Tarihi yeniden yazmak – daha aylar önce size aşk mesajları gönderiyor olmasının hiçbir önemi yok. Aslında o aylardır mutsuzdu.
Ben buna aç-kapa düğmesi efekti diyorum. Bir kadın size artık ilgi duymadığında ve artık yoluna bakmakta olduğunda meydana gelir. Aldatmış olup olmaması önemli değildir.
Kadın geçmişte yaşanmış tüm iyi ilişkileri kötülemekte değildir, bu şeylerin hiçbir zaman yaşanmadığına inanmaktadır. Bunu biraz açıklamama ve Briffault Yasasına bağlamama izin verin.
Kadınlar duygusal hallerini gerçekliği tanımlamak için kullanırlar – bunu zaten biliyoruz. Bir erkek bir duygu hissettiğinde, bu duyguya ne sebep oldu diye sorar. Bu duygu makul ve rasyonel mi? Belki öyle, belki değil ama bu şekilde düşünmek duygunun objektif gerçeklikle uyup uymadığını anlamaya yarar. Gerçeklerce desteklenmiyorsa, belki de erkeğin reaksiyonu yanlıştır.
Bir kadın bir duygu hissettiğinde, o bunu objektif gerçekliği olarak kullanır. Bir kişi ona ihanet etmedi ise neden ihanet edilmiş gibi hissetsin ki? Eğer biri onu üzmedi ise neden üzgün hissetmiş olsun ki?
Bu nedenle kadının kendi gerçekliğine göre verdiği karar erkeğe deli saçması gelebilir (kadınlar deli değil mi zaten?). Bunun nedeni kadının kendi gerçekliğini bildiği tek temel gerçeklik üzerinden tanımlamasıdır : kendi duygusal hali. Eğer bir kadın üzgün ise size “sen beni üzüyorsun” der. Kadın kendi duygusal halini belirlememiştir, bunu siz yapmışsınızdır. Kendi duygusal halini değiştirmek bir kadının kolay kolay yapabileceği birşey değildir.
Yani, kadının deneyimlediği duygusal hal, bu hale sizin neden olduğunuz anlamına gelir, bilerek ya da bilmeyerek. Kadın üzgün olduğuna göre, siz onu üzmüşsünüzdür. Kadının objektif gerçeklik hali sizin onu üzmek için yanlış birşey yapmış olmanızı gerektirir. Burası çoğu tartışmanın başladığı yerdir, çünkü erkek yanlış bir şekilde şöyle iddia edecektir “dediklerimi yanlış anladım, tabii ki öyle demek istemedim”. Ve kadın için rasyonel ve makulun bir anlamı yoktur. Eğer o üzgün ise, üzgün olmasının bir nedeni vardır, yoksa üzgün olmazdı ki! Üzüntüsü onun şimdiki gerçekliğini tanımlar. Eğer siz onu üzecek kadar önemli birşey yapmamış olsa idiniz, üzgün olmazdı.
Aç-kapa düğmesi efektine gelelim. Bir kadınla birkaç yıl çıktınız ve işler ekşimeye başladı ise tarihin yeniden yazılmasına şahit olmaya başlarsınız. Kadın “aslında sizi hiç sevmediğini” iddia eder (“sevdim sanmıştım”) ya da bunu direk söyleyemezse siz birden “ona hep kötü davranmışsınızdır”. Evet, meşhur hiçbir-zaman / hep” demeçleri. Bunlar gerçekliği değil, onun yeni duyguları üzerinden inşaa edilmiş yeni gerçekliğini anlatan sözlerdir.
Burdaki düşünce süreci şöyledir : gerçek aşk ölümsüz ise ve gerçekse, ve ben bu adama karşı gerçek aşk değil de soğukluk ve kızgınlık hissediyorsam, karşımdaki bunu hakedecek biri olduğı için böyle hissediyorumdur. Karşımdaki beni kötü hissettiriyor, o nedenle o iyi olamaz zaten. Bu durumda da ben bu adamı sevmiyorum ve zaten beni kötü hissettiren birini sevemem. Bu adam hep böyle kötü olmalı, o nedenle aslında ben bu adamı hiç sevmemişim. Bütün ilişki bir yalanmış. Gerçek aşk ölümsüz olmalıydı, bu ölümsüz değil ise, gerçek de değil.
