Narsist anne babalar nasıl davranırlar ve çocuklarını nasıl narsist partnerlere kurban olarak yetiştirirler?

Bu yazıda narsist ebeveynlerin çocuklarını, kendi narsist ihtiyaçlarını karşılayacak birer “kanı emilmek üzere kullanılacak kaynağa” çevirirken aynı zamanda yetişkin hayatlarında narsist romantik partnerler tarafından kullanılmaya müsait kurbanlar yaratmalarından bahsedeceğiz.  

Başlamadan şunu da söylemeliyim ki narsist ebeveyn genellikle, kendisini dışarıya çok iyi bir ebeveyn olarak gösterir. Çevrelerinde çocukları ile ilgilenen ve onların ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayan bir anne ya da baba olarak bilinir. Ama narsist anne ya da baba, perde arkasında çok farklı biridir. İnsanlar önünde sıcak, ilgili ve sevecen bir ebeveyn rolü oynarken, çocukları ile yalnız kaldığında mesafeli, soğuk, talepkar, manipülatif ve düpedüz istismar edici biridir. 

Narsist ebeveynin ailesinde çocuklara ve diğer ebeveyne değişik roller atanabilir. Mesela bir çocuk altın çocuk olabilir, diğeri günah keçisi. Bu çocuklar narsistin sanrılı gerçekliğini beslemek için yetiştirilirler ve bu nedenle de narsist bir ebeveynin çocukları, yıllarca ve hatta bazen hayat boyu acısını çekecekleri düşük özgüven, doymak bilmez bir onay ihtiyacı ile yaşarlar. Bu çocuklar yetişkin hayatlarında sağlıklı ilişkiler özellikle de sağlıklı romantik ilişkiler geliştirmekte çok zorlanırlar. Daha da kötüsü, sadece sağlıksız ilişkiler kurmakla da kalmayıp, sıklıkla narsist partnerlerle ilişkiye girip onların kanı emilecek kaynağı olurlar.

Narsist çocuklarını yetişkin bir birey olarak değil de kendilerine emilecek kan sağlayacak kurbanlar olarak yetiştirmek için birçok taktik kullanır. Bu tür davranış kalıplarının farkına varıp nereden kaynaklandıklarını bulmak, bu tür davranış kalıplarından kurtulmanın ilk ve en önemli adımı.

Bir numaralı taktik, rekabetçi davranışlardır. Narsist bir ebeveyn, çocuklarını kıskanır ve hatta onları çekemez. Çocuklarını aşağılayarak ya da ufak ama sık saldırılarla çocuklarını psikolojik olarak bastırır. Bu tür belli belirsiz duygusal saldırılar süreklidir ve çocuğun hiçbir zaman özgüven ve bağımsızlık geliştirememesini sağlamaya yöneliktir. Çocuklar aşağılamaları gerçek diye içselleştirirler zira bu aşağılamalar onların bağımlı oldukları, hayatta kalmak için muhtaç oldukları insandan ya da insanlardan gelir.

Narsist ebeveynin sürekli olarak aşağıladığı ve duygusal olarak saldırdığı çocuk, kendisinde varoluşsal bir yanlışlık olduğuna ve bu nedenle de kötü davranışları hak ettiğine inanır. Bu çocuklar yetişkin hayatlarında da aynı inancı ve kötü davranışları kabul etmeye devam ederler.

İkincisi, narsist ebeveyn çocuğunu sürekli olarak alçaltarak onun onay için kendisine bağımlı olmasını sağlar. Ebeveyn sevgisi, ebeveynin istek ve ihtiyaçlarını (çoğunlukla kendi istek ve ihtiyaçlarını feda ederek) karşılama ile elde edilebilecek onaylamaya bağlanır. 

Üçüncüsü, narsist ebeveyn, çocuklarının sınırlarını ihlal etmeye, onların duygu, düşünce ve algılarını kontrol etmeye hakkı olduğunu düşünür. Bu hak sanrısı çocuk yetişkin olduğunda da devam eder. Çocuğun ya da yetişkin çocuğun en ufak karşı çıkması, daha fazla manipülasyon ve baskı ile karşılanır. Yetişkinliğinde bile anne ya da babasının sürekli müdahalesine ve kontrolüne maruz kalan kişi, başkalarının da sınırlarını ihlal etmelerini, kendilerini kontrol etmelerini, düşünce ve duygularına saygı göstermemelerini kabul eder. Hatta bunu normal bir şey olarak görebilir. Böyle yetiştirilen biri, hayır demekte çok zorlanır.

