Eski sevgiliye yedek lastik olmak – Vaka Çalışması

Merhaba. Eski kız arkadaşımla 6 yıllık bir ilişkimiz vardı. Ara ara tartışmalarımız olsa da mükemmel bir çifttik.

Mükemmel bir çifttiniz ama seni terk etti? Bakın ilişkiniz çok güzel olabilir ama bu tür çok fazla yüklü kelimeler kullanan adamlar genellikle ilişkinin gerçekliğine gözlerini kapamış ve bir çeşit masal dünyasında yaşıyor oluyorlar.

3 ay kadar önce bir arkadaş etkinliğinde bir erkekle karşılaştı. Bana bu adamdan gereğinden fazla bahsedince kıllanmıştım ama bir şey söylemedim.

Karakter problemi olan kadınlar bunu çok yapıyorlar. Sizin yerinize geçecek adamı ayarlarken ondan size konuşmadan edemiyorlar. Bir çeşit “bak ayağını denk almazsan yerine geçecek adam hazır” göz dağı ya da “ama ben sana böyle biri var diye söylemiştim, o sadece arkadaşım abartma kısmına inanan sensin” gibi bir vicdan rahatlatma var sanırım. Kız arkadaşınız bir adamdan özellikle yeni tanıştığı bir adamdan kötü olarak bile fazla bahsediyorsa dikkatli olun ve “başka bir erkekten bu kadar bahsetmesi çok rahatsız edici, sinirimi bozmaya başladın” diye karşı mesajı verin yani dolaylı olarak, ultimatum vermeden “ayağını denk almazsan terk edilen sen olacaksın” deyin. Çünkü bu tür bir yola girmiş ve çenesini tutamayan kadınlar, genelde sizin onu bırakıp gidebileceğinizi hiç hesaba katmazlar. Tabii bu uyarıdan sonra da radarları açık tutun.

Bir ay kadar sonra eskisi gibi hissetmiyorum, zamana ihtiyacım var diyerek benden ayrıldı. Kendisini ikna etmeye çalıştım ama başarılı olamadım.

Kendisini ikna etmeye çalışman “başarısız olmana” katkıda bulundu.

3-4 gün sonra fikrinin değişmeyeceğini gördüm ve kendisini arayıp sormayı bıraktım. O zaman no contact kuralını bilmiyorum ama belki de başkasının kollarına atlamış kızı arayasım gelmedi açıkçası. Bir daha da arayıp sormayı planlamıyordum.

Hep derim, iletişimi kes kuralını ilişki içindeki adamlar bilmeli, ilişki bitmeden öğrenilmeli 🙂

Evet, eski kız arkadaşına iletişimi kes kuralını uygulamanın faydalarından biri de, belki de başkası ile olan bir kadını arayıp kendini küçük duruma düşürmemen.

Bir hafta sonra beni aradı ve her şeyi nasıl mahvettiğini söyleyerek ağladı.

Şimdi sen tabii bu aşamada kızın daldan dala atlayıp atlamadığını bilmiyorsun. O nedenle kızın atladığı dalda umduğunu bulamayıp sana ulaşmış olabileceğini varsayman en iyisi olurdu. Erkeklerin çoğu zayıf ilişki davranışları sergiler yani yeni eleman zayıf davranırken, sen iletişimi kesip hayatına devam ederek güçlü davranıyorsun. Aranızda 5 yıllık duygusal bağ da olunca, soluğu senin yanında almak istiyor.

Bunu bana neden söyledi bilmiyorum ya da neden aradı. Ama onu teselli ettim.

Sakince, “evet her şeyi mahvettin, hayrola düzeltmeye mi niyetin var?” gibi bir şey söyleyebilirdin. Unutma, daldan dala atlamış olabilir ve bunu öğrenmen önemli. Zira aranızdaki geçmiş ne olursa olsun daldan dala atlayan kızı geri almayın derim. Bunun yanında, daldan dala atladığı için onu geri almayacağınız gibi bir renk de vermeyin zira yalan söyleyebilir. Eğer bu konuda dürüst davranırsan bunu zor da olsa aşabilirim ama kendim öğrenirsem hiç şansın olmaz moduna girin.

Ama bunlar kız sizden yeniden ilişki isterse konuşulacak şeyler, yoksa bunların konusunu açmayın.

Ertesi gün onun evine gittim. Bana daha önce bahsettiği bu çocukla buluştuğunu ve öpüştüklerini söyledi. Ben mahvoldum ama utanarak söylüyorum, neredeyse onunla bir yere gitme, benimle gel moduna geçtim. Bu da dün bana ağlayan kızın bana daha soğuk davranmasına neden oldu.

Maalesef bu kız burada bitti. Düşünsene. Adamla öpüşmüş, bir şey olmuş, geçici bir kötü hisle seni aramış ama sonra adamla devam etmeye karar vermis. Resmen başkası için terk ettiği eski erkek arkadaşını duygusal yastık yapmış. Orada “yeni biriyleysen benimle görüşmen uygun değil, bana bir daha ulaşma” deyip kalkman lazımdı.

Neyse baktım soğuk, kararını vermişsin, bana bir daha ulaşma dedim ve evinden ayrıldım.

Bu artık onun kararı değil. Seni seçse bile geri alma. Bir kadın iki erkek arasında kaldıysa, o iki erkek de o kadını bırakmalı.

Ama bana mesaj atmaya devam etti. Sıcak ve yer yer beni özlediğini söyleyen mesajlar atıp durdu.

Kız başkasıyla ama ondan peke min değil. Seni de yedekte tutuyor. Bir kıza yedek lastik olmak zaten kötü bir şey ama eski sevgiliye yedek lastik olmak çok daha kötü bir şey.

Sen en fazla bir veya iki kere onu “başkasıylasın bana ulaşıp durma” diye uyardıktan sonra dinlemiyorsa engellemeliydin. Normalde ilişki sadece 2-3 aylık bir şeyse “başkasıylasın, bana ulaşıp durma. Ondan ayrılırsan beni ara ve o zaman hala boştaysam bakarız” diyerek kızı tabağa al derdim ama kızla 5 senelik tarihçe ve yoğun duygular nedeniyle tamamen bırakman en iyisi.

Sorun şu ki sen sana ulaşmasını umut sanıyorsun. Evet, o adam olayı batırırsa sana gelmek için seni yedekte tutuyor, aklını işgal ederek onu geride bırakmanı ve başka birini bulmanı engellemeye çalışıyor. Ama bunu seni istediğinden değil, lazım olursun diye kenarda tutmak için yapıyor. Buna izin vermemelisin.

Eğer buna izin verirsen ve diğer eleman zayıf biriyse ya da kızla ciddi ilişkiye yanaşmayan biriyse, bazen sana çok yaklaşıp bazen ona giderek aranızda gidip gelmeye çalışabilir.

Sağlıklı karaktere sahip bir kadın böyle bir üçgen yaratmaz. Sağlıklı karaktere sahip bir kadın seni terk ederdi, 4-8 ay ayrılıktan iyileşir ve sonra birini bulmaya bakardı.  Eskiden beri mi böyleydi sonradan mı böyle oldu bilmem ama bu kız bundan sonra ilişkiye değil sokaklara ait. En azından bu kızla ilişkiye girecek gerizekalı sen olma.

Erkeğin karakteri iyi zamanlarda, kadının karakteri zor zamanlarda ortaya çıkar derler. Gerçekten de karakteri bozuk birçok erkek parayı ve kolay hayatı bulduğunda aldatır, daldan dala atlar. Karakteri bozuk birçok kadın da parasız ve zor hayatı gördüğünde aldatır ya da daldan dala atlar.

Ben ne yaptım biliyor musunuz? Onun peşinde koştum. Beni seçmesini istiyordum.

Of, çok kötü çok!

Bu onu daha da itti.

Bazen birçok erkeğin betalığının onu aynı zamanda koruduğuna inanıyordum. Masal dünyasında yaşadığın için betalık yapıp kızın karakterini ortaya çıkarmasan kızla devam edebilirdin ya da sana geri dönebilirdi. Allah korusun evlenebilirdiniz.

Sonunda bana o çocukla sevgili olduklarını söyledi. Bir kere daha yıkıldım.

Kendini daha da gömecek kadar zayıf davrandığından, muhtemelen daha beter yıkıldın. Ama iyi tarafından bak. Sen, seninleyken daldan dala atlayan, muhtemelen aldatmış olan kızdan kurtuldun. Öbür eleman ise kendisiyle görüşürken eski sevgilisine iş atan kızla sevgili oldu. İhale ona kaldı. Sen kurtuldun, o zavallı hala o kızla.

Videolarınızı izledikten sonra nasıl bir embesil olduğumun farkına vardım. Yine iletişimi kestim. Tahmin edeceğiniz gibi bana yeniden ulaştı ve biraz konuştuk.

