Vaka Çalışması – Tinder buluşması, eski erkek arkadaş ve ortadan kaybolan kız

Merhaba. Tinder’dan bir kızla tanıştım. Telefon numarasını almam ve buluşma ayarlamam hızlı oldu. 2. buluşmamızda evime geçtik ve birlikte olduk.

Hiç fena değil. Türkiye’de bir kız sizinle yatacaksa ortalama 2inci veya 3üncü buluşmada sizinle yatıyor. Dünyada da bu pek farklı değil.

Seksten sonra 1.5 yıllık ilişkisinin 3 hafta kadar önce bittiğini, eski erkek arkadaşının kendisine çok kötü davranması nedeniyle ilişkiyi kendisinin bitirdiğini ama onu hala tam olarak unutamadığını anlattı.

Ups. Orgazm sonrası itirafları. Hatun reboundlarda. Bu aşamada senin bilmen gereken şey, eski erkek arkadaşın sana karşı duygusal bağ avantajı olması. Hatun her ne kadar terk etmiş olsa da, ayrılığın nedeni ve hatunun “hala eski erkek arkadaşına yanık olduğunu” sana söylemekte sakınca görmemesi, senin bu kızla ciddi düşünmemen gerektiğini ve resmi olmayan ilişkiden öteye gitmemen gerektiğini gösteriyor.

Ona “sana kötü davranan ve saygı göstermeyen bir erkek seni haketmiyor. Sen daha iyilerini hak ediyorsun” dedim.

BAM! Beyaz Şövalyem, Kaptan Bir Kevaşe’de Sen Kurtarım. Hollywood ve Türk sinema sektörü tarafından beyni yıkanmışım. Kim tutar seni!

Şu dediğinin “ama ben sana iyi davranacağım ve saygı göstereceğim, o nedenle o piçi değil daha iyi çocukları YANİ BENİ seç!” demek olduğunun farkında mısın? 2 kere buluşup yattın ve kız sana az önce benden ilişki çıkmaz dedi. Sen ne yaptın? Dolaylı olarak ilişki ima ettin. Bak amacın 100% bu olmasa bile dediğin 100% benim anlattığım gibi anlaşılacaktır!

Bu tür şeyler filmlerde çalışır gerçek hayatta ise kendi ayağına sıkmaktır. Kendisine kötü davranan biri ile 1.5 sene çıkmış hala da onu istiyor. Emin ol daha iyilerine layık! Emin ol ??!

Ayrıca seksten sonra bunu duyman seksin kız için o kadar da iyi olmadığına da işaret olabilir. O konuda bir şey yazmamışsın ama bu da olasılık. Yine de bir shit test olarak varsayalım ve bu durumda testi geçememişsin.

Ertesi gün arayıp bir buluşma daha ayarlamak için mesaj attım.

Yapmasan daha iyiydi. Bu kızla resmi olmayan ilişki şeklinde takılabilirdin ama sana söylediği bu şeyden sonra kızın seni aramasını beklesen daha iyi olurdu. Zira kız seninle seks yaptıktan hemen sonra sana ben  aslında başkasını düşünüyorum demiş. Resmi olmayan ilişki ya da FWB bile olacak olsa kızın seni istediğini göstermesini beklemeliydin. Ayrıca kızı aramasan, kızı sana söylediği şey yüzünden saldığını düşünecekti (ki yapman gereken buydu) ve kaybetme korkusu ile seni arayacaktı.

Kız bana biraz düşündüğünü ve şu an bir ilişkiye hazır olmadığını yazdı. Buluşmak istemediğini ve eğer bir iki ay içinde kafasını toparlayabilirse beni arayacağını söyledi.

Hımmm. Filmlerde başarı sağlayan şövalyeliğin gerçek hayatta neye yol açtığını görüyorsun. Ayrıca kızın ilişkiden bahsetmesi bana senin anlatmadığın konuşmalarında fazla ilişki öncelikli olduğunu söylüyor. “Şu an bir ilişkiye hazır değilim” demek, “şu an SENİNLE bir ilişki istemiyorum” demektir. “Bir iki ay içinde kafamı toparlayabilirsem seni arayacağım” demek de “bir daha seni aramayacağım, kendine iyi bak” demektir.

Ben de “seninle görüşmeyi istiyorum ama oturup da seni bekleyeceğimi sanmıyorum. Eğer fikrin değişirse beni ara”.

Mükemmel! En doğru tepkiyi vermişsin. Bu “fikrin değişirse beni ara” kısmına bazıları çok takılıyor ama sen “oturup seni beklemeyeceğim” kısmını söylemesen bile “sen beni ara ben o zamana kadar birini bulmadıysam bakarız” demektir.

Bir hafta sonra, zayıf bir anımda ona mesaj attım 🙁

BAM 2! Ağzından çıkanların davranışlarınla uyuşmaması durumunda ağzından çıkanların zerre değeri yok! Kız seni reddetti, masadan  kalktın ve o seni arayana kadar sen onu bir daha aramayacaktın. Yukarıda “mükemmel” tepki dediğim şeyin anlamı budur. Ama sen ne yaptın? Bir hafta geçmeden kızın peşine düştün.

Siz bu masadan kalkıp no contact / NEXT sürecine girmeyi blöf sanıyorsunuz. Ben blöfümü yaptım, şimdi onu arayabilirim. Yok öyle bir şey. Bir kere erkek olarak sözünüzün arkasında durmanız lazım.

Kıza “ben dediklerimin arkasında duramayacak kadar zayıfım” diyorsun. Neden bu kadar zayıfsın? Zira muhtemelen hayatında başkası yok, olabileceğine inancın yok. Kızı arayarak kıza bunu da söylüyorsun. O da şövalyeliğinden ve ilişkiye dünden hazır halinden tam tahmin ettiği gibi tercih edilmeyen bir erkek olduğunu anlıyor.

Bunu söylediğimde bazen “ben başka kadınlarla da takılıyorum, tercih edilmeyen bir erkek değilim” tepkisi alıyorum. Olabilir ama o kadınlarla bu kadını farklı yere koyuyorsun ve bu kadını koyduğun seviyede kadın bulamıyorum diyorsun. Biraz düşünürseniz bu hiç kadın bulamamaktan çok farklı değil. İstemediğin kadınlarla birlikte olmak o kadar da zor bir şey değil.

Buluşma ayarladım ve buluştuk. Kızla iyi vakit geçirdik ama hala ilişki istemediğini tekrarladı.

Muhtemelen sen hala ilişki öncelikli erkek sinyalleri veriyorsun. Bu kızı ilişki ile kapamak istiyorsun zira bu da kaçacak diye korkuyorsun. Korku temelli davranman yanlış ama varsayımın daha da yanlış. 2020 yılındayız. Bir kızı ilişki ile kapatırsam gitmez diye bir olay da yok.

Ayrıca unutmayalım, resimde eski erkek arkadaş var ve sen muhtemelen ona gitmiş veya gidiyor olmasından korktun ve bir şey yapman gerektiği yanılgısına kapılıp korku ile kızı aradın. Oysa hiçbir şey yapmaman gerekiyordu.

Herşeyden önce eski erkek arkadaşını unutamamış kızla zaten ilişki olmaz. Ve eğer kız kendisine kötü davranan adama geri dönerse bu kızın da pek ilişki materyali olmadığını da gösterir.

Kıza, “eskiden ilişkilerden kolay kopamazdım ama artık daha güçlüyüm …

Birader, 2 kere buluştun ve yattın. Bu üçüncüsü. İlişki falan yok aranızda, sen neyden konuşuyorsun. Kesinlikle ilişkiye dünden razı erkek sinyalleri veriyorsun. Bunlar MUHTAÇ erkek sinyalleridir. İstediğin kadar böbürlen.

ve kendi hayatıma bakıp başka limanlara yürüyebiliyorum” dedim.

Burada okuduğunuz şeyler kızlara söylemek için anlatılmıyor. Uygulamanız için anlatılıyor. Seni reddeden kızı arayıp peşine düşmüşsün, reelde şebek gibi davrandıktan sonra sözel olarak istediğin kadar goril gibi göğsünü şişir ve yumrukla.

Seni reddedeni NEXTleyecektin ve kendi hayatına bakacaktın. Tinder senin için az çok çalışıyormuş, eminim oradan ya da reel hayattan başka kızlar bulabilirsin.  Kız eski erkek arkadaşına gidecekti seni arayacaktı veya başkasını bulacaktı. Seni ararsa duruma göre kıza bir rütbe verip takılacaktın.

Kız bu söylediklerimden çok etkilendiğini söyledi.

Pohpohlamak çok bilinen bir kadın manipülasyonu çeşididir.

O gün el ele tuttuk, bana sarıldı ama öptürmedi.

Ben seninle ilişki istemiyorum diyen kızı öpmeye kalkmadın umarım. Yok muhtemelen kalktın. Hala kızın peşinde koşuyorsun.

Sonraki bir hafta boyunca mesajlaştık ve mesajlaşmalar sıcaktı. Ama hep ben mesaj atıyordum. Mesajlarıma sıcak cevap verse de o hiç mesaj atmadı.

Oh ne güzel. Seni reddedenle gay erkek mesaj arkadaşı da oldun. Aferin. Kızın sana mesaj atmasını bekleyecektin. Mesajlaşmaları da sen başlatmışsın. İlişki ilişki diye peşinde koşarak soğuttuğun hatunun peşinde ilişki ilişki diyerek koşmaya devam ediyorsun.

Fakat bir haftadır mesaj yazmıyorum. O bana hiç mesaj atmadı. Bir yerde kız mesaj atmıyorsa haftada bir mesaj atarak yokla gibi bir şey demiştin.

Tavsiyeleri bağlamını da anlamadan öğrenmeyin. O yeni yürüdüğün ve seni reddetmemiş kız bağlamında yapılabilecek bir şey. Bu kız seni iki kere reddetmiş!

Ne yapmalıyım? Onu arayıp yoklayayım mı? Yoksa tamamen no contact kuralı mı?

HAYIR! Bu kızı bir daha arayıp sormuyorsun. Seni ararsa (muhtemelen aramayacak) buluşma teklif et. Bu hatunu dışarı götürüp tek kuruş para harcama. Direkt evine çağır. Dışarıda buluşalım derse “benim dışarı çıkasım yok ama fikrin değişirse haber ver ben evdeyim” de ve kızı yine unut. Kız seni hiç aramazsa bu kızla sonsuza kadar görüşmüyorsunuz.

Ayrıca fazla iyi çocuk eğilimlerin var ve genel olarak kadınlarla ilişkinde problemler var gibi görünüyor. Siteyi oku. Yorumları ile. İlişki Sihirbazı – Kadınlarla Başarının Sırları kitabına ve Pook’un Kitabına bakmanı tavsiye ederim.

Yapılması gereken işleri erteleme hastalığı

Yapılması gereken işleri ertelemek, Google’dan gördüğüm kadarıyla bir hastalıkmış gibi aranmış ama durum bu değil.  Yapılması gereken işleri ertelemek insan doğasının sonucudur yani hastalık değil doğal bir şeydir.

İşleri neden ertelersiniz?

Bunun nedeni genellikle ertelenen işlerin doğası ile alakalıdır. Bu işler yapması en etkili işlerdir ve insanın gözünü korkuturlar. Zira bu işler çoğunlukla daha fazla zaman, dikkat ve eneji gerektirirler. Yine çoğunlukla sıkıcılardır, zorlardır ve/veya düzensizlerdir.

Daha da kötüsü bu işler hemen hemen hiçbir zaman kısa vadeli ödül veya zevk sağlamazlar. Bu nedenle ödülleri, güçlü alt beyine (gri madde) bir şey ifade etmez, entellektüel ama daha az güçlü üst beyine hitap eder (alt beynin aradığı zevklerden fedakarlık gerektirir).

Aynı şekilde bu işler hemen hemen hiçbir zaman kısa vadeli ceza ve acıya da neden olmazlar. Bazıları bugün yapmasanız önemsiz olabilirler  ama yapmamaya devam ederseniz zamanla çok önemli bir belaya dönüşebilirler.

