Sarsılmaz zihin : Navy Seallerin sarsılmaz zihinlerinin 6 sırrı

Brandon Webb bıracak gibi değildi.

“Siktir git, Eğitmen Buchanan – siktir git. Beni buradan ancak ceset torbasının içinde çıkarırsın.”

Gezegendeki en seçkin özel kuvvetler birimi olan Navy Seal’e üye olmak için tüm çaylakların katlanması gereken fiziksel ve zihinsel işkence haftası olan “Cehennem Haftası” nın ortasındaydı.

Webb herkesten daha kötü bir fiziksel kondisyon gösteriyordu. Ve biraz da egosu vardı. Bu hiç de iyiye işaret değildi. Eğitmenler onun bırakıp gitmesini istediler.

Şansının az olmasına (her 7 çaylaktan sadece 1’i haftayı başarılı tamamlayabiliyordu) ve eğitmenlerin “özel” davranışlarına rağmen Navy Sealin keskin nişancısı olmayı başardı.

Webb diğerlerinin başarısız olduğu yerlerde neden başarılı oldu?

Spartalılardan Navy SEAL’lerine kadar her çeşit savaşçıya hayranım. Belirli bir kaliteye (bu durumda “mental dayanıklık”) hayran kaldığımda, doğrudan bu işin kaynağına gitmek isterim. “X’te dünyanın en iyisi kim?” diye sorarım. Sonra onları incelemeye çalışırım.

Bu ,SEAL in aynısıdır. Onlar gezegendeki en sert insanlardan bazıları ve onların bize öğretecekleri bir şeyler var.

Ben, birçok insanın yaptığı gibi Navy Seal e girmenin sırrının fiziksel dayanıklılık olduğunu sanmıştım.

Öyle değilmiş.

Webb, NYT’nin en çok satan anı kitabı Kırmızı Çember: Navy SEAL Keskin Nişancı birliğindeki Hayatı ve Amerika’nın En Ölümcül Nişancılarını nasıl eğittiğini yazdı.

SEAL eğitimini başarabilmeniz için süper bir sporcu olmanız gerektiğine dair yaygın bir yanılgı var.  Öyle değil.  Kursun tüm gereksinimleri ortalama atletik bir erkeğin bunu başarabilmesi için tasarlandı.

Ama işte burada bir varsayım var.

Eğer fiziksel değilse, SEAL başarısındaki belirleyici faktör nedir? Sadece beraberlik şans mı? Daha iyi bir genetik?

Webb devam ediyor.

“SEAL eğitiminin gerçekte test ettiği şey, zihinsel sertliğinizdir. Sertleşinceye ve herhangi bir görevi özgüvenle yapana kadar -olasılıkları ne olursa olsun – ya da bırakana kadar, sizi zihinsel olarak sınıra tekrar tekrar zorlamak için tasarlanmıştır.”

Sır vücutta değil zihinde yatıyor.

Zihinsel Sağlamlık ve Başarı

Tamam Navy Seal takımı üyeleri sert erkekler, dünyanın en sert erkekleri belki de.

Ama bundan bize ne? Siviller, masa başı çalışanları ve savaşçı olmayan insanların zihinsel sağlamlıktan kazanabilecekleri ne var ki?

Aslında çok şey.

Ünlü Stanford marshmallow deneyi ve Angela Duckworth tarafından aynı isimdeki en çok satanlar arasında tanıtılan Grit konsepti gibi örnekler sayesinde, zihinsel dayanıklılığın ve bunun uzun vadeli başarı için ne kadar önemli olduğu konusunda iyi bir fikrimiz var.

İşler zorlaştığında sonuna kadar dayanma yeteneği çok önemli. Winston Churchill’in meşhur tavsiyesi, “Cehennemden geçiyorsanız, gitmeye devam etmelisiniz”.Bu çok iyi bir tavsiye.

Sıcak koltuklarıyla günümüzün az kaynatılmış dünyasında, kıçınızı donduracak klimalar ve tıkınacağınamızdan daha fazla yiyecekle birlikte, insanların en ufak acı çekmede başarısız olması şaşırtıcı değil.

Ama kim umursar ki?

Benim için ilginç olan şey, “yumuşak” dolu bir dünyada bile, zihinsel esnekliği geliştirmenin inanılmaz bir avantaj sağlaması. Çevremizdekiler patır patır dökülürken sonuna kadar dayanma yeteneğini geliştirerek, kendimizi başarılı biri olmaya ayarlıyoruz .

NAVY Seals’dan 6 Zihinsel Dayanıklılık Teknikleri

Eski SEAL’lerin anılarını okuduktan sonra, kullandıkları ipuçlarını ve teknikleri aşağıdaki 6 tekniğe indirgedim. Her teknik kısa bir açıklama ve gerçek hayata pratik bir uygulama ile geliyor.

Teknik # 1: Fili yiyin.

Bir fili nasıl yersin?

Her seferde bir ısırık ile.

Korkunç bir görevle karşı karşıya kaldık – bir maraton, sokakta güzel bir kız ya da bir başlangıç lansmanı – başlamadan önce sık sık korku hisseder, donar ve başlamdan dururuz.

SEAL’ler bu alanda bir çözüm sunarlar. Fili yavaşça düzgün bir şekilde sindirilebilen parçalara bölün ve… Fikri anladınız. Meydan okumaya her seferinde küçük bir adımla başla. Klişe ama çalışır bir strateji.

Bunu yapan çok fazla maratoncu ve triatlet göreceksiniz. Bir sonraki acil amaca – ufuktaki bir sonraki noktaya – odaklanırlar ve zihinlerinin yarışın tamamına odaklanmasını önlerler.

Uygulama: Göz korkutucu her şeyi anında, ısırık büyüklüğünde hedeflere bölün. İdeal olarak, her parçanın 24 saatlik bir pencereye sığması gerekir. Her seferde bir parçayı tamamlamaya odaklanın. Bütününü düşünmekten kaçının.

Teknik # 2: Başarıyı Görselleştir.

Bu beni şaşıran bir teknik oldu.

Belirli bir çalışmada basketbol oyuncuları, serbest atışlarını görselleştirme ile isabet oranını % 23 artırdı. Gerçek serbest atış yapan oyuncular sadece %24 oranında iyileşmiştir. Bu sadece% 1’lik bir fark. Vav!

İyi görselleştirmeler aşağıdaki özelliklere sahiptir:

  • Canlı ve ayrıntılı Tüm duyuları kullan. Ayrıntıları hayal et. Mümkün olduğunca gerçek olun.
  • Tekrarlama Oyun oynayarak kafanızda tekrar tekrar çalıştırın. Otomatik hale getirin.
  • Olumlu Görüntüler Kendinizi başarısız olarak düşünmeyin. Bunun yerine, art arda kendinizi zahmetsiz bir başarı durumunda düşünün.
  • Sonuçları gözünüzde canlandırın. Dayanıklılığınız zayıflarsa, başarısızlığın sonuçlarını hayal edin. Yenilginizi duyduklarında arkadaşlarınızın ve ailenizin yüzlerini görün. Kişisel olarak duyacağınız utanmanın acısını gözünüzde canlandırın.

Uygulama: Bir dahaki sefere büyük, stresli bir etkinliğiniz olduğunda, başarılı olduğunuzu hayal etmek için görselleştirmeler kullanın.

Teknik # 3: Duygusal Kontrol

Çok stresli olduğunuz dönemlerde, vücudumuzun ana stres hormonlarının atağı – adrenalin, kortizol ve norepinefrin – size enerji ve odaklanma artışı sağlayabilir.

Bununla birlikte, bu hormonlar uzun süre yüksek kaldığında, gevşeme moduna geçemeyiz. Uyumakta güçlük çekeriz, motivasyon düşer ve bağışıklık fonksiyonu ciddi bir darbe alır

SEAL’in basit çözümü 4’te 4’e 4 denilen bir şeydir:

-4 saniye nefes al.

-4 saniye nefes verin.

-Bunu 4 dakika tekrarlayın.

Tanıdık geldi mi? Bu, yogacıların binlerce yıldır yaptıkları şey. Beynimiz vücudumuzu etkiler ve bunun tersi de geçerlidir.

Stres hormonlarınızı kapatmak ve vücudu rahatlamak için basit egzersizler kullanın.

Uygulama: Zaten meditasyon yapıyorsanız bu size yardımcı olacaktır, ancak bir daha kendinizi stresli hissediyorsanız, durun ve birkaç derin nefes alın. En çok satan yazarlardan Tim Ferriss, güne devam etmeden önce her şeyi durdurmanızı ve basit bir nefes almanızı önerir.

Teknik 4: Tepkisizlik

“İnsanlar, bir şeylerden değil, onları nasıl gördüklerinden rahatsız olurlar” –

Epictetus

Kontrol, düşündüğümüzden çok daha fazla şekilde elimizde.

Dış dünyamızda olanları kontrol edemeyiz, ancak olanları nasıl yorumladığımızı kontrol edebiliriz.

BUD / S Breaking, “Sıradan Çocuklar Nasıl Navy SEAL olabilir? “ adlı kitabında D.H. Xavier kendi “Cehennem Haftası” deneyimini hatırlıyor.

“Ben en altta iken beni tekmeliyorlardı. Beni orada gerçekten istemediklerine inanabilirdim; bu benim pes etmem olurdu. Bunun yerine, ne dediklerini umursamadığıma inandım. Başarabileceğime inanıyordum…

Xavier,benim yeniden çerçevelemek diye adlandırdığım bir şeyi uygular. Olası bir inancı veya dünya görüşünü alır, bu versiyonunu reddeder ve başka bir versiyonunu seçer. Olumsuz bir olay olarak yorumlanabilecek şey aniden olumlu bir hal alır.

Uygulama: Dış olayları nasıl yorumladığınıza aktif olarak göz atın. Bunu tanıdıktan sonra, bu görüşe meydan okuyun. Olumsuz görüşlerini daha olumlu görüşlere dönüştürmeye çalışın. “Kötü” olayları “oraya” çıkmanız ve kendinizi geliştirmeniz için bir meydan okuma olarak görün.

Teknik# 5: Küçük Zaferler

Moraliniz bozuk olduğunda ne yapmalı? Cüzdanınızı kaybettiniz, yağmur yağıyor, ve karınız da aynı gün sizi terk etti. Hiçbir şey doğru gitmediğinde ve her şey yanlış gittiğinde ne yapmalı?

Daha küçük düşünmeye çalış.

Her gün günlüğüme, minnettar olduğum üç şeyi yazarım.

Bugün yazdığım şey :

  • Uzun bir yağmurun ardından serinletici ve serinletici hava.
  • Buzlu kahvenin dumanlı tatmini.
  • Yerel kafemdeki gülümseyen barista.

Küçük zaferler moralleri yüksek tutuyor. Ve yüksek moral daha yüksek moralle beslenir. İyi iş yapmak için erdemli bir pozitiflik çemberi yaratır. Bunu denemediyseniz bir şans verin. Düşündüğünden çok daha fazla önemli.

Teknik # 6: Takımınızı Bulun (ve Takımınızı Bulmanızın Gerekliliği)

Tribe: Eve dönüş ve Ait olmak kitabında Sebastian Junger şöyle yazar:

İnsanlar zorluklardan korkmazlar, aslında zorluklar üzerinde yükselirler; asıl mesele zorluk değil “gereksiz” biri gibi hissetmek. Modern toplum, insanların “kendilerini gereksiz hissettirmeleri” sanatını mükemmelleştirmiştir. Buna son vermenin zamanı geldi.”

Junger burada doğru bir şeye işaret ediyor. Hepimiz büyük ihtiyaç zamanlarında insanların muhteşem performans göstediğini biliyoruz. Çocuğunu kurtarmak için bir arabayı kaldıran annenin klasik “zihnin vücuda üstün olması” hikayesi.

Biz insanlar sosyal varlıklarız. Bazen çok anlamsız görünen bir dünyada yaşasak da anlam için büyük bir açlık çekiyoruz.

Yakın arkadaşlar ve yakın prensipler bulun ve zihinsel dayanıklılık için bir kaleye sahip olacaksınız.

Uygulama: Hayatınıza neyin anlam getirdiğini düşünmek için biraz zaman harcayın. Bu, takımınızı bulmanın ilk adımıdır – benzer vizyon ve değerleri paylaşan insan grubunuz.

Bu kadar. Altı basit teknik. Araçlar elinizde. Geride kalan tek şey uygulamak.

Çeviri : Bulletproof Mind: 6 Secrets of Mental Toughness From the Navy SEALs

Çeviren : BenLark

Vaka Çalışması – Ne yazık ki sıkıntıdan öleceğime acı çekmeyi tercih ederim.

Aşağıdaki yorumu bir hatun yeni sevgilisi ile ilgili yazmış. Hatunun ağzından kırmızı hap gerçeklerinin doğrulanması (siz kadına saydırmadan önce belirteyim olanlar adamın suçu ve nedenini anlatacağım).

Başlık : Sonunda götün teki olmayan biri ile birlikteyim ve çok sıkılıyorum.

Mesaj : Götün teki heriflere uzun süre dayanabilme konusunda bir geçmişim var (en sonuncusu 9 sene sürmüştü). Sonunda iyi, zeki, hoş ve çekici bir erkekle çıkmaya başladım ve seks harika.

Ondan daha fazla hoşlanıyor olmayı çok isterdim. Ama maalesef. Duygusal olarak ulaşılabilir bir erkek ve benden samimi olarak hoşlanıyor. Ortak hobilerimiz var. Onun sevgisini kazanmak için çalışmam gerekmiyor. Onun ne düşündüğünü veya neye ihtiyaç duyduğunu anlamak için tahmin oyunları oynamam gerekmiyor. Ve bu çok SIKICI.

Bundan nefret ediyorum ama ondan neredeyse ayrılacak durumdayım ama ayrılmıyorum zira bu ilişki yürürse harika olacağını düşünüyorum. Ama kalıcı olarak arızalı olduğumu, götün teki heriflerin ya da sıkıntıdan ölmenin kaderim olduğunu düşünmeye başladım.

Ne yazık ki sıkıntıdan öleceğime acı çekmeyi tercih ederim.

Yukarıdaki mesajda hatunun SIKICI olarak tanımladığı ve hissettiği şey aslında sıkıntı değil. Bunu tek tek analiz ettiğimizde aslen ne olduğunu göreceksiniz.

