Kendi üzerimde Nofap deneyi

Gün 0 (3.09.2022)

Kendi üzerimde yapacağım Nofap deneyi bu kitabın başlangıcı olacak. Az önce 30 günlük sürecimi bozdum. Aslında bu 30 günde pek bir kriz atlattım diyemem. Şuan ki hedefim 90 günü bulmak. Bu süreçte ruhsal ve fiziksel olarak hissettiğim değişiklikleri size aktaracağım. Bugün gün 0.

Daha önce birçok yöntem denedim. Bu işte aslan payını krizleri atlatabilmek alıyor. Bende işe yaramayan şeylerse faydalara odaklanmak, hatta bunları yazarak kriz anlarında ekstra motivasyon olsun diyerek buzdolabına falan yapıştırmaktı. Sonuçta her buzdolabına yöneldiğinizde gözünüze birkaç satır bir şey çarpıyor değil mi? Ya da bunları günlük olarak okumayı denemek. Faydaları işaret eden bu motivasyon veren cümlelerin hepsi çok hoş görünüyor. O yüzden bu yöntemi uygulamak kulağa çok mantıklı geliyor. Ne de olsa bu hayatta doğru nedenleri bulmak pek çok şeyi başarmada kilit taşı.

Ama ben bunlara, bu yöntemlere rağmen süreci defalarca bozdum. Bir şekilde bozuluyordu. Kriz anında bu yazdıklarımı okuyacak durumda bile olmamam bu önerilen genel yöntemlerin işe yararlılığı konusunda beni şüpheye düşüren sebeptir. Neler yazdığımı okusam bile bir etkisi olmuyordu. Henüz neden bilmiyorum ama durum bu.

Keşfettiğim şey ise orada porno olduğu için süreci bozmuyorsunuz. Azgınsınız ve bu azgınlığı gidermek için porno bir araç. Evet, pornolar ilgi çekici ama azgın olduğunuz için onlar 10 kat daha ilgi çekici hale geliyor. Bu porno olmasaydı başka bir şey olurdu. Yani olay azgınlıkla başa çıkabilmekte. Ben dediğim tarzda motivasyon şeyleri yazan insanların bunlara rağmen başarılı olduklarını düşünüyorum. Yani belki bu önerilen genel yöntemlerin başarılarında alacağı pay %5’tir.

Hayatta nedensiz bir şekilde bir şeylerin başarılamayacağı da doğru. Zaten amaç da pornonun verdiği bu negatif etkileri ortadan kaldırmak. Bu sayede hepimiz daha iyi insanlara dönüşebiliriz. Daha enerjik, çekici, kendimizden memnun bir versiyonumuza…

Evet, spora gidiyorum, hatta 2 hafta önce döndüğüm tatili saymazsam özellikle son 6 aydır haftada 5 gün. Antrenmanın sonunda da 30-40 dakika kardiyo yapıyorum. Gene tüm bunlarda uzunca bir süre başarısız olmamamı sağlamadı. Hep şunu derler: spor yap, amaçlarını yaz, kendini meşgul et falan. Evet, boş günlerim bile yoğunumdur. Bir ara diğer insanlardan 2-3 kat daha fazla libidom olduğundan şüphelendim. Sonuçta spor da testosteronu fazlasıyla arttıran bir şey. Birkaç sene önce bir devlet hastanesi üroloji kliniğinde merak ettiğim için testosteron seviyemi ölçtürmüştüm ve sonuç yaşıma göre referans aralığının zirve noktasında çıkmıştı. Bunu övünmek için söylemiyorum ama biraz sağlıklı beslenince ve spor yapınca bunlar testosteronu besliyor. Aynı şeyleri yapsalar başlarına aynı şey gelecek dünyadaki diğer milyarlarca insan gibi.

Hedefim 90 günde her gün birer sayfa olmak üzere hissettiğim ve uyguladığım teknikleri kaleme almak ve bunu kitaplaştırmak. Belki de teknik yoktur. Sigarada olduğu gibi, sigarayı bırakmaya basit bir kararla başlayan ve hiçbir yardım almadan bırakan sayısız insan var. Ben pornonun da bundan farklı olduğunu düşünmüyorum.

Bunun yanında çok yaygın söylemler olan soğuk duş almak gibi şeyler de bende işe yaramıyor. Eğer kontrolü kaybediyor gibi olursam dışarı çıkıp biraz yürümek benim için en uygun yöntem gibi görünüyor. Böylece odağımı farklı şeylere verdikçe dikkatim dağılacaktır. Yani eğer başarırsam ki “kazananlar belki demezler”. Yani başaracağıma eminim. Bu süreç sonunda elimde kitaplaştırabileceğim, tamamen kendi tecrübelerime dayanan bir kaynak da olacak. Amacım verdiğim bir basit kararın arkasında durabilmek, 90 -180 gün sonunda ve sonrasında…

Bu süreçte kendimi askeri disipline benzer bir rutine sokmaya karar verdim. Bu süreçteki hedeflerim içinde karın kaslarımı çıkartmak da olacak. Daha önce çıktılar, bir dönem onlarla yaşamak keyifliydi. Ama sonrasında yağlandım. Bu kitapta karın kaslarımın öncesi ve sonrasının fotoğraflarını da paylaşacağım. Yarından itibaren yapacaklarım sabah 6’da kalkış, 30 dakika sabah kardiyosu. Sabah 25 sayfa, akşam 25 sayfa olarak toplam 50 sayfa kitap okumak. Geçmişte belli bir süre sigara içicisi olarak bıraktığım ve 6 aydan beri tekrar başladığım sigarayı bırakmayı da kapsayacak. Bunlar bana bir süreçte olduğumu anımsatan ve disiplin sağlayan ekstra şeyler olacak.  Yani biraz da ekstra şeyler katmaya karar verdim.

Bunun yanında ufak bir taviz vermenin büyük facialar doğurduğunu defalarca acı kere kendime ispat etmiş bulunmaktayım. Amacım bu diğer disipline yönelik hamleleri sağlayarak irademi çelik gibi yapmak. Her diyet bir lokmayla başlayıp sonunda kontrolü kaybederek, spor disiplini sadece bir günü es geçerek ve nofap de sadece biraz bakıp çıkacağım diyerek bozulur. Ve kendinizi sürekli vites yükselttiğiniz bir süreçte bulursunuz.

