Kadını zihinsel odağın yapmak

Beyazatlıpatates şöyle bir soru sormuştu :

Abi ne zaman flört aşamasında öpüşsem en geç bir haftaya kızlar etrafımdan yok oluyor. Bir değil iki değil. Hepsinde de yakınlaştıktan sonra iyi dönüt alıyorum. Buna rağmen kayboluyorlar. En sonki kız eski sevgilisine döndü mesela. Sinirlerimi bozuyor bu durum.

Ben de şöyle cevap verdim :

Daha once de yazmistim. Opusmek tamam da seks olmadan yiyismek bir erkek icin tehlikeli zira erkek komik hallere burunuyor. Opusmeden sonra hareketlerin betalasiyor olabilir. VS … AMA ve bu buyuk bir AMA … Terk ediliyorum demen sakat. Zira erkek sirf opustuk diye iliskimiz var havasina girmez. Siz sanki hala hedefte tek eslilik hatasina dusuyorsunuz. Ben mesela opusup sevistikten sonra kiz toz olursa bunu terk edilme diye tanimlamam zira daha iliski yok ki.

Bu devirde kafaniz hedefte tek eslilik mantiginda ise cok betalasirsiniz. Kafanizi degistirin. Demek istedigim iliskiye olabilir bakisinda olabilirsiniz ama iliski sizin bastaki hedefinizse pozisyonunuz zayif.

KEREM’in bu yoruma cevaben şunu yazmış:

Cvp için teşekkürler.
İlişkinin devam etmesinden kastım sürekli seks yapabileceğim biri haline gelmesidir karşı taraftaki kızın.
Öpüşmeden sonra yelkenleri suya indiriyor olabilirim doğru
Ama çözüm nedir ?
Dün öpüştüğüm kız.. ilgi göstermiyorsun. Bulunmaz hint kumaşı değilsin dedi.
Görüldü yaptım cvp vermedim doğru mu yaptım sizce?

Öncelikle gerçekten ilgi göstermiyorsan hata ediyorsun. Yani şimdiye kadar anlamışsınızdır, kırmızı hap orta yolcu bir akım. Radikal “kıç yalama” ile radikal “köpek edecem tüm karıları” uçları arasında orta noktada. Şimdi eğer kıza dozunda ilgi göstermiyorsan o kısmı çalışman lazım. Zira oyunun bokunu çıkarıyor olabilirsin :

Oyun (The Game)nun bilinmesi gereken ama çoğunlukla es geçilen oldukça önemli taraflarından biri, oyunun yolunun iki aşırı uç arasında bir denge çizgisinde devam ettiğidir. Örneğin genelde aşırı bir iyi çocuk geçmişi olan beta, eskiden bir kıza hiçbir sonuç almadan çok yatırım yaptığından, oyuna ilk başladığında tamamen öbür uca atlayarak bir sürü kıza yürürken, hepsine yetersiz yatırım yaparak yine havasını alır. Eskiden bir kadını çok takarken ve ona entellektüelliğin tepesinde muhabbetle yaklaşırken, kırmızı hap sonrası oyunu oynarken yürüdüğü hatuna aşırıya kaçmış bir “sikimde değilsin Nalan” zihniyeti ve çok havadan sudan bir muhabbet ile yanaşır.

Bir kere görüldü attım ama cevap vermedim kısmı feminen bir hareket. Gerçi bulunmaz hint kumaşı değilsin lafının bağlamına göre “yeter lan senle mi uğraşacağım” mantığı ile anlaşılır olabilir ama çoğu durumda görüldü attım cevap vermedim diyen erkek karizma yapmıyor. Kız eğer çok ciddi bir saygısızlık yapmadı ise feminen olduğunu gösteriyor.

Aşırı uçlara kaçmadan oyunu dozunda oynamayı öğrenmeniz lazım. Koskoca Roissie bile kadınlarla iletişimde altın oran koyuyor, 2 / 3 oranı. Hiç takma, arama sorma demiyor. Yıllarını beta ayak paspası geçiren bir erkeğin “köpek çekecem lan hepsine” diye fantaziler kurması anlaşılır ama normal değil. Fazla betalaşmayın, duygusal yatırım yapmayın ama en azından biraz zaman ve ilgi yatırımı yapmadan da kimseyle birlikte olamazsınız.

Kıza attığın mesaja cevap gelmeden bir şeyler yazmamak, kızı kızdan daha sık aralıklarla mesajlamamak yeterli. Yani kıza mesaj attın. 1.5 saat cevap vermedi. O arada mesaj atmayacaksın. Kız sana mesaj attıktan sonra sen de 1.5 saat sonra cevap vereceksin. Böyle birkaç şeye dikat ettikten sonra ilk sen aramışsın (her saat aramadığın sürece tabii), 2 gün sonra aramışsın falan çok önemli değil.

Evet bunlar önemsiz ayrıntılar. Kerem’in sorunu başka. Ki bunu şurada yazmış :

Bir de şunu anlamadım? Yani Kıza:
“Sırf öpüştük diye sevgili olduğumuzu düşünme-ilişkideyiz diye düşünme” mi demeliyiz-hissettirmeliyiz?

İşte tam olarak sorun bu! “Sırf öpüştük diye sevgili olduğumuzu düşünme-ilişkideyiz diye düşünme” diyorum ama “mi demeliyiz-hissettirmeliyiz” diye soruyorsun. İşte bu mavi hap.

Kızı zihinsel merkezinize alıp ona nasıl göründüğünüz, ne hissettirdiğiniz, ne söylediğiniz ilk planda olduğu sürece kırmızı haplı davranamazsınız. Mış gibi bile yapmanız büyük külfet.

Sırf öpüştünüz diye sevgili olduğunu SEN düşünmemelisin. Kıza ne gösterdiğin, kızın ne düşündüğü önemli değil. SEN kendi zihinsel odağında olmalı, hep ilk SEN ne düşünüyorsun önemli olmalıdır.

Sen kızı öper öpmez “acaba ilişki olur mu” diye düşünürsen, kızın ne düşündüğü önemli değil. “kastım sürekli seks yapabileceğim biri haline gelmesidir” diyorsun da o ilişki zaten. İlişki bir kadından daha ilk öpüşmede fantazileniyorsa, mavi hap kafasını gösteriyor demektir.

Sen kızı öptün ve kız da hoşuna gitti ise dışarı çıkarırsın, ararsın sorarsın ama kız seni ilişkiye çekmeye çalışmadığı sürece ilişki aklına gelmez. Bu maskülen bir erkeğin doğal olarak yaptığı birşeydir.

Kızın seni ilişkiye çekmek istemesi demek, senin arayıp – sormaman ama onun peşinde koşması demek değil. Erkek olarak ilk adımları sen atarsın ama o adımlardan ilişkiyi kız yaratır. Bu da genelde doğal olarak olan birşey.

Tamam “yapana kadar yapıyormuş gibi yapmak” diye bir araç var. Ama bu bir ara dönem ve bunu hemen aşıp kırmızı hapı içselleştirmeniz lazım. “Benim merkezimde ben varım, ben önce kendimi, sonra kızı düşünüyorum” diyebildiğiniz sürece gerisi genelde doğal işler.

Bunu Kerem’i öne çıkarmak için yazmadım. Çoğunuzun içinde bulunduğu hal bu. “demeliyiz-hissettirmeliyiz” dedikten sonra mavi renk yaptığınız her harekete işler.

Fakat birçok şeyde olduğu gibi, kendini etkisiz bir nesne gibi görme ucundan, kendini tamamen bir özne ucuna savrulmak, aşırı bir düzeltmedir. Daha önce hiçbir kırmızı çizgisi olmayan bir erkek, başlangıçta çoğunlukla sınırlarını aşırı şekilde dayatacaktır. Socrates ismini kullanan bir elemanın 21 Convention konuşmasında dediği gibi , bir erkek sosyal yeteneklerden ve aslında çok iyi ayar ve denge gerektiren PUA kalibrasyonundan yoksun iken oldukça agresif davranabilir ve bu da ona negatif etkide bulunur.

