Saha Raporu – Rus kızı ile öpüşme kapanışı

Merhaba abi öncelikle yaptığın işler için teşekkürler bir kaç yıl önce böyle bir olayı başkası anlatsa inanmazdım ama artık başıma geliyor.

İkimizde 20 yaşındayız. Kız zaten rus, Türkiye ortalamasının çok üzerinde HB 8-8.5 Tinder da super like atmamdan bir-iki gün sonra eşleştik. İlk mesajı o attı ve merhaba yazdı. Peşine bir kaç dakika sonra çok yakışıklısın yazmış. Nasıl gidiyo falan derken 5-6 mesajda buluşmayı ayarladım. Türkiye numarası olmadığı için sonraki konuşmalar İnstagramda geçiyor. İnstagram dan kahvecinin konumunu ve saati gönderdim.

K:Buluşunca ne yapıcaz ?
B:kahveleri aldıktan sonra helikopter turu yaparız
K:ciddimisin
B:evet hatta uslu bir kız(good girl) olursan şirinleri bile görebilirsin.

Ertesi gün, kız “1 saat erken buluşalım mı, kaldığım yere erkenden dönmem gerek” dedi. Bakarız diye cevapladım. Buluşmaya bir kaç saat kala “saat 3te orada olurum” yazdım.(Kızın sorduğu gibi daha erken yani). Buluştuk tanışma, bağ kurma faslı vs. kızın yarım yamalak ingilizcesiyle birer kahve içip kaynattık. Ben bu sırada arkama yaslanıp göz teması kurmaya odaklandım. Bu sırada konuşurken ilk 15-30 dakikada falan ben kızın ne iş yaptığını anladım. Daha önce pavyona da striptiz kulübüne de gittim. Kızın bu sektörde olduğunu söylediği şeylerden anladım, zaten barizdi. Bütün süreç boyunca bunu bilmeme rağmen kıza hiç konuyu sormadım ya da
bildiğimi belli etmedim.

Kahvem bittikten sonra canım sıkıldı yakında bir park var hava almaya oraya gidelim dedim. Parkta hep elim kızın belindeydi, burada öpmeyi planlıyordum ama olmadı. Üşüdüğünü söyledi, içkili bir mekana gittik. Arabayla giderken aynada makyajını tazeledi, “benim için yeterince güzelsin daha makyaj yapmana gerek yok” dedim. Soğuktan bozuldu
falan dedi galiba, bende güldüm.

Önce karşılıklı oturduk, 5 dakika sonra video gösterme bahanesiyle yanıma oturttum. Daha önceden ilk Tinder buluşması olduğunu heyecanlı olduğunu söylemişti, yanımda otururken bilekliğiyle oynuyordu. Elini alıp niye oynayıp durduğunu sordum utandığını söyledi, utanmana gerek yok tarzı bir şey söyledim.

Bu bahaneyle elini tuttuktan sonra genelde benim elimi iki eliyle birden tuttu oturduğumuz süre boyunca. Ne içersin dediğimde seninle olduktan
sonra fark etmez, Türkiye de ilk defa bu kadar iyi zaman geçiriyorum tarzı iltifatlar etti.

Mekanda yan yana otururken bana bakıp bakıp sırıtmaya başladı bir şey konuşmasak bile, bende aşık gibi sırıtmaya başladığını görünce öptüm. Ağzını iyi kullanıyorsun, kokunu beğendim diye iltifat etti. (Parfüm falan değil doğal kokudan bahsediyordu) Saat 7de mekanlar kapandığı için çıktık arabanın arka koltuğunda yiyiştik. Sonra gitmesi gerektiği için
kaldığı yere bıraktım. Ne yazık ki kendi evim yok olsaydı oraya davet ederdim.

Mahmut’un yorumu: Maalesef yiyişince kız tahrik oluyor ama sonra bir yere götürüp birlikte olamadığın için kızla yatamamış oluyorsun ve bu da senin eksi hanene yazılıyor. Normalde de sorun ama normalde bunun işi bitirme şansı daha az. Ama HB 8 üstü Rus kız ve Tinder’da. Kızın bu bahsettiğin günden sonraki günler içinde en az iki erkekle buluşması ve bu adamların senin lojistik nedeniyle yapamadığın kapamayı yapması çok büyük ihtimal. Ondan sonra da kız birden buluşmalara gelmemeye başlar.