Yeni duygu halinin yarattığı bu yeni gerçeklikte, aranızda hiçbir şey aslında iyi olmamıştır ve bir yalandan ibarettir. Aç- kapa düğmesi ile açılıp – kapanan bir lamba gibi, ikinizin bunca zamandır kurguladığı herşey bir anda yok olur, zira zaten hiç varolmamıştır.
Bu aşamada pek çok erkek pazarlık yapmaya çalışır : “buraya kadar beraber geldik aşkım, bunu nasıl bir çırpıda çöpe atarsın? İlişkimizi kurtarabiliriz.”
Tamamen anlamsız bir pazarlık. Kadın neyi çöpe atıyor ki? Ona göre hiçbir şey. Eğer ilişki dediğinde değerli birşey olsa idi zaten böyle hissetmezdi ki. Yani kurtarmaya değecek bir ilişki hiç olmadı ki.
Briffault’s Kanunu bu prensip üzerine kuruludur:
Briffault Kanunu :
Bir kadın ile bir erkek arasında birliktelik olup olmayacağına kadın karar verir. Kadın eğer erkek ile birliktelikten bir fayda çıkaramaz ise, o birliktelik gerçekleşmez.
Bu yukarıdaki önermeden iki doğal sonuç çıkaracağım :
1 – Erkek tarafından geçmişte sağlanan fayda, birlikteliğin devam etmesi ya da gelecekte bir birliktelik olması anlamına gelmez (Sonuç 1)
- Erkeğin gelecekte bir birliktelik için bugün sağladığı fayda, fayda sağlanır sağlanmaz etkinliğini yitirir
2- Gelecekte sağlanması vaadedilen bir faydanın bugün devam eden ya da gelecekte olabilecek birliktelik üzerine etkisi sınırlıdır. Bu etki, fayda ne kadar gelecekte ise o kadar azdır ve kadının bu erkeğe olan güvenine bağlıdır (Sonuç 2)
Özellikle Sonuç 1 derki geçmiş faydalar gelecekte ve şimfi bir birliktelik sağlamaz. Geçmiş faydalar ve sürekli birliktelik objektif bir gerçeklik gerektirir : biz birbirimizi sonsuza kadar seveceğiz, iyi günde ve kötü günde beraber olacağız, ben sana bir ev ve hayat sağlayacağım, sen de gelecekte bunları sağlayamazsan bile sen bu fedakarlıklarımı hatırlayacaksın.
Ama kadının kafasında işler kötüleştiğinde, kadının duygusal durumu yeni bir gerçeklik yaratacaktır. Bu gerçeklikte geçmiş faydaların artık bir önemi yok değildir, gerçmiş faydalar hiç olmamıştır! Eğer erkeğin yaptığı geçmiş faydaların ve fedakarlıkların bir anlamı olsa idi kadın böyle hissetmezdi ki! Kandırılmış ve sizden soğumuş hissetmezdi ki. Gerçek şu ki siz bir fedakar değil bir sahtekarsınız.
“İşler kötü gittiğinde kadın ‘bunu beraber aşacağız aşkım, her zaman senin yanında olacağım’ diyecektir. Hiç hayale kapılmayın, geri sayım başlamıştır. Çanlar çalmadan toparlayamazsanız, yalnız kalacaksınızdır.”
ÖNEMLİ NOT :
Tarihi yeniden yazmak sadece siz veya o değiştiğinde olmaz. Bazen kadının çevresinde birşey değişir ve bunda sizin hiçbir suçunuz ya da etkiniz olmayabilir. Örneğin kız yeni bir işe girer ve sizden daha iyi bir çocuk onunla flört eder.
Eğer kadın bu yeni adama karşı birşeyler hissederse şöyle düşünür : eğer size aşık olsa idi, bu diğer adama karşı birşey hissetmemeliydi. Bu durumda kadın onca zamandır aslında size aşık olmadığını anlar(!) ve onca zamandır aslında mutlu olmadığını kavrar (!!). Bu elemanla karşılaşmadan 2 gün önce sorsanız sizinle evlenecektir, hiç bu kadar mutlu olmamıştır, ve siz onun kahramanısınızdır, yeminle. Ama bugün (aç – kapa düğmesi) sizinle uzun süredir mutlu hissetmemiş gibidir.
