Beta vücut dili – Instagram erkek arkadaşları ve anasının kuzusu oğluşlar

Instagram, bir erkeğin dikkatle ve kırmızı hap farkındalığı ile bulunması gereken bir ortam. Kim ne derse desin bu uygulamanın ana kullanım amacı kadınların ilgi çekme ihtiyacını karşılamak. Bu ortamda selfie ya da bir erkekle fotoğraf koyan kadın o erkeği, erkek sevgilisi bile olsa, fotoğraf aksesuarı olarak kullanıyor. Uydu erkeklerin de instagramda “Melis benimle fotoğrafını koymuş, bana önem veriyor …” dedikleri fotoğrafların amacının ne olduğunu daha önce yazmıştık.

Bu yazıda çiftlerin vücut dilindeki beta alametleri konusuna tekrar gireceğim. Rollo Tomassi son aylarda bu konuda birçok örnek fotoğraf ve video paylaştı ve geçen gün Man Effect’te Timothy Wegner ile bu konuda bir podcast yaptı.

Yukarıdaki foto, Rollo Tomassi’nin Beta Tells (beta alametleri) yazısından. Erkek kadına doğrı eğilmiş ve kadın ondan demir korkuluğun fiziksel olarak izin verdiği son noktaya kadar geriye kaçmış. Vücut dili erkeğe oldukça kapalı.

Kadınlar söz konusu olduğunda söylenen değil yapılan mesajdır. Bunu bir kez öğrenen erkeğin taktığı kırmızı hap gözlükleri ile hayata baktığınızda, birçok çiftin ilişkisindeki statüsünü vücut dilinden anlayabilirsiniz. Kadınlar erkeklere göre çok daha fazla oranda vücut dili ve hareketlerle “konuşurlar” ve bir erkek kadının bu “konuşmasını” duymuyor ise kadın bilinç altında o erkeği tecrübesiz = kadınlar tarafından tercih edilmeyen diye yaftalar.

Instagram erkek arkadaşları

“Eğer kız arkadaşınız size sıklıkla fotoğrafını çektirip Instagram’a koyuyor ise o durumda bir aksesuar olduğunuzu unutmayın.  Kadınlar neden Instagram’a fotoğraflarını koyuyorlar : ilgi çekmek için. Bir kadın Instagram için fotoğraf / selfie çekiyorsa ve siz de o fotoğrafın içinde iseniz siz o fotoğrafta aksesuarsınız. Giydiği bir kolye kadar aksesuarsınız.”

Aşağıdaki foto bir ara çok moda olan ve bir erkeğin en kepaze şekilde aksesuar olduğu instagram foto akımından.

“Kadın erkeğin önünde giderken onu elinden tutup sürüklüyor. Kadınlar bunu neden yapıyorlar? Kendilerinin reklamını yapmak için.  Bu fotoğraflarla ilgili yorumumu eleştiren erkekler “abartma ama sadece öylesine sıradan bir fotoydu” diyorlar.  Evet işte tam da sıradan olması problem. ”

 

Aşağıdaki foto, “instagram aksesuarı erkek arkadaşa” bir başka güzel örnek. Hatunun duruşuna dikkat edin. Eleman orda yokmuş gibi. Fotoğraf “çift fotoğrafı” diye etiketlenmiş ama hatun eleman orda yokmuş gibi poz veriyor. Gerçekten de elemanı bu fotoğraftan çıkarsanız, hatunun verdiği poz hiç garip kaçmaz. Ama eleman hatunun içine düşmüş, fotodan hatunu çıkaramazsınız. Aksesuar derken Rollo bunu kastediyor.

“Bu tür erkek kızın içine düşmüş ama kız erkek yokmuş gibi başka yöne bakıyor fotoğraflarındaki mesaj nedir? Mesaj şu : ‘ben hala uygunum ve mümkünse başkasını arıyorum. Bu elemanın beta olduğunun farkındayım ve bu elemandan uzaklaşmak istiyorum'”.

“Aşağıdaki foto sahiplenici eş korumacı bir pozisyon. ‘Bu piliç benim’ diyor. Bunun kendi başına hatalı bir şey olduğunu söylemiyorum. Kadının elinin erkeğin saran kolunda olması ise kadının bundan hoşlandığına işaret ediyor. Hatuna eğilmesi ve fazla duygusal pozu faüllü ama hadi tamam diyelim.

Antonie Bordain‘in böyle birçok fotosu var ve orada Bordain hatunu sarmalamış ve hatuna eğilmişken Asia Argento ise adamdan uzağa eğilmiş ve ‘yardım edin, beni alın buradan’ duruşunda.”

Anneciğimi çok seviyorum pozu

Aşağıdaki son zamanlarda klasikleşen bir poz.

“Adını hatırlayamıyorum ama bu adam ünlü biri. Elemanın parası var ve her şeye sahip. Bu foto bir fotoğraf serisinden. Hepsinde eleman böyle hatuna eğilmiş ve öpmeye çalışıyor. Ve hatunun suratına bakın. Hatun elemanın karısı. Sanırım eleman şarkıcı. Her neyse.

Elemanın sarışın güzeli bir karısı var. Elemandan genç gibi duruyor. Kadın kesinlikle henüz parti yıllarını geride bırakmamış bir kadın gibi duruyor. Fakat oldukça zengin olan bu adama yamanmış. Fakat kadının eline bakın. Bu fotoğraf yukarıda kadını kolları arasına almış adamın fotoğrafından çok farklı.  Orada eş koruma (mate guarding) var ama buradaki eleman tamamen “anneciğimi çok seviyorum” pozunda.

“Ben bu poza “anneciğimi çok seviyorum” pozu diyorum. Eleman öpücüğe abanmışken kadının nasıl giyindiğine, dışarıya (kameraya) nasıl baktığına ve gülüşüne dikkat edin. Kocasına değil ‘sana’ bakıyor. Bu bir reklam pozisyonu.”

“Bu tür fotoğraflar hep gündelik instagram fotolarında ortaya çıkıyor. Biliyoruz ki instagram fotoları kadınların dışarıdan ilgi toplama aracı. İlgi, kadınların dünyasının akçesidir.  Kadın bir erkekle beraber olduğunda, o erkek ya kadının arkadaşlarının kıskandığı ve kadının gözünün içine baktığı bir adam olur ya da aksesuar. Bu fotoğraftaki eleman kesinlikle aksesuar. Bu kadın böyle bir elemanla ünlü veya zengin olmasa idi asla beraber olmazdı.”

Fotoğrafta kadının elinin adamı nasıl kendisinden uzak tutmaya çalıştığına dikkat edin.

Aşağıda çiftin bir başka fotoğrafı var.

“Sanki adamı o fotoğrafa fotoşop ile koymuşlar. Sanki dalga geçmek için fotoğrafa fotoşop ile eklenmiş. Fakat maalesef fotoğraf gerçek. Elemanın bu kadınla her fotoğrafı böyle.

Kadının dışarı anons ettiği şey şu : ‘Ben sırf pratik olduğu için bu adamlayım’. Hatun eleman yokmuş gibi dışarı bakarak ‘umarım birileri bu fotoğrafı görür zira ben hala uygunum’ diyor. Kadın ‘ben hala uygunum’ bakışı atarken eleman ‘anneciğim seni çok çok seviyorum’ pozunda.

Çok trajik ama bugünlerde bu pozu çok görüyorum. Eleman muhtemelen beta kafa yapısını taşıma lüksü olacak kadar zengin.”

Aşağıdaki fotoğrafta ise dünyanın en soylu mavi haplısı Prens Herry var. Herry tipik bir mavi haplı.  Alfa mı beta mı tartışılır. Çocukken acayip ana kuzusu idi, babası dünyanın en beta soylularından biri ama kendisi 20lerinde gayet alfa takılan bir abi idi. Her neyse.

Yukarıdaki gibi berbat olmasa da Prens Harry’nin buradaki pozundaki hatuna eğilişi onu da neredeyse “anneciğimi çok seviyorum” pozuna sokmuş.  Kötü çocukların kucağında hopladıktan ve duvara tosladıktan sonra kendinden genç bir prensi kafalayan feminist ablanın yüzüğü dünyaya gösterişi de dikkate değer. Kendi hayatını yaşamış çoğunluk gibi sıradan bir bekleyen beta ya da kedilerle dolu bir evde sonlanmadım sevinci.

Aşağıdaki oğlan ise “anneciğim seni çok seviyorum” pozunu anahtarlık yapıp kıza hediye vermiş.  Trajik.

“Hatun dışarı bakıyor ve ‘bu elemanın beta olduğunu biliyorum ve bundan daha iyisini arıyorum. Bu elemanla birlikteyim ama hala uygunum’ sinyali gönderiyor. Eleman bunu kıza hediye yapıp vermiş. Kız ne zaman kız arkadaşlarıyla dışarı çıksa elemanı hatırlamak zorunda. Trajik olan şu ki eleman bunun tatlı bir şey olduğunu düşünüyor. Ama değil. Bu kıza sürekli yapışkan, duygusal ve fazlaca bağlı bir erkekle olduğunu hatırlatıyor.”

“Eleman bunu kıza bir çeşit bölgesini işaretleme jesti olarak vermiş. Kız dışardayken ona evde erkek arkadaşı olduğunu hatırlatacağı kadar diğer erkeklere bu kadının bir erkek arkadaşı olduğunu gösteriyor. Burada büyük bir kendine güvensizlik ve süper beta bir davranış var. ”

Ama trajedi istiyorsanız, olay bu aşağıdakidir. Fotoda yazan şu :

“Ben kelime anlamıyla bu adamı yıllarca peşimde koşturdum … ve nihayet kaçmaktan yorgunum. Hayatıma yeniden hep olması gerektiği gibi başlamaya hazırım. Seni seviyorum.”

Elimizde yine “anneciğim seni çok seviyorum” fotosu var. Yine adamı fotoğraftan at, kızın pozu zerre sırıtmaz zira adam orada yok gibi poz vermiş. Suratında yine yukarıdaki kadınların suratındaki ifade var.

Burada yakında duvara çarpacağını anlamış, Rollo’nun uyanış aşaması dediği aşamaya gelmiş bir kadın var. Bekleyen betasını kullanmak üzere yörüngeden indirmiş. Eleman hatunun kucakta hoplamalı parti yılları bitene kadar bekleyecek kadar aptal.  Hatunun suratında Prens Herry’nin gelini Megan gibi “parti yıllarımda hayatımı yaşadım ama sonunda da cezasını çekmeyeceğim” mutluluğu var.

Erkeğin eş kollama sarılışı yukarıdaki oğlandan farklı. Orada kız vücut dili ile bunu onaylıyordu (elini erkeğin koluna koyarak) ama burada erkek 100% aksesuar. Fotoşopla at kimse farketmez.

Erkeğin duygularını saklaması

Maybe one day’in şu yorumu dikkatimi çekti ve çok yaygın olduğunu düşündüğüm bu mavi haplı düşünce ile ilgili birkaç şey söylemek istiyorum :

Tristan bro dediğine katılıyorum. Maalesef en basit olarak bir derdini anlatmaya bile hakkın yok eğer erkeksen senden Allah gibi olmanı bekliyorlar. Hanfendi sana sorununu anlatacak hatta erkek olarak onu cozmeni bekleyecek ama senin en ufak derdin onu ilgilendirmeyecek bence çok adil bir şey değil ki dertli bir insan olduğumu zannetmeyin bu konuda çok rahatım ama gerçekten oyunda erkeğin dezavantajına yürüyen oldukça şey var. Duygusal güç şu bu eyvallah ama insan robot olamaz illa düşecek kalkacak ve düştüğünde karının hipergami insafına kalacaksın ki nesil ilerledikçe kadınların fedakarlık ve tahammül özelliği azalıyor. Mgtowculara hak veriyorum yani. Sonuç olarak oyun ciddi anlamda bizim aleyhimize şeylerle dolu ama hakem hatasını bahane etmek yerine 3 puan almaya bakalım. En azından onları 30 yaşında duvar bekliyor bizde ise 30da olay yeni başlıyor. Sabır ve çalışmak gerek.