Örneğin böyle bir erkeği, market alışverişinde kendine bir cips almak için karısından izin isterken görebilirsiniz. Böyle biri, bir yetişkin olarak başka bir yetişkinden ne yiyeceğinin iznini almanın normal olduğunu düşünür.

Bir narsist ya da kontrol manyağı bir kadın ile ilişkideyseniz, partneriniz böyle olmasa bile sürekli ondan izin almaya eğilimliyseniz, bunun narsist bir anne ya da baba yüzünden olup olmadığını sorgulamalısınız. Zira bu tür bir genç yaştan kablolama ile ilgili bir şeyler yapmazsanız, bu ilişkinizden artık yeter diye kaçsanız bile sonraki ilişkinizde aynı duruma düşebilirsiniz.

Dördüncüsü, sürekli olarak manipüle edilen, kontrol ve baskı altında tutulan çocuk, baş kaldırmanın ya da en azından omurgalı durmanın, kendisi için çok kötü sonuçlar doğuracağını öğrenir. Bu nedenle de çatışma yaratmadan hemen uyumlu davranmaya meyillidir. Bu tür bir çocukluk istismarı insana, sükuneti korumak ya da reddedilmemek için sürekli alttan almayı ve omurgasız olmayı öğretir.

Çocuklar belli bir yaşa kadar hayatta kalmak için ebeveynlerine bağımlıdırlar ve terk edilerlerse ölecekleri bilinci genlerine işlemiştir. Bu dönemlerini sürekli olarak alttan alarak, uyumlu davranarak ya da boyun eğerek geçiren kişiler, bu tehdit ortadan kalksa bile artık bu şekilde koşullandıkları için boyun eğmeye devam ederler.

Beşincisi, narsist ebeveynler, çocuklarının başarılarını, kendi egolarını yükseltmek amacı ile küçümserler. Bunun yanında çocuklarını çok nadir olarak duygusal destek sağlarlar ya da çok nadir olarak çocuklarının başarılarını kutlarlar. Böyle ebeveynler başkalarının önünde tabii ki sırf kendilerine ilgi çekmek ve başarıdan pay kapmak için çocuklarının başarılarını öve öve bitiremiyebilirler. Ama kapalı kapılar arkasında çocuklarının en küçük hatalarını arayıp yüzlerine vurmaya çalışırlar. 

Bu davranış çocuğun hatası yokken bile hataları hemen üstlenmeye hazır, düzeltmesi gereken bir durum yokken bile sürekli olarak kendini düzeltmeye çalışan ve sorumluluğu omuzlarına alan biri olarak yetişmesine neden olur.  

Altıncısı, narsist ebeveyn suçluluk ve korku duyguları başta olmak üzere negatif duyguları, çocuklarını kontrol ve manipüle etmek için kullanır. Narsist ebeveyn, her çocuğunun hangi duygularla tetiklendiğini ve çocuğunu nasıl rahatsız edebileceğini bilir. Zira bu tetikleyicilerin çoğunu zaten kendisi yüklemiştir. Bu, çocukları çok kolay manipüle edilir hale getirir ve çocuğu başkalarının kullanımına ve istismarına açar. 

Yedincisi, genellikle bir çocuğu diğerlerine göre favori çocuk haline getirerek ya da çocukları diğer ebeveyn aleyhine yükleyerek, aile bireylerini sürekli rekabet eder hale getirir. Bu çatışma ortamında narsist ebeveyn, çocukların zihnine kendilerinden şüphe etme tohumları eker ve çocuklarına hasar verir. Çocuğun kontrolünü ve kanı emilebilir kurban statüsünü korumak için çocuğu, çocuğa duygusal destek verebilecek diğer insanlardan izole eder.

Narsist ebeveyn, kendi derin aşağılık duygusu ve zayıflığı kaynaklı olarak büyük bir kıskançlık ve haset içindedir ve çocuklarını birbirine karşı yüklemesi, aşağı çekmesi ve çocuklara hasar vermesi kendi aşağı karakterinden kaynaklanır.