Çapkınlığın başarıya ulaşmasının yüzde 60 – 70’i lojistiktir. Gençsen ve yerin yoksa yeri olan bir arkadaşından anahtarını alacaksın, kız eve gelirse adama mesaj göndereceksin ve adam evden 2 – 3 saat çıkıp dolaşacak. Sonra geldi mi ev arkadaşım de kim bilecek?

Burada çoğunuzun yaptığı bir hata da yiyişmeye fazla kapılıp absürt abazanlıklar yapmanız. On dakika sonra içinde olmayacağınız kızın memelerine veya vajinasına ellerinizle abanmayın (sikeceğiniz kızın da vajinasını ellemenize gerek yok, sikerek tahrik edebilirsiniz merak etmeyin), silah arkadaşınızı pantolon üstünden bacak düdüklemeye çalışan fino gibi sürtüp durmayın. Kadını öpmek, belinden kalçalarından tutmak, vs. tahrik eder zaten.

Arabada vedalaşırken oyalandı “bir daha görüşecek miyiz” dedi, “daha sonra mesaj atarım” dedim. Çok sarhoşum falan deyince -“Do you NEED me to come with you?” dedim tabii böyle kızların kaldığı mekana bu şekilde
gitmek kötü bir fikir ama o an mantıklı geldi 😀 Kız “Do you MEET me?” diyorum sandı 😀 (biliyorum bir anlamı yok ama onun İngilizcesi
kötüydü zaten)

“Evet buluşalım” falan dedi, arabadan inip kaldığı yere gitmek istemedi pek.

2 Gün sonra nasılsın diye mesaj attım.

Mahmut’un yorumu: 2 gün çok değil ama Tinder gibi ortamda ve günümüz iletişim çağında 24 saat yeter.

K: O gün çok içtiğim için bana hiç yazmıycaksın sandım.
B: Bu sefer beraber içeriz. Günü ve saati yazdım.

Kabul edilebilir bir bahane sunup ertesi gün buluşalım dedi.

B: Ertesi gün erken saatlerde müsaitim 12 de buluşalım.
K: Saat 1de buluşalım uykuya ihtiyacım var.
B: 1 uyar.
K: niye bu kadar erken?
B: akşam işim var.
K: yarın olmaz mı?
B: hayır üzgünüm.

İkinci buluşmaya bir gün kala iptal etti. “Çarşamba boşmusun” dedim. “umarım perşembe” diye cevap verdi. “Perşembe 2de görüşürüz” dedim.

Perşembe gece 3te mesaj atmış yorgunum uyumam lazım gelemem diye 😀 Öğlene doğru ok diye cevapladım.

Bu konuşmadan 3 gün sonra nasıl gidiyo diye mesaj attım.

Mahmut’un yorumu: Can alıcı hatan bu. Kız seni iki kere ekmiş (reddetme). Üstelik dikkat et ikisinden de alternatif gün belirtmiyor. 2 kere reddedilince ne yapıyoruz. NEXT. Sen ne yaptın? Peşine düştün. Next eyleyip nadasa bıraksan sonradan gelme ihtimali 30% ise sen bu hareketinle 10% yaptın.

Bunu yapmayın. Kızı şimdilik başkası kapmış olsa bile o başkası 90% mavi haplı. 3 – 4 haftaya kalmaz kızı kaçırtacak. Eğer nextlesen bu kız o zaman sana gelirdi. Kızla zaten işinden dolayı çok ciddi takılamazdın. Geldi mi güzel bir tabak olurdu sana. Ama nextlemediğin için bunun olma ihtimali az.

Fazlaca kızla buluşursanız siz de bazen kızla iyi gitse de kızı sonra ekiyorsunuz. Zamanında Tinder’dan 25 yaşında çok güzel bir kadınla çok iyi bir akşam geçirmiştim ama ilk gece hemen eve gitmesi gerektiğini söylediğinden bize gidemedik. Sonra aradığımda buluşmaya istekliydi ve ertesi güne sözleştik. Fakat ben kızla ilk buluşmadan sonra başka bir kızla buluştum ve onunla şahane geçti ve sonrasında bir hafta tavşanlar gibi olduğundan ilk kızı ektim.  İlk kız aslında gayet iyiydi ve niyetim de vardı. Mahmut bunu yapıyorsa, HB 8 kızı misli yapabiliyordur.

