kanıtlaması lazım dedim. Sonrasında bir hata yapıp benim icin kutsal olan cümleden bahsettim ki bu “tanımaya değer bir kadınsın”. Kendisi hakkında öyle düşünüp düşünmediğimi sordu, bilmem diyip konuyu değiştirdim ama ilerleyen dakikalarda kızın kendisine de söyledim, “sanırım sen de tanımaya değer bir kadınsın”. Sıctıgımı hissediyordum. Her neyse sonra seks eşiğini atlatmak üzere her zamanki kurt adam muhabbetime girdim, ve tam ısırma muhabbetinde kızı ahlaksızca güldürürken masadaki arkadaşlarından biri dışarı cıkıp bizi bulmuş ve bir anda yakamıza yapıştı. Mecbur dönmek zorunda kaldık ve kızı cezalandırmam gerekiyordu.

Hemen tanımadığım güzel bir kız tespit etmeliydim. Hb 8 gördüğüm anda yanına yaklaşıp ellerimi uzattım, “hadi gel dans edelim”. Kız şaşkın bir ifadeyle gülümseyip dans etmeyi bilmediğini söyleyip teşekkür etti. Pes eder mi alfa oğlanı, “daha iyi ya öğrenmek icin bir nedenin oldu işte” dedim kendimi kastederek, güldü ve gerçekten beceremeyeceğini söyleyip teşekkür etti. Beni hala tanıyamamıştı, “sorun degil temel hareketlerden başlarız” dedim, ve kaldırdım. Kız bok gibi dans ediyordu bu yüzden gergindi. Rahatlaması ve kendini iyi hissetmesi icin daha önce hic bu kadar hızlı öğrenen görmemiştim felan dedim. Yakın temasta dans ederken diğer kızın bakışlarını hissediyordum. Sonra müzik bitti, kızı yerine bırakırken “ilerleyen saatlerde öğrettiklerimi unutup unutmadığını kontrol etmek icin tekrar kaldıracağım” dedim. Normal arkadaşlarımla dans ettikten sonra topluluk dönüş icin hazırlanmamızı söyledi. Hemen dönüp yeni tanıştığım kıza baktım dışarıda sigara iciyordu bir arkadasıyla. Artık gecti diye düsündüm. Arkadasım git söndürt sigarasını ne olacak dedi. Kız ona arkamın dönük olmasının rahatlığıyla beni rahatça kesiyordu, camın yarattığı ayna etkisinden haberi yoktu :)) Hemen gidip sigarasını söndürtüp dansa kaldırdım bachata müziği calıyordu biraz da bachata öğreteyim dedim, yok artık felan derken yanındaki arkadaşı kıza “hadi hadi biraz da bachata yapın” diyince kız geldi. Artık gol atma zamanıydı. Kıza dedim ki “şimdi senle bi oyun oynicaz. Sen bana numaranı söyliceksin, dans bitene kadar aklımda tutabilirsem dönünce sana yazcam, tutamazsam zaten hic haketmemişimdir”. Kız kabul etti numarasını verdi. Alkol kullanmış olsaydı kiss close la ayrılmayı deneyebilirdim. Kıza yazmak icin 2 gün bekledim, 2 gün sonra yazdığımda şok oldu unuttum sanmıştı. İhtimal bile vermiyordum diyip kalp felan koydu. Ama mesajlarıma 10 saatte bir cevap yazıyordu, mahmut abi next yap dedi ben de next yaptım. Şu sıralar diğer kız da sevgilisi yanında ona sırnaşmaya calısırken karsılık vermeyip gizlice beni kesiyor. Bakalım neler olacak.

Konuk Yazar : Starker

Kadın fantezisi oyunu

Buluşmalarda kızla konuşmaların klasik sorgu / röportaj şeklinde geçtiği (sürekli kıza soru sorma ve kızın cevap vermesi şeklinde ki buluşmaların en yaygın katilidir) ve kızla arada cinsel gerilim yaratılamadığı ile ilgili çok mesaj geliyor.

Hatunlarla mesajlaşmanızın ve buluşmanızın nasıl yönetileceği konusunda örnek olması açısından Bir kadının çerçevesini dayatmasına izin vermeyin yazısındaki bazı yorumlarımı buraya taşıyacağım. Bunu yazıya taşımak istememiştim zira bu yazıyı okuyan bir eski kız arkadaşım beni tanıyıp kimliğimi ifşaa edebilir. Ama olay önemli o nedenle de riski göze alacağım.

Mesajlaşma o yazıdaki şu kısımdan çıkmıştı :

Örneğin, kadınların sıklıkla sorduğu bir soru da “ne iş yapıyorsun?”dur. Kadının bu sorusunu hızlıca cevaplayarak, otomatik olarak onun “kendini bana ispatla” çerçevesine girersiniz. Bu nedenle kitabım Bang’de, çekiciliğinizi inşaa ettiğiniz etkileşimin ilk zamanlarında, kadınları asla direk cevaplamamanız gerektiğini öğretiyorum. Daha iyisi, ona sizi değerlendirmekte olduğunu takmadığınızı gösteren şaka ile karışık bir cevaptır. Mantığa aykırı bir şekilde bu kadının size olan ilgisini arttırır, zira sizden önceki çoğu erkeğin hevesle yaptığı şeyi yapmayı reddettiğinize göre sizin değeriniz daha yüksek olmalıdır.

Aero’nun bu konuda sorusu şu idi :

Peki işimizi vb soran bir kişiye ne tip cevaplar vermeli ? Mesela burdaki soruları nasıl yanıtlamak makuldur ? Erkek adam ve çeviri manyağı ikinizin de fikirlerini merak ediyorum.

Ben şöyle cevap vermiştim :

1 – Kız meslek sorarsa “tahmin et sence ne iş yapıyorum” oyunu başlat.
2 – Kız aşağılar bir şekilde tahmin yaparsa “onayla ve abart”.
3 – Kız iyi veya normal bir iş söylerse “bak bunun sevdim. Tamam ben finansçıyım. Sen ne iş yapıyorsun?” diye devam et.

Bu algoritma birçok soruda çalışır. Örneğin yaşın kaç sorusunda.

1 – Kız yaş sorarsa “tahmin et sence kaç” oyunu başlat.
2 – Kız aşağılar bir şekilde tahmin yaparsa “onayla ve abart”. Mesela sen 30sun ama 45 dedi. “O iltifat ettin, çok genç bir yaş söyledin. Çık … çık” de.
3 – Kız iyi veya normal bir yaş tahmin ederse “bak bunun sevdim. 40 yaşındayım. Süper yaş. Sen kaç yaşındasın?” diye devam et.

Şu anki kız arkadaşımla 4 aydır beraberim ne işimi biliyor tam olarak ne de yaşımı (yaklaşık bir tahmini var).

Buraya asıl taşımak istediğim kısım da şu sorudan başladı :

“Bilmem, ya sen ne olmasını isterdin işinin veya yaşının?” diye bir karşı sorgu attığında ne demek lazım ?

