Merhaba Mahmut hocam. Ben DG. 18 yaşındayım.
Başta güzel kızları tipsiz serseri erkeklerin yanında görünce “ulan tipe bak yanındaki kıza bak” diye şaşırırdım. Ancak red pill’i okuduktan sonra işin mantığını çözdüm. Amacım playboyluktan çok ihtiyacım olduğunda çak-geç yapacağım kız bulabilmek.
Babam spora gitmeyen ancak onun dışında “alfa erkek” sıfatını tamamı ile taşıyan biri. Ancak ben onun yarısı kadar bile alfa olduğumu düşünmüyorum (hatta direkt itiraf edeyim değilim). Kızlar hariç her konuda cesurum. Hatta “aptal cesareti” denilen durum tam beni yansıtıyor. Benden güçlü erkeklerle kavga ettim,hatta neredeyse lisedeki müdür yardımcısıyla da kavga edecektim. Yani öyle pısırık değilim diye bunları anlattım ama konu kız oldu mu şaftım kayıyor. Hatta bir kaç güzel kızın dalga geçmesiyle bu işten ümidimi taa red pill’i keşfedinceye kadar kestim.
Fiziksel özelliklerimden bahsedeyim: 1.80, 98 kilo,hafif göbekli,hayatında neredeyse hiç kas çalışmamış dışarıdan tam bir beta erkeği olarak gözüken ve bakım yapmayan biriyim. Tipsiz sayılırım.
Alfa olduğunu nasıl anlarsın yazısından bana uyanları yazayım.
- Saçmalıyorken bile kendinden emin konuşuyorsun. Gerekirse kavga edebilecek yapıdasın. Çatışmadan / tartışmadan kaçınmıyorsun.
- Güvendiğin insanlar dışındakilerin ne düşündüğünü fazla takmıyorsun. Bir alfa olarak insanların sana sürekli shit test atacağının farkındasın ve bunu pek fazla önemsemiyorsun.
- Cinsel çekimin pazarlıkla olmadığının farkındasın. Kadını flört oyununda tavlanıp baştan çıkarılacak biri olarak görüyorsun, ilişkinin aynı seviyede eşitlikçi bir pazarlık ile olmadığının farkındasın.
- Acı çekmeyi hayatın bir parçası olarak görüyorsun ve acıyı hedeflerine doğru seni iten bir güç olarak görüyorsun. Acı ve onun getirdiği motivasyonun olduğu sürece hiçbirşey senin ruh halini etkileyemiyor. Cehenneme gidip geri gelmiş biri isen rastgele hatunun birinin senin hakkında ne düşündüğünden sana ne? Hayatın getirdiği acının karşısına çıkıp meydan okuyan kişi, o acıdan sürekli kaçan kişiden daha güçlüdür. Acıyı düşmanın değil arkadaşın yapmayı biliyorsun.
- Hakettiğinden daha azını sana veren kadının peşinde koşmuyorsun. Bu kadını hemen yenisiyle değiştiriyorsun, yeni kadınlara açılıyorsun. Ama tapmıyorsun. “Asıl ben ona ödülüm” düşünce yapısına sahipsin.
- Dramaya harcayacak zamanın yok. Drama zamanın en büyük katilidir.
- Sınırlarını her zaman koruyorsun.
- Kaybet – kaybet oyunundan uzak duruyorsun. Bazen karşındakinin ikinizi de kaybetmeye ötelediğinin farkına varıyorsun ve o oyunu oynamayı bırakıyorsun / reddediyorsun.
- Cesursun. Risk alabiliyorsun. (Kadınlar Hariç)
- Projeleri, insanları yönetmeye talipsin. Üzerine sorumluluk alabiliyorsun.
-
Bu dünyada kendi başına olduğunun, ebeveynlerinin birgün öleceğinin farkındasın. Herşey sana bağlı. İnsanlar gelip geçici; arkadaşlar, kadınlar, vs. İhtiyaçların için sadece kendine bağımlısın (5 kızkardeşten bahsetmiyoruz).
