Richard Cooper’ın Dr. Shawn Smith ile hazırladığı Before The Train Wreck serisine bu hafta No More Mr. Nice Guy kitabının yazarı Dr. Robert Glover katıldı.
Dr. Robert Glover : İlişki (dating) insanoğlunun DNA’sında olmayan bir şey. Çıkmak, flört etmek hatta uzun süreli tek eşli ilişki bile DNA’mızda yok. Romantik ilişki Batı toplumunda son birkaç yüzyıldır varolan bir şey. Doğu kültüründe bu yok, hala görücü usulü evlilik var.
Olay şu ki genç erkekler olarak bize nasıl ilişki yaşayacağımız öğretilmiyor. Bunu bize babalarımız öğretmiyor o zaman kimden öğreneceğiz? Ama kendi kimliğimizi kız arkadaşımız olup olmadığına bağlıyoruz. Ve birden bire Dünya üzerindeki tüm kadınlar – en azından çekici bulduğumuz kadınlar – bizim sevilebilir bir kişi olup olmadığımıza karar veren kişiler haline geldi. “Eğer kız arkadaşımız yoksa o kadar da sevilebilecek biri değiliz demek ki.” Eğer kız arkadaşımız varsa, onun kötü davranışlarına katlanmalıyız zira onu kaybedersek bu bizim sevilemez biri olduğumuzu ispatlar.
Burada tarumar olmuş bir işletim sistemimiz var ve ben normal bir insan mıyım sorusuna tamamen benim bir kadını hayatıma çekip çekememem üzerinden karar veriyor. Dışarı çıkıp tanımadığımız kadınları etkilemek bizim DNA’mızda olmadığı ve bize de bunu yapmayı öğreten kimse olmadığı için temel olarak içinde kazanan olamayacağımız bir paradigma yaratıyoruz.
“Eğer kız arkadaşım yoksa sevilebilir biri değilim ama sevilebilir biri değilsem nasıl kız arkadaş edineceğim?” Bu döngü insanı dibe çeken bir sarmal haline gelebilir.
Richard Cooper : Bir erkek bu problemden nasıl kaçınabilir? Rollo’nun dediği gibi kendilerini zihin merkezlerine koyarak mı?
Dr. Robert Glover : Bunu “ben ben ben” diye içselleştiremezsin. Danışmanlık yaptığım ve kadınlarla bağlantı problemi olan birçok erkeğin en büyük problemlerinden biri sürekli kendi kafalarının içinde olmaları. Sürekli “aptal gibi mi görüneceğim, aptalca bir şey yapar mıyım, bunu yanlış yapıyor muyum, reddedilecek miyim, benden hoşlandı mı, …” diye düşünüyorlar.
Shawn bu konuda ek şeyler söyleyebilir ama bu erkeklere terapi yardımcı olabilir. Bir yöntem bu. Olduğumuz gibi kabul gördüğümüz gruplar bulmak ve buralarda onaylanmak olabilir. Biliyorsunuz “ben normalim” demek ve onay için kadınlara ihtiyaç duymamak. Hepimiz biliyoruz ki kadının hakkımızdaki düşüncesi kendi ruh haline göre değişir ve özdeğer için değişken ruh halinde birinin onayına ihtiyaç duymak gerçekten çok sallantılı bir hayat demek.
Dr. Shawn Smith : Richard, ikimizin sıklıkla karşılaştığı şeylerden biri de problemleri ile ilgili bizi arayan erkeklere “tamam da senin hayatında misyonun, hedefin ne?” diye sorduğumuzda, bu kadına olan ilgisi nedeniyle hedefinden şaştığını ve hedefini artık göremediğini görüyoruz. Özdeğeri bu şekilde dışarıya havale etmek hayatını raydan çıkarmanın en hızlı yollarından biri.
Soru : No More Mr. Nice Guy kitabındaki “gizli sözleşmeler” kavramından bahseder misiniz?
Dr. Robert Glover : Birçok kişi bana No. More Mr. Nice Guy kitabındaki en önemli derslerden birinin gizli sözleşmeler (covert contract) olduğunu söyledi. İyi çocuklar temel olarak 3 adet gizli sözleşmeye göre hareket ederler. Gizli derken hem iyi çocuğun kendisi bilinçli olarak farkında değildir hem de iyi çocuğun etrafındakilerin bu sözleşmelerle ilgili en ufak fikri yoktur. Yani ailesi, kız arkadaşı, iş arkadaşları, vs … bu sözleşmelerin varlığından haberdar değillerdir.
