David Goggins Can’t Hurt Me: Master Your Mind and Defy the Odds Kitap Özeti (Erkek Adam Podcast)

Bu Erkek Adam podcastında David Goggins’in Defy The Odds yani “İmkansıza Meydan Oku” şeklinde çevrilebilecek olan kitabından bahsediyorum. Bu kitapta David Goggins, oldukça ilham verici olan yaşam hikayesinden bahsediyor. Kısaca kitap, insanın zihinsel ve fiziksel kapasitesini kendi sınırlarının ötesine taşıyarak, normalde başarması imkansız gibi görünen şeyleri nasıl başarabileceğinizi anlatıyor.

Goggins, aslında kendimizi değiştirecek bu gücün, bizim içimizde var olduğunu ama kendimize zihinsel sınırlar koyduğumuz için bunu başaramadığımızı söylüyor. Goggins, bu sınırları yıkarsak  yapabileceklerimizin, sandığımızın nasıl da çok ötesinde olduğunu bize kendi hikayesini anlatarak ispat ediyor. Goggins’in güzel ve ilham verici hikayesi ise yayında.

Podcastın Youtube ve Spotify yayınları aşağıda. Bu içeriği beğeniyorsanız, Erkek Adam Youtube ve Spotify kanallarına abone olmayı da unutmayın.

 

Yazar: Secret

Sana tavsiye edeceğim 2 adet ürünüm var:

  1. %3’lük Erkekler Video Seti
  2. Çekici Erkek Eğitim Seti

Eski sevgili sosyal medyadan neden takip eder?

Eski sevgili neden sosyal medyadan takip ediyor? Neden sosyal medya hikayelerime bakıyor? Eğer benimle ilgilenmiyorsa, neden bunları yapıyor?

Çok sık karşılaştığım bu soruya bir yazı ile cevap vereceğim. Bu soru özellikle eski sevgilisinin kendisine karşı hala ilgi duyduğuna dair işaretler bekleyenlerin, beklediğim işaret bu mu diye sorduğu bir soru. Ya da cevaba, beni takip ettiği sürece bir umut vardır diye sarılmak istediği bir soru:

“Benim instagram hikayelerime bakıyor, bu bana dönmek istediğine mi işaret?”

“Tweeter’da yazdıklarımı beğeniyor amacı ne?”

Şimdi öncelikle eski sevgilinin neden sosyal medya hesaplarınızı takip ettiğini ya da ara ara kontrol ettiğini konuşalım. Bu konuda birkaç çok yaygın neden vereceğim. Yazının sonunda da, bu durumda yapmanız gereken şeyi söyleyeceğim.

1) Eski sevgilinin merak aşamasına geçmiş olması

Birinci yaygın neden, eski sevgilinin merak aşamasına geçmiş olmasıdır. Özellikle de bir süredir pek ilgilenmemesine rağmen bir süredir Eski sevgilinin terk ettikten sonra geçtiği ya da geçme ihtimalinin yüksek olduğu bazı aşamalar var. Bunlardan eski sevgili nasıl geri döner – iletişimi kes kuralı kitabında bahsetmiştim: rahatlama, merak, endişe ve bağlantı kurma aşamaları.

Kısaca söylemek gerekirse terk eden genelde, bir süredir düşündüğü ve yapması oldukça zor olan şeyi, terk etmeyi, yapınca rahatlar ve bu rahatlama evresi, eğer siz ona iletişimi kes kuralı uyguluyorsanız birkaç hafta ya da bir iki ay devam eder (eğer iletişim halindeyseniz diğer aşamalara geçmeden bu aşamada kalır ve gider).  Ama siz iletişimi keserseniz, rahatlama evresini genellikle merak evresi takip eder. Eski sevgili, sizin ne yaptığınızı, neden ona hiç ulaşmadığınızı, hayatınızın nasıl gittiğini merak etmeye başlar.

Eski sevgili merak aşamasına genellikle işler tahmin ettiği gibi gitmediğinde geçer. Çoğu insan partnerlerini terk ettiklerinde, partnerleri tamamen hayatlarından çıkıp giderse nasıl hissedeceklerini hesaba katmaz. Terk eden, terk edilen partnerin, bir şekilde hayatında kalmak isteyeceğini bekler (bunu ister demiyorum ama böyle davranacağını tahmin eder).

Terk eden genellikle, terk eden kendisi olduğu için daha çekici olduğunu, terk edilenin ise daha az çekici olduğunu düşünür. Daha az çekici olanın, daha çok çekici olanın peşinden koşması beklenir. Yine terk eden, sizsiz daha iyi olacağını düşünür ama bunu düşünürken sizin de onu hayatınızdan çıkaracağınızı düşünmez. Aslında terk ederken bu pek umurlarında değildir ama çoğu terk edenin umrunda olmama sebebi, nasıl olsa terk edilenin bir şekilde orada olacağını var saymalarıdır.

Siz ise iletişimi kesip eski sevgiliyi hayatınızdan çıkardığınızda, bu tür bilinçaltı beklentilerine darbe vurursunuz. Çoğu terk edilenin davrandığı gibi davranmamanız merak aşamasına neden olur.

2) Cinsel / duygusal yoksunluk sendromu

Eski sevgili ile ilişkiniz yeterince uzunsa (minimum 3 ay ama idealinde 6 ay ve üstü), muhtemelen ayrılık öncesine kadar sürekli olarak ya da sıklıkla sizinle birlikteydi. Eğer uzak mesafe ilişkisinden bahsediyorsak, sizi çok sık görmese de en azından mesaj ve arama ile size sanal olarak yakın duruyordu. Ayrılık sonrası, eğer terk eden başkasını bulmadıysa ya da siz sürekli peşinde ve çevresinde olarak onun bunlardan mahrum kalmasına engel oluyorsanız, terk eden de bu yakınlıktan mahrum yaşamaya başlar ve bu yakınlığın artık hayatında olmaması nedeniyle yoksunluk hissine kapılır. Birçoğumuz ayrılık kendi tercihimiz olsa bile bu hisse kapılırız. Ama dediğim gibi eğer terk edilen iletişimi kesmek yerine peşimizde koşarsa, bu hisse kapılmamızı engeller ki bu da geri dönme ihtimalini azaltır.