K: Artık bilmiyorum, sıcak hava istiyorum veya kendi şehrime dönmek istiyorum.
B: ben seni ısıtırım.

Bu mesajı beğendi ve cevap olarak kalp attı (bu noktada kızın nice girl olduğunu düşünmedim değil)
B: Montumu vererek yani?
B: Sen ne sanmıştın yaramaz kız:)

Mahmut’un yorumu: Son iki mesaj çok yapılan bir hata. Cüretkar bir mesajdan sonra onu fazla ileri gittim diye geri almak. Ya da başka bir versiyonu cüretkar bir espri yapıp sonra ardından gülücük, dil göndermek (o mesajla yazsan sorun olmayabilir ama ardından göndermek zayıf bir hareket). Burada senin amacın bu olmasa bile böyle görünmüştür.

Görüldü attı.

Ertesi gün aklıma gelince seninle takılmak eğlenceliydi tekrar yapmak istersen haber ver demeyi düşünüyorum.

Mahmut’un yorumu: Yani tam peşine düşüp bir daha kızı görmemeyi garantilemek istiyorsun. Olabilir. Çoğu erkek bunu yapıyor zaten 🙂

İlk buluşmadan sonra kızı düşünmedim değil (bence bu oneitis değil, kıskançlık vs. hissetmedim) aklıma gelince refleks topuyla boks yaptım kitap okudum kendi işime baktım kafamı dağıtmak için. İlk andan itibaren kendime kurtarıcı moduna girmememi söyledim ve girmedim. Bu kadar ilgili bir kızla neden ikinci buluşmayı ayarlayamadım bilmiyorum, casual dating ayarında takılmak isterdim, o kadar iltifat hoşuma gitmedi değil.

Mahmut’un yorumu:

Bu süreçte ben hiç iltifat etmedim. Belki Ukrayna-Rusya sınırında ki gerginliktendir. Belki aramızda başka bir şey olmaması benim için iyi olmuştur, kızın güzelliğinden etkilenmedim ama kendimi kaptıracak gibiydim sanki.

Mahmut’un yorumu: Stiprizci kıza kendini kaptıracaksan zaten evet olmaması iyi olmuş. Hep derim. Birçok erkeğin beta davranışları aslında onları koruyor. Bir kafese kapatıp aç bırakarak koruyor ama pavyon çalışanı kıza kendini kaptıracağına kafeste aç kal daha iyi.

Saha raporu MIAVICE nickli okurdan. Kendisi daha önce kütüphane diye bir saha raporu daha göndermişti.

Mağduru oynamanın evrimsel avantajları

Mağduriyet genellikle negatif terimlerle tanımlanır: “Suç ve haksız eylemlerle zarar görmek.” İnsanlar başkalarının acı çekmesine empati duymak ve onların acısını azaltmak ya da yok etmek için yardım etmek üzere evrimleşmişlerdir. Bu nedenle de, mağduriyet sinyallemek, kaynak edinmek için etkili bir strateji olabilir. Kurbanlar ilgi, sempati, sosyal statü, finansal yardım, vs. kazanabilirler. Aynı zamanda kurban olmak bazı güç çeşitlerine sahip olmayı sağlayabilir: Mesela intikam almayı haklı çıkarabilir, bazı konularda konuşmak için meşruluk ve psikolojik öncelik sağlayabilir ve hatta kurbanın kendi yanlışlarına karşı suçlamaları azaltarak kurbana ahlaki dokunulmazlık sağlayabilir.

Çoğu kurbanın, içinde bulundukları kötü durumdan kurtulmak için, bu faydalardan gözlerini kırpmadan vazgeçecekleri varsayılır. Ama mağduriyetin fayda sağladığı durumlar, insanların başkalarına mağduriyet sinyallemelerini, mağduriyetlerini abartmalarını ve hatta yalan mağduriyetler uydurmalarını teşvik eder. Bu özellikle diğerlerine söylenen , görmesi, doğrulaması zor ve sadece kurbanın kendi iddialarına dayanan ruhsal zararlar bağlamında geçerlidir. Bazı ahlaksız insanlar bu durumlarda kişisel kazanç için kurbanı oynayıp başkalarının nezaket ve sempatilerini sömürebilirler. Ve aslında birçok insan bunu gerçekten yapar.

