6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun

Türkiye dibine kadar ataerkil, bir avuç zavallı feministe ne yükleniyorsunuz, siz asıl muhafazakarlara, sokakta adam dövenlere yüklenin diyen bik biklere gelsin :

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun ile kadının anlık bir tartışma sonucu en basit şikayetiyle, herhangi bir darp olmasa dahi erkek 6 ay süreyle evden uzaklaştırılabiliyor. Kanun kapsamında, en ufak şikayetle ilgili olarak dahi delil ve belge aranmaksızın erkek aleyhinde kararlar veriliyor. Erkeğin evden uzaklaştırılma süresi de kadının şikayeti sonrası darp olsun ya da olmasın erkeğin 1 aydan 6 aya kadar evden uzaklaştırılması öngörülüyor.

Şikayetçi olan kadının mahkemeye gitmesine bile gerek olmadan polisi araması dahi erkeğin uzaklaştırılması için yeterli. Kadının ‘bana sesini yükseltti’ demesi dahi yeterli bir sebep. Darp raporu gibi herhangi bir belge de aranmıyor ve erkeğe başvurulmadan karar veriliyor.

Avukat Ali Cahit Polat demiş ki : “Şu an yılda 120 bin ila 130 bin aralığında evden uzaklaştırılan baba modelleriyle karşılaşıyoruz. ‘Eve yeteri kadar bakmıyor’, ‘Bana sesini yükseltti’, ‘Evdeki ışığı kapatmadı’ gibi oldukça basit nedenlerle evler, 6 ay boyunca babasız kalıyor.”

Boşanma niyeti bulunan eş örneğin şiddete uğrama tehlikesi olmayan eş tarafından diğer eş aleyhine otomatik olarak alınan koruma kararı, eşlerin boşanma davasında haksız yere ‘şiddet uyguladığına dair delil’ olarak sunulabilmektedir.

Ne güzel ya. Betayla evlen sonra adamı sudan sebeple evden attır ama tabii ki tüm masraflarını adama ödet. Bir beyanın yeter. Böyle neo-marksist bir şeyin muhafazakar bir hükümetin burnunun dibinde gerçekleşmesi de ayrı bir ilginçlik.

Edit : Hukukçu okur Law Lord bu yukarıdaki yazılanlar için şu yorumu yapmış :

Bir hukukçu olarak şunu söyleyebilirim ki karşı tarafın kusuru daha fazla ise yoksulluk nafakası ödemezsiniz.(TMK m.175) Bunun yanında çocukların velayeti de yüzde doksan kadına verileceğinden iştirak nafakası ödemeniz gibi bir durum söz konusu olabilir.(TMK m.182) Çözümü aslında o kadar zor değil: kesinlikle çalışan kadınla evlenin. Her halükarda işiniz kolaylaşır. Yoksulluk nafakasını alan taraf bile olabilirsiniz. Ayrıca bu yazıdaki gibi kimse kimseyi ışığı kapatmadı diye evden attıramaz, külliyen saçmalık, dayanağı varsa esas-karar numarasını da ekleselermiş kanıt olarak. Böyle şeyler mümkün değil, korkmayın o kadar da. Medyada abartıldığı kadar da korkunç değil.

O yargıç sizin davanıza kadar yüzlerce olayı çözüme kavuşturmuş böyle aptalca kararlar ender görülür. Onları da temyizde çözersiniz. Önemli olan kusurlu taraf olmamanız.

Tabi bunların yanında öyle boşanma davaları görüyoruz ki şaşırmamak elde değil. Kendi kocasını arkadaşına ayarttırıp nafaka-tazminat alanlardan tutun, çocuğuna öğretip öz babasına taciz iftirası attıranlar…

Ama ne olursa olsun red pill camiası olarak kadına şiddetin karşısında olmalıyız, bunu meriç olmak ya da beta olmakla bir tutamayız. Bugün hukukun bazı üstün değerleri vardır. Bu değerlerden birisi de kişi varlığı değerlerinin her şartta dokunulmaz olmasıdır. Dolayısıyla hiç kimsenin bir başkasının vücut bütünlüğüne karşı yaptığı ihlal savunulamaz.

İki konuda kendisine katılıyorum. Eğer evlenecekseniz ÇALIŞAN KADIN İLE EVLENİN. Ve kadına vurmayın ve eğer kadın şiddet uyguluyorsa onunla aynı ortamdan hemen uzaklaşın. Bu klasik kadın döven azınlığa hitap etmiyorum. Açıkçası onlar yasayı hakediyorlar. Kadının psikolojik şiddet uyguladığı durumlardan bahsediyorum. Ben çevremde psikolojik şiddete meyilli kadınlar gördüm hatta 1:50 boyu ile 1:80 adama tekme yumruk girenine de rastladım. Adam tabii sünepeliğinden sineye çekmiyor bunu kadının niyetinin tokat yeyip zabıt tutturmak olduğunun farkında ve kadın 1 saat vursa adamda morluk olmaz. İlginçtir ki psikolojik şiddeti kullanan kadınlar gördüm ama bu kadar tahriğe rağmen daha kadına bir fiske vuran adam görmedim. Kendinden güçsüz birine vurmak etik değil hem de yasal olarak bir anda tüm kartları ona verirsiniz. Kadın size vururken parmağını kısa sizi aile içi şiddetinden içeri aldırır. Psikolojik şiddete meyilli bir kadınlaysanız, kadınım saldırılarını gizlice kayıt yapın ve tek fıske vurmadan veya söz etmeden çekip gidin. Boşanırken işinize yarar.

