Disiplinin Pratiği – Bölüm 1 – Motivasyonu siktir edin sizin disipline ihtiyacınız var.

Çevirenin Notu : İşleri sürekli erteleyen insanların temel paradigma problemini özetleyen güzel bir yazı. Ben şahsen motivasyon gibi duygu ve hislerle ilgili bir şeyin disiplin gibi iş yapmakla ilgili bir şeyin önüne geçmesinin, toplumun feminenleşmesi ile alakalı olduğunu düşünüyorum. Gerçeklerden, iş yapmaktan önce hisler ve ruh hali!

Bir şey yapmanız gerektiğinde bunu kendinize yaptırmanın temelde iki yolu var :

Birincisi, daha popüler ama kahredici şekilde yanlış opsiyon, kendinizi bu işi yapmaya motive etmeye çalışmak.

İkincisi, hiç popüler olmayan ama tamamen doğru opsiyon ise disiplin kazanmak.

Bu, değişik bir perspektif kazandığınız anda hemen daha iyi sonuçlar aldığınız şeylerden birisi. Paradigma değişimi kavramının kullanıldığı çok az yer, bu kavramın hakkını verir. Motivasyon – disiplin paradigması, bu yerlerden biridir.

Peki motivasyon ve disiplinin farkı nedir?

Motivasyon, çok kabaca söylersek, bir işi tamamlamak için belli bir zihinsel ve duygusal halin gerekli olduğu gibi bir yanlış varsayım üzerinde hareket eder.  Bu tamamen yanlış bir varsayımdır.

Disiplin ise tam tersine, dışsal fonksiyonaliteyi ruh halinden ve duygulardan ayırır. Bunun yarattığı fark ise çok büyüktür.

Bir işin başarılı bir şekilde tamamlanması, işleri sürekli erteleyenlerin işe başlamak için gerektiğini düşündüğü ruh halini sağlar! Şöyle bir benzetme yapalım : antrenmana başlamak için mükemmel sporcu vücuduna sahip olmayı bekleyemezsiniz. Antrenman ile sporcu vücuduna sahip olursunuz.

Eğer harekete geçmenin ön koşulu duygular olursa, doğru ruh halini beklemenin kendisi işleri ertemelenin sinsi bir versiyonu haline gelir.Bunun ne demek olduğunu çok iyi biliyorum maalesef. Keşke zor yoldan kendim keşfedeceğime, 20, 15 ya da 10 yıl önce biri bana bunu öğretse idi.

Eğer bir şeyler yapabilecek ruh hali gelene kadar beklerseniz, sıçarsınız. Bu tam olarak korkunç erteleme döngüsünün ortaya çıkmasını sağlayan şeydir.

İşleri erteleme döngüsü

Motivasyonu beklemenin temelinde, sadece yapmayı istediğimiz şeyleri yapmamız gerektiğini düşünen çocukça bir fantazi vardır. Bu nedenle de problemi şöyle tanımlarız : “Mantiki olarak yapmam gerektiğine karar verdiğim şeyleri yapacak havaya nasıl girerim?” YANLIŞ!

Doğru soru şudur : “Duygularımı takmadan, bilinçli olarak yapmaya karar verdiğim şeyleri, mızmızlanmadan nasıl yaparım?”

Demek istediğim, duygular ile hareketler arasındaki ilişkiyi kesin ve ne hissettiğinize aldırmadan sadece yapın! Ancak yaptıktan sonra iyi, enerji dolu ve istekli hissedeceksiniz.

Motivasyon yanlış bir yöntem. Bu yanlış çerçevenin, gelişmiş ülkelerde hızla yayılan “iç çamaşırlarıyla odada oturup bilgisayar ya da sikiyle oynama” salgın hastalığının sebebi olduğuna 100% eminim.

Motivasyona dayanmanın psikolojik problemleri de var.

Gerçek hayatta, gerçek dünyada insanların yapması gereken şeylerin çoğu, aklı başında hiç kimsenin büyük bir istekle yapmak isteyeceği şeyler değiller. “Motivasyon”, kendi başına hiçbir istek yaratma şansı olmayan işleri yapmak için büyük bir engel yaratır. Bu soruna kaytarmak haricindeki tek çözüm ise, insanlara istemeseler de yapmaya yönlendirmek. Bu korkunç görünen ama neyse ki aldatıcı bir ikilem.

Temelde ruh sıkıcı ve kasvetli bir aktiviteye büyük bir istek boca etmeye çalışmak, bir çeşit kendi kendine psikolojik zarar vermek ve gönüllü deliliktir. BU EXCEL DOSYALARINI DÜZENLEMEK İÇİN ÖYLE BÜYÜK BİR İSTEK DUYUYORUM Kİ, YILLIK MAAŞLARIN GELECEK YILLARDA DEĞERİNİ HESAPLAYACAK FORMÜLLERİ YAZMAK İÇİN SABIRSIZLANIYORUM. İŞİMİ ÇOK SEVİYORUM!!!!”

Orta şiddette manik depresif ruh halini kendi kendine dayatmanın optimal bir insan aktivitesi olduğunu düşünmüyorum. Bunun depresif episodlarla dengelenmesi kaçınılmaz zira insan beyni süresiz olarak zorlanmaya dayanamaz. Güvenlik vanaları açılacak, hormonal akşamdan kalmalar yaşanacaktır.

Başınıza gelebilecek en kötü şey, yanlış şeyi başarmaktır – geçici olarak. Daha üstün bir senaryo ise, ruh sağlığınızı korumaktır ama bu maalesef ahlaki bir problem olarak algılanır. “Yine de bütün gün kağıtları destelediğim işimi sevmiyorum, bende bir sorun olmalı.” “Hala pastayı salataya tercih ediyorum ve kilo veremiyorum. Ben zayıf biriyim.” “Motivasyon hakkında başka bir kitap almalıyım”. Saçmalık. Temel problem zaten bu sorunlara motivasyonun varlığı veya yokluğu çerçevesinde yaklaşmak. Cevap disiplin, motivasyon değil.

Motivasyonun bir problemi daha var : raf ömrü kısa ve sürekli yenilenmesi gerekli. Motivasyon, krank milini sürekli elle çevirmeye benzer. En fazla bir miktar enerji depolayabilir. Bazen başından ciddi bir zihinsel enerji depolamanın gerekli olduğu uç durumlar tabii ki var. Olimpik bir müsabakadan veya hapishaneden kaçmadan önce mesela. Ama bu, gündelik yaşam için kötü bir strateji.

Disiplin ise motor gibidir. Bir kere çalıştırıldı mı, sisteme sürekli enerji sağlar.

Verimliliğin ön koşulu olan bir ruh hali yoktur. Sürekli ve uzun vadeli sonuçlar için, disiplin motivasyona galip gelir, toz yutturur, nal toplatır, anasını siker.

Özetlersek, motivasyon bir şeyler yapacak gibi hissetmeye çalışmaktır. Disiplin ise yapmayı istemesen de yapmaktır. Yaptıktan sonra iyi hissedersin.

Disiplin bir sistemdir, motivasyon ise hedeflere benzer. Aralarında simetri vardır. Disiplin az çok kendi kendini besleyen ve sabit bir güçtür, motivasyon ise parlayıp sönen bir şey.

Peki nasıl disiplin kazanırız? Alışkanlıklar kazanarak – önce yönetebileceğiniz küçük alışkanlıklar, ne kadar göze görünmez olursa olsun kazanmak ve oradan kazanılan momentumu başka ve bir tık daha büyük bir alışkanlığa yatırarak olur. Azar azar rutininizde daha büyük, daha zor değişiklikler yaparsınız ve pozitif geribesleme döngüsü yaratırsınız.

Motivasyon, verimliliğe karşıdır. Aslolan disiplindir.

Devamı 2. bölümde : Disiplinin Pratiği – Bölüm 2 – Küçük ve aşamalı değişiklikler

Çeviri : Screw motivation, what you need is discipline.

Özdisiplin ve kendinize uyguladığınız “acı” kendinizi geliştimenizin en güçlü aracı.

Acı güzeldir. Sadece fiziksel acıdan bahsetmiyorum, o da bu işin parçası ama ben rahatınızı bozan herşeyden bahsediyorum.

Son 2 yıldır  farkediyorum ki acı gerçekten harika ve güçlü bir araç. Acı sayesinde, hayatımızı heykel gibi şekillendirebilir ve hem kendimizi hem de çevremizi kontrol edebiliriz. Gün boyunca kendinizi küçük zevklerden mahrum bırakarak, irade gücünüzü spor salonunda çalışarak kaslarınızı geliştirdiğiniz gibi geliştirebilirsiniz.

Hayır, o patates cipslerini bu sefer yemeyeceğim; paketi kapatıp uzağa koyacağım.
Hayır, duşa ılık su ile başlamayacağım; banyoyu başından sonuna buz gibi suyla yapacağım.
Hayır, yeni mesaj gelmişmi diye telefonumu açmayacağım; telefonumu cebimde bırakacağım.
Hayır, bacaklarım yorgun olsa da oturmayacağım; 5 dakika daha fazla ayakta kalacağım.
Hayır, yarın işe gitmeyeceğim için engel olmamasına rağmen bu partide içmeyeceğim. Ayık kalacağım.

Acı, acıdan doğal olarak kaçtığımız için güzel bir şey.  Kendimizi bilerek ve isteyerek küçük rahatsızlıklara maruz / zevklerden mahrum bıraktığımızda, doğal olarak hoşlanmadığımız bi şeyin üstüne gidiyoruz ve doğaüstü oluyoruz. Zevk dürtümüze hayır diyoruz. Hayvan beynimize, bilinçaltımıza, insanaltı dürtülerimize hayır diyoruz. Hayır, kendi hareketlerimi ben kontrol ederim, dürtülerim değil diyoruz.

•••

Varmaya çalıştığım yer şu : gün boyunca sırf “hareketlerimi ben kontrol ederimi” kendi kendine ispatlamak için küçük zevkleri reddederek, olağanüstü bir özgüven ve kontrol geliştirmeye başlarsınız. Sıradan gündelik yaşamınızın tüm küçük detaylarının kontrolünüz altında olduğunu farkettiğinizde, aynı kontrolü hayatınızın her alanına yayabileceğini farketmeye başlarsınız. İnsan kendi kaderinin yöneticisidir, ve bunu gerçekten takdir etmenin en iyi yolu acı yoldan yürümektir.

Bu yazıyı yazma sebebim, daha öncesine göre çok münzevi bir hayat yaşaman ve bunun harika bir şey olması. NoFap’ın (mastürbasyondan uzak durmak) sağladığı süper güçler aslında yeni keşfedilen kontrol hissinin ürünü.  Kendi hareketlerinizin sizin kontrolünde olduğuna gerçekten inanırsanız, bu kontrolün hayatınızın her alanında kurulabileceğini farkedersiniz.

Dölü salmamak değerli bir şey, şüphe yok. Ama samimi şekilde düşünüyorum ki NoFap’ın bu kadar kendine güven üretmesinin asıl sebebi kendi hayatınızı kontrol edebileceğiniz duygusu.

