Jocko Willink – Fiziksel Eğitim ve Stres

Fiziksel Eğitim
Fiziksel eğitimin her türden faydası vardır.
Daha sağlıklı olacaksın.
Bu bir gerçek.
Antreman yaparak vücüdundaki endorfini, testosteronu, büyüme hormonunu, kalp hacmini,insülin hassasiyetini ve doğal katil hücreleri arttıracaksın.
Bu değişiklikler aşağıdaki sağlık sorunlarını önlemeye veya tedavi etmeye yardımcı olacaktır: Yüksek tansiyon, obezite, kalp hastalıkları, tip 2 diabet,uykusuzluk ve depresyon.
BOOM
Hala ikna olmadın mı?
Antreman yapmak seni daha zeki yapacaktır. Evet,zeki.
Beyne giden kan akışını arttırır.
Büyüme hormonunu arttırır,bu da yeni sinir hücrelerinin gelişmesini destekler.
Sinaptik plastisiteyi geliştirir, nöronların mesaj gönderip almasını sağlar.
Aşağıdaki gibi bilişe yardımcı olan beyin kimyasallarnı serbest bırakır: dopamin,glutamat,nörepinefrin ve serotonin.
Ayrıca zihinsel süreçlere yardımcı olan bir protein plan beyin kaynaklı norotrofik faktörü(BDNF) üretimini arttırır.
Ama,sadece bunun için sözümü tutmayın.
Git. Yap.
Biraz egzersiz yap ve zihninsel durumuna dikkat et.Daha bilinçli,daha keskin ve daha zeki hissedeceksin.
Bu gerçek.
Stress:İyi ve Kötü
Gelişmek için stresse ihtiyacımız var.
İyileşmek için bedenimizi ve zihnimizi zorlamamız gerekir.
Strese karşı ana fiziksel reaksiyonlarımızdan biri kortizol hormonunun vücuda salınmasıdır. Beyinde glikozun yapılabilmesi, depolanmış rezervlerden enerji üretilmesi ve enerjinin daha az acil ihtiyaçtan ziyade acil tehditlere odaklanması gibi birçok etkisi vardır. Ayrıca vücut boyunca kan akışını optimize etmek için kan basıncını arttırır.
Ama stres kötüdür de.
Çok fazla stres altındaysak ve kortizol vücutta sık sık salınırsa olumsuz etkileri başlar. Aynı uzun süre “kırmızı”da çalışan bir araba gibi.
Kortizol düzeyleri sürekli olarak yüksek kaldığında,bağışıklık sistemi baskı altına alınabilir, kan basıncını arttırır ve hipertansiyona neden olabilir,sürekli yüksek tansiyon kalbe ve damarlara zarar verir.
Aynı zamanda yağ birikimini teşvik edebilir ve hatta bazı seviyelerde kemil kaybına sebep olabilir.
Egzersiz bir stres şeklidir ve kortizolün salınmasına neden olur. Her nasılsa, egzersiz koşulları kaslar ve kalbi eğittiği gibi,vücuda da kortizolü uygun tepkide serbest bırakması ve kortizolü dengede tutması için eğitir.
Kortizolün aşırı düzeyde düzenli salınımı da overtraining için önemli bir faktör olabilir:bedeni çok zorladığımızsa aşırı kortizol yorgunluğa ve performans düşüklüğüne yol açar.
Bu yüzden bedeni ve zihmi çok fazla streslendirmemelisinizdir.Ama yine de zihnen ve bedenen gelişmek iççin streslenmelisiniz.
Konuk Yazar : Kaan

Genç Erkeklerin Yaptığı Hatalar

Red Pill üzerine yazılar yazdığımdan beri yaşları 18- 30 arasında değişen erkeklerden mesajlar alıyor, onlarla konuşuyorum. Bu erkeklerin büyük bir kısmı 18- 22 yaşlarında genç ve tecrübesiz erkekler. Bu yazıda, söz konusu erkeklerle olan sohbetlerimden edindiğim bilgilerle erkeklerin yaptığı yaygın hatalar üzerinde duracağım.

1- Hatun kişiyi özel zannetme: Neredeyse her erkek, hoşlandığı ya da birlikte olduğu kadını hayatında çok özel bir yere koymuş, ona olduğundan kat be kat daha fazla değer vermiştir. Bu, bize küçüklüğümüzden beri öğretilen ” kadınlar çiçektir” mitinin gelecekteki yansıması. Kadınlar masumdur, iyi kalplidir, aşık olunan kadın el üstünde tutulmalıdır inancı, medya ve popüper kültür tarafından sürekli zihinlerimize işlenen fakat gerçeklerle alakası olmayan saçma düşüncelerdir. Bunu bizzat kendiniz tecrübe etseniz de, bir sonraki kadının farklı olacağını, sadece yanlış kişiyle birlikte olduğunuzu düşünmeye aşırı meyillisiniz.

2- Seksi memleket meselesi haline getirme: Bu da yine erkeklerin çok takıldığı bir mevzu. Tamam, cinsellik önemli. Her sağlıklı erkeğin normal olarak yapması gereken bir şey fakat evli olmayan bir erkeğin düzenli seks hayatının olması zor. Sevgilisi olsa bile erkek, istediği her an, her yerde sekse ulaşamıyor. Çoğu erkek, sevgilisi varken bile düzenli seks yapamıyor. Yani sizin sandığınız gibi herkes tavşanlar gibi sevişirken siz 31’e mahkum değilsiniz. Ayrıca bu iş, yemek yemek, duş almak, uyumak kadar doğal bir şey. Hepiniz ilk cinsel deneyiminizi yaşadıktan sonra aslında seksin hiç de abartılacak bir şey olmadığını göreceksiniz.

3- Oyun korkusu ve çekinme: Bu da yine tecrübesiz erkeklerin çok sık yaptığı hatalardan biri. Sebebi ise çok basit: Karşınızdaki kadını ulaşılmaz, aşırı değerli görme ve kendini onun karşısında ezik hissetme. Buna hiç gerek yok. Karşınızdaki kadın dünya güzeli de olsa evde yalnızken pembe eşofmanları çekip dizi izleyen, sikindirik pop şarkılar dinleyen, kız kankalarıyla ayakkabı, çanta, survivor muhabbeti yapan ya da diğer kızları çekiştiren, tek derdi adam akıllı bir erkek bulup sevişmek olan, makyajsız haliyle sizde belki de hiçbir çekim oluşturmayacak basit bir hatun. Tabi ona sorsanız size ne kadar özel olduğundan bahsedecek, diğer hatunlardan üstün yanlarını sıralayacak. Sadece gülün ve geçin.

4- Her şeyi shit test sanma: Bu en çok karşılaştığım hatalardan biri. Erkekler, Red Pill’i alır almaz, reddedilemeyen, her kızın anında çekimine kapılacağı bir erkek olup çıkacağını sanıyor. Böyle bir şey yok, gençler. Okumak tek başına yetmez. Bolca tecrübe edeceksiniz. Sürekli diyorum: Hata yapacaksınız ve ders alacaksınız. Malesef işin kolayına kaçma insan doğasının en kötü özelliklerinden biri. Bu sebeple burayı okuduktan sonra %100 başarı yakalayacağını sanan erkekler, reddedilmeyi sıklıkla shit testle karıştırıyorlar. Bana yüz vermedi mi? Shit test. “Ya bi gider misin” mi dedi? Shit test. “Numarasını vermedi mi?” Shit test. Yok öyle bir şey. Her şey shit test değildir. Bazen reddedilirsiniz ve hatun tarafından istenmezsiniz. Bu da oyunun bir parçası. Bunu kabullenin ve bundan dolayı kendinizi ezmeyin. Her zaman oyunu kazanacaksınız diye bir şey yok. Bazen de kaybedeceksiniz ve başka biriyle yeniden başlayacaksınız.

Küçük Porno Deneyi

Selam yoldaşlar. Bugün sizlere pornoyu bırakma sürecimi anlatacağım umarım sizlere de tecrübelerimin faydası dokunur (Tabii ki hiçbirimiz porno izlemiyoruz olm manyak mısınız?)

Öncelikle belirmeliyim ki bu süreç benim için çok da ideal geçmedi. Defalarca kez döndüm bu konuda kendime verdiğim sözlerden ama sonunda çözdüm. Defalarca kez bu son diye kalktım bilgisayarın başından ve sonra kendimi yine hunharca porno izlerken buldum.

Bağımlılık sürecim tam bir bataklıktı. Kesinlikle aşırı yoğun şekilde pornolar izledim hatta aranızda en extreme pornoları ben izlemişimdir. Compilationlar, throat bulge fuckingler,  bimbo abuselar … pornhub da subscribe ettiğim kanallar vardı mesela (link verebilirim 😀 )

Neyse efendim gelelim bırakma sürecime. Bu kısım biraz karışık o yüzden yanlış, gedik varsa affola. Bırakmaya karar vermem bir travma üzerine oldu. Bir keresinden penisime neredeyse dokunmadan porno izleyerek boşaldığımı farkettim. Partnerimle olan seks sürem komik boyutlara inmişti. Bırakmak için zaman geldi de geçiyordu bile…

Noluyordu lan ? Dokunmadan boşalmak da ne ? Ararştırdıkça öğrendim ki artık beynim neredeyse tamamen görüntü odaklı çalışmaya başlamıştı, aşağıda olanlar onu bağlamıyordu. Mahvolmuştu adeta. Neyse ki öğrendim ki tedavi edilebilirmiş. Bunu da süreci parçalara bölerek yaptım.

İlk etapta izlediğim pornoların içeriğini kıstım. Rough porn içeriklerini yasakladım ama compilation vs vs soft pornoları iki hafta kadar izlemeye devam ettim. Sonraki adım ise compilation izlemeyi bırakmak oldu. Artık sadece içinde aynı kadının ve erkeğin bulunduğu pornoları izlemek vardı. Bu kısımlarda hiçbir zorluk yaşamadım çünkü beyin küçük değişikliklere alışıyordu hemen.