Öncelikle şunu hatırlatalım : kızlara ne söyleyeceğinizi fazlaca düşünmek, hatunu kafanızda büyütmenize sebep olur ve gerçek buluşmada ağzınızı açamamanızı sağlar :

Bu nedenle anasının kuzusu hoşlandığı bir kadını gördüğünde, onu en mükemmel şekilde tavlayacağı durum ile ilgili gündüz düşlerine başlar. Problem ise, kızı ürkütmemek ya da kızdırmamak için ona ne söyleyeceğini fazlaca analiz etmesinden kaynaklanır. Bu ruh hali, erkeğin suspus olmasını besleyen bir özgüven eksikliğine neden olur.

Bunun yerine mesajlaşmayı ve buluşmayı cinsel gerilimi olan ve kadınların cinsel fantazilerine hitap eden bir bağlama taşımanız daha başarılı bir kız tavlama süreci sağlayacaktır. Cinsellik en iyi bu şekilde masaya konulur. Çoğu erkeğin en büyük hatası, ya cinselliği masaya hiç koymamaktır ya da erkek fantazisi şeklinde masaya koymasıdır ki kadınlar tarafından abazanlık olarak algılanır.

Şurada çizdiğim piliç fantazisi bağlamına dikkat edin :

Atanını görmedim ama ilerde cinsellik masaya konulduğunda kullanacağım standart senaryolarımdan birine girmek için kullanırdım herhalde. “Doktorluk fena meslek değil Mr. Hyde olmasa” gibi bir şey derdim. Edebiyattaki persona – shadow ikilileri sağlam ana senaryolar. Örneğin Klark Kent – süpermen (“gazetecilik fena değil ama Süpermenlik yoruyor adamı”), kont drakula (“kontluk fena meslek değil ama her gece bakire kanı bulmak da zorlaştı”), vs .. vs …

Burdan konu cinselliğe nasıl gelir? Mesela “Dr. Jeckyll ve Mr. Hyde” ikilisinde ben, kızın güvenebileceği, nur yüzlü Mahmut Abiniz Dr. Jeckyll’ım, benim penisim olacak kötü çocuk arkadaşım ise Mr. Hyde. Herşey onun suçu idi falan. Bu senaryolar yüzünden benimkinin ismi bilenler tarafından Mr. Hyde, Kurt Adam, Süpermen, drakula falandır. Türkçe’de “yarrak” kelimesi İngilizce’de “cock” kelimesi kadar rahat kullanılamaz o nedenle ana senaryoda silah arkadaşınıza böyle isimler takmak kız için cinselliği kullanırken daha rahatlatıcı.

Aslında bu sadece bir yöntem, en iyisi de olmayabilir ama zaten olay senaryo değil ince zeka işi bu. Temel engel zekasızlıktan çok (çoğunuz zeki adamlarsınız), kızı fazla ciddiye aldığınızdan zekanızı çalıştıracak odaklanmayı kaybetmeniz. Bu eğlenen ustalık moduna girin ve IQnuz 100 ve üstü ise shit testleri güzel savuşturursunuz. Eğer tam tersi kızı üst çerçeveye oturtur kendinizi aşağı görürseniz, 200 IQ ile kekeleyen bir salağa dönersiniz.

Bunlar size çocukça geliyor değil mi? Benim 18 yaşımdaki halimi alıp Bruce Wayne – Batman senaryosu oynadığım masaya koyup kendimi izlettirsem “bu ne palyaçoluk lan 36 yaşında amca, 35 yaşında teyzeye böyle mi yürür” diye küçümser, sonra o masada teyzenin amcanın dudağına asıldığını görünce sandalyeden düşerdim herhalde.

Çocukça belki ama kadınlar fantazi dünyasına girmeye bayılır, özellikle bu tür güçlü ve karanlık tarafı olan erkek arketipleri ile ilgili fantazilere. Edebiyatın, çizgi roman sanatçılarının en büyük beyinleri kullanımıza vermiş, acımadan kullanın.

Biraz böbürleneceğim kusura bakmayın ama geçen sene Jordan Peterson’un Kadınlar ne ister? videosunu izleyince kendimi takdir etmiştim. Bu senaryoların niye çalıştığından ve kadınların neden böyle şeyleri sevdiğinden pek haberim yoktu. Sadece çalıştıklarını biliyordum. Videoyu izlerseniz bu “çocuklukların” aslında kadınların cinsel fantazileri ile örtüştüğünü görürsünüz.

Üstelik Jordan Reis’in kadınların en çok “kadın pornosu” aradığı anahtar kelimelerde listelediği 5 tipin dördünü kullanıyormuşum :
1 – Vampir – Kont Drakula

2 – Kurtadam – En az kullandığım bu.

3 – Milyarder – Bruce Wayne – Batman

4 – Cerrah – Dr. Jeckyll ve Mr. Hyde

5 – Korsan

Bunlar dünyanın sayılı sanatçılarının yarattığı, antik kökleri olan persona – shadow ikilileri. Kadınların cinsel fantazileriyle örtüşen ölümsüz arketipler. İzleyici kitlesinin erkek olması sizi yanıltmasın, bunlar erkeklerin olmak istediği maskülin fantazilere denk (erdemli alfa persona ama karanlık ve güçlü sigma gölge / shadow).

Piliç fantazisi, şu an gençler arasında çok yaygın olan “hatunla çok cool şeyler konuşmalıyım” yanılgısı ile ortaya çıkan hızlı don kurutucu ve sıkıcı muhabbetlerden bin kat etkilidir. Jordan Peterson’ın dediği gibi erkekler görsel, kadınlar ise sözel tahrik olurlar (o nedenle hatun memelerinin fotosunu gönderince siz tahrik olsanız da siz sikinizin fotosunu gönderirseniz hatun tahrik olmaz ve sizi abazan diye etiketler).

Eğer buluşmadan önce mesajlaşıyorsanız, piliç fantazisi bağlamını bu mesajlaşma sürecinde kurabilirsiniz. Eğer buluşmaya bu bağlamı kurarak giderseniz, hatunu daha hızlı baştan çıkarabilirsiniz. Aynı zamanda da mesajda uslu, reelde saldıray gibi görünmezsiniz.

Peki bu bağlamı kuramazsak? Ben şahsen bekarken paralel 3 kıza yazarım ve bu bağlamı kurabildiğim kızlarla buluşurum. Bazen de hatun (özellikle 30 yaş üstü sağlayıcı erkek arayan bazı hatunlar) bu muhabbetten beni unmatch eder. Önemli değil.

Ve son olarak, kızla aranızdaki yaş farkı ne kadar fazla ise, bu piliç fantazisi oyununu o kadar hızlı kurarsınız.

NOT : Bu yazı yüzünden kimliğim ortaya çıkarsa yurt dışına kaçıp yayın hayatıma oradan devam edeceğim artık. Feministler beni yolda parçalamazlarsa.