•••

Yani kendime şunu öğrettim : NoFap ile “süper güçler” kazandıktan sonra, neden aynı kontrolü her dürtüm üzerinde elde edemeyeyim ki? Bunu yaptım ve HA SİKTİR dedim. Aynı kontrolü diğer tüm dürtülere uyguladığımda, NoFap ile deneyimlediğim “süper güçler” 100 kat arttı.

Size söylüyorum arkadaşlar, bu harika bir şey. Kendi kaderimin 100% kontrolümde olduğunu biliyorum ve bunu 100% acıyı takdir etmeme ve yeni münzeviliğime bağlıyorum. Her fırsatta rahat olmayanı kabul etmenin ne kadar harika bir şey olduğunu anlatamam. Hayatımda hiç bu kadar olumlu ve kendi kaderimi ellerimde hissetmemiştim. Hiçbir zaman.

Ben bunun kendime istediğim şeyi yapabilirim mesajı vermek olduğunu düşünüyorum. Bunu yapmak için bir neden olmasa ve sırf yapabileceğim için yapmış olsam bile. Bu bana sürekli zevkli yolu seçmem gerektiğini ve başka şansım olmadığını söyleyen dürtülerime kocaman bir siktir git demek.

HAYIR. Burada patron benim. Ve ben daha az zevkli yolu seçiyorum. Çünkü, siktirin gidin dürtülerim. Siktir git hayvan beynim. Siktirin gidin içgüdülerim. Hayır, hiçbiriniz beni kontrol etmiyorsunuz.

•••

Uyarı:

Hiçbir şeklide kendine zarar vermeyi teşvik etmiyorum. Kendine zarar vermekten ve hatta kalıcı hasar bırakmaktan değil, geçici rahatsızlıklardan bahsediyorum. Bunların farkı büyük ve lütfen bu farkı ıskalayıp beni yanlış anlamayın.

Sanırım kendine zarar  verenler de hayatlarını kontrol etmeye çalışıyorlar ama maalesef yanlış yolu seçmişler.

Eminim çok daha az olsa da kendine zarar vermenin bir nedeni de mazoşizm. Ben acıdan zevk almıyorum. Bu yazının amacı acıyı acı olduğu için kutsamak değil.

Rahatsızlıkları hala rahatsız buluyorum. Emin olun rahat / zevkli şeyler yapmayı tercih ederdim. Ama daha önce belirttiğim gibi acının değeri tam da bu acıdan kaçınma / nefret etme duygusu.

•••

Kısacası, münzevi hayata girmeden önce insanın belli bir zihinsel seviyeye gelmesi lazım. Öncelikle, kendinizi geliştirmeye niyet etmelisiniz. Aynı zamanda kendi kontrolünüzü tamamen elinize almayı ve ruhunuzla bedeninizi uyumlu bir bütün haline getirmeyi niyet etmelisiniz. Ve son olarak da zevkten arınmış sürece olgunlaşmak için girmelisiniz.

Acı için acı çekmek değil büyümek için acı çekmek. Fark önemli. Eğer siz acının getireceği olgunlaşmadan değilde acının kendisinden hoşlanıyorsanız, mazoşistsiniz ve neden münzevi hayatı tercih ettiğinizi sorgulamalısınız.

EK (TRP Destekli Yorum):
İnsanların anlamadığı şu : özdisiplin pratiği ile zihnimize ve beynimize, hepimizin bağımlısı olduğumuz dopamin artışı olmadan da harekete geçmeyi öğretiyoruz. Dopamin beyninizin ödül hormonu ve abur cubur yediğinizde, uyuşturucu ve alkol aldığınızda, kumar oynadığınızda, porno izlediğinizde, seks yaptığınızda ve bilgisayar oyunu oynadığınızda salgılanır. Zor yolu ve özdisiplini seçtiğinizde kişi kısa vadeli dopamin vuruşları yerine uzun vadeli ödüller peşinde koşabilir. Bu, kişinin ilerlemesini ve gelişmesini sağlar. Biz abur cubura, video oyunlarına ve masturbasyona savaş açmadık. Biz beynimizdeki kısa vadeli zevk peşinde koşma mekanizmasına savaş açtık. Buda bunu 2,500 yıl önce bulmuş. Eğer zevk peşinde koşarsanız daha fazla acı ve ızdırap çekersiniz. Her türlü arzu eninde sonunda ızdıraba neden olur.

Kaynak : Self-discipline and self-induced suffering are you most powerful tools for self-improvement. Use pain to make yourself better.

Çevirenin Notu : TRP destekli yorumu yapan dopaminin rolünü benim bildiğim kadarıyla biraz yanlış tanımlamış ama bu mesajını etkilemiyor. Dopamin ödül (hedefe varma) değil doğru hedefte olma hormonu (bu nedenle bağımlılık hormonu diye de biliniyor) :

Sizin için, fareler ve diğer memeliler gibi, seks arzunuzu harekete geçiren şey dopamin adlı bir nörokimyasal. Dopamin beynin ödül devresi (reward circuit) ismi verilen bir kısmını ateşleyen bir kimyasal. Bu devre sizin arzu ve zevk hissettiğiniz ve aynı zamanda bir şeye bağımlı olduğunuz bölge.

Dopamin’in evrimsel görevi sizi genleriniz için iyi olan şeyi yapmaya itmek. Ne kadar çok dopamin salgılarsanız isteğiniz de o kadar şiddetli oluyor. Hiç dopamin yoksa, karşınızdaki şeyi / kişiyi tamamen es geçiyorsunuz. Çikolata, kremalı kek ve dondurma ile dopamin seviyesi tavan yaparen kereviz dopamin salgılatmayacaktır bile. Cinsel uyarı ise ödül devrenizde en çok dopamin salgılanması sağlayan doğal uyaran.

Dopamin’in göbek adı “bağımlılık molekülü” zira bağımlılık konusunda merkezi bir rolü var. Dopamin “zevk molekülü” olarak da bilinse de bu isim teknik olarak pek uygun değil aslında. Dopamin aslında tamamen ödül arama, tahmin ve isteme ile alakalı bir kimyasal. Dopamin uzun dönemli hedefler için potansiyel ödülü arama istek ve motivasyonu sağlıyor sadece. Bu konu tartışmalı olsa da, ödül ve zevk ise opioid denilen kimyasallar sayesinde.

Erkek olmanın zorlu yolu – Yürüme korkusu nasıl yenilir?

Bu yazı asktrp’de yürüme korkusu (approach anxiety) yaşayan birine cevap olarak başladı.

Karakter

Kırmızı hapa yeni başlayan erkeklerin yanlış anladığı şeyleden biri, kendi CPDlerini inşaa etme tavsiyemizin sadece yüksek CPD’nin faydaları ile alakalı olduğu. Yani birçok yeni başlayan bizim burada, kızlar şişen kaslarını ve parlak yeni arabalarını görerek artan CPDlerini takdir edecek diye, Mia Khalifa’ya attırmak veya saatlerce Netflix izlemek yerine ağırlık kaldırma ve çok çalışma öğrettiğimizi sanıyor.

Hepsi bu kadar değil. Bunları öğretiyoruz zira bu karakterinizi de inşaa eder. Karakteri olmayan bir erkek oğlan çocuğudur. Yeterince acı çekerek tam pişmediği, hayatını disiplin altına almadığı ve yeteri sayıda korkusuyla yüzleşmediği için kendine daha erkek diyemeyecek bir oğlan çocuğu. Bu ‘çocuk’ hayatında ‘anlam’ olmaması gerçeğiyle yüzleşmemek için, her geçen gün vurucu etkisi azalan kısa süreli zevkler peşinde koşarak kendini uyuşturan bir boşgezendir.

Bir erkek ve bir “oğlan çocuğunun” kadına yürüdüğünde farklı tepkiler almasının nedeni budur.

Çözüm :

Ağırlık kaldırın. CPD’nizi arttırın. Kırmızı hap kavramlarını içselleştirin. Olmakta olduğunuz ve henüz olduğunuz erkeğin farkında olun.

Kolay ve zevkli yolu seçmek yerine zor yolu seçtiğiniz zaman verdiğiniz tüm kararların sonucunda sadece CPDsi yüksek bir erkek değil, karakter sahibi bir erkek de olacaksınız.

Karakter, diğer tüm özelliklerinizin üzerinde yükseldiği temeldir. Burada çokça bahsettiğimiz iyi bir çerçeve, karakterin bir parçasıdır. Bolluk zihniyetini bu karakter içinde bulursunuz.

Gerçekleştirme

Çevrenize baktığınızda, çoğunlukla sıska ya da şişman, kadınları donlarının içinde ıslatma kavramından habersiz erkekler göreceksiniz. Sizin ağırlık altında kıçınız yırtılırken ve spor salonunda canınız çıkarken, siz bağımlılıklarınızı hayatınızdan atıp akademik ya da profesyonel hayatınızda yükselmek için deli gibi çalışırken, büyük insanların yazdıklarını okuyup korkularınızla yüzleşirken, rakiplerinizin hayatlarını League of Legends oynayarak ve Netflix izleyerek geçirmeyi seçtiğinin farkına varın. Onlar Oyunu bıraktılar ama siz çok kimsenin olmadığı bir şey oldunuz. Erkek oldunuz.

Eğer bunları yapmıyorsanız, kadınlara yürürken içinizden bir şey direnç gösteriyordur. Derinlerde o kızı almaya hakkınız olmadığını biliyorsunuz. Vücudunuz biliyor, beyniniz biliyor.

Hala erkek değilseniz ona yürümeyin, kızın size diyeceği, daha oğlan çocuğu olduğunuzdur. Geçen yılkı en büyük başarısı Diomand elo (LoL) kazanmak ve Stranger Things bölümlerini bir oturuşta izlemek olan bir oğlan çocuğunda ne gibi bir özellik olabilir ki?

Son Düşünceler

Zor yolu seçin ve bir dahaki sefer kız size IOI (Indication of Interest – İlgi Göstergesi) verdiğinde o kızla başedebilecek kapasitede olduğunuzu bilin. 200 kilo deadlift kaldıran adamsınız, 55 kiloluk aptal bir küçük kızla mı başa çıkamayacaksınız?

Sonuçta o kız, sizden başka herkesi kandırmayı başaran genç şıllığın teki. Siz onun sırrını biliyorsunuz. Rollo size onun dominant erkeklere olan hayranlığını, dr_warlock etkileşimde hissetmek istediği duyguları ve GayLubeOil ise kıçına şaplak atmanın tekniklerini öğretti.

İçinde bulunduğunuz ortamla ilgili bir şey söyleyin. Eğer IOI verdi ise size pozitif tepki verecektir. Kızı biraz tanıyın ve olayı kapatın. Bu kadar.

Çeviri : The Hard Path to becoming a Man – How to get through Approach Anxiety

Bir kadının çerçevesini dayatmasına izin vermeyin

Her etkileşimde bir kişinin değerlendirme ve yargılama yaptığı ve diğerinin ise memnun etmeyle uğraştığı bir çerçeve bulunur. Daha yüksek değerli kişi doğal olarak değerlendirme çerçevesine girerken, daha düşük değerli olan ise kendini ispat ve memnun etme çerçevesine girer. Birçok erkek bir kadınla iken, üzerinde pek fazla düşünmeden, etkileşimin o şekilde gelişimine izin vererek ast çerçeveye düşer.

