Jordan Peterson – Erkekliğe Geçiş Ritüeli

Bu yazı, Kişilik ve Dönüşümleri Kitabından ders notlarından alıntıdır.

Erkeklerin geçiş ritüellerinin olması, genç kadınların geçiş ritüellerinin olmasından çok daha fazla rastlanan bir şey. Bunun neden böyle olduğunu bilmiyoruz ama erkekler kadınlara göre çok daha görkemli bir şekilde yanlış yollara sapabiliyorlar. Ama bu konuda birbiriyle çatışan teoriler var. Mesela bazı teorilere göre kadın geçiş ritüellerine gerek yok zira onların geçiş ritüellerini zaten doğa hallediyor. Bence bu olaya bakmak için kötü bir yöntem değil.

Kadınlar doğanın kaba gücü ile karşı karşıya kalacaklar. Ama erkekler bununla karşılaşabilirler ya da karşılaşmamayı seçebilirler yani burada bir bakımdan seçme şansı var. Erkekliğe geçiş ritüelleri bu seçim şansını ortadan kaldırıyorlar.

Tipik bir erkekliğe geçiş ritüeli şöyle: yeni ergenliğe adım atmış genç erkekler, ailelerinden ve aile bağımlılığından, ki bu gerçekte annelerinden anlamına geliyor, koparılıyor. Bu erkekler, iliklerine kadar işleyen bir korkuya kapılacakları bir durumun içine atılıyorlar. Erkekler bunu az ya da çok gönüllü yapıyorlar.

Diyelim ki 13 yaşındasınız. 13 yaşınızı düşünün. 13 yaşındayken insanlara aksini söylüyor olsanız bile karanlıktan korkuyor olacaksınız. 13 yaşında çıplak bir şekilde, zifiri karanlıkta bir ormanın içine bırakılırsanız korkudan dona kalırsınız. Korku sizi ele geçirir ki bu iyi bir şey zira dışarısı o saatlerde gerçekten tehlikeli bir yer. Tamam belki bir orman değil de bir parka konuluyorlar. Ama yine de dışarıda ve zifiri karanlık ve korku içindeler. Orada neyden korkacaksın ki diye sorabilirsiniz. Bu soruya, hayal gücünüzün yarattığı hayali şeylerden korkuyor olabilirsiniz diye cevap verebilirsiniz. Sonra şunu sorabilirsiniz: kendi hayal gücünüzden mi korkuyorsunuz yoksa hayal gücünüzün temsil ettiği şeylerden mi? Eğer orada gerçek bir tehlike yoksa hayali şeylerden korktuğunuzu düşünebilirsiniz.

Blair Cadısı filmini izlediniz mi? Kaçınız izledi? … Kaçınız izlemedi? Blair Cadısı bir korku filmi. Şimdi iki çeşit korku filmi vardır. Birincisi, kanın gövdeyi götürdüğü korku filmleri ve bence bu filmler sizi iğrenme duygusuna maruz bırakıyorlar. İkincisi ise korku içeren korku filmleri ve bu filmlerde kanın gövdeyi götürmesine gerek yoktur. Bu filmler sizi öylece korkutmak üzere yapılırlar ve Blair Cadısı filmi bu türe iyi bir örnek. Zira tüm film boyunca olan şey, hiçbir şeyin olmaması. Ama siz her saniye çok korkunç bir şeyin olmak üzere olduğundan korkarsınız. Ve korkunç bir şey olacağı hissi, film boyunca sürekli tırmanıştadır.

Yani sizi oldukça radikal bir belirsizlik haline koyuyorlar ve sizin rahatlamanıza izin vermiyorlar. Yani temel olarak sizin hayal gücünüzle oynuyorlar. Bu oldukça etkili bir şey. Korku filmleri genelde o korkunç sesleri çıkaran şeyleri göstermeyerek sizi daha çok korkutabilirler. Zira size ne gösterirlerse göstersinler, bu şeyin sizin hayal gücünüzde canlandırdığınız canavardan daha korkunç olma ihtimalinden azdır.

Karanlıktan korkmak oldukça anlaşılır bir şey zira biyolojik geçmişimiz boyunca birçok şanssız insan karanlığın derinliklerinde dolaşan yaratıklar tarafından parçalandılar ya da ağır yaralandılar. Aynı zamanda biz gündüz dolaşan yaratıklarız ve karanlıktan hoşlanmayız.

Bir erkeğe geçiş ritüeli yapacaksanız, onu 13 yaşındayken alıp karanlık bir mağaraya koyabilirsiniz. Mağaralar çok karanlık yerler. Bir mağaranın ne kadar karanlık olabileceğine inanamazsınız. Karanlık bir mağarada hiçbir şey göremezsiniz. Mağaranın ne kadar büyük ya da küçük olduğunu göremezsiniz. Mağaranın kafanıza çöküp çökmeyeceğini bilemezsiniz. Ve yerin ne kadar altında olduğunuzu bile bilemezsiniz, özellikle sizi oraya getirenler gözlerinizi bağlayıp sizin nerede olduğunuzu bilmemenizi sağlamak için sizi dolambaçlı yollardan oraya getirmişlerse. Belki de sizi oraya bırakıp giderler ve belki 3 gün geri gelmezler.

13 yaşındasınız ve orada oturup düşünüyorsunuz. Peki tam olarak ne düşünürsünüz? Aklınıza gelebilecek en korkunç şeyleri düşünürsünüz.

Bir daha buradan asla çıkamayacağım.

Beni bir daha asla bulamayacaklar.

Karanlıkların içinde yaşayan bir yılan gelip beni yavaş yavaş mideye indirecek hızlıca yemesi oldukça merhametli olacaktır.

Beni bir şey yemese bile burada aklımı kaçıracağım ve dışarı çıktıktan sonra ölmüşten beter olacağım.

Orada karanlıkta yaptığınız şey kısmen kendi hayal gücünüzün iblisleri ile yüzyüze gelmektir. Ve eğer buna dayanabilirseniz yetişkinliğe adım atarsınız.  Ve erkekliğe geçiş ritüeli budur.

Psikolojinin klinik teorilerine bakarsanız, bulabileceğiniz birçok şeyde aynı motif geçerlidir. Eğer daha iyi olmak istiyorsanız, neyle yüzleşmekten korktuğunuzu, neyden korktuğunuzu ve hatta belki neyden iğrendiğinizi bulmak zorundasınız. Ve kendinizi buna gönüllü olarak maruz bırakmalısınız ve bunun sizi dönüştürmesine izin vermelisiniz. Bu hiç de hoş bir deneyim değil, papatyalarla dolu bir kırda dans ede ede ilerlemek gibi bir şey değil. Bu sizin mutluluğunuz ve pozitif bir sürecin içinde olan bir şey değil. Bu, hayatın korkunç yanlarını meydana getiren şeylerle gönüllü olarak yüzleşmeyi gerektiren bir şey.

Fakat ilginç olan şu ki orada yüzeyin altında dolaşan arketip bir fikir var. Sizin hakkınızda göze görünenden çok daha fazla şey var. Ama bunlar dışarı çıkmak zorunda kalmadıkları sürece göze görünmeyecekler. Siz kendinizi tehlikeye atmadığınız sürece bunların ne olduğunu bile bilemeyeceksiniz.

Diyelim ki siz içe dönük, sosyal olarak uyumsuz ve nevrotik birisiniz yani fazlaca kaygı ve depresyon içindesiniz. Partilere gitmek istemiyorsunuz zira partilerde o korkunç tiran geziniyor ve sizi izliyor, sizi yargılıyor ve size ne kadar yetersiz ve gereksiz biri olduğunuzu söyleyip duruyor.

Partiye gittiğinizde insanlara bakmak bile istemiyorsunuz zira onlara her baktığınızda sizi acımasızca yargılayan tiranın yüzünü görüyorsunuz. Aslına bakarsanız insanların yüzlerine bakabilseniz onu görmeyeceksiniz ama bakmadığınız için orada olduğunu sanıyorsunuz. Neyse oraya gideceksiniz ve kendinizi bu korkunç duruma sokacaksınız. Eğer biraz şanslıysanız ve uyanıksanız, dış dünyadan size gelen tüm o bilgileri bir araya koyacaksınız ve bunlar sizin sosyal becerilerinizi geliştirmenizde size yardımcı olacaklar. Bu sizi daha sofistike biri yapacak. Bu olmasa bile en azından kendi korkularınızı tolere edebildiğinizi göreceksiniz.

Hangisi daha iyi? Korkmamak mı yoksa korkuyla başa çıkabildiğinizi bilmek mi? Tabii ki korkmamak ama onu boşverin zira korkmamak diye bir şey yok. Yani en iyi ikinci ve gerçekçi şey ise sizin kendi korkularınıza hükmedebileceğinizi bilmeniz. Klasik kişilik teorileri ile ilişkili konuşacağımız şeylerin çoğu tam olarak bu. Dünya toz pembe bir yer değil. Dünya korkunç bir yer. Ama siz sandığınızdan çok daha güçlüsünüz.

Kazandığınız güç ise kısmen iyi olmadığınız bir yere giderek orada elde ettiğiniz bilgidir. Böylece yeni yetenekler kazanıyorsunuz, üniversitede olduğu gibi. Ama bunun size dersin başında gösterdiğim videoyla igili ilginç bir kısmı daha var.  DNA aslında sanılandan daha karmaşık bir yapı. Sizi bir A durumuna koyarsak, DNA sizin beyninizin çalışma şekline göre yeni proteinler üretmeye başlayacak. Ama sizi tamamen farklı bir duruma koyarsak, bambaşka proteinleri üreten genler aktive oluyorlar. Bunun anlamı sizin potansiyel kullanımları olan ve en yüksek molekül yapısı seviyesinde kullanılmayı bekleyen biyolojik bir bilgi deponuz var. Ve siz kendinizi değişik yönlerde zorlarsanız, kendinizi test edebileceğiniz yeni şeyler bulursanız, şu an aktif olmayan bazı yanlarınızı aktive edeceksiniz. Tanrı bilir kendinizi tamamen aktive ettiğinizde neye dönüşebileceksiniz.