3) Ego ve gurur

Eğer iletişimi kes kuralı uyguluyorsanız, terk eden sizin ayrılık konusunda zorluk çektiğinizi gösteren bir işaret görmek ister. Sizin acı çektiğinizi görüp bundan zevk alır demiyorum yani bu istek sadist bir istek değil. Tabii eğer aldatmak veya şiddet gibi bir nedenle terk edildiyseniz, o zaman sizin acı çektiğinizi de görmek isteyebilir ya da narsist bir eski sevgiliniz varsa, o sizin hiçbir suçunuz olmasa da acı çektiğinizi görmek isteyebilir. Fakat genelde bunun sebebi, uğruna acı çekilecek biri olduklarını görme istekleridir.

Siz çoğu terk edilen gibi terk edenin peşinde koşmak, ona onsuz zorlandığınızı gösterip durmak yerine iletişimi kesip uzak durduğunuzda, ayrılığı kaldırabilir bir şekilde davrandığınızda, çoğu zaman terk edilen buna değecek biri olmadığını hissetmeye başlar. Bu da ego için bir şoktur. Zira az önce belirttiğimiz gibi, terk eden kendisinin terk ettiğinden daha çekici ya da değerli olduğunu hisseder. Terk eden sizi istemedi, siz ise onu istiyorsunuz. A kişisi B kişisini istemediği halde, B kişisi A kişisini istiyorsa, A kişisi kendisini B kişisinden daha değerli ve çekici hisseder. İnsan doğasının temel özelliklerinden biri bu, karşınızdakinin kötülüğü ya da kibri değil. Aynı şey size olduğunda yani siz A kişisi olduğunuzda, aynı şekilde hissedersiniz.

Terk edilen iletişimi kestiğinde, daha önceden bir süre terk edenin peşinde koşmuş olsa bile, normal davranış kalıplarını sekteye uğratır ve terk edenin egosunu yaralar. Terk edilen için (artık) terk eden peşinde koşulmaya değecek biri değilmiş gibi görünür.

Sebep birincisi, ikincisi ya da bu üçüncüsü olsun fark etmez. Bu bilgiler size, eski sevgilinizle iletişimi kes kuralı uygulama konusunda motivasyon vermeli. Onun merakını, yoksunluğunu ya da onay ihtiyacını gidermeyin. Bırakın, bu ihtiyaçlar büyüsün.

4) Yem / kırıntı atma

Bu, terk edilenlerin sıklıkla düştüğü, düşmemesi de zor olan neden. Eski sevgiliniz, size kırıntı atmak, size yem atmak için sosyal medyanıza özellikle bakıyor olabilir. Burada eski sevgili, sizinle ilgilendiğini ya da sizinle görüşmek istediğini işaret eden bir hareket olarak sizin sosyal medyanıza bakıyor olabilir.

Burada, yukarıdaki nedenler yüzünden eski sevgiliniz sizin onunla iletişime geçmenizi istiyor olabilir. Sizin onun için çabalamanızı, harekete geçmenizi istediğinden bunu yapıyor olabilir. Terk eden kendisi olsa bile, sizin onu reddetme ihtimalinizi göze almak istemiyor olabilir.

Ne kadar romantik ve ümit verici değil mi? DEĞİL! Kırıntılara ve yemlere kanmayın. Eski sevgiliniz bunu genellikle yukarıdaki üç nedenden yapar ve eğer yemi yutarsanız rahatlayarak alacağını alır ve sizden uzaklaşır. Eski sevgiliniz bu tür şeyler yapıyor ama aramıyorsa, büyük ihtimalle henüz sizinle yeniden beraber olma fikrine açık değil. Sadece neden peşinde koşmadığınız için meraklanıyor, yoksunluk hissediyor ve/veya egosu yaralanıyor.

Fakat eski sevgili, endişe ve bağlanma evrelerine geçmeden ona ulaşırsanız, pişmemiş yemeği fırından erken çıkarırsınız.

Eski sevgiliniz sosyal medyanızı takip ediyorsa, sebebi ne olursa olsun ona ulaşmayın ya da eğer genel geçer yorumlar yazıyorsa ona cevap vermeyin. Bunun tek istisnası, size yönelik bir şey yazıyorsa kısa bir cevap yazmanız olacaktır ama bu kısa olmalı ve ben yine de eğer cevap vermezseniz olacaksa, cevap vermemenizi şiddetle tavsiye ederim.

Eski sevgilinize cevap vereceğiniz tek durum, size direkt ulaşmasıdır. Bu, size direkt mesaj atması (sosyal medyadan ya da uygulamalardan olabilir), e-posta atması, sizi araması  anlamına geliyor. Sosyal medyada sizi takip etmesi, hikayelerinize bakması, sosyal medyada yayınladığınız şeyleri beğenmesi, genel geçer yorumlar bırakması (“bu çok güzel bir restoran” gibi), size direkt ulaşma değil yemdir. Yemi yutmayın.

5) Eski sevgilinin endişe aşamasına geçmiş olması

Eski sevgili, sizin artık onu istemediğinizi düşünmeye başladığında, sizi kaybettiğinden endişe duymaya başlayabilir. Evet, sizi o terk etti ve birini ya da bir şeyi isteyerek bırakmak onu kaybetmek anlamına gelmez. Kaybetmek, siz o kişiyi veya şeyi isteseniz de ondan uzaklaşmak zorunda kaldığınızda olur. Eski sevgiliniz sizi terk ettiğinde, siz onunla ayrılmak istemediğiniz halde ayrılırsanız, kayıp yaşamış olursunuz.