Değişen siz değilsiniz. Hata yapan da. Sadece kadının ilgisi artık başka yerdedir ve kadın bu çekimi umursamamazlık edememektedir. Çok az erkek bir kadında gerçek arzu yaratabildiği için kadın buna aşırı duygusal önem yükler ki bunun önemli olduğuna kendisini inandırsın ve daha da önemlisi sizi bırakıp bu yeni adama gitmeye hakkı olduğunu düşünsün.
Çeviri : The Light-Switch Effect – Why Women Re-Write the History of Relationships
Yazıyla alakasız veya 500 kelimeyi geçen yorumlar cevaplanmıyorlar. "Yazıyla alakasız ama ..." ya da "en son yazı bu olduğundan buraya yazdım" diye başlamanız kurtarmıyor. Mahmut Abi ile özel görüşme yapmak isterseniz Erkek Adam Sanal Görüşme sayfasından sanal görüşme ayarlayabilirsiniz. Not: Burada soru sırası çok yüksek, Patreon destekçilerini, Patreon'da cevaplamaya öncelik veriyorum.
Vay be. Kadınların bu duygu durumuyla ilgili benzer bir makaleyi 2-3 yıl önce cemiyette okumuştum. Joker buna “Kadın Makası” diyor. Üstada saygılar.
Hocam ben bunu Briffault yasası ile ilgili daha önce duymuştum ama isim vermemiştim hiç. Bu yazı çeviri kusura bakmayın linki ekleyemedim.
Cemiyet hala aktif mi?
Cemiyet hala aktif.
Jokerin yazısını tam hatırlayamıyorum ama kadın erkekten ümidini keserse çat diye ilişkiyi bitirebileceğini ve bunun geri dönüşü olmadığını bu sebeple erkeğin devamlı kadının duygusal durumunu kontrol etmesi gerektiğini anlatıyordu.
İşin ilginci de yasayı ilkin redpillde değil StickmanBangkokdaki aslında okumuştum. O amca gerçi Bangkok barlarını düzerek yaşayan biri idi ama o ortamda bile kadın davranışı değişmiyor demek ki.
Kadının bizi aldatması
Yada
Bizi terk edip başka bir erkeğe gidiyor olmasının ve bu erkeğin bizden çok daha aşağıda olması
Yada bizden çok üst seviyede olması
Böyle düşününce bile erkeğin gururunu o kadar kırıyor ki
Hissiyat anlatılmaz
Kız arkadaşınız varken onun sizin olmadığını, şu an sadece sizin sıranız olduğunu kabul ederseniz ilginçtir bu tip bir olayın başınıza gelme şansı azalır. Bunun sebebi sanırım erkek pazarlığa oturmayınca kadının duygu halinin kafa karmaşıklığına bırakması. Bu realitede siz aslında eldeki ve değerli olabilirsiniz. Değerli olmasa idiniz neden böyle kolayca kadını silebilirdiniz ki. Pazarlık yapan erkek arzu uyandıramadığı için mantık “yatırımları” kullanmaya çalışan bir erkektir. O zaman pazarlık yapmayan nedir? Bu bilgi ışığında kadının soğuduğunu hissettiğiniz an buhar olun. Pazarlık yapmayın. Birşey de söylemeyin. Çoğunlukla bu aç – kapa anlarını atlatacaksınız. Neden? Kadının üzüntü ve öfke duygusu hissetmesine zaman bırakmadan onun… Read more »
Bugün bir tabağımla tartıştım
İnstagram takipçilerime baktım sonra
Bu tabağın bana verip de bunların veremeyeceği nedir ? Diye sordum
Sonuç olarak fazlaları vardı kızların
İstediğimiz şey belli
mevzuya psikolojik olarak da yaklaşmıyoruz bence
Biraz daha somut yaklaşıyoruz
Kadınlara değer vermemek lazım Önce kendimize …