 

 

Saha raporu – Hücum borusu çalarken siperde yatan silah arkadaşı

Zamanında iş için sık sık İstanbul dışında bir büyük şehre gittiğim bir dönem oldu. Eskiden üniversiteden tanıdığım Sibel’in, o şehirde yaşadığını farkettim. Facebook’tan telefonunu alıp mesajlaşmadan sonra, bir iş gezimde buluştuk.

Benim o dönem yoğunluktan ve arda arda gelen birkaç başarısız girişimden dolayı bir seks hayatım yok. Parama kıyıp açlığı başka yollardan da gidermiyorum. Anlayacağınız ibrem 200’de. Sibel de çok hoş hatun. Çok dar bir kot ve dar bir kazakla buluşmaya gelerek ibremi 250ye çıkaran bir hatun.

Neyse beraber bir yemek yedikten sonra beni arabasıyla bir bara götürdü. Orada bir şişe şarap aldık. Araba kullanacağı için şişenin çoğunu ben içtim. Mesaj oyununda iyi flörtleşmiştim ama gecenin gidişatı benim çenemin düşmesi ile pek cinsel gerilimsiz devam ediyordu. Ama ayağıma gelen bir fırsatla gece hızla değişti. Bana birkaç fotoğraf göstermek istedi ve ben de “dur yanına geleyim daha rahat” diye karşılıklı oturmaktan, yan yana oturmaya geçtim.

Tüyo 1 : karşılıklı oturduğunuz kızın yanına bu bahaneyle geçebilirsiniz, gecenin o saatinde hala yatak ihtimalini canlı tutan hatun itiraz etmez ama itiraz etmedi diye yatacak varsayımı yapmayın.

Burada yarım saat kadar bacak açık klasik alfa oturuştan sonra kız yanıma sokulmasa da kapanmadı da. Sonra dışarı otoparka yürürken havanın soğuk olmasından dolayı üşüdüğünü söyledi. Gecenin ilk kinosunu da o zaman yaptım. Ceketimi al demedim tabii ki, gel sarılayım ısınırsın dedim ve hiçbir itiraz göstermeden gelip sarıldı (IOI 0’dan 100’e 5 saniyede ).

Arabası ile beni otelime bırakmak üzere yola çıktık. Klasik “içkiden sonra kahveye ihtiyacım var” geyiğine başladım.

Tüyo 2 : Bu söz genellikle kızı eve bırakırken eğer kızın niyeti varsa, gel sana kahve yapayım ile karşılanır. Eğer bu gelmezse, Plan B bende kahve içelimdir. Evde kahve olup olmamasını takmayın, genelde o kahve içilmiyor.

Benim aklımdan odamda kıza kahve yapmak geçiyor ama hatun “bende Türk kahvesi var” deyiverince “Ooo, tam istediğim şey” diyorum ve “tamam, bana gidelim” diyerekten ona gidiyoruz.

Kızın evine varıyoruz. Kapı kapandıktan sonra daha montlar çıkarmadan öpüşme, falan derken kızın yatağına atlıyoruz. İbrem 300, damarda alkol. Bütün gece sıçtık derken son anda işler zafere koşuyor ve ben de pek bir hararetliyim. Zar zor her şey üstümüzden çıkıyor (dar kot pantolonlardan nefret ediyorum), hatun kollarımda kıvranıyor ve ben son atağı yap … amıyorum. Bu aşamada devreye girmesi gereken silah arkadaşım siperde uyuyor maalesef. Tık yok. Belki içkiden, belki ibrenin 300lerde olmasından dolayı gelen onca heyecandan ama muhtemelen ikisinden birden. İşin sinir bozucu yanı da kahve muhabbetinden evin garajına kadar tam bir bayrak direği olan ve saklamak için takla attığım silah arkadaşım, hücum zamanında büzüşmüş yatıyor!

Bu olay başına gelmeyen adamlar vardır muhtemelen ama benim, 20lerimde birkaç kere başıma geldi. Ya artık heyecan yapmadığımdan, ya porno izlemeyip çok daha az mastürbasyon yaptığımdan, ya sigarayı bıraktığımdan ya da içkiyi asla fazla kaçırmadığımdan 30larımda başıma gelmedi. Biz erkekler bu konuya girmekten çekiniriz ama ben size anlatayım … anlatayım da stres olmayın. Olur böyle şeyler ama biz erkekler bunu kadınlardan daha fazla takıyoruz. Biz taktığımız için de gece bok oluyor. Bu durumda yapılması gereken olayı takıyor gibi konuşup takmamaktır.

Hatun “ne oldu?” diye soruyor ama o pozisyonda içerde olması gereken arkadaş kapıda bile olmadığından ne olduğunu anlamaması imkansız. Bu tür bir şey başıma ilk geldiğinde yerin dibine geçip, depresif bir ruh haline girmiştim (böyle şeylerin arada olduğunu bilecek tecrübem olmadığından), sonucunu gördükten sonra strateji değiştirdim. “Kaleyi fethetmeye geldim ama koçbaşı kalkıp kapıyı tokmaklamıyor (o gece ortaçağ kale kuşatması ile ilgili bir geyik yapmıştık) … offf çok utandım” dedim ve kızın yanına yığıldım. Kız “önemli değil” dedikten sonra da hafif hafif arkadaşla oynamaya başladı. Bu arada öpüşüp koklaşırken 10 – 15 dkda “arkadaş” uyandı ve devam ettik. Başka bir keresinde “arkadaş”ta tık yok diye hatunla yatmıştık ve bir iki saat sonra “arkadaş” da kalkınca devam etmiştim. Ben tamamen başarısız tek bir gece gördüm, o da ilk defa başıma geldiği ve depresif moduna girdiğim gece idi.

Yani kısacası, panik yok. Buluşmada aşırı içmekten ve heyecandan uzak durun. Eğer başınıza böyle birşey gelirse de bozuntuya vermeyin. Kendinizi rahat bir pozisyonda hatunla yiyişmeye bırakın, çok geçmeden silah arkadaşınız hücuma kalkacaktır.

Ana kuzusunun 5 göstergesi

Anneler Günü’nde, anneleri ne kadar el üstünde tuttuğumuzu bilirsiniz. Bazılarımız bu kutsallaştırmayı yanlış ve sinir bozucu buluruz ama bu bizim annelerimizden nefret ettiğimiz anlamına gelmez. Onları tabii ki çok severiz ve bazılarımızın güçlü babaları vardı ve iki ebveynin de çocuk gelişiminde rolü olduğunu biliyoruz. Ama anneye karşı duyulan dengesiz ve mantıksız bir sevgi, erkeği negatif etkileyen bir şey.

Bu devirde, tarihin hiçbir devrinde olmadığı kadar çok erkek anneleri gibi davranıyorlar. Elimde veriler yok ama herhangi bir gece bir bara gittiğinizde, bu önermeyi ispatlayabiliriz. Gerçekten de, çevrede bir sürü kız varken güzel bir kızın telefonla konuşmasının bitmesini sabırla bekleyen erkekler görüyorum. Ya da daha kötüsü, seksi kadınlarla “platonik arkadaş” gibi geceye akan erkekler görüyorum.