Çocukluğumuzdan beridir bize, soruları cevaplamak öğretildi. Okulda, soruları doğru cevapladığımızda öğretmenlerimizce ödüllendirildik ve üniversitede bile sınıfa katılım üzerinden, profesörü konuya hakimiyetimizle etkileyerek not aldık. Sorun şu ki onaylanma ihtiyacımızı yetişkinlik dönemimize de taşıyoruz ve başkalarına davranışlarımızı ve düşüncelerimizi açıklayarak onların üzerimizde hakimiyet kurmalarına izin veriyoruz. Gerçekte birçok insan soru sorulduğunda cevaplamak için fazlaca istekli. Ama bunu yaparak ast çerçeveye düşmeyi kabul ediyorlar.

Örneğin, kadınların sıklıkla sorduğu bir soru da “ne iş yapıyorsun?”dur. Kadının bu sorusunu hızlıca cevaplayarak, otomatik olarak onun “kendini bana ispatla” çerçevesine girersiniz. Bu nedenle kitabım Bang’de, çekiciliğinizi inşaa ettiğiniz etkileşimin ilk zamanlarında, kadınları asla direk cevaplamamanız gerektiğini öğretiyorum. Daha iyisi, ona sizi değerlendirmekte olduğunu takmadığınızı gösteren şaka ile karışık bir cevaptır. Mantığa aykırı bir şekilde bu kadının size olan ilgisini arttırır, zira sizden önceki çoğu erkeğin hevesle yaptığı şeyi yapmayı reddettiğinize göre sizin değeriniz daha yüksek olmalıdır.

Bir başka örnek de patronunuz olmayan bir iş arkadaşınızın size “bunu neden bu şekilde yaptın?” diye sormasıdır. Bu durumda iş arkadaşınız, sizi kendinizi savunma durumuna sokarak daha üst bir çerçeve kurmaya çalışıyor. Onun çerçevesini reddeden cevap, ona bu işi neden böyle yapmayı tercih ettiğinizi açıklamamaktır. Size “nasıl yaptın?” sorusu sormadığı sürece. Nasıl sorusu onun ast çerçeveye girmesidir ki sizden bir şey öğrensin. Bunun yanında sizden niteliği ufak ufak artan iyilikler isteyen iş arkadaşları ile de karşılaşacaksınız.

Bir kadınla ilk defa seks yaptığınızda ve performansınız kötü olduğunda nasıl hissedersiniz? O an aşağı hissettiğiniz için, “gelecek sefer daha uzun olacak” ya da “o kadar içmemeliydim” gibi bir şey söyleyebilirsiniz. Bu sizi tatmin etmesi beklenen kişi haline sokar. Kadın muhtemelen sizi zayıf bir erkek olarak görecektir. Kendi değerine güveni olan erkek bir tane kötü cinsel deneyimde bozuntuya vermez, ya da en azından bu durumu açıklama / savunma gereği hissetmez.

Kendini herhangi bir şekilde açıklamaya çalışmak, çerçeveyi kaybetmenin en kolay yoludur. Bu sadece karşıdaki insan kendi ast çerçevesini defalarca gösterene kadar yapılmamalıdır. Örneğin bir kadın sizin önünüzde sürekli kendini kanıtlamaya çalışıyorsa, arada bir onu doyurmak için bir kemik atabilirsiniz. Ama bunu sadece istediğiniz için yapmalısınız ki kadın ilişkide temel bir güven duygusu hissedebilsin.

Önemli not : doğal alfa erkekler ast çerçevesini otomatik olarak reddetmeye meyillidir. İçgüdüleri kendilerini açıklamamalarını söylerler. Bu erkeklerin kendilerini yüksek değerde gördüklerinden çerçeveyi korumaları kendiliğinden olur. Eğer doğal bir alfa değilseniz, sizin bunu kadın size her soru sorduğunda ya da sizden bir şey istediğinde, size çerçeve dayatıp dayatmadığını düşünerek yapmanız gerekecek (“çantamı tutabilir misin?”). Eğer kadın size çerçevesini dayatmaya çalışıyor ise, sorusunu saptırmalısınız. Bir şaka yapın ya da “onayla-ve-abart” uygulayın ki etkileşimde üst taraf siz olasınız. Bunu yapmazsanız kadın yavaş yavaş gücünüzü emer ve sizi ya ilgi için ya da birkaç yıldır evli erkeklerin karılarında görüldüğü üzere avucuna almak için kullanır.

Bir kadından yüksek beklentilerinizin olduğu ama onun sizden çok az beklentisi olduğu bir noktaya gelmeye çalışmalısınız. Siz istediğiniz gibi davranırken o size uymalı. Bu ciddi miktarda öz değer gerektirir ama o değeri kazanana kadar sizden bir şeyler isteyenlerin çerçevesine girmeyerek bunu simul edebilirsiniz.

Çeviri : Don’t Let A Girl Assert Frame Over You

Kırmızı Hapın 50 Tonu Bölüm IV

  1. Eğer kadın ilginizi artık talep etmiyorsa aynı veya daha fazla ölçüde ilgiyi başkasından görüyor demektir.
  2. Kadının yaşı ne kadar büyükse o kadar aceleci, erkeğin yaşı ne kadar büyükse bağlanmaya o kadar isteksiz olur.
  3. Sizi terk edip başkasına gitmekle korkutmaya çalışan kadına yaptığının misliyle karşılık vermeniz gerekir.
  4. Bir kadının egosunu kontrolde tutmak için yaptığı her hareketten şüphelenin, hatalarını yüzüne vurun, dalga geçin, görmezden gelin. Yaptığınızın farkında olsa bile bu taktik etkisini kaybetmez, sonuçta dominant olan sizsiniz.
  5. Kadınlar kaypak davrandığı için söyledikleri her lafın sonuna “şu anda canım böyle istiyor” diye kafanızda ekleyin, o zaman onları daha iyi anlarsanız.
  6. Kadınların düşünceleri içinde bulundukları ruh halinin bir sonucudur; dolayısıyla bağlayıcı ifadeler değildir. Ruh halleri değiştiği zaman tüm söylediklerini ve düşüncelerini anında inkâr edebilirler.
  7. Kadınlar beğenilmek, erkekler ise sevişebilmek için çok çalışır.
  8. Bir kadın biraz zamana ihtiyacım var diyorsa asla tartışmaya girmeyin. Tüm ilginizi çekin ve ortada kaybolun. Bu kadar kolay gitmeniz kararını sorgulamasına neden olacaktır.
  9. Bir kadının güvende hissetme isteği, her şeyi egoistçe ve sorumlu tutulmaksızın kontrol etme isteğinden ağır basmalıdır.
  10. Bir çocuğun yetişkin olmanın getirdiği varoluşçu baskıları anlaması zordur. Bu durum, tamamen değilse bile kısmen, kadınlar için de doğrudur.
  11. Özgüven sorunu olan kadınlar yüksek statülü bir adamı elde etmekte zorlanmaz; çünkü pasiflik kadınsı bir özelliktir. Cesaret ise erkeğin omzundaki bir yüktür.
  12. Evlilik potansiyelini mahvetmiş her genç kadının ya bir adam tarafından kalbi kırılmıştır ya da kulağına sürekli zehirli düşünceler fısıldayan erkek düşmanı bir kadın arkadaşı vardır.
  13. Kadınlar başkalarını cezbederek kandırmakta her ne kadar hünerli olsalar da aynı beceriyi karar vermekte gösteremezler. Hilede bu kadar iyi olmalarının sebebi kötü bir karar verici olmalarıdır. Kadınlar uyum sağlamak üzere evrimleşmiştir, mantıkla değerlendirmek harçları değildir.
  14. Bir kadınla ilişki kurduğunuzda ya siz onu ayağa kaldırırsınız ya da o sizi süründürür.
  15. Kadınlar kazanırsa kadın dâhil herkes kaybeder; çünkü kadınlar kendilerini mahvetmeye meyilli mazoşistlerdir, kendilerine yardım edenleri de mahvederler. Tabii siz buna izin verirseniz.
  16. Egoist kadınlar kendi yerlerini unuttukları için asla boyun eğecek karakterde olmadıklarını düşünürler; ama alfa erkekler çatışma değil boyun eğme ister.
  17. Çoğu genç kadın karşısındaki erkeğin sevişme niyetini bildiği için temkinli davranır; ama kendilerini yoldan çıkaran sinsi olgun kadınlar tarafından kolayca kandırılırlar.
  18. Erkekler gerçeği gördükleri zaman büyürler, kadınlar ise gerçekten uzak oldukları zaman. Çünkü masumiyetini kaybetmek erkeği güçlendirirken kadını yaralar.
  19. Toplumlar aldatmaya meyilli tarafın erkekler olduğunu söylerseler de aldatma sonucu gelen boşanmaların çoğunda kadın sorumludur. Çünkü kadınların eline daha çok aldatma fırsatı geçer ve erdemleri de erkeğe göre azdır. O yüzden ancak sürekli ve tavizsiz bir disiplin görürlerse düzgün davranırlar.
  20. Bir kadının erdemi, erkeğinin ona karşı ne kadar acımasız olabileceğiyle doğru orantılıdır.
  21. Eğer bir kadın sizin kötü, ahlaksız, etik değerleri olmayan biri olduğunuzu söylüyorsa kazandınız demektir.
  22. Boyun eğermiş gibi numara yapmakla övünen bir kadın gerçek kadın değil kurnaz bir şarlatandır. Bunun erkekteki karşılığı dominant görünmeye çalışan erkektir.
  23. Sadakat, kadınlarda pek bulunan bir özellik değildir.
  24. Her ne kadar kadınlar aksini iddia etse de erkeğin ahlakından çok onun genlerini ve başarılarını önemserler. Hal böyleyken erkeğin nimetlerinden yararlanmak için onun tüm ahlaksız davranışlarına mutlaka bir kılıf bulacaktır.
  25. Kadınlara liderlik etmek erkeğin görevidir; ancak kadınlar erkeğe göre daha kurnaz olduğu için en başarılı erkekler kurnaz olan liderlerdir.
  26. Kendisini öldürebilecek bir erkeğin yanında güvende hissetmek, kadını inanılmaz ölçüde tahrik eder; çünkü nazik olup aynı anda da çekici davranabilen adamlar kadınların afyonudur.
  27. Attığınız shit testleri umursamayan bir kadını siz de görmezden gelin.
  28. Eğer size karşı ilk adımı atan kadınsa kazandınız demektir. Kadını kovalamazsanız ona ihtiyacınız olmadığını ve başka seçeneklerinizin bulunduğunu düşünecektir. Böylece o sizi kovalamaya başlar ve size ihtiyacı olduğunu bilinçaltında da olsa kabullenir.
  29. Kadınlar erkeğin çıkarına ters gelen isteklerini yaptırabilmek için erkeğin performans yükümlülüğünü ve erkekliğini kanıtlama isteğini silah olarak kullanırlar.
  30. Kadınlar öyle iflah olmaz egoistlerdir ki ne kadar zarar görseler de düzelmeyi reddederler ve yaptıklarına rağmen kabul görmek isterler.
  31. Kadınlar konusunda talihin yüzünüze gülmesini beklemeyin. Kötü bir kadın seçerseniz sürekli istekte bulunup ukala davranacaktır. Haddini bildirseniz bile zırt pırt isyan edecektir. Kaliteli bir kadın seçerseniz de bu defa özgüveni düşük ve muhtaç davrandığı için duygusal açıdan dengesiz olacaktır. Yani hangi kadın olursa olsun güvenli ve dominant olduğunuzu görebilmek için sürekli sizi test edecektir.
  32. Kadınlar duygusal açıdan bencil ve benmerkezli oldukları için erkeklerin duygularını önemsemezler. Kadınların saygı duyduğu şey, erkeğin onda farklı duygular uyandırmasıdır. Böylece acı ve arzuyu bir arada yaşama tutkularını gerçekleştirirler.
  33. Uyum sağlamaktan çok çatışmayı seven bir kadın ilişkiye uygun ve layık değildir.
  34. Gerçek kadınlar boyun eğer, boyun eğen kadın da kontrol değil güvenlik ister. Boyun eğiyormuş gibi yapan kadınlar, kendi doğalarıyla feminizm arasında gelgitler yaşayanlardır.
  35. Bir kadının niteliği ne olursa olsun, sürekli olarak kendisine geçmişteki savaş eseri kadınlara davranıldığı gibi davranacak bir kötü adam arar.
  36. Tutarsız ve dedikleriyle sürekli çelişen yapılarından ötürü kadınların düşünceleri çoğu zaman değersizdir.
  37. Kadınlarla her daim savaştasınız. Size ihtiyacı olduğunu bile bile ve ikinizin de mahvolması pahasına sizinle çatışır. Patronun kim olduğunu göstermezseniz asla sizi saymaz.
  38. Kadınlar, içlerindeki mazoşist dürtülerinden ötürü, kendilerini ve yardımcı olmaya çalışan erkekleri mahvetmeye çalışırlar.
  39. Bir erkek, kadının yarattığı kaosu bastıramaz ve onun duygusal dalgalarına karşı set çekemezse kendini cehennemde bulması kaçınılmazdır.
  40. Kadınların kaos yaratmak, erkeklerinse düzeni sağlamak için dünyaya gönderildiğini asla unutmayın. Dolayısıyla disiplinden taviz vermeyerek kadının kaosunu bastırmak erkeğin görevidir.
  41. Bir kriz esnasında amacınız kadının sorununu çözmek değil duygusal durumunu idare etmek olmalıdır. Kadının duyguları yatışmadan gerçek soruna asla odaklanamazsınız; çünkü o ana kadar sürekli panik yaparak ve mızmızlanarak durumu daha da zorlaştırır.
  42. Bir kadın endişeliyse duyguları hareket geçmiş demektir. Kadınların çoğu için sadece duyguları vardır; mantığını kullanmaya çalışan azınlık için bile önce duyguları gelir. Mantığı iğrenç bir şey olarak görmeseler bile sevdikleri de söylenemez.
  43. Zeki ve egoist kadınlar boyun eğiyormuş gibi yaparak istediklerini elde etmeye çalışırlar.
  44. Bir kadının size ihtiyacı olduğunu hissetmesi gerekir; yoksa sizden iyi olduğunu düşünecektir. Erkeklerin muhtaç davranma lüksü yoktur, zayıflık kadınlara özgü bir ayrıcalıktır.
  45. Kadının boyun eğmesi erkeğin yumuşak karnıdır.
  46. Erkekler daha sağlam çalışır, kadınlar ise doğurmakta iyidir. Erkeklerin ekonomiyi yönetmesi, kadınlarınsa üremesi gerekir.
  47. Kadın üretmeyi bilmiyorsa hayatındakilere de değer vermez. Tembel bir kadından ne iyi bir eş ne de iyi bir anne olur.
  48. Eğer uzun bir süre boyunca seks yapmadıysanız işler sizin için kötüye gidiyor demektir. Kadının size karşı arzusunun sönmesi ilişkinin geleceği açısından kötüdür.
  49. Bazen en iyisini elde etmek için yapmadan önce yıkmak gerekir. Bu bakış açısıyla, bir erkeğin de gerekli beceriye sahip olması durumunda kadını kendi istediği şekle sokacağını söyleyebiliriz; ancak bir kadına erkeği mahvetme hakkı verilirse adamı çürütmeden gitmez.
  50. Eğer kadın sizi rahatlıkla çiğneyebiliyorsa yeterince sert davranamıyorsunuz demektir.