Dostum ben işe şöyle yaklaşıyorum.Erkek aslında hocamızından dediği gibi doğuştan kadını önemsemeyen yıkılmaz bir kişilktir.Ama şuanki çağımız feminizmin aşıladığı şeyler ve çevrenin sürekli aşk saçmalığını pompalaması erkeği istemsiz şekilde kadının ayakları altına itiyor. Bende henüz atlatamadım çünkü cidden zor bir şey. Aşk denilen şey erkeğin bilinçaltına öyle yerleşmişki kendisi için yaratıldığını anladığı kıza inanılmaz bir yatırım yapıyor. Halbuki o kız onu bıraksa hayatı alt üst olacak ama aylar belki yıllar sonra bambaşka bir kızla karşılaşıp ‘aa hayatımın aşkı buymuş diyecek’ ama onu ilk mağlup eden kızı hiçbir zaman unutmayacak. Bunun sebebide onetious dediğimiz hastalıkta barınıyor bence. Aslında bakarsak her geçen… Read more »
Genç arkadaşım, “belki yıllar sonra bambaşka bir kızla karşılaşıp ‘aa hayatımın aşkı buymuş diyecek’ ” gibi bir düşüncen varsa oneitis kavram olarak hala aklında demektir. Öyle bir kız yok, hiç varolmadı ve asla varolmayacak. Bir gün bir ilişkin olabilir, hatta ömür boyu sürebilir. Ama bu “hayatının aşkı” olmayacak, çünkü olmayan birşeyden bahsediyoruz. O uzun ilişki sadece başarılı bir ilişki olacak. Eğer bu kavramı kafandan silmezsen o uzun ve başarılı ilişkin de olmayacak. Olsa olsa kabusa dönen bir ilişki olarak sonlanır. Belki öyle bir kız vardır deme. Yok. Yazıya gelince daha geçen gün başıma gelen ve buraya yazdığım hadisenin sebebi buymuş… Read more »
Ayrıca demişsin ya “ama onu ilk mağlup eden kızı hiçbir zaman unutmayacak” öyle birşey de yok. İlk sevgilimle 2 ay çıktık, yaz aşkıydı, 16 yaşındaydım. Yaz bitti götüme tekmeyi vurdu, 6 ay still loving you dinleyip dertlendim hshssh. Bir abim sonradan çok güleceksin bu haline dedi. Aynen öyle oldu.
Son 50-60 senede belki çok eskiden beri kadınların üreme stratejisi değişmedi.Hele ki son zamanlarda medyada kadınlara KANATSIZ MELEK , PERİ ,iyilik kraliçesi gibi benzetmeler yapmaya devam etmelerine rağmen ALFA FUCKS BETA BUCKS denkleminin öbür tarafında kadınlar ; Betaize edilen, ezilen, dışlanan erkeklerin gözünün yaşına bakmamaya , ACIMAMAYA devam ediyor Halen kötü çocuklarla sikişip iyi erkekleri kullanmaya devam ediyorlar Erkek kendi doğasına aykırı davranmaya zorlanıyor çünkü öyle yetiştiriliyor… 20 li yaşlarında olup sikko ARKADAŞLARI , AKRABALARI yüzünden Kızlarla iletişime geçemeyen içine kapanıp ezik olarak yaşayan o kadar erkek var ki…Kadınlar o yaşlarda daha maceracı yaşarken. Mesela eski bir yurt çalışanıyla konuşmuştum… Read more »
Bakış açın çok doğru bir yolda Benlark kardeşim. Bolca sahaya çıkın, hele ist. yaşayanların sıkıntısı olmaması lazım çünkü cıvıl cıvıl.
Mahmut abi buhar olma olayını tam anlamıyla açar mısın ?
erkeğin geleceğine yatırım ile ilgili anekdotlar paylaşmanı istiyorum şahsen, evet eş seçilimi günümüzde hayati bir seçilimken keza cinsel sağlıkta öyle fakat ben bir erkeğin geleceğinden pek mühim konular olduğunu düşünmüyorum. nlp ve kişisel gelişim saçmalığına değinmeyeceğim sadece trp’de bu tür alt başlıklara da yer verilmesi gerektiğini savunuyorum. bu benim trp hakkında sadece eleştirel bir bakışımdı. teşekkürler. rumuz: mgtow felsefine kendini adamış adam 🙂
Selam. Spesifik paylaşmak zor zira okurlar arasında su tesisatçıları da var teorik fizik doktorası yapanlarda. Fakat çerçeve nedir yazısındaki gibi odağınızda kendi ihtiyaçlarınız ve arzularınız olduğu sürece birçok dertten kurtulabilirsiniz. MGTOW‘un eleştirdiğim yanları var ama aynı yaşta olup da hiç evlenmemiş ve uzun süreli ilişkileri olmayan bazı arkadaşlarımın hayat kalitesinin bana göre daha iyi olduğu gerçeğini inkar edemem. Bu adamlardan daha iyi kazanmama ve işimin daha az yoğun olmasına rağmen.
