Anti Dump’ın Makinesi – Dokuzuncu Bölüm: Her zaman hazırlıklı ol

Başlangıç : Anti Dump’ın Makinesi – Giriş

Önceki Bölüm: Anti Dump’ın Makinesi – Sekizinci Bölüm: Kadınlara Yürümek

Bu yolun başında Siliğin ÖNDE GİDENİYDİM. Daha içe dönük ve düşünmeye odaklı biri olduğum için sosyallik isteyen şeyler için ekstra efor sarf etmem gerekmişti. Fakat şu bir gerçek, başarılı olmak istiyorsanız MUTLAKA bir planınız olmalı.

Önünüze çıkan fırsatları hiçbir zaman kaçırmayın. Yapacak eğlenceli bir şeyleriniz hep olsun (ki kızla tanıştıktan sonra ne yapmanız gerektiğini düşünmek zorunda KALMAYIN).

HER ZAMAN yanınızda telefon numaralarını not etmek için kağıt ve kalem olsun (veya telefona kaydedin). Böylelikle buluşma AYARLAMAYA DEĞİL, Numara ALMAYA odaklanırsınız.

Peki ya kadın sizin “fazla hazırlıklı olduğunuzu düşünürse” mi diyorsunuz? “Fazla hazırlıklı olmak” diye bir kavram kadınların lügatinde yoktur, böyle bir durum her zaman sizin hanenize ARTI PUAN olarak yazılır. Bu konuyu Anti-Dump şöyle açıklamış:

Alıntı:


Hazırlıklı görünmek İSTEMENİZ GEREKEN BİR ŞEY. Hal ve hareketlerinizle “kızlardan numara isteyen bir adam” olduğunuzu gösterirsiniz.

Kadınlar erkeklerden farklıdır, bizim düşündüğümüz gibi düşünmezler [Pook’un Notu: Son yüzyılın en az dikkat edilen gerçeği]. Kadınlar sadece başka kadınların da istediği erkekleri isterler. Talep edilen bir erkek isterler, başka kadınları kıskanmak değildir bu.

Bu konuda başarılı olduğunuzu varsayacaktır. Eğer öyle olmasaydınız bu kadar hazırlıklı olmazdınız. Erkeklerin işlev odaklı, hiçbir şeyi boşuna yapmayan canlılar olduğunu bilirler.

Başka kadınlarla da görüştüğünüzü bilen bir kadının sizi oyalama htimali daha düşüktür. Eğer sizden hoşlandıysa, sizi kaybettirecek hareketleri yapmaktan ÇEKİNİRLER. Size çok fazla “O gün işim var.” derlerse başka birini arayacağınızı bilirler.

Sadece iki tip kadın numara aldığınızda kâğıt kalem çıkarmanızı sevmez:

  1. Yüksek seviyede özgüven eksikliği çeken, derin duygusal problemleri olanlar. Başkalarıyla rekabete girme ihtimalinin düşüncesine bile katlanamazlar.
  2. Kontrol manyakları, manipüle etmeyi sevenler. Bu tarz kadınlar çok bencildir, HERŞEY onun istediği gibi olsun isterler. İnatçılardır, fedakârlık nedir bilmezler.

Normal bir kadın içinse bu durum sadece şaşırtıcıdır. Çoğu erkek böyle konularda hazırlıklı OLMADIĞI için şaşırırlar, başka hangi konularda ( 🙂 ) iyi olduğunuzu merak ederler.


İyi de Sayın Anti-Dump! Bir kadından numara istemek aşırıya kaçmak olmuyor mu, bütün gücü kadına vermek anlamına GELMİYOR MU? Numara istediğiniz an ARTIK kontrol onda değil mi?

Alıntı:


İyi çocuklar işte böyle böyle ilişkideki kendi %50’lik payını kaptırıyor.

KONTROL hala Erkekte, numara talep eden taraf erkek. Eğer sormazsa hiçbir şey yaşanmaz, kontrolü de buradan geliyor. Yazıp yazmayacağı bilinmeden beklenen, karşı tarafı bekleten taraf da erkek.

Sonra birden arayıp “Hadi bu akşam yemeğe çıkalım.” diyen taraf da ERKEK. Fikir tamamen onun. Harekete geçen taraf kimse, kontrol ondadır.

Eğer ortada bir ilgi emaresi yoksa bırakıp giden taraf da erkek.

Çoğu erkek ilişkilerde yeterince atılgan olmaz çünkü hatalı bir şekilde, seçim yapan tarafın kadınlar olduğunu düşünür.


Olay sadece numara istemek değil, olay aksiyon almak.

ŞUNDAN ASLA ŞÜPHE ETMEYİN: HAREKETE GEÇEN TARAF OLDUĞUNUZ SÜRECE KONTROL SİZDEDİR.

 “Peki ya?..” Soruları

Peki ya sizi SEVDİĞİ her halinden belli olan fakat buluşulamayan bir kız varsa? O zaman ne yapılmalı?

Alıntı:


%10 ihtimalle “buluşulamayan” bir kadına denk gelirsiniz.

O kadar da sık karşılaşılan bir durum değil, fakat bu tarz kadınlara dikkat etmelisiniz.

Bu tarz kadınlar size karşı her türlü ilgiyi gösterir. Ararlar, sürekli kino yaparlar, sizi gördüklerinde mutlu olurlar vs.

İçinizdeki bir his onun sadece arkadaş olmadığını, kesinlikle friendzone’da olmadığınızı söyler. Sizi çok beğendiğini, ilgi seviyesinin çok yüksek olduğunu hissedersiniz ve bundan EMİNSİNİZDİR.

Fakat garip bir şekilde sizinle buluşmamak için sürekli GEÇERLİ bir mazereti vardır. Gerçek, GEÇERLİ bir gerekçeyi kastediyorum.

Kızı veya ailesi ile gerçekten meşguldür. Tatil için Florida’ya gitmiştir. Nöbet saatleri çok ters gelen bir doktor da olabilir. Ya da sosyal aktivite düşkünüdür, programı çok yoğundur.

Ya da son derece utangaç biridir. Sizi kendisine fazla görüyordur, fakat yine de arada sırada karşınıza çıkıp size sıcak bir selam veriyordur.

Fakat dediğim gibi, buluşma ayarlayamıyorsunuzdur. Ya da buluşma tarihleriniz çok düzensiz ve rastgeledir.

Başka bir örnek daha: Cumartesi akşamı onun spor zamanıdır, sizin ise dışarıya çıkmak için favori vaktinizdir, bu yüzden sizden başka bir gün ister. Unutmayın, kız sizden çok hoşlanıyor ve 10/10’luk, ama siz de başka bir gün buluşmak istemiyorsunuz. Cumartesi akşamı çoğu insan için “varsayılan” buluşma akşamıdır, sizin bir yanlışınız yok.

Bu tarz kadınlar, size karşı ilgisi yüksek olsa da “BULUŞULAMAZLARDIR”

Bunlara yol vermek çok zordur fakat yine de yapmanız gerekir. Biz erkekler hiç kendi istediklerimizi yapamadık, böyle ilgisi yüksek birini görünce de yol vermek zor oluyor.

Ama size AYAK UYDURMALARI ŞART. O yüzden yol vermelisiniz: “Ablacığım bekleme yapma, devam et!”

Eğer mutlu olmak istiyorsanız erkenden işin peşini bırakmalısınız, ERKENDEN.

Eğer çılgın buluşma günleri ve saatlerini seviyorsanız ne ala, fakat üstte anlattığım tarzdaki kadınları hayatınızdan çıkarmaktan çekinmeyin.

Burada yaptığınız şey bencillik DEĞİL. Bu sizin hayatınız, bildiğiniz ve istediğiniz gibi yaşamak da hakkınız. Doğrusuyla yanlışıyla, SİZİN hayatınız SİZİN istediğiniz gibi OLMALI. Çünkü başka türlü mutlu olamazsınız.


İyi de Anti-Dump, üstadım: peki ya kızın İLGİSİ VARSA, bütün ilgi emarelerini gösteriyorsa fakat çok utangaç biri olduğu için buluşmaktan çekiniyorsa?

Alıntı:


Evet anladım, hep yaşanan bir şey. Son derece utangaç bir kız sizden hoşlanıyor, fakat sizinle buluşmaya çekiniyor. D@ZE’in yazılarının hepsini okuyun.

Ya da konuşurken ne dediğini bilmiyor. Aslında sizin anladığınız şeyi kast etmiyor veya kullandığı kelimeleri siz yanlış anlıyorsunuz.

Böyle bir durumda cevap basit: SİZİ KAYBEDER.

Benim yaklaşımım kadınların ÇOĞUNLUĞUNUN davranışları üzerine tasarlandı. Çoğu kadın kelimelerini düzgün seçer, çoğu kadın çok utangaç değildir, ortalamadır.

Devlar’ın dediği gibi, söz konusu kadınlarsa her zaman farklı bir istisna vardır, FAKAT siz herkese karşı aynı davranacaksınız.

Bu yöntem sayesinde kalp kıranları, delileri ve sizi kullanıp atacakları hayatınızdan uzak tutacaksınız!

Gayet iyi değil mi?

Elbette bazen yanlış hüküm vereceksiniz. Fakat işin sonunda DAHA AZ ACI çekip, daha kârlı çıkacaksınız!

Şunu kabullenin. Kadınlar gerçekten çok seçici, artık seçici olma sırası BİZDE.

Sizce de çok eğlenceli değil mi?


Kesinlikle öyle!

Peki ya kadın da kendine göre bir strateji uyguluyorsa? Ya da bir yerlerde okuduğuna göre falan davranıp, ilgisi olduğu halde ilgisiz taklidi yapıyorsa?

Alıntı:


Eğer bir kadın Ellen Fein’in “Kurallar” kitabındaki yöntemleri uyguluyorsa, elde edilmesi zor kızı oynuyorsa, ya da daha önceden planlanmış herhangi bir stratejiyi uyguluyorsa sizi KAYBEDER.

Cevabı basit. Bir stratejinin işe yaraması için, taraflardan birinin stratejisiz olması şarttır.

Bu cümleyi kafanıza kazıyın.

 “Strateji yapan tarafın” kazanması için diğer tarafın savunmasız olması şarttır.

Bu cümleyi de kafanıza kazıyın.

Efendi çocuk bir kadını defalarca arar çünkü “Kurallara göre” bir kadın asla bir erkeğin cevapsız çağrısına dönmez.

Başka bir tabirle, bir erkek bir kadına buluşma için “yalvarmalıdır”. Hayır, erkek adam yalvarmaz.

Benim yöntemi kullanan birinin yalvarması teknik olarak mümkün değil, çünkü sadece iki kere arama sınırı var. Yani savunmasız değilsiniz.

Eğer hem kadın, hem erkek strateji yapıyorsa satrançtaki gibi çıkmaza girersiniz, oyun pata kalır.

İki taraf da MAĞLUP olur.

Bunun çözümü basit: Strateji yapmayan hatunlarla buluşun. Bunun bir güzelliği de şu: Kadınlar strateji kurmayı pek sevmezler. YÜKSEK DÜZEYDE İLGİ uyandıran bir adamla tanışır tanışmaz kuralları ilk onlar çiğner zaten!

Bu yöntemi istisnasız uygulamanız biraz da bu sebepten dolayı gerekli. -Ufak da olsa- İlk tavizi veren her zaman kadındır.


İyi de Makinen aşırıya kaçmıyor mu? Senin Makinen karşısındaki kadının her yaptığının sonucu öngörebilen, sana her an yan çizebilecek biriymiş gibi davranıyor. Peki ya böyle bir durum yoksa?

Alıntı:


Yine de kalbinizi korumuş olursunuz!

Bana kalırsa, ki bu benim ŞAHSİ fikrim, birisi hakkında yanlış bir karara varmak defalarca, tekrar tekrar canınızın yanmasından iyidir.

Hâkimlerin bile masum insanlara müebbet verdiği oluyor, maalesef bu bir gerçek.

Aşkta biraz “sert” olacaksınız, Yumuşak olmak işe yaramıyor.

Bak Krakhed, bu dediklerimi uygulamak zorunda değilsin. Sadece kadınlar yüzünden hayatın ÇEKİLMEZ hale gelince sırtını yaslayabileceğin bir duvar olsun, o bile yeterli.

Sizden tek istediğim bu. Bunu Karate gibi düşünün, artık savunmasız değilsiniz işte.


Sonraki Bölüm: Buluşmalardan Sonra

Çeviren: Seljuk

Anti Dump’ın Makinesi – Sekizinci Bölüm: Kadınlara Yürümek

Başlangıç : Anti Dump’ın Makinesi – Giriş

Önceki Bölüm: Anti Dump’ın Makinesi – Yedinci Bölüm: Gizemli Olun

Kadınlara Yürümek

Bu kişiden kişiye değişen bir şey. Anti-Dump kendi yönteminden bahsetmiş:

Alıntı:


Ben hep “istenmeden verilen tavsiye” yöntemini kullanıyorum. Hiç sormadığınız bir konuda size tavsiye verildiği oldu mu? Çok sinir bozucuydu değil mi? Fakat kadınlar üzerinde işe yarıyor. Verdiğiniz “tavsiye” pozitif olmalı, kadının tercihini onaylamalı.

Mesela mağazanın birinde ceket baktığını farz edelim. Ben olsam yaklaşıp “bak bu kışın seni baya sıcak tutar.” derdim. Dönüp bana bir karşılık verdikten sonra da adını sorardım.

Dikkat edin, “Bu üstünde çok iyi durur.” gibi bir tavsiye vermiyorsunuz. Kızı pohpohlamıyorsunuz. Verdiğiniz tavsiye tamamen İŞLEV ODAKLI. Ayakkabı cilası tavsiye eder gibi.

Bir saat önce bir mağaza otoparkında yanından geçtiğim kadının biri alışveriş arabasındaki malzemeleri bagaja yüklüyordu. Arabanın ALT KISMINDAKİ sebze meyveye uzandığı sırada az kalsın: “İyi bak alttakileri unutmadın. Hiç alta koyduklarını unuttuğun oldu mu? Gerçekten çok sinir bozucu bir durum değil mi? Adın neydi bu arada?” diyordum.

Kadının gerçekten İŞİNE YARAYACAK pozitif bir tavsiye verin. Verdiğiniz tavsiye GERÇEK ve SAMİMİ olmalı: “Kırmızı otobüsleri dene bence, Londra’ya yarım saat önce giriyor.” gibi.

 “Adın neydi?”

 “Pardon, arka lastik çok inik duruyor bence en kısa sürede şişirmen lazım. Bu arada adın neydi?”

Adını sormanız sizin “Romantik modda” olduğunuz mesajını karşı tarafa verecekir.

Niyetinizi bilmesi gerekir. Niyetinizi bilirse ona göre ya sizinle konuşacak ya da (düşük ilgi göstererek) “reddedecektir”.

Bu yöntemi kullanabileceğiniz en iyi yerler etkinlikler, konserler vb. çok büyük kalabalıkların olduğu yerler. Size verdiğim örneklerin sokaktan olmasının sebebi gerektiğinde her türlü ortamda kullanılabileceğini göstermek için.

Size verdiğim örnekler kullanılması EN ZOR yerlerden.

Ondan sonra da NUMARASINI isteyin. Numara istemeden önce konuşacağınız şeyler tamamen kendi İCADINIZ olmalı. Bu konuda size bir tavsiye veremem, tamamen kişiliğinize ve karakterinize uygun olmalı.

İlk buluşmanız eğlence veya eylem üzerine olmalı. “Hadi komedi filmine-stand up şovuna gidelim.” gibi, pek aksiyon içermiyor fakat EĞLENCELİ. Bütün amacınız “derin konulara girmemek” olacak.

Yazın yüzmek iyi bir teklif. Bende mesela ufak bir sandal var: “Cumartesi denize açılalım diyorum, saat 4’de alıyorum seni?”

Siz: “Pazar günü bi tekne kiralayıp denize açılalım. Saat 1’de yanındayım (Arabanızın olmadığı senaryo).”

Saçma sapan fikirleriniz ile canının sıkılmasını istemiyor (Neyden bahsettiğimi anladınız). Hele bir size âşık olsun, ondan SONRA fikirlerinizle onun canını sıkabilirsiniz. Olgular hakkında sohbet edin. “Şu köpeğe baksana, kocamanmış.” veya “Ufak kardeşime sözüm var, hadi balon almaya gidelim.” Fakat anlattıklarınız tamamen GERÇEK OLMALI. Asla yalan söylemeyin.