Gizli sözleşmelerin 3’ü de “eğer … öyleyse …” şeklindedirler. Hepsi karşılık bekleyerek ver şeklindedir.
1. Gizli sözleşme : Eğer iyi çocuk olursam benden hoşlanır(lar) ve beni sever(ler). Birçok erkek için bu sonunda (kadınla) yatarım şeklindedir. Eğer iyi çocuk olursam hoşlandığım kadın benim iyi çocuk olduğumun farkına varır ve benden hoşlanır ve sonunda benimle seks yapar.
2. Gizli sözleşme : Eğer onlar sormadan ben diğerlerinin ihtiyaçlarını karşılarsam, ben sormadan onlar da benim ihtiyaçlarımı karşılarlar.
3. Gizli sözleşme :Eğer herşeyi doğru yaparsam problemsiz ve tasasız bir hayatım olur.
Hayatı bu gizli sözleşmelere göre yaşamanın getirdiği bazı problemler var tabii. Birincisi böyle yaşamak oldukça çocukça ve disney masalı tarzı düşünmek demek. Ama bir diğer problem de kimse bu sözleşmelerin farkında değil! Bu nedenle diğer insanlar “sözleşmenin” kendi taraflarını ihlal ettiklerinde ki iyi çocuk bunu bilir ve sürekli “ben şunu yaptım, bunu yaptım” diye bir liste ve skor paneli tutar ve “ama bu takdir edilmedi, şunun karşılığı verilmedi, vs …” diye not alır durur. Bu nedenle de iyi çocuk yaptıkları ile almaya hak kazandığı ama alamadığı herşeyle ilgili zamanla dünyaya ve Tanrıya kin beslemeye başlar ve öfkeli hale gelir.
Problem şu ki bütün bunlar masallarda yaşamakla alakalı. Biliyoruz ki gerçek hayatta istediğiniz kadar düzgün biri olun herkes sizden hoşlanmayacaktır. Ve tabii ki herkes sizinle yatmak istemeyecektir. İnsanlar için bir şeyler yapıp onların da aynı şekilde karşılıksız bir şeyler yapacağını beklemek çocukçadır. Zira yetişkin demek zaten kendi ihtiyaçlarının karşılanması, isteklerinin yerine getirilmesi ve davranışları konusunda 100% sorumluluk alan kişi demektir. Yani bir yetişkin olarak ihtiyaçlarımın nasıl karşılanacağını bulmak ve çevremi ihtiyaçlarımı karşılayacak insanlarla doldurmak benim kendi sorumluluğum. Ve son olarak da her şeyi kitabına göre yaptım diye dertsiz tasasız bir hayat beklemek gerçek hayatta karşılığı olmayan bir şey. Problemsiz bir cennette yaşamıyoruz, kaotik ve kontrolümüz dışında olayların olduğu bir dünyada yaşıyoruz.
Sonuç olarak bütün bunlar iyi çocuğu çocukça hayallere saplanmış kalmış, hayal kırıklığı içinde, öfke ve kinle dolu biri yapar. Bu da onların kafalarını allak bullak eder zira iyi çocuk olarak hiçbir zaman öfkelenmeyeceklerini düşünürler ama birçok iyi çocuk sürekli bir öfke içinde yaşar. Zira kimse gizli sözleşmelere uymamaktadır.
Dr. Shawn Smith : Robert sence birçok erkek nasıl oluyor da bu tip gizli sözleşmelere göre yaşar hale geliyor? Yani belli bir olgunlaşma aşamasını geçemeden çocukça bir masal dünyasına saplanıp kalıyorlar?
