Jordan Peterson’un Kişilik ve Dönüşümleri derslerinde sıklıkla referans verdiği primatolog Frans de Waal’ın Ted Talk konuşmasının metni. Oldukça ilginç gözlemler. Videonun Türkçe altyazısı da var.
Hayatım boyunca pek çok alfa erkek tanıdım; alfa erkek şempanzeler. Bugün alfa erkeğin ne olduğu hakkında konuşacağım. Çünkü bence hepimiz, alfa erkeklere sahip yakın akrabalarımızdan bu konuda çok şey öğrenebiliriz.
Tanıdığım bir alfa erkek olan Amos’ı örnek vereyim. Bu genç alfa erkek oldukça popülerdi, ama birgün hastalandı ve konumunu kaybetti. Erkek şempanzeler zayıf düştüğünüzü bir 1 km öteden anlarlar. Dolayısıyla üzerine geldiler ve o da konumunu kaybetti. Sonra gitgide daha da hastalandı, ve biz de onu izole etmek zorunda kaldık.
Bu grup çok yeşil bir adada yaşıyordu. Amos’u bir kafesin içine almak zorunda kaldık ama kafesin bir yanını açık bıraktık ki diğer şempanzeler ona ulaşabilsin.
Sonra yaşananlar çok etkileyiciydi. Diğer şempanzeler ona yiyecek, ahşap korunak getiriyorlardı. Üzerinde uyumak ve yuva yapmak için kullandıkları şeylerden. Dişiler de bu korunakları arkasına yerleştiriyordu. Sıkı bir şekilde duvara dayanıyordu ve dişiler de tıpkı bizim yatan bir hastamıza yastıklarla yaptığımız gibi bu şeylerle sırtını besliyorlardı.
İşte bir alfa erkeğe bu şekilde muamele edilir, diye düşündüm. Seviliyor ve saygı duyuluyordu ve herkes de onunla ilgileniyordu. Ancak her zaman böyle olmuyor. Çünkü alfa erkekler konumlarını kaybettiklerinde iyi tepki vermiyorlar. Amos liderken sevilen bir alfa örneğiydi.
Alfa erkek terimine internetten baktığınızda, alfa erkek nasıl olunur diye anlatan işletme kitaplarıyla karşılaşırsınız ve bunlar genelde başkalarını
yenmek üzerinedirler. Başkalarını yenip onlara patron olduğunuzu nasıl gösterirsiniz, benimle uğraşmaya kalkma gibi. Yani temel olarak alfa erkeği
bir zorba olarak tanımlıyorlar.
Ben bu tanımlamayı hiç sevmiyorum çünkü ”alfa erkek” teriminden
kısmen ben sorumluyum. ”Chimpanzee Politics” kitabını ben yazdım ve kitap, Newt Gingrich tarafından yeni meclis üyelerine tavsiye edildi. Ne işe yaradı bilmiyorum ama onlara bu kitabı tavsiye etti. ”Alfa erkek” teriminin popülerlik kazanması da böyle oldu.
Fakat ben yanlış bir sınıflandırmada kullanıldığı kanısındayım. Alfa erkek terimi üstünkörü bir şekilde kullanılıyor ve ne gerçek bir alfanın ne anlama geldiğini gösteriyor ne de alfa erkek nasıl olunur konusunda doğru bir bilgi veriyor. Ben size alfa erkek me demek onu anlatmak için buradayım.
Alfa erkek teriminin kendisi çok daha eskiye dayanıyor. 40’lı ve 50’li yıllarda kurtlar üzerinde yapılan araştırmalara dayanıyor ve aslında tanım çok basit. En yüksek kıdeme sahip erkeğe alfa erkek deniyor. En yüksek kıdeme sahip dişi de alfa dişisi. Her primat grubunda bir alfa erkeği, bir de alfa dişisi olur, bir taneden fazla olmaz. Bunun nasıl olduğunu açıklayacağım.
Öncelikle beden dili. Burada aynı boyutlarda iki erkek şempanze görüyorsunuz, biri dik pozisyonda yürüyor, tüyleri havaya kalkmış, elinde büyük bir taş var ve alfa erkek kendisi. Diğer erkek onu selamlayan bir ses çıkarıyor, otoritesini kabul ediyor ve onun önünde eğiliyor.
Dengeli bir ilişki yürütebilmek için bu ritüeli her gün birkaç kez tekrarlamaları gerek. Size ortamlarından bir video göstereyim. Burada bir dişinin bir alfa erkeğini nasıl selamladığını göreceksiniz. Erkek ona doğru yaklaşıyor, dişi onu selamlıyor. Tüm tüyleri kalkmış durumda ve kendini gösteriyor. Aslında burada ben aşırı yakın duruyorum. Şempanzeler benden çok daha güçlü o nedenle bu videoyu çekerken çok ihtiyatlı olduğum söylenemez.
Erkeğin yaptığını, iki ayağı üzerinde durarak kendini daha uzun göstermek ve kollarını yana açmak. Buna iki ayaklı gösteriş deniyor. Kıdemli erkekler arasında oldukça yaygın bir duruş ve çok da bilinen bir şey çünkü insanlar da benzerini yapıyor. İnsanlar bunu her zaman yapıyor. Bu resimde gerçekten sevdiğim şey yan taraftaki iki olgun adam 🙂
Şempanzeler de böyle. Şempanzelerde genellikle yaşlı erkekler olur. Kendileri artık alfa olamayacaklardır ama oyunlar oynayarak başkalarının sırtından koalisyon kurarlar. Sonra inanılmaz etkili hâle gelirler. bizim dünyamızda da alfanın kendisinden daha etkili olan olgun erkeklerimiz var.
Bir örnek vereyim. Birlikte en çok çalıştığım üç erkek, uzun zaman önce çalıştığım Hollanda hayvanat bahçesinde, ortadaki erkek 17 yaşında bir alfa.Yan tarafta tüylerini düzelten erkek ondan iki kat daha büyük ve bu yaşlı erkek onu lider yaptı. Anlayacağınız üzere yaşlı erkeğin inanılmaz bir gücü var, çünkü alfayı o alfa yaptı. Sağ taraftaki erkek ise tek başına en güçlü erkek. Doğada olmadıklarında bunu test edebiliyorsunuz. Bu erkeğin diğer ikisiyle hiçbir sorun yaşamadığını görebilirsiniz. Yalnızca diğer ikisi birlikteyken onlarla sorun yaşıyor. Yani şempanze topluluğundaki koalisyonun oluşması da sandığınızdan çok daha karmaşık.
Bir örnek vereyim. Bir gruptaki en küçük erkek alfa erkek olabilir. En büyük ve en güçlü olmanıza gerek yok. En küçük erkeğin doğru arkadaşları varsa
ve onları memnun ediyorsa ya da dişi desteği varsa alfa erkeği olmasında bir engel yok. Bu koalisyon sistemi her şeyi karıştırıyor. Ben de ABD’de her zaman seçimlerin sona ermesini merakla bekliyorum, çünkü birliktelik göstermeniz gereken bir an oluyor. Şempanzelerin nasıl birliktelik
gösterdiğini size göstereyim.
Burada sol tarafta birlikte duran iki erkek görüyorsunuz. Hatta büyük köpek
dişlerini de görebilirsiniz. Birlikte duruyorlar ve grubun geri kalanını temsil ediyorlar:
”Birlikteyiz. Hep beraberiz.”
Sağ taraftaki erkekler senkron içinde yürüyorlar. Birlikte olduğunuzu göstermenin başka bir yolu daha var. Bir koalisyon sisteminde birliktelik göstermek aşırı derecede önemli. Dediğim gibi, seçimlerde de her zaman o anu bekliyorum çünkü aynı partiden olup birbiriyle tartışan iki kişi oluyor ve bir noktada birliktelik göstermeleri gerek.
Tabii bu da sıkıntılı durumlara yol açıyor. Birbirini sevmeyen insanlar birbirlerine kucak açıyor ve birlikte hareket ediyorlar. Bir partinin bütünlüğü için çok önemli bir etken ve eğer bunu yapmazsanız parti yıkılabilir. Burada olduğu gibi eğer işler yolunda gitmezse o zaman partinin işi bitti demektir çünkü bütünlük göstermediler. Yani koalisyon sisteminde bu çok önemli ve insanlar ve şempanzelerde bu durum benzer.
Peki nasıl alfa olunur?
Etkileyici ve taviz vermiyor olmanız lazım, ara sıra kudretinizi göstereceksiniz ve güçlü olduğunuz görünecek. Bunu yapmanın pek çok yolu var. Ancak bunun yanında cömert olmanız da gerek.
