Aşağıdaki videoda Psikoloji Profesörü Dr. Jordan B. Peterson zararsız (efendi) erkek ile tehlikeli (piç) ama medeni erkek arasındaki farkı, kadınların hangisini daha çekici bulduğunu anlatıyor.
Profesör konuşmanın başında modern toplumlarda erkeklerle ilgili en zararlı beklentiye dikkat çekiyor : modern erkekten en çok beklenen meziyetin “zararsızlık” olması. Bu absürb zira profesörün apaçık belirttiği gibi “kadınlar efendi, temiz kalpli ve “zararsız” erkeklerden tiksinir”.
Profesör Peterson kadınlar ne ister sorusuna şöyle cevap veriyor : “kadınlar, vahşi, tehlikeli ama adam edilmiş /medeni erkekleri arzularlar ve bu erkeği kendilerinin evcilleştirdikleri fantazisini kururlar.” Bu klişe, profesöre göre “Güzel ve Çirkin” hikayesinde hayat bulmuş bir klişe.
Profesör Peterson buna kanıt olarak Google mühendisleri tarafından kaleme alınan “A Billion Wicked Thoughts” kitabından bir örnek veriyor. Google mühendisleri kadınların pronografi aramalarını araştırmışlar. Erkeklerin pornografide neyden uyarıldıkları az çok belli, görsel şeyler. İki çember, bir üçgen şekli bile erkeği uyarabiliyor neredeyse Kadınlar ise görselden çok, sözel uyaranlarla tahrik oluyorlar (oyunun önemi).
Google mühendisleri sonuçta kadınların genel pornografi fantazisinin “bir kadın tarafından adam edilen ve ilişkiye ikna edilen vahşi, başkalarının arzu ve isteklerini önemsemeyen ama başkalarının arzuladığı (statü sahibi) erkek” olduğunu buluyorlar. Kadınların en arzulanan erkekler için aradıkları en büyük 5 kategoris ise şunlar :
Kadınların cinsel stratejisini en iyi açıklayan kavram olan hipergami, aynı zamanda kadınlarla başarılı olmak isteyen bir erkeğin öğrenmesi gereken en önemli mekanizmalardan biri. Fakat nedir bu sıkça kullanılan kelimenin anlamı? Bugün bu yazıda, hipergami nedir sorusunu yanıtlayacağız.
Hipergami kelimesi klasik ve dar anlamıyla sosyolojide kendinden daha üst sınıfta veya seviyede biri ile evlenmek anlamında kullanılıyor. Evrensel olarak heteroseksüel birlikteliklerde kadınların kendi sosyo-ekonomik seviyelerinden ve kendi kendilerine biçtikleri cinsel pazar değerinden yukarda ya da en azından eşit erkeklerle birlikte olmayı seçmeleri demek hipergami. Fakat, konsept bu dar çerçeveden daha geniş bir seksüel strateji aslında. Evlilik sadece bunun bir yansıması.
Hipergami, durağan birşey değil. Örneğin ilişkinin başında kadın erkeğe eşit ya da daha yukarda bir değer biçerek birlikteliğe başladı ise de, eğer erkeğin hipergami değeri kadının altına düşerse (örneğin işini kaybederek), kadının erkekle ilişki isteği aynı hızda düşüşe geçer.
Yukarıdaki paragraftan hipergami‘nin şu pratik tanımına çıkalım :
“Hipergami, insan dişisinin şu an beraber olduğu erkeği, daha yüksek statülü bir erkekle birlikte olma (yani daha iyi genetik materyale sahip olan çocuk yapma) imkanı ortaya çıktığında, şu anki erkeği ile arasındaki ilişkiye yaptığı yatırım ne olursa olsun onu daha yüksek statülü erkek için bırakmasına (geçici de olsa) iten güçlü bilinç altı dürtüsüdür.”
Hipergami kavramını bir erkeğin bilmesi çok önemlidir. Zira bu kavrama göre bir erkek, kendi ilişki materyali olabilecek kadın havuzunu yüksek tutmak istiyorsa, statü olarak yukarı çıkması gerektiğinin farkına varmalıdır. Ve burayı korumasının önemini. Bu kavramı bilmenin bir diğer önemi de erkeğin elindeki hatunu elde tutması ile ilgili. Hipergami nedeniyle bir erkek, kadınının ilgisini ayakta tutmak için statü olarak yukarda kalmalı, eğer statüsünü sarsan bir durum varsa da bunu kadınıyla paylaşmamalı. Evet, bir erkek derdini, zayıflıklarını, korkularını, vs … kadını ile paylaşmamalı. Bilinç üstünde kadınlar her ne kadar modaya uyup “duygularını gösterebilen” erkek istediklerini söyleseler de, böyle erkekleri hayatlarından hızla atma eğilimindedirler.
Hipergami, sadece kadınların değil, erkeklerin psikolojisini de etkiler. Bu mekanizma, erkek ve kadının psikolojisine milyonlarca yıllık evrim ile işlenmiş güçlü bir mekanizmadır ve hatta çok büyük ihtimalle, şempanzelerden bu kadar farklılaşmamızın itici motorudur. Zira şempanze dişilerinin aksine, insan dişileri kiminle çiftleşeceğini seçer ve bu konuda da fevkalade acımasızdır (şempanzelerde alfanın daha çok çocuk yapmasının tek mekanizması, betaları dövüp kovalamasıdır). İnsan erkekleri de bu mekanizmanın öbür ucunda, daha fazla dişiyi etkileyebilmek için sürekli statü arttırma gayretindedir. Bu gayret, homo sapiensi diğerlerinden ayıran en önemli itkilerden biridir. Bu gayret ile erkek egemenlik hiyerarşileri ortaya çıkar.
Burada statü sadece para değil, bir erkeğin bölgesindeki diğer erkekler arasındaki dominant statüsü ile de alakalıdır. Bu prikolojik üstünlük aslında paradan da önemlidir ve aslında tipsiz ve meteliksiz erkeklerin, güzel kadınları çekebilmesindeki temel nedendir. Bu nedenle erkek işinde veya sosyal statüsünde ne kadar sarsılırsa sarsılsın, eğer bu sorunlarını kendine saklar ve kadınına yansıtmazsa, kadını ile ilişkisi de büyük ihtimalle hemen sarsılmayacaktır.
Hipergamiyi en kestirme olarak “Alfa Siker, Beta Öder” diye açıklayabiliriz. Burada belirtilmek istenen, kadınların dual bir cinsel stratejisi olduğu ve partnerlerinde hem genetik olarak güç, hem de kendilerine ve çocuklarına bakabilecek miktarda kaynak aradıklarını belirtir. Peki neden alfa siker, beta öder? Zira genetik ve finansal güç çoğunlukla tek kişide bulunmaz. Bu nedenle kadınlar genetik güç göstermeyen bir beta ile evlense bile, cinsel arzusu alfaya yönelik olacaktır ve zavallı betamız, betalığında aşmış bir mertebeye ulaşırsa, boynuzu yiyecektir.
Eğer toplumsal tek-eşli aile yapısı olmasa, kadınların temel dürtüsü, erkeklerin sadece 20%sini oluşturan tepe zümresine yönelmektir. Alfa Siker, Beta Öder yazımızda bu konuya değindik.
“Çerçeve” her şeydir. Her an, bilinç altında kimin çerçevesi içinde olduğunun farkında ol. Çerçeveyi hep kontrol et ama kontrolün sende olduğunu asla farkettirme.