Dr. Robert Glover : Bence bunun iki nedeni var. Birincisi muhtemelen çocuk yaşlarda ebeveynlerimizle başlıyor. Anne ve babalara suçu yüklemeye çalışmıyorum ama aile terapisi yaparken anne ve babalara sık sık “ebeveyn olarak hedefleriniz neler” diye sorardım. “Çocuğunuzu yetiştirirken hedefiniz ve amacınız nedir?”. Ve çoğu anne – babanın bu konuda hiçbir fikri yok. Temel olarak çocukları kendilerini çıldırtmasın yeter modundalar. Ama ebeveynlere şunu söylüyordum : sizin işiniz, çocuğunuzla beraber çalışarak onun birkaç aylık olduğu yaştan yetişkinliğine kadar onu tam fonksiyonlu, sorumluluk alan ve mutlu bir yetişkin olarak yetiştirmek. Para yönetiminde arabanın deposunu doldurmaya, hazzı ertelemekten işleri yapıp bitirmeye kadar bir sürü şey öğrenmeliler. Kendilerini disiplin altına almayı öğrenmeliler. Ve çocukluğumuzda bunlar bize öğretilmez ise ve öğretecek mentörlerimiz, kabilemiz, koçumuz ya da askeri birliğimiz yoksa … bu konuda çok kullandığım tabirle anaokulu seviyesinde takılıp kalırız.
Ot çekeriz, TV izleriz, internette geziniriz, bilgisayar oyunu oynarız, porno izler mastürbasyon yaparız ve sonra neden kız arkadaşımız yok ya da işler istediğimiz gibi gitmiyor şaşar dururuz. Zira onları yetişkin yapacak hiçbir şey yoktur ve … bu konuda erkekleri suçlamıyorum. Bir kabilemiz yok, erkekliğe geçiş ritüelimiz yok, babalarımız oğullarının maskülen bir yetişkin olarak yetiştirilmesini sallamıyorlar.
Richard Cooper : Kadınlar da erkekler gibi gizli sözleşmeler yaparlar mı?
Dr. Robert Glover : İnsanlar bana sıklıkla “iyi kızlar” diye bir şey var mı diye soruyorlar. Ya da kadınlar için bir kitap yazacak mısınız diye soruyorlar. Kadınların karşılıklı bağımlılığı konusunda tonlarca kitap var ama ben kitabı yazdığımda erkekler için tek bir kitap yoktu.
Muhtemelen çoğumuz gizli sözleşmeleri küçük birer erkek çocuk iken kadınlardan öğrendik. Çoğumuz bu şekilde yaşamayı muhtemelen kadınlardan öğrendi.
Çoğu iyi çocuk hala anaokulunda yaşıyor. Çoğu erkeğin hayatını düşünürseniz, en erken yaşlarda annemizin etkisi büyük sonra anaokulunda kadın öğretmenler ve sonra ilkokulda yine kadın öğretmenler, vs … Çoğumuz direkt ve açık olmak, sorumluluk almak gibi şeyleri öğretecek güçlü ve maskülen bir etki göremeyiz. O kadar fazla oranda feminen bir kültürde yaşıyoruz ki – ben buna “anaokulu” diyorum – ve kadın onayı peşinde koşuyoruz ki oğlan çocukları erkek olamıyorlar. Ve nereye baksan bunu görebiliyorsun. Ortalık pasif ve kadın kıçı yalayan erkek dolu. Eğer bir kadınlaysalar ipler o kadının elinde. Zira kimse bu çocuklar maskülen bir yetişkin olarak yetiştirme işini üstlenmiyor.
Dr. Shawn Smith :Evet ve ofisimde her gördüğümde beni şaşkına uğratan şey de kadın bir aşamada bu adamdan tiksinmeye başlıyor. Başlangıçta çok çekici bir erkek gibi görünse de işler ilerledikçe kadın mutsuz oluyor.
Dr. Robert Glover :Evet ve çiftlerle çalışırken sıklıkla gördüğüm bir çaresizlik durumu bu. Kadın “aslında çok iyi biri, herkesin her işine koşar ama ona ulaşamıyorum, bana doğruyu söylemiyor, ne düşündüğünü, ne hissettiğini ve ne istediğini söylemez, pasif – agresif, her şey patlama noktasına gelene kadar içinde kalır ve patladığında da işleri düzeltmek için yalvarır, vs ….” Ve kadın “tüm kararları vermekten, ipleri tutmaktan ve ona sırtımı yaslayamamaktan yoruldum” der.
Erkek hala anaokulunda kadın onayı peşinde takılıyorsa sürekli memnun etme peşindedir ve çoğu kadın küçük oğlan çocukları ile birlikte olmak istemezler. Kendi enerji ve güçleri ile başedebilecek ve “arada” kararları verebilecek bir yetişkinle birlikte olmak isterler.
Richard Cooper :Peki şunu sorayım : iyi çocuk / efendi adam mı yoksa götün teki piç mi? Hangisi daha iyi, erkekler hangisine yakın olmalı?