Yeni yayınlanan bir araştırma kendi (gerçek, abartı ya da sahte) mağduriyetlerini daha sık sinyalleyen insanların,  başkalarından kazanç sağlamak ya da onları kötülemek için yalan söylemeye veya hile yapmaya daha fazla meyilli olduklarına işaret ediyor. Mağduriyet sinyallemek ahlaki olarak istemeyen narsizm, Makyavellizm (kendi çıkarı için başkalarını manipüle etme ve kullanma istekliliği), kendini her şeye hakkı olan biri olarak görme, yalancılık ve kibirlilik gibi bazı kişilik özellikleri ile alakalı.

University of British Columbia’nın Immorality Lab’ındaki araştırmacılar, insanların diğerlerine kendi dezavantajlarını, zorluklarını ve talihsizliklerini ne kadar sık anlattıklarına bakarak bir mağdur sinyalleme ölçeği geliştirdiler. Bu mağdur sinyalleme ölçeğinde yüksek puan alanların göstere göstere duyar kasmaya (virtue signal) daha yatkın olduklarını ve kendi ahlaki kimliklerine daha az önem verdiklerini buldular. Başka bir deyişle, daha çok mağduriyet sinyalleyenler, daha az mağduriyet sinyalleyenlere göre, ahlaki olarak iyi görünmeye çok fazla önem verirken, ahlaklı olmaya daha az önem veriyorlar.

Başka bir araştırma, ahlaklı kurban sinyalleme skoru (hem mağduriyer sinyalleyip hem de duyar kasma) yüksek insanların, ortalama olarak, bonus ödeme almak için yazı tura atma görevinde yalan söylemeye ve  hile yapmaya daha yatkın olduklarını gösteriyor.Yine başka bir araştırmada katılımcılardan, rekabet içinde oldukları bir iş arkadaşlarının aslında cana yakın olmasına rağmen “bir şeylerin tuhaf olduğunu” hayal etmeleri isteniyor. Yüksek duyar kasma – mağduriyet skorları yüksek insanların, bu iş arkadaşlarının hırslı davranışlarını ayrımcı olarak nitelendirmeye ve iş arkadaşlarını, senaryoda hiç tanımlanmayan kötü davranışlarla suçlamaya meyilli oldukları görülüyor. Bu araştırmaların bazılarında, araştırmacılar bu kişilerin gerçek mağduriyete artan oranda duyarlı olma ile ilişkili olabilecek içselleşmiş ahlaki erdem özelliklerini ve demogratik değişkenleri kontrol altında tutuyorlar. İstatistik açıdan önemli etkinin bu durumlarda bile ölçülebilmesi, kişinin gerçek mağduriyet deneyimleri ya da içselleştirdikleri gerçek ahlaktan bağımsız bir kişilik tipi olduğuna ve diğer insanlardan kaynak sağlamak için onları bu kişilik tipinin, duyar kasan mağdur sinyallemeye ittiğine işaret ediyor.

Bu teoriyle uyumlu olarak, başka güncel çalışmalar da mağduriyetin ya da kişinin kendisini mağdur hissettiren duygulara sahip olmasının,değişmez bir kişilik özelliği olduğuna işaret ediyor. Bu kişilik özelliği, başkalarının kişinin mağduriyetini kabul edip empati kurmasına, ahlaki üstünlük hissetmeye ihtiyaç ve başkalarının acılarına empati duymama şeklinde karakterize ediliyor.  Araştırmalar bu kişilik özelliğinin, zaman ve ilişki bağlamından bağımsız bir şekilde kararlı bir şey olduğunu ve kişinin kendisine yapılan saldırının şiddetini daha yüksek algılaması, kin besleme, intikam duygusu, ahlaksız davranmayı kendine hak görme, ruminasyon (zihinsel geviş getirme – insan zihninin olumsuz olaylari surekli ve tekrarlayarak aklina getirip dertlenmesi, endiselenmesi), güvensizlik, negatif duygulara yatkınlık (nevrotizm) ve negatif özellikleri başkalarına atfetme gibi şeylerle alakalı olduğunu gösteriyor.