Bir buçuk ay kadar bu şekilde ilerledikten sonra haftada ayırdığım zamanı azalttım ilk etapta hafta da 8 saate yakın bir zaman harcadığımı hesapladım bunu aniden yarıya düşürdüm. Bu zaman kotasına uymak koşulu ile izlemeye devam ettim haftaların devamında bu süreyi de kıstım ve yarım saate düştü. Artık kendiliğinden daha az porno izler oldum günlerce izlemeyince çıldırmıyordum. Halbuki önceki zamanlarımda iki gün zor dururdum.

Ancak her şey çok düzgün değildi halen dördüncü günün sonunda çok fena izleyesim geliyor libidom tavan yapıyordu ders çalışırken falan. Aslında beynin aradığı şey dopamindi. Ben de kötü alışkanlıklarım arasında bir şeçim yapıp canım her porno istediğinde biraz olsun bilgisayarda oyun oynadım (maks 20 dk). Dopamin dopamindi ve bilgisayar oynamayı çok daha rahat bırakabiliyordum. Beynim de buna olumlu yanıt verdi. Oyun sonrasında porno izleyesim gelmiyordu. Bu şekilde haftalarca izlemeden idare ettim ve porno izlemek nüksettiğinde bilgisayar oynuyordum.

Son darbe olarak ise “nüksetme” olayını araştırdım ve öğrendiğim kadarı ile bir bağımlılık size nüksettiğinde bulunduğunuz ortamı değiştirmek, yürümek vs vs size iyi geliyormuş daha sonra her nüksetmede bunu denedim ve geçti. Emin olun çok sürmüyor bu tarz nöbetler atlatıyorsunuz sadece size bunu çağrıştıran şeylerden uzak durun mesela ben bilgisayarımın olduğu odada ders çalışmıyordum gibi gibi… size bunları çağrıştıran nesneleri falan bulun ve onlardan uzak kalın faydasını görürsünüz…

Sonra tabi yine bilgisayar oynamayı da bıraktım yerine hobileri koydum modelcilik ve gitar çalmak. Nöbet çok şiddetli ise spor salonunda makinelere kafa atmak. Testosteron fazla olunca gözünüzü o ağırlıklar korkutmuyor.

Şu an 57 gündür porno izlemiyorum ve mastürbasyon yapmıyorum. Birkaç kere fuckbuddy ‘im ile seks yaptım o kadar kendisi de bir değişiklikler olduğunu onayladı (ben demeden).

Süreç öncesi depresif duygularım yoğunluktaydı. Bazen red pill’i yutarak kötü mü yaptım nile diyordum. Şimdi geçti sayılır neredeyse o duygular. Gayet pozitifim, hayatımın zor bir evresinde olmama rağmen. Sadece bunun için bile nofap önerilir.

Sporda ağırlıklarda yüzde yirmi civarında artış var ve vücudum daha az yoruluyor. Birçok işe koşabiliyorum eskiye oranla müthiş derecede ilerleme var. Ses tonumda kalınlaşma var ailem ve arkadaşlarım da söyledi bunu. Sosyal anksiyete daha az. Kızların gözünün içine bakabiliyorum artık konuşurken ve gerilmiyorum. Sonuç daha olumlu eskiye oranla. Bakışlarım daha sert olmaya başladı fark edilir derecede.

Benim tavsiyem şöyle alfa böyle sigma olurum diye sorular sormak yerine ciddi ciddi nofap e uyun çoğu şey kendiliğinden toparlanıyor zaten. Maskülenizm doğamızda var yüksek testosteron bir çok sorunu çözüyor.

Bir de sürece odaklanmayı öğrenin dostlar…

Ayrıca bkz. Pornoyu bırakmanın çok kolay yolu kitabı.

Konuk Yazar : Jagdpanzer

Saha raporu – Tinder eşleşmesi ve unmatch’e giden mesajlaşma

Erkek Adam kitapları serisinden Erkekler İçin Tinder Rehberi kitabı için tıklayınız.

Zencimsiadam, Tinder’da ilk eşleşmesini ve ışık hızıyla eşleşmeden çıkışını yazmış ve tavsiye istemiş:

Merhabalar Mahmut Abi,

Ben Tinderda bir eşleşme yakaladım ve aramızda şöyle bir diyalog geçti.

(Kızda ağırlıklı squat yaparken bir fotoğrafı vardı) B:Ben, K:Kız

B: Doğru söyle,o squattan kalkamadın ve yere çakıldın dimi? 😀
K: Hayır …
B: Hayatının yarısını spora adamış biri olsan bile böyle durumlar olabilir naparsın 🙂 (burda biyosunda hayatının yarısını spora yarısını sanata adamış biri yazıyordu).
K: Hayır dedim ya …
B: Hadi ama daha 2. fotoğrafındaki fiyaskoya değinmedim bile 😀
K: Kardeşim şaka mısın sen (evet aynen böyle dedi ve ben bunu shit test saydım).
B: Evet,en büyük hobimde Tinder’da eşleştiğim kızlarla dalga geçmek 😀
K: (kız burda 7 tane mesaj attı.) Hatırladığım kadarıyla şöyle: -Bir insanın başarıları üzerinden dalga geçilmez. -Daha kendine saygın yok bana nasıl olsun. -İçler acısı bir halin var. vb. şeyler yazdı.
B: Ohoo senle her şakalaşıcak birine böyle köpürüyosan işimiz var.
B: Ayrıca iltifatlar için teşekkür ederim 🙂
K: (kız burda hakarete devam etti)
B: Eğer kaldıramayacaksan eşleşmeyi kaldır çünkü ben böyleyim
K: Seve seve(ve birkaç hakaret daha ettikten sonra eşleşmeyi kaldırdı)

Benim sorum şu: Bu benim Tinder’da ilk eşleşmemdi. Şahsen çerçevemi bozmadığıma inanıyorum,o attığı 7 tane saldırgan içerikli mesajları ilk başta shit test olarak düşündüm ama sonradan hakaret olduğuna karar verdim. Sence oyunum iyi mi yoksa değiştirmem gereken yerler var mı? Cevaplarsanız çok memnun olurum ve Mahmut Abi sitede çevirdiğin ve kendin emek vererek yazdığın yazılar için çok minnettarım hiç olmamış abim olarak görüyorum seni 🙂

Öncelikle

Kızda ağırlıklı squat yaparken bir fotoğrafı vardı …

Tinder’dan götünün görüntüsünü pazarlayarak ilgi ve alfa avlamaya çalışan bir ilgi orospusunun kibar ve normal bir kız olmasını bekleyemezsin. Senin profil fotosundan ya da yazandan girmen (o göte övgü düzmek yerine) çok kötü değil ama çok yapılan bir hayatı yapmışsın, shit test varsayımının doğrulanmadığının farkına varamamışsın.

Shit testin yaygın bilinen bir şey olmasından beridir bu kavram, hayırdan anlamama niyetine bahane olmaya başladı. Yorumlarda kızın suratuna tükürmesini “yarabbi şükür shit test” algılayan erkeklere rastlıyorum.

Tamam ilk başta bir şeyi shit test saymak red saymaktan daha faydalıdır ama temel kural eğer o şey tekrarlanıyorsa shit test değil reddir. Örneğin kız “erkek arkadaşım var” derse bunu shit test kabul edip bir atak daha yapabilirsiniz ama kız bunu tekrarlıyorsa red sayacaksınız. Kız başta soğuk ise shit test olabilir ama 2 – 3 dakika konuşmaya çalıştıysanız ve kız hala soğuksa kız size “gidin” diyor.

İkincisi, shit testler soru ya da ifadedir ve yürüdüğünüz kadınla diyaloğunuzda gelir. (*) “Hayır” diye kestirip atması shit test olmadığına delil. Eğer “hadi ya, nerden çıkardın?” ya da “sen her squad fotosuna bu mesajımı kopyalıyorsun?” soruları shit test olabilir ama kuru bir “hayır” bariz shit test değil.

Ama diyelim ki bunu shit test kabul ettin, ikinci hayırda anlaman gerek ki burada kız sana shit test atmıyor (= aklında seninle flört etmek yok).

Shit test olmadığı bir öncekinde belli idi ama burda tam ayyuka çıkmış. Şimdi bu kızla arandaki cold approach (soğuk yürüme) değil. Warm approach (sıcak yürüme) zira kız seni match ediyor. Instagramdaki gibi soğuk yürüme mesajı atmıyorsun. Yani mesaj attığın kızın seninle flört etmeye niyeti var. En azından başında. Fakat 2 hayır almışsın ve ısrarla şu mesaj gelmiş arkasından …

Hadi ama daha 2. fotoğrafındaki fiyaskoya değinmedim bile 😀

Buradan sonraki kısımlar tamamen gereksiz. Yürüme başarısız oldu. Orada bırakman lazımdı. Ama sen muhtemelen elinde başkası olmadığından veya kıçın güzelliğinden devam etmek istedin. Elinizde bolluk yoksa bile yürümenin başarısız olduğunu kabul edip geri çekilecek olgunluğu koruyun.

Kardeşim şaka mısın sen (evet aynen böyle dedi ve ben bunu shit test saydım).

Kız hayırdan anlamadığın için burada kabalaşıyor. Ve aynı zamanda tepkisinin sana söylediği karşında kadının öküzü olduğu. Normal bir hatun burada seni unmatch ederdi ama bu işte normal bir hatun değil. Muhtemelen özbeğenisi bin kilometre geniş, 1 cm derin bir hatun. Tinder’da çok görüyorum bunları. Genelde “götüm ne güzel değil mi, götümün çok güzel olduğunu görmüş müydünüz” şeklinde squad, bikinili popo, ana konusu popo foto atmış” hatunlar. Bir de tabii çorabını göstermek için bile tepeden dekoltesini kapsayan foto çeken tipler.

Türkiye’de erkek nüfustaki öküz oranının aynen kadın nüfusunda da var olduğunun farkında olun. Ve bir kadın güzelse öküz değil melektir diye bir şey yok. Bak, bu öküz çıktı.

Şahsen çerçevemi bozmadığıma inanıyorum,o attığı 7 tane saldırgan içerikli mesajları ilk başta shit test olarak düşündüm ama sonradan hakaret olduğuna karar verdim.

Sen çerçeveyi kardeşim şaka mısın mesajından itibaren bozmuşsun ve sonra 7 tane hakareti ettikten sonra hala kızla flört etmeye çalışarak darmadağın etmişsin.