Bütün bu özellikler (bir iş tüm bu özelliklere aynı anda sahip olmayabilir ama ne kadar çoğuna sahipse o kadar ertelenmeye meyillidir), bu işleri yapmanız gerektiği halde yapmamanıza neden olur. Ve bunlardan arta kalan zamanı ise genellikle yapmamanız gerektiği halde yaptığınız şeyler doldurur.

Netflix izlemeye, yazmanız gereken bir raporu bitirmekten çok daha az zihinsel direnç göstermenizin nedeni, Netflix izlemenin eğlenceli, kolay, düzenli (netflixi aç, filmi seç, playa bas) ve zevkli olmasıdır.

Peki yapılması gereken işleri ertelememek için ne yapmalısınız?

Tutkuyla yolunda yürüdüğünüz bir amaç edinin.

İlkel beyninizin aradığı pozitif duygular çok güçlüdür. Bu duygularla başa çıkabilmenizin yolu, üst beyninizin aradığı ve daha güçlü pozitif duygular peşinde koşmaktır. Tutkuyla yolunda yürüdüğünüz bir amaç bulmanız, işlerin en önemlilerini ertelemenize engel olacaktır. Merak etmeyin, bir amaçla ilgili güçlü pozitif duygu kimyasalları amaç yolunda yürüdüğünüzde salgılanır, illa amaca ulaştığınız anı beklemeniz gerekmez.

Ertelenen işlere hemen elde edilir ödül ve ceza ekleyin.

Örneğin her ertelenen iş günü için kendinize yarım gün zevk aldığınız bir şeyden uzak kalma cezası verin. Ertelediğiniz iş için harcadığınız her yarım saat için kendinize yarım saat çok zevk aldığınız bir şeyi yapma sözü verin. Ya da bir 10 Lira verin ve onu zevk için harcayın.

Hergün ilk iş olarak ertelenen ya da ertelenmeye meyilli bir işi yapın.

Bu alışkanlığı edinmek zor olacak ama edindiğiniz zaman sıkıcı, zor ve acılı işlerden hemen ve kafanız taze iken kurtulacaksınız.

İşi yapmaya başlamak için bir saat ve bu işleri yapmak için bir süre belirleyin. Mesela saat 10:00’da oturup 3 saat bu işlere bakacağım deyin. Ve saat 10’da o işlerin başına oturun. Yapmasanız bile oturun ve o işlere bakın. Başka bir şey yapmayın! Sadece bakın.

Tecrübeyle sabittir ki (bunu da bana biri öğretmişti) bir süre belki birkaç gün bakıyorsunuz ama bir yerde yapmaya başlıyorsunuz. Örneğin ben üniversitedeyken bir finale başlamak için yarın saat 19:00 3 saat ile başlayacağım diye kararlaştırırdım. Saat 19:00’da çalışma salonunda o finalin kitaplarının başına otururdum. Hiçbir şey yapamazsam bile yatakta müzik dinlemek ya da kantine inmek gibi isteklere karşı koyar orada öylece kitaplara bakardım. Bir süre sonra (belki aynı gün değil ama ertesi gün) farkında olmadan çalışmaya başlıyorsunuz.

Bir keresinde temizlemem gereken çok pis bir programlama hatası vardı. Multi-threaded uygulamada çökme oluyordu ki bilen bilir pis bir hatadır, bulması zordur (zaten gidermem 1 haftamı almıştı!) Erteleyip duruyordum. Sonra birgün buna bakmaya karar verdim. İlk gün 4 saat programı çalıştırıp patlamasını izlemekle geçti. Ama sonra sıkıldım ve ayıklamaya giriştim.

Bu tür işlere günde 2 saat ayırarak başlayın ve bunu haftada 30 dakika arttırarak 4 saate çıkarın.

Günde sadece 3 – 5 iş yapın.

3 iş kuralı. Bence dünyanın en iyi hikayelerinden biri kaplumbağa – tavşan hikayesidir. Başarılı bir şekilde çalışmak kaplumbağa gibi yavaş ama sürekli yürümekle olur. Tavşan gibi bir gazla depar atıp sonra ağaç dibinde uyuklamakla değil. Günde 3 – 5 işi temizleyin ama hergün bu kadar işi temizleyin. Fazlasını yapmayın. Bir motivasyon patlaması ile gaza gelip 10 – 20 işi bitirip sonra neredeyse kaçınılmaz olan motivasyon dibi ile hiçbir şey yapmadan günler geçirmeye göre çok daha etkilidir.

İşleri kafanızda tutmayın. Bir yapılacaklar listeniz olsun.

Ben bu iş için basit bir Excel dosyası kullanıyorum. Danışmanlık görüşmelerimde nasıl organize olduğumu anlattığım arkadaşların hemen hepsi bu kadar taş devri bir teknik kullanmama çok şaşırdılar ama böyle basit teknikler daha etkili.

Yapılacaklar listemde her satırda bir iş var. Biten işi gri yaparım ve BİTTİ diye işaretlerim. İşin bitmesi gereken zaman ve bittiği zaman sütunlardan ikisidir ve böylece ne kadar geç/erken bitirdiğimi ölçerim.

Açık işler ya yeşildir ya da turuncudan kırmızıya renklidir. İş gecikmemişse yeşildir, yapılmaktaysa mavidir ve ne kadar gecikirlerse renk o kadar kırmızıya yakındır (formülle bunu sağlamak zor değil).

Bir işi kafamda tutmamak için bu listeye atarım ama tabii her zaman bilgisayar başında değilim. Bu nedenle aklıma gelen şeyi kendi Gmail hesabımdan outlook hesabıma Konu kısmı “TODO” ile başlayan mail atarım. Outlook onu Yapılacaklar klasörüne atar. Ben de bilgisayar başına geçtiğimde bu klasörden işleri alır, hemen yapılacakları yapar, diğerlerini Excel Yapılacaklar listeme atarım.

Bazıları kağıt kalem kullanıyor ki ben de eskiden kullanırdım. Fakat cep telefonu sürekli yanımda bu nedenle mail atmak bana daha pratik geliyor. Ama kağıt kalem seviyorsanız, onları kullanın.

Excel listem her sabah açılır, ilk iş olarak da mümkünse en korktuğum/sıkıldığım/yapmaktan haz etmediğim işi yaparım.

İşleri daha az korkutucu ve adımları belli hale getirin.

İşlere yukarıda bahsettiğim gibi başlarına oturup bön bön bakarken işi nasıl adım adım yapılabilir hale getirebilirsiniz düşünmek için fırsatınız olacak. Birçok ertelenen işin adım adım nasıl yapılacağı belli değildir ve bu nedenle de ertelenirler. Siz iş için adım adım bir plan yaparsanız onu yapmanız kolaylaşır.

Her işi “başkasına yaptırsam” olur mu diye ele alın.

ve eğer bu mümkünse başkasına yaptırın.

Ne yapacağınızı bilmiyorsanız, listenizi açın ve en baştan yapmaya başlayın.

Bunu da bir süre beraber çalıştığım ve sonradan çok başarılı bir girişimci olarak görece büyük bir firma kuran bir elemandan öğrendim. Yapılacaklar Listesinin güzelliklerinden biri de bu (o outlook Task listesini kullanırdı). Eğer o gün ne yapacağınızı bilemiyorsanız, listeyi açın ve sırayla yapmaya başlayın. Ne yapsam bugün diye 2 – 3 saat düşünüp saçma sapan şeyler yapmanızdan iyidir.

Anti Dump’ın Makinesi – Son Bölüm: Pook’un Son Sözü

Başlangıç : Anti Dump’ın Makinesi – Giriş

Önceki Bölüm: Anti Dump’ın Makinesi – Onuncu Bölüm: Buluşma Sonrası

Bu son Anti-Dump yazısını da tuttum çünkü test edip bazı gözlemler yapmak istedim.

Makine’nin en zor kısmı sizinle cinsel manada bir şeyler yaşamak isteyen birçok kadını kaybedeceksiniz. Fakat işin olayı zaten bu kadınların sizi tek isteme sebebinin bu olması. Bir (kadın) arkadaşımın dediği gibi, “Eğer bir kız ilk buluşmada öpüşme olmadı diye ikinci buluşmayı reddediyorsa, buluşulmaya değer biri değildir.” Makine şehveti değil, sevgiyi beslemeye tasarlanmış.

Dikkat ettiyseniz, Anti-Dump seks yapmayı filtreleme işleminde çok ileriye ötelemiş. Kendi tecrübelerime göre bunun mantıklı bir gerekçesi var. Makinenin temel amacı sizi siz olduğunuz için seven birini bulmak. Seks ile ilgili temel sorun ise, kadınların kafasını karıştırması, seks sonrası ortada bir “bağ” yokken bile olduğunu düşünmesi. Erotizmin üzerine yoğunlaşarak bir kadınla ilişki başlatmanız gayet kolay, ama o zaman sizi gerçekten sevip sevmediğini nerden bileceksiniz?

Makine genç kızlarda çok da iyi çalışmıyor, özellikle 23 ve aşağısında. Bunun da sebebi size olan ilgisinin tamamen erotik bir temele sahip olması ve sizi diğer kız arkadaşlarına gösterip övünülecek bir nesneye çevirme merakları (“Bizim kızlarla kesinlikle tanışman lazım!”)

Anti-Dump’a katılmayabileceğim bir konu, ilk buluşma için akşam yemeğini tavsiye etmemesi. Anti Dump’ın dediğine göre: “Akşam yemeğine davet etmeyin. Hem sıkıcı, hem de kendiniz hakkında fazla şey anlatıp bütün gizemi öldürürsünüz.”. Bu dediği doğru, fakat Pook ile akşam yemeğine çıkmak kız için ilginç bir deneyim, çünkü bütün konuşma onun üzerinden dönüyor. Bana bir şey sorarsa, konuyu tekrar ona bağlıyorum. Böylelikle onun ilgi alanlarını, hayata bakış açısını, kısacası bilmem gereken her şeyi öğrenebiliyorum. Anti-Dump bu dediğime: “Hal ve hareketlerinden hoşnut değilsem niye hayatı hakkındaki her şeyi öğreneyim ki?” diye cevap verirdi herhalde. Ama çoğu kadın olayları akışına bırakır, hayatının nereye gittiği hakkında pek düşünmez. Üstelik Sosuave’nin anasayfasına bir bakarsanız, kadınların ideal ilk buluşma şeklinin, akşam yemeğinde bir adama kendisini anlattığı bir buluşma olduğunu göreceksiniz.

Makine’nin bana kalırsa başarılı olunması için uygulanması gereken iki işlemi var. İlki basit: Kadınları bir elekten geçir, sana ilgisi olanları bul.  “Onun” sevdiği biri olmaya çalışmak yerine kendi sevdiklerini sevecek bir kız bul. Bu konudan zaten daha önce de defalarca bahsedildi.

İkinci ve daha fazla önem arz eden konu ise; Makine’nin sapla samanı ayırmaya yaradığı, kaliteli kızları karşınıza çıkardığı gerçeği. Fakat, kaliteli kızları elde etmek için, makinenin işleyeceği malzeme de yeterli olmalı. Doğru kişiyi bulana kadar çok kurbağa öpeceksiniz yani. Kaç tane? Çok fazla. Araba almaya karar verdiğinizde, gidip ilk bulduğunuzu alıyor musunuz? Hayır, olabildiğince çok piyasa incelemesi yapıyorsunuz. Aynı şekilde, eş veya kız arkadaş bakarken niye tembellik yapıp ilk karşınıza çıkanı kabul edesiniz ki?

100:10:3:1 kabaca güzel bir oran. 100 yaklaşıp konuşma başlattığınız kız sayısı. Hepsi bekar (en azından bildiğiniz kadarıyla) olmalı, fiziksel manada çekici bulmalısınız. Evet, 100 tanesine yaklaşacaksınız. Ufak bir sohbet olabilir veya numarasını aldığınız kızlar da olabilir. Unutmayın, Makine yüksek sayılarda daha iyi çalışır. 10 ise sizinle buluşacak kız sayısı. 3, sizi “satın alacak” kız sayısı. 1 ise sizin karar verdiğiniz kız olacak. (Kast edileni anlamaya çalışın. ÇOK SAYIDA kıza yaklaşacaksınız. Bazı kişiler iki veya üçü bile fazla görüyor, o yüzden rakam verme ihtiyacı hissettim.)