Eski kız arkadaşınız biriyle beraberken size ulaşıyorsa ona bunun yanlış olduğunu ve sizi bird aha aramaması gerektiğini söylemeniz gerektiğinden daha önce bahsetmiştim. Keşke o podcastı da dinleseydin.

Ertesi gün onu erkek arkadaşıyla gördüm. Beni gördü ama görür görmez kafasını çevirdi. Kalbim duracak gibi oldu. Gece ise beni aradı.

Öbür adam yerinde olduğunu düşünsene. Kız arkadaşın eski erkek arkadaşını senin yedeğin olarak tutuyor. İletişimi kes kitabını okuduğum için ona sakin ama neşeli davrandım, konuşmayı kısa kestim. Ama erkek arkadaşı olduğu için buluşmaya davet etmedim.

Doğru yapmışsın ama yetmez. Ona erkek arkadaşı varken sana ulaşmamasını, yeni erkek arkadaşına odaklanmasını söyle ve bir daha sana ulaşırsa da onu uyardığını söyle ve engelle. Bu saçmasapan üçgenin bir köşesi olarak kalma.

Ve o adamı bırakıp sana gelirse bile bu kızı alma. Sadece seks veya takılmak için bile görüşme. 5 yıllık bir ilişki böyle bitti ve bu kadar tarihçen olan biriyle takılma. Bunu ona söyleyip söylememek sana kalmış. Kız adamı bırakıp sana yeniden gelirse egonu biraz daha okşamak istiyorsan onu geri almayacağını ona söyleme.

Onu anlayan tek kişinin ben olduğumu, arkadaş olarak kalmayı umduğunu söyledi. Ona arkadaş kalamayacağımızı, benimle olmak isterse beni aramasını söyledim.

Hayır. Arkadaş kalamazsınız. Yukarıda dediğim şeyi söylemen yeterli. Ekstra arkadaş kalamayızı söylemene gerek yok. Ayrıca bu kızı yeniden alamazsın. O nedenle seninle olmak isterse seni aramasını istemen yanlış.

Kız resmen sana kırıntı atarak seni yedekte tutmaya çalışıyor. Muhtemelen yeni eleman o kadar da iyi değil. Kız maalesef mide bulandırıcı bir karakter. Sen de maalesef eski kız arkadaşının yedeği olmaya gönüllüsün gibi.

Bu kızı geri alırsan, aranız iyiyken sadık olabilir, aranız kötüleştiğinde, zor zamanlarda yine aynısını yapar. Bu sefer daha emin bir şekilde yapar zira bir kere seni başkası için terk edebildiğini, seni yedekte tutabildiğini ve işler iyi gitmezse sana dönebildiğini görmüş olur.

İkimiz arasındaki şeyin çok özel olduğunu ve beni kaybetmek istemediğini söyledi.

Bu saçmalığı daha fazla dinleme. Yedek lastik olman için kırıntı atıyor. Tamam sizin 5 senelik bir ilişkiniz vardı ve yeni eleman ile birkaç aydır beraber. Yani sana olan bağı daha güçlü olabilir ama sonuçta o adamla beraber ve seni yedekte tutuyor.

İkimiz de 29 yaşındayız ve benden önce sadece bir erkek arkadaşı vardı.

Az erkekle beraber olmuş olması, sadakate değer veren bir kadın olacağı ya da öyle kalacağı anlamına gelmiyor maalesef. Bu tür riskleri azaltabilir ama yok etmez.

Beni sevdiğini ve hep seveceğini söyledi.

Yuh. Seni sevse seninle beraber olurdu, başkasıyla değil.

Aslına bakarsanız, öbür çocuğu gördüğümde, benim daha avantajlı olduğumu anladım. Karakter olarak beta birine benziyor, ben daha uzun ve yapılıyım.

Allah aşkına bir kız için başkası ile sidik yarıştırma. Ne konuda avantajlısın? Sokaklara ait bir kadını kız arkadaşın yapma konusunda mı? İkiniz de birbirinizden betasınız işte. Tipin, boyun tamam ama karakterin? Asıl önemli olan o.

Bundan sonra nasıl hareket etmeliyim?

Bu kıza bir daha sana ulaşmamasını söyle, dinlemezse engelle. Bundan sonra tamamen kendine odaklan. 5 senelik ilişkiden sonra 4-5 ay birini istememen normal ama zaten aylardır ayrısınız. Kısa süre içerisinde piyasaya bu kızdan daha iyisini bulacak şekilde dön. Daha iyisini aramana gerek yok. Şu beta karakter ile bu kızı bulduysan, biraz daha erkek adam oldun mu daha iyisini otomatik olarak bulursun.

Daha iyisi derken sadece fiziksel ve feminenlik açısından söylemiyor. Karakteri iyi ve sadakat konusunda güven verebilecek birinden bahsediyorum. Zira bu iki alanda bu kızın çıtası yerlerde sürünüyor.

Aslına bakarsan eski sevgilisi taarafından terk edilen birçok erkek, iletişimi kes kuralı ile ayrılık acısını atlattığında ve eski sevgilisi geri geldiğinde, artık onu beğenmiyorlar zira eski hallerine göre çok daha iyi durumda ve daha iyisini çekecek birine dönüşüyorlar.

Bu kız seni yörüngede tutmak için sana bir sürü umut kırıntısı atmaya çalışacak. Bunları yeme. Bu adamı bırakıp kapında ağlasa bile bu kızı bir daha alamazsın. O tarafta adam umduğu gibi çıkmadığı için umduğu gibi birini bulama kadar sana sığınmayacağına emin olamazsın.

Biliyorum 5 seneyi bırakmak zor ve kızın belki de daha önceki geçmişi temiz. Ama unutma, kızın geçmişi artık temiz değil. Seni biri için bıraktı, yeni sevgilisinin arkasından seni yedekte tutmaya çalışıyor, vs. Kötü karakter geçmişi var artık.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

İlişkide “güçlü” erkek rolü yapmaktan yoruldum – Vaka çalışması

Abi selam. Kız arkadaşım ile 3 aydır görüşüyoruz ve ilk cinsel ilişkimi onunla yaşadım.

Kız arkadaşım haftanın iki günü amatör olarak yaptığı sporun eğitimi ile uğraşıyor. Haftasonunun ise ailesi ile geçiriyor. Spora gittiği akşamlar çok yorgun oluyor ve eve geçer geçmez uyuklamaya başlıyor. Bu günlerde onunla buluşmuyorum zira bir anlamı olmuyor.

Doğru. Spora gittiği 2 gün buluşmanız için uygun günler değiller.  Buluşmalarınızı diğer haftaiçi günlere ayarla (bazen de haftasonu ailesinden ayrılsın gelsin).

Fakat kalan günlerde de sıklıkla arkadaşları ile çıkıyor. Bu da açıkçası benim hoşuma gitmiyor.

Haftada 2 kere buluşmanız yeterli. Arada da biraz mesajlaşır ya da görüntülü konuşursunuz. Geri kalan zamanda da kızı unutup işine gücüne bakarsın.

Bu aralıklarda birçok erkeğin yaptığı hata, “şimdi ne yapıyor acaba?”, “beni düşünüyor mu?”, “benim onunla olmamı ne kadar istiyor?” vs. gibi feminen sorulara kapılmaktır, özellikle de kızdan saatlerce ses soluk çıkmazsa. Bunlar adama oturduğu yerde, ilişkide kendi ayağına sıkmasına neden olacak duygusal yatırım yaptırır. Sen bu hatayı yapıyorsun.

Bu sıklıkla oluyor ve ben de “bugün görüşmek istiyordum, bana ayıracak zamanın yok sanki” gibi çıkışlar yapıyorum.

Kız arkadaşları ile dışarı çıkıyorsa “tamam bebeğim, Perşembe’ye, gelecek haftaya vs. görüşelim, seni görmek istiyorum” dersiniz, buluşmayı ayarlarsınız ve kendi hayatınıza odaklanırsınız.

Sen ise hayatını yaşayan erkeğin kendisini sevip sevmediğinden emin olamayan kadın gibi davranıyorsun. Umarım üstüne bir de trip atmıyorsun. İlişkide kadın beraber zaman geçirmek için erkeğin ilgisini daha çok kovalamalı, erkek bunu yaparsa ilişkinin kadını olur.

Benim kendi yoğun iş tempomu da eklersek, haftada sadece 2 kere görüşebiliyoruz.

Normali ve yeteri o birader? Daha ne istiyorsun. Kız arkadaşın var ve haftanın 5 günü özgürsün de.

İlişkimizin ciddiyeti konusunda endişeliyim.

