Bugün size tarihin tozlu sayfalarından bir saha raporu çıkaracağım. Aslında bu sitedeki klasik saha raporlarından farklı. Adına analiz, tecrübe, hayat dersi vs. ne isterseniz deyin artık. Ama taciz ve tecavüz iftiralarıyla hayatı karartılan erkeklerin olduğu bu devirde çıkarılacak dersler içerdiğini düşünüyorum.
Birkaç sene önce esmer minyon bir hatunla tanıştım. Kırmızı hapla tanışmamın üzerinden yaklaşık 1.5 sene geçmişti, oyunum pek mükemmel olmasa da geçmişe göre gözle görülür gelişme kaydediyordum. 2-3 haftalık bir ön tanışma ve mesajlaşma faslından sonra buluşmaya karar verdim. İstanbul’da yaşamasam da neredeyse her hafta gittiğim için olayı reele taşıma fırsatım vardı.
İlk buluşmayı gidilecek mekan bolluğu ve kalabalık bir ortam olduğundan kızın rahat hissetmesi için Taksim’de ayarladım. Amacım mekana geçmeden önce 10-15 dakikalık kısa bir yürüyüş seansıyla nabız ölçmek ve ışık yoksa geceyi erken bitirmekti. Hem de etraftaki olaylardan ve dükkanlardan eğlenen ustalık fırsatları çıkarmam mümkün olacaktı. Düşündüğüm gibi de oldu, başta gergin davranan kız yürüyüş seansının sonunda çeşitli kinolarla samimiyet göstergesi sergiliyordu.
Mesele bu değil tabii, sadece havanın pozitif olduğunu anlatmak için yazıyorum. Gayet güzel gülüp eğlenirken birden bana bekaret konusundaki fikrimi sordu. Şöyle bir yerimde doğruldum, aslında şaşırdım. Beklemediğim anda gelen bir soruydu. Çünkü bu boşuna açılmış bir muhabbet değildi. Hele ilk buluşmada bu muhabbetin geçmesi pek hayra alamet değildi. Bana özellikle fikrimi sorması ise hiç hayra alamet değildi!
Kızın anlatmak istediği bir şeyler olduğunu anladım, dolayısıyla cesaretini kırmamak için olumsuz bir fikir beyan etmedim. Daha doğrusu olumlu veya olumsuz herhangi bir fikir beyan etmedim. “İnsanları tanımadan hayatı hakkında yorum yapmak doğru olmaz” diyerek geçiştirdim. Ve tahmin ettiğim gibi arkasından bakire olmadığını ve bunu “mantıklı bir sebebe bağlamak” için bana yem attığını anladım. Benden olumsuz bir yorum görmeyince anlatmaya başladı.
Benden önce bir sevgilisi varmış, kendisi aşka değer veriyormuş ama adam beraber olmak istiyormuş. Bir gün de evine gittiği zaman “tüm çabalarına rağmen” kendisiyle “zorla” beraber olmuş. O yüzden bakire değilmiş. Aşkım sen ikincisin😀
Konuşmayı bitince ne diyeceğimi anlamak için yüzüme baktı ama ben ne diyeceğimi cidden bilmiyordum. Bahsettiği konuyu açıkçası hiç merak etmemiştim, etsem de sormazdım, zaten evlenmeyeceğimiz ve uzun ilişki de uzakta bir ihtimal olduğu için benim açımdan pek önemli değildi. Ama ısrarla benden cevap beklediği için “Senin adına üzüldüm, böyle bir şey yaşamamış olmanı isterdim.” dedim ve geçmişi konuşmanın keyif kaçıracağını söyleyerek konuyu kapattım.
Sonraki haftalar gayet güzel geçti. Her hafta görüşüyorduk, aynı şehirde olsak da zaten benim işlerden ötürü haftada en fazla iki kere görüşebileceğimiz için bu buluşma sıklığı gayet işime geliyordu diyebilirim. Kızın ilgisi iyiydi, hatta bir iki defa “geleceğin günü beklemek zor” diyerek buluşmak için sabırsızlandığını da belirtiyordu. Farklı şehirde olduğumuz günlerde de mesajlaşma ve aramalarla iletişimi koparmadım. Kızda bana ilgisi bakımından hiçbir kırmızı bayrak emaresi yoktu, hatta bir defasında İstanbul’da yerim olmadığı için beni kendi arkadaşının evine bile atmıştı 😀 İlişkinin adı yoktu, aşkım, seni seviyorum vs. gibi ifadeleri de kullanmamamıza rağmen fiziksel yaklaşmalar her hafta artıyordu.
İlk buluşmadan yaklaşık 3 ay sonra ise ilk kırmızı bayrak gelmişti ve bu da ilişkinin sonu oldu. Yine İstanbul’dan döndükten bir gün sonra kıza mesaj attım. Normalde kıza mesaj attıktan sonra hemen unutulması tavsiye edilir, ama bu kız o güne kadar mesajlarıma en geç bir iki saat geçmeden döndüğü için o gün mesajıma cevap alamamak bana garip gelmişti. Kız beni sallamıyor korkusundan ziyade başına bir şey geldiğinden endişelendim, çünkü daha önce hiç yapmadığı bir şeyi yapıyordu.