Burada anlamanız gereken şey kız bulmanın bir üründe karar kılmaya benzemesi. Anti-Dump: “İlişki HAZIR alınır, YARATILMAZ.” demişti hatırlayın. Bu dediğim bir sürü erkeğin “aşk” kavramını da darmaduman edecektir fakat unutmayın, kadınlar da böyle düşünüyor. Her zaman erkekler arasında kıyas yapıp, bir tanesinde karar kılıyorlar. Siz niye aynısını yapmayasınız ki?

Kurbağanın teki ile evlenmek istemezsiniz, o yüzden rüyalarınızdaki kızı bulmak için biri dönüşene kadar bir sürü kurbağa öpeceksiniz. Merak etmeyin, bulduğunuz kız rüyalarınızdaki kız olacak çünkü size göre biri olacak. İhtimalleri, eğer aradığınız özelliklerden kesin bir şekilde bilirseniz lehinize arttırmanız mümkün. Belli bir dinin mensubu olmasını isteyip, ona göre av sahanızı belirlemek gibi örneğin.

Sürekli karşılaştığım bir eğilim de birçok insanın aynı sınıftan veya işyerinden biriyle bir ilişkiye başlaması, bu çok üzücü bir şey. İki taraf da kendi iç dünyalarına ve isteklerine göre biri bulmak yerine yakın çevreden olmasına öncelik vermiş çünkü. Genelde Kadınlar bu davranışa eğilimli oluyor, erkekler de buna uyuyor.

Artık kendi dünyanın kontrolündesin, bundan sonrası kızda. Eğer seni krallar gibi ağırlamazsa, ona prenses muamelesi yapmayın. Kızlar hep ilerdeki kocalarının nasıl biri olacağını, kimle evleneceğini düşünür. Dışarısı, senin gelip onu kurtarmanı bekleyen hanımlarla dolu.

Git onları kurtar Don Juan.

– BİTTİ –

Çeviren: Seljuk

Anti Dump’ın Makinesi – Onuncu Bölüm: Buluşma Sonrası

Başlangıç : Anti Dump’ın Makinesi – Giriş

Önceki Bölüm: Anti Dump’ın Makinesi – Dokuzuncu Bölüm: Her zaman hazırlıklı ol

İlk Buluşmadan Sonrası

Peki Anti-Dump, Makine’nin ilk buluşma sonrası işleme şekli nasıl?

Alıntı:


Merhaba Pook,

İlk buluşma sonrası yapılması gerekenleri sormuştun.

Sadece ilk buluşma değil, ilk 2 aydaki bütün buluşmaları aynı şekilde bitirmen gerekiyor.

Bir sonraki buluşmanın bahsini açmayacaksın. Telefonla haber edeceksin. Tıpkı numarasını ilk aldığın zamanki gibi, buluşmadan hiç bahsetmeyeceksin.

Bir sonraki buluşmanın konusunu açmamanın sebebi buna İHTİYAÇ DUYMAMANIZ. Ona Muhtaç değilsin. Kadınlar sekse ihtiyaç duymadan yaşayan erkeklerden gerçekten hoşlanır. Böyle bir erkek gerçek hayatta yoktur fakat kadınların gözünde vardır.

Deli gibi ihtiyaç duyabilirsin, fakat yine de bir sonraki buluşmayı ayarlamadan yanından ayrılırsan ETKİLEYİCİ biri olduğunu düşünecektir.

 “Beraber paten kaymak gerçekten eğlenceliydi. Sonra tekrar görüşürüz.” Gibi bir şey diyebilirsin.

Asla “Seni ararım.” deme, aramama ihtimalini her zaman düşünmeliler. Tahmin edilebilir erkekler oyundan düşer. Aramama ihtimalinden endişe duymazlarsa pek ilgi uyandırmazsın, Bu asla değişmez.

Bir sonraki buluşma için aramadan önce her zaman 2-3 gün bekle. Asla ertesi güne arama, kendini kontrol edemeyen erkek hareketidir. Erkek adam dediğinin işi gücü vardır, meşguldür, böyle saçma sapan “aşk oyunlarına” ayıracak zamanı yoktur. Şahsen ben romantizmi ÇOK SEVERİM, fakat kadının basıp gitmeyeceğine emin olana kadar o yönümü saklarım. 

Sadece sana ilgisi olan kadınlar romantik yönünü görsün. Ne zaman mı? 2 ay sonra, çoğu ilişki 8 haftayı göremez zaten.

2 ay geçtikten sonra hala seninleyse kuralları biraz esnetebilirsin, onu arayacağını söyleyebilirsin mesela.

1 ay geçtikten sonra bir kızla haftada birden fazla kez buluşabilirsin fakat sana ilgisinin olduğundan, buluşma tekliflerini sadece seni kullanmak için kabul etmediğinden emin ol.

İlk 3 hafta boyunca kızla sadece haftada bir kez görüşmeye çalış.

Peki, kız seni 3. haftada arayıp buluşmak istediğini söylerse? Bu iyi bir şey, senden uzak kalamadığını gösterir, seni istediğini belli eder.

Sadece ilk 1 ay boyunca fazla müsait olmayın yeterli.

Bunların hepsi ilgi seviyesini ölçmeye yönelik.

Kast etmek istediğimi anladın mı Pook? Bu işi yürütmesi gereken kişi sen değilsin, Buluşmalara EVET diyerek süreci devam ettirecek kişi O.

Bütün çabayı KIZ gösterecek.

İşler şimdi tersine döndü,  Bir şeyler yapması gereken kişi KADIN tarafı, yoksa ortada bir ilişki olmaz. Kendi hayatını artık kendin kontrol ediyorsun, kadınların insafına kalmış değilsin.

Çoğu kadın bu sınavdan kalacak. Asla unutma Pook, bu sınavdan kalanlar seni hak etmediği için kaldı.

Kalbini ancak böyle korursun.


[Pook’un Notu: Hayır, yukarıdaki yazıya kendi ismimi ben eklemedim, Anti-Dump benim soruma cevap veriyordu.]

İyi de Anti-Dump, ya kız çıkıp o malum cümleyi söylerse?

“SENİ SEVİYORUM!”

Alıntı:


 “Öyle mi?” diye cevap verip onu öperdim.

Eğer bana hislerimi sorarsa, “Benimle birlikte devam et, anlarsın.” cevabını verirdim. Muhtemelen onu delirtir ama MERAKTAN da öldürürdü.

Asla 2 ayı doldurmadığınız bir kadına hissettiklerinizden bahsetmeyin, o kendi hislerinden bahsetmiş olsa bile.

Çoğu yeni ilişki 8 haftaya varmadan biter. 2 ay sonra yanınızda olacak mı ilk önce onu görmeniz lazım.

Unutmayın, belki de 8 haftayı doldurmadan ondan hoşlanmayıp siz de bitirebilirsiniz. Kıza “Seni seviyorum.” cümlesini kurup, sonra da hoşunuza gitmeyen bir yönünü keşfettiğinizde bırakıp gitmek de doğru değil.

Acele etmeyin, emin olun.


İlk İki Aydan Sonra

İlk birkaç ay kız sizin buluşma fikirlerinize uyum sağlamalı. Ondan sonra Anti-Dump’ın Makinesine göre işler biraz değişiyor. Beni şaşırtan şeylerden biri mesela:

Alıntı:


Bir sonraki buluşmada ONUN ne yapmak istediğini sorun.

Artık sana uyum sağlayıp sağlamayacağını öğrenme aşamasını çoktan geçtiniz.

O sınavdan başarıyla geçti, UYUMLU biri olduğunu öğrendiniz, artık ortak kararlar verebilirsiniz. Merak etmeyin, değişmeyecektir.

Ayda bir kez yapmak istediği bir şey olup olmadığını sorun.

Bir tüyo vereyim: Yapmak istediği şey ne olursa olsun, ne kadar nefret ederseniz edin cevabınız EVET olsun.

Eğer seçici olursanız size fikir sunmayacaktır. Buna içerlenecek ve içinde tutacaktır, iyi bir şey değil. Kadınlar erkekler gibi değildir, eğer teklifi yaptıysanız sonucuna katlanacaksınız. Ama merak etmeyin, bu çok hoşuna gidecektir! Kendinizi hoşlanmaya zorlayın ve gülümseyin. İlişki dediğiniz şey böyledir, sadece tek taraflı olmaz.

İlk ay katı olmanız lazım, doğru kızı bulmak istiyorsunuz. 2 ay geçtikten sonra kuralları biraz daha esnetebilirsiniz.


Asla “Biz Neyiz?” Sorusunu Sormayın

Niye böyle bir şey yapasınız ki? Sizi kazanmaya çalışan taraf KARŞISI değil mi?

Alıntı:


Bir kadınla “sevgili” olmak, iki tarafın da başka biriyle buluşmaması, görüşmemesi anlamına gelir. Başkalarıyla buluşma ayarlamanın sonuna gelinmiştir.

Bir kadından asla “sevgili olmayı” talep etmeyin. “Biz neyiz?” sorusunu KARŞI TARAF sormalı. Bu konuyu İLK o açmalı.

Neden mi? Eğer bir kadın bu soruyu henüz size sormadıysa başkalarıyla görüşme ihtimali her zaman vardır. Sizden henüz EMİN DEĞİLDİR. İlgisi yüksek kadınlar sizin başkalarıyla görüşmenizi istemez.

Kadınların “Biz neyiz?” sorusunu sorması evlilik teklifine benzer. Gerçek bir ilişki ve samimiyetin temellerini atar.

Kalıcı bir şey istediğini gösterir. Beyler, En NİHAİ ilgi testi budur. Size bir ilişki “teklif” eder.

Eğer bu soruyu ilk siz sorarsanız, size karşı olan gerçek ilgi seviyesini asla bilemezsiniz. Neden bu konuyu kendisi açmadı? Nasıl oluyor da başkalarıyla görüşmeniz ihtimalinden rahatsız olmuyorlar? Neden açık kapı bırakıyor, yoksa başka biriyle de mi paslaşıyor?

Bunlar hep sormanız gereken sorular.


Fakat Anti-Dump, ya erkek bu soruyu çoktan sorduysa?

Alıntı:


Cevabı: “Ben de kendime aynı soruyordum.” şeklinde mi oldu, yoksa: “İyi ki bu konuyu açtın.” şeklinde mi?

Eskiden hep bunun konusunu ben açardım. Bir kere kızın birisi “Ben de bunun cevabını merak ediyorum.” demişti.

OMZUNDAN AĞIR BİR YÜK KALKMIŞ gibi miydi? Patlamaya hazır bir bombayı imha etmişin gibi mi davrandı?

Bir kadın bir erkeği “az biraz” sevip de kabul edebilir. İlişkiler sözler üzerine değil, davranışlar üzerine inşa edilir.

Bu soruyu ONUN SORMASI GEREKİYOR kardeşim. Ancak o zaman emin olabilirsin. Bir dahaki sefere iyi şanslar, bunu aklının bir köşesinde tut mutlaka.


DON JUAN YEMİNİ

Anti-Dump’ın seks veya rastgele bir hatun bulmaya DEĞİL, ilgi seviyesi yüksek bir hatun bulmaya odaklandığını fark ettiniz mi?

Alıntı:


Don Juan Yemini


Beyler, hep birlikte tekrarlıyoruz:

Pook elini kaldırır.

Alıntı:


Bir Don Juan olarak artık bir kızı üzerinden 4 gün geçmeden aramayacağıma namusum ve şerefim üzerine ant içerim.

Kızdan numarasını her zaman muhakkak isteyeceğimi, numara almadan sohbeti bitirmeyeceğimi diğer Don Juan kardeşlerime temin ederim.