Kırmızı hap mantığı: Büyüklük yanılsaması

İncel erkekler

Insel, involuntary celibate (istem dışı mücerret) kelimelerinden türetilmiş olsa da, insel diye tanımlanan erkeklerin üzerlerinde seks yapamamalarından çok daha fazla şey etkili. 2014 yılında Eliot Rodger‘ı tanımlamak için insel kelimesi kullanılmamıştı. Rodger tabii ki bir insel idi, ama onu analiz etmeye çalışan çok az kişi aradaki bağlantıyı kurdu. Manyak demeyi tercih ettiler, manyaktan daha iyi ne olabilir ki? Daha manyak tabii ki. Bu nedenle Eliot’u analiz edenlerin tüm gayreti onun daha büyük motivasyonlarına odaklandı : “kadın düşmanı” alçak bir grup ve daha da manyaklık.

O zaman, Eliot PUA hate (PUA nefreti) adlı bir gruba üye idi; kelime anlamı ile bu erkeklerin Pick Up Artist nefreti sonucu oluşturdukları bir grup. Zamanında kendilerini istekleri dışında içinde bulundukları sekssiz durumdan kurtaracağını umdukları PUA. Sebep ne olursa olsun, yalnızlıklarını ve abazanlıklarını bitirme vaadinde bulunan sihirli formül onları için çalışmamıştı. Anlaşılacağı üzere çok öfkeliydiler. İşe bakın ki, Rational Male’de yazdığım bazı makaleler bunların forum girişlerinden geri-link almıştı ve çoğu makaleleri takdir ediyorlardı. Ama problemin bir parçası da kendileri olabilirdi. Hızlıca 4 yıl sonraya sardığımızda, bugün PUA Hate forumu siliniş vaziyette ve yerini aynı karakterdeki incel.me aldı.  Buradan da back-link alıyorum.

Bence bugün kırmızı hap farkındalığının en büyük problemi, farkındalığın kendisi. Her erkek fişten çekilmeye hazır değil. Yazı yazmamın risklerinden biri, kırmızı hapın farkına vardırdığım her erkeğin, onu kabul edecek ve onu kendisi için çalışır hale getirecek kafa yapısına sahip olduğunu varsaymam. Son 6 okul katliamcısının profillerine baktığımda, Eliot Rodger ve Alek Minassian’ı da katarsak, aralarında büyük benzerlikler görürüz. Çoğu babasız evlerin ürünü ve yine çoğuna otizm veya Asperger’s sendromu teşhisi konulmuş. Ve hepsi de bir kızın kendilerini reddetmesi ile ateşlenen “sonsuza kadar yalnız” tipler. Bu genç erkekler, erkekliği çocuk yetiştirme işinden çıkaran ve oğlanlara düşünmeden önce hissetmelerini öğreten neslin ürünü.

Bugün bu “kayıp oğlanlar” neslinin farkına yeni yeni varıyoruz; dümensiz bir hayat yaşayan, çeşitli derecelerde sosyal özürlü ve kendilerini yaratan sosyal düzenin neden olduğu sorunların çözümünü kendilerinden dışarıda arayan genç erkekler. Kendilerine biraz da olsa yön gösteren her konuşmacı veya organizasyonun ışık hızıyla popüler olması şaşırtıcı mı?

Bu erkeklerin çoğu Kırmızı Hap farkındalığına hazır değil. Kırmızı hap onların egoları için riskli ama aynı zamanda sadece Mavi Hap Oyununu doğru oynayarak gerçekleştirebileceklerini umdukları Mavi Hap ideallerinden de ezici bir uyanış. Çoğu için Mavi Haplı umutları varoluşlarının temeli. Bunun yanında sosyal olarak yanlış adapte olmuş veya gerçekten bir psikolojik problemi olan ‘kayıp çocuğa’, sert kırmızı hap gerçeklerini göster ve onun (yanlış yönlendirilmiş) ‘umudunu’ elinden al … Kırmızı hap bu çocuğa içinde bulunduğu oyunun gerçeklerini gösterince sonuç ne olur?

‘Black Pill (Siyah Hap)’ diye bir şey yok

Mansphere’de Roosh’un ve başka bazı yorumcuların siyah hap tanımı yaptıklarını duydum. Siyah hap fikrine göre Mavi Haplı sosyal düzen, feminen buyruk ya da öyle söylemek isterseniz femmerkezcilik, o kadar erkek aleyhine ki, erkekler bu düzen içindeki yerlerini kabul edip kendilerini ve kendi durumlarını daha iyileştirmek için çabalamaktan vazgeçiyorlar. Bu yorumcuların işaret ettikleri, benim daha önce boşluk / cehennem olarak tanımladığım kavram. Boşluk, erkeğin kırmızı hap farkındalığına varırken içinden geçmek zorunda kaldığı psikolojik ve varoluşsal cehennemdir. Erkek, Mavi Hap ideallerinin koşullamasına göre şekillendirdiği benliğinin bir yalan olduğunun farkına varır. Fişten  çekilmenin bu aşaması, her erkeğin kendi durumuna ve hayatları boyunca Mavi Hap ideali ile yaptıkları tercihlere bağlı olarak değişen seviyelerde zorluklarla dolu. 25 yaşında bir erkeğin kırmızı hap öğretisi ile fişten çekilip hayatının yönünü değiştirmesi ile 70 yaşında bir adamın uyanıp hayatına, evliliğine, işlevsiz ailesine ve uzun süreli körlüğünün sonuçlarına bakması aynı şey değil.

Bu aşamada zorunlu bir nihilizm hali var ya da en azından erkeğin hayatının Mavi Haptan fişi çekmesi ile başlayan uzun süreli bir şüphe hali. Bu nedenle durumu daha önce kişinin sevdiği bir insanın ölümüyle karşı karşıya kaldığında geçirdiği aşamalara benzettim. Erkekler gerçekten de mavi hap paradigmasına yaptıkları yatırımlarının tamamen boşa gitmesiyle meydana gelen kayba ağlıyorlar. Eskiden oldukları betanın ölümüyle oluşan boşluğa ağlıyorlar.

Siyah hap diye bir şey yok – sadece kırmızı hap farkındalığı ile gelen gerçekleri kabul edebilme ve bu farkındalığı kendi çıkarları için kullanabilme kapasitesi var.

Inseller de bu farkındalığı kendileri için çalışır hale getirmenin yollarını arıyorlar. Ama çoğu, kırmızı hap farkındalığının kendilerine gösterdiği gerçeklik ile başa çıkamayacak kadar hasarlılar. Gerçekle yüzleşmeye hazır değiller ama günümüzde gerçekten kaçmanın bir yolu da yok.

Femospheredeki eleştirmenlerin çoğu, inselleri kırmızı hapın suçu gibi göstermek istiyorlar. Kadın düşmanlığı ile gazlanan bir cinsiyet cihadına neferler sağlamak için genç erkekleri radikalleştiren bir alçak planın varolduğunu varsayıyorlar. Bu varsayım, #MeToo / Future is Female (Gelecek Dişidir) hareketlerinin ‘direniş’ anlatımı ile de örtüşüyor. Bunlar aynı zamanda başka bir profile de uyuyor : ebeveynlerinin yuvasından uçmayı reddeden ve onların bodrumunda yaşayan 30 yaşında erkek profili. ‘Adam ol‘ sürüsü için inseller AMOGlamak için kolay hedefler. Üniformalı militan feminist için inseller, kendi cinsel distopyalarına yaptıkları ego yatırımını haklı gösteren mükemmel ‘düşmanlar’.

Gerçek şu ki inseller hep varoldular. Onlar kaybedenlerdi, ineklerdi (ineklik / nerd olmak cool olmadan önce) ve Darwinci çıkmaz sokaklardı. Büyürken onlardan düzinelercesi ile yolum kesişti. Hala birçok insel tanıyorum. Hayat boyu kadınları anlayamamanın verdiği perişanlık çerçevesinde hayatlarına bir yön vermeye çalışıyorlar. Bugün evli olmalarına rağmen, teknik olarak insel birçok erkek tanıyorum. Bu erkeklerin aşk hayatında şanssız olduklarını düşünmeyi veya onlara şunu söylemeyi seviyoruz : “merak etme, sen harika birisin ve seninle olmak bir kadın için büyük şans. Sadece hep yanlış tipte kızlar çıktı karşına. Kendin ol ve doğru kız seni bulacak.” Ve sonrada sadece bir kız arkadaşın bir kız arkadaşı olan kıza kafayı takmamalarını ve dışarı çıkıp gerçek dünyanın nasıl çalıştığını anlamalarını umuyoruz.