– SERİNİN SONU –

Kırmızı Hapın 50 Tonu Bölüm III

  1. Bir kadının çekiciliği mutluluğundan, erkeğinki ise özgüveninden gelir. Sürekli avutulmayı bekleyen bir kadın, tıpkı ürkek bir adam gibi, çekiciliğini kaybeder.
  2. Erkekler değer kazanmak, kadınlar ise değerini korumak zorundadır. Kadının yaşı sorulmaz lafı buradan gelir. Zamanın geçmesi kadından çok erkeğe yarar.
  3. Bir kadını sürekli özlüyorsanız, onu zaten kaybetmişsiniz demektir. Bırakın gitsin. Sürekli özleyen taraf o olmalıdır. Yarışmacı değil ödül olun. Ödüller asla kaybetmez, yarışmacılar ise çoğu zaman kaybeder.
  4. Erkekler söz konusu olduğunda kadınlar piyano başındaki Mozart gibidir. Erkekler doğayla oynar, kadınlar erkekle. Erkeğin hedefi medeniyet, kadının hedefi erkektir.
  5. Ukalalık erkeğe yakışan ama kadının üstünde eğreti duran bir kıyafettir. Ukala erkek kadınlar için çekiciyken ukala kadın erkeklere çekici gelmez.
  6. Bir erkek karşısındaki kadını âşık etmek için ondan daha ukala olmalıdır. Kadınlara değer verilen kültürlerde kadın erkekten daha ukaladır, dolayısıyla böyle ortamlarda çoğu erkek kadınlar tarafından çekici bulunmaz.
  7. Erkeğin kadına göre daha ukala olması kadının dış görünüşten kazandığı üstünlüğü büyük ölçüde dengeler. Kadın da erkek kadar ukala olursa bu denge kaybolur. Kendini olduğundan büyük görmek bir erkeğin sevişme şansını asla azaltmaz.
  8. Bir kadın ona istediğinden daha az ilgi göstermenizi arzular. İstediği kadar ilgi göstermeniz durumunda ise arzusu kaybolur. Kadınlar, her dediklerini yapan erkeklerin ilgisini değersiz bulurlar. O yüzden tutumlu davranın; çünkü bir erkeğin ilgi bakımından çok cömert olması kolayken çok tutumlu olması diye bir şey söz konusu değildir.
  9. Kadınların beklentileri ve liyakatleri genelde birbirine denk değildir. Beklentileri her zaman layık olduklarını aşar.
  10. Eğer bir kadın kendi kararlarından ötürü erkeği suçlayıp sorumluluğu üzerinden atmak için bir sebep arıyorsa mutlaka bulur. Çünkü kadınlar daima sorumluluktan kaçarlar ve yaptıklarından dolayı hesap vermekten nefret ederler.
  11. Kadınların sizi hedefinizden uzaklaştırmak gibi bir huyu vardır, buna izin vermeyin.
  12. Genç kızlar ve kadınlar arasındaki fark, erkekler ve oğlan çocukları arasındaki fark kadar büyük değildir.
  13. Bir kadının görünürdeki ahlak anlayışı aslında erkekleri utandırıp caydırmaya çalışan bir mekanizmadan fazlası değildir. Düşüncelerinizden utanmayın, yoksa kadın suçu size yıkmaya kalkar.
  14. Kadınlar zayıf bir erkeği çekici bulamazlar; ancak erkekler kadınların narinliğini çekici bulur. Dolayısıyla cinsel açıdan eşitlik söz konusu değildir; çünkü kadının arzu duyması tamamen erkeğin yükü sırtlayarak güçlü olmasına bağlıdır.
  15. Bir kadınla erkek arasında sorun çıktığı zaman hatanın hep erkekte olduğu düşünülür ve sorunu erkeğin çözmesi beklenir. Suçun çoğu kadında da olsa toplum nezaket icabı bunu reddeder ve erkeğin sorumluluk almasını ister. Buradan yola çıkarak insanların bir kadını mantığa davet etmektense erkeği baskı altına almanın daha kolay olduğuna inandığını söylemek herhalde abartı olmaz.
  16. Kadınlar ilişkileriyle, erkekler başarılarıyla var olur.
  17. Kadının acizliği, sempati ve yardım etme isteği uyandırır. Erkeğinki ise, yardım edenler olsa da, tiksinti uyandırır. Bağımsız olmak kadınlar için bir tercihken erkeklerin böyle bir seçeneği yoktur.
  18. Kadına ihtiyaç duyan bir erkeği hiçbir kadın istemez. Kadınlar kendilerine muhtaç değil sadece kendilerini arzulayan erkekler ister. Bir kadına ihtiyaç duymak onu kaybetmenin en kısa yoludur, arzunun ihtiyaca dönüşmesine tahammül edemezler.
  19. Kadınlar daha muhtaç ve bu yüzden de daha tehlikeli olan taraftır. Çünkü büyük ihtiyaçları karşılamak büyük düzenbazlıklar gerektirir.
  20. Mantık erkeklerin âlamet-i farikasıdır, kurnazlık ise kadınların. Strateji de erkek aleminin ustalığıdır.
  21. Bir kadının cinsel cazibesi her şeyi elde etmesini sağlar. Bu yüzden çirkin kadınlar sefalet içindedir. Kadınlar bir erkeğin arzusunu uyandırarak istekleri ve duygusal ihtiyaçlarına ulaşırlar. Erkeklerse kadının arzusunu sadece cinsel ihtiyaçlarını karşılamak için uyandırmaya çalışır.
  22. Kadınlar, statüsü düşük erkeklerin kendilerine ilgi göstermesinden tiksinirler, bunu da ahlak kılıfına uydurarak dile getirirler. Aslında bu tiksintinin temelinde güçlü bir adam tarafından seks objesi haline getirilme arzusu yatar. Zayıf adamın eli boş kalırken güçlü adam tüm cinsel isteklerini yaşar.
  23. Değerli bir adamı elde edebilmek kadınların tek varlık sebebidir; fakat hiçbir zaman en iyisini elde ettiklerinden emin olamazlar.
  24. Bir balkon, içinde otururken sokaktan bakıldığındaki gibi etkileyici görünmez, hipergami bunun farkında değildir.
  25. Günümüzde kadınlar erkeklerin yeterince erkek olmadığına ve erkekler de kadınların yeterince kadın olmadığına inanıyor. İki görüş de doğru, çift cinsiyetlilik çağımızın vebası.
  26. Bir kadın hiçbir şey yapmadığınız halde sizi aldatmakla suçluyorsa büyük ihtimalle kendi sadakatsizliğini size yansıtıyor demektir. Derhal terk edin.
  27. Kadınların oğullarını başarısızlığa sürüklemesinin sebebi, olaylara sadece kadın bakış açısıyla yaklaşmalarıdır. Sadece annesi tarafından büyütülen ve etrafında örnek alacağı bir adam olmayan erkek çocuklarının başarısız olması kaçınılmazdır. Bir anne oğlunu ne kadar sevse de ona tam anlamıyla rehber olamaz; çünkü erkeğin varoluşçu bakış açısını anlayacak soyut düşünce sistemine sahip değildir. Bu bir tercih değil kadın doğasının eksiğidir.
  28. Bir kadın eski sevgilisinin kendisinden sonra gelişmesini istemez, çünkü onu terkederek doğru tercihi yaptığından emin olmak ister. Yoksa hipergamisi yara alır ve hareketinden büyük bir pişmanlık duyar.
  29. Bir kadının vicdanına güvenerek doğru şeyi yapmasını beklemek salaklıktır.
  30. Kadın ne kadar zekiyse duygularını mantık kisvesine o kadar çabuk büründürür.
  31. Kadınların ruh eşi dedikleri erkekler, bilinçaltında yarattıkları yüksek statülü adamlardır. Erkeklerin ruh eşi yoktur, hoşlandıkları ve hoşlanmadıkları kadınlar vardır.
  32. Bir erkek kazansa da kaybetse de risk almak zorundadır. Kayıtsız ve pasif kalmak kadınlara has bir ayrıcalıktır. Erkeğin performans yükümlülüğü vardır. Risk almak erkeklerin en temel özelliğidir. XY kromozomlarına sahip olmak bunu gerektirir. Uyuşuk ve tembel erkeklerin eli boş kalır.
  33. Erkeksi davranan kadınlar, kötü bir erkek örneğidir; çünkü erkeğin mantığını ve sorumluluk duygusunu almadan sertliğini sergilemeye çalışırlar.
  34. Bir kadın istediğini vermeyen erkeği sevmez; ama istediğini hiç direnmeden veren erkekten tiksinir.
  35. Bir kadın yaşlandıkça yüksek statülü bir adamla evlenme ihtimali azalırken yaşlanan erkeğin daha iyi bir eş bulma ihtimali artar. Kadınlar ilişki konusunda erkeklere göre daha zeki olduğundan kendi değerleri düşerken değeri yükselen erkekleri bağlayabilirler.
  36. Doğurganlık ve güzellik konusunda zaman kadının değil erkeğin tarafındadır. Kadınların ilişkiyi sürekli bir üst seviyeye taşıma çabası değerlerinin hızlıca düşmesinden kaynaklanır.
  37. Alfa erkek basit konularda gücü kadına bırakıyormuş gibi yaparken (perdenin rengini seçmesine izin vermek gibi) ciddi konularda ağırlığını koyar. Böylece kadın önemsiz konularda bile olsa gücün kendinde bulunduğunu sanarak egosunu tatmin eder.
  38. Eğer kazanan bir erkekseniz kadın en ufak sorununuzla bile ilgilenir; ama kaybederken ölseniz umrunda olmaz.
  39. Kazanan bir erkeğin kaba ve kural tanımaz olma lüksü vardır, hatta böyle durumlarda erkek hata yapsa bile kadın özür diler. Ama kaybeden bir erkekseniz kadın kendi hatalarından bile sizi sorumlu tutar.
  40. Kadınının karşısında zayıf kalan erkek, çocuğuna boyun eğerek hem onu hem de kendisini felakete sürükleyen ebeveyn gibidir.
  41. Bir erkek nasıl ki seksi kolayca elde edemiyorsa kadın da bağlılığı kolayca elde edemez. Erkekler kadını seks için baştan çıkarır, kadınlar da erkeği ilişki için baştan çıkarır. Kadın kur, erkek yatırım yapar.
  42. Duygusal olarak ne kadar ulaşılmaz olursanız kadın size o kadar yakın olur.
  43. Bir erkeğin benliğini kadın etkisinden korumasının tek yolu kadının amigdalasının yüzde 99’unu şok etmektir. Geriye kalan yüzde 1 zeki, psikopat veya mazoşist olur.
  44. Masumiyet kadınların en büyük illüzyonudur. Hele bunu özellikle ön plana çıkarıyorsa kesinlikle illüzyondur.
  45. Size âşık olmasını istediğiniz kadınlara karşı asla doğruları söylemeyin. Kadınlar bu dürüstlüğü kaldıramaz; çünkü kendilerini rahatsız edici bir gerçekle yüz yüze getiren erkekleri düşman olarak görürler.
  46. Kadınlar ayrılığı erkeklere göre daha çabuk atlatır; çünkü duygusal boşluklarını dolduracak birini bulmaları daha kolaydır, daha az yatırım yaparlar ve en beğendiği yönlerinizi bile unutacak şekilde hafızalarını yenilerler.
  47. Kadınlar iyi bir hizmetçi ve kötü bir efendidir. Bir kadına güç vermek felaket doğurur.
  48. Kadınlar her daim gücünüze sadıktır. Güce sahip olmak kadınlara sahip olmak demektir. Gücü bir kez kaybederseniz ihanete hazır olun.
  49. Yüksek enerjili dominant bir adam değilseniz kadınlar sizi sevmez. Kadınlar, ancak kendilerinden daha merhametsiz erkekleri sevebilirler. Böyle bir kişiliğe sahip olmadan başlanan her ilişki, aşka değil ekonomik çıkarlara dayalıdır.
  50. Bekâr kadın kendisine yatırım yapılmasını sağlayamamış kadındır. Bekâr erkek ise bu yatırımı yapmayandır.