Zihin yapın gerçekten de erkeğinin daha fazla ilgisini ve zamanını isteyen kadın modunda. İkinizin de bir ilişkiye kapanması, ilişkinin ciddiyeti konusunda kafa yormak bir erkeğin işi veya yapacağı şey değil. Kadının işi bu.

Onunla daha fazla vakit geçirmek istiyorum zira onunla gerçekten uzun süreli ve ciddi düşünüyorum. Bunu nasıl sağlarım?

Tamamen feminen zihin yapısına geçmişsin. Bağlanma, daha fazla ciddi ilişki, ilişki etiketleri, vs. düşünüyorsun. Partnerini ilişkiye kafesleme ile uğraşıyorsun.

Normalde bir erkek ilişki istese bile ciddileşme konusunda yavaş ve dirençlidir, kadın ise bunu hızlandırmak için çabalar. Sizin ilişkinizde sen kadın rolünü oynamaya çalışıyorsun ama şunu unutma ki heteroseksüel kadınlar erkeklerden hoşlanırlar, kadınlardan değil. Erkek adam sitesine gelmiş, kadın gibi davranmakta daha da ustalaşmak istiyorum, nasıl daha fazla kadın gibi olabilirim diyorsun?” 😀

Ona bunu söylemiyorum tabii ki. Bunun muhtaç ve kadınsı olduğunu biliyorum.

Söylesen dha kötü tabii ki ama kadınlaşıp kadınlaştığını saklamaya çalışmak yerine erkek zihin yapısına geri dönsen? Zira bir süre rol yapabilirsin ama yeterince içselleştirmeyi beceremezsen bir yerde patlarsın.

İkinci sorum şu: Ben haftada 2-3 kere mesajlaşma başlatıyorum.  Geri kalan günlerde de onun bana mesaj atmasını bekliyorum. Doğru mu yapıyorum? Bu şekilde benden daha fazla hoşlanır değil mi?

Fazla robotlaşmadan onun sana daha fazla ulaştığı bir tempoyu koruman yeterli. Ama zihin yapın çok fena. Daha çok nasıl hoşlanır, daha çok nasıl sever diye manipülasyon yapma modundasın.

Mesajlaşmamızı çok kısa tutup buluşma ayarlıyorum. Şu ana kadar buluşma tekliflerini çoğunlukla kabul etti.

Kız arkadaşın, genelde buluşma ayarlayabilmen normal değil mi? Ayrıca bu devirde günde toplam 20 – 30 dk mesajlaşmak norm oldu, sadece buluş, hemen hiç mesajlaşma devri geçti.

Beni kaybetmekten korktuğunu birkaç kere dile getirdi.

Bu normal ama bunu duyunca hemen sadakatını ispatlamaya çalışan efendi erkeğe dönüşmeye kalkma.

Sorun ne diyeceksin? İlişkimizin başında bana çok daha fazla ilgiliydi. Ne zaman görüşeceğiz diye sorup duruyordu. Son zamanlarda ise bunu çok fazla yapmıyor.

Bunu ara ara duyuyorum. Abi eskisi kadar mesaj atmıyor, ne zaman için görüşmek istemiyor, vs. Sen eskisinden fazla mesaj atıp, buluşmak istediğin için olmasın? Yani kız her ulaştığında buluşma ayarlamaya başladıysan, neden ne zaman görüşeceğiz diye yakınsın? Seni aradı mı otomatik olarak görüşebileceğini biliyor.

Aslında her ulaştığında buluşma ayarlamam, onun ilgisinin azalmasına tepki olarak ortaya çıktı. Ne zaman görüşeceğiz dememesi beni kaygılandırdığı için sanırım.

Ama eğer ilgi azalması olduğundan şüpheleniyorsan, çok fazla ulaşılır olduğundan olabilir. Her ulaştığında buluşma ayarlama. Ayrıca çok fazla feminen düşünceye, onay ihtiyacına dalmışsın. Bunları da ister istemez yansıtıyor olabilirsin.

Ama temel problem, kaygıya kapılıp sürekli görüşmek istiyor olman. Bir daha sana ulaştığında buluşma teklif etme. Bak bakalım ne zaman görüşeceğiz diyor mu?

Gördüğün gibi muhtaç ve kendine güvensiz hissediyorum. İlişkiyi düşünüp duruyorum. Buraları okumasam muhtemelen bunu onun üstüne kusardım ve terk edilirdim. Ama okumama rağmen içte aynı eski benim. Dışta rol yapmaya devam ediyorum.

İçsel değişimin, davranışsal yol ayrımlarındaki tercihlerinin daha özgüvenli, daha az muhtaç ve rahat yönde olmasıyla zaman içinde gerçekleşecek. Örneğin zayıflıklarını kıza kusmak ile kusmamak ayrımında kusmamayı tercih etmen, seni bu yönde değiştiriyor. Ama yetmez. Örneğin sana ulaştığında kaygın nedeniyle buluşma ayarlama ya da kaygısı olmayan biri gibi aramama yol ayrımında, her ulaştığında buluşma ayarlamamayı seçmen, o gün meşgul olduğunu söylediğinde buluşmakta ısrar etme – etmeme ayrımında ısrar etmemeyi seçmen, oturup ciddi ilişkiyi ilerletmek için ne yapmalıyım, beni daha çok sevmesi için ne yapmalıyım düşüncelerine boğulduğunda “oğlum kadınlaşma, işine bak” diye kendini yaptığın şeye odaklanmaya zorlaman, vs. Bunlar seni içsel olarak da değiştirecekler. Ama bu zaman alacak ve aslına bakarsan belki bir iki ilişkiyi eline yüzüne bulaştırmanı da gerektirecek.

İçselleştirme, yapmaman gerektiğini bildiğin halde kaygı ve korkuya kapılıp yaptığın, yapman gerektiğini bildiğin halde kaygı ve korku nedeniyle yapamadığın şeyleri düzenli olarak yapmamaya veya yapmaya başladıktan sonra, zaman içinde olacak.

Bunun yanında, bir erkek olarak ilişkide istediğin şeyleri, ilişkinin kadını olarak alamayacağını, tam tersine elindekileri ve daha fazlasını da bu şekilde kaybedeceğini öğren. İlişkide feminenleşmek sana her zaman kaybettirecek, kazandırmayacak. Ortada bir problem yoksa bile problem yaratacak ve kaygı yüzünden yaptığın bu hareketler, kaygı duyduğun şeyin gerçekleşme sebebi olacaklar.

Ben bu işlere başladığımda en azından şunu diyebiliyordum: “Bu şekilde kaygı ile davrandın mı hep kaybettin. Şimdi bir de kaygına meydan okuyarak davran. Sırf denemek için. En kötü zaten diğer şekilde kaybedeceğin gibi kaybedeceksin? Yani bir şey kaybetmeyeceksin.”

Kızın daha az ilgili olma nedeni muhtemelen senin zihin yapının, feminenleşmenin, kadından daha fazla ciddi ilişki peşinde koşmanın sonucu.

Beni seviyor mu, beni seçecek mi, beni terk mi edecek, beni ne kadar seviyor düşüncelerine odaklandığın sürece de kaybedeceksin. Kadınlar bu tür düşüncelerin sinyallerini sezdiklerinde, dürtüsel olarak kendilerini geri çekerler. Bu maalesef kaygılarına odaklanmış ya da boğulmuş erkeğin kaygılarını daha da güçlendirir ve bunun üzerine zayıf kaygı sinyalleri de güçlenir.

Bütün bu kaygı sinyallerinin kadına söylediği şey “ben sana layık değilim, seni hak ettiğimi hissetmiyorum, sen benden daha iyisin, vs.” Bunu yeterince yaparsanız kadını bu sinyallerin işaret ettiği şeye ikna edersiniz.

Oysa odaklanmanız gereken şey, iyi vakit geçirmek, geçirtmek ve fiziksel – duygusal ilişki yanında, bu kız bana uygun mu, bakalım normal mi deli mi,  benim ilgimi hak ediyor mu, vs. gibi sorular. Bunlara odaklanırsanız bunları da sinyallersiniz ve kadının bilinçaltı da buna göre kendini size layık hale getirmeye çalışır, size yanlış yaparsa, yeterince çaba harcamazsa, sizi kaybedebileceği fikrine ikna olur.

Bazen uzun süre mesaj alamadığımda içim içimi yiyor.

Zihin yapın, o ödül ben de onu kazanması gereken zavallıyım modunda. Ben de ödülüm ve o da beni kazanmalı moduna geçmeli.

Evet, kendimi tutuyorum ve ona bunu belli etmemeye çalışıyorum.  Umursamaz biri gibi davranmaya çalışıyorum ama bu savaş beni hem yoruyor hem de canımı acıtıyor.