Maildeki son cümlede güzel bi yeri yakalamışım galiba:) Değişen duygu durumlarını ya da kendine ait her türlü şeyi bile hayatındaki erkeğe yüklemeye eğilimliler. Aslında hipergamiyle doğrudan ilgili bir konu bu. Hatta belki hipergaminin çok daha detaylıca ele alınmış hali. Kızla iyisindir, işler ters gitmiştir, eskisi gibi olmadığını anlarsın. İlişki biterken kadın, yaptığı tercihin yanlış olduğunu kendine ispatlamak için sürekli üzerinize oynar, çirkefleşip, pisleşir. Siz de haliyle sinirlenirsiniz ve kadın kendi kendini ikna edebileceği şartları bulmuş olur. Tam olarak şu başlıkta değinilen konu yani.
https://eksisozluk.com/erkekleri-cileden-cikartip-iste-gercek-yuzun-demek–5201541
Özetle, işlerine geldiği zaman, işlerine geldiği gibi. Güzel post.
Burada Savaş Gelinleri mekanizması da var.
Hocam soruna tekrar mail yazdım bu arada. Ha bi de sağdaki tivit akışında şu çok dikkatimi çekti.
https://twitter.com/tttonyy/status/947206179914002433
Arkadaş sanırım henüz çok gençken evlendi ve hayallerindeki kulübeye yerleşip bir de çocukları oldu. Ama 10 sene sonra çocuğun başkasından olduğu ortaya çıktı ve hatun adama tekmeyi koyup, elemanı kulübede yalnız bıraktı. Doğru mudur?:)
Hayır. 30 Aralıkta “19 yaşındayız, küçük bir ev aldık, finansal durumumuz iyi, üniye başladık ve bebek bekliyoruz, Tanrıya şükür” yazmış. 10 Ocak’ta “bunca zamandır beni aldatıyormuş ve bebek de benim değilmiş. Elde ev sap gibi kaldım” yazmış 😀
Peki şöyle bir soru sorsam Kütüphanede beraber çalıştığımız bir kız vardı benim hoşuma gitti flört ettik ve hep karşılık verdi. Ben dedim bu kız bende , kız demesin mi 2 yıllık sevgilim var. Bende şöyle düşündüm demekki kız bu çocuğu sevseydi benle flört etmezdi. Illâ ayrılacak bare sefasını ben çekeyim Arada kızı görüyordum ağlıyordu filan ortak arkadaşlara soruyordum ne oldu diye ? Diyorlardı ki erkek arkadaşı ağlatıyor yine Sonra bir hafta sonra yine karşılaştık ben yine flört modla konuştum süper pozitif eğlenceli geçiyor yine konuşma numarasını istiyorum bir ara bişiler içeriz diye o numarayı da alıyorum. Ama mesaj attığımda 1… Read more »
Hocam yaptığın iki hata var: kadından mantıklı hareket bekliyorsun. Sevgilisi Üzüyor, o zaman ayrılacak. Ama kadın kafası böyle işlemiyor, üzen adamı elde etmek için daha çok çabalıyor.
İkinci hatan ise kadının duygusal yükünü paylaşmak. Bu da bir beta tuzağı. Kızlar kendini acındırarak erkeklerin ilgisini çekmeye ve sevgilisinden ilgi göremediği dönemde uydu erkeklerin desteğini almaya bayılır. Eğer kıza duygusal destek olarak kendime çekerim diyorsan, bu uydu erkek olmaya dev bir adımdır. Bir daha asla ilgilenme.
Sevgilim kötü falan hikaye. Sevgilisinden çokça şikayet eden kız aslında ondan kopamıyor demektir. Böylesini görünce allah sabır versin bacım deyip uzaklaşın yoksa ego yastığı olursunuz.