Ama önce şu önemli tavsiyeyi vereyim : Eğer oyunu zayıf bir beta sağlayıcı iseniz, geçmişinde kötü çocukların acısı olan ve artık evinin kadını olma safhasına gelmiş kadınlardan uzak durun. Bu kadınlar söz konusu olduğunda SİZ KOCA DEĞİL AVSINIZ!

Evet kızımız alfa dul. Eldeki betanın veremediği dramanın açlığı ile acı çekiyor. Bu adamın tek şansı kadının dayanamayıp adamı terk etmesi yoksa bir iki sene içinde aldatma da başlayacaktır.

Sonunda iyi, zeki, hoş ve çekici bir erkekle çıkmaya başladım ve seks harika … AMA … Duygusal olarak ulaşılabilir bir erkek

Duygusal olarak ulaşılabilir bir erkek = Kadın gibi bir erkek.

ve benden samimi olarak hoşlanıyor.

ve benden samimi olarak hoşlanıyor

ve benden samimi olarak hoşlanıyor = O kadar uzun zaman pompalandım – bırakıldım ki benim uzun süreli partner olarak bir değerim olmadığımı anlayamayan erkekler midemi kaldırıyor.

Ortak hobilerimiz var.

Ortak hobilerimiz var = Bu adamla birlikte olmaya devam etmek için rasyonel sebepler bulmaya kasıyorum.

Onun sevgisini kazanmak için çalışmam gerekmiyor.

Onun sevgisini kazanmak için çalışmam gerekmiyor = onun sevgisi ve ilgisi değersiz.

Onun ne düşündüğünü veya neye ihtiyaç duyduğunu anlamak için tahmin oyunları oynamam gerekmiyor.

Elimin altında bir fino köpeği, zaten anlasam da anlamasam da, ihtiyaçlarını karşılasam da karşılamasam da alternatifi olmayan bir aç.

Bundan nefret ediyorum,

Bundan nefret ediyorum = kendimi tutmazsam bir götün kollarına atlayacağım.

Ama kalıcı olarak arızalı olduğumu, götün teki heriflerin ya da sıkıntıdan ölmenin kaderim olduğunu düşünmeye başladım.

Ama kalıcı olarak arızalı olduğumu … düşünmeye başladım = bu adam gibi bir adamı sevmem gerektiğini düşünüyorum ama kadın ruhum bu kadınsı, alternatifsiz, ilgisi değersiz adama değil o götlere meylediyor.

Bizler ilkel dürtülerin gaza bastığı bir arabanın şoför koltuğundayız. Direksiyonu ne yöne çevirmek istersek isteyelim, doğal dürtülerimize ne kadar ters yönlere gitmeye kalkarsak, motoru yakmaya o kadar yaklaşırız.

Bir erkek iyi bir kadına sadakat yemini edebilir ama kadının vücudu, yüzü, kıvrımları adamı heyecanlandırmıyorsa adam bu sözünü yerine getirmek için ilkel dürtülerini sürekli kontrol altına almak zorunda kalacaktır.

Bir kadın iyi bir erkeğe sadakat yemini edebilir, ama erkeğin kişiliği, duruşu, mizacı ve maskülenitesi kadını heyecanlandırmıyorsa, kadın bu sözünü yerine getirmek için ilkel dürtüleri ile sürekli savaşmak zorunda kalacaktır.

Kadın çekici bir gizeme sahip ve Korku Oyununun Vajina Gıdıklama Sanatında usta bir “piçe” olan doğal arzusu ile ne kadar savaşırsa, ilişkisinin bitmesi o kadar hızlanır. Bunu bir süre devam ettirebilir ama beraber olduğu kadınsı adamın varlığında hipergamisi içinde patlamaya hazır bir yanardağ gibi azdıkça azacaktır.

Bitirmeden, Alfa siker beta öder mantığındaki bir hipergaminin kadının haince planları sonucu olmadığını bilinç altında gerçekleşen bir olay olduğunu hatırlatayım. Aşağıdaki bölüm öğrenen adamla henüz yayınlanmayan bir konuşmadan :

Zaten genelde olay şöyle. Hatunlar 20lerinde bu adamlardan (efendi çocuk) uzak duruyorlar, sonra bu adamlar olmasa çocuk yapamayacakları ortaya çıkınca evleniyorlar ve sonra çocuk olunca boşuyorlar. FAKAT … Burada kadın hin planlar yapmıyor. Birçok kadın 32 yaşında bekleyen beta ile evlenirken içten olarak o adamı istiyor ya da istemek için ellerinden geleni yapıyorlar. Kadının güvenlik ve çocuk ihtiyacı gözünü boyuyor. Ama çocuk olur olmaz, devletin nafaka artı iştirak nafakası hizmetinin de yardımıyla ihtiyaç bitince kadındaki perde kalkıyor. Yani “lan evde kaldın bir salak beta bulup seviyormuş gibi yapayım sonrasına bakarız” diye bir plan değil bu.

Kıssadan hisse : Bu kadına saydırmakla vaktinizi boşa harcamayın, bu adam gibi kadınsı, ilgisi değersiz, alternatifsiz veya aç olmamaya bakın.

Kaynak : Women Would Rather Be Miserable Than Bored

Kırmızı Hap Sohbetleri – Yerim ben seni

Öğrenen adam : Buluşmada hiç seksten bahsetmezsek sanki tavsancık olacakmışız gibi.

Mahmut Hoca : Bahsedince kadın – erkek ilişkilerinden anlamayan ama kurt görünmeye çalışan tavşancık oluyorsun. Kadını oyun ile azdıracak kabiliyeti olmayan bu nedenle son çare söze dökmeye çalışan acemi oğlan gibi. Üstelik seks konuştunuz mu olayın olacak mı olmayacak mı gerilimi kalmıyor. En azından kız için. Kadın ve erkeklerin kafasının farklı çalıştığını içselleştirememişsin. Eğer seksten bahsetmek kurtluk olsa idi kadınlara penis resmi atanlar ezik değil kurt görünürdü. Seksten konuşmayı çıkınca dikkat edersen aklına seksi masaya koyacak tek yöntem gelmiyor. Sorun da bu zaten.

Öğrenen adam : Oha kesinlikle. ben soyle dusunuyordum, kadin o maskuleniteyi alirsa. Seni begenirse yardirabilirsin. ama hayır, baya firsat teptigimi anladim. yanlis maskulenite işte. peki ben seks olacak mi olmayacak mi bunu anlamazsam vakit kaybetmis olmayacak miyim? bu sanki kadının validasyonu gibi. ve sen de soyle diyeceksin, baska metotlarla anlamaya calisacaksin. anlamasan bile eglenmene bakip nextleyeceksin. o gerilim seksin kaynagiyken ben o gerilimi öldürüyorum degil mi?

Mahmut Hoca : Kadin “tamam bu da ben istersem seks yapacak on yuzbininci siradan erkekten biri” diyememeli. Ben kadinin senin onu sikip sikmeyecegini bilmemesinden bahsediyorum. Oyunu sen oynayacaksin ama onunla.

Öğrenen adam : abi sen harika bir adamsın ya. beta gorunmemek icin yaptigim seylerin beni daha beter bir pozisyona soktugunu sayende daha iyi anliyorum.

Bu arada bu denklemde bir hata var. ” kadın, istersem yatabilecegim binlerce erkekten biri dememeli” e evet? so what? bu yuzden bulusmaya gelmisim zaten.

Mahmut Hoca : Çok yenik muhtaç bir açıdan bakıyorsun. Ne belli kızı beğeneceğim? Kızın bir hata yapıp beni elinden kaçırmayacağı ne belli?

Sen muhtaç mantığından baktığından karşındaki kadının beğenilmeme korkusu olduğu aklına bile gelmiyor. İşte bu kadını gözünde yüceltmenin devamıdır. Yani belki kırmızı hapı okudun diye artık meriç olmuyorsun ama kadın olanı yüceltme başka yerlerde devam ediyor. Oysa kadınlarda beğenilmeme ve reddedilme korkusu çok güçlüdür.

Öğrenen adam : He derse ve asiri goze batmayan bir hareketi yoksa sikerim evet? Begenmeme ihtimalim tabi var. belki agzini sapirdatiyordur, belki asiri kiskanctir, belki kompleksli falandir etc etc ama bunlar beni sevgili olmaktan alikoyacak seyler, one night standden degil ki?

Mahmut Hoca: Olsun. Belki birkaç açıdan beğenmediğin için one night stand yapacak sonra tüyeceksin. Eğer kadın seni beğenirse bu da korkacağı bir şey.  Kızlar buluştuklarında beğenilmemekten her aşamada korkarlar. Tabii erkeği beğenirlerse.

Üstelik ne olursa olsun yatacaksın diye bir şey olmamalı. Açlıktan bunlar.

Öğrenen adam : bak evet haklisin. yeterince doymadim. Bolluk zihniyeti icin bu da gerekli bana kalirsa. en azindan 5-6 sevgili yapip bunlarla yatmak.

Mahmut Hoca: Bunun bir kısmı açlık / tecrübesizlik ama bir kısmı da kendini ödül olarak görmeme. Kız oraya buluşmaya gelmiş yani bir giderin var. Bunun farkında olman, ben ödülüm demen lazım. Ben ödülüm o değersiz değil, o ödülse ben de ödülüm. Sonuçta kız oraya buluşmaya geldi ise onun da bir umudu ve beklentisi var.

Öğrenen adam : evet, yani betanin falan begenmemesi cok siklerinde olmaz ama sanki?

Mahmut Hoca: Kendini ödül olarak görmeyen ve kıza ne olursa olsun atlamaya hazır aç adam tabii ki kıza ne olduğunu 15 saniyede gösterdiğinden kızın korkusu falan kalmaz da … Ne belli adamın beta olduğu? Alnında mı yazıyor? Kendini ödül görmek yok, açlık var ve açlığın kontrolünde, kıza kendisi bas bas bağırıyor.

Güzel bulduğu bir kızla buluşan çoğu erkek o kadar düşük bir noktadan bakıyor ki, kızların böyle korkuları olduğunun akıllarından bile geçirmiyorlar. Kendi kendilerini aptalca diskalifiye ediyorlar. Çok acı.

Öğrenen adam : kizlar asiri kirilgan ve zayiflar ama feminizm resmen zombilestirmis bunlari. o varoş kafayi solipsizmle harmanlayinca leş gibi bir tablo cikiyor ortaya.

Mahmut Hoca: Ezbere laf bunlar. Süslü laf etmek kolay ama pratik konuşman esnasında, senin lugatında kızların çok korkak ve çekingen olduklarını anladığını gösterir bir şey göremiyorum.

Öğrenen adam : bana genelde işte, okulda falan denk geldi bunlar ve hic siklemedim.

Mahmut Hoca: hocam senin kafanda adamlar için kadınlar olduklarından daha güçlü ve genelde düşman.

Öğrenen adam : lugatimda var ama seni reddetmesi yani boyle bir canlinin seni reddedebilmesi sasirtici.

Mahmut Hoca: yok senin lugatta yok.

Öğrenen adam : Sonucta ben zengin ya da yakisikli olmasam bile belli bir vizyonu olan, kulturlu bir adamim

Mahmut Hoca: Bu entellektüel seviyede kendine söylediğin bir laf (ve doğru). Ama bilinçaltına işlemiş bir düşünce değil ve bilinçaltından fışkıran “ben değersizim” ya da güzel kız karşısında ben değersizim mesajı yanlış da olsa çok güçlü ve hareketlerini yönlendiren o.

Hele bir de kız cidden güzelse senden güçlü. Bilinçaltında hükmeden algoritma bu. Kız çok güzel, o zaman çok değerli, benden çok değerli.

Öğrenen adam : benden daha iyi erkekleri elde edebilir mi? evet. o zaman benle birlikte olmasi icin bir sebep yok. aynisi benim icin de gecerli. Guclu degil ama daha degerli.

Mahmut Hoca: Bu da bir başka siyah hap komplo teorisi. Ortalık daha değerli erkek kaynıyor sanki. Her kızın bir BMW’lu Mahmut alternatifi var ya da maskülenizmin ete – kemiğe bürünmüş hali Sarp’a ulaşımı.

Öğrenen adam : ben götumü de yirtsam 8/10’luk bir kadinla birlikte olamam ama o, oyle bir erkekle olabilir.

Mahmut Hoca: güzelliği karşısında eriyen şapşal yığınının içinde bul bakalım 8/10 erkeği.

Öğrenen adam : simdi, peki madem iyi erkek yok, niye benle degil de berkecanla birlikte oluyor? en azindan ben oneitis kafasinda degilim, kiza mal mal feminen hareketler yapmiyorum, sohbetim iyi, sekste iyyim.

Mahmut Hoca: kim bu berkecan?

Öğrenen adam : biraz uzun, seyrek sakalli, kiz kankasi olan tipik afc. uzun boylu ama feminen sonucta. kizla arkadas gibi takiliyorlar diyeceksin.

Mahmut Hoca: neden senle olsun? seni bu adamdan daha iyi yapan ne? Oneitis olmaman seni korur, feminen davranmıyorsun ama maskülen de davranamıyorsun (kızın karşısında sert hareketlerden değil rahat, kendinden emin ve ben ödülüm merkezli davranmaktan bahsediyorum), sohbet Berkecan’da da var ve seksin iyi olduğunu dışardan anlayamazsın.

Öğrenen adam : kirmizi hapa daha yakinim. daha maskulenim. shit testleri gecebiliyorum. cogunu diyelim. bu son soyledigine gore sitedeki gibi olmamamiz lazim?

Mahmut Hoca: Kırmızı hapı özümsemiş değilsin. Shit test rutini ezberlersin bir şekilde. okumuşsun entellektüel seviyede biliyorsun. Ama temel yok. Ben ödülüm yok, benim zihin merkezinde ben varım yok, bolluk zihniyeti yok, eğlenen ustalık yok, vs.

Öğrenen adam : bence olay su yani sanirim bu, kadinlar gudusel olarak ya da bir sekilde benim kirmizi hapi sindiremedigimi anliyorlar.

Mahmut Hoca: Bak işte burada bile bakış sen değil kadın merkezli. “Bence olay şu sanırım, ben kırmızı hapı sindiremedim” diyeceğine “bence olay su yani sanirim bu, kadinlar gudusel olarak ya da bir sekilde benim kirmizi hapi sindiremedigimi anliyorlar” diyorsun. Derdin sindirmiş imajı çizmek. Neden “ben sindiremedim” değil de “kadınlar çakıyor” demen çok önemli. Bunu düşün.