Bütün bu araştırmalar, mağduriyet iddialarının sadece gerçek, nesnel acı çekmeden gelmediğini ve mağduriyet iddiaları ortaya atan insanların karakteristik özelliği olduğuna işaret ediyorlar. Başkalarında bu özelliklerin olup olmamasını kontrol edemesek de, bu tür yakınmaları teşvik eden çevresel faktörleri incelemek faydalı olacaktır.

İnsanlar mağduriyet sinyallemeyi genellikle ödüllendirirler. Örneğin bir araştırma bazı katılımcıların, kötü geçen çocukluğu belirtildiğinde, bunlardan bahsetmeyen kontrol profiline göre, üniversite okumak için paraya ihtiyacı olan bir kadına yardım etmeye daha istekli olduklarını gösteriyor. Birçok durumda, bu arzu edilir bir şey: daha fazla acı çekmiş ve daha çok ihtiyacı olan insanların daha fazla yardım almasını isteriz. Ama insanların belli özgeçmiş bilgilerini yansıtarak daha fazla fazla yardım alabileceklerinin bilinmesi, fırsatçıların kendi problemleri konusunda yalan söylemelerini veya bunları abartmalarını teşvik ediyor. İnsanlar statü ve fayda sağlamak için kendi yetkinlikleri konusunda yalan ve hileye başvurmaları (doping kullanmak, vs.) ya da iyi itibar görmek için olduklarından daha ahlaklı görünmeleri (kamu önünde özel hayatlarında olduğundan daha iyi davranmaları) gibi, hak etmedikleri sempatiyi ve faydaları toplamak için mağduriyetleri konusunda da yalan söyleyebilirler.

Birçok mağduriyet iddiasının online olarak yabancı insanlara yapıldığını unutmayın. Özellikle de sosyal medyada ve bağış toplama sitelerinde. Bunlar sahte iddiaların kapsama alanlarını genişletebilirler çünkü kişilere yabancı insanların iddiaların gerçekliklerini araştırma şansları yoktur ve bunu yapmaya çalışmaları duyarsızlık suçlaması ile karşılaşmalarına neden olabilir.

Bir insan ailesinden, arkadaşlarından, iş arkadaşlarından ya da yakın toplumdan birine bir şey yaptığında çevredekiler, kurbanın yanlışı ya da kötülüğü yapandan hesap sormasını ya da bunu ona ödetmesini sağlamaya genellikle isteklidirler. Saldırgan hiçbir pişmanlık duymasa bile, kurbanın mağduriyetini bilen yakın çevre ve aile, kurbana sempati ve yardım etmeye hazırdırlar. Ama yabancılara söylenen mağduriyet ise özellikle yalan olmaya açıktır zira burada yabancılar, mağduriyetin bağlamını ya da olup olmadığını bilmemektedirler. Bu tabii ki tüm ya da hatta çoğu mağduriyet iddiaları yalandır anlamına gelmez ama iddialarını yabancılara yaymak, iddiaları bağlamı bilenler tarafından reddedilen bazı insanların tercih ettikleri bir strateji olacaktır.

Neredeyse her insan hayatlarının bir yerinde kötü muameleye maruz kalmıştır ya da avantajsız konumda bulunmuştur. Birçok insan bu durumu sessizce ve alçakgönüllü bir şekilde kendi kendilerine aşmak için çalışır ya da yakın çevresinden destek arar. Azınlık olan bazı insanlar ise en ufak kötü muameleyi ve dezavantajı, başkalarından sempati, statü ve yardım kazanabilmek için kullanırlar. Bu yaptıkları bir şekilde ortaya çıkarsa itibarları ciddi şekilde zedelenir ve hatta hapse bile düşebilirler. Ama en azından kısa vadede, bu azınlık grup, diğer çoğunluk gruba göre çok daha az çaba ile çok daha fazla fayda sağlayabilirler.