Yine de ikinci mesaj için acele etmeden ertesi günü bekledim. 24 saat cevap alamayınca artık merakıma dayanamayıp bir sorun olup olmadığını öğrenmek için aradım. Karşımda daha önce hiç duymadığım buz gibi bir ses vardı. Bize ayrılan sürenin sonuna geldiğimizi anladım; sadece bunun sebebinin ne olduğunu sordum. Cevabı ise “o nasıl iş amk?” dedirtecek cinstendi. Bununla “zorla” beraber olan eski sevgilisi evlenmiş, düğün fotoğraflarını da kıskandırmak için kızımıza atmış, o yüzden morali bozukmuş ve benimle konuşmak istememiş 😀
Bak şimdi beynini kullanabilen herkesi iki dakika düşünmeye davet ediyorum: Bir adam sizinle isteğiniz dışında beraber oluyor, ama siz bu adamdan kurtulduğunuz ve evlenerek bir daha size musallat olmayacağı için sevineceğinize baya baya üzülüyorsunuz.
Kadın mantığını daha iyi anlatan bir örnek olamazdı herhalde 😀 Lafını bitirince “Benle dalga mı geçiyorsun sana zarar veren adamın neyine üzüldün?” deyince beni duygusuz ve anlayışsız olmakla suçladı. Artık sinirlendiğim için dayanamadım ve “Ya bi siktir git” deyip telefonu kapattım, tabii ki bu son görüşmemiz oldu.
Olayın aslı şuydu: Adamın muhtemelen maskülen karakterine dayanamayıp bekaretini verdi, ama ardından adam kendisini terkedince alfa dul oldu. O arada ben karşısına çıktım, beni adamın yerine yara bandı olarak kullandı. Ama adamın ilk iletişiminde tabii eski hipergamik yaralar depreşti ve ben unutuldum.
Kızı nextlerken canım acımadı diyemem. Birden o ilgiyi kaybetmek elbette zoruma gitmişti, ama eski mavi haplı halim olsa salya sümük kızın ilgisini kendime çekmeye çalışacakken şimdi gereken zamanda işi bitirmeyi öğrendiğim için duygusal olarak pek zarar görmeden uzaklaşmayı bildim.
Çıkardığım derslere gelirsek:
- Eğlenen ustalığı her zaman kızın üstünde uygulamak değilsiniz. Etraftaki olaylardan da malzeme çıkıyor, kullanmak gerek.
- Kızın dert dinleyen pasif merici asla olmayın. Mümkün olduğunca bundan kaçının. Eğer ister istemez böyle bir durumda kalırsanız benim yaptığım gibi fikir belirtmeden konuyu kapatmaya çalışın. Normalde ben yeni tanıştığım hatundan dert dinlemem, ama bu konu önemli olduğu ve gideceği yeri görmek için dinledim.
- Geçmişinde cinsel travma yaşadığını belirten kızlarla iletişimi kesin. Benim yaptığım hataydı, hele ki benim bilmediğim bir yere gidip kızla birlikte olmam daha büyük hataydı. Kız geçmiş deneyiminden ötürü yapacağım bir hareketi yanlış yorumlayıp beni de zor durumda bırakabilirdi. Duygusal yükleri ve sorunları sizden fazla olan kadınlarla birlikte olmayın. Hiçbir şey yapmasa bile “beni kullandın” muhabbetiyle kafa siker.
- Başlıkta da belirtildiği üzere kadınların geçmiş ilişkileriyle ilgili söylediği hiçbir şeyi tamamen doğru olarak kabul etmeyin. Kadınlar o anki deneyimlerini duygusal durumlarına göre yorumlarlar. Anlattıklarımda da gördüğünüz üzere dün bana travma yaşattı dediği adama bugün ağıt yakarken bulabilirsiniz, tamamen anlık duygusal bir tepki. Her zaman dediğimiz gibi kadının söylediklerine değil yaptıklarına bakın.
- Ben yaptım ama siz kırmızı bayrak görünce sessizce kenara çekilin, hesap sormaya, ultimatom vermeye kalkmayın. Gördüğünüz üzere işe yaramıyor 😀
Yazıyla alakasız veya 500 kelimeyi geçen yorumlar cevaplanmıyorlar. "Yazıyla alakasız ama ..." ya da "en son yazı bu olduğundan buraya yazdım" diye başlamanız kurtarmıyor. Mahmut Abi ile özel görüşme yapmak isterseniz Erkek Adam Sanal Görüşme sayfasından sanal görüşme ayarlayabilirsiniz. Not: Burada soru sırası çok yüksek, Patreon destekçilerini, Patreon'da cevaplamaya öncelik veriyorum.
Geçmişinde cinsel travma yaşadığını belirten kızlarla iletişimi kesin.
Geçmişinde cinsel travma yaşadığını böyle pat diye ilk buluşmalardan birinde anlatan kızla iletişimi kesin. Gerçekten cinsel travması olan böyle önüne gelene açılmaz.
Gerçek cinsel saldırı kurbanı birçok kadın bunun üstesinden gelebiliyor o nedenle sırf geçmişinde bu var diye kırmızı alarm olduğunu düşünmem (aşırı alkol alan ve clublarda sürten ve böylece kendi güvenliğini hiçe sayan hatunlar hariç). Sarı alarm.