Çerçeve, bir kişinin “gerçekliği”dir : bir kişinin duruşu, hayata bakışı, idealleri, inançları, değerleri ve beklentileri gibi öğelerin toplamıdır. Bir kişinin kendi çerçevesini kontrol etmesi demek, başkalarının çerçevelerinin kontrolü altına girmemesi demektir. Kendi çerçeveni, başkaları için eğip, bükmemektir.
Kadın – erkek ilişkilerinde kural şudur : ilişki içinde iken ya kendi çerçevendesindir ya da kadının çerçevesindesindir. Birçok modern evlilikte veya uzun süreli ilişkide erkek maalesef kadının çerçevesine çekilmiş vaziyettedir. En basit aktivitelere katılmak için karıcıklarından izin almaları gereken köcişler, kadının çerçevesine hapsolmuş erkeklerdir.
Kadının erkeği kendi çerçevesine çekme dürtüsü, istekten ziyade bir testtir. Erkeğin bu çerçeveye girmesi ise kadını mutlu değil, mutsuz eder. Kadının çerçevesine giren bir erkek, aldatılma tehlikesi ile karşı karşıya kalır zira, kadın kendi çerçevesini (karısı için bile) bozmayacak bir erkek arar ve eğer bu erkek kocası değil ise, bu erkeği başka erkeklerde arar.
Herhangi bir uzun süreli ve tek eşli ilişkiye girmeden önce, erkek kendi çerçevesini beraber olmanın ön şartı olarak koymalıdır. Her ne kadar çerçeve ara ara erkekten, kadına geçecek olsa da, ilişkinin genel teması erkek tarafından kurulup, şekle sokulmalıdır. En entellektüel kadınlar bile, “doğru adam”ın çerçevesine girmeyi arzularlar. Buna karşı yüzeyde ciddi şekilde karşı koysalar da, onları da mutlu edecek tek ilişki şekli budur.
İlişkiyi, bir kadının yönetmesine ve domine etmesine asla izin vermeyin. Eğer bir kadın sizin çerçevenize girmiyorsa, o kadınla uzun süreli ilişkiden veba gibi kaçın. Eğer eskiden beta iken uyanmaya başladıysanız, kadınınızı kendi çerçevenize çekin. Çekemiyorsanız, terkedin.
Tomassi’nin 2 Numaralı Demirden Kanunu
HİÇBİR ZAMAN, ama hiçbir zaman, şimdiki sevgiline / karına, doğru ya da yanlış kaç kadınla yattığını söyleme ya da cinsel tecrübelerinin ayrıntılarını anlatma.
En büyük beta moronu hatalarından birine geldik. Bu “geçmiş tecrübeler” sorusuna direk cevap vermek (gerçek ya da yalan), bu soruyu soran özgüveni az kadında büyük duygu patlamaları yaratmak demektir. Bu soruda topu her zaman taca atın :
Kadın : Benden önce ne kadar kadınla beraber oldun?
Erkek : Sen benim ilkimsin.
Kadın : Yaaa, soruma doğru-dürüst cevap ver! Benden önce ne kadar kadınla beraber oldun?
Erkek : Bu gece, senle buluşmadan önce mi?
Kadın : Hadiii, benden önce ne kadar kadınla beraber oldun, söylesene?
Erkek : Hımm, 50’den sonra saymayı bıraktım ….
Tomassi’nin 3 Numaralı Demirden Kanunu
Seninle seks yapmayı erteleyen, ya da seninle seks yapmayı ertelediğini ima eden kadınla seks yapmak HİÇBİR ZAMAN beklemeye değmez ( bir fahişeyle yatmak daha iyi bir alternatiftir).
Bir kadın seni seks için bekletiyorsa, sen o kadının ilk önceliği değilsindir. Seks, kadın – erkek arasında birden alevlenen kimyasal bir reaksiyondur, pazarlıkla alınan ve verilen birşey değildir. Önce seks, sonra ilişki olmalıdır. Bunun tersi olmaz. Seninle seks yapmak isteyen bir kadın, bir yolunu bulup seninle seks yapar. Ülkenin bir ucundan bir ucuna uçması, tel örgülerin altından sürünmesi, senin odana tırmanması gerekse bile gelir ve seninle seks yapar, karın geldiğinde dolapta sessizce uygun bir anda sıvışmayı bekler. Sana biraz zamana ihtiyacı olduğunu, ancak biraz ısındıktan sonra seninle seks yapabileceğini söyleyen kız, doğru zaman, doğru mekan ve doğru alfayla karşılaştığında, o alfaya daha tanıştığı saatte verir.
Tomassi’nin 4 Numaralı Demirden Kanunu
Evli olmadığın ya da 6 ay içinde evlenmeyi planlamadığın bir kadınla ASLA aynı evde yaşama.
Şimdi bu beraber yaşama karşı olmamız ahlaki değil, pragmatik bir durum. Beraber yaşamak demek, sizi erkek yapan özgürlüğünüzü kaybetmeniz demek. Tabak çevirememeniz demek. Yani opsiyonsuz kalmanız ve kadının avucunun içinde olmanız demek. Kadının düşgücünü ve seks performansını ateşleyen bilinmezlik, rekabet stresi, gizem gibi unsurları pencereden dışarı atmanız demek (evet bu hata genelde daha az seks olarak geri dönecektir). Evlilikde tamam da, evlenmeden neden bu duruma düşesiniz.
Tabak çeviremeyeceğinizi söylemiş miydik?
Tomassi’nin 5 Numaralı Demirden Kanunu
Doğum kontrolünü ASLA bir kadının eline bırakma.
Kadınların kullanabileceği 41 çeşit doğum kontrol yöntemi varken erkeklerin kullanabileceği sadece 2 yöntem var : vazektomi (sperm yollarının “kesilerek” ve hatta “alınarak” geri dönüşümsüz olarak kısırlaştırılması yöntemi) ve prezervatif – sizin kadının tercihine karşı elinizdeki tek silah, pratik olarak prezervatif.
Bir kadının bir erkeği hayat boyu kendine bağlaması ile aranızdaki tek engel ince latex zar. Her zaman korunun. Karısı ve kız arkadaşı doğum kontrol hapı kullandığı için korunmasız rahat rahat seks yapan ve sonra da bir şekilde hap çalışmadığı için çift çubuğu eline alan o kadar çok erkek var ki! (Tyler’ın notu : benim şahsen 2 kere doğum kontrol hapı çalışmadığı (!) için uzatmalı kız arkadaşından 3 çocuğu olan tanıdığım bile var! ). Burada çalışmayan tek şey doğum kontrolünü partnerlerinin insiyatifine bırakan bu arkadaşların kafası.
Kazara hamilelik, kadınların – özellikle uzun süreli ilişki içinde bulunan kadınların – “şu işin adını koymak” için kullandıkları önemli bir yöntem. Özellikle de erkeğin pek de evlenmeye niyeti olmadan takıldığı kadınlar için. Bunlardan bazılarına biz “profesyonel anne” diyoruz. Profesyonel anneler, kendi geleceğini garantiye almak için hamile kalan ve erkeğe çocuğuna bakarken kendisine de baktıran kadınlar.
Siz siz olun, “ay ben öyle zevk alamıyorum çıkar şu meredi” diyen hatuna aldırmayın, şapkayı takın. İçeri değil, şapkaya boşalın ve şapkayı çöpe değil, tuvalete atın. Üstüne de sifonu çekin. (Tyler’ın notu : Tyler bu öğüdü ilk verdiğinde kendisine paranoyak muamelesi çeken daha genç bir arkadaş, daha sonra kız arkadaşını kürtaja ikna etmek için bir ton dil dökmüştü).
Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar ama yine de söyleyeceğim : kazara hamilelik çok nadir bir olay. Özellikle bu hamilelik doğum kontrol hapı kullanan bir kadının başına geliyorsa. Çocuk yapmayı hedefleyerek çocuk yapan her erkeğin bileceği gibi hamilelik öyle kolay birşey değil.
Tomassi’nin 6 Numaralı Demirden Kanunu
Erkekler, aşkın aşk olarak yeterli olduğuna inanır. Kadınlar ise aşk konusunda fırsatçıdır.
Bunu şöyle de söyleyebiliriz : Erkekler bir kadına aşık olurlar, kadınlar ise bir erkeğe değil, ondan sağlayabilecekleri faydaya aşık olurlar.
Hatta bunu şöyle daha iyi söyleyebiliriz : Bir kadının bir erkeği, bir erkeğin bir kadın tarafından sevilmek istediği şekilde sevebilecek kabiliyeti yoktur. Sadece kadınlarımız değil, kız kardeşlerimiz, annelerimiz ve kızarkadaşlarımız da bu tür bir aşk kavramına sahip değildir.
“Erkekler realist gibi davranan romantiklerdir, kadınlar ise romantik gibi davranan realistler”
Maalesef, durum bu. Bunu ne kadar erken kabul ederseniz, sizin için o kadar hayırlı.
Tomassi’nin 7 Numaralı Demirden Kanunu
Yeni bir ilişki kurmak için zaman harcamak, eski ve bitmiş bir ilişkiyi yeniden canlandırmak için çaba harcamaktan her zaman çok daha iyidir. Çöp, çöp kutusuna atıldıktan sonra ASLA çöp kutusunu karıştırıp onu ordan çıkarmaya uğraşma. Üstün başın kirlenecek, insanlar bunu yaptığını görecek ve sen ne kadar “buna değer” desen de, buna zerre kadar değmeyecek.
Tomassi’nin 8 Numaralı Demirden Kanunu
Bir kadının seninle niye yatmayacağını anlamasını HER ZAMAN kadına bırak, asla bunu onun için yapma.
Feminen zorunluluğu toplumun zorunluluğu olarak varetmenin ana mekanizmalarından biri de kadını cinsel seçilimin baş aktörü olarak tutmaktır. Kadının temel cinsel stratejisi, kendi genetik materyalinin bulabildiği en optimum erkeği bulmaktır.
Tomassi’nin 9 Numaralı Demirden Kanunu
Kendini ASLA küçültme, bir kadına güçsüz, kırılgan olduğunu ima edecek bir söz söyleme. Bu kendi tetiklediğin bir felaket ve tam anlamıyla senin onun için ödül olma mantığının karşıtı. Bir kez kendini aşağıya doğru ittiğinde bunun geri dönüşü yok.
Bu konuyu açalım. Burda anlatmaya çalıştığımız kadının acıma duygusuna oynamak. Büyük hata. Çekiciliği acıma duygusundan daha hızlı öldüren çok az şey vardır.
Şöyle bir örnek verelim. Oğlumuz (maalesef) bu mesajı yürüdüğü kıza yazmış :
Konu : Denyoluk ettim, bağışla.
Aslında bu gece seni arayıp konuşmayı planlıyordum ama yeni evime daha bugün taşındım ve zamanın nasıl geçtiğini farketmemişim. Şimdi gece yarısı ve neyse senle en son konuştuğumuzda tam bir enayilik ettim. Bana söylediklerini düşündüm ve evet son zamanlarda biraz bayık olduğumu kabul ediyorum. İlk birkaç buluşmamızı düşündüm de, ne kadar sıkıcı olduğumu farkettim. Olduğumdan daha olgun görünerek seni çok fazla etkilemeye çalıştım (yanlış kelime seçimi, işin aslı ne yaptığımı bilmiyordum) ve kendim gibi davranmadım. Bu konuda içimi dökmem gerektiğini düşündüm ki yeniden eğlenmeye başlayabileyim. Son haftalardaki uyuşukluğumun sebebi de bu.
Umarım tekrar çıkmaya başlarız zira seninle çok iyi vakit geçirdim. Ama söz veriyorum, bir dahaki sefere içip, eğleneceğiz ve ben sıkıcı olmayacağım. Söz veriyorum bir daha öyle yumuşak mesajlar atmayacağım. Biri bana böyle mesajlar attığında nasıl iğrendiğimi biliyorum, kim bilir ne kadar kafasız olduğumu düşündün.
Bu mesajı kızımızla olayı sadece 3 buluşmada sıçan oğlumuzdan. Bu mesaj biraz abartı olsa da, bir kadınla sıçtığını anlayan ve son çare olarak kadının “biliyorum, seni anlıyorum” duygularına oynamaya çalışan (yani sıvayan) erkeğe iyi bir örnek. Kızımızın “her insan hata yapar” demesini ve ona bir şans daha vermesini uman bir erkek.
Ortamda maalesef bu şekilde dürüst olmanın ve zayıflıklarını, kırılganlıklarını açıkça ve dürüstçe göstermenin bir ilişkiyi güçlendirecek birşey olduğunu söyleyen azımsanamayacak kadar “beta oyunu” propogandası var. Bu oyunu oynamaya çalışan sokaktaki betanın kafasında senaryo şu : “Bak, ben seni üzebilecek piç erkeklerden değilim, duyarlı bir erkeğim, lütfen sev beni.”
Oyun, bir erkeğin kişisel gücünün en önemli öğesidir. Kırmızı hap camiasında genellikle kadınlar konusunda kullanılsa da aslında oyun erkeğin insanlarla etkileşiminin temelidir.
Oyun nedir sorusuna oyun “sosyal yetenekler”dir cevabı verebilirsiniz. Oyun ve kişinin kendini daha çekici hale getirmesi sadece cinsel değil, cinsel olmayan her etkileşimlerine de uyarlanabilir ve kişinin kabul görmesi, sosyal çevre edinmesi, bu sosyal çevrede sivrilmesi gibi amaçlara da hizmet eder.
Kadın – erkek ilişkilerinde oyuna ihtiyacınızın olmasının sebebi şudur: Erkekler bir kadında ilk önce ve çoğunlukla görünüşe ve güzelliğe bakarlar. Kadınlar ise en çok duruş, ses tonu, vücut dili gibi öğeler. Oyun taraftarlarına göre oyun, kadınların makyaj yapmasına denktir : “Kadınlar karşı cinse daha çekici görünmek için nasıl makyaj yapıyorlarsa, erkekler de oyun ile davranış, duruş ve konuşmalarını şekillendirerek kadınlara daha çekici gelebilirler”.
The Red Pill hareketinin çıkış noktalarından olan, Erkek Düşmanlığı Balonu (The Misandry Bubble) adlı makalesinde Imran Khan “Oyun”u şöyle tanımlıyor :
“Bugünkü statükodan çıkar sağlayan aleyhtarlarının yanıltıcı aşağılamalarına rağmen (ki piyasada “oyun” satan şarlatanların çokluğu da bunlara dolaylı olarak destek çıkıyor), oyunun tanımı şu :
Bir erkeği bir kadına çekici kılan özellikler, öğrenilebilir, pratikle geliştirilebilir özelliklerdir. Bir erkek bu yetenekleri öğrendikten sonra, bu konuda doğal yeteneği olan bir erkekten bir farkı olmadan karşı cinsi etkileyebilir. Bir erkeğin bu yetenekleri doyurucu bir uzun süreli ilişki bulma ya da kısa süreli ilişkilerle kendini tatmin etmek için kullanması, erkeğin kendi tercihine kalmıştır.