Dr. Robert Glover : Hahahaha. Aslına bakarsan ben “efendi adam mı piç mi” paradigmasından farklı bir paradigma önereceğim. Bunu yeni kitabımda da yazdım. İnsanoğlu doğası gereği olaylara siyah – beyaz bakan bir varlık. “Biri çıkıp da erkeklere iyi çocuk olmamalarını öğreten bir kitap yazdı ise onlara götün teki olmalarını öğretiyordur.” Temel aksiyomum şu : Çoğu iyi çocuk aslında götün teki piçe (asshole jerk) bir tepki olarak iyi çocuk olmuşlardır. Ben bunu korku ve kaygıya karşı “savaş – dona kal – kaç reaksiyonu” çerçevesine sokuyorum. Göt herif piç savaşçıdır, fiziksel olarak egemen, sözel olarak zorbadır. Çoğu iyi çocuğa küçüklüklerinde anneleri ve diğer kadınlar tarafından “aman o adam gibi olma sakın” diye öğretilir. İyi ol, efendi ol denir. İyi çocuk ise bu götün teki piçe reaksiyon olarak diğer aşırı uca gider ve kendi korku ve kaygıları ile başa çıkmayı “dona kalma – kaçma” şeklinde yönetir. Silik bir profil çizer, çatışmadan kaçınır, vs … Götün teki piç de ayak paspası iyi çocuk da aslında korku ve kaygılarını yönetmeye çalışıyorlar …
Bir erkek çıkıp “ben iyi çocuk olmak istemiyorum ama götün teki piç de olmak istemiyorum, ve mutlu bir orta nokta bulmaya çalışıyorum” dediğinde benim cevabım şu : bu iki ekstrenm işlev bozukluğu arasındaki denge noktası nerede bilmiyorum!
Yani mutlu bir orta yol aramıyoruz ama bunun yerine paradigmayı yeniden tanımlamaya çalışıyoruz. Erkekler kaygı ve korkularını dışlarında olan şeyleri yönetmeye çalışarak değil içlerinde yatıştırmayı öğrenmeleri paradigması. “Ben ne istiyorum, istediğimi nasıl elde ederim” gibi sorular sormaya ve kendi kendini onaylayan ve özdeğeri dışarda aramak yerine içinde arayan biri olma paradigması.
Yani ağlak bir kapı paspası olmaktan götün teki piç olmaya evrilmiyoruz. Onun yerine seviye atlıyoruz ve yetişkin biri olma ile ilgili yetenekler ediniyoruz.
Dr. Shawn Smith : Sağlıklı bir kadın genellikle kendi değerlerini takip eden, kararlarını hatun veya başka biri hakkında ne düşünüyora göre değil kendi değerleri ve misyonu çerçevesinde veren bir erkeği tercih eder. Hayatta bir şey başarmaya ve evrene bir çentik atmaya çalışan bir erkeği. Bu iyi çocuk veya piç olmakla değil mantıklı ve rasyonel kararlar verebilmekle alakalı.
Yazıyla alakasız veya 500 kelimeyi geçen yorumlar cevaplanmıyorlar. "Yazıyla alakasız ama ..." ya da "en son yazı bu olduğundan buraya yazdım" diye başlamanız kurtarmıyor. Mahmut Abi ile özel görüşme yapmak isterseniz Erkek Adam Sanal Görüşme sayfasından sanal görüşme ayarlayabilirsiniz.
Iste bendeki problem buy(du) sayenizde gelisiyorum küccükken aman oğlum sen yapamazsın onu yapma bunu yapma şu saatte evde ol gibi hayati kisitlandirmalar anne tarafindan ve kadin ögretmenler tarafindan önceki nesil maskülendi sebebini simdi anliyorum daha özgür, yönetim anada değil ve okullarda kadın yok ,geç kalmiş degilim yaşim 26 2 cocugum var şuan betayim ama alfayolundayim sağ olun oğullarim birazdaha sanşlı olacak ve sevdigim hemcinslerim
Ya olm alfa olmayı falan bırak da o nick ne öyle ya????????
Senin betalıktan uzaklaşmaya hiç niyetin yok ki. Kafalara gel; beta çocuk
Afferin lan sana. Ezik olduğunu ncikine her baktığında hatırlayacak ve hiçbir zaman da bu eziklikten kurtaramayacaksın kendini.