Buna halk arasında büyümek diyoruz ve büyümek can acıtıcıdır. Erkek, demir gibi ateşte yanmadan eğilip şekil almaz. Hangisini tercih edersin? Bunları kızın üzerine kusup hızlıca terk edilmeyi mi, kendini tutmayı mı? Hangisi daha acılı.

Cevap tabii ki ikisi de değil. Cevap, gerçekten o kadar umursamayı, gerçekten kendimi ödül olarak görmeyi tercih ederim olacak. Doğru olanı yaparken bu kadar acı çekmemek olacak.

Ama acı, zayıf tarafının ölüp yerine güçlü bir taraf ortaya çıkmasının hem yolu, hem de işaretidir. Davranışlarının zihin yapısına, duygusal güce, vs. dönüşmesi çok fazla sayıda tekrar gerektirebilir ve maalesef bunu tek bir ilişki içinde de başaramayabilirsin.

Fakat kafanda da kendini “onun beni sevmesi için ne yapabilirim” odağından çıkarmaya bak. Bu odağa giren erkek, zavallılığı ve muhtaçlığı ile en toleranslı kızı bile boğar, kendinden soğutur.

Bu ilişkiyi bir başarı hikayesine çevirmek, onun daha ciddi bir ilişki istemesini sağlamak için ne yapmalıyım? Abi lütfen yardım et.

Birader bana “abi daha iyi bir kadın olmak için ne yapmalıyım?” diye sorup durma, çok utanç verici.

Sen benden ne istiyorsun biliyor musun? Ben kaygısını, korkusunu, duygusal stresini yönetemeyen bir adamım, duygusal olarak zayıfım. Ben güçleneceğime bana kaygı, korku, stres vermeyen, erkek olmamı, güçlü olmamı gerektirmeyen bir ilişki vermesi için kızı ikna etmeliyim! Bana yardım et diyorsun.

Bir ilişkiyi, kadınlaşarak istediğiniz seviyeye çekemezsiniz. Ama kadınlaşarak bitmesinden korktuğunuz ilişkinin bitmeyecekse bile bitmesini sağlayabilirsiniz. Senin masal dünyandaki “ben yeterince güçlenmeyeyim, büyümeyeyim, olgunlaşmayayım, dünya daha kolay olsun” hayalin çocukluk döneminde belki belki mümkündü ama dünya öyle bir yer değil.

Bir erkek olarak köksüz bir ağaç olayım ama dünya rüzgarsız, fırtınasız bir yer olsun hayalinden vazgeçmen lazım. Köklerini güçlendirmeye bak. Bugün sana ağır gelen rüzgar ve fırtınanın şiddeti azalmayacak ama sen bunlara göre çok daha güçlü olacağından bunları umursamayacaksın bile.

Güçlü erkek rolü yapmaktan yoruldum. Pek de işime yarıyor gibi görünmüyor.

Bir kere ilişkide güçlü erkek rolü yapmıyorsun, normal erkek rolü yapıyorsun 😀 Yani istersen bırak kadınlığını tüm “cazibesi” ile ortaya çıkar. Bak bakalım o işine yarayacak mı?

Ama kadınlaşınca eline ne geçecek? Yanmadan, acı çekmeden nasıl güçleneceksin? Zayıf kalmak ne işine yarayacak? Daha mı az acı çekeceksin sanıyorsun?

Bu konuda içsel oyunun evrimi yazısını da tavsiye ederim.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Sürekli ulaşan ama buluşmayan eski sevgili – Vaka Çalışması

Abi 2 yıllık uzak mesafe ilişkim aylar önce terk edilmemle bitti.

Uzak mesafe ilişkisinde bir iki sene içerisinde aynı yerde yaşamaya başlamazsanız o ilişki %90 biter. 2 yıl uzak mesafe çok fazla bir süre.

Sonunda bir taraf aynı şehirde, sürekli görüşme imkanı olan bir partner adayıyla karşılaşacak ve ilişki kendiliğinden bitmediyse böyle bitecektir.

İşler kötü giderken araştırmalarım esnasında no contact kuralına rastladım ve içimden ben senin peşinde koşup duramam, dışımdan “seni seviyorum ama ayrılığı kabul ediyorum, fikrin değişirse beni ara” diyerek iletişimi kestim.

İletişimi kes kuralı uyguladım ve bir ay kadar süre sonra bana ulaştı. Bana “doğru kararı verip vermediğinden emin olmadığını, birgün yeniden beraber olabilmeyi umduğunu” söyledi.

Ekmek kırıntısı atıyor gibi.

Ben buluşmak istiyor var sayıp buluşma teklif ettim.  “Bilmem ki, görüşürsek kendimi tutamam, yeniden başlamaya da hazır değilim” dedi.

Ben de ona “görüşmek isterse bana haber vermesini söyledim” ve iletişimi kes kuralına devam ettim.

Güzel. Buraya kadar yaptıkların doğru.

Bir iki hafta sonra tekrar ulaştı. Tekrar bir sıcak muhabbet ve buluşma teklifi ve tekrar red. “Peki eğer buluşmak istersen haber ver” dedim ve öyle kapadık. Bu aşamada o bana buluşma teklif etmeden ona buluşma teklif etmeyeceğimi biliyorum.

Evet doğru.

İletişimi kes kuralında karşı taraf size ulaştığı zaman, sizinle buluşmak istiyor var sayın ve buluşmaya çağırın diyoruz. Eğer buluşma teklifinizi reddederse, iletişimi kes kuralına devam edin ve tekrar ulaştığında sizinle buluşması için bir şans daha verin. Eğer iki buluşma teklifinizi reddederse de bir daha siz buluşma teklif etmeyin. Ya o size buluşma teklif edecek, ya da yakanızdan düşecek. Bu yakadan düşme olayını ise karşınızdakini kibar ama çok kısa bir mesajla başınızdan savma şeklinde yapacaksınız.

Abi şimdi bu kız her hafta bir kere bana mesaj atıyor ya da arıyor. Nasıl olduğumu soruyor. İyiyim diyorum.

Bu tür belirsizlik durumu yaşayanlar için iyi bir vaka. Eski sevgili çevirim içi ulaşıyor ama buluşmuyor.

Böyle  bir durumda ilk adım kızı başından kibarca  savmaktır. Her zaman kibar bir şekilde ama bozuk plak gibi aynı şeyi tekrarlayacaksın: “Güzelim, şimdi acil bir işim var, sonra görüşürüz”.

Eğer dolaylı olarak “buluşmayacaksan düş yakamdan” demenizden anlamıyorsa ya da niye böyle davranıyorsun diye soruyorsa şunu diyeceksiniz:

“Bak, seninle arkadaş kalmayla özellikle de mesaj arkadaşı olarak kalmayla ilgilenmiyorum / ilgilenmediğimi söyledim. Ama sen beni arayıp duruyorsun ve arkadaşız gibi konuşmak istiyorsun. Buluşmayacaksak, arkadaşlıktan fazlasını istemiyorsan beni arama.”

Ona bu şekilde sanal mektup arkadaşına dönüşmek istemediğimi söylediğimi, buna rağmen bana ulaşmasının saygısızca olduğunu söyledim.

“Görüşmediğimiz sürece konuşmanın hiçbir anlamı yok ve açıkçası seninle mesajlaşmak ya da telefon konuşması yapmayı da istemiyorum” de.

Ama hala ulaşıyor.

O zaman bir mesaj attığında sen de 1-2 gün cevap verme. Bazen hiç cevap verme. Eğer hala ısrar ediyorsa tamamen cevabı kes.

Sen sözde bir sınır çekmişsin ama hareketlerin ile bu sınırı korumuyorsun. İlk koruma adımlarını atmışsın ama son adımları atamıyorsun. Neden? Zira “kıza buluşmayacaksak bana ulaşma” dediğinde ya da cevap vermeyi ertelediğinde, kızın sana bir daha hiç ulaşmama ihtimalini arttırıyorsun.  Bunu göze alamadığın için sürekli bir kapın açık ama maalesef kız tamamen gitmesin, şans bitmesin derken eski kız arkadaşına yedek lastik oluyorsun 🙁

Kız belki aradığımı bulamazsan diye seni yedekte tutuyor, belki de birini buldu ama istediği gibi gitmedi. Kız haftada bir sana ulaşarak senden ilgi ve onay alıyor. Sen atman gereken sert adımları atmıyorsun.

Kötüsü, sınır çizmen ama bunu erkek gibi savunamaman, seni itici de yapıyor.

En son ulaştığında kitaptaki gibi eğlenceli ve flörtöz mesajlaştım ve buluşma yoksa arama dediğimde buluşmayı düşündüğünü ama şu an benim olduğum şehre gelecek vakti olmadığını söyledi.