Oyun karşıtlarının (feministler ve feminist yalakası beta erkekler) en çok söyledikleri şey oyunun “aldatmaca” olduğu ve erkeklerin “kendileri gibi olmasının” daha iyi ve uygun olduğu. Bu insanların kötü niyetle sakladıkları ya da göremedikleri şey şudur ki “kişilik” denilen şeyin sürekli değişim ve akış halinde olduğudur. Bunun sonucu olarak oyun, erkeğin istediği gibi şekillendireceği kişiliğini, kadınlara daha çekici gelen bir şekilde değiştirmesinden başka birşey değildir. Yani, oyun ile öğrenilen yetenekler, “kendin olmak” (just be yourself) felsefesi ile öğrenilen yeteneklerden (ya da yeteneksizliklerden) daha sahte değildirler.
Bugünkü manosphere’de oyun (game) birçok teknik ve değişik felsefe içerse de kabaca oyun, bir erkeğin kendi Cinsel Pazar Değerini (Sexual Market Value) arttırması (fitness, kariyer başarısı, daha fazla para kazanmak gibi), bir yandan da sürekli o anki Cinsel Pazar Değerinin üzerindeymiş gibi davranması; kendisinin de karşısındaki kadına ödül olduğunun farkına varması ve vardırması, herhangi bir kadını tanrıçaya çeviren saçma sapan Disney masalımsı beta beyin yıkamasından kurtulması gibi süreçler içeren bir yolculuktur.
Makyavelizm – bir durumdan zafer ile çıkmak için o durumu anlamayı ve kullanmayı bilmek, neyin gerçek ve neyin sahte olduğunu bilmek, insanların yaptıkları şeyleri neden yaptığını bilmek, kullanıldığın ya da oynandığın zaman bunun farkına varmak, vs.
Kıvrak Zeka – Bu shit testleri geçebilmenizi sağlar. Aslına bakarsanız sadece kadınlar değil hayatınıza giren her insan ilk karşılaşmanızda sizi tartmak için shit test uygular. Cevaplama hızınız, iletişimde yaratıcılığınız ve iletişim stiliniz kıvrak zekanın en önemli gösteleridir. Eğer kıvrak zeka sahibi değilseniz bunu geliştirmek için bol bol pratik yapmanız ve tek kişilik şovlar izlemeniz gerekir. Kıvrak zeka, sağlam bir çerçevenin temel taşlarından biridir.
Cazibe – Eğip bükmeye gerek yok, cazibenin kaynağı narsisizm, kendine güven ve küstahlıktırve bunlar sizin yüksek değere sahip biri olduğunuzu gösterir. Ama bunların ayaklarının yere basması yani desteksiz böbürlenme yerine çok çalışarak kazanılmış özelliklere dayanması daha iyidir.
Mizah – Sağlam bir çerçevenin temel taşlarından bir diğeri olan mizah, negatif bir kaynaktan pozitif enerji üretmenin yanında sizin negatifin / başarısızlık ihtimalinin karşısına cesurca tutup kafa tutacak biri olduğunuzu da gösterir. Hassas, hemen ciddileşen veya kavgaya tutuşan insanlar zayıf kişilerdir
Kırmızı hap çevrelerinde kadın hipergamisini kısaca belirtmek için kullanılan meşhur bir atasözü ile sıkça karşılaşacaksınız : “alpha fucks, beta bucks” ya da “alpha fux, beta bux”. Bunun Türkçe tercümesi “Alfa siker, beta öder”.
Bir kadının çiftleşme stratejisi iki amaca sahiptir. Birincisi, kendisine ve çocuklarına bakılması / güvenliktir, ikincisi de iyi genetik materyale sahip çocuklar yapmaktır. Bunlar kadınların bilinçli planladıkları ve sinsice yürüttükleri stratejiler değildir, genetik kodlarına evrimce işlenmiş bilinç altı algoritmalardır.
Tarih öncesi avcı – toplayıcı toplumlarda iyi sağlayıcı olan erkekler aynı zamanda iyi genetik materyale sahip alfa erkeklerdi. Sürünün en iyi avcıları aynı zamanda sürünün en atletik ve gözüpek erkekleri idi. Orman kanunlarının hüküm sürdüğü bu upuzun (takriben homo sapiens’in 250 bin yıllık serüvenin bir 240 bin yılında) dönem boyunca, kadınların alfa erkeklerle olmayı (gerektiğinde aynı erkeği başka erkeklerle paylaşmak pahasına), beta erkeklerle birlikte olmaya tercih ettiler. Bunun en önemli kanıtı genetik araştırmalardan geliyor. Tarih boyunca yaşamış erkeklerin sadece 40%ı genlerini bugüne aktarabilmişken bu oran kadınlarda 80%.
Fakat yerleşik, modern zamanlarda yukaridaki dinamik altüst oldu. Avcı -toplayıcı toplumlarda genlerini bir sonraki nesle aktaramayacak olan bu beta erkekler muhtemelen sadece kendilerine yetecek kadar yemekle yaşayabiliyor ve en azından yan gelip yatmanın tadını çıkarıyorlardı. Fakat, avcı – toplayıcı toplumların aksine büyük insan gücüne ihtiyaç duyan gelişmiş toplumların,bu betaları daha üretken yapmaları gerekti. Bir erkeği, böyle bir toplumun geleceğini dert etmeye, çok çalışmaya ve çalışıp kazandığının çoğunu topluma bırakmaya zorlayan tek çalışır yöntem ise tek – eşli, evlilik temelli aile oldu. Fakat bu durumda, kadınları bu betalarla evlenmeye itecek baskılar, töreler geliştirilmek zorunda kalındı. Feminizm öncesi toplumların kadınlar üzerinde bu kadar baskı kurması, erkekler için aile kurumunu kurmak ve çekici kılmaktı.
Günümüzde erkekler genel olarak iki uç kategoriden birine giriyor : bir grupta kadınları hediyelere ve çiçeklere boğan, istikrarlı efendi çocuklar var. Bunlar kadınlarına iyi kaynaklar sağlayacak kariyerlere sahipler ama yeterince erkeksi ve dominant değiller. Bu erkeklere, manosphere’de genelde beta deniliyor. Diğer grupta ise “kötü çocuklar” ya da piç adamlar var. Bu erkekler kadınla yatıp bırakan, kadınlara görece kolayca ulaşan erkekler. Her ne kadar erkeksi ve dominant olsalar da, kadınlara uzun süreli kaynak ve güven sağlayacak erkekler değiller (ya bu kaynaklara sahip değiller, ya da sahip olsalar bile bunu bir kadına yedirmeye niyetli değiller).
Not : Tanıdığınız kötü çocukları ve efendi çocukları ormana koyduğunuzu hayal edin. Muhtemelen kötü çocuklar efendi çocuklara göre daha iyi avcılar olacaktır ve böyle bir ortamda kötü çocuklar hem genetik materyale hem de kaynaklara sahip olacaktır. Fakat modern toplumlarda efendi çocuklar kaynak edinmeye daha müsait işlerde çalışırken kötü çocuklar görece daha az kaynağa sahip oluyorlar. Fakat milyonlarca yıllık gen havuzu son 4000 – 5000 yıllık toplumsal değişime aynı hızda adapte olamadığı için, kadınların cinsel seçim algoritması hala kötü çocuklara arzu duyuracak şekilde çalışıyor.