Fakat terk eden bilerek ve isteyerek bırakmış olsa da, terk edileni artık istese de geri alamayacağını anladığında ya da düşündüğünde, bu da bir çeşit kayıp hissi yaratır. Bu da iyi bir şey zira eski sevgiliniz ayrılığı yeniden gözden geçirmesi için, sizi kaybettiğini hissetmesi lazım. Bunu isteyip istemediğini anlaması için öncelikle onun da sizi kaybettiğini hissetmesi lazım.

Peki durumun bu olduğunu seziyorsanız ne yapmalısınız?

Cevap, hiçbir şey yapmamalısınız. Zira eski sevgiliniz endişe aşamasına geçtiği için sizin hesaplarınıza bakıyorsa, sizin ona ulaşmanız, onun endişe aşamasından rahatlama aşamasına geri dönmesine neden olur. Buradaki en büyük korku, eski sevgili hesaplarınıza bakıyorken harekete geçmezseniz, bir fırsat kaçıracağınız korkusu. Özellikle de harekete geçmediğinizde onun da harekete geçmemesi, bu korkuyu körükler.

Rahat olmaya çalışın. Eğer eski sevgiliniz sizin hesabınıza sizinle yeniden beraber olma isteği belirtilerinden bakıyorsa, eski sevgiliniz size direkt olarak ulaşır. Eğer size ulaşmazsa, siz de ona ulaşmazsanız ve sonunda hiç görüşmezseniz şunu bilin ki, eğer siz ona ulaşsaydınız da sonuç çok büyük ihtimalle olumlu olmayacaktı. FAKAT eğer ona ulaşırsanız, aslında biraz bekleseniz olumlu olabilecek sonucu engelleyebilirdiniz.

Bu konudaki en önemli tavsiye

Eski sevgilim neden sosyal medyamı takip ediyor diye düşünüp kendinizi zayıflatmanın gördüğünüz gibi bir yararı yok. Aslolan onun size direkt ulaşması. Bu nedenle terk edilenlere verdiğim en önemli tavsiyelerden biri, eski sevgilinin hesaplarını takip edip etmediğini bilmemeye çalışmaları. Sosyal medyadan bir süre uzak durun, hikaye atmayın, atıyorsanız da kim bakıyor diye bakmayın. Gördüğünüz gibi eski sevgilinin sosyal medyanızı takip etmesi durumunda yapmanız gereken şey bir şey yapmamak. Neden onun sizi takip edip etmediğini görerek kafayı yiyesiniz ki?

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Bu yayını spotify kanalımızdan ya da İlişki Sohbetleri Youtube kanalından  da (aşağıda) dinleyebilirsiniz.

Karımı aldattım, hani affederdi?

Podcast yayınını Spotify kanalımızdan da dinleyebilirsiniz.

Son 2 senedir bizim Aldatan adam yazısı gibi yazıların altına, yeni tip bir sorun düşmeye başladı.

Abi karımı aldatıyordum ama kısa süreli, “dert olmayan” şeyler.

Benim aldattığımı öğrendi.

Şimdi evliliğimiz çok kötü. Benimle konuşmuyor, boşanma davası açıyor.

Bakın buraya dikkat:

Abi alt tarafı elimin kiri olan bir iki kadın için evliliği çöpe atıyor abi.

Abi ona da söyledim, dedim alt tarafı bir gecelik, yapma böyle.

Şimdi ise can alıcı ve daha önce çok karşılaşmadığım ama son 2 yıldır çok gördüğüm problem:

Abi hani kadınlar yüksek değerli erkekleri paylaşmaya ses çıkarmazdı, yüksek değerli erkek aldatsa da affederlerdi.

Bu okur sorularından birini feministin biri alıntılayıp tweet atınca bu kafa yapısı viral olmuştu. Orada benim verdiğim yanıtlara da itirazlar oldu.

“Sen bilmiyon, yüksek değerli erkeği kadın affeder.”

“Sen bilmiyorsun ama erkeğin aldatması aldatma sayılmaz.”

“Erkek evine baktığı sürece arada aldatsa sorun olmaz.”

Bu saçmasapan kafa yapısının nereden geldiği konusunda benim teorim, son 2 senede meşhur olan Congo Dandy kılıklı Kevin Samuels ve online pezevenklikten Kayıp Oğlanların Kralı rolüne oynamaya çalışan Andrew Peter Pan Tate. Ondan önce de babasının Wall Streetten çaldığı milyonları pokerden kazandım diyerek kiraladığı yatlarla, kadınlarla, evlerle ve arabalarla hava atan erkek Kardashian Dan Bilzarian vardı ama  o sadece hava atıyordu. Tate hem hava atıyor hem de Neverland’in maskülen kanaat önderliğine oynuyor. Gerçi çoğu davranışı toksik maskülenden ziyade toksik feminen – adam Flesh & Filth programında kız arkadaşınızı disiplin altına almak için seksten mahrum bırakın dedi yahu! Neyse konu o değil.

Bu Türkiye’de de yayılıyor. Örneğin şurada 19:19‘dan itibaren önce tabak çevirme konseptinden başlarken 19:45‘te birden aldatma konusuna giriyor ve şöyle diyor:

“Aslında o bir aldatmak değil sonuçta erkek seçeneklerini değerlendiriyor. Kadın üzülür müzülür ama erkeğin seçeneği değerlendirmesi. Erkeğin aldatması ile kadının aldatması aynı şeyler değil. Kobra Tate de bunu söylüyor (Andrew Tate’ten bahsediyor). Hatta geçen gün Kobra Tate’i dinliyordum. Dedi ki kadının aldatması kadar dünyada daha iğrenç bir şey olamaz diyor. Zira kadın aldatmak için bir erkeğe gittiği zaman artık sizi sevmeyi bırakır da gider. Ama bir erkek başka bir kadınla birlikte olduğu zaman hala primer (esas) kadınını çok seviyor olabilir. Zaten öyledir. Başka bir tada bakıp gelmiştir. Bu şekilde düşünmek lazım.  Kadının kafasından geçen ile erkeğin kafasından geçen farklıdır. Erkeğin aldatmasında ihanet yoktur. Kadına ihanet yoktur. Sadece başka bir kadının vücuduna değmek vardır. İhanet farklı bir şey ama, çünkü ilişkiye ihanet yoktur.”

