Kadınların yüzyıllardır ellerinde olan en büyük silahlardan biri muhtemelen bilinmezlikleri. Bu kelimeyi ben uydurdum(*) ama burada kullanılabilir; kadınlar yüzyıllardır, nesiller boyunca, bilinmez, rastgele hatta en kötü halinde kaypak ve muğlak oldukları algısını yeşerttiler. Bu “kadınların anlaşılmazlığıdır” (feminen gizem) – ve (mitolojik) feminen sezgi – “bir kadın bilir işte”. Bir erkek eğer açıksözlü ve kararlı olmadığı zaman saygı görmezken – ne demek istediğini söyle, söylediğini yap – kadınların anlaşılması zor ve görünürde irrasyonel olmaları toplum tarafından ödüllendirilir ve cesaretlendirilir. Aslında, doğru bir sanatsallıkla yapıldığında, tam olarak da bu anlaşılmazlık kadını hem arzu edilir hem de çekilmez yapar. Fakat, bu etkiyi yaratmak için kadın bilinmez olmalıdır (ya da en azından görünmelidir) ve tüm erkek milletini de buna inandırmalıdır.
“Kadınların anlaşılmazlığı”, kadın ruhuna “chick crack”‘in (**) PUA tekniği olarak başarısıyla aynı nedenden hitap eder. İkisi de metafizik bağlantıları (din, batıl inanç, altıncı his, vs) bu kadar çekici kılan “gizli güce” hitap eder. Sadece kadınların dedikodudan bu kadar haz almalarına bakmanız yeterlidir. Kadınlar için “gizemli” şeylerde güç vardır. Cadılık ile ilgili şeylerin feminene bağlanmasına şaşmamak lazım. Tarihi olarak erkek egemen olan kültürde mantık, gizemin ve mistisizmin gücü feminin tarafından geliştirilip, gücü elinde bulunduran erkeği manipule etmek için kullanmasıdır. Bu bazen kadının meydanlarda yakılması ile sonuçlansa da, çoğunlukla kadının büyülediği erkeğin statüsüne göre çeşitli seviyelerde “tahtın arkasındaki güç” olmak anlamına gelir.
Bu gizemi cinsellikle birleştirin, optimal hipergami için feminen buyruğun elinde bulunan en güçlü silah olan “kadınların anlaşılmazlığını” elde edersiniz.
Kadınların anlaşılmazlığı, kadın – erkek ilişkilerine nüfus eder. Tüm forum yorumlarında, Facebook girişlerinde ve kadınlar tarafından kişisel ya da feminen yatırım ile yazılmış her makalede, kadınların anlaşılmazlığının eser oranda da olsa kabulü vardır. Bir kadın feminen amaca ihanet eden bir kadın davranışı gözlemleyip sertçe eleştirdiğinde, standard yanlış yönlendirme HER ZAMAN tahmin edilemez, kaprisli ve bilinmez feminen gizemdedir. Feminen Buyruk için Dövüş Klübünün ilk ve ikinci kuralı kadının gizemliliğini korumaktır ve “kızkardeşliğin” buna ihanet edenlere karşı zerre kadar merhameti yoktur. Roissy’den alıntı yapacak olursak, gerçeğe ne kadar yaklaşırsanız, kadınlar o kadar yüksek sesle feryat edeceklerdir.