Gün 1 (4.09.2022)

Saatin azizliğine uğradığım için tam istediğim saatte kalkamamış olsam da gene bir Pazar sabahı için fena değil (Bozuk olan şalter atınca saat kendini kaybetmiş). 30 dakikalık sabah kardiyomu yaptım. Tatil sonrası göbek bölgemde oluşan ödemi hızlı bir şekilde atmak için belli bir süreyi içeren 0 karbonhidrat diyetime devam ediyorum. Olay artık insana karşı bağımlılıklar şeklini almış durumda. Kim güçlüyse o kazanacak. Bağımlılıkların beni her yendiği zaman kendimi güçsüz hissediyorum. Ama sabah kardiyomu zor geldiği ve isteksiz olduğum halde bugün yaptım. Bayağı terledim, sonra duş alıp aynaya baktığımda ataleti yenmiş güçlü birini gördüm. Bu keyifli bir hissiyat. Bunun aynısını nofapte porno krizini atlattığımda da hissediyorum. İnsana karşı bağımlılıklar deyişim bu yüzden. Nofap krizleri bizleri çok ince bir yerimizden yakalıyor. Bir anlık tembellik, atalet bağımlılıkların galip gelmesiyle sonuçlanıyor. O yüzden kendimizi sürekli dinç ve ayık tutmalıyız. 90 günlük nofap deneyime aynı saatte erken kalkmayı, evde düzenli sabah kardiyosunu, sigarayı bırakmayı eklemem bu yüzdendi. Böylelikle irademi diğer alanlardan aldığım başarılarla besleyip çelik gibi bir hale sokabilirim. Eğer hayat düzenin bozuksa, kötü besleniyorsan, yapman gereken sorumlulukları yapmıyorsan krizlere yenilmen de çok doğal. Çünkü genel anlamda güçsüz birisin, nofap neden bunun bir istisnası olsun ki?

Şuana dek hayatta başardıklarımı bir türlü tam olarak terk etmediğim ama yıllardır azaltmış olduğum porno alışkanlığıma rağmen gene de iyi başardığımı düşünüyorum. Ama tamamiyle terk etmiş olsaydım belki bunların 5-6 katını başarabilirdim. Aslında 10 katını başarabilirdim gibi hissediyorum. Ama bana fazla hayalci demeyin diye bunu söylemek istemedim. Çünkü 20’li günlerin ortalarında çok daha enerjik, mutlu, girişken, çalışkan, kendine ve yapabileceklerine daha fazla inanan biri gibi hissediyorum (Gerçekten yapmak istediğim çok şey var). Kartopu gibi katlanarak ilerlediğim hissiyatı oluşuyor. Eğer böyle oluyorsa neden normal halimle yetinip daha iyisi için belli yöntemleri denemeyeyim ki? Bunları deneyimlemek benim nofap’e olan inancımı ve çabamı pekiştiren bir tecrübeydi. Bunun benim için eziklikten zirveye gibi bir süreç olacağını söylemiyorum. Şuanki halimle bir ezik değilim. Eğer zaman ayırırsam kızlarla beraber olabiliyorum. Ya da belli bir sosyal çevrem var. Ama bunlar neden daha iyi ve kolay bir şekilde olmasın? Tüm olayda bu, en iyi versiyonumuza ulaşmak.

Nofapteki süreci bozmanın kötü yönü şu ki 20-30 gün insan hayatında uzun bir süre. Neredeyse senenin 12’de 1’i. Tüm bu süreci başa almak bu yüzden sinir bozucu. 20’li 30’lu günlere geldiğimde eğer azgınlık hissiyatı da gelirse kendimi bir ipte yürüyen ve dengesini zor koruyarak ilerleyen bir cambaz gibi hissedebiliyorum. Krizler güçlü birer rüzgar gibi gelip düşmemi kolaylaştırıyor. Ve düşersem sayaç başa sarıyor. Tabi ki düştüğünüzde sadece 1 kere porno izleyip boşalmakta kalmayı başarabilmek çok önemli, aksi halde durum tıkınma halini alıyor. “Duygusal yemek yeme” diye bir şey var. Bunu yapan insanlar aç oldukları için yemiyorlar, moralleri bozulduğunda, hayatta kendilerini köşeye sıkışmış hissettiklerinde, umutsuz hissettiklerinde vb. hamburgerlere gömülüyorlar. O birazcık gelecek mutluluğu, yani dopamin artışını arıyorlar. Pornoda da çoğu zaman aynı durum söz konusu. Bir ya da iki defa yapınca azgınlığın geçiyor ama devam ettirirsen sonuç tıkınmaya dönüşüyor.

Ben sigarayı bırakma sürecinin de pornoyu ve masturbasyonu bırakmayla neredeyse tamamen aynı olduğunu düşünüyorum. Bu ikisinin yoksunluğunda da vücudun verdiği tepkiler benzer. İkisinin krizleri de neredeyse aynı. İkisinde de kriz gelince mantıklı düşünemiyorsunuz, bir süreliğine biraz aptal biri oluyorsunuz. Beyindeki devreler istek gelince pornoya ya da sigara yönelmeyi otomatikleştirmiş haldeler. Tıpkı Maslow’un köpeği gibi zil çaldığında ağzınızın suyu akıyor. Bu bilinçsizce olan bir şey. Eğer her öğle arası olduğunda sevdiğiniz hamburgercide bir menü almayı alışkanlık haline getirirseniz bir yerden sonra bunu düşünmeden yapmaya başlarsınız. Aradaki düşünme süreçleri iptal olur ve beyin direk tetikleyiciden sonuca atlar. Bu beynin enerjiden tasarruf etme yöntemidir ki kendisi vücutta açık ara en fazla enerji harcayan organdır. Bu şekilde enerji tasarrufu yapma politikaları gerçekleştirmesi normal.