Ondan sonraki üç buluşma bowling, mini golf, yapay duvar tırmanışı(Fikrin sahibi: Obidexx), eskrim(Fikrin sahibi: Cecil) vb. şeyler olmalı. Buluşma sonrası onu evine bırakın, usulüne göre yapın ve ona hala ilginiz olduğunu belli edecek şekilde davranın.

İlk buluşmada öpüşme yok. Öpüşmeyi sadece sizinle kötü vakit geçirdiğini düşündüyseniz yapacaksınız. Bunu bir test yöntemi olarak görün, bazı zamanlar kötü vakit geçirmiş gibi durur, ama aslında EĞLENMİŞTİR.

Bu sebepten dolayı, kendini geri mi çekecek veya yanağını mı uzatacak, anlamak için öpmeye çalışın. Eğer zaten iyi vakit geçirdiyse hiç öpmeyin, bir dahaki sefere öpmenizi bekleyecektir.

Ya da, ikinci buluşma için o çabalasın! Ne ikinci, ne de birinci buluşma teklifini yüz yüze yapın. Telefon üzerinden olsun. “Bir ara buluşalım. Yemeğe çıkarayım mı seni?”

ASLA BUNU YAPMAYIN. Numarasını alın, ondan sonra onu ARADIĞINIZDA buluşma teklifini yapın.

Seks konusunda ise: Becerebildiğim kadar öteliyorum. Ne kadar ileri bir vakitte olursa o kadar iyi. İlk hamleyi yaptığımda onların da deli gibi istiyor olmalarını istiyorum ki işe de yarıyor: “Kadının biri beni kendi yatak odasına kadar itekleyip yatağa atmıştı, beklemekten bıkmıştı! Başka bir tanesi “E daha bekleyecek miyiz?!” diye hırlamak ile söylenmek arası bir tepki vermişti.

Karşı taraf da bunu İSTEYİNCE daha güzel oluyor. Bunun için biraz işaretlere dikkat edeceksiniz, ben bir ay boyunca “fiziksel teması” yüksek tutuyorum. Hazır olduklarında size belli edeceklerdir.

Benle birlikte olacak bütün kadınlardan AIDS tahlil sonucu talep ediyorum. İstisnasız hepsinden.

Gördüğünüz üzere burada hiçbir yerde cinsel tacize dair bir şey yok. Verdiğim tavsiyelerin hiçbirinde kadın, yapmak istemediği bir şeyi yapmaya zorlanmıyor. Telefonunu vermezse çekip gidiyorum, siz de böyle yapın.


Anti-Dump’ın Makinesinin özü budur. Anti-Dump’ın öpücüğü ve seksi ötelemesi de baya ilgimi çekti, bu durum KESİNLİKLE karşı tarafı delirtir.

Alıntı:


İlk 3 ay çiçek, kartpostal, hediye falan yok.

Geçirdiğiniz eğlenceli vakitler bunların yerini fazlasıyla tutacaktır. “İyi çocuk” düzeni artık bitmiştir, Size “seni seviyorum” dedikten SONRA, alacaksanız ona çiçek alabilirsiniz. Fakat onu da çok abartmayın.


Dee-Zy’nin ilk buluşma hakkında soruları olmuş. Anti-Dump’ın yanıtı:

Alıntı:


Para harcamayacağın şeylere yönel sen de.

Kanada’da yaşıyorum demişsin. “Wanda, hadi Cuma günü buz patenine gidelim. Saat akşam 7’de oradayım.” Eminim oralarda girişi bedava, bedava olmasa da 2$ tutan buz pateni pistleri vardır. He şu an Yaz mevsimindeydik, doğru…

O zaman yüzme? Ya da Voleybol? “Hadi voleybola inelim akşam. Akşam şu saatte yanına geliyorum…”

Tamam, belki de bunlar o kadar da ilgi çeken aktiviteler değil, Ama en baştan seni biraz yaşlı biri olduğum konusunda (Yaşlandık be!) uyardım zaten. İlgi çekici bir şeyler uydur. Etrafınızda konseri bedava rapçi konseri de mi yok hiç? “BEDAVA Eminem konseri varmış Toronto’da. Akşam gidiyoruz, Babam arabayla bırakacak.”

 “Hadi bi buluşup kahve içelim.” Diye buluşursan o gevşek ağzın yüzünden kızı kaçırırsın.

Sen: “Eminem iyi ya, tarzı da güzel hem.”

Kız: “Nası ya, öyle bir şerefsizin nesini seviyorsun? Sevdiğin tarz bu mu yani? Pislik herif, ben gidiyorum ne halin varsa gör!”


İyi de kadınlar yaratıcı erkekleri sevmiyor muydu? Kadınların istediği şeyleri yapmamız gerekmez mi?

Alıntı:


Ne zaman kazara da olsa “kadınlar yaratıcı erkekleri sever.” veya  “KADINLAR …….. ERKEKLERİ SEVER” tarzı bir cümle kurduğunu fark edersen kendinize bir tokat at.

Mevzuyu tersinden anlamışsın. Kıza en baştan “Kayak yapmayı severim, peki sen?” “Bowling oynamayı severim, peki sen?” şeklinde yaklaşman lazım.

Kıza ONUN istediği şeyi bahşetmeyeceksin. KENDİ YAPMAK İSTEDİĞİN ŞEYLERİ DE SEVEN BİR KIZ BULACAKSIN. O seni kabul ettikten sonra gidip neylerden hoşlandığını sorabilirsin.

Bir kadın ile nişanlı değilsen ASLA ona yemek yapma! Parmağında yüzük olacak! Kıza yemek pişirdikten 1 hafta sonra başka bir erkekle kol kola gördüğünü düşün.

Beyninin yaratıcı kısmını, sevdiğin şeyleri kıza da nasıl sevdirebileceğini bulmaya çalıştır.

Aksi takdirde o ilişki kimsesizler mezarlığına doğru tapa gaz gidiyordur.

Moralini fazla bozmadığımı umuyorum. Ben de aynı hataları yapıp duruyordum, o yüzden sana bir tüyo vereyim:

 “Kadınlar bu denilenleri umursamaz. Bir erkekte aradıkları yegane özellik gecenin köründe karanlık bir yolda arabaları bozulunca ona güvenebilmeleridir veya başına bir felaket geldiğinde onu DİNLEMESİDİR (KONUŞMAYACAK). Girişken bir adam, kaya kadar da sert. Gerektiğinde YANINDA OLACAK bir erkek.

Bunun üzerinde biraz düşün.


Şimdi direkt Vassago’dan bir alıntı yapacağım. Anti-Dump ile alakalı bir yerde kendisinden alıntı yapmama çok sinirlenecek ama olsun:

Alıntı:


Kişisel fikrim, oyunu bilen ve uygulayan bir adamın uzun süreli bir ilişki bulma ihtimali çok daha yüksek. Sonuçta daha fazla kadınla görüşüyor yani daha fazla seçeneği var, oyunu biliyor yani istediğini elde etmede daha başarılı, ama en önemlisi bolluk psikolojisine sahip. Çok fazla kadınla takıldığım dönemlerde uzun süreli ilişki potansiyelim çok fazlaydı, fakat hayatımı bir düzene oturtup uzun süreli bir ilişki aramaya başladığımda işler zorlaşmaya başladı. Takıldığım hatunların hepsiyle, aklımdan geçen son şeyin sevgililik olduğu zamanlar tanışmıştım. Kadınlar muhtaçlığın kokusunu hemen alıyor ve bence en güçlü etken de bu. Tabi işin bilinçaltı yönleri de var, vahşi beygiri evcilleştirme fantezisi, tehlikeli adama karşı duyulan ilkel çekicilik vb. şeyler çekicilikte hep artı puan. Fakat şu da var, eğer çizgiyi aşar da erkek orospusuna dönerseniz geçmişiniz peşinizi bırakmayacaktır.

En yüksek kalite hatunları kapan adamların, aslında hiçbir kategoriye uymayan adamlar olduğunu fark ettim. Sürekli tek bir hatun ile görüşen, en sonunda gerçekten uyumlu olabildiği bir hatun bulana kadar birkaç ayda bir kız değiştiren tipler bunlar. Kadınlara her zaman iyi davranıyorlar, fakat en iyisinden başkasına da razı olmuyorlar.

Oyunu gerçekten çözmüş erkekler aslında bunlar. Onlarla konuşarak bunu anlayamazsınız, fakat kadınlarların onun hakkında konuşurken görürseniz anlarsınız çünkü hepsi bir sonraki kişi olmak için can atıyorlardır.


Bu tespit Anti-Dump’ın Makinesiyle direkt örtüşüyor. İlk olarak ne istediğinizi çözüp, KIZIN KARŞISINA MUHTAÇ BİRİ OLARAK ÇIKMAMANIZ GEREKİYOR.

Hayatının tamamını seks aramaya adamış bir erkek acınası bir pozisyondadır. Fakat görüştüğü hatunlar arasından istediğini seçen ERKEK doğru yoldadır. Bunun sağlam bir “oyuncu” olmak anlamına geldiğini pek düşünmüyorum ama öyleyse, sağlam bir oyuncu olduğumdan eminim.

Kendinizi geliştirmek her şeyi kolaylaştırır fakat YİNE DE dışarı çıkıp, SOSYALLEŞİP, hatunlarla tanışmanız lazım. Seninle tanışmak isteyeceklerdir, ONLARA bir şans ver.

Baştan çıkarma sanatıyla alakalı yazılar sizi DIŞARI ÇIKMAYA (Kızlar orada çünkü) itme ve eski sosyal bariyerlerinizi yıkma konusunda çok işe yarar fakat *son derece* az bilgi veriyorlar. Kesinlikle ciddiye alınmamalı, hele hayat felsefesi olarak hiç düşünülmemeli.

PUA olmanın iyi yönü çok sayıda hatunla tanışmaktır, Vassago’nun değindiği nokta da bu. Fakat bu aynı zamanda Anti-Dump’ın Makinesinin ana öğelerindendir. Muhtemelen bir PUA kadar, hatta belki de daha fazla kız görecek ve eleyeceksiniz. Aranızdaki fark ise PUA kızı yatağa atmaya çalışırken Makine sizin dünyanıza uygun bir kız bulmaya çalışıyordur.

Bu da çok büyük bir fark.

Sonraki Bölüm: Her zaman hazırlıklı olun

Çeviren: Seljuk

Anti Dump’ın Makinesi – Yedinci Bölüm: Gizemli olun.

Başlangıç : Anti Dump’ın Makinesi – Giriş

Önceki Bölüm: Anti Dump’ın Makinesi – Altıncı Bölüm: Hayatınızı Değiştirecek Üç Sözcük

Şuna bir bakın:

Alıntı:


Kendinizden olabildiğince az bahsedeceksiniz. Bunu da çok genel ve MUĞLÂK cevaplar vererek yapacaksınız. Cevabınızı verdikten hemen sonra da konuyu ona çevireceksiniz.

Kız: İlk buluşmalarda gergin oluyor musun?

Siz: Nadiren, sen?

Kız: Nereden mezunsun?

Siz: Okuması zor bir yerden. Peki sen? Üniversite mezunu musun?

Sadece şahsınızla alakalı konularda böyle cevaplar vereceksiniz. Fakat sohbeti ilerletmeniz de lazım, bunun için de istediğiniz kadar konuşabilirsiniz. İsterseniz sabaha kadar konuşun, sadece bahsettiğiniz şey kendiniz olmasın.

Kırmızı bültenle aranıyormuşsunuz gibi davranın, eğer kendiniz hakkında çok fazla şey anlatırsanız kızı kaçırırsınız.

Sizi ne kadar AZ bilirlerse, o kadar ÇOK tanımak isterler. – Terminator911

İşin püf noktası öznel meseleler üzerinde değil, nesnel şeyler hakkında konuşmak.

Müzik konuşun, yemek konuşun, yeter ki kendiniz hakkında konuşmayın.


Genel hatlarla cevap vermek burada çok büyük önem arz ediyor. Karşınızdaki kadın sizi zaten tavrınız, ses tonunuz, kıyafetiniz vb. özellikleriniz üzerinden analiz ediyor. Sizi, karşınızdaki kadına istediği BÜTÜN DETAYLARI VERMEYE zorlayan bir kanun mu var sanki?

Alıntı:


Kendi hakkınızda verdiğiniz bütün cevaplar genel hatlarıyla olsun.

Kız: Hayatında yaşadığın en ilginç deneyim ne olmuştu?

Siz: Afrika’yı gezmiştim, baya güzeldi. Sen?

Kız: Nasıldı peki Afrika gezin?

Siz: Bir gece az kalsın aslanlara yem oluyordum…

Sadece gerçekten yaşadığınız anılarınızı anlatın. Dikkat edin, buradaki örnek cevaplarımın hepsi yaşanmış şeyler veya somut nesneler hakkında, hiçbiri fikirlerim veya hissettiklerim hakkında değil. Aksi takdirde başınız belaya girer.

Becerebiliyorsanız, karşınızdaki kadının hisleriniz ve düşünceleriniz hakkında pek fazla şey bilmemesini sağlayın. Böylece size karşı olan merakını arttırabilirsiniz.

Eğer size neler yaptığınızı sorarsa hep genel cevaplar verin. “Bilgisayarlar ile ilgileniyorum. Peki sen? Sen neler yapıyorsun?

Kız: Houston’da nerede oturuyorsun?

Siz: Aşağı taraflarında.


İyi de, Anti-Dump işin başında bir aktivite yapılan buluşmaları tavsiye etmiyor muydu?

Alıntı:


Sohbetin SİZİN hakkınızda olması gizemi öldürür demiştim. Fakat çok fazla sohbet etmek AŞIRI kişisel bilgi vermenize yol açar zaten, bu yüzden aktivite içeren buluşmaları tavsiye ediyorum. Bu tarz buluşmalar düşük çenenizin emniyet kilididir.

Hakkınızdaki her şeyi öğrendikten sonra sizden soğuyacaktır. Kendinizi ona her buluşmada yavaş yavaş, olabildiğince uzun sürede, hatta mümkünse yıllarca devam edecek bir şüreçte açmalısınız.


Bazı arkadaşlar üstte bahsedilen şeylerden hoşlanmayacaktır. Fakat işin özü ilk buluşmada TALK SHOW’DA DEĞİLSİNİZ. Ona bütün hayatınızı anlatmayacaksınız. Bırakın kendi çabalarıyla öğrensin (ki BÖYLELİKLE gerçekten size karşı merak duygusu besleyecektir.)

Anti-Dump hep BAŞKA ŞEYLER hakkında konuşmanız gerektiğini tekrar tekrar vurgulamış:

Alıntı:


Yukarıda bahsettiğim gibi, buluşma sırasında yaptıklarınız veya gördükleriniz hakkında konuşun. Mesela: “Şu karşıdan geçen elemanın boyuna bak, hırsız merdiveni gibi. Kaçtır sence boyu, 2.10m var mıdır?”


Çoğu insan çabucak ciddiye bağlar. Rahat ve eğlenceli olun.

Alıntı:


İlk başlarda kişisel mevzulara hiç girmemeniz lazım. Buluşmaları iptal ediyor mu ona dikkat etmeniz gerek. Onunlayken bir şeyler ters gidiyormuş gibi hissediyor musunuz? İnsanlar istediklerini yapmayınca çirkinleşiyor mu? Huysuzluk yapıyor mu?

İlk birkaç buluşmada YÜZEYSEL olmanızı tavsiye ederim. Belki de garsona karşı tavırlarını beğenmeyeceksiniz kim bilir?  Konuşma tarzını bile sevmiyorsanız neden hayattaki pişmanlıklarını dinleyesiniz ki?

Bir keresinde çok güzel ve yaşıtım bir hatun ile buluşmuştum. Konuşmasında bir “gariplik” vardı, oysaki tanıştığımız gece kulübünde pek fark etmemiştim.

Onun hakkında bildikleriniz, SİZİN hakkınızda bildiklerinden FAZLAYSA gizemli bir hava oluşturursunuz.

Kadınlar hakkınızdaki her şeyi bilmek istediğini söyler. Fakat çok erken öğrenirlerse de çekip giderler.

Onları aşka sürükleyen meraklarıdır. Hiç sonu gelmeyen öğlen kuşağı dizileri gibi olun, dizinin finalde nasıl bittiğini ASLA bilemesinler!