Lideri yerinden etmek için karar kılmış erkekleri örnek verelim, bunu yapmak iki üç ay sürebilir çünkü grutaki tüm koalisyonları test ediyor olacaklar, ayrıca çok cömert olmaları da lazım. Bu süreçte herkesle yiyecek paylaşırlar. Dişilerin bebekleriyle oynarlar. Erkek şempanzeler genellikle
yavrulara pek ilgili olmaz ama konu siyaset yapmaya geldiğinde yavrulara çok ilgili olur, onlarla oyun oynarlar ve dişilere yalakalık yaparlar.
Biz insanlarda da başkanlığa aday olup bebekleri kucaklayan erkekler her zaman ilgimi çekmiştir. Bu, bebeklerin sevdiği bir şey değil. Ama dünyanın geri kalanına mesaj vermek için onları böyle havaya kaldırmaları gerek. Bu benim gerçekten ilgimi çekiyordu, son seçimlerde bir kadın adayımız vardı ve bebeği tutuş şekli daha çok böyleydi, böyle tutunca hoşlarına gidiyor. Ama kadının amacı dünyaya mesaj verip bebeği düşürmeden tutabileceğini göstermek değildi, adam tam da bunu yapıyordu. Bu çok yaygın bir taktik, erkek şempanzeler de siyaset yaptıklarında her tür grupla vakit geçirerek yalakalık yapıyorlar.
Peki bir alfa erkek olmanın imtiyazları ve sonuçları ne? En büyük imtiyaz dişiler. Yiyecek pek önemli değil. Çiftleşme döneminde ve ilgilendikleri bir dişi olduğunda erkek şempanzeler yemek yemeden bir hafta geçirebilir. Erkek şempanzeler de seks, yiyecekten daha ağır basıyor. Tabii ki biz evrimsel biyologların buna dair açıklaması var. Seks üreme için gereklidir, üremedeki evrimsel başarının ölçüsüdür. Her şey bu şekilde evrilir.
Yani erkekler kıdemleri sayesinde üreme başarısını artırıyorlarsa otomatik olarak erkekler arasındaki kıdem hırsına kapılıyorlar. İşte imtiyaz bu. Sonuçlarına gelince…
Biri tabii ki partnerlerinizi memnun tutmak. Yaşlı bir erkeğin desteğiyle
bu güce sahip olursanız o yaşlı erkeğin dişilerle çiftleşmesini sağlamanız gerek. Bunu yapmazsanız o yaşlı erkek size kızacak ve partner olarak onu kaybedeceksiniz. Yani ortada bir anlaşma var. Bu şekilde alfa olursanız
ortaklarınızı memnun etmeniz lazım. İşte sonuçlardan biri bu.
İkinci bir sonuç da herkesin konumunuzda gözü olması. Alfa erkek pozisyonu çok önemli bir pozisyon ve herkes bunu elinizden almak ister. O yüzden sürekli arkanızı kollamanız gerek. Aşırı dikkatli olmanız lazım. Örneğin başkalarının koalisyonlarını bozmanız lazım ve erkek şempanzeler
bunu oldukça sık yapıyor. Stratejilerini bozarak onları bölüyor. Yani oldukça stresli bir durum, bu konuda verilerimiz var. Vahşi doğadan edinilen veriler, şempanzeler değil ama babunlardan. Babunlardan dışkı örneği topluyorlar ve glukokortikoid olup olmadığına bakıyorlar. Buradaki grafikte gördüğünüz erkek babunun kıdemi ne kadar düşükse, dışkıdaki kortizol seviyesi o derecede yüksek. Bir de alfa erkeğe bir bakalım. Düşük kıdemli erkeklerle aynı seviyede, yani alfa olmanın harika bir şey olduğunu düşünebilirsiniz, ama aslında oldukça stresli bir konum ve bunu fizyolojik
olarak da gösterebiliyoruz.
Zorunluluklar neler? Bu aşamayı hep ilginç bulmuşumdur, aklınıza yerleşmiş klasik alfa algısından o kadar çok farklılık gösteriyor ki.
Alfa erkeğin iki zorunluluğu var. Birincisi grupta barışı sağlamak. Buna kontrol görevi diyoruz. Gruptaki kavgalar kontrol ediliyor. İkincisi de empati kurmak. Tıpkı bir milletin barış elçisi gibi. Öncelikle barışı sağlamak.
İki dişi arasındaki kavgayı durduran bir erkek. Sağ ve sol taraftaki iki dişi yiyecek yüzünden birbirlerine bağırıp çağırıyorlar, çünkü yiyecek dişiler için çok önemli. Alfa erkek kavgayı durdurup aralarında bu şekilde duruyor. Aslında çok ilginç, alfa erkekleri bunu yaptıklarında tarafsız oluyorlar. Annelerini veya en iyi arkadaşlarını savunmuyorlar. Kavgaları durduruyorlar ve genelde zayıf olanlara destek çıkıyorlar. Bu da onları grupta oldukça popüler yapıyor. Çünkü grubun en düşük kıdemli üyeleri için güvence sağlıyorlar.
Tarafsız olduklarından bahsettim. Tarafsızlık, şempanzeler için pek de
alışılmış bir durum değil, çünkü arkadaşlarına çok düşkün olurlar. Bu konuda iyi olan alfa erkekler, gruptaki barışı sağlamakta da çok etkili olabiliyorlar.
Yaptıkları ikinci şey de diğerlerin için empati kurmak. Empati üzerine inanılmaz çok araştırma yapıyorum ve bunun derinine inecek zamanımız yok ama empati bugünlerde kemirgenlerde, köpeklerde, fillerde, primatlarda ve daha birçok hayvan türünde üzerinde çalıştığımız bir konu oldu.
Burada iki bonobo görüyorsunuz. Ön taraftaki bir kavgada yenilmiş. Arkada duran da kollarını ona sarmış, onu teselli ediyor. Çocuklarda da empatiyi
bu şekilde ölçüyoruz. Sıkıntılı bireylere nasıl tepki verdiklerini inceleyerek. Kıdemli erkekler bunu çok sık yapıyor. Kıdemli erkekler grupta inanılmaz
seviyede teselli sağlıyorlar, deprem, fırtına gibi afetlerin yaşandığı yerlere gidiyorlar ve tesellide bulunuyorlar. Papa da aynını yapıyor. Devlet başkanları da. Dünyadaki tüm liderler bu işi yapmak zorunda. Kraliçe de yapıyor. Bu işten hepsi sorumlu, yani tesellide bulunmak çok önemli bir görev.
Bu iki konuda iyi olan erkekler, barış ve teselli konusunda, inanılmaz popüler liderlere dönüşüyorlar. İşin içinde bireysel çıkar da var. Bunu yalnızca grup için yapmıyorlar, bunu yapmak konumlarını sağlamlaştırıyor. Bir erkek, alfa olarak ne kadar popüler olursa geri kalanlar da o derece ona saygı duyuyor ve imreniyor. Konumları o derece savunma kazanıyor, çünkü başka bir tanesi tarafından meydan okunabilir ve böyle bir durumda tüm grup o erkeği savunur. Çünkü kendileri için iyi olan bir lider isterler. Yani grup iyi lider olan erkeklere genellikle destek çıkıyor ve zorbalara kesinlikle arka çıkmıyor.
Zorbalar konumlarını kaybettiklerinde kendilerini çok kötü bir durumun içinde bulabilirler. Bu verilerde teselli davranışını görüyorsunuz. Şempanzeler arasındaki teselli, orta ve düşük kıdemli olanlara bir bakın, dişiler bunu erkeklerden daha çok yapıyor. Aslında tüm topluluğu kapsıyor. Bu durum memelilerde empati üzerine yapılan tüm araştırmalarda geçerli, dişiler erkeklerden daha çok empati sahibi. Ancak alfa erkeğe bir bakın. Alfa erkek diğer herkesten daha çok empati kuruyor. Yani temelde barış elçisi görevindeki alfa erkeklere ait veriler.
Bahsetmek istediğim son şey alfa dişiler hakkında. Mama’nın bir resmi,
Arnhem Hayvanat Bahçesi’nde alfa dişi. Orada çalışıyordum. Şimdi internette çok izleniyor, 59 yaşında hayatını kaybederken çekilmiş videosu sanırım şu an 100 bin kez izlendi. Bu geçen seneydi.
Mama kesinlikle grubun merkeziydi. Erkekleri domine edecek fiziksel kapasitede değildi. Erkeklerden kıdemde aşağıdaydı ama yine de yopluluğun merkeziydi ve toplulukta bir sorun olduğunda herkes soluğu Mama’nın kollarında alırdı. Oldukça önemli bir figürdü. Bu yüzden şempanze gruplarında alfa dişilerin konumunu minimize etmek istemiyorum.