Hocam bence iki türlü de riskli. Gerçi dediğin gibi hepsi de anlatmaz, bilmek zor.
Ben prensip olarak bir insanı, psikolojisinin sorumluluğunu ele alıp kendini geliştirdiği sürece, başına gelen ve kendi suçu olmayan şeylerden elemeye karşıyım. Örneğin bir kızın küçük yaşta babasının ölmesi onu otomatikman baba problemli bir kız yapmaz. Öyle olma riskini arttırır. Bireyin bu olayı nasıl çözdüğü önemli.
Tabii bu belli bir olgunluk da gerektirir, eğer ben hiç risk almam diyorsanız sizi kimse yargılayamaz.
Bunun elinde olmayan bir şey olmadığı hikayenin sonunda ortaya çıktı zaten. Risk almaya değmeyeceğini düşündüğüm için karşıyım aslında.
“kendi suçu olmayan şeylerden elemeye karşıyım”
Çirkin olması kendi suçu mu? Ama çirkin kızları hepimiz eliyoruz.
Tecavüze uğramış olmak çok ağır bir travma. O yüzden psikolojik sorunlu olma ihtimali yüksek. Onun suçu olmayabilir ama sizin de suçunuz değil. Ben mantıklı bulmuyorum.
Ben vücudu iyi ise ki kendi alın teridir çok aşırı çirkin değilse elemeyebilirim. Toplu ama nasıl oluyorsa yüzü güzel hatunu 100% elerim. Çok peşin konuşuyorsun. Artı bu konu aynı şey değil.
Ben bir insanın travma ile nasıl başettiğine bakarım, travmadan kesin not vermem. Psikolojik sorunlu ise birlikte olmazsın.
Hocam çirkinliğin bu konuyla ne alakası var? Senin dediğin fiziksel, bizim burada konuştuğumuz psikolojik bir şey. İnsan kendi karakterini kontrol altında tutabilir. Ki mahmut abinin dediği gibi çirkin hatun sağlam vücutla ve yatakta kaplan modunu açarak bu açığı kapatabilir. Vücudu güzel kızı asla elemem. Aksine güzel ama dayanılmaz karakteri olduğu için kaçtığım kızlar oldu.
Dert dinleme konularına karşıyım.
Sonuçta o da benim derdimi dinlemez
Sorulan soruları geçiştirme gayet iyi
Game bilmeyen biri olsa “hmm bekaret bla bla” diyecekti.Aslında sorulan her soruya cevap vermek zorunda değiliz ama bunu unutuyoruz iletişimde.
Ayrıca merak ettiğim şey şu
Uzun ilişki düşünmeyip neden 3 ay konuştunuz ki hocam ? Bir de seks olmuş mu orası da tam net değil
Uzun ilişki düşünmüyorum demedim ki yazıda. İhtimali düşük dedim. Zaten şimdi de bakış açım aynı, olur veya olmaz demem. Belki olur derim. O yüzden 3-5 ay takılmanın zararı yok.
Kız beni eve attı dedim ya daha nasıl net olsun 😁
İlişkinin adı yoktu, aşkım, seni seviyorum vs. gibi ifadeleri de kullanmamamıza rağmen fiziksel yaklaşmalar her hafta artıyordu. Bunu okuyunca ben golsüz maç sandım.
Hocam golü attık da sonradan ofsayt olduğu ortaya çıktı 😁 şaka bir yana maalesef şahsi evinin olmadığı yerde iş yiyişmede kalıyor. Erkeğin ilk yapması gereken kendine ait 1+0 da olsa bir ev bulması. Yoksa blue balls gezer durursun.
Mahmut abiye katılıyorum. Geçmişinde cinsel travma olan kadın bunu ilk buluşmasa söylenemez. Biriyle randevulaşacak kadar rahatladıysa da illaki aşmıştır. Aşan kadınlara öcü gibi davranmanın anlamı yok bence. Bu istismara uğradım diyenler genelde yukarıdaki abinin dediği gibi. Ha Stockholm sendromu da olabilir. Bu da bir ihtimal.
Twitterda tanıştığım bir hatun buna benzer şeyler anlatmıştı Sarhoşken bir arkadaşıyla beraber olmuş çok pişmanmış Kısa sürede 180 le giderken bunu bana bahsetmesi 2 ay sonra da gayet mülaim bir tiple evlenmiş olması… Şimdi de çocuğu var aq Evliliğe karşı olmamın sebeplerinden biri de gün olur da hatun eskilerinden birini görür içi yine kıpraşır yada Sosyal medya etkisi yüzünden aldatmaya kalkar meraktan derler! Trp ile her şey sosyal deney gibi oldu. Yolda kaslı,yakışıklı yürüyen elemanın arkasından dudağını ısırarak bakan hatunun 5 saniye sonra sevgilisine dönüp “ne diyon amk ” bakışı atması.Bunu bizzat gözümle gördüm kızın yanındaki erkeğe acıyarak bakışı falan.Bu… Read more »
Hocam daha iki gün önce konuşuyorduk biraderle abi başıma çok geliyor sadece bu sene 3 4 kızdan duydum dedi..benim ise bir kere geldi ve genelde anlatan hatunlar yakın çevresindekinden bahsediyorlar akrabağ vs..uluorta hipergami diye düşünüyorum
Akraba vs ise doğru olma ihtimali yüksek, maalesef ensest bilinenden çok daha fazla ülkede. Benim yazıda değindiğim adamla beraber olup sonra terkedilme acısıyla buna kılıf arayan tipler.