Flört Etme ve İlgiyi Yaratma

İnternet aleminde, bazı erkekler ERKEK TİPİ FLÖRT savunucusudur. Fakat buna flört etmek demezler, “ilgi uyandırma” derler. Hatta bu yöntemlerle kızları KONTROL ALTINA ALDIKLARINI bile düşünürler.

Kızlar da tam olarak FLÖRT ETTİKLERİNE inanmaz. Sadece “ilgi uyandırdıklarını” düşünürler, hatta büyük bir kısmı karşısındaki erkeği KONTROL ETTİĞİNİ bile düşünür. Madem kızların bu konuda yanlış düşündüklerini biliyoruz, o zaman neden erkeklerin “ilgi yaratma” çabasının hatalı bir yöntem olduğunu söylemek bu kadar tepki topluyor? Çünkü bunu dile getirmek KONTROLDE oldukları algısını yıkıyor. Baştan çıkarma eyleminde, fiziksel dildo olmak için önce kızın duygusal dildosu olmak gerekir. Çünkü en nihayetinde size karşı gerçekten ilgi duymuyor. Bu anlattığım Ross Jefferies’in yöntemidir.

Anti-Dump’ın “flört” ve “ilgi yaratma” konusunda dediklerine bir bakın:

Alıntı:


Flört etmek ilgi çekme amaçlı kullanılan bir kadın icadıdır. Toplum kuralları kadınların erkekleri buluşmaya davet etmesine pek hoş gözle bakmaz, bu sebepten dolayı kadınlar flört ederek size karşı olan ROMANTİK ilgisini dolambaçlı yoldan belli eder.

Erkeğin ise flört etmesine gerek yoktur. Romantik manada ilgisini “söylemeden gösterme” gibi bir ihtiyacı yoktur. Bunun sebebi de davet etme işini ZATEN ONUN yapmasıdır. Erkeklerin bu konuda kafası çok karışık, flört etmek kadınlar içindir.

İlginizi kadına “belli etme” yönteminiz telefon numarasını istemektir. Erkeğin “flörtü” diyebileceğimiz şey budur.


Anti-Dump kino’ya inanmayanlardandı. En iyiler listesinde kino ile ilgili benim yazdığım bir yazı var. Artık ilk buluşmada ASLA kino yapmıyorum.

Kino İyi Çocuk için BİÇİLMİŞ KAFTANDIR, çünkü onun cinselliğini ortaya çıkartır. Geçmişteki değil, ŞİMDİKİ Pook için hiç de iyi değil çünkü şimdiki Pook’un cinsellik yönü kadınlar tarafından zaten fark ediliyor. Şimdi kino yaparsam kıza aşırı ilgi göstermiş oluyorum (Kızlar bunu neredeyse çaresizlik olarak yorumluyor, “Bu kadar çekici bir adam ama benle temas kurma ihtiyacı hissediyor, bunu çoktan kafeslemişim bile” şeklinde düşünebiliyorlar).

Alıntı:


Kızdan numarasını istediğinizde onunla ilgilendiğinizi otomatikman bilecektir.

Eğer sormazsanız, friendzone’a düşme tehlikesindesiniz. Çünkü onunla numarasını isteyerek “flört” etmemişsinizdir.

Onu bir yere davet etmediniz, gerçek hislerinizi bilmesine fırsat vermediniz bile.

İşte bu sebepten dolayı kısa, neşe dolu ve flört kokmayan güzel bir sohbetin hemen ardından kızdan numarasını isteyin.

Aynı şey buluşmalar için de geçerli. Buluşma ayarlamak için yaptığınız her arama onunla hala ilgilendiğinizin “işaretidir”. Yoksa niye buluşmaya çağırasınız ki?

Sadece direkt olarak söylemiyorsunuz.

Genelde her buluşmanın sonunda gözlerinin içine bakarak “Bugün çok iyi vakit geçirdim.” mahiyetinde bir şey söylüyorum. Kendisi de onu kastettiğimi anlıyor haliyle. Ondan hoşlandığınızı biraz dolaylı yöntemlerle gösterin, bazen tutkuyla sarılmak veya öpmek gibi. Asla ilk iki ay ne hissettiğinizi KELİMELERLE ANLATMAYIN. Üçüncü ayı bekleyin, öylesi çok daha iyi.

ASLA ilgiyi yoktan var etmeye çalışmayacaksın, büyük hata yaparsın. EN BAŞTAN SİZE KARŞI İLGİ SEVİYESİ YÜKSEK OLMALI.

Onu etkilemeye çabalamayın, sizden zaten etkilenmiştir, yoksa niye buluşmayı kabul etsin ki? Gününe farklılık katmak için değildir umarım.

İlgiyi yoktan var etmeye çabalamayacaksınız. İlgi zaten olacak, eğer yoksa kızı bırakıp tekrar en baştan başlayın.

Bir erkek flört ederse işler aleyhine işlemeye başlar. Karşıya aşırı düzeyde ilgi “işareti” yollamış olur.


Okullarda ve işyerlerinde flört eden ÇOK FAZLA erkek vardır. NEDEN? Çünkü risk teşkil etmez, asla reddedilmiş olmazlar ve HER KADIN kendisiyle flört eden bir erkek olmasını çok sever, ilgi görür.

Bir kız ilgimi çektiyse onu BULUŞMAYA DAVET EDİYORUM. Bu hareketin onda uyandırdığı hisleri flört ederek asla uyandıramazsınız (Eğer bir kadınla yeteri kadar uzun süre flört ederseniz, onu bir yerlere davet edeceğinizi düşünür. Eğer davet etmezseniz DİKKATLİ OLUN, sizi aşağılık biri olarak görecektir.)

Çoğunuz boş yere daha işi zora sokuyor. Destanlardan fırlamış bir “alfa erkek” olmanıza gerek yok, “satranç” gibi akıl oyunlarına da ihtiyacınız yok. Bütün Toplumun size hayran olmasına hiç gerek yok. Tek yapmanız gereken kızı buluşmaya davet etmek. Bu basit gerçek ile yüzleşmek yerine oturup “alfa erkek” manifestoları karalıyoruz, kadınlar ve toplum hakkında tezler öne sürüyoruz.

Mücadeleniz SEN VS Kadın ekseninde değil. SEN VS DÜNYA şeklinde de değil. Her zaman SEN VS SEN şeklinde. Hayallerinizi gerçekleştirmeniz önündeki tek engel yine sizsiniz.

Dünyayı düzeltmeye ilk kendinizden başlayın.

Sonraki Bölüm: Kadınlara Yürümek

Çeviren: Seljuk

Anti Dump’ın Makinesi – Altıncı Bölüm: Hayatınızı Değiştirecek Üç Sözcük

Başlangıç : Anti Dump’ın Makinesi – Giriş

Önceki Bölüm: Anti Dump’ın Makinesi – Beşinci Bölüm: Kadınlar ve Bilgi

Konuş Anti-Dump!

Alıntı:


KUSURSUZ DON JUAN

Kızın numarasını tanıştıktan bir ay sonra değil, TANIŞTIĞI GÜN ister.

EV NUMARASINI ister, alamazsa da kızın peşinden koşturmaz.

Aramadan önce en az 4 gün bekler, beklemesi şarttır.

Asla bir sonraki buluşmayı yüz yüzeyken belirlemez, her zaman önce telefon açar. Kız onu beklemeli, onu merak etmelidir.

İlk 3 hafta kızla SADECE haftada bir kez görüşür. Başka kadınlarla buluşacağı günleri doldurmamalıdır. Başka kadınlarla meşgul olmasa bile meşgulmüş gibi davranmalıdır. Kız daha fazla görüşmek istiyorsa meşgul olduğunu belirtmelidir.

İlk 2 ay asla çiçek, kartpostal veya hediye almaz. Doğum günü tek istisnadır.

Kadınlarla telefonda asla bir saatin üzerinde konuşmaz, ASLA. Görüşmesi en fazla 20 dakikadır. Buluşmalar dışında kızla e-mail, mesaj vs. gibi yöntemler ile görüşmekten sakınır. Bir sonraki buluşmayı ayarlamak için telefonla arar.

İlk 3 ay kendisi hakkında HİÇBİR ŞEY anlatmaz. Anlatılacak şeyleri kız sormalıdır. Sorulduğunda da olabildiğince az, küçük bir kısmını anlatır.

 “Seni seviyorum” cümlesini ilk karşı tarafın kurmasını bekler, böylelikle gerçekliğinden emin olur.

İlk 2 aydan önce asla “seni seviyorum” demez. Asla.

İlk 6 ay geçmeden ASLA evlilik teklif etmez. Bir sene beklemeyi tercih eder, bütün ufak kusurlar öğrenilmelidir.

Asla bir kadınla aynı evde yaşamaz, özgür birisidir. EN İYİSİYLE tanıştığı zaman onla evlenecektir.

Sadece kadının romantik yönüne ODAKLANIR. Uzun sohbetlerin AŞK ile değil, arkadaşlık ile sonuçlandığını bilir. Gizemli bir yönünün olmasının kızda hayranlık, MERAK ve ARZU uyandırdığını bilir.

En önemlisi, gerçek bir Don Juan ilişkinin 50-50 olduğundan emin olur. İlişkinin YARISINDA, kız onun yapmak istediklerini YAPACAKTIR. Bunun çetelesini tutmaz, göz kararıyla anlayabilir.


Adam kendi başarılarıyla gayet de gurur duyuyor:

Alıntı:


Fakat BÖBÜRLENEMEZSİNİZ de. Dert etmeyin, kadınlar bunu çok sever!

Kız: Araban neydi?

Siz: Yabancı bir marka

Kız: Markası?

Siz: Çift kapılı bir model.

Kız: Markanın adı ne adı?!

Sen: İyi tamam, amma da çok soru soruyorsun. Markası Porsche.

Kız: (Etkilenir)


İlgisiz kadınları başka nasıl eleyecekti zaten?

Alıntı:


Bir kıza numaramı VERİR VERMEZ, ANINDA onun bana karşı ilgisi olup olmadığını anlıyorum. Siz kıza KENDİ numaranızı verdiğinizde günlerce, haftalarca ilgisi olup olmadığını anlamaya uğraşırsınız. Hangi akla hizmet oturup onun telefon etmesini bekleyesiniz ki? Ben en başından istediğimi öğrenebiliyorum.

Ben hiç numaramı vermedim. Fakat yaptığım araştırma şunu gösteriyor: Kadınların ÇOK ufak bir kısmı bu yöntemde sizi dönüş yapıyor.

Size karşı ilgisi olup olmadığını ANINDA öğrenmek varken, niye bekleyesiniz ki?

———————————

Eğer bir kıza KENDİ numaranızı verirseniz onun cevabını beklersiniz. Arayıp aramamasının umurunuzda olmadığını söylerseniz sadece kendinizi kandırırsınız, saçmalamayın. Zaten bu çok PASİF bir yaklaşım, kadınlar kendilerine DİREKT yaklaşılmasını ister. Bir erkek özgüven sahibi birisi olsa bile, kızdan telefonunu istemeyince PASİF ve çekingen biri olarak görülür. Çok az erkek “numaran nedir?” sorusunu direkt, çekinmeden sorabilir. Bu da hoşlarına gider, çekicilik katar. “Beni ara tatlım” çekici bir yöntem değildir, kadına kendini güzel hissettirmez.

Dizgal, eğer 7 gün boyunca aranmazsa adamı UNUTACAĞINI söyledi. ÇOĞU kadın ev numarasını sadece GERÇEKTEN ilgi duyduğu birine verir. Sizi hatırlayacaklardır, o yüzden hatırlamadım lafına inanmayın. Lakin, BAZI kadınlar (Dizgal belki de bunlardan biri) BİRÇOK kişiye numarasını verip sonra da verdiği adamların isimlerini unutuyor. Yapacağınız şey basit:

Anti-Dump: Dizgal merhaba, ben Anti-Dump.

Dizgal: Anti-Dump? Çıkaramadım?

Anti-Dump: Pardon, YANLIŞ numara çevirmişim (kapatır).

Eğer “unutursa” telefonu kapatın geçin.

Bu yöntemler KULLANILIP ATILMANIZI engeller. Sadece size ilgisi GERÇEKTEN olan kadınlar sizle buluşmak ister. “Unutursa” yine kendinizi şanslı sayın, YETERSİZ ilgi alametidir. Bunu ERKENDEN tespit etmek, ilişkinin ileriki dönemlerinde aldatılmaktan katbekat daha iyidir.

Bu yazılanları uygularsanız, Tomazu’nun dediği gibi BAZI iyi fırsatları illa ki kaçıracaksınız, fakat neredeyse asla canınız yanmayacak.


Peki, kız size BAŞKA bir numara verirse?

Alıntı:


Peki BAŞKA numara ne anlama gelir? İlgi seviyesinin düşük olduğu anlamına mı geliyor? Hayır!

Bir kadınla konuşmanız 30 dakikayı geçiyorsa asla numarasını istemeyin, konuşma ne kadar kısa sürerse o kadar iyi. BAŞKA numara verilen kişiler gereğinden fazla süre kızın etrafında bulunup rahatsızlık verenler. Numarasını istemeniz için sizi tanımasına gerek yok.

Sizi tanıyıp bir yargıya varacağı yer buluşma günü. Ayaküstü ufak bir konuşma yapıp ondan sonra sorun, ardından en kısa sürede yanından AYRILIN. Unutmayın gizemli birisiniz, çenesi düşük kafa şişiren biri değil.


Peki, Anti Dump’ın Makinesini kimlere uygulayacağız? KUSURSUZ bir kız bulduğumuzda Makineyi yok mu sayacağız?

Alıntı:


ASLA TAVİZ VERME

İster 18 olsun ister 80, ister Miss Amerika kazananı olsun ister dünyada tek.

Bütün kadınlarda AYNI buluşma yöntemleri ve taktiklerini uygulayacaksınız.

Dağcılık da yapsa, tekerlekli sandalye de kullansa fark etmez. Brezilyalı da olsa, Kanadalı da olsa aynı şeyler geçerli.

Kim olursa olsun, aramadan önce BEŞ gün bekleyin; Hediye almayın, çok kişisel konularınızı kendinize saklayın.

Bir öyle bir böyle davranmanın âlemi yok. Birine karşı farklı, diğerine karşı bambaşka biri olmayın.

Orduda bütün acemi erler birbirlerinden farklı insanlardır. Fakat eğitimde vakti bütün erlerden BÜTÜN engelleri geçmeleri istenir, adamına göre parkur değişmez. Ya geçecekler, ya da gidecekler.

Aynı prosedürü defalarca, tekrar tekrar BÜTÜN kadınlar üzerinde uygulayacaksın.

Bu prosedür sayesinde İLGİSİ YÜKSEK bir kadın bulmayı neredeyse garantileyeceksin çünkü “sevgi üretim makinesi” sahibiymişsin gibi bir etkisi olacak, düğmeye bastığın anda sana sevgi besleyen bir kız hemen karşında… Tabi işlem bundan daha karmaşık fakat denileni kavrayabilmişsindir.

“Seçilmiş kişi” olmaya ilk adımını attın bile.


Fakat çoğu insan yapması gereken kısma değil, başka şeylere takılıp kalıyor.

Alıntı:


“3 Küçük Kelime”

Uçuk açılış cümlelerini,
Etkileyici yaklaşım yöntemlerini,
Olağanüstü özgüven ihtiyacını,
Marka kıyafetleri,
Kafası karışık bakışları,
2 saatlik konuşmaları,

UNUT GİTSİN.

Tek soracağın şey “Telefon numaran neydi?”

————————————
Pahalı parfümleri ,
Verilen tavsiyeleri ,
Ross Jeffries’i ,
Neg atmayı,
Jöle sürüp sürmemeyi,
Hızlı arabaları,

UNUT GİTSİN.

Tek soracağın şey “Telefon numaran neydi?”

————————————
Anti-Dump’ı,
Pook’u,
Alpha Males’i,
Sosuave’yi,
İlişki kitaplarını
“Kaderi”

UNUT GİTSİN.

Tek soracağın şey “Telefon numaran neydi?”

Mutluluk sizi bekliyor ama önce o 3 sözcüğü söylemelisiniz… İlk kendinizi tanıtın, sonra ayaküstü bir sohbet edin, ondan sonra da…
“Telefon Numaran neydi?” diyin ve evinize gidin. GÖREV TAMAMLANMIŞTIR.


Biz kadın değiliz. Narin bir çiçek gibi davranmak değil, ÇEKİM oluşturmak üzerine yoğunlaşmalıyız.