Peki ne yapmalıydın? Burada zevkler ve renkler de devreye giriyor. Ben şahsen böyle götüyle varolmaya çalışan hatunları sağa atmanızı tavsiye etmem. Bu hatunların meziyeti az – draması bol olma ihtimali çok yüksek. Kısa süreliden fazlasını düşünmeyin. Ama zaten Tinder vur – kaç yeri niye düşünmeyelim derseniz de örneğin Hank Moody “deli misin abi böyle hoş ve boş hatunlar deli oluyor, yatakta çok sağlam” diye yürüyor. Seçim sizin. Hank zevkine bakıyor, ben “bunu sikip niye ödüllendiriyim amk” kafasındayım. (**)

Diyelim eşleştin ve yürüdün, her boku shit test algılamayın. Tekrar ediyorsa shit test değildir (istisnası “kaç kadınla yattın” gibi sorulardır). İkinci hayır geldiğinde kızı ya orada bırakmalıydın (benim Tinder böyle bir yere gitmemiş mesajlaşma dolu) ya da devam etmek istiyorsan konu değiştirmeliydin.

Fakat senin ölümcül hatan ve çerçeveyi dağıtman Kardeşim şaka mısın sen mesajına tepkin. Burada kızı hemen, bir şey söylemeden UNMATCH etmen lazımdı. Çerçeveyi de burada bırakmışsın ve üstelik arka arkaya giydiren hatuna hala yürümeye çalışmışsın. Bunu muhtemelen sen de hissettin ama işte o götün uyandırdığı betalık, çerçeveye galip geldi.

Orda unmatch etsen, kızın birkaç saat ağzına sıçarsın zira bu tip götüyle varolan kadınlar Türkiye gibi abazan diyarında böyle bir erkeklikle hiç karşılaşmazlar.

Eğer kaldıramayacaksan eşleşmeyi kaldır çünkü ben böyleyim

Bu da yanlış. Kıza o zevki vermişsin maalesef.

Tekrar edeyim, shit test çok yanlış anlaşılıyor, hatun suratına tükürse “yarabbi şükür shit test” değildir. İlk hayırı shit test sayabilirsin ama bir şey ikinci kez tekrarlanıyorsa shit test değildir. Sende 3. olmuş ki orada kabalık var. Bir kızın tepkisini shit test sayabilirsin ama tekrar ediyorsa gerçek bir tepki say ve konuyu değiştir. Ya da yürümeye başarısız başladığını kabul et ve çekil git.

Eğer bir saygısızlıkla karşılaşırsan (Türkiye’de kadının öküzü de bol olduğundan karşılaşırsın) hiçbir şey demeden UNMATCH et. Burada hiçbir şey dememen önemli. Eğer hatuna giydirirsen, kıza göstereceğin tek şey, küçük bir kabalığı ile senin duygusal durumunu hızlıca değiştirebildiği ki ondan sonra UNMATCH etsen kızın sikinde olmaz. Tanımadığı bir kadının tek lafıyla bozulan bir sünepe isterse 1,000 kere unmatch etsin. Ama bir şey demeden unmatch edersen, “lan yoksa kaçan balık büyük müydü” diye hatunun hipergamisine kafayı yedirirsin.

Böyle yaparsan çok güzel hissediyorsun, bolluk zihniyetine katkısı büyük ve o hatunun egosuna nükleer bomba atıp çıkıyorsun. Belki o da ders alır. Reddedilene kadar aynı kapıya kafa atmak, mavi haplı bir davranıştır. Fişi çekenin sen olman daha önemli.

Sen belki böyle bir durumda o kıça ulaşmanı garantileyecek sihirli bir hap umudu ile yazdın ama dünya ve kırmızı hap böyle çalışmıyor. O göte rağmen mavi haplı sünepeler gibi değil de çerçevesi olan bir erkek gibi davrandım ve hatunu siktir ettim deneyimi, o götten daha değerlidir.

(*) – Bu nedenle de uzaktan bakışmalarda kızın yaptığı / yapmadığı şeyler, bakışma şekilleri, vs … shit test değildir. Shit test %99 yürüme esnasında konuşurken olur. Bunun zaten yürüdüğünüz ya da çıktığınız kızın sizi kıskandırmaya çalışması gibi istisnaları var ama hiç yürümediğiniz kız size uzaktan shit test atamaz.

(**) – Bu TagTheSponsor sitesinden sonra, o götü Dubai’de havuzda, yatta, plajda sergileyen hatunları “lan ya bunun üstüne Şeyh sıçmışsa” diye refleks olarak sola atıyorum :))

Para – statü – görünüş

– sa beyler, siktim ortalığı. Nezaket paradoksu yazısındaki hatalı bir kısıma cevap vereceğim diye başladım bilmem kimin ebesine kadar uzadı konu. Okuyanlar para-statü-görünüş’ün KADINLARDA CİNSEL ÇEKİM UYANDIRMA İLE KESİNLİKLE BİR ÂLAKASI OLMADIĞINI FARK EDECEKLER

BÖLÜM 1

“sonsuzluk ve bir gun”, şöyle demişsin:

– “eğer yürümek istediğin hatunun senle birlikte olma ihtimali düşükse o hatunla hiç vakit kaybetme. Bu ihtimali nereden anlayacaksın? Çok basit, bir hatundan görünüş, para ve statü bakımından aşağıdaysan o hatun seni çekici bulmayacak ve seninle birlikte olmak istemeyecektir. Bunu, hatunun sana olan tavrından, hareketlerinden rahatlıkla anlayabilirsin.”

BU KISIM YANLIŞ. Madde madde ele alayım:

1-) “eğer yürümek istediğin hatunun senle birlikte olma ihtimali düşükse o hatunla hiç vakit kaybetme. Bu ihtimali nereden anlayacaksın?”

Bir hatunun senle yatma ihtimalinin düşük olması SENİ İLGİLENDİRMEMELİ, BUNU HESAPLAMAYA ÇALIŞMAMALISIN.

– “Tomassi’nin 8 Numaralı Demirden Kanunu

Bir kadının seninle niye yatmayacağını anlamasını HER ZAMAN kadına bırak, asla bunu onun için yapma.”

Seninle neden yatmaması gerektiğini ANLAMAYA ÇALIŞIRSAN, kızla aynı tarafta kendine karşı savaşırsın. Çünkü o kız da neden senle yatıp/yatmaması gerektiğini aklında hesap ediyor ona yürüdüğün an da. Bunu senin yapmana gerek yok. Ayrıca yaparsan özgüvensiz davranmana yol açabilir, veya yatma ihtimalin olduğu hâlde KENDİ KENDİNE “bu benle yatmaz” diyerek kızı KENDİNE LAYIK görmeyebilirsin.. YANLIŞ.

Ayrıca bu düşünce oyunun en önemli kavramı olan İÇSEL OYUNA zarar verir.

Senin düşünce yapın, çerçeven; “BEN YETERLİYİM” çerçevesi olmak zorunda.

Nedir “ben yeterliyim çerçevesi?”

Post: Savaş Lordu Gibi Hatun Kaldırmak – İÇSEL OYUN

– Madde 13: “Ben Yeterliyim” Çerçevesi = 9 ve 10’luk hatunlara götüren altın anahtar.

İçsel oyunuzun temeli “ben yeterliyim” düşüncesi olmalıdır. Diğer bir deyişle, sırf erkek olduğunuzdan ötürü kadınlar için değerlisiniz. Her şey bu temel düşünce üzerine kuruludur. Bir kadının ilgisini çekmek için hiçbir şey “yapmak” zorunda değilsiniz. Zaten siz ondan daha rahat davrandığınız için kadın size ilgi duyar. Hiçbir şeyi değiştirmenize gerek yok. Şu andaki “oyununuzu” geliştirmenize gerek yok. Daha yakışıklı olmanıza gerek yok. Bunları onlar isterse ve size yardım ederlerse zaten YAPABİLİRSİNİZ. Ama yapmak zorunda değilsiniz. Zaten erkek olduğunuz için “yeterince iyi” bir adamsınız. Çünkü testosteronunuz ve bir sikiniz var. Kadınlar da buna değer veriyor.”

Düşünce yapısı bu olmak ZORUNDA. SEN SADECE ERKEK OLDUĞUN İÇİN DÜNYADAKİ BÜTÜN KADINLAR İLE YATABİLİRSİN. Çünkü seks için gereken şeyler: testosteron-sik ve östrojen vajina. Nike ayakkabı-Lacoste T-shirt falan değil. Ve Bunlar birbirini mıknatıs gibi çekiyor ve bunlar seks yapmak için yeterli, ikinizde de var. O hâlde istediğin bütün kadınlara yürüyebilirsin.

İşte böyle düşünerek kıza yaklaşmak gerekiyor. Yatmak istediğin bir hatuna yaklaşırken onun dış görünüşüne bakıp güzelliğini düşünürsen, ayakkabı markasına bakıp statüsünü-parasını düşünürsen ve BUNLARI KENDİNİNKİLER ile kıyaslayıp ona göre o hatunla yatıp-yatmama ihtimalini düşünüp-hesaplamaya çalışırsan içsel oyunun “şu açılardan yetersizim, o yüzden bu hatun beni çekici bulmaz. Zaman kaybetmeyeyim en iyisi ben, gidip benden daha fakir,daha çirkin kızlara yürüyeyim” gibi sağlıksız bir hâl alır. Bu sağlıksız hâl SENİN özgüvensiz-korkak-kaybetmeye meyilli bir şekilde kıza yaklaşmana ve neredeyse kıza seni reddettiği için HAK VERMENE, ezik psikolojisi yaşamana sebep olur.

Senin düşünce yapın= BEN O KADINI Arzuluyorum, o kadınla birlikte olmak için gereken şeylere ise (testosteron+sik) SAHİBİM. Erkek olmamdan ötürü yeterliyim. Benden erkek olduğum için etkileniyor.

Düşünce yapısı bu olmayan erkek ÖZGÜVENLİ falan DAVRANAMAZ. Sürekli bir dış faktöre “yeterli” olmanı bağlarsan, asla TAM YETERLİ hissedemezsin. İÇSEL OYUN HER ŞEYDİR. “Savaş başlamadan önce içeride kaybedilip kazanılır.”