Maalesef en basit olarak bir derdini anlatmaya bile hakkın yok eğer erkeksen senden Allah gibi olmanı bekliyorlar.

Kimse sizden Allah gibi olmanızı falan beklemiyor. Erkekseniz derdinizi içinize ya da erkek arkadaşlarınıza dökeceksiniz. Bu kadar basit ve on binlerce yıldır böyle olan bir kanun bu. Yer çekimi gibi. Kabul edin bunu artık. Dedenizi gelip dertlerini anneannenizle paylaşırken düşünebiliyor musunuz? Ben düşünemiyorum şahsen. Büyüyün artık 20 yaşını geçmiş adamlarsınız. Bir erkek derdini kadınıyla paylaşamaz. NOKTA.

İlla düşecek kalkacaksınız ve düştüğünüzde babalarınızın ve dedelerinizin yaptığı gibi kadına renk vermeyip ihtiyacınız varsa meyhanede içip erkek arkadaşlarınızla salya sümük ağlayacaksınız. Ya da illa bir kadınla konuşmaya ihtiyacınız varsa pavyona gideceksiniz ve orada derdinizi ablamıza dökeceksiniz.

Allah aşkına biraz aklınız kullanın ve erkeğin kadınıyla derdini paylaşmamasının doğal olmadığını, kadınıyla derdini paylaşmamasının gereksiz kasmak olduğunu söyleyen embesillere de kanmayın. 200,000 yıldır her nesil erkeğin yaptığı şey doğal değil, 70lerin kafalarını LSD sikmiş çiçek böcek çocuklarının feminist dolmaları doğal!

Sizin içinizde kadınınızla derdinizi paylaşma ihtiyacınız “hassaslığım gücümdür” propogandasının uzantısı ve bu propogandanın temel amacı erkeğin herşeyi kadına anlatmasını sağlayarak kadın tarafından manipülasyonunu kolaylaştırmak. Ama işte binlerce yıllık eşleşme mekanizmasının üstünü yazamıyorsun. Kadının ilişkide eline koz olarak verilmek üzere erkeklerin duygusallaştırılmazı, kadının içinde tiksinti yaratıp kadının ilişkisini mahvetmesine neden oluyor.

Haldun Abi sağolsun en erkenden öğrendiğim ve çok faydasını gördüğüm bir kuraldır bu. Çoğunluk gibi kız arkadaş bulur bulmaz yakın arkadaşlarınızı ihmal eden bir kazma değilseniz derdinizi paylaşacak bir erkek grubunuz zaten vardır ve bunlarla en az iki haftada bir yanınızda tek kadın olmadan buluşuyorsunuzdur. Eğer hiç kadın olmadan buluşabildiğiniz bir erkek grubunuz yoksa veya varsa bile bunlarla ilişki başladığından beridir buluşamıyorsanuz taşaklarınızı da bir zahmet kadınınıza verin çantasında saklasın.

Maybe One Day bu yazıyı senin şahsına yazmıyorum, yazdıklarından esinlendim sadece.

Mavi hap travması

Yukarıdaki ekran görüntüsündeki mesajlaşma şöyle : Mavi Haplı Çocuk (MHÇ) – Yıktın Gittin İnsafsız (!) (YGİ)

MHÇ : Deniyorum ama daha da kötüye gidiyorum. Ne yaparsam yapayım seni unutamıyorum. Dün çaresizlikten resmen odamda 1 saat ağladım. Senin hayatımda olmana gerçekten ihtiyacım var ve ilişkimizi mahvettiğimi bilmek beni öldürüyor. Senin bunu yapamayacağını bilmeme rağmen herşeyin normale dönmesi için sonuna kadar çabalamak istiyorum. Ama tamamen darmadağın oldum ve bütün bu süreçte çok yalnız hissediyorum.

Seninle konuşmaya ve senin yanımda olmana ihtiyacım var. Seni nasıl da bu kadar çabuk kaybettiğimi anlayamıyorum.

YGİ : Bu ilişkiyi mahveden sadece sen değilsin. Bu ilişki iki taraflı idi bu nedenle kendini suçlamanı istemiyorum. Herşeyin bir sebebi var ve ikimizde bu ilişkiden çok şey öğrendik. Öğrendiklerimiz bugün olduğumuz kişileri şekillendirdi. Hayat çılgın şekillerde işliyor ve bugün imkansız görünse de zamanla bunu aşacağını ve unutmanın daha kolay olacağını biliyorum. Herşey yoluna girmeden önce işler çok kötüye gider.

MHÇ : Ama beni hayatından nasıl bu kadar hızlı söküp atabilirsin! İlişkimiz için çabalamak ve ilişkimizin çalışması için fırsat istiyorum zira ilişkimizin nasıl olabileceğini biliyorum. Neden çabalamak istemiyorsun? Sana şu an çok ihtiyacım var zira şu an o kadar depresyonda ve yalnız hissediyorum ki!  Seni yeniden hayatımda görmek için yapabileceğin birşey yok mu çok merak ediyorum.

Biliyorum benimle olmak ya da beni görüp görmemek senin zerre umrunda değil. Ama “seni özledim” ve “seni seviyorum”dan beni tamamen mahvetmeye bu kadar hızlı nasıl evrildin anlayamıyorum.

Bunların hiçbirini duymak istemediğini biliyorum ve seni rahatsız ettiğim için çok üzgünüm. Ama seni düşünmeden yapamıyorum, özellikle şu anda. Daha önce hiç böyle hissetmemiştim ve hayatımda hiç bu kadar kötü hissetmemiştim.

YGİ : Bildiğim tek şey bu ayrılığın senin için iyi olduğu. Daha önce dediğim gibi – bunu duymanın acı verdiğini biliyorum ve bunu söylemek bana acı veriyor – ama konuşmaya devam edersek, bu ayrılığın acı tarafı devam edecek. Başka hiçbir şeyin olmadığını söyleyemezsin zira her zaman senin yanında olan harika arkadaşların ve bir ailen var. Böyle birden bırakmakla sana acı verdiğimi biliyorum ama bence en iyisi bu ve tüm arkadaşların ve ailen bana hak verecektir.

MHÇ :Ama bu neden iyi olsun? Neden beraberce çabalayıp ilişkinin çalışmasını sağlamayalım?

YGİ :Çünkü ben bu aşamayı çoktan geçtim. Üzgünüm Jake.

MHÇ : Denemedin bile! Sadece vazgeçtin, ama ben vazgeçemem. Sabrina inan bana başka kimsem yok! Arkadaşlarımı kaybediyor görünüyorum ve insanlar konuşmak istemiyor / ben onlarla konuşmak istemiyorum. Ailemle de bu konuda konuşamıyorum zira şu an ilişkimiz hakkında ne düşündüğü umrumda bile değil.

Sabrina vazgeçemem, üzgünüm ama seni bırakamam.

Bana en çok sorulan sorulardan biri şu :

“Bir erkeği fişten nasıl çekerim? Kadın erkek ilişkileri dinamiği hakkındaki tüm bu kırmızı hap farkındalığı benim hayatımı iyiye doğru radikal bir şekilde değiştirdi! Arkadaşlarımın, erkek kardeşlerimin, babamın bu farkındalığın kadınlarla ilişkiler konusunda kendilerine nasıl fayda sağlayacağını bilmelerini istiyorum.

Bu bilgiler ÇOK ÖNEMLİ!  Ama en yakın arkadaşlarımda ve ailemde bile büyük bir dirençle karşılaştım. Ne yapabilirim? Bu adamlara kitabını vermek ve kitabı mantık çerçevesinde tartışmak istiyorum. Bu bilgiyi tavsiye ettiğin gibi diğerlerine vermek istiyorum ama onlar sanki gerçeği görmek istemiyorlar. Bu konu hakkında konuşmak bile istemiyorlar. Kendilerini sürekli olarak hayalkırıklığına uğratan boktan yolda ısrar ediyorlar ve kadınlarla mavi hap perspektifinden etkileşime geçmeye devam ediyorlar. Rollo, biraderime nasıl yardım edebilirim?

Bir zamanlar SoSuave Forumunun moderatörlerinden biri iken bu soruyu tartışırdık. Arkadaşınızın ya da erkek kardeşinizin eğer gözlerini açıp kadın – erkek ilişkilerinde küçük yaşlardan beridir kabul ettiği koşullanmalar nedeniyle nasıl kapana kısıldığını bir görebilse hayatının ne kadar güzelleşebileceğini bilmek yıldırıcı. İnanın bana, bu konuda hala hüsrana uğruyorum. Yukarıdaki çocuk gibi birçok erkeğin mavi hap izin vermediği için daha değişik düşünemediğinden bunalımın ve intiharın eşiğinde olmasını görüyorum.

Bu ciddi bir konu. Mavi hap koşullanması ve bir erkeğin bu koşullanmadan kurtulma kapasitesi gerçekten ölüm kalım meselesi. Kırmızı Hap farkındalığı olan bir erkek olduğunuzu ve en yakın arkadaşınızın ya da kardeşinizin Eski Kitaba olan ego yatırımı başka türlüsüne izin vermediği için ilişki çılgınlığına gömüldüğünü düşünün. Kadın erkek ilişkilerinin nasıl olması gerektiği ile ilgili düşüncelerini sorgulayacaklarına boyunlarına ip geçirmeyi tercih ediyorlar.

O benim herşeyim

Yazının ilerleyen bölümlerinde bu soruna tekrar geleceğiz ama şimdi bir okuyucunun beni Twitter’da haberdar ettiği bu mesajlaşmaya bakmak istiyorum. Çözünürlük için özür dilerim. Bu tweet ben yorum yazdıktan sonra silindi ve benim elimde de sadece ekran görüntüsü var. Burada aşırı yatırım yapmış bir mavi haplı çocuk ile herşeyi yaptığı kadın çocuğun hayatından çıkıp gitmesini istediğinde içine düştüğü düşünce yapısını görüyorsunuz. Burada çok şey oluyor ve bu yazıda bunları değerlendirmek istedim. Belli bir süre Kırmızı Hap farkındalığına sahip olduğunuzda Mavi Hap koşullanmasının içine düşen erkeğim düşünce süreci ile karşılaşmak kafanızı karıştırabilir. Kırmızı Hap Gözlüğü hem ödüldür hem de lanet. Bu gözlük ile fişten çekilmiş erkek, mavi haplının yaşadıklarına yabancı hissedebilir ve mavi haplının kadın – erkek ilişki dinamiği ile ilgili körlüğü nedeniyle affallayabilir.

“Bu çocuk bu kızın kendisinden neden kurtulmak istediğini gerçekten de göremiyor mu?” Kırmızı Hap bakış açısından bu çocuğun ne yaptığının zerre farkında olmamasından dolayı gerizekalı olduğunu düşünebiliriz. Olan biteni o kadar apaçıkken görememesi çocukta bir sorun olduğunun göstergesi değil mi? Fakat çoğunlukla bu çocuklarla ilgili tek problem Mavi Hap koşullanmalarının içine düştükleri durumu eski kitabın çerçevesinin sınırlarından algılamalarına neden olması. “Kaliteli kadın”ın da anlayıp kendileri gibi oynayacağını sandıkları ve dinsel bir şevkle takip ettikleri kuralların sınırlaması. Bunu şimdilik bir kenara bırakalım.

Deniyorum ama daha da kötüye gidiyorum. Ne yaparsam yapayım seni unutamıyorum. Dün çaresizlikten resmen odamda 1 saat ağladım. Senin hayatımda olmana gerçekten ihtiyacım var ve ilişkimizi mahvettiğimi bilmek beni öldürüyor …

Bu çocuğun (yazdıkları gerçekten de bir ergen olduğu izlenimini veriyor) yazdıkları tamamen kendi kendini suçlama ile dolu. Bu Mavi Hapın içgüdüsel bir parçasıdır – her ayrılık erkeğin kendi suçudur. Eski kız arkadaşın ayrılıkta kendi hatalarını da itiraf etmesine rağmen çocuk bunu tamamen görmezden gelecek. Bir ilişki, evlilik her zaman erkeğin yeterince yatırım yapmaması nedeni ile biter. Kadın aldatsa bile Mavi Hap mantığı kadının gözünün dışarda olmasının faturasını erkeğe kesecektir. Bunun sözünün eri zihin yapısının ve “ilişki büyük çaba ister ve bu çabayı kadının yakınlığını haketmek için sürekli erkek göstermelidir” temalı “Oprah evlilik danışmanlığı onaylı” nosyonunun içsel bir parçası olduğunu da belirteyim.