2018 yılında AFCler

Peki şu an farklı olan ne? Başlangıç olarak,elimizde bir kıza buluşma teklif etmeyi cinsel taciz sanan bir kayıp çocuklar nesli var. Köy, oğlan çocuklarını sanki defolu kız çocuklarıymış gibi yetiştirdi. Köy, bu çocukları bir kız tarafından gerçekten reddedilme veya yenilgiyle başa çıkmaları ve bu durumlardan daha güçlü çıkmaları için gerekli maskülen disiplinin zerresini bile onlardan esirgeyerek yetiştirdi. Bu çocukları o kadar feminenleştirdik ki, kadınların kollektif ruhlarının bel bağladığı feminen mağdur anlatısının aynısını onların da ruhlarının bir parçası yaptık. Fakat kızlardan farklı olarak bu çocukların omuzlarına, kadınların erkeklerin zorunluluğu olduğunu varsaydıkları eski düzen sorumluluklarını yüklemeye devam ediyoruz. Bu da oğlan çocuğu – erkekleri çok tehlikeli bir pozisyona sokuyor : defolu kız çocukları gibi yetiştirildikleri için kızlarla aynı çıtkırıldım duyarlılıklara ve çoğu kadının sahip olduğu hak sanrısına (sırf varoldukları için birşeyleri hakettikleri inancı) sahipler. Ama aynı zamanda erkek oldukları için onlardan çenelerini kapamaları, içlerine atmaları ve gıklarını çıkarmadan yollarına devam etmeleri bekleniyor. Duygularını dışa vurmaları söyleniyor ama ağızlarını açar açmaz erkek olmanın sağladığı ayrıcalıklarını kontrol etmeleri gerektiği söyleniyor.

Bu kayıp çocuklar neslinin çoğu elemanı, kırmızı hapın getirdiği uyanış için hazır değiller. Ama onların gözlerini açan manosphere değil, feminen buyruk düzeninde gözlerinin önünde cereyan eden kepazelikler. Bugün kadınların ukala bir zafer böbürlenmesi ile göz göre göre yaptıkları açık hipergami (kadınların alfa erkeklerle gönül eğlendirirken beta erkeklerin kapıda bekleyip zamanı gelince ödemeleri isteklerini açık açık ve böbürlene böbürlene göstermeleri) ve kadın doğasının ortaya döktükleri pek soylu olmayan gerçekleri ile kırmızı hap gerçeklerinden kaçmak giderek daha da zorlaşıyor. Tinder’daki her sola kaydırış (swipe left), insellerin bardaklarını taşıran acımasız gerçeklerin bir daha onaylamasını sağlıyor.

Toronto katliamından sonra okuduğum ve insellerle ilgili yazılan hiçbir makalede, bir tane bile yazar sorunu doğru analiz etmedi. Hiçbiri, insellerin ortaya koyduğu sorunu çözecek bir aksiyon planı ortaya koymadı. Eski günlerde kaybedenlerin hayal kırıklıklarını kanalize ederek üretken şeyler yapabilecekleri kanallar artık yoklar. Eski nesilde hüsrana uğrayan erkeklerin bir çoğu kendi nesillerinin ikonik sanatçıları ya da müzisyenleri oldular. Bence ironinin tepe noktası, Mark Zuckerberg’in Facebook’u eski kız arkadaşını stalklamak (takip etmek) için yaratması idi. Cinsel reddedilme ile başa çıkmayı sağlayacak yaratıcı yollar artık yoklar. Bazıları bana bu yolların hala varolduğunu ama bu çocukların bu yolları yürüyecek motivasyonları olmadığını söyleyecek. Haklı olsalar da, bu yollardan çok daha kolay olan ve erkeklerin gelişimlerini donduran yollar var. Bugün cinsel öfkeyi daha yaratıcı kanallara yönlendirmek yerine, oğlanların kendilerini online porno ve çağın teknolojilerinin sağladığı kaçış yollarına gömüp kaybolmaları çok daha kolay.

Ya da hoşnutsuz genç erkeklerle mesajlaşabilecekleri forumlar bulup, kendilerine yer olmayan bu dünyanın gerçekleri ile ilgili ağlaşabilirler. Jordan Peterson‘un ‘zorla monogami‘ ile insel sorununun çözülebileceğini önerdiğini duydum. Ne demek istediğini anlıyorum ama bu inselleri ortaya çıkaran gerçeklerden kaçmanın bir başka yolu olurdu. Roissy’nin Çin’de bir kreşi basıp kadın ve çocukları öldüren biri ile ilgili yazdığı yazıyı hatırlıyorum. Yaptığı çok korkunç olsa da, bu adamın Çin’deki tek çocuk politikasının yarattığı kadın – erkek sayısındaki dengesizlik sonucu üreme oyunundan şutlanmasının gerçeği de ortada. Roissy, hipergami optimizasyonu amaçlı her türlü sosyal ve yasal doktrin ile feminen öncelikli düzenin her geçen gün daha fazla erkeği yabancılaştırmasının, radikalleşen bazı erkeklerin ya şiddete başvuracağını ya da kendilerini öldüreceklerini söylüyor.  Bugün erkeklerin kendilerini kadınlara göre 5 kat daha fazla sayıda öldürmelerinde görebileceğimiz gibi.

İnseller, adına dişimerkezli sosyal düzen denilen kömür madenindeki kanaryalardan başka bir şey değiller. Bunlar alfa sikeri (enthusiastic consent – şevkli istek) (*) önceliklendirirken beta öderi erkeklerden kadınlara devlet zoruyla (vergi, nafaka ve sosyal yardım) garantileyen toplumun sonucu. Ego şişirici sosyal medya diyeti ile kadınları semirip erkeklerin 80%ini ‘tipsiz’ bulmalarını sağlarsanız, inselleri yaratırsınız. Bu konuda Dangerous Times (Tehlikeli Zamanlar) yazılarında yazdım. İnseller, poliandrinin feminen öncelikli formunun yan ürünleri. İnseller, evlilik tabanlı bir sosyal sözleşmesini yırtıp, iştirak nafakası temelli bir sosyal sözleşmeye geçişin sonuçları. Eski sosyal sözleşmede iyi birer sağlayıcı olarak erkeklere evlilik ve üremede bir şans veriliyordu. Bu sözleşme artık yok. Kadının ana amacı bakım ve kaynak olmadığında, elinizde en ulaşılabilir alfa tohumunun peşinden koşmaktan ibaret bir sosyal sözleşme kalır.

Önümüzdeki 10 yılda bu sosyal – cinsel sözleşmenin daha da baskınlaşacağına şahit olacağız. Bu nedenle bazı ülkelerde, enthusiastic consent (şevkle verilen izin) harici yapılan her türlü cinsel birleşmeyi tecavüz sayan yasalar çıkarılmaya çalışılıyor. Bu sayede kadınların kaynak elde etmek için transactional sex (alışveriş seksi) yapmak ya da istenmeyen erkeklerin yürümeleri gibi rahatsızlıklarla asla karşılaşmamaları garantilenmeye çalışılıyor. İnseller, bu gerçeklerin toplumda her geçen gün daha arsız ve kabul edilir olmasının doğal dışvurumu. İnseller doğru anlıyorlar. Alfa siker, beta öderi dayatan sosyal düzenin acımasız gerçeklerini çoğu erkekten daha iyi anlıyorlar.  Yanlış yaptıkları yer, bu gerçeklerle başetme yolları (ya da yollarının olmaması). Siyah haplarını kabullenip, boşluğu geçerek daha iyi bir hayata yol almıyorlar zira bu hayatta nasıl evrilebileceklerini bilmiyorlar.

Çeviri : Incels

(*) – Feministlerin #MeToo gibi propogandalarla harekete geçirdikleri Yes Means Yes diye sloganlanan taciz yasaları. Buna göre bir kadının şevk ile rıza gösterdiği cinsel birleşmeler harici her türlü cinsel aktivite cinsel saldırı kategorisine konulabiliyor. Feministlerin biçtiği kuzu postu “tacizi önlemek” olsa da olayın aslı, beta erkeklerin kadına yanaşmalarını engellemek ve sadece alfa siker seksi yasal hale getirmek.

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.

Mavi haplının intiharı

Geçen hafta dünyaca ünlü şef Anthony Bourdain, popüler programı Anthony Bourdain: Parts Unknown’un 11. sezonunu için bulunduğu Fransa’da kendini asarak intihar etti. 61 yaşındaki Bourdain, kendisinden 20 yaş küçük olan aktris Asia Argento’nun 28 yaşındaki bir gazeteci ile Roma’da liseli aşıklar gibi gezerken çekilmiş fotoğrafları yayınlandıktan 5 gün sonra intihar etmişti.