Abi şu Savaş Lordu Gibi hatun kaldırmak yazısını yazan herifin daha ÇOK yazısını çevirin lütfen. İbnenin dediği her harf altın kural diye yazılır buraya. O yazıyı okumayan ben “kız tavlamayı biliyorum” demesin bana amına koyim.

Her neyse, yüksek ihtimalle Mahmut Abi’nin falan bu dediğine karşı bir şey yazacağını tahmin etmiştim ki, “de bruyne” güzel bir yorum atmış, Mahmut Abi’de katılmış, ve sonra sonsuza kadar mutlu… Pardon. De bruyne demiş ki:

– “yanlış. sen oyununu oynarsın,o seninle yatacak mı yatmayacak mı karar verir. söylediğine kalsa 9’luk hatunlar 9’luk berkecanlarla takılırlardı. daha aşağısına bakmazlardı. bunun dışında iyi bir yazı,teşekkürler.”

Kesinlikle, SEN HER ZAMAN OYUNUNA ODAKLANMALISIN. “Beni neden kabül etmez bir düşüneyim?” şeklinde ki boş sorulara değil. Bunları “zaman kaybetmemek” için düşünmene gerek yok. Kız fiziksel anlamda sana karşılık vermiyorsa, kendi çerçevesini dayatmaya çalışıyorsa zaten etkilenmemiştir. Olup olmadığını karşıdan “aldığımız ÇIKARA” bakarak yorumlamalıyız. Muhabbet sizi sarıyor, eğleniyorsanız bu bir ÇIKAR. Meriç konuşunca genelde kız tarafı eğlenir. Fiziksel temas varsa on numara çıkar..

Neyse ikinci maddeyle devam edelim.

2- “bir hatundan görünüş, para ve statü bakımından aşağıdaysan o hatun seni çekici bulmayacak ve seninle birlikte olmak istemeyecektir. Bunu, hatunun sana olan tavrından, hareketlerinden rahatlıkla anlayabilirsin.” (????)

Hocam kusura bakma ama burada AĞIR SAÇMALAMIŞSIN. Kadını etkileyen asıl şeyin para-statü-tip’den çok maskulin beden dili, duygusal güç, çerçevenizin sağlam olması, testlerini geçebilmemiz olduğunu BU KADAR VURGULAYARAK anlatan bu site de sen tutup “para-statü-görünüş” bakımından senden aşağıdaysa; “seni çekici bulmayacak” demişsin.

Tivıtırına da göz attım, MGTOW reetwetleri falan yapmışsın. Muhtemelen o yöne biraz kaymış bi erkeksin.

Çünkü özellikle şu MGTOW kanserleri kadınlarla olan ilişkiyi sadece MADDESEL ÇIKARLARA dayandırıyor, ÇEKİMİN ASIL NEYİ OLUŞTURDUĞUNU BİLMEDİĞİ İÇİN; Bunu paraya-statüye bağlıyor ve kadınları duygusuz,seksten keyif almayan,seks yapmak istemeyen; AMCIĞINI SADECE iyi imkânlara erişim amaçlı kullanan ŞEYTAN ORDUSU GİBİ YORUMLUYOR.

Senin yazdığın üzere sana göre ÇEKİCİLİĞİN KARŞITI ŞUNLAR:

1) para
2) statü
3) görünüş

Kadından bu konularda altta isek bize arzu duymayacağını, bize çekim hissetmeyeceğini söylemişsin. Altta vereceğim yazıları acilen gözden geçirmen gerekiyor. Yazar olup sitede makale yayınlıyorsun fakat yayınladığın makale, sitede diğer yayınlanan eski makaleler ile ÇELİŞİYOR. Hangi makaleler mi?

1- Arzunun Dinamiği
2- Kızların Zengin Erkek Tercihi

Şuan aklıma bu ikisi geldi, özellikle ikinci makale olan “kızların zengin erkek tercihi” MAHMUT ABİ TEK KELİMEYLE KUSURSUZ yazmış diyebilirim. Yalan-yalakalık yok. Harbiden ÇOK SAĞLAM yazmış. Para konusunun kadınlarla ilişkileri nasıl etkilediğini ordan gayet iyi öğrenebilir herkes. Seninde göz atman gerekiyor.

(BÖLÜM 2 ALTTA, CİNSEL ÇEKİM VE KAYNAKLARI İŞLENİYOR)

Konuk Yazar : Neym

Alfa olmak isteyen beta

Merhaba Mahmut hocam. Ben DG. 18 yaşındayım.
Başta güzel kızları tipsiz serseri erkeklerin yanında görünce “ulan tipe bak yanındaki kıza bak” diye şaşırırdım. Ancak red pill’i okuduktan sonra işin mantığını çözdüm. Amacım playboyluktan çok ihtiyacım olduğunda çak-geç yapacağım kız bulabilmek.

Babam spora gitmeyen ancak onun dışında “alfa erkek” sıfatını tamamı ile taşıyan biri. Ancak ben onun yarısı kadar bile alfa olduğumu düşünmüyorum (hatta direkt itiraf edeyim değilim). Kızlar hariç her konuda cesurum. Hatta “aptal cesareti” denilen durum tam beni yansıtıyor. Benden güçlü erkeklerle kavga ettim,hatta neredeyse lisedeki müdür yardımcısıyla da kavga edecektim. Yani öyle pısırık değilim diye bunları anlattım ama konu kız oldu mu şaftım kayıyor. Hatta bir kaç güzel kızın dalga geçmesiyle bu işten ümidimi taa red pill’i keşfedinceye kadar kestim.

Fiziksel özelliklerimden bahsedeyim: 1.80, 98 kilo,hafif göbekli,hayatında neredeyse hiç kas çalışmamış dışarıdan tam bir beta erkeği olarak gözüken ve bakım yapmayan biriyim. Tipsiz sayılırım.

Alfa olduğunu nasıl anlarsın yazısından bana uyanları yazayım.

  • Saçmalıyorken bile kendinden emin konuşuyorsun. Gerekirse kavga edebilecek yapıdasın. Çatışmadan / tartışmadan kaçınmıyorsun.
  • Güvendiğin insanlar dışındakilerin ne düşündüğünü fazla takmıyorsun. Bir alfa olarak insanların sana sürekli shit test atacağının farkındasın ve bunu pek fazla önemsemiyorsun.
  • Cinsel çekimin pazarlıkla olmadığının farkındasın. Kadını flört oyununda tavlanıp baştan çıkarılacak biri olarak görüyorsun, ilişkinin aynı seviyede eşitlikçi bir pazarlık ile olmadığının farkındasın.
  • Acı çekmeyi hayatın bir parçası olarak görüyorsun ve acıyı hedeflerine doğru seni iten bir güç olarak görüyorsun. Acı ve onun getirdiği motivasyonun olduğu sürece hiçbirşey senin ruh halini etkileyemiyor. Cehenneme gidip geri gelmiş biri isen rastgele hatunun birinin senin hakkında ne düşündüğünden sana ne? Hayatın getirdiği acının karşısına çıkıp meydan okuyan kişi, o acıdan sürekli kaçan kişiden daha güçlüdür. Acıyı düşmanın değil arkadaşın yapmayı biliyorsun.
  • Hakettiğinden daha azını sana veren kadının peşinde koşmuyorsun. Bu kadını hemen yenisiyle değiştiriyorsun, yeni kadınlara açılıyorsun. Ama tapmıyorsun. “Asıl ben ona ödülüm” düşünce yapısına sahipsin.
  • Dramaya harcayacak zamanın yok. Drama zamanın en büyük katilidir.
  • Sınırlarını her zaman koruyorsun.
  • Kaybet – kaybet oyunundan uzak duruyorsun. Bazen karşındakinin ikinizi de kaybetmeye ötelediğinin farkına varıyorsun ve o oyunu oynamayı bırakıyorsun / reddediyorsun.
  • Cesursun. Risk alabiliyorsun. (Kadınlar Hariç)
  • Projeleri, insanları yönetmeye talipsin. Üzerine sorumluluk alabiliyorsun.
  • Bu dünyada kendi başına olduğunun, ebeveynlerinin birgün öleceğinin farkındasın. Herşey sana bağlı. İnsanlar gelip geçici; arkadaşlar, kadınlar, vs. İhtiyaçların için sadece kendine bağımlısın (5 kızkardeşten bahsetmiyoruz).
  • İnsanları gerektiğinde bırakmayı biliyorsun (bolluk mentalitesi)
    Tembel değilsin, sürekli bir uğraş, yenilik peşindesin.
  • Motive ve risk almaktan korkmayan biri olduğun için sürekli yenilsen de sonunda başarının yolunu bulacağını biliyorsun (başarılı insanların başarı – yenilgi oranı ortalama 1’e 12). Yenilmekten korkmuyorsun.
  • Biri senin hakkında saçmaladığında, öfkeleneceğine, o kişi ile dalga geçiyorsun. Biri bunu ciddi ciddi yapıyorsa, o kişiyi umursamıyorsun.
    Hayatın adil olmadığının farkındasın. Kıskançlık feminen bir karakter özelliğidir. Kıskançlığın üretken bir sonuç verme şansı yoktur. Senin gibi verimliliğin nadide örneği birinin kitabında kıskançlık yoktur.

    Bunlar dışındakiler şimdilik bana uymasada uymaya çalışıyorum. Birkaç ay sonra eğitim için Macaristan’a gidiyorum. Büyük ihtimalle hayatımın geri kalanı orada geçecek. Belki oradaki kızlarla şansım daha yüksek olur. Orda spora yazılıp kas sorununu halletmeyi düşünüyorum.

    Aslında cesur olduğum anlar yok değil. Mesela bir kızın bacaklarına baktım ve bunu fark etti,ben “ne bakıyorsun” diye tepki vermesini bekledim ancak bacaklarını çekti ve gülerek yanındaki arkadaşıyla konuştu. Tabii henüz red pill’i keşfetmemiş bir beta olaraktan devamını getiremedim ve utandığımı açık açık söylemek haricinde her şeyi yaptım

    Yine de bana aşık olan kızlar oldu. Biri hariç diğerlerini güzel bulmadığımdan ilgilenmedim ama biri güzeldi. O kızı da beni sevdiğinini açık açık belli etmesine karşın (hatta arkadaşının “DG, Merve kendisine çıkma teklifi eden erkeğin teklifini kabul edecek,hemen teklif et” demesine rağmen) çok çok geç anladım+anladığımda devamını getirmedim. Zaten 13 yaşındayken aşktan ne anlarsın ki?