Şimdi “yüksek değerli erkeksen kadınlar seni seslerini çıkarmadan paylaşır” argümanı özellikle evlilikte çok yıkıcı.

Biliyorsunuz erkeğin aldatma konusunda toleransı çok azdır. Zira aldatma, erkeğin başka bir erkeğin çocuğunu yetiştirmesi ile sonuçlanabilir.

Eğer kadınların aldatmayı affetme ihtimali, erkeğe göre daha fazladır deseler belki.

Ama aldattım affeder ne olacak. Bak eskinin kadınları affediyordu diye bir kafa var.

Bunun ardından da yahu erkek ailesine baktıktan sonra arada bir Zikinin Götürdüğü Yere Gitmiş ne olacak? diyen var.

Bu çok sığ bir bakış.

Ne olacağını bir düşünün, ama tarihsel ve evrimsel perspektifte.

Şimdi şu araştırmaya bakalım:

“Individuals who commit an infidelity are attempting to increase their own reproductive success at the expense of that of their partners.

Aldatan bireyler kendi üreme başarılarını, partnerleri aleyhine arttırmaya çalışıyorlar.

“Evolutionary psychological meta-theory, therefore, predicts that infidelity will have produced evolutionary selection pressures for individuals to evolve adaptations by which to reduce the likelihood of their partners committing an infidelity.”

Bu nedenle evrimsel psikoloji meta teorisine göre, aldatma, bireylerin partnerlerinin aldatma ihtimalini azaltacak adaptasyonlar geliştirmesi için evrimsel seçilim baskısı oluşturur.

“Romantic jealousy is hypothesized to be such an adaptation.”

Romantik kıskançlığın böyle bir adaptasyon olduğu hipotezi ortaya atıldı.

“Thus, in response to a partner’s suspected or actual infidelity, individuals’ psychological mechanism for jealousy is expected to be activated, causing them to be motivated to enact behaviors that either restrict their mate’s interactions with individuals of the opposite-sex or avoid the reproductive costs they might suffer as a result of an infidelity.”

Bu nedenle patnerin şüphelenilen veya gerçek aldatmasına karşı, kişinin psikolojik kıskançlık mekanizmalarının harekete geçmesi beklenir ve böylece partnerinin karşı cinsle etkileşimini azaltma ya da aldatma sonucu ortaya çıkacak üreme maliyetinden kaçma sonucu ortaya çıkabilir.

Yani bununla beraberlik benim gelecek nesillere kalmam açısından tehlikeli diyerek partneri bırakıp gidebilir arkadaşlar.

Bu makalede daha sonra kadınların çocuk doğurma ve çocuğun kendi başına hayatta kalma yaşına gelene kadar hayatta kalması amacıyla girdiği ilişkide en büyük tehdidin, partnerinin ilişkiden çekilmesi ile çocuğun o yaşa gelmeden ölmesi olduğunu söylüyor.

 Arada bir dışarıda yatan erkeğin, başka bir kadını hamile bırakma ve kaynaklarını ona yöneltme ihtimalini düşünün. 1900’lere kadar arka arkaya 2-3 kötü hasadın çocukların açlıktan ölmesine neden olduğu dünyada, bunun çocukların ve kadının hayatını nasıl tehlikeye düşürdüğünü düşünün. Ne olacak değil mi? Elini kiri.

Arada bir dışarıda yatan erkeğin, ailesini tamamen terk edip gitmesi ihtimaline bile gelmedik.

Abi ben yapmam öyle şey karımı seviyorum?

Birincisi, yapıp yapmayacağını sen bile bilmiyorsun. Kaçamak diye başlayıp başka bir kadının etkisine kapılan erkek sayısı az değil. İkincisi, evrimsel olarak ortaya çıkan mekanizma, senin bireysel durumunla ilgilenmiyor.

Her neyse.

Arada bir dışarıda yatan erkeğin, cinsel yolla bulaşan tehlikeli bir hastalık kapıp karısına ve hatta doğmamış çocuğuna bırakma ihtimalini düşünün. 1900’lere bu hastalıkların önemli bir kısmı ölüm fermanıydı mesela. Bunun kadın içgüdülerine büyük bir iğrenme olarak işlenmediğini düşünmek için saf olmanız lazım.

Arada bir dışarıda yatan erkeğin, çiftlerin çocuk yetiştirmek için kurdukları eş bağının sağlamlığını sarsmasının, kadın için sarsıcı olduğunu görmemek çok saçma.

Eskinin kadınları affetmiyordu belki de. Hiç düşündünüz mü? Belki de başka çareleri yoktu. Eskiden öyle 1-2 çocuk, çalışan kadın ve nafaka falan yoktu. 8-9 çocuk, aileye ait toprakta çalışan kadın vardı sadece.

Bunları anlatma sebebim, aldatmanın kadın için gerçek yıkıma neden olacak bir sürü sonuca sahip olması ve bu nedenle de aldatmanın erkeklerdeki gibi ilişki bitirici olması.

Hele günümüzde, kadınların ekonomik özgürlüğü varken.

Ama kadın terk etmese de genelde hiçbir şey eskiye dönmüyor.

Abi ben eskiye dönelim istiyorum diyen adamlara da söylüyorum. Beraberliğiniz devam edebilir ama eskiye dönme ihtimaliniz artık çok az.

Kırmızı Hap kanallarında gördüğüm en yıkıcı yalan bu.

Şimdi bazılarınız bu söylediklerim olmasını istediğiniz dünyaya uymadığı için beni betalıkla, mor haplı olmakla falan suçlayacak.

Birileri kesin, “gerçekler acıdır” bla bla diyecek.

