İlişkiler başlarlar, bir süre devam ederler ve biterler. Günümüzde popüler kültür beyin yıkamasıyla neredeyse kutsal bir şeymiş gibi algılansalar da, ilişkiler insan hayatında belli dönemlerdir. Abartılacak, takılı kalınacak, takıntı yapılacak şeyler değillerdir.
İlişkiler bittiklerinde, özellikle terk edilen taraftan şuna benzer şeyleri çok duyuyorum:
Ama yaşanmış çok şey var. O kadar emek boşa mı gidecek?
Çok emek verdim hocam, hepsi boşa mı gitsin?
Ne kadar saçma laflar bunlar. Tamam ilişki bitimleri acıdır ve o acıyla insanlar fazlaca duygusallaşıp böyle şeyler söyleyebiliyorlar. Fakat biraz düşünelim. O kadar emek boşa gitti diye düşünüyorsanız, o kadar emek harcayıp ilişki boyunca pek bir şey almamış olmanız lazım. Emeklerinizin karşılığını ilişki süresince almadıysanız o ilişkinin bitmesi zaten sizin için hayırlı bir şey.
Ya da karşılığını aldığınızdan çok daha fazla emek harcadıysanız, o ekstra emeği neden harcadınız sanıyorsunuz? Çok iyi ve ulvi bir şahıs olduğunuzdan mı? Hayır. Çok büyük ihtimalle, korkunuzdan, o emeği harcamazsam kaybederim diye korktuğunuzdan. Bir ilişki için aldığınızdan bir miktar fazlasını vermek hiç de kötü bir şey değil ama aldığınızdan çok daha fazlasını vermek genellikle şunlardan biri ve çoğu durumda birçoğu nedeniyledir:
- sizin o ilişki için kendinizi yeterli görememeniz ve varlığınızın pek bir anlam ifade etmediğine inanmanız
- karşınızdakini hayatınızın aşkı, size yazılmış ruh ikizi sanmanız
- sizin kendinizi yarım olmanız tam olmak için başka birine ihtiyaç duymanız. İyi bir ilişki, yarım iki insanın birbirini tamamlaması ile olmaz, tam iki insanın tamlıklarını paylaşmaları ile olur. Sevgiliniz hayatınızın bir döneminde sizin yoldaşınızdır. Sevgilinizi hayatınızın merkezi yaparsanız, onun hayatınızdan çıkma ihtimalini arttırırsınız. Kimse kendisine muhtaç, kendisi olmadan yaşayamayacak biri ile beraber olmak istemez. Yanında beraber yürüyebileceği birini ister, duygusal olarak birbirlerine destek olabilirler elbet ama duygusal olarak sırtında taşımak zorunda olduğu birini kimse istemez.
- Günümüzde ilişkiler, sevgililik aşırı abartılıyor. Popüler kültür, sevgilisi olmayan insanı yarım bir insan olarak tanıtıyor. İnsanlar yalnız başlarına da mutlu olamayacaklarına inanıp, mutlaka birini bulmak zorunda hissediyorlar. Ya da buldukları insanı kaybedemeyeceklerine inandırılıyorlar.
Yanlış anlamayın. Ne mutlu uzun süre beraber olan ve hatta beraber yaşlanan insanlara. Ama ergenliğinizdeki ya da 20lerinizdeki sevgilinizle 30larınızda evli ve çocuklu olmanız norm değil istisna! Hayatınıza birden fazla sevgili girecek ve bu da kötü bir şey değil.
O nedenle, ilişkiye yatırım yapıyorsanız, karşılığını alın. Karşılığını yeterince alamadığınız ilişkileri siz bitirin. Eğer karşılığını aldıysanız, ilişki bittiğinde ama onca emeğim diye ağlamayın. Hayatınızın güzel bir dönemiydi ve bitti.
