Size duygusal acı veren ve sık sık zihninizi işgal eden anılarınız var. Bir arzu duyduğunuzda ve bu arzu gerçekleşmediğinde, hayal kırıklığına uğrarız. Bu da sizde negatif duygular yaratıyor. Bu, o zaman diliminde bulunduğunuz konumu ustalık göstererek yönetemediğinizi gösterir. Örneğin, lisede sürekli zorbalığa maruz kaldığınızı ya da dalga geçildiğinizi düşünelim. Bu sizin, lisede insanlarla doğru şekilde sosyalleşmeyi bilmediğinizi gösterir. Lisede yaşadığınız bu olaylar yüzünden şu an insanlardan korkuyorsunuz. Ve bu düşünceler sürekli kafanızı meşgul ediyor. Nasıl zorbalığa uğradığınız, dalga geçildiğiniz, ne kadar kötü hissettiğiniz hakkındaki düşünceler sürekli geri geliyor.
Peki, bu düşünceler neden sürekli olarak zihninize üşüşüyor? Bunun sebebi, endişe üreten sistemler sizin tehlike karşısında kendini koruyacak yeteneğe sahip olmadığınızı varsayıyor. Bu sistem sürekli şunu söylüyor : “tehlike var, tehlike var, tehlike var … sen insanları nasıl idare edeceğini bilmiyorsun …” Bu döngü kendiliğinden ortadan kalkmayacak zira bu bir alarm sistemi. Sizi tehlikelere karşı uyarmaya çalışıyor.
Bu durumda yapmanız gereken şey, ve bunu bir terapist ile yapabilirsiniz, şu soruları sormak :
- Tüm o zorbalık ve dalga geçmeler neden başladı?
- Kendi davranışlarım yüzünden mi o duruma düştüm ya da o duruma düşmemde varsa hangi çevresel faktörler etkili oldu?
- Bütün bu olayı nası yorumlamalıyım ve bu olaylarla ilgili algımı nasıl değiştirmeliyim ki, bu tür bir şey gelecekte başıma gelmesin?
Bunları yaptıktan sonra zorbalıkla ilgili anlılarınız zihninizi işgal etmeyi bırakacaktır. İnsanlar hafızanın görevinin geçmişi temsil etmek olduğunu düşünürler. Bu yanlış. Hafızanın görevi sizi aynı aptal hataları tekrar tekrar yapmaktan alıkoymaktır. Geçmişi, gelecek daha iyi olsun diye hatırlarsınız.
Eğer geçmişte yaşıyor iseniz ve zihniniz geçmiş ile istila edilmiş ise, bir şekilde geçmişe saplanıp kalmışsınızdır. Deneyimlerinizi, size öğretebileceği herşey ile değerlendirmemişsinizdir. Kötü bir deneyiminizde, önce vücudunuz reaksiyon gösterir. Sonra duygularınız reaksiyon gösterir ve daha sonra bununla ilgili düşünmeye başlarsınız. Ama bazen kötü deneyim vücudunuzun ve duygularınızın tepkisinin ötesine geçemez.
Örneğin, çocukken cinsel tacize uğradığınızı düşünelim. Küçük bir çocuk iken bu kötü deneyimle ilgili nasıl düşüneceksiniz ki? Amcanız cinsel tacizde bulunuyor. “Güven duymam ve beni koruması gereken ve benimde birgün olacağım gibi yetişkin olan bu kişi, bana anlamadığım ve korkunç şeyler yaptı ve bunu sır olarak tutmam gerekiyor … ” Dört yaşındayken bu olay hakkında düşünebileceğinizi mi sanıyorsunuz? Böyle bir şey hakkında 30 yaşındayken bile düşünemezsiniz ki!