Bunun nasıl ülke yıkabilecek ölçekte bir tehlike olduğunu anlamak için birinci bölümünü çevirdiğimiz Erkek Düşmanlığı Balonu yazısının çeviri aşamasındaki ikinci bölümüne bakalım :

Cinsiyetler Arasındaki Anlaşma : Bekar bir erkeğin hayatta kalması için fazlaca bir şeye ihtiyacı yoktur. Çoğu bekar erkek yılın sadece 2 ayı çalışarak kendini rahatça geçindirebilir.  Bir erkeğin çok çalışarak çok daha fazlasını kazanma motivasyonu, rekabetin çok olduğu alanda kendine bir eş çekebilmek, bir evi geçindirebilmek ve birkaç çocuk sahibi olabilmek ve evli ve toplumun direği bir erkek olarak saygı görebilmektir.    Eskiden yüksek ekonomik potansiyel gösteren ve sosyal dokunun desteklediği genç bir erkek, kızın anne ve babasını etkileyerek kız ile evlenebilirdi. Bunun sonucunda erkek çok çalışmak zorunda kalırdı ve emeğinin karşılığının 80 -90%si  devlete, işverene ve ailesine giderdi ama karşılığında bir aile ve yüksek statü elde ederdi. Bu nedenle de kazancının çoğu başkalarına gitse de durumdan mutlu idi.

Dört Canavar Düdüğü bunu değiştirdi ve kadınların beta erkekleri tamamen görmezden gelerek, alfa erkeklerle evlenme şansları matematiksel olarak çok az olsa da alfa erkeklerin peşinde koşmalarına olanak sağladı. Sorumluluk sahibi ve üretken bir yaşam sürmeleri öğütlenen beta erkekler ise dolandırıldıklarını anladılar.

Sadece 20 yıl önceki sosyal kurallar altında başarı kazanan erkekler bugünün kurallarının ihanetine uğradılar. Bu da onların üretkenliğine ve becerilerine bağımlı olan toplumu desteklemeyi reddetmelerine yol açtı.Kadınlar kendilerini tüm geleneksel sorumluluklarından özgürleştirirken (komikdir ki bu onları eskiye göre daha mutsuz yaptı) erkeklerin tüm geleneksel rollerini harfiyen yerine getireceklerini sanıyorlardı. Özellikle de kadınlara kaynak veren ve onları koruyan rollerini. Belirtmeye gerek yok ki centilmenlik / şövalyelik doğalarının bir parçası olmasına rağmen erkekler, centilmenliğin karşılığında bir takdir gerektirdiğini ve kadınlardan bu takdirin gelmediğini hissedecekler.

Kocaların ve babaların rollerinin değersizleştirilmesinin ve yerlerine devletin geçmesinin sonucunun ne olacağını görmek için çok uzaklara bakmaya gerek yok. ABD siyah topluluğuna bakmak yeterli. Detroit’te ortalama ev fiyatları daha 2003’te 98,000 Dolar iken bugün sadece 14,000 Dolar. Otomotiv sektörü işleri.Detroit’i 2003’ten çok daha önce terk etti ve bu nedenle düşüş endüstrinin gitmesine bağlanamaz.  Baltimore, Oakland, Cleveland, ve Philadelphia gibi şehirler de çok daha iyi durumda değiller. Bunun beyazlarda olmayacağını düşünenler, İngiltere’nin alt tabakasına baksınlar.  Beyaz nüfusun alttaki yarısı siyahlarla aynı kadere mahkum. Los Angeles gibi şehirler de ‘Detroitleşebilir’.

Buna ek olarak insanlar toplumun fiziksel güvenliğini unutmuşa benziyorlar. Toplumun ve özellikle kadınların fiziksel güvenliği,tamamen ‘saldırgan’ erkek – ‘koruyucu’ erkek oranının belli bir seviyenin altında kalmasına bağlıdır. Daha çok erkek işgücünden dışlandıkça, suç bir alternatif haline gelir. En eğitimli erkek bile eğer ihanete uğradığını düşünürse şiddete başvurabilir. Batıdaki her toplu silahlı saldırı ve hatta terör teşebbüsü eğitimli ve iyi iş potansiyeli olmasına rağmen sevgisiz kalan erkeklerce yapıldı.