-
İnsanları gerektiğinde bırakmayı biliyorsun (bolluk mentalitesi)
Tembel değilsin, sürekli bir uğraş, yenilik peşindesin.
-
Motive ve risk almaktan korkmayan biri olduğun için sürekli yenilsen de sonunda başarının yolunu bulacağını biliyorsun (başarılı insanların başarı – yenilgi oranı ortalama 1’e 12). Yenilmekten korkmuyorsun.
-
Biri senin hakkında saçmaladığında, öfkeleneceğine, o kişi ile dalga geçiyorsun. Biri bunu ciddi ciddi yapıyorsa, o kişiyi umursamıyorsun.
Hayatın adil olmadığının farkındasın. Kıskançlık feminen bir karakter özelliğidir. Kıskançlığın üretken bir sonuç verme şansı yoktur. Senin gibi verimliliğin nadide örneği birinin kitabında kıskançlık yoktur.
Bunlar dışındakiler şimdilik bana uymasada uymaya çalışıyorum. Birkaç ay sonra eğitim için Macaristan’a gidiyorum. Büyük ihtimalle hayatımın geri kalanı orada geçecek. Belki oradaki kızlarla şansım daha yüksek olur. Orda spora yazılıp kas sorununu halletmeyi düşünüyorum.
Aslında cesur olduğum anlar yok değil. Mesela bir kızın bacaklarına baktım ve bunu fark etti,ben “ne bakıyorsun” diye tepki vermesini bekledim ancak bacaklarını çekti ve gülerek yanındaki arkadaşıyla konuştu. Tabii henüz red pill’i keşfetmemiş bir beta olaraktan devamını getiremedim ve utandığımı açık açık söylemek haricinde her şeyi yaptım
Yine de bana aşık olan kızlar oldu. Biri hariç diğerlerini güzel bulmadığımdan ilgilenmedim ama biri güzeldi. O kızı da beni sevdiğinini açık açık belli etmesine karşın (hatta arkadaşının “DG, Merve kendisine çıkma teklifi eden erkeğin teklifini kabul edecek,hemen teklif et” demesine rağmen) çok çok geç anladım+anladığımda devamını getirmedim. Zaten 13 yaşındayken aşktan ne anlarsın ki?
Sonra uzaktan akrabam olan bir kızla (niyetim seks değil,seks yapacağım diye ailesiyle uğraşıp evlenmek istemiyorum) red pill’deki “alfa erkeğin” kızlar üzerindeki etkisini test etmek amacıyla konuştum (ama bunun red pill ile ilgili olduğunu çaktırmadım). Kıza “Güzelsin” demekten başka hiç bir şekilde yürümedim. Bu arada kızın evindeyim(komşuyuz) ve sadece ikimiz varız. 19:00-23:45 arası yanlızdık. Kız benimle aynı yaşta
Ben: Berfin,okuldaki serseri tipli erkekler hoşuna gidiyor mu?
Kız:Hayır,hatta kızların o tiplerde ne aradığını anlamıyorum
Ben: Sokakta erkeklerle gezen kızlara kaşar tarzı laflar kullanıyorlar. Umrunda mı
Kız: Hayır,onları da anlamıyorum ki. Bunun gibiler yüzünden erkek arkadaşlarımla(sevgili değil) yolda yürüyüp sohbet etmekten korkuyorum.
Ben:Pekii seni koruyup kollayacak,senin dertlerini taşıyacak birinin olmasını istermiydin
Kız:Ben acılarımı kendi içimde yaşamayı tercih ederim.
Buraya kadar şaşırmadım değil,çünkü “alfa erkek” tanımında “duygusal olarak kızın yükünü taşıyan (sonuçta red pill’e göre kızlar duygusal olarak güçlü erkeklerden hoşlanır diye biliyorum), kavgaya hazır(Kekoların yanındaki güzel kızlar aklıma geldi)” ifadeleri de vardı. Kızın feminist olduğunu sormak aklıma gelmedi ama feminist tavrı yoktu. Acaba kendisi bir istisna mı yoksa red pill’den haberi var ve beni mi trolledi mi diye düşünüp duruyorum.