Şimdi senin hatan bu. Kitapta eğlenceli ve flörtöz dediğin ilk 2 buluşma teklifi konuşmaları. Sonrasında kibar ama kısa bir mesajla başınızdan atın diyor. Sen eğlenceli ve flörtözü devam ettirerek kıza ilgi ve onay veriyorsun, koyduğun sınırı korumuyorsun.

Abi açıkçası onu geri istiyorum.

Bu yanlış bir zihin yapısı. Doğru zihin yapısı “beni kazanması ona bir şans daha vermek istiyorum ama bunun için çaba göstermesi gerekli” olacak. “Ben kimsenin, özellikle de eski kız arkadaşımın yedek lastiği değilim” olacak.

Ne yapmalıyım?

Yukarıda bahsettiğim gibi. Mesajlarına ve aramalarına en az 24 saat sonra dön. Çok kısa kes ve her zaman meşgulsün gibi (ona zamanın yok) kaç. Bundan da anlamıyorsa hiç cevap vermemeye başla. Kibar ol ama flört falan etme. Uzun konuşma ya da mesajlaşma.

En sonunda engelleyebilirsin de. Ama “bak bir daha bana “Bursa’ya gelip görüşmek istiyorum, Cumartesi müsait misin?” gibi bir şey yazmadığın sürece cevap alamayacaksın gibi bir şey yazıp cevap vermeyi de kesebilirsin. Bunun üzerine seni suçlayan, hazır olmadığını söyleyen veya bu mesaja aldırmadan havadan sudan atılan şeylere cevap verme. Eğer buluşma ayarlamak isterse mesajlaşma sadece bunu ayarlamak ile ilgili olmalı.

Kız henüz seni kaybetmedi, haftada bir ulaşarak seni yörüngede tutuyor ve bu nedenle de seni özleme, kaybetme hissi olması ve seni geri kazanmak istemesi, bu durum devam ettikçe mümkün değil.

Son olarak, 2 sene uzak mesafe ilişkisi bitmiş. Anladığım kadarıyla yakın zamanda aynı şehirde yaşama planınız da yokmuş. O zaman sana tavsiyem bu kızla yeniden başlama fikrini kafandan atman. Bu iş bir yere varmazdı zaten.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Ekmek kırıntısı atmak (breadcrumbing) nedir?

Günümüzde birçok flört ya da ilişki sanal başlıyor ya da önemli bir kısmını sanal dünyada geçiriyor. Bunun bazı faydaları olsa da online dünyada tanışmak ve flörtü online dünyada yürütmenin ciddi dezavantajları da var. Bunlardan birisi de ekmek kırıntısı atmayı çok kolaylaştırması.

Ekmek kırıntısı atmak (breadcrumbing) özellikle online flört alanında, bir kişinin bir ilişki sürdürmekle pek ilgilenmediği birine ara sıra çapkın veya dikkat çekici mesajlar gönderdiği bir iletişim davranışını.

Ekmek kırmakla uğraşan kişiler genellikle aralıklı ve tutarsız mesajlar göndererek, alıcıya boş bir umut ya da romantik bir ilişki potansiyeli olabileceği izlenimini verir. Sosyal medya gönderilerini ara sıra beğenebilir veya yorumlayabilir, dönem dönem emoji veya mesaj gönderebilir. Önemli bir zaman veya çaba harcamadan minimum düzeyde iletişim sürdürmek için başka yöntemler kullanabilirler.

Ekmek kırıntısının alıcı taraftaki kişi için bu, duygusal olarak manipülatif ve kafa karıştırıcı olabilir, çünkü ara sıra gösterilen ilgiyi gerçek bir ilgi işareti olarak yorumlayabilirler, ancak iletişim tekrar kaybolduğunda hayal kırıklığına uğramış veya hüsrana uğramış hissedebilirler. Bu da birçok durumda aralıklı pekiştirme ile ekmek kırıntısı alan tarafın bağımlılık geliştirmesine neden olabilir.

Tipik ekmek kırıntısı davranışlarına örnek vermemiz gerekirse:

  • Bir mesaja uzun süre cevap vermedikten sonra uzun bir mesaj yazmak ve neden kaybolduğu ile ilgili açıklama yapmamak
  • Buluşacaksınız gibi davranmak ama bir türlü buluşamamak
  • Gerçek mesajlara cevap vermezken, mesajı atan kişinin sosyal medyasına bakmak
  • Bir erkek için seks yapması ama seks yapma harici bir zaman harcamaya isteksiz olması.
  • Bir kadın için ilgili gibi konuşması, hatta buluşmaya gelmesi ama fiziksele gitmemesi
  • Henüz hazır değilim, zamana ihtiyacım var, ilişki istemiyorum, istediğim zaman seninle olsun isteyeceğim, tam aradığım gibi birisin ama şu an ilişki istemiyorum, bana çok iyi geliyorsun ama arkadaş devam edelim (sonra kim bilir neye evrilir), vs.

Yedekte tutan kadın yazısında bahsetmiştik, kırıntı atan kişi, karşısındakinin tamamen gitmesini, kendisine ilgisini kaybetmesini istemez. Bu nedenle kurban eğer yörüngeden çıkarsa, ona daha fazla ilgi gösterir ama kurban yörüngeye oturduğunda eskisi gibi davranmaya başlar.

Birçok yedek – uydu, ekmek kırıntısı atan kişinin aslında ona bir ilgisi olduğunu ama çeşitli nedenlerle (buluşmaya zamanı yok, şu an hazır değil, zor ısınıyor, vs.) bunun henüz gerçek bir ilişkiye dönüşmediğini sanır. Bu sanrı sadece kendi saflıklarından değil, arada önlerine atılan ekmek kırıntılarından da kaynaklanır.

Şunu da belirtmek gerekir ki, çoğu ekmek kırıntısı bilinçli bir şekilde olsa da, birçok “ekmek kırıntısı” da aslında karşı tarafın sıradan, herhangi bir anlam ifade etmeyen davranışlarının, yüksek ilgiye sahip taraftan “ilgi işareti” olarak algılanmsı sonucu da meydana gelir. Örneğin aynı iş yerinde bir kızdan hoşlanan ama onun tarafından reddedilen bir adam, kızın iş arkadaşlığı çerçevesinde kendisine gülümsemesini, kız ofiste rastgele 100 noktaya bakarken bu ikisi kendi üzerine gelmesini “kız ara ara bana baskıyor abi” diye yorumlaması, kızın bir arkadaşı ile hafif flörtöz konuşmasını “beni kıskandırmaya çalışıyor” diye yorumlaması gibi.

İnsanlar neden ekmek kırıntısı atarlar.

Birinci ve ilk akla gelen neden tabii ki kırıntı attığı kişiyi yedekte tutmak.  Ekmek kırıntısı atanın daha çok hoşlandığı bir alternatifi olduğu gibi, henüz ayrılmadığı ama işlerin pek de iyi gitmediği bir partneri de olabilir.

İkinci neden, karşı tarafı yedek alternatif olarak bile görmemesine rağmen ondan ilgi (kadınlar erkeklerden) ya da seks (erkekler kadınlardan) sağlamaktır. Bu durumda kadın, kırıntı attığı erkekte birgün fiziksek olacak umudunu, erkek de kırıntı attığı kadında birgün ilişki olacak umudunu canlı tutmak ister. Ama bu insanlar yalnız kalsalar bile kırıntı attıkları kişi veya kişilerle bir ilişkiyi hiç düşünmezler. Birçok kadın bunu bedava yemek, eğlence için de yapar.

Üçüncü neden yalnızlık. Bir kadın sizi hiç istemiyor olabilir ama sizinle mesajlaşmak, konuşmak ve hatta buluşmak, evde TV dizisi izleyip çekirdek yerken kendine acımaktan daha iyi olabilir.

Dördüncü neden ki bu eski sevgililere özgüdür, henüz terk ettiği kişiyi hayatından çıkarmaya hazır olmamaktır. Kişi partnerini terk eder ama ayrılık acısını atlatana kadar, eski partnerini hayatında “arkadaş” olarak tutmak için bilinçli ya da bilinçsiz olarak ona umut kırıntıları atar.

Ekmek kırıntılarına karşı ne yapabilirsiniz?