Uzun süredir ilişki danışmanlığı yapıyorum. İlişki bitimlerinde konuştuğum ve terk edilen insanların çoğu, benimle ilk konuştuklarında sanki bir daha hiç mutlu olamayacaklar gibi hissediyorlar. Gerçi çoğu zaten biten ilişkide de mutlu değil ve temel dertleri birini bulamam korkusu ama o yan konu. Bu insanların daha sonra konuştuklarımın çoğu, o “asla unutamam” dedikleri ilişkiyi geride bırakıp kendi hayatlarına devam ediyorlar. Çoğu, ne kadar abartmışım, unutamam diyordum, düşünmeden bir saniye duramıyordum şimdi aklıma gelmiyor bile diyorlar.
İlişki yatırımı diye bir şey yoktur arkadaşlar. Ya da daha doğrusu vardır ama tek ve en önemli şey değildir. Bir insanın size olan duygusal ve cinsel çekimi en önemli şeydir. İlişkiler konusunda dün dündür, bugün bugün. Yıllarca ilişki için verdiğiniz çaba, ancak karşınızdakinin gözünde ancak sizi sevdiği sürece değerlidir. İlgi, sevgi biterse o yatırımın değeri vardır ama ilişkiyi devam ettirmek için bir değeri yoktur.
3 ay önce aşkımdan ölüyordu ama?
Burada anahtar kelime 3 ay önce. İlişkinizden 3 ay önce de varlığından haberi yoktu. İnsanların birbirine olan duygusal ve cinsel çekimleri sabit değil ki? 3 ay önce seni seviyor diye sonsuza kadar seni sevecek diyen kim? Masallar mı?
Dedelerimizin birbirlerine bu tür saplantılı ve statik aşkın insan hayatını nasıl da mahvedebileceğini göstermek için anlattıkları masallar, 300 yıl önce başlayan romantizm akımında ulvi aşk hikayeleri diye pazarlanıyorlar.
Leyla ile Mecnun’u düşünün. Leyla’nın ismi Leyla da, Kays’a neden mecnun yani cin tarafından ele geçirilmiş anlamında “sahipli” diyorlar! Sheakespeare’ın 13 yaşında iki çocuğun birbirlerine saplantılı aşk ile takılmaları ve 5 – 10 gün içinde intihar edip ölmeleri ile sonuçlanan Romeo ve Juliet hikayesi bir uyarıdır, sıcacık bir aşk hikayesi değil! Aşk başlar ve koşullar devam edemezse biter. Siz yolunuza gidersiniz. Eğer yolunuza gidemez saplanır kalırsanız, Mecnun olursunuz, Romeo gibi mahvolursunuz. Hikayelerin ana fikri bu. Öyle saçma sapan bir romantizm çağında yaşıyoruz ki, bunlar ulvi aşk hikayeleri diye algılanıyor. İnsanlar keşke böyle aşık olsam diye hayıflanabiliyor! İnanılır gibi değil. Keşke böyle ruh hastası olsam da hayatım kararsa diye hayıflanmak için gerekli beyin yıkamayı düşünün.
İlişkileri yaşayın, keyfine varın, hayatınızın mutlu bir dönemi olsunlar ama o ilişkiler olmadan yaşayamayacak kadar zayıf olduğunuzu sanmayın. Değilsiniz. İnsan çok daha güçlü bir yaratık. Yeni limanlara yelken açabilecek kadar güçlü ve dinamik bir yaratık. Bu gücün farkında değilseniz, tebrikler. Beyniniz romantizmin beyin yıkaması ile çok güzel yıkanmış demek. Bu ayrılığı bu masallardan kurtulmak için bir fırsat olarak kullanın. Bu masallar olmadan çok daha mutlu ve çok daha gerçek sevgiye sahip olacaksınız.
Yazıyla alakasız veya 500 kelimeyi geçen yorumlar cevaplanmıyorlar. "Yazıyla alakasız ama ..." ya da "en son yazı bu olduğundan buraya yazdım" diye başlamanız kurtarmıyor. Mahmut Abi ile özel görüşme yapmak isterseniz Erkek Adam Sanal Görüşme sayfasından sanal görüşme ayarlayabilirsiniz. Not: Burada soru sırası çok yüksek, Patreon destekçilerini, Patreon'da cevaplamaya öncelik veriyorum.