Yani, korkunç bir deneyime saplanır kalırsınız. Sonra 25 – 26 yaşındasınız ve bu deneyimin anıları zihninizi işgal ediyor ve geriye dönmelisiniz ve düşünmelisiniz. Bu korkunç bir şeydi. Zira böyle bir deneyimle başa çıkabilmek için bir kötülük felsefesi geliştirmeniz lazım. İnsanlar korkunç olabilir, siz de öyle. Bu kabul etmesi zor bir şey ama bunu öğrenmeniz lazım ki kendinizi dünyada doğru bir şekilde konumlandırın.
Bu tür acı veren deneyimlerle yüzleşip aşmak için kullanabileceğiniz, past authoring programını tanıtacağım. Past authoring programında geçmişinizi 7 zaman dilimine bölüyorsunuz. Sonra her bir zaman diliminde sizde en güçlü duygusal tepki (pozitif ya da negatif) yaratan olayı seçiyorsunuz. Negatif deneyimler için sebep analizi yapıyorsunuz.
Bu kötü deneyimi yaşadınız. Bu deneyimin yükünü hala taşıyorsunuz? Peki bu deneyimi neden yaşadınız?
“4 yaşındaydım ve 6 yaşındakiler beni dövüp duruyorlardı. ” Ama artık 4 yaşında değilsiniz ve o 6 yaşındakiler de çevrenizde değiller. Yani bu anı artık geçerliliği olmayan bir şey. Program bu tür anılarla ilgili bu tip sorular sorarak analiz etmenizi sağlıyor.
Kendi kendinize geçmişte ne olduğunu yazarak ve baştan aşağı düşünerek iyileşme yaşayabilirsiniz. Program oldukça ucuz, yaklaşık 15 Amerikan Doları. Terapi için parası olmayanlar için ideal ama maalesef program Türkçe değil.
Bu program, özellikle 18 aydan daha eski anılarınız; korku, öfke, utanç ve endişe gibi güçlü negatif duygular yaratarak sürekli aklınıza geliyorsa yararlı. Bunun olması, zihninizin bu deneyimleri hala tam olarak işleyemediği ve bu deneyimlerin, zihninizin negatif duygu yaratan sistemleri tarafından hala çözümlenmemiş tehdit olarak algılandığını gösterir. Beyniniz çözülmemiş tehditlere acil durumlar için ortaya çıkan fizyolojik hazırlıklar ile tepki verir, örneğin stres hormonu olan kortisol salgılamak gibi. Kortisol ise sürekli yüksek seviyelerde olursa, toksik hale gelebilir.
Burada “işlemek” ne demek yukarıda belirttim ama tekrar edeyim. 14 yaşındayken zorbalığa uğradınız ve bunun yükünü duruşunuz ya da insanlarla ilgili varsayımlarınız da dahil olmak üzere hala taşıyorsunuz. Bu yükü kin ve öfke olarak taşıyorsunuz. O zaman bu olay tarafından dümdüz edildiğiniz için, bunu hala taşıyorsunuz.
Fakat artık 14 yaşında değilsiniz. Artık 41 yaşındasınız. Ve o deneyimler, şu anki gerçekliğinize basit bir şekilde transfer edilemezler. Şu soruyu sormalısınız :
O zaman ne oldu?
Burada “ne oldu” sorusu, “beni alıp o savunmasız ve aşağı duruma getiren sebep – sonuç yolları nelerdi” demek. Yani ayrıntılı ve dikkatli cevaplanması gereken bir soru. Zira bu kötü anıya saplanıp kalan tarafınız, sizin bir daha böyle savunmasız ve aşağı duruma gelmeyecek kadar değiştiğinize emin olmak istiyor. Eğer bu düşünce süreci sonucu, cevabınız “evet, evet ben aynı kişi değilim ve bunun bir daha başıma gelmesine izin vermeyeceğime eminim” ise; geçmişe gidip “bak şu nedenle oldu ve ben o şeyi yapmasaydım olmazdı ve şimdi yapmam” ya da “o zaman çok güçsüzdüm ama şimdi güçlüyüm” analizlerini yaparsanız, o kötü deneyimin soğuk elleri zihninizi bırakacaktır. Zira zihninizin bilmek istediği şu : “sen bu olayı, bir daha başına gelme ihtimali kalmayacak şekilde çözdün mü?”
