Efendi Adamın Toksik Kırılganlığı (No More Mr. Nice Guy) Kitap Özeti

Dr. Robert Glover’ın No More Mr. Nice Guy adlı eseri, her erkeğin en az 3-4 kez okuması gereken bir klasik. Tam adı No More Mr Nice Guy: A Proven Plan for Getting What You Want in Love, Sex, and Life olan 2003 tarihli bir kitap, 2 asır sonra Türkçe’ye Efendi Adamın Toksik Kırılganlığı adıyla çevrildi.

Dr. Robert Glover alanında uzman bir psikoterapist ve kitap hem kendisini efendi erkeklikten çıkarma sürecindeki tecrübelerinden, hem de bu konuda çalıştığı sayısız erkeğin deneyimlerinden süzülerek oluşturulmuş.

Bu yazıda size bu kitaptaki fikirleri özetleyeceğim. Bu kitabı Türkçesinden okumadığımı belirteyim ama eğer İngilizceniz yoksa Türkçesini alın ve okuyun.

***

İyi çocuk, bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde, yaptığı şeylerin hemen hepsini, birilerinin onayını kazanmaya ya da hoşnutsuz etmemeye göre ayarlar.

Dr. Robert Glover – Efendi Adamın Toksik Kırılganlığı (No More Mr. Nice Guy)

Çocukluğunuz boyunca büyürken anne babanızdan ve çevrenizden sürekli olarak çeşitli mesajlar aldınız. Bazıları için bu mesajların önemli bir kısmı gerçekte olduğunuz kişi olmanın güvenli, istenilir ve kabul edilebilir olmadığıydı. Bu mesajlar, insanlarla ve özellikle kadınlarla oldukça zayıf ilişkiler kuran, zamanlarının önemli bir kısmını kendilerinde problem olarak gördükleri şeyleri saklamaya, onay ve kabul edilirlik için sürekli olarak başkalarının isteklerini ve ihtiyaçlarını kendi istek ve ihtiyaçlarının önüne koymaya çalışan iyi çocuklar ortaya çıkarır.

Bebek dünyaya geldiğinde ve ondan sonraki yıllarda hayatta kalması tamamen ebeveynlerine ya da kendisine bakan büyüklere bağlıdır. Bu nedenle bir çocuğun en büyük korkusu terk edilmektir.

Çocuk terk edilmeyi çeşitli seviyelerde yaşayabilir. Ebeveynlerin boşanması, anne ya da babanın terk etmesi, kendisine bakmakla yükümlü olan büyüklerinin kendisini fiziksel ve duygusal olarak ihmal etmesi, fiziksel veya duygusal şiddet uygulaması, vs.

Bu şekilde “terk edilen” ya da “ihmal edilen” çocuk ben merkezli hale gelir. Çocuklar doğuştan gelen bir dünyanın merkezi olma düşüncesine sahiplerdir ve çocuklara göre her şey onların etrafında döner. Bu nedenle de başlarına gelen her şeyin sebebinin kendileri olduğuna inanırlar.

Çocuk ihmal edildiğinde ya da terk edildiğinde, bunun sebebinin kendisi olduğuna ve kendisinde bir sorun olduğuna inanır. Bu toksik utancı gidermek için, ihmal edilen veya terk edilen çocuk, başkalarının onayını aramaya başlar. Bu onay arayışı kendini değişik şekillerde ortaya koyabilir:

  • Agresif bir şekilde başarı hırsı
  • Fiziksel görünümüne aşırı dikkat ve aşırı vücut geliştirme uğraşı
  • Komiklik yaparak ya da başkalarını memnun ederek ortamda var olma çabası

İyi Çocuk Sendromu

İyi çocuk / efendi erkek sendromunu açıklamadan önce, buradaki iyi ve efendi kelimelerinin iğneleyici bir anlamı olduğunu belirtelim.

Buradaki “iyi”, iyi insandaki iyi gibi değil daha çok iyi maskesi altında sinsi bir amacı olan erkekler için kullanılır. Bu erkekler, kendilerinin çok iyi, efendi bir erkek olduklarını düşünürler ve bu özelliklerine inandıkları gibi, başkalarını da bu özelliklerine inandırmaya çalışırlar.

Oysa iyi çocuk sendromuna sahip kişinin yaptığı şeyin iyilikle alakası yoktur. Amaçları pasif bir şekilde kadınları kendileri ile birlikteliğe ikna etmektir. Bu erkekler genellikle uyumlu, kibar, duyarlı ve kırılgandırlar. Başkalarının özellikle de hedeflerindeki kadının ihtiyaç ve isteklerini, kendi ihtiyaç ve isteklerinin önüne koyarlar, çatışmalardan kaçmak için yapabilecekleri her şeyi yaparlar, insanlara duygusal destek sağlarlar.