Gerçek acı evet ama gerçek ne bilmek istiyorsanız, erkekadam.org aldatan adam yazısı altındaki birkaç hikayeyi okuyun. Boşanmış ve ailesinden olmuş erkekler gerçek birader.

Bakın affeden kadın da var ama ben yüksek değerliyim kesin affeder diye girip yanan daha çok.

Bazıları da bu adamlar yeterince yüksek değerli değil ondan kadınları terk ediyor diyebiliyorlar.

Ama bu adamlar tam tersi yüksek değerli adamlar.

Şimdi arkadaşlar bu tavsiyeleri veren insanların hayatları, %99’unuzun yaşadığı hayatlar değiller.

Kevin Samuels’in ne olduğu belli değil, onu geçelim.

Andrew Tate, net değeri milyon dolarlar olan biri. Adamın sanal pezevenk olmadan önceki sevgililerinin hepsi, kendi anlatımına göre ring bebekleri. Sana pezevenk olduktan sonra “yok abi o sanal fahişelerle poz veriyor ama uzun süreli beraberlikleri normal kızlar” diyenler var ama ben Tate’in “kadınımın onlyfans hesabı var, %20 komisyon almazsam gavat gibi hissedeceğim” dediğini, hep şeker bebek ya da yüksek sosyete modeli tadında kadınlarla çıktığını gördüm. Ki Tate ünlü olmadan öncesinden takip ediyordum.

Şimdi o adam tamamen kendi tecrübesinden konuşuyor.

Çok paranız varsa ve yahu cebime paramı koysun gözümü kapayayım tarzı insta modelleri ile sevgili olacaksanız, evet elinizin kiri der sıyırırsınız.

Ama çoğunuzun paranız olsa da o kadınlarla evleneceğinizi sanmam.

Kaldı ki Tate’in evlilik tecrübesi de yok. Çocukları bildiğim kadarıyla farklı kadınlardan ve hiçbirisi ile aile kurmamış. Abu Amerika gibi 4 karısı ile aile şeklinde yaşamıyor.

Bir de ölü aylarda yüzbinler kazanan insanlar var, onların çevresinde de zengin adamın karısı protatipini bilirsiniz. Çok da hoşlanmadığı kocası rahat bıraksın, konken partilerini, alışveriş turlarını karşılasın, metreslerine gözümü kaparım kadını.

Bu çevrenin de deneyimi bu olabilir.

Ama normal aile kuran %99 için, özellikle de sizi seven normal bir karınız varsa, aldatma büyük ihtimalle ailenizin yıkımına gider.

Yani bu tavsiyeyi dinleyip ilişkisinden olan adamlar hadi neyse, acı bir tecrübe ile burunları sürtülüyor.

Ama evli adamlar? Kendileri, çocukları ve karıları acı çekiyor.

Aileleri yıkılıyor.

Yani bize yazanlar, aldattım, yakaladı, mühim değil boşadım diyen vurdumduymaz adamlar da değiller.

Karıları ile eski hallerinin özlemiyle yanan, boşanmış olmanın acısını çeken insanlar.

Yapmayın arkadaşlar.

Bu tavsiyeleri dinlemeyin.

Bu tavsiyeler evrimsel psikolojiye, toplum değerleri, vs. her aklı başında teoriye göre saçmalık.

Sonunda olan size olur, size bu tavsiyeleri verenlere değil.

İlişkilerde Duygusal Yatırım nedir? (Erkek Adam Podcast)

Bu bölümde duygusal yatırım yazısından bahsettik. Daha önce sitemizde yayınladığımız duygusal yatırım yazı dizisini direkt çevirmiştim ve Erkekler İçin Uzun Süreli İlişkiler kitabında bu konuyu ele alırken, o serinin sadece ilişki başına odaklandığını fark edince kitapta o bölümü yeniden yazdım. Burada da, Wouju’nun kendine özgü aşırılıklarından ayıklayarak ele alıyorum.

Podcast Youtube yayını aşağıda. Yayını spotify kanalımızdan da dinleyebilirsiniz. Yayının daha fazla insana ulaşmasına yardımcı olmak, bu tür yayınların devam etmesini desteklemek için Youtube kanalına abone olabilirsiniz, videoyu beğenebilir ve yorum bırakabilirsiniz.

Başkası için terk eden sevgilinin geri dönmesi

Bu podcast yayınında, bir izleyicimizin 5 yıllık ilişkisinin, eski kız arkadaşının başka bir erkek için terk etmesi ile başlayan bitiş hikayesini konuştuk. Başkası için terk eden, aldatarak terk eden, daldan dala atlayan eski sevgili neden geri alınmamalı üzerine bir hikaye. Aslında ilişki de toksik ilişki ama bu bölümde o kısmı çok konuşamadık. Bunun yanında 5 seneden sonra sudan çıkmış balığa dönen bir genç erkeğin, üniversite ortamında kızlara nasıl yürüyebileceğini de konuştuk.

Bu duruma düşmemek için tabii bizim siteyi okumanızı, yayınları izlemenizi ve uzun süreli ilişkiler rehberine bakmanızı tavsiye ederim.

Yayının Youtube videosu aşağıda. Youtube’da izlerseniz, kanalımızın fazla sayıda insana ulaşması için beğenirseniz videoyu beğenmeyi, kanalı izlemeye almayı ve çan işareti ile uyarıları açmayı unutmayın. Tabii daha da iyisi, bir sorunuz ve yorumunuz olursa video altına yorum bırakmayı unutmayın.

Bu içeriğe Spotify ve Odysee kanalımızdan da ulaşabilirsiniz.

Manipülasyon nedir?

Manipülasyon nedir?

Beyninin ne kadar kolay manipüle edilebileceğini anlayana dek, başkasının oyununda bir kukla olarak kalırsın – Evita Ochel

Üstü kapalı duygusal manipülasyon taktikleri gizli kontrol metotlarıdır. Bu aldatma taktikleri davranışları ve algılamayı değiştirmek için kullanılırlar. Üstü kapalı manipülasyon senin bilinçli farkındalığın alt bir seviyesinde işler. Kurbanlar genellikle bu olurken manipüle edildiklerini anlamazlar. Bu yüzden kesinlikle manipülatörün kullandığı bu metotların farkında olmak önemli.