Bu programı mantiki olarak Present Authoring ve Future Authoring programlarından önce yapmak isteyebilirsiniz ama 3 program içindeki en zaman alıcı ve zor olanı Past Authoring. Bu nedenle, Past Authoring programını diğer ikisinden sonra yapmanız tavsiye edilir.
Yazıyla alakasız veya 500 kelimeyi geçen yorumlar cevaplanmıyorlar. "Yazıyla alakasız ama ..." ya da "en son yazı bu olduğundan buraya yazdım" diye başlamanız kurtarmıyor. Mahmut Abi ile özel görüşme yapmak isterseniz Erkek Adam Sanal Görüşme sayfasından sanal görüşme ayarlayabilirsiniz. Not: Burada soru sırası çok yüksek, Patreon destekçilerini, Patreon'da cevaplamaya öncelik veriyorum.
Geçen günkü yazdığınız yazıyı okudum.Ve dün bende o kısmı okuyup uyguladım.Dün tam 16 sayfa oneitis yaptığım kız hakkında tüm düşüncelerimi,Yapmak istediklerimi hatalarımı,Olan şeyleri baştan sona kadar yazdım. Sonuç ise muhteşemdi,Aylardan beri ilk defa uyandığımda o kız aklıma gelmedi,Gün içinde hep o kızla ilgili geçmişe dair,Hep keşke geei getirseydi bunu bunu derdim,Diye sürekli kafamda farklı senaryolar kuruyordum. Şimdi ise çok güzel oldu ilk günden faydasını gördüm.Tyt yks sınavına hazırlanıyorum. Odaklanma problemini %95 halletmiş oldum sayenizde ne kadar teşşekkür etsem az, Normalde aklımda çıkmayan kişi sabahtan beridir 3 defa aklıma geldi. Ama sırtımdaki yük o kadar hafiflediki o söylediğim senaryo kurma olayı… Read more »
Kardeşim senin adına çok sevindim. Ben de hemen yarın yıllardır kötü hissettiren olay için bu methodu kullanıcam.
Senin adına çok sevindim umarım çoğu kişi de problemlerini çözerek kurtulabilir.
Bunu psikoloğumla konuşacağım. Bununla ilgili post gelmesi çok iyi oldu, eline koluna sağlık Mahmut abi. İngilizce kaynağa da bakacağım. Şu postu okumadan önce, aynı durum tekrar olsa şu an vereceğim tepkiyi düşünüp, öyle davrandığımı hayal ederdim. Bunu yinelerdim ama hala dönem dönem sürekli aklıma geldiği olur. Pek iyi bir yöntem değil galiba. Bunu da deneyeceğim. Ben bir ara bu kötü olayların başrolündeki insanlarla gidip yüzleşmenin çözüm olduğunu sanmıştım. Lisede benim de kavga ettiğim bir çocuk vardı hala zaman zaman o kavga aklıma gelir. (15 yaşındaydım, belli belirsiz bir iki yumruk falan yemiştim halbuki. Beni etkileyen, bana tamamen üstünlük kurması ve… Read more »
Benim insanlardan ziyade hocam, kücüklüğümden beridir hayatımda ki meslek pilotluktu, pilot olamazsam uçak mühendisi olurum diyordum ama olamadım. Uçaklara olan ilgim ondan sonra kayboldu. Bunu sürekli kendime dile getiririm. Bu ukteyi içimden nasıl atarım hocam. Sanki pilot olmak benim için hayatta ki nihai hedefmiş gibi hep aklıma takılır durur. Bu sorunu aşmam gerek biliyorum. Ondan dolayı yardımınızı bekliyorum hocam.
