Hayal gücü

Bir kadının hayal gücü, oyun cephaneliğinizdeki en önemli silahtır. Her teknik, her gündelik tepki, her jest, üstü kapalı söz ve sözel olmayan iletişim, kadının hayal gücünü uyarma temeline dayanır. Rekabet stresi buna dayanır. Kendini olduğundan daha yüksek statüde göstermek buna dayanır. Cinsel gerilim (vajina karıncalanmaları) buna dayanır. Buna “hamsteri kafeinlemek” de diyebilirsiniz ama bir kadının hayal gücünü tetiklemek ilişki konusunda öğrenebileceğiniz en güçlü yetenektir (uzun süreli ilişki, kısa süreli ilişki, tek gecelik ilişki, tabak çevirmek farketmez)

Bu yetenek, ortalama sokaktaki betanın ilişki konusunda en büyük çuvalladığı yerdir : kendileri ile ilgili her şeyi hemen kadına anlatma eğilimindedirler ve kendilerini en doğru ve açık şekilde kadına anlatmaya özen gösterirler. Bunu, kadının ilişkide erkeğin kendisini tamamen kadına ifşaa etmesini arzu ettiklerini sandıklarından yaparlar. Şunu geç olmadan öğrenin :  Kadınlar hiçbir zaman tam açıklık istemezler. Bir kadın için kendi mistik kadınsı içgüdüleri ile bir Erkek Adamı yakaladığını düşünmek, en tatmin edici duygudur.

Bir erkek kendi hayat hikayesini, karakterini, değerlerini vs. kadına fazlaca açarsa, kadının erkeğe arzu duymasına neden olan biyo-kimyasalları tetikleyen mistik atmosfer ortadan kalkar. Kadının erkek ile ilgili imajının asıl seksi kısmı olan hayal gücü temelli öğeleri bir anda buhar olur. Sokaktaki beta bunu tam olarak daha ilk buluşmada yapar ve daha sonra da neden arkadaş kalalım çöplüğüne atıldığına şaşar kalır. Aşinalık baştan çıkarıcılığı öldürür. Oyunu, arzuyu ve lipidoyu bilinirlikten daha hızlı öldüren başka bir şey bulmak zordur. Kadınlar ne kadar “birbirimizi tanıyalım” oyunu oynasalar da, karşılarındaki erkekle sekse giden yolda asıl ihtiyaç duydukları şey hayal güçlerinin kamçılanmasıdır.

Aslında kadının hayal gücünü ateşlemek uzun süreli ilişkide daha kritiktir. Kadının hayal gücünü ateşlemek sağlıklı bir uzun süreli ilişki için şarttır diyeceğim ama bunu söyleyince şu soruyu soracaksınız : uzun süreli kızarkadaşın veya karın seninle ilgili hemen her şeyi bilirken bunu nasıl yapacaksın?

Cevap ilişkiye başlarkenki dönemde sizinle ilgili her şeyi bilmesine izin vermemeniz – uzun süreli ilişkinin sağlığı ve ömrü sizin kadınla ilişkiye başlarkenki çerçeveniz ile alakalıdır (bkz. Tomossi’nin Birinci Demirden Kanunu). Sağlıklı bir ilişkinin temelleri siz bekarken ve tek eşli aşk hayatı yaşamıyorken atılır. Kız arkadaşıyla uzun süreli ilişkiye, beraber yaşamaya ve evliliğe başladıktan sonra daha fazla ve tutkulu seks yaptığını söyleyen erkeğe henüz rastlamadım. Bunun sebebi, bu tür rutin beraberlik aşamalarının kadının rekabet stresini azaltmasına ve bu nedenle de erkeği ile seks yapma gerekliliğinin de azalmasına neden olmasıdır. Maalesef birçok erkek ilişkiyi bu aşamalara taşımadan önce kendi çerçevelerini bırakırlar. içinde bulundukları Matrix nedeni ile ilişkinin ciddileşmesini, kendi çerçevelerini bırakıp kadın çerçevesine geçmekle eş tutarlar. Bunu bir de arzu öldürücü aşinalıkla birleştirirseniz, kadının cinsel isteğinde azalmayı açıklayabilirsiniz.

Peki bunu önlemek için ne yapmalı? Öncelikle uzun süreli ilişkiye kimin çerçevesi ile girdiğinizin o ilişkinin temeli olduğunu öğrenin. Eğer “bu kadının dünyası, içinde yaşa gitsin işte” mentalitesinde iseniz, bir erkeğin uzun süreli ilişkiye geçmesini kadının kazanması olarak algılıyorsanız, kaybedersiniz. Durum buysa uzun süreli ilişkiden uzak durun. O sizin dünyanıza giriyor, siz onun değil.