Bunların hiçbiri gerçek kurbanların olduğunu inkar etmiyor ya da kurbanlara yardım etmememiz gerektiğini söylemiyor. Tam tersi, bu yarattığımız (sahte mağdurları) teşvik sistemini, gerçek kurbanların yararı için sorgulamamız gerekiyor: Sahte mağduriyet sinyalleyen insanlar, insanları kandırarak, onların gerçek kurbanlara gitmesi gereken kaynaklarını çalıyorlar ve daha genel toplumda fonksiyonel olmayan bir mağduriyet yarışmasının motorunu ateşliyorlar. Örneğin araştırmalar, insanların başkalarına ayrımcılık uyguladıkları iddia edildiğinde ya da sadece bir miktar avantajlı oldukları söylendiğinde, kendi statülerini, ayrımcılık kurbanı olduklarını iddia ederek arttırmaya çalıştıklarını gösteriyor.

Bu fenomen, birçok sıradan insanın neden çoğu durumda kısa çöpü kendilerinin çektiklerine inandıklarını açıklıyor. Örneğin tüm nüfusu temsil edecek şekilde yapılan bir araştırma, Amerikalıların yüzde 65’inin, sistemin kendi aleyhlerine çalıştığına inandıklarını gösteriyor. Yine aynı araştırma, Amerikalıların yüzde 55’inin hayattan hak ettiklerini alamadıkları fikri ile ölçülü de olsa hemfikir olduklarını gösteriyor. Birçok insan, statükonun genellikle kendilerine haksızlık ettiğini düşünüyor. Ve kişinin kendisini kurban görme alışkanlığı, mağduriyet sinyallemesi, kişinin politik görüşlerinden bağımsız bir şey. Birçok gruplar arası çatışmada olduğu gibi, bu “diğerlerinin” problemi değil. Tam tersi herkesin problemi.

Geçmişte atalarımız, yalancı mağduriyet sinyalleyenleri, gerçekten mağdur olanlardan ayırma konusunda daha iyi olabilirler. Geçmişte, içinde ne olup bittiğine ve kime ne yapıldığına daha çok hakim olduğumuz, çok küçük topluluklarda yaşıyorduk. Bu nedenle, insanları kandıranların yakalanma riski daha yüksekti.

Günümüzün varlıklı toplumlarında ise tersine, insanlar gerçekliğini araştırması zor mağduriyetlerini binlerce ya da daha fazla sayıda yabancı insana sinyalleyebiliyorlar. Bu ortam gerçek kurbanlara (sıkıntılarını daha fazla insana ulaştırıp daha geniş yardım alarak) yarar sağlayabilse de, çıkarcı insanlar aynı kitle yayın sistemini, kaynak sağlamak ve hatta herkese bulaşabilecek bir rekabetçi mağduriyet yarışması başlatmak için kendi çıkarlarına kullanacaklardır. Kendi mağduriyelerini gürültülü bir şekilde başkalarına ilan edip duranlar, gerçek kötü adamlar olabilirler.

 

Cory Clark, Pennsylvania Üniversitesinde sosyal psikolog

Çeviri: The Evolutionary Advantages of Playing Victim

Erkek Adam Türkçe Podcast: Sanal İlişkiler

Sitedeki güncel yazılardan sanal ilişkiler yazısından hareketle bir discord yayını yaptık. Konu konuyu açtı, sorular cevapladık ve böylece sanal ilişkilere ek olarak sanaldan tanışma, günümüzdeki onlyfans gibi güncel fenomenler, sosyal medya ve tinder tavsiyeleri üzerine konuştuk.

Erkek Adam discord linki. Yayınları sitemizin Odysee kanalından ya da  spotify kanalından da izleyebilirsiniz.

Youtube videosu aşağıda. Videoları beğendiyseniz, daha fazla kişiye ulaşması ve daha fazla video hazırlanması için bizi videoları beğenerek ve paylaşarak teşvik edebilirsiniz. Kanal için notifikasyonları açmayı da unutmayın.

Sanal ilişkiler

Bu yazı üzerine podcast yaptık.

Bu sitede şu soruyla çok karşılaşıyorum. “Abi X senedir devam eden bir sanal ilişkim var/vardı.” Ayda bir görüştüğün bir uzak mesafe ilişkisinden bahsetmiyorlar. Bildiğin hiç fiziksel görüşme yok ya da senede birgün tadında. Hepsine de aynı cevabı vererek başlıyorum. Senin bir ilişkin yok. Bir kızın ilgi ihtiyacını karşılıyorsun ve kendini kandırıyorsun. Kendi ilgi ihtiyacını da karşılıyor ama kadın dünyasında ilginin değeri erkek dünyasındakinin çok üstünde olduğu için sen daha kötü durumdasın. (Gerçi bu sanal ilişki içindeki kadının da kendisini kandırdığı ve ilişki içinde falan olmadığı gerçeğini değiştirmiyor).