Çok basit bir soru soracağım. Kırmızı hapı sindirdin mi sindiremedin mi anlayacağız.

HB8 kıza yürüdün, buluşma ayarladın ve Starbucksta buluştun. Kız geldi, oturdu ve süzdün hatunu. Tam o an aklından ne geçiyor? Kız çok güzel. Ama yeni gelmiş soğuk biraz.

Öğrenen adam : himm dalgayla karisik sohbet actim. soru sordum. ne tepki verdi?

Mahmut Hoca: soruma cevap vermedin. senin aklından kız ile ilgili geçenleri kelimeye dök.

Öğrenen adam : bakalim etkileyebilecek miyim, acaba beni tercih edecek mi, bu aksam eve atabilecek miyim, acaba gogusleri nasildir, iyi sevisir mi vs …

Mahmut Hoca: Haahahaha … Bu kadar kötüsünü beklemiyordum dur bir sarsıldım … Evet sıfır özümsemişsin!

Öğrenen adam : nasil olmaliydi? 8/10 diyorsun.

Mahmut Hoca: Burada temelleri aynı olsa da bir sürü şekilde olabilir. Mesela sence benim aklımdan ne geçiyor?

Öğrenen adam : acaba nasil sevisir, kiskanc midir, kotu huylari var misir vs?

Mahmut Hoca: Hahahaha … Alakası yok.

Öğrenen adam : kiz ne renk don giydi?

Mahmut Hoca: bak işte karşındaki kıza 12 yaşında davran olayını kimsenin anlamaması ve sadece kızı küçük görme sanması da bundan.

Aklımdan geçen şu :

Kız ben seni yerim … yerim … güzelliğe bak … soğuk da davranırmış … ısırırım kız seni o memişlerden … şirine

sizi bu kadar buz gibi ve karanlık şekilde ciddi ve sıkıcı kim yaptı yahu?

Öğrenen adam : e benzermiş?

Mahmut Hoca: bakalim etkileyebilecek miyim (dan), acaba beni tercih edecek mi (dan), bu aksam eve atabilecek miyim (dan), acaba gogusleri nasildir (dan), iyi sevisir mi vs … İlk 3 saniyede ayağına dan – dan – dan – dan 4 kere sıkmanla bu benzer ?!?! yok acaba etkileyebilecek miyim de beni tercih edecek mi de … Şaka mı bu?

Öğrenen adam : yoksa bahane sunup tuyecek mi de var 🙂

Mahmut Hoca: Tansiyonum çıktı 🙁

Öğrenen adam : tamam belki ben kendimi eziyorum ama bu da statu ile alakali. o ozguven ise girdigimde bende de olacak. Sen dusunmuyor musun beni tercih edecek mi acaba diye?

Mahmut Hoca: yooo ben aynen yukarıda yazdığım kelimeleri düşünüyorum. Başka bir şey değil. Carpe diem baby. işte pozitif düşünce ile negatif kafa farkı.

Öğrenen adam :8/10 yüksek bir CPD ama.

Mahmut Hoca: Ya git işine ya 🙂 Ne kadar yüksek o kadar daha çok “yerim lan ben onu”. 10 10 olsa nolur.

Öğrenen adam :6/10 olsa ben de oyle dusunurdum.

Mahmut Hoca: o zaman bile senin aklından bu kadar muzip şeylerin geçtiğini sanmam.

Öğrenen adam :karşında victoria secret mankeni var ve sen ne olur diyorsun? biraz realist olmak gerekmiyor mu?

Mahmut Hoca: Ne realisti ya? Benim sonradan ne olacağı geçmiyor ki aklımdan. Kız oturdu ve diyelim VS mankeni oturdu. Ben onu daha daha yerim lan! Hem de o memişlerden başlarım yemeye 🙂

Öğrenen adam :sahsen ben kendimi begenmis biri olarak sunu diyebilirim, benden 10 kat daha iyi erkeklerle takilabilir. yenir tabi, yenir ama hipergami bana yedirtmez ağam.

Mahmut Hoca: Ya sana ne o anda hipergaminin sana yedirmeyeceğinden. Kız gelmiş senle buluşmuş ama kızın güzelliği ile elindeki bu kart savruldu gitti. Güzellik görünce aklına “lan ne güzel yerim lan bunu” değil de “hipergami bunu bana yedirmez” geçiyor? Yedirmesin abi ben onu yine de yerim 😀

Öğrenen adam : bak, medeni cesaret anlaminda super mesela. gidip dekanla mekanla ya da benden mevki bakimindan ustte olan biriyle cok etkili bir iletisim kurabilirim. kendimi eksik de hissetmem ama o kizla takilirken ciddi olurum ve zaten olmaz kafasiyla harekrt ederim. insani iliskilerde no problem ama kiz guzelse olmaz derim.

Mahmut Hoca: Ve nedense güzel kız seninle buluşmaya geldiğinde aklına ilk gelen şeyler beğenecek mi, isteyecek mi, kalkıp gider mi?

Öğrenen adam : senin guzellik disinda kriterlerin neler?

Mahmut Hoca: Onlar sonra abiciğim. hayır güzellik benim kızı şirine görmemi bozmaz. bak aklından geçenleri bir daha düşün : bakalim etkileyebilecek miyim, acaba beni tercih edecek mi, bu aksam eve atabilecek miyim, acaba gogusleri nasildir, iyi sevisir mi vs. Daha 3 saniye geçmeden 4 el ayağına sıktın!

Öğrenen adam : guzellik tek basina olmasa bile 5 kredilik ders gibi onemli. onun guzelligi benim kariyerim.

Mahmut Hoca: Aferin.

Öğrenen adam : benim sansimin bu kiz karsisinda dusuk oldugu bir gercek.

Mahmut Hoca: Senin şansın küçük de benim ihtimalim tavan ya! Ama karşıma benimle buluşmaya güzel ve dişi bir kadın gelmiş ve ilk devreye giren şey bilinçaltı. Benim bilinçaltımda o güzellik ve dişilikle birden doğal erkek ve onun istekleri çıkıyor! Senin ise ne kadar ezik olduğun!

Tamam benim mizacıma göre laflar bunlar, erkekliğini bastırmayan erkeklerin mizacına göre değişik şekillerde çıkar ama dikkat et benim dişi güzelliğe refleksim erkek olarak ona karşı isteğim sen ise doğal dişi güzelliğin tadını çıkaran maskülen tarafını ve onun oyunculuğunu gömmüşsün ve hala yok onun güzelliği yok benim ksriyerim diye boş felsefe kapıyorsun.

Öğrenen adam :ne yapmam, dusunmem gerek?

Mahmut Hoca: Önce bırak bu kırmızı hap görünümlü siyah hap felsefesini karşında seninle buluşmak için gelmiş güzelliğin tadını çıkar. Güzelliği senin gibi gözünde büyüten adam o güzelliğin tadını çıkaramıyor, benim gibi büyütmeyen adam tadını çıkarıyor. Bak bu dramdır!

Öğrenen adam : tadini cikardim, eglenmeme baktim oke. netice alamadim ama?

Mahmut Hoca: yoo sen bakamıyorsun işte nereden bakacaksın. ben sanki hep netice mi alıyorum?

Öğrenen adam : 🙂 sen 10 kadindan 2 sini sikiyorsundur.

Mahmut Hoca: 10’unun da karşımda belirmesinin tadını çıkarıyorum.  8’i ile netice alamasam da.

ben erkekliğimin karşımdaki dişiliğin tadını çıkarmasının tadını çıkarıyorum sen ise muhtaçlığının acaba etkiler miyim acaba verir mi acaba vs … diye seni dibe çekmesini seyrediyorsun.

Öğrenen adam : onun verecegi sekse ihtiyacimiz var.

Mahmut Hoca:

😩

Öğrenen adam : en pesimist bakis acisiyla yaziyorum.

Mahmut Hoca: senin standardın bu. Artısı güya oneitis yok. Yani spesifik bir kızı çok özel yapmak yok ama bu kızın vereceği sekse ihtiyacın var. Hani sen oneitisi atmıştın? Merve’nin peşinde 4 ay koşma oneitis’i yok diye önüne gelen her Merve’yi 5 dakikalığına oneitis yapman pratikte pek farklı değil. Merve’nin verecegi sekse ihtiyacimiz var gitti Merveler geldi.

Öğrenen adam : senin standardın pesimist degil mi?

Mahmut Hoca:

kız ben seni yerim … yerim … güzelliğe bak … soğuk da davranırmış … ısırırım kız seni o memişlerden … şirine

Evet pesimistliğin kitabını yazıyorum ben :))

Öğrenen adam : ortalama bi kiz 3 kez reddediliyorsa bir erkek 300 kez reddediliyor. diyeceksin ki ben ortalama degilim. Ama 6/10 seni reddedebiliyor. hem de cogu.

Mahmut Hoca: Bak birader buna analiz felci derler. kafan hala entellektüel zırvalarda.

Öğrenen adam : benim yapmam gereken, bgendigim kadinlarla kendi adima iyi bir oyun cikarip gerisini unutmak olmali? ve her seyin tadini cikarmak… seks olmasa bile?

Mahmut Hoca: Senin yapman gereken erkek doğanın işi ele alması. Düşünmeyi bırak. seni yerim düşüncesinde kızı etkiler miyim var mı? kız beni beğenir mi var mı?

Hadi onu bırak düşünce var mı? Yolda güzel kadın görünce (içinden) laf attığında “yavrum yerim ben seni” mi diyorsun “yavrum seni yerdim ama hipergami bana yedirmez, sen zaten benden iyisini bulursun, meriçler seni instagramda yaladıklarından götün kalkmıştır …” diye laf salatasına mı başlıyorsun.

Öğrenen adam : bu ücü sakincali mi? yani eve atar miyim da mi?

Mahmut Hoca: Harbi mi soruyorsun? doğal değil, ezik sıkıcı ve erkekçe değil. ana fikri kaçırıyorsun. benim doğal halim sulu olabilir ama kızı görünce aklımdan geçenler onun dişi benim erkek olmamla ilgili. dikkat et hemen anlaşılmasa da eğlenen ustalık var.

kızı görür görmez etkiler miyim, beğenir mi, eve atar mıyım diye düşünüyorsun. Kadını 3 adımda kaideye koydun şimdi aşağıdan bakiyorsun. Dediğim gibi o Berkecan’dan ruhen 1 basamak ilerde bir kafa bu. O nedenle Berkacana fazla yüklenmeye hakkın yok.

Öğrenen adam : peki cok merak ediyorum. ben bu kafayı aşarsam 8/10’luk bir kadınla yatabilir miyim sence? ya da ortalama ustu guzel bir hatunla?

Mahmut Hoca: yanlış soru. içindeki masküleniteyi, oyuncu alfayı, o köklerdeki alfayı, ortaya çıkarman kadınlar bana verecek mi sorusuna mı bağlı? yok desem böyle mi kalacaksın? Zaten onu saklama sebebin böyle kaka şeyler düşünürsen kadınların seni sevmeyeceğini sana belleten feminen öncelik ki!

Sorman gereken karşıma bir güzellik çıktığında neden kendi isteklerim fışkırmıyor (hanzo değiliz dışa çıkmıyor ama içimizde parlıyor) da kızı etkileyebilir miyim – kızın isteklerini tatmin edebilir miyim diye el pençe divan bekleyen beta – mavi haplılık fışkırıyor. Neden aklına ilk gelen kendi isteklerin değil ama onun istekleri? O seni beğenecek mi, o sana verecek mi?

Karşında güzel bir kız var … neden neşeli bir oyunculuk – alfalık yok da katı ve ezik bir betalık çıkıyor açığa? benim kafamdan geçenler dikkat et neşeli, karşımdaki kızdan o andan itibaren zevk alan ve oyuncu. Sulu dersen kabul ama beta veya pesimist diyemezsin.

Seninkiler ise stresli, kızdan zerre zevk alamayan ve muhtaç ihtiyaca odaklı. seç seçme önemli değil. Kızla oturduk. Ben oraya eğlenmeye gelmişim. Starbucksta 1 saat oturup kalkacağım. Sonra yolda dürüm yiyip bir çatı katı bara gideceğim ve eğleneceğim. Beğenişirsek hatun da benim kıçıma takılacak. Eğlenmene baksana neden çölde günlerdir susuz gezmiş adamın karşısına 1 şişe su çıkmış gibi davranıyorsun?

Öğrenen adam : evet, yani sonucta eglenecegim. sonu seksle bitmese bu basarisizlik mi sayilir peki?

Mahmut Hoca:  Sen ciddi bir analiz felci örneğisin. Bırak başarıyı başarısızlığı. Ama olay sadece eğlenmene bak değil. İçindeki haşarı, özür dilemeden erkek çocuğu sal. Dışarda görünmese de en azından içinde sesini duy.

Sonuçta amacın seks tabii ki olmazsa başarısızlık sayılır. Ama öncelikle kızların saçını çeken, onları bazen sinir edip bazen güldüren haşarı oğlan çocuğu tarafını bastırma.

Öğrenen adam : bunu gudusel olarak istiyorum zaten.  seviyorum da bu yanimi ama iste kendimi begenmiyorum ya da olmaz diye dusunuyorum. bu da liseden kalma sikindirik bir sey.

Bu senin içinde var ama Sen içindeki erkeği takip etmekten korkuyorsun. Zira sana önce kadının isteklerini düşünmen öğretilmiş (beni beğenir mi) kendi isteklerin değil (yerim seni). Kendi isteklerin anında bastırılıp kadının yararına şeyler düşünmeye başlıyorsun. Ayağa 4 kurşun. Sen kendinin değil kadının isteklerini tatmin etmekle görevlisin ve bu uşaklık ile kadın senin nerenden etkilenecek?

Sitede son yazım biraz bununla ilgili.

Piç ya da değil erkek adam, Erkek, damarlarında testosteron dolaşan ve bu testosterondan korkmayan adamdır.

Mahmut Hoca:  Bu arada muhtaçlığı öldürmenin anahtari kendinin çok iyi bir av olduğunu düşünmen ve inanmandir.

Öğrenen adam :iyi bir av olmam icin iyi bir kazancimin olmasi lazim.

Mahmut Hoca: Bak işte hala kadının ihtiyaçlarını sağlamaya yönelik beta kafayla düşünüyorsun. İyi kazanıp iyi sağlamam lazım değil mi?