Birçok kadın, kendilerine kaynak sağlayacak, istikrarlı bir efendi adamla evlenir. Bu arada da fırsatları olursa, karşılarına çıkan kötü çocuklarla da seks yaparlar. Böylece hem güven isteyen, hem de iyi gen isteyen taraflarını doyururlar. Peki aşk, sadakat, sevgi? Bunlar her kadına ve erkeğe uygulayacağınız, herkeste olan ulvi şeyler değil.
Kadınların hipergami dürtülerinin baskı altında tutulduğu töre merkezli baskının kalmadığı cinsel devrim sonrası modern toplumlarda alfa erkek olmak ne kadar güzel ise, bu tür günümüz toplumlarında beta erkek olmak da o kadar kötü. Bu toplumlardaki birçok genç kadın, güzelliklerinin doruklarında alfalarla parti yaparak geçirirken, bir yanda da friendzone’da beta biriktiriyor. Belli bir yaştan sonra ise alfalar için daha genç kadınlarla rekabet edemeyeceklerini anladıklarında ise bu betalardan en uygununu kafalayıp evleniyorlar. Özellikle bugün bazı Batılı toplumlarda ve gruplarda kadınların önemli bir kısmı, gençken alfalardan çocuk peydahlayıp sonra bir beta ile evlenerek kadın hipergamisini başarmış oluyor (iyi genleri ve kaynakları aynı anda al). Ya da aslında sosyal devlet sağolsun, bu çocuklara kaynak aktarımını devletin sosyal yardımları üzerinden yapıyorlar (bugün ABD’de mesela, siyahi toplumda çocukların sadece %30’u evli çiftlere doğuyor). Hatta daha da kötüsü, kadınların yaklaşık 3% kadarı (bu oran sosyo ekonomik seviye arttıkça 1%lere, azaldıkça 20%lere gidiyor) alfanın birinden gizlice çocuk, betanın birine bu çocuk kendisininmiş gibi yetiştiriyor.
Bunlar sosyolojik boyutlar. Peki bireysel boyutta bu ne anlama geliyor veya siz bu bilgiyi nasıl kullanacaksınız? Öncelikle bunu duyar duymaz kötü çocuk olacağım hevesine kapılmayın, iyi çocuğun (betanın) ilacı, kötü çocuk olmak değil. Hem maskülen, çekici ve yüksek statülü bir alfa olup, hem de güvenlik ve kaynak sağlayacak bir erkek olmak en iyisi.
Eğer siz beta erkek olursanız, illa aldatılırsınız, karınız başkasına kaçar diye bir şey yok. Bu riskler daha yüksek ve riski azaltmak için betalıktan kurtulmalısınız ama asıl önemlisi, beta erkek bir kadınla beraber olduğunda, alfa erkek olmamasının eksikliğini sürekli “ödeyerek” kapamak zorunda kalır. Ödeme derken sadece paradan bahsetmiyoruz. Daha fazla ilgi, zaman, kaynak, duygusal yatırım ile ödemek zorunda kalır. Bu her ne kadar sıklıkla bir kadını ilişkide tutmaya yetebilse de, kadının erkeğe arzu duymasını engeller ve erkek kadını ile ödediği sürece beraber olur ve daha da kötüsü kadınıyla al-ver seksi (kadının erkeği ilişkide kalsın da ödesin diye lütfedip yaptığı düşük arzulu, alışveriş seksi) yapar.
Siz yeterince alfa bir erkekseniz, kadınınız size arzu duyacaktır ve sizden daha iyisiyle karşılaşsa bile, eldekini kaybetme riskini göze alamayacağı için pek bir sorun yaşamazsınız. Ya da alfa erkek olursanız, dürtülerine daha fazla hakim olabilen bir kadın seçebilirsiniz (seçenekleriniz olduğu için) ve bu kadının da riski daha az olacaktır.
Siz yeterince alfa bir erkekseniz, ilişkiniz boyunca erkek tarafı kalmayı başarırsınız (dominant, duygusal yatırımı daha az, hedefleri olan, duygusal olarak güçlü) ve bu da kadını feminen olmaya itecektir.
Kısacası arkadaşlar, kırmızı hap camiasındaki bu deyişi, “kadın kesin arkandan alfalar ile sikişir” gibi bir mankafalılıkla ve negatif ile okumayın. Bu sözün ortaya çıkış amacı, size “sen ne kadar alfa isen, o kadar az ödemek zorunda kalırsın” diye sizi alfa erkek olmaya teşvik etmektir.
Başlığa bakıp da burada on yılların Disney masalları vari romantik beyin yıkamalardan bahsedeceğimi sanma. Burada kadın dergilerinin, feministlerin, kadınların ve kıç yalayıcı erkeklerin hakkında tek kelime etmedikleri ama oldukça geçerli olan yollardan bahsedeceğim.
1 – Asla Seni Seviyorum’u ilk söyleyen sen olma.
Kadınlar bir erkeğin kalbini çalmak için çeşitli engelleri aştıklarını, diğer kadınlar tarafından da istenen bir erkeği sonunda kendilerinin kazandığına inanmak isterler. Bu nedenle, eğer “seni seviyorum” gibi oldukça bağlayıcı bir lafı çok erken söylersen, kadının bu sevgiyi kazandığını düşünerek alacağı hazzı ondan çalarsın. Onu seviyor olsan bile, onu sevdiğini ondan önce dillendirme. Bunu onun önce söylemesini teşvik et.
2 – Kıskandır
Kadınlar hiçbir kadının istemediği bir erkeği istemezler. Erkeğin başka kadınlar tarafından da hedefe alınması, kadının gözünde o erkeğin çekiciliğini arttırır. Bu nedenle uçkurunu çözüp diğer kadınlara göz göre göre yazmasan da en azından onun önünde kendini diğer kadınlardan soyutlama. Hatta diğer kadınlarla hafif flört et.
3 – Hayattaki amacın, kadından daha öncelikli olmalı
Kadını hayatının herşeyi, anlamı yapmayı özendiren saçma sapan romantik filmlerin etkisinden kurtul. Her ne kadar kadınlar aksini iddia etseler de, kadınlar erkeğin hayatının merkezinde olmayı istemezler, kendilerini hayatının merkezine koyan erkekten de hızlıca soğurlar. Aksine, hayattaki amacını öne koyan bir erkeğin yanında ona yoldaş olmak gibi bir durumda erkeği çekici bulurlar. Problem şu ki, kadınlar sözde erkeğin futbola, arabalara, işine, hobisine vs. düşkünlüğünü sürekli eleştirse ve kendisini bunların önüne koymasını istese de, bu isteğe boyun eğen erkekten anında soğurlar (klasik shit test).
Eğer hayatınızdaki kadın hayatınızın merkezi olursa, hayatınızın merkezinden dışına doğru hızlıca kaçar.
4 – Oyunu onun kuralları ile oynama
Eğer kadının kuralları koymasına izin verirsen, kadın senden hızlıca soğur. Kadınlar, dominant erkeklerden hoşlanır ve güçlü bir erkek adamın kolunun kanadının altına girmeyi ister. Fakat yine shit test ile sözde sürekli erkeğin kendi kurallarına uymasını isteseler de, buna boyun eğen erkeği hızlıca hayatlarından atarlar.