Ben bu saçmalığı sınır kişilik bozukluğu olan biz kız için yapıyordum. İlk başlarda bırakamam gibi gelsede bana yaptıklarını kendime sürekli hatırlatınca hafiften değişmeye başlamıştım. Sokakta kızlarla kesişmeye başlayınca kuruntum ciddi bir şekilde yok olmaya yüz tuttmuştu. Tabi incel hastalığından kurtulamadığım için kızlara açılamadım. İnternet üzerinden kızlara yazmaya başladım. Sonuç olarak iyiki bimiş dedim ve sadece önüme bakmaya başladım. Teşekkürler erkekadam ekibi.
Bu siteyle tanışmadan önce, 4 senelik ilişkim bitti. Kız beni terketti herkesin kendine göre haklı sebepleri vardı tabiki. Başlarda çok düşünüyordum neden böyle yaptı, 1 hafta önce seni seviyorum diyen insan 1 haftada nasıl bu kadar değişti öğrenmek istiyordum. Beyler inanın umrumda değil, eskiden pişman olması için no contact uyguluyordum ve bunu geri gelmesini istediğim için yapıyordum, ama olayın diğer tarafı kendinize daha iyisini bulabilecek güce sahip olacaksınız konumuna geldiğimde bunun çok daha faydalı olduğunu gördüm. Eskiden intikam almak isterdim ama şuan umrumda değil, eskiden onu kaybettiğimi düşünürdüm şuan o beni kaybetti. Mahmut abinin bir sözü vardı ” kadınlar gerektiğinde… Read more »
Öyle bir söz yazmışsın ki gerçekten çok doğru. “Erkeğin iyileşmesi zaman alır ama kalıcıdır.”
Bide bu durumun erkeğin karşıdaki insanın güzelliğine kapılmasıyla büyülendiği “Melek eş” miti bulunuyor.
Beğen butonu olsa da beğensem 🙂
Mahmut hocam aaşk denen şeyin bi saplantı olduğu üzerine bu gibi daha fazla makaleler yayımlanmasında fayda var. Emeğine sağlık.
bu sitedeki ilişki yazılarının bile disiplin, maskülenite ile harmanlanmış olması çok anlamlı
Yazıdan duygusal gücün önemini daha iyi kavradım. Duygusal anlamda ne kadar güçlüysen ilişki başlatma şansın o kadar artıyor. İlişkiyi başlattıktan sonra devam ettirme şansın artıyor. Partnerin bir anda çekip gitti mi ? Asla üzülme duygusal anlamda güçlüsün, yoluna devam edebiliyorsun. Hayat, bir kadının seni bırakmasını dert etmek için çok değerli. Gelene gidene takılmadan tadını çıkarmak gerekli. Gelen giden ne kadar renk katsa da hayat sizin hayatınız, merkezinde sadece siz varsınız.
Asla üzülme diye bir şey yok. Asla üzülme duygusuzluğa girer ki onun için psikopat olmak lazım. Ayrıca asla üzülmemek mümkün değil o nedenle bu, başarısızlığa mahkum bir tavsiye. Aslolan sen üzüntünden güçlüsün, üzüntün geçecek, üzüntüne kapılma ve üzüntüne kapılmazsan daha iyi bir hayatın olacak.
Haklısın abi. Ama.bir sorum olacak. Senin üzülmekten kastettiğin dışarıdan belli olacak tarzda bir üzüntü mü ? Yoksa “Yapana kadar yapıyormuş gibi yapmak” mentalitesiyle içimizde ne kadar üzüntü duygusunu taşısak ta dışarıya pozitif enerji vermeli miyiz ?
Dışarıya bir enerji verme mecburiyetiniz yok, onay bağımlılığından ortam palyaçoluğuna oynamıyorsanız. Olabildiğince normal davranmak yeterli.
Emek harcayan harcadığı emeğin karşılığını alamadığında kendini enayi hisseder kendine enayi diyemediğinden birşeylere takılı kalır.
Yaşanılan şey ego kırılmasıdır. Merak etmeyin geçer. Ve bunu defalarca yaşarsın.
Bütün mesele harcadığınız emeğe biçtiğiniz değerdir. Kimse sizi ve emeğinizi sizin gibi değerlendirmez. Zaten asıl yanılgı kaynağı burasıdır.