Neden kızla iş yatağa giderseniz onu yiyeceğim, kızın zevk içinde kalacağı ve sana sarılıp uyurken çok güzel hissedeceği gibi ödüller aklına gelmedi?

Öğrenen adam :ya abi benim iyi bir vucudum, gorunusum yoksa, kariyerim, statum yoksa, maskulenitem de tabii yoksa nasil degerli av olacam? smv bu demek zaten.

Mahmut Hoca: smvni önce masküleniten, duygusal gücün ve alfa davranışların belirler. para, tip, statü sonra gelir. Bu kırmızı hap tezine inandığını sanmam ama işte özümsememen de biraz bundan.

Neden masküleniten, duygusal gücün ve alfa davranışların daha üstündür? CPD için? Zira masküleniten, duygusal gücün ve alfa davranışların ARZU yaratır. Tip arzu tarafındadır evet ama ilk üçünden sonra gelir. Para, statü, vs … bunlar ÇEKİM yaratır. desire ve attraction farkı.

ARZU (desire) çekimi (attraction) yener. Önce bu basit kırmızı hap tezine inanıyor musun inanmıyor musun karar ver.

Konuyu bağlarsak:  bu nedenle mesela çoğu erkek Johnny Delusionın şu lafını zerre anlamıyor.

“Eğer erkekler tanıştıkları kızlara 12 yaşındaki yaramaz kız kardeşine davranır gibi davransaydı. Tüm ilişki problemleri çözülmüş olurdu.”

Bu lafı okuyan erkeklerin çoğu negatif bir şekilde algılıyor, Siklemeyeceksin, üstünlük taslayacaksın gibi. O kafayla da tabii pozitif cinsel gerilim yaratması mucize. Oysa “12 yaşındaki yaramaz kız kardeşine davranır gibi davransaydı” lafında pozitif, sevecen ve oyuncu bir anlam var.

Öğrenen adam :oyle cinsel gerilim yaratildigini cidden bilmiyordum. yani kendin hakkinda fazla bir sey soylemeyerek ya da dalga gecerek kizi azdirmak ilginc.

Karşımdaki güzel ve genç kadın hoşuma gidiyor, varlığından zevk alıyorum, erkekliğimi okşuyor ama bir yandan da onun yaramazlıklarını bir çocukla uğraşan olgun erkek gibi karşılıyorum.

Benim damarlarımda yeterince testosteron var mı ve ben bunun beni dürttüğü davranışları açığa çıkaracak cesarete ve özgürlüğe sahip miyim?

Çoğu erkek hayatı boyunca bunu bir kere bile tatmamış. Bak şu soru soruldu piçin sırrı yazısında : Testosteron bizi, önümüzde yürüyen kadına yönlendiriyorsa ve biz de gidip o kadının kalçasını sıkıyorsak pek de hoş sonuçlarla karşılaşmayız. (Örnek)

Adam testosteronun buna dürttüğünü sanıyor. doğal testosteron git kadını parmakla diye dürtmez zaten. doğadaki erkek hayvanlara bakın. kuytuda gördüğünü kıstırma peşinde mi yoksa dansla, tüyleri ile, bazen boynuz tokuşturma ile veya yaptığı yuva ile istediği dişiyi etkileyerek çiftleşme peşinde mi?

testosteron erkeği neşeli ama sakin yapar (paralelinde kortizol seviyesi düştüğünden) Eğlenceli bir oğlan çocuğu yapar. Göte parmak atan hanzo yapmaz. Daha doğrusu böyle yaptığı adamlar vardır ama asıl dürttüğü bu değil.

Bağımlılık – Porno ve Mastürbasyon Bağımlılığı – NoFap

Psikolog Nevzat SARAYCIKLI porno ve mastürbasyon bağımlılığı artı nofap konusunda birçok noktasına katıldığım güzel bir video yapmış. Porno ve mastürbasyonun aynı şey olmadığını, pornoyu hayatınızdan çıkarmanızın yararlı olduğunu ama  düzenli bir cinsel hayatınız yoksa mastürbasyonu hayatınızdan çıkarmanızın gereksiz işkence olduğunu anlatmış. Nofap konusunda benim görüşlerim de böyle. Haftada 1 – 2 mastürbasyona inin, nofap’a gerek yok.

Videoda ayrıca bağımlılıkların nedeni ve bu neden üzerinden nasıl kurtulabileceğiniz konusunda iyi bir bölüm var.

Ayrıca Pornoyu bırakmanın çok kolay yolu kitabına da bakabilirsiniz.

Piçin sırrı

Yorumlarda sıkça sorulan bir soru var : “Bir arkadaşım var ve çok yakışıklı / iyi / kariyer sahibi ama beğendiği kız buna hayır dedi ve gitti çirkin / kötü / beş parasız bir adamın ağzının içine bakıyor. Ekşi’nin meşhur başlığındaki “kadınların efendi adam yerine piç tercihi” olayı. Ara ara başka başlıklarda ısıtılıyor ve hala çoğunluk olayı kavrayabilmiş değil. Kırmızı hap okumuş bile olsa.  Bir kadın için çabalamayan erkek başlığındaki şu yazılana bakın örneğin :

en doğrusunu yapan erkektir. kimse, tek başına uğruna çabalamaya değmez. kendimden örnek vereyim; çok hoşlandığım bir kız vardı. inanılmaz değer veriyor, üstüne titriyordum tabiri caizse. ne zaman canı sıkılsa, morali bozulsa ben de üzüldüm. sevindiğinde mutlu oldum. ne zaman konuşmaya ihtiyacı olsa yanında oldum hep, dinledim. yeri geldi birazcık daha beraber kalmak için vaktimden sırf onun için ödün verdim. her doğum gününü hatırladım başka kimse umursamazken. ben hasta oldum dedi çıktım bir dünya yol tepip görmeye gittim elimde en sevdiği tatlıyla. onun için şarkılar mı söylemedim? hediyeler mi almadım? yüzünü güldürmek için şakalar, espriler mi yapmadım? o bulamamaktan şikayet ettiğiniz “iyi adam” benim hanımlar. karşılığında ne kazandım biliyor musunuz? hiçbir şey! o kız senede bir defa doğum gününü bile hatırlayıp kutlamayan, bir allah’ın günü kendisini arayıp sormayan, anlattığı hiçbir şeyle ilgilenmeyen, onu mutlu edecek tek bir şey yapmamış, üstüne üstlük sevgilisi olan bir çocuğun gözünün içine bakıyor.

Şimdi asıl konuya girmeden şunu da belirtmekte yarar var. Utanmadan kendisini iyi adam olarak tanımlıyor. Sen iyi bir adam değilsin arkadaş. Kızın donunun içine girmek için uydu olmuş sinsi sinsi iyi çocuğu oynayan birisin. Güya sen iyisin ama niyeti açık ve erkekçe oynayan adam kötü. Kapıyı çalacak cesaretin yok bacadan girmeye çalışıyor beceremeyince içeri girmek çok çaba istiyor değmez diyorsun.Kapıyı çalsana. Evet biliyoruz kapıyı çalsan belki açmayacak ama en azından kapısı açılmayacak eve bacadan gireyim diye aylarca uğraşmayacaksın. Aylarca uğraştıjtan sonra cayır cayır yanan şömine ateşine düşüp götün alevler içinde aynı bacadan ağlaya ağlaya kaçıp gitmeyeceksin.

Oynadığı iki yüzlü, yalancı ve sinsi oyunu sardığı paketlere bak :

düşünsene senin tüm sevgin, çaban ve yaptığın onca güzel şey …

Yersen diyeceğim de yiyen çok.

Peki bu çocuk neden böyle? Ya da daha doğrusu piçin sırrı ne? Bu çocuk o özel kadının peşinde koşa koşa yorulup havasını alırken piç neden elini sallamadan hatunu kapıyor?

Bunun tembel cevabı, hatunlar kötü, kötülükten anlıyor, sikecen sevmeyecen, vs … gibi herkesin gevelediği ama nedense çok değerliymiş gibi pazarlanan siyah hap safsataları.

Oysa burada olan şeyin çok basit bir açıklaması var. Kızın yanıbaşında duran yakışıklı çocuğun görünmez, çirkin piçin görünür olmasının nedeni basit. Piçin sırrı basit :

Piç ya da değil erkek adam, Erkek, damarlarında testosteron dolaşan ve bu testosterondan korkmayan adamdır.

O adamı çekici yapan piçliği değil, erkek olmaktan ve erkek gibi davranmaktan korkmaması. Erkek olarak istediğini görmesi, onu almak için direkt yürümesi, alsa da almasa da bu hareketleri yüzünden kimseden özür dilememesidir. Ne kendisine ne de başkalarına bir sebep bulmak zorunda olmamasıdır. Damarlarında yeterince testosteron dolaşan ve bu testosteronun etkisi ile ortaya çıkan hareketlerini bastırmayan adam analiz etmez. Oturup “kız bana burada shit test attı, o zaman bu durumda ben 50% shit test savar, 25% korku oyunu ve 25% neg içerecek bir şekilde karşılık vereyim” diye düşünmez. Yanlış anlamayın shit testi de savar, negi de korku oyununu da atar ama bunlar maskülenitesini bastırmayan erkeğin doğal hareketleridir.

Yukarıdaki her genç kızın rüyası iyi çocuk elemana bakalım. Ne istediği belli. Ama kadın gibi olmasa da erkek gibi de davranmıyor. Erkekliğini bastırıp cinsiyetsiz biri gibi davranıyor. İlk paragrafta yazdıklarını ben size 6 kelimede özetleyeyim : kızın sarılıp uyuyabileceği oyuncak ayı idim. Tamam oyuncak ayı olarak bir işlevin var ama oyuncak ayının pipisi yok ki! Senin bir kişiliğin ya da omurgan bile yok. Kadın ne arzular ise ona göre şekle giren bir oyun hamuru olmuşsun.

İyi çocuklar bir kadını, suda boğulmak üzere olan birinin can simidini sevdiği gibi severler. Doğanın derin ve geniş okyanusunda yüzmesini bilmediklerinden hatuna can simidi gibi yapışırlar.

Bu çocuğa damarlarındaki testosteron ne diyor? Fedakarlık ve mükemmel bir ilişki adına onunla üzül, onunla sevin, onu mutlu et mi diyor? HAYIR. Piçin damarlarındaki testosteron piçe ne diyorsa bu iyi çocuğa da onu diyor : “benim ihtiyaçlarım var ve bunları karşıla”. İyi çocuk ile piçin farkı birinin bundan utanması ve bu kaka istekleri fedakarlık / iyilik / aşk gibi süslü truva atlarına sarıp kaleden içeriye sokmaya çalışması. Annen ve annenin altın günü tayfası, sana 5 yaşından beridir erkek olmanın kaka bir şey olduğunu öğreten toplum seninle gurur duyuyor iyi adam.

Yukarıdaki iyi çocuk piç gibi davranabilmeyi istemiyor mu? Kendini merkeze koymayı, umursamamayı, aşırı çaba harcamamayı? İstiyor tabii, ama bu isteklerini gerçekleştirmek için adım atmaya cesareti yok.

Piç neden bencil görünür? Ya da güya kötüdür? Çünkü kendi maskülenitesinin isteklerine kulağını tıkamaz, ona yakındır ve onun isteklerini kaka şeyler olarak görüp bastırmaz. Hayatı boyunca kadın için kendi isteklerini bastırmaya ve fedakarlığa programlanmış “iyi” çocuk için bu kötülüktür. Oysa “Ağlama Melis” kız arkadaşlarına ve pipili kız arkadaşı iyi çocuğa ne kadar ağlasa da piç kadına aradığı masküleniteyi sunmaktadır. Burada arzunun kaynağı maskülenitedir, testosteronun özür dilemeden dışa vurumudur. Götlük yapmak değildir.

Arzu tercihe bağlı değildir

Bakın gidin götün teki olun demiyorum. Tam tersi, olay götlükte değil diyorum. Bugün öyle bir duruma geldik ki, hem maskülen hem de iyi adamların sayısı azaldı. Çoğu erkek iyi ama ya damarlarında yeterince testosteron dolaşmıyor ya da dolaşan testosteronun yarattığı dürtülere göre hareket etmekten ödleri kopuyor. Bir kısım erkek de diğer radikal uçta : aşırı maskülen ama götün teki. Kızların masküleniteye duydukları arzu tercih meselesi değil maalesef. Güçlü bir doğal dürtü. Ortamda yeterince  “iyi” ve maskülen erkek olmayınca o arzu az sayıda piçe yöneliyor.

Erkek olarak bunu anlamanız zor ama şu şekilde kafanızda canlanabilir. İyi kızların hemen hepsinin 150 kilo, ince ve çekici kızların ise çoğunlukla götün teki olduğunu düşünün. Sizin içinizdeki arzu sizin için saçını süpürge eden 150 kilo hatuna mı şiddetli istek duyardı, yoksa evlat olsa çekilmez ama taş gibi hatuna mı?

Sizin damarlarınızda yeterince testosteron yoksa, olanını da bastırmaya programlı iseniz, yani doğanın yaratabileceği güçlü arzuya hedef olacak ilkel özellikleriniz yok ise, kadınlar için çabalayıp durur, sonunda da genellikle hüsrana uğrarsınız. Bu yüzden önce gyme gidin (ne kadar kas o kadar testosteron, ne kadar testosteron o kadar kas döngüsü), bir hedef yoluna baş koyun, disiplinli olun (küçük başarılar ard arda testosteron artışı sağlar ve küçük başarılar için disipline ve bir hedefe ihtiyacınız var), vs. diyoruz. Bu yüzden erkek olmaktan utanmayın, mavi hap masallarından (erkekliğinizi bastıracak veya ihmal ettirecek pembe masallar topluluğu) uyanın diyoruz. Bunları bir arada yapın diyoruz. Damarlarınızda yeterince testosteron yoksa istediğiniz kadar olmayan testosteronu bastırmayın doğal bir arzu mıknatısı olamazsınız. Ya da isterseniz testosteron osuracak kadar testosterona bulanın eğer bunu masallar uğruna bastırıyorsanız arzu mıknatısı olamazsınız. Hem testosteron olacak hem de onu bastırmayacak bir zihniyet yapısı. Bunu başarırsanız be PUA teknikleri ezberlemeniz gerekir ne de bir kadın için aşırı çaba göstermeniz.