Sonuç olarak, Mavi Hap kafası otomatik olarak kendini suçlu bulacak ve bir şekilde kendi yüzünden “bozulan” ilişkiyi tamir etmek için yeni bir programın pazarlığına oturmaya çalışacaktır. Mavi Hap ile koşullanmış erkekler hala erkektir ve bu nedenle de erkeklerin fabrika ayarı olan tümdengelime meyillidirler. Yani Mavi Hap dünyasında ilişkiyi tekrar eski haline getirmek için çözümler aramak mantıklıdır. Mavi Hap zihin yapısı böyle çalışır : Herkesin uyduğu ya da uymak zorunda olduğu bir grup (Eski Kitap) kuralı vardır ve kadın – erkek aynı olduğu için kadının arzusu ve yakınlığının pazarlık edilebilir birşey olduğunu düşünür.

Hatasının farkındadır ve bunu düzelteceğine emindir. Ama dünya böyle çalışmaz. Gerçekte, bu hata kabulünün kendisi kadının terketme kararını güçlendirir. Hipergaminin kökleri şüphe üzerindedir ama bu erkeğin hipergamik bilinçaltının şüphelendiği gibi hiçbir opsiyonu olmayan bir Beta olduğu artık kesinleşmiştir.

Ama beni hayatından nasıl bu kadar hızlı söküp atabilirsin? İlişkimiz için çabalamak ve ilişkimizin çalışması için fırsat istiyorum zira ilişkimizin nasıl olabileceğini biliyorum.

Bu mesajlaşmadaki en yapışkan ve muhtaç duygusal boklardan uzak durmaya çalışıyorum. Mavi haplı erkekler ilişkinin en güzel zamanlarında bile kendilerini duygulara gömerler ama bir ayrılık ile karşı karşıya kaldıklarında kendilerine öğretilen “hassaslık güçtür” saçmalıkları onların ayaklarına tamamen pranga vurur. Bu duygusallığın kendilerini terk eden kadını nasıl tiksindirdiğinden bahsetmeye gerek bile yok.

Burada büyük bir yatırım yaptıkları kadının kendilerini terk edip gitmesi ile karşılaşan standart Mavi Hap şaşkınlığını görüyoruz. Kadını görev aşkı ile zihinsel merkezine koymuş olduğuna göre, kadın da aynı kurallar kitabına göre oynamıyor mu? Yukarıdaki alıntıda Savaş Gelinleri yazısını linkledim zira çoğu kadının erkeği hızlıca geride bırakabilmesinin mekanizması odur. Kadınların önceden yüklü gelen zihinsel yazılımının bir parçasıdır bu.

Bunun ardından oğlumuz Mavi Haplı bir şekilde ilişki yatırımını öne sürüyor ve ilişkiyi onarmak için gerekli çabaya hazır olduğunu anlatıyor. Ayrılıkta “ilişkiyi onarmak için çalışma” olayı ters teper özellikle de erkek eşitlik dolmalarını fazlaca yutmuş biri ise. “Açık iletişim her sağlıklı ilişkinin anahtarıdır” masalı öğretilen oğlumuz kendisine eşit ruh ikizinin ilişkiyi onarmak için çalışmak istememesi karşısında afallar. İşler iyiye giderken bu “ilişki için çabalama” olayı kadının istediğini alması açısından yararına çalışır ama kadın  (genellikle kendini daha iyi hipergamik opsiyonlara açmak için) Mavi Haplıyı terk etmek istediğinde bu “çabalama” isteği ayak bağıdır. Ama neden ilişkiyi onarmak için çabalamak istemiyor?

Ayrılık esnasında kaderini belirleyen bunlar olmasına rağmen Mavi Hap koşullanması o kadar derindir ki içinde bulunduğu durumu yazdığından daha farklı yorumlayabilecek kabiliyeti yoktur.

MHÇ : Hayatımda yaptığım herşey ilişkimizi daha iyi yapmak içindi. Ve burada Kingston’da, uğruna kalkıp buraya taşındığım kişi olmadan yaşamak beni öldürüyor. İyi bir ilişkimiz olmasını garantilemek için atılabilecek her adımı attım.  Kalbinde benimle konuşmaya ve beni duymaya istekli bir parça yok mu?

MHÇ : Hayatımı mahvettin ve bana herşeyi düzeltmek için bir şans bile vermiyorsun. Hiçbir şeyim kalmadı. Ailem ve arkadaşlarımla ilgili söylediklerin umrumda değil zira onlarla hiçbir şey konuşmak istemiyorum. Hiçbir şeyim yok burada. Berbat bir iş ve her tarafı bana seni hatırlattığı için içinde barınamayacağım bir şehirden başka. Geçirdiğimiz güzel zamanları takdir edemem, beraber geçirebileceğimiz güzel zamanları takdir etme ihtiyacım varken. En iyi arkadaşımla daha çok zaman geçirmeye ihtiyacım var. Eğer bunu yapamazsam hayatımla ne yapacağımı bilmiyorum. Aramızdaki ilişki nerede kötü gitti anlayamıyorum.

Ah evet, oğlumuz daha da sıçıyor. Bu çocuk çoğu Mavi Haplı erkeğin kendilerini ego – yatırımları ile tanımlarken yaptıklarını söylediğim şeyi yapmış. Mavi Hap bu erkeklerin kendi hayallerini gerçekleştirme kapasitelerini öldürmekle kalmaz, herhangi  bir hayal ve hırs sahibi olmalarını bile engeller. Elimizde hayalleri “mükemmel erkek arkadaş” olma etrafında dönen bir çocuk var. Bu olsun diye gerçekten herşeyi yapabilecek ve bırakabilecek biri. “İyi bir ilişki” en büyük amacı ve kadın kendi rolünü oynamadığında – “çalışması için herşeyi yapma” kurallarını – tepki genelde kendinde hata bulmaktır. Zira ruh ikizinde hata bulmak bütün Mavi Hap makinesini sorgulamak demektir.

Fakat hatun hala oynamamaktadır. Bu durumda 3 seçenek var : Birinci ve en çok kullanılan seçenek bir şeyleri feci şekilde sıçtığını düşünmektir. İkincisi, aynı kurallarla oynamadığı için kadında bir sorun olduğunu düşünmektir. Ve son seçenek ise kendi Mavi Haplı ego – yatırımının kurallar hakkındaki görüşünün yanlış olduğunu düşünmektir. Son seçenek en zor olanıdır ve bir erkek çok az ihtimalle bu seçeneğe gider.

Kılıçların çekilmesi

Çoğunlukla bu aşamada kadın kendisine “ilişkiyi onarmak için çabalama” baskısı yapan eski Beta erkek arkadaşına karşı savunmaya geçer. Mavi Haplı erkek herşeyi kitabına göre yapmış olmasına rağmen bu çabasının ona ilişki yatırımı olarak dönmemesinden dolayı şaşkındır. Ne yanlış yapmışsa o yatırımın bunu ödemesi gereklidir. Bunları bırakın, açık iletişim ve pazarlık onun da katılması gereken bir oyun değil midir?

Sorun şu ki yatırımı onu, kadının artık onunla tek bir dakika bile çöpe atmasına tahammülü olmayan hipergamiden korumamaktadır. Oğlumuz bunun farkında değildir ve davasını sonuna savunmaktadır ama bu çabası ise kadının savunma kalkanlarını kaldırır.

En tatlı, en anne eli ile seçilmiş kızın bile egosu hipergami ile direkt bağlantılıdır. Hipergami optimizasyonu onun hayatta onun en temel Darwinist dürtüsüdür. Bu optimizasyondan ödün vermesi fikri bile kadında ölüm – kalım meselesi ciddiyetinde karşı atağı harekete geçirir. Bir zamanlar sosyal kontrol mekanizmalarının kadının hipergami optimizasyonunun en kötü taraflarını dengelesi beklenirdi. Görücü usulü evlilik, sosyal ve dinsel kurallar, mahalle baskısı, vs … bu hayatta kalma içgüdüsünü kontrol etmek için varoldular ve erkeklere hipergami üzerinde kurumsal bir kontrol mekanizması sundular.

Bugün, cinsel devrim sonrası distopyada, kadının hipergami optimizasyonundan ödün vermesinin kişisel ya da sosyal olarak beklendiğini ima etmek bile azgın bir tepki ile karşılanır. Cinsel pazar değerlerinin kullanım gününün geçtiği zaman “Mr. Yeterince İyi” ile hayatını birleştirme ihtimalinin bile kadınların tüylerini diken diken etmesinin nedeni budur. Bu sanki onların bilinçaltına hayatları boyunca biraz daha bekleseler daha iyi olabilecek çocuklar kadar iyi olmayan çocuklar yetiştireceklerini fısıldamak gibi birşey. Hipergami gelecekte bulabileceği bir erkek için kadının hayatıyla kumar oynar ve evet bildiğin hayatta kalma dürtüsüdür.

Bütün bunlar “aşağı bir erkeğe” bir kez hayat boyu yatırım için değersiz olduğu anlaşıldıktan sonra duyulan düşmanlık olarak ortaya çıkar. Temelde bu kadına bu erkeğe yapacağı yatırımın yanlış olduğunu ve hemen erkekten kurtulması gerektiğini söyler. Erkeğin Mavi Hap paradigmasında oynamak artık kadın için çekilmez olduğunda bu vahşi tepki tüm gücüyle ortaya çıkar. Kadın elemanın bandajını birden çekip çıkarmadan önce onu yumuşak bir şekilde bırakmayı denediğini kendi egosuna anlatma ihtiyacı duyar. Bu aşamada erkek “deli”, “muhtaç” ve “anne problemi” bulunan ve “kendine güvensiz” biridir. Bu bahaneler ile kadın zaten  erkeğin Mavi Hap bağlılığı yüzünden olan şeylerle ilgili suçluluk duygusunu üzerinden atar.

Erkek Mavi Haplı ama Kafayı Yemiş.

Eminim ki bu yazıyı okuyan kadın ve erkek bir kısım okuyucu, bu çocuğun gerçekten sorunlu biri olduğunu düşünecektir. Belki çocuk gerçekten de bir süre tutunmayı başaran bir insel ve muhtaçlıkları yüzeye çıktığında kadın akıllıca davranarak çocuğu terk etti. Bu bariz birşey gibi görünse de her Mavi Hap koşullu erkeğin bu çocuk olduğunu iddia edeceğim. Hayat boyu maruz kaldığı bu koşullama erkeğin içsel idealizmi üzerine oynar ve tam olarak burada sergilenen düşünce sürecini tetikler. Kadınlar sizin koşullanmış zihinsel odağınız olduğunda, hayatınızı ilişki devam etsin diye yeniden düzenlemek doğal süreçtir. Bir kadın olmadan yaşayamayacağınıza inanmanız sizin sıfırlanmanızı daha da kolaylaştıracaktır.

Son olarak da bu erkeğin – ya da böyle birşey başına gelmeden fişten çekmeye çalıştığınız arkadaşınızın – ayrım noktasına geldik : terk edilme ile yüzleşip ya kendi Mavi Hap gözlüklerine daha da sarılacak ya da oyununu üzerine kurduğu kuralların geçerliliğini sorgulamaya başlayacak.Kırmızı Hapa bir erkeği en çok getiren neden bu tip bir tecrübedir. Ne yazık ki, uyuyan bir erkeği uyandırmak sarsıcı bir deneyim gerektirir ama kadın – erkek ilişkilerine bakışa meydan okunması birçok erkeğin mavi hapla çelişen fikirlere gözlerini açmasının tek yoludur.