Aslında bu sitede önemli temalardan birisi bu. Mesajlaşıyorsunuz ama 2 kere buluşma teklif ettiğinizde gelmiyorsa bırakmak, siz ulaşmasanız da size ulaşmaya devam ediyorsa başınızdan savmak, 4-5 buluşma sonrası bir yere gidemiyor ve hala arkadaş takılıyorsanız bırakmak, eski sevgili ile iletişimi kesmek, vs. Ama daha önemlisi, piyasada kendinize yüksek bir değer biçmek, o değeri verecek birini bulacağınıza inanarak, o değerin çok altında kırıntılarla sizi yedekte tutmaya çalışanlara, kullanmaya çalışanlara sırtınızı dönmek.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Yeni Tanıştığınız Kadının Sosyal Medyasından Uzak Durun

Erkek Adam sitesindeki yazılarda, yorumlarda, sosyal medya kanallarında ve özel görüşmelerde birçok erkeğe tavsiye veriyorum. Bu tavsiyelerin önem sırasına göre bir listesini yapsam, muhtemelen şu tavsiyem ilk 5’te olurdu:

“Kadınlarla ilişkilerinizde ama özellikle flört ederken ve ilişkinin başlarında, mümkün olduğu kadar 2000’lerin ilk yıllarındaymış gibi davranın.”

Bunun anlamı, mesajlaşma, konuşma ve buluşma harici sanal etkileşime girmeyin. Tamam Whatsapp gibi mesajlaşma uygulamaları var ya da Instagram gibi uygulamaların mesajlaşması var. Ya da görüntülü konuşabiliyorsunuz. Ama bunlar harici etkileşime girmeyin ya da takip yapmayın.

Bugün beni arayan bir arkadaşla konuşurken 2016-2017 civarındaki hızlı dönemimde yaklaşık 12 kızla birlikte olduğumu ve başından sonuna bu kızların hemen hemen hiçbirinin Instagram hesabına bir kere bile bakmadığımı söyledim. Bunun birinci sebebi ilişkinin özellikle başlarında bununla ilgilenmemem ama ikinci ve belki de daha önemli sebebi, stratejik. Bizim camiada bir laf vardır. “Bir kadına ünlüymüş gibi davranırsanız, o da size hayranı gibi davranır” (If you treat her like a celebrity, she’ll treat you like a fan). Eğer yeni tanıştığınız ve görüştüğünüz bir kadının (yeni tanıştığıma 3-4 aydır cinsel birlikteliğin olması da dahil) Instagram hesabını takip etmeye (takipçisi olabilirsiniz benim kastettiğim hesabına bakmaya), hikayelerini izlemeye ve beğenmeye başlarsanız, hayranı olduğu bir ünlüyü takip eden bir hayran gibi davranmaya başlarsınız ve bu da sizi aşağı, onu yukarı koyar.

Bir iki girip baktınız diye ölmezsiniz ama daha fazlasını yaparsanız, içsel değer atama sisteminiz sizi aşağı onu yukarı koyar. Bunu da kızla konuşmalarınıza yansıtırsınız. Ayrıca sosyal medya o kadar bağımlılık yapıcı ki, özellikle bir kızdan hoşlanmanız ile de birleşince, sizi o kızın hesabına her gün birkaç kere çekip yutabiliyor.

Mahmut sen de iyice abarttın diyebilirsiniz ama sosyal medyanın erkekleri nasıl maymuna çevirdiğini o kadar çok gördüm ki, az bile yapıyormuşum diyeceğim. Zira o zaman sosyal medyanın erkekleri bu kadar maymun ettiğini bilmiyordum.

Benim bunu yapabilmemi kolaylaştıran şeylerden birisi de tabii kendime ait bir Instagram hesabını hemen hemen hiç kullanmamamdı. Kızları eklemek ve oradan mesajlaşmak için Instagram kurdum ama çoğunlukla ne Instagram feed’e bakıyordum ne de kızların profiline. Onun haricinde benim Instagramında yurt dışında bir yerlerde gördüğüm ilginç şeylerle ilgili 10-15 fotoğraf vardı. Hikaye hiç olmadı ve kendi fotoğrafımı koyduğumda artık zaten piyasada değildim (hala bir fotoğrafım var ve hesaba 2020’den beridir bir şey de koymamışım).

Birçok erkek bir kızla tanışıyor, Instagram’ını alıyor ve ekliyor. Belki Instagram’dan ekleşiyor. Buraya kadar bir problem yok. Ama sonra kızla muhabbet biraz iyi gitsin, hergün kızın hesabına bakıyor, hikayelerini izliyor, belki beğeni atıyor, vs. Kızın “hayranı” oluyor. Bu da arkadaşlar (eğer bu konudaki yayını izlediyseniz) oturduğun yerde aşırı duygusal yatırım yapmanıza neden oluyor.

Oysa sadece mesajlaşma + konuşma + buluşma kullansanız, oturduğunuz yerde duygusal yatırım yapmaktan ve kendinizi kendi zihninizde kızdan aşağı konumlamaktan kurtulursunuz. Bilinçaltınızı aşırı duygusal yatırım ve kızdan aşağı konumlayarak programlamaktan ve böylece kıza size tepeden bakmasını sağlayacak şekilde davranmaktan da büyük ölçüde kurtulursunuz.

Kızın sosyal medyasından faydalı bilgiler edinebilir misiniz? Evet, muhtemelen. Ama kızın sosyal medyasına girip onu takip etmenizin zararı, faydasından çok daha fazla olduğu için girmeseniz daha iyi. Burada takip derken karşılıklı takipleşmeyi değil, gerçekten kızın hesabına ya da hesaplarına girip, fotoğraflara, hikayelere, videolara, takipçilerine, takip ettiklerine, vs. bakmaktan bahsediyorum.

Sosyal medyada kızın hayatını takip etmeyi, yeni tanıştığınız kızı gerçek hayatta takip etmek gibi görüyorum. Tamam, aynı olmayabilir ama bir kızla tanıştıktan sonra sürekli onun evinin önüne geldiğinizi, nereye gittiğini görüp peşinden giderek takip ettiğinizi, vs. düşünün. Arıza bir takıntı değil mi? Sanal takip, aynı derecede arıza olmasa ya da en azından görünmese de, buna benzer bir takıntı yaratabiliyor. Sonra da koca koca adamlar gelip “abi mesaj attım cevap vermedi ama Instagram’da mekan fotoğrafı atıyor”, “abi hikayesini beğendim, benimkini beğenmedi şimdi ben nerelere kaçam?”, “whatsappta 2 saattir online sevgilisi mi var?” gibi sorular soruyorlar. Hepsine cevabım da “senin bunları bilmen problem, bunlar ile ne yapıp yapmayacağın değil” oluyor. Bunları takip ederek kızın “hayranı” oluyorsun, hem de yavaş yavaş takıntıya dönen bir hayranlık besleyen hayranı.

20 sene öncesine göre alt tarafı 1-2 hafta flört ettiği kızı takıntı yapan adamları sayısı çok arttı. Bunun nedenlerinden birisi bence sosyal medya. 20 sene önce bir kişiye sadece cepten telefon ve mesaj ile ulaşabilirdik. Mesaj gitti mi, görüldü mü, vs. bilmezdik. O kişiyi sadece buluşmalarda görürdük, iki buluşma arasında ne yaptığını veya ne ettiğini bilmez, aslına bakarsanız da pek umursamazdık. Bu da sanırım, şimdiye göre bir erkeğin bir kadına çok daha az yapışmasına neden oluyordu.

Yalnız sosyal medyanın erkeklerin, ilgi duydukları kadınlara çok fazla düşmelerine neden olması sadece takip değil. Aynı zamanda sosyal medyanın, reel sosyal hayatın içinden bulldozer gibi geçmesi. Üniversiteye yeni başlamış bir çocuk ile konuşuyordum ve İngilizce hazırlık sınıfının henüz 2 haftadır açık olduğunu ve bu nedenle insanların henüz pek kaynaşamadığını söyledi. Ben de ona benim üniversiteye başladığım yıllarda, hazırlık sınıfının 3 günde kaynaştığını söyledim. Sadece hazırlık sınıfı değil. Bir ara Fransızca kurs almıştım orada da 3-4 günde hemen herkes herkesi biliyordu. Hatta 30’lu yaşlarında bir kız vardı, yolunun üstünde diye beni üniversiteye bırakıyordu, düşünün kaynaşma hızı ve seviyesini. Yahu dersi bırakın, alt tarafı günübirlik trekking yapsak kaynaşıyorduk. Kaynaşmayıp ne yapacaktık ki? Kimsenin kafasını gömeceği, hazırdaki arkadaşları ile mesajlaşıp görüşebileceği, hiç tanımadığı insanların bol filtreli hayatlarını takip edebileceği,anonim anonim kavga edeceği ya da boş boş şeyler izleyebileceği ekranlar yok. Öyle oturup ders arasında duvara bakacak halin de yok. Yanındaki ile sohbete başlıyorsun. Öyle zincirleme gidiyor.