Kırmızın Hapın 50 Tonu Bölüm II

  1. Kadınlar paralı asker gibidir. Kazanmak için ellerinden geleni yaparlar. Birden taraf değiştirirler veya en iyi seçenek olduğunu düşündükleri erkeği elde etmek için göz göre göre yalan söylerler. Bir kadın için maalesef sadece bir “seçenekten” ibaretsiniz.
  2. Toplum, korkularını açıkça paylaşan erkeğin özünü yansıttığı için kadınlar tarafından takdir edileceğini söyler. Bu kuyruklu yalandır. Sıradan bir erkek kadının narin yapısını sevdiği için kadın da kendisininkini sever diye düşünür. Ama böyle bir yükle karşılaşan kadın ilişkiyi bitirme planı yapar. Kadınlar zayıflığa tahammül edemez. Erkeğin buradaki hatası, kendine çekici gelen şeyin kadına da çekici geleceğini varsaymaktır. Cinsel devrimden önce erkekler bunun böyle olmadığını zaten biliyordu.
  3. Güçlü bir adamın yüzeysel zayıflıkları kadının hoşuna gider. Kadınların kendiyle barışık erkekten kastı budur, özgüvensizlik değil.
  4. Erkekler zayıflıklarını paylaşmanın aşk ve güven göstergesi olduğunu, acıların aradaki bağı pekiştireceğini zanneder. Ama böyle bir durumda kadın sergilenen zayıflıktan ötürü tiksinti duyar. Kadınlar zayıflığınızı, acılarınızı ya da yaşadığınız zorlukları onunla paylaşmanıza saygı duymaz. Daha doğrusu umurlarında değildir. Aksine, böyle durumlar karşısında sağlam duruş sergilemenize hayran olurlar.
  5. Para erkeğin makyajıdır.
  6. Kadınlar için para erkeklerden daha önemlidir. O yüzden kadınların değil paranın peşine düşün. Parayı kovalarken kadınları elde etmeniz kadınları kovalarken para kazanmanızdan daha olasıdır. Paranız ya da Allah vergisi bir fiziğiniz olmadan oyunu en zor seviyede oynarsınız. Para her şeyin daha iyisine sahip olmak demektir, yanınızdaki kadının güzelliği de bunun kanıtıdır.
  7. Erkekler bir ilişkiyi ancak sakin kalarak yönetebilir, kadınlar ise gereğinden fazla tepki göstererek.
  8. Kadınlar aşırı uçtaki duyguları kendi yararına kullanırlar, bu da erkekleri bıktırır. Kadınların duygusal hareketleri çoğunlukla tiyatrodan ibarettir.
  9. Kadınlar drama bayılır; çünkü bu yöntem duygularını silah olarak kullanıp istediklerini elde etmelerini sağlar. Duygularından arındırılmış bir kadın kavga edemez ve psikolojik gelgitlerinin karşısında çaresiz kalır. Böylelikle başka olaylara burnunu sokarak gördüklerini abartır ve psikolojik dünyasının saldırı güdüsünü rahatlatacak yeni sorunlar ortaya çıkarır.
  10. Kadınlar psikolojik açıdan şiddete yatkındır.
  11. Kadınsı davranan erkeklere ve erkeksi davranan kadınlara arzu duyulmaz. İnsanlar kadınlara yardım etmeye, erkeklere ise saygı duymaya yatkındır. Kadınlar kendini acındırarak toplumda güç kazanır, erkeklerse güçlenerek saygı kazanır.
  12. Kadınlar uzun vadede mutluğunuza karşı en büyük tehdittir. Nietzsche’nin de dediği gibi: “Kadınlar en tehlikeli oyuncaktır.” Her zaman gardınızı koruyun. Tarihin gördüğü en büyük adamlar savaş kazandı, yoksulluğu yendi ve muazzam imparatorlukları yönetti. Peki, bu adamların mahvolmasına yol açan tek bir sebep gösterin desem? Evet bildiniz, kadınlar.
  13. Her zaman özünüzü koruyun. Kadına özünüze inme fırsatı verseniz de her şeyinizi açık etmeyin. Kendinizi bir kale gibi düşünün. Onu içeri alın ama en büyük kapının anahtarını asla vermeyin. Kapının kapalı olduğunu görünce size kapının ardında ne olduğunu ve oraya girmesine izin verip vermeyeceğinizi soracaktır. Bu konudaki sıkıştırmalarına kulak asmayın. Bu kapıyı açmaya değecek tek kadın annenizdir. Eğer aşkın her şeyi paylaşmak olduğunu sanıyorsanız aşkı anlayamadınız demektir.
  14. Kadınların iki farklı hayatı vardır. Dışarıya iyi kız görüntüsü verirken aslında içlerinde bir fahişe yatar. Çünkü kadınlar da bilir ki hafifmeşrep olmak değerlerini düşürür. Bu yüzden hafifmeşrepliği tamamen bırakmak yerine böyle davranmıyormuş gibi insanları kandırmayı tercih ederler.
  15. Bir kadın ne kadar çok adamla yatmışsa benliği o kadar yara almıştır. Onlarca adamla yatmış bir kadın aslında seks yoluyla erkekleri obje haline getirmiş demektir. Bu kadınlarla ilişki yaşanmaz. Onlar da bunu bildikleri için erkekleri kandırmak amacıyla yattıkları adam sayısını düşük gösterirler.
  16. Eğer bir kadının yattığı adam sayısını tam olarak bilmek istiyorsanız bu konuda onu yargılamıyormuş gibi davranın. Hatta siz de onlarca kadınla yattığınızı söyleyin. Bu durumun verdiği rahatlıkla doğruyu söyleyecektir.
  17. Kadınların büyük çoğunluğu kötü olan yanlarını değiştirmek yerine karşı tarafı kandırma becerilerini geliştirmeye çalışırlar.
  18. Kadınların psikolojiyle ilgili üniversite bölümlerine ilgisi, bu alandaki becerilerini artırarak çıkar elde etmeye çalışmaktan başka bir şey değildir.
  19. Kadınlar erkeklere ahlak dersi vermeye bayılırlar. Böylelikle daha temiz görünerek karşı tarafı suçlu hissettirmeye çalışırlar. Asla kendinizi ona ispatlamaya çalışmayın.
  20. Kadınların hatası asla görülmez, erkeklerinki ise asla unutulmaz.
  21. Babasız ya da zayıf bir babayla büyüyen erkeklerin kadınsı davranışlar sergileme ihtimali daha yüksektir. Aynı şekilde babasız veya zayıf bir babayla büyüyen kadınlar da erkeksi davranışlarda bulunur. Kötü yetiştirilmiş çocuklar iyi bir yetişkin olamaz. Tabii ki bu insanların arasında kendini geliştirenler de vardır; ama sayıları çok azdır. Çocuğunuz varsa ona iyi örnek olun. Babaların daha erkeksi ve sert olmaları, annelerin de ailelerinden daha önemli olmadıklarını bilerek kendi istekleri uğruna kocalarına ve çocuklarına ihanet etmemeleri gerekir.
  22. Hayatta olmak istediğiniz yerde değilseniz kadınlarla ciddi ilişkilere girmeyin. Hem aklında her daim ilk haliniz olacak, hem de onun ihtiyaçları sizin ilerlemenizi engelleyecektir. Siz vücudunuzu ve işinizi geliştirmeye uğraşırken o mızmızlık yapmakla, negatif enerji yaymakla ve kendi sorunlarını size yüklemekle meşgul olacaktır. Onun olumsuz tavırları sizi de etkileyecektir.
  23. Kadınlar çoğu zaman bir kazanç olmaktan ziyade bir borçtur. Tüm paranızı, zamanınızı, kaynaklarınızı yutan bir kara deliktir. Zaten bu yüzden erkeğin bağlılığı değerlidir. Dolayısıyla bunun boşa harcanmasına, gasp edilmesine izin vermeyin. İlişkileriniz konusunda seçici olun.
  24. Kadınlar her zaman en iyisini hak ettiklerini düşünürler. Hepsi olmasa bile çoğu böyledir. Bir erkeğin gösterdiği çabayı nadiren takdir ederler. Kadının bir sorunu mu var? Bunun çözülmesini rica değil talep eder. Ona göre bir erkeğin kendisine yardım etmesi tercih değil zorunluluktur. Fakat yardım eden erkeği de asla takdir etmez ve ona saygı göstermezler; çünkü kadınlar doğaları gereği her şeye hakları olduğunu düşünen narsistlerdir. Bu davranışları değiştirilebilir; ama bir erkek bunu yapmazsa kadın kendi başına değişmez.