Bana “Rollo arkadaşım, kardeşim, babam çok kötü bir yıkıma doğru ilerliyor ona fişten çekilmeleri gerektiğini nasıl gösterebilirim?” Söylemem gerekir ki doğru zamanı beklemelisiniz. Bazı erkekler daha önce izledikleri yolun hiçbir sonuca ulaşmaması ve şartların zorlaması üzerine kırmızı hapa gelirler ve Kırmızı Hap farkındalığı kazanırlar. Ama çoğu erkek Betadır ve çoğu derin koşullanma ile dolu yaşamlarında kendilerini bu çocuğun yerinde bulurlar. Bunların çoğu onların yanlış yetiştirilişlerini yüzlerine vurduğunuzda size şiddetle karşı koyarlar.

Bu adamları kendi hallerine bırakmak bazen en kolayıdır ama ya bu adam sizin hayatı boyunca ayak paspası olsa da en küçük fırsatta bile beyaz şövalye kesilen erkek kardeşiniz ise? Verebileceğim en iyi tavsiye doğru zamanı beklemeniz. Çoğu insan en zayıf anlarında bu erkeklere Kırmızı Hap aşılamanızın onu manipüle etmeniz anlamına geldiğini söyleyecektir ama bir kişiyi fişten çekmek için genellikle bu kişinin Mavi Hap tarafından darmadağın edilmiş olması gereklidir.

Böyle bir erkeğe karşı her zaman dürüst, açık ve affedici olmanızı tavsiye edeceğim.Bu adam muhtemelen geçmişte beyaz şövalyeliğine laf ettiğinizde sizi sorunlu ve kadın düşmanı ilan etmişti. Onu eğitebileceğinizi “sandığınız” için sizinle dalga geçmişti. Kırmızı Hap öğretecekseniz geçmişte olan bu şeyleri unutmanız lazım. “Ben sana demiştim” demek yerine adamı kendi haline bıraksanız daha iyi. Bırakın  o size gelip teşekkür ederek “sen beni uyarmıştın” desin.

****

Burada bir paragraf açıp bu bokun bir Mavi Haplıyı benim “başarı pornosu” dediğim bir grup satış taktiğine karşı savunmasız nasıl da savunmasız bıraktığına dikkat çekmek istiyorum. Mavi hap idealizmini anlamış olmanın arıza sonuçlarından biri de bu arzuyu sömürmek için mor haplı yaşam koçluğu satmaktır. RSD’nin (Real Social Dynamics) yeni ürünü olan “get me a girlfriend game” (bana kız arkadaş bul oyunu) programı buna bir örnek. Bence bu program direkt olarak mavi haplı “herşeyi olması gerektiği gibi yapmak” idealizmine oynuyor.

“Yaşam koçları” bu muhtaçlığı, kırmızı hap farkındalığı içinde mavi hap güvenliğine tutunmaya çalışan mavi hap rüyaları için mükemmel bir satış segmenti olarak görüyor. Hem kırmızı hap farkındalığınız olacak hem de bunlarla tüm mavi haplı hayallerinizi (kendinizi kurtarmak için cehennem azabından geçtiğiniz hayalleri) gerçekleştireceksiniz – ne kadar mucizevi değil mi? Bu tür hileler siz bu programları almaya niyetli olduğunuz sürece sizin hayatınızı bombok etmeye hazırlar.

Çeviri : Blue Pill Trauma

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.

Kız arkadaş ve dominantlık

Erkek Adam twitter hesabında 30 yaşındaki adamın 20 yaşındaki kızla çıkması başlığındaki şu girişi paylaşmıştım :

hiç de normal ve sağlıklı olmayan bir durum (arkadaşımdan biliyorum)

kız bara gidecek; izin yok.
saçını mor yapacak; izin yok.
kısa giyinecek; izin yok.
arkadaşlarıyla eğlenecek; izin yok.

kız fazlasıyla hayat dolu, güzel ve diri ama adamın içi geçmiş, saçlar dökülmüş, iş-güç derdinde. kız, bir kadının nirvanaya ulaştığı 30 yaşına geldiğinde adam antropozdan, prostattan malum organına söz geçiremez hale gelecek ve kadın asla tatmin olamayacak, en iyi zamanlarını yaşayamadan yaşlanacak. kız kendi eğlenceli dünyasından, adamın 30’luk – 40’lık arkadaş grubuna geçecek ve haliyle ‘ben niye buradayım’ hissi doğacak; bu, adam için de geçerli.

malum 30’luk şahıs, kıza hemen evlilik teklifinde bulundu mesela. çünkü o yaştaki güzel bir kızın uçup gideceğini ve maymun gözünü açınca kel kafanın ve ayva göbeğinin meydana çıkacağını çok iyi biliyor; haliyle de hemen kızın ayağını prangalamaya çalışıyor. e tabii kendi yaşıtındaki hatunlar da ona ilgi göstermiyor, milyonda bir ihtimalle oltaya takılan balığı da bir şekilde kapması lazım; olgunluğunu, maddi gücünü ve tecrübesini kullanarak bir baba figürü çizip kızı kendine bağlıyor, ki kız da bunu hakikaten yiyor fakat doğaya aykırı olan her şey gibi, bir sürü problem sebebiyle bir türlü beraber olamıyorlar (ki artık konuşmuyorlar).

genç kız dostlarım, sizi bir şekilde sınırlandıracak erkeklerden uzak durun; hayatınızı yaşayın!

Gerçi bu abi bir tık fazla kısıtlamış ama mor saç olayını görünce bunu yazan hatun olayın genç kız için ne kadar sağlıklı bir ilişki türü olduğunu anlatmış ama farkında değil demiştim.

Bunun üzerine Sorol rumuzlu kullanıcı şu yorumu yazmış :

Mahmut abi merhabalar.
Twitter hesabında ekşi sözlükten bir entry’nin paylşaşımını yapmışsın daha sadece başını okudum ve şunu anlayamadım kız neden erkekten izin alıyor? (durun durun vurmayın feminist değilim)çoğu kız günümüzde babasını bile takmıyorken sevgilisinden izin isteyen bir kız ilginç geldi (öyleki soruyu soramıyorum oturtamadım cümleyi) neyse biz nasıl kıza izin verecek konuma geliriz?
sorular üstte kalınca sanırım görmüğyorsun abi

Şimdi öncelikle babasını bile takmayan kız, kız arkadaş materyali değildir. Herhangi bir konuda kızdan “babam beni öldürür” lafını duyuyorsanız bu o kızın ilişki materyali olması konusunda önemli bir pozitif gösterge.

Örneğin şu yorumdaki kız gibi hatunlar ile çıkmayın ya da eğer çıkıyorsanız fazla uzun sürecek birşeye girmeyin :

hocam merhaba kız arkadaş çerçevesini sürekli dayatmaya çalışırsa ve bizim çerçeveyi korumaya çalıştığımız vakitte ben güçlü kadınım bildiğin ezik kadınlardan değilim tarzı bir cümle kurarsa tepkimiz nasıl olmalı ve sade bir siktir çekmeli miyiz ? bu durumda siktir çekersek kadın tüm suçu psikolojik olarak bize mi atar ? ilerki zamanlarda geri dönme gibi bir durum olma olasılığı düşüyor mu ?

Burada bahsedilen kadın ilişki açısından psikolojik olarak defoludur. Çok büyük ihtimalle kız arkadaşı materyali değildir. Kırmızı haplı bir erkek böyle kızlardan uzak durur. Dikkat edin sadece uzun süreli ilişki materyali olarak değil genel olarak zira sahte taciz iddiaları bu tip hatunlardan gelir (hepsi yapmaz bunu ama bu tip hatunların yapma ihtimali çok olarak daha fazla).

Feminizm günümüzde kadınlara erkek için herhangi birşey yapmayı veya erkeğin en ufak telkinini kabul etmeyi yenilgi olarak öğretiyor. Bu propogandadan etkilenen bir kadınla ilişki yaşamanız çok zor. Zira hatun iki ucu boklu değnek. Eğer normal bir ilişkide olan erkeğin karışacağı ölçüde karışırsanız feminizm virüsü ile size diklenip kavga çıkaracak, eğer her istediğini yapmasına izin verirseniz bilinçaltı devreye girip sizden tiksinecek yine kavga çıkaracak.

Yukarıdaki hatun tabii ki kendisinden ayrıldığınızda tüm suçu size atacak, sizi utandırmaya çalışacak ve her yerde sizin nasıl geri kafalı, sert, kazak bir göt vs … olduğunuzu söyleyecek. Size ne? Bırakın yapsın. Aptal kız gerçekten ilişki materyali olan kızlara sizin reklamınızı yapıyor daha ne olsun 😀

biz nasıl kıza izin verecek konuma geliriz?

Uzun süreli ilişkinin en başında çoğu erkek zaten o konumda başlıyor. Kendi farkında olmasa da. Kadınların özellikle de Türk kadınlarının büyük çoğunluğu, herhangi bir konuda karar vermeye üşenip bunu erkek arkadaşlarına bırakmaya eğilimlidirler. Çoğu kadın erkeğin sürdüğü arabada oturup, nereye gidileceğini erkeğe bırakıp yolun keyfini çıkarıp tırnakları ile oynamayı ister. Ama çoğu erkek dominantlığın tam tersi bir şekilde eşitlikçi beyin yıkamadan dolayı daha ilişkinin birinci gününden itibaren herşeyi kadına sorarak bu dominant statüsünden hızla aşağı iner.

Erkek Adamın 12 özelliğinden birincisine sürekli ters hareket ederler.

1 – Erkek adamlar karar vericidir.

Hayatınızı başkalarının karar vermesini bekleyerek mi geçiriyorsunuz, yoksa hızlı ama iyi düşünülmüş kararlar verebilen bir lider misiniz? Örnek verelim :

Gerçek bir erkek adam, kız arkadaşı / karısı “bu akşam dışarı çıkacak mıyız?” sorusuna asla şu şekilde cevap vermezler :

“Oh, bilmiyorum hayatım, sen ne yapmak istersin?”

“Bilmiyorum bebeğim. Sen ne istersin?”

“Himmm, bilmem ki. Senin kafanda birşey var mı?”

Bu ne lan!

Gerçek bir erkek, sorumluluğu ele alıp hemen olumlu ya da olumsuz bir karar verir.

“Evet, hadi çıkıp birşeyler içelim ve sonra sahilde yürüyelim.” ya da;

“Bugün birşey yapasım yok. Yarın konuşalım”.

Aradaki farkı görebiliyor musunuz? İlk örnekte alfa erkeği olumlu ve spesifik bir karar veriyor. Kadının kararı beğenip beğenmediği önemli değil. Önemli olan spesifik bir kararı hızlıca vermek. Zaten kızın soruyu sormasının sebebi de bu. Senin soru ile geri dönmen değil, bir karar vermen.

Erkek adam ne istediğini bilen biridir sonuçta.

Kadının her dediğine “sen bilirsin hayatım”, “sen ne istersen aşkım”, vs … diyen, her kararda ona soran (nereye oturalım bebişkom) erkek (ki çoğunluk) kadını izin istemeyen bir canavara çevirir.

Nasıl dominant olunur yazısında dominant olmayı anlatmıştık. Geçenlerde TRP Discord tartışmasında bir arkadaş “dominant olacaksın, ona kimin üstün olduğunu göstereceksin” gibi birşey söyledi. Yanlış, dominant demek egemen  / yönetici demek, üstün demek değil. Eğer üstünlük sanarsanız, bir yandan zorba olursunuz diğer yandan da ilişkide liderlik kısmını göstermeyi bilmezsiniz.

Başından itibaren kızla beraber iken hep dominant olursan, kız doğal olarak böyle şeylerde senden izin alır. Tavsiye alıyormuş gibi yapsa da. Sonuçta kızın izin almaması doğal değil.

Peki kız siz dominant iken böyle davranırsa ne yapacaksınız. Ali rumuzlu arkadaş ile mesajlaşmanız size fikir verebilir (Ali önce bahsetmeyi mavi haplı algıladığını söylese de hemen ardından asıl derdini söylüyor ve bu arada çoğu erkeğin içselleştirdiği mavi hapı dillendiriyor – altını çizdim) :

Ali : Kız arkadaşım instagramdan erkekleri geri takip ediyor bu durum benim hoşuma gitmiyor daha hiç bahsetmedim bahsettiğimde mavi haplı gibi kendine güvensiz davranıcağımı düşünüyorum sizce ne yapmalıyım

Güzin Abi a.k.a Mahmut : Mavi hap kiz arkadaşına ve “aşk”a duygusal yatırımınla alakalı birşey. Neden kızı bu konuda uyaramayacaksın ki? Kıza muhtaçmış gibi görünmemek için mi?