Herkesin aklına, 61 yaşında ve istediği herşeye sahip olabilecek bir erkeğin neden intihar edeceği sorusu geliyor. Fakat olaya kırmızı hap çerçevesinden bakarsanız, nedeni pek anlaşılmaz değil. Her ne kadar 11 yaşında bir çocuğu düşünmeden intihar etmiş birine saygım olmasa da ölmüş birinin hikayesini irdelemek pek hoşuma gitmiyor. Fakat Bourdain’in hikayesinde birçok erkeğin hayatını kurtarabilecek dersler var.

Anthony Bourdain hikayesine baktığınızda, özellikle eski toprak erkeklerde rastlanan bir duruma sahip olduğunu görüyorsunuz : mavi haplı alfa. Kadınlar dışındaki hayatında oldukça başarılı ve tuttuğunu koparan bir alfa olmasına rağmen kadın – erkek ilişkilerinde mavi haplı bir erkek olarak öne çıkıyor.

Bourdain’in arkadaşlarının anlattığına göre ünlü şef, Asia Argento için deli oluyormuş ve bu da onları rahatsız ediyormuş. Asia Argento, şu aşağıdaki hatun. Batmakta olan denizaltında canhıraş çalan kırmızı alarmdan bile rahatsız edici derecede kırmızı alarm dolu, normalde bir erkeğin sik – at için bile yanaşmaması gereken bir kadın.

Dövmeler, metaller, kısa saç, pis sırıtış, vs … Kendi rızasıyla Harvey Weinstein’ın casting couchundan geçtikten yıllar sonra MeToo hareketi ile bunun tecavüz olduğuna karar verip bunu lehine kullanmaya çalışan bir ilgi orospusu. İçi dışından çirkin bir hatun. Düşmanın sikse, düşmanına acırsın ama üstad bu kadına sırılsıklam aşıkmış.

Maalesef, üstadın bir önceki oneitisi de pek kötü. Kendinden yine oldukça küçük ve MMA dövüşçüsü bir kadın. Onunla evlenmiş ve bir kız çocuğu yaptıktan sonra söylentiye göre hatun kendisini spor eğitmeni ile aldatınca boşanmışlar. Bourdain sonradan yaptığı röportajlarda bu boşanma sonrası uzun süre intiharın eşiğinde yaşadığını söylüyor. Bu intihara meyilli hayattan ise Argento’nun aşkı ile çıkmış (!).

Dünyanın en alfa erkeklerinden biri olabilirsiniz ama eğer kafa yapınız mavi haplı ise tehlikedesiniz. Dünya Argento gibi kadınlarla dolu iken disney soslu oneitis aşkına kapılmak, bir erkeği öldürmese bile süründürebilir.

Bourdain kendini öldürdü zira dünyada isteyebileceği her şeye sahip olmasına rağmen ciğeri beş para etmez bir kadından bile eşsiz bir tanrıça yarabilecek oneitis kara büyüsüne inanıyordu.  Argento apaçık hipergamiyi yüzsüzce yaşayacak iken (Bourdain’den kaynak, genç gazeteciden de alfa esansı çekmek) Bourdain instagramdan onun için aşağıdaki foto ile şu mesajı atıyordu :

I ain’t “woke”. I was lucky enough to meet one, truly extraordinary woman – “Uyanık” değildim. Gerçekten olağanüstü bir kadınla karşılaştığım için çok şanslıydım.

Kıssadan hisse, mavi haplı olmayın. Her kadın Argento olmayabilir ama 21. yüzyılın iki on yılını geride bırakmak üzere olduğumuz bu devirde şunu kesin söyleyebilirim : dışarda hayatınızın kadını / oneitis / unicorn olmayı hakedecek tek bir kadın bile yok. Çıkın, ilişki yaşayın, evlenin hatta isterseniz çocuk yapın. Ama hiçbirini aşk ( = muhtaç sevgi) temeli ile yapmayın. Mavi hap çerçevesi ile ilişkiye girmeyin. Mavi hap çerçevesi ile yaşamayın.

Mavi hap öldürür. Alfa olsan da öldürür. Hem de kelimenin gerçek anlamıyla.

Donald Trump – Justin Trudeau

Aşağıdaki fotoğraf, Amerika Birleşik Devletleri başkanı Donald Trump ile Kanada Başbakanı Justin Trudeau’nun görüşmesinden. Politik görüşünüzü bir kenara bırakarak, fotoğraftaki iki erkeğin vücut diline bakın.

Trudeau’nun büzülmüş vücudu, suratındaki tedirgin bakış, ellerini ve bacaklarını sanki karnına yumruk yeme ihtimali var gibi kapalı tutması ve parmakları ile oynaması (ya da oynuyor gibi görünmesi) kendisi ve beta kafa yapısı hakkında çok şey anlatıyor.

Trump ise daha dik, bacakları açık, daha açık bir vücut diline sahip ve ellerini aşağı doğru kasıklarını işaret eder şekilde birleştirmiş. Oldukça rahat görünüyor. Alfa lider erkek pozunda.

Trudeau feminen ve oldukça fazla miktarda social justice zımbırtısına bulaşmış bir mangina. Kafa yapısı tamamen bir beta. Ama adamı hiç tanımasanız bile, bu fotoğraftan feminen bir erkek olduğunu görebiliyorsunuz.

Erkekler neden mavi haplı yetiştiriliyorlar?

Mavi hapın doğuştan gelmediğinden (bazı erkekler karakter olarak buna daha uygun olsa da), bunun bir koşullanma olduğundan bahsetmiştik.  Peki bu koşullanma neden var? Koşullanma aslında feminizmin erkekleri özellikle feminenleştirme kampanyalarından önce de varolan bir olgu. Sorunun cevabı ise, Rollo Tomassi’nin Owed Sex adlı yazısında (aslında Erkek Düşmanlığı Balonu‘nda da biraz bahsetmiştik):

Sağlayıcılık ve kendi karakterine yatırım yapma, maskülen erdem ve hırs gibi cinsel devrim öncesindeki eski düzende yaşayan erkekleri kadın hipergamisinin güvenlik – ihtiyaç kısmına hitap ederek çekici yapan şeyler, artık erkeklerin evlenilecek kadın bulmalarını garantileyemiyor. Eski düzende çekicilik kadın hipergamisinin güvenlik – ihtiyaç kısmına hitap etmekten geliyordu zira o zamanlarda kadın hipergamik karar verme kabiliyeti sınırlı olduğundan, bulunması en az garanti olan taraf bu idi.

Kadınların uzun – dönem güvenlik ihtiyacını önceliklendirmelerinden ilham alan erkeklerin, karşı cinsi etkileyebilmek için bu konuda kendisini geliştirmeye ağırlık vermesi şaşırtıcı değil. Bugünün kadınlarının önceliklendirdikleri “alfa” arzu uyandırıcılığının o zaman önemli olmadığını ya da arzu uyandırmadığını söylemiyoruz. Sadece, eski düzende kadının uzun süreli ihtiyaçlarının giderilmesi konusunda erkeğe bağımlı olması ve bu ihtiyaçlarını karşılayacak erkeği bulmasının önemi, Alfa Siker kısmını geri plana itiyordu.

Bugün problem şu : cinsel devrimden beridir, (beta) erkeklerin çoğu hala eski düzen bağlamına göre yetiştiriliyorlar ve en iyi cinsel strateji diye zamanı geçmiş bir sosyal sözleşmeye ego – yatırımı yapıyorlar.

Fem – merkezci toplumun kolayca inanmasına rağmen, ancak en cahil ve kendini beğenmiş erkekler, kadınların kişisel yatırım, kendini verme ve nezaket karşılığında erkeklere seks borcu olduğuna inanır. Özellikle de hayatı boyunca kadına tapmak, sırf kadın olduğu için birine saygı göstermek ve kendinden yukarı görmek öğretilen çoğunluğun aklından bile geçmez bu borç.

Fakat, eski sosyal düzenin koşullamasının kendilerine öğrettiği “kadın hipergamisinin  ihtiyaç – güven tarafına hitap eden erkeğin kadınlar için çok çekici olacağı masalı” nedeni ile, erkeklerin kafaları karışık ve mesele kendilerine “borçlu” olunan seks konusunda reddedilmeleri değil. Mesele şu : seks, aşk, hayranlık, yakınlık, saygı, vs … gibi ödüllerin kendilerine değil de eski düzenin çizdiği erkek modelinin tam tersi olan adamlara verilmesi.