İkincisi, uzun süreli ilişki öncesi ve süresince kendinizle ilgili bir tahmin edinemezlik öğesi yaratmanız lazım. MÜKEMMEL SIKICIDIR. Kadınlar Mr. Güvenilir istiyorum diye hüngür hüngür ağlarken gidip Mr. Heyecan Vericiye verirler. Uzun süreli ilişkide hem güvenilir hem de heyecan verici olmanız gerekir ama bu ikisinden biri diğerini egale etmeyecek şekilde. Birçok evli erkek, heyecan verici olma fikrinden korkarlar zira seks yaşamları tamamen karılarını keyfine ve çerçevesinin insafına bağlıdır. Bir kadın, sizin sadece onun için değil ama başka kadınlar için de ne kadar heyecan verici olabileceğiniz gerçeğinin ara ara farkına vardırılmalıdır. Bu, ince ve dolaylı bir şekilde başka kadınların sizi çekici bulduğunu kendisine ima ederek olur. Kadınlar, şüphe ve kızgınlığın verdiği kimyasal patlamaya bağımlıdırlar. Eğer bunu siz sağlamazsanız, bunu tabloid gazetelerden, romantik romanlardan ya da hala bekar kızarkadaşlarının anlattığı hikayelerden tatmin etmeye çalışacaklardır.

Bu kimyasal patlamanın oyuncu ve eğlenceli kaynağı olarak kalmak, onun hayal gücünü sürekli ateşlemek, sizin ilişkinizi sağlıklı yürütmenizin temel yardımcılarından biri olacaklartır. İmzayı basmadan beyaz bayrağı çekmiş “yenik” kocişler, “oyunun” evlilik boyunca da lazım olduğunu anlamazlar ya da bunu anlasalar da karılarından korktuklarından bunu uygulayamazlar.

Evli erkekler, spor yapmaya ve forma girmeye başladıktan sonra eşleri ile seks hayatlarının nasıl renklendiğine şahit olup şaşırırlar ve bunu daha iyi görünmelerinin karılarını tahrik ettiği ile açıklarlar. Bu ne kadar doğru olsa da, asıl mekanizma erkeğin fazla bilinir oluş kalıbını  kırması (daha fazla para kazanması, promosyon alması, daha yüksek statülü davranması nın da yaratacağı gibi) kadında rekabet stresini tetiklemektir.

Çeviri : Imagination

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz. Youtube, Spotify ve Patreon kanallarımızı da takip etmeyi unutmayın.

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.

Kadınları anlamak : Briffault Kanunu

Bu yazımızda, kadınlar yaptıkları bazı şeyleri neden yaparlar, ya da onlar için yaptığımız bunca şeyden sonra nasıl böyle şeyler yaparlar sorusuna cevap vereceğiz. Kadın davranışının en temel kurallarını konuşacağız. Başlığı kadınları anlamak olarak attık ama aslında kadın davranışını anlamak desek daha doğru.

Kadınlar anlaşılmaz yaratıklardır gibi, kadınların eline anlamsız bir gizem silahı vermeye yönelik saçmalıkları bir kenara bırakalım. Olayı, Robert Briffault adlı romancı bir tarihi şahsiyet, bir matematik kanunu isabeti ile özetlemiş.

Briffault Kanunu :

Bir kadın ile bir erkek arasında birliktelik olup olmayacağına kadın karar verir. Kadın eğer erkek ile birliktelikten bir fayda çıkaramaz ise, o birliktelik gerçekleşmez.

Bu yukarıdaki önermeden iki doğal sonuç çıkaracağım :

1 – Erkek tarafından geçmişte sağlanan fayda, birlikteliğin devam etmesi ya da gelecekte bir birliktelik olması anlamına gelmez (Sonuç 1)

  • Erkeğin gelecekte bir birliktelik için bugün sağladığı fayda, fayda sağlanır sağlanmaz etkinliğini yitirir

2- Gelecekte sağlanması vaadedilen bir faydanın bugün devam eden ya da gelecekte olabilecek birliktelik üzerine etkisi sınırlıdır. Bu etki, fayda ne kadar gelecekte ise o kadar azdır ve kadının bu erkeğe olan güvenine bağlıdır (Sonuç 2)

Hangi kültürel geçmişe sahip olursa olsunlar, bütün kadınlar erkekleri ile sadece onlardan çıkardıkları bir fayda olduğu sürece beraber olurlar. Bu kadın hipergamisinin daha açık bir ifadesidir. Eğer bir kadın sizinle birlikte ise, bu birliktelikten ya şu an bir yarar sağlıyordur, ya da gelecekte yarar sağlayacağına inanmıştır.