Şamanik ritüellerden biraz daha bahsedeceğim. Yetişkinliğe geçiş ritüeli arketipi var. Siz bunu kendi kendinize yapabilirsiniz ve size nasıl yapabileceğinizi anlatayım. Bu iyi bir hayat yaşamanın yollarından biri, en azından alternatifinden çok daha iyi. Diyelim ki peşinde koştuğunuz bir hedefiniz var. Ve bu hedefe aşırı sıkı bir şekilde bağlı olmak istemezsiniz zira bunun doğru bir hedef olduğu konusunda yanılıyor olabilirsiniz. Gerekirse bu hedefi bırakıp başka bir hedefe yönelebilirsiniz ama bir hedefe ihtiyacınız var.

Bir hedefin peşinde koşarken yolunuzun üzerinde engeller olduğunu fark edeceksiniz. Bu engellerden bazıları muhtemelen korkutucu ya da hatta iğrendirici engeller. “Öyle bir insana dönüşmek istemiyorum” diyebileceğiniz şeyler. Mesela sosyalist, solcu ütopya tipinde olanlarınız iş insanları ile ilgili böyle düşünebilir. Eğer böyle biriyseniz bundan yapabileceğiniz en hızlı şekilde kurtulmanızı tavsiye ederim.

Neyse siz “ne olursa olsun öyle olmayacağım” diyebilirsiniz. Yani bunu bir kenara koyup bundan uzak durabilirsiniz. Ya da bu şey sizi korkutuyordur. Kısacası, hedefinizin peşinde koşarken yapmasınız gereken ve sizde negatif duygular ortaya çıkaran şeyleri yapmaktan kaçınmayın.

Aslında tam tersini yapmalısınız. Diyelim ki bir hedefin peşinde koşuyorsunuz ve bir şeyin sizi korkuttuğunu ve bu şeyden kaçındığınızı gördünüz. İlk yapmanız gereken şey “İŞTE BAK! Bundan korkuyorum ve bunu yapmaktan kaçınıyorum! EJDERHA yani hazine! Tam olarak burada.”

Bu gerçekten doğru. Bir şeyden korkuyorsanız bunun anlamı sizin onunla başa çıkacak kadar gelişmemiş olduğunuzdur. Ve bununla başa çıkacak kadar gelişmiş biri olmanız lazım. Yani buna pozitif bir keşif olarak bakmalısınız. Zayıf olduğunuz bir yer buldunuz. Artık bunun ne olduğunu biliyorsunuz ve bunun üzerinde çalışabilirsiniz.

Diyelim ki içine kapanık birisiniz ve Cuma akşamı bir parti var ve siz bu partiye gitmek istemiyorsunuz. Hemen şunu düşünmelisiniz: “AHA! Demek ki bu partiye gitmeliyim!” Ve evet bu partiye gitmelisiniz. Zira nasıl yapacağınızı bildiğiniz şeyleri yapmayı zaten biliyorsunuz. Sizi asıl nasıl yapacağınızı bilmediğiniz şeyler rahatsız ediyor ve eziyor. Bu şeyleri öğrenmek tabii ki zor olacak ama bunları öğrenmek zorundasınız. Zira kendinizi aktive etmeniz gerekiyor. Zira bunu yaparsanız hayatın temelde ızdırap dolu olduğu gerçeğini daha fazla tolere edebilirsiniz.

Siz geliştikçe dünya daha güvenli bir yer haline gelmez. Aslında tam tersi, siz daha kendine güvenen biri haline gelirsiniz. Bu daha iyi zira zaten aslında güvenlik istemiyorsunuz. Muhtemelen macera istiyorsunuz. Muhtemelen sınırlarınızı zorlamak ve hayata katılmak istiyorsunuz.

Eğer güvenlik istiyorsanız ölü olsanız daha iyi. Zira o zaman başınıza bir şey gelmez ve tehlike de yoktur. Yaşamak demek dünyayla mücadele etmek demektir. Ve siz de dünya ile mücadele etme konusunda olabileceğinizin en iyisi olmayı istersiniz. Bütün bu ders boyunca kısmen bunu öğreneceğiz ve tabii ki kesinlikle klinik psikolojinin öğelerini öğreneceğiz. Zira tüm bunlar temel bir temanın etrafında dönüyorlar ve hepimiz bu temel temanın ne olduğunu bilmek istiyoruz. Zira hepimiz birer insanız. Bu öyküyü bilmek zorundasınız. Bu öyküyü bilmelisiniz ki nasıl davranacağınızı bilesiniz. Ama en azından ilk önce bu öyküyü bilmek zorundasınız.

Jordan Peterson Türkçe Kitap

Ortamın Alfası Olmak | Gerçek Liderlik?

Merhaba millet ben Mr Deer, daha önceki yazılarımdan ve videolarım dan beni birçoğunuz fazlası ile tanıyorsunuz. Bu bu video, sıkça sorulan Ortamlarda nasıl alfa olabilirim? ve Ortamdaki insanları nasıl domine ederim? Sorularına ithafen hazırlanmıştır. Gerçek Alfanın (Lider) ne olduğunu ve ortamalar da insanları gereksiz domine etmeye çalışan insanlara karşı ne yapılmalı konularını tartışırken yeni girilen ortamda ezik gözükmemek için ne yapılmalı? Sorusuna da bir iki tüyo ekliyoruz. İyi Seyirler!

Nasıl Eş Seçeriz? | Evrimsel Psikoloji & Temel İçgüdü

Merhaba millet ben Mr Deer, daha önceki yazılarımdan ve videolarım dan beni birçoğunuz fazlası ile tanıyorsunuz. kadın- erkek ilişkilerinde eş seçiminden ve evrimsel psikolojinin seçimlerimize etkisinden konuşacağız. Atalarımızın hayatı, birlikte olmak istediğimiz insanı seçme konusunda bizi nasıl yönlendiriyor? Kadınlar erkeklerde neyi çekici bulur? Erkekler neden kadınların dış görünüşüne önem verir? Bu soruların cevabı ve daha fazlası bu videoda, İyi seyirler.

Vaka Çalışması; İlgi Budalası Kız ve Uydu Erkek | Friendzone?

Merhaba millet ben Mr Deer, daha önceki yazılarımdan ve videolarım dan beni birçoğunuz fazlası ile tanıyorsunuz. Bu sefer konu bir ilgili bir ilgisiz davranan kız ve bunu yaşayan erkeğin içerisinde olduğu durumlar ‘Uydu Erkek ve Friendzone‘ . Bu konu hem danışanlarımda hem de çevremdeki insanlarda sıkça karşılaştığım bir durum ve yakın zamanda bir okurumun bana e-posta ile ulaşması ile artık bu konu hakkında bir video yapmalıyım diye düşündüm. Videoda hem okurumun sorununu inceliyoruz hem de bu durumdaki dostlarımızın neler yapabilecekleri üzerinden konuşuyoruz. Konu ile alakalı blog içerisindeki diğer yazıları da okumayı unutmayın!

Efendi Erkek Sendromu – 3

Önceki Yazı: Efendi Erkek Sendromu – 2

Efendi erkek sendromundan kurtulurken, kendi eksikliklerine karşı daha sağlıklı bir bakış kazandıkça ve kendi içsel onayına öncelik vermeyi öğrendiğinde şu önemli gerçekleri fark edeceksin:

  • Diğer insanlardan daha fazla kusurlu olmadığını
  • Diğer insanların onayını kazanmak zorunda olmadığını
  • Kusurlarını ve hatalarını saklamak zorunda olmadığını
  • İnsanların seni olduğun gibi sevebileceklerini

Kusurlar bize insan olduğumuzu hatırlatan kucaklamamız gereken gerçeklerdir. Kusurlarımız diğer kusurlu insanlarla bağ kurmamızı sağlar. Kusursuz olmaya çalışan insanlar kimseyle yakın ilişki kuramazlar. Çünkü kasıntı, yapay ve sıradışı görünürler.

Efendi erkek olmama hali bencil, sadece kendini düşünen, kimseye faydası olmayan biri olarak algılanmamalı. Maalesef çoğu efendi erkeğin kafasında buna benzer bir tablo oluşabiliyor. Böyle düşündükleri için de kendilerini değiştirirlerse doğal olarak insanların onlara kızacağını, bencil olduğunu düşüneceğini sanıyorlar.

Aslında bu hiç de böyle değil. Kendi isteklerini ön plana koymak sana şunları katacak:

  • İstediğin şeyi dolaylı yoldan değil, direkt yollardan elde etme olanağına sahip olacaksın
  • İsteklerini dolaylı olarak yansıtarak insanlardan bunu anlamalarını beklemekle uğraşmayacaksın. Bunun yerine isteklerini baştan belli edeceksin ve amacına hizmet etmeyen insanlarla zaman kaybetmeyeceksin
  • İnsanlara bir şey vereceksen bunu karşılık beklemeden verme imkanın olacak
  • Birine yardım edeceksen bunu karşılık beklemeden yaptığın için emeğinin boşa gittiğini düşünmeyeceksin
  • Kendi ihtiyaçlarını kendin elde ettiğin için daha az muhtaç davranacaksın
  • Kendi ihtiyaçlarını kendin elde ettiğin için kendine güvenin gelecek
  • Çevrende saf, muhtaç, iyi biri olarak algılanmak yerine, gerektiğinde sivri tarafını gösterebilen, kendine yeten, çevresine faydalı, çekici biri olarak algılanacaksın
  • Başkalarının ihtiyaçları için kullanılabilir biri olarak görülmek yerine, insanlara değer katacak biri olarak görüneceksin

Kendine önceliği vermek hayatta istediklerini almanın ilk şartıdır:

Alıştığın iyi çocuk davranışlarını tam tersini yapmak bünyende büyük bir stres, korku yaratabilir. Çünkü burada efendi erkek beyin paradigman sana zarar göreceğini ve dışlanacağını söyler. Ancak bu eski işe yaramayan paradigmanın da seni getirdiği yer belli olduğu için artık ona karşı çıkmanın zamanı geldi.

