Bir insan düşünün sürekli yalan söylüyor. İnsanlara manipüle ediyor ve insanları kandırıyor. Hırsızlık yapıyor, adam yaralıyor ve cinayet işliyor. Her yere girebileceğini düşünüyor. Her şeyi yapabileceğini düşünüyor. Onun için ahlak, hukuk gibi şeyler yok. Yasayla karşılaştığı zaman tutuklanmıyorsa ve cezai yaptırımı yoksa her şeyi yapabilecek bir insan.
Bu, psikopat ya da sosyopat da denilen anti sosyal kişilik bozukluğuna sahip bir insan. Toplumda erkeklerin 3 – 7%sinin, kadınların ise 1%inin psikopat – sosyopat olduğu gözlemleniyor. Anti sosyal kişilik bozukluğu, kendini çocukken belli eden bir bozukluk. Bu çocuklar, hayvanlara ve insanlara zarar verirler, arkadaşlarının eşyalarını çalarlar. Sürekli yalan söylerler ve davranışlarında bir bozukluk vardır ama buna anti sosyal kişilik bozukluğu tanısı koyamazsın zira bu tanıyı koymak için kişinin 18 yaşından büyük olması lazımdır.
Mesela geçenlerde kediye zarar veren çocuklarla ilgili bir haber çıktı. Bu çocuklar yakalandıklarında “sizi öldürmeye acımayız, kediye mi acıyacağız” gibi şeyler söylüyorlar. Bu çocuklar ilerde muhtemelen psikopat olacaklar ve insanlara zarar verme ihtimalleri de çok yüksek.
***
Psikopat – sosyopat insanlarla ilgili, Hollywood filmlerine bolca konu olduklarından yanlış bilinen birçok şey var. Psikopatların kaba saba, seri katil ya da cinayete meyilli, hiçbir şey düşünmeden kendilerini riske atan adamlar olduğu düşünülür. Evet, böyle bir psikopat sınıfı var. Hapishanede bulunanların 75%’inde anti sosyal kişilik bozukluğu gözlemlenmiş.
Ama bir de işlevsel psikopatlar var. Bunlar adam öldürme gibi şeyler yapmasalar da çok rahat yalan söyleyip, insanları kandırarak olmadıkları gibi davranabilirler. Hukuki bir yaptırımı olmadığı sürece her şeyi yapabilirler. Bu tarz psikopatlar her yerde ve her meslekte olabilirler. Bunlar empati yoksunudur ve insanlara ne yaparlarsa yapsınlar olanlardan karşılarındaki ve başkaları sorumludur.
***
Psikopatlarla ilgili bir diğer yanlış algı da psikopatların zeki olduğudur. Psikopatların ortalama zekası genel popülasyonun ortalama zekasından yüksek değildir. Zekası normal ve normalin altı olan psikopatlar hapishaneye girip çıkarlar. Zaten tüm psikopatlarda dürtüsellik vardır. Zeki olanlar ise yükselip iyi mesleklere gelebilirler.
***
Anti sosyal kişilik bozukluğunun nedenlerinden biri genetik yatkınlıktır. Ama çocuklukta şiddet ve terk edilme gibi durumlar da nedenler arasındadır ve yatkınlığı olanları tetikler. Genetik yatkınlık olsa da iyi bir ortamda büyüyen çocukta psikopatlık hiç ortaya çıkmayabilir.
Yazıyla alakasız veya 500 kelimeyi geçen yorumlar cevaplanmıyorlar. "Yazıyla alakasız ama ..." ya da "en son yazı bu olduğundan buraya yazdım" diye başlamanız kurtarmıyor. Mahmut Abi ile özel görüşme yapmak isterseniz Erkek Adam Sanal Görüşme sayfasından sanal görüşme ayarlayabilirsiniz. Not: Burada soru sırası çok yüksek, Patreon destekçilerini, Patreon'da cevaplamaya öncelik veriyorum.
bu psikopatlıkla ilgili şöyle bir anektodu paylaşmak istiyorum;
Çok çok yüksek puanla öğrenci alımı yapan bir lisede okudum. yatılıydı. aynı ildeki bela yuvası tabir edilen çoğu liseden daha vahşi bir ortam vardı. zevkine pencereden adam atanlar, küflü yemeği yedirenler filan vardı. buradaki arkadaşlar şimdi çok parlak kariyerlere sahip. varın gerisini siz düşünün.
diğer taraftan bunların zekadan ziyade çalışma ve stres yönetimi ile alakalı olduğunu düşünüyorum. başkasına acımayan bünye aynı şekilde bir hedefe odaklandığında kendine de acımadan çalışıyor. yahut çok sıkıcı/zor/yıpratıcı bir görev bünyeye fazla yük bindirmiyor. biraz enerji fazlalığı var gibiydi.