Biraz da nofapin sürdürülebilirliği hakkında konuşmak istiyorum. Kağıt üzerinde her şey çok hoş duruyor. Dediğim gibi daha fazladan enerjik, mutlu, özgüvenli olmayı kim istemez? Aslında bizler orjinalimizde böyleyiz ama beyni fazla dopamine boğduğumuz için daha kötü bir versiyonumuza evrilmişiz. Çocukların basit oyunlardan zevk almalarının ve salakça şeylere kahkahalara gömülmelerinin bir nedeni de bu. Tamam çocuklar biraz daha basit düşünür ve hayatın tüm yükü omuzlarında değildir falan ama henüz pornoya bulaşmamışlar. Beyinleri olması gerektiği gibi çalışıyordur. Peki, nofap ne kadar sürdürülebilir? Önümde bunun sürdürülebilir olduğunu gösteren örnekler var. Dünyada birçok kişi porno izlemeden uzun süre yaşayabiliyor. Ve bir yerden sonra bir eksikliğini de hissetmiyorlar. Pornoyu çok tüketenlerin ortak özellikleri ise başta hayattan zevk alamama, kendilerine güvenememe gibi semptomları yaşamaları. 90 günde 1 kere porno izleyip boşalmak bile ya da porno izlemeden 30 günde 1 defa sadece masturbasyonla boşalmak insanın hayatında saydığım benzer faydaları sağlayacağına inanıyorum. Sonuçta 1 kere yapmak sizi geriletse de elinizde olanın hepsini götürmüyor. Ama bence insan bundan çok daha fazlasını yapabilir. Yani bu anlamda nofap sürdürülebilir. Özellikle cinsel bir partneriniz varsa ve arada bir seks yapabilen biriyseniz pornoya ihtiyacınız azalacaktır. Eğer hiç cinsellik bulamayan biriyseniz bile nofapte ilerledikçe cinsellik bulma potansiyeliniz dramatik şekilde artacaktır. Aslında sizde olan ama kaybettiğiniz, kaldırım kenarında bir boşluk bulduğunda oradan açan ama ısrarla üstüne bastığınız bir çiçek gibi, özgüveninizde uygun şartlarda o boşluğu bulup açabilecektir. Eğer süreci denemediyseniz ya da süreçte yeterli şekilde ilerlemediyseniz bu anlattıklarım hayal gibi görünüyor olabilir. Ama istediğim gün sayısına gelemesem de (90 ya da 180 gün) kendi üzerimde defalarca deneyip test ettiğim şeyler bunlar. Özgüveninizin yeşermesi size uzak bir ihtimal gibi geliyor olabilir çünkü onu hep öldürdünüz, üstüne bastınız. Bunlar sizin içinizde vardı. Sadece beslemeniz ve iyi bakmanız gerekiyor. Uygun ortamı sağlayıp, biraz sulamayla daha iyisi olur.

Kitabın ilerleyen bölümlerinde nofapte ilerledikçe benzer konulardan farklı farklı şekillerde bahsediyor olabilirim. Ama bu kitabı keyifle okumanızın önüne geçmez diye düşünüyorum. Ne de olsa birinin kendi üzerinde ilk elden yaptığı deneyi, organik bir şekilde okuyor olacaksınız. Bu kitabında özelliği bu. Bir yerden toplama bilgiler değil de bir insanoğlunun tamamen kendi yaşadıklarından toplanmış verilerin ortaya sunulduğu bir kaynak olması. O kitabı Nazi kampından kurtulup yaşadıklarını anlattığı eserinde Viktor Frankl gibi kimse yazamazdı. Çünkü o deneyimleri yaşayanların çoğu ya o kamplarda öldüler, ya da pek az kurtulanların cümlelerle araları Viktor Frankl kadar iyi değildi. Bu özellikte bende var gibi. İyi bir metin yazarı olduğumu birkaç defadan daha fazla kere duydum. İyi bir dille, kendi üzerimde test ettiğim deneyi size aktarıyor olmam kitabı mekanik ilerleyen bir tek tükdezelikten kurtaracak ve keyifle okunmasını sağlayacak diye düşünüyorum. Evet, nofap deneyi gün 1. Şimdi burada bırakalım ve günlerin akmasına izin verelim. Askeriye’deki ilk gecemde ranzama uzanıp (ranzanın alt katındaydım) gözlerimi yukarıya diktiğimde, orada benden önceki bilmemkaç dönem önceki bir askerin yazdığını yazıyı görmüştüm, şöyle diyordu “1 gün gelecek, 1 gün kalacak”. O yazıyı hiç unutmadım ve sayılı günlerin birçok kere geldiğine şahit oldum. Acemiliği atlatıp asıl birliğime geçtiğimde orada askerliğin geçmediğini anlatan kişilere de şunu birden fazla kere söyledim, “ömür bitiyor, askerlik mi bitmeyecek?” Gerçekten öyle. Yeterki gün sayma hatasına düşmeyin. Unutmayın ya gün sizi bitirir ya siz günü bitirirsiniz. Günleri verimli kullanarak siz günü bitirin. Yani gerçekten verimli olun, üzerinde çalıştığınız projelere, işinize yönelik olarak. Bırakın günler aksın ve onları haftalık olarak sayacak hale gelin. Tabi ki ben hariç, ben günleri sayacağım çünkü her gün buraya gelip kendi üzerimde yaptığım bu testin nasıl gittiğini gün be gün size aktarmam gerekiyor. Tüm bu sürecin sonunda üzerimde olacak değişiklikleri merak ediyorum. Ve bunun bir kitap haline gelecek olması da beni heyecanlandırıyor.

Devamı ortaya çıkacak olan kitabımda olacak… Ama 90 gün beklemeniz gerekecek…

Bunun yanında güzel bir haber vermek de istiyorum. Yaklaşık 2 aydır Pick-Up artistlerin (kız tavlama sanatçılarının) videolarını altyazılı olarak çeviriyorum. Şuan elimde 150 adet video var, bunları 300’e tamamlayıp bir platform üzerinde ücretli olarak yayınlayacağım. Bu konulara ilgisi olanların ama ingilizcesi yetersiz olanların faydalanabileceği bir kaynak olacak.

Bu arada kızlarla etkili bir şekilde tanışmakonusundaki setim şu linkte.

Secret

Erkek Adam Türkçe Podcast: Porno bağımlılığı, mastürbasyon ve cinsel hüsranın boşa gitmesi

Bu podcast yayınında, porno bağımlılığına, mastürbasyona, mastürbasyonun nasıl yapılması gerektiğine, cinsel hüsrana ve bunun kanalize edilmesine değindik.

Podcast içinde adı geçen video ve yazılar:

Yayınları sitemizin Odysee kanalından ya da  spotify kanalından da izleyebilirsiniz.

Odysee yayını aşağıda. Bu yayını beğenerek ve kanalına üye olarak yayınların daha fazla kişiye ulaşmasını sağlayabilirsiniz.

Bu konudaki kitabımız:

Karantina için Öneriler | Disiplinli Olmak

Merhaba millet. Ben Mr. Deer. Bu sefer konumuz karantina da disiplin. Pandemi sürecinde evde çok fazla vakit geçiriyoruz ve sosyal enerjimiz bir hayli düştü. Yalnız hissediyoruz, kayıplar veriyoruz, partnerlerimizden ve arkadaşlarımızdan uzağız. Bu süreçte disiplinli olmanın ne kadar zor olduğunun farkındayım ve sizlere disiplininizi koruyabilmeniz için bazı önerilerden bulunacağım. Bunlar uygulaması nispeten kolay ama hayatınızı yüksek ölçüde olumlu etkileyecek öneriler. Umarım bu süreci bir gün geride bırakıp Sokakta, AVM de, Gece kulüplerinde,  Barlarda yeni insanlarla tanışmaya devam edebiliriz. Sağlıklı ve disiplinli günler diliyorum dostlarım hepimize, İYİ SEYİRLER!

Diğer postlarım ve yazılarım için tıklayınız.