Bir de bize eşit derecede yakın bir tür var, şempanze, bonobo örneği. Bonoboları unutuyoruz ama ana erkil bir topluluk yapılar var ve genellikle dişiler alfa oluyor. Genelde topluluğun başında bir dişi var ve bunu nasıl yaptıkları, o konuma nasıl geldikleri ve işi nasıl yürüttükleri hakkında
çok daha az şey biliyoruz. Çünkü bonobolar hakkında çok az şey biliyoruz.
Ama şunu vurgulamak istiyorum, bir gruptaki alfa erkek olmak zorunda değil ve en yakın akrabalarımızdan birinde alfa bir dişi. Yani vermek istediğim mesaj şu, toplumumuzdaki erkeklere baktığınız zaman diyelim ki bir ailenin veya bir şirketin, hatta Washington’ın lideri diyelim. Onu alfa olarak görüyorsunuz, yanlış etiket kullanarak. Şempanzelere hakaret etmeyin.
Bir zorbayı alfa kabul edemezsiniz. Büyük ve güçlü olan ve herkesi korkutan ve inciten bir kişi alfa demek değildir. Bir alfa erkeğin pek çok niteliği var, şempanzelere arasında da zorbalar gördüm. Ama rastladığım alfa erkeklerin çoğu liderlik yetilerine sahip ve toplulukla bütünleşmiş erkekler. İşin sonunda Amos gibi saygı duyuluyor ve seviliyorlar. Yani sandığınızdan çok farklı bir durum.
(Shopier’de sepete 225 TL ve üstü alışverişte %30 indirim var.)
İnsan olmanın temel motiflerinden biri, “bir engel ile karşılaştığımda, kendimi dönüştürebilirim ve böylece bu engeli aşacak bir yol bulabilirim” motifidir. “Kişilik ve Kişiliğin Dönüşümleri”, sizin sadece olduğunuz kişi olmamanız ve sürekli değişen bir varlık olmanızdan hareketle, sizi nelerin oluşturduğunu, bunların istaediğiniz yönde nasıl dönüşebileceğini ve dönüşüm potansiyelinizi işliyor.
Toronto Üniversitesi Psikoloji Profesörü Jordan Peterson, Kişilik ve Dönüşümleri dersi, bu konuyu tarihsel, felsefi, evrimsel ve biyolojik temellerine oturtarak size kişisel serüveninizde kullanabileceğiniz güçlü bilgiler sağlıyor.
Bu kitap, Jordan Peterson’ın kamuya açık psikoloji derslerinden derlendi ve bildiğim kadarıyla kendisi ile ilgili Türkçe’deki ilk kitap. Jordan Peterson’ın bu popüler derslerinin Youtube’da milyonlarca kez izlenmesinin bir nedeni var: Dersler arada teknikleşse de psikoloji derslerinden ziyade bir hayat dersleri. Ayrıca sürekli olarak kendinizle, başkaları ile ve başkaları ile etkileşiminiz ile ilgili bir şeyler öğrendiğiniz inanılmaz bir deneyim.
Her şeyden önce bakmanız gereken şey, kadınlara güvenme ihtiyacınızın yaşınıza, ilişki durumunuza ve aslında gerçek dünyaya uygun olup olmadığı. Çoğu erkeğin maalesef kadına güven ihtiyacı, yetişkin bir erkeğin olması gereken ihtiyacının çok üstünde. Bir yatırım tavsiyesi olarak kırmızı hap yazısında bu işlere biraz yatırım gibi bakmanızı ve böyle bakarak kırmızı hapın ne olduğunu daha iyi anlayacağınızı söylemiştik:
Toplumda erkeklere pompalanan yaygın yatırım danışmanlığı şu. Senin yatırımını yapacağın tek bir şirket var ve bu şirketi buldun mu tüm paranı ona yatıracaksın. Böyle yaparsan zengin ve mutlu olacaksın. Eğer 20lerinde şirketler yüzüne bakmıyorsa ve senin yatırımlarını kabul etmiyorsa üzülme. Sabredersen kötü yatırımcılarla iş yapmaya hevesli şirketler sonra senin değerini anlayacak ve senin değerini anlayarak senin ona yatırım yapmanı isteyen o özel şirkete tüm yatımını yapacaksın.
Birçok erkeğin bir kadınla birlikteliği, varını yoğunu satıp borca girip tek bir şirkete gömen yatırımcı ile o şirket arasındaki ilişki gibi. Siz bir kadına sağlıklı bir ilişkide olması gerekenden çok daha fazla duygusal yatırım yaparsanız, onu hayatınızın merkezi yaparsanız, her şeyiniz o olursa, büyük bir güven ihtiyacı hissedersiniz. Sonra o kadın bu güveninizi sarsarsa, büyük bir travma geçirirsiniz.
Kadınlara güvenme ihtiyacı mı muhtaçlığı mı?
Kadınlara nasıl güveneceğim diyen adamın altta yatan motivasyonunu kontrol etmesini şiddetle tavsiye ederim. Bu soruyu güveneceğim bir kadın bulayım ve tüm duygusal yatırımımı ona boca edeyim hayaliyle mi soruyorlar analiz etmeliler.
Bana bu soruyu 20 yaşında çocuklar soruyor. Ben de soruyla cevap veriyorum. Bu yaşta bir kadına neden güvenmen gerekiyor? Boşayıp nafaka mı takacak, başkasının çocuğunu sana mı kakalayacak, 20 yıllık evlilikten sonra onu manav Mahmut’la mı yakalayacaksın? Yavaş!
O yaşta bir hatunun size yapabileceği en kötü şey … başkasından size hastalık taşımak olur. Tamam sizi aldatabilir, birden terk edebilir ama bunlar çok can sıkıcı olsa da size siz istemezseniz zarar veremez.
Daha 20 yaşındayken hayatını %90’ına masallara dalmak dışında ihtiyacın olmayan güvene neden bu kadar önem verirsin. Bakın boşverin kız arkadaşınız içerde uydusuyla vuruşurken siz takmayın televizyon izleyin gibi bir genişlikten bahsetmiyorum. Siz erkek olun, biraz uyanık olun ama sonra elinizde bir şey yokken arkamdan iş mi çeviriyor diye kendinize işkence etmeyin. Çevirse size ne yapabilir ki?
Tamam, bundan başka yapmanız gereken şeyler de var:
(1) Erkek adam olmalısınız ki kadının hipergamisini azdırıp başınıza bir iş gelme ihtimalini azaltasınız.
(2) Uzun süreli ilişkiye gireceğiniz kadınla ilgili kriterleriniz olmalı ve kadını bu konuda 120 gün gözlemlemeli ve sonra tamam mı devam mı diyebilmelisiniz. 120 gün hiç yatırım yapmayın demiyorum ama onsuz yaşayamam moduna da girmeyin.
Ama güven ihtiyacınızın güvene muhtaçlık seviyesinde olup olmadığını bilmeniz ve eğer muhtaçlık seviyesinde ise bu konuya eğilmeniz çok önemli. Çoğu erkeğin ilişkideki güven ihtiyacı onun ölümsüzlük gibi bir beklentiye girmesine neden oluyor. Riski hiçbir zaman sıfıra indiremezsiniz. Yapabileceğiniz tek şey riski en aza indirmek ve bu en aza inmiş riske hayatınızı bağlamamak. Dar bir tahtanın üstünde yürürken düşme ihtimalini %5’e indirmeniz yetmeyebilir zira o %5 ihtimal tahta yerden 2 metre yukarıdayken çok mühim değildir ama yerden 200 metre yüksekteyse çoğu insan o tehlikeyi göze alamaz. Tahtayı aşırı yükseltmemek de lazım.
İstediğiniz kadar alfa erkek olun, erkek adam olun, ihtimali çok daha az olsa da aldatılabilirsiniz veya terk edilebilirsiniz. Erkek adam terk edilmeyen bir süpermen değil terk edilirse yıkılmayan ve hayatına devam eden yetişkin bir erkektir.
Kadınlara güven ihtiyacı abartı olan erkek, terk edilirse veya aldatılırsa yıkılıp yıllarca kendine gelemeyeceği için güvene ihtiyaç duyuyor. Hayatta hiçbir şey risksiz veya sonsuz değil. İlişkinizi bırakın siz kendiniz, çocuklarınız, onların çocukları ve onların da çocukları bile birgün ölecek iken ilişkiler nasıl “sonsuza kadar mutlu yaşadılar” şeklinde olsun!
Eskilerin kadınlara güven olmaz lafının içinde kadınlara güvenmeye ihtiyacın olmayacak uyarısı da olduğunu düşünüyorum.