İlgili şahsa karşı her zaman sadık olacağıma, ilgisinden emin olacağıma, buluşma davetime kesin bir evet cevabı alacağıma, kızdan gelen başka bir cevabı kabullenmeyeceğime ve eski sevgiliye ne kadar yalvarırsa yalvarsın asla dönmeyeceğime, inandığım bütün değerler üzerine yemin ederim.

Friendzone’a düşmem halinde, telefonda fazla konuştuğum ve buluşmaya davet etmeden önce 7 ay beklediğim için, bütün sorumluluğun kendimde olduğumu peşinen kabul ederim.

Gizem kanununda belirtildiği üzere; ilk iki ay boyunca iç dünyamı asla karşı tarafa belli etmeyeceğime, kendim hakkında sadece ufak tefek bilgiler vereceğime yemin ederim.

Bir Don Juan olarak, kötü giden bir ilişkiye devam etmeyeceğim. Başıma iş çıkartan kadınlarla buluşmayacağım.

Ben bir Don Juan’ım. Bu yüzden de berhudarım, berhudar kalacağım.


Beyler, bu yeminle birlikte Anti-Dump’ın Makinesi bitmiştir. Unutmayın: buradaki çoğu yazı liseli veya üniversiteli gençlerin kaleminden çıkmayken, Anti-Dump boşanmayla biten bir evlilikten çıkmadır.

Anti-Dump’ın Makinesi sizi sekse ulaştırmaz, eşi dostu kıskandırmak için yanınızda dolaştıracak hatun bulmak için işe yaramaz. Bu forumlarda YILLARDIR bulunuyorum ve Anti-Dump’ın Makinesi karşılaştığım, sizi gerçek sevgiye ulaştıracak TEK yöntem.

Fakat asla unutmayın, Anti-Dump’ın Makinesi SAPLA SAMANI AYIRMA işlemidir. Makineye ne kadar fazla malzeme verirseniz, hâsılatınız o kadar fazla olur. NE KADAR FAZLA KADINA YAKLAŞIP BULUŞMA AYARLARSANIZ, O KADAR FAZLA ADAY BULURSUNUZ.

Kadınlardan kendinizi esirgemeyin, Don Juan’ı onlara bahşedin. Eğer kendisinden başka bir kadını denemediğinizi öğrenirse sinirleneceklerdir. Özel hissetmek isterler, başkaları arasından kendilerinin seçilmesini isterler. Kısacası, “Nasıl bir hatun bulurum?” veya “Bu hatunu nasıl tavlarım?” diye düşünmek yerine “Bir dünya hatun arasından birini seçmek için hayatımda eksik olan neyi tamamlamalıyım?” düşünmelisiniz. Bir sürü adayla görüşmeden size kız arkadaş yasak. Birkaç tane adayı deneyip elemedikten sonra ne tarz bir kız arkadaş istediğinizi nereden bileceksiniz ki?

Anti-Dump’ın Makinesi kesinlikle çalışıyor. Şimdi dışarı çıkın ve HATUNLARA HÜKMEDİN!

Sonraki Bölüm: Pook’un Son Sözü

Çeviren: Seljuk

Erkekler İçin Tinder Rehberi

Erkekler İçin Tinder Rehberi(PDF / EPUB – 117 Sayfa)

Tinder neden çalışmıyor? Tinder’da neden beni kimse beğenmiyor? Neden hiç eşleşme alamıyorum?

3 yıllık erkekadam.org serüveninde sıklıkla tavsiye verdiğim konulardan biri de tanışma siteleri ve bu alanda en popüler uygulama olan Tinder. Çoğu erkek, Tinder’ın Türkiye’de çalışmadığından şikayet ediyor ama bu başka birçok erkeğin Tinder’da oldukça iyi performans gösterdikleri gerçeğini değiştirmiyor. Peki eşleşme alabilen bu erkeklerin sırrı ne?

  • Tip mi?
  • Para mı?
  • Statü mü?
  • İyi bir mesaj oyunu mu?
  • Tinder Gold üyesi olmaları mı?

Bunların her biri size Tinder’da avantaj sağlayacaktır. Ama Tinder’da başarı için hiçbirinde en tepede olmanıza gerek yok. Danışmanlığını yaptığım birçok erkeğin Tinder profiline baktıktan sonra erkek profillerini incelemeye başladım. Ve şunun açık bir gerçek olduğunu gördüm: Erkeklerin 90%ının Tinder profili ve mesaj oyunu tek kelime ile berbat. Fotoğraftan yazılı biyografiye, açılış mesajından mesajlaşmanın devam ettirilmesine (bu kısmı Erkek Adam sitesinde gözden geçirdiğim yüzlerce Tinder yazışmasından biliyorum) her şey dökülüyor.

Tinder’dan bir kızla buluşmak zor ve neden zor olduğunu kitabın ilk bölümde ele aldım. Ama bu erkek profillerini ve mesajlaşmalarını gördükten sonra, işin pozitif bir yanı olduğunu fark ettim: Biraz çaba ile Tinder erkek profillerinin 97%inin önüne geçebilirsiniz. Evet Yüzde 3 kuralı burada da geçerli.

Bu kitapta, tepe yüzde 3’e girmenizin yollarını anlatacağım.

Bu kitapta, sitedeki Tinder yazılarından ve Tinder ile ilgili yorumlardan çok daha fazlasını bulacaksınız. Özellikle profil fotoğraflarınızın, biyografinizin ve açılış mesajlarınızın nasıl olması gerektiği gibi konulardaki materyal ve örnekler hem çok ayrıntılı hem de yeni.

Bu rehberin amacı, sizin Tinder’a para ödemeden diğer erkeklerin önüne geçmenizi sağlamak. Kadın – erkek ilişkilerinde her alanda olduğu gibi bu da hazırlık ve teknik gerektiriyor. Ama doğru hazırlık ve tekniğin meyveleri de çok güzel olabilir. Erkek Adam’ın Tinder Rehberi, Tinder’da başarının en önemli faktörleri olan profil fotoğraflarınızdan, eşleşme stratejisine; mesajlaşmadan (15 adet açılış örneği ile) buluşmaya tüm süreci kapsıyor.

(Kitabın İçindekiler kısmı aşağıda).

İnternette bu konuyla ilgili birçok kaynak var. Ama çoğu duyarlı ve iyi çocuk perspektifinden ve tamamen faydasız hatta zararlı. Bu bilgileri de tarayıp sizin için süzgeçten geçirdim ve bu kitaba aldım. Kitapta kendi karşılaştığım profil fotoğraflarını kullanıp insanları rencide etmek yerine yabancı kaynaklardan örnek fotoğraflar kullandım. Kitapta bol bol örnek profil fotoğrafı ve fotoğraflarınızı nasıl daha iyi yapabileceğiniz konusunda bilgiler var.

Umuyorum ki bu teknikleri uygulamaya ve ön yatırım yapmaya zaman ve emek harcayarak Tinder’da öne çıkabilirsiniz. Aslına bakarsanız bu teknikler sadece Tinder için değil diğer online ortamlar (özellikle İnstagram) için de kullanılabilir. Zira sadece fotoğraf ve biyografiye değil, Instagram’a, mesaj başlatmaya, mesaj oyununa ve ilk buluşmaya da geniş yer ayırdık.

Mahmut Abi

Erkek Adam’ın Tinder Rehberi kitabını edinmek için tıklayınız. (PDF/EPUB)

Türkiye dışından Tinder Rehberi kitabını edinmek için tıklayınız. (EPUB)

İçindekiler:

Giriş
Tinder Neden Zor?
Tinder Profil Fotoğrafları
Birinci Fotoğraf – Profil Fotoğrafı
İkinci Fotoğraf – Grup Fotoğrafı
Üçüncü Fotoğraf – Tam Boy
Fotoğraflardan Yansıyan Siz : Genetik + Prezentasyon
Selfie kullanmalı mı?
Tinder Fotoğraf Hataları
Kaliteli Fotoğraf Çekmek
Tinder Biyografisi
İyi  Tinder Biyografisinini 4 Bileşeni
Kadınları Öneleyen Biyografi
Kadınlara İlk Mesajı Attıran Biyografile
Tinder İçin Instagram
Tinder Eşleşme Stratejisi
Elo Skoru
Sağa-Sola Kaydırma Stratejisi
Mesaj Stratejisi
Süperlike kullanmalı mı?
Boost kullanmalı mı?
Tinder Gold almalı mısınız?
Eşleşme Sonrası
Açılış Mesajı
İyi Tinder Açılış Mesajının 4 Altın Kuralı
Tinder Açılış ve İlk Mesajlaşma Örnekleri
Olduğundan Farklı Görünen Eşleşmeler
Telefon Numarası nasıl/ne zaman alınır?
Buluşma nasıl/ne zaman teklif edilir?
Mesajlaşmayı sürdürmek
Mesaj Oyunu
Erkek Adamın Espri Anlayışı
Kesilen Mesajlaşmayı Yeniden Başlatmak
Buluşma
Buluşma Teklifinin Reddedilmesi
Giyim Temizlik
Buluşma Yeri ve Zamanı
Buluşma Sırasında
Kadınla Konuşmak
Sözel Olmayan İletişim: Göz teması + Fizyoloji + Dokunma
Fitness/Shit Test
Başbaşa Kalmak

Anahtar kelimeler: tinder gold nedir, tanışma sitesi, tanışma siteleri, en iyi tanışma siteleri, arkadaşlık siteleri, arkadaşlık sitesi

İlk buluşmada ne konuşulur?

İlk buluşmada ne konuşulur? En çok sorulan sorulardan biri. Bu yazıda bu soruyu derli toplu cevaplamaya çalışacağım.

Öncelikle umarız birçok erkeğin yaptığı hatayı yapıp, buluşma ayarlamayı ertelerken, kızla mesajlaşma uygulamasında günlerce çene çalıp, konuşabileceğiniz her şeyi konuşmadınız. Eğer bu hatanız sizi çoktan friendzone’a atmadıysa bile ilk buluşmada konuşacak bir şey bulamamanıza neden olarak sizi başarısızlığa sürükleyebilir.

Buluştuğunuzda ne konuşacaksınız?

Kadına çocukluğunuzu, terapistinizi, gelecek planlarınızı ya da ayağınızda çıkan mantarı mı anlayacaksınız? Ya aklınıza konuşacak hiçbir şey gelmezse? Ya yanlış bir şeyler söylerseniz? Ve söylenecek “doğru” şeyler neler ki? Hiçbir fikriniz var mı?

Birçok erkeğin herhangi bir fikri yok.

Ortalama bir erkek bir kadınla konuşurken, rüzgarda rastgele savrulup duran bir yaprak gibidir. Rastgele şeyler konuşarak söyledikleri şeylerden birinin kadınla “bağ” kuracağını ve kadını “düşüreceğini” umar.

Bunun başarısız bir buluşma muhabbetine yol açacağını söylememize gerek yok sanırım.

Bir planınız olmalı. Evet, doğru okudunuz, bir planınız olmalı. Neyin işe yaradığını, neyin ise konuşmayı sabote ettiğini bilmeniz lazım. Kadının duygularını şansa ve kadere bırakmamalısınız. Hem çekici hem de duruma hakim olmalısınız.

İlk buluşmada kadınla konuşmalı?

Önce konuşma konularına bakalım. Daha spesifik olarak kadının size karşı daha fazla çekim hissetme ihtimalini arttıracak konulara nelerdir onlara bakalım. Konuşmanın kontrolünü size verecek, sizi eğer isterseniz fiziksele ve sonraki buluşmalara taşıyacak konular.

Heyecanlandınız değil mi?

Tamam, tam olarak ne hakkında konuşmalısınız?

İlk bilmeniz gereken şey, çoğu erkek çok ama çok fazla konuşur. Çoğunlukla konuşmayı ele geçirir ve karşısındaki kadını sıkıntıdan patlatan konulardan konulara atlar. Bunu yaparken de kadını etkilediğini düşünür ama tek becerebildiği kadını depresyona sokmaktır.

Bir kadının sizi dinliyor olması ve söylediklerinize ilgi gösteriyor gibi olması, söylediklerinizle ilgilendiği hatta onları dinlediği anlamına gelmez. Yüzeysel olarak kibar olmaya çalışırken içten içe “bitse de gitsek ve bir daha hiç buluşmasak” diyor olabilir.