Fakat iyi çocuklar bunları karşılıksız ya da iyi birer insan olduklarından yapmazlar. Bu kişiler iyi insan olabilirler ama bu davranışlarını karşılık bekleyerek yaparlar. Bu karşılığı talep etmedikleri için karşılıksız bir fedakarlık yapıyor gibi görünselerde, aslında insanlardan bu yaptıklarını ödüllendirmelerini beklerler. Örneğin iyi çocuk, cinsel birliktelik istediği kadına yürümek yerine onun arkadaşı olmaya, ona duygusal destek vermeye, onun ihtiyaçlarını karşılamaya çalışır. Tamamen arkadaşça davransa da, kadının bu yaptıklarını takdir ederek onun özellikle kötü çocuk olarak tanımladıkları ve aslında çoğu kararlı olan erkeklerden farklarını anlamalarını ve onlarla seks yapmasını bekler.

İyi çocuklar kadınlara ve diğer insanlara karşı yaptıkları bu “iyiliklerin” karşılığını beklerler ama bunu kararlı bir şekilde talep etmezler. Örneğin yine ilişkiler temelinde konuşursak, iyi çocuk cinsel ilişki beklemektedir ama kadından görünürde tek talebi arkadaşlıktır.

Gizli Sözleşmeler

Bu tür karşı tarafın haberi olmadan iyi çocuğun karşılık beklemesine, No More Mr. Nice Guy kitabının yazarı Dr. Glover gizli sözleşme diyor. Dr. Glover’a göre iyi çocuklar temel olarak 3 adet gizli sözleşmeye göre hareket ederler.  Gizli derken hem iyi çocuğun kendisi bilinçli olarak farkında değildir hem de iyi çocuğun etrafındakilerin bu sözleşmelerle ilgili en ufak fikri yoktur. Yani ailesi, kız arkadaşı, iş arkadaşları, vs … bu sözleşmelerin varlığından haberdar değillerdir.

Gizli sözleşmelerin 3’ü de “eğer … öyleyse …” şeklindedirler. Hepsi karşılık bekleyerek ver şeklindedir.

1. Gizli sözleşme : Eğer iyi çocuk olursam benden hoşlanır(lar) ve beni sever(ler). Birçok erkek için bu sonunda (kadınla) yatarım şeklindedir. Eğer iyi çocuk olursam hoşlandığım kadın benim iyi çocuk olduğumun farkına varır ve benden hoşlanır ve sonunda benimle seks yapar.

2. Gizli sözleşme : Eğer onlar sormadan ben diğerlerinin ihtiyaçlarını karşılarsam, ben sormadan onlar da benim ihtiyaçlarımı karşılarlar.

3. Gizli sözleşme :Eğer herşeyi doğru yaparsam problemsiz ve tasasız bir hayatım olur.

Hayatı bu gizli sözleşmelere göre yaşamanın getirdiği bazı problemler var tabii. Birincisi böyle yaşamak oldukça çocukça ve disney masalı tarzı düşünmek demek. Ama bir diğer problem de kimse bu sözleşmelerin farkında değil! Bu nedenle diğer insanlar “sözleşmenin” kendi taraflarını ihlal ettiklerinde ki iyi çocuk bunu bilir ve sürekli “ben şunu yaptım, bunu yaptım” diye bir liste ve skor paneli tutar ve “ama bu takdir edilmedi, şunun karşılığı verilmedi, vs …” diye not alır durur. Bu nedenle de iyi çocuk yaptıkları ile almaya hak kazandığı ama alamadığı herşeyle ilgili zamanla dünyaya ve Tanrıya kin beslemeye başlar ve öfkeli hale gelir.

Problem şu ki bütün bunlar masallarda yaşamakla alakalı. Biliyoruz ki gerçek hayatta istediğiniz kadar düzgün biri olun herkes sizden hoşlanmayacaktır. Ve tabii ki herkes sizinle yatmak istemeyecektir. İnsanlar için bir şeyler yapıp onların da aynı şekilde karşılıksız bir şeyler yapacağını beklemek çocukçadır. Zira yetişkin demek zaten kendi ihtiyaçlarının karşılanması, isteklerinin yerine getirilmesi ve davranışları konusunda 100% sorumluluk alan kişi demektir. Yani bir yetişkin olarak ihtiyaçlarımın nasıl karşılanacağını bulmak ve çevremi ihtiyaçlarımı karşılayacak insanlarla doldurmak benim kendi sorumluluğum. Ve son olarak da her şeyi kitabına göre yaptım diye dertsiz tasasız bir hayat beklemek gerçek hayatta karşılığı olmayan bir şey. Problemsiz bir cennette yaşamıyoruz, kaotik ve kontrolümüz dışında olayların olduğu bir dünyada yaşıyoruz.

Sonuç olarak bütün bunlar iyi çocuğu çocukça hayallere saplanmış kalmış, hayal kırıklığı içinde, öfke ve kinle dolu biri yapar. Bu da onların kafalarını allak bullak eder zira iyi çocuk olarak hiçbir zaman öfkelenmeyeceklerini düşünürler ama birçok iyi çocuk sürekli bir öfke içinde yaşar. Zira kimse gizli sözleşmelere uymamaktadır.

Bu nedenle kendilerine her alaycı bir şekilde ne kadar iyi çocuk denilse de, iyi çocuklar genellikle sinsi ve pasif agresif kişilerdir. Başka insanlara sınır çizmek konusunda büyük zorluk yaşarlar.