Sonra uzaktan akrabam olan bir kızla (niyetim seks değil,seks yapacağım diye ailesiyle uğraşıp evlenmek istemiyorum) red pill’deki “alfa erkeğin” kızlar üzerindeki etkisini test etmek amacıyla konuştum (ama bunun red pill ile ilgili olduğunu çaktırmadım). Kıza “Güzelsin” demekten başka hiç bir şekilde yürümedim. Bu arada kızın evindeyim(komşuyuz) ve sadece ikimiz varız. 19:00-23:45 arası yanlızdık. Kız benimle aynı yaşta

Ben: Berfin,okuldaki serseri tipli erkekler hoşuna gidiyor mu?
Kız:Hayır,hatta kızların o tiplerde ne aradığını anlamıyorum
Ben: Sokakta erkeklerle gezen kızlara kaşar tarzı laflar kullanıyorlar. Umrunda mı
Kız: Hayır,onları da anlamıyorum ki. Bunun gibiler yüzünden erkek arkadaşlarımla(sevgili değil) yolda yürüyüp sohbet etmekten korkuyorum.
Ben:Pekii seni koruyup kollayacak,senin dertlerini taşıyacak birinin olmasını istermiydin
Kız:Ben acılarımı kendi içimde yaşamayı tercih ederim.

Buraya kadar şaşırmadım değil,çünkü “alfa erkek” tanımında “duygusal olarak kızın yükünü taşıyan (sonuçta red pill’e göre kızlar duygusal olarak güçlü erkeklerden hoşlanır diye biliyorum), kavgaya hazır(Kekoların yanındaki güzel kızlar aklıma geldi)” ifadeleri de vardı. Kızın feminist olduğunu sormak aklıma gelmedi ama feminist tavrı yoktu. Acaba kendisi bir istisna mı yoksa red pill’den haberi var ve beni mi trolledi mi diye düşünüp duruyorum.

Sonra tam bir beta gibi davranıp duygusal erkeği oynadım. Ama yüzünde “şu salak betaya bak” ifadesinden çok üzgün bir ifade vardı.

Sonra denek olarak kullandığım bu kıza kapalı bir biçimde cinsellikten bahsettim.

Ben: Ailelerimiz biraz yobaz olsa ikimiz tek başımızayız diye bizi şey sanacaklar. Anladın sen
Kız:Bu imkansız ama özellikle doğu tarafında böylesi düşünceler var

Konuşmanın devamı bunun gibi gelişti. İmkansız lafına sevinmedim değil,sonuçta amacım seks değil ve bir günlük zevk uğruna işin evliliğe (ve hatta çocuğa) gitmesini istemiyorum. Amacım sadece vereceği tepkileri ölçmek.

Biraz da bağımlılıklarımdan bahsedeyim
-Sigara ve alkol yok,sokmam da
-Mastürbasyon bolca var
-Porno nadiren,ancak başladım mı 2-3 gün duramıyorum

Simdi size sorularım şunlar

1.Alfa erkeğe yakın mıyım yoksa bas bas “Zavallı beta” diğe bağırıyor muyum?
2.Tavsiyeleriniz neler
3.Yukarıdaki kızın durumu ne

1.Alfa erkeğe yakın mıyım yoksa bas bas “Zavallı beta” diğe bağırıyor muyum?

Betasın, zavallı değilsin ama kadın – erkek ilişkileri bağlamında alfaya yakın değilsin. Özellikle vücut kitle indeksin çok kötü (aşağıya bak). Fakat yaşına göre düşünürsek, kadınlar konusunda ortalama bir 18 yaşı erkeğisin. Bazı şeyler sadece kh bilgisi ile değil yaşla da gelecek. Sabırlı ol. Daha 5 sene önce 13 yaşındaydın, bir tarafının oğlan çocuğu olması çok anormal değil.

Sana ilk taşı 18 yaşında az çok böyle olmayan atsın. Benim mesela yakışıklı ve gayet kaslı olmam (gym + muay thai) harici durumum daha parlak değildi.

2.Tavsiyeleriniz neler?

Aha bunlar :

Amacım playboyluktan çok ihtiyacım olduğunda çak-geç yapacağım kız bulabilmek.

Kırmızı hapta bahsedilen kısa süreli ilişki sanırım çak – geç (pump and dump) ile karıştırılıyor. Benim çak – geç arayana tavsiyem, KH’nın oyun kısmına uğraşmanıza gerek yok, para kazanın ve gidin ayda 2 – 3 kere fahişe tutun kendinize. Madem karşı cinsle cinsel hariç hiçbir muhabbetinizin olmamasını istiyorsunuz, ne gerek var KH’nın kadın – erkek ilişkileri tavsiyelerine?

Yaş olarak uzun süreli ve ciddi ilişki tavsiye etmesem de, hatunlara çakayım – geçeyim diye yaklaşmanı tavsiye etmem. Ahlaki problemi bir yana (ki ben bunu da önemseyen biriyim) bu zihniyet senin kadın – erkek ilişkileri deneyimi yaşamanı engeller ve ilerde uzun süreli ilişkiye geçmekte zorlanırsın. Sen “bana ne?” deyip takmayabilirsin ama ben de prensip olarak çak- geç arayana tavsiye vermiyorum.

Kızlar hariç her konuda cesurum. Hatta “aptal cesareti” denilen durum tam beni yansıtıyor. Benden güçlü erkeklerle kavga ettim,hatta neredeyse lisedeki müdür yardımcısıyla da kavga edecektim. Yani öyle pısırık değilim diye bunları anlattım ama konu kız oldu mu şaftım kayıyor. Hatta bir kaç güzel kızın dalga geçmesiyle bu işten ümidimi taa red pill’i keşfedinceye kadar kestim.

Mavi hap – kırmızı hap ile maskülinite tam olarak aynı eksenler değiller. Genelde mavi haplı maskülin olmasa da, ara ara mavi haplı ama bazı açılardan maskülin adam görebilirsiniz.

Fiziksel özelliklerimden bahsedeyim: 1.80, 98 kilo,hafif göbekli,hayatında neredeyse hiç kas çalışmamış dışarıdan tam bir beta erkeği olarak gözüken ve bakım yapmayan biriyim. Tipsiz sayılırım.

Hafif göbekli mi ?!?!? BMI’ın 30.2 üstü, yani Class I obez kategorisindesin. Bir rakamı mı yanlış yazdın? Verdiğin rakamlarla şişman değil obezsin. Rakamları doğru verdiğini sayarsak, 18 yaşında bu kilo ile sağlık yanında kızlarla da işin zor.

Kızlar konusunda 16 – 22 yaş arası yakışıklı ve atletik olmak en önemli boyuttur. İki sebepten : birincisi bu yaşlarda kızlar yakışıklı ve atletik olmanı çok önemserler ve ikincisi 22 yaşına kadar bir erkeğin kırmızı hap karizması (oyun) olgunluğunu yakalaması zordur (imkansız değil).

Zayıflaman ve kas yapman lazım. Kızlarla önündeki en büyük engellerden biri bu. Hit the gym Jack!

Bunlar dışındakiler şimdilik bana uymasada uymaya çalışıyorum. Birkaç ay sonra eğitim için Macaristan’a gidiyorum. Büyük ihtimalle hayatımın geri kalanı orada geçecek. Belki oradaki kızlarla şansım daha yüksek olur. Orda spora yazılıp kas sorununu halletmeyi düşünüyorum.

Google Image search’te Hungarian Girl diye arayın ve arkadaşın şansına küfredin 😀

Slav kızları diyarına gidiyorsun. Sen gyme yazıl yeter. Eğer çok beceriksiz değilsen bir sene sonra bize saha raporlarını gönder. Ama dediğim gibi vur – kaçı abartma.

Acaba kendisi bir istisna mı yoksa red pill’den haberi var ve beni mi trolledi mi diye düşünüp duruyorum.

Bu tür konularda kadınların dediklerinin bir önemi yok, yaptıklarına bakacaksın. Asla kadınların ağzından çıkana göre hareket etme. Kadınlardan ilişki tavsiyesi alma ve onlarla kadın – erkek ilişkileri konuşma.

Ben: Berfin,okuldaki serseri tipli erkekler hoşuna gidiyor mu?
Kız:Hayır,hatta kızların o tiplerde ne aradığını anlamıyorum

Kızlar bu sorulara hep politik doğrucu cevaplar verirler. Ama asıl problem, böyle bir soruyu soran erkek, kızların gözünde kızlardan zerre anlamayan erkektir. Zira kızlardan anlayan ve onlarla başarılı bir erkeğin bu sorunun cevabını ve kızların bu soruya dürüst cevap vermeyeceğini bilmesi gereklidir. Bu soruyu sorarak kıza “hiçbir kızın seçmediği, kızlarla tecrübesi olmayan bir erkeğim” diye bağırıyorsun. “Ben betayım” yazan t-shirt giysen daha iyi. En azından onu espri algılayabilir.

Klavuzu kadın olanın burnu abazanlıktan kurtulmaz.

Mastürbasyon bolca var.

Haftada 2’ye indir. Max 3. Feromonal beta olma.

3.Yukarıdaki kızın durumu ne

Kızı boşver, senin durumun vahim. Konuşarak kızlardan bilgi alacağını sanıyorsun ama konuşarak kızlardan bilgi sızdırmaya çalışan erkek, kızlara “kadınlarla zerre tecrübesi olmamış (ya da çok az olmuş) ve muhtemelen kadınlar tarafından istenmeyen erkek” olarak görünür.