Çok Konuşmayın.

Yani ilk kural ÇOK KONUŞMAMAK! Konuşmayı ele geçirmeyin. Bunun yerine kadının konuşmasını ve söylediklerini DİNLEYİN.

Herkesin kendi söyledikleri şeylerin dinlenmesini aşırı istediğini unutmayın. Enerjinizi ve dikkatinizi konuşmaya değil, kadını konuşturup onun söylediği şeyleri dinlemeye odaklayın.

Bu bir mikta çaba isteyen bir şey. DİNLEMENİN kendisi zor değildir ama konuşmayıp dinlemek pekçok erkeğin doğal olarak yapabildiği bir şey değildir.

Bilgi Tohumları

İkinci kural ise kadının konuşurken ortaya saçtığı bilgi “tohumlarına” özellikle dikkat etmek ve bunları yakalayıp büyütmektir. Bilgi tohumları, kadının konuşurken ortaya attığı ve aslen hakkında daha fazla konuşmak istediği şeylerdir.

Örnek:

Mert    : Buraya daha önce geldin mi hiç?

Gizem : Hayır ilk defa geliyorum. Aslında İstanbul’a yeni taşındım.

Mert    : Ben buraya sık sık geliyorum. Canlı müzik şahane. Bugün biraz kalabalık ama … bla … bla …

Mert tam bir şapşal. Bu gece muhtemelen yalnız yatacak ve bunu sonuna kadar hak ediyor.

Gizem, kullanıp yeşertmesi için Mert’e bir sürü bedava bilgi veriyor (Kadınlar sizden hoşlandıklarında, işleri sizin için kolaylaştırmak isterler). Aslına bakarsanız bir açıdan Mert’in sosyal ve entelektüel zekasını test etmek için, eğer yeterince zekiyse kullanabileceği şeyler söylüyor. Ama Mert burada testten çok kötü kalıyor!

Yukarıdaki bilgi tohumunu yakaladınız değil mi?

Aslında İstanbul’a yeni taşındım.

Mert kendine odaklanmaktan ve heyecandan farkına varmadı ama Gizem bu konu hakkında konuşmak istiyor. Aslına bakarsanız burada iki tane bilgi tohumu var. Gizem ilk defa bu mekana gelmiş.

Peki Mert sosyal zekaya sahip, tecrübeli bir erkek olsaydı ne yapardı? Kendisine verilen tohumları yeşertirdi:

  • Gizem mekanı ve canlı müziği nasıl bulmuş diye sorabilirdi.
  • Gizem’i İstanbul’a getiren şey ne bunu sorabilirdi.
  • Gizem ne zamandır İstanbul’daydı ve İstanbul’da ne yapıyordu?
  • Gizem İstanbul’a nereden gelmişti ve geldiği yerde mi doğup büyümüştü?
  • Gizem’in doğup büyüdüğü yerde hayat nasıldı?

Gördüğümüz gibi Gizem’in 2 cümlelik cevabından yeşertilecek bir sürü muhabbet var. Gizem gerçekten de bu şeylerden konuşmak, Mert’e bunları anlatmak istiyor. Ama Mert ne yapıyor?

Mert kendisi hakkında endişelenmek ve kendisine gömülmekle meşgul. Kızın üzerinde bırakacağı etkiyi o kadar kafaya takmış durumda ki! Aslında endişelenmesine gerek yok zira kıza çizeceği imaj hakkında bu kadar endişelenerek ve kafaya takarak kızın üzerinde kötü bir izlenim bırakması neredeyse garanti.

Mert bir sonraki aşamada ne söyleyeceğini düşünmekle meşgul olmaktan, Gizem’in ne dediğini dinlemiyor bile!

Dinlemenin Önemi

Dinlemenin önemini anladınız umarım. Kadının ne söylediğini dinlemelisiniz. Eğer kadını dinlerseniz, bir sonraki adımda ne söyleyeceğiniz konusunda endişe etmenize gerek kalmaz zira karşınızdaki size ne söyleyebileceğiniz konusunda ipucu verecektir.

Yukarıdaki konuşmada Gizem’in Mert’ten hoşlandığını da belirttiğini fark edebildiniz mi?

Nasıl?

Konuşmayı kilitlemedi. Ona konuşmayı geliştirmesi için bedava bilgi tohumu verdi. Bunu bilinçli de yapmış olabilir, bilinçsiz de. Eğer siz kızı dinliyorsanız ve kız da sizden asgari seviyede hoşlanmış ise, o konuşma tıkanmaz zira kız size konuşmayı geliştirmeniz için bilinçli ya da bilinçsiz bilgi tohumları verecektir.

Kız sizden hoşlanmadıysa, siz iyi bir dinleyici bile olsanız, kız konuşmayı kilitleyecektir. Ne kadar iyi bir konuşmacı ve çekici bir erkek olursanız olun, sizden hoşlanmamış olan bir kızla konuşma kilitlenir.

Yani iyi bir dinleyici olursanız, kızın sizden hoşlanıp hoşlanmadığını anlarsınız.

Fakat yukarıdaki durumda kız başında Mert’ten hoşlanmış olsa bile, Mert’in testten çuvallaması ile kızın hoşlanma / ilgi seviyesi düşecektir. Kızın buluşma başındaki ilgi seviyesine göre Mert’in tek bir testten kalması olayı bitirebilir ya da Mert’in 2 – 3 testlik atışı olabilir. Ama en garantilisi dinlemek ve testleri geçmektir.

Eğer siz dinliyorsanız ama konuşma kilitleniyorsa, kızın sizden hoşlanmadığını varsayıp bu buluşma bittiğinde, kızı bir daha aramamak üzere ayrılabilirsiniz.

İlgiyi En Yüksek Seviyede Tutacak Konuşma

Bir kadınla muhabbetinizin, onun (ve aslında sizin) ilginizi en yüksek seviyede tutacak şekilde olması için şunlara dikkat etmelisiniz:

  • Kıza kızla ilgili şeyler söylemelisiniz.
  • İyi bir konuşma / dinleme oranını korumalısınız.

İnsanların kendileri hakkında konuşmaya bayıldıklarını ve onların sizden hoşlanması için zamanınızın çoğunu onları dinleyip onlarla ilgili sorular sormakla geçirmeniz gerektiğini duymuşsunuzdur. Bu bir yere kadar doğrudur.

İnsanlar kendileri hakkında konuşmaya BAYILIRLAR ve kendilerini gerçekten dinleyen ve kendileri ile ilgili samimi bir ilgi ile sorular soran insanlardan hoşlanırlar.

AMA …

Eğer amacınız bu kadının sizden daha fazla hoşlanması ise, bundan daha fazlasını yapmalısınız. Kadına sizin hakkınızda bir şeyler söylemelisiniz. Daha doğrusu, ona şunu söylemelisiniz:

İkinizin ne kadar da çok ortak noktanızın olduğunu.

Bunu, “ben de” cümleleri ile sağlayabilirsiniz.

Eğer kızın söylediği şeylerle bağ kurabiliyorsanız, bu noktalarda konuşmaya başlayıp bu konuda ne kadar aynı olduğunuzu belirtebilirsiniz.

Örneğin:

Gizem        : İzmir’i çok özledim.

Ahmet        : Seni çok iyi anlıyorum. Geçen yaz 2 hafta İzmir’deydim ve İzmir’e bayıldım. Aklımdan oraya taşınmak bile geçti.

Ahmet bu işi biliyor.

Ahmet bu sefer soru sormadı ama doğru zamanda kendisi ile ilgili bir şeyler söyledi. Ahmet buna ek olarak dinleyip soru da soruyorsa, Ahmet’in bu gece işi kolay olacaktır.

Bu tekniği abartmayın tabii ki. Sürekli kızla aynı fikirde olmak sizi yalaka gibi gösterir. Eğer fikir ayrılığınız veya zıt düştüğünüz yerler varsa bunları gerekmedikçe öne çıkarmayın ama gerekiyorsa öne çıkarmaktan da korkmayın.

Erkek için iyi bir konuşma / dinleme oranı 30/70 ya da 40/60 gibidir. Yani siz konuşmanın 30% – 40%’ında konuşuyor ve 60% – 70%inde dinliyor olacaksınız. Bu 30 – 40%’da da “ben de” cümlelerini kullanabildiğiniz yerlerde kullanın.

Hayal gücü

İlk buluşmada yapabileceğiniz en kötü şeylerden biri, kendinizle ilgili her şeyi ortaya dökmektir. Bu genellikle erkeğin kaygı ve stresten çok konuşma ihtiyacı hissetmesinden, konuşacak bir şey düşünememesinden (böyle bir zorunluluk olmadığını yukarıda anlatabildik sanıyorum) ve sessizliğin stresine dayanamamasından kaynaklanır.

Unutmayın: Bir kadının hayal gücü, oyununuzun en önemli parçalarından biridir. Brçok erkek, kendileri ile ilgili herşeyi hemen kadına anlatma eğilimindedirler ve kendilerini en doğru ve açık şekilde kadına anlatmaya özen gösterirler. Bunu, kadının ilişkide erkeğin kendisini tamamen kadına ifşa etmesini arzu ettiklerini sandıklarından yaparlar. Şunu geç olmadan öğrenin : Kadınlar hiçbir zaman tam açıklık istemezler. Bir kadın için kendi mistik kadınsı içgüdüleri ile bir Erkek Adamı yakaladığını düşünmek, en tatmin edici duygudur.

Bir erkek kendi hayat hikayesini, karakterini, değerlerini vs. kadına fazlaca açarsa, kadının erkeğe arzu duymasına neden olan biyo-kimyasalları tetikleyen mistik atmosfer ortadan kalkar. Kadının erkek ile ilgili imajının asıl seksi kısmı olan hayal gücü temelli öğeleri bir anda buhar olur. Çoğu erkek bunu tam olarak daha ilk buluşmada yapar ve daha sonra da neden arkadaş kalalım çöplüğüne atıldığına şaşar kalır. Aşinalık baştan çıkarıcılığı öldürür. Oyunu, arzuyu ve lipidoyu bilinirlikten daha hızlı öldüren başka birşey bulmak zordur. Kadınlar ne kadar “birbirimizi tanıyalım” oyunu oynasalar da, karşılarındaki erkekle sekse giden yolda asıl ihtiyaç duydukları şey hayal güçlerinin kamçılanmasıdır.

Konuşmaktan çok dinlemeniz sizin bu hayal gücünü canlı tutabilmenizi sağlar. Bu size sorulan hiçbir soruyu cevaplamayın anlamına gelmez. Kendinizle ilgili bir veya iki dakika konuştuktan sonra (böbürlenmeden), yeniden kıza dönebilirsiniz.

Fakat her soruya da direkt cevap vermeyin. Bazı sorulara eğlenceli ve alaycı cevaplar verebilirsiniz. Özellikle de üstüne vazife olmayan sorular sorarsa.

Örneğin “Tinder’dan kaç kızla buluştun?” diye sorarsa “bu hafta için mi soruyorsun, bu ay mı, başından beri mi?” diye cevaplayın. Ya da “kız arkadaşın var mı?” sorusuna “şişşşt, kimseye söylemememi tembih etti” diye cevap verebilirsiniz.

İlk buluşmadan sonra kız sizinle evinize gelmiyorsa, kendi evine gidecek. O akşam buluşma hakkında düşünecek ve muhtemelen kız çetesi ile buluşma hakkında konuşacak ya da mesajlaşacak. Ve sizinle daha fazla buluşup buluşmak istemediğine karar verecek.

Eğer buluşmada çok konuşursanız, kendinizi fazlaca ortaya dökerseniz, kızı dinlemez ve onun size verdiği bilgi tohumlarını çöpe atarsanız, vs … kız sizin ne kadar sıkıcı ve sosyal özürlü biri olduğunuzu düşünecektir (belki de kadınlarla tecrübesiz yani tercih edilmeyen bir erkek olduğunuzu düşünecek zira öyle olmasanız böyle hatalar yapmazdınız). Muhtemelen sizden ve o geceden hoşlanmadığını düşünecektir. Bütün gece yaptığınız laf salatasını kibarlıktan gülümseyerek dinlemiş ve iyi vakit geçirmiş gibi davransa bile ikinci buluşmanın olma ihtimali çok düşük olacaktır.