Soytarılık yapıp kendinizi rezil etmeniz ŞART DEĞİL.

Alıntı:


Bir kadınla olan birlikteliğiniz 5 seneyi geçtikten sonra ona istediğinizi anlatabilirsiniz. “Silahlı soygundan dolayı 5-10 yıl içeride yattım”

Kız:  Babanın hastalığı sonucu evi az kalsın kaybedeceğiniz için miydi?

Siz: Evet, önce gerçek beni tanımanı istedim. Üzgünüm ama seni kaybetmek istememiştim, senin sayende tekrar yoldan çıkmadım.

Kız: Seni seviyorum.

SON


Haha! Kızın en sonunda soyguncu kocasına “seni seviyorum” demesinin bir sebebi de “Senin sayende tekrar yoldan çıkmadım” cümlesi. Kıza karşı onun Feminen yönünü övmüş.

Alıntı:


Başka bir yöntem de onunla NEREDEYSE HER ZAMAN yüz yüze konuşmak. Telefon görüşmelerinizi bir saatin altında tutun, nadiren telefonla görüşün.

Sizi sürekli bedenen görmesi gerekir, yoksa “yanında yokmuşsunuz” gibi bir psikolojiye girer. Telefonu, mailleri, mesajları kısarsanız sizi daha fazla ARZULAR. İlgi seviyesi yükselir, zaten yüksekse de inmez. Nerede olduğunuzu, ne yaptığınızı merak eder.

Yine başka bir yöntem de ilk 2 ay hiç çiçek, kartpostal veya hediye almamak. Fakat aynı zamanda öpüp koklayarak da ona sevginizi göstermeniz lazım.

Bu sizi merak uyandırıcı bir hale sokar. Çoğu erkek hediye veya çiçek alır, siz ise onu seviyorsunuz ama çoğu erkeğin aksine herhangi bir şey almıyorsunuz. Bu durum kafasını kurcalayacaktır. Para dökerek sevgisini satın almaya çalışmadığınız için sevginizin gerçek olduğunu düşünecektir.

Fakat ana unsur, kendin hakkında bir şeyler anlatmamak. Kişisel bir soru sorarsa hiç detaya inmeyin, tek kelimelik cevaplar verin. Bu sadece ŞAHSINIZLA ALAKALI olan sorular için. Her zaman da böyle konuşmayın.

Kız: Ee neler yapmayı seversin?

Siz: Hoşuma giden birkaç şey var tabi.

Kız: Dar giyinen kızlar hakkında ne düşünüyorsun?

Siz: Bazen bakıyorum, bazen de dikkatimi çekmiyor.

Sonra da ona soru sorun, odak noktası üstünüzde olmasın.

Kişisel görüşlerinizi ona çok da hızlı belli etmeyin, ilk 2 ay eğlenmenize bakın. 8 hafta boyunca hala yanınızda İSE, işte o zaman biraz kendinizden bahsetmeye başlayabilirsiniz.

Bütün olay, sizinle fikirlerinizden bağımsız olarak birlikte olması gerektiği. İlk iki ay düşüncelerinizi değil, tarzınızı sevmeli. İLK BAŞTA tarzınızı sevmeden düşünceleriniz onu alakadar etmemeli.


Hep merak etmiştim, “İYİ YÖNLERİMDEN bahsetmem gerekmez mi?”

Ama Anti-Dump kesinlikle haklı. Bu SAPLA SAMANI AYIRMA MAKİNESİ. Açık arttırmadaymış gibi düşünün:

“Hanımlar! Pook’un karısı kontenjanında bir kişilik boş yer var!”

Şimdi gidip de bu kontenjana herhangi bir hatunu koyamam. Hatun doğru kişi olmalı, POOK’A GÖRE biri olmalı.

Yani anlayacağınız, hayatıma devam etmeli ve bir kız dikkatimi çekerse filtreleme operasyonuna başlamalıyım. Kız benim ne istediğim biliyor, her zaman anlarlar zaten. İlgisi olanlar da numarasını verecek ve buluşmaya da gelecek.

Buluşmada da Pook’u anlatmaya gerek yok, karşı tarafın hoşuna gidecek olsa bile. Neden mi? Çünkü talep edilen ürün zaten kendim, mülakatta olan kişi O. E tabi bunu sohbet havasında yürütmeniz lazım.

Ama size kadınlar hakkında bir tüyo vereyim mi?

Gizemi severler.

Gizem çözmeyi de çok severler.

Kabuğunuzu yavaş yavaş soyup, içinizdeki cevheri bulmayı ÇOK SEVERLER. Evet, “iyi yönlerinizi” ona anlatarak puan toplayıp, ilgisini biraz arttırabilirsiniz.

Fakat…

Eğer iyi yönlerinizi KENDİ ÇABALARIYLA bulursa topladığınız puanlar trilyonları aşacaktır.

“Pook! Şu dediğini biraz açar mısın?”

Muhteşem erkekleri “bulmak” kadınların hoşuna gider. İşlenmemiş cevherleri severler. O cevheri işleyip hazineye ulaşmayı isterler. Bunun oluşturduğu duygu seli sonucu genelde SİZE ÂŞIK OLURLAR. Bir de bunu parlak bir elmas bulmak ile karşılaştırın. Elmas parlaktır, değerlidir, çok para eder tamam ama ortada bir gizem, bir “keşif” yoktur. Bu elmasa benzettiğimiz erkek, kadının dişilik vazifesini mahveder. Dolayısıyla…

SIKICI BİR ERKEK OLUR.

İşte bu yüzden çok iyiyseniz ve bundan eminseniz, bırakın kadın bunu kendisi fark etsin. KESİNLİKLE fark edeceklerdir.

Çok çekici bir erkeği düşünün. Bu adam yürüdüğü kızlara “Merhaba, bak ne kadar çekici bir adamım!” diye mi yaklaşır? Tabi ki de hayır, kadınlar böyle erkeklerden NEFRET EDERLER.

Kadınların gözü bizden keskindir, iyi yönleriniz çok iyi görürler, bunları burunlarına sokmanıza gerek yoktur.

Sonraki Bölüm: Gizemli Olun.

Çeviren: Seljuk

İlk buluşmada ne konuşulur?

İlk buluşmada ne konuşulur? En çok sorulan sorulardan biri. Bu yazıda bu soruyu derli toplu cevaplamaya çalışacağım.

Öncelikle umarız birçok erkeğin yaptığı hatayı yapıp, buluşma ayarlamayı ertelerken, kızla mesajlaşma uygulamasında günlerce çene çalıp, konuşabileceğiniz her şeyi konuşmadınız. Eğer bu hatanız sizi çoktan friendzone’a atmadıysa bile ilk buluşmada konuşacak bir şey bulamamanıza neden olarak sizi başarısızlığa sürükleyebilir.

Buluştuğunuzda ne konuşacaksınız?

Kadına çocukluğunuzu, terapistinizi, gelecek planlarınızı ya da ayağınızda çıkan mantarı mı anlayacaksınız? Ya aklınıza konuşacak hiçbir şey gelmezse? Ya yanlış bir şeyler söylerseniz? Ve söylenecek “doğru” şeyler neler ki? Hiçbir fikriniz var mı?

Birçok erkeğin herhangi bir fikri yok.

Ortalama bir erkek bir kadınla konuşurken, rüzgarda rastgele savrulup duran bir yaprak gibidir. Rastgele şeyler konuşarak söyledikleri şeylerden birinin kadınla “bağ” kuracağını ve kadını “düşüreceğini” umar.

Bunun başarısız bir buluşma muhabbetine yol açacağını söylememize gerek yok sanırım.

Bir planınız olmalı. Evet, doğru okudunuz, bir planınız olmalı. Neyin işe yaradığını, neyin ise konuşmayı sabote ettiğini bilmeniz lazım. Kadının duygularını şansa ve kadere bırakmamalısınız. Hem çekici hem de duruma hakim olmalısınız.

İlk buluşmada kadınla konuşmalı?

Önce konuşma konularına bakalım. Daha spesifik olarak kadının size karşı daha fazla çekim hissetme ihtimalini arttıracak konulara nelerdir onlara bakalım. Konuşmanın kontrolünü size verecek, sizi eğer isterseniz fiziksele ve sonraki buluşmalara taşıyacak konular.

Heyecanlandınız değil mi?

Tamam, tam olarak ne hakkında konuşmalısınız?

İlk bilmeniz gereken şey, çoğu erkek çok ama çok fazla konuşur. Çoğunlukla konuşmayı ele geçirir ve karşısındaki kadını sıkıntıdan patlatan konulardan konulara atlar. Bunu yaparken de kadını etkilediğini düşünür ama tek becerebildiği kadını depresyona sokmaktır.

Bir kadının sizi dinliyor olması ve söylediklerinize ilgi gösteriyor gibi olması, söylediklerinizle ilgilendiği hatta onları dinlediği anlamına gelmez. Yüzeysel olarak kibar olmaya çalışırken içten içe “bitse de gitsek ve bir daha hiç buluşmasak” diyor olabilir.

Çok Konuşmayın.

Yani ilk kural ÇOK KONUŞMAMAK! Konuşmayı ele geçirmeyin. Bunun yerine kadının konuşmasını ve söylediklerini DİNLEYİN.

Herkesin kendi söyledikleri şeylerin dinlenmesini aşırı istediğini unutmayın. Enerjinizi ve dikkatinizi konuşmaya değil, kadını konuşturup onun söylediği şeyleri dinlemeye odaklayın.

Bu bir mikta çaba isteyen bir şey. DİNLEMENİN kendisi zor değildir ama konuşmayıp dinlemek pekçok erkeğin doğal olarak yapabildiği bir şey değildir.

Bilgi Tohumları

İkinci kural ise kadının konuşurken ortaya saçtığı bilgi “tohumlarına” özellikle dikkat etmek ve bunları yakalayıp büyütmektir. Bilgi tohumları, kadının konuşurken ortaya attığı ve aslen hakkında daha fazla konuşmak istediği şeylerdir.

Örnek:

Mert    : Buraya daha önce geldin mi hiç?

Gizem : Hayır ilk defa geliyorum. Aslında İstanbul’a yeni taşındım.

Mert    : Ben buraya sık sık geliyorum. Canlı müzik şahane. Bugün biraz kalabalık ama … bla … bla …

Mert tam bir şapşal. Bu gece muhtemelen yalnız yatacak ve bunu sonuna kadar hak ediyor.

Gizem, kullanıp yeşertmesi için Mert’e bir sürü bedava bilgi veriyor (Kadınlar sizden hoşlandıklarında, işleri sizin için kolaylaştırmak isterler). Aslına bakarsanız bir açıdan Mert’in sosyal ve entelektüel zekasını test etmek için, eğer yeterince zekiyse kullanabileceği şeyler söylüyor. Ama Mert burada testten çok kötü kalıyor!

Yukarıdaki bilgi tohumunu yakaladınız değil mi?

Aslında İstanbul’a yeni taşındım.

Mert kendine odaklanmaktan ve heyecandan farkına varmadı ama Gizem bu konu hakkında konuşmak istiyor. Aslına bakarsanız burada iki tane bilgi tohumu var. Gizem ilk defa bu mekana gelmiş.

Peki Mert sosyal zekaya sahip, tecrübeli bir erkek olsaydı ne yapardı? Kendisine verilen tohumları yeşertirdi:

  • Gizem mekanı ve canlı müziği nasıl bulmuş diye sorabilirdi.
  • Gizem’i İstanbul’a getiren şey ne bunu sorabilirdi.
  • Gizem ne zamandır İstanbul’daydı ve İstanbul’da ne yapıyordu?
  • Gizem İstanbul’a nereden gelmişti ve geldiği yerde mi doğup büyümüştü?
  • Gizem’in doğup büyüdüğü yerde hayat nasıldı?

Gördüğümüz gibi Gizem’in 2 cümlelik cevabından yeşertilecek bir sürü muhabbet var. Gizem gerçekten de bu şeylerden konuşmak, Mert’e bunları anlatmak istiyor. Ama Mert ne yapıyor?

Mert kendisi hakkında endişelenmek ve kendisine gömülmekle meşgul. Kızın üzerinde bırakacağı etkiyi o kadar kafaya takmış durumda ki! Aslında endişelenmesine gerek yok zira kıza çizeceği imaj hakkında bu kadar endişelenerek ve kafaya takarak kızın üzerinde kötü bir izlenim bırakması neredeyse garanti.

Mert bir sonraki aşamada ne söyleyeceğini düşünmekle meşgul olmaktan, Gizem’in ne dediğini dinlemiyor bile!

Dinlemenin Önemi

Dinlemenin önemini anladınız umarım. Kadının ne söylediğini dinlemelisiniz. Eğer kadını dinlerseniz, bir sonraki adımda ne söyleyeceğiniz konusunda endişe etmenize gerek kalmaz zira karşınızdaki size ne söyleyebileceğiniz konusunda ipucu verecektir.

Yukarıdaki konuşmada Gizem’in Mert’ten hoşlandığını da belirttiğini fark edebildiniz mi?

Nasıl?

Konuşmayı kilitlemedi. Ona konuşmayı geliştirmesi için bedava bilgi tohumu verdi. Bunu bilinçli de yapmış olabilir, bilinçsiz de. Eğer siz kızı dinliyorsanız ve kız da sizden asgari seviyede hoşlanmış ise, o konuşma tıkanmaz zira kız size konuşmayı geliştirmeniz için bilinçli ya da bilinçsiz bilgi tohumları verecektir.

Kız sizden hoşlanmadıysa, siz iyi bir dinleyici bile olsanız, kız konuşmayı kilitleyecektir. Ne kadar iyi bir konuşmacı ve çekici bir erkek olursanız olun, sizden hoşlanmamış olan bir kızla konuşma kilitlenir.

Yani iyi bir dinleyici olursanız, kızın sizden hoşlanıp hoşlanmadığını anlarsınız.

Fakat yukarıdaki durumda kız başında Mert’ten hoşlanmış olsa bile, Mert’in testten çuvallaması ile kızın hoşlanma / ilgi seviyesi düşecektir. Kızın buluşma başındaki ilgi seviyesine göre Mert’in tek bir testten kalması olayı bitirebilir ya da Mert’in 2 – 3 testlik atışı olabilir. Ama en garantilisi dinlemek ve testleri geçmektir.

Eğer siz dinliyorsanız ama konuşma kilitleniyorsa, kızın sizden hoşlanmadığını varsayıp bu buluşma bittiğinde, kızı bir daha aramamak üzere ayrılabilirsiniz.

İlgiyi En Yüksek Seviyede Tutacak Konuşma

Bir kadınla muhabbetinizin, onun (ve aslında sizin) ilginizi en yüksek seviyede tutacak şekilde olması için şunlara dikkat etmelisiniz:

  • Kıza kızla ilgili şeyler söylemelisiniz.
  • İyi bir konuşma / dinleme oranını korumalısınız.

İnsanların kendileri hakkında konuşmaya bayıldıklarını ve onların sizden hoşlanması için zamanınızın çoğunu onları dinleyip onlarla ilgili sorular sormakla geçirmeniz gerektiğini duymuşsunuzdur. Bu bir yere kadar doğrudur.

İnsanlar kendileri hakkında konuşmaya BAYILIRLAR ve kendilerini gerçekten dinleyen ve kendileri ile ilgili samimi bir ilgi ile sorular soran insanlardan hoşlanırlar.

AMA …

Eğer amacınız bu kadının sizden daha fazla hoşlanması ise, bundan daha fazlasını yapmalısınız. Kadına sizin hakkınızda bir şeyler söylemelisiniz. Daha doğrusu, ona şunu söylemelisiniz:

İkinizin ne kadar da çok ortak noktanızın olduğunu.

Bunu, “ben de” cümleleri ile sağlayabilirsiniz.

Eğer kızın söylediği şeylerle bağ kurabiliyorsanız, bu noktalarda konuşmaya başlayıp bu konuda ne kadar aynı olduğunuzu belirtebilirsiniz.

Örneğin:

Gizem        : İzmir’i çok özledim.

Ahmet        : Seni çok iyi anlıyorum. Geçen yaz 2 hafta İzmir’deydim ve İzmir’e bayıldım. Aklımdan oraya taşınmak bile geçti.

Ahmet bu işi biliyor.

Ahmet bu sefer soru sormadı ama doğru zamanda kendisi ile ilgili bir şeyler söyledi. Ahmet buna ek olarak dinleyip soru da soruyorsa, Ahmet’in bu gece işi kolay olacaktır.