5 – Altın orana uy
Kadına sana verdiğinin üçte ikisini ona ver (2/3 kuralı namı diğer altın oran). Her 3 mesaj ya da aramaya karşı 2 mesaj veya arama yap. 3 kez söylenen sevgi sözcüğüne karşılık 2 sevgi sözcüğü söyle. 3 hediye, 2 gece dışarda yemek. Tabii bunun için her zaman kadının birşey vermesini bekleme. 2 kere şevkat gösteriyorsan, 3 kere sevgi görmeden bir daha şevkat gösterme. 2 mesaj attıysan, 3 mesaj almadan yazma.
6 – Tahmin edilmez ol
Kadınlar, neyi ne zaman nasıl yapacağını önceden tahmin edebilecekleri sıkıcı bulurlar. Kadınlar her ne kadar finans ve aile konusunda güvenli ve öngörülebilir bir ortam isteseler de, aynı güvenceyi tutkuları için istemezler. Tahmin edilir, elinin altında her hareketini bildiği bir erkek, kadını heyecanlandırmaz. Her zaman neyi nasıl yapacağını söylememek iyi bir başlangıç.
7 – Her zaman hazırda iki kadın bulundur
Asla “çantada keklik” adam olma. Opsiyonları olan erkek, muhtaç olmayan erkektir. Opsiyonlarının olması seni daha özgüvenli ve daha dobra yapar. Ayrılma, boşanma gibi bir durumda böyle bir opsiyon, seni aniden girilen yanlızlık ve bunalımdan kurtarır.
8 – Sadece çok gerekli olduğu zaman özür dile
Her hatandan sonra özür diliyorsan işin çok zor. Eğer hatalıysan özür dilemek yerine, yaptığın şey için kötü hissettiğini söylemen yeterli. İlişki boyunca kullanabileceğin özür dilerim sayısı 2-3 tane. Akıllıca kullan.
9 – Onun fiziksel güzelliğini tamamen görmezden gel.
Hemen hemen hiçkimsenin ciddiye almadığı ama kadınlar konusunda başarılı olmak için en önemli maddelerden biri bu. Kafandan onun güzelliğini tamamen at. Güzel olduğunu düşünmek yerine ilginç olduğunu düşün. Ve birlikte olmadığın bir kadına asla ve asla fiziksel güzelliği ile ilgili iltifat etme. Bunun sebebi şu : Kadının güzelliğini ön plana çıkaran tarafın ile kadını cennetten düşme bir melek haline getiren tarafın aynı. Unutma, güzel bir melekle birlikte olamazsın, anca uzaktan bakarsın. Ayrıca eğer kadın gerçekten güzelse, senin güzelliği ile ilgili söyleyeceğin şeyi düzinelerce kez duymuştur zaten. Kötüsü bunları söyleyenler genelde kadınlarla başarısız erkekler oldukları için böyle bir iltifat seni de o başarısız erkek kategorisine atar.
11 – Mantık dışı bir şekilde kendine güven.
Gerçekte ne durumda olursan ol, sanki karşındaki kadının bulabileceği en iyi erkek senmişsin gibi güvenli ol. Bu konuda yalan yanlış böbürlen demiyorum, ruh halin böyle olsun. Kadınların, erkeklerin zayıflıklarını koklama yeteneği çok güçlüdür, bu konuda ona kolaylık sağlama. Kendine güven, kadınlarda bilinçsiz bir şekilde itaatkar hisler yaratır.
12 – Güçlü olduğun yanlarını geliştir, zayıflıklarını azalt.
13 – Cesurlukta aşırıya kaçmak, yeteri kadar cesur olmamaktan iyidir.
14 – Sekste çok iyi ol
15 – Kontrol hep sende olsun.
Sen bir kadın için çınar ağacı gibi sağlam olmalısın. Kadınlar özellikle dış etkilerden hızlıca etkilenen, sürekli dalgalanan bir duygusal dünyaya sahipler. Ve erkeklerinin de bu dalgalanmalara rağmen sağlam ve sabit duran bir ağaç, fırtınalı anlarında sığınabilecekleri bir liman olmasını isterler. En küçük bir karar verme anında duygusal dalgalanmalara giren bir kadın, erkeğinin karar aşamasını yönetmesini ister.
16 – Onu kaybetmekten asla korkma.
Erkeğin korkması, özellikle de kadını kaybedeceğinden korkması, bir kadının aşkını öldürmenin en kolay yolu. Eğer bir kadın sana yanlış yaparsa, onu hemen ve geri dönüşssüz terket ve bunu yapabileceğini de ona hissettir. Bir kadından önce ve daha çok, kendini sev.
Erkek adam olmak öyle kolay bir iş değil. Özellikle medyanın ve toplumun erkek adam özelliklerini kaba ve modası geçmiş antikalar olarak sürekli yerdiği, erkeklerin gitgide daha çok feminen hanım evlatlarına çevrildiği günümüzde.
Bu yazımda “kendine güven”, “güçlü bir vücut diline sahip ol” gibi klişelere girmeyeceğim. Bunun yerine bir erkek adamda olması gereken, gerçek bir erkeği, hanım evlatlarından ayıran 12 adet özelliği listeleyeceğim.
Eğer senin kişilik özelliklerin burada listelenenlere uymuyor ise iki seçeneğin var :
2 – Kişiliğin bu 12 özelliğe uyacak şekilde kendini geliştir (erkek adam olmak kolay değil dedik mi? dedik.) Tabii ki kendini geliştirmek tamamen bu 12 özellik ile sınırlı değil ama bir erkek için bu 12 özelliğe sahip olmak en iyi başlangıç.
Ve unutma, bu 12 özellik sadece kadınlarla daha başarılı olmanı değil, aynı zamanda hayatının her alanında daha başarılı olmanı da sağlayacak özellikler. Ve yine unutma ki, şu an bunlardan sadece 3 – 5 tanesi bile seni tanımlıyor olsa bile çalışarak 12’de 12 yapmak mümkün.
Gerçek bir erkek adam, kız arkadaşı / karısı “bu akşam dışarı çıkacak mıyız?” sorusuna asla şu şekilde cevap vermezler :
“Oh, bilmiyorum hayatım, sen ne yapmak istersin?”
“Bilmiyorum bebeğim. Sen ne istersin?”
“Himmm, bilmem ki. Senin kafanda birşey var mı?”
Bu ne lan!
Gerçek bir erkek, sorumluluğu ele alıp hemen olumlu ya da olumsuz bir karar verir.
“Evet, hadi çıkıp birşeyler içelim ve sonra sahilde yürüyelim.” ya da;
“Bugün birşey yapasım yok. Yarın konuşalım”.
Aradaki farkı görebiliyor musunuz? İlk örnekte alfa erkeği olumlu ve spesifik bir karar veriyor. Kadının kararı beğenip beğenmediği önemli değil. Önemli olan spesifik bir kararı hızlıca vermek. Zaten kızın soruyu sormasının sebebi de bu. Senin soru ile geri dönmen değil, bir karar vermen.
Erkek adam ne istediğini bilen biridir sonuçta.
2- Erkek adam kendi kendine yeter.