Bir hatunla yaşadığımız ciddi ilişkide, maskülenitemizi ve çerçevemizi ne kadar korursak ilişkinin ömrü de o kadar uzun mu olur ? Yoksa her ne kadar bu değerleri bünyemizde korusak da kadının ayrılmak istemesi aynı olasılıkta mıdır?
Kadının normal, ortalama ruhsal sağlığa sahip biri olduğunu varsayarsak maskülenite ve çerçeve ne kadar dengeliyse ilişkinin ömrü de o kadar uzun olur. Dengeli dedim zira eğer çerçeveyi “hep benim dediğim olacak kadın” zorbalığı sanarsanız tam tersi ilişkinin ömrü kısalır.
Kadının normal olmayanında ise maskülenite ve çerçeve ilişkinin ömrünü kısaltır ki bu da iyi bir şey.
Mahmut Abi dengeden kastın nedir ? Daha önce yaptığın ilişkideki pozitif/negatif etkileşim oranı hakkındaki açıklaman gibi mi ? Yani kadına karşı çerçevemizi korurken bu çerçevenin esneyebilir olmasından mı bahsediyorsun somutlaştırırsan sevinirim.
Açıkçası tecrübe ve bolluk arttıkça üzülmemek ya da burukluk yaşayıp yoluna devam etmek mümkün en azından bence.
Üzülmenin kaynağı muhtemelen alışkanlık ve hayatında bir yer edinenin bıraktığı boşluk. bu da karşında ki kişiyi herşeyin halinde getirmemekle mümkün.
Bakın, tamamen Mahmut Abiye katılmıyorum ama bu konuda yaşadıklarımdan ve gördüklerimden çıkarımlar yaparak size demek istediğim şeyler var. Mahmut Abiye katılmadığım yer ben gerçekten bitmeyecek ilişkilerin ve aşkların olduğunu düşünüyorum. Fakat bu aşklar öyle tv dizilerindeki gibi değil ve bunun bir reçetesi yok. Bir nevi piyango. Esas mevzuya gelirsek, arkadaşlar aldatılmadığınız sürece biten ilişki ardından ” o kadar emek verdim, beni terketti, mahvoldum” diye düşünmek yerine ” Güzel şeyler yaşadım, daha da güzellerini de yaşarım” ve ” Yolu açık olsun” şeklinde düşünmek her zaman daha iyidir. Sizle olmak istemeyen birisini hem düşünmenizi engeller hem de arzulamanızı. Hayat bir yol, hepimize… Read more »
“Yanlış anlamayın. Ne mutlu uzun süre beraber olan ve hatta beraber yaşlanan insanlara. Ama ergenliğinizdeki ya da 20lerinizdeki sevgilinizle 30larınızda evli ve çocuklu olmanız norm değil istisna!”
Mahmut hocam, ayrılalı 4, son konuşmamızdan da 2 yıl geçmiş olmasına rağmen kız mesaj attı helalleşmek istedi ve helalleştik. Bu arada sizin yanıtınız muhtemelen kendi hayatına bak, gelişime odaklan, yeni kızlara yelken açıp tabak çevirmek olacak belki ama, bu kızın bu mesajdaki amacı hakkındaki değerli görüşleriniz çok önemli. Neden böyle bir mesaj atar o kadar süreden sonra bir kız?
Benim ne diyeceğim konusunda saçmalamışsın, dalga geçiyorsun galiba. Ben nereden bileyim kızın amacı ne? İlla bir şey tahmin edeceksem evleniyordur, nişanlanıyordur ondan istemiştir derim de kızın amacından bana ne, sana ne?
Hocam est. dalga geçmek ne haddime. Umarım günün birinde “bana ne” moduna geçebilirim. Teşekkürler,
Harika bir yazi
Ciddi ilişkide hatunun sevgilisine nude atması başlı başına o hatunun ciddi ilişki materyalinden uzak olduğunu mu gösterir? Bu özelliği dışında başkaca bir problem yoksa ilişkiye devam edilebilir mi ?