Bu tekniği abartmayın tabii ki. Sürekli kızla aynı fikirde olmak sizi yalaka gibi gösterir. Eğer fikir ayrılığınız veya zıt düştüğünüz yerler varsa bunları gerekmedikçe öne çıkarmayın ama gerekiyorsa öne çıkarmaktan da korkmayın.

Erkek için iyi bir konuşma / dinleme oranı 30/70 ya da 40/60 gibidir. Yani siz konuşmanın 30% – 40%’ında konuşuyor ve 60% – 70%inde dinliyor olacaksınız. Bu 30 – 40%’da da “ben de” cümlelerini kullanabildiğiniz yerlerde kullanın.

Hayal gücü

İlk buluşmada yapabileceğiniz en kötü şeylerden biri, kendinizle ilgili her şeyi ortaya dökmektir. Bu genellikle erkeğin kaygı ve stresten çok konuşma ihtiyacı hissetmesinden, konuşacak bir şey düşünememesinden (böyle bir zorunluluk olmadığını yukarıda anlatabildik sanıyorum) ve sessizliğin stresine dayanamamasından kaynaklanır.

Unutmayın: Bir kadının hayal gücü, oyununuzun en önemli parçalarından biridir. Brçok erkek, kendileri ile ilgili herşeyi hemen kadına anlatma eğilimindedirler ve kendilerini en doğru ve açık şekilde kadına anlatmaya özen gösterirler. Bunu, kadının ilişkide erkeğin kendisini tamamen kadına ifşa etmesini arzu ettiklerini sandıklarından yaparlar. Şunu geç olmadan öğrenin : Kadınlar hiçbir zaman tam açıklık istemezler. Bir kadın için kendi mistik kadınsı içgüdüleri ile bir Erkek Adamı yakaladığını düşünmek, en tatmin edici duygudur.

Bir erkek kendi hayat hikayesini, karakterini, değerlerini vs. kadına fazlaca açarsa, kadının erkeğe arzu duymasına neden olan biyo-kimyasalları tetikleyen mistik atmosfer ortadan kalkar. Kadının erkek ile ilgili imajının asıl seksi kısmı olan hayal gücü temelli öğeleri bir anda buhar olur. Çoğu erkek bunu tam olarak daha ilk buluşmada yapar ve daha sonra da neden arkadaş kalalım çöplüğüne atıldığına şaşar kalır. Aşinalık baştan çıkarıcılığı öldürür. Oyunu, arzuyu ve lipidoyu bilinirlikten daha hızlı öldüren başka birşey bulmak zordur. Kadınlar ne kadar “birbirimizi tanıyalım” oyunu oynasalar da, karşılarındaki erkekle sekse giden yolda asıl ihtiyaç duydukları şey hayal güçlerinin kamçılanmasıdır.

Konuşmaktan çok dinlemeniz sizin bu hayal gücünü canlı tutabilmenizi sağlar. Bu size sorulan hiçbir soruyu cevaplamayın anlamına gelmez. Kendinizle ilgili bir veya iki dakika konuştuktan sonra (böbürlenmeden), yeniden kıza dönebilirsiniz.

Fakat her soruya da direkt cevap vermeyin. Bazı sorulara eğlenceli ve alaycı cevaplar verebilirsiniz. Özellikle de üstüne vazife olmayan sorular sorarsa.

Örneğin “Tinder’dan kaç kızla buluştun?” diye sorarsa “bu hafta için mi soruyorsun, bu ay mı, başından beri mi?” diye cevaplayın. Ya da “kız arkadaşın var mı?” sorusuna “şişşşt, kimseye söylemememi tembih etti” diye cevap verebilirsiniz.

İlk buluşmadan sonra kız sizinle evinize gelmiyorsa, kendi evine gidecek. O akşam buluşma hakkında düşünecek ve muhtemelen kız çetesi ile buluşma hakkında konuşacak ya da mesajlaşacak. Ve sizinle daha fazla buluşup buluşmak istemediğine karar verecek.

Eğer buluşmada çok konuşursanız, kendinizi fazlaca ortaya dökerseniz, kızı dinlemez ve onun size verdiği bilgi tohumlarını çöpe atarsanız, vs … kız sizin ne kadar sıkıcı ve sosyal özürlü biri olduğunuzu düşünecektir (belki de kadınlarla tecrübesiz yani tercih edilmeyen bir erkek olduğunuzu düşünecek zira öyle olmasanız böyle hatalar yapmazdınız). Muhtemelen sizden ve o geceden hoşlanmadığını düşünecektir. Bütün gece yaptığınız laf salatasını kibarlıktan gülümseyerek dinlemiş ve iyi vakit geçirmiş gibi davransa bile ikinci buluşmanın olma ihtimali çok düşük olacaktır.

Diğer aşırı uçta da o gece sadece dinlerseniz ve kendiniz hakkında hiç konuşmazsanız. Belki geçiştirdiniz, belki eğlence olsun diye alaylı cevaplar verdiniz. Hep sizin konuşmanıza göre daha iyi iş çıkardınız ama …

Ama bu seferde kız sizin hakkınızda düşünecek hiçbir şey bulamayacak! Zira sizi zerre tanıyamadı. Ortak noktalarınız var mı bilmiyor. Aslına bakarsanız eğlenceli alayı fazla yaptıysanız sizin sulu – büyümemiş bir oğlan çocuğu olduğunuzu da düşünebilir. Bunlar da sizinle ilgili bir duygu geliştirmesine engel.

Ve bir de burada anlatıldığı gibi 30-40 / 60-70 kuralına göre konuştuğunuzu ve dinlediğinizi düşünün. Ara ara ortak noktalarınızı da belirttiniz. Kızın size verdiği bilgi tohumlarından güzel bir muhabbet geliştirdiniz (aranızda bir bağ kurmakla kalmadınız aynı zamanda kadınlar konusunda da tecrübeli ve tercih edilen bir erkek olduğunuzu gösterdiniz).

Kadının evde sizi ve buluşmayı düşünmek için elinde bol bol pozitif malzeme olacak. Sizi bağ kuracak kadar bilecek (özellikle de sizin belirttiğiniz “ben de” cümleleri sayesinde) ama aynı zamanda hayal gücünü ateşleyecek şekilde gizemli kalacaksınız (konuşmaktan çok dinlediğiniz için).

Ve merak etmeyin. Birkaç buluşma bu şekilde bir bağ kurduktan sonra, kıza istediğiniz şeyleri söyleyip ara ara onu sıkacak bol bol vaktiniz ve krediniz olacak.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Anti Dump’ın Makinesi – Beşinci Bölüm: Kadınlar ve Bilgi

Başlangıç : Anti Dump’ın Makinesi – Giriş

Önceki Bölüm: Anti Dump’ın Makinesi – Dördüncü Bölüm: Aksiyona Öncelik Verin

İyi Çocukların Ego Sorunu

Bu kadar şeyi nereden öğrendin Anti-Dump?

Alıntı:


İletişim ve aksiyon stratejisi kendi üretimim. Fakat esin kaynağım John Gray’in Erkekler Mars’tan, kadınlar Venüs’ten kitabı.

Bu kitap ilişkiler hakkında yazılmış en iyi eser. Okumadan evlenmeyin.

FAKAT! Sevgililik aşamasında çok tehlikeli bir kitap. SAKIN AMA SAKIN bu aşamada kullanmayın.

Neden mi? Çünkü uygularsanız manipüle edilecek ve kullanılacaksınız.

John Gray’in bu kitabı sadece size karşı İLGİSİ YÜKSEK bir kadın ile evliyseniz işinize yarar, yazarın eşi Bonnie gibi mesela.

Sizi çok da sevmeyen bir kadın ile evlendiğinizi düşünün, Hep rastlanan bir durum. Bu ilişkide bir şeylerden feragat eden TEK TARAF siz olacaksınız. Sizinle neden sevişmediği konusunda sürekli mazeretler uyduracak olursa kitabın kurallarına göre bunu KABUL ETMEK(!) zorundasınız, onun hislerini ÇİĞNEYİP GEÇEMEZSİNİZ.

Evinizde bir hırsızı ağırlayıp, hırsız evi soymaya başlayınca polisi arayamamak gibi bir şey bu.

Bir kadının olumsuz duygu ve düşüncelerini YALNIZCA sizi gerçekten seviyorsa kabul edebilirsiniz.

Bu kitabı ilk aşamada uygularsanız maymuna dönersiniz. Size karşı ettiği hakaretlere karşı bile “anlayışlı” davranmanız gerekir.

Sen kafası çalışan birisin BigBadJon, dediklerimi anlayacağından eminim.

Kitap, yüksek ilgi seviyesinin zaten olduğunu VARSAYIYOR. Fakat yazar bu varsayımını kitapta hiçbir yerde belirtmemiş. Çok tehlikeli bir durum.

Diğer yorumlarına gelirsek:

Dediğin gibi, kadınların ilgi gösterdiğine dışarıya yansıttığı bazı hareketler EVET VAR. Bazı TLC dizilerinde birkaçını GÖRDÜM, çok da hoşuma gitti. Mesela bir tanesinde bazı kadınların ilk tanıştıkları adamların ayakkabılarına nasıl baktığından bahsediyordu. Kadınların bir kısmının ayakkabılarınıza bakıp, değerlendirme kıstası olarak kabul ettiğinden şüphem yok. Hatta şunu diyeyim, o bölümü izledikten sonra dışarıya çıkarken hep en yeni ayakkabılarımı giymeye dikkat ediyorum!

Yani bu “işaretleri” inkâr etmiyorum.

Don Juan olmaktan çıkarabileceğiniz en büyük ders şu olacak: Kadınları “anlamaktan” vazgeçip, size UYGUN olmayanları ayıklayıp olanları seçmelisiniz.

Mars/Venüs kitabı size bir kadının eğer ilgisi yeterince yüksekse ANLAMAYA ÇALIŞANIN GEREKSİZ OLDUĞUNU açıklamıyor. Böyle bir durumda zaten her şeyi kendiliğinden doğru yapacaktır.


Ardından Peak’den ilginç bir yorum:

Alıntı:


Çok doğru diyorsun AD. Fakat bence erkekler de iletişim becerilerini güçlendirmeli! Evet beyler, yazılı ve sözlü anlatım becerilerinizi geliştirin. Okulunuzda makale/essay yazılarınızda başarılı olmak anlamına da geliyor bu.

Bu çok etkili bir beceri, çünkü onların güçlü olduğu bir alanda onlardan daha iyi olduğunuz anlaşıldığı an gerçekten saygı uyandırırsınız. Onlardan daha iyi olduğunuzu anladıkları an size teslim olurlar. İlk başlarda sizi bir test ederler, ondan sonra sizi sadece ARZULARLAR. Neden mi? Çünkü zayıf ve savunmasız hissedecekler, fakat siz yanındayken tam tersine kollanmış hissedecekler.


Başka bir başlıkta Anti Dump diyor ki:

Alıntı:


Yaptığı TEK hata kızın numarasını almak.

Beyler, size defalarca anlatmaya çalıştım, buluşma veya ilişki teklifini İLK YAPAN kadınsa, bu teklifinde o kadar da ciddi değildir. Kadınların sizi buluşmaya davet etmesi için milyonlarca sebep olabilir.

Bu sebeplerin çok azında duygusal bir sebep vardır. Bu arkadaş kendisini suçlamış, yazık etmiş. KIZIN İLGİ SEVİYESİ EN BAŞTAN YETERSİZMİŞ ZATEN. Numarasını “kolay yoldan” almış olmasından işkillenip, kızı pek ciddiye almaması gerekirdi.

EGONUZA hakim olmanız lazım. Kızın size numarasını vermesi için muhteşem, kusursuz olmanız gerektiğinizi düşünüyorsunuz. Bu kadınları pek de tanımadığınızı kanıtlıyor. İlk hamleyi yapmaktan, ERKEK KUSURSUZ BİRİ OLUNCA (çoğu) KADIN ÇEKİNİR.

Duygularını COŞTURMAYAN erkeklere karşı ilk hamleyi yaparlar. Eper bir kadın sizin kendisi için fazla iyi olduğunu düşünürse, size buluşma davetinde BULUNMAZ.


Şunu da eklemek istiyorum: Bir kadının sizinle sevişmesi, hatta EVLENMESİ bile tek başına sizi sevdiği anlamına gelmez.

Bütün gerçeklik, ahmaklık yaptığınızı gösterdiği halde neden hala İyi Çocuk olarak kaldınız? Egonuz yüzünden. Aynı hataları yapmaya neden devam ediyorsunuz? Egonuz yüzünden.
Alçakgönüllü bir erkeğe, hiçbir kadın etki edemez.

Çünkü Kadınlar bizi kandırmaz. Kadınlar, erkeklerin kendini kandırmasına yardım eder.

Kadınlar ve Bilgi

Niye hakkınızdaki bilgileri “teslim etmek” gibi bir ihtiyaç duyuyorsunuz? Bu tarz adamlar kızla ilk buluşmalarında, kendini pazarlıyormuş gibi konuşmaya başlıyorlar. Anlayamadıkları şey ise, zaten kendileri hakkındaki gerekli bilgileri SÜREKLİ OLARAK yürüyüşleri, konuşmaları, giyinişleri ve davranışları ile çevrelerine aktarıyorlar. Kadınlar BUNLARI fark ederler. Kadınlar bunları fark etmeyi İSTERLER, bir erkek ile buluştuklarında da bunu yaparlar. Kelimelerle kendinizi pazarlamaya gerek yok, davranışlarınızı analiz etmeye o çoktan başlamıştır zaten.

Alıntı:


Bir kadına SADECE anlatmak istediklerini anlat.  Evlenecekseniz bile, geçmişiniz hakkında EN ASGARİ düzeyde bilgisi olsun.

Şahsi düşüncem,  kız arkadaşınızla tanışmadan ÖNCEKİ hayatınızın onu alakadar etmediği yönünde.

Bir önceki ilişkinizin neden yürümediğini sorarsa, BİLMEDİĞİNİZİ söyleyin. Kadınlar, erkeklerin ilişkilerin dinamiği hakkında pek bir şey bilmediğini düşünür,  o yüzden bu cevabı vermek bir problem teşkil etmeyecektir.

Kaç tane kız arkadaşınız oldu diye sorarsa, SAYMADIM HİÇ diye cevap verin.

İşin püf noktası ERKEK gibi cevap vermek, inek gibi değil. Keskin zekâya sahip biri olduğunuzu henüz bilmiyor, SALAĞA YATIP öyle cevap verin. Dert etmeyin, inanacaktır.

Kız: Niye boşandın peki?

Anti-Dump: Bilmem, öyle oluverdi.

Kız: Yani sonuçta illa bir sebebi vardır.

AD: Tiffany ben psikolog değilim, bilmiyorum.

Detay vermemek bu işin en önemli noktası.

Kadınlar, erkekleri  “düşünür” olarak görmezler.

O yüzden muğlâk cevaplarınız kabul edilir. Eğer aradığı şey bir Üniversite Prof.’u, ya da bir Einstein ise kendisine ivedilikle yol verin!

Bir ilişkide DNA üzerine konuşmayı hanginiz ister?

Olması gereken şey basit, muğlâk cevaplar. İyi çocuklar ise (Benim eski halim gibi) “itiraf etmesi” gerektiği şeyler olduğunu düşünür.

BİR KADINA ASLA ESKİ SEVGİLİLERİNİZ HAKKINDA OLUMSUZ BİR ŞEY ANLATMAYIN.

Kız: Kadınların seni rahatsız eden davranışları neler?

AD:  Buluşmayı iptal etmeleri.

Kız: Yok ciddi soruyorum, gerçekten rahatsızlık duyduğun bir huyu yok mu?

AD: (Kıza sarılıp öpüp) Çok fazla soru sormaları (Gülümseyerek).

Bana neden boşandığımı sorduklarında genelde: “Çok genç ve budala biriydim o zamanlar” diye cevap veriyordum.

Sonra da konuyu değiştiriyordum.

Bu az bilgi verme işi bir sanattır, pratik yaparak oturtursunuz. Fakat KESİNLİKLE, SAKIN yalan söylemeyin.

Tabi unutmadan: Hatırlamıyorum cevabını da kullanıyorum.

Çoğu kullanıcı bu yazdıklarımı beğenmeyecek.