Sekizincisi, narsist ebeveyn çocuklarının duygularını sürekli olarak görmezden gelir ya da geçersiz hale getirmeye çalışır. Çocuklarının gerçek korku ve kaygılarını, çocuklarını fazla duyarlı, fazla tepkili olmakla suçlayarak savuşturur. Duygularının sürekli olarak geçersiz sayılması veya görmezden gelinmesi, kişiye kendi duygu ve düşüncelerinin önemsiz olduğunu öğretir. Kişi kendi duygu ve düşüncelerinden sürekli olarak şüphe eder ve ebeveynleri gibi duygularını görmezden gelen partnerlerinin davranışlarına büyük tolerans gösterir.

Dokuzuncusu, narsist ebeveyn sevgi ve onayı sadece ve sadece çocuk beklentilerine uyduğu zaman verir. Çocuk, sevginin itaat ederek ve başkalarının isteklerini karşılayarak elde edildiğini öğrenir. Böyle biri yetişkin hayatında, sadece partnerinin istismarcı davranışlarına tolerans göstermekle kalmaz, aynı zamanda partnerinin imkansız derecede yüksek standartlarını karşılamak için her türlü taklayı atar.

Onuncusu, narsist ebeveyn çocuğuna gaz lambası manipülasyonu (gaslighting) uygular. Çocuğun gerçekliğini bozar ve gerçekliğinden, hafızasından, yargılarından, algılarından ve çevreyi yorumlama kabiliyetinden şüphe duymasına neden olur. Kişi dengesiz bir kişiliğe sahip olmakla kalmaz, aynı manipülasyonu uygulayan partnerlerin eline düşer.

Bu tür bir narsist ebeveyn istismarı, kişinin yetişkinlikte aynı bilindik kaosu yeniden yaratmak için, kendisini istismar edecek partnerler arayıp bulmasına neden olur.

Narsist partnerler konusunda toksik ilişkiler rehberimize bakabilirsiniz.

Kaynak: 10 Ways Narcissistic Parents Set You Up For A Narcissistic Partner

Hipergamiyi bilirken evlenmek mümkün mü?

Mahmut abi kızlara erişim sorunum yok, fakat hipergamik ve çıkarcı olduklarını bildiğim için sevgili olsam dahi cinsel çekim harici bir sevgi oluşmuyor.

Kadınların melek olduğu ve efendi erkeklikle tavlanabilecekleri bir rüya aleminden fişinizi çekiyorlar, kadınların şeytan olduğu ve kötülükle tavlanabildiği başka bir rüya alemine takıyorlar. Bu şekilde yeniden kablolanan erkeklere, “kadınlar melek değil insandır” diyorsun, “kadınlar melek değilse şeytandır” diye ağlaşıyorlar.

Gerçek insanlar, kadın ya da erkek çıkarcı olurlar. Daha iyisini isterler. Sen kendi çıkarlarını düşünen ve daha iyisini isteyen biri değil misin sanki? İnsan kadınlarını sevemiyorsan, kadınlar melek değiller diye sevemiyorsan, hala masalların ardından ağıt yakıyorsun demektir. Büyümemiş, küçük çocuklarda olan idealize kadın figürünü aşamamışsın demektir. Bundan kadınlara güvenmek yazısında bahsetmiştik:

… Yani gerçek bir kadınla ilişki yaşamak için kafanızdaki ideal kadını feda etmeniz lazım. (Jordan Peterson)

… Jung’a göre başlangıçta anima kişinin annesinden ayırt edilemez zira erkek çocuk, annesiyle çok sıkı bir bağlantı içinde olmadan fonksiyonel olamaz. (Havva aşaması) İkinci aşama ise, anima kollektif ve ideal cinsel imgedir. Truvalı Helen. 

… Bir erkeğin hayatının ilk yarısındaki psikolojik önceliği, anneye olan anima hayranlığından kendisini kurtarmasıdır.

“Kadınların hipergamik ve çıkarcı olduklarını bildiğim için sevgili olsam dahi cinsel çekim harici bir sevgi oluşmuyor” demek, kadınlardan annelik beklemeye devam ediyorum demek.