Vaka çalışması – Bakışılan kızla konuşmak

ModaŞizofreni rumuzlu okurumuz yazmış :

Mahmut abi, elini ayağını seveyim. 18 yaşındayım kaldığım için lise üçüncü sınıftayım. Aylardır bir kızdan baya bir hoşlanıyorum. Pek belli ettiğim söylenemez. Kesiyorum ve anlattıklarına göre YD alıyorum ancak daha fazlası değil. Kızın beta olduğumu düşünmesini sağlayacak pek bir sorunum yok sanırım, alfa olduğumu iddia etmiyorum ancak beta da değilim. Yine de yürümek konusunda çok sıkıntı çekiyorum. Daha önce defalarca kez kız arkadaşım oldu ve yürümekte sorun yaşamadım ama bu sefer çok farklı hissediyorum. Bir nevi çekiniyorum, betalaşıyorum ancak sadece bu kıza karşı olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim çünkü halihazırda bir sevgilim ve benden hoşlanan farklı bir kız var. Kızı gözümde büyütüyorum, bunu kıza tam olarak yansıtmasam da bu durumu değiştiremiyorum. Kız, benim için çok güzel (his olarak), bense henüz tam bir erkek vücuduna sahip değilim(bu yolda çalışıyorum). Belki aylardır kızı kesiyorum ve her seferinde bir kaç saniyelik(yarım dakikaya kadar çıktığına yemin edebilirim) göz teması kuruyoruz. Yani bunun bir YD olduğunu düşünüyorum. Reis, sorum şu; ne yapayım? Bu arada tekrardan elini ayağını öpeyim, böyle haklı ve doğru bir yazı hayatım boyunca görmedim. İstiyorsan Onedio videolarına doğru yol alabilirim.

Can alıcı nokta şurası :

Aylardır bir kızdan baya bir hoşlanıyorum.

KH kanunlarından biri şudur : Eğer bir kızı oneitis yaparsan, onu elde etme şansın sırf kızı oneitis yapman yüzünden dibe çakılır. Bu nedenle eğer bir kızı oneitis yapmış isen onu bırakman lazımdır.

Kızları bu şekilde “aylarca hoşlanıyorum ama yürüyemiyorum” diyerek kendi kendinize harcamış olursunuz.

Ne yapmalıyım sorunun cevabı bariz. Geçmiş olsun. Bu kızı tavlama şansın en dibe inmiş. Eğer erkekliğini korumak ve maskülinitene zarar vermemek istiyorsan, kendi isteğinle şu anda bu kızı tamamen radardan çıkarman lazım. Bu kızı elde etsen bile bu büyük ihtimalle onun sana saygısı olacak bir şekilde olmayacak.

Oneitis ile başlanan ilişki bitirilemeyecek ilişkidir ve başlanmamalıdır.

Bir oneitis’i tavlamaya çalışmak (sonu başarılı olsa bile) erkeği betalaştırır. Tam tersi bir oneitis’i kendi isteğinle, daha reddedilmeden (şansını(!) denemeden) bırakmak seni güçlendirir.  Dünyanın en maskülin adamı olsanda, eğer bir kadın oneitis ise onun önünde betalaşırsın.

YDlere değinmedim bile. Onların önemi yok. Bir kızla ilk bir iki aldığın YD önemlidir. Gerisinin bir manası yok. Haftalarca bakışıp yürümezsen, kıza yürüyemeyecek kadar korkarsın ve kız da senin cesaretsiz olduğunu düşünür zaten. YD dediğin kızı ilk gördüğün bir iki kerede kullanılacak bir şey.

Kızları oneitis yapıp harcamayın ama oneitis olmuşlarsa da orada bırakın ve gidin.

Tavsiyelerden pay alan çıkar belki …

Merhabalar hocam.

Birkaç şey yazmak istiyorum. Tavsiyelerden pay alan çıkar belki.. Ayrıca tüm emekler için sizlere çok teşekkürler.

Çoğu kişi gibi benim de hikayem çok değer verdiğim, sevdiğim kızdan en zor zamanlarımda terk edilmemle başladı. İlk zamanlarda olan bitene hiç anlam veremedim. Geri dönüş yolları aramaya koyuldum. Fakat bunu yapmadım.

Sonra ekşide ayrılık, sevgi başlıklarında gezmemle beraber TRP yazarlarının görüşleriyle tanıştım. Burayı da her gün okuyordum. Bünyem reddetti tabii. ‘Hassiktir lan, bunlar gerçek olamaz. Bu herifler yıllardır bana anlatılan, öğretilen şeylere tamamen ters şeyler söylüyor. Olamaz lan, sokayım böyle işe” diye diye entryleri daha fazla okumaya başladım. Geçmişteki deneyimlerim gözlerimin önünde canlandı. Aylarca bünyemle büyük bir savaş halindeydim. Nihayetinde kendimi hakikatin kollarında buluverdim.

Bu gerçekten zor oldu.

Yıllarca sizlere birkaç şey söyleniliyor. Medya, toplum, aile, müzikler size bu şeyi empoze ediyor. Sonra bir gün bunun böyle olmadığının farkına varıyorsunuz.

Çok garip değil mi?

Bana yalanlar söyleyen herkesin ağzını burnunu kırma isteğim oldu. Smit’in dediği gibi ”Yıllarca size yalan söylenir. Sonra bir gün gerçeği öğrenirsiniz. Kızarsınız, hem de çok kızarsınız.” Neyse ki bu aşamayı da atlattım.

Tabi burada şu kutsal soruyu sorma gereği ortaya çıkıyor : Bir erkek bunları öğrendikten sonra ne yapmalı?

Evet, ne yapmalıyız?  Öncelikle erkek olmayı öğrenmeliyiz. Nedir erkek olmak? Sorumluluk sahibi olup kendine bir yol çizmek ve bu yolda ilerlemek.  Ne kadar zor ve yorucu olsa da ilerlemek. Bunun dışında hiçbir şansımız yok maalesef. Gönül isterdi ki farklı ve yorucu olmayan bir yol olsun. Lakin yok, aramayın.

Akıllı insanlar, başka insanların hayat deneyimlerinden de faydalanır. Ben de birkaç tavsiye vermek istiyorum. Belki burayı okuyan insanlar bundan faydalanır.

1-) En önemli şey sağlık. Bu konuda sıkıntılarınız varsa gidermeye çalışın. Sağlığınız yerinde olmadığı zaman ne statü ne kariyer ne para ne de diğer şeyler umrunuzda olur. Unutmayın ilk önemli şey : Kendi sağlığınız.

2-) Kendinizden başka hiç kimseye gereğinden fazla değer vermeyin. Sikko aşk masallarıyla zehirlenen kafalarınızı boşaltın.

3-) Bir yol çizin ve o yolda ilerleyin. Günlük, haftalık planlar gibi. Ve bunları uygulamaya çalışın.

4-) Uyku probleminizi halledin. 7-8 saat civarı uyuyun. Sporunuzu aksatmayın. Kaslar 1-2 ayda çıkmaz. 4-5 aydan sonra vücudunuzda önemli değişiklikler olacaktır.

5-) Sigara, alkol, fast food, asitli içecekler, tv, sosyal medya(gerekmedikçe) bu tür şeylerden tamamen uzak durun.

6-) Hobileriniz yoksa eğer, hemen edinin. Eğer varsa da genişletmeye çalışın.

7-) Her gün bugüne kadar çekindiğiniz, korktuğunuz bir şey varsa onu yapın. Eski sevgiliye mesaj atmaktan bahsetmiyorum:) Asıl mesajı anladınız.

Kısacası kendinize yatırım yapın.

Acı çektik, terk edildik, toplum tarafından görmezden gelindik, lağım çukurlarında-inşaatlarda heba olduk. Kimse çıkıp da hakkımızı savunmaya çalışmadı.Bir kız ‘elim acıdı’ dediği zaman herkes yardıma koştu. Depresyonlara girdik, denilen tek şey şu oldu ‘geçer merak etme.’ Potansiyel tacizci, tecavüzcü olarak görüldük. Her fırsatta erkeklik onurumuz ayaklar altına alındı. Etrafımızda bizi pohpohlayan, yücelten kişiler olmadı pek. Performansımız yükseldiği ölçüde sevildik, onun dışında tamamen istatistiklere konu olduk. Hayatın erkekler için acı kanunlarından biri bu. Değer yarattıkça insanız.

Ama bu bizi yıldırmamalı. Yılmadan, pes etmeden her gün üzerine bir şeyler koyarak ERKEK ADAM olacağız.

Son olarak şu alıntıyı buraya bırakıyorum:

”Erkek yenilgi için yaratılmamıştır. Erkek mahvedilir ama yenilmez.” -Ernest Hemingway

Konuk Yazar : T.O.

Bir kıza en fazla bir kere çıkma teklif edin

Çoğu genç erkeğin kadın – erkek ilişkileri konusunda yanlış yaptığı bir konuyu ele alacağız. Diyelim ki gymde, okulda veya çalıştığınız yerde (umarım bu sonuncusu değildir) bir kız var. Kıza yürüdünüz ve hatta dışarda bir şeyler içmeyi teklif ettiniz ve kız da hayır dedi. Beta akım medyadan ya da büyüklerinizden muhtemelen şu hikayeyi duymuş bir erkeksiniz :

“Önce hayır dedim ama o çok inatçı idi. Tekrar tekrar denedi ve sonunda 50 yıllık çok mutlu bir evliliğimiz var.”

Bu tür ısrarlar, kişisel gelişim kitaplarının da değişmez konusudur :

“Sizi işe almadılarsa, hergün kapılarına gidip ve yumruğu masaya vurup ‘aradığınız adam benim’ deyin. Israrcı olun …”. Gerçi bunu yaparsanız bugünlerde tımarhaneye tıkılırsınız.

Tanımadıkları ya da çok az tanıdıkları bir erkeği, bu tanımama nedeniyle reddeden geleneksel kafa yapısındaki kızlar az sayıda da olsa var. Ama 2018 yılında bir kız sizi reddetmiş ise bu muhtemelen o an sizin kendisi için yeterince yüksek statülü bir erkek olmadığınızı hesaplamıştır. Kızların ilişkiler konusunda yazılımları çoktan yenilenmişken maalesef genç erkeklere 30 sene önce belki yardımcı olacak ama bugün hiçbir işe yaramayan şeyler pompalanıyor.