İyi çocuk sendromundan kurtulmak

İyi çocuk sendromundan kurtulmanın doğru yolu, pasif ya da pasif agresif olmaktan, agresif olmaya geçiş değil, kararlı biri olmaya geçiştir. Çatışmalardan korkmayan, bunları kararlı bir şekilde halleden, sınırlar çizmekten ve bunları korumaktan çekinmeyen biri olmaktır.

Dr. Glover bunu şöyle açıklıyor:

“Efendi erkek mi piç erkek mi” paradigmasından farklı bir paradigma daha var. İnsanoğlu doğası gereği olaylara siyah – beyaz bakan bir varlık. “Biri çıkıp da erkeklere iyi çocuk olmamalarını öğreten bir kitap yazdı ise onlara götün teki olmalarını öğretiyordur” sanan birçok insan var.

Temel aksiyomum şu :

Çoğu iyi çocuk aslında götün teki piçe (asshole jerk) bir tepki olarak iyi çocuk olmuşlardır. Ben bunu korku ve kaygıya karşı “savaş – dona kal – kaç reaksiyonu” çerçevesine sokuyorum. Göt herif piç savaşçıdır, fiziksel olarak egemen, sözel olarak zorbadır. Çoğu iyi çocuğa küçüklüklerinde anneleri ve diğer kadınlar tarafından “aman o adam gibi olma sakın” diye öğretilir. İyi ol, efendi ol denir. İyi çocuk ise bu götün teki piçe reaksiyon olarak diğer aşırı uca gider ve kendi korku ve kaygıları ile başa çıkmayı “dona kalma – kaçma” şeklinde yönetir. Silik bir profil çizer, çatışmadan kaçınır, vs … Götün teki piç de ayak paspası iyi çocuk da aslında korku ve kaygılarını yönetmeye çalışıyorlar.

Bir erkek çıkıp “ben iyi çocuk olmak istemiyorum ama götün teki piç de olmak istemiyorum, ve mutlu bir orta nokta bulmaya çalışıyorum” dediğinde benim cevabım şu : bu iki ekstrem işlev bozukluğu arasındaki denge noktası nerede bilmiyorum!

Yani mutlu bir orta yol aramıyoruz ama bunun yerine paradigmayı yeniden tanımlamaya çalışıyoruz. Erkekler kaygı ve korkularını dışlarında olan şeyleri yönetmeye çalışarak değil içlerinde yatıştırmayı öğrenmeleri paradigması. “Ben ne istiyorum, istediğimi nasıl elde ederim” gibi sorular sormaya ve kendi kendini onaylayan ve özdeğeri dışarda aramak yerine içinde arayan biri olma paradigması.

Yani ağlak bir kapı paspası olmaktan götün teki piç olmaya evrilmiyoruz. Onun yerine seviye atlıyoruz ve yetişkin biri olma ile ilgili yetenekler ediniyoruz.

Kendi ihtiyaç ve isteklerini öncelik yapmak

İyi çocuklar genellikle başkalarının ihtiyaç ve isteklerini, kendi ihtiyaç ve isteklerinin önüne koyarlar. Bunun nedeni, çocukluklarında kendi istek ve ihtiyaçları zamanında ve sağlıklı bir şekilde karşılanmadığında, ihmal edilmelerinin veya terk edilmelerinin nedeninin bu istek ve ihtiyaçlar olduğuna inanmış olmalarıdır. Bunun sonucu olarak da bütün o fedakar ve hiçbir talebi ve ihtiyacı olmayan iyi biri görüntüsünün altında iyi çocuk, aşırı muhtaç biridir. Kendi ihtiyaç ve isteklerini karşılamaya çalıştıklarında, manipülatif ve kontrol manyağı biri gibi davranırlar.

İyi çocuğun öncelikli olarak anlaması gereken şey, kendi istek ve ihtiyaçları yüzünden ihmal edilmediği ve bu istek ve ihtiyaçlara öncelik vermesinin, muhtaç olduğu onayı tamamen kaybetmesine ya da deli gibi kaçtığı hoşnutsuzluğa boğulmasına neden olmayacağıdır. Evet, kendi ihtiyaçlarını ve isteklerini öne koyarak bazı insanların onayını kısmen ve tamamen kaybedecektir ve bazı insanları kısmen ve tamamen hoşnutsuz edecektir. Ama toplamda gördüğü onay azalmayacak, hoşnutsuzluk artmayacaktır.

Fakat burada dikkat etmeniz gereken şey, kendi istek ve ihtiyaçlarını ilk sıraya koymanın, başkalarının istek ve ihtiyaçlarını tamamen göz ardı etmek demek olmadığı. İhtiyaçlarını gidermeye çalışırken iyi çocuklar dolaylı, belirsiz, manipülatif ve kontrol manyağı olabilirler.