Kendi kendini gerçekleştiren kehanet
İşin kötü tarafı, aşırı güven ihtiyacına neden olan zihin yapısı, bir ilişkinin kısa süreli olmasının ya da aslında başlayamamasının da en önemli sebeplerinden birisi. Aşırı duygusal yatırım yapan, kadını hayatının merkezine alan, kadını kafaslemeye çalışan adam dışarıya muhtaçlık, zayıflık ve korkaklık sinyalleri yaydığı için, kadını erkeğe bağlayan en sağlam tutkal olan “muhtaç olmayan, güçlü ve cesur bir erkeğe duyulan arzu” uçup gidiyor ve en çok güvene ihtiyaç duyan, ayrılmaktan en çok korkan adam en çok terk edilen adam oluyor.
Anima Projeksiyonu
Burada fonksiyonel olan bir mekanizmadan daha bahsetmek istiyorum. Güven ihtiyacının sağlıksız seviyelerde olmasının sebeplerinden biri.
“Çünkü öncelikle karşılarında hoşlandıkları kadını görmüyorlar. Zaten onun hakkında ne biliyorlar ki? Kadını bir kişi olarak görmüyorlar … Gördükleri, ideallerindeki kadının tezahüratı.
Ancak kadınla iletişime geçtikten sonra karşılarındaki kadın ile kafalarındaki ideal kadın arasındaki ayrımı kavramaya başlıyorlar. Bu da fedakarlık gerektiren bir iş. Fedakarlık şu : hiçbir zaman ideal bir kadın bulamazsınız.
Yani gerçek bir kadınla ilişki yaşamak için kafanızdaki ideal kadını feda etmeniz lazım.
Etten kemikten kadını görmen lazım ve onu kafandaki ideal kadından ayırman gerekli.”
Jordan Peterson burada açık açık söylemese de, Carl Jung’un anima yansıtmasından bahsediyor. Erkeğin içindeki ideal kadın arketipini (anima) karşısındaki kadına yansıtması. Bana göre birçok erkeğin masalsı derecede güvene ihtiyaç duymasının nedeni, bu anima yansıtması.
Jung’a göre başlangıçta anima kişinin annesinden ayırt edilemez zira erkek çocuk, annesiyle çok sıkı bir bağlantı içinde olmadan fonksiyonel olamaz. (Havva aşaması) İkinci aşama ise, anima kollektif ve ideal cinsel imgedir. Truvalı Helen. Erkeklerde bu geçişin başarılamamasının nasıl bir problem yarattığına aşk hiyerarşisi yazısında değinmiştik.
Bir erkeğin hayatının ilk yarısındaki psikolojik önceliği, anneye olan anima hayranlığından kendisini kurtarmasıdır.
Birlikte olduğunuz partnerinizin bir peri / melek / prenses (anima) değil bir insan kadını olduğunu kabul etmeniz, bu tür bir aşırı güven ihtiyacını olması gereken boyutlara çekecektir.
Bir kadını bir konuda ikna etmeye çalışmak, hatta dil dökmek erkeği oldukça zayıf duruma sokan bir şey. Buna en basit olarak yeni tanışılan bir kızla biraz muhabbet edip numarasını isteyince kızın telefonunu, sosyal medya hesabını vs. vermeye gönülsüz olan tavrından örnek verebilirim. Biraz dil döküp bu kadın ikna edilebilir ve telefonu alınabilir. Ama muhtemelen sonrasında aldığın numara hiçbir işe yaramayacaktır.
Bunun tek istisnası kadının sözel olarak “hayır” demesi ama beden dili olarak “evet” demesidir. Zaten burada kendi de ikna dilmeyi bekliyordur. Ya da utandığı için, alışkanlıktan vs. göstermelik bir “hayır” diyordur.
Sana karşı ayak sürüyen bir kadını ikna etmeyi başardığın zaman erkek olarak kendini çok avantajsız bir konuma koyuyorsun. Kızdan daha isteklisin ve artık kadın psikolojik olarak üstün tarafta. Yani artık seni çekici bulması için nedenleri azaldı.
İlgili bir kadın ile ilgisiz kadın arasında dağlar kadar fark var. İlgisiz kadınla bir şeyler yaşaman çok düşük bir olasılık. Numarasını almak, buluşmak ya da eve çağırmak olsun kadın bir yandan sana karşı ayak sürüyorsa muhtemelen ortada uğraşmaya değmeyecek bir durum var demektir.
Kadını belli bir şeyde ikna etmeye çalışmak erkeğin daha üstün olduğu, lider olduğu ve değerli olduğu duruma ters bir durum oluşturuyor. Bir kadını bir konuda ikna etmek için çabalayarak kendi reklamını kötü bir şekilde yapmış oluyorsun. İmajına zarar veriyorsun.
Kadın ikna edilmesi gereken aşamaya geldiyse onu ikna etmek muhtemelen buna değmeyecektir. Çünkü onu ikna etsen de (numarasını aldın, buluşma ayarladın, eve çağırdın vs.) sen gömleğinin birinci düğmesini baştan hatalı ilikledin, şimdi diğer gömlek düğmeleri de hatalı bir şekilde iliklenecek. Bu kötü bir çerçeve ve elin zayıfladı.
Yani kadını ikna etme yolundan gitmemelisin. Bunun yerine bu durumun önemli olmadığını gösterecek umursamaz ve şakacı bir tavır takın. Kızı bir süreliğine unut. Eğer ortada gerçekten istisnai bir durum varsa (ki genellikle yoktur) daha sonra yazınca işler daha kolay olacaktır (istisna olarak: kız o an ayrılma aşamasındadır, günlük hayatında çok önemli bir sorun vardır vs.) Ama diğer türlü kızın “meşgul!” olması gibi sudan bahaneler varsa ortada zaman harcamaya değmeyecek ve çabalarsan erkek olarak kendini düşüreceğin bir durum vardır. Unutma ki kimse gerçekten meşgul değildir, sadece sen onların önemli kişiler listesinde sonlardasındır.
Bu yazdığımı yanlış anlayanlar ve kafasında sınırı kaçıranlar olacaktır. Ben o an aranda fena bir enerji olmayan, sana biraz ilgi gösteren bir kadının göstermelik “hayır”ından sonra kendini çek demiyorum. Ama bunlardan yeterince olmayan kadınların ördüğü duvarları ikna ile geçmeye çalışma diyorum.
Bu “hayır” illa sözel olmak zorunda değil. Kadınlar aslında erkeklere daha çok “davranışsal” olarak hayır derler. Şöyle düşünelim: kızla tanışıldı ve hatta bir kere buluşuldu. Buluşma da fena değildi. Sonraki günlerde erkek kıza yazdı ve bir konuşma başlattı. Sonraki günlerde kız kendisi adama yazıp bir konuşma başlatmıyorsa bu da davranışsal bir hayırdır. Kızın ilgisi olsaydı bu noktada kendisi yazardı. Bence bu kadına yakın zamanda yazmaya gerek yok.
Bu kızlarla uğraşmak yerine (ki uğraşsan da bir şey olmayacak zaten) sürümü arttırmak gerekir. Bir kadının mantıksal seviyede ikna edilmesi bir işe yaramaz. Mantıksal olarak ikna edilmiş kadının sana saygısı azalacak ya da senden maddesel bir çıkarı varsa ikna olacaktır. Diğer taraftan kadınlardan sana karşı olan bu ilgisizlik durumu sürekli bir hal aldıysa kendini erkek olarak bir değerlendirmeye sokman ve seni hayatta daha değerli hale getirecek şeyleri hayatına sokman gerekir. İlişkiler piyasasında yeterince değerli olarak algılanmayan bir erkeğin sürekli yeni kadınlarla tanışmaya çalışması da kötü bir stratejidir. Bunun yerine kendini değerli hale getirmesi çok daha mantıklı olacaktır.
Bu yayını neden kaçırdık diye sormayın, canlı bir yayın olmadı. Sitede sıkça ele aldığımız psikoloji ile ilgili konuları bir uzmanıyla konuşmayı istedim ve sitemizi de yakından takip eden psikolog Nevzat Saraycıklı ile duygusal dengesizlik, porno ve mastürbasyon bağımlılığı, inseller üzerine sohbet ettik.
Nevzat Saraycıklı Youtube adresinde gayet güzel videolar var. Takip etmenizi tavsiye ederim.
Dopamin doğanın tüm hayvanlara doğru yolda olduklarını bilmeleri ve onları doğru yolda tutmak için geliştirdiği bir hormon. Birçok insan dopamini bir işi başarınca salgılanan bir hormon olarak biliyor ve evet dopamin bu durumlarda da salgılanıyor. Ama dopamin hormunu asıl hedefe giden her köşe taşına ulaştığınızda veya kendinizi o hedefe doğru yürüyor hissettiğinizde salgılanıyor.