Böyle bir travmayı bir kadının tanıştığı adama pat diye anlatması zor. Daha 4 ay tanışmadan duyuyorsan gerçekliğinden şüphe et derim.
Bunu dediklerinde zihinde canlanması gereken cümle
“İşini gördü kaçtı Alfanın biri
hazır ol sana bir şeyleri kitlemeye ve hayatını sikmeye geliyorum.Eğer aşağılık bir betaysan testlerimi geçemezsin zaten ”
Hocam doğruluğuna ben de katılıyorum akraba evliliği vardı ailesinde fakat Mahmut hocanın dediği gibi az biraz sağlam hatunun bunu anlatmaması lazım..shit test sayıp sarı alarmı ekliyorum ve genelde başka işaretlere baktın mı kırmızı alarma hızlıca dönüyor mesela bu hatun bileklik takıyordu bir hafta sonra bilekliğin altından faca çıktı hehehe
Abi bence bu cinsel travma da değil rapor da anlatıldığı gibi çocuğu kaybetmeyi göze alamayan kızımız çocuğa bekaretini vermiş daha sonra da çocuk bunun kıçına tekmeyi vurunca hem gelicek betalardan tepki yememek hem de (bakire değilim yani benimle yatma şansın daha yüksek mesajı vermek istemiş)hem de zorla diye adlandırarak bence kendi ego ve özgüvenini korumaya çalışmış dediklerinize gelirsek kesinlikle sonuna kadar haklısınız maalesef bizim toplumda erkek naparsa yapsın o anki kızımızın ruh haline göre tecavüzcü tacizci sapık konumuna düşüp dayak yiyebiliyor ya da daha başka olaylar gelebiliyor başına
Bence bakire olmadığı için seni kullanmak istedi, mecazi bir tabirle kendini sana satacaktı ama sen oralı olmadığın için senin onu kıskanmadığını düşündü ve her dişi gibi egosu yüksek olduğu için sudan sebeplerle siyah bayrak salladı. bence mat olmamışsın ama kazanmamışsın da oyun pat bitmiş. ancak tek kazancın ona aşık olup salya sümük ağlayıp bir barda sabahlamamak olmuş.
Benimde anlattiğin tarifte biriyle birlikteliğim oldu hiç tavsiye etmem direk uzaklaşin ilişki eziyete dönüyor
Zarari size olur arkadaşin da dediği gibi eski sevgilisinden nefret ediyorlar ama illede o diyorlar
ilk buluşmada bekaret konusu açan ve ilk sevgilisinin tecavüzüne uğradığını iddia eden kadın dünya kainat evren ahiret güzeli olsa topuklarım götüme vura vura kaçarım. siz de kaçın.
ayrıca konu ile ilgili komikli video: https://www.youtube.com/watch?v=Ql4PRXY6ZJs
Kesinlikle benim şuan ki hikayeme çok benziyor. Haftada 2 kere falan görüşüp sadece seks yapıyoruz. Hanım kızımız mesaj atıyor “bize gelsene iş çıkışı veya bu hafta sonu” ben de kabul edip gidiyorum ve ertesini 3-5 mesajlaşma takip eden günlerde günde 1-2 mesaj falan ve bidahaki seks gününe kadar konuşmuyoruz. Her erkeğin isteyeceği gibi olan bu durum beni arka plan da mahvediyor. Çünkü ilk bulusmadan beridir ağır ONEİTİS im. (Eğitmenim ve salonda gördüğüm ilk andan beri. )Ben sürekli konusalım, nerede olduğunu bileyim ve nebiliyim baskalarıyla yatmasını falan istemiyorum. (Kız yalnız yaşıyor). Kızsa açık açık ilişki istemediğini söyledi. FB tarzı takılmak istiyor… Read more »
Cinsellik de olduğu halde daha ileri gidip ilişki istemek ağır feminen kafa belirtisi. “Beni sikip duruyorsun artık ilişkinin adını koyalım” lafı genelde kızlardan gelir çünkü.
Farkındayım ama postalayıp postalamama konusunda kararsızım.
Uzun ilişki düşünmediğin
Yatırımının zarara girdiği ve karşılığının ilişki dışında her bka çıktığı
Oneitise bile bulaşmışsın
Neden Nextlemiyorsun ki ?
Oneitis ilerde daha büyük problemleri getiren lanet bir durum kar topu gibi.
Çok saçma durumlarda bulabilirsin kendini fbyi oneitis yapmak çok yanlış ve beklenen durum
Ona karşı yatırımda bulunmasam da kendi içimde ve etrafıma zarar veriyorum. Kendime odaklanıp sadece sekse devam edicem. Kalıp savaşacağım bakalım ONEİTİSİ terk etmeden yenen belkide ilk ben olurum. Gelişmeleri yazarım burda. 🙂 (Mavi haplı idealler devam:/ )
Her şey güzel giderken itiraf topuna girmesen postalamana da gerek kalmayacak.