Sonra tam bir beta gibi davranıp duygusal erkeği oynadım. Ama yüzünde “şu salak betaya bak” ifadesinden çok üzgün bir ifade vardı.
Sonra denek olarak kullandığım bu kıza kapalı bir biçimde cinsellikten bahsettim.
Ben: Ailelerimiz biraz yobaz olsa ikimiz tek başımızayız diye bizi şey sanacaklar. Anladın sen
Kız:Bu imkansız ama özellikle doğu tarafında böylesi düşünceler var
Konuşmanın devamı bunun gibi gelişti. İmkansız lafına sevinmedim değil,sonuçta amacım seks değil ve bir günlük zevk uğruna işin evliliğe (ve hatta çocuğa) gitmesini istemiyorum. Amacım sadece vereceği tepkileri ölçmek.
Biraz da bağımlılıklarımdan bahsedeyim
-Sigara ve alkol yok,sokmam da
-Mastürbasyon bolca var
-Porno nadiren,ancak başladım mı 2-3 gün duramıyorum
Simdi size sorularım şunlar
1.Alfa erkeğe yakın mıyım yoksa bas bas “Zavallı beta” diğe bağırıyor muyum?
2.Tavsiyeleriniz neler
3.Yukarıdaki kızın durumu ne
1.Alfa erkeğe yakın mıyım yoksa bas bas “Zavallı beta” diğe bağırıyor muyum?
Betasın, zavallı değilsin ama kadın – erkek ilişkileri bağlamında alfaya yakın değilsin. Özellikle vücut kitle indeksin çok kötü (aşağıya bak). Fakat yaşına göre düşünürsek, kadınlar konusunda ortalama bir 18 yaşı erkeğisin. Bazı şeyler sadece kh bilgisi ile değil yaşla da gelecek. Sabırlı ol. Daha 5 sene önce 13 yaşındaydın, bir tarafının oğlan çocuğu olması çok anormal değil.
Sana ilk taşı 18 yaşında az çok böyle olmayan atsın. Benim mesela yakışıklı ve gayet kaslı olmam (gym + muay thai) harici durumum daha parlak değildi.
2.Tavsiyeleriniz neler?
Aha bunlar :
Amacım playboyluktan çok ihtiyacım olduğunda çak-geç yapacağım kız bulabilmek.
Kırmızı hapta bahsedilen kısa süreli ilişki sanırım çak – geç (pump and dump) ile karıştırılıyor. Benim çak – geç arayana tavsiyem, KH’nın oyun kısmına uğraşmanıza gerek yok, para kazanın ve gidin ayda 2 – 3 kere fahişe tutun kendinize. Madem karşı cinsle cinsel hariç hiçbir muhabbetinizin olmamasını istiyorsunuz, ne gerek var KH’nın kadın – erkek ilişkileri tavsiyelerine?
Yaş olarak uzun süreli ve ciddi ilişki tavsiye etmesem de, hatunlara çakayım – geçeyim diye yaklaşmanı tavsiye etmem. Ahlaki problemi bir yana (ki ben bunu da önemseyen biriyim) bu zihniyet senin kadın – erkek ilişkileri deneyimi yaşamanı engeller ve ilerde uzun süreli ilişkiye geçmekte zorlanırsın. Sen “bana ne?” deyip takmayabilirsin ama ben de prensip olarak çak- geç arayana tavsiye vermiyorum.
Kızlar hariç her konuda cesurum. Hatta “aptal cesareti” denilen durum tam beni yansıtıyor. Benden güçlü erkeklerle kavga ettim,hatta neredeyse lisedeki müdür yardımcısıyla da kavga edecektim. Yani öyle pısırık değilim diye bunları anlattım ama konu kız oldu mu şaftım kayıyor. Hatta bir kaç güzel kızın dalga geçmesiyle bu işten ümidimi taa red pill’i keşfedinceye kadar kestim.