Valla Mahmut şöyle nick seçen adamların yorumlarını yayınlama bence. Heriflerin kurtulmaya niyetleri yok sanki.
Böyle başka arkadaşlar da vardı burda betalı metalı nick alan.
Ben de burada ilk zamanlarımda mizahi olsun diye Şevket Betaoğlu olarak rumuz kullanıyordum. Mahmut abi’nin tavsiyesi üzerine değiştim, Rıfkı oldum.
Adam ilk defa yorum atıyordur kullanıcı adını da yorumuyla uyumlu bir şey seçmek istemiştir senin ne karın ağrın var da adamı yargılıyorsun? Sana mı düştü nick analizinden karakter tahmini yapmak
Bu yazıda kafamı karıştıran bir şey var. Efendilik ile iyi çocuk olma konusu neden bu kadar içiçe kabul ediliyor?
Günümüz dünyasında kavga etmek yerine uzlaşmak daha mantıklı değil mi?
Ha olayda uzlaşma yolu yoksa bilemicem ama ilk refleks yumruklarını sıkmak değil lafın gelişi masaya oturmak olmalı bence.
Ben efendilik denince bunu anlıyorum çünkü. Soğukkanlı, mümkün olduğunca sakin, direkt ve abartı tepki vermeyen, boş yapmayan vs vs özeliklere sahip insan tipi.
Sen öyle anlıyorsun.
kıpkıpırmızı hap skeptico bence.
Discord odasından kovulmuşum ya da tekrar kapatılmış tekrar girmek istiyorum, kişisel problemlerden dolayı aktif olamadım. Link verebilecek arkadaş varsa sevinirim.
Çok güzel bir yazı aynı zamanda ifadeler çok net ve yönlendirici.
Mahmut abi ben 20 yaşındayım.45 yaşına kadar çalışıp çok zengin olmak gibi bir hayalim var.zengin olduktan sonra kızlara yürüyüp biraz tecrübe edinip evlenmeyi düşünüyorum.bu konu hakkında ne düşünüyorsun?
25 sene kendini kızlardan neden mahrum bırakasın? 25 sene hiç ilişki pratiğin olmadan pat diye kızlara yürüyüp tecrübe edinemezsin. O yaşta başlasan tecrübe edin evlen derken 50 yaşını geçersin.
Üstad 20 li yaşlarda güç yolunda erkekler yazısı gibi sizin de gelecek konulu yazılarınızı bekliyoruz
Yurtdışı , meslek gibi konular
zengin olacağın varsa zaten 5-10 yıl içinde kendini gösterirsin. 45 yaşına kadar kurduğun hayaller kendine bahane aramaktan başka bir şey değil gibi geliyor.
Yukarıdaki yorumlardan birinde Meriçlik ve sağlayıcılık birbirine karıştırılmış.
Sağlayıcılardan bazıları, o sugar daddy falan dediğimiz tipler kurulu bir düzeni, parası-pulu, yatı-katı olan, kodaman, aslında belki de alpha tipler fakat, çok çeşitli sebeplerden dolayı gold digger dediğimiz zengin avcısı hatunlarla takılıyor olabilirler.
Meriçlik dediğimizin en canlı örneği ekşisözlükte bir bakışta yazılarından genelleyebileceğimiz varlıklar, çoğunun sekse ulaşabildiğiniyse sanmıyorum. adamların yazıları porno sitelerin yorum kısımlarına telefon yazan abazalardan farksız,.
Hatta birinde C2 profilime kardeşimin köpeğinin resmini koymuştum, kız sanıp yazanları görseniz, şiirle girizgah yapan mı istersin neler neler, bazılarının yazdıkları ortalama bir ekşi meriçinden farksız.
Meriçlik bir zihniyettir ve alfa betalıkla alakası yoktur. Kadınlara aldığından fazlasını verir. Sugar Daddy dediğimiz tipler de bir seks için dünya para harcayan tiplerdeir ve meriç kavramı altındadır.