Bu davranışların suçlusu zayıf-babalar ve bekar-anneler. Babanın trajik bir şekilde öldüğü ve tek bir ebeveyn tarafından büyütülmek dışında bir alternatifin olmadığı durumlar biliyorum. Fakat güçlü bir baba karısına, çocuklarına aşılamak istediği değerleri öğretmelidir. Bazı erkeklerin de çocuklarından, hukuk sistemi marifeti ile uzak tutulduğunun da farkındayım. Bu talihsiz erkekler için konuşmuyorum; hayat kaotik bir şey. Benim hedefimde, annelerini mutlu etmeye odaklanıp annelerine dönüşen erkekler var. Eninde sonunda, çocukluğunuzda ne yaşamış olursanız olun, kendinizi değiştirmeniz gereken bir zaman var.

Güçlü babalar olmadan, zayıf erkekler kadınlara, sanki onlar anneleriymişcesine, annelerine davrandıkları gibi davranacaklardır; kutsal tanrıçalar. Bu nedenle, anasının kuzuları anneleri ile o kadar özdeşleşirler ki, kadın gibi davranmaya başlarlar. Aşağıdakilerden herhangi birini yapıyorsanız, çeşitli hobiler edinerek, diğer erkeklerle takılmaya başlamanızı tavsiye ederim.

1 – Kadınlara yürümekten korkarlar.

Bekar bir erkeğin, istediği bir kadının yanında suspus kalması için hiçbir neden yoktur.  Bir anne oğlunu, kendisine ve diğer kadınlara hayranlık duymak üzere yetiştirmeye meyillidir. Hepimiz biliyoruz ki kadınlar kendilerine kraliçe gibi davranılmasını istediklerini söylerler ama gerçekte ise karışıklığı severler. Erkekler de karışıklığı severler. Bu nedenle de, cesareti olan erkekler, kızları kaparlar.

Bir anne oğluna, istediği kadını tatmin etmek için elinden geleni yapması gerektiğini öğretir. Bu nedenle anasının kuzusu hoşlandığı bir kadını gördüğünde, onu en mükemmel şekilde tavlayacağı durum ile ilgili gündüz düşlerine başlar. Problem ise, kızı ürkütmemek ya da kızdırmamak için ona ne söyleyeceğini fazlaca analiz etmesinden kaynaklanır. Bu ruh hali, erkeğin suspus olmasını besleyen bir özgüven eksikliğine neden olur. Anasının kuzusuna, annesini hiçbir zaman üzüp ağlatmaması gerektiğini de öğretilmiştir ve o tam da tatlı annesi gibi bir kadın aramaktadır.

Kendi elleri ile kadınını başka erkeğe yem eden her erkeğin bildiği gibi; iyi çocuklar sona kalırlar. Bunun neden böyle olduğunu anlamalısınız. İyi çocuk bir yalancıdır – kadınla cinsel ilişki istemektedir ama bu gerçeği göstermek yerine onun etrafında dans etmeyi tercih eder. Yalancı biri, iyi bir çocuk değildir. Anneniz yanlış öğretmiştir.

2 – Seks yapmak istedikleri kadınla arkadaş olurlar.

Gece dışarı çıktığımda, kesinlikle “sadece arkadaş” olan bir “çifte” rastlarım. Bu tür “buluşmaları” sık gördüğünüzde, bir kadını suçlayamazsınız. Bir erkeğin hayatında, birden fazla platonik kadın arkadaş olmamalıdır.

Güzel kadınlarla “arkadaşça dışarı çıkmaya” giden erkekler, zamanlarını iki şekilde boşa harcarlar. Birincisi, gerçekten cinsel ilişki yaşayabilecekleri bir kadınla buluşabilecekleri zamanı boşa harcarlar. İkincisi, kendilerini kadınların çekici bulabileceği bir erkeğe çevirmek için kullanabilecekleri zamanı, kendilerini cinsel olarak çekici bulmayan bir kadına harcarlar. Dinleyin ana kuzuları : sizin “yakın arkadaş” saydığınız ve sizinle dışarı çıkan kızın sizinle çıkmasının tek sebebi, yapacak daha iyi bir işinin olmamasıdır.

 

3. Birden fazla kadın arkadaşları vardır.

Bir erkeğin hayatı boyunca sadece bir tane kadın arkadaşı olmalıdır. Bu demektir ki eğer lisede gerçekten platonik bir kadın arkadaşınız oldu ve artık onunla irtibatınız kalmadı ise, yeni bir kadın arkadaş edinmemelisiniz. Bir erkek, bir erkek olarak bir kadınla bağdaşamaz. Bu kural, arkadaşlarınızın karılarını ve kız arkadaşlarını da kapsar.

Sizin ilginizi çekmeyen ya da sizi istemeyen kadınlara tabii ki dostça davranabilirsiniz ama arkadaş olmayın. Eğer şu an birden fazla kadın arkadaşınız varsa, yatağa atmak istemediğiniz hatunu seçin ve onu arkadaş olarak tutun. Diğerlerinden kopun ya da onları yatağa atmaya çalışın.

4. Kadın gibi duygusallardır.

Anasının kuzusu, karşı cinsin duygusal baskısı altında ezilir. Bu nedenle de istedikleri kadına yürüyemezler. Bunun yerine, daha az saldırgan yolu tutarlar ve önce onlarla arkadaş olmaya çalışırlar. Bunun bir nedeni, reddedilmenin acısını kaldıramamalarıdır.

Anasının kuzusu, kızın birgün iyi çocuğu oynayan kendisinin değerini anlayarak kendisine varacağını düşündüğü kurmaca bir gerçeklikte yaşamayı tercih eder. Bir kadının kendilerini reddetmesi, annelerinin kendilerine öğrettiğinin tersidir. Dünya size, sizin özel biri olmadığınızı ve insanların içinde sizin olmadığınız bir hayatı seçebileceğinizi hatırlatacaktır. Bir kadın erkeğin yürümesini reddettiğinde, anasının kuzusu sanki kendi annesi, sevgisini reddetmiş gibi hisseder. Anasının kuzusu için bu çok fazla bir yüktür.

5. Anneleri onlar için kutsal bir tanrıçadır.

Analarının kuzularının anlamadığı şey, annelerinin babaları için diğer kadınlardan herhangi biri olduğudur. Bir ana kuzusunun annesini aşağılamaya çalış ve olacakları gör. Bazıları o kadar kendilerinden geçeceklerdir ki ağızlarından çıkanları kulakları duymayacaktır. Birçoğu da şiddete başvuracaktır.

Nasıl reaksiyon gösterirlerse göstersinler, bunu kırmızı ve ıslak gözlerle yapacaklardır. Anasının kuzusu muhtemelen babasının ölümünü kabul edebilecek iken, annesi öldüğünde intihara meyilli olacaktır. Su katılmamış bir ana kuzusu, neredeyse anasıyla evlidir. Annelerinin tek koruyucusu olarak, ona, onun şerefine ve aralarındaki ilişkiye saldıranlar şeytandır.