Mesela kızlarla görüştüğünde büyük çoğunlukla yemeği sen ısmarlıyorsan içinde erkek gene eğer bunu teklif etmezsen yanlış anlaşılacağını, kızdan onay alamayacağını söyleyecektir. Ama bu saçma düşüncene diren ve tersini yap. Sadece kendi payını öde ve geç (Kızı davet ettiğin ilk buluşmada değilsen).

Ya da insanların senden isteklerine karşı “hayır” demekte zorlandığın bir noktadaysan bir sonraki isteklerden birkaçını bahane üretmeden sadece şuan bunu yapmak istemediğini, yani cevabının “hayır” olduğunu net bir şekilde bildir. Ve ne olacağını gözlemle.

Ya da sadece arkadaş olduğun kızların senin ilgini kullanmalarına izin verme. Çünkü sınırları olmayan adama kız arkadaşı dahil kimse saygı duymaz, aksi şekilde sınır belirttiğin zaman kız arkadaşından saygı ve onay almış olursun. Zaten bu gibi durumda sana gereksiz tepki gösteren ve hayatından giden insanlar seni sömürmek için, senden bir çıkar uğruna seninle beraber olan insanlardır. Bu insanların hayatından gitmeleri iyi olur. Bu süreçte kendini öncelik yaptığın için kıza daha az bağımlı olduğun ve daha az korkuya göre hareket ettiğin için kendine olan saygın artacak ve insanlarla zaman geçirme kaliten artacaktır.

Efendi erkekler için kendilerine önceliği vermek zor bir görevdir. Çünkü var olan efendi erkek beyin paradigmasına terstir. Ama en gerekli şeydir. Önceliği kendine vermeye bir kere alıştıktan sonra aslında sonrası daha kolaylaşır çünkü artık hayatta tek sorumlu sadece kendisidir. Artık başka birini hesaba katmaya gerek yoktur, bir şey yaparken kimseyi dinlemek zorunda değildir. Artık kararlarda muhalefet edecek ya da kararları beraber almak zorunda olduğu birileri yoktur. Artık başkalarının akıllarını okuyup, tahmin edip, onları memnun etmeye çalışmayacaktır. Yapmak istediğini yapıp geçecektir. Bu efendi erkeğin hayatını çok daha kolay bir hale getirir.

  • Korkuyla yüzleş

Korkudan kaçınmak aslında korkunun kendisinden daha büyük zarar verir. Üstelik korktuğun şeyi yaparken belki bir an için acı çekersin ama korkudan kaçınmak bu acı çekme sürecini uzun vadeye yayar. Ve daha fazla acı çekmene neden olur. Efendi erkekler acı çekiyorlar çünkü yeniliklere açılamıyorlar ve aşina oldukları kalıplarda kalıyorlar. Acı çekiyorlar çünkü korktukları için erteliyorlar, kaçınıyorlar, başladıkları işi bitirmiyorlar. Acı çekiyorlar çünkü zaten işe yaramayan eski davranışlarını tekrarlıyorlar. Acı çekiyorlar çünkü zaten kontrol edemeyecekleri belli olan karmaşık hayatı aşırı bir şekilde kontrol altında tutmaya çalışıyorlar.

Mesela uzun süreli artık mutsuz hissettiren bir ilişkiden ayrılmaya korkmak efendi erkeklerin çokça yaptıkları bir hatadır. Çünkü kendilerini bu ilişkinin katili gibi hissedip korkarlar, ileride pişman olacaklarından korkarlar ve ilişkiyi bitirdikleri için suçlanacaklarından, sonrasında pişman olup mutsuz olacaklarından korkar. Ve bu kadar korku içinde sonunda donup kalırlar.

Ya da aynı şeyi bir kızla tanışmaya çalıştıklarında yaşıyorlar. Bir şey deyip kendini rezil etmekten, kızın olmadık bir şey demesinden, normal bir erkek için çok da problem olmayan tüm bu şeylerden fazla bir şekilde korkarlar.

Bu gibi durumlarda olayın üstesinden gelebileceğine, olayın sana negatif bir sonucu olsa bile bunu atlatabileceğine ve güçlü olduğuna inanmak gerekiyor. Böylece korku varsa bile onunla yüzleşecek cesareti bulmuş oluyorsun. Ve artık içinde bulunduğun durumu o kadar tehdit edici algılamazsın.

  • Bütünlük inşa et

Efendi erkekler dürüst ve güvenilir olmalarıyla övünürler. Ancak yakından bakıldığın efendi erkekler dürüst görünmüyorlar dedik. Dürüst olmaları korku temelli hareket etmelerinden kaynaklanıyor. Zorunlu dürüstlük gibi bir şey.

Mesela sevgilisi kızacak diye olayları eksik anlatan bir efendi erkek, reddedilmemek için arkadaş gibi davranan efendi erkek, tepki almamak için düşüncelerini ifade etmeyen bir erkek ilişkilerini korku temelli devam ettiriyordur. Bu korku temelli hareket etme de efendi erkeğin özsaygısını zayıflatarak içinde hissettiği kişisel gücünden çalar. Bu yüzden insan ilişkilerinde mümkün olduğunca şeffaf olmanı tavsiye ederim. Bu eğilip bükülmeni engeller, omurgalı davranmanı ve kişisel bütünlüğünü muhafaza etmeni sağlar.

Bunun yanında kendi kendine yetebilmen ve kendi başına kaliteli, verimli zaman geçiriyor olman diğer insanların onayına, senin hakkında ne düşündüklerini umursamaya olan mental bağımlılığını çok fazla azaltacaktır.

  • Sınırlarını çiz

Sınırlar koymak efendi erkeklerin kişisel güçlerini geri kazanmalarına yardım eder. Böylece çaresiz kurbanlar gibi hissetmezler ve kişisel güçlerini kazanabilirler. Efendi erkekler herkesi kendilerini gibi sandıkları için karşıdaki kişinin sınırlarını geçince bunu kendisinin fark edebileceğini ve gerekli yerde duracağını düşünür. Sürekli bir kendinden şüphe hali içinde olduğu için gerektiği yerde gerekli müdahaleyi edemez.

Mesela sevgilinin hoşuna gitmeyen, tolere edemeyeceğin bir davranışı varsa bunu kabul etmeyeceğini açıkça belirt. Kız arkadaşın hiç elini cebine atmıyorsa, çatışma yaşamamak ve cimri görünmemek için bunu ona söylemekten kaçınma. Ve inandığın düşüncenin arkasında dur. Bir kere tepki gösterdiğinde tekrar geri adım atıp lafının etkisini hafifletme. Tolere edilemez durumları tolere etmeye çalışma.

  • Diğer erkeklerle tekrardan bağ kur

Bu çok önemlidir. Eğer kızlarla ilişkini geliştirmek istiyorsan öncelikle yapacağın en iyi şey erkeklerle ilişkilerini geliştirmektir.  Erkeklerle kaliteli zaman geçirmek kendini karşı cinsin erkek tanımına göre tanımlamam ve kadın onayı aramaya daha az meyilli olman açısından çok önemli. Maskülen bir erkek için kızlarla ve erkek arkadaşlarıyla takılmak çok ayrı dünyalardır. Ve bu erkeklerin çoğu erkek arkadaşlarıyla zaman geçirirken çok daha fazla eğlenirler. Bu erkekler kız arkadaşlarıyla o gün sürtüşürlerse gidip erkek kankalarıyla takılıp, iyi zaman geçireceklerini bilirler. Bu durumda kız arkadaşıyla çatışmaya girmekten korkmazlar.

Erkekler arasındaki bu bağ maskülen enerjin için çok önemlidir. Nasıl ki bir kız “benim pek kız arkadaşım yok çünkü erkeklerle daha iyi anlaşıyorum” dediğinde bu bizim için kırmızı alarmsa, aynı şekilde erkek arkadaşlarıyla sağlam ilişkiler geliştirememiş bir erkek için de benzer sağlıksız bir durum söz konusudur.

Diğer erkeklerle bağları kopmuş efendi erkekler bu konuda şu yorumları yapabilirler:

  • Diğer erkeklerle rahat olmuyorum
  • Diğer erkekler ne konuşacağımı bilmiyorum
  • Diğer erkekler kaba saba
  • Kız arkadaşım erkek arkadaşlarımla takılmamı istemediği için nadiren görüşüyoruz

Bunların hiçbiri diğer erkeklerle maskülen, güçlü bağlar kurmamak için bahane değil. Aslında bu maddeler problemin nedenini oluşturuyor. Efendi erkek bu sorunları yaşıyorsa, diğer erkeklerle rahat olamıyorsa muhtemelen karşısındaki erkeğin maskülen enerjisi onu korkutuyordur ve yeterince özgüvenli değildir.

Diğer erkeklerle ne konuşacağını bilmiyorsa, bu da çok büyük bir problemdir. Diğer erkeklerle az-çok muhabbet çevirmeyi bilmek bir erkekte olması gereken çok temel bir beceridir. Bu beceri elde edilmeden kızlarla da yakınlık kurmak zordur.

Bu konuda farkındalık kazanmak, daha önce o kadar da dikkat etmediği bu sorunu çözmekte ilk adım olacaktır. Sen de bu konularda sorun yaşıyorsan artık erkeklerle ilişki geliştirmeye biraz daha mesai harcaman gerektiğini artık biliyorsun. Sana diğer erkeklerle ilişkilerini geliştirmede birkaç tavsiye vereyim: Öncelikle her gittiğin yerde erkeklerle kısa da olsa iletişime geç ve basit muhabbetler yapmak konusunda deneyim kazan. Gittiğin yerler dışında spor salonu bunun için ideal bir yerdir. Takım sporları yapmak da diğer erkeklerle kaynaşmak ve ilişki geliştirmek için biçilmiş kaftandır.