Bu bahsettiğin farklı birşey. Bu tür uktelerin sana anlattığı şey genelde şu an yürüdüğün yolun yüreğini koyacağın bir yol olmamasıdır. Yani bu düşüncelerden kurtulmak için pilot olman gerekmez ama yürüdüğün yola baş koyman ve eğer buna değmez diyorsan baş koyacağın bir yolda yürümen gerek.
Dostum çocukluğunda senden beklentiler yüksek miydi? Biraz açarsan belki yorumlayabilirim.
Konuyla tamamen bağlantısız fakat The Red Pill’le tanışmamla ve ilgili bir şeyler anlatmaya çalışacağım. Hatırlıyorum da ilkokul ve ortaokula giderken yani hayatıma henüz bilgisayar ve lanet porno girmeden önce okulda inanılmaz aktif, dersleri çok iyi değil ama idare edebilen, tüm sosyal aktivitelerde başı çeken ve kızlarla sürekli flört ve kino halinde olan, sınıfı yönlendiren birisiydim. O yıllarda televizyondan ve ana akım medyadan uzak olarak yetiştiğim için feminen öğretiye okul tarafından verilen kısmı hariç pek maruz kalmıyordum. Bunun sonucu olarak da erkeklerin doğasına uygun hareket ediyor ve sürekli gözlerim açık geziyordum. Ancak ne olduysa liseye başladığımda oldu. Hayatıma internet ve porno… Read more »
Bu konuya değindik. Erkek düşmanlığı balonu bölüm 1de.
Ayrıca Ralph Napolitano da takiplenecekler listesine alınabilir. Rollo ve Illimitable kadar olmasa da zaman zaman onların düzeyine çıktığı da oluyor. Güzel şeyler yazıyor.
Marlon Brando anlattıklarının aynısını bende yaşadım dediklerine kelimesi kelimesine katılıyorum hele içgüdülerimle hareket ediyordum dedin ya beni benden aldı.
Mahmut abi benim sorunum kız meselesi değil çok daha önemli senin ve diğer arkadaşların önerilerine ihtiyacım var .4 yıl önce falan di bı yakinimı kaybettim sonra bir meseleden tahlil verdim hastanede makine bozukmus sonuçlar yanlış çıktı ama bunu ertesi gün öğrendik falan orada bende internetten hastalık araştırma başladı orda bende bı başladı hocam , kalp ile ilgili şeyleri okuyorum gogsum ağrıyor çarpıntı oluyor 4 senede 20 kalp doktoruna gitmiş olabilirim , ordan başım ağrıyor mr a girdim ordan başka bişey hastaneden çıkıyorum yeni birsey çıkıyor benim vücutta bı şişlik vardı acayip rahatsız ediyordu gittim bu kış hatta yılbaşı günüydü yağ… Read more »
Hastalık hastalığı (hipokondriyazis) buranın konusu değil.
Bu sitedeki bı arkadaş bu yazının bana çözüm olacağını söyledi o yüzden yazdım
Bu yazıyı uygulaman faydalı olabilir.
okb var dostum sende. doktora git.