Sosyal medyanın hayatımızın merkezine bu kadar yerleşmesinin sebebi, dopamin sistemini, insanları sosyal medyaya bağlamak için kullanması. Bu hiç de tesadüf eseri olan bir şey değil. Daha fazla reklam görmeniz için mümkün olduğunca sosyal medyada kalmanızı sağlayan algoritmaların ve mekanizmaların tamamı bu tür nöropsikoloji çalışmalarının sonucunda tasarlanıyor.
Bir insan sosyal medyada bir paylaşım yapıp like aldığında, beyni dopamin salgılıyor. Aslına bakarsanız sosyal medya ya da mesaj uygulamalarının notifikasyonları da size dopamin sağlıyor. Burada mekanizma B.F. Skinner tarafından 1930’larda tanımlanan değişken ödül çizelgeleri (variable reward schedules). Ödül rastgele / şansa bağlı bir şekilde verildiğinde (kumarhanelerdeki slot makinelerinde ya da sosyal medyada olduğu gibi) ve ödülü kontrol etmek kolay bir iş ise, dopamini tetikleyen davranış alışkanlık haline geliyor.
Peki kolay yoldan dopamin almanın zararı ne? Zararı sizi dopamine karşı hissizleştirmek ve hemen her zaman çok daha fazla gerçek ödüle sahip, daha zor ama daha az dopamin salgılatan kaynakların artık bir gereğinin kalmaması.
Dopamin bahsettiğimiz gibi şu an harcadığınız emeğin, hedefinize ulaşmanıza katkıda bulunduğunu düşündüğünüzde salgıladığınız bir kimyasal. Üniversite sınavına çalışırken hergün planladığınız gibi 5 saat ders çalışmak dopamin (dopamin) salgılatacaktır. Bu salgılama ise size o yolda yürümek için gerekli “zihinsel enerjiyi” veren şey. İçsel ödül mekanizması.
Peki siz bu ödülü bir telefon ekranını sıklıkla kontrol ederek alıyorsanız, düzenli ders çalışıp başarılı olmak gibi zor bir şeyden dopamin kazanmanıza ne gerek var ki?
Beyindeki dopamin seviyesinin sert bir şekilde yükselmesi ya da uzun süre yüksek kalması zaman içinde beyninizdeki dopamin alıcılarını azaltabilir. Ne kadar az alıcınız varsa, hayatınız için önemli hedeflerin peşinde koşmanın vereceği dopamini o kadar az hissedersiniz ve sosyal medya gibi uyaranlara daha bağımlı hale gelirsiniz.
Peki bunu tersine çevirebilir misiniz? Evet. Eğer aşırı şeker içeren besinlerden bir ay uzak durursanız, bir avuç çilek size en sevdiğiniz dondurma kadar zevk verecektir. Aynı şekilde sosyal medyadan uzak durursanız, planladığınız gibi 2 saat ders çalışmak size binlerce like almışsınız gibi zevk verecektir.
Bu nedenle dopamin detoksu yapmalısınız. Aslında dopamin detoksu yanıltıcı bir isim zira aslında dopamin değil, aşırı dopamin salgılatan, faydasız ve bağımlılık yaratıcı aktivitelerden uzak durup kendinizi gerçek hedeflerin yolunda yürümekten gelen dopamine mecbur bırakıyorsunuz.
Bunun için yapmanız gereken ilk şey sizde yaptıktan sonra stres yaratan, dengenizi bozan ve bağımlılık yapan şeyleri sıralamanız. Günümüzde bu gruba giren en yaygın şeyler şunlar:
Dopamin orucu, dopamin salgılamamak için rahibe dönmek değil (arada onu yapmanın yararı da var(*)) bu şeylerden uzak durmakla alakalı. Bu konuda yapabileceğiniz şeyler şunlar:
Hergün saat 09:00’dan ya da en geç 10’dan sonra telefonunuzdan uzak durun. Cep telefonunuzu yatağınızın yanına koymayın.
Günlük sosyal medya kullanımınızı bir saatin altında tutun.
Her hafta en az bir gün sosyal medyadan tamamen uzak durun. Bunu zamanla arttırın ve haftada en az üç gün sosyal medyadan uzak durun.
En az bir sosyal medya platformundan tamamen çıkın. Bu konuda en gereksiz ve zararlı algoritmalara sahip olan twitter’dan tamamen çıkmanızı şiddetle tavsiye edeceğim. Tüm sosyal medya platformlarında olmayın. Instagramdaysanız Facebook’ta, Facebook’taysanız Instagramda olmayın.
Tüm sosyal medya uygulamalarının notifikasyonlarını kapatın. Mesajlaşma uygulamaları için de aynı şeyi tavsiye edeceğim. İş yerindeyken sosyal medyanızı kontrol etmeyin.
Pornoyu tamamen bırakın. Porno özellikle günümüzde özellikle erkekler için alkol kadar yıkıcı bir bağımlılığa döndü. Bir daha hiç porno izlemeyin. Mastürbasyonu ise haftada 2’ye indirin. Yılda bir veya iki ay da tamamen mastürbasyon orucu tutun.
Ayda bir veya iki gün, tüm sosyal medya, internet, mastürbasyon, abur cubur, alışveriş, vs. gibi şeylerden tamamen uzak durun. Bu günlerde telefonunuzu da sadece aramaya açık tutun ve internetini kapatın.
Bu dediklerimi yapamam diyorsanız tebrikler, siz çoktan bağımlı olmuşsunuz. Sosyal medyadan ciddi para kazanmıyor ama ondan iki gün uzak duramam diyorsanız, siz sosyal medya bağımlısısınız.
Yukarıdakiler sizin ödül ihtiyacınızı karşılamayı bıraktığında, boşluğu spor yapmakla, ders çalışmakla,işinize / ek işinize konsantre olmakla, yeni alışkanlıklar edinmekle doldurun. Karbonhidratları pastadan, dondurmadan, şekerlemeden almayı bırakıp meyveden sebzeden almaya başlamanız gibi dopamin tetiklemelerini sosyal medyadan, pornodan, abur cuburdan almayıp kendiniz için bir şey yapmaya başlayın.
Gençliğinizde dopamini sanal ateşleyicilere bırakıp bu nedenle hedefleriniz için çalışmayı ne kadar ihmal ederseniz, ilerde o kadar doyumsuz, yetersiz ve mutsuz bir hayata sahip olacağınızı unutmayın.
(*) – Yılda bir veya iki kere bir veya iki haftalık %100 rahip modu işinize yarayabilir. Mesela bir haftalığına dağcılık yapmak, tatile giderken interneti ve telefonu geride bırakmak, vs.
Ama 6 aylık ilişkinin sonunda ayrıldık. Ayrılık nedenimiz şu: Birgün bana Instagram fotoğraflarıma yorum bırakan kadınların kim olduğunu sordu. Ben mimari fotoğrafçıyım ve hesabımda benim ve yüzümün tek bir fotoğrafı bile yok. Hesabımdaki fotoğrafların %100’ü profesyonel mimari fotoğraflar. Ona bunların geçmişte tanıştığım arkadaşlarım olduğunu söyledim ve hiçbirinin geçmişte bir flört ya da eski kız arkadaş olmadığını da belirttim. Gerçekten de hepsi ya arkadaş ya da iş arkadaşı. Hesabıma erkek iş arkadaşlarım ve arkadaşlarım da geliyorlar tabii ki.
Bana bu kadınları sessize almamı ve onların fotoğraflarına kesinlikle beğeni bırakmamamı söyledi. Bunların kendisini kötü hissettirdiğini söyledi.
Mimari fotoğraflar yüzünden güveni sarsılıyorsa kızın kendine güven problemi var. Hesabında etkileşime giren tüm kadınları sessize almanı beklemesi mantıklı değil.
Ona bu kadınların fotoğraflarına kesinlikle flört amaçlı beğeni atmadığımı, sadece destek amaçlı beğeni attığımı anlattım.
Bu kızın geçmişinde bu şekilde bir aldatma olabilir, bilemem. Ama yine de bu büyük bir sorun değil ve kolayca halledebilmen lazımdı.
Bu sorun birçok konuşmayı getirdi ve bir türlü ikna olmadı. Sonunda işi “ya o kadınları sessize alırsın ya da bu ilişki biter” noktasına getirdi. Sosyal medyanın umrumda olmadığını ama bu insanların benim arkadaşlarım olduğunu söyledim. Bu insanları sessize almak benim prensiplerime aykırı dedim. Kadın olmaları umrumda değil.
Sonunda ayrıldık.
Bu kadın seni çok seviyor falan değil. Bu belli. Temelleri anlamak yerine benim yazdıklarımdan sadece bir kızın donunun içine girebileceğin kadarını almışsın sanki.