  25. Kadınlar nadiren takdir eder ve çoğu zaman beklenti içinde olur.
  26. Kadınlar bencildir, soyut düşünme yetenekleri yoktur. Kendilerini etkilemeyen şeyleri umursamazlar. Eğer bir kadının bir konuyla ilgilenmesini istiyorsanız ona bundan nasıl etkilendiğini gösterin. Yoksa ilgisiz kalacaktır.
  27. Kadın bencilliği dünyayı soyut bir varlık olarak algılamaz, daha çok tecrübe edilecek uyarıcı olarak görür. Dolayısıyla gerçeklik algıları kendilerinden bağımsız değildir.
  28. Kadınlar sürü psikolojisine son derece yatkındır. Grupta sivrilmeyi sevmezler, sürekli olarak normal görünmeye çalışırlar. Bu çaba erkeklerde de vardır; ama kadınlarda çok daha belirgindir.
  29. Kadınların büyük çoğunluğu kendini dış görünüşüne göre tanımlar, dolayısıyla vücutları ölçüsünce var olabilirler. Güzelliğinden çok zekâsına güvendiğini söyleyen kadınlar, güzel olanları kıskanır; çünkü güzellerin kolayca kazandığını elde etmek için daha çok çalışmak zorundadırlar.
  30. Eğer tepedeki yüzde 20’lik erkek grubuna dâhil değilseniz kadınlar sizi yok sayar. Kadınlar erkeklerin daha kolay yaşadığını söylerken tepedeki yüzde 20’lik grubu kasteder. Hatta bu düşünceye o kadar körü körüne bağlıdırlar ki kendilerinin altında kalan erkeklerin yaşadığı zorlukları bir an bile görmezler. Bu adamlar “görünmezdir”, hipergami sayesinde varlıkları yok sayılır ve asla kadınların radarına girmezler. Diyelim ki cesaretlerini toplayıp bu kadınlara ilgi gösterdiler, anında utandırılıp tacizci ilan edilirler.
  31. Asla bitiremeyeceğiniz bir ilişkiye başlamayın. Kadına bağımlı hale geldiyseniz terk etme zamanınız gelmiş demektir.
  32. Kadınlar kaypaktır, güvenmeyin. Daha genel olarak söylemek gerekirse, insanlara belli işler için güvenin; ama bu işleri birbirinden ayırın. Bir domino taşı düşünce diğerleri de devrilmesin. Böylelikle sonuca olan bağımlılığınız ortadan kalkar ve rolünü iyi oynayamayan adamların yerine yenisini getirebilirsiniz. Kadınlarla ilişkilerinizde de bu taktiği uygulayın.
  33. Kadınlar için itibar her şeydir. Bütün ahlaki değerlerin, kuralların ve ilkelerin üstündedir.
  34. Kadınlar eleştiriden ve yargılanmaktan nefret ederler. Eleştiriniz yapıcı bile olsa bunu itibarlarına bir saldırı olarak görürler. Erdemli görünmek için gerçeği aradıklarını söylerler; ancak gerçeği duymaya katlanamazlar. Dolayısıyla kadınlarla konuşurken gerçeği bir çocuğa anlatır gibi süsleyip püsleyerek sunmak gerekir.
  35. Kadının ne dediğine değil ne yaptığına bakın. Kadınlar inanılmaz sıklıkta yalan söylerler. Bunun üstüne bir de bencilliklerini ekleyin, karşınızda sözleri gerçekle uzaktan yakından alakası olmayan birini bulursunuz. Bu arada, kadınlara kırmızı haptan asla bahsetmeyin. Sadece uygulayın. Bu fikirlerden nefret etseler de etkilerine bayılacaklar.
  36. Kadınlar mantık, olgunluk, düşüncelilik, kendini bilmek vs. gibi sahip olmadıkları özelliklerle övünmeye bayılırlar.
  37. Kadınlar sürekli olarak ergen kalırlar. Boş özgüveni ve şahsi tercihlerini olgunluk zannederler. Girişken olmak olgunluk değildir. Olgunluk, bir insanın ne kadar sorumluluk alabildiği ve bu sorumluluğun getirdiği baskıyı ne kadar kaldırabildiğiyle ölçülür. Kadınlar, erkeklerle kıyaslandığında, bu iki beceriye nadiren sahiptir.
  38. Kadınlar 18 yaşından sonra pek olgunlaşmaz. Sadece daha zor beğenmeye ve her şeyi hak ettiklerini düşünmeye başlarlar. Varlıklarını gözlerinde büyüterek aydınlanma yaşadıklarını zannederler. Sürekli olarak olgunluktan bahsettiklerini duyarsınız; ama aslında bu bir manipülasyondur. Kadınların erkeklere olgunluk dersi vermesi komiktir; çünkü hoşlarına gitmeyen erkek davranışlarını çocukluk olarak görürler. Erkeklerden daha erken olgunlaşıyor gibi görünseler de aslında erkekler kadar uzun bir olgunluk süreci geçirmezler.
  39. Kadın doğası gereği ilgi meraklısıdır, dramı sever, mızmızlanır, hemen ağlar, hayalcidir ve öz eleştiride zayıftır. Bunlar genelde çocuklarda görülen huylardır. Dolayısıyla kadınların erkekler kadar olgun olmadığını söylemek onlara haksızlık değildir.
  40. Kadınlar oyun oynamayı sever; ama bir yandan da oyun oynamaktan ve oynayanlardan nefret ettiklerini söylerler. Bu da oyunlarının bir parçasıdır.
  41. Kadının bilinçaltı beynini her zaman gölgede bırakır. Kadınları yöneten mekanizmalar evrenseldir, herhangi bir kadına özgü değildir ve kadının karar verme sürecini büyük ölçüde etkiler. Kadının yüzeysel özelliklerinin farklı olması bu mekanizmayı değiştirmez.
  42. Bir adamın erkekliği hareketleriyle, bir kadının kadınlığı ise yaşıyla anlaşılır. Kadınlar, tıpkı sevmedikleri erkek hareketlerini çocukça gördükleri gibi, kendilerine gelen eleştirileri de genç kız ve kadın ayrımı yaparak savuşturmaya çalışırlar. Mesela burada bahsettiğimiz fikirleri bir kadına anlatsanız bunun kadınlar değil genç kızlar için geçerli olduğunu söyleyecektir. İşin komik yanı ise bunu diyen kadın kaç yaşında olursa olsun asla kendini genç kız olarak görmeyecektir.
  43. Aslında elde edebileceğiniz bir kadının size bakmayacağını düşünüyorsanız size bakmaz. Bu kendini gerçekleştiren bir kehanettir.
  44. Erkeklerin ruhunda mantık ve felsefe vardır. Kadınların ruhunda olayları duygularına göre yorumlamaya yatkınlık vardır.
  45. Bir kadın ne kadar güzelse yaptığı saçma sapan hareketler erkekler tarafından o kadar hoş görülür. Ama kendi iyiliğiniz için bunlara asla göz yummamanız gerekir.
  46. Kolayca bağlanan ve ilgisini cömertçe dağıtan bir adam erkeğin orospusudur. Sürekli kullanılır; ama duygusal olarak asla karşılık alamaz. Bu tek taraflı dinamiğe friendzone denir.
  47. Kadınlar hayatlarında her zaman gerçek bir erkek ararlar. Eğer bir ilişkiniz varsa ve yeterince erkeksi davranmıyorsanız kadın sizi aldatır. Bunun olacağı kesindir, kadın sadece doğru zamanı beklemektedir. Bu yüzden ilişkinin devam etmesi kadına değil erkeğe bağlıdır.
  48. Erkekliğinden rahatsız olan bir adamsanız kadınlar duygularınızı istismar ede ede size erkek olmayı öğretir; çünkü sert aşktan keyif alırlar. Onun canınızı acıtması sizi daha iyi bir erkek olmaya teşvik edecektir. Erkeklerin kırmızı hapla tanışmasını sağlayanlar genellikle kadınlardır.
  49. Erkekler kadınlara güvenmezler; çünkü kadınların mantıksız davranışları inandırıcılıklarını zedeler. Kadınlar da erkeklere güvenmezler; çünkü erkeklerin bağlılık hissetmeden sadece bedenlerini arzulamasından korkarlar.
  50. Sosyal statüsü düşük adamlar ne yapsa suç olur, yüksek olanların ise yaptıkları her şey kesesine kâr kalır. Sosyal statünüz ne kadar yüksekse kuralları o kadar rahat çiğnersiniz.