Bir insanın kendi ihtiyaçlarının karşılanmasını sabote etmesinin birden fazla yolu var. Bir tanesi, başkalarının size ihtiyacınız olan şeyi vermesini zorlaştırmaktır. En çok ihtiyaç duyduğunuz zaman aynı zamanda en fazla terk edilmiş hissettiğiniz zamandır zira insanları itersiniz. İnsanların size yardım etmesine izin vermelisiniz.

İkincisi yolu da gizli sözleşmelerdir. İyi çocuğun gizli sözleşmesi şudur: ben senin için bir şey yapacağım ve sen de karşılığında benim için bir şey yapacaksın ama ikimiz de böyle bir sözleşmeden habersizmiş gibi davranacağız. Bu nedenle size şu ödevi veriyorum: sevdiğiniz biri ile aranızda yaptığınız gizli sözleşmelerden en az bir tanesini bulup ortaya çıkarın.

Gücünüzü geri kazanmanın 5 yolu

İlk yapmanız gereken şey, sınırlarınızı çekmektir. Önümüzdeki hafta boyunca kendinizi gözlemleyin ve aslında hayır demek isterken evet dediğiniz durumları bulun. Neye toleransınızın olduğunu ve neye toleransınızın olmadığını açık bir şekilde ortaya çıkarın. Örneğin benim ilişkide sınırlarımdan biri, hayatımın geri kalanında haftada en az 5 gün sağlıklı beslenmeden ödün vermemek.

İkinci yapmanız gereken şey, kontrol edemeyeceğiniz şeyleri kontrol etmeye çalışmayı bırakmaktır.

Üçüncü yapmanız gereken şey, korkularınız ile yüzleşmektir.

Dördüncü yapmanız gereken şey, bir ahlak geliştirmektir.

Beşinci yapmanız gereken şey de, duygularınızı ifade etmeyi öğrenmektir. Burada biraz durmak istiyorum. Bence en önemli şey, duygularını başkalarına ifade etmekten çok, kendi duygularınızla yüzyüze gelmektir. Kendinizi kendi duygularınızdan, kendinizden uzaklaştırmak ve kendinizle yüzleşmemek için sürekli olarak dinlediğiniz müziği kapatın ve kulağınıza taktığınız o kulaklığı çıkarın. Sizin kendi duygularınız ve hisleriniz, sizin bütünlüğünüzün bir parçasıdır. Duygularınızın dilini öğrenerek, iyileşmekte olan bir iyi çocuk olarak, hayat boyu taşıdığınız o yükü sırtınızdan attığınızda, kendinizi Willy Wonka’nın Çikolata Fabrikasına altın bilet kazanmış Charlie gibi hissedebilirsiniz.

Maskülenitenizi yeniden kazanın

Erkek rol modeli olmadan büyüyen erkekler, günümüzün iyi çocuk sendromu problemini ortaya çıkardılar. Endüstri Devriminden sonra babalar oğullarını evde bırakıp, fabrikalara ve ofislerde çalışmaya gittiler ve oğulları da daha çok anneleri ve başka kadınlar tarafından yetiştirildi. Bu sosyal koşullanmanın da, iyi çocukların diğer erkeklerden kopması gibi bir etkisi oldu.

Bunu düzeltmek için maskülen erkek rol modelleri ile arkadaş olun.

İstediğiniz sevgiyi nasıl alacağınızı öğreneceksiniz

İyi çocuklar neden istedikleri sevgiye ulaşamazlar? Çoğu iyi çocuk, çocukluklarında babaları ile yakın ilişkileri olmadığını anlatıyor. Bunun sonucu olarak da birçok iyi çocuk, anneleri ile sağlıksız bir bağ geliştiriyorlar. İyi çocukların anneleri ile tek eşli ilişkiye yatkınlıkları, büyüdüklerinde gerçek bir kadın partner ile iyi ilişki kurabilmelerini engelliyor.

İyi çocuklar, kırılganlıklarının açığa çıkması korkularını, yalnız kalma korkuları ile dengelemeye çalışırken, işlevsiz ilişkiler yaratırlar. Burada kırılganlıklarının açığa çıkması korkusu, biri kendileri ile yeterince yakınlaşırsa, ne kadar zayıf / kötü olduklarını anlar korkusudur. İyi çocuklar, başkaları bunu keşfederse, alay edileceklerine, yaralanacaklarına ya da terk edileceklerine inanırlar. Bunun alternatifi de hiç iyi değildir zira kendilerini diğer insanlardan izole ederlerse, bu sefer de çocukluklarında çok korkutucu olan terk edilme deneyimleri yeniden canlanır.

Kırılganlıkları açığa çıkacak korkusu ile terk edilecekleri korkusunu dengelemek için, iyi çocuklar yardıma ihtiyaç duyarlar ve bu yardımı aynı şekilde yaralı ve yakınlık kurmakta zorlanan insanlarda bulurlar ve beraberce iki tarafı da hüsrana uğratan ilişkiler yaratırlar.

Aslında ne olduklarının açığa çıkmasını engellemeye çalışırken, iyi çocuklar iki çeşittirler: yapışkanlar ve mesafeliler. Yapışkanlar, kendilerini ve kendilerine ilgi gösteren diğer insanları hiçe sayacak şekilde ilişkilerine yapışırlar. Mesafeli olanlar ise asıl partnerlerine duygusal olarak mesafeli dururlarken, ilişki dışında iyi çocuk rolü oynarlar.