  • Güçlen

Efendi erkek kendi maskülanitesinden ve gücünden korkmaya koşullandırılmıştır. Bunun sonucu olarak duygusal ve fiziksel olarak yumuşak bir oyun hamuru kıvamına gelmiştir. Bu yüzden kendini güçlendirmek efendi erkeklikten kurtulma yolunda önemlidir.

Efendi erkek kendi maskülen doğasından uzaklaştıkça güçsüzleşir. Çünkü maskülenlik bir erkeğin bireysel olarak hayatta kalmasını sağlayan bir özdür. Maskülen enerji olmadan erkek güçten düşer ve hayatını düzgün idame ettiremez. Maskülanite erkeği yaratma ve üretmeye teşvik eder. Maskülenlik içinde güç, disiplin, cesaret, tutku, istikrar ve bütünlüğü içerir. Aynı zamanda gerektiğinde kullanmak üzere agresiflik, yıkıcılığı da bulundurur. Bu son saydıklarım çoğu efendi erkeği ve kadını korkuttuğu için bu özellikleri bastırmaya çalışırlar.

Ancak erkekler maskülenliklerinin bu agresif tarafını bastırırken şuanki anti-erkek yapay kültüründe puan topluyorlar gibi görünseler de gerçek insan ilişkilerinden bir kaybeden olmayı garantilerler. Kadınlar kolayca bu erkeklerdeki maskülanite eksikliğinden kaynaklanan hayat enerjisi eksikliğini gözleriyle görebilir. Üstelik saldırgan yönü var diye baskıladıkları maskülen enerjinin kendine güvenen, mücadeleci, yaratıcı, başarı için risk alabilme gibi diğer birçok faydalı yönünü de baskılamış oluyorlar.

Peki, nasıl güçlenirsin? Öncelikle fiziksel olarak güçlü ol. Bir efendi erkek mutlaka vücuduna iyi bakmalı, sıkı antrenman yapmalı ve sağlıklı beslenmelidir. Bedenini fit ve aktif tutarsan zihnin beynindeki tüm o seni yumuşatan, korku hissetmene neden olan saçma koşullandırmaları daha zor kabul edecektir. Çünkü bedenin güçlendikçe, zihnin de güçlenir. Vücudunun direncini arttırmaya muktedir olursan beynindeki efendi erkek paradigmasına olan direnç de artar. Hayatının diğer alanlarındaki özgüvenin gelişir. Bir dünya bağımlılığı olan bir erkeğin güçlü olması zordur.

Güçlenmenin diğer yolu ise kişisel başarı kovalama yolunda bencil olmaktır. Bencil ol ve zamanının çoğunu iş hayatında/hobilerinde/ilgi alanlardan seni başarılı kılacak şekilde harca. Bu alanlarda daha iyi olmak kendi içinde güçlü hissetmeni sağlar.

  • Doğru rol modeller edin

Erkeklik görerek, gözlemeyerek öğrenilir. Efendi erkekler evde anneleriyle, okulda feminen eğitim sistemde çok fazla zaman geçirdikleri için erkekliği gözlemleyerek öğrenecekleri yeterli zamanları olmamıştır. Çevrendeki gerçek erkekleri gözlemleme şansın olmadığı için feminist öğretinin sana her dayattığı şeyi norm kabul edersin ve erkek adamın başarabileceği şeylere gözünle görmediğin için bunlara ihtimal dahi vermezsin.

Doğru erkekler arasında olmak erkekliğin neye benzediğini görmek için öğretici birer fırsattır. Çünkü bu erkekler hayatta bir erkeğe lazım olan doğru beyin paradigmalarına sahiptirler. Feminist öğretinin tersine kendini ön plana koyarak, kendin için çalışarak ve dik durarak nelerin başarılabileceğini sana gösterirler.

Belli bir yaşa gelmiş doğru kafa yapısındaki abiler, arkadaşlar bu anlamda kişiye çok şeyler katabilirler. Çünkü onların olaylara verdikleri tepki, insanlarla iletişim kurma tarzları daha fazla hayat deneyiminden süzülerek oluştuğu için daha doğru olabilir. Bu rol modelleri seç ve onlarla vakit geçir.

Bahsettiğim abi tipindeki erkekler de muhtemelen geçmişte seninle benzer sorunları yaşadılar. Ama zamanla beyin paradigmalarını düzeltebildiler. Onların tecrübelerinden öğrenmek süreci hızlandırır.

  • İstenmeyen davranışı ödüllendirmeyi bırak

Bir köpek halıya pislediğinde ona kızarsın ve hatasına hemen bir tepki verirsin ki bundan vazgeçmeye koşullansın. Eğer bir şey demezsen hatta bu davranışı ödüllendirme anlamına gelebilecek bir şey yaparsan köpek istemeyen davranışı yapmaya devam eder. Biz insanlarda da aynı mekanizma var.  Efendi erkekler kızlar istenmeyen bir davranış sergilediklerinde bu mekanizmayı anlamadıkları için kızı adeta ödüllendirerek aynı hoş olmayan davranışı tekrarlamasını sağlıyorlar.

Hoş olmayan davranışa tepki koymak efendi erkek için zordur çünkü kafalarında hala o problemsiz hayata inanıyorlardır. Eğer kız mutsuzsa, kızgınsa ve problem yaratıyorsa ilgi ve dikkat göstererek hemen bunu çözmeye çalışırlar. Bunu yaparak problemi ortadan kaldırabileceklerini düşünürler. Ancak bu kızdaki kötü davranışı pekiştirir. Kız gereksiz kızgınlık, mutsuzluk sergiliyorsa efendi erkekler kendini yetersiz hissedip kıza ilgi göstermeye başlarlar. Ya da kız sürekli işinden dert yanıyorsa, onu saatlerce dinleyip çözüm üretmeye çalışırlar. Bunları yapma. Yoksa kızı bu kötü davranışından dolayı ödüllendirmiş olursun. Ödül burada ilgin ve dikkatin oluyor. Kıza daha fazla dikkat ayırmayı bırak. Burada kızı nazik bir şekilde geri çevirmen (Kusura bakma başka bir işim var demek gibi) gerekiyor.

  • Farklı ilişkiler seç

Efendi erkekler kendi güvensizliklerinden dolayı biraz kusurlu partnerleri seçmeye eğilimli olurlar. Çünkü çok sağlıklı, sorunsuz kızlarla ne yapacaklarını bilemezler. Bu yüzden küçüklüğünde kendileri gibi sorunlar yaşamış, kötü ilişkiler geçirmiş, bazı problemleri olan, belki depresyonda olan kişilerle kendilerini daha rahat hissederler. Bu onlar için daha az meydan okuyucu bir durumdur. Bu seçimin arkasında kızlara yardımcı olma, düzeltme girişimiyle puan toplama, onay alma arzusu da vardır.

Eğer düzeltilecek bir şeyi olmayan bir kızla takılırlarsa sevilme ihtimallerinin az olduğunu düşünürler. Çünkü kendilerini eksik olarak görürler. Bunu kendine yapma. Bazen karşına öyle kızlar çıkar ki, bu kız bu sorunlarından mezara kadar kurtulamaz dersin, bunlardan uzak dur. Sorunlu kızların karşısında kendini tornavida ya da alet çantası olarak görmemen gerekiyor. Eğer ilişkilerinde böyle durumlar yaşadıysan artık farklı tarzda insanları seçmeyi öğrenmen gerekiyor.

  • Seni memnun etmekten sorumlu tek kişi kendinsin

Bir hafta boyunca bunu dene. Beynin her zaman uyguladığın eski paradigmaya dönmek isteyecektir. Ama ısrarla tersini uygula. Kadınlar onları memnun etmeye uğraşan erkekleri zayıf kişiler olarak etiketlerler ve bu erkekleri küçük görürler. Kadınlar onları memnun etmeye çalışan erkekleri değil kendisini memnun etmeyi bilen erkekleri isterler. Aksi halde onlar için bu erkekler pasif, pısırık ve adeta testisleri olmayan bir erkek gibidir.

Seni memnun etme sorumluluğunu kıza yükleme, beklentiye girme. Seni mutlu eden neyse git ve onları yap. Kendi mutluluğunu kendin kazan.

  • Otomatik davranışları yakala

Eski düşünce şeklin ve zihin kalıpların uzun bir süredir seninle olduğu için bir anda silinmeyeceklerdir. Bunun için eski, işe yaramaz zihinsel kalıplara karşı farkındalığını geliştir. Bundan sonra kafandan şuna benzer şeyler geçtiğinde hemen gözlerini aç ve bu duruma bilinçli olarak müdahale et:

  • İnsan ilişkilerinde sürekli sağlama mı almak istiyorsun?
  • Sürekli bir şeyleri düzeltmeye, başkalarının beynine girip düşünüyor musun?
  • Her şeyi berbat etmekten korkar bir tavırda mısın?
  • Korku temelli mi hareket ediyorsun?
  • Kafanda insan ilişkileriyle alakalı gizli sözleşmeler mi var?
  • Almak için mi veriyorsun?
  • İnsanları memnun etmeye mi çalışıyorsun?
  • Duygularını bastırıyor musun?
  • Zor durumlardan kaçınıyor musun?
  • Yine kendinden çok başkalarını mı düşünüyorsun?

Bunlar seni sabote eden şeylerdir. Tespit ettiğin yerde yapmayı hemen bırak.

  • Hayatın problemli doğasıyla barış

Sorunsuz hayatın bir anahtarı yoktur. İyi olmak, doğru olanı yapmak bu kaotik, sürekli devinimde olan dünyadan seni kurtarmaz. Sadece sorunlardan kaçtığı sanrısını yaşayan ama kaçtığı için onları hiçbir zaman çözemeyecek adam olmanı sağlar. Problemli hayatı kabul edip göğüslemediğin için hata yapmaktan fazlasıyla korkmaya ve sonuçta pısırık olmaya başlarsın.