Pornoyu Bırakmanın Çok Kolay Yolu

Pornoyu Bırakmanın Çok Kolay Yolu Kitabı

(E-Kitap | 146 Sayfa | PDF & Epub)

Pornodan acı çekmeden; irade gücüne ihtiyaç, yoksunluk ve fedakarlık hissi duymadan hızlıca kurtulun.

Bu kitap, Allen Carr’ın Easyway to Stop Smoking kitabının pornografi için yeniden yazılmış halidir.

Muhtemelen çoğu insan gibi porno ile erken yaşlarda tanıştınız ve tanıştığınız günden beridir de porno izliyorsunuz. Büyük hacimli ama bir şekilde sansürlenen, pornonun zararları literatürüne rastlayana kadar da hiç düşünmeden porno izlemeye devam ettiniz. Bundan sonra ara ara ve değişik sürelerde pornodan uzak durmayı başardınız ama her defasında hayali dürtülere yenik düştünüz. Burada anlatılan yöntemin çok değişik olduğunu ve çalışan tek yöntem olduğunu size haber vermek bana büyük mutluluk veriyor.

Belki de bu kitaba bakmanız önerildi ve kitap konusunda tereddütleriniz var. Öncelikle en azından bir göz attığınız için teşekkür ederim. Hayatınızda ilk defa porno izlediğiniz zamanı hatırlamaya çalışın. Hayatınızın geri kalanı boyunca dönüp dönüp porno izleyeceğinizi düşünmüş müydünüz? Bu konuda yaptığım (bu kitabı okumaları konusunda arkadaşlarımın kafasını yemek şeklinde) resmi olmayan araştırmalara göre, ÇokKolay arasıra porno izleyenler üzerinde de en az porno bağımlıları üzerinde olduğu kadar etkili. Kitap uzun değil ama faydaları çok büyük o nedenle okumaya devam etmenizi şiddetle tavsiye ederim.

Kitabı temin etmek için tıklayınız.

Kitabı Türkiye dışından temin etmek için tıklayınız.

Kitabın içindekiler ve ilk iki bölümü (PDF)

Bu kitapta bahsedilen yöntem:

  • Çok hızlı sonuç veriyor.
  • Hem arada bir porno izleyenler hem de ağır porno bağımlıları için aynı derecede etkili.
  • Berbat yoksunluk sancılarına neden olmuyor.
  • İrade gerektirmiyor.
  • Şok tedavi, yardım, hile, vs. gerektirmiyor.
  • Porno bağımlılığını aşırı yemek, sigara, alkol, vs. gibi başka bir bağımlılıkla değiştirmenize neden olmuyor.
  • Ve kalıcı etki sağlıyor.

Anahtar Kelimeler: Porno Bağımlılığı, Cinsel İşlev Bozuklukları, Cinsel Sağlık

İçindekiler:

İçindekiler
Başlamadan 5
Bölüm 1: Giriş 8
Uyarı 9
Bölüm 2: ÇokKolay Metodu 15
Bölüm 3: Pornoyu bırakmak neden zor? 18
3.1 Şeytani Tuzak 21
Bölüm 4: Doğa 24
4.1 Küçük Canavar 25
4.2 Sinir Bozucu Alarm 26
4.3 Haz mı koltuk değneği mi? 28
4.4 Kırmızı çizgiyi geçmek 29
4.5 Kırmızı çizgi etrafındaki dansla kafayı bulmak 31
4.6 Sigara Tiryakiliği Örneği 32
Bölüm 5: Beyin Yıkama 34
5.1 Bilimsel muhakeme 34
5.2 İradeye dayanmanın problem olması 35
5.3 Pasiflik 36
5.4 Yoksunluk Sancıları 37
Bölüm 6: Beyin Yıkama Yönleri 38
6.1 Stres 38
6.2 Can sıkıntısı 40
6.3 Konsantrasyon 41
6.4 Rahatlama 42
6.5 Enerji 44
6.6 Sosyal aktivite seansları 45
Bölüm 7: Neyden vazgeçiyorum? 47
7.1 Vazgeçtiğiniz bir şey yok 47
7.2 Boşluk, boşluk, güzel boşluk! 48
Bölüm 8: Zaman kazanmak 50
Bölüm 9: Sağlık 53
9.1 Uğursuz siyah gölgeler 58
Bölüm 10: Porno izlemenin faydaları 60
Bölüm 11: İrade gücü yöntemi 61
Bölüm 12: Azaltmakta yönteminden sakının 69
Bölüm 13: Bir kerecikten bir şey olmaz 72
Bölüm 14: Arada sırada izleyenler 74
Bölüm 15: YouTube / Twitch / Instagram izleyicileri 83
Bölüm 16: Sosyal alışkanlık mı? 86
Bölüm 17: Zamanlama 88
Bölüm 18: Eğlenceyi özleyecek misiniz? 92
Bölüm19: İzole bölümlere ayırabilir miyim? 94
Bölüm 20: Sahte teşviklerden uzak durun 96
Bölüm 21: Pornoyu bırakmanın kolay yolu 99
Bölüm 22: Yoksunluk dönemi 105
Bölüm 23: Sadece bir kere daha bakmak 110
Bölüm 24: Benim için daha zor olacak mı? 111
24.1 Yenilginin temel nedenleri 112
Bölüm 25: İkame etmek 114
Bölüm 26: Ayartıcı durumlardan kaçınmalı mıyım? 117
Bölüm 27: Aydınlanma anı 119
Bölüm 28: Son ziyaret 121
28.1 Son bir uyarı 124
Bölüm 29: Geri bildirim 125
29.1 Yapılacak işler listesi 129
Bölüm 30: Batan gemidekilere yardım edin 131
Bölüm 31: Kullanıcı olmayanlara tavsiyeler 134
31.1 Porno izleyen arkadaşınızın bu kitabı okumasını sağlayın 134
31.2 Bağımlılığımı sevdiğime söyleyebilir miyim? 135
31.3 Partnerim pornoyu bırakıyor 135
31.4 Pornoya dönme (hastalığın nüksetmesi) 137
31.5 Peki ya MO (mastürbasyon, orgasm)? 140
31.6 Standart tavsiyeden sapmalar 141
31.7 Bu skandalın sonlandırılmasına yardımcı olun 142
31.8 Son uyarı 144
Bölüm 32: Talimatlar 146
32.1 Olumlamalar 146

Mastürbasyon Nasıl Yapılmalı? ve NoFap

Merhaba millet ben Mr Deer, daha önceki yazılarımdan ve videolarım dan beni birçoğunuz fazlası ile tanıyorsunuz. Bu sefer konumuz toplumun en büyük tabularından ”mastürbasyon”. Bir çok gelişim çağında bu konuda yeteri bilgiye ulaşamıyor ve ileriki yaşlarında cinsel hayatında sorunlar yaşayabiliyor. Özellikle nasıl yapılması gerektiği bilinmiyor, kaçamak bir şekilde tuvalette, banyo da gizli yapılıyor ve bu durumların zararı çoktur. NoFap isminde porno ve mastürbasyon bağımlılıklarına karşı çıkmış bir akım var ama bir çok kişi çok yanlış anlıyor. Cinsel hayatı olmayan insanların uzun zaman bu akımla uğraşmasını doğru bulmuyorum. Cinsellik ve mastürbasyon hakkındaki bilgilerimi iki video ile sizlere sundum dostlarım. İyi Seyirler!