Hocam sen bu anlattığın hikayede, bizim bu yazıdaki kızın aklını çelen erkek rolüne değil maalesef uydu erkek rolüne yakınsın 🙁 Çelişki yok.
“erkek arkadaşı da üzüyor ağlatıyor” ise kızın erkeği hala o adamdır. Bu hatun kısmı, bu tür ağlatan erkeklerden yakınıp, duygusal tampon olacak erkek aramaya bayılırlar.
Sen uydu erkeksin hacı.Kız ne zaman sevgilisiyle arası bozulsa ego pompalamaya senin yanına geliyordur.Yani hacı senlik bir şey yok bu denklemde.
Üstadlarımız açıklamış 😀 Bende daha new bir karakter olarak bile nasıl bir konumda olduğunu anladım dstm. Kesinlikle uydu erkek yörüngesinde dönüyorsun. Kızın ilgi egosunu beslemekle kalmayıp kendinede mavi hap yutturuyorsun. Asla ilgili olduğunu gösterme hep ulaşılmayacak olduğunu göster. Kızın erkek arkadaşı ne kadar ağlatırsa ağlatsın köpek gibi onu seviyordur.Çünkü niye ? Adam zor, adam ulaşılmaz, adam önemsemiyor sadece elinde tutmak için yapması gereken standart şeyleri yapıyor daha fazlasını yapma gereği duymuyordur.Kızda haliyle erkeği tarafından beslenmyen ilgisini başkalarından(uydu erkek, meriç) bulmaya çalışıyordur. İstisna olarak mükemmel alfasını bulduğunda zaten çıktığı erkekle yaşadığı herşeyi 1 dk içerisinde siler ve 1 haftaya kalmaz bulduğu… Read more »
Kısa öykü yazarak yardım istemek…
ONEİTİS hocam
NEXT
İyi günler abiler
Bencil amcıklara bir yerden sonra tahammül edemiyorum.Üstü kapalı seviyorum diyip sonra kıskandırma çabaları ya da kavga hır çıkarma denemeleri.
İnsanlara genellikle ihtiyaç duymadığım için az miktarda arkadaşla dostluk kuruyorum 6 aydır trp ile herkesle iyi geçindim ama bu gün sabrım taştı herkes hep ben hep ben derdine.
Saçma bir soru ama cidden ihtiyacım var gibi hatta tıp okuyup üstüne çalışacağım.
“Karşı cinse olan isteğimizi yok edebilir miyim?”
Sadece kendime odaklanıp kendimi sevmek istiyorum
evet mümkün.Kırmızın hapın çıkış seçeneklerinden birinde narşist bir erkek karakteri olduğuna inanıyorum. Yani biraz daha açık konuşayım. Kızların gerçekte hiçte iyi olmadığını ve hatta bunları kendilerinin bile bilmediği bir durumla karşılaşacaksın. Sitedeki abiler bu durumu kızların doğası gibi kabul ediyor(ki öyle zaten) ve kızları olduğu gibi sevmeye çalışıyorlar. Bir diğer seçenekte kızları reddetip mgtow’a yönelmektir. Okumadıysan o postu okumanı tavsiye ederim hatta yorumlarıda oku. Ama benim inandığım bir şey varsa mgtowun çıkış yolu olan narşist erkek kısmıdır. Sadece kendi yolunda giden, gelen olursa eyvallah diyen giden olursa siktir git diyen, kariyere odaklanmış, tüm sistemi kendinden soyutlamış bir alfa kurt olarakta… Read more »
Karşı cinse isteğini kör edemezsin ama azaltabilirsin
Hepimizin birer limbik enerjisi vardır
Enerjiyi neye yoğunlaştıracağın önemli olan.İşine, para kazanmana odaklanırsan yada daha farklı şeylere, o zaman azalacaktır bence
Mesela bir çocuk düşün ;
Küçükken hayvanları kesiyor , içini falan inceliyor .Etleri kurcalıyor falan
Sonra çocuk büyüyünce İYİ BİR CERRAH oluyor.Ne yaptı yani enerjisini iyi bir alana yöneltti
Ama aynı çocuk başka bir yolla
SERİ KATİL de olabilirdi
Konuyu anladın sanırım
Gündem Özel programında Oytun Erbaşın güzel bir programı sanırım ağustos sonuydu izlemeni tavsiye ederim
Daha genç olduğumu düşünürsek enerji yönlendirme güzel bir fikir.