  • Erkekliği, kadınlardan, medyadan öğrenmeyi bırak

Artık erkekliğin ne olduğunu kadınlardan öğrenmeyi bir kenara bırakacağımız konusunda anlaştık sanıyorum. Erkekliği buralardan öğrenemezsin çünkü bunların hepsi kendi çıkarlarına olacak ya da onlara çok ürün sattıracak erkeği dizayn etmeye çalışıyorlar. Erkeğin nasıl olması gerektiğini modelleyerek ve içindeki maskülen enerjiyi dinleyerek öğren.

  • Babanla ilişkini değerlendir

Babanın tam tersi olmaya çalışma çünkü muhtemelen bu senin başka bir aşırı uca gitmene neden olur. Ve bu da sağlıksızdır. Bunun yerine babanın da bir insan olduğunu, ellerinden gelenin en iyisini yaptıklarını hatırla ve eğer bir kusuru varsa herkesin çocuk yetiştirmede o kadar bilinçli olamayacağını kabul et.

Pek çok erkek küçüklüğünde sağlıklı bir iletişimde olmamıştır ama babalarıyla tekrar bağ kurup onlara bir yetişkinin gözünden bakmaları çok şey fark eder. Bir yetişkin gözüyle baktığınızda babanızın da insan olduğunu ve kendi kusurlarının, hatta ihmallerinin olmasının çok normal olduğunu anlayacaksınız. Baba sağsa bir araya gelmek özel zaman geçirmek çok etkili olacak.

Buna ek tavsiyeler şunlardır:

  • Hayatta önem verdiğin ve senin için doğru olan şeyleri belirle ve tüm enerjini onları başarmaya harca
  • Çıkarları senin yaptığın şeylerle çelişen insanlara “güle güle” de
  • Kendi kurallarını oluştur
  • İstediğin bir şeyi yapmak seni korkutuyorsa yine de yap gitsin, olası olumsuz sonuçlarla bile başa çıkabilecek güçtesin
  • Her zaman yaptığın davranışları yaparsan, her zamanki sonuçları alırsın
  • Hayır demeyi öğren
  • Bahane üretme
  • İnsanlarla iletişimde açık ve direkt ol
  • İnsanların sana kötü davranmasını tolere etme
  • Şikâyet etme çünkü şikayet edenler asla başarılı olamazlar
  • Kendini farklı durumlara sok ve karşına çıkan problemleri çözmeye gönüllü ol
  • Bir şeyleri gizlice yapmakla uğraşma
  • Mükemmeliyetçi olma
  • Başladığın şeyi bitir, bahane üretme
  • Diğer insanların problemlerinden kendini arındır
  • İşe yaramayan, problemli ilişkileri, arkadaşları, insanları düzeltmeye uğraşma. Bunları hayatından çıkar
  • Hayatta kontrol denilen şey bir yanılgıdır. Bırak olsun, eğlenmene bak.

Yazar: Secret

Kızlarla başarının gerçeklerini anlattığım kitap setime buradan ulaşabilirsin, senin için aşağıya bana gelen yüzlerce okuyucu yorumundan bir örnek sunuyorum.

Kırmızı Hap Kimliği

Şu pandemi süreci en çok hangi sektörü vurdu, diye sorsalar, hiç duraksamadan ” hatunculuk sektörünü” cevabını verirdim. Evde kaldığım süreçte sitedeki derslerin üzerinden tek tek geçtim. Okumadığım yazıları okudum. Hatunlarla online konuşmalar yaptım ama buluşma olayına pek girmek istemedim. Bununla birlikte, burada sayamayacağım birçok şeyle uğraştım.

Pook’un Kitabını okuduktan sonra fark ettiğim şey, kırmızı haplı zannettiğim ama aslında mavi haplı olan birçok davranışımın olduğuydu. Örnek verecek olursam, maskülenlik göstergesi olan bazı davranışları göze parmak sokar gibi yapmam, kadınların yüzlerine karşı onları eleştirmem, bunu yaparken de ” aa ne güzel, demek ki meriç değilmiş bu! ” gibisinden takdirle karşılanacağımı düşünmemdi fakat anladım ki hatuna karşı kendimi ispatlama derdine düşmem bile mavi hapın daniskasıymış. Sonra ” ulan, peki nedir bu kırmızı hap? ” diye sordum kendime. Fikir mi? İnanç mı? Paradigma mı? Ütopya mı? Hayır. Hiçbiri değil. Sonra Pook’un şu sözü geldi aklıma: Kırmızı hap’ın amacı üzerinize kadın yağmasını sağlamak değildir. Böyle bir beklentiniz varsa daha çok beklersiniz. Kırmızı hap’ın amacı, size ilgisi olan kadına ilgi duymanızı sağlamak, size soğuk olan kadınla ise bağları koparmaktır. Yani kişinin sağlıklı bir ilişki kurmasını sağlamaktır. Kulağa gayet basit geliyor değil mi? Feminen tahakkümün hayatımızda söz sahibi olduğu bu dönemde bir erkeğin kendi iç sesini dinleyip doğru olanı bulması, Mars’a koloni kurmak kadar zor bir şey.

Belki binlerce defa yazılmıştır ama ben bir kez daha yazmak istiyorum. Red pill’in erkeğe kazandırmaya çalıştığı şey, bir kimliktir. Değer gören, saygı duyulan erkek kimliği… Yalnız, bu kimlik kolay kolay kazanılmaz. Her şeyden önce uzuuun bir tecrübe sürecinden geçmek gerekir. Bu süreçte erkeğin anlaması gereken şey, değer yaratması gerektiği ve bu değer sayesinde diğer erkeklerin önüne geçeceğidir. Peki, nedir bu değer? Öncelikle zihniyetin değişmesi gerekli. Kıtlık zihniyetinden çıkıp öğrenilmiş çaresizliği köşeye atmak ve bolluk zihniyetini içselleştirmekten bahsediyorum. Bence erkeklerin en büyük sorunu, kendilerini ezmeye yer aramaları.

Türkiye’deki gelir dağılımını incelediğimde kendimize ciddi anlamda haksızlık ettiğimizi anladım. Ortalama gelirin biraz üzerinde kazanan, eğitimli, kadınlar konusunda tecrübeli, kırmızı haplı erkeklerin, her zaman arzulanan %20’lik dilimde olduğunu görmek beni şaşırttı. Mali durum, eğitim, kariyer gibi önemli maskülen unsurlar kadar özgüvenin de önemli olduğunu anladım. Özgüvenden kastım, ilgi duyduğu kadının gönlünü çelebilen, ilgisi olmayan kadını da kolayca nextleyebilen, alternatifi bol tutan erkek modeli. Bu tip bir erkek zaten ister istemez kadınları kendisine çekecek.

Kadın- erkek mevzularını fazla dillendirmeyen, kadının beğenilerine hitap etmek için çabalamayan, kendi beğenilerine hitap eden kadınlara yürüyen, istenmediğini anladığında nazikçe kadının hayatından çıkan o elit erkek olmaktı red pill. Sempati kazanmak için kedilere sarılıp fotoğraf çektiren tüysüz tiplere gülerek bakmaktı. Şüphesiz, öfke fazını aşıp sükunetin en büyük saldırı olduğunu anlayabilenler, söylediklerimi haklı bulacaklardır.

Erkek Özgüveninin Temeli: Beceriler

Erkekler beceri kazanarak özgüven ve sosyal sorunlarının çoğundan kurtulabileceklerinin yeterince farkında değiller.  Beceri kazanmakla özgüven kazanma arasındaki bağlantıyı kuramadıkları için de sorunlarının çözümlerini uzaklarda arıyorlar. Ve süreç onlar için çok uzamış oluyor.

Özgüven ve erkek olarak kendini yeterli hissetme niteliklerinde sıkıntı hisseden çoğu erkeği gözlemlediğimde bu erkeklerin ortak noktalarının sıradan günlük hayat becerilerinde yetersiz olmaları olduğunu görüyorum. Günlük hayat becerilerinde yetersizler çünkü hayattaki bu sıradan, küçük işleri küçümsüyorlar. Zaman kaybı olarak görüyorlar. Bu durumda olan erkekler yazının devamını okuduklarında babalarının tavsiyesini dinliyormuş gibi hissedip göz devirebilirler. Ama bunlar gerçek. Şimdi size beceri kazanmanın özgüven ve yeterlilik hissini arttırmadaki önemini anlatacağım.

Genelde kendilerinden ailelerine bir katkı yapması beklenmeden, rahat büyümüş çocuklarda özgüven sorunu gibi şeyler daha fazla olabiliyorken, ailenin ekonomisine-iş gücüne katkı sağlamaya yönlendirilmiş ya da belli oranda kendi başının çaresine bakmak zorunda kalmış erkeklerde özgüven sorunundan pek söz edilmez.

Bu farklılığın oluşmasının temel nedeni ikinci örnekteki çocuğun sıradan, zaman kaybı olarak görülebilecek günlük şeyleri yapmayı becerebilmesi ve tek başına günlük becerilerde daha iyi olmasıyla ilgilidir.

Şöyle düşün, tek bir işi iyi şekilde yapabiliyorsan, onu yaparken o an kendini %100 yetkin, yeterli hatta bazen dahi gibi hissedebilirsin. Bu iyi yaptığın şeyler arttıkça da günlük yaşamında kendini yetkin+yeterli+özgüvenli hissettiğin anların oranı artar.

Çoğumuz küçüklüğümüzde bisikletle mahallemizde tozu toprağa katmışızdır. İlgi eksikliği çeken ve kendini beceriksiz hisseden bir çocukken o bisikletin üzerine çıkınca kendimi bir dahi ve yetenek zengini biri gibi hissederdim. Çünkü bisiklet sürmede kendime çok güvenirdim.

