Nirvana Yanılgısı ismini Budizmin nihai hedefinden alıyor. Bir insanın gerçekliği, gerçekçiolmayan ve idealize edilmiş bir alternatif ile karşılaştırması anlamına geliyor. Bu yanılgıdaki insanın kafasında olmak istedikleri bir opsiyon var ama bu opsiyon tamamen gerçek dışı.
Bu yanılgı, mükemmel çözüm yanılgısı ile yakından alakalı. Bu yanılgıda da kişi bazı sorunları için mükemmel bir çözüm olduğuna ya da ortaya sunulan çözüm sonrası bazı sorunların çözümsüz kalması nedeniyle bu kusurlu çözümün reddedilmesi gerektiğine inanır.
Nirvana Yanılgısı ve Kişisel Gelişim
Nirvana yanılgısı, mavi hap ilüzyonuda önemli bir rol oynar. Aslında mavi hap yanılgısının temel direğinin, gerçek dünyaya tamamen gerçek dışı bir alternatif sunmak olduğu söylenebilir. Bu ütopik gerçeklikte, her erkeğin mükemmel bir partneri ve bir ruh ikizi vardır. Bu partner görünenin ardındaki cevheri keşfederek erkeği performansından, hareketlerinden ve cinsel pazardaki konumundan bağımsız olarak, olduğu gibi sevecektir. Kısacası mavi hap dünyası, erkeğin performans yükünden kurtulduğu ve koşulsuz sevildiği bir ütopyadır.
Kendini geliştirmede Nirvana Yanılgısı hem işleri ertelemenin hem de motivasyonun kaynağıdır. Negatif tarafta, çoğu erkek hayatlarında gelişime neden olacak davranışları, sırf mükemmel olmadıkları için reddedecektir. Örneğin, bir erkek en mükemmel antrenman programını ararken aylar boyunca tek bir ağırlık kaldırmayabilir. Ya da mükemmel diyeti ararken aylarca abur cubur yiyebilir.
Öte yandan, kişi mükemmeliği hedeflerse, bu hedef her ne kadar aşılmaz olsa da kişiyi büyük başarılara yöneltme ihtimali yüksektir. Üzerinden atlamak üzere konulan yüksek çıtalar büyük çabaya ve daha iyi sonuçlara götürür. Kişi hedefe ulaşamayabilir ama hedefin sadece 50%sine ulaşsa bile bu büyük bir gelişimdir.
Mükemmel Çözüm Yanılgısı ve Kişisel Gelişim
Bu yanılgı politikada ve ekonomide sıklıkla görülür. Bir program ya da çözüm daha iyi sonuçlar getirebilecek bile olsa problemin tümünü çözmediği için uygulamaya konulmayabilir. Erkekleri fişten çekmeyi denerken bu yanılgıyı içeren mailler alıyorum. Zira kırmızı hap aslında kendi başına sorunlarına çözüm değil ama sadece problemi ve problemin nedenini anlatan bir öğreti. Her ne kadar öğretinin yazılı hali “X’i yapmanın 8 yolu” gibi reçete olmaya soyunan yazılarla dolu olsa da, kırmızı hap erkeklerin problemlerini toptan çözebilecek bir mucize hap değil.
Kırmızı hapın temel bakış açılarından biri, her erkeğin kendi cinsel pazar değerinden ve pazarlarda aldığı sonuçlardan kendisinin sorumlu olduğudur. Kırmızı hap erkeğe rehberlik edebilir ya da bir harita olarak kullanılabilir ama erkek pazardaki yolunu kendi yürümelidir. Bu yürüyüş, yüksek değerli erkek olmak için gerekli özellikleri yaratan şeydir zaten : metanet, kararlılık, disiplin, kendine güven, kendine yeterlik ve odaklanma.
Mavi hap ilüzyonundan uyanan erkeğin “mavi hap sendromundan” müzdarip olduğu söylenebilir. Bu erkeğin önünde, yılların ihmal edilmişliği ile paslanmış birçok şeyi tamir etmek gibi büyük bir iş durmaktadır. Her tarafı dökülen evini tamire soyunmuş kişi gibi, sadece evin dışını değil elektrik ve su tesisatı gibi derinlikler de dahil içini de tamir etmelidir. Bu genellikle insana dağ gibi görünen bir iştir zira yapacak çok iş vardır. Bu durum da erkekleri genellikle tüm problemlerini tek kalemde çözecek mükemmel çözümü aramaya yöneltir ve diğer çözümler sorunun tamamını düzeltmediğinden bir kenara itilir.
Problem
Basit ve karmaşık olmak üzere iki tür problem vardır. Basit problem bir tek değişkenin düzeltilmesini gerektiren ve bunun çözümü ile kişinin hayatının düzeldiği problemlerdir. Örneğin hayatında, cinsel pazar değerini etkileyerek onu depresyona sürükleyen sadece bir adet problem olabilir. Hisse senedi piyasasındaki “sıkıcı” şirketlerin örneğindeki gibi : mükemmel finansal göstergelere, iyi bir stratejiye, çok iyi uzun dönemli performansa sahip olmasına rağmen sırf yaldızlı bir sektörde olmadıkları için yatırımcıların gözünden kaçan şirketlerin hisselerini düşünün. Bir erkek çok fit, iyi para kazanan ve çok iyi bir hayatı olan ama sosyal yeteneklerden yoksun ya da 12. yüzyıl saray soytarısından hallice giyinen biri olabilir. Ama bu sorunu çözdüğü anda ise cinsel pazarda performansı iyileşir.