Meriçlerin hepsinin abaza olduğu bilgisi yanlış.
sugar daddy dediğiniz tipler aylık 10bin lira kazanan adamlar değil. harcadığı 1000 lira kendisine big mac almak gibi geliyor. bu yüzden 50-60 yaşında siktiği genç kızlara harcadığı “üç beş kuruşun” da onu ırgalayacağını sanmıyorum. sugar daddy orospuluk yapan kızların kendilerini daha iyi hissetmek için uydurdukları bir terim. buna takıldıklarını da sanmıyorum. :D:D
Katılıyorum. SD bir adamın mavi haplı olduğunu göstermez. Adam parasını bastırıp alıyor. Tamam alışveriş seksi ama seks sonuçta. SBsinin aslında light fahişe olduğunu unutan ve ilişki içinde olduklarını sananı mavi haplıdır.
Sekse para vermek sizi mavi haplı yapmaz.
Zaten sadece seks isteyen adamın kırmızı hap veya pua tekniği öğrenip kadınlara uygulaması da gereksiz gibi duruyor.
The Red Pill sayesinde flört seks gibi “önceden başarılı olmak istediğim konularda” daha başarılı ve daha seçici olduğumu fark ettim ama finansal özgürlük , akademik başarı , hedefler hayaller ve bunun gibi birçok konuda yapılması gerekenlerin daha önemli olduğunu anladım.
Aylardır game dating yapmadım.Olmak istediğim kişi ile kendim arasındaki kapatmakla meşgulüm.
Bence 20 ler yada daha erken yaşlar hayat amacına doğru yolculuk zamanları.
Uzun dönemli ilişkiye bu yaşlarda sıcak bakamıyorum.
Her yıl her değişen şehir ülke daha iyilerin olduğunu anımsatıyor
@Çevirmen Hoca @Mahmut Abi
Kariyer,yurtdışı gibi konularda keşke biraz tecrübelerinizden bahsetseniz
Zor olan sekse ulaşmak değil kadının ruhuna ulaşmak değil mi zaten? Ülkede sekse ulaşmak zor tribine katılmıyorum ben.
@Benlark, eğer bir erkekte kırmızı hap farkındalığı oluştuysa dur hatunları kenara atayım kendimi geliştiricem gibi ayrımlar yapmasına gerek yok. İkisi arasında döngü olmalı. Yani kızlarla flört edip tecrübe kazandıkça gelişmen, geliştikçe de daha iyi oynaman lazım. Teori ve pratik bir arada gitmeden hiçbir konuda gelişim olmaz.
Sorun şu ki uzun ilişkiyi hedef gibi görüp beni bozar diye kaçıyorsunuz. Hedef görmeden “denk gelirse, hoşuma giden bir kız çıkarsa uzun ilişki de yaşarım neden olmasın?” diye düşünseniz olay gözünüzde bu kadar büyümez. Basit düşünün sadece. Önünüze gelenlerden seçip yiyin, bir hafta sonra ne yemek yapacağım diye bugün aç kalmaya gerek yok.
Meriçlik senin de dediğin gibi bir zihniyettir fakat, aradaki fark, sd’lerin yaranma kaygısı yok, adamlar parası neyse verip sikiyor ve niyeti her iki taraf da biliyor, dolayısıyla Sd’ler meriç değil, meriçlerse sinsi, arkadaş ayağına verirmi hesabı yapıyor.
Meriçlerin çoğu ise evet abazalar, adam abaza olmasa am için niye bu kadar kendini düşürsün? sözlükte “beni bul temalı girdilere dikkat kesil ne demek istediğimi anlarsın.
Keşke gerçek güç’ün temeline inebileceğimiz yazılar yazsanız. Miyamoto Musashi’nin güç felsefesi beni derinden etkilemişti. Bir teknik olarak zanshin’de öyle. Zen budizmine bakmak gerek. Din savunuculuğu yapmadan. (Fanatik bir şekilde olmayarak.)
” Kadın “aslında çok iyi biri, herkesin her işine koşar ama ona ulaşamıyorum, bana doğruyu söylemiyor, ne düşündüğünü, ne hissettiğini ve ne istediğini söylemez, pasif – agresif, her şey patlama noktasına gelene kadar içinde kalır ve patladığında da işleri düzeltmek için yalvarır, vs ”
Abi burada pasif agresif demiş ama önceki makalelerde kadına hatalarını söylemeyin dikkate almaz dediniz ? Kadın hata yaptığında ona aynı şekilde karşılık verin demiştiniz bu pasif agresif olmuyor mu ?