Şimdiyse insanların kafaları cep telefonu ekranlarına gömülü. Koca bir ders yılını kimseyle konuşmadan ve sıkılmadan geçirebiliyorlar. Ama bu, izolasyon yaratıyor ve bu izolasyon özellikle bir flört bulunduğunda tüm sosyal, duygusal ihtiyaçların da o insana bağlanmasına neden oluyor. Dışarda yapacak fazla şeyi olmayan insanlar, flörtün sosyal medya hareketlerini takip etmeye başlıyorlar ve bu da flörtün takıntıya dönmesine neden oluyor. 

Tekrar ediyorum, bir kızı gözünüze kestirdiğinizde ya da onun telefonunu aldığınızda, hemen gidip sosyal medyasını didiklemeye başlamayın. Kızla Instagram’da tanışsanız bile belki açılış cümleniz için bir bahane bulmak üzere hesabına bakın ama mesajlaşma başladığı andan itibaren hesabına girmeyin.

Kızla iletişiminiz sadece mesaj +  konuşma + buluşma üzerinden olsun. En önemlisi de, kızdan size sadece konuşma, buluşma ve mesaj üzerinden bilgi aksın.

Ve sosyal medyadan çıkıp, kendinize gerçek hayatta doyurucu bir sosyal hayat edinmeye çalışın. Sosyal medyada hiçbir şey yapmayın demiyorum ama insanları, özellikle de kadınları sosyal medyada “hayranlarıymış” gibi takip etmeyi bırakın. 

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Erkek Adam Twitter Hesabında Gezinti Yayını (Podcast)

Bu yayında da erkekadam twitter hesabında gezindik.

Tüm Twitter hesabında gezintiler videoları için Twitter hesabında gezintiler.

Aşağıda yayının Youtube videosu var. Yayına Spotify kanalımızdan da ulaşabilirsiniz.

Tinder’dan hızlı başlangıç ve ani soğuma – Vaka Çalışması

Abi selam. Üniversite açılır açılmaz Tinder’da üniversitemden ama farklı bir fakülteden bir kızla tanıştım. Eşleştikten sonra biraz mesajlaştık ve başlangıçta yüksek ilgi gösteriyordu. Mesela ilk mesajları çoğunlukla o atıyordu.

Şu an bir ilişki istemediğim için telefon numarasını aldıktan sonra ona Whatsapp üzerinden “şu an ilişki istemiyorum, arkadaş olarak görüşmek istiyorum” yazdım.

Sebep? Abiciğim dating uygulamasındasın ne arkadaşı yahu? Ağzını açıp böyle saçmalamanın nedeni kız seni kovalayacak ya da friendzone diyarında seni bekleyecek sanman mı bilmem ama niyetin buysa bile buluş, bak ne olacak diye. Her neyse.

Ama sonra mesajlaştıkça bu kızdan hoşlanmaya başladım.

Şimdi o “arkadaş olarak görüşmek istiyorum” lafını yemen gerekecek 😀 Yine de kız seni orada bırakmamış. O da bir şey. Tinder’da arkadaş aramak nedir yahu? Tinder’da best friend forever arama garipliğinden, sadece mesajlaşarak hoşlanma uçlarına savrulman da ayrı bir olay.

Kıza buluşma teklif ettim. Buluştuk ve benim öğrenci evim üniversiteye yakın. Eve davet ettim, eve de geldi. Evde film izledik.

Keep Calm and Netflix and chill arkadaşım. Kızın ilgisi ve/veya sana olan güveni yüksek. Direkt ilk buluşmada eve gelmiş.

Koltukta otururken sizin alfa oturuşunuzu yaptım ve bana sokuldu ve dokunmaya başladı.

Güzel ama şimdi arkadaşını mı şey yapacaksın?

Eğildim ve öptüm. Koltukta uzun uzun yiyiştik. Seks hariç hemen her şeyi yaptık.

Neden seks hariç? Sanırım kızların genelde bakire olduğu ilk üniversite yıllarındasınız ya da en azından kız öyle. Ama umarım sen koç başını kale kapısına dayamak için ileri adımları attın. Yani neden atmayasın ki? Attın değil mi?

Ertesi gün ben ona yazacaktım ama bana ilk o ulaştı ve ders çıkışı buluşma teklif etti. Buluştuk ve ben onu yine eve götürdüm. Biliyorum böyle sık görüşmemeliyiz.

Vay çapkın 😊 Hayır, kız ulaştı ve buluşmak istedi. O nedenle ertesi gün görüşebilirsin. Eğer sen buluşma teklif etseydin bir iki gün sonraya teklif etsen daha iyi olurdu.

Evde yine yiyiştik. Fakat bundan sonra işler ters gitmeye başladı. Bu geceden önce bana hergün sabah akşam mesaj yazıyordu.

Olabilir. O geceden sonra bir süre ilgisizlik de görebilirsin. Kadınlar genellikle bu şekilde ilgi konusunda iner çıkarlar. Kız arkadaşın bile bugün sana 8/10 ilgi gösterir, yarın Allah bilir ne nedenden dolayı 6/10 ilgi gösterir. Bir kadınla beraberliğinizde ilgisi hiçbir zaman çok yüksek kalmaz, iner çıkar. Çoğunlukla sizinle ya da ilişkinizle ilgili de değildir. Doğanın hormonal iniş çıkışları ile ilgilidir, kadının duygusal olarak iniş çıkışları ile ilgilidir.

Böyle bir durumda yapmanız gereken şey, bunun bir yere kadar doğal olduğunu bilip bundan etkilenmemektir. Bir erkek kadının duygusal dalgalanmalarından çabuk ve kolay etkinirse,  ilgi azalmalarında kaygıya kapılarak saçmasapan şeyler yapabilir ve böylece de ilginin hep düşük kalmasına neden olabilir.

Benim yıllar boyunca öğrendiğim şey, bu tür inişlerde kadını kendi haline bırakmak ve bir iki gün kendi işine bakmak. %99, kendi kendine, birkaç günde düzelir. Yapılmaması gereken şey ise hemen üstüne alınıp “acaba olmayacak mı, bırakacak mı” diye kaygıya kapılmak. Erkek bu konuda biraz odun olmalı. Vardır bir şeyler, çıkar ortaya modunda olmalı. Eğer belki uzun sürerse de uzun süreli ilişkideyse şu yazıya bakabilir ama daha birlikte olmadığı kızı tamamen kendi haline bırakmalı.

İlgisinin azaldığını görünce ben de kendimi geri çektim. Bence çok hızlı bir şekilde çok fazla buluşmamızdan oldu.

Sadece 2 kere buluştunuz ve ikinci buluşmayı da o başlattı. Hergün buluşsanız böyle düşünebilirdin. Bu aşamada yapman gereken kaygılanmamak, sinirlenmemek, yanlış bir şey söylememek ve olayı kişisel algılamamak. Kadınların duyguları hava durumu gibidir, hızlı bir şekilde değişebilir.

O iki buluşmanın üzerinden 2 hafta geçti ve bana hala mesafeli. Konuşmalar hala kısa. 2-3 güne bir mesajlaşma başlatıyor ama iki buluşma teklifimi reddetti. Ne alternatif gün önerdi ne de bir bahane söyledi. Sadece gelemeyeceğini söyledi.

Senin gayet iyi geçtiğini sandığın buluşmalar belki de çok da iyi geçmemiş ve bunun farkında değilsin. Belki de mesajlaşırken yanlış bir şeyler yazdın. Ya da başka bir şey oldu. Bu aşamada iki kere reddedildiğin için kızı nextlemen lazım yani sana ulaştığında buluşma teklif etmeyi bırakmalısın. O seninle buluşmak isteyene kadar kıza buluşma teklifi yok. Eğer buluşma teklif etmeden sana ulaşıp duruyorsa mesajlaşmayı kibarca kısa kes ve kızı kibarca başından sav.

Bu arada sana 4-5 kere ulaştı bu güzel ama senin de altın orana göre bir iki kere ulaşman doğruydu. Belki de hep ben ulaşıyorum diye alındı ama sen buluşma teklif ediyorsun ve bunu reddediyor.

Son iki gündür iletişimi kesmiştim.

Demek ki arada sen de ulaşıyordun yani sorun senin hiç ulaşmaman da değil.

Sonunda ona ulaştım ve bana saygı göstermediğini söyledim.

Durdun durdun ortaya zıçtın ☹

Bunu oldukça sakin bir şekilde söyledim. Sadece bu durumdan duyduğum rahatsızlığı dile getirdim.

Nasıl söylediğin fark etmez. Bu kız senin bir şeyin değil ki normalde kız arkadaşına bile bu sorun böyle söylenmez. Hayrola bir şeyin mi var içine kapandın gibi bir şey söylenir. Belki söylediğin şeyler, belki yatak performansın, belki araya giren başka biri (ya da çıkıp gelen biri). Yine de muhtemelen yaptığın bir şeyler var ama farkında değilsin.