Peki bunu bilmek ne demek? Eğer bir kadınla birlikte olacaksanız, ona ne yarar sağladığınızın da farkında olun. Ve bu yararı sağlamayı bıraktığınız anda (isteyerek, ihmalden ya da mecburen), o ilişkinin biteceğini kabul edin. Örneğin, siz cebinizdeki parayı son kuruşuna kadar hanım kızımıza mı harcadınız? Eğer hanım kızımıza daha verecek paranız yoksa, terk edildiğinizde şaşırmayın (Erkek tarafından geçmişte sağlanan fayda, birlikteliğin devam etmesi ya da gelecekte bir birliktelik olması anlamına gelmez).

Erkeklerin sıklıkla yaptığı hatalardan biri, geçmişte kadına sağladıkları faydanın, bugün ve gelecekte ilişkiyi devam ettirecek olduğunu sanmalarıdır. Sadakat, onur, şükran ve görev biz erkeklerin kadınlarda da olduğunu varsaydığımız kavramlar fakat bunlara sahip kadın sayısı son derece azdır. Bu kavramlar erkeklere toplum ve özellikle de kadınlar tarafından aşılanırken, kadınlara başka kavramlar aşılanır. Kadınlar için aslolan kendileri ve biyolojik çocukları için iyi olandır … Nokta! O nedenle hayatınızdaki kadından siz düşünce size destek olmasını beklemeyin. Kadınların en derinden gelen dürtüleri, düşen erkeği terk etmektir. Sizin neyiniz varsa, bu aynı zamanda onun da malıdır ama bir kadının sahip oldukları önce kendine, sonra çocuklarına, sonra ana-babasına, kardeşlerine ve en sonunda da akrabalarına aittir. Bu biyolojik birşey, doğanın kanunu : doğasına göre davranan bir kadına öfkelenmek ve “orospu” yaftası yapıştırmak yerine, bunun doğa kanunu olduğunu idrak edin ve yolunuza devam edin.

Erkekler kadınları severler ama kadınlar, erkeklerin aşk dediği şeye sahip olacak kapasiteye sahip değillerdir. Erkek kadına aşık olur, kadınlar ise erkekten sağlayacağı faydaya (yani biraderler, kadınlar aşık olmazlar). Erkekler kadınları, ülkeleri, silah arkadaşları ve aileleri için ölmeye hazır iken kaç kadın bu tür fedakarlıklara aşinadır? Erkekler genelde ailelerini, kadınları hayatlarını cehenneme çevirse de büyük bir görev aşkı ile desteklemeye devam ederler. Kadınlar ise eğer fırsat bulurlarsa, ilk çıkıştan kaçarlar genelde.

Kadınlar için yaptığınız her şey, zaten yapmanız gereken ve lafı edilmeyecek birşeydir. Tüm faturalarını ödedikleri, içinde oturacak güvenli bir ev sağladıkları karılarından “benim için ne yaptın ki?” lafını duyan o kadar çok erkek var ki (Erkek tarafından geçmişte sağlanan fayda, birlikteliğin devam etmesi ya da gelecekte bir birliktelik olması anlamına gelmez). Bu konuda kadınlar o kadar kördür ki, bu tür faydaların ellerinden alınabileceğinin farkına, erkek çekip gidene kadar varmazlar.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz. Youtube, Spotify ve Patreon kanallarımızı da takip etmeyi unutmayın.

35 yaşına kadar evlenmezsem seninle evlenirim

Ekşi Sözlükte “35 yaşına kadar evlenmezsem seninle evlenirim” diye bir başlık var. Başlığı okuyunca, bunu karşısındaki erkeğe şaka yollu söyleyen birçok kadın olduğu görülüyor. Feminen önceliğin afyonladığı kafasıyla “tüm tanıdığım kadınlar bana bunu söylüyor. haremim çok büyük olacak” diyenler de var bunun anlamını az çok bilip de “bkz. stepne. bundan gurur duyan varsa ezikliğin kitabını yazmış demektir. hayreti mucip.” diyenlerde.