Davranışları gözlemleyerek, kafa karışıklığını ve yaygın problemleri kırmak için yıllardır çaba gösteriyorum. Muhakeme ve metodolojideki farklar bir yana, kadınlar da erkekler gibi temel motivasyonlarla hareket eden insanlardır. Burada önemli fark şu : kadınlar da erkekler kadar sıradan veya olağanüstü olabilirler ama erkeklerin kullanabilecekleri bir maskülin gizem diye birşey yok. Bazı istisnalar dışında, biz böyle bir gizemi geliştirmiyoruz zira böyle birşey için toplum tarafından kadınlar kadar teşvik edilmiyoruz ve doğrusunu söylemek gerekirse böyle bir şeye ihtiyacımız da yok. Ama bir kadın bu gizemi yeşertebilirse, kadının ilgisi bile tek başına, kadını dize getiren erkek için “şanslı” olmak anlamına gelir. Bir kadın deli diye düşündüğünüzde, kadın tilki gibi delidir – bu ardında bir mantık olan deliliktir. Kadınlar erkekler kadar kurnazdır, hatta ardına saklanabilecekleri bir gizem maskesi olduğundan kadınların erkeklerden daha kurnaz olduklarını söyleyeceğim. Kadınlar irrasyonel değildir, kurnazdırlar. Sadece sizin kadınların hareketlerini ve davranışlarını okuma ve bunların ardındaki amacı anlama yeteneği geliştirmeniz gereklidir.
Günümüzde erkekler kadınları irrasyonel diye yaftalayıp geçmeye çok meyilliler. Freud bile kadınların tepkilerindeki histeri yüzünden yanılmıştır ve onları genel olarak aciz, rastgele ve ikiyüzlü diye tanımlar. Yaşlı bir adamın “kadınlar, sanırım onları hiçbir zaman anlayamayacağım” demesinin ne kadar sinir bozucu birşey olduğunu anlatamam. “Dün gece Kristy ile şansın yaver gitti mi ;)?” lafını kaç kere duydunuz. (***) Bu soru hakkında pek düşünmesek de, bu kadın gizemini destekler şekilde kurulmuş bir soru. Sizin hatunla seks yapmanızın sebebi şansınız değil. Tamam, doğru zamanda, doğru yerde, doğru erkek olmak da bu konuda rol oynar ama burada sizi yatağa götüren bu değil. Ama eğer biz (kadınla yattık diye) kendimizi şanslı hissedersek, piyango kazanmış gibi, ya da az bulunur ve değerli bir ÖDÜL almış gibi, bu kadınla yatmak için bu durumda neleri doğru yaptığımızı anlamamız mümkün olmaz. Bunun yanında da kadın gizemli bir ödül verici halini alır ve dolaylı olarak ödülü elinizden alabileceği için de asıl gücü elinde tutan kişi haline gelir. Bu gizemli kadın ile seks yapma şansına sahip erkekseniz, bu kadın ile seks az bulunur ve değerli olmalıdır.
“Kadınların anlaşılmazlığı”, kadın – erkek ilişkilerindeki süreçleri ve motivasyonları anlamanıza engel olur; erkekler fazla düşünmeden, anlaşılmaz olan kadınları ile birlikte olmaktan mutluluk duymalıdır. Bunu bir de cinsel açlıkla birleştirin, şans / kader unsuru seksi daha da içine çekici bir hale getirir. Bu “şans” koşullaması ve kadınların bu koşullamayı desteklemesi, yokluk zihniyetini besleyen şeydir. Ve çoğunlukla ONEitis‘in kaynaklarından biridir. “Kadınların anlaşılmazlığı” masalına inanan erkekler, kadınların ilişkide gücü elinde bulundurmasına hizmet ederler. Cinsellik kadınların ellerindeki en iyi silahtır ve bu silahı daha da etkili hale getiren her sosyal koşullama, kadınlarca desteklenir.
Çeviri : Feminine Mystique
Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.
(*) Anlaşılmazlıkları dese daha iyi imiş.
(**) Konuşulan kadında duygusal reaksiyonlar yaratmaya yönelik bir PUA tekniği
(***) Biz de işler hala bu kadar kötü değil. Biz “dün gece hatunu yedin mi?” falan diyoruz ama Amerika’da bu “have you been lucky” (şansın yaver gitti mi) çok kullanılan bir soru. Yine de bizde bir kadınla yattı diye kendini şanslı sayan ya da kadının kendine bir lütufta bulunduğunu düşünen erkek sayısı da az değil.