Dostum aynı durum bendede vardı kendimi ALS ve MS zannediyordum sana tavsiyem bi an önce hastalık araştırmayı bırakmak ve hayatı akışına bırakmak. En fazla ölürsün ondanda kurtuluş yok zaten. Hastalık araştırmayı bırakınca bu meretde çıkıyor aklından zaten. 21 gün kuralını uygula. 21 gün boyunca hastalık araştırma
Burada en büyük problem Google algoritmalarının çalışma şekli bir de insanların internet forumlarındaki davranış şekilleri. Google link yoğunluğuna ve kalitesine bakıyor, bir semptomun bir hastalığın belirtisi olma sıklığına değil. O nedenle baş ağrısının beyin kanseri olma riski 100,000 bir olsa da baş ağrısı arayınca ilk on aramada beyin kanseri görüyorsun ve paniğe kapılıyorsun. Her belirtinin en nadir ama en öldürücü hastalık karşılığı en üstlerde çıkıyor. İkincisi de hastalık hastaları forumlarda “kıçım ağrıyor acaba MS miyim” diye soru soruyor, eğer kıçının ağrısı MSe denk gelmiyorsa o soru orada kalıyor ve yazmaya devam etmiyor. Yani geri gelip biraderler kıçımın ağrısı kıçıma yediğim… Read more »
Selam mahmut abi bilmiyorum eski yazilarin yorumlarini okuyor musun ama ne yaptiysamda gecmisimi unutamiyorum ve kendimden utanir hale geldim. Vucut calisiyorum temel hatlar ortaya cikmaya basladi, sosyal olarak iyiyim cok cok daha rahat iletisim kurabiliyorum bazi enerjisi sifir veya itici insanlar disinda ancak hergunum 4-5saatlik uykularla geciyor. Sadece aklima geliyorlar sinirleniyorum kendime ve kendimden utaniyorum. Hicbir zamanda iyilesmeyecek gibi hissediyorum. Gecmisi duzeltemem gelecegimi yaratabilirim ve yaratiyorumda aq kurt gibi vucut calisiyorum programlama calisiyorum enerjimde yerine ama yataga gectigimde hersey dibe giriyor duzeltemem gecmisi ama ne bileyim oyle iste hoscakal abi
Burdaki past authoring programı denedin mi?
Aslinda soyle bi dusununce tam anlamiyla denemedim yarisinda olm ben napiyorum diyip biraktim herseferinde daha cok aklima gelmeye basladi
mahmut abi jp’nin future authoring programı da gelecek mi?
Future Authoring Program da gelse güzel olur
Bende lise de maruz kaldım böyle zorbalığa.Aksine okul değiştirmemden sonra başlamıştı bu zorbalık.Öyle bir pohpohlanmıştım ki önce ki hayatımda daha sonrasın da okul değiştirmemle beraber orada ki elemanların hepsi bana gülüyordu felan.Lakaplar takıyordu,ee haliyle oğlan çocuğuyum ozamanlar ve öncesinde pohpohlanmışım nasıl lan bana öyle derler diyordum sinirleniyordum okula gitmiyordum. Çok çok zor zamanlardı.Öncesinde kızlarla aşırı iyiyken bırakın kızı,içmekten yemekten kesiliyordum amk. Herşeyi boşverdim bu zorbalık bitsin diye. Fiziksel olarak iyi olduğum için tip-fizik-boy adamlar bana fiziksel olarak bişey yapamıyorlardı. Kendi çevremde ve önceki okulumda hiyerarşi olarak yüksekte olduğum için bundan da kimseye bahsetmiyordum.Çünkü dalga geçiyorlar felan desem herkes ohaa senle… Read more »
mahmut abi Present Authoring ve Future Authoring programlarının çevirsini yapacak mısınız?lütfen yapın.
Bu program zihindeki kalıplaşmış düşünceleri kırmamıza yardımcı olur mu mesela kendime “x olayını hayatımda yerine getirene kadar bana huzur yok” tarzı şeyler söylemem ve bu beni baya rahatsız ediyor. Ya da yapabileceğim bir şey var mı? Psikoloğa gitmem zor gibi, üniversitede öğrenciyim.
Üniversitelerin revirlerinde psikolog olması lazım.
Bu programın amacı belli. Bu dediğin konuda yazmak işine yarayabilir ama bu programın konusu o değil.
Anladığım kadarıyla program ingilizce ama kendimiz hakkında yazmamız gereken şeyleri Türkçe yazabiliyor muyuz? Sistem sadece İngilizce yazıları mı kabul ediyor bilgilendirebilir misiniz lütfen?🙏
Programı anlıyorsan Türkçe yazabilirsin. Ama yönergeler İngilizce.