Sakın unutmayın gizlemek, yalan söylemek değildir. Gerçek her zaman ortadadır, Eski evliliğiniz hakkındaki gerçekleri illa da öğrenmek istiyorsa arayıp eski karınıza sorabilir.


Başka neden kolayca bilgi VERİLMEMELİDİR?

Alıntı:


Hakikat şu ki, kadınlar ilk ay hakkınızda elde ettikleri bilgilerden acımasız hükümler çıkarırlar ve asla “objektif” olamazlar.

Dediğiniz her şeyi yanlış yorumlayacak, , anlattığınız kişisel şeylerden kötü sonuçlara varacaktır.

Mesela gidin bir kızla ilk buluşmanızda Şeytan Kilisesi hakkında bir kitabı aradığınızı, bunun tek sebebinin de merak olduğunu söyleyin. Asla tek sebebinizin sadece merak olduğunu düşünmeyecektir.

Bundan sonra kendisine söylediğiniz her şeyi zihninde EĞİP BÜKÜLECEKTİR. Bir kadınla ne kadar uzun süre geçirdiyseniz, bilgi vermek o kadar kabul edilebilirdir.

Tabi bu demek değil ki karşısında put gibi oturacaksınız.
Konuşacaksınız ama ONUN hakkında.

İlk birkaç buluşmada çok da kişisel konulara girmemekte fayda var, önce vaktinde gelip gelmediğine bakın. Buluşmaya hevesli gelip gelmediğine bakın. EN ÖNCE buluşma planlarınızı sevip sevmediğine bakın.

Belki başka bir adamdan daha çok hoşlanır, o zaman salın gitsin. Çenesini sıkı tutuyor, sizinle birlikte devam ediyorsa yarışmanın kazananı belli olmuştur.

Bilgi, en başta, kadınları İTER. Çekim sağlayan şeyler yüzme, bowling vs. gibi aktivitelerin olduğu hareket içeren buluşmalardır.


Sonraki Bölüm: Hayatınızı Değiştirecek Üç Kelime (Çok yakında yayınlanacak)

Çeviren: Seljuk

Anti Dump’ın Makinesi – Dördüncü Bölüm: Aksiyona Öncelik Verin

Başlangıç : Anti Dump’ın Makinesi – Giriş

Önceki Bölüm: Anti Dump’ın Makinesi – Üçüncü Bölüm: İlişki Hazır Alınır, Yaratılmaz.

Alıntı:


Dört günlük arama SINIRIN olacak.

Arayacağın günler Pazartesi, Salı veya Çarşamba olacak. ASLA Perşembe-Pazar arası arama. Hafta sonuna plan yapmış olabilir; seyahat, şehir dışından ziyarete gelen hala vs.

Gayet basit. Eğer numarasını aranabilecek günlerden birinde aldıysan BİR SONRAKİ hafta arayacaksın. Perşembe-Cumartesi arası aldıysan yine BİR SONRAKİ hafta arayacaksın. Pazar günü aldıysan Çarşamba ara. Çarşamba sadece üç gün ediyor ama zaten o gün numara alma ihtimalin de çok yüksek değil. Bunu denklem çözer gibi değil, sanat icra eder gibi uygula.

Arayacağın günleri önceden belirlemek iyidir çünkü size YAVAŞLAMAYI öğretir. Buluşmaya ne kadar yavaş ve temkinli yaklaşırsanız işler kolaylaşır, tuzağa düşme ihtimaliniz AZALIR. Unutmayın, cahil cesareti aptalların erdemidir.

Kız sizden gerçekten hoşlandıysa bekler, geç aradınız diye sinirlenirse bu iyiye işaret. Kimin kaşar olup olmadığını anlamış olursunuz.

Telefon görüşmesini kısa tutma konusunda şunu da belirteyim: Aramanızın amacı BULUŞMA AYARLAMAK, SOHBET ETMEK DEĞİL. “Benim Anjo, Joe’nun mekânında tanışmıştık. Cumartesi akşamı yemeğe çıkarayım seni. Saat 8’de alıyorum seni, evin neredeydi?” gibi kısa ve öz olsun.

Nereden alacağınızı öğrendikten sonra da “Tamamdır. Cumartesi görüşürüz, iyi geceler.” diyin ve GÖRÜŞMEYİ BİTİRİN.

Bu yaptığınız KABALIK DEĞİL. Kıza buluşma tarihi vermişsiniz, sizden gün alabildiği için ŞANSLI olan kişi o. Neden mi? Çünkü diğer iki kızı değil de onu seçtiniz!


Adamın biri, Anti-Dump’a eski sevgilisiyle internet üzerinden konuştuğunu söyleyip, “Kavgalı ayrılmadık, belki tekrar bir ilişki deneyebiliriz.” deyince Anti-Dump’ın cevabı:

Alıntı:


 “Benden ayrıldı” diyen sensin. TERK EDİLMİŞSİN.

Ne yaparsan yap, “Ezik” etiketini çoktan yemişsin.

Şu dünyada onun bu düşüncesini değiştirecek tek bir şey yok.

Sana henüz bir etiket VURMAMIŞ, YENİ bir kız lazım. Ölmek var dönmek yok Don Juan! Sana taze kan lazım. Bir sonraki kız senin HAYRANIN olacak.


Fakat adam: “Ama Anti-Dump! Kız arada görüşelim, kopmayalım birbirimizden diyor.”  Diye cevap verince Anti-Dump esip gürlüyor:

Alıntı:


“Kız arada görüşelim” dedi diyorsun.

Yazışarak konuşma adı üzerinde, sadece KONUŞMA. Bir ilişki değil. Seninle sadece KONUŞMAK istiyor. İstediği zaman telefonu eline alıp seni arayabilir ama aramayacak. Neden mi? Çünkü ihtiyacı olan bütün ilgiyi ona veriyorsun zaten, seni neden arasın ki? Her gün senden alacağını alıyor zaten, İSTEDİĞİNİ ELDE EDİYOR ZATEN. Seni terk etmesi de ONUN isteğiyle olmuştu. Sana arada görüşelim diye de SÖYLÜYOR (emir veriyor).

(Hatalı bir şekilde)İstediği her şeyi yapacağını düşünüyor. Seni asla aramayacağını sen de göreceksin, çünkü etiketi çoktan vurdu ve ona göre hareket ediyor. O etikete göre de istediği her şeyi yapan birisin.

Bir ilişki 50-50 olmalıdır. Fakat birçok kadın bu eşitliği istediği her şeyi yapabilme şeklinde yorumluyor. YANLIŞ!

Eğer hatalıysam kanıtla. Kızı ara, bir yerlere davet et. Sana garanti ediyorum ki normalin İKİ KATI BENMERKEZCİ bir tavra bürünecek. Neden mi? Çünkü kuzu kuzu istediğini yapıyorsun, Don Juan’lık yapacağın vaktin büyük bir kısmını ona ayırıyorsun. Kendisiyle sadece arkadaş olmak istiyorsan sorun yok, ama bir gecede uyumlu biri olmasını bekleme. Asla öyle bir şey olmayacak.

Seninle ilgilenmiyor, ilgileniyor olsaydı telefonun susmazdı. Senin kendini yenilemiş halini görüyor, onla konuşuyor, ama telefonun hala çalıyor mu ki?

Değiştiğinin farkında değil, bunu sen de anlatamazsın. Öğrendiğin yeni şeyleri de ona gösteremezsin, bunun için artık çok geç.

Seni hep eski halinle bilecek, hatırlayacak.


Adamdan gelen “E peki bir insan hiç mi eski sevgilisiyle tekrar birlikte olamaz?” sorusuna:

Alıntı:


Galiba bu sorunun cevabını zor yoldan öğreneceksin. Seni yemliyor. Tek taraflı, bütün gücün ONDA olduğu TEK TARAFLI BİR İLİŞKİYE SENİ ÇEKMEK İÇİN bekliyor. Etiket demiştim ya, İşte o ezik etiketini üstüne çoktan vurdu. Ona geri döndüğünde seni eskisinden daha acı bir şekilde TERK EDECEK.

Neden seni “BAŞ BAŞA film izlemeye” çağırmadı? Sana yapılan teklif “sinemaya gidiyorum sen de gelsene?” şeklindeydi (Yedek kontejyan). Aynı şekilde, neden seni “BERABER alışveriş yapmaya” çağırmadı?  Çünkü arkadaşlarının hiçbiri o gün onla beraber alışverişe gitmeyecekti (Tekrar yedek kontejyan)

Seni daha önce terk etmiş birinin ilk tercihi OLAMAZSIN kardeşim. Tek yapacağı boynuna tasmayı geçirmek olur. 

Tasmanın kalınlığı.


Krynnster ekliyor,

Alıntı:


İlk duyunca inanması zor olsa da tecrübelerime göre bu kesinlikle gerçek. Eskiler eskide kalıyor, onlara dönerseniz (Ya da size dönmelerine izin verirseniz) bir süreliğine işler iyi gidebilir ve eğlenebilirsiniz fakat uzun sürmez. Eski sevgililerle çok iyi arkadaş (Fuckbuddy değil) olmanın baya kolay olduğunu fark ettim, fakat başarılı bir ilişki yürütmek neredeyse imkânsız. Neden mi? Çünkü daha önce zaten denediniz ve yürümedi. Tekrar denerseniz tekrar yürümeyecek çünkü ikiniz de sonuçta pek değişmediniz ve yanlış giden her şey yanlış gitmeye devam edecek. Yapabileceğiniz en iyi şey yaşananlardan bir ders çıkarmak, onun da bir ders çıkarmasını ümit edip hayatınıza devam etmek.

Bu arada bir şey daha var. Bundan sonra başına ne geleceği pek umurunuzda değilse, kendisi ile pek görüşmeyin, aksi takdirde kontrolünüzü kaybedecek, umursamaya başlayacak ve incineceksiniz.


Poet, Don Juan yöntemini detaylandıran uzun bir yazı atıp en sonunda da “bunu daha kısa bir şekilde özetleyecek var mı?” diye sorunca Anti-Dump’ın cevabı:


Tabi, ben yapabilirim.

Bir kadınla konuşurken sadece “NUMARA ALMAYA” odaklanın.

Buluşmaya çağırırken de sadece “EVET CEVABINA” odaklanın.

Tek ihtiyacın bu iki kelime, Numara ve evet. Senin gibi zeki biri için fazla basit olmuş olabilir gerçi bu kadar kısa bir özet!

He bir de lütfen kontrolü kaybedip küfretmeyin. O konuda ciddi değildim, şakaydı sadece.

Kelimelere takılmayın, harekete geçin.


Poet, ilk olarak ilgi seviyesine dair bir işaret görmesi gerektiğini söyleyince Anti-Dump’ın verdiği cevaba bir bakın:

Alıntı:


İlgiye dair bir işaret aramanın vakit kaybı olduğunu sana zaten kaç kere söyledim daha önce.

Kadınlar gerçek hislerini GİZLER. %100 emin olana kadar herkesten saklar. Güvenmeleri de bir ilişkide aylarca süren bir süreç sonucu gerçekleşir. Bu gerçeğe rağmen kadınların ilişki öncesi gerçek hislerini göstermelerini mi istiyorsun? Çok beklersin.

Çirkin olanlar çaresiz oldukları için bunu yapabilir. 9/10, 10/10’luk olanlar genelde böyle bir şey YAPMAZ.

Yeni buluşma aşamasında bir kadının kafasının içine giremezsiniz. Orası KİLİTLİ BİR KASADIR. Onları zayıf noktasından vurmanız lazım, o zayıf noktada da HAREKETE GEÇMEKTİR.

Erkekler eylemler âleminde hüküm sürer. Kadınlar da İLETİŞİMİN efendisidir, fakat harekete geçme yönleri zayıftır.

İşin püf noktası onlardan bir şey YAPMALARINI istemektir, zayıf noktaları burasıdır. Kadınlar bir şeyler yapmak yerine bir şeyler üzerinde konuşmayı, tartışmayı tercih eder uzmanlık noktaları budur. UZMANI OLMADIĞIN ALANDA KAZANMA ŞANSIN YOKTUR.

Senin uzmanlığın ise HAREKETE GEÇMEKTE. Buluşmaya çağırmak en garanti sınama yöntemidir, eğer size ilgisi varsa, zayıf olduğu “deplasmana” sizinle birlikte çıkar. EYLEMLER âleminde sizin rehberliğinizde hareket eder.

Size karşı ilgisi orta karar veya düşük seviyede olanlar ise bu konuda TEREDDÜTE DÜŞER, üstünde uzun süre düşünür.

“İşaretler” de bir iletişim türüdür ve bu kadınların üstün olduğu bir alandır.

Buluşmaya çağırmak en nihayetinde “Hadi bir şeyler YAPALIM.” teklifidir. Kendi yönettiği iletişim âleminden sizin için çıkıp çıkmadığını görmüş olursunuz.

9/10 ve 10/10’luk kızların bunu yapacağını düşünüyorsun ama büyük bir kısmı yapmaz, bu GERİYE ALINABİLİR bir işlem değildir. Çirkin kızlar böyle yaptığı için, güzel olanlar YAPMAZ.

Güzel olanlar gerçek hislerini GİZLER.

EĞER GERÇEKTEN İSTEDİĞİNİZ BİRİYSE, Neredeyse hiç ilgi emaresi göremediklerinizi de bir yerlere davet etmekten çekinmeyin!

Risk almak bu işin doğasında var, risk yoksa kazanç yok.


Sonraki Bölüm: Kadınlar ve Enformasyon (Çok yakında yayınlanacak)

Çeviren: Seljuk

Anti Dump’ın Makinesi – Üçüncü Bölüm: İlişki Hazır Alınır, Yaratılmaz

Başlangıç : Anti Dump’ın Makinesi – Giriş

Önceki Bölüm: Anti Dump’ın Makinesi – İkinci Bölüm : İlgi Seviyeleri Hakkında Daha Fazlası

Anti-Dump’ın dediğine göre: bir ilişkiye ne istediğini bilmeden giren erkekler, istemediği şeyleri yapan kadınlarla uğraşmak zorunda kalır. İlişki “inşa edilen” bir şey değildir, gidersiniz direkt HAZIR ALIRSINIZ.

Alıntı:


İlişkiyi inşa etmeyeceksin, HAZIR ALACAKSIN.

 Yani kızla tanıştığın an HÂLİHAZIRDA ilişki materyali olması gerek.

Mesela bilgisayarları düşünün. Sıfırdan toplama kasa bilgisayar yapmanız gayet mümkün. Fakat sıfırdan bilgisayar toplamaya hem vakti hem de sabrı olan insan sayısı çok azdır.

Fakat çoğu erkeğin ilişkide yapmaya çalıştığı şey bu. Sohbet, nezaket, hediyeler, çiçekler vs. ile bir ilişkiyi sıfırdan inşa etmeye çalışıyorlar.

Üstelik karşısındaki kadın bir ilişki içinde OLUNMAMASI gereken birisiyken.

İlişki materyali olmayan bir kadın sizinle sevgili olma kararı verirken pek düşünmez. Zaten hak ettiği bir şey olarak görür, bunun kararını verecek kadar aklı olmasa bile.

Bir araba aldıktan sonra vites kutusunu değiştirmeye çalışmazsınız, kamyon tekeri takmaya da teşebbüs etmezsiniz.

Gidersiniz istediğiniz marka ve modelde bir araba alırsınız. Eğer DÜZGÜN bir araba bulamazsanız hiç almazsınız.

Eğer kız arkadaşınızın davranışları olması gerektiği gibi değilse, ilişkiyi hazır almayıp inşa etmeye çalıştığınızdandır.

Doğru kişiyi SEÇEN Don Juan’dan daha akıllı biri olduğunuzu zannetmiş, fakat yanılmışsınızdır.


Kardeşim kendine göre, evlenip beraber bir hayat kurabileceği bir kadın arıyordu. İstediği kadınları seçip, istediklerine yol veriyordu. İş görüşmesindeymiş gibi mülakata tabii tutuyordu. “Benim için doğru kişi mi?” diye sürekli sorguluyordu (“Onun için yeteri kadar iyi miyim?” diye sorgulamak yerine). Hatta bir ilişkiden beklentilerinin neler olduğunu açık açık belirtiyordu. Örneğin, ne sıklıkla seks talep ettiğini belirtiyordu  (“Haftada en az iki” diyordu, kız da bunu kabul etti! Üstelik daha sonra konuştuğumuzda bana “Aslında üç desem daha iyiydi” dedi!). Burada görüyoruz ki kendisi bir ilişkiyi inşa etmemiş, HAZIR ALMIŞ.  Belli başlı beklentilerini en baştan dürüstçe belirtmiş. Bir ilişkiden ne beklediğine dair herhangi bir fikri olmayan adam TERK de EDİLİR, CANI da YANAR.