bir ekleme olarak ikisini bir gibi anlatmış ancak psikopati ile sosyopati arasında fark var. bunun yanında psikopati fizyolojik olarak oluşan bir durum.
psikopati daha çok beyindeki amigdalanın daha az gelişmiş olmasından dolayı olan bir şey. bu sebeple korku, kaygı ve empati gelişmemiş oluyor. daha kayıtsız oluyorlar.
bunun tam tersi de amigdalanın fazla büyük olması, onlar da daha tedirgin, ürkek ve hemen galeyana gelen insanlar oluyor.
sakin durup beklenmeyecek şeyleri yapanlar psikopati, devamlı gergin duranlar da sosyopati gibi düşünülebilir.
Olayın sadece amigdala ile alakası yok kişiliğin yerleşmesinde yeri olan 0-6 yaş sürecindeki eğitim de önemli
“başkasına acımayan bünye aynı şekilde bir hedefe odaklandığında kendine de acımadan çalışıyor” kesinlikle katılıyorum. ben de fen lisesinde inanılmaz şiddete tanık oldum. olay zekâdan ziyade çalışma yöntemi ve disiplini zaten buralarda. efendi, çalışkan, akıllı uslu, zeki gör arkadaşlar
efendi çalışkan akıllı uslu zeki görünen arkadaşlar kendilerine de ders çalışma konusunda inanılmaz sert davrandıkları gibi başkalarına da hiçbir şekilde acımıyorlar, hatta çalışmanın stresini rahatlamak için de bilinçli olarak başkalarından çıkarıyorlar. o inek denilenlerin içinde kesinlikle psikopatlar var.
Limbik sistemin etkisini unutuyorsun.Başarma arzusunun kişinin beyninde yarattığı dopamin/ödül merkezi herkeste farklıdır.Hırslı disiplinli insanlara psikopat demek hem bilimsellikten uzak hem de çok yaftalayıcı.Mesela küçük çocuk, hayvanları kesip biçmeyi çok sever ve ileride cerrah olur.Bunun gibi küçüklük deneyimlerinin hayat başarısını etkilediği belli.
İnek tiplerin hırsının neyden geldiğinin önemi yok önemli olan senin de başarılı olup rekabet edebilmen.Bu konularda fazla konuşmanın gerçekten bir önemi yok.İnsanlar neden başarılı olmuş neden farklılar falan hikaye.Mevzu “Sen başarılı oldun mu olmadın mı? ” Gerisi traş
hocam bu arada ben de fen lisesinde okumuştum.
dışarıdan inek denip çok uslu olacağı tahmin edilen insanların böyle olması ilk başta hem şaşırtıyor hem de korkutuyor.
bunun yanında bir başka anektod da;
babam gardiyandı, dediğine göre en azılı suçları işlemiş tipler genelde oldukça efendi sakin ve mülayim mizaçlı olanlarmış. genelde öfkesini dışa vuramayanların olduğunu söylerdi. zaten bu suçları işleme sebebi intikam alma ve bunu o anlık yapamadığı için daha şiddetli yapma. genellikle yüze görünen efendilik duvarı ne kadar kalınsa arkadaki birikmiş vahşetin baskısı da o kadar güçlü oluyor. bileşik kap prensibi ile.
Eskilerden kızılderili bir kabile sözü vardır.
“Köyü tarafından sevilmeyen çocuk, sonunda o sevgi sıcaklığını hissetmek için köyünü yakar.”
Bu söz bile sevgi görmemiş çocuklardaki kişilik bozukluklarını açıklar.Her önüne gelenin anne baba olmaması lazım….
Mahmut Abi ve Yin zamanında düştüğüm bataklıktan kurtulmama yardımcı olmuştu ne kadar teşekkür etsek az..Respect
“bunun yanında bir başka anektod da; babam gardiyandı, dediğine göre en azılı suçları işlemiş tipler genelde oldukça efendi sakin ve mülayim mizaçlı olanlarmış. genelde öfkesini dışa vuramayanların olduğunu söylerdi. zaten bu suçları işleme sebebi intikam alma ve bunu o anlık yapamadığı için daha şiddetli yapma. genellikle yüze görünen efendilik duvarı ne kadar kalınsa arkadaki birikmiş vahşetin baskısı da o kadar güçlü oluyor. bileşik kap prensibi ile.” Sessiz olandan korkacaksın derler. Ben de bir yerde hükümetlerin bilerek azınlıkları arada ayaklandırıp onların gazlarını aldıklarını okumuştu. İleride sert olmasındansa şimdi bizim kontrolümüzde gazlarını alalım diye ara sıra devlet kontrolüyle ayaklandırma çıkarılırmış. Türk hükümeti… Read more »
Sen bully – zorba – ile antisosyal kişilik bozukluğunu karıştırıyorsun.