Karmaşık probleme örnek olarak da bir erkeğin hayatının enkaz olduğu ve tüm problemlerinin birbirini beslediği durum verilebilir. Bu durumda erkek hayatın birçok alanında kötü bir performans sergileyebilir ve hayatının genel performansı, tek tek yönlerinin performansının toplamından daha kötü olabilir. Bu yazının hedefi, önünde daha çok iş bekleyen bu erkekler.
Yazıyı bu şekilde adlandırdım zira bu tür büyük problemlere sahip erkekler, hayatlarını geliştirmek için mükemmel çözümü aramaya meyilliler. Kısacası bu erkekler, karmaşık bir probleme basit bir çözüm aramaktalar. Bir açıdan bu erkeğin hayata bakışını yansıtıyor, en az çabayla çok fazla sonuç alma isteğini. Bu bakış açısı, erkeğin hayatını tüm açılardan çözecek şeyi ararken, tümünü çözmeyen yolları kenara atmalarına neden oluyor. Ya da erkeğin hiçbirinde maksimum getiri elde etmeden çözümden çözüme atlamasına.
İlkine örnek olarak, vahşi batıda her türlü sorunu çözdüğünü iddia ettikleri mucize ilaçlar satan şarlatan satıcılar verilebilir. Çözüm mükemmel ama hiçbir sonuç üretmiyor. İkincisine ise hep daha iyi bir “mucize ilaç” buldukları için haftada bir gym ve diyet programı değiştiren erkekler verilebilir. Bu adamlar, 30 yıldır abur cubur yemekten obezleşmiş erkeğin 1 ayda incecik olmasını sağlayacak ilacı aramaktadırlar.
Özet ve Sonuç
Hayatın paradoksu şu ki “problem” yaratması kolaydır, çaba istemez. Sadece yaymak yeterlidir. Eğer insanların milyonlarca yıl kaynaklarla yaşamasının beynimizde sabitlediği, yemek bulunca gömülüp hepsini ye devrelerini takip edip de ne isterseniz yerseniz, obez olursunuz. Sadece arzu ve dürtülerinizi takip ederseniz, ki bu ne disiplin ne de irade gerektirir, muhtemelen potansiyelinize ulaşamadığınız kötü bir hayata sahip olursunuz. Eğer sadece kendiniz olursanız, muhtemelen kendinizi sonunda hiç olmak istemeyeceğiniz bir yerde bulursunuz.
Bu hayatın ironisidir, arzu edilir ve rahat süreçler insanı hiç arzu etmedikleri ve rahatsız edici noktalara götürür. Hiç arzu edilmeyen ve rahat bozucu süreçler ise insanı arzu edilir ve rahat noktalara götürür. İnsan yılların kayıtsızlığından uyanıp da kendilerini bulmak isteyebileceklerinden çok farklı bir noktada olduklarını fark ettiklerinde, içgüdüleri onlara ihmalkarlıklarının sonuçlarını tamir etmenin küçük bir çaba gerektirdiğini söyler. Ama yukarıdaki ev benzetmesindeki gibi, yılların ihmalkarlığının sonuçlarını tamir etmek yıllarca sürecek aktif davranışlar gerektirecektir.
Bu durumda kişi tutturduğu yolu devam ettirmeyi daha rahat bulabilir. Yol istemediği yerlere gitse de, bilineni bilinmeyenle değiştirmeye tereddüt edebilir. İdeal bir dünyada, aynı girdilerle farklı sonuçlar almayı isterler. Örneğin yeme alışkanlıklarını değiştirmeden zayıflamayı. Süreç ile çıktıları arasındaki bu kopukluk kişinin kişisel gelişimde karşısına çıkan tüm problemlerin temelindedir.
Bazı insanlar bu sürecin farkında değildir, bazıları sonuçların değeceğini düşünmez, bazıları sürecin muzice hap olmasını bekler ya da problemin basit bir problem olduğu temelli bir sürü başka şey. Fakat evren aldatılamaz. Yılların ihmali, yıllarca sürecek bir dikkat gerektirir.
Çeviri : Red Pill Logic: Seeking Nirvana
Yazıyla alakasız veya 500 kelimeyi geçen yorumlar cevaplanmıyorlar. "Yazıyla alakasız ama ..." ya da "en son yazı bu olduğundan buraya yazdım" diye başlamanız kurtarmıyor. Mahmut Abi ile özel görüşme yapmak isterseniz Erkek Adam Sanal Görüşme sayfasından sanal görüşme ayarlayabilirsiniz. Not: Burada soru sırası çok yüksek, Patreon destekçilerini, Patreon'da cevaplamaya öncelik veriyorum.
Yıllarımı mükemmelliyetçiliğim yüzünden heba ettim. Son 2 yıl girmekten en çok uzak durduğum kafa yapısı
“Bir program ya da çözüm daha iyi sonuçlar getirebilecek bile olsa problemin tümünü çözmediği için uygulamaya konulmayabilir.”.
Bu durumdan kurtulmak için ben çözüm için sürekli araştırma yapmayı bırakıp, uygulamaya döktüm.
Mahmut Abinin son yazılarında anlık rahatlamak için yapılan hareketler kısmı dikkatimi çekmişti. Anlık rahatlamak için sürekli çözüm arayıp ardından daha da rahatsız edici bir şekilde çözüm arayışı içerisinde olunup uygulamaya dökmek zor oluyor.
Davranışların düşünce yapısında ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Sürekli bir konuda araştırma yapıp , o konuda eksik hissetmemek nasıl mümkün olsun🙂
O kaçan treni yakalamaya çalışmak ve keşkeler oluşturmuş olmak üzücü bir durum.