İlişki yatırımı ve Alfa siker

İlişki yatırımı denilen batıl inançtan daha tam olarak kurtulamamış herkes gidip o konudaki yazıyı okusun. İlişki yatırımı, erkeğin bağlılık ve ödev aşkı ile ilişkisine yaptığı duygusal, fiziksel, finansal, ailesel, vs. yatırımın onu hipergaminin Alfa siker tarafından koruyacağı inancıdır.

Temel olarak bu yanlış inanç, güven ihtiyacı tarafından erkeğe bağımlı kadınların çoğunlukta olduğu ve beta öderin alfa sikere galip geleceğine güven duyulan eski düzen kaynaklı.

Bir erkeğin bu yanlış inanca olan ego – yatırımı, o erkeğin alfayı tanımlarken kendi egosunu süreçten soyutlayarak kadınların gerçekten Alfa arzu uyandırıcılığına sahip erkeklerin etrafında nasıl davrandığını gözlemek yerine, kendi imajına göre Alfa tanımı yapmasına neden olur. Eski düzen betalığın gerçeklerden kopukluğu,  Corey Worthington (namı diğer Alpha Buda) hikayesinde çok iyi görülüyordu:

Corey gibi erkekler kendi öz-değerlerine yatırım yapan ve evrensel olarak bunun takdir göreceğini bekleyen erkekleri çileden çıkarırlar. Bu nedenle utanmazca kuralları ihlal eden bir doğal alfa ile karşılaştıklarında, hınç ile dolarlar. Bu tip bir çelişki karşısında gösterdikleri doğal tepki, alfa terimini kendilerine ve kendi başarılarına en uyan şekilde tanımlayıp, bu adamları dışlamaktır. Ama buradaki asıl çelişki, bu yeniden tanımlanan alfanın, doğal alfa duruşu kadar takdir görmemesidir ki böylece döngü devam eder. Sizin ya da herhangi birinin bir insana saygı duyup, duymamanızın o adamın alfa kafa yapısı ile hiçbir ilgisi yoktur. 3 adet bitmiş evliliğin ve 100+ seks partnerinin alfa kafa yapısına sahip olup olmamak ile ilgisi yoktur. Kafasından bir kere bile aldatma fikri geçmeyen bir sürü saygıdeğer beta var iken, 300 tane kadınla yatmış (fahişeler ya da bir çeşit ün ya da yakışıklılık sayesinde diğer kadınlar) betalar da vardır.

Kadın öncelikli ayıklamalı çiftleşme

“Hayat arkadaşı ararken, kadınlara tavsiyem hepsiyle çıkın : kötü çocuklarla, cool çocuklarla, bağlanmaktan – korkan çocuklarla, çılgın çocuklarla. Ama onlarla evlenmeyin. Kötü çocukları seksi yapan şeyler onları iyi koca olmaktan alıkoyar. Evlilik için, kendisi ile eşit bir partner isteyen bir erkek bulun. Kadınların zeki, fikir sahibi ve hırslı olması gerektiğini düşünen bir erkek. Eşitliğe değer veren ve kendine düşen ev işlerini yapmayı bekleyen ve hatta yapan bir erkek. Bu erkekler varlar ve inanın bana, zaman geçtikçe, onlardan daha seksisi yok”.

― Sheryl Sandberg, Lean In: Women, Work, and the Will to Lead

İronik olarak kadın hipergamisinin iki tarafı arasındaki zıtlığı en iyi gösteren kişi Sheryl Sandberg – Feminen Buyruk ve sınırsız hipergami içinde yetişmiş birkaç neslin sözcüsü ve kişiliğe bürünmüş hali. Sandberg zihnindeki feminen öncelikten ve hipergaminin bencil bir onaylanmasından o kadar bihaber ki, erkeklerin gıkını çıkarmadan genç kızlara verdiği tavsiyedeki rollerini oynayacaklarını düşünüyor. Azıcık insaf duygusu olan bir erkeğin açık açık oynanması tavsiye edilen bu ikili kadın stratejisini reddedeceği (ya da bundan tiksineceği) aklının ucundan geçmiyor.

Yani kısacası, erkekleri seks, sevgi, aşk, ilgi ve saygı iddialarının ve beklentilerinin nedeni kırmızı hap uyanışı değil. Sandberg zihniyetli kadın nesillerinin eski düzene göre koşullanmış beta erkekleri utanmazca sömürmesi ve bir yandan da bu erkeklerin Alfa siker erkeklerle yaptıkları açık aldatmayı görev duygusu ile sineye çekmelerini beklemeleri.

Haftanın öne çıkan uyduları : Haşmetsat, flört1 ve flört2 …

Ekşi’de Haşmetsat adlı uydu erkeği kızın arkadaşını mesajla terslemesi başlığı açmış ve şu konuşmayı yazmış. Siler miler, buraya yazayım:

Başıma gelmiştir. mesajı aktarıyorum.

ben: gunaydin nasilsin ? nasil oldun ?

kız: daha kotu ise gttim 5 dk sonra ciktim

ben: hadiya uzuldum. var mi yapabilecegim bisey

kız: yok saol

ben: aksama kurs var
umarim iyilesirsin aksamakadar

kız: gelmiycm bugn galiba

ben: ozaman ben aksama gelicem zaten
gecerken sana bisey vermek istiyorum
malum senin rahatsizligindan dolayi gorusemedik birturlu
enazindan iki dak kapinin onune inersen sevinirim

kız: hasmet hastayim diyorum ise gttim 9 da 9 5 gece aglaya aglaya cktm diyorum aksam derse gelemeyebilirim yatamiyorm bile diyorum senn derdin bisey vericm bisey soyliycem mi ya atesim var diyorm kafayi yiycem canimin derdindeyim ya dusuncesizligin bu kadari yani

ben: tamam . ben düşüncesizlik yapmak istemedim şuanki durumundan dolayı sen yanlış anladın sanırım beni sen ne zaman kendini iyi hissedersen o zaman görüşürüz. tekrardan geçmiş olsun

kız: ıyi olursam gelcm zaten knusuruz

Haşmet ilk 11de değilsin kardeşim anla artık yazmış bir suser.Haşmet bu atılganlıkla yedek klübesinden de atılacak (ki kötü bir şey değil).

Yörüngedeki tek Haşmetsat değil.

Twitter’da ise Bihter Eyşan Durulay, yörüngedeki uydularını sergilediği bir tweeter paylaşmış.

Flört – 1 ve Flört -2 adını verdiği uyduları, isimlerinden de anlaşılacağı gibi Haşmetsat gibi High Eart Orbitte değil daha yakındaki Low Earth Orbitte dönmekteler. Bu yörüngedeki uydular, esas oğlan kötü çocukluk yaparsa bir omuzda ağlamalık ya da ertesi sabah unutulacak bir sarhoş öpücüklük yakınlıktadırlar.

Heveslenmesinler, low earth de olsa uydu uydudur.

 

Sözlerinin erleri

Geçenlerde 25 yaşında bir genç bana kendi kendisi ile ne kadar hayal kırıklığı yaşadığını anlatıyordu. Bu yeni kızla çıkmaya başlamış, onunla tek eşli uzun süreli ilişki sözü vermişler ve bunun gibi birçok betanın bu tip bir evliliğimsi ilişkiye girerken sahip olduğu soylu niyetler falan … Sorun şu ki elemanın bu “meşru” ilişkisinden önce birkaç aylık bir fuck buddy’si (FB) var ve maalesef bu kızla çıkmaya başlayınca onunla tüm ilişkiyi kesmek zorunda kalmış. Tahmin edebileceğiniz gibi, FB bayağı üzülmüş, çok az duygusal yatırım ile yapılan onca seks yatırımı boşa gittiği için. Eleman yeni kız arkadaşı ile yaşadığı ilişkiyi olması gerektiği gibi devam ettirmeye kararlı imiş ama FB oldukça ısrarcı bir kız çıkmış ve çok daha duygusal olarak bağlanmış, ikisi sonunda “arkadaş kalalım” formülünü bulana kadar.