Sonuç

Annenizi sevmenizde hiçbir problem yoktur. Ama bu sevgi kontrolden çıktığında ve onun gibi davranmaya, sanki onunla “buluşuyormuş” gibi buluşmaya başladığınızda, kendinizi analiz edin. Anneniz sadece bir ölümlü ve babanızla hiç de “kutsal” olmayan şeyler yapmış bir kadın (belki de başka erkeklerle de). Anneniz bir azize değil. Annenizin memesinden kesildiğinizde, gerçek bir erkeğe dönüşebilirsiniz.

Çeviri : 5 Signs of The Mama’s Boy

Vaka Çalışması – Başarısız tinder buluşması

Erkek Adam kitapları serisinden Erkekler İçin Tinder Rehberi kitabı için tıklayınız.

Cerberos yazmış:

Hocam merhaba sana nasıl ulaşacağını bilmediğim için son postun altına yorum yazıyorum konuyla biraz alakasız ama yine de yazma ihtiyacı duydum. Dün tinderdan tanıştığım bir kızla buluştum esleseli iki gün olmuştu hemen bir buluşma ayarlayıp buluşma yerine gittik. İlk başta sohbet muhabbet derken sessizlik oldu ben de sizinde dediğiniz gibi birkaç zekice soruyla sessizliği bozmaya çalıştım fakat kız oralı olmadı neyseki şansım yaver gitti ve yan masaya kalabalık bir kadın topluluğu oturdu ve çok gürültü yaptılar ben de fırsattan istifade hadi kalkalım dedim ve kalktık. Bu arada olaylar izmir konakta geçiyor. Neyse kalktık ve kızın isteğiyle deniz ve Karşıyaka manzaralı merdiven basamaklarinda oturmaya başladık oldukça sote bir yerdi neyse ben yavaş yavaş dokunmaya başladım önce elini tutmalar sonra düşen kırpigi alma bahanesiyle yüzüne dokunmalar falan ardından da öpmeye çalıştım ama kız izin vermedi ve şunu dedi ilk buluşmada öpüşen kızlardan değilim ve sanırım seni hiç öpmeyeceğim çünkü birine aşığım. Ardından ben büyük bir sessizliğe gömüldüm normal olarak. Sonra kız kalkıp gitmek istersen anlarım dedi bende kalkalım o zaman dedim beraber yürürken kız kulaklığını taktı ve müzik dinlemeye başladı ben de durdurup saygısız olduğunu vs. Söyleyip oradan uzaklaştım. Öğrenmek istediğim tüm bunlar bir shit test miydi yoksa sadece kız benimle birkaç saat geçirip beni kullanan egoist bencil bir pislik miydi. Ayrıca tüm buluşma boyunca bir alfa erkek nasıl olmaliysa öyle davrandım ve gayet başarılı olduğumu düşünüyordum ki bunlar oldu. Sizin görüşlerinizi merak ediyorum cevap yazarsanız sevinirim. 🙂

Bu konuya Kadınlar için uğraşmak yazısında olduğu gibi defalarca değindik :

…, bir kız tinderda tanışıp ego tatmini için buluşmaz. Böyle bir ego tatminini, sadece mesaja bağlayan ve genelde çekici olmayan bazı kızlar yaparlar.

Burada olan basit. Kız, fotoğraflardan ve mesajlaşmadan çıkarsadığı erkeğe bakmış ve “bu adamla olabilir” diyerek buluşmuş. Yani, tinderdan buluşuyorsanız, kız oraya sizinle olabilir mantığı ile geliyor. Ego tatmini falan değil. Yukarıdaki olayda kadın, buluştuğu erkeği “olabilir” kategorisinden “olur bu” kategorisine değil “olmaz” kategorisine atmış. Olay bu. Bunu kabul etmek zor olduğu için çoğu erkek bu “ego tatmini” senaryosuna sarılıyor. “Kız beni reelde beğenmediğinden değil de ego tatmidi yapan bencil bir pislikti”. Bunu kabul etmek daha acısız AMA YANLIŞ VE YARARSIZ.

Reddedilmeye meydan okumak ve reddedilmeleri olduğu gibi kabul ederek yoluna devam  etmek, bir erkek ile oğlan çocuğu arasındaki en büyük farklardan biridir. Reddedilmek ne kadar acı olsa da, en iyilerimizin bile daha çok karşılaştığı senaryonun reddedilmek olduğunu kabul edin. Dünya üzerinde teorik olarak hemen hiç reddedilmeyen erkekler olabilir ama bu adamlar genelde ünlüdürler ve çok çok küçük bir azınlıktır. Sizin öyle olma ve birgün hiç reddedilmeyen olma ihtimaliniz de yok denecek kadar azdır. İçinizi rahatlatacaksa ben de o adamlardan değilim. Hayatın gerçeği bu, olgunlaşın ve kabul edin.

Buradan, çoğu gencin alfa davranışlarla ilgili çok yanlış anladığı şeye gelelim :

Ayrıca tüm buluşma boyunca bir alfa erkek nasıl olmaliysa öyle davrandım ve gayet başarılı olduğumu düşünüyordum ki bunlar oldu.

Çoğu erkek, alfa erkek olmayı, hiç reddedilmeyen bir erkek olmak sanıyor. Eğer bir erkek alfa davranır, statü sergiler ise yürüdüğü her kadının donunun içine girer, eğer giremezse alfa değildir sanılıyor. Alfa erkeklerle ilgili yüzeysel bir gözlem yaptığınızda adama gökten am yağıyor gibi göründüğünden, bu yanılgı güçleniyor. Oysa Kırmızı Haplı Çocuk – Mavi Haplı Çocuk yazısında yazdığımız gibi :

Dikkat edin, kızlar kırmızı haplı çocuğa yağmamaktadır. Kırmızı haplı çocuğun tek yaptığı kendisi ile seks yapmayan hatuna fazla zaman ve kaynak ayırmamasıdır. Kırmızı haplı çocuk resmen tabak çevirmektedir.

Bu tabii ki yürümelerinizde statü yansıtmak, davranışlarınıza, nasıl bir statü yansıttığınıza, ağırlık kaldırmaya vs … dikkat etmek önemli değil demek değildir. Ama eninde sonunda bir kıza yürüdüğünüzde reddedileceksiniz. Betayı belki her 30 kadından biri reddedecek, alfayı her 5 – 10 kadından biri.

O nedenle şunu unutmayın. Alfa erkek statü yansıtır, oyununu oynar ve eğer kadın bu gösteriye feminen bir teslimiyet göstermiyorsa kalıp onu etkilemeye çalışmak yerine kadını geride bırakarak önündeki maçlara bakar. İçinizde “yok abi, eğer kadını tavlayamıyorsa, alfa değildir, uğraşması lazım” diyen bir ses duyuyorsanız, o işte feminen buyruğun oneitis canavarının sesi. O sesi siktir edin.

Ki, erkek burada alfa davranmamış.

… neyse ben yavaş yavaş dokunmaya başladım önce elini tutmalar sonra düşen kırpigi alma bahanesiyle yüzüne dokunmalar falan ardından da öpmeye çalıştım ama kız izin vermedi.