Zaman geçirmek, birşeyler yaşamaktan mutlu oluyorum ama bağlılık oluşmuyor. Şuanda evlilik bile yapsam karıma karşı sevgi hissedeceğimi düşünmüyorum. 7 yıllık uzun bir ilişkiden çıktım, canım çok az yandı.

Hipergamiyi bilen birisi nasıl birini sevip evlenebilir?

Hipergamiyi bilen birisi daha rahat uzun süreli ilişkiye girer ve evlenir. Hipergamiyi bilen adam, yeterince çekici ve güçlü kalması gerektiğini, bunu yaptığı sürece de daha rahat ilişki yürüteceğini, kadına annesiymiş gibi davranıp itici ve güçsüz hareketler yapmaya devam ederse, ilişkinin sallanacağını, aldatılma ihtimalinin artacağını bilir. Hipergamiyi karım yan tarafa benden daha iyi biri taşınırsa onun kucağına atlar diye öğrenen düz kafa oğlanlar ve onlara böyle öğreten atarlı abiler, hipergamiyi bilmiyorlar.

Şimdi erkeklere hitap eden camiada hemen herkes, mavi hap ya da efendi erkek zihin yapısı denilen bir masal olduğu ve erkeklerin bu masaldan uyanması gerektiği konusunda hemfikir. Fakat o fişten çekildikten sonra ne yapılması gerektiği konusunda bir sürü görüş ayrılığı çok fazla. Ama bana sorarsanız, fişten senin gibi çekilmiş bir adam olacağıma fişte kalırım daha iyi. Ya da fişte adamlarla arkadaş olurum daha iyi.

Burada birkaç sorun var. Bir aşırı uçtan diğerine savrulursanız, bir sarkaç gibi, geldiğiniz aşırı uca yeniden savrulmanıza neden olacak bir pozisyona gelirsiniz. Buna Black Label Logic sarkaç prensibi diyordu:

Sarkaç prensibini Twitter’da çok sık kullanıyorum. Bu prensibe göre insanlar bir ideal duruma doğru küçük adımlarla yavaşça yaklaşarak ilerlemiyorlar. Bunun yerine bir uç noktadan diğerine salınıp duruyorlar.

İkinci sorun da, kadın erkek ilişkilerinden alacağın doyumu ve zevki, normalde parasını bastırıp kolayca alabileceğin bir şeye, sekse indirgiyorsun. Basıyorum, geçiyorum hayat çok zevkli diyenlere pek kanmayın. Çoğu insani bir ihtiyaç olan kadın erkek ilişkisini yaşayamamanın acısını, bu tür bir büyüklenme ardına saklayan insanlar.

Bakın erkeğin hayatında böyle bir dönem olabilir ama erkek bunu hipergami ve çıkarcı kadın korkaklığı ile yaparsa ve bu dönem uzun sürerse, kendisine zarar verir. Yarın artık aile kurayım, çocuk yapayım dediğinde, bunun için gerekli olan minimum kişilik özelliklerinden uzak ve yıllarca bu şekilde yaşadığı için bu özellikleri bir türlü kazanamayan adamlarla görüşüyorum. Hayatınız 20’lerinde bitmiyor, 40’tan sonra 40 sene daha var. O dönemlere böyle bir adam olarak gelmeyin, hiç de mutlu olacağınız bir durumda olmuyorsunuz.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

İş yerinden bir kızla birlikte oldum ama her şeyi mahvettim – Vaka çalışması

Mahmut benim benzerini bulamadığım bir durumum var umarım yardımcı olursun. Bu hikayemi video olarak da paylaşıp cevaplayabilirsin.

44 yaşındayım ve bir firmada üst düzey yöneticiyim. Bir yıl kadar beraber çalıştığım 29 yaşında bir kızla duygusal ve cinsel olarak yakın, gizli bir ilişkim oldu. Gizliydi çünkü ikimiz de bekarız ama kız benim ekibimde çalışıyordu ve bu nedenle de ilişkinin bilinmesini istemedik.

Evet birçok durumda otoriteni kullanarak kızı baştan çıkardın suçlamasıyla karşılaşabilirsin. Aranızdaki yaş farkı idealin üstünde ama büyük sorun olmayabilir.

Ayda bir iki kere buluşuyorduk ve genellikle benim evimde ya da otellerde birlikte oluyorduk. Aramızdaki çekim çok yüksekti.