Bu kız size hayır dedikten sonra ona ısrarla sormaya devam edebilirsiniz. “Eğer sabırlı ve ısrarlı olursam benden hoşlanacak ve onunla birlikte olmaya başlayacağım” diye düşünebilirsiniz. Fakat, kadın – erkek ilişkileri böyle çalışmıyor ve bu ısrarlarla kuyunuzu daha derin kazmaktan başka bir şey yapmıyorsunuz.

Türkiye’de bu ısrar özellikle çok yaygın. Yıllar önce üniversitede sınıf arkadaşım olan Rus bir kız bana şöyle sormuştu : “Mahmut, how many times do I need to say no to a Turkish man to mean no?” (bir Türk erkeğine hayır dediğimi anlatmak içinkaç kere hayır demem lazım?)

Israrcı davranarak bir kızla birlikte olamaz mısınız? Olabilirsiniz, bu şansınız az da olsa var. Fakat bu ilişki, kızın size zerre kadar saygı duymadığı bir ilişki olacaktır. Çünkü sizin ısrarlarınızın kıza gösterdiği, siz bunu ne kadar romantik ruh ikizi saçmalıklarıyla süslemeye çalışırsanız çalışın, sizin onun ayarında başka alternatifinizin olmadığıdır. “Bu kızı elde etmem gerekli” diyen erkeğin yanılıp şaşırıp elde ettiği kızın varsayımı, kendisinin erkeğin elde edebileceği kızlardan çok daha yüksek değerli olduğudur.

Böyle bir ilişkide erkek, kadına daha aşık ve ihtiyaç duyan taraf olacaktır.

Bir ilişkide daha güçlü olan taraf, diğerine daha az ihtiyaç duyan taraftır.
İlişkilerin Temel Kuralı

Bu şekilde ilişkiye girdiğiniz bir hatun sizi muhtemelen duygusal tampon ve sıçrama tahtası olarak kullandıktan sonra, daha yüksek cinsel pazar değerine sahip bir dala atlama ihtimali belirdiği anda muhtemelen bu fırsatı yakalayacaktır.

Modern kadınlarla daha farklı bir strateji izlemeniz lazım. Günümüzde 20li yaşlardaki kadınların, özellikle de okuyan veya çalışanlarının, erkeklere ihtiyacı yok ya da öyle düşünüyorlar. Hayatlarının bu aşamasında güvenilir bir dayanak olacak, ulaşabilecekleri bir erkekten ziyade, değişik ve heyecanlı ve mümkünse öyle kolay ellerinin altında olmayacak bir erkek arıyorlar. Eski usül “naz yapıyor kesin ya da onun için ne kadar iyi bir aday olduğumu gösteremedim” erkeğinin ısrarlı varlığı çok sıkıcı ve çok kolay ulaşılırdır (ortalamanın üstü güzel bir hatunun elinin altında böyle 3 – 4 erkek her zaman bulunur).  Maalesef günümüzde çoğu erkek, genç ve güzel bir kadının çevresindeki beyaz şövalye sürüsünün bir parçası oluyor, kadınla hiç şansı olmasa bile.

Bir kıza eğer yürürseniz ve reddedilirseniz, ikinci kere deneme yapmayın. Değmez. Onun yerine başka kıza odaklanın. Kıza da cinsel olarak yok gibi davranın. Yani sanki ofiste olabilecek 70 yaşındaki bir teyze gibi davranın.  Tamamen görmezden gelmeyin ama gerekmedikçe muhattap olmayın.

Bazen, ama bazen, bu tür bir davranış hatunun size ilgi duymasına neden olacaktır. Bu durumda hatun size göz kırpacaktır. Bu göz kırpma sonucu çoğu erkek tüm cooluğunu bırakarak aşk böcüğüne döner. Bunu gören kız da “lan bu adam yine eski sünepe imiş, cool rolü yapıyormuş” der ve kendini pat diye geri çeker. Betamızın bu olaydan çıkardığı sonuç ise şudur : “karı ego tatmini yaptı”. Eğer bu tür bir göz kırpma görürseniz, hemen atlamazsanız ve ağırdan alır ve maskülin davranırsanız, kızı götürme şansınız var.

Red Man Group Episode 3 Notları – Bölüm 1

Richard Cooper’ın Entrepreneurs in Cars kanalında üçüncüsünü yaptığı Red Man Group yayınınıdan notlar. Bu bölümde Rollo Tomassi, Aaron Clarey, Donovan Sharpe ve Robsays var. Herşeyi çevirmiyorum, önemsiz yerleri atlıyorum.

Richard Cooper : Bugünün dünyasında kadınlar konusunda standart operasyon protokolün nedir?

Aaron : 10 yıldır bir kız arkadaşım var ama devir değişti. Bu soruya 10 – 15 sene önce daha farklı bir cevap verebilirdim belki … Yaşadığın yer de önemli. Ama bugün müşterilerime tavsiye verirken, genç ya da yaşlı olmaları farketmiyor. Özellikle en önemli öncelikleri kadınlar ise şu : “kadınları en önemli endişeniz olmaktan çıkarın”. Yaşı ne olursa olsun erkeklerin şunu anlaması için uğraşıyorum : “hayatınız kuyruk peşinde koşmaktan çok daha önemli”. Ve madalyonun öbür yüzünde de hemen şu var : “eğer kadınları elde etmek istiyorsanız, onların peşinden koşmamanız lazım”. Kendinizi erkek olarak geliştirmeniz ve dışarı çıkıp kendinize bir karizma geliştirmeniz, hobi edinmeniz lazım. Siz temelde bu baharatsız yemeksiniz ve kendinizi biraz tatlandırmanız lazım. Kıza yemesi için sadece bir somun ekmek veremezsiniz. Ekmeğin içine ne koyacaksınız, jelibon mu koyacaksınız, tost mu yapacaksınız, kimyon mu serpeceksiniz?

Liseden mezun olan her 18 yaşında erkeğin ya da üniversiteden mezun olan her 22 yaşında erkeğin kadınlar çeşitlilik ve tat olarak sunacakları hiçbir şeyleri yoktur. Fiziksel olarak çok iyi durumda olabilirler ama (ortaya çıkmış) hiçbir yetenekleri ve deneyimleri yok. Hiçbir çekicilikleri yok. Bu nedenle de erkeklere kariyerlerinin peşinde koşmalarını, dışarı çıkıp maceralara atılmalarını ve hobi edinmelerini tavsiye ediyorum. Önce dışarı çıkıp yapmak istediklerinizi yapın ve “dünyanın en ilgi çekici erkeği olun” ve ancak bundan sonra … Böyle yaparak zamanınızı boşa harcamazsınız. Bir kariyer inşaa eder ve para kazanırsınız. Mükemmeliğin peşinden koşuyorsunuz.

Kendi hayatınızın ve hedeflerinizin peşinde kendi kurallarınızla koşmanızın bir “yan etkisi” de kadınların sizi çekici bulması olacak. Tamam, her kadın sizi çekici bulmayacak ama artık en azından artık kadınlara pazarlayabileceğiniz bir şeye sahipsiniz. Ama en azından artık 18 – 19 yaşında bir oğlan olmayacaksınız. Gençleri kızdırmak istemem ama o yaşlarda durum bu maalesef. En azından “hey hadi sinemaya gidelim mi”den fazlası olacaksınız. “Motorsiklet sürmeye gidelim mi”, “salsa yapmaya gidelim mi”, “şunu yapmaya gidelim mi” … Böylece onlara iyi vakit geçirtebilirsiniz. Ve barlarda, klüplerde kız peşinde koşarak çöpe atacağınız tüm zaman ve çaba olmadan onların sizi çekici bulmasını sağlayacaksınız.

Bu benim günümüzde erkeklere verdiğim tavsiyenin genel hatlarıyla özeti.

Donovan : Benim Aoran’ın kadınları birinci önceliğiniz yapmamak ile ilgili dediklerine eklemek istediğim bir şeyler var. Aoran’a %100 katılıyorum. Kendi şovumda ısrarla öğretmeye çalıştığım şey … Çoğu erkek kırmızı hapı iki nedenden biri yüzünden buluyor : kalp kırıklığı ya da hüsran, cinsel hüsran. Bunlardan biri ya da ikisi birden. Sonunda kızlar konusunda daha başarılı olmayı öğreniyorlar ama eninde sonunda bir boşluğa rastlayacaklar. Oyununuz ne kadar iyi olursa olsun ara ara haftalar boyunca bir kadınla beraber olmadığınız zamanlar olacak. O zaman anlamanız gereken … ya da en azından bu benim başıma gelmişti … Önüme gelenle yatarken birden karşıma kimse çıkmamıştı. Erkeklere anlattığım, kırmızı hapa gelme sebebimiz kadınlarla daha başarılı olmak. Bu çok açık. Ama büyük resmi görmemiz lazım. Kadınlarla başarılı olmak, kırmızı haplı yaşam biçiminin kadınlar dışındaki şeylerinin bir yan etkisi sadece.

Kadınları birinci önceliğiniz yaparsanız, onlar sizi en son öncelikleri yapacaklardır. Eğer kadınları son önceliğiniz yaparsanız, onlar sizi birinci öncelikleri yapacaklardır.

Kadınlar, kendileri ile de kendileri olmadan da yaşayabilecek erkekleri isterler. Bir kadın sizin onunla olmaktan daha başka bir işi olmayan biri olduğunuzu ve bir yere gitmeyeceğinizi anladığı anda sizi itici bulmaya başlayacaktır. Ve eninde sonunda sizi, onu son önceliği yapan bir erkekle aldatacaktır.