Neden? Soğuk bir kadına neden kino? Çok erken ve kadın erkeğin cinselliğini hakedecek bir şey yapmamış ki. Feminen mi davrandı, konuşuyor mu, çok sıcak olmasa da samimi mi? En azından oyun oynuyor gibi mi? Eğer böyle değilse, kino da yok. Erkek haketmeyen kadına kino yaparsa bunun tek bir anlamı var : muhtaç beta detected. Burada yazılanları bir bütün olarak algılayın. Kızı seks eşiğinden aşırmak için cinsellik masaya erkenden koyun diyoruz ama haketmeyen kadın için? Bakın sinyal veren demiyorum, o kelime yerine hakeden diyorum. Zira erkek ben ödülüm mantalitesinde olmalı ve “sinyal” denilen şeyler kadının o ödüle ulaşma isteği olarak varsayılmalı. Sinyal / samimiyet yoksa, bu ödül de yok.

Kısacası, anlatılanların kadına “muhtaç beta” görüntüsü çizeceğini ve bu aşamadan sonra kadının saygısızlaşacağını bekleyebilirsiniz.

Sonra kız kalkıp gitmek istersen anlarım dedi bende kalkalım o zaman dedim beraber yürürken kız kulaklığını taktı ve müzik dinlemeye başladı ben de durdurup saygısız olduğunu vs. Söyleyip oradan uzaklaştım.

Kızlar bu saygısızlığı normal ve normalin üstü beta / alfa erkeklere göstermezler. Genelde muhtaç beta algıladıkları erkeklere gösterirler. Burada doğru hareket, kızın farketmediği bir anda birşey demeden sıvışmaktır. Ama asla saygı istemek değil (saygısızlık uyarısı saygı istemek olarak algılanır).

Bunları arkadaşı yermek için yazmıyorum, hepimizin başına gelecek şeyler. Bana bir kere bulusmada boyle saygısızlık yapan bir hatun olmuştu. Sürekli cepte mesajlaşıyordu. Bir sebepten dolayı muhtaç beta algılanmıştım ya da hatun götün tekiydi. Muhtemelen her ikisi de. Bu durumda yapılması gerekeni yaptım. Kalkıp göstermeden hesabi odedim ve haber vermeden sıvıştım (ilk başta her zaman kahve falan için, yemek işine girmeyin). 30 dk sonra mesaj atıp nerde kaldığımı sorunca da bloke etmistim. Aynısını tavsiye ederim. IQsu yeterli ise hatun ne bok yedigini anlar. Size kendinizi iyi hissettirir, o salağa da “lan belki de kaçan balık büyüktü” hipergamik şüphe işkencesi yapar.

Burada bir başka yanlış anlaşılan şey de shit test.  Bir kadının size shit test mi attığı yoksa gerçekten red mi ettiği anlaşılır olabileceği gibi, çoklukla hemen anlaşılmaz. Sizin burada kendinize irrasyonel bir güven göstererek oyuna devam etmeniz tavsiye edilir. Ama sadece bir adım daha.

Örneğin kız buluşmanın başında çok soğuk davrandı. Sıklıkla karşılaştığım bir olaydır. Benim şu anki kız arkadaşım örneğin, ilk 5 – 10 dakika buz gibiydi. Ben bunu shit test sayıp oyuna devam ettim. Aslında ne shit testmiş ne de red. Kız çok çekingen biri o nedenle de çekingenliğini böyle maskeliyor.

Ama bu buz gibi soğukluğun reddedilmek olduğu çokça da durum yaşadım. Eğer hatun 5 – 10 dakika içinde çözülmüyor ise (hadi eğer muhabbet devam ediyorsa 30 – 45 dakika verin) burada shit test olmama varsayımı güçlenir ve siz de ona göre davranırsınız.

ilk buluşmada öpüşen kızlardan değilim ve sanırım seni hiç öpmeyeceğim çünkü birine aşığım.

Bunu dile getiren kızlar da genelde ilk buluşmada öpüşen tiplerdir ama burada asıl öldürücü vuruş, birine aşığım. O kendisine yüz vermeyen birine alternatif arayan kızımız, erkeğe hayır deme bahanesi olarak bunu ortaya sürmüş. Burada doğru cevap “yahu daha yeni tanıştık bana hemen dertlerini anlatıyorsun” diye sırıtmaktır ama bu aşamada bu buluşmanın cinsel içeriği bitmiş zira bu laftan önce bir de soğukluk geçmişi var.

Bir başka örnek de “erkek arkadaşım var” lafı. İlk duyduğunuzda shit test varsayıp ona göre karşılarsınız ama kız tekrarlıyorsa ya da konuşmadan doğru söylediği belli ise hemen gerçek varsayıp kızı NEXTleyin. Kız size olumlu tepki verebilir ama bence “bros before hoes”.

 
Tinder Rehberi

Buluşmaya gitmeyen Instagram mesaj oyunu

Deniz rumuzlu okuyucu yazmış :

Abi selamlar ben 4 yıldır görüşmediğim bi kız arkadaşımın instagrama durum attığını gördüm ve sohbet etmek için yazdım …

+Hiç değişmemişsin 😀
-Herkes çok değiştin diyo aslında
+Valla ben herkes değilim bilirsin
-Biliyoruum
+Numaranı verde whatsapp geçelim eski günleri konuşuruz 😉
Buraya kadar güzel numarayıda aldım
Sonra whatsappa geçiyoruz
+Geldim
Nabıyon
-Parktayim oturuyorum
Sen
+Almanyadan döndüm dün(konu açılsın)
Onun daha acısı çıkmadı toparlıyorum
-Hmm anladım
+Ya almanyadan kahve almıştık
Ama biz yapamıyoz kahveyi 😀
Onun aynısını yapan bi yer varmış
Gel yarın oraya hem kahveler benden olur hem de muhabbet ederiz 🙂
-Eskilerden kimle konuşsam buluşalim diyo ya
Ayni ve siniftayken bile konuşmuyoduk 😂
+Ben 8de de yoktum kızım
Benim onlardan hep bi farkım oldu zaten 😉
-Buluşmak şart değil burdanda konuşabiliriz dimi
+Mesaj servisimiz burayı kapsama alanı içine almıyor maalesef
sadece denizin dediği yerde görüşülüyor kendisiyle
-Yapıcak bişey yok öyleyse

Ve kapanış. Nerde yanlış yaptım sizce ne düşünüyorsunuz? Bidahaki seferde nelere dikkat etmeliyim …

Burada yapılan hata mesajlarda değil, Deniz’in bu konuşmaya bakışında. Kıza yürümüş, kız istememiş ve olay ileri gitmemiş. Burada takınılması gereken mantık, kırmızı haplı çocuk bakışı. Kendinizi geliştirmek için bu soruları sorduğunuzu biliyorum ama sen oyununu en iyi şekilde oynasan, en yüksek statünü yansıtsan da oradan ekmek çıkmama ihtimali, ekmek çıkma ihtimalinden daha yüksektir. O nedenle de her olaya yanlış yaptım diye yaklaşmayın.