Kadın senden ayrılmaya bahane olsun diye kavga çıkarıyor gibi. Zira şu ana kadar gördüğüm, kadının seni, senin onu sevdiğin kadar sevdiğine dair bir ipucu yok. Başta söylediğini hatırla:
Onu çok ama çok sevdim.
Sen onu çok ama çok sevdin ama o seni o kadar sevdi mi sence? Hayır. Zira onu çok ama çok sevdim, onu beni sevdiğinden çok ama çok daha fazla sevdim demek.
Prensiplerimden ödün vermediğim için onu kaybettim ve bu canımı sıktı. 1.5 ay ayrı kaldık ve bu hafta ona ulaştım. Bana daha yeni bir erkekle ilişkiye başladığını ve bu çocukla ilişki denemek istediğini söyledi.
😀 Ayrılık kızı gerçekten yıkmışa, uykusuz geceler geçirmesine neden olmuşa benziyor 🙂 Bu kızla 6 aydır beraberdiniz ve 1.5 ay geçmeden başkasıyla beraber. Bunu söylediğim için kusura bakma ama hislerim bana bu kızın zaten bu çocuğu sıraya koyduğunu söylüyor. Belki de ikiniz beraberken onunla konuşmaya başlamıştı.
Şimdi kız adamın instagramda başka kadınların fotoğraflarını beğenmesine kızıyor. Bunlar bikini fotoğrafları mı, bundan bahsedilmemiş. Ama kız kıskançlık yapıyor, adamın bu kadınlarla geçmiş bir ilişkisi olmamasına rağmen.
Kadın neden bu kadar kıskanç olabilir? Direkt yansıtmaya benziyor. Kendi zayıflığını elemana yansıtmış zira derinlerde bir yerde o kadar sadık değil. Bunu söyleme nedenim 6 aylık ilişkiden en fazla 6 hafta sonra (belki daha önce buldu ama henüz diyor) başka biriyle olması.
Kız bu adamı muhtemelen siz ilişkideyken sıraya koymuş ve bu instagram olayını bahane olarak kullanıyor. Kadınlar bunu yapabilirler. Bir erkekten ayrılmak istediklerinde bir kavga çıkarıp küçük bir şeyi büyük bir probleme çevirebilirler. Eski kız arkadaşının sana sadık kalmadığını varsayabilirsin. Onu çok ama çok sevdim diyorsun ve bu da seni olanlara tamamen kör yapmış. Onun seni, senin onu sevdiğin kadar sevmediği belli. Sen muhtemelen ilişki boyunca onun peşinde koşup durdun. 6 aylık ilişkiyi birden bitirmesi ve birkaç hafta sonra başkasıyla olması sana ne diyor? Senin eski sevgilinin sana ilgisi o kadar da yüksek değilmiş diyor.
Yazdıklarım rahatsız edici olabilir ama benden fikir belirtmemi istedin ben de eğip bükmeden gördüklerimi anlatıyorum. Benim işim kıçınıza gökkuşağı üflemek değil. Benim işi sizi sarsarak ve gerekirse tokat atarak kendinize getirmek.
Gerçek şu ki sen bu kızı premses yapıp tahta oturtmuşsun ve kız orada olmayı da hak etmiyor. Sonradan olanlara bakarsak kızın seni suçlamaları, kendisi aldatma eğiliminde olan ya da aldatan yalancının yansıtmaları gibi. Kız muhtemelen bu çocuğa yöneldi, belki senin daldan atlamadan onun dalı tuttu ve sonra bir bahaneyle senden ayrıldı. Ama kız tabii bunu itiraf etmeyecektir.
Kendisine güvenen ve kendisi ile barışık biri partnerinin sosyal medyasındaki karşı cins ile etkileşimini gözlemlemekle yetinir ve onun bu fırsatı aldatma için kullanıp kullanmadığına bakar. Yani karşısındakine kendi kendisini topuğundan vurmaya niyeti varsa o silahı verir. Zira bu tür şeyleri paranoyakça engellemeye çalışıp ileriye ötelemektense başından görmeyi ve bitirmeyi tercih ederler.
Durduk yere bu tür kıskançlıklar yapan kadının kendisinin bir halt yemekte ya da yemeye niyet etmekte olduğundan şüphelenmelisiniz.
Kız senden ihanet imasıyla ayrılmış, birkaç hafta sonra başkasının kucağında ve bu arada da tabii haftalarca sana ulaşmıyor. Üzülmüşe de benzemiyor. Umrunda değil ve muhtemelen hiçbir zaman da o kadar umrunda olmadı.
Başkasıyla olduğunu duyunca ona iyi şanslar diledim ve o iş olmazsa beni aramasını söyledim. Arkamı dönüp gitmeye ve o bana ulaşmadan asla ardıma bakmamaya karar verdim. Ama onu hala istiyorum.
Birader ona asla ulaşmamalıydın. Çünkü en iyi pazarlık pozisyonu blöf yapmadan gerçekten arkanı dönüp gitmektir. Dik durmuş ve instagram isteklerine hayır demişsin ama bir buçuk ay sonra kızı aramışsın. Ayrıldıktan sonra no contact yapmalıydın ve no contact demek no contact demektir. Birkaç hafta ulaşmayım sonra artık ulaşabilirim demek değildir.
Kız sana iyilik yapmış ve sen kafanı kuma gömmene rağmen kendisi gibi sadakatsiz birini kız arkadaşın mertebesinden elemiş. Bu tür kadınlar genellikle ilgileri düşük iken başkasını sıraya koyarlar ve bir de karşılarındakini sadakatsizlik ile suçlarlar.
Fol yok yumurta yokken seni sadakatsizlik ile suçlayan hatuna yerini bildirmeliydin: “Beni sadakatsiz olduğumu ima etmen hiç hoşuma gitmedi.” demeli ve topu onun suratına atmalıydın. “Beni böyle basit bir şey yüzünden sadakatsizlikle suçluyorsan bence kendi içindekini bana yansıtıyorsun ve ben senin güvenilir biri olmayabileceğini düşünüyorum.”
“Onu yeniden istesem de no contact (iletişimi kes) tekniğine sadık kalacağım.”
No contact bir teknik değil. No contact kalıcı bir pazarlık pozisyonudur.
Ama olayların böyle gelişmesi çok canımı sıkıyor.
Uçurumun kenarından dönmüşsün bence iyi hissetmen lazım. Daha fazla birlikte kalıp aldatıldığını da öğrenebilirdin. Bu kadın iyi bir ilişki materyali olsaydı ve seni gerçekten sevseydi 6 aylık ilişkiden 6 hafta sonra başkasının kollarında olmazdı. Bu adamın siz beraberken ortaya çıkıp kızın hedefine girmiş olması çok büyük ihtimal. Düşünsene. Ayrılıyorsunuz, problem de çok büyük bir sorun değil. İşleri düzeltmeye çalışmıyor ve “kendine iyi bak ben de gideyim başkasının kollarına varayım” diyor.
Onu çok ama çok sevdin yani tüm gücü ona verdin. Bu nedenle de zaten ayrılmanız onu zerre etkilemedi ve kız hızlıca hayatına devam etti. Bunu yaparken de seni manipüle etti ve instagram bahanesi ile bir de seni suçlu çıkardı ve senin kendini kötü hissetmene neden oldu.
Bu kız muhtemelen yalancı ve sadakatsiz. Kurtulmuşsun. Kendi betalığın sayesinde olsa da kurtulmuşsun. Şimdi canın çok yanıyor eminim ama bu uzun vadede iyi bir şey. Senin için de güzel bir ders.
NOT: Corey Wayne’in videosundan özetleyerek çevirdim. Kendi danışmanlık konuşmalarımda çok karşılaştığım bir olay bu. Oradaki şeyleri burada paylaşmıyorum ama Corey Wayne’in bu videosunu görünce çevireyim dedim zira yaygın bir durum. “Abi burada öğrendiklerim yüzünden çok “iyi” bir kızı kaybettim” diye başlıyor ve biraz konuşunca anlıyorsunuz ki kaybettiği yok, iyi kız yok, o yok bu yok. Kırmızı hapı hanzoluk sanıp aptallıkla ilişkisine zarar veren adamlar olduğunu inkar etmiyorum ama çoğunun durumu böyle değil. Kırmızı hapı bir kızı “elde etmek” için teknikler olarak okuyan ve hedefi hala ne olursa olsun kiminle olursa olsun ilişki sahibi olmak şeklindeki adamların başına çok gelen bir şey.
Sanalda tanıstığım kızdan iyi bir oyunla aynı gün tlf numarası aldım whatsapp a gectik. whtsp da hızlı bir çekim yaratarak 4-5 gün içinde buluşma ayarladım..Buluşmada aldığım ililere güvenerek ,ikinci mekana geçerken cesur bir hamle yaptım ve beline sarıldım kız da bana karsılık verdi ve belime sarıldı..sonrasında 3-4 saat içinde sırasıyla el ele tutusma,öpüsme ve arabada yiyişme birbirini izledi … Sonrasında aksam eve gidince seninle çok iyi hissediyorum diye bir mesaj atttı.