Önemli Düzeltme; İlk video da penisin bir kas olduğundan söz etmişim, maalesef bu tanım doğru değil. Video öncesi hazırlıkta izlediğim bir videodan aklımda yanlış kalmış, tanım yanlış ama yine de ara ara çalışmazsa motor tekler düşüncemin arkasındayım.

 

Bağımlılık – Porno ve Mastürbasyon Bağımlılığı – NoFap

Psikolog Nevzat SARAYCIKLI porno ve mastürbasyon bağımlılığı artı nofap konusunda birçok noktasına katıldığım güzel bir video yapmış. Porno ve mastürbasyonun aynı şey olmadığını, pornoyu hayatınızdan çıkarmanızın yararlı olduğunu ama  düzenli bir cinsel hayatınız yoksa mastürbasyonu hayatınızdan çıkarmanızın gereksiz işkence olduğunu anlatmış. Nofap konusunda benim görüşlerim de böyle. Haftada 1 – 2 mastürbasyona inin, nofap’a gerek yok.

Videoda ayrıca bağımlılıkların nedeni ve bu neden üzerinden nasıl kurtulabileceğiniz konusunda iyi bir bölüm var.

Ayrıca Pornoyu bırakmanın çok kolay yolu kitabına da bakabilirsiniz.

Mastürbasyon ölüm sıkışı sendromu

Mastürbasyon ölüm sıkışı sendromu (masturbation death grip syndrome) adlı ilginç bir sendrom varmış. Boşalamama sorunu olan ya da boşalamama sorunu nasıl giderilir diye soran erkeklerin dikkat etmesi gereken bir problem bu. Geçenlerde yazdığım Saha raporu – Hücum borusu çalarken siperde yatan silah arkadaşı yazısına azerbaijan rumuzlu okuyucumuz şu yorumu yazınca haberim oldu :

Boşalamama sorununun sebebi büyük ihtimal fazla masturbasyon. Porno izlemesen bile masturbasyonu ellerini sert kavrayacak şekilde yapanlar zamanla penisin dokusunu zedeler ve penis hassasiyeti azalarak kaybolur. Bu yüzden ilişkiden zevk alamazlar. İngilizcede masturbation death grip syndrome deniyor. Bendede bu sorun var. Çok araştırdım internetden. Bu penisi yeniden eğitmekle ilgili. Masturbasyon yaparken krem kullanılmalı ve kesinlikle sert kavrayarak yapılmamalı. Bunu 1 ay yaptıkdan sonra man1 man oil kremi var penisin dokularını onarıp eski hassasiyeti geri getiriyor.

Mastürbasyon ölüm tutuşu sendromunun tanımı şu : “agresif mastürbasyona bağımlılık nedeniyle (genellikle penisin aşırı sıkı tutulması) cinsel ilişki sırasında orgazm olacak kadar duyarlı hissetmemek …

Burada olan olay penisteki sinirlerin zarar görmesi değil. Olay, sert mastürbasyonun uyarılarına alışan beynin, aynı seviye uyarı alamadığı için normal cinsel birleşmede orgazma ulaşamaması durumu. Yani iyi haber şu ki olay tıbbi bir problem değil. Tabii bu demek değil ki, sizin buna benzer bir sorununuz varsa ardında medikal bir problem yok.

Problemin ortaya çıkmasına neden olan kavrayışın nedeni basit. Bir erkek, mastürbasyon sırasında aşağı yukarı hızlı hareketler ve daha sıkı bir kavrayış geliştirirse, zamanla bu uyarıya beyin alıştığından, aynı seviyede uyarılmak için erkek siki daha hızlı ve daha sıkı tutmaya başlıyor. Bu da yavaş yavaş ölüm sıkışı denilen sertliğe evriliyor. Fazlaca mastürbasyon yapan biri için bu şekilde duyarsızlaşmak daha kolay.

Fakat bir kadının vajinası, ne kadar sıkı olursa olsun, penisi aynı şekilde sıkamaz. Aslına bakarsanız, cinsel birleşmede ortaya çıkan uyarı sürtünmenin sonucu ve elle mastürbasyona göre çok daha nazik ve yumuşak. Aşırı mastürbasyon ve sıkı tutuştan müzdarip bir erkek için, vajina, orgazm için gerekli uyarıyı sağlayamayabiliyor. Bu da erkeğin uzun süre gidip gelmesine rağmen boşalamaması ile sonuçlanabiliyor.

Uzun süre boşalmamak kadının zevkten dört köşe olmasına neden olsa da, eğer gereğinden fazla uzarsa, kadından kompleks yaratabiliyor. Üstelik, erkek için de o kadar zevkli değil zira erkek orgazmdan alınan zevkten mahrum kalabiliyor. Yatakta 1 saat seks yaptıktan sonra gidip banyoda mastürbasyonla boşalmak hiç zevkli bir iş değil.

Olaya ilk değinen, cinsel tavsiyeleri ile ünlü Dan Savage.

Mastürbasyon ölüm sıkışı sendromu nasıl düzeltilir?

Öncelikle mastürbasyona en az bir hafta ara verin. Bu süre zarfında mümkünse seks de yapmayın. İbrenizin yavaş yavaş yükselmesine aldırmayın. Disiplinli olun ve elinizi sikinizden uzak tutun.

İkinci hafta sadece bir kere mastürbasyon yapın. Bu mastürbasyonda “asılmayın”. Bir kayganlaştırıcı krem satın alın ve elinizi bununla kayganlaştırarak mastürbasyon yapın.

Bu aşamadan sonra mastürbasyonlarınızda elinizi kullanmayın! Kendinize bir adet Fleshlight edinin / suni vajina (dikkat uluorta açmayın!) ve mastürbasyonu bunla yapın. Bunu kullanırken de kayganlaştırıcı kullanın. Fleshlight ve kayganlaştırıcı, vajinal sekse en yakın mastürbasyonu sağlar.