Burada bir de Instagramdan ilgiye boğulan kıza mesaj atma problemi var. İnstagramın derdi şu : beta çoğunluğun kızlara yürüme cesareti bulduğu tek mekan burası. Ortalamanın üstünde bir kadına tanıdığı tüm betalar oradan yürüyor zaten.

… bi kız arkadaşımın instagrama durum attığını gördüm ve sohbet etmek için yazdım …

+Hiç değişmemişsin 😀
-Herkes çok değiştin diyo aslında
+Valla ben herkes değilim bilirsin

Kız zaten o durum güncellemelerini betalardan ilgi somurmak için atıyor. Durum update sırasında zaten mesajlayanı çoktur. Zaten “herkes çok değiştin diyo” derken çok mesaj aldığını böyle olduğunu ima ediyor.

İnstagramdan yürünmez demiyorum ama eğer senin profilin iyi bir statü yansıtmıyorsa, ya da kızın reelden erkek ile ilgili iyi bir izlenimi yok ise, beta mesaj sağanağı altında öne çıkmak zor.

Bu olayda Deniz’in yaptığı iki hata var. Birincisi, eğer bu kızla 4 yıl önce iletişim halindeyken beta ise, o kızın kafasında hala beta olacaktır. Bu konuda spekülasyon yapıyorum ama eğer eskiden beta olduğunuz bir zamandan tanıştığınız kıza sonra alfalık yapmak zordur. Gereksiz çabadır. İkinci hata “ben herkesten farklıyım” diye üstelemesi ki Kayra rumuzlu okuyucu yazmış ve benim bahsettiğim iki konuyu da yakalamış:

Dostum sürekli ben herkesten farklıyım, farklıydım demişsin. Kız seni ortalama üstü biri olarak bile hatırlasa (ki eğer mavi haplı idiyseniz genelde vasat altı hatırlarlar) sürekli farklıyım demen kötü etki bırakır. Hiçbir zaman bir kıza kendini övme. Bırak seni karakterinden ve anılardan kendi tanısın, ne kadar farklı bir erkek diye kendi düşünsün, duygusal yatırım yapsın.

İnsanlar sözel güç gösterisini zayıflık maskesi olarak algılarlar. Ben duygusal olarak çok güçlüyüm diye iki tekrar eden adamın duygusal olarak zayıf olduğunu düşünürüz. Farklıyım diye tekrarlamak karşıdakinde bir farkın yok imajı yaratır. Böyle şeyleri söze dökmeden göstermek lazım. Gösterecek fırsat yoksa da yok. Söze dökmek yine yanlış.

Son olarak da kız eğer “eskilerden herkes buluşmak istiyor” diyorsa zaten senin herhangi bir farkın yok. Statü göstermek için mesajdan başka aparatın yok. Bu kız bir sonraki olabilir ya da bir iki hafta düşük yoğunlukta işleyip bir daha buluşma denenebilir. Ben bu ilgi seviyesindeki hatunu NEXTlerdim. Doğru mentalite, bu tür paralel olarak 3 – 4 mesaj yönetmek ve en ilgili kıza yürümektir. Bu kız, o kız değil.

Son not. Zaten Deniz, kızı buluşmadı diye açık açık reddetmiş.

Mesaj servisimiz burayı kapsama alanı içine almıyor maalesef sadece denizin dediği yerde görüşülüyor kendisiyle
-Yapıcak bişey yok öyleyse

Ben olsam devam etmek istiyorsam orada nadasa bırakırdım.

Kızlar hakkında kendi ergen halime öğreteceğim 10 ders

Son 20 yılda bir sürü Oyun oynadım ve birçok maceraya atıldım. İlişkilerin tadını çıkardım ve birçok güzel kızla kısa süreli ilişki de yaşadım. Ama her zaman böyle değildim. Şu an 40larımın başındayım. Ergenken, ilişki hayatım boktandı. 20 yaşına kadar milli olamadım.

Buna hiç gerek yoktu. Dünyanın en iyi parti oyuncusu olabileceğimi iddia etmiyorum ama yanlış inançlar ve tecrübesizlik nedeni ile de bir sürü fırsat kaçırdım.

Aşağıda eğer şansım olsa idi, ergen halime şu aşağıdaki 10 dersi verirdim.

1 – Rahatla, işler zamanla kolaylaşıyor.

16 yaşındayken, uzun süredir bu dünyadaymış gibi hissediyordum. İşler iyi gitmiyordu ve içimden bir ses daha da kötüye gideceğini söylüyordu. Sadece hiçbir zaman bir kız arkadaşım olmayacağından korkmakla kalmıyor, hiçbir zaman bir işimin olmayacağından yada kendime yetecek kadar kazanamayıp evsiz biri olup çıkacağımdan korkuyordum.

Bugün de ara ara negatif projeksiyonlar yapabiliyorum. Ama daha fazla tecrübeli olduğum için hayatın iyi ve kötü şeylerle dolu olduğunu biliyorum. Çok kötü şeyler oluyor ama iyi şeyler de oluyor.

Bunun yanında hayatım üzerinde, düşündüğümden daha fazla kontrol sahibi olduğumu farkettim. Çok çalışarak (oyun için olduğu gibi girişimcilik için de), kendi geleceğimi şekillendirebiliyorum.

2 – Kızı tanrıça mertebesine çıkarma.

Bu, muhtemelen genç bir erkeğin öğrenmesi gereken en önemli ders.

Hayatımın başlarında, aşk işlerim hep tahmin edilebilir bir yol izlerdi. Tek bir kıza odaklanırdım (genelde kahverengi saçlı ve ince – ağız tadım onca yıldan sonra bile değişmedi). Ama harekete geçmek yerine, bir şeyin olması için bekler dururdum ve kimya dersindeki “anlamlı bakışmalar”ın, ona olan ilgimi belirtmekte yeterli olacağını umardım.

Tabii ki bu berbat bir strateji idi. Ve hiçbir şey olmadan o geçen sürede, kızı her geçen gün daha fazla saplantı haline getirirdim. Bu da kızın benim gözümdeki statüsünü tanrıça seviyesine çıkarırdı ve ona sahip olamamanın acısı daha da şiddetlenirdi.

Bu kızları tanrıçalaştırarak bir yandan da bir sürü duygusal rahatsızlık biriktirirdim ama aynı zamanda kızı gerçekten elde etme şansımı da inanılmaz azaltırdım. Muhtaçlık aşikardır; kadınlar bir erkeğin ilgisini 6. his gibi algılayabilirler. Eğer erkek bu ilginin ardından hızlıca harekete geçmez ve istedikleri konusunda dürüst olmaz ise, o erkekten tiksinirler.

3 – Seninle gerçekten ilgilenen kıza git.

Kızları tanrıçalaştırmanın (oneitis) bir başka sonucu da benimle gerçekten ilgilenen kızları görmezden gelmemdi.