Bakalım hocam konuşuyoruz, sıçsam ilgisi kaybolur yada yazmazdı herhalde. Şuan benim sıram, eziklenmeden takılabildiğim kadar takılayım. Teşekkür ederim yorumun için 🙂
UzaktanAlfa ;
Kill the beta before it kill you !
FB yapan hatun çok çok büyük ihtimalle seninle paralel başka erkeklerle yatıyor veya büyük ihtimalle erkek arkadaşı var. Bu kadını sikmeye devam edersin ya da bırakırsın. başka ne olacak kız arkadaşın mı yapacaksın ?!?!?
Evet yatıyor olabilir. FB bile olsa bu durum canımı sıkıyor. Sen olsan keyfine bakar mıydın abi yoksa kafana takar mıydın ? Aslında kadınlar tabakları arasında çok nadir paralel yater demiştin hocam sen, nasıl bu kadar duygusal rolü yapıp midesiz olabiliyorlar anlamıyorum ? Kalıp pompalıycam. Öfkemi atamıyorum.
Böyle bir hatuna aşık olup kendi kendini küçük düşüren sensin, öfkenin kaynağı senin aptallığın, hala kalıp kızı pompalamaktan bahsediyorsun. Kızın bu olayda bir suçu yok, senin kendi suçun. O nedenle kalıp pompalamakla geçmez. Aptallığı kısa kesip kızı bırakarak geçer. Ben olsam FB yaptığım kızı oneitis yapmazdım o nedenle bana sorma. Eğer erkek olmak istiyorsan hatandan ders al, kızı bırak ve bir daha yapmamaya bak. Eğer daha da sünepeleşmek istiyorsan kalıp öfkeni kızdan çıkarmaya kalk.
Bir kız seninle yatıyorsa ama ilişkiye yanaşmıyorsa başkası ile de yatıyordur. Tabakları ile yatmayan kız seninle de yatmazdı.
Haklısın hocam. Çok sağol 🙂
Haklıymışsın abi, kız dün bana hikayelerini gizleyip barda yanında 2 tane daha aynı motor kulübüne üye arkadaşları ile takılmış. Hikayelerinde masada erkekleri çekmese de (çünkü ben özgüvensiz, ilgi orospusu her gece farklı bi adamla takılan paralı bir askerim) masadaki şişeden ve eğer 100 km uzağa bi bisiklet turu yapılmadıysa elemanlarla takıldılar ve sabaha kadar vuruştular. Herkes kültür ve tip olarak hatun senin alt seviyen dese de (hb7,5 bence) oneitis her seviyede çok tehlikeli. Benim bunu okuyan herkese tavsiyem; dış görünüşünüz ne kadar insanlar tarafından onaylansa da, kafanızda “Abi x tarzı kızlara bayılıyorum yea” dedikçe hepsine tam uyan bi hatun çıkar,… Read more »
Arkadaşlar yazıyla alakasız veya başlığa ufak bir atıfla devamında gelen alakasız soruları siliyoruz. İlgili başlıklara yazalım.
Vay be, yalnız değilmişim. Benimki o dark triad elemanın yaptıklarına rağmen ona kitlenip başına daha da kötü işler almıştı. Allah yardımcısı olsun. Kız hem OKB, hem depresif-kaygılı, hem daddy issue, hem dark triaddan kalma alfa dul, hem drama queen, hem de borderline idi. Sohbetlerimiz oldukça nitelikli, cinsel uyumumuz gayet güzeldi. Ancak öylesine mantık kisvesine bürünmüş duygu durumu değişiklikleri vardı ki özellikle yeni nesil arkadaşlara çok rahat kafayı yedirtebilirdi. Belli davranışlardan sonra, yarattığı duygu durumunun bende yansımasını gördü ve ister istemez belli durumlarda patlayarak zihinsel şiddet uyguladım. Travmaları depreşti. O saatten sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı. Kıza acıdığımdan ve değişebileceğini… Read more »
OKB, borderline kız yoktur, aşırı derecede meriç ilgisinden şımarıp her hareketinin kesesine kar kalacağını sanan şımarık kız vardır.
OKB deyince aklıma umut reisin efsane karikatürü geldi.
“Deliye manyağa verilen primin haddi hesabı olmadığı şu günlerde…”
Eğer psikolojik sorunlu insanlar üzerinde çalışmalar yapmışsan ve kişi özelinde de doğru ipuçlarını yakalayabilirsen yaklaşımların psikolojik sorun temelli mi yoksa şımarıklık temelli mi olduğunu anlayabilirsin. Borderline’ın (sınırda kişilik bozukluğu) birlikte olduğu kişiye yansıdığı aşırı şımarıklıklar var ve buna hiçbir biçimde tahammül gösterilmemesi gerekir, böylece 180 derece dönüp yanınızda kedi olacaktır. Ama bunun dışında kendi psikolojik durumuyla ilgili ciddi sıkıntılar vardır. Sana tamamen güvenip tüm hayatını senin üzerine kurmak isterken, güvenini kırabileceğin belli durumlarda sana tamamen düşman olabilir. Kadınlar değişkendir ama bu durum uç ve paranoya derecesinde. Vurguladığım nokta burasıydı. Dolayısıyla bu tip bir kıza hiçbir biçimde uzun vadeli anlam yüklememek… Read more »
Yazdıklarım genel. Her kıza tek tek uymayabilir tespitlerim elbette senin karşılaştığın kızda bu durumlar olabilir. Ama bu psikolojik rahatsızlık kisvesi altında millete eziyet çektiren tipler olduğu gerçeğini pek değiştirmiyor, hele de kızların ilgi çekmek her boku yediğini düşününce. Anlatmak istediğim buydu.