Kırmızı Hap Sohbetleri – Seksten önce seks konuşmak

Öğrenen adam : Abi kızla bulustuk. Bir şeyler içtik. Terasta elini falan tuttum. Biraz öyle kaldı ama sonra gülüp çekti. Seksten konuştuk. Sonra “başka bir yere gidelim mi ya” dedi. Direkt eve davet edeyim mi? Ama hatunun oturuşu falan çekingen, kolları bağlamış falan.

Mahmut Abi : Seksten mi konuştunuz? Seksten konuşmak olmaz. Bende şarap olacak hem daha sakin bana gidelim de. Ama seksten konuşmuş olmanız kötü. Bunu dersen orospu kalkanları aktive olabilir.

Öğrenen adam : Abi sen seksi ima et demedin mi?

Mahmut Abi : Ben ima et diyorum sen hep direkt konuşuyorsun.

Öğrenen adam : Hayatında kaç kisi oldu muhabbeti açıldı. “15 den sornasını saymadım” dedim ama hep böyle yavşak, gülümser moddayım. Ama ona takılıp durdu, “sen kirlisin yaa :)” dedi. “Evet” dedim ben de.

İşin içinde şarap vs olmazsa gece sevişmeyle bitmez mi?

Mahmut Abi : Ben nereden bileyim gece nereye gider de stres yaparsan istediğin yere şans eseri gider. Ben kızı hep dışarda öptüğümden eve gitmek kolay oluyor. Kaç kızla yattın sorusuna giden muhabbetin açılmasına en ufak katkın olduysa yuh diyorum.

Öğrenen adam : Evet ustune baya konustuk da. Kız orospu kalkanlarını kaldırdı sanırım. Bak şimdi ayrıldık mesela, ben yanaştım yanaktan opmek için. Elimi sıktı güldü falan. Herhalde 2. buluşma olmayacak 🙂

Mahmut Abi : Açık açık seks konusuna girmen büyük hata.

Öğrenen adam : Bunun bir sevgilisi olmuş ve tek yattığı bu adammış. “Ben öyle bir şey düşünmüyorum” dedi. Ben de “hayırlısı” deyip güldüm. Yani senin sürekli birileri olmuş hayatında dedi. “Ee normal 30 yaşındayım” dedim.

Mahmut Abi : Bir kız “ben öyle bir şey düşünmüyorum” dediğinde bu genelde “ben SENİNLE öyle bir şey düşünmüyorum” demektir. Bir kadınla özellikle ilk buluşmada seks konuşma. Hatta sikmeden hiç seks konuşma. Birincisi acemilik bu. İkincisi kadınlar seksi kız kıza konuşur yani seks konuşarak kadının seni erkek olarak algılamasına engel oluyorsun.

Öğrenen adam : Konuyu o acarsa?

Mahmut Abi : “Reca ederim bu konulara girmeyelim, ben senin bildiğin erkeklerden değilim” dersin sırıta sırıta.

Öğrenen adam : Ya bir de benim kafamda şu var: Bir ilişkisi olmuş ya da sadece ufak tefek şeyler yaşamış bir kız da ilk geceden verebilir mi?

Mahmut Abi : Verebilir ama asıl soru “sana verebilir mi?” Sen çok acemilik yapıyorsun. Sana vermesi zor.

Öğrenen adam : Ee orospu kalkanı devreye girmez mi?

Mahmut Abi : Kalkandan ziyade sen yaşına göre çok acemi izlenimi veriyorsun. Seksi direkt konuşma gibi kötü bir huyun var ki seksi dolaylı azdıramayan adamın mecburiyeti gibi.

Öğrenen adam : Dolaylı nasıl olacak? Mesela daha iki hafta önce sevişmişsin dedi. Geçen hafta da sevişirdim hasta olmasam dedim. Güldü. “Neyse ki bu hafta hasta değilim” deyip güldüm 🙂

Mahmut Abi : Agggh çok yanlış ve utanç verici. Sevişme falan. Kız kıza muhabbete girmişsiniz resmen. Büyük sıçış. Dolaylının yolu çok : dolaylı el falına bakarsın elini tutarsın ne bileyim öpücük oyunu, kadın fantazisi oyunu, vs … Ağzından tek kelime sevişme ve seks çıkmamalı.

Öğrenen adam : Yüzüğüne bakma bahanesiyle elini tuttum. Biraz durdu ve sonra çekti. Saçını da okşadım sonra. Sonra yüzünde birşey kalmıştı. Dokundum falan.

Mahmut Abi : Seks konusunu açmayacaktın. Diğer yaptıkların buna bahane değil. Senin PUA tarzı oyuna ihtiyacın var.

Öğrenen adam : Amk, adamakıllı ilişki için yaşadığım şeylere bak.

Mahmut Abi : Kimse sana tavşanlık yap demiyor ama seksi açık konuşmakta acemi oğlanlık. Tavşana göre biraz daha iyi ama çok hatunu kaçırırsın böyle.

Öğrenen adam : Evet ama şöyle düşün, sana gore sıçtım ama ben bundan kat be kat kötüydüm.

Mahmut Abi : İlerleme kaydetmen güzel ama aynı hatayı sürekli tekrarlaman kötü.

Öğrenen adam : Peki görüşmede cinselliği sadece ima edip akşama doğru ayrılırken “sana güzel bir kahve yapayım, bize gidelim” desek caiz midir?

Mahmut Abi : Tövbe! Sen kız mısın ki eve gidip kahve yapacaksın?

Öğrenen adam : Çok iyi kahve yaparım. Makinede tabii. Eee, hangi bahane ile eve atılır?

Mahmut Abi : Sen kendini “kahve yapan” gelinlik kızla özdeşleştirmeyi boşver. Kahve ya da çay içmeye gidiyorsunuz ya. Orada oturup saatlerce muhabbet yapmaya gitmiyorsun. Orada maksimum 1 saat. Kızı oradan evine zor atarsın. Kahve, gecenin asıl mekanından önceki bir ara durak. Kızla aranızda bir çekim yaratmak ve bu olmazsa daha pahalı olacak ana mekana para vermekten kurtulmak için. Ya da kızı beğenmezsen çabucak sıvışabilmen için. Asıl mekan ise (“senin buluştuğun hatunun başka yere gidelim” dediğinde asıl götüreceğin mekan) içkili bir yer olacaktır. Eğer içiyorsan. İçmiyorsan bile daha geceye yönelik ve seksi  bir mekana gitmeniz lazım. Bir çatı kat bar gibi.

Öncelikle seksi ima etmek, seks konuşarak olmaz. Bazıları el falı bakar el tutar, ben kadın fantazisi oyunu oynarım, vs … Sen seksi unut. Aşama aşama ilerle. Birinci aşamada aklında kızı eğer beğenirsen o kahve mekanından güzel bir mekana götürmek olsun (ama akşam yemeği yemeye gitmeyin, eğer açsanız yemeği yolda hızlıca geçiştir). Bu olduysa ikinci aşamayı düşün. Aklında gece koltukta kızı hoplatmak değil el tutmak ve / veya öpmek olsun. Bu oldu mu kızı evine götürmeyi düşünmeye başla. Gerçi bu olmuyorsa da kızı evine götürmeyi düşün ama  böyle daha garantili.

Ben öpücüğe dudaktan başlamam. İlkin yanağıma alırım. Ama yanağa alınan öpücük hemen her zaman dudağa da gidecektir.

Bu yeni mekanda benim bir alfa oturuş testim var. Vücut dilime dikkat ederim. Kızdan hafif öteye eğilirim mesela. Elimle çenemi tutmak gibi ürkeklik belirten hareketlerden kaçınırım. Ve kız benim oturuşuma gelip sokuluyor mu ya da en azından “kanatlarım” altında rahat mı bakarım.

Öğrenen adam : Sonra ayrılırken bize gidelim mi diyoruz?

Mahmut Abi : Ayrılırken söylemek korkakça. Buluşmadan cinselliğe gidiş bir süreç ve tüm buluşma boyunca azar azar yükseltilecek bir şey. Bütün gece sıfır cinsel gerilimsiz muhabbet edip (çoğu erkek kızı korkutmamak için bu hatayı yapar) sonra birden masaya çarpamazsın. Gece boyu ısı artmıyorsa gece sonunda kızı bırakıp gidersin.

Ama kadınları iyi okuyabilmek lazım. Acemi erkeklerin kadınları kafalarında büyütmelerinin yarattığı büyük problemlerden biri de kadının beğendiği bir erkek ile ne kadar heyecanlanıp, hata yapmaktan korktuğudur. Bunun dışa yansıması soğukluk olabilir ve kadını biraz okuyamayan ve özellikle de kadınlık karşısında ezilip büzülmeye yatkın bir erkek bunu kendi aleyhine okur.

Öğrenen adam : Peki ne zaman teklif ediyorum?

Mahmut Abi : İşin o kıvama geldiğini bir erkek içgüdüsel anlar zaten. Burada içgüdüleri dinlemek lazım ama tabii içgüdülerin büyük bir mavi hap enkazı altında da olmaması lazım. Kızı öptükten sonra mesela “hadi daha sessiz bir yere gidelim” (ben sırf bunu diyebilmek için kızı genellikle gürültülü bir yere götürürüm) dersin.

Burada “sana mı?” ya da “evine gitmekten mi bahsediyorsun?” gibi bir shit test gelir. Buna “vay hınzır hadi bana olsun” diyerek gelişine çakmayan bizden değildir.

Öğrenen adam : Ben orada evet derim mesela.

Mahmut Abi : Bak orada evet demek çok büyük hata zira hiçbir seksi gerilimi yok ve açlık çağrıştırıyor. Negatif cinsel gerilime yatkın bir cevap Oysa “vay hınzır / yaramaz kız” demek ise pozitif cinsel gerilimli. İşte bu tip bir eğlenen ustalık çok seksidir.

Öğrenen adam : Ama gülerim pis pis.

Mahmut Abi : Önemli değil, shit teste kafayı koyacaksın. Evet ne ya? 😀 Evet der gülersen piçlik olmaz. Buradaki gibi eğlenceli bir şekilde kızı suçlaman lazım. “Suçlama” çok eski ve çok işe yarar bir PUA tekniğidir.

Öğrenen adam : Sarkastik ama burada ” demek bana gecmek istiyosun? ” demek daha iyi.

Mahmut Abi : Nein, nein, nein! Satışta temel kuraldır: satış oldu varsayacaksın. Bu nedenle de satışta cevabı “hayır” olabilecek sorular sormazsın.  Bu soruya sana geçmek isteyen bir kız bile istemsizce “hayır” cevabını yapıştırabilir ve sonra hemen afallamaya başlarsın.

Suçlama oyunu iyidir. Bu yaramaz kız oyununun sonunda işler yolunda giderse kızlar genellikle “ben çok yaramaz bir kızım … lütfen beni cezalandır” kovamına gelir 😀

Lan ben kendime PUA dersem gerçekten PUA olan adamlar linç eder ama bayağı pua biliyorum sanırım.

Öğrenen adam : Ben hic bilmiyorum. Herkesi prof. puaci saniyosun amk 🙂

Mahmut Abi : Aslında olay teknikten daha basit. Satışı oldu say (assume sales), ben ödülüm zihin yapısı ile alakalı. Satışı oldu varsayarsan (ama hayırdan anlamayan bir hıyar olmamak kaydı ile) ağzından çıkan şeyler genelde suçlama oyunu (accusation game) olur. O nedenle bir sürü teknik de ezberleyebilirsin ama daha sağlamı kendini ödül olarak görmektir. Kıza ödül olduğunu hissettirmek ya da imajı çizmekten bahsetmiyorum. Benimle birlikte olmak bir kız için güzel bir şey diye kendi içinde bir inanç olacak. Olmalı da.

Öğrenen adam : Ben hiç ” hadi gidip sevişelim” diyen karı görmedim.

Mahmut Abi : Seks veya sevişelim gibi kelimelerin kullanılması senin kızla yatağa gitme ihtimalini azaltırlar.

Öğrenen adam : Hemen orospu kalkanı devreye girdiği için mi?

Mahmut Abi : Daha da kötü.

Öğrenen adam : ?

Mahmut Abi : Bak burayı iyi not et zira oyunun püf noktası burası. Oyunun püf noktası kadının senin onunla seks yapıp yapmayacağını son ana kadar bilememesidir.

Kadın asla “ben istersem 100% olur” diyememeli. Unutma sen ödülsün ve bolluk zihniyetine sahipsin. Evine gidiyor ama illa sikecek misin bakalım?

Öğrenen adam : Bak bunları daha önce demediydin. Tecribeyle birkaç senede öğrenilecek şeyler bunlar.

Mahmut Abi : Bu bilememe gerilimi hatunu çok fena azdırır. Hayalgücüne oynar.

Öğrenen adam : İş eve gitmeye geldi ise hatun çakar durumu.

Mahmut Abi : Kadın yerine ya da kadın tarafında düşünmeyi bırak! Kendi oyununa bak. Eğer sen kendini gerçekten ödül olarak görüyorsan, bolluk zihniyetine sahipsen, illa bu kızla yatacaksın diye bir şey olmayacaktır. Yürüyen sen iken bu işin yatağa gitmesi sadece kızın sana evet demesine bağlı olmaması bu işin püf noktası. Seks konuşması ile bu gerilimin içine sıçıyorsun. Kızın “ben istersem olur” diyebileceği beta sürünün bir üyesi oluyorsun.

Öğrenen adam : Hiç tam bu aşamada reddedildigin oldu mu?

Mahmut Abi : Oldu tabii.

Öğrenen adam : Nasıl aştın?

Mahmut Abi : Aşamadım.

Öğrenen adam : Seks olmadı yani?

Mahmut Abi : Evet olmadı. 4 günlüğüne bir şehirdeyim. Bir kızla tanıştım. Starbuckstan sonra içmeye gittik. Gece oyun sonucu tutkulu öpüşmeye kadar geldi ama otelime gelmedi. Sen bir daha buralara gelmezsin dedi. Eğer bir daha gelirsen ve beni hatırlarsan … ama şimdi olmaz dedi. Ben gelirim ne demek diye dil döktüm ama inanmadı. Akıllı kız 🙂 Hakkaten de bir daha yolun 2 – 3 sene sonra düştü oralara.