Bir hafta sonra, elemanın kız arkadaşı ile ilgili şüpheleri olmaya başlamış ve FB de arkadaş ya, bu şüpheleri tartışmak için buluşmuşlar. Bu buluşmanın daha sonra güvenli, rahat bir seks ile devam ettiğini söylemeye gerek yok. Ve bu nedenle de oğlumuz şu an pişmanlık ve hayal kırıklığı içinde. Bunu 25 yaşında bir gencin kendi cinselliği için neyin iyi neyin kötü olduğunu bulma yolu, tek eşlilik ve alternatiflerinin kafasındaki mücadelesinin doğal bir parçası sayabilirsiniz ama elemanın hayalkırıklığının sebebi bu değil :

“Kendimi bok gibi hissediyorum zira 10 yıl önce kendime söz vermiştim, böyle birşeyi asla yapmayacağım diye. Kendime verdiğim tek söze ihanet ettim.”

15 yaşında bir veledin, gelecekteki kız arkadaşı (ya da karısına) sadakat sözü verme “ileri görüşlülüğü” bana ilginç geldi. Tahmin edebileceğiniz gibi gencimiz bana pek dindar biri gibi görünmedi – parmağında da bu söz yüzüğünü göremedim. O zaman neydi bu şimdi?

“Kızları tavlayıp yatağa atabilirim, artık sorun değil. Ama iş ilişkiye geldi mi, kafam tamamen karışık. Ve evet, şimdiki kız arkadaşımla bir şeyler eksik, bunu biliyorum.”

Bu durumu kısmen açıklıyor. Yalnızken alfa, ilişkide iken beta olmak, bugünün feminize olmuş gençliği için çok yaygın bir tema. Yalnızken alfa / ilişkide beta çelişkisi beklenebilir bir şey ama bu hala söz olayını açıklamıyor.

“Bok gibi hissediyorum. 10 yıl önce babam annemi aldattı. Kendime asla babam gibi olmayacağım ve aldatmayacağım konusunda söz verdim. Bu geceye kadar da hiçbir kızı aldatmadım. Kafam karışık, ne yapacağımı bilmiyorum”

Babayı Katletmek

Danışmanlık verdiğim ateşli beta beyaz şövalyeler arasındaki ortak temalardan biri, bunların neredeyse fanatizm seviyesinde kendi “aşağılık herifin teki olan” babalarının tam tersi olma azmi. Devam etmeden belirtmeliyim ki bu elemanların çoğunun gerçekten ciğeri beş para etmez, alkolik ve hem çocuklarına hem de karılarına fiziksel ve duygusal şiddet uygulayan babaları var. Diğerlerinin ise babaları hakkındaki bilgileri, “güçlü ve bağımsız” bekar annelerinden ya da babalarının boşanma sonrası içine düştükleri beta eğilimlerden geliyor. Sebep ne olursa olsun, bu erkeklerin hepsinin misyonu, babalarından daha iyi bir erkek olmak, anneleri korumak ve tabii ki bu anneler arasında ileride çocuklarının anaları olacak kız arkadaşları ve karıları da var. Babalarının kişisel yenilgileri, onların kişisel zaferleri olacak.

Bu modern zaman Oedipus senaryosunun problemi de, Feminen Buyruğun onu çekinmeden kendi avantajına kullanıyor olması. Feminizasyon ve mavi hap koşullaması ile erkek çocuklar, feminen kültür tarafından ne kadar kabul edilebilir olurlarsa o kadar iyi erkek olurlar, beyin yıkamasına maruz bırakılıyorlar. Ve burada cinsiyetler arası sınır bulanıklaşıyor, oğlan çocuklarına bekar anneleri tarafından oturarak işemek öğretiliyor çünkü “senin aşağılık herifin teki olan baban hep ayakta işer ve klozeti kirletirdi”. Daha iyi “erkek”, feminen ve kabul görür erkek, kadın gibi işer ne de olsa.

Babasından nefret eden erkek büyüyünce maskülenden nefret eden yetişkin beta erkeğe dönüşür. Feminen şartlanma acımasız tabii, ama bu şartlanmayı bir erkeğin nasıl olmaması gerektiğinin yaşayan bir örneğinden daha iyi kimse kökleştiremez. Daha önce de belirttim, bu şartlanmalar meşru olabilir, ama sonuçları aynı : kadınlara sürekli “ben diğer serseriler gibi olmayacağım, hele hele de götün teki olan babam gibi hiç olmayacağım” adanmışlığının kadınlar tarafından takdir edilip ödüllendirileceğini sanan bir beta erkek.

Bu aslında Beta Oyununun varsayımı olan “feminen ile ne kadar özdeşleşirsem diğer “çoğunluk” erkeklerden o kadar ayrı ve eşi bulunmaz bir erkek olurum” fikrinin uzantısıdır. Tabii ki kadınların çoğu da bu betanın “daha iyi bir erkek olma sözü”nü takdir etmek yerine kendi doğaları gereği dominant alfa özelliklerinin peşine takıldıklarında, betanın gözünde “düşük kalitede” kadınlar olurlar.

Bahsettiğim 25 yaşındaki elemanın temel çelişkisi budur. Babasının annesi ve diğer kadınlarla deneyimi konusunda daha olgun bir anlayışa evriliyor ve bu onun ergenken doğru olduğunu düşündüğü şeye olan bağlılığı ile çelişiyor :

“Eğer babamdan daha iyi bir erkek olursam, hayal ettiğim gibi aşık olunmayı hakedeceğim ve takdir edileceğim. Böylece de yaptığım bu ilişki yatırımı sayesinde hipergami önemsiz birşey olacak.”

25 yaşında aşamalı olarak farkettiği ise sadece bir insan ve erkek olduğu, babası gibi.

Oedipus’un Ötesi

Tahmin edileceği gibi bu tür uzun süreli bir yatırımdan bir betayı çekip çıkarmak zor bir iş. Kadınların hep olduklarına inandırıldığı gibi olmadığı konusunda birinci el deneyimler yaşasa ve kırmızı hapı alsa da, bu “daha iyi erkek olma” sözü inatçı bir şekilde içinde kalır. Buna sosyal olarak alaya alınan ve küçümsenen erkek imajını ve annesinin babasını sürekli olarak negatif anlatmasını ekleyin, elinizde ölene kadar beta kalmaya aday bir beta kalır.

Fakat, sözünün eri bu erkekleri fişten çekmek yine de imkansız değildir. Acımasız ve deneyime dayanan gerçekler ile ergen bakış açısının bu zehirinden çıkmaları mümkün olabilir. Bu erkeklerde kırmızı hap farkındalığı yaratmak zor bir iş, ama bu erkeklerin iç gözlem yapmaları bir sonraki aşama. Eğer böyle bir baba deneyiminiz varsa “kötü baba”nın ve ona karşı sizin reaksiyonunuzun bir muhasebesini yapmanız ve bunun sizin kadınlarla etkileşiminizi nasıl etkilediğini anlamanız gerek. Sözünün eri bu erkekler için annelerinin de kendilerini reddeden ve böylece de onların ergen varsayımlarını yıkmaya yardım eden kadınlar kadar sıradan olduğunu kabul etmeleri çok zor. Bu tip ergen sözler (bilinçli ya da bilinçsiz) veren erkekleri sarsıp duran iki şey var : kadınları dedikleri ve yaptıkları arasında sürekli olan uçurum ve kendi ergen varsayım ve sözlerinin kendi cinsel yararının karşısında nereye konulacağı konusu

Çeviri : Promise Keepers

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.

Vaka Çalışması – Karım benimle cinsel ilişkiye girmek istemiyor

Aşağıdaki olay, bir erkeğin ne durumda olursa olsun bir kadından ilişki tavsiyesi almaması gerektiğinin kanıtı :

(Yeni baba olmuş bir eleman Mumsnet adlı bir siteye girip doğum sonrasında kendi ile seksten tamamen soğuyan karısı ile ilgili “karım benimle ilişkiye girmek istemiyor” deyip tavsiye istiyor).

Kullanıcı PseudoDad siteye şunu yazıyor : “2.5 yıl önce oğlumuz doğduğundan beridir sadece 5 kere seks yaptık. Bundan önce, tavşanlar gibi sevişmiyorduk ama haftada iki kere seks yapmaktan gayet mutlu idim.” Bu konuyu 6 yıllık “mükemmel” karısına uygun şekilde açmak istediğini söyleyen kullanıcı soruyor : “ne zaman yeter artık diyebilirim?”

Yazısı yüzlerce yanıt alıyor ve kadınlar ona daha fazla ev işi yapması, evlilik danışmanına gitmesi veya şu an kendisi ile ilgilenmiyor olabileceğini kabul etmesi gibi tavsiyeler yazıyorlar.