Peki, bu manipülatör insanlar kimlerdir?

En becerikli ve tehlikeli manipülatörler psikolojide dark triad (karanlık üçleme) denilen bir terimden gelirler. Psikopat, narsist ve makyavelist kişilikler empati yoksunudur ve kendi çıkarları için manipülasyonu planlı ve amaçlı bir şekilde yaparlar, diğer insana neye mal olursa olsun. Onlar kendi çıkarları için diğer insanları kullanan duyarsız, hassas olmayan, agresif ve fırsatçı kişilerdir. Senin partnerinin, arkadaşının, komşunun, yakınının, iş arkadaşının veya patronunun bu karanlık üçlemenin bir üyesi olması tamamıyla mümkündür. Onlar normal bir görünüş yaratarak gerçekten kim olduklarını saklamaya çalışırlar.  Ve sıklıkla cazibeli ve sevilen bir karakterdedirler; ama bu maskenin altında kötü niyetli amaçları hala aktif olarak çalışıyordur. Bu bireyler onlara yakın olan herkesin zihinsel sağlığı için zararlıdırlar.

Ciddi psikolojik bozuklukları olmayan insanlar da  manipülasyonu istediklerini almak için, kötücül bir amaç olmadan ve bazen ne yaptıklarını bilmeden kullanırlar. Şöyle denir ki, bizler ihtiyaç ve arzularımızı direkt yollardan dile getirmektense, manipülasyonu bu durumlarda kullanmaktan suçluyuz. Manipülasyonu patolojik bir manipülatör olarak kullanan biriyle zaman zaman isteklerini almak için kullanan biri arasında fark vardır. Patolojik manipülatörler diğerleriyle bir bağ kurmaları için başka bir yol bulamazlar ve ilişki için ortaya koyabilecekleri hiçbir şeyleri yoktur, sevgi ve samimiyet gibi. Onları değiştirmenin bir yolu yoktur.

Manipülasyon senin bilinçli karar alma, kendi lehine, değerlerin ve sınırlarınla davranma becerinin altını oyar. Diğer bir deyişle, manipülasyon diğer türlü yapmayacağın şeyleri sana yaptırır.

Daha kötüsü, duygusal manipülasyon metodolojik olarak kendi öz değerine, öz güvenine ve kendi algına güvenini zayıflatır. Kendinden hoş olmayan bir şekilde, ta ki kendine saygını ve gerçeklik algını yitirene dek taviz vermene neden olur. Savunmanın zayıflamasıyla ya da tamamen silahsız kalmanla, daha fazla manipülasyona açık hale gelirsin.

Becerikli bir duygusal manipülatör senin öz değerini ve duygusal refahını kendi eline almak için seni ele geçirir. Bir kere kandırmacaya geldin mi bu büyük bir hatadır, metodolojik olarak kimliğini ve psikolojik sağlığını yitirirsin.

Başarılı, amaçlı ve kötücül manipülatör kendi kırılganlıklarını bilmeli,  agresif niyet ve davranışlarını gizlemeli ve manipülasyonlarının sana vereceği zararı önemsemeyecek kadar acımasız olmalı. Kontrole almak ve istediğini almak tek önemli olan şeydir.

Manipülatörün taktiklerinin farkında olmak gizli agresifliği tanımlamak için önemlidir. Ama bu her zaman yapması kolay bir şey değildir çünkü manipülatörler manipülasyonu görmen ve sağlıklı düşünmeni önlemek adına senin güvenine, şüphene ve güçlü duygularına – suçluluk, korku, sevgi ve utanç- bel bağlarlar. Çoğu durumda bu duyguları bir amaç için uyandırırlar. Bu manipülatörün yaptığının yanına kalmasını sağlayan bir şeydir. Bu yüzden, kendini kendi algından ve sezgilerinden şüphe ederek bulursan bunu fark etmen önemlidir. Veya seni manipülasyona açık hale getiren duygular deneyimliyorsan.

Manipüle edildiğini nasıl bilirsin? 

Duygusal manipülasyon gizlidir ve ne olup bittiğini anlayana kadar seni uzun süre kontrol eder. Bazı manipülatörler hayli beceriklidir. Onlar kukla ustası olarak tabir edilebilirler ve eğer işaretleri bilmiyorsan farkında olmadan onların kuklası olabilirsin.

İplerin bir o yöne bir bu yöne çekilirken, kendini kukla ustasının istediklerini yaparken bulursun. Kendi özgür iradenle hareket ettiğini düşünürsün ama etmiyorsundur.

Eğer manipülasyonun bir kurbanıysan muhtemelen bir şeylerin yanlış gittiğini biliyorsundur ama ne olduğundan tam emin değilsindir. Hatta manipüle edildiğinden şüpheleniyor olabilirsin ama emin değilsindir ve bunun nasıl olduğunu bilmiyorsundur. Bilmek istediğin şey manipüle ediliyor mu yoksa edilmiyor mu olduğundur. Bunu nasıl bilebilirsin?

Aslında, bu düşündüğünden daha kolay ve açıktır.

Bu üstü-kapalı duygusal manipülasyon tekniklerini öğrenmek akıllıcadır. Ama manipüle ediliyor musun diye öğrenmek için manipülasyon teknikleri konusundaki her şeyi bilmene gerek yok. Sadece kendine bakman gerekir.

Manipülasyon zarar vericidir ve devasa negatif etkileri vardır, hatta bunun başımıza geldiğini fark etmemişsek bile şu negatif etkiler suç yerinde bırakılmış deliller gibidir.