Erkekler, hiçbir zaman bilinmeyen ile evlenmeyin

Bir araba mı almak istiyorsunuz? Eğer bana $50,000 verirseniz, size gelecek sene bir araba vereceğim. Ama o zamana kadar, onu kullanamayacaksınız ve göremeyeceksiniz. Size vereceğim araba bir Lamborghini de olabilir, her an patlayıp dağılacakmış gibi duran 77 model Pinto da.

Var mısınız? Tahmin ettiğim gibi yoksunuz. Biraz sağduyusu olan kimse böyle bir alışverişe girmez. Ama bu yöntemle hayatlarının en önemli kararını veren o kadar çok erkek – ve azınsanamayacak kadar kadın – var ki : gerçekten tanımadıkları ve sonunda nasıl biri çıkacağını bilmedikleri biri ile evleniyorlar. Sıklıkla şansları yaver gitse de, çoğunlukla bu kararları yüzünden ömür boyu pişman oluyorlar.

Bu şekilde evlenen erkekler, kendi değerleri ile evlendikleri kadının değerlerinin uyuşmadığını ya da yeni eşlerinin tedavi olmamakta ısrar ettikleri duygusal problemleri olduğunu keşfediyorlar. Bazen iş paraya ve sekse geldiğinde eşleri ile aralarında dağlar kadar fark olduğunu görüyorlar, ya da kadının ailesinin tam bir felaket olduğunu. Ya da sonradan farkettikleri dağ gibi bir borç batağı ile evledikleri oluyor. Yine bazen kadının aslında şiddete meyilli ve kızdığında kendini kaybeden biri olduğunu anlıyorlar.

Evli erkeklerden duyduğum pişmanlıklar listesi, bir Jane Austen romanını doldurabilir. Tamam, o kadar uzun olması için büyük yazı karakterleri kullanman lazım ama ne demek istediğimi anladınız. Kim olduğunu tam olarak bilmediğiniz bir kadınla evlenmek, insanın hayatını mahvedebilecek taktik bir hata.

Jason adlı bir erkek bana şu soruyu yöneltti : yanlış kadınla evlenmemek için ne yapmalıyım? Jason boşanmış bir erkek ama hem ailesi hem de kendisi için önemli olduğundan, yeniden evlenmek istiyor. Gözü kapalı evlenmenin tehlikelerinin farkında zira istediğini alamadı mı hayatı zehir eden eski karısından ağzı fena yanmış.

Jason’ın sorunu şu ki kendisi tutucu ve dini bir grubun üyesi ve bu grubun inançları, çiftlerin evlenmeden önce birbirlerini tanımalarını zorlaştırıyorlar. Her erkeğin karşılaştığı problemin daha şiddetli bir versiyonunu yaşıyor : yüzüğü takmadan önce kadının gerçek karakterini nasıl anlarım?

Birçok erkek için, yanıt görece basit : bir kadınla uzun bir ilişki dönemi yaşamadan evlenme. Bir insanı gerçekten tanımak için, onunla ilk tanıştığınızda içine girdiğiniz balayı dönemini geride bırakmanız lazım. Bu balayı dönemi, insanın zihin yapısının nörokimyasallar etkisi ile değiştiği ve çiftlerin birbirlerini açıkça ölçüp biçemedikleri bir süreç. Ancak bu balayı süreci bittikten ve nörokimyasallar bazal seviyeye geri döndükten sonra, karşımızdaki insanın kişiliği ve hayata bakışı hakkında sağlıklı bilgiler toplayabiliriz. Bir araştırmaya göre, bu balayı süreci 12 ay ile 18 ay arası bir uzunluğa sahip (Fisher 2016).

Beyninizin balayı sürecinden çıktığını nasıl anlarsınız? Bunun işaretlerinden biri, birbirinizden hafif de olsa rahatsız olmaya başlamanızdır. Umulan o ki bu rahatsızlık çok hafiftir ama balayı süreci sonrası birbirinizi idealize etmeyi bırakırsınız.

Örneğin balayı sürecinde kızın buluşma için uzun süre hazırlık yapmasını çok tatlı bulurken balayı bittiğinde sizi uzun süre bekletmesi sizi kızdırır. Hatun hazırlanırken ve siz onu beklerken hayat boyu bu beklemeleri topladığınızda kaç hafta, ay ya da yıl edeceğini hesaplamaya başlarsınız.

Eğer bu oluyorsa, tebrikler. Balayı sona eriyor. Bir felaketi önlemek için, onun kim olduğuna dair sağlıklı bilgi toplayabilirsiniz.

Acele etmeyin. Bir araştırmaya göre 3 yıllık uzun süreli ilişkinin ardından evlenen çiftlerin boşanma oranları, bir yıldan az çıktıktan sonra evlenenelerden çok daha az (Francis-Tan and Mailon 2015). Uzun süreli bir ilişkinin değerinin doğru insanla birlikte olmak kadar yanlış insandan ayrılmak olduğunu söyleyebilirsiniz.

Aynı çalışma, düğüne harcanan para arttıkça, evlilik süresinin de kısaldığını gösteriyor.Bunun nedeni muhtemelen bu çiftlerin aslında seçimleri konusunda mutlu olmamaları ve bu gerçeği şatafatlı bir düğünün arkasına saklamak istemeleridir.

Jason’a geri dönelim. Jason bunların farkında ama kendisine başka alanlarda birçok avantaj sağlayan dini topluluğu, evlilik öncesi ilişkiye soğuk bakan bir grup.

Örneğin Jason’un bir kız arkadaş ile uzun süre flört etmesini istemeyecek insanlar. Jason’un topluluğu, bir üyesinin hayatına Apollonia Vitelli’nin Baba’sından çok daha az burnunu sokan bir grup ama onlar için geceyi beraber geçirmek ya da beraber tatile çıkmak asla hoş karşılanacak bir şey değil. Kısacası, Jason ve karşısına çıkacak kız için, gerçek farklılıkların suyüzüne çıkma fırsatları çok az. Bu durumda da Jason’ın, anlaşmazlık durumunda kızın nasıl tepki verdiğini anlaması neredeyse imkansız.

Jason’ın inançlarına sahip kadınların beklentisi de evlilik öncesi ilişkinin oldukça kısa olması ki bu da çok önemli kararın o tehlikeli balayı döneminde verilmesine neden oluyor. Bu size aşırı bir talep gibi gelebilir ama bu baskı, önemli kararları hormonlarına bırakan erkeklerin kendi kendilerine dayattığı kısıtlamaların aynısıdır.

Kısa süren bir flört dönemi erkeğin kadının zorluklarla nasıl başa çıktığı, zihinsel ve duygusal açıdan ne kadar dengeli biri olduğu gibi şeyleri ölçüp biçmesine engeldir. Kadının saklayabileceği depresyon, bağımlılık ve hatta kişilik bozukluklarının ayırdına varmak ise çok daha güçtür.

Sonuç olarak, bir kadının gerçek hayatta nasıl davrandığını ölçecek yeteri kadar fırsatınız olmadan, o kadın sizin için evlilik adayı olamaz. Nasıl olabilir ki? Bir aday, tanım gereği, o aday ile bir işe girişmeden aday hakkında belli bir farkındalığa sahip olmanızı gerektirir. Farkındalık yoksa, tahmin vardır. Bir erkek için evliliğin risklerini düşündüğünüzde, en önemlisi de boşanma ile aile mahkemesi önüne çıkma ihtimalini göz önüne aldığınızda, kör tahmin, pervasız ahmaklık demektir.

Ama, Jason için hala umut var. İçine girdiği bahise karşı önlem olarak her erkeğin kullanması gereken bir tekniği kullanabilir : kadını, kadının arkadaşları ve ailesi aracılığı ile tanımak.

Her ne kadar risk hiçbir zaman sıfıra indirilemez olsa da, Jason (ve siz) riski azaltmak için kadının yakın çevresi üzerinde çalışabilirsiniz. Jason – her erkeğin yapması gerektiği gibi – geleneğe boyun  eğmeyip hemen evlenme baskısına karşı durabilir ve kadının arkadaşları ve ailesi ile birkaç yıl bir bağ geliştirebilir.

Bu, çenesini kapayarak ve umursamaz görünerek onların kız arkadaşı ile ilgili kendiliklerinden ortaya döktükleri değerlendirmeleri dinlemek demektir. Arkadaşları ve ailesi onu tanrının bir lütfu olarak mı görüyorlar yoksa yük olarak mı? Jason kendi geleceğine ışık tutacak bilgi parçalarını, bu insanların kız arkadaşı ile ilgili tecrübelerinde görebilir.

Jason aynı zamanda kızın zorlanmadan, kendi iradesi ile, Jason’ın değerleri ile paralel düşünen biri mi gözlemlemeli. Jason’ın dini inancına bağlılığına saygı duyuyorum. Ama aynı zamanda bir insanın inançları ne kadar katı ise, o inançlarını devam ettirmenin ve savunmanın o kadar zorlaştığının da farkındayım. Çift olarak değerlerine test edildiğini görecekler ve Jason kadının kendi değerlerini diğer alternatiflere bakarak kendi kendine mi seçtiğini yoksa bu değerlere zorlandı mı anlamalı.

Bu strateji her erkek için gerekli. Kağıt üzerinde çok iyi görünen biri ile beraber iken, değerlerimiz arasındaki farkı görmezden gelmeye meyilliyiz. Bazı en gözardı edilen, yaygın ve tehlikeli farklılıklar para ve seks konusundaki farklılıklardır. Bunlar boşanmaya götüren faktörler arasında en yaygın olanlarıdır.

Jason’un dini inançlarının kendisine en büyük dezavantajlarından biri, evlilik öncesi seksin yasak olmasıdır. İyi risk yönetimi demek, bilinmezleri en aza indirmek demektir. Bu, evlilik öncesi seksi çiftler için iyi bir değerlendirme aracı yapar ama aynı zamanda da iyi cinsel kimya çiftleri körleştirdiğinden evlilik öncesi seksin dezavantajları da vardır – özellikle erkek için. İyi cinsel kimya bizi farkına varmayı istemediğimiz, nahoş gerçeklere karşı körleştirir, özellikle de bu gerçeklerin farkına varmak, sekse güle güle demek anlamına geliyorsa.

İyi seks erkeği, sürekli suratına çarpılan problemleri bile aktif bir şekilde görmezden gelmeye itebilir. Bana şunu söyleyen erkek sayısı o kadar çok ki : “Biliyorum, onunla ilişkimi bitirmeliydim ama seks çok iyi idi”. Bu erkeklerin çoğunun derdi, başka alternatiflerinin olmadığı korkusu. Ama bu opsiyonları gerçekleştirmek için kendilerine ciddi çeki düzen vermeleri gerekse de, çoğu zaman opsiyonları var.

Jason’a dönelim. Herşeyin dezavantajları kadar avantajları da vardır. Jason’ın evlilik öncesi seks yapamamasının bile. Jason için evlilik öncesi seks mümkün olmadığından, kararları iyi seksin körlüğü ile bulanmayacak, ve umulan odur ki diğer alanlardaki uyumluluklarıni değerlendirme konusunda bir avantajı olacak.

Jason için evlilik dini bir görev olabilir ama boşanma tamamen seküler bir olay olacak ve aile mahkemesi karşısına çıktığında hemen hemen tüm kartlar aleyhine olacak. Ama en nihayetinde eğer din ya da başka faktörler kadının gerçek karakterini keşfetmeye engel oluşturuyor ise, Jason o kadınla evlenmemeli en azından kendi geleceği ile ilgili tehlikeli bir kumar oynamaya hazır olana kadar.

Çeviri : Men, never marry a mistery

Dr. Shawn T. Smith, manosphere'in en yeni ve yetkin seslerinden. Psikolog olan Dr. Smith'in The Tactical Guide to Women: How Men Can Manage Risk in Dating and Marriage kitabı, uzun süreli ilişki ve evlilik düşünen her erkek tarafından mutlaka okunmalı. Kendisini twitter'da Dr. Shawn T. Smith adresinde ve Dr. Smith sayfasında takip edebilirsiniz.

Kırmızı Hap Sohbetleri – Mesaj oyunu

Öğrenen Adam : Ya Mahmut Hoca?

Mahmut Hoca : Söyle ya seydi.

Öğrenen Adam : Şu sana söylediğim kız var ya. İnternetten tanışıp buluştuğum ve el ele tutuşup yiyiştiğim. Ya mesela en son dün öğlen konuştuk. Aramadı ya da mesaj atmadı. Canım sıkıldı bu duruma.

Mahmut Hoca : Bunlar işte hep duygusal yatırım çekirge. Kızın aramasını beklemek, buna canını sıkmak falan.  O 5 saat konuşmaların acısı çıkıyor işte. Yerken iyi de işte çıkışı da var bunun 🙂

Öğrenen Adam : Normali nasıl olmalıydı?

Mahmut Hoca : Bu kadar erken aşamada kıza ya ilk mesajı sen atarsın ya da kız arayana kadar kızı unutur hayatına devam edersin. Örneğin ilk mesajı sen atarsan – ki erkek olarak atabilirsin – cevap verene kadar kızı unutursun.

Unutmaya çalışırsın değil, unutursun. Ben zamanında kendini hatırlatmadığı için çok kızın varlığını unuttum 🙂 Sonra kız pat diye mesaj atınca hatırlamak için özel çaba harcıyorsun.

Öğrenen Adam : Sabah gunaydın mesaji, öğleden sonra ve akşam arama vs olmalı mı?

Mahmut Hoca :

Ben de bunu anlamıyorum. Nedir bu sizin neslin sürekli mesajlaşma olayı. Açıkçası bir ilişkide frame kızda mı erkek te mi bir numaralı göstergelerden biri de bu.

Öğrenen Adam : İletişim sıklığı ve süresi ne olmalı ya da ne olunca aha kız elden gidiyor diye düşünmeliyim? Ben onun aramasını mı bekleyeyim?

Mahmut Hoca : Bilmem. Ama sık sık 24 saat konuşmasanız normal. Sonuçta işiniz gücünüz var. Günlerce aramasan sıkıntı olur tabii de.

Bu arada : aha kız elden gidiyor diye düşünmeliyim? mi dedin?

Öğrenen Adam : Evet 🙁

Mahmut Hoca : Genç adam sen çok fazla kız ödül bakışından düşünüyorsun.

Öğrenen Adam : Nasil yani?

Mahmut Hoca : Sen kızdan sık olmamakla beraber ilk aramayı yap, sonrasında aha kız beni kaybediyor diye düşün. Eğer düşüneceksen. Bu hatunlar arada tabak çevirirken seni unutuyor ve sonra pat diye seni arıyorlar. Sen de başka hatunlayken bunun ismine bön bön bakar kalırsın, Aslı kimdi lan diye.