Profesyonel işi olan erkekler hemen hiçbir zaman suça bulaşmasalar da, saldırıya uğrayan bir kadına yardım etmemeyi tercih edebilirler. Birçok erkek basitçe kurtarıcı olmak istemeyecekler ve bu erkek düşmanlığı tarafından horlanan polisleri de kapsayabilir. Güvenlik oksijen gibidir – sadece kalmadığı zaman farkedilir. Büyük miktarda umursamayan erkek yaratarak kadınlar çok şey kaybedecekler.

Ataerkil sistem çalışır zira erkek ve kadınların güçlerinin birbirlerini tamamlayarak işbirliği yapmalarını sağlar. ‘Feminizm’ ise kadınları, eninde sonunda en dayanıklı betadaki şövalyeliği bile yok edebilecek kadında ahlaksız davranışlara teşvik ederek, iki cinsiyeti de çürütür. Bekar anneliğin teşvik edilmesi sır değil. Daha az görüneni ise bekar kız kuruluğunun da sürdürülemez ve karşılıksız yollarla teşvik edildiği. Erkek düşmanı bir topluma doğal çözüm, bu toplumun düşürülüp ele geçirilmesidir.

Share this...
Share on FacebookShare on Google+Tweet about this on TwitterShare on LinkedIn

17
Leave a Reply

Yazıyla alakasız veya 500 kelimeyi geçen yorumlar cevaplanmıyorlar. "Yazıyla alakasız ama ..." ya da "en son yazı bu olduğundan buraya yazdım" diye başlamanız kurtarmıyor. Mahmut Abi ile özel görüşme yapmak isterseniz Erkek Adam Sanal Görüşme sayfasından sanal görüşme ayarlayabilirsiniz. Not: Burada soru sırası çok yüksek, Patreon destekçilerini, Patreon'da cevaplamaya öncelik veriyorum.

avatar
4 Comment threads
13 Thread replies
2 Followers
 
Most reacted comment
Hottest comment thread
11 Comment authors
AybarsJavertRoderoThe Dark KinightMahmut Abi Recent comment authors
  Subscribe  
Notify of
de bruyne
Guest
de bruyne

bu nafaka olayının tamamen kaldırılması lazım. herkesin cebine akıllı telefonun girmesi ve sosyal medyanın yaygınlaşması erkeklerin aklının başına gelmesini sağladı.

https://www.kadinlarkulubu.com/forum/threads/suresiz-yoksulluk-nafakasi.1058456/ eğer zamanınız varsa burayı bir inceleyin. nafakaya karşı bir kız arkadaşım attı bana bu linki. bir kaç sayfa okuyunca sinir krizi geçiriyorsunuz solipsizm fazlalığından dolayı.

Piskletci
Guest
Piskletci

İlk on sayfasını okudum. Anonim hesap desteğiyle kadınların gerçek yüzünü görebiliyoruz desek abartmış olmayız.

Atma Ziyaa
Guest

Hukukçu kardeşimiz Law lord biraz yumuşatarak anlatmış,ayrıca taraflar diyerek hukuk dili kullanmış.Halbu ki kendinin de bildiği gibi aslında yazılı olarak taraflar yazsa da,işleyen hukuk ta iş öyle değil. Yine kendinin de bildiği gibi,kusurlu olanın kadın olduğu vakalar,yok demiyorum ama yok denecek kadar az,kusurlu olanın genelde erkek olduğu,yada en azından eşit kusurlu olma halinde bile yoksulluk nafakasına hükmedilebildiği bilinen bir gerçek,bu gerçekler ortadayken,eşit şartlar varmış gibi,Belki mahkemede olsak anlardım ama,en azından burada bile,taraflar diye bahsetmesi hiç şık olmamış.Suya sabuna dokunmayan bir yazı olmuş.Everesti bilmekle Evereste çıkmak aynı şey değil.Taraflar diye bahsetmek insanı daha adil yapmıyor.Daha kaliteli bir yazı yada görüş beklerdim..Şu… Read more »

Javert
Guest
Javert

Hiç yapmadığım şeydir ama, aptal ergenler gibi “aleyna tilki milyon izleniyor bu şarkı neden bu kadar az” diyen gerizekalı sitemi etmek istiyorum, bu yorum az görüntülendi ya da çok görüntülendiyse beğenisi nerede?

Virgüller dahil, hiçbir yanlış cümle ve mana yok, tebrik ederim.

The Dark Kinight
Guest
The Dark Kinight

Benim arkadaşım da şuan nafaka ödüyor.Bana diyor ki “sakın evlenme” işin korkunç yanı ise nafaka ile kalmayıp bir de 40-50 bin tl tazminat Ödemiş.

Aybars
Guest
Aybars

Bir hukukçu olarak şunu diyebilirim ki maalesef hukuki dayanaktan yoksun bir yazı olmuş. Bu kısımla ilgili taradığım literatürde kapsamında bir yazı yazmak isterim burası için.