Sevgilisine çıplak fotoğraf atması alarmdır ya da hatunun zeka seviyesi düşüktür. Artık hangisi sen bileceksin. İlişkiye devam etsen bile orada ciddi bir arıza notu konulur.
Kaç senelik ilişki?
2 aylık ilişki abi. Ancak tavsiye ettiğin üzere davranışlarını gözlemlemeye devam ediyorum. Bunu kenara kırmızı alarm olarak not almalıyım değil mi o halde zira ben atmasını istememişken kendisi durduk yere arada atıyor.
Ps: İlişki kızın sevişme sonrası “biz şimdi neyiz?” diye sorması üzerine “sevgiliyiz” demem üzerine başladı.
Alt tarafı 2 aydır berabersiniz sen fazla ciddiye alıyorsun. 6 ay gözle, bunu ve başka şeyleri de bir araya koyup ondan sonra uzun süreli ilişki mi olacak yoksa takılacak mısınız karar ver. 6 ay sürerse artık.
Tamam abi teşekkür ederim.
Ayrıca üstte yazdığım gibi. Kız bu iki ay içerisinde uzun ilişki ve biz şimdi neyiz lafını kendisi etti. Ben de ilişkiye başlamakta bir sorun görmedim. Bu 6 aylık süreçte de devam ederse gözlemleyeceğim.
İlişki başlatmakta sorun yok, senin kendi kafanda fazla ciddiye almanda sorun var.
Sadece merak ettiğim için soruyorum abi. Bu yazdıklarım ve sorularımda fazla ciddi aldığıma ilişki hangi kelime veya cümleler mevcut? Oysa şu an kıza karşı yoğun bir duygu beslemiyorum. Beraber vakit geçirmekten keyif alıyoruz ve ilişki başlatmak isteyince ben de reddetmedim.
Ama konu nude atma olayına gelince, ister istemez aklımda kırmızı alarmlar belirdi. İlişkiyi gözlem eşliğinde çok da ciddiye almadan, “casual ilişki” tarzında sürdürüyorum.
mahmut abi bu bayadır söylediğin bir şey ama ben nedenini anlamadım. ilişkisindeki adama çıplak foto atması neden kırmızı alarm bir kızın?
Bir bilemedin 2 sene icinde ayrilma ihtimali 90% olan bir erkekte ciplak fotograflarinin olmasindan rahatsiz olmamasi sence normal mi?
Ya da şöyle düşün. Kız arkadaşının eski erkek arkadaşında çıplak fotoğrafları var. Normal mi bu?
Mahmut abi öncelikle merhaba siteyi 4-5 aydır okuyorum ve ilişkide iken tabak çevirirken kız arkadaşım bunu öğrenip beni terk etti fakat yazıları okuyup kırmızı hapla tanıştıktan sonra umursamadım ve kırmızı haplıymış gibi davrandım bunu dememin sebebi bu işin gerçekten kolay olmadığı ve duygusal manada mavi haplı davranışlarımın devam ettiği için yapamıyorsan yapmış gibi yap ki beynindeki mavi haplı bölümü körelt gibi bir yazı baya yardımcı oldu bana ve kız benim tabak çevirdiğimi ve başka kızlarla konuştuğumu öğrenmesine rağmen kendi gelip ilişki için benden şans istedi 1 hafta sonra bu sırada hiç kontak kurmadım ve mesajda atmamama rağmen bunu kendisi istedi… Read more »
İlişkideyken tabak da çevirme. O tavsiyeyi görmezden gelmişsin.
Merhaba Abi 8 yıllık ilişkimden sonra kızla ayrıldık o istedi ayrılmayı ama bir sebep sunmadı daha sonra ben sebebini kendi çabalarımla buldum maddi olaylardan dolayı güzel bir ilişkimiz vardı benden ziyade kız benim üzerime deliler gibi düşüyordu her konuda iyi gidiyorduk ve sonra birkaç gelişmeden dolayı (babası yüzünden ) kız benden soğudu nitekim ayrılıktan sonra ben biraz çabaladım ama durum düzelmedi ve olayı tamamen kapattım ama bağlantıları hiç koparmadı 5 -6 ay bende malesef silmedim numarasını falan vs ama hiç yazmadım sosyal medyadan ilk gün çıkarmıştım tüm ortak olan herşeyi çıkarıp silmiştim o yapmadı whatsaptan hep fotolarıma falan bakıyordu Kısacası… Read more »
7-8 ay sonra bana evlilik teklifi aldığı haberi geldi ve kabul etmiş acaba ben burada aldatıldım mı bunu yorumlamanızı istiyorum.