Peki bu durumda iyi çocuklar istedikleri aşka nasıl ulaşırlar? İyileşmekte olan bir iyi çocuk, bunu başarmak için sınırlarını belirlemelidir. İyileşmekte olan iyi çocuk, partnerleri ile aralarındaki sınırlarını belirleyip korumaya başladıklarında, bu partnerlerinin kendilerini güvende hissetmesine neden olur. Kadınlar güvende hissettiklerinde, seviliyor da hissederler.

Sınırlarını belirlemek aynı zamanda saygı da yaratır. İyi çocuk sınırlarını belirleyip koruyamadığında, partnerine kendilerine saygılarının olmadığını sinyallerler. Bu durumda kadınları onlara neden ve nasıl saygı duyabilir ki?

İstediğiniz seksi nasıl alırsınız?

İlk yapmanız gereken şey, kendinizi hapsettiğiniz içselleştirilmiş utanç ve korku hücresinden dışarı çıkmaktır. Bunlar, doyurucu bir seks hayatının önündeki en büyük engellerdir. Ne kadar kitap okursanız okuyun, ne kadar kursa katılırsanız katılın, cinsellik konusunda çözmediğiniz utanç ve korkularınız olduğu sürece bunlar bir işinize yaramayacaktır.

İkincisi, bu konu hakkında konuşun. Cinsel geçmişiniz ve erken cinsel hatıralarınız hakkında konuşabileceğiniz güvenli bir yer bulun. Varsa çocuklukta cinsel taciz ya da travma deneyimlerinizi, ailenizdeki cinsel problemleri konuşun.

Üçüncüsü, porno ve fantezi kullanmadan kendi cinselliğinizi yaşayın. Porno ve fantezinin dikkat dağıtması olmadan kendi cinselliğinizi yaşayana kadar, sağlıklı bir cinsellik yaşayamayacaksınız.

Porno, sizin utanç ve korkularınızdan uzaklaşarak içinde cinsellik yaşayabileceğiniz bir trans hali yaratır. Ama porno utanç duygusunu katlayarak arttırır zira genellikle gizli saklı yapılır. Fantezi de bir çeşit kopmadır ve birinin vücudunu zihninden ayırmaya yarar. Fantezinin tek sağladığı şey, sizin utanç ve korkularınızı geçici olarak unutmanızı sağlamaktır ya da kötü seks hayatınızı saklamaktır.

Dördüncüsü, kötü sekse hayır deyin. Size kötü haber vermek istemezdim bayanlar ama zamazingonuzu Bangkok’ta kolay altılılara batırma fantezilerinizi bırakma vakti geldi. İyi seks haricinde seks yapmamayı kafaya koyarsanız, değişik bir şey yapmak için sorumluluk da almaya başlarsınız. Harika bir aşık olma kavramını bırakırsınız, açık ve direkt davranmaya başlarsınız, uygun bir partner seçersiniz ve kötü seksin, hiç seks yapmamaktan daha iyi olmadığına karar verirsiniz.

Son olarak, ben erkek Amerikan geyiğini kendime örnek alıyorum. Doğada alfa erkek ve Amerikan geyiği erkeği oturup kızların kendisini beğenmesini neyin sağlayacağını düşünmez. Bu erkekler acımasız, rekabetçi ve cinsel olarak gururludurlar zira neyseler olar ve ne yapıyorlarsa onu yaparlar. Dişiler onlardan böyle etkilenirler.

Size son bir mesajım olacak. hayatınızın gerçekliğine bakın ve kendinize şu iki soruyu sorun:

Birincisi, istediğiniz hayatı yaratıyor musunuz? Ve ikincisi, eğer yaratmıyorsanız neden yaratmıyorsunuz?

Bunun sebebi muhtemelen korku. Korkularınızla kafa kafaya gelecek şekilde yüzleşin. İstediğiniz hayatı elde etmenin tek yolu bu.

No More Mr. Nice Guy yazarı Dr. Robert Glover ile yayın çevirisi

Richard Cooper’ın Dr. Shawn Smith ile hazırladığı Before The Train Wreck serisine bu hafta No More Mr. Nice Guy kitabının yazarı Dr. Robert Glover katıldı.

Dr. Robert Glover : İlişki (dating) insanoğlunun DNA’sında olmayan bir şey. Çıkmak, flört etmek hatta uzun süreli tek eşli ilişki bile DNA’mızda yok. Romantik ilişki Batı toplumunda son birkaç yüzyıldır varolan bir şey. Doğu kültüründe bu yok, hala görücü usulü evlilik var.