Kesinlikle, orası öyle.
Benim vurguladığım noktalar ise; insanlar gerçekten psikolojik sorunlara ve travmalara sahip olabilir, peki biz ne yapacağız?
Kız entelektüel seviyesi oldukça yüksek, muhabbeti hoş, görgülü ve saygılı biri olduğu için ben bu kızı, daha önce hiçbir kızı önemsemediğim kadar önemsemiştim. Dolayısıyla ilişkimde şu 2 gaflete düştüm;
1) Psikolojik sıkıntılarını düzeltebileceğime inanıyordum.
2) Travmalarından kaynaklı ona bir acıma ve şevkat hissi oluşmuştu.
Ta ki kız -her ne kadar benden kaynaklı olsa da- cıngarlar çıkarıp diğer yüzünü gösterene kadar. O noktada kendime geldim, derslerimi aldım.
Bu yüzden buradaki arkadaşlarla bunu paylaşıyorum ki tetik olsunlar ya da hiç bulaşmasınlar.
“Hiç anlam yüklemeyin” Borderline ile birlikte olan bilir… Yüklersin, düşünürsün, uğraşırsın ta ki onun bile yaptıklarından/söylediklerinden bir haber olduğunu, kendisinin bile bir anlam yükleyemediğini anlayana dek 🙂 En sonunda yükleyecek bir anlam olmadığını veya yüklenmeyi başarabilmiş ufak bir anlamın 5 saniye sonra geçerliliğini kaybedip farklı bir anlama atladığını anlarsın… Bir süre daha katlanırsın… Çünkü yatakta da uçlardadır, seksi de uçlarda yaşar. Nihayet onun da katlanmana yetmediği ana gelirsin. Malsındır. Seni deli gibi yıpratmasına izin vermişsindir. Ruh halinle oynamasına müsade etmişsindir. Ama eninde sonunda bitirirsin… Çünkü sen bitirmezsen, o seni bitirir. Ve o seni bitirmeye kalkarsa eğer, şanslıysan yalnızca bir dayak… Read more »
bir taraf bizim toplumumuzda tacizin tecavüzün hep baştan savıldığını söylüyor (ben bizzat deneyimledim), bir taraf erkeklerin sürekli iftiralardan başı yandığını. burası manosphere olduğu için ‘iftira atılma’ telaşınızı anlıyorum ama bacısını kızını düşünebilen biri gerçekten kadın beyanının esas olmasının değerini anlaması gerekiyor. zaten kadın beyanından sonra aralarında iftira atmasına sebep olacak farklı bir husumet var mı diye araştılıyor. ayrıca türkiye’de yani toplumumuzda birçok erkeğin tecavüz iftirasına kurban gittiği inancı bence erkek ben-merkezciliğinin kendini kurbanlaştıran paranoyası. kimse iftira atmaz demiyorum illa atan hastalıklı kadınlar olur AMA amerikadaki ultra kırmızı alarm kadınlar türkiyede yok. bu iftira olaylarının büyük bir kısmı bence yabancı kaynaklardan… Read more »
kurban sizin “kızınız” veya “bacınız” olmadığı sürece “o saatte orda ne işi varmış” demek kolay, bekara karı boşamak kolay.
Ana bacı edebiyatı ne zaman yapılacak diyordum 😁 Kadının beyanı esastır lafının ne gibi hukuki garabetlere yol açtığı defalarca kanıtlandı. Nevin yıldırım ve seda yelkenci olaylarını okuyun.
Evet ABD gibi olayın boku çıkmadı ama sosyal medyada merhaba diyeni tacizci diye ifşa eden tipler varken taciz iftirasını abartmayın diyene gülerim.
“o saatte orda ne işi varmış” ne zaman denildi, kim dedi ?!?!? Sen yanlış geldin sanırım.
Kadının beyanı esastır zaten
oo kadının tek lafıyla adamı hapse tıkıyoruz gibi bir hukuk ilkesi değil ki. Sadece koğuşturma sürecinin başlaması için yeterlidir anlamında. Tecavüz iftiraları ise Türkiye’de gerçekten bu kadar endişelenmek için fazla ütopik ve komik bir konu.
Kadının beyanı esastır o kadar masum bir cümle değil. Normalde hukukta ispat yükü ilkesi vardır, iddia sahibi iddiasını kanıtlamak zorundadır. Mesela ben sana bu adam beni dolandırdı desem hakim benden en azından bir belge, video, şahit vs bekler. Ama bu beyanla iddia sahibi ispat yükünü erkeğe atıyor, erkek de kendini kanıtlamaya çalışıyor. Normalde suçun varlığını kanıtlarsın, burada olmadığı kanıtlamaya çalışılıyor. Hukukun evrensel ilkesini çiğniyorlar, daha nasıl garabet olacak?