Bu aşamada yapabileceğim ne var? Ben kıza ulaşmamayı, bana ulaşırsa da kibarca kısa kesmeyi düşünüyorum. Bir daha buluşma da teklif etmem.

Bu aşamada bunlardan başka yapabileceğin bir şey yok. Bu aşamada seni kenarda tutmak için sana ulaşıyor gibi görünüyor. Belki başka biri ile daha iyi gitti ama daha bir yere gitmedi ve seni bekletiyor. Senden ilgi alıyor ve belki  bu da hoşuna gidiyor.

Maalesef ne olduğu konusunda bir fikrin yok. Sanırım olayı biraz daha iyi gözlemlemeyi öğrenmen lazım. Senin bu olaydan alman gereken ders, bir kızın aşırı ilgisi olsa da kızla etkileşiminizi biraz dışardan gözlemeyi bırakmaman gerektiği.

Son olarak da şunu söyleyeyim, online buluşma uygulamalarında bu duruma çok daha fazla rastlayacaksınız zira bazı kızlar tabak çeviriyorlar ve bu kızlardan uygulamalarda çok daha fazla var. Piyasadaki kadınların bildiğim kadarıyla %17 kadarı uygulamalarda ve bu azınlık içinde hızlı tabak çevirenlerin oranı gerçek hayatta karşılaşacağınızdan çok daha fazla.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Terk edildikten sonraki doğru zihin yapısı

Erkek adam sitesine veya Youtube kanallarına (Erkek Adam Kanalı ve İlişki Sohbetleri kanalı) gelen birçok erkek (ve kadın), sevgilisinden yeni ayrılmış oluyor ve genellikle eski sevgili nasıl geri döner, eski sevgilim beni engelledi ne yapacağım gibi sorularla sitemize ya da kanallarımıza teşrif ediyorlar. Burada buldukları ise meşhur iletişimi kes kuralı (no contact rule).

İletişimi kes kuralını uygulamak zor ama mekaniğini anlamak zor değil. Kısaca tekrarlarsak (1) eski sevgiline, o sana ulaşana kadar ulaşma ve (2) eski sevgilinden sana olan bilgi akışını tamamen kes ve (3) kendi hayatına odaklan. Bugün bunları tekrar etmeyeceğim zira birçok yazıda bunlardan bahsettim. Bunun kitabını bile yazdım 🙂 Ama bugün yeterince bahsetmediğimi düşündüğüm bir konuya parmak basmak istiyorum: iletişimi kes kuralının zihin yapısı.

Aslına bakarsanız buna kısmen değinen bir yazı var. İletişimi kes kuralının başarı yüzdesi diye. Bu yazıda kısaca iletişimi kes kuralı eğer başarıyı doğru tanımlarsanız %100 başarılıdır demiştim ve başarının doğru tanımının da ya eski sevgili döner ya da ben başka birini bulurum olduğundan bahsetmiştim. Şimdi bu yazıdaki fikri sürekli olarak anlatsam da bu yazının başarı için yeni bir ilişkiye başlamanız gerektiği (yeni biriyle ya da eski sevgili ile) fikrini aşıladığının farkındayım. Bu da tam olarak doğru değil zira eski sevgiliyi büyük oranda unutup yalnız (iki sevgili arasında) olduğunuz hayattan yeterince doyum alır hale gelmeniz de başarının bir ayağı. Yani çiviyi çiviyle sökmenize gerek yok.

Buradan da günün konusuna gelelim. İletişimi kes kuralının zihin yapısına. Mesajla ya da arayarak bana ulaşanların çoğundaki zihin yapısı “eski sevgilim geri döner mi?”, “eski sevgilimin geri dönme ihtimali nedir?”, “onun geri döneceğini umuyorum”, vs. Ayrılığın ilk ayında bu düşüncelere boğulmanız normal olsa da hızlıca geçmeniz gereken doğru zihin yapısı bu değil. Doğru zihin yapısı şu:

“Eski sevgilim ilişkiyi çöpe attı. Benimle yeniden bir ilişki şansı olacaksa çöpe girip ilişkiyi çöpten o çıkaracak ve sonra gelip çaba gösterecek. Ben o zaman onunla yeniden istersem ona bir şans vereceğim ama geç kalırsa şansını kaybeder. Benim için de şimdi olmasa bile kısa süre içerisinde hangisi olduğu fark etmez.”

Bu zihin yapısına ne kadar hızlı gelirseniz sizin için o kadar iyi zira hem hayatınıza doyumlu bir şekilde devam edip bir sonraki ilişkiye yelken açma hızınız artıyor hem de eski sevgilinizin yeniden dönme ihtimali.

Çoğu insan maalesef iletişimi kes kuralını üç ayağı ile birden uygulayamıyor. Ya kaygılarını yenilip eski sevgilisine ulaşıyor ya da onu gizlice takip ederek ayrılıktan sonra oluşan yarasını kaşıyıp duruyor ve uzun süre iyileşemiyor. Bu ikisini yapsa bile birçok insan kendi hayatına ve başka limanlara doğru yol almaya odaklanamıyor. Birinci ayağı yapan ama ikinci ayağı yapamayan insanlar ise genellikle şöyle bir senaryo ile karşılaşıyorlar: Eski sevgili terk ettiğine ulaşıyor ve genelde de özlem ve buluşma isteği ile ulaşıyor. Ama terk edilen gizlice takip ederek (stalk) ya da kendi hayatına odaklanmak için yeterince çaba göstermeyerek ayrılık yarasıyla kıvrandığı için, eski sevgilisi kendisine ulaştığı zaman zayıf ve itici şeyler yapıyor. Bu da hem ayrılık yarasının kapanmasını zorlaştırıyor hem de eski sevgiliyi yeniden uzaklaştırıyor.

Tam tersi “eski sevgili bir daha dönmez, dönmezse de dönmesin ben de çöllere düşecek değilim herhalde, hayatıma devam edeceğim ve daha iyi olacağım” diyen, eski sevgilisi döndüğünde “şimdi bu insanı hayatıma yeniden alsam mı almasam mı” noktasında olan kişi, çok daha avantajlı durumda oluyor. Terk eden bu ruh halinde birine ulaştığında, sıklıkla onun peşine bile düşebiliyor.

Daha önce bahsetmiştim. Çoğu terk edilen sanki terk eden ile aralarında görünmez bir bağ varmış ve kendileri de arkalarını dönüp giderlerse o bağ ölecekmiş gibi davranıyor. Sanki bırakıldıkları noktada eski sevgiliyi bekleyip o bağı canlı tutmazlarsa her şey sonsuza kadar bitecekmiş gibi davranıyor. Bunu size söylemeye gerek olmamalı ama sizi terk eden ile aranızda böyle bir bağ olmadığı gibi, böyle canlı tutmanız gereken bir bağ varmış gibi davranmanız, sonsuza kadar bitme ihtimalini kuvvetlendirdiği gibi, sizin yeni bir hayata yelken açmanızı da geciktiriyor.

Kısacası iletişimi kes kuralı bir taktik değil zihin yapısıdır. Tabii ki yaptığınıza inanmasanız ya da yaptığınız şeyin zihin yapısını hiç hissetmeseniz bile mekanik olarak sizin sizi terk edeni terk etmişsiniz gibi davranarak beyninizi hızlı bir şekilde daha güçlü bir insan olacağınız şekilde programlamanızı sağlar. Ama zihin yapınızı değiştirmeniz ve “abi sence geri döner mi?” zihin yapısından bir an önce kurtulup “beni terk edeni mi bekleyeceğim, ben de onu terk ediyorum” zihin yapısına geçmeniz de işinizi oldukça kolaylaştırır. Bu zihin yapısına geçmekten, eski sevgiliniz size ulaşırsa onu pek de istememekten hatta hiç istememekten korkmayın. Bu zihin yapısına geçerseniz olabilecek bir şeyin olmamasına neden olacağınızdan korkmayın. Sizi terk edeni siz de terk edin. Size ulaşırsa ve hala istiyorsanız buluşma teklif edin ve flört edin. İstemiyorsanız buluşmayın. Ama ilişki fikri ondan gelecek, gelmezse sizinle olma şansını kaybedecek.

“Benimle olma şansını kaybedecek” size başa çıkma mekanizması gibi gelebilir. Belki bir miktar öyledir. Ama biraz düşünürseniz, sizinle olmak da bir şans ya da öyle değilse biri sizinle neden olsun? Bir ilişkiye illa bir şeyler veriyorsunuz ve bunların da bir değeri var. Bu değer olmasa 6 ay, 2 yıl, vs. sizinle neden oldu ki? Belki o değeri kaybettiniz ama ayrılıktan sonra o değeri yeniden kazanabilirsiniz ve kazanma yolunda olmanız bile sizinle olmayı bir şans yapar.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.