Hayır, Elizabeth (5 kız kardeş ile aşk) değil mevzu bahis olan. 20’lerinin ortalarına yelken açan bir adamın hala ailesinden harçlık almaması gibi bir durumdan bahsediyoruz. Hala üniversitede isen eyvallah (gerçi mezuniyet yaşını çoktan geçmiş isen eyvallah değil de!).
Bırak üniversiteyi, iş yaşamı çağında olup da hala ana babasının eline bakan erkekler var. Daha da kötüsü, karısının eline bakan erkek. Erkek adam böyle birşeyi asla yapmaz.
Erkek adam kendi kendine yeten, kendi hayatını sağlayabilen biridir. Eğer ailesi varsa karısının ve çocuklarına da bakan biridir. Hatta ideal de, karısı çalışmasa da ailesini geçindirebilen biridir.
Arada geçirdiği işsiz dönem ya da zorluk yüzünden yardım almak zorunda olan erkeklerden bahsetmiyorum. Bunu bir yaşam tarzı haline getirmekten bahsediyorum.
3 – Erkek adam kolay kolay kendi yolundan çıkmaz.
Erkek adamın hayatta bir amacı ve vizyonu olur. Ve bu vizyon ve amacın arkasında durur. Kimsenin kendisini bundan caydırmasına kolay kolay izin vermez.
4 – Erkek adam içgüdüsel olarak motivedir.
Erkek adamların genelde kendi amaç ve vizyonlarının verdiği içsel çekirdeklerinden gelen bir motivasyonları vardır (YouTube’da izlediği motivasyon videolarından değil). Motive olmak için başkalarından motivasyon beklemezler ve ihtiyaç duymazlar.
5 – Erkek adam konformist değildir.
Öncelikle bilmeyenler için konformist : “geçerli olan fikirlere veya inançlara uyan kimse”
Konformistler sürüyü takip eden koyunlardır genellikle. Kendilerine ait amaçları, idealleri ve kararları olmaz. Sürü nereye giderse onlar da oraya meyillenirler.
Konformistler bunu her zaman doğru olduğu için değil, onay ve takdir bekledikleri için yaparlar. Erkek adam ise bir şeyi doğru olduğuna inandığı için yapar. Onay dilenmek için değil. Erkek adamlar kendi yollarını kendileri çizerler ve sürü o yoldan gitmese bile kendileri o yolu takip ederler.
6 – Erkek adamlar fiziksel güçlerinin ve sağlıklarının doruklarındadırlar.
Bu maddenin önemini, televizyon ve bilgisayar başında patatese dönen hanım evlatlarının çoğunlukta olduğu günümüzde, ne kadar tekrar etsem az. Erkek adam yaşının ve fiziksel engellerinin elverdiği en güçlü durumdadır hep. Erkek adam, kendisiyle aynı yaş grubunda ve fiziksel engel durumunda olan erkekler arasında her zaman en güçlülerinden biridir.
Günde 4 saat bilgisayar başında pineklemek ile erkek adam olunmaz. Erkek adam şişman olmaz. Erkek adam, spor yapar. Ne yiyip içtiğine dikkat eder.
7 – Erkek adam zihnini de sürekli besler.
Erkek adam vücuduna gösterdiği ilgiyi zihnine de gösterir. Sürekli yeni bilgileri takip eder ve zihnini çalıştıracak meşguliyetler bulur.
8 – Erkek adam konuşmadan önce dinler.
Birçok insan sadece kendilerinden, kendilerinin olan şeylerden konuşurlar, dedikodu yaparlar. Erkek adam ise söyleyecek iyi birşeyi yoksa ağzını açmaz. Sürekli konuşmak ve kendi düşüncelerini açık etmek yerine, konuşmadan önce düşünür ve daha iyisi konuşma kısmını karşısındakine bırakır.
Bu özelliğin bir artısı da kadınlarla başarınıza etkisi. Çoğu erkek, özellikle bir kadınla buluştuğunda, ortamı yumuşatmak için veya sessizliğin stresi ile baş edemediklerinde çok konuşurlar. Hatta erkeklerin büyük çoğunluğu ilk defa etkileştikleri kadınları sadece 5 dakikada kendilerinden soğutmakta oldukça başarılıdır. Eğer bu aşamayı zar zor geçseler bile önlerindeki 15 dakikada tüm hayatlarını kadının önüne serip, başlangıçta kadın için elzem olan gizemi tamamen bozdukları için tüm şanslarını kaybederler. Bunun panzehiri ise konuşmayı kadına bırakmak (örneğin konuşmanın en az yüzde 70ini onun yapması).
9 – Erkek adam kontrol manyağı değildir.
Erkek adam olmayan erkekler genellikle dominant olmayı kontrol manyağı olmakla karıştırırlar. Bunun en yaygın ve görünür hali de aşırı kıskançlıktır. Bir erkeğin kontrol manyağı (örneğin kıskanç) olması onun erkek adam olmasından değil, kendine güveni olmayan bir ezik olmasındandır (dışarıdan öyle görünmese bile).
10 – Erkek adam etkilemeye çalışmaz.
Bu erkekleri her yerde görüyorsun. Muhtemelen sen de onlardan birisin. Her açtığında kendinden konuşan. Başarılarını, sahip olduklarını anlatan. Çoğu zaman konuşan onlar değil, kendi özgüven yoksunlukları. Onay ve ilgi dilenen tarafları. Kendilerini önemli hissetme ihtiyaçları.
Erkek adam, kendi başarıları ve sahip olduklarını ulu orta sergileyerek karşısındakini etkilemeye çalışmaz. Erkek adamın başkaları üzerinde iyi izlenim bırakan tarafları (a) karakterleri ve (b) başkalarının hayatlarında bıraktıkları olumlu izlerdir.
11 – Erkek adam sorumluluk sahibidir.
Kaybedenler, kendi hata ve başarısızlıkları için hep başkalarını suçlama eğilimindedir. Bu kişiler kendi hayatlarında boktan giden şeylerin sorumluluğunu almaktan kaçarlar. Çoğu için problemler kötü şanstan, böyle gelip böyle gidecek şeylerden kaynaklanır. Devletin bu işe birşey yapması lazımdır.
Gerçekte ise kötü giden şeylerin büyük çoğunluğunda hata sendedir. Erkek adam bunu bilir ve kabul eder. Ve bunu değiştirmek için elinden geleni yapar.
12 – Erkek adam onay aramaz.
Erkek adamlar ne istediklerine bakarak karar verirler. Başkalarının ne istediğine değil. Erkek adam bir şeyi başkalarından onay ve ilgi görmek için yapmaz – ve istediği şeyler için özür dilemez. Kendi isteklerini en öne koyar ve amaçlarını, hedeflerini ve hayallerini başkalarını mutlu etmek için harcamaz. Kendisine gerçekten önem veren kişilerin kendisini anlayacağını bilir.
Konu Erkek Adam olmak ise, en temel unsur özgüven.
Televizyonda, orada burada kadınların “duyarlı erkek” istediklerini, erkeklerin “onların duygularını anlaması gerektiğini” ve “ağlayabilen erkek” istediklerini görürsün. Şimdi söyleyeceklerimi iyi dinle: bunlar sadece PALAVRA!
Kadınlar ile ilgili bilmen gereken en önemli şey şu:
Kadınlara karşı, hayatına girdikleri ilk andan, çıktıkları ana kadar DOMİNANT olmak zorundasın. Hele de, iyi çocuksan, herkese karşı dominant olmak zorundasın.