Aldatılıp aldatılmadığını bilemem zira günümüzde 2 aydır tanıdığı kıza evlilik teklif eden çok fazla sayıda şaşkın var. Ortamda bu şaşkınlardan çok olmasa evet 7-8 ay çıkarlar ve evlilik teklif eder o nedenle paralel gitmiş olabilir diyeceğim ama maalesef bu tip adam çok. Ama bu adam yüzünden seni terk etmiş olma ihtimali var ve bu ihtimal az değil.
Benim yaşım şuan 28 Mahmut Abi onunda 25, 8 yıldır beraberdik beraber büyüdük denilebilir onun hayatındaki ilk erkek bendim her anlamda herşeyi bende gördü ve öğrendi varı yoğu bendim annesi ve ablasıylada tanıştım evlerine gitmiştim birçok kez . Şöyle anlatayım çok bağlıydı bana bir örnek verecek olursak onda kalıyordum bazen birkaç gün gitmem gerektiğinde ayağıma sarılıp gitme diye ağlayan beni bırakma sakın ne olursa olsun diyen ve bunları hal ve hareketleriyle davranışlarıyla bana gösteren hissettiren biriydi yani o babasıyla konuştuktan sonra ne olduda birden soğudu bu kız ve ne yaparsam yapıyım bir noktada buluşamadık sonra ben noktaladım bu olayı tuhafıma… Read more »
… hayatındaki ilk erkek bendim her anlamda herşeyi bende gördü ve öğrendi varı yoğu bendim … Hocam bunlar geçmişte kaldı artık. Hatıradan başka bir şey değil. o babasıyla konuştuktan sonra ne olduda birden soğudu bu kız ve ne yaparsam yapıyım bir noktada buluşamadık Maddi durum diyordun, onun ayrıntısı ne? Yani 20 yaşında kız için bir önemi olmayabilir ama çulsuz isen ve daha da kötüsü hırsları olmayan bir erkek isen 25 yaşına gelen bir kadına fena halde batmaya başlarsın. 8 yıllık bir ilişkinin ardından hayatına giren 2. Erkekle hemen evlilik teklifi alıp kabul eden ve evlenecek olması bana tuhaf geliyor Tuhaf… Read more »
Maddi açıdan onlarda pek iyi durumda değildi İstanbulda yaşıyorlardı biraz birikimleri vardı babasının küçük bir miktar. Babası ve annesi hiç hesapta yokken Sinoptan kredi çekip ev alıyorlar ama planları başta bu değildi kız buradan İstanbuldan veya benim olduğum şehir Tekirdağdan istiyordu ve bunu dile getiriyordu hatta ben buralardan ev bakıyordum ama ne hikmetse memleket dönüşü kıza haber vermeden Sinopun gerze beldesinden ev aldıklarını kredi çekip kızı da oraya götürmek istediklerini söylüyor babası kızda ben oraya gelmek istemiyorum diyor ama anlaşamıyorlar sonra babası hayırdır sen o artist yüzünden mi gelmiyorsun bırakamıyorsun vazgeçemiyorsum burayı falan diyor zaten bu olaydan sonra kız bir… Read more »
Değmediğini düşünmek daha kolay atlatmanı sağlayacaksa öyle düşün ama bir daha (1) hedeflerinden kadın istedi diye özellikle annenin sözüyle vazmemeyi ve (2) derdini kadınla paylaşmamayı öğrenirsin umarım. Yoksa sen daha çok “değmeyecek” kadınla karşılaşırsın.
8 senelik ilişki zaten evlilik olmadıysa biter genelde. Çok uzun süre ilişki doğal değil. Zaten bir daha hayatına da girmeyecek bir kız.
Tabiki giremeyecek abim.