Bana kızlar da insanlarda fazlasıyak iki yüzlü geliyor sen severken onlar sevmiyor sen sevmezken onlar.Eskiden aşırı hoşlandığım hiç bir kızla dikiş tutturamadım (şimdi de tutturamıyorum gerçi)ama hoşlanmadıklarım kendileri yamandı.
Doğal bir zaaf var ve bence bu beni kötü durumlara sokuyor.Hipnoz tarzı bir şey olsa da amı var diye farklı gözükmese
Korktum yemin ediyorum :d Kızları öğrenelim dedik tecrübe dediler, tecrübeye tamam dedik sabır dediler, sabıra tamam dedik kızları elde tutmak dediler onada tamam dedik şimdide çevrenin etkisiyle kızın kendi seçenekleri çıktı.Hocam nerden yaklaşsak çıkış yolu bulunmayan bir labirentteyiz. Bu bilgileri öğrendiğim için her geçen gün daha mutlu oluyorum ama kabul etmek gerekki bir erkeğin bunları öğrenmesi onu narşist hatta birçok insanın kötü adam(piç, umursamaz,güvenilmez,dikdatör takılan) dediği karatere bürüyor.Bunada dikkat etmek lazım.
Ahlak ve diğer değer yargılarıyla ilgili detaylı ve uzun bi post istemem bundan. Hala giriş yapılmadı bu konuya. (Kimse yanlış anlamasın, tabir olarak kullanıyorum) Açıklayıp, anladıkça kallavi bir orospu çocuğunun tanımını yapıyoruz ama bir tarafta ufak yaşlardan itibaren aklımıza sokulmuş olan mavi hapın dışında bir de ahlak ve vicdan kavramları var. (Belki bu saydıklarımın da mavi haplı olmakla ilgisi vardır) Hepsini geçtim, kişinin bu tür işlere kişilik olarak yatkın olmayıp, yapmak istememesi de var. (Din, inançlı olmak gibi konular) Beklemedeyiz.
Şahsi fikirlerim ahlak önemli ve var olmalı. Ahlakın da mavi hapı kırmızı hapı var ama. İyilik, skeceğin eşeğin önüne ot koymaksa bu ahlaksızlıktır. Hiçbir karşılık beklemeden yaptıysan iyiliktir. Dine gelince marksizm de bir din musevilik de. Detay için Harrari’nin Sapiens kitabını öneririm. Mitlerden kurtulmadıkça gerçeği olduğu gibi göremeyiz, sis perdesi hep var olur.
kesinlikle her kelimesine katılıyorum. Bu aynı şeye benziyor ormanlar kralına senin krallığın yalan sen artık ayı taklidi yapacaksın yoksa ormandakiler sana biat etmez gibi bir duruma benzetiyorum 😀 O Postun 2.bekleyenide benim hala atılmadı.(tabiki sıkıntı yok bekleriz) Ama baya geniş ve saglam bir post olacagını düşünüyorum.
Çok zeki bir arkadaşsın. Oneitis de aynı şey işte.
Bi durumu unutmuşsun; kız yenisine gidip sonra pişman olup eskiye dönmeye de çalışıyor. Bunu açıklamakta bu yazıyla biraz sıkıntılı.
Bazı kadınlar da sevgilisinden ayrılıp 1-2 ay sonra tekrar gelmeye çalışoyor. Bazıları yeni sevgiliden ayrılıp eskiye dönmeye vs çalışıyor.
Asıl atlanmaması gereken şey kadının ilişkiye yatırımı. Kadın ne kadar yatırım yapmışsa o kadar kalır. Eğer terk ederse bu yatırımı mahvolur gider. Unutmayın uzun ilişki bulmak kadınlar için zor çünkü ilişki uzadıkça kadın güç kaybediyor ve erkeğin gücü artıyor.