“Sana ilişkim var …. upuzun paragraflar … ne yapayım?” sorusunun o upuzun paragraflardaki konusu ne olursa olsun cevabı basit. Hemen buluş ve gerçek ilişkiye çevir bu olmuyorsa hemen bırak.

“Sana ilişkim vardı …. upuzun paragraflar …geri dönsün diye ne yapayım?” sorusunun o upuzun paragraflardaki konusu ne olursa olsun cevabı basit. O ilişkiye bir daha başlama ve kendine gerçek bir ilişki bul.

Sanal ilişki ilişki değildir arkadaşlar. Uzak mesafe ilişkisi bile tavsiye etmiyoruz ama hadi onda ayda bir gibi bir görüşme olabilir, aslında beraberken sonradan ayrılmış olabilirsiniz ve bir süre yeniden bir arada olacaksınızdır, vs. Ama burada fiziksel görüşme yok, ilişki yok.

***

Şimdi şu okur sorusuna bakalım:

Mahmut abi eski sevgilim ile 2 hafta önce ayrıldık. Ortak bir arkadaşımız tanıştırmıştı ve ilişkimizin ilk 5 ayı çok güzeldi. Sürekli arıyordu, ilgisi yüksekti, vs. Son zamanlarda bana karşı soğuduğunu hissettim. Yaza kadar görüşemeyecektik. Ama bir hafta önce birden bire benden ayrıldı.

Şimdi bu kız eski sevgili falan değil. Burada bir ilişki de yok. Çok çok uzun süren bir ilk buluşma öncesi sanal flört (boşa yatırım) var. Kız çok ilgiliymiş, karşılıklı sanal seks yapıyormuşsunuz, evlenme hayalleri kuruyormuşsunuz, vs. hiçbir önemi yok. Neden? Zira henüz sadece karşılıklı ve yüzyüze etkileşim ile yansıtacağınız, koku ve davranışlardan oluşan siz ile karşılaşmadı. Aynı şekilde siz de onunla karşılaşmadınız. Yani karşılıklı olarak birbirinizin çok önemli 80%ine yabancısınız. Yıllarca yazışıp, konuşup ilk buluşmada birbirini beğenmeyen o kadar çok insan var ki!

Artık eskisi gibi hissetmiyormuş. Bu siteyi henüz görmemiştim kızın peşinden koştum bir süre ama en sonunda engellendim. No contact yapmaktan başka çarem yok ama onun yaşadığı yere gidip ortak arkadaşım aracılığıyla ulaşsam nasıl olur?

Şimdi bu kız eski sevgilin değil, sanal bir şey. Waifu resmen. Ama seslendiren ve canlandıran bir insan var. Engellenmişsin. Bunca ay bir kere bile görüşmemişsiniz ve şimdi pat diye gideceksin! Ya kız kendisine (7 aydır yapması gerektiği gibi) etten kemikten bir sevgili bulduysa? Gerçi ortak arkadaşınız var o kulağına gelirdi herhalde. Ama ne olursa olsun oraya gitme. Sanal ilişkiyi çoktan bırakmalıydın, bunu fırsat bil ve bırak. Bir daha da böyle ilişkilere girme.

Eğer seni ararsa, hemen buluşma ayarla diyeceğim ama anladığım kadarıyla kız zaten uzakta, onu da tavsiye etmem. Ama illa deneyeceğim diyorsan öncelikle şunu bil ki sanal ilişkinin bitmesinden sonra terk edilenin aranma ihtimali, gerçek bir ilişkiden sonra aranma ihtimalinden çok daha düşük. Yani o ata oynama. Aradı mı illa oynayacaksan ya hemen buluşun ve en az ayda bir buluşun ya da hiç bulaşma. Bu kızla ya da başka kızla sanal ilişkiye girme. Ve tekrar ediyorum, bu sanal mastürbasyona dönmek yerine, kendine kendi şehrinden bir kız bul.