Öğrenen Adam : Tabak cevirsem mi cevirmesem mi onu bile bilmiyorum …

Mahmut Hoca : İster çevir ister çevirme ama neden sen kızı kaçırıyorsun da o seni kaçırmıyor?

Öğrenen Adam : Hocam bir de ben sanırım bir mallık yaptım. Dün kızla ilk buluşmanın gecesi hatuna “seni özlemek” diye bir şiir yolladım.

Mahmut Hoca :

Öğrenen Adam : Dogru diyorsun, afc mentalitesi … Hata mıydı?

Mahmut Hoca : Allahım sana geliyorum …

 Öğrenen Adam : Evet, kızın avcundaki adam pozisyonuna girmiş gibi oldum.

 Mahmut Hoca : Hocam hayatında başka alternatifleri olan adam daha ilk buluşmadan sonra aşk şiiri atar mı yahu?

Öğrenen Adam : Yok, onda sen benim icin tek ve ozel degilsin imajini olusturdum.

Mahmut Hoca : Yok ya. Hiç göstermiyorsun Maşallah. Tüm hayalgücü, tüm rekabet stresi hepsi kalktı.

Öğrenen Adam : Serefsizim benim aklıma gelmisti 🙂

Mahmut Hoca : Aşk şiiri atmışsın ne özel değilsini Allah aşkına. Anlamamış olabilir o, kapısına şöyle git de tek ve özel değilsini tam anlasın :))

Mahmut Hoca : Sende ciddi bir oyun eksiği var. Sana Corey Abiyi tavsiye ederim.  Tam olarak kırmızı hap diyemezsin ama mühendis olmasının da etkisi ile her şeyi adım adım anlatan güzel bir kitap bu. Sana yararı olacaktır. Ya da yine tam kırmızı haplı olmasa da oldukça zihin açıcı Michael W abiyi.

Öğrenen Adam : Valla döner ismarlamissin gibi sevindim.  Cami yaptirsan bu kadar sevap islemezsin bak. Pook‘a basladim bu arada. O bitsin bunlara bakacağım.

Mahmut Hoca : Derler ya “KH teori Oyun pratiktir ve biri diğeri olmadan yarımdır” diye. Sende oyun kötü. Ben senin yaşındayken sadece oyun vardı. Sadece oyun ile hiçbir ilişki tuzağını göremiyorsun. Ama sadece KH ile de kadın – erkek ilişkilerinde ilerleyemiyorsun.

Öğrenen Adam : Oyunu ogrenmenin en iyi yolu tabak cevirmek ve deneyerek tecrube etmek di mi?

Mahmut Hoca : Evet ama bu kitaplar yıllarını alacak bir süreci aylara kısaltabilirler.

Öğrenen Adam :Peki abi kız sevgilin olduğunda iletişim sıklığı ne olacak? Mesela kim yazacak once ya da sıklıkla yazacak?

Mahmut Hoca : Mesajlaşma kadın alanı. Kadından daha sık mesaj atma yeter. Bir de sürekli mesajlaşmaya diren. O kadar boş olmaman lazım. Kızla 3 öğün mesajlaşıyorsan orda derdin çok mesajlaşmaktan çok o kadar boş olman.

Arada sık sık bütün gün mesajlaşmamak normal. Maalesef günümüzde erkekler kadınlaştığı için bunu anormal sanan, “abi kız 12 saattir mesaj almadı acaba beni sevmiyor mu” diye gelip soran çocuklar var. Şaşırarak okuyorum. Normali o zaten.

Öğrenen Adam : En son dün bu saatlerde mesaj atmisim. Simdi ariyim mi yoksa onun aramasiii mi bekliyim?

Mahmut Hoca :

Öğrenen Adam : Pardon aramistim.

Mahmut Hoca : Bu sorunla kız muhabbeti çeviriyoruz farkında mısın? Börek ve çay var mı?

Öğrenen Adam : Kısır olur mu abi? :))

Mahmut Hoca : Olur bir de tvde Müge Anlı varsa süper.

Birader öncelikle bu sorular çok yanlış. Bunların hepsi aşırı duygusal yatırım. İstendiğini varsayacaksın. Sen mesaj at mesela. Ama mesela attın mesajı o cevap verene kadar atma ki bu bir daha mesajlaşmaman demek olabilir. Mesela şimdi mesaj attın diyelim. Kız dönene kadar kızı unut.

Öğrenen Adam :Abi peki kızı ne zaman nextleyeceğimi nasıl anlayacağım?

Aslına bakarsan oyunu olan bir erkekte olay şöyle işliyor. Diyelim şimdi ben senin gibi yalnızım. 3 tabağım olurdu. Bu üç tabaktan ikisi nazlı biri ise aktif olurdu. Aktif olanla yazışırken bu kızlar sırayla kendiliklerinden düşerdi. Ben düşeni “ha lan bu kız düşmüş” diye farkedince yerine tabak koyardım.

Öğrenen Adam : Abi hani sevgili olunca tabaklar dusuyordu?

Mahmut Hoca : O ayrı.  Belli bir günde 3 tabağın olur ama sürekli biri düşer biri yerine konur. Senin nextleme eşiğini nasıl anlayacağım maalesef klasik mavi hap sorusu. Senin oyunun beta.  Beta oyunu oynuyorsun. Bak sana beta demiyorum. Öylesin ya da değilsin ama oyunun beta oyunu.

Öğrenen Adam : Yani hem boyle surekli ilgi bekleyen arayan beta olmak istemiyorum hem de aranmamamin sebebini ogrenmek istiyorum. Yoksa uzuluyor degilim. Nextleyip nextlememe konusunda net degilim.

Mahmut Hoca : “Aranmamamin sebebini ogrenmek istiyorum” – Nope. Bu yanlış. O kızın problemi senin değil. Senin gibi bir ödülü aramayıp kaçıran kızın neden aramadığı ödül çocuk senin mi derdin kızın mı?

Ben bir kız bana mesaj atmazsa ilk mesajı atarım. Ve hemen o mesajdan sonra kızı cidden harbi unuturum. Açıp sürekli görüldü attı mı falan diye kontrol etmem. Düşünmem. Stratejiyi cevap verince düşünürüm. Genelde örneğin kız 5 saat sonra mesaj attı ise ben de 5 saat bekler atarım. Ama 5 gün sonra attı ise 1 – 2 gün bekler atarım.

Öğrenen Adam : Ama abi kaç erkeğin 3 tabağı olabilir? Realist olalım, ya hiç tabak yoksa?

Mahmut Hoca : Hah çekirge! İyiki bu soruyu sordun. Şimdi sana bu muhabbetlerimizden alacağın en faydalı bilgilerden birini vereceğim.

Her erkeğin hayatında hemen bir haftada 3 tabak olabilir.

Öğrenen Adam : Nasıl abi? Haftada 2 kız?

Mahmut Hoca : 2 kız demedim, tabak dedim. Her erkeğin hayatında biri olsun ya da olmasın, 3 adet tabağı olmalı :
1 – İşi / dersleri
2 – Ailesi / arkadaşları
3 – Hobisi

Bunlara gymi de ekleyebilirsin. İşin sırrı şu. Evli ve uzun süreli ilişki yaşamış hemen her erkek takdir eder ki bu bu 3 uğraş kadının neredeyse kendisine rakip gibi algıladığı, erkeği uzaklaştırmaya çalıştığı ve neredeyse korku oyunu yaratacak birer kadınmış gibi gördüğü şeylerdir. Bu kadın – erkek ilişkisi dinamiğini lehinize kullanın.

Gidip tabak olarak kız bulmanız en sağlamı ve bunu ihmal etmeyin. Ama bu olana kadar bu 3 tabağa kendinizi verirseniz kız tabakların yerine geçerler. Özellikle siz bu üçüyle iken sanki başka bir kadınlaymış gibi onlara odaklanabilirsen.

Öğrenen Adam : Hiç bu açıdan bakmamıştım. Özellikle kadınların bu üçüne karşı davranışları gerçekten de dediğin gibi.

Mahmut Hoca :Kullan bunu. Hayatındaki tek kadın varsa (bence kız arkadaşın olana kadar ya sıfır ya da birden fazla olması lazım ama hadi bir kız var olsun) ona olan zamanını ve dikkatini bu 3ü ile eşit dağıt. İlgi yönetimi yani.

Kırmızı Hap Sohbetleri – Kendini kadının yerine koymak

Öğrenen Adam : Hani diyorsun ya iliskinin ilk 4 ayi hicbir fedakarlik, iyilik, iltifat vs yok, hatun niye boyle bir adamla 4 ayini gecirsin? Hatunlar, testi gecen erkekler bir an once o ilgiyi ve sefkati tatmak istiyorlar.

Mahmut Hoca : Öncelikle ben ilişkinin ilk dört ayında hiç fedakarlık veya iyilik yok demiyorum. Duygusal yatırım dengeli olacak ve iyilik de kızın işini gören hizmetkar şeklinde olmayacak. Ama şu üçü hiç olmasın : iltifat, “seni seviyorum”, hediye (bunun istisnası kızın doğum günüdür).

Beraber iyi vakit geçirme var. Sarılma ve sevgi var. Bahsettiğim gibi neye yatırım yaptığınızı duygulara kapılmadan test ederken azar azar yatırım da var.

Öğrenen adam : E abi kiz sevgilisi olmayan birine ya da olmak istemedigi birine neden sarilsin? Biz simdi neyiz moduna girecek? Orda golü atıp sarilarak, oksayarak iliski baslatmak gerektigini dusunuyorum. Ha şu var, ilk 3- 4 ay kiz ayrilirsa ölmem. Yani deliler gibi asigim, deliriyorim modunda olmam. Her an bitebilir gozuyle bakarim ve hazirlikli olurum. Ama seni seviyorum, tatlim, bebegim vs moduna girerim ve seks konusmaya baslarim mutlaka hem de ilk hafta. Bunlar yanlis mi?

Mahmut Hoca : Kız seni sevgilisi bilsin hatta istersen sevgili olun. Saril koklaş el ele dolaş. Gerçi sevgili moduna en sağlam geçiş tabbaklardan birinin çok öne çıkmasıdır fakat sadık ol tabak çevirme.  Yine de 4 ay iltifat, “seni seviyorum”, hediye yok.

Aslında olay şu. Cogu erkek sırf bir kız kendini sevdi hatta belki kendisini tolere edebildi diye onu kafasında oneitis melek yapıyor. Oysa 4 ay çıkmadan kimin kim olduğunu anlamak çok zor. Bunu camiada “başında her hatunu kevaşe varsayacaksım” diye açıklarlar. Ağır gelebilir ama evet 4 – 5 ay boyunca kıza “bu kız kevaşe olabilir ama olmama ihtimali yüksek o nedenle bir şansı hakediyor” demek, kızı yüzüne bakarken ideal kadın yapıp sonra sırt çevirince “vay orospu” demekten daha dürüst bir davranış.

Öğrenen adam : Abi şimdi hatunla whatsapp’ta hatunla görüntülü konuşuyoruz …

Mahmut Hoca : Bir dakika. Hatunla whatsappta kaç saat konuşuyorsun mesela?

Öğrenen adam : Hah işte! Sıçtığım yere geldik. 5 saat falan. Orantısız iltifatlar da ettim.

Mahmut Hoca : Oha! 5 saat. Büyük hata. Sonra toplamda ne olur bilmem ama friendzone’a girmeyi en sağlam böyle başarırsın.

Öğrenen adam : Tabi kiz diyecek bunun baska isi mi yok amk. Bosluktan ona sardim galiba. Yok ya friendzone’a girmem de birkac sevismeden sonra gider.

Mahmut Hoca : Bir kız adamı friendzone’a koyunca kızıyoruz ama çoğumuz oraya zorla giriyoruz. Kadın “hımm bu çocuk olabilir bakalım bunu nereye götürecek” diye takılıyor çocuğun peşine. Çocuk kendi kendine kızı alıp arkadaşça, saatlerce chatleştikleri ve hiçbir fiziksel – hormonal kokunun ve kimyasal karışmadığı steril bir ortama götürüyor. Erkek “ben 5 saat muhabbet adamıyım, arkadaşım, ekrandaki hormonlardan steril edilmiş görüntüyüm” diye zorlayınca kız ne yapsın.

Öğrenen adam : Tabi canim, biz erkeklerin salakligindan cogu sey. Aslinda zaaflarindan.

Mahmut Hoca : Kısa süreli ya da ilişki düşündüğün kıza yaparsan friendzone’a girebilirsin.

Mahmut Hoca : Bu iltifat olayını zerre anlamıyorum. Sizin neslin icadı. Hayatımda etmedim. Ya da belki etmişimdir ama çok az.

Öğrenen adam : Oyle mi? Ne bileyim, guzel hatunsun demedin mi mesela?

Mahmut Hoca :Demedim.

Öğrenen adam : Ya da göğüslerine bayildim vs …

Mahmut Hoca :Memeleri öperken göstermiş oluyorsun zaten memelere bayıldığını.

Mahmut Hoca : Hayır tam anlamadığım 2 şey var. Neden bunu yapıyorsunuz? Daha doğrusu neden birçok erkek neden bunu yapmazsa kızı kaybedeceğim diye korkuyor? Bu laflar çok itici.

Öğrenen adam : Bunu yapmanin temel sebebi, kizda cinsel gerilim uyandirmak ve utangac biri olmadigini gostermek …

Mahmut Hoca : Bir kadına güzelliğini öperek gösterirsin lafla değil.

Öğrenen adam : Korkudan degil ki? Ben de mutlu oluyorum?

Mahmut Hoca : Site yorumlarında birçok çocuk var. İltifat etmezsek kızı nasıl elimizde tutacağız diye soruyorlar.

Öğrenen adam : Iltifatla surekli yaglamayi karistiriyor olabilirler mi?

Mahmut Hoca : Bilemem zira ben bu iltifat olayını erkekadam sitesini yazmadan önce bilmiyordum.

Öğrenen adam : Ciddi mi?

Mahmut Hoca : Daha doğrusu iltifat etmek zorunda hissetme olayını bilmiyordum. Hayır hatuna işiyle ilgili iltifat ederim mesela. Ya da bir yemekle ilgili. Süper pişirmişsin diye.