Değil aslında. Bahsettiğin durumun nadir olduğunu düşünüyorum ama ne sıklıkta olduğu önemli değil. Kadının duygusal hali eğer yeni aldığı karpuz kelek çıkar da yeni karpuza karşı öfkelenirse, eski sapa olan duyguların sevgiye dönmesini sağlayabilir. Bu durumda da kadının yeni realitesi birden o tarihi iyi yönde yeniden yazacaktır. “Aslında yanılmışım derken yanılmışım sana aşık mışım kaybedince anladım”. Yine de bu dürtülerin hiçbir çevre olmadan tek başına çalışmadığını unutmamak lazım. Yani hatun vicdan yapar döner, eski sevgilinin kafasına talih kuşu konar döner, çevre ayıplardöner, yeni karpuz siker atar döner … Sonuçta burada esas konu duygusal hale göre tarihi yeniden yazmak. Aşk dolu… Read more »
Hocam, benim babamın dayıları tarafı aşırı muhafazakar kürt ailelerinden. Kızlar tabi şimdi büyük şehirde olduklarından bir nebze daha rahatlar, ama yine de hiçbir erkekle iletişime geçemiyorlar. Şimdi bu kızları da günümüz “eşitlikçi, modern” kızları ile aynı kefeye mi koyacağız? Zaten ilk anda dominant taraf ben olacağım,öyle yetiştirilmişler zira. Onlara da tinder’dan tanışıp (senin yardımınla 🙂 ) bir bira içip engelli tuvaletinde çaktığım kızlar gibi mi davranmalıyım?
Kardeşim diyarbakırlısın sanırım
Rahat ol
Dominant
İyi efendi olmalısın
Biliyorum dbakırı ve insanını 😅
Bir aydır güzel giden bi ilişkim var.Geçen kız arkadaşım eski sevgilileriyle sarmaş dolaş fotoğraflarını attı.Eskiden olsa napıyon sen kendinde misine getirirdim olayı.Sinirlenirdim,ne yapmak istediğini düşünürdüm.Şimdi ise benden öncede standartların çok düşükmüş tarzı dalgaya vurdum işi.Heralde beklediği tepkiyi alamayınca 2 dialogdan sonra konu değişti.Ciddiye almamak tasak geçmek falan eğlenceli oluyo ama tuzaklara karşı hep uyanık olmak gerekiyo sanırım.Bi kaç kapana takildim açıkçası
Eski sevgilileri ile foto atan kızı hala kız arkadaş olarak tutmayı düşünüyor musun? Ben şahsen böyle saygısızlıktan sonra hatunu FWB statüsüne atardım.
Yanlış anlama kıza doğru tepki vermişsin. Ama sessizce rütbesi sökülür böylesinin.
Mahmut hocam, hepimiz bir kadının saçlarını savurmasını ve saçlarıyla oynamasını hoşlanma belirtisi olarak biliyoruz fakat ortama hoşlandığı erkek gelince saçlarını savuran kadın bunu erkeğin ilgisini çekmek için bilinçli mi yapıyordur yoksa bilinçdışı mı bunu yaptırıyordur? Çok önemli değil ama merak ettim. Bu arada saçlarıyla utangaç veya hafif şekilde oynayan kıza göre, saçlarını özgüvenli bir şekilde savuran kız daha anasının gözü olarak nitelendirilebilir sanırım. Yani yaklaşım ve tanışma sorunum olduğu için bu saç savurma ürkütücü gibi.
Ben bunu yürüme davetiyesi sayarım. Çoğunlukla bilinçsizdir.
*bu arada savurma derken yine ellerini kullanıyor
Hocam neomaskülinite ile alakalı bir yazı please 🙂
1/Bir kadın ile bir erkek arasında birliktelik olup olmayacağına kadın karar verir. Kadın eğer erkek ile birliktelikten bir fayda çıkaramaz ise, o birliktelik gerçekleşmez.
2/hatunların efendi adam yerine piç tercihi.
Bu ikisi arasında çok büyük bir çelişki yok mu?
Not: Efendi erkek ile kast edilen çoğu kişinin aklına geldiği gibi korkak ve beceriksizliğinden dolayı efendiymiş gibi davranan erkek değildir.
Hocam kişisel gelişim ve başarı üzerine güzel bir yazı bekliyoruz sizden
Kadınlar dışındaki önceliklerimiz konusunda da gelişmeliyiz 😀