— o —

III. Önceliğin kendi misyonun olmalı, kadının değil

Esas oğlanın kendisini tamamlayan kadına ilanı aşk ettiği tüm o romantik klişeleri unutun. Bunun her fırsatta aksini iddia etmelerine rağmen kadınlar bir erkeğin “herşeyi” ya da varlığının merkezi olmayı istemezler. Tam tersine değerli bir erkeğin hayat amacına itaat etmeyi arzularlar, o erkeğin amacını gerçekleştirmesine yardım eden dişil güç olmak ve o erkeğin gösterdiği yolu takip etmek isterler. Bir kadının bütünlüğüne saygı gösterin ve ona “benim herşeyimsin” diye yalan söylemeyin. O sizin “herşeyiniz” değil, ve eğer öyle ise, yakında öyle olmayacak merak etmeyin.
Amcığın 16 Buyruğu

— o —

Rollo : Benim mottom ve özdeyişlerimden biri şu : “kadınlar hayatınıza en fazla yoldaş olmamlılar ama asla hayatınızın odağında olmamalılar.” Bence çoğu “taze – fişten çekilmiş” kırmızı haplı erkeğin yanlış yaptığı yer de burası. Bu konuda birkaç yazım var ama en önemlisi Hayallerin kadınları ve çocukların eline dinamit vermek yazısı. Erkekler kırmızı hapı, oyunu ve PUA’yı tek bir amaç için öğrenir : bir kadınla birlikte olmak ya da eskiden olduğundan daha fazla seks yapmak. Mistery Method’u, hızlı baştan çıkarmayı, heartiste’yi , roosh’u veya beni bulurlar.  Sonunda belki oyunu oynamayı da öğrenirler. SoSuave yıllarında oyunu anlamaya başladığımdan beridir, oyunun gerisinde çalışan psikolojik süreçleri de anlamaya çalıştım. O zaman anlamaya başladım ki eğer bu erkekler oyunu öğrenip herhangi bir kadını baştan çıkarmaya başladıklarında, herhangi bir kadını elde edebilirler. Ama kadının özelliklerine dikkat etmedikleri için … mesela çok güzel bir kadının kafayı yemiş bir insan olabileceğini tam olarak anlamadıkları için yaptıkları, elde edebildiklerinin en “iyisini” almak.

Aoran’ın dediği gibi kendilerini geliştirmek akıllarına gelmediği için ya da o çabayı göze alamadıklarından oyunları içi boş bir kabuk olarak kalır. Ustalık yoktur. Biliyorsunuz eğlenen ustalık ve bunun ne kadar efektif bir oyun tekniği olduğu hakkında çok konuşuyorum. Aslında “eğlenen ustalık”, o boku gerçekten destekleyecek şeye sahipseniz çok etkili. O nedenle hep işin teorik tarafıyla, bu oyun tekniklerinin neden işe yaradığı ile ilgilendim. Blogu ve kitapları ortaya çıkaran da bu merak.

Çoğu erkek, özellikle de mavi haplı erkekler, kadınları hayatlarının odağı yapıyorlar. Çünkü onlara böyle yapmaları söyleniyor. Bu onların koşullanmasının bir parçası. Koşullanmaları ise bir kadını mutlu yapmak ve iyi bir baba, iyi bir koca olmak için hazırlanmak. Herhangi bir şekilde iyi bir sağlayıcı olmak için hazırlanmak. Çok erken yaşlardan kadınların kullanımına açık olmak, kadınlara ya da kadın milletine boyun eğmek … Öyle ki 30 yaşına, cinsel pazar değeri zirvesine tam tırmanmaya başlayacakları yaşa, geldiklerinde hayatları boyunca benim bekleyen betalar dediğim ideal mavi haplı olmak üzere yetiştirildiklerinin farkında değiller. Kadının cock carouselden inip parti yıllarını geride bırakmasını ve duvara toslamadan önce kendisine dayanak olabilecek ve güzelliği tamamen gitmeden kendisini cinsel pazarda alacak bir erkek arayacağı zamanı bekleyen betalar. Bu erkek onu orada çıkışta bekliyor olacak ve bu erkek bütün hayatı boyunca yaptığı şeyin, kendini dönüştürdüğü kişinin, feminen öncelikli sosyal buyruğun, kendi mavi haplı koşullanmasının, öğretmenlerinin hatta ailesinin, belki de kendi bekar annesinin bu buyruk doğrultusunda öğrettiklerinin, sonucu olduğunun farkında olmayacak. Bu öğretmenler” onu mükemmel sağlayıcı olmak üzere yetiştirdiğinin farkına varmadan evlenir ve çoğu erkeğin takip ettiği standart hayat planını takip eder. Sonunda da boşanmış, donuna kadar herşeyini kaybetmiş hatta hayatını kaybetmiş biri olur. Biliyorsunuz erkekler kadınlara göre 5 kat daha fazla oranda intihar nedeniyle hayatlarını kaybediyorlar ve erkeklerin hayatlarında nasıl bir yol izledikleri ile intihar istatistiklerine bakıyoruz.

Önleyici ilaç kitabını erkeklerin kadınların hayatlarında hangi olgunluk seviyesinde olduklarını bilmeleri ve buna göre stratejiler geliştirmeleri için yazdım.  Kadın hayatı ve cinselliği için neye öncelik verecek … Aslında erkekler için de aynı şekilde bir zaman çizelgesi ve ne yapmaları gerektiği hakkında yazmalıyım.

Erkekler küçük yaşlardan feminen eğitim sistemi içinde yetişiyorlar ve kendilerini sadece kadınlara nasıl hizmet ettiklerine göre ölçüyorlar. Bu nedenle de kırmızı hapla karşılaştıklarında öğreti erkeklerde şok etkisi yaratıyor. Kırmızı hapı anlamıyorlar zira hayatları boyunca hiçbir zaman kendilerini, kendilerinin zihinsel odak noktası yapmamışlar.

Eğer daha iyi bir yaşam sürmek istiyorsanız, hayatınızı kendi kurallarınızla yaşamak istiyorsanız, kendinizi kendi ZİHİNSEL ODAK NOKTANIZ yapmanız lazım. Ve ben bunun olabilecek en derin psikolojik seviyeden olması gerektiğini söylüyorum. Bu nedenle de bu kavrama zihinsel odak noktası diyorum.

Zihinsel odak noktasından kastım şu : siz, kendiniz, bir karar verme noktasında olduğunuzda aklınıza gelecek ilk kişi olmalısınız! Bir restorana giderken bile eğer kadını dışarı çıkarıyorsanız, aklınıza ilk sizin gitmek istediğiniz yer gelmeli, kadının gitmek isteyeceği yer değil.

Richard : Sana bir soru sorayım Rollo. Sözünü keseceğim. Seni bu konuda zorlamak istiyorum zira her zaman feminen buyruk gelip “sen çok bencilsin” diyecek … Buna ne cevap verirsin?

Rollo : Evet.  İyi. Çok iyi derim. Donavan’ın gelmeye çalıştığı şey bu. Bu tür bir karar vericilik … İnanıyorum ki kadınlar sadece hipergamik olmak için değil erkeklerde yetkinlik / güç aramak üzere de evrimleşti. Jordan Peterson bu konuda sürekli konuşuyor ama yeterince derine indiğini sanmıyorum. Egemenlik hiyerarşileri ve diğer her şey hakkında konuşmak istiyor ama kadınlar erkeklerde güç / yetkinlik de arıyorlar. Bu konuda Peterson “kadınlar zarar verebilme potansiyeli olan dominant erkekler ararlar” diyor.  Kadınların nasıl zararsız erkeklerle birlikte olmaktan nefret ettiğini söylüyor.

Bence bu kadınların erkekte yetenek / güç isteğinin yansıması. Evrimsel geçmişimizde bu, kadının erkeği cinsel olarak seçme yolu olduğu için. Bir ev inşaa edebilecek, avlanacak, sosyal olabilecek erkekler aradılar … Lastik değiştirebilecek bir erkek ararlar … bu çağda ve devirde nasıl lastik değiştirileceğini, temel yeterlilik, güç gösterisi olan şeyleri yapmayı bilmeyen ve bu işler için başka erkeklerin servislerini kiralayan bir çocuksanız Tanrı yardımcınız olsun … Kadının temel yeterlilik olarak göreceği bir şeyi yapamayan bir erkek … Hayatınızı bir kadın için yaşayın demiyorum ama demek istediğim kadınların aradıkları şey bu. Aradıkları her sorunu çözebilen, kendilerini her tehlikeden koruyabilecek, çocuklarına ve kendisine bazı şeyler sağlayabilecek erkekleri isterler. Bence kadınların alt beyninde sürekli çalışan bilinçaltı program bu.

Kadınlar “bizim erkeklere ihtiyacımız yok” demeye bayılıyorlar. “Kendi paramızı kazanıyoruz ve kendi bağımsızlığımız elimizde” diyorlar. Tabii ki bu doğru değil zira erkeklerden kadınlara direk ve dolaylı olarak kaynak aktarımının devasa olduğu bir çağda yaşıyoruz. Böyle bir şey daha önce hiç görülmedi.

Yaşadığımız çağda kadınlar hipergami denkleminin beta öder tarafının o kadar önemli olmadığına (en azından) inanıyorlar. Bu tarafın aileleri, eski koca veya devlet tarafından sağlandığını düşünüyorlar. Geriye kalan da hipergami ikililiğini tamamlayacak dominant, alfa, çekici erkeği aramak. Bu nedenle de erkeklerin buna adapte olduğunu görüyoruz.

Bugün bir dergide şunu okuyordum. Şirketlerin tepesindeki yönetici erkeklere “hayatlarında ne arıyorlar, artık başarılı olduklarına göre bundan sonra ne yapmak istiyorlar” diye soruyorlar. Bu erkeklerin %80’i “daha iyi bir vücudum olsun isterdim, keşke daha çekici olsaydım, daha fit olmalıyım” gibi cevaplar veriyorlar.

Bunlar başarılı, kariyer sahibi, istedikleri her şeye sahip erkekler. Sahip olamadıkları tek şey ise kadınların kendilerine gerçekten arzu duymaları. Paraları nedeniyle yapabildikleri alışveriş seksinden başka (Rollo burda fahişelerden değil, beta öder sebebi ile ulaşabildikleri ve kadınların arzudan değil para nedeniyle kendilerini onlara verdikleri seksten bahsediyor). Erkekler cinsel pazarın şu anki haline adapte oluyorlar.

Şunu da söylemeliyim ki bu araştırmayı ilk defa veya ikinci defa yaptıklarında cevaplar “iş kurmak istiyorum, aya gitmek istiyorum ya da siktiğimin Marsına koloni göndermek istiyorum” gibi şeylermiş. Ama şu an cevaplar “daha fit olayım ki kadınlar beni çekici bulsunlar” şeklinde.

Devam edecek …