Bisiklet gibi şeyler çok geride kaldı ama aynı mantık hala geçerli. Günlük hayat becerilerin arttıkça oransal olarak yetkin+yeterli+özgüvenli hissettiğin anlar artacak. Ve diğer zamanlarda da kendine olan bakışın, kendini algılayışın bu hissiyatla şekillenecek. Kendini toplamda daha özgüvenli, maskülen ve güçlü hissedeceksin. Çünkü normal zamanlarda da o kimliğinle bağlantı kurmaya başlarsın.

Hayatında uzun süredir meşgul olduğun ve iyi yaptığın bir şeyi düşün. Muhtemelen o an benzer şeyleri hissetmişsindir. Yapman gereken şey hayatındaki “o şey” lerin sayısını arttırmak. Böylece bir yerden sonra becerikli bir tavırla işleri hallettiğindeki kişisel imajın kendine yetersiz, kendine güvenmeyen imaja ağır gelmeye başlayacak.

Kadınların erkekleri en seksi bulduğu an

Yıllar önce nerede okuduğumu hatırlamıyorum ama o kadar doğru bir tespitti ki aklımdan silinmemiş. Bir kadının bir erkeği en seksi bulduğu an o erkeği çok iyi yaptığı bir işi yaparken izlediği anmış. Çünkü olay artık yarı-sanat boyutu kazanıyor.

Biz erkekler en çok bir şeye yoğun şekilde odaklanmış ,onu ustalıkla yapıyorken dışarıdan çekici görünürüz. Çünkü o an erkeğin yüzüne ve bedenine çok iyi yaptığı işten kaynaklı tam bir özgüven yansır ve hareketlerine kendinden eminlik gelir. Vücut dili “bu iş böyle yapılır” diye bağırır.

İster mali tabloları incelemek olsun, ister yemek yapmak olsun, ister marangozluk olsun… Bir şeyi çok iyi yapıyorsan dışarıdan izleyenler için güzel bir görüntü veriyorsun demektir.

Bunun kendimde en basit şekilde söyle gözlemleyebiliyorum, yolda yürürken yanımdaki arkadaşıma inandığım bir şeyi anlatırken normalde bakmayacak kadınlar bile çok fazla bakmaya başlıyorlar.

Sosyal kabul olarak becerilerin önemi

Mesela sosyal olarak tam bir avanaksın ve genelde itilip kakılıyorsun. Halı sahaya gittin ve çok iyi oynadın. Bu muameleye maruz kalmaya devam etme şansın var mı sence? Yok, çünkü insanların saygısını kazanırsın. Çünkü en azından topla alakalı becerilerin gelişmiştir.

Ama bir şey beceremezken kimse sana saygı duymaz. Neden saygı duysun ki ? Hiçbirimiz işini düzgün yapmaya muktedir olmayan iş arkadaşımıza saygı duyamayız. Gerçek dünya böyle. Ama sosyal bir ortamda/işte/hobide birkaç becerisi olan kişi hemen saygımızı kazanıverir.

Ayrı eve çıkmak özgüveni neden yükseltir ?

Ayrı eve çıkmak ailesiyle yaşayan erkekler için büyük bir özgüven zıplaması yaratır.  İstisnasız erkeklerin hepsinin ailelerinin yanından ayrılıp ayrı bir eve çıktıklarında eskisinden çok daha özgüvenli hissettiklerini söylemeleri tesadüf değil. Peki neden ?

Nedeni çok basit: tek başına yaşarken artık fazladan birçok günlük hayat becerisini öğrenmek zorunda kalıyorlar. Artık bir evi çekip çevirebilme (evin temizliği, evin giderlerinin takibi, yemek yapma vs.)  becerisine sahip oluyorlar.

Şuan pedagoglar da bir çocuğa özgüven aşılamanın temel faktörünün çocuğa küçük yaşta sorumluluk vermek olduğunu söylüyorlar.

Yazımın başında erkeklerin günlük hayat becerileriyle özgüven arasındaki bağlantıyı kuramadıklarından söz etmiştim. Pedagogların çocuklarda özgüven geliştirme için verdiği tavsiyelerin bununla aynı olduğunu görebiliyor musun ?

Pedagoglar diyorlar ki:  “çocuğa ‘şunu yap, bunu yap’ diyerek direktif vermek yerine ona bir işin, bir hayvanın vs. sorumluluğunu verin ve gerisini çocuğa bırakın”. Çocuk sorumluluk alanındaki bu sorunları çözdükçe daha becerikli hissedecektir. Böylece karşımıza özgüven sorunu olmayan, kendini yeterli hisseden bir yetişkin çıkar.

Ayrı eve çıkmanın önemi ile ilgili fikrimin temeli böyle. Ailenle yaşıyorsan da belli sorumlulukları üstlen, evde yapılması gereken belli şeyleri yap. Hiçbir şey yapmaya muktedir değilsen en azından kendi odanın temizliğinden %100 sorumlu ol. (Jordan Peterson da odanı temizle diye tavsiye veriyordu)

Sorunlarımız bize özel algısı

Ne kadar beceri ve sorumluluk o kadar özgüven demektir. Kafana taktığın sosyal beceriksizliklerine, özgüvensizliğine odaklanman seni kötü bir çarkın içine sokuyor, kendi moralini bunları düşünerek bozduğun için normal dünyadaki en basit becerilere bile ilgini yitiriyorsun, bunları anlamsız buluyorsun. Bu becerileri öğrenmeyince de gene özgüvenin olmuyor. Sorunlarını çözmeden, hamster gibi yıllarca çarkta dönüp hiçbir yere gidemiyorsun. Becerilere odaklandığında ise kısa bir sürede bu çarktan çıkarak sorunlarını çözebilirsin.

Erkekler bunlara itiraz edip Amerika’yı yeniden keşfetmeye kalkıyorlar. Çünkü o şaşalı ve özel sorunlarının burunlarının ucundaki basit bir çözümünün olduğunu göremeyecek kadar aptal görünmeyi kendilerine yediremiyorlar. Özel sorunlarına, kişiye özel ve çok kompleks bir çözümün olmasını gerektiğini düşünüyorlar. Kendileri o kadar özel ki sorunlarının çözümününde çok özel yöntemlerle aranması gerektiğini düşünüyorlar.(Kendini bu dünyada özel olarak algılama durumu 30lu yaşlarda yok olmaya başlıyor.)

Nedir bu beceriler ?

Sanıyor musun ki daha karmaşık da olsa insan ilişkileri de bir beceriden ibaret değildir. İnsan ilişkileri ve dolayısıyla kızlarla ilişkiler de aslında sadece bir beceridir. Tıpkı çamaşır yıkamak gibi. Her beceride olduğu gibi bu işin de önünü-arkasını bilirsen, nasıl yapacağını öğrenirsen üstesinden gelebileceğin bir şey. Çamaşır yıkamaktan tek farkını aşağıdaki tabloda gösterdim.

  • 1.basamak beceriler ( Kolay beceriler)

5 çeşit yemeği lezzetli bir şekilde yapmak

Mangal yakmak

Türk kahvesi yapmak

Basit eşyaları tamir etmek

Dans etmek

Çamaşır yıkamak (hangi tür giysinin nasıl yıkanıp – yıkanamayacağı öğren)

Piyade tüfeğini 1 dakikanın altında söküp – takmak

  • 2.basamak beceriler (Daha zor beceriler)

Kullandığın aracın çalışma prensibini öğren. Bozulduğunda basit müdahaleleri yapmak (yağ seviyesini ölçmek, lastik basıncını ayarlamak, hava filtresini değiştirmek vs)

El emeği isteyen şeyler (duvar boyamak, resim yapmak vs.)

Olta balıkçılığı (Hangi yemlerle hangi balıkların tutulabileceği, balık türlerine hakim olmak vs)

Kamp yapmayı öğrenmek (ölmeden 1 hafta hayatta kalabilecek şekilde)

Müzik aleti çalmak

Bir dövüş sporu öğrenmek

  • 3.basamak beceriler (Çok daha zor beceriler)

İnsan ilişkilerinde iyi olmak (Kızlarla iyi olmak bunun bir uzantısıdır)

İnsan ilişkilerinde çatışmayla yüzleşmek ve bunları çözümleyebilmek

Profesyonel iş alanında kendini en iyi şekilde yetkin haline getirmek

Para yönetimi bilmek, paranı doğru yatırım araçlarına yatırmak

Bu 3 basamak için çok daha fazla örnek verilebilir. Bana göre bunlara benzer basit becerilerde çok eksik olan kişilerin özgüven sorunundan bahsetmesi mantıklı değil. Bu kişinin özgüven sorununun olması Allah’ın emri.  Dikkat ettiysen bu erkeklerin istedikleri şeyler genellikle 3. Basamakta. Bu erkekler 3.basamaktaki insan ilişkilerinde iyi olmanın bir uzantısı olan kızlarla iyi olmak becerisini istiyorlar. Ama daha 1.basamaktaki ve 2. Basamaktaki becerileri bile yapamıyorlar.  Bunları atlayarak 3.basamağa gelemezler ki.

Konunun özüne dönersek, özgüvenli ve yeterli hissetmek için beynin senden dayanak isteyecektir. Basit ve karmaşık beceriler öğrenerek beynine bu dayanağı ver. Nihayetinde özgüvenli hissetmek de beyindeki bir alışkanlık olduğu için, özgüvenli hissettiğin anlar arttıkça bu özgüven ve yeterlilik hissi tüm hayatına yayılacaktır.

Secret

Daha kapsamlı bilgi için Çekici Erkek Eğitim Setini okuyabilirsin. Bu sette erkek özgüvenini hızlıca geliştirmeye yarayan birçok farklı tavsiye vermiştim.

Nasıl alfa erkek olunur?

Mahmut abi beta zihnimizle kendimiz olduğumuzda boku yiyoruz sıçıyoruz bu bir gerçek. Fakat rol yaptığımızda da bu belli oluyor. 