Dolandırılmayla tecavüze uğramanın kişi psikolojisine yaptığı etkiler farklı. Hem cinsel suçlar öyle ulu orta işlenen suçlar değil ki. Bir de mağdurun toplumdan dışlanmışlık sebebiyle içine kapanabileceğini de düşünün. (çevresi anlayışsız ve patolojik bir muhafazakarlığa sahip olan kişilerden bahsediyorum.) Bir erkek olarak bu iftira gibi mevzular benim de canımı sıkıyor ama bunun çözümü karşı tarafın mağduriyetlerini görmezden gelmek olmamalı. O saatte orada ne işi varmışçılarla Şule Çet davasındaki çirkinlikleri de biliyoruz. Zaten bu ülkede cinsel suç işleyenler öyle çok cezalar almıyorlar. İki tarafın da mağduriyetlerini önlemek için sizce nasıl bir çözüm bulunabilir?
Çözüm somut kanıta dayalı, deliller ortaya çıkmadan erkeğin linç edilmediği bir hukuk sistemi. Eğer kadınlar – daha doğrusu feministler – olur olmaz her iddiaya tecavüz taciz diye atlamazsa ve sonucunda bunun iftira olduğu ortaya çıkınca gereken tepkiyi vermezse bu tür olaylar çok yaşanır, esas mağdur kadınlar da gözden kaçar. Şule çet olayı mesela, adli tıp raporu ve mesaj geçmişiyle olayın tecavüz ve cinayet olduğu kanıtlandı. Azıcık sabredince hukuk kör topal da olsa işliyor. Ama nevin yıldırım meselesinde kadının kendi yediği haltı (kocasını aldatma) kapatmak için iftira attığını ve tecavüz etti dediği adamla önceden kendi rızasıyla ilişkisi olduğunu da yine adli… Read more »
Şule çet olayında ne kadar çok acı yaşandı. Kadın hem öldürüldü hem de arkasından konuşuldu. Zaten ülkede tecavüzcüler cezasını yeteri kadar çekmiyor. Mağdurlar hem travma yaşayıp hem de kendilerini kanıtlamaya çalışıyorlar bu çok büyük bir haksızlık. Hukukun kör topal ilerlemesi iğrenç bir şey. Benim de söylemek istediğim buydu. Meriç değilim empatim yüksek. Mesela aynı şeyin erkeklere yapıldığını düşünün. O da kendisini ifade etmek de sıkıntı yaşayacaktır. Hem de toplumun bazı kesimlerinde zayıf olarak algılanacaktır hatta eşcinsel olabileceği düşünülüp suçlanacaktır. (ben böyle düşünmüyorum toplumun bazı kesimleri için konuşuyorum) çünkü cinselliğin erkeklerin aşağılama aracı olarak kullanıldığı bir durum var. Türkiyede de gayet… Read more »
Tecavüz veya taciz iftirası atan kadınlar her şeyden önce gerçekten tecavüz ve taciz kurbanı olan kadınlara hakaretler. Hukuki olarak kadının beyanı esastır kavramının erkek camiasında abartıldığının farkındayım. Aslında ortada olan çarpıklık şu : kadın taciz iddiası veya şiddet iddiası ortaya attı mı bunu yapmadığını kanıtlamanı isteyen bir noktaya kayılıyor ki bu da hukukun temeline ters. Şu an bu konunun Türkiyede en çok istismar edildiği yer babaya evden uzaklaştırma kararı çıkarma olayı.
Kadın beyanı esastır demek, kadının her dediği yüzde yüz doğrudur, demek değildir. Burada sana katılıyorum. Ama bu, erkek aksini ispat etmesi için ona bir şans veriliyor, demektir. Burada ince bir ayar var. İddia sahibi iddiasını ispat etmek zorundadır, evrensel bir yasadır. Ama kadın beyanı esastır, sözü de evrenselleşti maalesef. Anayasamıza bile pozitif ayrımcılık girdi. Bunu iyi idrak etmeden ve önlemini almadan bir kadınla hiçbir işe girişmemek lazımdır ve de bir kadın tarafından şikayet edilen / suçlanılan olmamak için her şeyi yapmak lazımdır. Çünkü iddiaların aksini ispat etmek çok kez imkansızdır. Bir de Türk ve çağdaş hukukta şöyle bir kural vardır:… Read more »
Eğlenen ustalığı her zaman kızın üstünde uygulamak değilsiniz. Etraftaki olaylardan da malzeme çıkıyor, kullanmak gerek.
Tam anlamadım örnek verecek olan var mı?
Etraftaki olaylara veya kişilere esprili yaklaşmak anlamında.
“İlişkinin adı yoktu, aşkım, seni seviyorum vs. gibi ifadeleri de kullanmamamıza rağmen fiziksel yaklaşmalar her hafta artıyordu. Bunu okuyunca ben golsüz maç sandım.”
Bende çok aşkım, cicim demem abi ne düşünüyor acaba bu durumda?