Biz burada kıza nasıl göründüğümüzden çok kendi çerçevemiz ile ilgileniyoruz. Kırmızı haplı bir erkek bu konunun hoşuna gitmediğini kız arkadaşına söyler ve uyarır. Mavi haplıdan farkı nedir peki? Kız eğer direnir veya daha kötüsü “sen karışamazsın” gibi birşey söylerse kızın kıçına tekmeyi basar. Kendine güven budur. İçin içini yerken sus pus olmak değil.

Yani birader, eğer KHlı şekilde bitirmeyi göze alabiliyorsan söylersin. Eğer MHlı bir şekilde söyleyip de kız direnince devam edeceksen evet söylemek sakat.

Ali : Her hangi bir şekilde duygusal yaratırımım yok abi kıza karşı şuan bitse direk yoluma devam ederim fakat bu şekilde takip etmenden hoşlanmadığımı söylesem sanki ona inancım ve ilişkimize karşı güvenim yokmuş gibi görünmez mi bu da benim kendime ve ona güvenmediğim için kendine güvensiz, yatırım yapmış gibi gözükmez miyim

Mahmut :Kıza nasıl göründüğünü düşünmen seni onun çerçevesine sokar. Eğer kıza inancım ve ilişkime güvenim var desen rahatsız olmazdın. Senin için sen önemlisin, o ikinci planda. O nedenle kızın ne düşüneceğinden çok senin bu duygudan kurtulman lazım. Bunu çözmenin bir yolu olayı takmayı bırakmak eğer bu olmazsa kızı uyarmak. Aklına başka yol gelen var mı?

Bir de asıl olay şu ki eğer içinde bu iş yanlış diyen bir dürtü varsa ve kızı kaybetme korkusunun bahanelerinden biri olan “ilişkime güven ve ona inanç” balonları yüzünden bu dürtüyü bastırıyorsan söyleyeyim, o dürtü denilen şey senin içindeki evrimleşmiş uyarı mekanizması. Genelde doğru alarm verir.

Ali : Abiler kız arkadaşıma yazdım hoşlanmıyorum böyle yapamadan hoş bir şey değil yaptığın şey dediö ‘ istiyorsan tanımadığım kişileri takipten çıkabilirim şey senin için kimi takip ettiğim önemli mi dedi’ bende evet aynı davranışı yapmadığım için senden de böyle bir şey bekliyorum soruna gelirsek evet önemli dedim. Tekrar sordu ‘takipten çıkarayım’ mı diye bende takip ettiğin kişileri takip ettiğin için problem olduğu için onları takipten çıkarman gerekir dedim. Oda ‘tamam çıkarabilirim ‘dedi bende tamam çıkar o zaman dedim olay bu reisler

Mahmut :Kız arkadaşın, kız arkadaşı materyali olan bir kızın vereceği şekilde cevap vermiş. Bence sözünde durduğu sürece sorun kalmamış. Eğer sözünde durursa da sen kıza pozitif erkek dominantlığı uyguladın ki bu da senin hanene artı yazılır.

Bu arada kız arkadaşım dediğiniz kıza duygusal yatırım olur. Başlangıçta sınırlı da olsa. O yatırımı korumak için böyle şeyler yapmanızın ise maskülenliğe negatif değil pozitif etkisi var.

Bu arada orada yazılan şu yorumu da eklemek istiyorum zira bu tip bir duygusal güç nerden gelir sorusuna cevap.

Mahmut, okuyan da sanar am denizinde yüzüyorsun, alessandro ambrosio’dan çıkıp candice swanepoel’e giriyorsun! hiç nicelik değil de nitelik diye bir şeye baktın mı?

Baktım tabii. Erkekleri beğenip duran ve bununla ilgili rahatsızlığını söyleyen erkek arkadaşına diklenen hatun mu nitelik (kız böyle davranırsa)? Onu nitelik sayanların olsun ben almamayım.

Am denizinde yüzdüğümden değil, ilişkide benim çerçeveme zarar veren bir kadınla birlikte bir ay geçireceğime, 6 ay yalnız kalmayı tercih edeceğimden böyle davranabiliyorum. Herşey am değil. Benim ilişkide khlı olmam bu tercihimden geliyor. Am denizinde yüzmemden değil.

Ve evet, eninde sonunda birini, genelde daha iyi birini bulabileceğime inancım var zira hep böyle oldu. Dışarda adayların bol olması daldan dala atlamak anlamına gelmez. Bu dal çürükse başka dal var anlamına gelir. Çürük olmayan daldan neden atlayayım?

Gücün doğası

Gücün Gerçeği yazısından :

Gerçek güç, insanların kendi koşulları üzerinde kontrol sahibi olmalarıdır. Gerçek güç, hayatımızın yönü ile ilgili kontrole sahip olabilmemizdir.

Kadınlar gücü çekici bulurlar mı? Evet. Neden? Çünkü güce sahip olan erkek kendi koşulları üzerinde (elinden gelebileceği kadar) kontrol sahibi olan erkektir. İnsanlara bunun sık sık hatırlatılması gerekiyor zira biz gücü despotik bir egemenlik olarak düşünme eğilimindeyiz. Bazen güç böyle kullanılır ama gerçek gücü tanımlayan şey bu değildir.

Gücü despotik bir egemenlik olarak düşünen bir beta erkek grubu var. Bu görüşe sahip olmalarının nedeni, bu görüşün kendinden nefret eden, ak – kara cinsiyetler arası ilişki anlayışlarına uyuyor olması. Inseller yazıma gelen yorumlardan birinde 25 yaşında ve kendisini insel olarak tanımlayan bir erkekle yazışmalar var. Kendisi ile ilgili görüşü, başka hiçbir şey olamayacağına kesin olarak inanacak kadar sağlam. Hiçbir gücü olmadığına inanan ve bunun sonucu olarak da bir kadının kendisinde isteyecek tek birşey bile bulamayacağını düşünen bir genç. Bu inancında ısrar ettiği sürece de durumu gerçekten böyle olacak.

Yorumcularım bu çocuğa biraz da olsa ümit ve ilham verdiler. Bundan gurur duyuyorum. Ama Siyah Hap zihin yapısına göre yorumcularım aslında bu çocuğu yenilmeye ve hayal kırıklığına uğramaya itiyorlar. Zira güç kazanmaya çalışırsa başarabileceği tek şey kendisini daha verimli bir am dilencisine çevirmek ve / veya yenilgiye uğramak. Oyun hileli o nedenle oynamayı bırakmalısınız değil mi? Ve çocuk eğer istediği şekilde kadınlara ulaşabilse bile siyah hap döngüsel mantığına göre “sonunda elde edeceğin uğraşmaya değmez” ve başarısı bile aslında bir başarısızlık olacaktır.

Eskiler der ki “herşey seksle alakalıdır, seks hariç; seks güçle alakalıdır”. Ama “güç” nedir? Bir insanın aksi taktirde hayatına bir yaprağı savurur gibi yön verecek olan çevresi ve koşulları üzerinde kontrol sahibi olmasına güç denir. Ama güç her zaman belli bir bağlama nasıl oturduğuna göre ölçülür. Yani cinsellik bağlamında güç, insanın kendi cinsel deneyimi, tatmini ve en nihayetinde üremesi üzerinde kontrolünün olması anlamına gelir. Ve gerçekten, hipergaminin kadın merkezcilik denilen sosyal ve ana akım olmasının temeli budur. Kadın öncelikli sosyal düzenin gizli amacı nedir? Kadınları kendi üreme koşulları üzerinde tamamen kontrol sahibi olacakları şekilde güçlendirmek.

Güç, kadın için çekiciliğin (ve bazen tahrik olmanın) özelliklerinden biridir. Aynı zamanda tanımı gereği gücün erkeğin Alfa olmasının bir parçası olduğunu da söyleyeceğim. Ama bu tek parçası değildir. Size gerçekten güç, sosyal statü ve servet sahibi olmadıkları halde,  kadının cinsel idealine uyan bir tipe ve / veya alfa kafa yapısına sahip oldukları için kadınları çeken erkekler gösterebilirim. Ben zamanında böyle bir erkektim.

Güç alfa olmanın ön koşulu değildir ama güç potansiyeli ya da güçlü görünmek alfa olmanın ön koşuludur. Hatırlayın, kadınlar tabiatlarında olan güvenlik ihtiyacının her formu için erkeklerde güç (yetkinlik) aramaya programlanmışlardır. Bu nedenle de bir kadına çekici gelen gücün (Hipergaminin uzun dönemli beta ihtiyacı tarafı) her zaman kadının tahrik olması anlamına gelmeyeceğini belirtiyorum. Fakar tahrik edici bir erkekte olduğunda, güç kadın için cinsel olarak başdöndürücüdür.

Gerçek gücün görüntüsü ya da potansiyeli, erkekte hayatının koşulları üzerinde etki kapasitesini temsil eder. Eğer bir kadın bir erkekle tek eşli bir şekilde ilişkiye girecekse, erkeğin güce ulaşımı da kadının o erkekle eşleştiğindeki yaşamını şekillendirecektir. Bu nedenle de güç kadının erkeğe duyduğu çekimin bir parçasıdır.

Bu muhtemelen sağaltıcı birşey : “piliçler gücü didikler Rollo.”

Güç Alfa idealinin bir parçasıdır ama sorulması gereken soru gücün kadınlara neden çekici geldiğidir? Burası militan MGTOWcuların ve Siyah Hap nihilistlerinin gerçek yüzlerini gösterdikleri noktadır. Çoğu bunun nedeninin kadınların kontrol ya da güçlü bir erkeğe parazit olarak kendi çıkarları için çalışmak istemeleri olduğunu söylerler. Özünde olay kadının bir erkek aracılığı ile kendi koşulları üzerinde kontrol kurma ve kendi çıkarları peşinde koşma ihtiyacıdır. Bu, kadın gücünün gizli amacını analiz etmeye başlayana kadar oldukça melodramik bir önermedir.

Evrimsel perspektiften, bu erkeklerin “güç” olduğunu düşündükleri şey gerçekte sosyal dominantlık, önseçilim ve iyi bir fiziktir. Bu nedenle de kendilerini aşağılayan liseli piç arketipine bu kadar takıntılılardır. Piç “güçlü” görünür ve kadınlara hiç çaba harcamadan ulaşabilmesi ve kendilerine ne olmadıklarını hatırlatması bakımından üzerlerinde büyük etki bırakmıştır. Bu adamın kendi kaderi üzerinde kontrolü olması anlamında güçlü olup olmadığı önemsizdir – piçin, bu erkeklerin gücün nasıl görüneceği konusundaki düşüncelerini yansıtan bir görüntüsü vardır ve bunun sonucunda da gökten başına yağan amlarla ödüllendirilmiştir.

Peki bu durumda ne yapmalı? Feministlerin yaptığını; oyunu değiştir ya da herkesi kendilerinin gerçek ödül olduğuna ve dünyanın gerçekte nasıl çalıştığını anlayarak ortaya çıkardıkları (aslında kurguladıkları) gerçek oyunu oynamaları gerektiğine inandırmaya çalış. Eğer “Barbar Yıldırım Yarrak” değilsen ki hiç değilsin yaptığın tek şey onun gibi olmaya çalışmak ve gücü eninde sonunda onu sana sahip olmak için kullanacak kadına vermek için toplamak. Sonuçta bu “kadınların doğası bu”.

Feministler de bunu kendi çıkarları temelinde yaparlar. CPDleri kendilerinden çok yukarda olan kadınlarla Darwinist üreme başarısı gösterecek şekilde başedemedikleri için. Çözüm : Oyunu kendi daha düşük kapasitelerine uyacak şekilde değiştirmek : Şişmanlık kabulü (fat acceptance), erkekleri doğal cinsel tercihleri ve bunu gösteriş şekilleri konusunda utandırma, güzel kadınları güçsüzleştirerek veya güçlerini lekelemek. Formula 1 Pist Güzellerini yasakla, TVlerde amigo kızları yasakla, Miss Amerika Güzellik Yarışmasından mayolu bölümü çıkar.