Bence de karıştırıyor. Bahsettiği liselerden birinde okudum. Birkaç çelimsiz 9. sınıfı pencereden salladıkları okulda konuşuluyordu. Ben görmedim yatılı kalmadığım için. Ayrıca üst sınıflar dokuzlara epeyi sataşırdı. Sadece erkekler de değil. Kızın biri eski sevgilisiyle çıkıyor diye kızın birinin kafasından aşağı bir kova boya döktü mesela. Kızlar da bu bullying olayı vardı. Ama dokuzun ikinci yarısından itibaren, onikilerin üniversite hazırlığından tutulmalarıyla yerini iyi bir dostluğa bırakmaya başlamıştı. Hatta en iyi dostluklarımı lisede kurdum diyebilirim. Orada dönen olay daha çok “bize zorbalık yapıldı biz de acısını dokuzlardan çıkaralım” gibi bir şeydi.
Hacı benim gözlemlediğim insanların %95 ‘ i yalan söylüyor 😀 sürekli hemde o halde bunlar da mı antisosyal bozukluk çünkü en efendi en iyi dediğim adam bile yalan söylüyor en ufacık bir şey de
Sen de bak şu Allahın işine ki 5%’e dahilsin?
Aşırı dövme vücutta, madde kullanımı, suça karışmış olmak,şiddete eğilim, kendini mükemmel zannetme,başkalarına zarar verme, gasp etme,insanları yönetmeye veya sömürmye istek,eleştriye tahammülsüzlük,sinsilik,ilgi çekmek için riskli işlere bulaşmak,güç gösterisi,korkutarak saygı kazanmaya çalışmak,çok partnerlilik da antisosyal kişilik bozukluğu belirtisidir. Çevremizde sandığımızdan daha çok sayıda böyle eleman var. Biri neden başkalarının hakkını gasp etmekten sömürmekten çekinmez diye düşünmüştüm ama sonuç belli, kendilerini daha üstün gördükleri için tabi ki.Narsistliği/Psikopatlığı tescillenmiş birçok dolandırıcı vardır mesela. Üstteki yoruma da kesinlikle katılıyorum ben de eğitim düzeyi yüksek yerlerde bulundum ve akla hayale gelmeyecek antisosyal davranışlı insanlarla karşılaştım. Sadece okulda antisosyal davranışlar cezalandırılıyor.İş dünyası psikopatik davranışları ödüllendiriyor korkusuzluk,risk alma,merhametsizlik… Read more »
CEOlar arasında anti sosyal kişilik bozukluğu olanların oranı 21%. Aşırı yaygın derken normal populasyonun 3 – 7 katı anlamında yoksa çoğunluk (her 5 CEOdan 4’ü) psikopat ya da sosyopat değildir. Fakat şunu da unutmayın, sonradan başı belaya girip yüksek nitelikli suçtan hapsi boylayanların da çoğu bu tip CEOlardır. Bu adamlar tepelerde iş tutmanın zorluklarından sadece biri.
Şunu da unutmayın ki CEOlar genel erkek nüfusunun binde biri iseler, psikopat nüfusunun da binde üçüdür. Ve erkek nüfusunun dibindekilerin içinde olma şansları daha yüksektir. Nevzat Hocanın dediği gibi hapishanelerdeki erkeklerin 75%i psikopattır.
Hocam CEOlar bir yana zenginlerin de büyük kısmının antisosyal olduğunu düşünüyorum.
“Progressive” insan tipleri böyle düşünüyormuş ama ne anlama geliyor bilmiyorum.1 koyup 5 almak istemek insan ilişkilerinde problem yaratsa da iş hayatında oldukça kârlı bir iş.
Mesela zenginlerin kendi içindeki sorunlarını kendi yöntemleri ile çözmeleri yüzünden çoğu problem bir türlü düzelmiyordur çünkü hepsinin amacı kendi g*tünü kurtarmak ve kollektif bir çözüme yanaşmamış olmamaları?
Kişilik bozukluğu olarak değil de Antisosyal Tarzın/Eğilimin çok yaygın olduğunu düşünüyorum.
Yasaların açığından faydalanıp kısa sürede zengin olan inşaatçı yada mekanlara çökerek zengin olarak mafya gibi örnekler.
Klinik bir hastaliktan bahsediyoruz. Senin keyfine gore herkese kulp takmandan degil.