Eğer bir ilişkideysen ve aşağıdaki işaretlerden herhangi biri dikkatini çektiyse yüksek ihtimalle manipüle ediliyorsundur:

  • Hoşlandığın biriyle beraber olmanın hazzı, onu kaybetme korkusuna dönüşmüştür. Hislerin mutluluktan anksiyeteye, mutsuzluğa, üzgünlüğe ve hatta umutsuzluğa dönmüştür.
  • Ruh halin tamamıyla ilişkinin haline bağlıdır ve aşırı yüksekte ya da aşırı düşükte hissediyorsundur.
  • İlişkide mutsuzsundur ve çoğu zaman ortada belirsizlik vardır ancak onu kaybetmekten korkuyorsundur çünkü ara sıra çok mutlu hissediyorsundur.
  • Başına gelen bu en iyi şeyi mahvetmekten kendini sorumlu tutuyorsun ama bunun tam nasıl olduğunu bilmiyorsundur.
  • İlişkin çok karmaşıktır ancak nedenini bilmiyorsundur. Başkalarıyla bunu konuştuğunda, kendini “açıklaması zor ve karmaşık” derken buluyorsundur.
  • İlişki ile ilgili takıntı yaşıyorsundur, her detayını “olayı çözmek” adına analiz ediyorsundur. Seni dinleyen herkesle her zaman bunu konuşuyorsundur. Bir faydası olmuyordur.
  • Partnerinle durumundan emin değilsindir, seni sürekli belirsizlik ve anksiyete ruh halinde bırakıyordur.
  • Partnerine sürekli “yanlış giden bir şey mi var?”, “bir şey mi oldu?” diye soruyorsundur. Bir şeyler ters gidiyor gibi hissettiriyordur ama tam olarak ne olduğunu bulamıyorsundur.
  • Sıklıkla defans durumundasındır. Yanlış anlaşıldığını düşünüyor ve kendini açıklama, koruma gereği hissediyorsundur.
  • Güven, kıskançlık, özgüvensizlik, öfke ve aşırı tepki verme konularında problem geliştirmişsindir. Partnerin birçok durumda buna dikkat çekiyordur.
  • Dedektif olmuşsundur. İnternette partnerin hakkında bilgi arıyorsun, sosyal medya hesabına yakından bakıyorsun ve arama geçmişini, mesajlarını, maillerini kontrol etme ihtiyacı hissediyorsundur. Partnerin evde değilken, nerede olduğunu teyit etme ihtiyacı hissediyor ve kaygılanıyorsundur.
  • Tam anlamıyla partnerini nasıl mutlu edeceğini bilmediğini hissediyor. Sıkı çabalıyorsun ama bu işe yaramıyor gibi görünüyor, en azından uzun süredir. Eskiden onu mutlu edebiliyordun ama neyin değiştiğine emin değilsin.
  • Negatif düşünceleri ve duyguları ifade etmek yasaklanmış gibi hissettirir, o yüzden bunları kendine saklamaya çalışırsın. Seni rahatsız eden bu şeyler hakkında konuşamamak seni hayal kırıklığına uğramış hissettirir.
  • Kendini ilişkiden önce hissettiğin kadar iyi hissetmezsin. Daha az özgüvenli, güvende, zeki, aklı başında, çekici hissedersin. Önceden olduğundan daha azısındır.
  • Her zaman partnerinin beklentilerini karşılamada yetersiz kaldığını hissedersin. Kendini yetersiz hissedersin.
  • Sıklıkla suçlu hissedersin ve kendini bolca özür dilerken bulursun. Sürekli olarak yol açtığına inandığın hasarı onarmaya çalışmakla meşgulsündür. Partnerin senden uzaklaştığı için kendini suçlarsın. İlişkini neden sabote etmeye devam ettiğini anlayamazsın.
  • Partnerinin ilgisini tekrar uzaklaştırmamak için onun etrafındayken laflarını dikkatle seçersin, eylemlerini ve duygularını da.
  • Bazen bir volkanın patlaması gibi kızgınlık, hayal kırıklığı ve hatta düşmanlık duygusuyla patlarsın. Daha önce hiç böyle davranmamışsındır ve böyle olmamaya yemin etmişsindir ama ne kadar kontrol etmeye çalışsan da olmaya devam eder.
  • Partnerini mutlu kılmak ve ilişkiyi korumak için rahatsız hissettiğin bazı şeyleri yapıyorsun veya değerlerine, limitlerine, sınırlarına aykırı hareket ediyorsundur.

Başkasının böyle bir ilişkide neden kaldığını ya da geçmişte böyle bir ilişkide kaldıysan bunun nasıl olduğunu merak ediyorsan, ilk olarak, manipülatif ilişkiler böyle başlamazlar. Aslında bu ilişkiler genelde harika bir başlangıç yapar. O senin harika partnerin gibi görünür ve balayı aşaması cennet gibidir. İşler kötüye döndüğünde, ne olduğu konusunda bir fikrin yoktur. Doğal olarak, işleri düzeltmeye ve harika olanı geri kazanmaya çalışırsın. Problemler için kendini suçlayacak şekilde manipüle edilmişsindir. Neden olduğuna inandığın hasarı onarmaya çalışıyorsundur, partnerinin sevgisini geri kazanmaya. Sadakatin karşılığını vermiştir ve sen ve partnerin tekrar yakınlaşmışsınızdır… bir süre için. Bu tamamıyla farkına varamayacağın bir döngü haline gelir.

İkinci olarak manipülasyon yavaş ve sinsice başlar ve git gide artar. “İplerini kim çekiyor?” adlı kitabın yazarı Harriet B. Braiker: “manipülasyon zaman içinde evrimleşir, şekillenir” diyor. Ve kurbanlar umut verici kazanımlarla ve kaybetme tehditleriyle kontrol edilir. Üstü kapalı ve çeşitli manipülasyon taktikleri uygulanır. Diğer bir deyişle bir suiistimalci olan manipülasyoncu belirsizlik yaratır ve sana arzu ettiğini verme konusundaki geri-ileri hareketleriyle şüphe duymanı sağlar, arzu ettiğini geri almakla tehdit eder.