Diğer aşırı uçta da o gece sadece dinlerseniz ve kendiniz hakkında hiç konuşmazsanız. Belki geçiştirdiniz, belki eğlence olsun diye alaylı cevaplar verdiniz. Hep sizin konuşmanıza göre daha iyi iş çıkardınız ama …

Ama bu seferde kız sizin hakkınızda düşünecek hiçbir şey bulamayacak! Zira sizi zerre tanıyamadı. Ortak noktalarınız var mı bilmiyor. Aslına bakarsanız eğlenceli alayı fazla yaptıysanız sizin sulu – büyümemiş bir oğlan çocuğu olduğunuzu da düşünebilir. Bunlar da sizinle ilgili bir duygu geliştirmesine engel.

Ve bir de burada anlatıldığı gibi 30-40 / 60-70 kuralına göre konuştuğunuzu ve dinlediğinizi düşünün. Ara ara ortak noktalarınızı da belirttiniz. Kızın size verdiği bilgi tohumlarından güzel bir muhabbet geliştirdiniz (aranızda bir bağ kurmakla kalmadınız aynı zamanda kadınlar konusunda da tecrübeli ve tercih edilen bir erkek olduğunuzu gösterdiniz).

Kadının evde sizi ve buluşmayı düşünmek için elinde bol bol pozitif malzeme olacak. Sizi bağ kuracak kadar bilecek (özellikle de sizin belirttiğiniz “ben de” cümleleri sayesinde) ama aynı zamanda hayal gücünü ateşleyecek şekilde gizemli kalacaksınız (konuşmaktan çok dinlediğiniz için).

Ve merak etmeyin. Birkaç buluşma bu şekilde bir bağ kurduktan sonra, kıza istediğiniz şeyleri söyleyip ara ara onu sıkacak bol bol vaktiniz ve krediniz olacak.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Adım Adım Disiplin Rehberi Kitabı

(E-Kitap (PDF) – 147 Sayfa)

Yazar: Secret

Disiplin ve irade konusunun ne kadar önemli olduğu, disiplinin bir erkek ile bir oğlan çocuğunu birbirinden ayıran bir hayat becerisi olduğu bu sitede sık sık vurgulandı.

Bir erkeğin kendini yaratmasında olmazsa olmaz nitelik disiplin becerisidir. Aynı zamanda erkekleri özgürleştirici bir niteliktir. Seni bağımlılıklarının ve ataletin pençesinden özgürleştirir.

Disiplin kolay yolu arayan zihnimize karşı yaktığımız bir isyan ateşidir.

Günümüzde de tıpkı insanlık tarihinde olduğu gibi başarının yolu değişmemiştir. Gelişimi hedefleyen bir erkek olarak bu zorlu yola girmemiz gerektiğini ne kadar erken kabul edip bu yolu benimsersek o kadar iyidir. Çünkü hep zorlu yolu en erken kucaklayanlar kazanmıştır.

İdealindeki sana ulaşmak için kendini her sabah kalktığında bir çekiç darbesiyle daha eserini geliştiren bir heykeltıraş gibi hayal et. O heykel sensin ve her gün biraz daha çabayla en iyi versiyonuna evriliyorsun.

Aşağıya kitabın tanıtım yazısını bırakıyorum:

Bıktın mı ?

  • Kendine hedefler koyup gerçekleştirememekten
  • Hedeflerin için bir süre çabalasan da devamlılık sağlayamayıp başa dönmekten
  • İsteklerinle rahatlığın arasında sıkışıp psikolojik acı çekmekten

Bu süreç sana da hiç inemediğin bir atlıkarıncayı hatırlatmıyor mu ? Ya da çarktaki bir fareyi ?

Tüm bunlardan artık bıktıysan senin için çok ve sıkı çalışmanın tek yol olduğu anlayışıyla geliştirilmiş yöntemlerden bahsediyorum. Sihirli değnek bekleme acizliğinden kurtulup nasıl ayağa kalkarak disipline gireceğini ve hayatını ele alacağını somut örneklerle açıklıyorum.

Artık,

  • Değişken ruh halinin
  • İştahının
  • Tembelliğinin
  • Zaaflarının

kölesi olmak zorunda değilsin. Gerekli bedeli ödeyerek neleri başarabileceğini kendin de göreceksin!

Kitabı indirmek için tıklayın

Kitabı Türkiye dışından indirmek için tıklayınız (Kobo).

Özgüven = Fizyoloji + Örtüşme

Özgüven kazanmaya başlamak için hemen şimdi yapabileceğiniz şeylerden biri de fizyolojinizi, kendine güvenen bir ERKEK ADAM ile örtüşen (congruent) bir fizyolojiye dönüştürmek. Bunun anlamı da vücudunuzu, kendine güveni olan bir ERKEK ADAMın vücudunun yapacağı şeylere zorlamaktır.

Omuzlar hafif geride dik durmak. Şimdi 30 adet YAVAŞ ve DERİN NEFES alıp rahatlayın.

Silik bir konuşmanız mı var? Sesiniz hem sizin kendi kafanızdaki imajınızı hem de diğerlerinin gözündeki imajınızı etkiler. Daha maskülen ve anlaşılır konuşmak için sesinizin oktavını düşürün.

Acılı müzikler izlemeye HEMEN ŞİMDİ bırakın. Bunun fizyolojinizi, duygularınızı ve düşüncelerinizi (olumlu yönde) nasıl değiştirdiğini göreceksiniz.

Beyniniz, belli bir duyguyu güçlü şekilde hissetmek için davranışlarınızın, düşüncelerinizin ve duygularınızın birbirleriyle örtüşmesine şiddetle ihtiyaç duyar. Örtüşme olmadan, duygular tam değillerdir.

Bir duyguyu zayıflatmanın yolu, ne kadar zor olursa olsun bilinçli bir şekilde, o duyguyla örtüşmeyen şeyler yapmaktır.

Eğer depresif iseniz, beyniniz davranışlarınızı, düşüncelerinizi ve fizyolojinizi bununla örtüştürmek ister. Depresif olmayla örtüşen şeyler, acılı müzikler dinlemek ve filmler izlemek, omuzlarınızı çökertmek, başını öne eğmek, fazlaca hareket etmemek gibi davranışlardır.

Depresif olduğunuzda bununla ÖRTÜŞMEYEN şekilde hareket ettiğinizde ne olacağını tahmin edebiliyor musunuz?

Mesela dik durursanız, omuzlarınızı hafif geriye verirseniz, gülümserseniz, insanın moralini yükselten müzikler dinleyip filmler izlerseniz ve spor yaparsanız ne olur?

Depresif hissetmeye devam edemezsiniz. Bu sanki depresyon formülünden bir şeyler eksikmiş gibi, o formülün çalışmasını sekteye uğratır.

Depresyonun sekteye uğramasından hoşlanmayıp şu an depresif olmak istiyorum ve buna karşı savaşmak istemiyorum diyebilirsiniz!

Bu isteğe boyun eğmeyin!

Örtüşmeyen fizyoloji ve davranışlara devam ederseniz, bu sizin depresyonunuzu “mahvedecektir”. Bunu birkaç saat ya da gerekiyorsa birkaç gün yapın. ÇALIŞTIĞINI GÖRECEKSİNİZ.

Tüm o depresif müzik, film ve resim arşivlerinizi çöpe atın. “Eski dalganızın” size ne kadar mutsuz olduğunuzu hatırlatan fotoğraflarını silin. Bunları çöpe atmanın kendisi bile olumlu bir harekettir ve örtüşme prensibi sayesinde bununla paralel olumlu duygular yaratacaktır.

Davranışlarınız, düşünceleriniz ve duruşunuz, mümkün olduğunca POZİTİF DUYGULARLA ÖRTÜŞSÜN.

Sadece pozitif düşünmeyin, negatif duyguları yok etmek için pozitif hareketlerde de bulunun.

Doyurucu bir hayata sahip ve kendine güvenen bir erkeğin davranış ve duruşuna ters her türlü davranış ve duruşu hayatınızdan atın. Sizin güçlü ve arzu edilir olduğunuz fikrini destekleyen şarkılar dinleyin. Ağlak bir erkeğin acı acı çığırdığı şarkılar çıktığında, kanal değiştirin.

Üzücü ve depresif şeyleri düşünmeyi bırakın ve kendinizi daha değişik şekilde düşünmeye zorlayın. Bunu yapmanın bir yolu, zihinsel çevrenizi ERKEK ADAMIN pozitif zihinsel çevresine çevirmektir. Mesela, Bond filmleri gibi erkeklerin kontrolü elinde tuttuğu filmler izleyin. Acılı, ağlak ve yalvarır şarkılar değil de MAÇO şarkılar dinleyin.

Unutmayın. Ne ekerseniz onu biçersiniz. Bu nedenle beyninizi kendine güven ve güç diyeti ile besleyin.

Hayatınızın her alanında, kendinizden şüphe duymayı bırakın ve hedefe doğru harekete geçin.

ERKEK ADAMın hırsları, tutkuları ve hayalleri olur ve ERKEK ADAM hedeflerini GERÇEKLEŞTİRİR. ERKEK ADAM, korkunun zincirleri ile bağlı değildir.

Çevrenizin nasıl düşündüğünüz ve davrandığınız üzerindeki etkisi çok büyüktür. Bu nedenle kadınlar konusunda ya da herhangi bir konuda öfkeli ve negatif erkeklerle kesinlikle takılmayın. Bu adamlarla takılırsanız, onların düşüncelerinden etkilenmemeniz çok zor olacaktır.

Bu kitapta yazılanlar konusunda ustalaşırsanız, BELKİ o zaman geri dönüp onlara yardım edebilirsiniz. Ama bu adamların öğrenmeye istekli olmaları lazım. Bir insanı öğrenmeye zorlayamazsınız.

Bunun yanında, kadınlarla başarılı erkeklerle takılmaya çalışın. Bu adamların kadınlarla etkileşimini gözlemleyin. Bu adamların kadınlarla beraberken, en ince detayına kadar nasıl ÖRTÜŞME içinde olduklarına dikkat edin. Onların başarılı düşünce, davranış, duruş ve duygularını kendinize adapte etmeye başlayacaksınız.

Bu adamlara size yardım etmeleri karşılığında ödeme teklif edin. Ya da onlara hayranlık duyduğunuzu ve bu konuda ciddi şekilde kendinizi geliştirmek istediğinizi söyleyin. Eğer ciddi olduğunuzu düşünürlerse, bu adamlar genellikle size yardım edeceklerdir.

Böyle adamlar bulamazsanız endişelenmeyin. Bu kitap da size “doğru çevreyi” sağlayacak. Her ne kadar sizinle yüz yüze görüşmemiş olsam da, bu kitabın sayfalarında sizinle konuşuyorum ve size kadınlarla başarılı olmak konusundaki her detayı anlatıyorum.

Bu yazı İlişki Sihirbazı – Kadınlarla Başarının Sırları kitabından alınmıştır.

Başarısızlığı Göze Al

Bu sitede olmanızın ve kendinizi daha önce hayal bile edemeyeceğiniz şekillerde geliştirmenizin sebebi, kadınlar konusunda istediklerinizi almaktaki yenilginiz.

Bu siteye gelmeden önceki kendinizi dinleyin:

“Ah, kadınlar konusunda nasıl da başarısız oldum! Ah keşke ne yapacağımı bilseydim! Keşke çekiciliğin, aşkın ve kadınların sırlarını bilseydim!”

Ve sonuçta burada, hiç olmadığı kadar çok bilgiyle doluyorsunuz. Bu iyi bir şey.

Ama …

Kendinize başarısız olmak için izin veriyor musunuz? Yoksa bir buluşmada tam olarak nasıl davranacağınızı yazan yazıları arayıp duruyor musunuz? Kendi rahat alanınızın sınırlarını zorluyor musunuz yoksa baştan çıkarma sanatı materyalinin sayfalarını 435,473üncü kere okumakla mı meşgulsünüz?