Bunların hepsi üreme şansını arttırmak için yapılan adaptif stratejilerdir. Problem şu ki doğa bu tür çabaları her seferinde tekrar tekrar tokat manyağı yapar. Burada ana fikir oyunun kurallarını değiştirmektir; oyunun oynandığı gerçekliği ve bağlamı kontrol altına alarak bu değişikliği yapanların daha üstün oyuncular haline gelmesini sağlamaktır. Halihazırdaki oyunu “God Mode”da oynayabilecekleri hileleri bulmak yerine oyunu kendi yeteneklerine göre yeniden yazmak.

Yüzeyde, feminizmin kapak konusu, bu hiçbir zaman gerçek amaç olmasa da, her zaman erkekler ve kadınlar arasında ideal eşitliği sağlamak oldu. Ama eğer eşitliğin amaç olduğunu kabul etsek bile bu eşitlik, oyuncuların eldeki oyundaki güç ve zayıflıklarını gözardı ederek yapay kurallar üzerine inşaa edilen yeni bir oyunun gerçek oyun olduğu konusunda rol yapmalarını gerektirir. Problem şu ki herkese yeni oyunu oynatamazsınız. Doğal bir oyunu oynamak üzere evrimleştiğimiz gerçeği değişmez. Birçok insan yeni oyuna inanıyor görünse de içgüdüsel olarak bu gerçeğin farkındadır.

Güzel kadınlar feminist değerlere özenselerde, içten içe  güzelliklerinin ve cinselliklerinin kendilerini, daha az güzel kızkardeşlerinin üzerinde bir seviyeye koyduğunu bilirler. Bu da yine gücün bir şeklidir. Bu onlara kendi hayat koşulları üzerinde kontrol sağlar ve bilinçaltları eşit oyun adı altında bu güçlerini kullanmalarına engel olunmasına izin vermez.

Hedef

Aynı prensipler MGTOW yolunun sonuna da uyarlanabilir. MGTOW kafa yapısında cinsiyetler arasındaki ideal durum ne olmalıdır konusunda bir fikir birliği olup olmadığına emin değilim. Yeteri sayıda erkeğin MGTOW olduğu durumda toplumun nereye gideceğinin düşünüldüğünü her sorguladığımda, kadınların “akıllarını başlarına alacakları” ve kendi davranışlarının sorumluluğunu alacakları eşitlikçi bir gelecek tasfiri ile karşılaştım. Bu ve kripto para, MGTOW ütopyasının geleceği gibi görünüyor.

Bunu küstahlık olsun diye söylemiyorum. MGTOW toplumunun sonucunun nasıl olacağını gerçekten merak ediyorum. Feministler eşitlikçi ve cinsiyet nötr, kadın ve erkeklerin geleceğin eşit aracıları olduğu bir toplumun mümkün olduğunu düşünüyor. Feminizmin Marksizim ile karşılaştırılmasını okudum ve bu karşılaştırma onların söyledikleri gelecek kurguları açısından çok da alakasız değil. Ben tabii ki bu karşılaştırmaya ikna olmadım. Feminizmin üstünlükçü bir akım olduğu defalarca kanıtlandı, ama benim ilgimi çeken feminizmin kapak konusu hakkındaki umutların ne olduğu.

Aynı şeyi MGTOW konusunda da merak ediyorum. MGTOWcular da feministler de sonuçta güç peşinde – kendi hayatımızın koşulları üzerinde kontrolümüz olması bağlamında olan gücün peşinde. MGTOWcılar, kadınlarla haşır neşir olmanın kabul edilemez riskler içerdiğini açıkça söylüyor (değişik derecelerde) ve risk kabul edilebilir bir seviyeye inene kadar kendi yollarına gideceklerini ve kadınlarla tehlikeli münasebetlerden kaçınacaklarını belirtiyorlar. Erkek tümdengelim mantık şekline göre oldukça mantıklı ama MGTOWun hedeflediği hedef durum nedir?

Bunun üzerinde açık bir fikir birliği olduğunu henüz görmedim. Çoğu sanki kadınların akıllarını başlarına getirecek ve bir şekilde erkeklere ihtiyaçları olduğunu anlayarak bugün ellerinde tuttukları gücü kendiliklerinden bırakacakları  bir “sosyal çöküş” bekliyor. Bunun gerçekçi olduğu konusunda şüphelerim var. Ama belki de amaçlanan hedef bu değil ve ben yanlış anlıyorum. Kadınlar bunu elbette kendi çıkarlarından feragat etmek – feminizmi bırakmak olarak görüyorlar. Ama feministler ve MGTOW açısından kadınlar ve erkekler arasında olacak kabul edilebilir bir ateşkes nedir?

Bu soruları soruyorum zira bana öyle görünüyor ki iki akım da cinsiyetler arasında bir çeşit savaş halinin olmasına dayanıyorlar. Cinsiyetler arası manzara nasıl olmalıdır ki MGTOWcilar diğer erkeklerle rekabet etsinler ve kadınlar için uğraşsınlar ?  Cinsiyetler arası manzara nasıl olmalıdır ki feminizm çözülsün ve erkeklerin hayatları üzerinde kurduğu zorba güç ortadan kalksın?

Çeviri : The Nature of Power

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.

Bir boşanma hikayesi – Tehlike sinyalleri

Bir boşanma hikayesi yazısının devamı. Şu istek üzerine yazıldı :

“Bu hikayenin ibretlik olması için şu soruyu sormam lazım : bu kızın böyle olacağını evlenmeden önce hiç göremedin mi yoksa mavi hap yüzünden görsen bile erkek olarak doğru olanı yapıp evlendin mi? Varsa ne tür özellikleri kırmızı alarmdı.”

Bu sitede neyden sakındırılıyorsa o geldi başıma. Tam bir mavi haplı idim. Ben 32 kız 30 yaşlarında idi. Hiç evlenmemiştim.

Geldi gitti yanıma. Hiç de güzel değildi ve çalışmıyordu. Açık öğretim çeko mezunu idi. Bana kapağı attı. Duvara toslamadan beni elde etti. Mavi haplı olduğum için göremedim. Biraz görür gibi oldumsa da ailem ve çevrem beni utandırarak ve evlenmeyen yaşlı bir erkek olmaya gittiğimle beni korkutarak, beni sevdiğini (!) iddia eden bu kız konusunda ikna ettiler.

Nişanlılıkta kız çok açık verdi. Gezmeci, bencil, sevgi yoksunu ve benimle sırf maaş için evlendiğini olduğunu gösterdi. El değmemiş çiçek gibi dursa da okumamış ve kasabada yetişmiş bir bayanın kendi çevresinden bu kadar erkekle hem arkadaşlığı, samimi konuşmaları hem facede falan yazışmalarını hep iyiye yordum. Uyanacak olsam ailem azarladı. Mavi haplı olmak, bir gün seni beğendiğini söyleyen bir kadını oneitis etmeyi ve onu melek olarak görmeyi emrediyordu.

5 gün 5 gece düğün bizim buranın adetidir. Okumuşlardan yapan kalmadı. Düğün salonumda 3 saat yapar bitirirler. Kız tarafları, okumuş erkekten bu sokak düğününü isteyemezler ama ben olaya kız tarafından baktığım için bana teklif bile edinmeden yaşıma maaşıma bakmadan bu işe giriştim. Kızın içinde ukte kalmasınmış dedim.

3 aylık evlilikte sofraya kadar ben kaldırırdım. Kızın her dediğini yaptım. Önce beni bir centilmen olarak beğenen kız benden hemen soğudu. Peşimde o kadar gezen kız beni aşağılamaya ve boşanma lafları ermeye başladı. Gecelere kadar akraba ve arkadaş evlerinde vakit geçirmeye başladı. Engellemek istedim ailem usanır dedi beni durdurdular. Kız en sonunda ağzındaki baklayı çıkardı:

“SEN ERKEK OLSA İDİN BEN BİR YERE GİTMEZ VE HER DEDİĞİNİ YAPARDIM. SEN BUNA LAYIKSIN. BU HALİMİ BEĞENMEZSEN HADİ BOŞANALIM. SEN KAYBEDERSİN. BEN YAPACAĞIMI BİLİRİM.”

Ben bu erkek olmamayı bu sitede geçen erkekadam olmamak olarak biraz anladım ama mavi hap gözümü kör gibi etmişti. Yoksa cinsel anlamda erkektim.

Bir de kime danıştı isem biraz daha kıza özgürlük ve benim ev işini yapmamı tavsiye ettiler. Özellikle kadınlar bunu tavsiye ettiler. Ailemde olsa akrabam da olsa kadınlara danışmamak lazımmış.

Kız saatlerce telefonda boşanmış kız arkadaşlarıyla fikir alışverişi yapıyordu. Boşanmış o kızlardan biri bir kasapla kaç yıl evli kalmışmış da o kasap bu kızı dövmüşmüş de hatta camdan bile sarkıtmışmış da. Ben de dedim ki eşime: “Niye bununla dertleşiyorsun. Biz evleneli birkaç ay oldu. Ben sana şakasından hayvan bile demedim. Bir gün el kaldırmadım, her dediğini yaptım. Bir gün senden ayrı yatmadım. Sigara, alkol, karı kız dahil bir kötü alışkanlığım bile yok. Küfür bile etmem. Neden dertleşiyorsun…”

Bana verdiği cevap: ” Sen dur her şeyin bir zamanı var.”.

Oysa ben akıl alabileceğim erkeklere ve avukatlara utandığımdan gidemedim. Ayıp olmasın diye kızın çok yaptığını aileme de anlatamadım. Kızın bu boşanalım yaygaralarını hiç bilmediler ve hep bana itidal tavsiye ettiler. Ben de hep durdum.

Kıza öğüt verdim, arzunun ve sevginin pazarlığını yaptım. Kötü erkekleri örnek verdim, ben şunun gibi dövüyor muyum, falan dediğimde ‘keşke dövsen daha iyi, onlar erkek sen değilsin…’ ayaklarına giriyordu.

Gerisini anlattım. Bu siteyi o zaman görseydim keşke. Boşanma tecavüzüne uğradım. Ailem, ülke yasaları, akıl verenler ve mavi hap birleşince böyle oluyor. Bence sokakta kadın kesen zavallıların benim gibi hikayeleri vardır. Benim mesleğim ve karakterim sabırla davranmamam neden oldu.

Erkeklere En Çok Söylenen Yalanlar

Dün Youtube’da erkek kanalı isimli video kanalını izlerken keşfettim ki gerçekten umutsuz şekilde sevgili edinmeye çalışan snowflake‘lere söylenen yalanların haddi hesabı yok. Bu halde bile kanalın 182.700 abonesi var. Kanaldaki videoları izleyen erkekler, gerçekten kadınlar konusunda başarılı olabilecekleri ümidini taşıyorlar. Klasik beta erkek bilgilerini sindirip de hayal dünyasını genişlettiklerinde mavi hapın aslında çok tatlı olduğunu sanıyorlar.

İyimser düşünmek insanı mutlu eder, evet. İnsan birçok şeyin üstesinden bu şekilde gelir ama ikide bir duvara toslayıp hala taktik değiştirmeden iyimser düşünmeye devam ediyorsan bunun salaklıktan başka bir açıklaması olamaz. Zaten kanal da mavi hap yalanlarını güzelleştirip saf erkeklerin önüne koymaktan başka bir şey yapmıyor. İşte bu yalanlardan bazıları:

1- Seni sen olduğun için sevecek biri olmalı:

Bu malesef en çok inanılan yalanlardan biri çünkü erkeğimiz gerek fiziksel gerekse mental açıdan kendini geliştirmeye üşeniyor. İstiyor ki oturduğu yerden ona en güzel hatunlar gelsin. İstiyor ki hiç emek harcamadan mucizevi şekilde iyi bir hatuna sahip olayım. Hayır, kendini geliştirmiş bir adamla suya sabuna dokunmayıp konfor alanından dışarı çıkmamış bir adam asla bir olmaz. O hatun, birinci tip adamın ikinci hatta üçüncü sevgilisi olmayı seninle olmaya tercih edecek.