Sona kadar tamam ama Haydar 36, kız 26 yaşında. İlk hata arabada yiyişme kısmı. Ortamı olmayan genç bir erkek tamam da 36 yaşında bir erkek liseliler gibi arabada yiyişme yapmaz. Mekanına götürüp seks yapmalıydın. Sonunda seks olmasa bile mekanına götürüp sekse yürümeliydin. Bu eksi hanene yazılır. Eğer kız öpüşmeye rağmen gelmiyorsa burada hata yapmış olmazsın ama yine de ilgi seviyesi göründüğü kadar yüksek değil sonucu çıkarabilirsin.
daha sonra klasik sabah,günaydın,gece,iyi uykular mesajları başladı. ama ben ikinci buluşma ayarlamam gerektiğini bildiğimden 4-5 gün sonra tekrar buluşma teklif ettim bana 10 gün sonraya gün verdi,çok yoğunum dedi..
Olabilir. Kız arkadaşın değil sonuçta. Kızı nadas bırakıp diğerleriyle ulaşacaktın. 10 gün sonra aklına gelirse mesaj atıp buluşurdun.
Ayrıca ikinci buluşmayı ilk buluşmadan hemen sonraki mesajlaşmanızda ayarlayacaktın. Sen zararsız mesaj arkadaşı modunda fazla kalmışsın. Bu da büyük eksi. Özellikle 2 – 3 gün böyle devam ettiysen. İkinci buluşmaya ilk buluşmadan sonraki ilk mesajlaşmada girin.
içimden, bu kadar ilgili görünen kız neden buluşmak istemiyor dedim,sasırdım..
Bu olmadı. Sen ilişki moduna girmişsin.
şöyle dedim,10 gün uzun zaman,üzerine düşünürsek daha erken bir tarih ayarlayabiliriz.. çok yoğunum,böyle bir imkan yok dedi..
Burda bir kere denemekte problem yok ama orada bırakman lazım.
tabi bende nedendir bilmem ,10 gün boyunca bulusmak için hiç zamanı olmayacagına inanmadım..ve bende acıkcası soguma başladı..
iyi o zaman,zamanın olunca beni bir ara,bunu telefonda konusalım dedim.
Bu da problem olmayan bir mesaj. Gerçi “tamam sonra görüşürüz” der aklıma gelirse kıza ulaşırdım ya da ulaşmazdım. Beni ara demene gerek yoktu. Senin 10 gün sonra aramanda sorun yoktu. Mesajlaşmanda bir problem yok ama zihin yapına yayılan kaybetme korkusu kötü.
görüldü yapıp bıraktı..
Sen de orada bırak o zaman. 10 gün sonra görüşürsünüz.
Bir gün sonra nasılsın,neler yapıyorsun dedim.
Sana görüldü atmış hemen birgün bekleyemeden mesaj atmışsın. Daha da kötüsü beni ararsın diyen kıza hemen mesaj atıyorsun. “Kafeslemezsem / peşine düşmezsem kaybederim” korkusu ile kaybetme sürecine girmişsin.
hiç iyi..deyip kestirip attı.
Kız bu noktada sana o kadar ilgili değil artık. Belki buluşmada sikişme olmadığından, belki sonrasındaki mesajlaşmalarda fazla peşine düşmenden sandığından daha az ilgili. Böyle bir kızı nadasa bırakman lazımdı.
Bir problem mi var dedim
Burada zaten harakiri yapmışsın. Kaybetme korkusu nasıl da insanı ele geçirip saçma şeyler söyletiyor. Bir problemi varsa sana ne? Kız arkadaşın değil bir şey değil. Bunu kız arkadaşına bile sorma diyorum burada bunu sorarak olayı bitirmişsin. Geçmiş olsun.
Bu sünepeliğin ise olayı bitirmiş. Ben yapışkan ve muhtaç bir erkeğim en küçük negatifte de hemen sorun olduğunu düşünüp sormak zorunda kalan zayıf biriyim diye bağırıyorsun. Kız da haliyle “aman bu da zayıf, yapışkan, tercih edilmeyen biri çıktı hemen kurtulmam lazım” diyor:
bir problem yok dedi, seninle olmuyor ,çok yoğun çalışıyorum,boyle seylere gelemem,bir de bunun için özür mü dileyeyım dedi.
“heryerden sildim.bir daha da aramadım.”
Silindiğini fark edince senin gibi atarlı bir arızaya çok bulaşmadan kurtulduğuna şükredecektir. Gerçi kız da kaba atar yapmış yani bir daha görüşmezdiniz zaten.
Kız karın ağrısı mı?
Hayır. Sen karın ağrısısın. Duygusal dengesiz (nevrotik) davranmışsın. En küçük negatifi kocaman bir problem yapmışsın. Türkiye’de çok olan ve bir kızın bulaşmasa iyi edeceği adam tipinde davranmışsın. “Abi ama ben öyle değilim” diyorsan öyle biriymiş gibi davranmayacaktın. Bunu filmler yazısında yazmıştım. Senin davranış şeklin kızları sadece soğutmaz aynı zamanda korkutur. Doymuş, dengeli bir erkek “ok görüşürüz sonra” der ve o kızı bir daha 10 gün mesajlamazdı. Hadi mesajladı diyelim kız kısa cevap verince “problem mi var diye sormazdı. Senin sergilediğin davranış duyarlı erkek görünümlü yapışkan erkek modu.
ya da buluşmayı erkene almak istediğim için, beni baskıcı tiplerle karıstırıp,bir anda kaygı duyuyor, suçluyor ve kötü hissedip uzaklasıyor mu?
Kız seni baskıcı tiplerle karıştırmıyor. Sen zayıf, duygusal olarak dengesiz, tercih edilmeyen ve yapışkan bir erkek gibi davranıyorsun – belki de öylesin – ve kız hem soğuyor hem de korkuyor. Burada kızın bir suçu ya da arızası yok. Belki sana o kadar ilgi duymamış, belki de gerçekten yoğun. Ama kızın davranışında bir arıza yok.
yani saglıklı iletişimden bihaber bir kezban mı?
Maalesef “sağlıklı iletişimden bir haber kezbanın” kendin olduğunu anlamadan bunu birçok kızla yaşarsın daha.
ya da stresli bir anında bana mı patladı?
Kızın patladığı falan yok. Elini versen kolunu kaptıracağın ve uzak durulası erkek gibi davranmışsın ve kız da yapması gerekeni yapmış.
Bu yorumlarım üzerine mesajlaşma devam etti.
Bu olayda ben şuna dikkat çekmek istiyorum Mahmut abi; Buluşmayı biraz daha öne alalım önerisi çok absurd,tuhaf bir öneri degil.
Evet gayet normal bir öneri ama kabul edilmediği yerde bırakacaktın.
Daha önce başka bir kadın böyle bir önerime,tamam o zaman salı ögleden sonraya alalım demişti.
O başka bir kadın, bu başka bir kadın. Bu yavaştan alan belki de gerçekten yoğun bir kadın. Ya da mesajlaşmalar sana ilgisini azalttı.
Bu olayda kız hiç anlamadan dinlemeden,iletişimin altın kuralı olan sağlıklı geri bildirim vermeyi,olayı anlamayı seçmiyor..
Kız sana gayet geribildirim veriyor. Maalesef bu sözler kadın – erkek ilişki dinamiğinden o kadar da anlamadığını gösteriyor. Kız sana açık açık “yavaş” demiş. Sen yok “hızlı olsun” demişsin (olabilir). Kız sana yine “yavaş” demiş. Kadınlar erkekler gibi iletişime geçmezler. Bunu daha önce yazdık. En temel şeylerden biri bu. Kadın sağlıksız iletişime geçmiyor, kadın gibi iletişime geçiyor. Maalesef sen bunu anlamadığın için sağlıksız yaftası takıyorsun.
iletişimin zehirli olanını yani,suçlama,duvar örme,kaçmayı tercih ediyor.
Kız fazla terslemiş burası kaba. Ama kız senin bir şeyin değil sen onun bir şeyi değilsin. Bazı kızlar laftan anlamayan erkekleri doğal olarak muhtaç, yapışkan ve tercih edilmeyen diye yaftaladılar mı onlara karşı kabalaşabilirler. Burada da o olmuş.
Tabi bu kız özelinde,şöyle düsünebilirdim, yapışkan,arızalı erkek çok, bu kız geçmişte bu tip deneyimleri yaşamış ve bu kıza yaklaşırken bu kızın kaygılarını önemseyip önce güven olusturup,sonra adım atmalıydım.