Bu sitede çok işlendi ama bu alfa erkek – beta erkek konusunun aslını ara ara hatırlatmak gerekiyor. Özellikle de yeni gelenlere. Here we go.

Yapana kadar yapıyormuş gibi yapmak, rol yapmak değil örtüşmedir. Bir süre sonra içselleştirir ve değişirsin. Sikerim zihin yapısını ben işimi görecek kadar taklit yapayım diyen adam olmadığın şey imajı çizmeye çalışırsan rol yapmakta takılır ve her zaman rol yaptığı da belli olur. Sen yapana kadar yapıyormuş gibi yapmakla imajı çizmek arasındaki farkı bilmiyorsun muhtemelen.

Hem biz rahatsız oluyoruz hem başkaları. Kendimden örnek verirsem günlük hayatta oldukça şakacı gülen spiderman, deadpool, ninja kaplumbağalardaki mikey veya palyaço gibi saçma sapan espriler yapan biriydim.

Saçma sapan espriler yapman iyi bir şey değil.

Sonra baktım alfalar neredeyse hiç şaka yapmıyor.

Alakası yok. Sen algıda seçicilik yapıyorsun. Esprili olmak ile ciddi olmak karakter meselesidir. Alfa davranış – beta davranış böyle ayrılmaz. Dikkat et, alfalar betalar ya da alfa erkek – beta erkek demedim.

Ciddi takılıyorlar.

Bazıları ciddiler muhtemelen, ciddi takılmıyorlar.

Bende ciddi takılmaya başladım e bu seferde sahte oldum. Kasıntı oldum.

Ciddi takılmaya bırakıp ciddi olmaya çalışsan kasıntı olmazdın ama zaten ciddi – esprili gibi aşırı uçlarda gidip gelmek senin tamamen kendi kafanda uydurduğun bir saçmalık. Fazla sulu biriysen bunu yontacaksın, gidip fazla ciddi birine dönüşmeye çalışmayacaksın.

Hayattan aldığım zevk düştü. E salınca da hem daha rahatım hem kasıntı değilim ama betayım. Olduğumuz kişilikte sıçıyoruz. Olmadığımız kişilikte kasıntı oluyor gene sıçıyoruz. Ki ben kasmayı bıraktıktan sonra çevreden gerçekten güzel tepkiler almıştım.

Kasma o zaman. Kim kasıp da  iyi tepki alır ki?

Aynı şekilde alfa olmaya çalışırkende kötü tepkiler almıştım.

Muhtemelen alfa olayım derken Kemal Sunal’ın kabadayı taklidine dönen ergen gibi davrandın ve sitede yarım yamalak okuduğun şeylerden alakasız bir alfa karikatürü çıkarıp onu taklit etmeye kalktın. Alfa erkek olmaya çalışırsan başına gelecek olan budur.

Abi bu durumda ne yapmamız lazım?

Sitede alfanın erkeğe değil davranışa sıfat olduğunu defalarca yazdık. Gerçi konuşma kolaylığı olsun diye alfa erkek diyoruz ama aslında öyle bir şey yok. Alfa davranışları daha baskın erkek var sadece.

Alfa davranış ben ödülüm, çekip gitmeyi göze alabiliyorum (cesaret) ve bolluk temelli davranıştır. Beta davranış ben yetersizim, bırakamam ve yokluktayım zihniyeti kaynaklıdır.

Şimdi burası önemli:

Senin yapman gereken kafandaki götün teki alfa erkek saçmalığını taklit etmek yerine şunu analiz etmekti :Benim esprilerim kendimi yetersiz görme, dışlanma, yokluğa düşme korkularım yüzünden insanları güldürmeye çalışma kaynaklı mı (aşırı esprili insanların çoğunun derdi) yoksa eğlenceli biri olmamdan mı geliyor. Yetersizlik + Korku + Yokluk temelli ise bunu törpülemekle uğraşacaksın (onay ihtiyacı için espri yapmamak ), somurtkan bir herife dönüşmeye çalışmayacaksın!

Aslolan yokluk + yetersizlik + korku temelli davranışları azaltıp bolluk + ödül + cesaret temelli davranışları arttırmak. Yok alfa somurturmuş, yok götünden ateş osururmuş, yok Victoria’nın Sırrını bir o bilirmiş, yok sayıları sıfıra bölebilirmiş, yok Freddy Krueger‘in kabuslarına girermiş, vs. vs. gibi saçmalıklarla uğraşmak değil.

Optimum bir kişilik var mıdır ?

Maskülenitenin taktik erdemlerine sahip olmayla uğraşsan daha iyi:

Bunlar taktik erdemlerdir :

  • Güç
  • Cesaret
  • Ustalık
  • Onur

Bunlar, erkeklerin bir ölüm – kalım senaryosunda birbirlerinden isteyecekleri, ihtiyaç duyacakları, talep edecekleri özelliklerdir.

Bkz. Maskülenitenin Evrimi

Tabii liderlik, çerçeve, özgüven, vs… gibi cesaret ve güç kombinasyonlarına da sahip olmayı hedeflemelisin.

Atıyorum erkek adam Thomas Shelby stili ciddi mi olmalı ) Yoksa serseri spiderman stili şakacı mı olmalı ? (Ki pasif Peter Parker’ın Flash’tan zorbalık görürken Marry Jane’i karşısında titreye titreye tavladığı o çizgi filmlere hiç güvenmiyorum.)

Yani erkek her kızı tavlamak için nasıl eğilip büzülmelidir diye soruyorsun. Yok böyle bir şey. Bak işte bu, onay ihtiyacı ile rol yapmaktır.

Kişiliğimizi nereye çekmeliyiz? Nasıl bir kişilik yaratmalıyız ? Ki su üstündede yürüsen bile birileri çünkü yüzemiyor diyecek mevzusundan bahsetmiyorum bile asla herkesin seni sevmesini sağlayamazsın.

Hah! Sen herkese hitap edecek bir Marvel kahramanı olmaktan bahsediyorsun. Yaşın kaç bilmem ama büyüme zamanın geldi muhtemelen.

Herkese hitap etmeye çalışan kimseye hitap edemez. Herkesin sevdiği tek kişi, herkesçe sevilmeye çalışan tavşan iyi çocuktur. Ama o da sadece arkadaşça “sevilir”,  saygı duyulmaz. Cinsel istek hiç duyulmaz.

Güçlü, cesur, yetkin ve onurlu olduktan sonra (hepsinde iyi olmayabilirsin ama olsan iyi olur) senin kişiliğin bir çoğunu çekecek bir çoğunu itecek. Yetişkin ve kendi stili olan alfa davranışları baskın bir erkek stilinden dolayı, (en tepedeki 0.1%si hariç) kadınların bir çoğuna hitap etmez.

Sorumu özet geçsem şu olurdu abi optimum olmamız gereken bir kişilik var mıdır ?

Varsa nedir ? (En çokta şu ciddi şakacı ayrımına takılıyorum.)

Not: Bahsettiğim kişilik tiplemelerinden bazıları
Şakacı/ Sert
Güleryüzlü/ Ciddi (Poker face)
Alçakgönüllü/ Egolu(sarkastik Tony Stark stili)
Yalnız kurt(Wolverine)/Ekip adamı(Lider işte)
Kafasına eseni yapan işinize gelirse diyen/ Çoğunluğun kararına uyan
Umursamayan duygusuz/ yardım eden (Biri kötü hissederse iyi hissettirmeye çalışan)
samimi/soğuk
İnsanlarla ilk tanışan/ insanların onla tanışmak istediği
Manyak(Kafasına eseni yapan)/Oturaklı (toplum içinde düzgün davranan)
……… böyle uzar gider

Tekrar aynı şey. Sen bu soruyu hangi kişiliğe bürünürsek daha çok kız tavlarız diye soruyorsun. Öyle bir dünya yok.  Bahsettiklerin de film kahramanları, hayal ürünü hepsi.

 

Maskülenite ve Cinsel Pazar Değeri

Son birkaç haftadır çeşitli şekillerde karşıma çıkan bir kafa karışıklığı var: maskülenite ve cinsel pazar değeri birbirine karıştırılıyor. Cinsel Pazar Değeri, heteroseksüek ilişkiler bağlamında, karşı cinsin sizi ne kadar arzulanır bulduğunun bir ölçüsü. Maskülenite ise erkeğin güç, cesaret, yetkinlik ve onur boyutlarındaki seviyesinin bir ölçüsü. Bunun Maskülenitenin Evrimi yazısında tanımlamıştık:

Bunlar taktik erdemlerdir :

  • Güç
  • Cesaret
  • Ustalık
  • Onur

Bunlar, erkeklerin bir ölüm – kalım senaryosunda birbirlerinden isteyecekleri, ihtiyaç duyacakları, talep edecekleri özelliklerdir.

İçinde bulunduğunuz binanın birdenbire zombilerce çevrelendiğini düşünün. Bu değerler, bir anda sizin yanınızdaki erkeklerde olmasını isteyeceğiniz değerler olacaktır.

Maskülenite seviyenizi kadınlar belirlemezler. Masküleniteyi de kadınlardan alamazsınız. Sebep ile sonuç birbirine karıştırılıyor. Çok kadınla yatmak sizi maskülen yapmaz, maskülenite genellikle sizin çok kadınla birlikte olmanızı sağlayabilir. Kadınlar erkeğin cinsel pazar değerini belirlerler ama cinsel pazar değeri erkeğin tip, statü, maskülenite, para gibi özelliklerinin bir toplamıdır.

Geçenlerde bir tweet ile Pook’un Dünyanın Düzeni yazısından bir parça paylaşmıştım:

“Skor peşinde koşup skor çetelesi tutan adamlar hakkında ne düşünüyorsun?”

Pook ile aynı şeyi. Dildo vatandaşlar 🙂

Dildo Vatandaşlar (benim baştan çıkarıcı/oyunculara taktığım bir isim), maskülenitelerini kaç tane kızla yattıklarına göre ölçerler. “Fetihlerini” ispatlamaları için herkesten “kanıt” ve “rapor” beklerler.