Ayda bir iki kere buluşmanız ilişki için biraz az yani ciddi değil de resmi olmayan, çok ciddi bir ilişki gibi duruyor. Kız seni daha fazla görmek istemiyorsa, seni erkek arkadaştan çok takılmalık görüyor gibi. Eğer sen daha fazlasını istemiyorsan problem değil.

Beraber olmaya başladıktan 2 ay sonra, bensiz bir arkadaş gezisine gitti ve orada bir adamla çok fazla takılıyordu.

Sanırım kız seninle de takılıyor. Sonuçta beraberlik içinde değilsiniz gibi yani ayda bir iki kere görüşüp sevişmek daha çok FWB gibi duruyor. Aslına bakarsan kıza ne yapacağını ya da yapmayacağını söyleyecek, kıskanacak bir durumun yok gibi.

İki tarafın da rahat ve takılma şeklinde başladığı ilişkide bir tarafın daha ciddi bir şey istemesi ama diğer tarafın “böyle iyiyiz” modunda kalması, bu nedenle de ciddi ilişki isteyen tarafın kalbinin kırılması, sık rastlanan bir şey.

Onunla birliktelik devam edince, onu daha fazla görmeyi istemeye başladım. Daha fazla kıskanç ve muhtaç birine dönüştüm.

Yani çok itici oldun.

Ama aramızdaki ilişki 2023 ortasında birdenbire bitti. Kimse kimseyi terk etmedi. Sadece görüşmeyi bıraktık. Ben onu birkaç kere çağırdım gelmedi. Ben onu aramayınca bana da ulaşmadı. Öylece bitti.

Evet sizin aranızdaki resmi olmayan ve muhtemelen onun tarafında çok partnerli başlamış, devam etmiş ve bitmiş.

Tam o sıralarda yakın bir arkadaşımı kaybettim. Bunun acısı ile ilişkinin birden bitmesi bir araya gelince, ona çok daha fazla ihtiyaç duydum.

Kız senin annen değil ve bu durumda kız arkadaşın ya da eski kız arkadaşın da değil.

İletişimin kopmasından 3 hafta sonra bana ulaştı. Buluşmaya davet ettim. Buluştuk ve yemek sonrası arabamda oldukça tutkulu bir şekilde yiyiştik.

Kızın sana karşı ilgisi ve isteği var ama görünen o ki, hafif ve muhtemelen çok eşli takılıyor. Seninle daha ciddi bir şey istemiyor.

Sonra yine bir ay görüşmedik. Bu arada o şirketten ayrıldı o nedenle ofiste de görüşmedik.

Bir ay sonra ben ona ulaştım ve buluşma teklif ettim. Buluşmada ise maalesef fazla sarhoş oldum. Beni bir aydır hiç aramadığı için resmen trip attım ve hatta kırıcı birkaç şey söyledim.

Sen kıza ciddi gözle bakıyorsun ama kızın böyle bakmadığı belli. Normalde gencecik kız, hayatına bak denilecek durumdasın ama istediğin şey ile gerçeklik arasındaki fark seni hüsrana uğratıyor. Sonunda da böyle patlıyorsun. Sen acı çektiğin için, kırıcı şeyler söyleyerek ona da acı vermeye çalışıyorsun.

Kız “niye sinirleniyorsun, sadece ayda bir takılıyorduk yani ne bekliyorsun?” diye şaşırmıştır.

O buluşmada gece harekatı olmadı tabii ki.

Evet normal.

Sonra yine bir ay uzak kaldık. Bir ay sonra bana anlaması güç bir mesaj attı ama beni özlediği belliydi.

Sen de neyse ki kızın peşine düşüp muhtaçlık göstermiyorsun.

Bir buluşma ayarladım ve buluştuk. Ama buluşmada kendime güvenim düşüktü. Daha önce yatmış olmamıza ve bana dokunup flört etmesine rağmen bir türlü adım atıp işi sekse götüremedim.

Çıkışta yakın bir oteli gösterip, “burada gecelemek eğlenceli olabilir” dedi ama o zaman kafam nasılsa bunu da sekse çevirecek adımı atamadım.