Yenilgi, olgunlaşmanın gerekli bir parçasıdır. Başarısızlığı göze alın.

Her zaman değil tabii. Siz sürekli çakılıp yanan ve bunun neden olduğu hakkında en ufak bir fikri olmayan İyi Çocuk değilsiniz. Don Juan’lar yenilgilerle inşa edilirler, başarılarla değil.

Başarısız olduğunuz zaman, üzerinde çalışabileceğiniz şeyler üzerinde bilgi edinirsiniz. Çok mu cılızsınız? Buluşmalarınız çok mu sıkıcı geçiyor? Kişiliğiniz bir problem oluşturuyor mu? Eğlenmek ve zevk almak için kendinizi bırakabiliyor musunuz? Seks yapmaktan korkuyor musunuz? Sorun ne?

Bir başarısızlık size bu sitedeki her yazıyı okumaktan daha fazla bilgi öğretebilir. Başarısızlık size tüm Don Juan İncilinden daha fazla şey yardımcı olabilir.

Don Juan’a dönüşmek öyle birdenbire bir lamba yanmış gibi olmayacak. Bu bilgileri beyninize yığıp bir robota dönüşmeyin. Kaybetmeye ihtiyacınız var. Kaybetmek ZORUNDASINIZ. Yenilgi size her zaman daha fazla şey öğretecek zira yenilgi varsayıma dayalı olmayacak! Yenilgi sizin kafanızdaki ışıldayan ve kızdan kıza atlayan Don Juan fantezileri ile dolu olmayacak. Hayır, orada (her şeyi öğreneceğiniz tek gerçek yer olan) SAHADA olacaksınız ve KAYBEDECEKSİNİZ. Bu yenilgiler size nerelerde iyileştirme yapmaya ihtiyacınız olduğunu gösterecek.

“Ama Pook! Eğer başarısız olursam, kızı kaybederim!”

Ölen her aşk için bir yenisi doğar. Bu Doğa’nın Kuralıdır!

Kızlara değil KENDİNİZE ODAKLANIN. Kızı kaybetseniz ne olacak? Başka bir kız hızlıca onun yerini alacak. Eğer birinci kıza takılıp kalırsanız, ikinci kızla karşılaştığınızda daha kötü durumda olacaksınız. ŞİMDİ KAYBEDİN.

“Ama Pook! Daha önce yaşadığım acıyı hatırlıyorum. Bu bilgileri öğreniyorum ki o acıyı bir daha yaşamayayım.”

Size DAHA ACILI OLACAK şeyi söyleyeyim. Hiçbir aksiyona girmeden bilgi yığmanın dolambaçlı döngüsünde kapana kısılmak. Bu durumda, İyi Çocuk bile sizden daha iyi durumda zira en azından İyi Çocuk kaybetmeyi göze alıyor. Siz ise yenilgiyi göze alamıyorsunuz ve böylece gelişmiyorsunuz.

“Ama Pook! Bütün bu bilgilerin amacı başarısızlığı ENGELLEMEK değil mi?”

Bu yanlış, sitede uzun süredir bulunan birçok erkeğin kapana kısılmasının bir numaralı nedeni. Bilgi başarısızlığı yok edecek sanıyorlar. Amaç bu değil. Kaslarınızın gelişmesi için onların kaybetmesine (spor salonunda baskıya ve acıya maruz kalmasına) ve sonra da protein ve uyku ile eskisinden daha iyi şekilde inşaa edilmesine ihtiyacınız var. Aynı şekilde OLGUNLAŞMANIZ İÇİN gerçekten sahaya çıkıp kaybedip, bilgi ve geri besleme ile eskisinden daha olgun biri olacaksınız.

“Ama Pook! Neden başarısız olmayı hedefleyeyim ki?”

Başarısız olmayı hedeflemiyorsunuz. Başarısızlığı göze alıyorsunuz. Bir kızla başarısız olduğunuzda, BU SİZİN KENDİNİZLE İLGİLİ BİR FIRSATTIR.

Tekrar edeyim.

BAŞARISIZLIK BİR FIRSATTIR. Sonuçta kişisel gelişimin anahtarı risk almaktır.

Burada en çok yapılan 2. hata da, insanların sünger gibi emdikleri tüm bu bilgiler yüzünden BAŞARISIZ OLMAYA HAKLARI OLMADIĞINI düşünmeleri. Yani onlara göre eğer başarısız olurlarsa, Don Juan değiller.

Size şunu söylememe izin verin: Don Juan’lar forumlarda yaratılmazlar. Don Juan’lar sahalarda yaratılırlar. Size sahada ne olursa olsun, olanlar ne kadar kötü olurlarsa olsunlar, buraya gelin ve size yardım edelim. Artık İyi Çocuk günleriniz geride kaldı.

Ama kusurlar ancak onlara meydan okuyarak yok edilirler, onları saklayarak değil.

“Ama Pook! Dediğin şeyleri yaptım ve … çok başarılı oldum! Başarısız olup gelişeceğimi sanıyordum ama kahretsin, hayal edemeyeceğim kadar çok başarılı oldum! Başarısız olmayı dört gözle bekliyordum ki gelişeyim ama güzel kızlar yürümelerime sıcak davranıp benimle buluştular! Bu nasıl olabilir?”

Şimdi tüm bu şeyin ana amacını görebiliyorsun. “Reddedilmekten korkma” ya da “kız seni kaybediyor” diye yazan sayısız yazı olmasına rağmen siz başarısız olmaktan hala korkuyorsunuz. Başarısızlık aslında güzel bir şey zira sizin gelişmenizi sağlıyor. Başarıyı KAFADA CANLANDIRMAK iyidir ama başarısızlıktan da KORKMAYACAKSIN. Başarısızlığı bir hediye gibi kabul edeceksin zira başarısızlık senin gelişmeni sağlayacak. Bugün başarısız olmazsanız yarın başarısız olacaksınız. Bunu bir an önce aşmanız daha iyi.

Bu bir kazan – kazan durumu.

ŞİMDİ SAHAYA ÇIKIN VE KAYBETMEYİ GÖZE ALIN!

  • ••

Ben bu siteye geldim zira istediğim bir kadınla feci şekilde başarısız olmuştum. Geri dönüp Pook yıllarıma baktığımda, başarısız olduğum zamanların, kafamı toparlayıp gerçekten değiştiğim anlar olduğunu görebiliyorum.

Bir kadınla “başarısız” olmayı öğrenme deneyimine, başarıya giden uzun yolda bir tümseğe çevirmek, seminerlerden fırlama kulağa hoş gelebilecek sözlere benziyor. Ama risk almalısınız, zarı atmalısınız.

İyi Çocuklar “efendiler” zira başarısız olmak istemiyorlar. Yoksa neden kadın tavsiyesi dinlesinler? Neden kadınlara çikolatalar, hediyeler, çiçekler, şiirler, vs. versinler? Bunu gerçekten aşkın ruhu için yapmıyorlar (gerçi birçoğu gerçek birer kaybeden olduğu için bu sebeple de yapıyor). Birçoğu bunu olması gereken garantili yol bu diye yapıyorlar ki başarısız olmasınlar. Oyunu “emniyetli” ve “garantili” oynamak istiyorlar.

İyi Çocuk “seni öpebilir miyim?” diye sorar. Kadının “rahatsız hissetmesini” istemez. Eğer bu İyi Çocuk başarısızlığı göze alsaydı, eğilip kızı öperdi ve sormazdı. Ya tokat yerdi ya da hatun “Şükürler olsun! Ben de bu adamı homoseksüel sanmıştım!” diyecekti. İki senaryoda da sorun yok.

Bu sitedekilerin bazıları hala İyi Çocuk gibi davranıyorlar. Tek farkları artık erkek tavsiyesi dinlemeleri. Hayatınıza risk serpiştirmelisiniz.

Anti-Dump’ın dediği gibi, kalbinizi korumak istiyorsunuz. Ama bazıları başarısızlıktan o kadar çok korkuyorlar ki, hayatlarını etrafında bir KOZA ÖRÜYORLAR!

Tek tabancalara sesleniyorum. Siz kim olduğunuzu biliyorsunuz. Hayatınızda bir kadın olması için yeterince iyi olmadığınızı, doğru şeylere sahip olmadığınızı, doğru şeyleri yapmadığınızı, vs. düşünüyorsunuz. Ama bu doğru değil! Siz yalnız kurtlar rahat dünyanızda kalmayı tercih ediyorsunuz ama bunun için uzun vadede mutluluğunuzu kurban ediyorsunuz. HAYATINIZA BİR KADININ GİRMESİNE İZİN VERİN! Muhtemelen onun hayatına sizin düşündüğünüzden çok daha fazlasını katacaksınız, ve o da kesinlikle sizin hayatınızı zenginleştirecek!

Utangaç erkeklere sesleniyorum. Siz kim olduğunuzu biliyorsunuz. Başkaları ne der, kız ne düşünür, herkes ne söyler diye endişelenip duruyorsunuz. Ama gerçek şu ki birgün yanlışlıkla bir otobüsün önüne adım arsanız, bir iki güne hiç yaşamamış gibi unutulacaksınız. Kimse bir hatunu arzuladığınızı takmayacak. HAREKETE GEÇİN! BİR KERECİK OLSUN ARZUNUZU TAKİP EDİN!

SoSuave bağımlısı kalabalığa sesleniyorum. Siz kim olduğunuzu biliyorsunuz. Okuyorsunuz ve okuyorsunuz ve okuyorsunuz ve okuyorsunuz. Ama tek yaptığınız bilgisayar başında oturmak. Burada gördüğünüz bilgi sizin için yeni, üstünde düşünmeniz gereken bir bilgi. Ama bir kez sahaya çıkıp kadınlarla başarısız oldunuz mu, tüm bilgiler tamamen değişecekler. Adapte etmeniz gereken yeni bir felsefe olmaktan çıkıp, savaş planınızın ilavesi olacaklar. TEORİ dünyasından çıkın. SAHAYA ÇIKIN. Zaten tüm piliçler de sahadalar. Teori dünyasında bulabileceğiniz tek hatun türü feministtir ve zaten siz de onları istemiyorsunuz.

Bu siteye herkes bir problem ile geliyor. Bu site birçok derde deva oldu. Ama maalesef site birçok yeni problem de yarattı. Bunlardan biri de insanların yenilmekten korkmaları, özellikle de bu kadar değerli bilgiyi öğrendikten sonra. Bu bilgi varken başarısız olunamayacağını düşünüyorlar. Başarısız olmak eğlenceli olabilir ve hayata şevk katar. Başarısız olmayı göze alın!

Başarısızlık, metamorfozun tek yoludur.

Alıntı:

Bir şeyi denemeye devam edebilirsiniz ve ilk birkaç keresinde başarısız olsanız bile, sadece yere düşüp bir daha kalkıp denemeyi reddettiğinizde gerçekten “kaybedersiniz”.

Sizi sadece başarısızlıklar başarıya taşıyabilir.

Don Juan olmak dans etmek gibidir. Tüm adımları öğrenebilirsiniz. Ama sahneye çıkıp tepe taklak olmayı, kızın ayağına basmayı, vs. göze alıp bunlardan geçmezseniz, hiçbir zaman DANS edemezsiniz.

Bazı erkekler başarısızlıktan o kadar çok korkuyorlar ki, nasıl davranıp ne söyleyeceklerini ezberlemeye kalkıyorlar. Benim ise kafamdan tek geçen şey: EĞLENCE.

Bazı erkekler kızlara bakarlar ve “NEDEN?” diye ağlarlar. Ben ise kadınlara yaklaşırım ve “NEDEN OLMASIN?” derim.

Bu yazı Pook’un Kitabı (The Book of Pook) kitabından. Kitabın Türkçesini şurada bulabilirsiniz.

Zihin Okuma ve Gizli Ajanlık (O Ne Düşünüyor, Ne Yapıyor?)