Bu yorumu mahmut abi görmemiş ama ben şunu tecrübe ettim ve kendimi daha iyi hissediyorum bunu yapınca:
Eğer kız sevgilimse her şeyi açık açık konuşuyorum, hiç pasif agresifliğe girmeden dürüstçe paylaşıyorum düşünce ve hislerimi(seni seviyom diyorum demiyorum) , rahatsız ve hoşuma giden şeyleri söylüyorum sadece. Sonuçta sevgilim dimi bazı davranışlarını düzeltmesi veya sorunları beraber çözmemiz lazım.
Ama sevgilim değilse sadece tabaksa umrumda değil naptigi.
Sevgiliniz veya karınızla açık iletişimi abartmayın. Fazlaca konuşmak zorunda kalıyorsanız bu o kızın size sizin rahatsız olabileceğiniz şeyleri yapmamasına yetecek kadar ilgisi olmadığını gösterir.
Ama evet çeneni kapat ilkesi hır çıktığında kavga etme ve ultimatom verme demek. Hiçbir şeyi söyleme demek değil.
Kadına hatalarını söylemeyin demedim, kadına ultimatom vermeyin (hatalarını söyleyip tehdit etmeyin). Bu tür yazılardan birinin altınde demiştim : kadın hır çıkarmaya çalışıyorsa çenenizi kapayın dedik ya bunu kadına asla tek kelime etmeyin diye okuyacak kırmızı hap kalası çok olacak.
Mahmut abi, benim temel sorunum konuşamamam sadece kızlarla değil herkesle doğru düzgün muhabbet edemiyorum. Bu konuda bir tavsiyen var mı? Bu arada yaş 19 sevgilim olmasını geçtim flörtleştiğim bir kız bile olmadı.
Tanıdıklarınla bile mi konuşamyorsun?
Kitap oku, ilgi alanları edin, hobiler edin, yabancı dizi film izle ki konuşabileceğin konular olsun. Bunlar sana konuşabileceğin konular sağlar. Sokakta gördüğün ve tanımadığın insanlara günaydın veya akşamları iyi akşamlar demekle başla faydalı olacaktır
öncelikle sokucam kitabınıza ha yeter kitap da kitap , kitap okuyarak ne diksiyon ne de konuşma gelişir (belli bir eğitim aldıktan sonra yapılan sesli okumalar hariç. Bir eğitimin yoksa gelişen tek şey sesli kitap okuma hızın olur.) her şeyde olduğu gibi konuşmak da okuyarak değil konuşarak gelişir. imkanın varsa derhal bir diksiyon kursuna başla ve günde en az yarım saat hiç durmadan konuştuğun podcastler kaydet. önemli olan mantıklı olması değil hiç durmadan konuşmaya devam etmen , eğer olmuyo diye pes etmezsen 3 ay içinde korkunç bir hatip olursun. podcastin ne olduğunu bilmiyorsan youtubeden efe aydal , neo toprak gibi kanallara… Read more »
Kitap oku derken Alacakaranlik serisini oku demiyorlar ya**ak kafali kardesim. Klasikleri oku, ilgi alanindaki seyleri oku, tarih oku, kendine kulturel anlamda bir seyler katacagin kitaplar oku ki birikimin olsun. En meshur stoiclerden Marcus Aurelius vardir mesela. Hayatini ve yaptiklarini okuduktan sonra vay amk deyip kendime bir cok alanda cekiduzen vermemi saglamistir. Bunlari okuduktan sonra kendine hicbir bok katamasan bile o konusamadigin insanlarla muhabbet kurma asamasini gectiginde sohbetini ilerletebilecegin ortak noktalarin olur.
Pele oncelikle yasin cok genc. Bu bir avantaj. 19 yasindayim flortum bile olmadi diye dusunme. Konusamama sebebinin cekinme, utangaclik sebebiyle oldugunu dusundugumden ona gore tavsiye verecegim. Arkadaslarinla normalde konustugundan cok farkli konuslar hakkinda konusmaya calis. Surekli ayni konulardan konusmak insana farkli hicbir sey katmiyor. Resmen sinapslarini buduyorsun. Tanimadigin insanlarla da su taktikle muhabbetini artirabilirsin. Once senin veren konumunda oldugun kisilerle konusarak kendini gelistir. Kasiyer, garson, musteri temsilcisi, magaza gorevlisi vs. Bunlarla konusurken yaptigin bir hatada sokaktaki herhangi bir insandan cok daha tolere edici olacaklardir. Bu surecte surekli kendini zorlayarak beynine bunun cekinilecek, korkulacak bir sey olmadigini pekistire pekistire ogretebilirsin. Sorununu… Read more »
19 yaşında bir erkeğin o yaşına kadar hiç sevgilisinin olmaması çok normal ve kesinlikle eksiklik değil.