Olay şu ki genç erkekler olarak bize nasıl ilişki yaşayacağımız öğretilmiyor. Bunu bize babalarımız öğretmiyor o zaman kimden öğreneceğiz? Ama kendi kimliğimizi kız arkadaşımız olup olmadığına bağlıyoruz. Ve birden bire Dünya üzerindeki tüm kadınlar  – en azından çekici bulduğumuz kadınlar – bizim sevilebilir bir kişi olup olmadığımıza karar veren kişiler haline geldi. “Eğer kız arkadaşımız yoksa o kadar da sevilebilecek biri değiliz demek ki.” Eğer kız arkadaşımız varsa, onun kötü davranışlarına katlanmalıyız zira onu kaybedersek bu bizim sevilemez biri olduğumuzu ispatlar.

Burada tarumar olmuş bir işletim sistemimiz var ve ben normal bir insan mıyım sorusuna tamamen benim bir kadını hayatıma çekip çekememem üzerinden karar veriyor. Dışarı çıkıp tanımadığımız kadınları etkilemek bizim DNA’mızda olmadığı ve bize de bunu yapmayı öğreten kimse olmadığı için temel olarak içinde kazanan olamayacağımız bir paradigma yaratıyoruz.

“Eğer kız arkadaşım yoksa sevilebilir biri değilim ama sevilebilir biri değilsem nasıl kız arkadaş edineceğim?” Bu döngü insanı dibe çeken bir sarmal haline gelebilir.

Richard Cooper : Bir erkek bu problemden nasıl kaçınabilir? Rollo’nun dediği gibi kendilerini zihin merkezlerine koyarak mı?

Dr. Robert Glover : Bunu “ben ben ben” diye içselleştiremezsin. Danışmanlık yaptığım ve kadınlarla bağlantı problemi olan birçok erkeğin en büyük problemlerinden biri sürekli kendi kafalarının içinde olmaları. Sürekli “aptal gibi mi görüneceğim, aptalca bir şey yapar mıyım, bunu yanlış yapıyor muyum, reddedilecek miyim, benden hoşlandı mı, …” diye düşünüyorlar.

Shawn bu konuda ek şeyler söyleyebilir ama bu erkeklere terapi yardımcı olabilir. Bir yöntem bu. Olduğumuz gibi kabul gördüğümüz gruplar bulmak ve buralarda onaylanmak olabilir. Biliyorsunuz “ben normalim” demek ve onay için kadınlara ihtiyaç duymamak. Hepimiz biliyoruz ki kadının hakkımızdaki düşüncesi kendi ruh haline göre değişir ve özdeğer için değişken ruh halinde birinin onayına ihtiyaç duymak gerçekten çok sallantılı bir hayat demek.

Dr. Shawn Smith : Richard, ikimizin sıklıkla karşılaştığı şeylerden biri de problemleri ile ilgili bizi arayan erkeklere “tamam da senin hayatında misyonun, hedefin ne?” diye sorduğumuzda, bu kadına olan ilgisi nedeniyle hedefinden şaştığını ve hedefini artık göremediğini görüyoruz. Özdeğeri bu şekilde dışarıya havale etmek hayatını raydan çıkarmanın en hızlı yollarından biri.

Soru : No More Mr. Nice Guy kitabındaki “gizli sözleşmeler” kavramından bahseder misiniz?

Dr. Robert Glover : Birçok kişi bana No. More Mr. Nice Guy kitabındaki en önemli derslerden birinin gizli sözleşmeler (covert contract) olduğunu söyledi. İyi çocuklar temel olarak 3 adet gizli sözleşmeye göre hareket ederler. Gizli derken hem iyi çocuğun kendisi bilinçli olarak farkında değildir hem de iyi çocuğun etrafındakilerin bu sözleşmelerle ilgili en ufak fikri yoktur. Yani ailesi, kız arkadaşı, iş arkadaşları, vs … bu sözleşmelerin varlığından haberdar değillerdir.

Gizli sözleşmelerin 3’ü de “eğer … öyleyse …” şeklindedirler. Hepsi karşılık bekleyerek ver şeklindedir.

1. Gizli sözleşme : Eğer iyi çocuk olursam benden hoşlanır(lar) ve beni sever(ler). Birçok erkek için bu sonunda (kadınla) yatarım şeklindedir. Eğer iyi çocuk olursam hoşlandığım kadın benim iyi çocuk olduğumun farkına varır ve benden hoşlanır ve sonunda benimle seks yapar.

2. Gizli sözleşme : Eğer onlar sormadan ben diğerlerinin ihtiyaçlarını karşılarsam, ben sormadan onlar da benim ihtiyaçlarımı karşılarlar.

3. Gizli sözleşme :Eğer herşeyi doğru yaparsam problemsiz ve tasasız bir hayatım olur.

Hayatı bu gizli sözleşmelere göre yaşamanın getirdiği bazı problemler var tabii. Birincisi böyle yaşamak oldukça çocukça ve disney masalı tarzı düşünmek demek. Ama bir diğer problem de kimse bu sözleşmelerin farkında değil! Bu nedenle diğer insanlar “sözleşmenin” kendi taraflarını ihlal ettiklerinde ki iyi çocuk bunu bilir ve sürekli “ben şunu yaptım, bunu yaptım” diye bir liste ve skor paneli tutar ve “ama bu takdir edilmedi, şunun karşılığı verilmedi, vs …” diye not alır durur. Bu nedenle de iyi çocuk yaptıkları ile almaya hak kazandığı ama alamadığı herşeyle ilgili zamanla dünyaya ve Tanrıya kin beslemeye başlar ve öfkeli hale gelir.

