Kadınlara nasıl güveneceğim? Kadınlara güvenim kalmadı. Hiçbir kadına güvenilmez gibi geliyor.
Bu soruyla çok karşılaşıyorum. Bugün Karanlık Rüya’nın Youtube kanalında bir yorumda yine görünce bu konuda bir yazı yazayım dedim.
Her şeyden önce bakmanız gereken şey, kadınlara güvenme ihtiyacınızın yaşınıza, ilişki durumunuza ve aslında gerçek dünyaya uygun olup olmadığı. Çoğu erkeğin maalesef kadına güven ihtiyacı, yetişkin bir erkeğin olması gereken ihtiyacının çok üstünde. Bir yatırım tavsiyesi olarak kırmızı hap yazısında bu işlere biraz yatırım gibi bakmanızı ve böyle bakarak kırmızı hapın ne olduğunu daha iyi anlayacağınızı söylemiştik:
Toplumda erkeklere pompalanan yaygın yatırım danışmanlığı şu. Senin yatırımını yapacağın tek bir şirket var ve bu şirketi buldun mu tüm paranı ona yatıracaksın. Böyle yaparsan zengin ve mutlu olacaksın. Eğer 20lerinde şirketler yüzüne bakmıyorsa ve senin yatırımlarını kabul etmiyorsa üzülme. Sabredersen kötü yatırımcılarla iş yapmaya hevesli şirketler sonra senin değerini anlayacak ve senin değerini anlayarak senin ona yatırım yapmanı isteyen o özel şirkete tüm yatımını yapacaksın.
Kırmızı hap da tabii ki “olur mu öyle şey, bu şirket batınca sıfırlanırsın, her şeyini bu şirkete yatırma” diyor. Paranın (duygusal yatırımının) büyük kısmı başka şirketlerde olsun (kariyer hedeflerine, arkadaş grubuna, hobiler). Hatta bir şirkete önemli miktarda para yatırmadan önce birkaç şirkete azar azar para yatırıp iyi şirketin kokusunu alacak bir kurt yatırımcı olmayı öğren diyor. Tek bir şirkete yatırım yapacaksan ona o yatırımı azar azar yap diyor.
Birçok erkeğin bir kadınla birlikteliği, varını yoğunu satıp borca girip tek bir şirkete gömen yatırımcı ile o şirket arasındaki ilişki gibi. Siz bir kadına sağlıklı bir ilişkide olması gerekenden çok daha fazla duygusal yatırım yaparsanız, onu hayatınızın merkezi yaparsanız, her şeyiniz o olursa, büyük bir güven ihtiyacı hissedersiniz. Sonra o kadın bu güveninizi sarsarsa, büyük bir travma geçirirsiniz.
Kadınlara güvenme ihtiyacı mı muhtaçlığı mı?
Kadınlara nasıl güveneceğim diyen adamın altta yatan motivasyonunu kontrol etmesini şiddetle tavsiye ederim. Bu soruyu güveneceğim bir kadın bulayım ve tüm duygusal yatırımımı ona boca edeyim hayaliyle mi soruyorlar analiz etmeliler.
Bana bu soruyu 20 yaşında çocuklar soruyor. Ben de soruyla cevap veriyorum. Bu yaşta bir kadına neden güvenmen gerekiyor? Boşayıp nafaka mı takacak, başkasının çocuğunu sana mı kakalayacak, 20 yıllık evlilikten sonra onu manav Mahmut’la mı yakalayacaksın? Yavaş!
O yaşta bir hatunun size yapabileceği en kötü şey … başkasından size hastalık taşımak olur. Tamam sizi aldatabilir, birden terk edebilir ama bunlar çok can sıkıcı olsa da size siz istemezseniz zarar veremez.
Daha 20 yaşındayken hayatını %90’ına masallara dalmak dışında ihtiyacın olmayan güvene neden bu kadar önem verirsin. Bakın boşverin kız arkadaşınız içerde uydusuyla vuruşurken siz takmayın televizyon izleyin gibi bir genişlikten bahsetmiyorum. Siz erkek olun, biraz uyanık olun ama sonra elinizde bir şey yokken arkamdan iş mi çeviriyor diye kendinize işkence etmeyin. Çevirse size ne yapabilir ki?
Tamam, bundan başka yapmanız gereken şeyler de var:
(1) Erkek adam olmalısınız ki kadının hipergamisini azdırıp başınıza bir iş gelme ihtimalini azaltasınız.
(2) Uzun süreli ilişkiye gireceğiniz kadınla ilgili kriterleriniz olmalı ve kadını bu konuda 120 gün gözlemlemeli ve sonra tamam mı devam mı diyebilmelisiniz. 120 gün hiç yatırım yapmayın demiyorum ama onsuz yaşayamam moduna da girmeyin.