@mahmut abi
Twitterda bi dünya ergen trpci türemiş. Sağa sola küfür edip kadın düşmanlığı yaparak adam olduklarını ispat etmeye çalışıyorlar. Görüyorum, basıyorum engeli de bir de burda saygı görmeyip trp abisi olup soru yanıtlayan var. Bi iki şey söylesen de şu tiplere huzura ersek…
Bana ne onlardan?
Çocuk başka dertlenecek bir şey bulamadın mı? :D:D
Haklısın, bu aralar işsizim saracak şey arıyorum :d
bence haklı bir isyan
Bu tip ergenler yine iyi Youtube gibi platformlarda adamlar site açıyor üstüne para topluyor milletten. Premium hesap , canlı görüntülü konuşma falan vay aq iyice ekonomi dönmeye başladı buralarda Manosphere iyice ek gelire döndü. Paranı isteyen adam zaten kendisi bu tip şeylere para kaptırmayan bir tip ve üstüne bu yeteneğini sana karşı para kazanarak kullanıyor Geçenlerde fitness konulu paylaşımlar yapan bir hesabı gördüm eleman whatsapp gurubu kuracak kişi başı 25₺ para istiyor ama Fitness kardeşiliği gibi saçma bir şey sanırım online pt değil yani. Pua Cemiyetine 2 sene önce 30₺ vermiştim eh işte ama genel olarak para kaptırmaktan öte değil… Read more »
Özellikle Youtube’ta bu işi kendileri keşfetmiş ve doğal hallerini insanlara anlatıyormuş gibi yapan genç insanlar var, tatsız.Videolardan birinin altına bu videoları izleyen yıkıktır ben de yıkığım yazmış biri, haklı bir özeleştiri, kaynağı 30. elden almak mantıksız.
Hsdfhjk galiba beni kastediyor. Saygının köpeği olmak da biraz şey ya. Burda çıkan postları da ilk okuyanlardan biriyim. Sadece belli başlı şeyleri ısıtıp ısıtıp tekrarlamayı pek doğru bulmuyorum. Hapın birazını sindirdiğimi düşünüyorum. Canını yerim kardeşim, güldürdün:)
Mahmut abi ben yazın çalışmak istiyorum bi giyim mağazasında ama ne yaparım bilmiyorum daha önce hiç çalışmadım çok korkuyorum ve iş konusunda bilgisizim kıyafet falan katlayamıyorum elim yatkın değil böyle şeylere napıcam bilmiyorum ayrıca bende anksiyete var ruh halimi etkiliyor sürekli
Hiçbir şey olmuyor. İlk bir ay cehennem gibi geçiyor ama sonradan alışıyorsun. Anksiyeteni de kafaya takma, ileri seviyede değilse ona da iyi gelir. İşe başladıktan sonra pozitif olup, iyi niyetli yaklaş, neden çalışmak istediği unutma yeterli. Söylediğin her şey hallolur.
Orda yapmann gereken her şeyi öğretirler merak etme , ama ilk zamanlar biraz sabretmen gerekicek.
insan bu dünyada bu kadar yayılmışsa bunu uyum sağlamasına borçlu. artık hayatta bu yeteneğimizi ortaya çıkaracak çok fazla zorluk kalmadı. fırsatı iyi kullan.
bir ilave de yapayım, yanında “çekirge” olabileceğin bir rol modele denk gelirsen hem insanlara hem de hayata bakış olarak bir şeyler kapmaya çalış.böyle yerlerde denk geldiğin bazı insanlar hayatında ufuk açabiliyor.
Ah öyle bir dayımız olsaydı keşke ama keşkeler ile yürümüyor hayat yoksa kendi göbeğini kendin keseceksin.
Aslında sitede daha çok mavi haplıktan kırmızı hapa geçiş görsek daha azım verici olur
23 yaşımdayım, hala adam akıllı ilişkim olmadı hep ret yedim. Sizce artık çok mu geç kalmışım değişmek için?
Tabikide hayır pall hayatta kendini geliştirmek için ve çok şey yaşamak için çokkk uzun zamanın var yeter ki elinden geleni yap