Şimdi bu noktada şu ayrımı iyi yapmak lazım: dominant olmak ile kontrol manyağı olmak aynı şey kesinlikle değil. Hatta kontrol manyağı olmak tam anlamıyla bir güvensizlik göstergesi ve kadınların senden soğuması için yeterli bir sebep.
Dominant olmak, hiç kimsenin üzerinde psikolojik ya da duygusal olarak bir etkisi ya da gücü olmaması demek. Yani, güç senin elinde, etki senin elinde ve sen hiçbir kadına MUHTAÇ değilsin. Çünkü istediğinde bir sürü güzel kadını elde edebileceğinden adın gibi eminsin.
Dominant olmak demek, bir kadına asla ve asla istediği şeyi vermeyecek özgüvene sahip olmak demek. Bu bir test ve sen, evet sen, bir kadına asla ve asla tam olarak istediği şeyi vermemelisin.
Burada bir ironi var: kadınlara istedikleri şeyleri vermediğin sürece, güçlü ve onun isteklerine boyun eğmediğin için seni arzulayacaklar. Biliyorum kulağa saçma gibi geliyor ama otur ve eskiden yaşadıklarını bir düşün. Umursamadığın kadınların nasıl çevrende dört döndüğünü hatırla.
Şimdi mantıklı geldi mi? Güzel, devam edebiliriz.
Şimdi bu noktada açık olacağım: duygusal ve psikolojik olarak bu özgüven seviyesine ulaşmadan gerçekten Erkek Adam olamayacaksın. Ağır geldi değil mi? Bak bunu nasıl yapacağının cevabı yukarıda yazıyor. Uygula!
Tabi bu noktada tüm duygularını kapat, kadının beyin tümörü olmuş annesiyle ilgili şaka yap, ya da ne bileyim gerçekten acıklı olan hiçbir durumda ağlama falan demiyorum ama tüm bu “duyarlı erkek” iyidir konsepti sadece ve sadece bir PALAVRA!
Hiçbir kadın, ama gerçekten de hiçbir kadın, aşırı duygusal, her dediğine takılan bir erkeğe karşı cinsel bir arzu duyamaz. Çevrendeki örneklere bak, sen de göreceksin. Bu çağımız kültürünün, erkekleri sabote eden pazarlama stratejilerinden sadece biri.
Şimdi kafanı kaldır, kadınlar konusunda gerçekten başarılı olan adamları gözlemle. Bak nasıl da kontrol kendi ellerinde. Kadınlar ise sadece onları takip ediyor. Şimdi daha mantıklı gelmeye başladı mı? Kadınlar, kendilerine teslim olmayan erkekleri arzular. Kadının ne kadar güzel olduğunun, ne kadar baskı kurmaya çalıştığının konuyla hiçbir alakası yok.
İlişkiler söz konusu olduğunda birçok erkeğin düştüğü ama erkek adamın hiçbir zaman düşmeyeceği bir hata var : kendisinin ilgilendiği ama kendisi ile ilgilenmeyen bir kadını bırakıp gitmek yerine, onu bir sebepten dolayı “özel” sanarak tüm enerjisini ve zamanını bu kadına harcamak!
Aslında bu, beta erkeğinin alameti farikasıdır. Bir erkeğin erkek adam olmadığının en büyük göstergesidir.
Bu kadının ne kadar özel ve güzel olduğunu düşündüğün umurumda değil. Bu kadın özel değil. Özel olamaz. Seninle ilgilenmeyen bir kadının özel olması mümkün değil. Ve dışarıda ondan nitelikli, güzel ve özel binlerce kadın varken bir kadının özel olması mümkün değil.
Bir erkek olarak bu duruma (a) beta erkeği ise ve (b) bahsi geçen hatun güzel ise düşer. Oğlumuz tam bir beta erkeği klasiği olan güzel kadınları etten kemikten insan dişisi olarak değil cennetten düşmüş melekler olarak görme eğilimindedir. Bir de oğlumuz güzel kadınları etkileyecek donanımda değildir (ya da için için bu donanımda olmadığına inanır). Zaten sefil bir “ölümlü” erkek, bir meleği nasıl etkileyebilir ki? Bu durumda bu tek kadının bir anda erkeğin tüm dünyasının merkezine oturması ve zaten bir süre sonra da erkeğin dışarıda binlerce kadın olduğu gerçeğinden tamamen soyutlanması şaşılacak bir şey değil.
Fakat maalesef işin içinde bir de milyonlarca yıldır evrilen, kadınların beta erkeğinin kokusunu alma genleri vardır. Bir kadın bir erkekten başında hoşlanmış bile olsa eğer o erkeğin kendisinin elinde olduğunu, kendi isterse erkekle 100% ilişkiye girebileceğini hissettiği anda o erkekten soğumaya başlar. Zira henüz ortada ilişki bile yokken tek bir kadına odaklanmak, tüm enerjini ve dikkatini ona harcamak, beta erkeği davranışıdır (bunun bir de eski kız arkadaş versiyonu var ki, hemen hemen aynı dinamiklerden ve ezikliklerden kaynaklandığı için ayrıca konuşmaya gerek yok). Kadının bu soğuması bilinçsizce olur ve aslında çok büyük oranda da erkeğin suçudur.
Erkek adam olmak istiyorsan bir kadının, insan hayvanının etten ve kemikten dişi cinsi olduğunu bilmen lazım. Kadının güzel olmasının bunu değiştirmediğini ve onu bir meleğe çevirmediğini de bilmen lazım. Ama daha önemlisi, erkek adam isen dışarıda binlerce kadın olduğunu, bu tek bir kadına harcanacak zaman ve enerjinin, onlardan biri ile doyurucu ve başarılı bir ilişki önünde büyük bir engel olduğunu da bilmen lazım.
Erkek adam kendisine belli bir değer veren kişidir. Öyle kendisini elde etmek için ufak da olsa çaba göstermeyen, olsa olsa kendisini friendzone’a park edip kapı paspası olarak kullanacak kadar ilgi gösteren kadına kendisini bedava peşkeş çekmez. Erkek adam için bu kadına harcanan her gün, kollarının arasında yatmayı hakkeden kadınla geçireceği güzel gecelerden çalınan bir gündür.
Arkadaşım şimdi iyi dinle ve asla ve asla bu tuzağa düşme. Bir kadın eğer senden hoşlanmıyorsa, sen onunla ilgileniyorken seninle ilgilenmiyorsa, o kadını hemen radarından çıkar. “Bu hatun bana güldü, demek ki beni seviyor” tadında abazan bir ezik olmadığını ve bir kızın senden ev ödevine yardımcı olmanı, bilgisayarına bakmanı, musluğunu tamir etmeni rica etmesinin ya da saatlerce telefonda sana dertlerini anlatmasının seninle ilgilenmek anlamına gelmediğini anlayabileceğini varsayıyorum.
Eğer bir kadın seninle vakit geçirmek için bahane yaratmıyorsa, sana gülümsemiyorsa, seninle konuşmayı devam ettirecek adımlar atmıyorsa, belli bir aşamada sana hafifçe de olsa dokunmuyorsa, vs. vs. seninle ilgilenmiyordur. Eğer bir şekilde telefon numarasını ya da sosyal medya hesabını aldığın kadın, iki kere buluşma ayarlamaya çalıştıysan ve her ikisini de savuşturdu ise seninle ilgilenmiyordur.
Sadece bunu yapabilmek bile, ki aslında hiç zor değil, seni erkeklerin büyük bir kısmından daha ayrıcalıklı bir konuma taşır.