Ama güven ihtiyacınızın güvene muhtaçlık seviyesinde olup olmadığını bilmeniz ve eğer muhtaçlık seviyesinde ise bu konuya eğilmeniz çok önemli. Çoğu erkeğin ilişkideki güven ihtiyacı onun ölümsüzlük gibi bir beklentiye girmesine neden oluyor. Riski hiçbir zaman sıfıra indiremezsiniz. Yapabileceğiniz tek şey riski en aza indirmek ve bu en aza inmiş riske hayatınızı bağlamamak. Dar bir tahtanın üstünde yürürken düşme ihtimalini %5’e indirmeniz yetmeyebilir zira o %5 ihtimal tahta yerden 2 metre yukarıdayken çok mühim değildir ama yerden 200 metre yüksekteyse çoğu insan o tehlikeyi göze alamaz. Tahtayı aşırı yükseltmemek de lazım.
İstediğiniz kadar alfa erkek olun, erkek adam olun, ihtimali çok daha az olsa da aldatılabilirsiniz veya terk edilebilirsiniz. Erkek adam terk edilmeyen bir süpermen değil terk edilirse yıkılmayan ve hayatına devam eden yetişkin bir erkektir.
Kadınlara güven ihtiyacı abartı olan erkek, terk edilirse veya aldatılırsa yıkılıp yıllarca kendine gelemeyeceği için güvene ihtiyaç duyuyor. Hayatta hiçbir şey risksiz veya sonsuz değil. İlişkinizi bırakın siz kendiniz, çocuklarınız, onların çocukları ve onların da çocukları bile birgün ölecek iken ilişkiler nasıl “sonsuza kadar mutlu yaşadılar” şeklinde olsun!
Eskilerin kadınlara güven olmaz lafının içinde kadınlara güvenmeye ihtiyacın olmayacak uyarısı da olduğunu düşünüyorum.
Kendi kendini gerçekleştiren kehanet
İşin kötü tarafı, aşırı güven ihtiyacına neden olan zihin yapısı, bir ilişkinin kısa süreli olmasının ya da aslında başlayamamasının da en önemli sebeplerinden birisi. Aşırı duygusal yatırım yapan, kadını hayatının merkezine alan, kadını kafaslemeye çalışan adam dışarıya muhtaçlık, zayıflık ve korkaklık sinyalleri yaydığı için, kadını erkeğe bağlayan en sağlam tutkal olan “muhtaç olmayan, güçlü ve cesur bir erkeğe duyulan arzu” uçup gidiyor ve en çok güvene ihtiyaç duyan, ayrılmaktan en çok korkan adam en çok terk edilen adam oluyor.
Anima Projeksiyonu
Burada fonksiyonel olan bir mekanizmadan daha bahsetmek istiyorum. Güven ihtiyacının sağlıksız seviyelerde olmasının sebeplerinden biri.
“Çünkü öncelikle karşılarında hoşlandıkları kadını görmüyorlar. Zaten onun hakkında ne biliyorlar ki? Kadını bir kişi olarak görmüyorlar … Gördükleri, ideallerindeki kadının tezahüratı.
Ancak kadınla iletişime geçtikten sonra karşılarındaki kadın ile kafalarındaki ideal kadın arasındaki ayrımı kavramaya başlıyorlar. Bu da fedakarlık gerektiren bir iş. Fedakarlık şu : hiçbir zaman ideal bir kadın bulamazsınız.
Yani gerçek bir kadınla ilişki yaşamak için kafanızdaki ideal kadını feda etmeniz lazım.
Etten kemikten kadını görmen lazım ve onu kafandaki ideal kadından ayırman gerekli.”
Jordan Peterson burada açık açık söylemese de, Carl Jung’un anima yansıtmasından bahsediyor. Erkeğin içindeki ideal kadın arketipini (anima) karşısındaki kadına yansıtması. Bana göre birçok erkeğin masalsı derecede güvene ihtiyaç duymasının nedeni, bu anima yansıtması.
Jung’a göre başlangıçta anima kişinin annesinden ayırt edilemez zira erkek çocuk, annesiyle çok sıkı bir bağlantı içinde olmadan fonksiyonel olamaz. (Havva aşaması) İkinci aşama ise, anima kollektif ve ideal cinsel imgedir. Truvalı Helen. Erkeklerde bu geçişin başarılamamasının nasıl bir problem yarattığına aşk hiyerarşisi yazısında değinmiştik.
Bir erkeğin hayatının ilk yarısındaki psikolojik önceliği, anneye olan anima hayranlığından kendisini kurtarmasıdır.
Birlikte olduğunuz partnerinizin bir peri / melek / prenses (anima) değil bir insan kadını olduğunu kabul etmeniz, bu tür bir aşırı güven ihtiyacını olması gereken boyutlara çekecektir.
Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.