2- Hayatının kadını, seçilmiş kişi:

Bu özellikle 18- 25 yaş arası gençlerde çok yaygın. Sebebiyse tecrübesizlik. İlk defa elini tuttuğunuz kadın sizin için özeldir. Onun diğer kadınlardan çok farklı ve üstün olduğunu düşünürsünüz çünkü o kadını kendi zihninizde özel bir yere koymuşsunuzdur. Bu, kadını kaybetmemek için geliştirdiğiniz zihinsel bir reflekstir. Birlikte uyuduğunuz, tatile gittiğiniz, seviştiğiniz kadın sayısı arttıkça kadınları zihninizde kutsama hastalığınız da azalır.

3- Kadını memnun et, onu el üstünde tut:

Mavi hapın belki de en zehirli yönlerinden biri bu. Kadını kendinden üstün tutma ve onu her koşulda memnun etmeye odaklanma. Bu bakış açısına sahip erkeklerin %90’ı hayalkırıklığına uğrar ve gösterdiği fedakarlıkların bedelini ya terk edilerek ya da aldatılarak öder çünkü kadınlar, kendilerini yanında güvende hissedebilecekleri, cesur, kadın tarafından onaylanma ihtiyacı hissetmeyecek erkekleri severler. Beklentileri her zaman erkeğin onlardan üstün olması yönündedir.

4- İlişkide para önemli değildir:

Bunu herhangi bir videoda kadınlardan duyduğumda gerçekten ekranı yumruklayasım geliyor. Bir insan göz göre göre yalan söyler mi? Kadınsa ve doğası gereği kendini cici kız olarak göstermek istiyorsa söyler.

Para gerçekten çok önemlidir. Belki de ilişkideki en iyi jokerdir çünkü para= statü= güçlü erkek= sağlıklı nesillerdir. Kadının güdüsel seçilimi böyledir. Çoğu zaman parası olan erkek, çirkin ve şişman olsa bile en güzel kadınlar tarafından tercih edilebilir. O andan itibaren erkeğin kusurları kadın tarafından görülmez olur.

5- Kadınlar masum ve iyidir:

Gerçekten tüm kadınların Disney karakterleri gibi olduklarını düşünen erkekler var ve bu erkeklerin sayısı hiç de yabana atılacak gibi değil. Twitter’da çoçuklarına köpek maması veren, hastanedeki hastaların ilacına zehir katan, öz çocuklarını döven, eşini öldüren, terör örgütü mensubu olan vb. birçok kadına dair haberler okuyorum. Daha beterleri de var. Mesela kocasının kafasını kesip köy meydanında gezdirenler, pompalı tüfekle kafasını uçuranlar vs vs. Bunun yanında, kadınlar genellikle fiziksel açıdan erkeklerle başa çıkamadıkları için zihinsel şiddete başvuruyorlar. Yani kadınları melek gibi görüyorsanız bir daha düşünün.

Abazan karanlık kuşağı – Onedio sırt sırta

Şu aşağıdaki videoyu yorumlamam istendi. Daha önce yarısına kadar izleyip sonra oğlan ağır mavi haplı deyip çıkmıştım. Şimdi tweeterdan bir daha videoya dikkatim çekilince tekrar izledim.

Elimizde HB 5.5 – 6 arası standart tipli bir kız var. Kişilik olsa hadi tamam da kızın kişiliği kabus. Normalde beyni mavi hapla yıkanmamış bir erkek “hellodan mı çıkardın bunu? Çok saçma” lafını duyduktan sonra “aha kızın malını koymuşlar” diye mırıldanır ve o aşamadan sonra tamamen taşak geçerdi. Ama Onedio’da normal erkeğin işi ne?

11 dakikalık videonun 48. saniyesinde bitmesi gerekirken eleman ciddi ciddi istifini bozmadan devam etti. Kızın iğrenç egosunu görünce kızı çok güzel sanan bir amsalak olduğu sonucunu çıkardım ama sonradan “hatunumun kaç kucakta hopladığını sorgulamam” ya da “hatunum cinsel dürtülerine dolu dizgin kapılarak hemen kucağa atlamış olsun ben sineye çekerim” tadında kızın bile isyan ettiği soya oğlan cevapları ile oğlanın soya oğlan olduğunu anladık.

Açık söyleyeyim “lan 3500 TL verseler bile çekilmez ama bu çocuk öğrenci, belki 350 TLlik yemek için evet der” diye düşünüp birbirlerini gördükleri kısmı izlemeden kapatmıştım. HB 5.5 hatunun kıçını kim kaldırıyor merak ederek.

AMA az önce videonun sonunu izledim :0 İzlemez olaydım.

Oğlan bu kadar iğrenç kişilikli bir hatuna kişiliği ile ilgili tek laf edemediği gibi kızı gördükten sonra vücut dili tamamen kapanarak kızla çıkma umuduna (!) devam etti … 😣 Ben bu çocuğu izlerken utandım ve çok üzüldüm … Çok çok utanç verici.

Buraya kırmızı haplı ya da en azından beyni yıkanmamış ve damarlarında 90 yaşında bir dedeninkinin yarısından fazla testosteron dolaşan bir adam koy. Nasıl davranır?

Bir ipucu : kafanızda oraya Han Solo’yu, Indiana Jones’u ya da John McLaine’i koyun. Videonun 48. saniyesinde muhatap almadan kameraya “bu kişilikle kainat güzeli olsa belki 3500 TLye 2 saat çekilir” derdi. Kızın duygusal olmadan fiziksel olduğunu duyunca da “demek ki seninle bir geleceğimiz olmayacak o zaman rahat olalım” gibi birşey derdi. Sonra dönüp de kızın tipini görünce de kızı işaret ederek gülme krizine girerdi. Ya da okumuş çocuksa en fazla “tipin çok sıradanmış hayal kırıklığına uğradım” derdi herhalde. Onedio tabii ki bu kadın düşmanı video yayınlanmazdı.

Gençler bu çocuk gibi olmayın. Bu açlık mı, kadını tanrıça statüsüne çıkarma mı (bu kızı çıkarmak için sağlam hayalgücü gerek) nedir anlayamadım.

Oğlanın vücut dili çok gerçekçi. Kız oyuncu olsa ve “şaka şaka bak kamera var orada dese” bile can sıkıcı. Kızın bariz dalga geçilecek haliyle taşak geçmeyi bırak hala “yemeğe çıkar mıyız” diyor. Çocuğu aç mı bıraktılar acep, günlerdir yemek yemiyordur da ondandır umarım. 350 TLye iyi karın doyar.

Kırmızı hap mantığı : İyi Çocuklar

Bazı erkekler, hayatı sürekli toplum yararına davranışları için onay bekleyerek oldukça öngörülebilir bir kalıpta yaşarlar. Ana-babalarının, öğretmenlerinin ve diğer büyüklerinin sözünden çıkmazlar ve de büyüdüklerinde hepimizin aşina olduğu ve birçok erkeğin tuzağına düştüğü o bilindik anlatıları takip ederler. Üniversitedeki zamanım boyunca çoğunlukla mühendislik, yönetim ve muhasebe gibi öngörülebilir ve güvenli alanlarda diploma peşinde koşan ve bu diplomayı aldıktan sonra da hayatları boyunca bu alanlarda çalışmayı planlayan bu tip erkeklerle çokça karşılaştım. Üniversiteden önceki hayatları da en iyi notları alarak, müfredat dışı aktiviteleri arttırarak ve mükemmel devamlılıklarını koruyarak en iyi üniversiteye girmeye çalışarak geçmiştir.

Birçoğunun hemen hemen şöyle özetleyebileceğimiz hayat planları vardır : iyi bir üniversiteye git, iyi notları al, en tepedeki firmalardan birinde staj yap, mezun ol, bu firma ile çalışmaya başla, kariyer basamaklarını tırman, çok güzel bir eş ile ödüllendiril, 2 – 4 çocuk yap ve çok güzel bir evin olsun.  Bu hedef onların motivasyonudur ve hergün bu planı gerçekleştirmek için vargüçleri ile çalışırlar. Ama planlar gerçek hayatla karşılaştığında, çok az plan uygulanabilir kalır.

Mike Tyson’un zamanında dediği gibi “ağzının ortasına yumruğu yiyene kadar herkesin bir planı vardır.”

Bu tip erkeklerin çoğunlukla karşılaştığı sorun, kendi yollarını çizeceklerine büyürken kendilerine sunulan anlatıları kabul edip hayatlarını yıllar hatta on yıllar boyunca süper egolarının yönetmesine izin vermeleri. “İyi çocuklar” dünyanın içsel bir etiği olduğuna, sosyal anlatının hayatı iyi yaşamanın yöntemini ortaya döktüğüne ve bir erkeğin bu anlatıya göre yaşaması durumunda ise iyi davranışlarının ödüllendirileceğine inanmışlardır. Bu dünya görüşü “karma” kavramında özetlenir. İyi şeyler iyi insanların başına gelir, kötü şeyler kötü insanların.

Sosyal uyumlu davranış

Muhtemelen en çok bilinen anlatı, erkeğin içinde yaşadığı sosyal grubun yararına olan anlatı. Örneğin erkeğin çok çalışan ve vergi veren bir vatandaş olarak topluma faydalı olması. Anlatı, erkeğin toplumun ihtiyacı olan ürünleri üretmesinin yanında maaşının da kamu – sosyal ürünlerinin satın alınmasında kullanılmasına yarıyor. Kendisi bu ürünleri kullanmasa bile. Bu sosyal ürünlerin amacı sosyal grubun toplam mutluluğunu arttırmak ve ideal bir dünyada, bu erkek vergi olarak ödediği parayı gerçekten kendi mutluluğunu arttırmak için de kullanabilir.

Yukarıdaki namuslu işçi ile hayatını suç ile kazanan bir erkeği ele alırsanız, önceki hem yasalara uyarar hem de yasa uygulayıcısı kurumları vergi verip destekler. İkincisi ise toplum düzenine zararlıdır zira hem yasalara uymaz hem de yasa uygulayıcı kamu kurumlarını besleyen vergiyi vermez.

Bu nedenle de sosyal anlatı toplum yararına davranışlar üzerinedir. Çocukların dua etmesi, sebze yemesi, otoriteyi dinlemesi ve kurallara uyması beklenir. Sosyal anlatı en yalın hali ile ahlaki bir hayatın nasıl sürdürüleceğine dair el kitabıdır. Ve bu el kitabını izleyen “iyi çocuklar” bu iyiliklerinin karşılığını alacaktır.  Açıkça anti – sosyal davranışları özendiren bir toplum uzun ömürlü olmacaktır zira temel sosyal sözleşme, sosyal bir grup olarak organize olmanın avantajları üzerine kuruludur.

Cinsiyetler arasındaki dinamik

“İyi çocuklar” çoğunlukla, kendilerine çocukluktan beridir yedirilen cinsiyetler arası anlatıları satın almış klasik beta erkeklerdir. Bu anlatılar tarih boyunca toplum yararına olan anlatılarla aynı amaca hizmet etmiştir. Zira toplum yararına olan bir cinsiyetler arası dinamik gerçekten vardır.  Atalarımız aile kurumunun ve biraz daha büyük ölçekte kabile kurumunun  herhangi bir insan grubunun temeli olduğunu keşfetmişlerdir.  Bir şekilde herhangi bir ülkeyi alıp parçalarına böldüğünüzde, en küçük temel birim olarak aileye ulaşırsınız. Toplum yararına olan cinsiyetler arası dinamik, aile kurumunun temelidir ve tarih boyunca cesaretlendirip ödüllendirilmiştir.