Oraya bir arkadaş, “Ama 26-27 yaşına kadar dildo vatandaş gibi takılmak daha iyi sanki” yazınca da şöyle demiştim: “Masküleniteni kadın onayından almak ve kadın onayına bağımlı olmak hiçbir yaşta iyi değil. O onay seks bile olsa.

Bunun üzerine bir okur şunu sormuş:

Mahmut abi twitterda böyle güzel bir cümle kullanmışsın.Biraz açar mısın? Maskülenite kadınlardan bağımsız bişey evet ama sonuçta kadınlarda arzu uyandırabilen adamlara maskülen diyebiliyoruz. Bu cümle söylediğim şeyden farklı bir şey mi?

Kadınlarda arzu uyandırabilen adamlara maskülen demiyoruz, maskülenite kadınlarda arzu uyandırabilir ama tanımı kadınlara bağlı değildir. Yukarıdaki tanımları düşünürseniz hiçbirinin kadınlarla alakası yoktur.

Hiçbir kadın sizi arzulamıyor olsa bile maskülen olmalısınız ve olabilirsiniz. Mesela Notre Damme’ın Kamburundaki kambur mert ve sırtını dayayabileceğin bir adamdır. Her ne kadar kadınları tiksindirse de.

Abi özellikle kadınlarla sıkıntı çeken erkeklerde maskülenite sıkıntısı olmuyor mu? Buna vurgu yapmıyor muyuz? Şahsen ben ona vurgu yapıyorum,yanılıyor olabilirim tabii. Her maskülin erkek,kadınlarla başarılı olacak diye bişey yok ama maskülin adamın CPD çok düşük değilse başarılı olması beklenir? Alfa kafa yapısı bu denklemin neresinde? Özellikle Rollo Corey’i örnek verdiğinde herkes maskülen olmadığını söylemişti. Sanırım kavram kargaşası.

Evet birçok erkekte maskülenite sıkıntısı var ama git masküleniteni kadın onayından al demiyoruz. Zaten böyle bir şey mümkün değil. Makülenite kadınlardan bağımsız bir erkek özelliği. Diğer erkeklerle arandaki takım ve hiyerarşi oyunundan geliyor. Maskülenite sana mal mülk kadın arzusu sağlayabilir. Ama bolluk maskülenitenin sonucudur. Maskülenite bolluğun değil.

Geçenlerde twitter’da blokladığım arıza biri “çirkin adam nasıl maskülen olacak ey bunu açıkla Mahmut piçi” diye bir şey yazmış. Hadi o adam gerçekten rahatsız biri ama bunu sonra birkaç yerde daha duydum. Sorunun absürtlüğünü anlayabiliyorsunuz değil mi?

Bunun demeye çalıştığı şu: “Ben kadınlarca arzulanmayan bir erkeksem neden ve maskülen olayım.” Kafası hala kadın onayına bağımlı bir erkek için rasyonel ama gerçekte saçma bir soru bu.

Maskülenite tek bir kadın yüzünüze bakmasa bile sizin hayatınıza olumlu katkı yapar arkadaşlar. Yakışıklı olmak, uzun boylu olmak, zeki olmak sizi daha öne çıkarmaz mı? Çıkarır tabii ki. Belki bunlara sahip değilsiniz diye diğer alanlarda sizinle eşit olan adamların hiçbir zaman önüne geçemeyeceksiniz. Onlar sizden hep daha önde olacaklar. Eee? Siz mesela maskülen (güçlü, cesur, yetkin ve onurlu) olarak ayda 5,000 TL değil 15,000 TL kazanabileceksiniz diyelim. Ama çirkin ve kısa birisiniz. Ve yakışıklı ve uzun biri sırf bu ikisi nedeniyle 30,000 TL kazanacak. Şimdi “hiçbir zaman onun gibi olamayacağım o kadar kazanamayacağım” diye 15,000 TL kazanmayıp 5000TL ‘ye mi talim edeceksiniz?

NOT: Yanlış anlamayın. Sitede ara ara yorumlar yazan umutsuzlara da aldanmayın. Kırmızı hap sayesinde, daha maskülen bir erkek olmanın sayesinde tipinin getirdiği avantajsızlıkları yenen birçok erkek var. Yani çirkinsem demek ki maskülen olsam da, oyunum iyi olsa da benim cinsel pazar değerim düşük olacak diye bir şey yok.

Bir kız bana görüldü attı neyleyim

Şu “görüldü” özelliği kadar toplu erkeklik katliamı yapan çok az şey var. Kitlesel iğdiş etme makinesi mübarek. Eskiden ne güzel bir mesaj atardık, cevap gelmeyince görmedi herhalde der işimize bakardık. Şimdi ise genç erkekler telefon başında kız gibi görüldü atanın yollarını gözlüyorlar.

Bir kere şu “görüldü attı” takibini hayatınızdan çıkarmanız lazım. Hani “görüldü atan” da sevgilileri falan olsa neyse. 90%ı, kendi aşırı ilgilerini yansıtıp “ilgili” olduğuna “emin oldukları” kızlardan bahsediyorlar.

Neyse bu yazıda asıl yazmak istediğim şey bu değil. Görüldü atılması genelde ilgisizlik de gösterir ama her zaman ondan olmuyor. Şimdi yazacağım şeyin de farkında olun.

Yıllardır bu görüldü attı şikayetini, görüldü atılan mesajlarla gören biri olarak şunu söyleyebilirim: Çoğu erkek görüldü yemiyor, kızlarla konuşmayı bilmiyor.

Sadece bir örnek vereyim:

Sen: Selam. Ne haber?
Kız: İyiyim senden ne haber?
Sen: İyilik. Ne yapıyorsun?
Kız: Youtube’dan yemek videosu izliyorum. Sen?
Sen: Ben de dizi izliyorum.
Kız: Hangi dizi.
Sen: Dark.
(Görüldü)

Buradaki hatayı görebiliyor musunuz? Kız adama yemek programı izliyorum diye yem atmış. Adam ise kendi kafasına gömülmüş, yemin farkında değil. İlgisiz kız genellikle youtube izliyorum der genelde. Burada ise kızın “benimle konuşma aç” diye yem attığını varsayabilirsiniz (evet ilk buluşmada ne konuşulur yazısındaki prensipleri mesajlaşmada da kullanabilirsiniz).

Oğlumuz ise konuşmayı kendisine park etmiş. Konuşmayı tıkamış. Şimdi kız buradan konuşma açmaz ki. Hani ilgisi yüksek kız belki açar ama o bile bir süre sonra erkeğin (kendisine park ettiği) son mesajına bön bön bakar ve yazacak bir şey bulamayıp orada bırakır. Kızın yazacak bir şey bulamamasının adamın sıkıcı olması, çok soru sorması, uygunsuz bir şeyler yazması gibi sebepleri de var ama burada bahsettiğim oldukça yaygın.

Buradan konu nasıl açılır? Mesela şöyle:

Kız: Yemek programı izliyorum. Sen?
Sen: Dizi izliyorum. Ooo yemek programı, bugün ne yemek yapmayı öğrendin bakalım?
Kız: Ispanaklı börek 😀
Sen: Ooo makarnadan fazlasını yapabilen bir hatun. Babamı annemi çikolata ile ne zaman gönderiim?
Kız: Hahahaha. Ben zaten bir sürü yemek yapıyorum ki!
Ben : Lazanya da yapıyorsan şahinimi alıp direkt kaçırmaya geliyorum.
Kız: Evet hem de çok iyi yaparım 🙂
Ben: Hazırla bohçanı!
Kız: Hahahah …
Böyle gider.

Tabii yanlış bir şey söylerim de kızı kızdırırım diye bıçak sırtında yürüyen tedirgin iyi çocuklar bunu nasıl söyleyecek o ayrı konu ama bakın burda yem üstüne yemi kullanmaya bir örnek var. Kız ıspanaklı börek diyor bam, bir sürü yemek diyor bam, lazanya yaparım diyor bam.

Ortalama bir iyi çocuk egosunun kuklası olduğu için yanılıp şaşırıp ıspanaklı böreğe gelse bile “ay bayılırım, annemin yaptığı özellikle çok iyidir, bla bla …” diye konuyu kendine getirip orada bırakır.

Eğer dikkat ederseniz burada iki şey daha var:

1 – Erkek Adam’ın Espri Anlayışı (Bu ilişki sihirbazı kitabında uzun uzun anlatılıyor ama buraya özet olarak yazı şeklinde koyacağım). Biz buna eğlenen ustalık da diyoruz.

2 – Erkek Adam’ın espri anlayışı ile tırmanan bir pozitif cinsel gerilim var. Kız isteme, kız kaçırma şeklinde ilerliyor ama alt metin belli. Kız kaçıran genelde kızla yatar sonra el öpmeye giderler biliyorsunuz.

Gördüğüm kadarıyla birçok erkek konuşmaya kızın liderlik etmesini, konuşmayı kızın geliştirmesini bekliyor. Ama siz henüz yürüme aşamasındayken konuşmayı geliştirmesi gereken kişisiniz. “Bana ne ya oynamıyorum, onlar da konuşma açsın” diye mızıkçılık yapacaksanız buyrun gidin yapın. Ama bu tür bir konuşma mekaniği, feminenleşmemiş yetişkin erkeğin doğal halidir. Konuşmayı, çok konuşan değil az konuşup dinleyebilen yönetir. Ortalama bir kadın normalde ortalama bir erkeğin 2 – 3 katı konuşur. Doğalı bunlardır. Kızı “etkileme” (onayını dilenme) derdiyle çok konuşan iyi çocukluk doğal değildir. Kadından liderlik beklemek doğal değildir.

Bu arada mesajlaşmada acemiyseniz, sitemizdeki mesajlaşma prensipleri yazısını okuyabilirsiniz. Kızlarla nasıl mesajlaşacağınıza Kadınlarla Tanışma rehberinde de değindik.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.