Alıntı:


Aşk mahkeme salonu değildir. Bir kadın İSTİKRARLI BİR ŞEKİLDE iyi davranışlar sergileyerek ilgisini kanıtlayana kadar size karşı İLGİSİZLİKLE suçludur.

Aksi takdirde karşılıklı bir bağ oluşmaz.

Mazeretler, iptal etmeler, oyalamalar, “Bir ilişkiye hazır değilim”ler, “Bana biraz zaman ver”ler olmayacak.

SENİN istediğin şekilde olacak, eğer olmayacaksa sileceksin.

“SENİN istediğin şekilde olacak.” Hoşuna gitti galiba? Bundan sonra böyle Don Juan, alışmaya başla şimdiden.

Biraz omurgan olsun, hemen BUGÜNDEN. Buluşmaya arkadaş getirmeye cevabın HAYIR. Kaba davranışlara cevabın HAYIR. “Programıma bakmam lazım belki müsait olamayabilirim” cümlesine cevabın HAYIR. “Sen numaranı ver ben seni ararım” teklifine cevabın HAYIR.

Son karar mercisi sen olacaksın, onlar sizin uyacak. En azından birkaç aylığına, ondan sonra ilişkiyi eşit düzleme çekebilirsin, o da SADECE sen öyle istersen.

Vücudunda seni seven tek yere, GÖNLÜNE sakın halel getirme.


Relapse aşağıda başından geçenleri anlatmış. Uzun bir hikâye fakat bütün dediklerimi doğrular nitelikte, yıllardır anlatmaya çalıştığım şeyleri özetliyor:

Alıntı:


Bugün böyle bir yazı atman hoş bir tesadüf oldu. Başımdan geçen bir olayı anlatmayı düşünürken yazdıklarını okudum ve kendimden çok şey gördüm. Bu aralar çok sık oluyor ya bu, neyse.

Bir süre önce nişanlım ile ayrıldığımızı yazmıştım buraya. 4 ay önce yaşanan bir olaydı. Şu sıralar görüşüyoruz, “arkadaş kalmaya” çalışıyoruz. Biliyorum bir kısmınız bu hareketime çok sinirlenecek ama ilk cinsellik deneyimim kendisiyle olmuştu, bu sebepten aramızın bozulmasını istemiyorum kısacası. Dolayısıyla; ilişki sırasında neyi doğru, neyi yanlış yaptığıma dair beni çok iyi (hatta belki de gereğinden fazla) tanıyan birinden çok yararlı geri dönüşler alıyorum. Bu bile tek başına çok faydalı.

Bana anlattığına göre, ilişkinin başında onu kız arkadaş olarak isteyip istemediğimi tam olarak anlayamamış bile. Çok soğuk duruyormuşum, gizemli ve oturaklı bir hava oluşturduğum şeklinde yorumlanabilir belki de bu. O zamanlar karate ile uğraşıyordum, okulda çok başarılıydım, özel hayatımdaki bazı sıkıntılarla başa çıkmada çok iyiydim, galiba özgüven dolu biriymiş gibi gözüküyordum. Zaman ilerledikçe daha özgüvensiz ve tedirgin biri oldum, işin sonunda kalbim kırıldı. O bir halt etti evet, fakat ben de canımın yanmasına izin verdim, gönlümü yeterince koruyamadım.


Gönlünü koruyamamış! Kadınları etkilemek için gereken her şeyi doğru yapıp yine de KAYBEDEBİLMENİZİN sebebi de bu. Anti-Dump’ın kadınları etkileme üzerinde hiç durmadığına dair eleştirenler onun kast ettiği şeyi (HERKES kadınları etkileyebilir. EFENDİ ADAM olduğum dönemlerde bile etkilediğim kadınlar vardı. Kadınları sürekli etkileseniz bile bir işe yaramayabilir, sapla samanı ayırmak lazım) anlamıyor. Bu forumda olduğum süre boyunca Anti-Dump’ın bahsettiği konulardan bahseden başka bir kişi bile görmedim.

Yazının bir de devamına bakın:

Alıntı:


İlişki boyunca hep birbirimize yakındık, sonları hariç tabi. Seks hiçbir zaman bitmedi. Fakat şu var; benim soğuk olduğum ve kız arkadaş istediğimden tam emin olamadığı ilk dönemlerde, seks ÇOK YAPIYORDUK. Sohbet etme, bazı şeyleri paylaşma da oluyordu tabi ve bunlar da çok güzeldi, ama ÇOK seks yapıyorduk. Sırt masajı da ÇOKTU. Beni kaçırmaması gerektiği, elde tutmak için çaba harcadığı dönemler bana karşı ÇOK DAHA sevecen davranıyordu.  Ona karşı ilgimden emin olamadığı dönemler istediklerimi elde etmem daha kolaydı. Ne olursa olsun beni kaybetmeyeceğini fark ettiği an, işler sarpa sarmaya başladı.

Şimdi onla tekrar konuşmaya başlayıp ilişki boyunca neler hissettiğini, aklından neler geçtiğini öğrendikçe (ki baya şey saklıyormuş) burada kadınlar hakkında anlatılanların şaşırtıcı seviyede doğru olduğunu fark etmeye başladım. Ne kadar özel biri olsa da, sizi ne kadar sevse de en nihayetinde karşınızdaki bir kadın ve kadınların bir erkeğe ilgisinin kesilmemesi için gerekli olan belli başlı unsurlar var.


Şimdi aşağıyı çok dikkatli okuyun:

Alıntı:


Kıssadan hisse şu: Kendinize güvenin, kendinizden memnun olun. Sabırlı olun, istedikleriniz için beklemekten korkmayın. Bağımsız olun, çaresiz olmayın. Kendinizi geliştirmeye devam edin, olgunlaşın, ufkunuzu açın ve yeni deneyimler elde edin ki hep ilgi çekici ve gizemli bir yönünüz olsun. Kimseye sebepsiz güvenmeyin, güven verilen değil kazanılan bir şeydir. Kadınlara SAYGINIZ olsun ama kendinize SAYGISIZLIK yapılmasına izin vermeyin. Saygısızlık yapanlara (kadın erkek FARKETMEZ) ya hak ettiği cevabı vermesini bilin, ya da hayatınızdan çıkarmaktan çekinmeyin. Hatta ikisini de yapın. Biri sizi incitirse bundan ders çıkarmayı bilin ve hayatınızı devam ettirmeye çalışın. Kederlenmeniz gerekliyse onu da yapın, fakat yas tutup ağıtlar yakmayın.

Anlaşılan, bir kadının ilgi seviyesini yüksek tutmada en önemli nokta kendini geliştirmek ve İLK BAŞTA kendine saygı duymak.


Kendini geliştirmek ve önce kendine saygı duymak! Bunu daha önce nerede duymuştuk? Bazı erkekler ilişkilerden korkar, fakat asıl önemli olan kendini sürekli geliştirmek, yeni deneyimler elde etmek, yeni şeyler yaşamak. Böyleyseniz asla sıkıcı birine dönüşmezsiniz, biraz gizemli; onda ilgi uyandıran biri olmaya devam edersiniz.

Anti-Dump Relapse’e şu cevabı vermiş:

Alıntı:


Onu sevdiğini belli ettiğin an, kız görevini tamamlamıştı.

Kadınlar sevgi avcısıdır. Bir sevgi emaresi görene kadar orada beklerler. Buldukları anda başka bir adama geçip aynı işlemi orada uygularlar.

Senin de fark ettiğin gibi, asla aradıkları sevgiyi bulduklarından %100 emin olmasınlar. Bundan sonra “Seni seviyorum” cümlesini çok nadir kullan.


Kadının sizi elde etmek için ÇABALAMASINI sağlayın. Bu Pasif ve ilgisiz olmanız gerektiği anlamına gelmiyor, sadece kendi hayatınızı yaşamaya devam ederken size misafir olmak isteyen birine “Tamam, ama uyman gereken bazı kurallar var.” demeniz gerektiği anlamına geliyor. Bu konuda tutarlı değilse ona YOL VERİN.

Dördüncü Bölüm: Kadınların Zayıf Noktası Olan Aksiyona Öncelik Verin (Yakında)

Çeviren: Seljuk

Anti Dump’ın Makinesi – İkinci Bölüm : İlgi Seviyeleri Hakkında Daha Fazlası

Başlangıç : Anti Dump’ın Makinesi – Giriş

Önceki Bölüm: Anti Dump’ın Makinesi – Birinci Bölüm: İlgi Seviyeleri

Varsayalım bi buluşma planı yaptınız. O da ne, hatun planı sevmedi! Yetiş ya Anti-Dump, ne diyeceğiz bu kıza şimdi?

Alıntı:


Ne dediğinin HİÇBİR önemi yok. Onunla bir daha görüşmeyeceksin çünkü.

“Yok ya, ilgimi çekmedi. Neyse dikkat et kendine.” Diyorum, sonra telefonu kapatıyorum ben.

Bir kadın ne zaman sizin sunduğunuz ilk teklifi çevirmeye kalkarsa direkt “İlgimi çekmedi.” Cevabını verip, teklife teklif ile cevap vereceksiniz.

Sen: “Hadi cumartesi akşamı dışarı yemeğe çıkalım.”

Kız: “Benim bowlinge gidesim var.”

Sen: “Bowling ilgimi pek çekmiyor benim, bilardoya gidelim.”

Unutmayın bu SADECE 1. Ve 2. Buluşma için. İKİNCİ teklif de iplerin sizin elinde olmasını kabul edecek mi diye yaptığınız bir ilgi sınama yöntemi.

Yaptığınız karşı teklife de olur demiyorsa: “Neyse boş ver, başka zaman bir şeyler yaparız, dikkat et kendine görüşürüz.” Diyerek bitirin. Bir daha da aramayın, sizin için bu kadarcık bir fedakârlık bile yapamayan biri ile buluşmayın.


Peki ya: “Tamam gidelim, ama o gün buluşmadan birkaç saat önce beni bir ara belki bir işim çıkabilir.” Benzeri bir cevap gelirse ne olacak?

İlişkiler üzerine birkaç kitap yazmış Don Steele’e göre doğru cevap:

Alıntı:


“Programının bu kadar yoğun olmadığı başka bir zaman yapsak daha iyi o zaman.” Cevabını verin. Eğer dediğini kabul ederseniz sizi cepte bilip, oyalayıp, son dakikada ekmesi mümkün VE BU BERBAT BİR ŞEY! Başıma geldi oradan biliyorum.

Fakat ben bunu taşaklarınızın kaç okka çektiğini anlamak için yapılan bir TEST olarak kabul ediyorum. Kadınlar sizin çocuk mu yoksa erkek adam mı olduğunu test etmek ister. Oğlan çocuğu iseniz genlerinizin gelecek nesle aktarımına karşı İLGİSİZLİĞİ saniyeler içinde tavan yapacaktır.

Erkeklerin, kadınlar tarafından sınanmayı kabullenmesi gerektiğini her fırsatta dile getiriyorum. Karşınızdaki kıza hiçbir zaman çantada keklik gözüyle bakmayın, size karşı İLGİSİ OLDUĞUNU, sizi SINAYIP durmasının EDERİNİZİ bilmek istemesinden kaynaklandığını varsayın. Erkek çocuğuysanız ederiniz yok, erkek adamsanız belki vardır. Testler bir süre devam edecek, ardından tekrar yenileri gelecek.


BondjamesBond şu yorumu yapmış:

Alıntı:


Kendi adıma konuşayım, son gün teyit amaçlı aramalarla ilgili bir sıkıntı yaşamadım… Hep yaptığım bir şeydi. Bir-iki gün önceden arayıp, değişen bir şey olup olmadığını kontrol etmek amaçlı, karşı tarafın isteğiyle değil tamamen kendi isteğimle yaptığım bir şeydi. Kendimce bir sınama yöntemiydi. Yarım ağızla verilen cevaplar ya da buluşmayı iptal etme isteği geliyorsa ardıma bile bakmadan uzaklaşıyordum. Sadece bir kere bir hatunun gelmemesini anlayışla karşıladım… Apandisit iltihabı sonucu hastaneye gitmesi gerekmişti, böyle durumlar da yaşanabiliyor.

Beni ekeceğini düşündüğüm için irtibatı kestiğim hatunlar arasında bana kendi dönüş yapıp buluşma ayarlamaya çalışanların sayısını bile unuttum, hiçbirinin telefonunu da açmadım. Bana kalırsa teyit amaçlı yapılan aramalar, kendi koyduğunuz sınırlar çerçevesinde, makul olabilir.

Ama 1 numaralı kuralı sakın çiğnemeyin…
Asla ama ASLA bir kadına yalakalık yapmayın.


Şimdi Anti-Dump’ın İyi Çocuk ile olan bir diyaloğuna bakalım.

İyi Çocuk, “İyi bir kız” zannettiği kız arkadaşının neden eski sevgilisine döndüğünü bir türlü anlayamıyor:


Hoyratça davrandığın tek şey Erkeklik gururun.

Ayan beyan terk edilmişsin ama farkında bile değilsin.


Eski sevgilisi de tekrar onla birlikte olmak istiyormuş, kız da “bir şans daha vermek istedi”.


Kardeşim, sen TERK EDİLMİŞSİN. Kızın aşk hayatından kalıcı olarak atılmışsın. Bir kadın eski erkek arkadaşına döndüyse seni, kendisi için yeterli görmediği kararını verdiğindendir. Senden“tadımlık bir lokma” aldı sadece, sana karşı duygusal bakımdan ilgi seviyesi DÜŞÜK.

Belki tekrar sana dönebilir, ama dönse bile seni tekrar TERK EDECEK. Çünkü ilgi seviyesi yetersiz.


Onu da anlıyorum biraz.


Yalnızca kafası karışık, her şeyden bihaber, iğdiş edilmiş bir iyi çocuk, kızın onu terk edip eski sevgilisine gitmesini “anladığını” söyler.

Neyse ki doğru yere geldin, senden bir Don Juan çıkarmamız hala mümkün.


Asıl mesele bana karşı hala boş olmaması fakat “arkadaş kalmamızı” istemesi.


Senden hala “biraz” hoşlanıyor, bir Don Juan için bu yeterli değil. Sana hasta olması gerek.

Seninle evlilik hayalleri kurması gerek.

İşin özü, sana karşı ilgi seviyesinin YÜKSEK olması gerek.


Merak ediyorum, adamın bu kızla tekrar görüşmesinin sebebi kıza sahip olabilecek tek kişi olmadığını anlaması mıydı?


Fark etmez, “Ona dönmeye karar verdim.” der demez sana karşı ilgi seviyesinin YETERSİZ olduğunu göstermiş oldu.


Onun için de kolay bir karar olmadı ama çok üzüldü, çok ağladı…


Siz iyi çocuklar tam da bu noktada TAMAMEN yanılıyorsunuz. Seni terk etmesi zor falan olmadı, eski erkek arkadaşına beslediği duygular sana karşı beslediklerinin 10 katıydı. Terk etmesi çok da kolay oldu.

Zor olan kısım SENİ ÜZMEKTİ. Sana az da olsa değer verdiğini biliyordu, başlattığı gibi bitiremeyeceği bir işin içinde olduğunu da biliyordu. Senin için ağlamadı, senle eski sevgilisi arasında kararsız kaldığı falan yok.

Ağlamasının sebebi SENİ BIRAKIP GİTMESİ.

Sizin gibi iyi çocukların yapacak çok işi var. Sakın unutma, ben de bir zamanlar senin durumundaydım.


Asıl sorum şu: O elemanın onu kullanıp atacağını kıza nasıl fark ettiririm?


Niye umursuyorsun ki? Artık senin sevgilin falan değil, bir daha da olmayacak. Bir kadın seni bir kere terk ettiğinde duygusal açıdan bütün her şey bitmiştir, başka bir ihtimal yok.


Ya da bu “arkadaş kalalım” durumundan nasıl kurtarırım kendimi?


İmkânsız. Her şey bitti kardeşim, seni boşa umutlandırıyor. Onu tekrar elde etsen bile seni TEKRAR terk edecek. İlgi seviyesi yetersiz çünkü.


Ama daha geçen gün onu çok azdırdığımı söylemişti.