Bu tür toplum yararına olan cinsiyetler arası davranışlar çoğu dinin merkezinde yer alan prensipleri de içerir : sadakat, aldatmamak, onur ve görev kavramları ile  beraber erkeklerin çoğunun bir eşe ve çocuklara sahip olabileceği ve geleceğe yatırımlarının toplum tarafından garantilendiği bir sosyal düzen. Sonuçta, erkeğin karısını ve çocuklarını beslemek gibi bir görevi olduğu bilinir ve bu ödev erkeğe dayatılır. Aynı şekilde erkeğin iş gücü karşılığında, kadını ve çocuklarının onun liderliğini takip etmesi de bilinir ve ödev olarak kadına ve çocuklara dayatılır. Bir erkek bir kadınla evlenmek istediğinde, kadına teklif etmeden önce babasının iznini alır ve eğer izin verilir ise kadın baba evinden koca evine taşınır.

Bu düzen gelecek ailelerin istikrarlı olmasını sağlamış ve tarafların hepsinin yararına işlemiştir zira iki tarafın ailesi de işin içinde ağırlık taşımaktadır. Fakat birinci dalga feminizm ile beraber tarihten kopmaya başladıkça, feminizm geri besleme mekanizmalarına artarak işlemeye ve dramatik değişimler yaratmaya başladı. Öncelikle, boşanma eskiye göre çok daha yaygın birşey haline geldi. Önce kadın ve erkekler eğer belli koşullar meydana gelmişse boşanmaya başladılar. Bunu kusura dayalı olmayan boşanma takip etti. Yani “boşanmak istiyorum” diyenin diğerinde kusur göstermesine gerek kalmadı. Cinsel özgürlük kadının bir veya iki uzun süreli ilişkisi var diye defolu sayılmamasından bugün manosphere’de ” atlıkarıncada hoplamaya(*) ve bekar anneler salgınına geldik (**).

Ama “iyi çocuklar”a anlatılan masallar ise neredeyse hiç değişmedi. Ruh ikizi miti günümüz kültüründe “Disney Masalı” denilen ve “sonsuza dek mutlu oldular” mesajı içeren anlatı ile hala pazarlanıyor. Bu mit, kadını melek statüsüne çıkaran oneitis’in ve aynı zamanda “doğru” kadınla evlenmenin doyumlu bir hayatın anahtarı olduğu fikrinin de temeli.

Adam ol” anlatısı da değişti : Eski düzende erkeğin karısının ve çocuklarının ihtiyaçlarını karşılaması beklenirdi ve anlatıya göre erkek kendi çıkarını en sona koyarak emeği ve sorumluluğu ile bunu gerçekleştirirdi. Geçmişte bir erkeğin karısının ve çocuklarının sorumluluğunu alması beklenirdi ve bunun karşılığında ise evin reisi olurdu. “İyi çocuklar”a günümüzde de pazarlanan anlatı bu ama gerçekler çok değişti. Koca, popüler kültürde karısının hayallerini gerçekleştirmekten başka işe yaramayan bir komedinin figürü haline geldi.

Doğa, eğitim ve ödüller

Günümüzün “Biyoloji mi sosyal yapı mı” tartışmasının çoğunlukla görmezden geldiği şey, toplumun kendisinin bir yapı olduğu. İnsanların üreme, kaynak biriktirme, kan bağına sadakat, beslenme ve güvenlik gibi dürtüleri toplum olmadan da varolabilir ama toplum bu dürtülerden bağımsız olarak varolamaz. Çoğu dürtü gibi bu dürtüler de pozitif kazanımlar için sömürülebilirler  ya da uygarlıkların yok olmasına neden olabilirler. Bu nedenle bahsi geçen dürtüleri toplum yararına olacak şekilde dizginleyen, kontrol eden ve yönlendiren mekanizmalar gereklidir ki birçok sosyal anlatının doğumu bu nedenledir.

Ahlak, bu anlatıların temelini oluşturan ve davranışları, düşünceleri ve aksiyonları iyi ya da kötü diye ayıran bir sosyal yapıdır.  Doğa acımasızdır ve bulunduğu çevreye adapte olma yolu ile en güçlü organizmaların ve genlerin hayatta kalmasına izin verir. İhtiyacı olan birşey artık çevresinde bulunmayan organizma ya adapte olur ya da yok olur. Diğer organizmalara karşı az da olsa avantajı olan organizma, evrim oyununda diğerlerini yavaş yavaş yener.

Doğa “adil” olmaya çalışmaz zira temelinde “rekabet” vardır. Evrimin gözünden rekabet edemeyen organizma ya da gen kümeleri kötüdür ve rekabet edebilen genler veya organizmalar iyidir.  Evrim sürekli mutasyonlarla ve değişimlerle deney yapar.

Buna karşın insan ahlak sistemleri “adalet” üzerine kuruludur. Fakat adalet ve adil insan kavramlarıdır, doğal kavramlar değildirler. Her ne kadar insan bebeklerinin çok erken yaşlardan itibaren adalet duygusuna sahip olduklarını gözlemleyebilsek de, bu muhtemelen bizim sosyal bir hayvan olmamızı sağlayan yapının bir parçasıdır ve girdiler (fırsat eşitliği) üzerine değil daha çok çıktılar (paylaşma eşitliği) üzerine bir eşitliğe dayanır.

İnsan ahlak sisteminlerine bakarsak, ana sistemlerin ödev, sonuçlar ve ahlak olduğunu görürüz. “İyi çocuklar” en fazla birincisine odaklanır. Bu sistemde iyilikler ödüllendirilir ve bunun muhtemelen en bariz örneği Hristiyanlıkta iyiliklerin cennete bir yer olarak ödüllendirilecek olmasıdır. Bu, kişinin arzuladığı şekilde ödüllendirilme beklentisi ile, belli bir şekilde davrandığı tipik teşvik teorisidir. Bu, karılarına “daha fazla seks için ne yapmalıyım” diye soran evli erkeklerin dinamiğinin temelidir.

Fakat, bu ahlak görüşü doğanın gerçekliğine karşıdır. Doğa niyeti takmaz, sonuçlara bakar. Bir genetik küme artı mı eksi mi sonuçlar doğurur diye bakar.

Özet ve sonuç

İyi çocukların” dünyaya ışık tutmak üzere içselleştirdiği anlatının kendisi yanlış olmayabilir. Sadece geçmişte bir zaman diliminde toplumun insanlardan beklediği davranışlar ile bu davranışları ödüllendirip cezalandıran kurumlar arasında bir bölünme olmuştur. Toplum Skinnercidir (Burrhus Frederic Skinner) : toplum yararına davranışları teşvik etmek için anlatıları devreye sokarken, “iyi” davranışı daha da teşvik etmek için ödül ve cezalar koyar.

İyileşmekte olan mavi haplı erkeklerle genel olarak mavi haplı erkeklerin temel problemi “herşeyi doğru yaptım ama vaadedilen ödülleri neden alamadım” şeklinde özetlenebilir. Birçok mavi haplı, herşeyi kendilerine belletilen mavi hap anlatısının kitabına göre yapmış olmalarına rağmen, piç kötü çocukların daha fazla seks ile ödüllendirildiğine şahit oldukları için uyanmaya başlarlar. Çalışkan, sorumlu ve sadık işçiler olmalarına rağmen, kendilerinden yıllar sonra işe başlayan Psikopat Patrick’in köşe ofisi kapması, mükemmel bir eş ve baba olmalarına rağmen, karılarının süpriz bir boşanma davası açması ile karşılaşırlar.

En temel seviyede bu etki – tepki hipotezine indirgenebilir. “İyi çocuklar” toplumun kendilerini inandırarak yetiştirdiği anlatılara göre davranırlarsa, iyi işlerle, iyi evliliklerle ve iyi hayatlarla ödüllendirilecekleri hipotezini takip ederler.  Fakat bu etki – tepki ilişkisini yöneten sosyal mekanizma çoktan daha ilkel, tartışmasız bir şekilde doğaya daha yakın bir forma dönüşmüştür. Bu nedenle iyi çocukların hipotezi hata vermektedir. Zira Batı toplumu çoktan ahlak temelli olmaktan sonuç temelli olmaya değişmiştir.

Bunun anlamı, ödül ve cezaların artık kuralları takip etme temeline göre değil de aksiyonların sonuçlarına göre dağıtılıyor olduğudur. Statünün, değerin ve diğer ödüllerin “iyi” olana göre değil de “ne işe yarıyorsa ona göre” dağıtıldığı bir topluma dönüştük. Sonuçta eğer kuralları takip etmenin sonuçları istediğin gibi olmuyorsa, kuralları takip etmenin mantığı nedir?

Çeviri : The Red Pill Logic : Good Boys

(*) cock carousel – yarrak atlı karıncası ki Türkçe’de kucaktan kucağa hoplamaye denk gelen bir kavram. Bazı kadınların 20lerinde kötü çocukların kucağından kucağına atlamasını belirtir.

(**) Single mom – Batıda çok yaygın olan ve kadınların sağlayıcı iyi çocukları pas geçmesini sağlayan mekanizma. Kadın kötü çocuktan hamile kalır ve doğurur. Çocuğuna iyi çocukların ödediği vergileri kendisine aktaran devlet yardımlarıyla bakar ya da aç bir betaya ara ara vererek baktırır. Burada single mom kocası ölmüş veya terk etmiş kadınları değil, serserilerden sorumsuzca evlilik dışı hamile kalan kadınları belirtir.

Kendilerini Şanslı Sanan Erkekler

Erkek düşmanı, riyakar tiplere prim vermemek adına uzun zamandır onedio.com videolarını izlemiyordum. Dün Youtube’da gezinirken “yengen vizesi” isimli videoyu gördüm ve izledim. Konu, tahmin ettiğim üzere tatile çıkabilmek için sevgilisinden izin alan erkeklerle ilgili. Sevgilisini erkek erkeğe tatile çıkabilmek için ikna edebilen, tatil kazanıyor. “Ee ne var bunda? ” diyebilirsiniz. Mesele, ikna etmek için kılı kırk yarmalarında ama yine de başarısız olmalarında. Bunu yaparken inanılmaz bir şekilde kıvrılıp bükülmelerinde ve mavi hapla tasvir ettiğimiz o çaresiz erkeğin tüm özelliklerini göstermelerinde.

Gerçekten de ipleri kadının eline vermiş, kadının kendi üzerinde otorite kurmasına müsade etmiş erkekler, sonu hüsranla bitecek olan yolun başlangıcında olduklarının ve kısa zaman sonra mutsuz olacaklarının farkında değiller. Vücut dillerine baktığınızda (özellikle 3.40’dan sonraki elemanın) gerçekten bir kadını mutlu etmekten çok uzak olan, özgüvensiz, kararsız, korkak erkek tipini rahatlıkla görebilirsiniz. Bunlar genellikle 30’una kadar altına yatmadığı piç erkek kalmamış, hem ruhu hem de bedeni çöp tenekesine dönmüş hatunlar tarafından, hayat sigortası olarak tercih edilen erkekler.

 

Video, mavi hapın zehirlediği, kendini şanslı sanan erkeklere çok güzel bir örnek. Bu adamlar 30’larına kadar hep friend zone’a atılan, kızların sırdaşı, en iyi arkadaşı gibi görünen ama içlerinde cinsel istek patlaması yaşayan tipler. Bir gün kızların kendi değerlerini anlayacaklarını sanıp avunuyorlar ve kadınlar 30’larına geldiklerinde eskiden beğendikleri erkekler tarafından reddedildiklerinden güvenli bir yaşam, garanti hayat için bu ılık erkeklere yanaşıyorlar. Buna yabancılar şöyle diyor: Alpha is her wet, beta is her secure. Yani alfa, amını ıslatan; beta güvenliğini sağlayan.

Ne yazık ki bu tipler, hayatlarının en güzel döneminde( erkekler için bu 30- 45’dir) işlerini, kariyerlerini oturttukları, para kazanmaya başladıkları, fiziklerinin yerinde olduğu bir dönemde 20’lik genç ve güzel hatunlarla birlikte olmak varken, nerede köşeye atılmış, yüzlerce darbe yemiş, ruhu kirlenmiş kadın varsa gidip onlarla birlikte oluyorlar. Aslında bu bir çeşit zorunluluk çünkü cinsel pazar değeri yüksek hatunlar tarafından beğenilmiyorlar. Tecrübesiz ve mavi haplı oldukları için de kendilerini ilk beğenen kadına kapılıp gidiyorlar. Sonrası duygusal hibe, ölü yatırım ve mutsuzluk…