İlk 6 ay aşkım lafına ağzınızı alıştırmasanız iyi olur. Hele ki kız demeden kesinlikle demeyin ve yine kızdan daha fazla o kelimeyi kullanmayın.
Yavrum , tatlım gibi hafif seksüel ama sevgili iması etmeyen şeyler desek nasıl olur ?
“Tatlım” baya işlerimi hızlandırmıştı anlamazdım
Yavrum güzel bir seçenek, etkisini ben de gördüm. Denenebilir.
Ben aşkım kelimesini kullandığımı hatırlamıyorum. Ne gereği var ki? Adı, bebek veya bebeğim varken hele.
Doğru teşhis yaptın, olay tam olarak bu: Olayın aslı şuydu: Adamın muhtemelen maskülen karakterine dayanamayıp bekaretini verdi, ama ardından adam kendisini terkedince alfa dul oldu. O arada ben karşısına çıktım, beni adamın yerine yara bandı olarak kullandı. Ama adamın ilk iletişiminde tabii eski hipergamik yaralar depreşti ve ben unutuldum. Günlük dilde “yara bandı olmak” deniyor, fakat kadının Rebound Safhası‘ndaki erkek olmak dersek daha doğru olur. Zira ikisi aynı şey değil. Rebound safhasında, alfa-dul olmanın anhedonisini yaşayan kadının mevcut hipergami eşiğini birkaç tık daha yukarı taşıyan bir adam olamazsan, kadın için psikolojik açıdan yıkıcı şekilde biten ilişkinin ardından yara bandı erkeği… Read more »
Yin sen bunU yazı yapsana 😊
Aklımı okumuşsun. :d Yorumu attıktan sonra “bundan yazı olur, kenarda ziyan olmasın” dedim ben de.
Hocam haklısın zaten yazıda da söyledim ilişkiye devam etmemem gerekiyordu. Ama o günden sonra olaylar çok doğal ve sorunsuz gelişince ve fiziksel yakınlık da iyice artınca dayanamadım devam ettim.
İlişki hiçbir zaman kafamda zaten ilk ihtimal olmaz. Daha doğrusu olamıyor. İster istemez belki bölgesine atıyorum kızı. Zaten ondan hiç aşkım, seni seviyorum muhabbeti geçmedi.
Burada beni yanıltan ilk buluşmadan sonra o telefon konuşmasına kadar sıfır kırmızı bayrak olmasıydı. Galiba aniden gelmesi biraz afallattı. Yoksa kadın milletinde değişen bir şey yok.
şurada: http://erkekadam.org/2019/06/15/rebound-safhasi/
Yazilariniz aninda ana sayfada cikmiyor. Ana sayfaya ayni anda giren cok ve yazilari ceken script siteyi surekli database errora dusuruyordu o nedenle kaldirdim. Gunde 2 – 3 kere calisiyor.
ben bu yüzden diyorum işte bekaret bakirelik önemli diye. bakire bi kadın kolay kolay alfa dul olamaz bence
Bakire olup arka tarafı bolu dağı tüneline çevirmediyse olmaz tabi 😁😁
2 yıllık ilişkimin sorunsuz gitmesi canımı sıkıyor.
Chuck Palahniuk tarzı tadında güzel bir yazı olmuş.
Yazı da güzel, tespitler de.
Rapoırun için teşekkürler dostum, hepimizin başına benzer şeyler gelmiştir.
Biz sıradan vatandaşlarken kadınların itibar edilecek dengeli duygu dünyalarının olmadığını biliyoruz da, birileri “kadın beyanı esastır” diye kafa ütüleyip ciddi ciddi yasa yapmayı tartışabiliyor, sikermisin sabaha mı bırakırsın.
Feminizm bu yasayla 8 kuş vuruyor birden. 1- Aile yıkılarak aile esaretinden kadını kurtarıyor.(!) 2 – Erkeklerden boşanma sonrası para vs kopararak kendini finansi ettiriyor. 3 – Dışarıda ve alfa ilişkilerinde özgürlük elde ediyor. (Bu saatte neden dışarıdasın, saat 22.00’de bu sokakta mini etekli mi geziyorsun diyene taciz davası gibi) 4 – Betaları saf dışı bırakıyorlar. Tehlikelidir diye kadına yaklaşamıyorlar bile. 5- İftira ile devlet kadrolarından ettirdikleri erkeklerin yerine kadınlar alınıyor /alınacak. (Ab ve Abd gibi ülkelerden bize gelmek üzere. Geçen Meral Akşener, kadına el süreni memur yapmayacağız, diyordu. Bunlar gelirse yapacaklar, gelmezseler şimdikiler yapar. Bu feminen buyruktur. Çağdaş denilen… Read more »
Bu arada şunu da eklemek gerekir: “Kadın beyanı esastır” prensibi şu an için kanun değil, yargıtay kararlarında içtihat olarak kullandığı hukuki bir norm haline gelmiştir. Malesef STK’ların ve uluslararası kuruluşların da baskısıyla yasa haline gelmesi işten bile değil. Umarım kadın psikolojisinin gelgetilerini ve iftira ihtimalini gözardı etmeyen bir hukuk anlayışı hakim olur…