Okul yıllarımda, kızlarla şansımın çok kötü olduğunu söyler dururdum. Aslında, olan bu değildi. Benimle ilgilenen güzel kızlar vardı. Ama o an hangi kız benim saplantım ise, benimle ilgilenen kızları onun için görmezden gelirdim. Yani birçok iyi şansı kendi elimle kenara ittim.

Unutma, IOI aldığında (Indicator of Interest – İlgi Göstergesi ya da yürüme davetiyesi) mutlaka değerlendir – bunu yapmaman masada para bırakıyorsunuz demektir.

4 – Kıskançlık güçlü bir motivasyon kaynağıdır.

İroni şu ki, benimle gerçekten ilgilenen kızları görmezden gelmem, oneitisimde kıskançlık yaratarak ortaya çıkacak şansı da geri tepmem anlamına gelirdi.

Genç bir erkek olarak, kıskançlığın nasıl bir motivasyon kaynağı olduğunu farkedememiştim. Sürekli olarak “onu ancak onun hakkında ne kadar ciddi düşündüğümü göstererek elde edebilirim” mavi hap kavramına yapışıyordum.

Bu çok yanlış. “Onun hakkında ne kadar ciddi olduğunu” göstermek, cinsel heyecan yaratmanın en kötü; muhtaç ve aşırı yatırım yapmış biri gibi görünmenin en iyi yoludur.

Diğer kızların attığı yemlerden birini bile yakalasa idim, sadece hayatın tadını çıkarmakla kalmayacak, pazarda başka yerlerde de kendim için talep yaratacaktım.

5- Mükemmel olmaya çalışma.

Mükemmel olmaya çalışma. Onun “mükemmel erkek” tanımı ne diye tahmin etmeye çalışıp, o kalıba girmeye çalışma. Bu saçmalıklarla vakit kaybetme.

Lisede kızları gerçekten götüren erkeklere bak. Serseriler. Bu adamların “mükemmel erkek” olmayla vakit kaybettiklerini mi sanıyorsun? Tabii ki hayır. Bu adamlar basitçe dürüst, dobra ve kendilerini öne atabilen erkekler.

Benim stratejim “diğerlerinden farklı olmaya çalışmak” idi. Diğer erkeklerden radikal farklılık anahtar olsa da, daha erdemli olmaya çalışmak işe yaramaz. En azından bu evrende işe yaramıyor.

6 – Cinsel çekim önce gelir ve onun donunun içine pazarlıkla giremezsin.

Ergenlik dönemimde kızları elde etme stratejim pazarlık üzerine kurulu idi. Eğer ona neden benden hoşlanması gerektiği ile ilgili tüm nedenleri açıklayabilirsem, kız benim ne kadar mükemmel bir erkek olduğumu ve diğer erkekleri değil de beni seçmesi gerektiğini anlayacaktı. O zaman göremediğim şey, cinsel çekimin, mantığa oynamaya her zaman üstünlük sağlayacağı idi.

Benimle aynı zamanda okuyan Vinny Pringo’nun ise daha derin bir stratejisi vardı. Okuldaki oyun parkında tırmanma demirleri vardı. Öğle arasında, Pringo gömleğini çıkarır, demirlerde barfiks çeker ve kızlara gelişmiş omuzlarını, kollarını ve karın kaslarını sergilerdi. O zaman bunun “gösteriş” olarak küçümserdim. Bu “gösteri”lerden önce göğüs kaslarını yağladığına yemin edebilirim.

Pek doğal olarak, Pringo ileri yıllarımızda ama boğulurken ben kızlarla hiçbir yere gitmeyen “derin ve anlamlı” muhabbetlere çakılı kaldım.

Ham cinsel istek ateşlemek ile yakınlığın pazarlığını yapmak arasında seçim yapman gerektiğinde, her zaman ilkini tercih et.

7 – Önceliğin kendin olsun.

Bu nedenle – Vinny Pringo gibi doğal alfaların içgüdüsel olarak farkında oldukları gibi, önceliğin kendin olsun.

Kızın ne istediğini tahmin etmeye çalışma. Aslına bakarsan onu düşünmek için hiç zaman israf etme. Eğer barfiks çekmek istiyorsan çek. Futbol oynamak istiyorsan oyna. Keman çalmayı öğrenmek istiyorsan öğren.

Sen kızın istedikleri yerine kendi zevklerini tatmin etmeye odaklandıkça, daha çok kendi yolunda olacaksın ve bu da seni daha iyiye götürecek. Hiçbir kadın, bir erkeğin misyonunun yerini almak istemez.

(Çevirenin Notu : Amcığın 16 Buyruğu : II. Önceliğin kendi misyonun olmalı, kadının değil)

8 – Reddedilmek dünyanın sonu değil.

Lisedeyken, reddedilmekten ödüm kopardı : tüm problemlerimin temelinde bu vardı. Reddedilirsem, samimi bir şekilde göğün tepeme yıkılacağına ve bundan da sağ çıkamayacağıma inanırdım.

Tabii ki bu deli saçması idi. Gerçek şu ki hayatın her aşamasında reddedilmek engellenemez bir şey. Bir kitap yayınlamak isteseniz de birçok kez reddedileceksiniz, bir iş bulmak ya da iş fikrinize finans aramak istediğinizde de. İlişkiler konusunda durum neden farklı olsun ki?

Olgunlaştıkça reddedilmeyi kabul etmeyi değil, onu bağrıma basmayı da öğrendim. Reddedilmeyi bir nişan olarak göğsümde gururla taşımaya başladım. En azından erkeklerin ezici çoğunluğu korkuyla kilitleyen bir şeyi yapabiliyordum. Sadece bu bile beni sürüden ayırıyordu.

9 – Tüm kızlar aynı fikirde değiller.

Yukarıdaki maddeden devam edersek : bir kız tarafından reddedilmiş olman, bir sonraki kızın seni otomatik olarak reddedeceği anlamına gelmez.  Bu benim bir diğer yanlış inancım idi. Çevredeki tüm kızları aynı sanar, bir tanesinin seni reddetmesinin diğerinin de seni reddedeceği anlamına geldiğini düşünürdüm.

Bu, benim cinsel pazarın karmaşıklığını keşfetmemden önce idi. Farkettim ki, erkek cinsel pazar değeri statik değil. Amerika’da 10 üzerinden 3 bile alamayacak bir erkek, Şangay’da popüler erkek olabiliyor idi.

Erkeğin cinsel pazar değeri, bakana göre değişen bir şeydir.

10 – Eğer onu elde etsen bile, bu hayatının problemlerini çözmeyecek.

Ve son olarak da, diğer bir mavi hap fantazisinden kurtulman gerekecek. Uzun süredir arzuladığın o kızı elde etsen bile, sakın bunun senin hayatını mükemmel yapacağını ve artık hiçbir probleminin kalmadığını düşünme. Gerçek bunun tam tersi.

Talihsiz gerçek şu ki, bir kızla ilişki başladığında, asıl yük başlıyor.

Çeviri : 10 lessons about girls i would teach my teenage self today