Haftada 2 – 3 kereden fazla mastürbasyon yapmayın. Eğer düzenli seks hayatınız varsa (haftada en az 2 kere seks yapıyorsanız) mastürbasyondan tamamen uzak durun. Mastürbasyonu tahrik edecek yayınlardan (örneğin porno, erotik yayınlar, cinselliği ön plana çıkaran müzik klipleri, vs …) uzak durun.

İnternet Porno Bağımlılığı

Bir erkek fareyi alıp kendisine açık bir dişi fare ile aynı kafese koyarsanız ne olur? Önce çılgın ve ardı ardına yapılan bir seks dönemi ve sonrasında ise yavaş yavaş erkek farenin dişi fareden sıkılması. Bir süre sonra erkek fare dişi istese de onunla çiftleşmez iken dişi fareyi yenisiyle değiştirince erkek farenin aynı çılgın seks dönemine girmesi. Dişi değiştirmeyi erkek fare zevkten nalları dikene kadar devam ettirebilirsiniz.

Buna bilim dünyasında Coolidge Etkisi deniyor – yeni dişilere verilen otomatik tepki. İlginçtir ki erkekler örneğin yeni bir porno yıldızına masturbasyon yaptıklarında hem daha hızlı boşalıyorlar hem de spermleri daha hareketli oluyor. İşte bu yeni dişilere verilen otomatik tepki, sizin internet pornosu bağımlılığınızın itici motoru.

Denek farelerinde olduğu gibi sizin beyninizde de ekrandaki iki boyutlu hatunu dölleme dürtüsü şeklinde çalışan ilkel bir devre var (Coolidge Etkisi kadınlarda da var. Çalışmalar gösteriyor ki imkan verildiğinde avcı – toplayıcı kadınları da en az erkekler kadar önüne gelenle yatmaya meyilli).

Beyindeki ilkel devreler duygularınızı, isteklerinizi, dürtülerinizi ve bilinç-altı kararlarınızı yönetiyor. Bunlar işlerini o kadar iyi yapan devreler ki evrim insan insan olduğundan beridir bu mekanizmalara pek dokunmamış.

Daha fazla dopamin lütfen

Sizin için, fareler ve diğer memeliler gibi, seks arzunuzu harekete geçiren şey dopamin adlı bir nörokimyasal. dopamin beynin ödül devresi (reward circuit) ismi verilen bir kısmını ateşleyen bir kimyasal. Bu devre sizin arzu ve zevk hissettiğiniz ve aynı zamanda bir şeye bağımlı olduğunuz bölge.

Dopamin‘in evrimsel görevi sizi genleriniz için iyi olan şeyi yapmaya itmek. Ne kadar çok dopamin salgılarsanız isteğiniz de o kadar şiddetli oluyor. Hiç dopamin yoksa, karşınızdaki şeyi / kişiyi tamamen es geçiyorsunuz. Çikolata, kremalı kek ve dondurma ile dopamin seviyesi tavan yaparen kereviz dopamin salgılatmayacaktır bile. Cinsel uyarı ise ödül devrenizde en çok dopamin salgılanması sağlayan doğal uyaran.

Dopamin’in göbek adı “bağımlılık molekülü” zira bağımlılık konusunda merkezi bir rolü var. Dopamin “zevk molekülü” olarak da bilinse de bu isim teknik olarak pek uygun değil aslında. Dopamin aslında tamamen ödül arama, tahmin ve isteme ile alakalı bir kimyasal. Dopamin uzun dönemli hedefler için potansiyel ödülü arama istek ve motivasyonu sağlıyor sadece. Bu konu tartışmalı olsa da, ödül ve zevk ise opioid denilen kimyasallar sayesinde.

Yenilik, yenilik ve daha fazla yenilik

Dopamin yenilik ile artan bir kimyasal. Yeni bir araba, yeni bir film, en son çıkan cep telefonu modeli … hep dopamin arttırıcı şeyler. Ama her yeni şeyin heyecanı daha sonra dopamin’in azalması ile beraber insanın yeni şeye ilgisinin de azalmasıyla noktalanıyor.

Coolidge Etkisi şu şekilde çalışıyor : Erkek farenin ödül devresi her seferinde eldeki dişi fare için daha az dopamin salgılarken, yeni dişi fare için dopamin salgısı tavan yapıyor. Tanıdık geldi mi?

İnsan ve farelerin cinsel uyarana tepkilerinin insan ve farelerde çok farklı olmaması şaşırtıcı değil. Mesela Avustralyalı bilim adamları deneklere aynı porno filmini defalarca izlettiklerinde, deneklerin penislerini kalkmasından ve kendi belirttikleri uyarılma duygusunda azalma gözlendi. 18. gösterimden sonra, denekler tam havlu atacak iken, yeni filmin gösterimi ile cinsel uyarım tavan yapıyor.

Grafikte görüldüğü gibi erkek deneklerin aynı erotik filmi tekrar terkrar izlemeleri sonucunda cinsel uyarılmaları düşerken, yeni filmin gelmesi ile uyarım en tepeye çıkıyor.

İnternet pornosu insanın beynindeki ödül devresini sürekli ayartıyor zira sürekli yenilik bir tıklama uzaklıkta. Birkaç tarayıcı penceresi aynı anda açıkken saatlerce tıklaya tıklaya porno klipleri tükettiğinizde, her on dakikada tarih öncesi avcı toplayıcı atalarınızın bütün hayatı boyu görebileceğinden daha fazla ateşli piliç görüyorsunuz. İnternet pornosu bilimadamlarının süpernormal uyarı diye tanımladıkları bir kategoride. Bunlar normal uyaranların çok abartılı ve yapay olanları ve genelde ödül devresi tarafından yanlışlıkla büyük bir ödül potansiyeli olan şeyler olarak algılanıyorlar.

Günümüz hızlı interneti ve video streaming teknolojisi sayesinde internet pornosu sonsuz sayıda “yeni” uyarana ulaşım sağlıyor ve ilkel ödül devresini sürekli uyarıyor. Erotik yazılar ve resimler uzun süredir insanlığın bildiği birşey. Bunun yarattığı dopamin pompalaması da. Fakat sadece 20 yıl öncesine kadar en sık karşılaştığınız erotik yenilik ayda bir yayınlanan Playboy dergisi ve eve alınan erotik video kasetleri idi. Ama bunların hiçbiri günümüzün birden fazla pencereli sonsuz porno büfesiyle yarışamaz. İnternet pornosunun en büyük farkı kullanıcısına ölene kadar sürekli yeni yeni ve daha ağır erotik sahneler izleyerek dopamin salgılanmasını hep tepe noktada tutma imkanı sağlaması.