“Tehlikeli kişilikler” kitabının yazarı 25 yıllık FBI ajanı olan Joe Navarro şöyle açıklıyor: “Sonunda bu ilişkiye nasıl girdiğin önemli değildir. Bu ilişkinin tek taraflı, suiistimalci ve toksik oluşu önemlidir. Sorulması gereken soru çok basittir: “Cazibelerini ve davranışlarını seni kendi çıkarları için kontrol etmek için mi kullanıyorlar? Seni manipüle mi ediyorlar? Seni incitecek şeyler mi yapıyorlar ya da seni riske mi atıyorlar? İlişki tek taraflı gibi mi hissediyorsun? Bu ilişkide inciniyor musun?”

Eğer bu sorulara cevabın “evet” ise, seni kontrol eden toksik iplerinden kendini çözme ve hayatını geri alma zamanı.

Duygusal manipülasyon, duygusal bir suiistimaldir. Duygularını ve davranışlarını üstü-kapalı manipülasyonla kontrol eden kişi sana değer vermez, saygı duymaz veya senin iyiliğini umursamaz. Her ne pahasına olursa olsun bu ilişkiyi bırak ve gerekirse profesyonel yardım al. Becerikli bir manipülatöre maruz kalmak ciddi ve kalıcı psikolojik hasarlar verebilir.

İlişkinin değerli mi yoksa zararlı mı olduğunu ve bitmesi mi gerektiğine sadece sen karar verebilirsin. Ve farkındalık üstü-kapalı manipülasyona karşı ilk defansındır.

Çeviriyi yapan : Secret

Sana tavsiye edeceğim 2 adet ürün var:

%3’lük Erkekler Video Seti

Çekici Erkek Eğitim Seti

Ayrıca bkz. Kadınların erkekleri manipüle etme teknikleri

Genç yaşta planlamadan ve evlenmeden baba olmak

Bu podcast değişik bir yayın oldu. Bir izleyicimiz ile şu an içinde bulunduğu ve pek de sık rastlanmayan ama eğer dikkat etmezseniz sizin de kendinizi içinde bulabileceğiniz bir durumu konuştuk.

İzleyici kısa bir süre birlikte olduğu kızın hamile kalması ve çocuğu doğurma kararı vermesi üzerine henüz üniversite öğrencisiyken, planlamadan ve evlenmeden baba olmuş. İşi karıştıran şeylerden biri de kızın yurt dışında olması. Biz de bu yayında izleyicinin geçirdiği süreci, babalığı ve çocuğunu kabul ediş sürecini ve bundan sonra neler yapabileceğini konuştuk.

Konuyla ilgili doğum kontrol hapı yazısına da bakmanızı tavsiye ederim.

Yayının Youtube videosu aşağıda. Youtube’da izlerseniz, kanalımızın fazla sayıda insana ulaşması için beğenirseniz videoyu beğenmeyi, kanalı izlemeye almayı ve çan işareti ile uyarıları açmayı unutmayın. Tabii daha da iyisi, bir sorunuz ve yorumunuz olursa video altına yorum bırakmayı unutmayın.

Bu içeriğe Spotify ve Odysee kanalımızdan da ulaşabilirsiniz.

Erkek Adam Spotify Kanalı 2022 Performansı

Henüz bilmeyen varsa bizim bir spotify kanalımız var ve son 6-7 aydır günlük dinlenme sayıları neredeyse Youtube kanalı seviyesine çıktı. Ben podcast dinlerken Spotify’ı Youtube’a tercih ediyorum ama yayınları Spotify’a hem de Youtube’a koyuyoruz.

Podcast yayını dünyada en çok paylaşılan ve takip edilen podcast kanalları kategorilerinde tepe %1’de.

Spotify kanalımızı takibe alalım, takibe almayanları uyaralım.

Aşağıda kanal performansı ile ilgili bir klip var. Mahmut Abi’den Mahmut’s Paradise eşliğinde (admine arka plana iyi bir müzik koy dedim bunu koymuş :))

Erkek Adam Türkçe Podcast – Centilmen Kulübü ile Kırmızı Hap Soru Cevap

Podcasti spotify kanalımızdan da dinleyebilirsiniz.

Poscastın youtube videosu aşağıda. Videoyu beğenmeyi, yorum yapmayı ve gelecek podcastlerden haberdar olmak için çan işaretine basıp uyarıları açmayı unutmayalım, unutanları uyaralım.

Erkek Adam Türkçe Podcast – Narsist veya sınırda kişilik bozukluğu gibi sorunları olan kadınlar

Avukat Cem ve discord moderatörü Emre ile iki hafta önce Pazar günü, aklımızda bir konu olmadan bir podcast yapalım dedik ve son anda narsist kadınlar, sınırda kişilik bozukluğu olan kadınlar ya da daha genel olarak kişilik bozukluğu nedeniyle toksik olan ve ilişkilerini toksik hale getiren kadınlar ve onların kurbanları hakkında konuştuk.

Amacımız ruhsal hastalık teşhisi yapmak ve ilaç yazmak değil (zaten yapamayız da), sadece bu tür ilişkilere girmiş olanlara kendilerine çarpan kamyonu anlatmak, bu tür toksik ilişkilerde olanlara çıkış yolu göstermek ve daha önemlisi, ileride bu tür toksik kişilere karşı kendinizi nasıl koruyacağınız konusunda bilgi vermek üzere konuştuk. Doğaçlama ve hazırlıksız oldu ama fena bir podcast olmadı.

Bu arada Toksik İlişkiler – Narsist / Borderline Partner Rehberi kitabımız da var.

Podcasti spotify kanalımızdan da dinleyebilirsiniz.

Poscastın youtube videosu aşağıda. Videoyu beğenmeyi, yorum yapmayı ve gelecek podcastlerden haberdar olmak için çan işaretine basıp uyarıları açmayı unutmayalım, unutanları uyaralım.