Jordan Peterson’ın yeni kitabı “12 Rules for Life” piyasada

Jordan Reis‘in yeni kitabı “12 Rules for Life: An Antidote to Chaos” (Yaşam için 12 Kural: Kaos Panzehiri” kitabı sonunda piyasaya çıktı. Aşağıda, kitabın resmi tanıtım videosunda Jordan Peterson kitabı tanıtıyor.

 

Kitabın resmi tanıtım yazısı şöyle :

Modern dünyada herkesin bilmesi gereken şeyler nelerdir? Ünlü psikolog Jordan B. Peterson’ın bu en zor sorulara cevapları antik geleneğin büyük bir çabayla kazanılmış gerçeklerini en son bilimsel araştırmaların çarpıcı bilgileri ile birleştiriyor.

Komik, şaşırtıcı ve bilgilendirici bir şekilde Dr. Peterson bize neden kaykay yapan çocuklara karışmamamız gerektiğini, çok kolay eleştirmeye yatkın insanları nasıl korkunç bir sonun beklediğini, sokakta bir kedi görürseniz neden durup kafasını okşamanız gerektiğini anlatıyor.

Daha basit bir canlı olan istakozun sinir sistemi bize dik durmak (omuzlarımız geride) ve hayatta başarı hakkında ne söylüyor? Antik Mısırlılar neden en yüksek tanrı diye dikkat verebilme kapasitesine taptılar? Kindar, kibirli ve intikam dolu bir hale gelen insanları nasıl ızdırap dolu yollar bekliyor? Dr. Peterson geniş bir çerçevede disiplin, özgürlük, macera ve sorumluluk konularını tartışıyor ve dünyanın bilgeliğini 12 pratik ve derin yaşam kuralına süzüyor. 12 Rules for Life, okuyucusunun zihnini ve ruhunu yüceltip dönüştürürken, modern bilim, inanç ve insan doğası ile ilgili bilinenleri sarsacak.

Toronto Üniversitesi Psikoloji Profesörü Jordan Peterson,  ilkin Social Justice Warrior‘larla (SJW) girdiği başarılı mücadele ile gündeme gelse de, genç erkeklerin hiç duymadıkları, ama eksikliğini derinden hissettikleri sorumluluk ve hayatına yön verme mesajları ile kısa zamanda erkek popülasyonu tarafından yoğun takip edilen biri haline geldi. Peterson’u erkekler arasında bu kadar meşhur eden şey, erkeklerin babalarından duymaları gereken ama artık hiç duymadıkları mesajları veriyor olması. 12 Rules for Life: An Antidote to Chaos adlı kitabı Ocak 2018'de piyasaya çıkan kitap, Peterson'un Maps of Meaning: The Architecture of Belief  adlı bir kitabı da mevcut. Jordan Peterson'un Türkçe çevirilerini burada Jordan Peterson Türkçe etiketinden takip edebilirsiniz.

Yüzde 3

Bugün Aldatan Adam yazısında yorumlarda Benibilenbilir rumuzlu okurla  20 – 80 kuralını tartışırken şu aşağıdaki yorumu yazdım ve yüzde 3 kuralı aklıma geldi :

İkincisi ise benim web loglardan gözlemlediğim buraya günde yeni 600 kişi geliyor ama sadece 20 kadarı kalıyor. Çoğunun “ne saçmalıyor lan bu kadın düşmanları” diye çıkıp gittiğine eminim. Kalan yüzde 3’ün içindeki bu bastırılmış erkek ise “dur burda birşey var” dedirten güç olduğu ve okurlar içinde oyunu öğrenebilecek kişi oranının çok daha fazla olduğu inancındayım. Tabii ki bu böyle mi, yoksa benim iyimserliğim mi, zamanla anlaşılır.

Sanırım 2015 yılında vefat eden self-help yazarı Wayne Dyer anlatmıştı. Amerika Birleşik Devletleri’nde Macy’s adlı büyük bir mağazalar zinciri var. Bu şirket zamanında gazetelere yönetici ve denetçi aradıkları iş ilanları vermiş. İlanları gören sendika da kazan kaldırmış. “Neden böyle nitelikli yönetici işlerini şirket dışından insanlara açıyorsunuz da bizim çalışanlarımıza önermiyorsunuz?”

Macy’s yöneticileri özür dilemişler ve demişler ki “tamam işi çalışanlarımıza önereceğiz ve tek yapmaları gereken haftada sadece iki kere 3er saat fazladan şirkette kalarak eğitim almaları. Biz istekli adayları birkaç ay eğiteceğiz ve yöneticiliğe terfi ettireceğiz. Böyle başlayıp tüm bir mağazanın yöneticisi olmaya tırmanan bir kariyer rotası edinebilirler.”

Düşünürseniz büyük bir fırsat. Saati 7 Dolar çalışan bir kasiyer için örneğin, haftada sadece 6 saat eksta zaman harcayarak, bedava bir eğitim ile yönetici olma fırsatı! Tahmin edin şirket içinde bu pozisyona başvurabilecek çalışanların yüzde kaçı bu işe başvuruyor. Sadece başvurudan bahsediyoruz, eğitime katılıp sonra zorlanıp gitmeyenden falan değil.

Yüzde 3!

Bu oran sadece bu hikayede karşımıza çıkmıyor. Konu ne olursa olsun insanların sadece yüzde 3’ü, fırsat karşılarına çıktığında eksta çaba harcayarak onu yakalamaya çalışıyor. Haftada sadece 6 saat daha fazla zaman harcayarak çok daha iyi bir iş, kariyer rotası, daha iyi bir hayat ve daha fazla para kazanma fırsatı varken sadece yüzde 3 başvuruyor.

Bir konuda tepeye oynarken tabii ki ilk olarak odaklandığınız şey, kendinizi bir önceki güne göre daha iyi hale getirmek. Ama herhangi bir alanda daha iyi olmak için ekstra çaba harcamaya başladığınızda rekabet ettiğiniz kişi sayısı da öyle çok değil : topu topu yüzde 3!

Kırmızı Hap ile kendinizi geliştirirken örneğin, karşınızda Türkiye’de size rakip olabilecek tüm erkekler de tepeye çıkmak için çalışmıyor. Çalışanın oranı yüzde 3 bile değil muhtemelen. Bize en çok sorulan sorulardan biri de neden bu bilgileri herkese açıp rekabet yarattığımız.

Bu siteye her ay 11 bin kişi geliyor. Bu sayı hızla artıyor aslında, daha 2 ay önce bunun yarısı idi, muhtemelen gelecek ay sonunda 2 katı olacak. Sadece kadın – erkek ilişkileri konusunda değil, kendini geliştirme ile ilgili de yazıp çiziyoruz. Peki sizce bu bilgiyi eline alıp harekete geçen erkeklerin oranı nedir?  Yüzde 3? Belki daha az, ama daha fazla olduğunu sanmam. Doğanın kanunu bu, çoğu insan çaba bile göstermiyor. Jordan Peterson‘un dediği gibi “yapmaması gerektiğini bildiği halde yaptığı şeyleri yapmaya devam ederek” ve “yapması gerektiğini bildiği şeyleri yapmaya hiç başlamayarak” yaşıyor ve ölüyor. Bu konuda Skeptico daha yeni şu tweeti atmıştı.

Oyun da aynı. Dışarı çıkıp daygame oynamayı deneyenlerin oranı nedir? Hani kızları görünce nutku tutulup da tek kıza yürüyemeyenden bahsetmiyorum. Bu işe niyet ederek dışarı çıkan ve en azından deneyen oranı. Yüzde 3.

Eğer disiplinli bir şekilde harekete geçebiliyorsanız aklınızdan çıkmasın, rakibiniz sadece yüzde 3.

14 – 18 yaş arası gençlere tavsiyeler

Lise çağında kırmızı hapla tanışan erkeklere tavsiye yazmam istendi. Daha önce bir yorumu cevaplarken konuya girmiştim ama şimdi daha geniş kapsamlı bir yazı yazmanın zamanı geldi. Aslına bakarsanız bu sitedeki çoğu tavsiye sizin için de geçerli. Fakat bu yazı ile beraber sadece size hitap eden ve kırmızı hapı daha sade dille anlatan birşeyler yazarak devam edeceğim.

Alışkanlıklar

Öncelikle alkolden, sigaradan, uyuşturucudan, pornodan ve video oyunlarından uzak durun. Bu sonuncusu zor olabilir ve kararında video oyununun stres atan birşey olduğunu biliyorum. Ama 4,000 saat Dota tecrübem var adamlarından olmayın (4,000 saat uçuşu olan adam birçok havayolu şirketinde Airbus A320 kaptan pilotu olabilir, 4,000 saat video oyunu ile çöpe atılmayacak kadar değerli birşey).

Spor

Ağırlık kaldırın ama balon gibi şişmeyin. Yirmilerinizin başında soldaki adam gibi değil, sağdaki adam gibi olmayı hedefleyin :

Soldaki fotodaki adam kaslarını her ağırlık setini 8 – 15 kere yaparak kas yığmış. Şöyle anlatayım. Kasların görünüşünü etkileyen 2 tip kas gelişimi var. Bunlardan birincisi, her sette 8 – 15 tekrar yaparak kasları büyütmektir. İkincisi de, her sette 3-5 tekrar yaparak kasları sertleştirmektir. Bu iki tip egzersizi de yapmalısınız. Örneğin önce kaslanmak için yüksek tekrar sayılı şekilde çalışıp sonra bu kaslara şekil vermek için düşük tekrarlı setlere girmeniz lazım. Sadece yüksek tekrar ile soldaki adama dönersiniz.

Ağırlık kaldırarak, özellikle 20 yaşına kadar kemik yapınız gelişmeye devam edeceği için testosteronun etkisi ile köşeli çene gibi 20’lerinde kızları deli edecek fiziksel özellikler kazanabilirsiniz. Herkesin anatomisi ve bu tür şeylerden faydalanma oranı farklı ama çoğunlukla çalışır bir yöntemdir bu.