Porno Bağımlılığı

İnternet pornosu bağımlılığının varlığını kabul edenler bunu genelde uyuşturucu bağımlılığı ve video oyunu bağımlılığı ile karşılaştırıyorlar. Bağımlılıklar her ne kadar benzer beyin mekanizmalarını kullansa da burda büyük bir fark var : insanların seks için ayrı beyin devreleri var ve bunlar ergenlik döneminde çok hassaslar.

Başka bir deyişle insan beyninde alkol, uyuşturucu ve video oyunu için doğal devreler yok. Bunlar her ne kadar dopamin seviyesini tavan yaptıran alışkanlıklar olsalar da (bağımlılığı sağlayan beyin değişimlerinin ön koşulu) hiçbirinin cinsel uyarı merkezlerini şekillendirme gücü yok. Öte yandan internet pornosunun beynin karmaşık cinsellik ve üreme devrelerini şekillendirme kuvveti var.

İnternet pornosunu özel bir bağımlılık sebebi yapan başka şeyler de var :

  1. Çalışmalar gösteriyor ki video pornosu, statik pornoya göre daha uyarıcı.
  2. Cinsel uyarımı ve düşen dopamin miktarını arttırmak için kişi tek mastürbasyon seansında video türünden türüne atlayabiliyor (2006 yılından önce hızlı internet ve streaming video olmadığı için bu çok yeni bir olay).
  3. Çıplak resimlerden farklı olarak video kişinin hayal gücünün yerini alıyor ve özellikle ergenlerin cinsel zevklerini ve eğilimlerini şekillendirme gücüne sahip.
  4. Alkol ve uyuşturucunun aksine internet pornosu tüketiminin hiçbir limiti yok.
  5. Alkol ve uyuşturucuda tepe noktalara çıkmak için sadece daha fazla tüketim varken pornoda hem daha fazla hem de sürekli yeni video tüketimi mümkün. Normal bir kullanıcının gitgide daha uç noktalarda porno tiplerine çıkması çok sık karşılaşılan birşey. Kişi aynı zamanda compilation videolar veya sanal gerçeklik ile daha da yüksek uyarımlara çıkabiliyor.
  6. Alkol ve uyuşturucunun aksine porno kişinin odasından sürekli yenileyebildiği birşey. Bu nedenle özellikle çok genç yaşta başlanabiliyor (10 yaş gibi). Ergen beyni özellikle dopamin ve nöroplastisite konusunda en doruk noktada olduğu için bağımlılık riski ve cinsel yönelimin değişmesi gibi sorunlara daha açık.

Problemler

İnternet pornosu bağımlılığı birçok probleme sebep olsa da birini bu bağımlılık konusunda birşey yapmaya iten şey genelde ereksiyon problemi. Fazla pornonun yarattığı ereksiyon problemi genelde kişinin beyninin uyarımdan etkilenmemesi sebebiyle gerçekleştiğinden viagra gibi ilaçların da yarar sağlamadığı bir problem.

Diğer bir önemli problemler de şunlar :

  1. Sosyal kaygı
  2. Kadınlarla gerçek ilişkinin uyarıcı olmaması hatta gerçek kadınların artık uyarıcı olamaması (bir kadınla sevişirken sertleşmeyi canlı tutmak için ekranda porno izlediklerini hayal ettiklerinden bahseden birçok erkek var)
  3. Gerçekten yapılan sekste normal olmayan anormal cinsel yönelimler ve beklentiler
  4. Çok düşük testosteron seviyeleri ve erkeğin hayatta birçok alanda itici gücü kaybetmesi vs.

Çözüm

Sorunun bilinen tek çözümü internet pornosunu bırakmak. Bu bağımlılık nedeniyle ereksiyon sorunu yaşayan erkekler pornoyu bıraktıktan sonra bu problemden de kurtuluyorlar. Fakat ilginçtir, ergenlik döneminde video streaming olmayan erkekler haftalar içinde normale dönerken daha gençlerin normale dönmesi aylar hatta artan oranda yıllar sürebiliyor.

İnternette bu bağımlılıktan kurtulmak isteyenlerin toplandığı çeşitli topluluklar bulunuyor. Bunlardan en bilineni NoFap (İngilizce argoda fap masturbasyon demek). NoFap 2011 yılında Alexander Rhodes tarafından 2003 tarihli Çin menşeili bir araştırmanın sonuçları keşfedildikten sonra kuruldu. Bu ünlü araştırmaya göre erkekler mastürbasyonu sadece 7 gün bile bıraksalar testosteron seviyeleri neredeyse 50% artıyor.

İnternet pornosu bağımlılığı ile ilgili şu İngilizce site de önemli bir kaynak : YourBrainOnPorn.

Bakınız bizim oldukça popüler Feromonal Beta ve Mastürbasyonun Zararları.

Ayrıca Pornoyu bırakmanın çok kolay yolu kitabına da bakabilirsiniz.

Feromonal Beta ya da Mastürbasyonun Zararları

1998 yapımı Ah Mary Vah Mary (There’s Something About Mary) filmini izlediyseniz, artık klasikleşmiş olan “saç jölesi” sahnesini hatırlarsınız. Esas oğlan Ted, esas kız Mary ile buluşacaktır ama çok heyecanlıdır. Ted’in arkadaşı Dom, Ted’e şöyle tavsiye eder :

Dom : “Önemli bir randevudan önce tavuğu boğuyorsun değil mi? Lütfen bana önemli bir randevudan önce çavuşu tokatladığını söyle … (Ted anlamayınca), Aman Tanrım, bana bir kızla buluşmadan otuzbir çekmediğini söyleme! Sen deli misin? Dolu bir silahla buluşmaya gidersen tabii ki aşırı heyecanlanırsın. Ah benim arkadaşım, otur, otur şöyle … Bir kızla seks yaptıktan sonra, yatakta yatarken, hiç heyecan kalıyor mu? Kalmıyor, neden?”

Ted : “Çünkü yorulmuş oluyorum …”

Dom : “Yanlış! Bebek yapma olayı beyninden çıkıp gittiği için. Bak o düşünceler ordayken kafanı sikecek. Bir erkeğin hayatındaki en samimi anlar, yükünü boşalttıktan sonraki dakikalardır. Çünkü yükünü boşalttıktan sonra artık kafan seks yapmakta olmuyor … Bir kız gibi düşünmeye başlıyorsun ve kızlar bunu çok severler”

Filmi görmemiş olsanız bile, burada Dom’un bahsettiği beta oyununu görebiliyorsunuz değil mi? Dom maalesef feci şekilde yanılıyor. Kadınlar, kendileri gibi düşünen efemineleri değil, dolu silahları severler.