Mumsnet kullanıcısı monkeysox adama yeterince ev işi yapıp yapmadığını soran ilk kullanıcı. PseudoDad kendi payına düşeni yaptığında ısrar ediyor ama başka bir anne ise “karısının şu an kendisi ile ilgilenmediğini kabul etmesini ve karısı yeniden kendisi ile ilgilenene kadar dişini sıkmasını” tavsiye ediyor. BravoPanda adlı anne de “sırf sen seks istiyorsun diye karının sana seks borcu yok” diyor.

Aslında bir eş olarak hem seks hem de sadece eşinizle seks borcunuz var. Yoksa, çocuğun babasının kim olduğunun belli olması hariç evliliğin bir gereği yok ki.

Oyunun farkında olan okurlar buradaki problemi hemen farketmişlerdir : tavsiye isteyen erkeğin sosyo-seksüel rütbesi, karısının cinsel ilgisini çekemeyecek kadar düşük. Ev işi yapan, karısına saygı konusunda kaygılı ve daha da önemlisi kendisine karşı buzdağı kadar soğuk karısına hala “mükemmel” diyen bir ezik, herhangi bir kadının ilgisini çekemez zaten.

Bu erkeğin yapması gereken 1 yıl önce karısını terk etmekti; 18 ay bir kadının eş olmanın en önemli fonksiyonunu yerine getirmeyerek evliliğe bağlı olmadığını göstermeye yeter de artar bile. Fakat tabii bu talihsiz eleman boşanmaya giderse, büyük ihtimalle boşanma – tecavüzüne (divorce rape) uğrayacak. En büyük zarar kontrolü, bu kadınla bir çocuk daha yapmamak ki zaten o da pek mümkün değil.

Burada asıl ilgi çekici olan ise kadınların verdikleri tepkiler. İlk dürtüleri kadının yaptıklarına kılıf uydurmak. Adama empati pek yok. Gerçi birader, sen de bu soruyu neden kadınlara sorarsın ki?

Bu adam evli kalırsa ne olabilir. Ya da arka planda ne oluyor. Olası nedenlerden ve çok muhtemel sonuçlardan biri şu:

Benim gerçek hayat hikayem şöyle : Boşanmadan önceki yıllarda karım benimle seks yapmayı bıraktı. Seks yapmayı bırakması,  paralelinde benimle ilgili herşeyin ona batması ile çok uyumlu idi (ne giydiğim, şakalarım, vs …) Not : Daha önce de seks, ayda birdi.

Onunla bunu konuşmaya çalıştım ve aramızın iyi olmadığını söyledim. Tepkisi ise aramızda bir problem olmadığını söylemek idi. Ona göre tek problem bendim. 15 yıllık evlilik ve çocuklardan sonra problem benim evlilikten gerçekçi olmayan şeyler beklemem imiş. Kariyeri zaten onun sekse önem vermemesine bir neden idi. Akşamları çok yorgun oluyordu ve çocuklar da sabahın köründe ayakta idi. Haftasonları ise ev işleri vardı ve çocuklara bakmamız lazımdı. Tatiller de zaten çocuklara ayrılan zamanlar idi. Bahanesi de ÇOCUKLARI SEVMİYOR MUYDUM?

Karıma göre benim bir başka problemim de ÇOK HASSAS olmam idi. Seks konusunda sürekli mızmızlanmam da buna işaret idi.

Ne yazık ki, onun hikayesine inanıp bunu içselleştirdim. Kendi kendimi sansürledim, seks konusunda şikayet etmeyi bıraktım ve bunu olduğu gibi kabul ettim. Bana hergün kötü davranmasına toleransım azaldı giderek ama o durumda bile çok şikayet edemedim (mızmız görünmemek için).

Evliliğimizi daha iyi hale getirmek için çabaladım. Pozitif olmak için elimden geleni yaptım, ev işlerini yaptım. Zamanla onun ipleri eline almasına izin verdim. Zaten fiziksel olarak gayet iyi durumdaydım, daha da iyi duruma geldim.

Sonuç? Meğerse karım beni yıllardır aldatıyormuş. Sevgilileri ile haftada 4 veya 5 kez seks yapıyormuş (öğle yemeğinde, otoparkta, plaj kabininde, vs.). Benim mızmızlanmam konusundaki hikayesi sadece beni gölgede bırakıp ilişkilerine devam edebilmek içinmiş. Boşanmanın alevli tartışmalarının sonunda bana söylediği ise evlilik dışı ilişkinin yasak meyveleri çok heyecan verici imiş. En uzun süreli aşığı (3 yıl) sonunda ona aşkını itiraf ettiğinde ise kahkaha patlatmamak için kendini zor tutmuş (başka bir alevli tartışmada ağzından kaçırdığı üzere).

Kıssadan hisse :

1) İçgüdülerinize güvenmeniz lazım. Hatun herşey yolunda derken bile bir hinlik olduğunun farkında idim. Geçen sene karımın duygusal olarak tamamen soğuk hale gelmesini görmezden geldiğim için suçlu bile hissetmeye başlamıştım.
2) Ayak paspası olmayın … Kendi isteklerimi çok bastırdım.

AFC Sosyal Gelenekleri

Daha önceki yazımızda Average Frustrated Chump – Ortalama Umutsuz Salak (AFC) kavramından ve AFC’lerin karakteristik özelliklerinden bahsetmiştik. Bu yazıda ise AFC zihniyetinin sosyal geleneklerinden bahsedeceğiz. AFC sosyal geleneklerine “rasyonelleştirme” de denilebilir fakat bu şekilde adlandırmak bu kalıpların sosyal geleneklerce beslendiği gerçeğini es geçebilir. Bir önceki bahsettiğimiz yazıdaki karakteristik ve zihniyetler önemli ama burada bahsedeceğimiz geleneklerin farkı toplum tarafından (genelde her iki cinsiyet tarafından) aslında pek de rasyonalitesi olmayan AFC davranışlarını rasyonelleştirme adına dayatılmaları. Bir önceki yazıdaki karakteristik özellikler belirti ise, bu yazıdaki gelenekler hastalığın kendisi.

Şimdi AFC zihniyetini besleyen en yaygın sosyal geleneklere değineceğiz. Bu gelenekleri içselleştirme prosesinin en temel öğelerinden birinin bunların tartışmaya açık olmayan şeyler olması.

“Kaliteli” kadın miti

Manosphere dünyasının bitmek tükenmez temalarından biri kaliteli kadındır. Kaliteli kadın nasıl tanımlanır temalı bu zihniyet kadınları da ikiye ayırır : kaliteli kadın ve orospular. Sanki bu ikisi arasında grinin türlü tonları yokmuş gibi.

Kaliteli kadın kavramı, bunu kullanan her erkeğin objektif kriterleri ile şekillenir. Erkeğin kendi istediği kalıba uyan kadın (ki Disneyvari bir idealizasyondur bu istediği kadın) kaliteli olur, kendi ulaşamayacağı ve tavlayamayacağı ya da kendine yüzvermeyen, terk eden kadın ise kolayca orospu kategorisine atılır. Şimdi ortamda gerçekten kötü karakterli ve ciğeri beş para ermez kadınlar da olduğunu inkar etmeyeceğim ya da bu tür davranışları eleştirmeye karşı çıkmayacağım. Demek istediğim karşısındaki etten kemikten kadını kafasındaki varolmayan ama güçlü bir ideale sokuşturmaya çalışmak ve buna uymayan ya da bu idealin varsayacağı şekilde davranmayan kadını orospu diye yaftalamak tipik ve yaygın bir AFC davranışıdır.

Bu kafanın ahlaksızlığı bir yana, pratik zararı çok büyüktür. Zira bu kaliteli kadın / orospunun teki zihniyetine kendini kaptırmış AFC (ya da Kırmızı Haplı), kendini kaliteli kadın algısına hapseder. Örneğin bir AFC arayıp arayıp sonra kaliteli bir kadın bulur ki aslen bu kadın kendisi ile cinsel munasebete girmeyi hasbelkader kabul etmiş bir kadından başka birşey değildir. Bu elemanlar temel olarak oku atarlar, okun saplandığı yerin etrafına hedef dairelerini boyarlar ve kendilerini hedefi tam 12den vurduklarına inanırlar.