Bu söz, kadınların hipergami stratejisinin en açık seçik söylendiği şekillerinden biridir. Peki nedir hipergami? Kadınlar, hem statü hem de duygusal güç olarak daha üstte hem de kendisine ve çocuklarına bakabilecek kaynaklara ve sadakate sahip erkeklerle beraber olmak isterler. Sorun şu ki bu ikisine de sahip erkek sayısı çok azdır. Genelde fiziksel / duygusal üstünlüğe – alfa – (boy, kas, karizma, vs.) sahip erkekler sadık veya kaynakça zengin değildir, sadık ve kaynakça zengin erkekler de fiziksel / duygusal üstünlüğe sahip değildir – beta. Bu nedenle bir kadın, güzelliğinin doruğunda iken fiziksel / duygusal üstünlüğe sahip alfa erkeklerle parti yaparken, güzellikleri gitmeye ve daha genç kızlarla rekabet edememeye başladıkları zaman beta erkeklerle uzun süreli ilişki arayışına girebilirler. Hatta kadınların bir kısmı alfa erkekten hamile kalıp, beta erkeğe bu çocuğu besletip büyüttürürler (20li yaşlarında serseri sevgilisinden hamile kalıp, sonra 30larında betanın biriyle evlenen kadınlar ve daha iğrenci, evlendiği adamı aldatıp, doğurduğu çocuğu kocasına kakanlar) vs …

Her neyse? 35 yaşına kadar evlenmezsem seninle evlenirim genelde şu anlama gelir :

Sen şimdi iyi çocuksun, sağlayıcı betasın, ben de daha genç ve güzelim. Cinsel Pazar değerimin doruklarında (18 – 25 yaş) o alfanın kucağından, bu alfanın kucağına atlayım. Sonra hala kalan gençliğim ve güzelliğim ile (26 – 32 yaş) senden daha iyi özelliklere sahip birini arayayım. Artık gençlik ve güzellik gittiğinde de yanlız kalırsam (33 – 36 yaş), kendimi sana kakalamayı planlıyorum. Seninle çocuk da yapabiliriz. Sen de garibim sevinirsin “bakın sabrettim sonunda kızı ben kaptım” diye kendini avutusun … Sonra işte yeterince evli kalınca, seni boşarım. Kendime nafaka, çocuklara da çocuk destek parasını alırım, hayatıma bakarım. Sen de hayat boyu ödersin.”

Bu tuzağa düşmeyin. Özellikle kadın hipergamisini bastırmak üzere kodlanan geleneksel törelerle sınırlı olmayan modern kadının hayat tarzı bu kafaya yatkındır. Bu lafı söyleyen kadınlar, 20li yaşlarında yüzlerine bakmayacakları, kendisi kötü çocuklarla beraberken ellerinde çiçekler, kapısında sırıl sıklam bekleyen adamlarla, 30larında evlenirler. Bu adamlar da salak salak “bakın son gülen ben oldum” diye böbürlenirler 😀

Bu lafı duyan erkekler genellikle uydu erkektir  (orbiter). Tabak çevirmek yerine “çok özel” kadınların kapısında paspas olarak geçirdikleri 20lerinden sonra, bu kadınlardan gençlik ve güzellik olarak arta kalan kırıntılarla bir ömür boyu geçinirler.

Evlilik ve Hipergami
New York Times evlilik sözleri serisinde çıkan bu twit şöyle diyor : “Gelin, koridorun sonundaki tatlı ve istikrarlı iş arkadaşınının hiç farkına varmadı – 32 yaşına bastığı güne kadar”. Bu “Sex and The City” kızın 32 yaşında asıl farkına vardığı, hızla yaklaşmakta olduğu ve bir betayı kalamazsa, yalnız ve çocuksuz çarpacağı duvar.

Sorun şu ki, bir erkeğin 35 yaşı onun cinsel pazar değerinin teorik olarak dorukları iken, kadının 35 yaşı, cinsel pazar değerinin serbest düşüşte olduğu ve kadının hızla duvara toslamaya başladığı yaşıdır. Bu nedenle, bu lafı duyarsanız hem kendinize, hem de 20li yaşlarının güzelliği hiç solmayacak sanan karşınızdaki kadına bir iyilik yapın ve ona dolaylı yoldan cinsel pazar değerini hatırlatın. “Ben 35 yaşındayken, neden 35 yaşında işi bitmeye 3 – 4 sene kalmış bir kadınla evleneyim ki” deyin. Tamam acımasızca olabilir ama bir kadının saçma sapan feminist propoganda yüzünden tüm albenisinin 30undan sonra inişe geçeceğini görememesi ve 30larında can havliyle bir betaya yapışması, ya da daha da kötüsü bir eş bulamaması daha da acımasızca.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.