Problem şu ki bütün bunlar masallarda yaşamakla alakalı. Biliyoruz ki gerçek hayatta istediğiniz kadar düzgün biri olun herkes sizden hoşlanmayacaktır. Ve tabii ki herkes sizinle yatmak istemeyecektir. İnsanlar için bir şeyler yapıp onların da aynı şekilde karşılıksız bir şeyler yapacağını beklemek çocukçadır. Zira yetişkin demek zaten kendi ihtiyaçlarının karşılanması, isteklerinin yerine getirilmesi ve davranışları konusunda 100% sorumluluk alan kişi demektir. Yani bir yetişkin olarak ihtiyaçlarımın nasıl karşılanacağını bulmak ve çevremi ihtiyaçlarımı karşılayacak insanlarla doldurmak benim kendi sorumluluğum. Ve son olarak da her şeyi kitabına göre yaptım diye dertsiz tasasız bir hayat beklemek gerçek hayatta karşılığı olmayan bir şey. Problemsiz bir cennette yaşamıyoruz, kaotik ve kontrolümüz dışında olayların  olduğu bir dünyada yaşıyoruz.

Sonuç olarak bütün bunlar iyi çocuğu çocukça hayallere saplanmış kalmış, hayal kırıklığı içinde, öfke ve kinle dolu biri yapar. Bu da onların kafalarını allak bullak eder zira iyi çocuk olarak hiçbir zaman öfkelenmeyeceklerini düşünürler ama birçok iyi çocuk sürekli bir öfke içinde yaşar. Zira kimse gizli sözleşmelere uymamaktadır.

Dr. Shawn Smith : Robert sence birçok erkek nasıl oluyor da bu tip gizli sözleşmelere göre yaşar hale geliyor? Yani belli bir olgunlaşma aşamasını geçemeden çocukça bir masal dünyasına saplanıp kalıyorlar?

Dr. Robert Glover : Bence bunun iki nedeni var. Birincisi muhtemelen çocuk yaşlarda ebeveynlerimizle başlıyor. Anne ve babalara suçu yüklemeye çalışmıyorum ama aile terapisi yaparken anne ve babalara sık sık “ebeveyn olarak hedefleriniz neler” diye sorardım. “Çocuğunuzu yetiştirirken hedefiniz ve amacınız nedir?”. Ve çoğu anne – babanın bu konuda hiçbir fikri yok. Temel olarak çocukları kendilerini çıldırtmasın yeter modundalar. Ama ebeveynlere şunu söylüyordum : sizin işiniz, çocuğunuzla beraber çalışarak onun birkaç aylık olduğu yaştan yetişkinliğine kadar onu tam fonksiyonlu, sorumluluk alan ve mutlu bir yetişkin olarak yetiştirmek. Para yönetiminde arabanın deposunu doldurmaya, hazzı ertelemekten işleri yapıp bitirmeye kadar bir sürü şey öğrenmeliler. Kendilerini disiplin altına almayı öğrenmeliler. Ve çocukluğumuzda bunlar bize öğretilmez ise ve öğretecek mentörlerimiz, kabilemiz, koçumuz ya da askeri birliğimiz yoksa  … bu konuda çok kullandığım tabirle anaokulu seviyesinde takılıp kalırız.

Ot çekeriz, TV izleriz, internette geziniriz, bilgisayar oyunu oynarız, porno izler mastürbasyon yaparız ve sonra neden kız arkadaşımız yok ya da işler istediğimiz gibi gitmiyor şaşar dururuz. Zira onları yetişkin yapacak hiçbir şey yoktur ve … bu konuda erkekleri suçlamıyorum. Bir kabilemiz yok, erkekliğe geçiş ritüelimiz yok, babalarımız oğullarının maskülen bir yetişkin olarak yetiştirilmesini sallamıyorlar.

Richard Cooper : Kadınlar da erkekler gibi gizli sözleşmeler yaparlar mı?

Dr. Robert Glover : İnsanlar bana sıklıkla “iyi kızlar” diye bir şey var mı diye soruyorlar. Ya da kadınlar için bir kitap yazacak mısınız diye soruyorlar. Kadınların karşılıklı bağımlılığı konusunda tonlarca kitap var ama ben kitabı yazdığımda erkekler için tek bir kitap yoktu.

Muhtemelen çoğumuz gizli sözleşmeleri küçük birer erkek çocuk iken kadınlardan öğrendik. Çoğumuz bu şekilde yaşamayı muhtemelen kadınlardan öğrendi.