Ayrılık veya reddedilme sonrası birçok insan, eski sevgilisinin ya da reddeden kadının davranışlarına ve sözlerine bakarak onun ne düşündüğünü ya da ne hissettiğini çıkarmaya çalışır. Bu, ayrılık veya reddedilme sonrasında yapabileceğiniz en zararlı şeylerden biri. Bunu neden yapmaya çalıştığınız anlaşılır bir şey ama enerjinizi bu şekilde heba etmek sizin 100% kazançtan (bu kişiyle bir deneme daha ya da daha iyisiyle yeni bir ilişki) mahrum kalmanıza neden olur. Terk edilme veya reddedilme sonrası hırs veya acı olarak size işkence eden enerjinizi kendinizi geliştirmeye harcamanız lazım.

Peki neden çeşitli şeylere bakarak malum şahsın ne düşündüğünü veya hissettiğini bilmeye çalışıyorsunuz? Neden muhtemelen hiçbir anlamı olmamasına rağmen en küçük işaretlerden bile büyük anlamlar çıkarmaya çalışıyorsunuz?

Bunun birkaç nedeni var. Bunun en önemli nedeni, zihninizin eski sevgilinize ya da oneitis şahsa yapışmak için en küçük bir fırsatı bile arıyor ve değerlendiriyor olması. Bu şekilde Facebook girişinize gelen bir Like ile, birdenbire malum şahsın size dönmek istediğini ya da sizden hoşlanmaya başladığını düşünebiliyorsunuz. Gerçekte sizin yayınladığınız bir şeyi beğenmekten öte bir şey yapmamış olmasına rağmen. Ya da tesadüfen ona süpermarkette rastlamayı, onun sizinle karşılaşmak için özellikle orada olduğu şeklinde değerlendirebiliyorsunuz.

Zihin okuma sizin olmasını istemediğiniz şeylerle ilgili de olabilir. Mesela, eski sevgilinizin sizinle olmamasını, onun şu an başka biri ile olduğu şeklinde değerlendirmeniz gibi. Bu, onun şu an biriyle zaman geçirdiğini ya da seks yaptığını düşünmeniz şeklinde olabilir.

Karşınızdakinin zihnini okuma isteği, yaptığınız okumalara bakarak geleceği tahmin etme isteğiniz ile iç içe geçer. Ama sizin yapmanız gereken eldeki somut veriye bakıp, bunun şu anki durumla ilgili size ne anlattığını değerlendirmek ve bu değerlendirmeyi kendinizi geliştirmek için nasıl kullanabileceğinizi düşünmektir. Bunun harici her şey anlamsız olduğu gibi, eğer zihin okumaya çalışırsanız 90% sizin amacınıza zarar verecek şekilde hareket edersiniz.

Zihin okuma eğilimi beta oyununun gerek duyduğu bir şeydir. Beta oyunu “seni reddetse de terk etse de peşinde koş, iknaya çalış ya da yörüngesinde arkadaş ol” stratejisi izler ve şu varsayımda bulunur: “Eğer siz yeterince peşinde koşarsanız, size evet der.” İşte bu “eveti” alma hayaliniz sizi her şeyi okumaya iter.

Eğer reddedilme veya terk edilme durumunda yüzünüze kapanan kapıya sırtınızı döner giderseniz, zihin okumalarına düşme ihtiyacınız azalır ve bu okumalara göre hareket etmeyeceğiniz için zihin okumalardan zarar da görmezsiniz. Malum şahısı NEXTlediğiniz ve o sizi arayana kadar irtibata geçmeyeceğiniz ve sizinle irtibata geçerse neler yapacağınız belli olduğu için zihin okumalarının size verebileceği zarar asgari olacak.

Buna rağmen zihin okumaya çalışmanın kendisi zararlı bir aktivite. Bunu nasıl durdurabileceğinizi bilmeniz gerekli. Özellikle ayrılık sürecinin en kötü aşaması, her şeyden bir anlam çıkarmaya çalışma aşamasıdır. İlk bilmeniz gereken şey, ayrılığın hemen ardından buna engel olmanız mümkün değil. Bu nedenle kendinize engel olmaya çalışmayın. Yapamazsınız. Bırakın zihniniz her şeyden bir anlam çıkarsın. Fanteziler içinde kaybolmayın ama beyninize acı çekmesi ve bunların neden böyle olduğunu anlaması için zaman verin.

Fakat ayrılıktan 3 – 4 hafta sonrasından itibaren buna son vermeye başlamalısınız. Bunun için de kendinize odaklanmanız lazım. Kendinizi işinize, sevdiklerinize, amacınıza ve başarmak istediğiniz şeylere verin.

İletişimi kesin. NEXTleyin. Malum şahsı görmediğiniz, onu sosyal medyada takip etmediğiniz, onunla konuşmadığınız sürece onun yaptıklarından anlam çıkarmanız da mümkün değil.

Gizli Ajan (Malum Şahsı Stalklamak)

Birçok insan ayrılık veya reddedilme sonrasında gizli ajana dönüşüp eski sevgilisini ya da hedefteki bir tanesini sosyal medyada sürekli takip ediyor. Başka bir deyişle, ayrılık veya reddedilme sonrası malum şahsın nerede ne yaptığını bilmek isteyen, Facebook’unda ya da Instagramında neler olduğunu, kimler tarafından takip edildiğini takip edenler çok. Bu, ayrılık veya reddedilme sonrası yapabileceğiniz en zararlı ve size en acı verecek şeylerden biri.

Stalklamak, zihin okumanın bir çeşididir. Malum şahsı sosyal medyadan takip etmeniz çok zararlı zira sosyal medya insanların hayatlarının ne kadar mükemmel olduğunu göstermek için birbirleriyle yarıştıkları bir mecra. Bir insanın sosyal medyadan yansıyan hayatı ile gerçek hayatında olanlar birbirleri ile bağlantılı olmayabilir. Sosyal medyaya gidip ekledikleri fotoğraflara, yeni insanlara ve yazdıkları yorumlara bakıp durursanız, malum şahsın yansıttığı ve gerçeği birebir yansıtmayan bu dünyadan onun yeni birini bulduğu, sizden ayrıldığı / size evet demediği için çok mutlu olduğu, sizi asla düşünmediği gibi sonuçlar çıkarabilirsiniz.

Bazı insanlar, eski sevgililerinin sosyal medya hesaplarını stalkladıklarında anlık bir mutluluk ve rahatlama hissederler. Örneğin eski sevgilisinin instagramında evde kedisiyle otururken çekilmiş fotoğrafını görüp “neyse, dışarıda biriyle değil evinde şu an” gibi bir rahatlama hissederler. Ama bu geçici bir rahatlama zira aslına bakarsanız bir fotoğraftan eski sevgilinin ne yaptığını kestiremezsiniz. Bu nedenle kaygı seviyeniz bir süre azalsa da sonra bu gerçeğin çökmesi ile yeniden artar.

Asıl problem şu: Siz eski sevgilinizin sosyal medya hesabını takip ederek ve onun yaptıklarından yola çıkarak rahatlayıp, strese girerek mutluluğunuzu ve ruh halinizi eski sevgilinizin eline bırakıyorsunuz. Eski sevgilinizi her stalkladığınızda ya kaygı seviyeniz yukarı çıkıyor ya da önce bir miktar rahatlayıp sonra yeniden eski haline geliyor.

Eski sevgilinizi ya da sizi reddeden kişiyi stalklamayın. Özellikle gerçek hayatta takip ediyorsanız hemen bırakın ama sosyal medyada da takip etmeyin. Sürekli sosyal medyasını kontrol etmeyin. Malum şahsı takip etmek, onun kiminle ve nerede olduğunu anlamaya çalışmak, onun hareketlerinden zihnini okumaya çalışmak sizin mutluluğunuzu onun eline bırakır ve zaten onun lehine olan güç dengesinde sizi daha da zayıflatır.

Diğer bir gözlemim de bu stalklamaların malum şahsa olan bağımlılığı arttırması. Olay bira alkolik olup alkolü bırakmaya benziyor. Neden bağımlı olduğunuzu bulup bu muhtaçlığı düzeltmelisiniz ama nedeni ne olursa olsun tedavi süreci aynı: TAMAMEN uzak duracaksınız. Bir bira içeyim ne olacak demeyeceksiniz.

Sosyal medyada stalklamamak için yapabileceğiniz en iyi şey, bir süre sosyal medyadan uzak durmanız. Bir iki ay sosyal medyadan uzak durursanız hiçbir şey kaçırmazsınız.Eğer malum şahsı başkalarının hesabında görüyorsanız (örneğin ortak arkadaşlar), sosyal medyadan tamamen uzak durmanız en sağlıklısı.

Malum şahsın sosyal medya hesaplarını takip etmeyi de bırakabilirsiniz (ama onu engellemeyin).

Şunu unutmayın: İletişimi Kes Süreci öncelikle sizin ayrılığı atlatmanız, yaralarınızı sarmanız, kendi kendine yeten ve kendi başınıza mutlu bir insan olmanız ve kendinizi eski sevgilinizden ve onunla olan güç dengenizden uzaklaştırarak kendinize odaklanmanız için var. NEXT de aynı şekilde. Birinci amaç sizin iyileşmeniz, daha iyi olmanız vs. için gerekli enerji ve zamanı bu insana yatırmamak.

Bakın bu konu ÇOK ÖNEMLİ. Çoğu insan unutamadığı için stalkladığını sanıyor. Oysa stalkladığı için unutamıyor! Hisleriniz ile davranışlarınız birbirleri ile örtüşmek zorunda. Eğer unutmuş bir adam gibi stalklamayı bırakırsanız, hisleriniz bir iki haftaya UNUTMAYA başlayacaktır!  Siz stalklamaya devam ederseniz, hisleriniz de daha beter unutamıyorum moduna girecek.

Fizyolojiniz ile duygularınız örtüşmek zorundalar! İlişki Sihirbazı Kitabındaki en önemli kavramlardan biri bu:

Beyniniz, belli bir duyguyu güçlü şekilde hissetmek için davranışlarınızın, düşüncelerinizin ve duygularınızın birbirleriyle örtüşmesine şiddetle ihtiyaç duyar. Örtüşme olmadan, duygular tam değillerdir.

Bir duyguyu zayıflatmanın yolu, ne kadar zor olursa olsun bilinçli bir şekilde, o duyguyla örtüşmeyen şeyler yapmaktır.

Eğer depresif iseniz, beyniniz davranışlarınızı, düşüncelerinizi ve fizyolojinizi bununla örtüştürmek ister. Depresif olmayla örtüşen şeyler, acılı müzikler dinlemek ve filmler izlemek, omuzlarınızı çökertmek, başını öne eğmek, fazlaca hareket etmemek gibi davranışlardır.

Depresif olduğunuzda bununla ÖRTÜŞMEYEN şekilde hareket ettiğinizde ne olacağını tahmin edebiliyor musunuz?

Özgüven = Fizyoloji ve Örtüme – İlişki Sihirbazı: Kadınlarla Başarının Sırları

Örtüşmenin gücünü kendiniz görün. Dışarı çıkın, arkadaşlarınızla buluşun, sanki unutmuş gibi stalklamayı, hareketlerini analiz etmeyi bırakın, vs. Sandığınızdan daha kısa sürede iyileşeceksiniz.

Bunu 2 – 3 senedir böyle dibe batıp da yapanları gördükten sonra şunu anladım: Bu şekilde güçsüz ve muhtaç düşmek, kendi kendine kağıt ile sürekli kesmeye benziyor. Her bir kesik o kadar önemsiz ki, bu kesiği attığınızın farkına varmıyorsunuz. Ama yeterince kesik sizi kan kaybından yere seriyor. Aslında önceki kesikler sürekli iyileşiyor ama siz kendinizi kesmeye devam ettiğinizden sürekli kan kaybedip yerden kalkamıyorsunuz. Ama 2 senedir yerde olsanız da kendinizi kesmeyi bıraktıktan 1 – 2 ay sonra, yaralarınız sürekli iyileştiği için, iyileşip ayağa kalkıyorsunuz!

Stalklamak, analizler, zihin okumaya çalışmalar, vs … böyle kesikler. Bunları kendinize yapmayı bırakın.

Eski sevgili nasıl geri döner?