BenLark bence sen birak buralari … Aklini bunlarla bozmussun, bunlarla bozan adamlarla takilsan daha iyi.
Hocam kimse için antisosyalliği tavsiye etmedim.Bu konularla kafayı falan da bozmadım.Sitede böyle bir video paylaştınız ben de yorumumu belirttim.Zenginler sadece antisosyal tarz ile başarılı olmuyorlar tabi ki.İşin disiplin çalışma zeka boyutu var o kısımları söylemedim diye es geçtiğimi sanmayın.
Klinik hastalığa sahip bireyler emin olun çoğumuzun karşılaştığı insanlar değil.Sosyal hayata karışanlar eğilimi olan tipler.Robert Hare nin bilimsel olarak destekli testlerinden yüksek score alanları bu kategoride yer alır.Keyfime göre kimseye kulp takmadım.İşin bozukluk tarafını biliyorum ve zerre umrumda değil.
“Mesela zenginlerin kendi içindeki sorunlarını kendi yöntemleri ile çözmeleri yüzünden çoğu problem bir türlü düzelmiyordur çünkü hepsinin amacı kendi g*tünü kurtarmak ve kollektif bir çözüme yanaşmamış olmamaları?”
Haha hiç alakası yok yahu nereden çıkarıyorsun böyle şeyleri 😂
Gerçekten de hiç alakası yok, çok garip şeyler söylüyor. Hiç zenginlerle iş görmemiş adamların inandığı fantaziler gibi.
Yakın akrabalarımdan biri Psikopati Kişilik Bozukluğu hastası. Biz küçükken oynarken de ondan çok korkardım çünkü çok agresifti. İkimiz de çelimsiz, yaşıtlarımıza göre kısa boylu kalan iki kız çocuğuyduk ama onda farklı bir zarar verme güdüsü vardı ve bu onu bir şekilde daha güçlü yapıyordu. Baskıcı ve manipüle ediciydi ve çok iyi bir yalancıydı. Normal çocukların oyun anlayışı bahçede koşturmak iken, onunki büyüklerden birinin çantasından cüzdan çalıp çocuklardan birine iftira atmaktı. Şimdi üniversiteyi bitirmiş bir genç kadın. Ve evlenme arefesinde. Aynı göze çarpan davranışlara sahip değil ama hala bir şekilde davranışlarını alttan alta sürdürüyor. Ailesi de sevgi ve sorumluluk duygusu gelişsin… Read more »
bu nevzat saraycıklı’yı nerden buldunuz, baya az takipçili bir adam. adamı tek bilen erkekadam takipçileri galiba.
pua cemiyeti youtube sitesinde joker ile podcasti vardı. Sanırım pua işine aşina biri ama bundan daha bahsetmedi.
İşte benim ex 🙂
Ve sanırım haksız olduğuna inanma mekanizmaları bozuk bunların. Yani içten içe haklı olduklarına %100 inandırıyorlar kendilerini bir şekilde. Bazı durumlarda da bu mekanizma 1 saatliğine de olsa çöküyor ve gerçekle yüzleşip hüngür hüngür ağlıyorlar 🙂
Bence bu empati denilen şey bir çok pozitif kişilik olayı ile doğrudan alakalı. Empati kurabilen birinin genel anlamda sorunsuz ve pozitif kişilikli olma ihtimali yüksek oluyor diye düşünüyorum. Empati kurma yeteneği olamayanların ise negatif eğilimlerinin bayağı bir fazla olduğu eninde sonunda ortaya çıkıyor.
Kitap olarak ‘olağan psikopatlar’
Dizi olarak da ‘Mindhunter’ baya bir şey öğretiyor konu hakkında tavsiye ederim
Babam bu bozukluğa sahip biri. Yani antisosyal kişilik bozukluğuna sahip. 21 yaşında askerde sürekli uyumsuzluk ve cezaevine girme nedeniyle uzman bir klinikte teşhisi koyuldu. Ve tedavi olmadı. Tabi ben o zamanlar daha fetüsüm. Neyse annem ve babam ayrıldı. (Babamın aldatması yüzünden) ve şuan ben babamla ve babanmle kalıyorum. Yani anlayacağınız çok kötü bir çocukluk geçirdim. Şuan üniye hazırlanıyor bir yandan da kırmızı hapi alıyorum. Inanın insan bir zaman sonra iyikide bu durumu yaşadım diyor. Çünkü eğer bunlar olmasaydı kırmızı hap ile tanışmaz ve kendimi bu kadar farkındalık ile geliştiremezdim. Şimdi ki akranlarıma bakıyorum, adam babası ekmek almadı diye sinirlenip evden… Read more »