Çoğu iyi çocuk hala anaokulunda yaşıyor. Çoğu erkeğin hayatını düşünürseniz, en erken yaşlarda annemizin etkisi büyük sonra anaokulunda kadın öğretmenler ve sonra ilkokulda yine kadın öğretmenler, vs … Çoğumuz direkt ve açık olmak, sorumluluk almak gibi şeyleri öğretecek güçlü ve maskülen bir etki göremeyiz.   O kadar fazla oranda feminen bir kültürde yaşıyoruz ki – ben buna “anaokulu” diyorum – ve kadın onayı peşinde koşuyoruz ki oğlan çocukları erkek olamıyorlar. Ve nereye baksan bunu görebiliyorsun. Ortalık pasif ve kadın kıçı yalayan erkek dolu. Eğer bir kadınlaysalar ipler o kadının elinde. Zira kimse bu çocuklar maskülen bir yetişkin olarak yetiştirme işini üstlenmiyor.

Dr. Shawn Smith :Evet ve ofisimde her gördüğümde beni şaşkına uğratan şey de kadın bir aşamada bu adamdan tiksinmeye başlıyor. Başlangıçta çok çekici bir erkek gibi görünse de işler ilerledikçe kadın mutsuz oluyor.

Dr. Robert Glover :Evet ve çiftlerle çalışırken sıklıkla gördüğüm bir çaresizlik durumu bu. Kadın “aslında çok iyi biri, herkesin her işine koşar ama ona ulaşamıyorum, bana doğruyu söylemiyor, ne düşündüğünü, ne hissettiğini ve ne istediğini söylemez, pasif – agresif, her şey patlama noktasına gelene kadar içinde kalır ve patladığında da işleri düzeltmek için yalvarır, vs ….” Ve kadın “tüm kararları vermekten, ipleri tutmaktan ve ona sırtımı yaslayamamaktan yoruldum” der.

Erkek hala anaokulunda kadın onayı peşinde takılıyorsa sürekli memnun etme peşindedir ve çoğu kadın küçük oğlan çocukları ile birlikte olmak istemezler. Kendi enerji ve güçleri ile başedebilecek ve “arada” kararları verebilecek bir yetişkinle birlikte olmak isterler.

Richard Cooper :Peki şunu sorayım : iyi çocuk / efendi adam mı yoksa götün teki piç mi? Hangisi daha iyi, erkekler hangisine yakın olmalı?

Dr. Robert Glover : Hahahaha. Aslına bakarsan ben “efendi adam mı piç mi” paradigmasından farklı bir paradigma önereceğim. Bunu yeni kitabımda da yazdım. İnsanoğlu doğası gereği olaylara siyah – beyaz bakan bir varlık. “Biri çıkıp da erkeklere iyi çocuk olmamalarını öğreten bir kitap yazdı ise onlara götün teki olmalarını öğretiyordur.” Temel aksiyomum şu : Çoğu iyi çocuk aslında götün teki piçe (asshole jerk) bir tepki olarak iyi çocuk olmuşlardır. Ben bunu korku ve kaygıya karşı “savaş – dona kal – kaç reaksiyonu” çerçevesine sokuyorum. Göt herif piç savaşçıdır, fiziksel olarak egemen, sözel olarak zorbadır. Çoğu iyi çocuğa küçüklüklerinde anneleri ve diğer kadınlar tarafından “aman o adam gibi olma sakın” diye öğretilir. İyi ol, efendi ol denir. İyi çocuk ise bu götün teki piçe reaksiyon olarak diğer aşırı uca gider ve kendi korku ve kaygıları ile başa çıkmayı “dona kalma – kaçma” şeklinde yönetir. Silik bir profil çizer, çatışmadan kaçınır, vs … Götün teki piç de ayak paspası iyi çocuk da aslında korku ve kaygılarını yönetmeye çalışıyorlar …

Bir erkek çıkıp “ben iyi çocuk olmak istemiyorum ama götün teki piç de olmak istemiyorum, ve mutlu bir orta nokta bulmaya çalışıyorum” dediğinde benim cevabım şu : bu iki ekstrenm işlev bozukluğu arasındaki denge noktası nerede bilmiyorum!

Yani mutlu bir orta yol aramıyoruz ama bunun yerine paradigmayı yeniden tanımlamaya çalışıyoruz. Erkekler kaygı ve korkularını dışlarında olan şeyleri yönetmeye çalışarak değil içlerinde yatıştırmayı öğrenmeleri paradigması. “Ben ne istiyorum, istediğimi nasıl elde ederim” gibi sorular sormaya ve kendi kendini onaylayan ve özdeğeri dışarda aramak yerine içinde arayan biri olma paradigması.

Yani ağlak bir kapı paspası olmaktan götün teki piç olmaya evrilmiyoruz. Onun yerine seviye atlıyoruz ve yetişkin biri olma ile ilgili yetenekler ediniyoruz.

Dr. Shawn Smith : Sağlıklı bir kadın genellikle kendi değerlerini takip eden, kararlarını hatun veya başka biri hakkında ne düşünüyora göre değil kendi değerleri ve misyonu çerçevesinde veren bir erkeği tercih eder. Hayatta bir şey başarmaya ve evrene bir çentik atmaya çalışan bir erkeği. Bu iyi çocuk veya piç olmakla değil mantıklı ve rasyonel kararlar verebilmekle alakalı.