Öğrenen adam : Diyelim kizla 2 hafta ya da 1 ay oldu ve sen ona hic seni seviyorum demiyosun?

Mahmut Hoca : Ben benim şimdiki hatuna 1 sene demedim. Ki istisna değildir. Çok tıfılken üniversitede bir kıza beni arkadaş olarak gördüğünü anladığımda can havliyle demiştim sanırım 🙂

Öğrenen adam : Oha. O sana dedi mi?

Mahmut Hoca : 1 sene sonra kendi söyleyince tekrarladım sadece. Evet ilk kadının demesi daha iyi zaten. Ve hatun her dediğinde de “ben de seni seviyorum” demeye gerek yok.

Öğrenen adam : Peki kadin 1 hafta sonra derse yine demeyecek miyiz?

Mahmut Hoca : Demeyeceksin tabii. İnsan bir haftada birini sevemez. İlk görüşte aşk falan hikaye bunlar. Neden yalan söyleyeceksin ki?

Öğrenen adam : Ya ben anlamiyorim ki. Kadın bana yatırım yapıyor. Hatta o daha cok yapiyor galiba bilemedim. Durduk yere yapiyor ama. E abi sana seni seviyorum demeden yatan hatun fuckbuddy olur. Sevgili olmaz ki.

Mahmut Hoca : Hayatımda tek bir kadınla bile seni seviyorum dedikten sonra yatmadım. Neden kızların çizmesine girip düşünüyorsunuz ki? Bunlar kızların çözmesi gereken çelişkiler.

Öğrenen adam : Oha ben şok. Biz siki tutmusuz cidden. Resmen dogustan beta kafasiyla yetistiriliyoruz ve bu normalize ediliyor.

Mahmut Hoca : Hatta sana bir şey söyleyeyim. Ben son 10 senedir buluştuğum her hatunla (eski karım da dahil) eğer birlikte oldu isem ilk buluşmada seks yaptım.

Öğrenen adam : Benim direkten dondugum oldu ama ilk bulusmada yapmadim hiç.

Mahmut Hoca : “E abi sana seni seviyorum demeden yatan hatun fuckbuddy olur. Sevgili olmaz ki” gibi şeyler kendini kadın yerine koymak ile alakalı. Bunları yapmayın. Bunlar kadınların çözeceği şeyler.

Öğrenen adam : Peki kadinda soyle bir algi yok mu? Ben sevgili olmadan buna verirsem benim orospu oldugimu dusunur. Senle yani eger saglam kaşar degilse ya da cok uzun sure biri olmamisda ilk bulusmada yatmaz bence. Yani bu tip kadinlar var mi? Evet var. Ama hatunun egosu boyle bir seyden zarar gormez mi?

Mahmut Hoca : Birincisi `Peki kadinda soyle bir algi yok mu? Ben sevgili olmadan buna verirsem benim orospu oldugimu dusunur` gibi seyleri kadin yerine dusunup kendi ayagina sıkıyorsun. Bunları düşünmeyi kadına bırakacaksın. İkincisi ve en büyük problemin “Senle yani eger saglam kaşar degilse ya da cok uzun sure biri olmamisda ilk bulusmada yatmaz bence” lafında da gösterdiğin gibi kadınları yargılayan bir erkeksin. Kadınlar senin gibi yargıcı erkekleri 10 kmden koklarlar ve aynen yargılanacakları için seninle yatmazlar.

Öğrenen adam : E kaşar degil mi sence de? Sen boyle bir kadinla sevgili olur musun? Duygusal yatirim yapar misin bu kadina?

Mahmut Hoca :Yaparım. İlk geceden yattığım hatunlardan biri ile evlendim ben. Eski karım birçok kötü şey olabilir ama kaşar değildi. Bak aramızdaki fark şu : Hatunun geçmişi kucaktan kucağa ise ben kadını insan olarak yargılamam veya onu aşağılamam ama tamamen mantıki olarak ondan evlilik materyali olmayacağını bilirim. Fakat kıza karşı zerre negatif bir duygum olmaz. Sen ise yargılarsın ve olaya duygu katarsın muhtemelen.

Ama burada daha ciddi bir durum var. Kadın yerine düşünmeyi bırakmalısın. “Ama hatunun egosu boyle bir seyden zarar gormez mi?” gibi şeyler aklından geçmesin.

Sana demem o ki kızla birlikte iken aklından sadece beraber keyifli zaman geçirmek varsa ve kızın yanında azan seksüalitenle barışık isen aklından ne kız kendini şöyle sanar ne de kızı yargılamak geçerse kadınlar bu adamlarla ilk geceden yatabilirler.

Kadınların çizmesini giyip düşünme. Yarın ne olacağını bilmediğin kadını yargılama ve Allah aşkına 5 saat whatsapp muhabbeti yapma :)))

***

Öğrenen adam : Iltifat da yok diyorsun? Iltifat almayan hatun niye yatacak ki? Senden hic duygusal yatirim yok ama o hep sana yatirim yapmis olmuyor mu? O kadar iltifat edip egosunu oksamaya hazir beta varken hem de :))

Mahmut Hoca : “Iltifat da yok diyorsun? Iltifat almayan hatun niye yatacak ki? Senden hic duygusal yatirim yok ama o hep sana yatirim yapmis olmuyor mu?”

Ben pes ettim :)) Sizinle baş edilmez. Salın iltifatları. Yahu kızın düşünmesi gereken şeyler bunlar. O çelişkileri çözmeyi kıza bırakın.

Öğrenen adam : Ama hakli olabilirsin. Bu evrimsel bir strateji ki zaten dogru olan bu olsaydi cok kolay olurdu.

Mahmut Hoca : Ödül gibi bir adam olduğun ve iyi vakit geçirdiğiniz ve sağlam seks için birlikte olmayacak ama iltifat edip kurtaracağız. Allahtan iltifat var. Kız seninle sana arzu duyduğu için birlikte ise iltifata, hediyeye veya seni seviyorumlara gerek yok. Kolunda olman ona en büyük iltifattır. Ama evet arzu yoksa böyle şeyler lazım demek ki.

Öğrenen adam : Peki sevgilim,tatlim vs gibi seyler iltifata girmiyor demi? 🙂 Ya da bu elbise sana yakismis vs …

Mahmut Hoca : “Ya da bu elbise sana yakismis vs” neden bunu diyorsun ki?

Öğrenen adam : Yav sana resim atti mesela, Nasil olmusum dedi. Bu guzel durmus uzerinde demeyecek misin?

Mahmut Hoca : Baba siz kız arkadaşlarınızla harbi kankisiniz yahu! Kız kıza sanki. Hiç başıma gelmedi ki! Kızlar benimle böyle şeyler konuşmazlar pek. Hele ilk aylarda.

Öğrenen adam : Abi dantelli camasir takimini sana atip hayatim nasil olmus sana gelirken bunu giyeyim mi demediler mi?

Mahmut Hoca : O başka. İçinde nasıl duruyorum diye sormuyor ki. Hangisini alayım diyor.

Öğrenen adam : Hangisini alayim ne abi?

Mahmut Hoca : Ben mesela o iç çamaşırında nasıl durduğuna dair hiç soru almadım. Bana iç çamaşırlı fotosunu atıp nasıl diye sormuyor. Katalog resmi iç çamaşırı atıp hangisini alayım istersin diye soruyor.

Öğrenen adam : Yatakta gosteriyor direkt?

Mahmut Hoca : Evet. Bak mesela hiç iltifat etmedim bu çamaşırı giyince.

Öğrenen adam : Ouvv baya guzel olmus falan demedin mi? Ya da nasil olmus deyince ne dedin?

Mahmut Hoca : Yoo. Ben direkt çıkarıyorum zaten. Nasıl olmuş diye sözel soru hiç duymadım.

Öğrenen adam : Bak sunlari anlarim tamam, seni seviyorum, hayatimin askisin, tek gercegimsin falan gibu kelimler cok malca ve kullanilmamasi lazim. Hediye de alinmaz. Mesela 1 aylik iliskide yuzuk muzuk asiri malca. Cicek alirsin belki.

Mahmut Hoca : Yok çiçek de yok. Doğum günü hariç hediye yok.

Öğrenen adam : Bir ara romantik bir an olur. Sana seni seviyorum der, ben de seni seviyorum der sarilirsin okey. 2 haftaya kadar maks. sevisirsin. Sevismezsen nazikce soyler, ayrilirsin bu da okey.

Mahmut Hoca : Sizler pırlanta gibi adamlarsınız ne diyeyim. Hiç bozmasam sizleri.Ben piçin tekiyim sanırım 🙁

Öğrenen adam : Estagfrullah 🙂 Abi fikir alisverisi yapiyoruz. Oyle kustum oynamiyorum yok 🙂

Mahmut Hoca : Yok valla nasıl ahlaklı nesilsiniz siz. Yeni Türkiye’nin nesli tabii. Biz eski cumhuriyette büyüdük.

Öğrenen adam :  Ben ecevit’i, tansu ciller’i falan da gordum canim 🙂

Mahmut Hoca : Demem o ki birader şu soruyu sorsam sana. Benim kolunda olmam zaten ona ödülken ekstra neden?

Öğrenen adam :  Senin onun icin odul oldugunu mesela 1 hftada nasil anlayacak?

Mahmut Hoca : Ben mi çok burnu büyüğüm bilmem ama düşününce aklıma benden daha iyi hediye gelmiyor. O onun problemi de … hatun bunu bir gecede anlar zaten.

Öğrenen adam :  Oturup 2 saat konusunca coo k belli olmaz. Statunu direkt gosteriyorsun ondan da olabilir?

Mahmut Hoca : Ulan ne statüsü, ne ödülü? Ben kimim ki ödül olayım. Ama olay şu. Buluştuğun zaman kadın liderliği senden bekler. Sen buluşmaları ayarla ben geleyim eğleneyim. Benim çerçevem ben merkezli ve ben ödülüm mantığı ile olduğundan kadın o çerçeveye giriyor. Çerçevesi ben yetersizim ve bir şeyler yapmam lazım olan adamın peşinden kadın da o çerçeveye girer.

Kadın buluşmaya arabanın yolcu koltuğunda oturup keyfine bakmak ve senin götüreceğin yerlere saçlarını rüzgarda savura savura gitmek için geliyor. Sen kızı friendzone’a götürüyorsun ya da arkadaş oyununa.

Ben ödülüm kulağına rahatsız edici geliyorsa, ben yeterliyim de. Bu kızla bir ilişki olacaksa bunun olması için nasıl sadece o yeterli ise, aynı şekilde ben de yeterliyim.

Kadın – erkek ilişkilerinde neden siyah – beyaz düşünmeye meyilliyiz?

Burada sıklıkla şahit olduğum bir uçlarda düşünme – siyah / beyaz düşünme problemi var. İki örnek :

Domdom yazmış :

Yani bu dünyada minimum duygu hissetmek lazım, mantıkla haraket ediyoruz. Böyle yaparsak doğru yoldayız ama ölümden sonra ise bile her şeyin bitmesi iyice insanı dünyadan soğutuyor.

Alfaisloading yazmış :

işin doğrusu kırmızı hapla birlikte deyim erindeyse kadınlara cinsel arzu veya beğeni dışında birşey duymamayı öğrendim. Julyetini arayan Romeo duyglarımı kaybettim adeta duygusuz bir robot gibiyim, anlayışım daha çok bir ilişkinin bana getireceği haz ve konfor ile ilgili ama, zerre şikayetçi değilim.

Bunun üzerine yorumlarda göreceğiniz üzere “salya sümük duygusallık aşırılığından robotluk aşırılığına gitmeyin, asıl gidilmesi gereken denge noktası” ve şöyle bir yorum aldım :

sen değilmisin disney masalarını unutun diyen?

Bu siyah – beyaz düşünce şekli, standart feminen beyin yıkamanın sonucu. Günümüz erkeğini feminen buyruğun kullan at erkeği yapan zihniyet erkeğin bu zincirlerinizden kopmanıza neden olabilecek her düşünceyi, diğer birçok ideoloji gibi kendi radikal görüşüne uymayan her şeyi öbür aşırı uçta diye yaftalıyor.

Aşırı sağcıya göre aşırı sağcı olmamanın alternatifi komünist olmaktır, militan kömüniste göre ya solcusundur ya faşit, DAEŞe göre Türkiye’deki müslümanların 90%si kafirdir zira ya onlar gibi inanırsın ya da kafirsindir. Sizin beyninize yıllarca duygularının kuklası olmak norm olarak pompalandığından duygularınızın kontrolünde olmayın mesajını duygusuz olun okuyorsunuz. Kadının önünde secdeye yatan sünepe mavi haplılık norm olduğundan maskülen olun mesajını acımasız bir piç olun okuyorsunuz. Kadını merkeze koymak norm koymamak kadın düşmanlığı olarak öğretildiğinden kendinizi merkeze koymayı kendinden başkalarını hiç düşünmemek okuyorsunuz. Neden? Zira Matrix için iyi çocuk değilsen kesin çok kötü çocuk olursun o nedenle uslu uslu iyi çocuk olmalısın. Kadını merkeze koymuyorsan bencil piçin tekisin, kendinden başka kimseyi düşünmüyorsun, vs … Bunlar matrix’in propogandası.

Bir yatırım tavsiyesi olarak kırmızı hap yazısında değindik. Adama bir hisseye çok yatırım yapma her şeyini kaybedersin diyorsun, adam hiç para yatırmadan para kazanmaya çalışıp bir bok kazanamayınca bana çıkışıyor : iyi de hiç para yatırma diyen sen değil misin? Hayır birader, ben değilim. Öyle algılayan sensin ve bunun sebebi de bence burada bahsettiğim propoganda.

Kafanıza yerleşmiş mavi hap yazılımı yaşamak için aşırı duygusallığa muhtaç,dengeli bir duygusal güce davet her mesajı “duygusuz robot ol ya da minimum duygu” algılama nedeniniz budur. Çoğu erkeğin KHyı reddetmesi de bu yüzden. KHnın her dediğini en radikal uçta anlamalarına neden olan bir yazılım var.

Kötüsü, kırmızı hapla tanışan birçok kişi bu yazılımı hala taşıyor. Aşk çok zararlı derken aşk olmazsa hayatının tatsız tutsuz olacağını ama bunun kırmızı hap gerçekliğinin kaçınılmaz bir yan etkisi olacağını sanıyor. Ya da kırmızı hapı kabul etse de bunu duygusuzluk olarak kabul ediyor.