Tahrik oluyordu çünkü eski erkek arkadaşı onu tatmin etmek için yanında değildi. EĞER öncelikli olarak senden isteseydi, üstüne atlardı zaten. 6 ay çok uzun bir süre, bu kadar süre seks talebi hiç olmamış, hayra alamet değil.


Kafası karışmış bir vaziyette, ama elimden ne gelir ki?


KAFASI KARIŞIK FALAN DEĞİL! İyi çocuklar bu konuda hep yanılıyor, seni değil eski sevgilisini istiyor işte. Bu kafa karışıklığı değil kesinlikle.


Onu tamamen görmezden gelip, arkadaşlığını da kaybedecek şekilde hayatımdan çıkarayım mı (ki bu oldukça zor), yoksa böyle devam edip, arada kendimi hatırlatıp geri dönmesini bekleyeyim mi?


Arkadaş olarak kalsın, ama acilen onun yörüngesinden çık ve başka kızlardan numara almaya çalış. Seni boş yere umutlandırmasına mahal verme, aynı tuzağa düşme.

Başka birini bul.


TANIDIK GELDİ Mİ? Belki sizin de başınıza gelmiştir, kız sadece eski sevgilisini kıskandırmak için sizinle takılmıştır. Evet, kadınların erkekleri böyle kullandığı da oluyor.

Peki, biz erkekler neden kadınların ilgi seviyesi konusunda bu kadar zorluk çekiyoruz?  Çoğu şeyi gereğinden fazla analiz ediyoruz çünkü.

Peak diyor ki,

Alıntı:


Beyler, Anti-Dump bu konudan başka bir postunda, sadece laf arasında bahsetmişti ama bence yedi düvele duyurmak lazım, o yüzden bunu aklımıza kazıyalım! Gözünüzü seveyim, bir sonraki adımı atmak için bir işaret aramayı bırakın, sizi beğendiğine dair bir alamet aramayı da boş verin. Bir kadının kafasının içine asla giremezsiniz, boşuna denemeyin bile. Kadınları “okumaya” çalışmayın, vakit kaybı. Gidin bir yerlere davet edin, o zaman ne düşündüğünü KESİN OLARAK bileceksiniz. Eylemleri üzerinden bir sonuca varabilirsiniz.

İlk adım için size lazım olan tek şey ufak bir tebessüm ve biraz göz teması.

Bu dediğimin gerçek olup olmadığını mı sorguluyorsunuz?

Ben ettim siz etmeyin, hatalarımdan ders çıkartın. Geçmişte, bir yerlere davet edecek cesareti toplayana kadar benden uzun süre hoşlanmış kızlar oldu. En sonunda harekete geçtiğimde mutluluktan havalara uçuyorlardı, bu kadar fazla kızın benden hoşlandığından haberim bile yoktu. Ayrıca evet, hoşlanmak derken cinsel manada çekici bulmayı da kastediyorum. Haberim bile yokmuş, artık anladım tabi.


Anti-Dump ekliyor,

Alıntı:


Peak’in ilk yorumunda da dediği gibi “Analiz felcinden sakının!”

Erkekler kadın değillerdir. Beyler, o eteklerinizi çıkarın.

Aranızda henüz bir şey olmadan karşı tarafın kendisinden hoşlanıp hoşlanmadığını düşünenler KADINLARDIR. Erkekler bir şekilde kadınlardan bu kötü alışkanlığı kaptılar.

Kızın sizden hoşlanıp hoşlanmadığı aklınızın ucundan geçmemeli. Kızdan telefon numarasını istemeden ÖNCE bunun hiçbir önemi yok. Önemli olan tek şey sizin onu İSTEMENİZ.

Bilmeniz gereken tek şey bu.

Erkek adam önce istediğini ELDE EDER, sonra soru sormaya başlar.


Üçüncü Bölüm: İlişki HAZIR ALINIR, Yaratılmaz.

Çeviren: Seljuk

Anti Dump’ın Makinesi – Birinci Bölüm: İlgi Seviyeleri

Önceki Bölüm: Anti Dump’ın Makinesi – Giriş

Anti-Dump’a “Kadınları mutlu etmek için ne yapmalıyım?” sorusunu sorsaydınız size cevabı şu olurdu:

“Ne?!  Kadınları mutlu etmek mi? Konuya kızın tarafından değil, kendi tarafından yaklaş ve önce KENDİNİ nasıl mutlu edersin onu düşün.”

Çoğu insanın Anti-Dump’ı yanlış anladığı nokta burası. Bu adamlar (Hızlı baştan çıkarıcılar (speed seduction) ve türevleri) romantik bir ilgiyi sıfırdan UYANDIRMAYA çalışıyorlar. “Kadınlara beni daha iyi tanıması ve etkilenmesi için gerekli ortamı sağlayacağım.” gibi bir düşünceye sahipler. Anti-Dump’ın ise böyle bir kaygısı, ilgi ortamını YARATMAK gibi bir derdi yok, çünkü ilginin varlığını önkoşul olarak belirlemiş. Bu durum da çoğu kişinin kafasını karıştırıyor.

Çekici bir erkeğin Anti-Dump’ın Makinesini kullandığını varsayalım: Bu şahıs en nihayetinde kendisini seven bir kadın bulacaktır. Bir de berduşun tekinin bu Makineyi kullandığını varsayalım: Bu şahıs ise kendisini seven bir kadın bulamayacaktır.

“Bak gördün mü? Makine bozuk işte!”

Ahmak herifler! Başarı kıstasınız İLGİSİ YÜKSEK bir kadın elde etmek değil, sadece bir kadın elde etmek olmuş. Bu dünya siyah-beyaz, “Başarı = Kadınlara erişmek” “Başarısızlık = Bekâr kalmak” denklemine göre işlemiyor; asıl denklem “Başarı = YETERSİZ İLGİ SEVİYESİNDE bir kadına bağlı kalmamak” ve “Başarısızlık = YETERSİZ İLGİ SEVİYESİNDE bir kadına bağlı olmak” şeklinde. Mutsuz bir evliliği idare etmek bekâr olmaktan çok daha zor.

Çekici olan erkekte de, berduşta da Anti-Dump’ın Makinesi tıkır tıkır çalıştı. Makine’nin işi size kadın bulmak değil, ilgisiz kadınları elemek, SAPLA SAMANI AYIRMAK.  İpsiz sapsız herifin tekiyseniz sorunu Makine’de değil, kendinizde arayın.

Eğer bu berduş hayatını bir düzene koyup kendini adam ederse, makine eninde sonunda karşısına ona karşı ilgisi yüksek bir kadın çıkartacaktır.
Olay bu kadar basit.

Alıntı:


Kadının ilgisi SİZE olmalı, sizin yaptığınız şeylere değil.

Eğer bir kadın buluşma planını değiştirmeye kalkarsa bu KIRMIZI ALARMDIR.

Altı üstü bir buluşma için bile “pazarlık” yapan kadının, ilerleyen süreçte ne kadar büyük taleplerde bulunacağını siz hesap edin.

Yeminler olsun ki tamı tamına ON farklı ikinci buluşma teklifini reddeden bir kadınla nişanlıydım.

Bir ilişki yürüttüğüm belki de EN İNATÇI hatundu kendisi. Evliliğe doğru giden bir ilişkimiz vardı ve pazar günlerini annesinin evi dışında bir yerde geçirmeyi kesinlikle REDDEDİYORDU. Boston’dan da nefret ederdi ki ben Boston’ın HASTASIYIM. Keşke ikinci buluşma yerini Boston yapsaydım!

Eğer öyle bir teklif yapsaydım kendisiyle yolları çok daha erken ayırabilirdim.

Git kıza direkt: “Senle bilardo oynamayı planlıyordum, başka zaman haberleşiriz o zaman” cevabını ver geç.


KENDİ istediğiniz buluşma planını yapın. İlk başlarda, karşınızdaki kız sizin tarzınızı sevecek biri olmalı.

Alıntı:


Bir hafta sonra APAYRI bir buluşma teklifi yapın. Onun söylediği değil, kendi belirlediğiniz bir plan olsun. Unutmayın, sınadığınız şey İLGİ SEVİYESİ. İkinciyi de kabul etmezse numarasını bile unutun. İkinci teklifim reddedilse “ Biz apayrı insanlarmışız ya, neyse belki sonra görüşürüz.” gibi bir cevap verirdim ben olsam.

Sadece ilk değil, ikinci ve üçüncü buluşma teklifiniz da kabul edilmeli. Ondan sonra taviz vermeye başlayabilirsiniz.

Başka bir yöntem de teklife teklif ile karşılık vermektir.

Ron: Hadi paraşütle atlamaya gidelim. Cumartesi öğlen 1’de alırım seni.

Dediğim dedik kız: Aman, ben korkarım atlayamam uçaktan. Akşam yemeğe çıkalım onun yerine?

Ron: Olmaz, daha yeni 5 kilo verdim, Jet Ski’ye ne dersin? (KARŞI TEKLİF). Amcamın sözü var, onun jet skiyi alacağım. Saat 3 gibi alırım seni

Dediğim dedik kız: Olmaz ya, ben çok korkuyorum ondan düşerim diye.

Ron: Belki başka zaman buluşuruz o zaman, şimdi gitmem gerek görüşürüz.

Bütün mevzu şu: Kız ilk üç buluşmanızı kabul edecek biriyse gelecekte de esnek ve anlayışlı bir partner olacaktır.

BÜTÜN buluşmaların ortak bir ilgi alanı üzerinden olmasını bekleyen kadın benim gözümde başa beladır.

Yıllar önce kızın birini sinemaya davet etmiştim, aldığım cevap: “Film izleyecek HAVADA değilim ya şu sıralar.” olmuştu.

Şimdiki Anti-Dump “İyi o zaman, o havaya girdiğin zaman seni tekrar ararım.” derdi, yani HİÇBİR ZAMAN.

Bu konuda taviz vermeyin. Çaresiz biri olmadığınızı, ERKEK ADAM olduğunuzu gösterir. OMURGASIZ olmayın.

Sadece iyi vakit geçirmek için sizi kullanmaya çalışanları ya da sizi “sadece takılmalık” görenleri ayıklarsınız böylelikle.

ÖNCELİĞİNİZ kendiniz olsun.


Aynen öyle! Odak noktanız KENDİNİZ olacak, kız değil. Sizi olduğunuz kişi olarak seven biri olmalı, sevdiği kişi oldurmaya çalışan biri değil. Aksi davranışlarla da ilgi falan “uyandırmıyorsunuz”, sadece kendinizi kandırıyorsunuz. Bir insan niye kendini kandırır? Egosunu tatmin etmek için.

Alıntı:


Bir stratejinin işe yaraması için, taraflardan birinin stratejisiz olması şarttır.
Bu cümleyi tekrar okuyun.

“Strateji yapan tarafın” kazanması için diğer tarafın savunmasız olması şarttır.
Bu cümleyi de tekrar okuyun.

Efendi çocuk bir kadını defalarca arar çünkü “kurallara göre” bir kadın asla bir erkeğin cevapsız çağrısına dönmez.

Başka bir tabirle, (kurallara göre) bir erkek bir kadına buluşma için “yalvarmalıdır”. Hayır, erkek adam yalvarmaz.

Benim yöntemi kullanan birinin yalvarması teknik olarak mümkün değil, çünkü sadece iki kere arama sınırı var. Yani savunmasız değilsiniz.

Eğer hem kadın, hem erkek strateji yapıyorsa tıpkı bir satranç oyunundaki gibi çıkmaza kalırsınız, oyun kitlenir.

İki taraf da MAĞLUP olur.

Bunun çözümü basit: Strateji yapmayan hatunlarla buluşun. Bunun bir güzelliği de şu: Kadınlar strateji kurmayı pek sevmezler. YÜKSEK DÜZEYDE İLGİ uyandıran bir adamla tanışır tanışmaz kuralları ilk onlar çiğner zaten!

Bu yöntemi istisnasız uygulamanız biraz da bu sebepten dolayı gerekli. -Ufak da olsa- İlk tavizi veren her zaman kadındır.


Erkeğin önderlik etmesine (ilk başta) imkân vermeyen kadın, kadın olmaktan korkuyordur. Böylelerinden uzak durun.

Alıntı:


Şu dünyadaki erkeklerin neredeyse hepsi kadınları AŞIRI derecede ilgiye boğuyor. Bu artık olağanlaşmış, böyle gelmiş böyle gider diyebileceğimiz bir hakikat. Kadınlar ise bundan sıkılmış vaziyette, kendilerine milyonlarca iltifat yağıyor zaten. Siz kadınların yeterince ilgi görmediğine inanıyorsunuz, fakat bu inandığınız şey külliyen yalan. İlgiye aç olduklarını düşünüyorsunuz, ama öyle bir şey yok. Her gün bir erkek bir kadına “şu gün buluşalım” teklifiyle geliyor. Her gün bir erkek ondan numarasını istiyor, Her gün bir erkek ona ne kadar güzel olduğunu söylüyor.

Yukarıda verdiğim örneklerdeki gibi, bir kadına ilgiyi İLK gösteren taraf olduğunuzda kadın ilgisini KAYBETMEYE BAŞLIYOR. Yönteminiz, kadınlara hiç kimsenin yaklaşmadığı bir dünyada yaşasaydık işe yarardı sadece. ANCAK O ZAMAN, ilgi seviyesinde ani bir ARTIŞ olurdu. Fakat gerçekte olan, ona ne kadar güzel gözüktüğünü veya konuştuğunu söylediğiniz anda ilgi seviyesinin DÜŞÜŞE GEÇMESİ. İlgi görmek onun için ÇOK SIKICI.

Yani vardığımız sonuç ortada bir “Döngü” falan olmadığı. İlgi göstermek bütün işi bozuyor. Haksızlık etmeyeyim, belki çekici olmayan bir kadında bu yöntem işe yarayabilir. Fakat çekici ve güzel birinde bana kalırsa GERİ TEPER.


İlginç bir durum aslında, sanki çirkin kadınlar güzel davranışlar, güzel kadınlar çirkin davranışlar talep ediyormuş gibi.

Aptal âşık gibi davranmayı bırakın ama güzel bir hatun bulmada işe yaramadığından değil, aslında kendinize saygısızlık yaptığınız için bırakın. Yaptığınız şey hak etmeyen kadınlara çiçek almaktan farksız.

Alıntı:


Don Juan yöntemi, senin de dediğin gibi, aldatmaca değil. Bunu sen de biliyorsun. Çok sık rastlanılmayan, sağduyu içeren bir yöntem. Bunu yüksek düzeyde ilgi uyandırıp, kızı yatağa attıktan hemen sonra terk etmek için de uygulayabilirsin tabi. Ama bu düşük bir ihtimal.

Bu metotları kullanan erkekler sadece seks değil, SEVGİ de arıyor.

Dikkatsizlik problemi çeken insanlar değiliz, Bize ilgisiz kadınlar hariç tabi!

Devlar’ın DJ yöntemini ahlaksızlıkla suçlaması da gülünç. Kız bize ilgi duymazsa zaten seks yok, onun yaptığı gibi kızı yatağa attıktan sonra kaçmıyoruz. Bizim kaçtığımız zaman dilimi seks aşamasından çok daha önce.

Asıl ahlaksızlık nedir söyleyeyim size: Gerçek “ahlaksızlık” erkeklerin KERİZ muamelesine maruz kalması. Gerçek ahlaksızlık, Kadınların -umurlarında bile olmayan erkekler tarafından- hediyelere boğulması, istediği konsere ücretsiz girebilmesi, erkeklerin KULLANILMASI.

Seks oyuncağı olarak kullanılmayı da buraya ekleyebilirim. Evet, erkekleri sadece seks için kullanıp atan kadınlar da MEVCUT. Bu tarz hatunlardan uzak durmanız şart çünkü kendileriyle sağlıklı bir ilişki kurabilmeniz imkânsız (kadın veren taraf olmalıdır, alan değil).


Özetlersek:

Alıntı:


Ko-B bile meseleyi çözdü. “Eninde sonunda ambalajı açıp asıl ürünü gördüğün an gelir.” Demişti ki olay tam da bu işte! İlişki müessesi emlak borsasına benzer, hiçbir şey bilmeden piyasaya giren büyük kazık yer. İlerde değerlenecek yalanlarıyla, dağın başında bir arsa ile kalıverirsiniz.


Sonraki Bölüm: İlgi Seviyeleri Hakkında Daha Fazlası

Çeviren: Seljuk