Mavi hap – kırmızı hap ile maskülinite tam olarak aynı eksenler değiller. Genelde mavi haplı maskülin olmasa da, ara ara mavi haplı ama bazı açılardan maskülin adam görebilirsiniz.
Fiziksel özelliklerimden bahsedeyim: 1.80, 98 kilo,hafif göbekli,hayatında neredeyse hiç kas çalışmamış dışarıdan tam bir beta erkeği olarak gözüken ve bakım yapmayan biriyim. Tipsiz sayılırım.
Hafif göbekli mi ?!?!? BMI’ın 30.2 üstü, yani Class I obez kategorisindesin. Bir rakamı mı yanlış yazdın? Verdiğin rakamlarla şişman değil obezsin. Rakamları doğru verdiğini sayarsak, 18 yaşında bu kilo ile sağlık yanında kızlarla da işin zor.
Kızlar konusunda 16 – 22 yaş arası yakışıklı ve atletik olmak en önemli boyuttur. İki sebepten : birincisi bu yaşlarda kızlar yakışıklı ve atletik olmanı çok önemserler ve ikincisi 22 yaşına kadar bir erkeğin kırmızı hap karizması (oyun) olgunluğunu yakalaması zordur (imkansız değil).
Zayıflaman ve kas yapman lazım. Kızlarla önündeki en büyük engellerden biri bu. Hit the gym Jack!
Bunlar dışındakiler şimdilik bana uymasada uymaya çalışıyorum. Birkaç ay sonra eğitim için Macaristan’a gidiyorum. Büyük ihtimalle hayatımın geri kalanı orada geçecek. Belki oradaki kızlarla şansım daha yüksek olur. Orda spora yazılıp kas sorununu halletmeyi düşünüyorum.
Google Image search’te Hungarian Girl diye arayın ve arkadaşın şansına küfredin 😀
Slav kızları diyarına gidiyorsun. Sen gyme yazıl yeter. Eğer çok beceriksiz değilsen bir sene sonra bize saha raporlarını gönder. Ama dediğim gibi vur – kaçı abartma.
Acaba kendisi bir istisna mı yoksa red pill’den haberi var ve beni mi trolledi mi diye düşünüp duruyorum.
Bu tür konularda kadınların dediklerinin bir önemi yok, yaptıklarına bakacaksın. Asla kadınların ağzından çıkana göre hareket etme. Kadınlardan ilişki tavsiyesi alma ve onlarla kadın – erkek ilişkileri konuşma.
Ben: Berfin,okuldaki serseri tipli erkekler hoşuna gidiyor mu?
Kız:Hayır,hatta kızların o tiplerde ne aradığını anlamıyorum
Kızlar bu sorulara hep politik doğrucu cevaplar verirler. Ama asıl problem, böyle bir soruyu soran erkek, kızların gözünde kızlardan zerre anlamayan erkektir. Zira kızlardan anlayan ve onlarla başarılı bir erkeğin bu sorunun cevabını ve kızların bu soruya dürüst cevap vermeyeceğini bilmesi gereklidir. Bu soruyu sorarak kıza “hiçbir kızın seçmediği, kızlarla tecrübesi olmayan bir erkeğim” diye bağırıyorsun. “Ben betayım” yazan t-shirt giysen daha iyi. En azından onu espri algılayabilir.
Klavuzu kadın olanın burnu abazanlıktan kurtulmaz.
Mastürbasyon bolca var.
Haftada 2’ye indir. Max 3. Feromonal beta olma.
3.Yukarıdaki kızın durumu ne
Kızı boşver, senin durumun vahim. Konuşarak kızlardan bilgi alacağını sanıyorsun ama konuşarak kızlardan bilgi sızdırmaya çalışan erkek, kızlara “kadınlarla zerre tecrübesi olmamış (ya da çok az olmuş) ve muhtemelen kadınlar tarafından istenmeyen erkek” olarak görünür.