Hayır kızın kaygılarını falan düşünecek kişi sen değilsin ve ayrıca her kız bu tip adamdan korkar. Sen zaten güven oluşturayım bahanesi ile peşine düşmen yüzünden olmamış.
Seninle buluşmaya daha istekli ve önce buluşmayı kabul eden kıza bu yapışkanlığı gösterme fırsatın olmamış, buna olmuş. Ayrıca bunun kaldığın bir shit test olma ihtimalini de unutma.
Senin yapman gereken basit. Erkek adam gibi davranmak. Erkek adam kız 10 gün sonra diyorsa ve önce buluşmayı kabul etmiyorsa orada doğal olarak bırakır zira erkek normalde kızdan daha az ilişki modundadır. İyi bu arada başkasına bakarım bu zaten kenarda bekliyor, vs. Ha sonra beklemez, 10 gün sonra ararsın hayır der vs. o ayrı.
kızın tepkisinin oldukca sağlıksız olduğunu gorunce koy götüne rahvan gitsin seçeneği daha cazip geldi!
Kız kaba davranmış ve orada zaten aranızdaki etkileşim bitmiş ama dediğim gibi senin yaptığın yapışkan ve ilişki kafeslemesi erkek moduna tepki o. Her kız aynı içsel reaksiyonu verir ama bazı kızlar kibar davranabilmeye devam eder bazıları edemez.
Senin de çoğu erkek gibi derdin suçu karşındakine atmak ya da onun hatalarına odaklanmak. Bunu yaptığınız sürece anca o bahsettiğin sınırlı bir grup kızla bir şansın olur bu tür daha rahat kızlarla sıfır çekip onlara kezban demeye devam edersin.
Çoğu erkeğin sonra çıkıp da tüm kızlar hemen ilişki istiyor deme sebebi de kısmen bu. Bu tip daha rahat başlayan kızları hemen kaçırttıklarından beraber olabildikleri tek hatun tipi aynen kendileri gibi yapışkan hatunlar. İnsanların hep aynı tip insanlarla ilişkiye girme sebepleri de kısmen bu.
Eğer bu kızı istiyorsam yapmam gereken şu mu olmalıydı;ikinci buluşmayı teklif ettim kızda 10 gün sonra müsait olabilirim diye ucu açık bir cevap verdi..normal mesajlaşmaya devam edip,güven olusturup,bağ kurup bir hafta 10 gün sonra bir daha mı denemeliydim?
Normal mesajlaşmaya devam edip, güven oluşturup, bağ kurup mantığına girdiğinden zaten kuş uçmuş. 10 gün sonra buluşmaya vakti olan kızı orada bırakacaksın, 10 gün sonra aklına gelirse mesaj atacaksın. Arada aklına gelirse belki 5 – 7 gün sonra.
Senin “güven olusturup,bağ kurup” dediğin şey kaybetme korkusunun yaldızlanmış halidir.
Yoksa tamam o zaman,müsait olduğunda haber ver deyip,o mesaj atana kadar diğer kızlara mı dönmeliydim.
Evet.
Orta Avrupa’da bir Slav ülkesinde yaşıyorum.covid ten dolayı sanal çok hareketli..(konuştuğum diğer kızlar var)bu kızı yavaş davrandığı için, tamamen eleme hakkımın olduğunu düşünüyorum.
Evet. Elinin altında daha hızlı yeterince kız varsa ele. Kenarda da kalabilir. Tabak çevirirken yavaştan alan kızların elenmesi normaldir.
Peki neden gelip burda bu tip sorular soruyorum,kızın neden sogudugunu anlamak istedim. Sanırım cevap şu, arızalı ve yapışkan erkek sayısı her toplumda bir hayli fazla,yanlış atılan bir adım kızda kaygı yaratıyor,bu kaygı kötü hissetmesini sağlıyor,hissettiği duyguyu takip edip ,anlam oluşturan kadın soğuyor..ve kaçıyor..
Hocam senin ekstra adımların bariz ödül kaybetme korkusu ile atılmış. Kız da “beta 9,807 yani NEXT” deyip geçmiş. Kıza sen beni ara deyip hemen ertesi kendini tutamayıp araman bunun için yeterli ama sen bir de problem mi var diye sorup sıvamışsın.
Ama tabii kız mesela gerçekten yoğundur ve senin buna verdiğin tepki soğutur. Ya da kızla ilk buluşmadan sonra mesajlaşman soğutucudur. Mesela daha çok sen mesaj atmışsındır. Bazı erkekler “abi çok güzeldi, sürekli mesajlaşmalar, günaydınlar, iyi geceler” diyor ama peki o hiç mesaj başlatıyor mu sorusuna cevap “yok hep ben atıyorum / genelde ben başlatıyorum” oluyor. Durum buysa sen mesajla peşine düşerek soğutmuş oluyorsun zaten.
muhtaç gözukmenin kızı soğutacağını biliyorum tabiki,ama belki de biterse bitsin diye çok umursamadan bu hataları yaptım!
Kendine yalan söylememeni tavsiye ederim. Yoksa bu şeyi yapıp durmaya devam edersin. İlk mesajına dön ve yeniden oku. Umursamayan adam orada bırakırdı, neyin var diye sormazdı, ve en önemlisi bir hışımla kızın numarasını silmezdi. Kezban gibi gururu incinmiş ergen kelimesi kullanmışsın kıza. Bu “umursamadığım için özellikle kaybeden beta gibi davrandım” bahanesini burada bin kere duydum. Kendin inanmak istiyorsan sen bilirsin ama bence yazıya dökme zira komik duruyor.
bir erkekle kadın arasındaki etkileşimde kadının kendi adına uyması gereken adımlar var, karşı taraf pek bu adımlara sadık kalmadı..ikinci buluşmaya istekli olmadï..eee…
Kadın algın en azından burada masal dünyasında. Bir kere buluşup yiyiştiğin kız hangi masalsı aşk hikayesi adımına sadık kalacak? Uyması gereken adımlar mı? Nasıl bir senaryo var kafanda? Masal bunlar geç bunları. Kız seni o kadar istemiyorsa istediğini yapar.
Onu mu bekliyecegim..benimde çekip gitme hakkım var…
Sen bu olayı ciddi ciddi umursuyorsun. Alt tarafı kızı kenara bırakıp diğerlerine odaklanacaktın ve sonra evet aklına gelirdi gelmezdi ayrı mesele. Kim sana bekle diyor. İstersen git ama senin burada zihin yapın yanlış. Gerçi bunu kabul etmeyeceğin belli oldu ama fazla ilişki önceliklisin. Sen kızı unut aklına gelirse ararsın gelmezse belki o arar görüşürsünüz. Bu nedenle seni kaybedecekse o da onun problemi senin değil.
bu kadar ilgiliyken neden ikinci buluşma teklifime ilgisiz kaldı..kadın ruhunu anlamak istedim!
Başında ilgili olması kızı senin kız arkadaşın yapmaz. Kızın belki işi var, belki tabak çeviriyor, belki başı bağlı, vs. Burada kız erkek olmuş sen kadın “başında ilgisi yüksekken neden böyle yaptı” diye soruyorsun. Kız 10 gün sonra demiş sen de orada tamam demişsin. Bence o aşamada bıraksan 10 gün sonra buluşurdunuz vuruşurdunuz. Sonra zaten ilk mesajınla kızı hızlıca soğutmuşsun.
Kızın ilgisi yüksek diye sanki kız arkadaşınmış gibi sana karşı hiçbir sorumluluğu, uyması gereken adımlar, sadık kalacağı şeyler yok. Çok standart ve sıklıkla karşılaşılan bir kadın tipi sadece. Ekstra bir şey yapmana da gerek yok. Sen aranızdaki şeyin nereye gideceğini pek umursamadan, ilişki moduna girmeden ve bu tür geri adımlarda kaybetme korkusuyla peşine düşmeden hayatına devam et, bu tür terslemelerle karşılaşmazsın.
Senin de çoğu erkek gibi derdin suçu karşındakine atmak ya da onun hatalarına odaklanmak. Bunu yaptığınız sürece anca o bahsettiğin sınırlı bir grup kızla bir şansın olur bu tür daha rahat kızlarla sıfır çekip onlara kezban demeye devam edersin.
Çoğu erkeğin sonra çıkıp da tüm kızlar hemen ilişki istiyor deme sebebi de kısmen bu. Bu tip daha rahat başlayan kızları hemen kaçırttıklarından beraber olabildikleri tek hatun tipi aynen kendileri gibi yapışkan hatunlar. İnsanların hep aynı tip insanlarla ilişkiye girme sebepleri de kısmen bu.