Kaliteli kadın mitine hapsolmuş ortalama AFC, kadınını ya da daha elde edemediği kadını bu hayali ideale sokuşturmaya çalışacaktır. Kadın kendine ne yaparsa yapsın dizinin dibinde fino köpeği gibi karşılıksız bir sevgi ile bekleyecektir. Kendi etten kemikten kadının erkeğin erkek adam olmamasına verdiği doğal tepkileri “kancık orospu” davranışları olarak algılayacaktır.

Peki bu kavram neden sosyal gelenektir? Çünkü kaliteli kadın – orospunun teki ikilemi tartışmaya açık değildir. Sokaktaki AFC’ye bir erkek için binlerce kadının olduğunu, ilişkide olduğu kadının hayatının kadını, ruh ikizi falan olmadığını anlatmaya çalışın bir. Hele “onsuz yaşayamam” dediği kadınsız pekala yaşayabileceğini, “kalbinin en derinlerinden gelen aşk”ının aslında kafasındaki ideal kadın masalına olan sofu inancından kaynaklandığını söyleyin. Unutamadığı eski kız arkadaşını yeniden elde etmeye çalışan AFC’ye eski sevgilisinin hayatından gelip geçen sıradan bir kadın olduğunu, kaliteli kadın miti ile idealleşmiş olmasından başka bir özelliği olmadığını anlatın. Size kalpsiz bir göt muamelesi çekip çenenizi kapayacaklardır.

Teğet geçen mermi masalı

Ömrü hayatımda 40 kadınla yatmışımdır ve ne bunlardan birini kazara hamile bıraktım, ne de bir hastalık kaptım. Bunun yanında hayatındaki tek kaçamaktan belsoğukluğu kapan birini de gösterebilirim. Yani yüzlerce kadını düdükledikten sonra tek bir hastalık olmadan hayatına devam eden bir erkek de olabilirsiniz, gerdek gecesinde hastalık kapan bir bakir de. Tek eşli ilişkinin hastalık kapmanın önünde engel olduğunu düşünen zihniyet de sosyal gelenektir. Evet bu istatistiki olarak doğrudur. Fakat düzenli korunan biri iseniz cinsel yoldan bulaşan hastalıktan ölme şansınız kanserden, obeziteden ya da kalp hastalığından ölme şansınızın yanında çok küçük bir şanstır.

Bu yazdıklarım her ne kadar karakter linci şeklinde sosyal saldırıya uğrama şansımı arttırsa da demek istediğim şu : Daha az partnerim olması sayesinde hastalık kapmaktan korunuyorum mantığı, daha çok partnere zaten sahip olamayacak AFC’nin rasyonelliştirme bahanesidir ve toplumca da desteklenir. Tipik bir gereksinimin erdem haline gelmesidir.

Lokasyon, lokasyon, lokasyon

Kaliteli kadın – orospunun teki mitinin bir devamı da bar veya gece kluplerinde sadece yollu ve kalitesiz kadınların bulunabileceği inancıdır. Bu tipik bir AFC ak-kara düşüncesidir ve a) genelde eşleştikleri “kaliteli” kadının da buralara gittiği gerçeğinin es geçer ve b) kriterlerin altında bir kadınla pekala kütüphanede ya da muhallebicide de tanışabilirsiniz.

Burada asıl problem tipik bir AFC’nin bar ya da klüpte kız tavlamanın zor olması ve AFC’nin bu zorluğu aşacak sinir gücüne ve yeteneğe sahip olmamasıdır. Bar ortamında a) çok daha fazla rekabet vardır ve b) reddedilmeler genelde üçüncü şahıslarca da görülür. Bu kadar rekabetin ve gerçek zamanlı yenilginin (bolca da fırsat olmasına rağmen) hızına ortalama AFC’nin duygusal gücü yetmez. Bu yetersizliği maskelemek için böyle yerleri ve böyle yerlere takılan kadınları kötüleyen AFC bir taşla iki kuş vurduğuna inanır – hem egosunu gerçek reddedilmeden korumaktadır hem de bu düşüncesi sayesinde toplumun ahlak geleneğine yaltaklanır.

Ben diğer erkeklerden farklıyım miti

Bu muhtemelen en tehlikeli AFC miti.

Hepimiz, kendimizin eşsiz ve özel olduğumuzu düşünmeyi severiz. Bu hoşa giden bir düşünce ama bizim eşsizliğimizin onu takdir edecek birileri yoksa bir önemi yoktur. Hepimiz bir şekilde güzel, iyi, başarılı olduğumuzu düşünmekle kalmaz, bunun takdir edilmesini de bekleriz. AFC açısından fikir şudur :

AFC, kadının ağzından çıkan karşı cins kriter ve beklentilerine mümkün olduğu kadar uyarak ve kendisini bunlara uymayan bazı varsayımsal “diğer erkekler”e üstün bir pozisyona koyarak özel olduğunu ve bunun da kadın tarafından takdir edileceğini düşünür.

Bu düşünce, diğer AFC sürüsü (ve toplum geneli) tarafından takdir görür ve beslenir. Sevgili AFC’miz kendini kadının istediğini söylediği kalıba sokuşturmak için canı gönülden çabalarken diğer AFCler ve kadınlar tarafından gazlanır ve desteklenir. “Ah Orhancığım, sen (canımı yakan) diğer erkekler gibi değilsin, ne tatlı”. Evet, bunu kendisini uydu erkek yörüngesine fırlatırken o can yakan erkeklerden bir sonrakinin kucağına atlayan hanım kız bile pohpohlar. AFC’mizi  nasıl suçlayabilirsiniz? Kendisi iyi çocuk olmasının erdemine ve sonunda kazanacağına inanırken tüm toplumda onu doğrular (Daha önce de bahsettiğimiz gibi kadın 30lu yaşlarında artık can yakan çocuk tavlayacak güzelliği kaybedip de Orhancığımızı yörüngeden nikah dairesine indirdiğinde, Orhancığımızın iyi çocuk ısrarı cidden kazanmış görülür.)

Sonuç

Erkeklerin 95%si, kemiklerimize kadar işlemiş bir sosyal geleneği yaşattıklarını, onun yazılı senaryolarını papağan gibi tekrarladıklarını bilmeden bu yukardaki gibi düşünceleri canı gönülden savunurlar. Dünya’nın en etkili sosyal gelenekleri, dışardan dayatılanlar değil, öznelerin içselleştirip eleştirmekten kaçındıkları (eleştirilmesini duymaya bile tahammülleri olmayan), kendi doğal dürtülerini kendi kendilerine bastırıp uyguladıkları sosyal geleneklerdir. Bu gelenekler aynı zamanda buna azıcık uymayacak gibi olanların diğer öznelerce herhangi bir tepe otorite olmadan bastırılmasına neden olan güçlü geleneklerdir(*). Bu işte, The Red Pill‘e isim babası olan Matrix’tir.

AFC sosyal zihniyeti her zaman erkeklerce ortama sürülmez. Birçok durumda bu zihniyeti piyasaya süren bir kadındır ve AFCler buna karşı çıkacak cesaretleri olmadığından ama daha çok komik “kadınların suyuna gidiyim belki biri sevimli bulur ve verir” mantığından kadının peşine takılırlar.

Pozitif erkeklik konusunda atabileceğiniz en iyi adım, AFC zihniyeti ile aranıza mesafe koymak ve ona eleştirel gözle yaklaşmaktır. Birçok erkek AFC sosyal geleneğinin bir örneği ile karşılaştığında buna karşı çıkıp mağara adamı suçlamasını göğüsleyecek kadar taşaklı olmasa da, bu tür bir fırsatta kendinizi gerçekten “diğer erkekler”den farklı kılmak çok yararlıdır.

(*) – Mahalle Baskısı diyelim ve rahmetli Şerif Mardin‘i analım.

 

 

Fotoğraftaki alfa ve beta

Belli ki fotoğrafı çeken bunlara bu pozu verdirmiş. Ellerini beline koy, kafanı çevirip omuz üstünden bak. Bir erkek için bu fotoda gay görünmeme imkanı sıfır.

Erkeklerden biri uymuş. Kendisi fotoğraftaki beta.

Erkeklerden birinin sikinde değil. Muhtemelen gözü başka bir hatunu keserken elini kızın poposundan çekmeye bile gerek görmemiş. Kendisi fotoğraftaki alfa.

Fotonun hikayeyi bilmiyoruz ama muhtemelen şu kuralın geçerli olduğu bir durum : sana söyleneni yapmak = beta. Kendi bildiğini okumak = alfa.