Gym ile beraber gitmez ama iyi bir dövüş sanatı öğrenin. Ama çıkıp serserilik etmemek için işin içine bu sanatların felsefesini de katın. Sokakta iyi bir boksörü kolay kolay hiçbir Uzakdoğu dövüş sanatçısı deviremez, boks yapmanızı şiddetle tavsiye ederim. Bunun harici muay thai, jiu jitsu ve hatta bulabiliyorsanız Mixed Martial Arts yapın. Bir kavga çıkarsa ve gerekirse kendinizi savunacak güç ve yeteneğe sahip olmalısınız. Ve bu güç ve yeteneği bilip, yanınızda sizinle beraber kaçacak hıza sahip olmayanız gereken biri olmadığı sürece kavga gördünüz mü kaçacak bilgeliğe de. İyi dövüş sanatı alntrenmanı yapan biri çok hızlı koşar, kaçarsanız çok büyük ihtimalle yakalanmazsınız. Ama şunu da söyleyeyim, bu tür kavga arayan adamlar, dövüşebilen erkeğin vücut dilini ve kas kitlesini okumayı ve onlardan uzak durmayı bilirler.  Örneğin okuldaki zorbaların sizi aslında yine yere yapıştıracak güce sahip olmalarına rağmen sizden uzak durmaya başlayacaklarını farkedeceksiniz.

Sizin yaşınızda kızlar (yaklaşık 16 – 24 arası) kızlar görsel çekiciliğe çok daha fazla önem verirler. Çirkin bile olsanız eğer spor ile ciddi uğraşırsanız, birçok yakışıklı patatesten daha avantajlı olabilirsiniz.

Meslek

Eğer üniversiteye gidecekseniz sınava iyi çalışın ve kazanabileceğiniz en iyi üniversiteyi kazanın. Eğer çok ciddi bir tutkusu olan azınlıktan değilseniz, iyi para kazandıracak, az çok sevebileceğiniz bir mesleğe yönelin. Kızların veya başka şeylerin önüne geçmesine izin vermeyin.

İyi bir üniversite okumak için elinizden geleni yapın ama eğer üniversiteye gitmeyecekseniz ya da gidemeyecekseniz de bir işte ustalaşmaya bakın. Bir zanaatte ustalaşmak, üniversiteye gitmeyecekseniz hayata atılmanın en iyi yollarından biri gibi görünüyor. Şu an maalesef toplumda bir “üniversite balonu” var, eskiden liseden düz girilebilecek işlere bile aslında hiç gerek olmamasına rağmen üniversite diploması istiyorlar. Herkes çöpten de olsa üniversite diploması peşine düşünce, bazı zanaatlarda açık olmaya başladı. Bu zanaatlar nedir diye araştırıp onlara yönelebilirsiniz. Örnek olarak veriyorum, örneğin bazı Asya ülkelerinde vinç operatörü açığı olduğundan, vinç operatörü, üniversite diplomalı mühendisten daha fazla kazanabiliyor.

Meslek seçerken arz – talep olayına da dikkat edin. Bir mesleği yapmak isteyen insan sayısı ne kadar çoğalırsa, o mesleğin ekonomik değeri düşer. Örneğin ihtiyaçtan daha fazla insan öğretmen olmak için okuyorsa, öğretmenliğin meslek olarak size getirisi düşer. Seçeceğiniz meslekte buna dikkat edin.

Türkiye, maalesef hiç kimsenin gerçekten çok çalışarak bir yere gelebileceğine inanmadığı bir ülke. Herkes maaşından, işinden, okulundan şikayetçi ama kimseni de çok çalışıp daha iyi bir yere gelinebileceği inancı yok. Bu ülke için kötü birşey ama eğer siz çok çalışmayı göze alıyorsanız bu sizin için bir avantaj. Yani tepeye çıkmak için Güney Kore’deki gibi herkesin çok çalıştığı bir ülkedeki gibi kasmaya ihtiyacınız yok.

Eğer KH size ağır geliyor ve kadın – erkek ilişkileri sizin sınava ya da mesleki eğitiminize negatif etkisi olduğunu düşünüyorsanız, monk mode’a girmekten çekinmeyin. Zaten eğer küçük bir yerde yaşıyorsanız (ben öyle idim), seks yaşamı zor.  Koklaşmayı da bir iki sene erteleyin, zararı yok.

Disiplin

Disiplinli olun.

Müzik

Bir müzik aleti çalmayı öğrenin. Eğer mümkünse bu, bir grupta çalabileceğiniz bir alet olsun. Elektro gitar, bas gitar veya bateri. Bildiğim kadarı ile bas gitar çalan açığı var mesela ama ben elektro gitarı tavsiye ederim. Müzik aleti çalmak, insanın ruhunu ve sosyal hayatını çok güzelleştiren birşey. Hem de eğer dediğim gibi böyle arada amatör olarak gruplarda çalabileceğiniz birşey olursa, 20lerinizde kafanıza gökten hatun yağar.

İngilizce

Çok şey söyledim ama İngilizce öğrenin. Muslukçu olacaksanız da İngilizce öğrenin, bilgisayar mühendisi olacaksanız da İngilizce öğrenin. Hem üniversite sınavı, hem spor hem de İngilizce size program olarak ağır gelebilir ama en azından öğrenmeye başlayın. İyi seviye İngilizce bilmek için 1,000 saat çalışmış olmak gerekiyor. Günde 1 saat çalışarak 3 yılda öğrenirsiniz, 2 saat çalışarak 1.5 yılda.

Türkiye, dünya nüfusunun yüzde 1’i. Sadece Türkçe ile hep bu yüzde 1’in içinde kalacaksınız. İngilizce ise sizi Dünyanın nüfus olarak yüzde 30’una ama ekonomi ve kültür olarak yüzde 80’ine açacak. Önünüze birçok fırsatlar çıkaracak. Örneğin İngilizce bilirseniz, sadece YouTube’dan iyi seviyede bilgisayar programlama öğrenmeniz mümkün.

Kadın – Erkek İlişkileri

AMAN HA HİÇBİR KIZI HAMİLE BIRAKMAYIN. Yazık edersiniz gençliğinize. Kondom şart. Aşağıdaki bölümü bir daha okuyun :

Tomassi’nin 5 Numaralı Demirden Kanunu
Doğum kontrolünü ASLA bir kadının eline bırakma.
Kadınların kullanabileceği 41 çeşit doğum kontrol yöntemi varken erkeklerin kullanabileceği sadece 2 yöntem var : vazektomi ve prezervatif – sizin kadının tercihine karşı elinizdeki tek silah, pratik olarak prezervatif.
Bir kadının bir erkeği hayat boyu kendine bağlaması ile aranızdaki tek engel ince latex zar. Her zaman korunun. Karısı ve kız arkadaşı doğum kontrol hapı kullandığı için korunmasız rahat rahat seks yapan ve sonra da bir şekilde hap çalışmadığı için çift çubuğu eline alan o kadar çok erkek var ki! Burada çalışmayan tek şey doğum kontrolünü partnerlerinin insiyatifine bırakan bu arkadaşların kafası.

İyi çocuk olmayınSadece kendiniz olmayın, gerekiyorsa değişin. Özellikle ama özellikle Sözlerinin Erleri yazısındaki gibi bir babanız varsa, “aşağılık herifin teki olan” babanızın tam tersi olma azmi ile annenizin avucunda feminen propogandanın oyuncağı olmayın. Babanız nasıl olursa olsun zaten size “oturarak işeyen”, daha “iyi”, kadınlar tarafından daha kabul gören (!?!?) erkek olmanız prpopogandası pompalanacak. Babanız hayvan herifin teki diye, bu propogandaya çok daha açık hale gelmeyin.

Yeri gelmişken söyleyeyim, annenizle aranıza mesafe koyun. Annenize sırtınızı dönün ve o da kadın diye düşman kesilin gibi bir gerizekalılıktan bahsetmiyorum. Annenize iyi niyetli ama bu iyi niyetinin size artık bu yaşta pek yararı olmayan biri gibi davranın. Annenizin oğluşu olmayın, herşeyi arkanızdan annenize toplatmayın. Daha bağımsız olun. Akdeniz ülkesi erkeğisiniz. Bizim gibi ülkelerde annelerin oğulları üzerindeki etkisi olması gerekenden çok fazla. Zaten baba denilen adamın erkek çocuğuna rol modeli olmak gibi bir derdi yok. Kendinizi daha bağımsız hale getirin ve annenizin kanatları altından en kısa zamanda çıkın. Evi terk edin demiyorum, aman ha. Sadece, daha erkek şeyler yapmaya kalktığınızda (boks, sabah 6’da kalkıp spor yapmak, spor salonuna gitmek, gerekirse kavgadan kaçmamak, vs …), anneniz “aman oğlum üşüme, aman oğlum yorulma, aman oğlum bla bla …” diye girecek olaya. Bu tür “aman oğlum gel şurda dizimin dibinde  tavşan ol, sana zarar gelmesin” tarzı şeyleri dinlemeyin.

18 yaş altı, feminen propogandanın kafanıza ONEitis‘i aşıladığı yaşlar. Kızlara ilgi duymaya başladığınızda, gidip bu konuda tavsiye arayacaksınız ve toplum, medya ve kültür ise size feminen propoganda aşılayacak. Hatta muhtemelen bu propoganda daha taze aşılanmış ve siz de bunun yüzünden yandığınız için burayı okuyorsunuz. Öncelikle aşk hiyerarşisi yazısında yazdığımız aşk uçurumunun farkında olun :

Erkek doğasının aptallığı, kadının anaç içgüdülerinin özüyle ilgili sadakatin, romantik aşk için de ulaşılır olduğuna dair inançtır. Erkek budala bir şekilde, annesi kendisini nasıl sevdi ise idealleştirdiği kızarkadaşının da kendisini öyle seveceğine inanır. Kadınların çocuklarını nasıl sevdiklerini gözlemleyerek kadınların büyük bir sevgi kapasitesine sahip olduğunu çıkarır. Bu doğrudur, kadınların büyük bir sevgi kapasitesi vardır. Ama maalesef bu büyük sevgi sadece çocuklarına reserve edilmiştir ve erkeklerinin ulaşımına açık değildir. Bu nedenle erkeğin kadın aşkı konusundaki ideali gerçekçi değildir.

Sizin yaşınız öyle tek bir kıza aşık olup da yarı romantik bunalımlarla geçireceğiniz bir yaş değil. Bu gerçi her yaşta aptalca da, özellikle sizinki gibi yaşlarda olan herşey gelip geçici olduğu için daha bir aptalca.

Siz aslında 20lik abilerinizden daha şanslısınız. Siz Alfanın Kökeni yazısında bahsedilen beyin yıkamaya abileriniz kadar uzun maruz kalmadınız. İkincisi de orda ve doğal yetenek mitindeki gibi bir erken başlama avantajınız var. Şöyle söyleyeyim. Diyelim 15 yaşındasınız. Her ay sadece 1 kıza yürüyerek oyununuzu geliştirmeye başlasanız, 22 yaşına gelmeden 84 kez oyununuz geliştirme fırsatınız olur. 22 yaşında kh ile tanışmış bir erkek daha yeni başlarken (ki size bu yaş büyük görünse de çok genç aslında) siz muhtemelen artık ustalaşmış olursunuz.

Bu siteyi biraz okudu iseniz, bizim ilişkilerde başarı tavsiyelerini “demir tavında dövülür” atasözündeki taktikle verdiğimizi anlamışsınızdır. Yani, demiri ateşe atmadan demire şekil veremezsin. Bunun sadece okuyarak ilişkiler nirvanasına erilen bir metodu olsa idi onu burda bedava değil best seller olacak bir kitapta yazardım ama öyle bir yöntem yok.