“Oyunu” cinsellikten arındırmak, beta erkeklerin yaptığı en temel hatalardan biri. Bir erkeğin cinsel isteğinin onun cinsel birleşme şansını azaltacağı varsayımı, maalesef oldukça yaygın bir saçmalık. Fakat bu saçmalık, beta erkekler tarafından çokça satın alınıyor. Sonra da bu erkekler, “arkadaş kalalım” çıkmaz sokağına vardıklarında, nerde hata yaptıklarını merak edip duruyorlar 🙂

Dr. Martie Hasselton tarafından yapılan bir dizi endorfin (mutluluk hormonu) ve hormon profili temalı deneyler, bu yukardaki hurafeyi çöpe atacak nitelikte. Dr. Hasselton, sağlıklı ve yetişkin bireylerin kanındaki endorfin ve diğer hormon oranlarını, flörtün değişik aşamalarında (flört, seks öncesi, seks sonrası, vs.) ölçüyor.

Erkeklerin potansiyel seks partnerlerini değerlendirirken, hormonların beyinlerinde oynadığı oyunlar oldukça çapıcı. Sağlıklı testosteron (erkeklik hormonu) seviyesi, erkeğin kadını resmen seks objesi olarak görmesine neden oluyor ve erkek beyninde düşünsel problem çözme merkezlerini simule ediyor! Testosteron, orgazm sonrası salgılanan oksitosin adlı bir hormon tarafından bastırılıyor. Testosteron cinsel güdü ve ısrarcılık / saldırganlık ile ilgili iken, oksitosin hormonu terbiye, güven ve rahatlık getiren br kimyasal. Oksitosin’in seks ve doğum sonrası kadında erkeğe nazaran duygusal bağlanma konusunda daha önemli rol oynayan bir hormon. Erkeklerde oksitosin daha çok seks sonrası testosteron ve dopamin seviyelerini düşürme işi gören bir hormon.

Seks sonrası vücut, seks öncesi ve sırasında doruğa çıkan endofrin ve dopamin hormonlarını dengelemek için kana yüklü miktarda oksitosin salıyor. Bu hormon erkeği hem cinsel olarak sakinleştiriyor hem de erkekte rahatlama ve güven hissi yaratıyor. Seksten sonra bir süre pestil gibi yatmanızın sebebi bu hormon. Evrimsel olarak da oksitosin hormonu, erkeğin hala kalkık olan penisini, yeni içeri boşalttığı spermlerle beraber dışarı çekmek yerine içerde kalmaya iterek, hamilelik şansını arttırıyor. Hormon ek olarak da, erkek ile dişi arasında bağ kurmak gibi de bir işleve sahip.

Yüksek testosteron seviyesi, erkeğin çekiciliğini arttırdığına dair birçok çalışma var. Örneğin, Abertay Üniversitesi’nde yapılan bir çalışmaya göre, düşük stres ve yüksek testosteron, erkeği kadınlar gözünde daha çekici kılıyor. Kadınlar erkeğin testosteron seviyelerini sadece bu hormonların dış görünüşe etkisi ile değil (örneğin testosteron seviyesinin getirdiği erkeksi hatlar, kaslı vücut ve derin – kalın ses) feromonlar sayesinde algılayabiliyorlar.

Feromon, aynı türün üyeleri arasındaki sosyal ilişkileri düzenleyen kimyasal maddelere verilen bir isim ve Eski Yunanca “hormon taşıyan” anlamına geliyor. İnsan feromonları daha çok cinsel davranışları kontrol ediyorlar ve herhangi bir kokuya sahip olmamalarına rağmen burnun içinde bulunan ve “vomeronazal organ” olarak bilinen bir reseptör sayesinde algılanabiliyorlar. Feromonların, iki insanın “kimyasal” uyumununda nasıl önemli olduğunu Terli T-Shirt Deneyi yazımızda görebilirsiniz.

Biyo-mekanik pespektiften baktığınızda, düzenli masturbasyon yapan bir erkek, pratik olarak çevresine “ben bir feromonal beta erkeğim” mesajı yayar. Ve kadınlar bu feromon yayınını yakalayıp, kaydedecek bilinç altı mekanizmalarına sahiptir, hiç kuşkunuz olmasın. Daha yüksek testosteron seviyesine sahip olan ve bu seviyeyi koruyan erkekler, “çekicilik”lerini sadece davranışsal olarak değil, “koku” olarak da kadının bilinç altına işleyecektir.

Eğer testosteron seviyeniz kronik olarak düşük ise ve/veya sürekli oksitosinin rahatlatıcı etkisine maruz kalıyorsanız (sürekli mastürbasyon yapıyorsanız), kendinizi cinsel olarak oldukça avantajsız bir konuma koyuyorsunuz. Evrimsel açıdan bakarsanız, tarih öncesi avcı-toplayıcı toplumlardaki beta erkekler (genetik ve karakter olarak altta olan erkekler), seks yapmak için alfa erkekler kadar kadın bulamayacaklarından muhtemelen çok fazla mastürbasyon yapıyorlardı. Bu durumda, kadınların mastürbasyon sebebiyle salınan hormonları algılayarak bu beta erkeklerden uzak durmayı (elektrik alamamayı) sağlayan mekanizmalar geliştirmiş olmaları çok şaşırtıcı değil.

Kısacası mastürbasyonun en önemli zararı, erkeği hormonal olarak “ben betayım” diye fişlemesi. Ne kadar düzenli ve çok sayıda mastürbasyon yapıyorsanız, o kadar “daha az çekici” olursunuz ve gerçek cinsel deneyime ulaşmanız da o kadar zorlaşır.

Freud’un dediği gibi “her enerji cinsel” ise ve cinsel enerjiyi testosteron sayesinde erkekler çok daha yoğun üretiyorlarsa, erkeklerin bu enerjiyi kadınlara yöneltmedikleri zaman imparatorluklar kurmaya, yollar yapmaya, kurdukları gibi yıkmaya da yönlendirmeleri şaşırtıcı değil. Mastürbasyon bu enerjiyi bastıran birşey.

Ve Ted’in arkadaşı Dom’a inanıp da buluşmadan önce mastürbasyon yaparsanız, kendi bindiğiniz dalı kesersiniz 🙂 Kadınlar, cinsel isteklerini geri plana atarak daha duyarlı ve güvenli (korkak) oyun oynayan erkekleri genelde itici bulur. Bir kadının bir erkekle yatması için kendini rahat hissetmesi gerektiği miti ile kendi cinsel isteklerini geri plana atan bir beta, “önce arkadaş olalım” adlı, hemen her zaman kaybetmeye mahkum bir strateji izler. Fakat rahatlık ve güven, orgazm sonrası duygular, öncesi değil. Stres, uyarılma ve cinsel ihtiyaç ise orgazm öncesi.

Ayrıca bakınız : Pornoyu Bırakmanın Çok Kolay Yolu

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz. Youtube, Spotify ve Patreon kanallarımızı da takip etmeyi unutmayın.

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.