Evet kız seninle birlikte olmak istiyor ama sen tamamen “ben bu kızı kız arkadaş olarak istiyorum” modundasın.  Kız ise oraya gitmek istemiyor. Maalesef bunu kabul etmen gerekecek. Edemediğin sürece bocalayıp kaygı duyuyorsun.

Orada ayrıldık ve eve giderken bana “seni gördüğüme sevindim, tekrar görüşelim olur mu?” yazdı.

Niye ayrıldınız? Senin yaşındaki çoğu bekar erkeğin istediği ama sahip olamadığı bir şey yaşıyorsun ama daha fazlasını istediğin için bu yetmiyor demek ki.

Yaşın nedeniyle aile kurmak istiyorsun muhtemelen ve bunda bir problem yok. Genç bir kadınla birlikte oluyorsun ve onu daha ciddi istiyorsun ama maalesef kız o ciddiyette değil.

 Bunun üzerine onu daha sık dışarı çıkarmaya karar verdim ama 4-5 gün sonra buluşma teklif ettiğimde yoğun olduğunu söyledi ve kabul etmedi. Başka bir zaman da teklif etmedi. Bir hafta sonra yine aynı şey.

Demek ki seninle ayda bir buluşmak yetiyor. Aranızdaki ayda bir belki iki buluşma ona yetiyor. Kızın sana cinsel ilgisi var, duygusal ilgisi de vardır ama sadece arada bir friends with benefits seviyesinde ve daha yukarı çıkmasını istemiyor. Aslında bu istek kadından gelmeliydi. Sen aranızdaki ilişkide kadınlaşmışsın.

Niye böyle olduk anlamıyorum?

Niye böyle mi olduk? Başından sonuna aynısınız, bir şeye dönüşmediniz. Pardon sen kızı yatakta zevke boğmayı bıraktığın için buluşma sıklığınız ayda ikiden bire indi.

Ve sonra bam! Son buluşmadan bir ay sonra beni aradı ve seni özledim, görüşelim dedi.

Kız seni çizelgeye bağlamış. Diğer haftalar kimler çizelgede acaba?

Görüştük, bu sefer eve gidip seks de yaptık. Ama kız yine bir ay ortadan kayboldu 🙁 Ama bu sefer ulaştığında, bana benim sevdiğim bir yemeğin fotoğrafını gönderdi.

Kız muhtemelen tabak çeviriyor ve erkeklere tavsiye ettiğimiz gibi yoklama mesajı atıyor.

Buna “beni özlediysen açık açık söyleyebilirsin :)” yazdım. Öpücük attı ama başka bir şey atmadı.

Beni dışarı çıkar diye sana yoklama atıyor, neden davet etmedin?

Bir hafta sonra artık dayanamadım ve ona uzun bir mesaj attım.

Eyvah.

Oldukça eğlenceli ve maskülen yazmaya çalıştı. Onu hala sevdiğimi söyledim.

Bu kadar takılmalık ilişki için çok güçlü duygular içindesin. İçinde tuttun, tuttun sonra dayanamadın kızın üstüne kustun 🙁

Benimle daha fazlasını isterse bana ulaşmasını söyledim.

Bu kız eski kız arkadaşın değil ve bu mesajından sonra sana ulaşacaksa da ulaşmayabilir.

Buna cevap vermedi ama iki hafta sonra hiçbir şey olmamış gibi bana çok güzel bir otel odası fotoğrafı attı ve altına “burayı denemeliyiz daddy” yazdı.

Çok şirin.

Ben de onun mesajını taklit edip sadece öpücük attım.

Kız beni bu odaya kaldır yigidim diye mesaj atıyor. Sen? Mucuk 😀

Son iletişimimiz bu oldu. Doğum günümü kutlamadı. Onun doğum günü ise yaklaşıyor. No contact uyguluyorum, ona ulaşmayacağım.

Sebep? Sen ayrıldığın bir kızla ya da yürümemiş bir flört ile uğraşmıyorsun. Aranızdaki şey başladığı gibi gidiyordu ama sen daha fazlasını istediğin için değişik şeyler yapmaya başladın.

Sosyal medyada ekli değiliz oradan ne yaptığını göremiyorum.

Güzel. Olması gerektiği gibi.

Yeni iş yerini biliyorum. Orada onunla tesadüfen karşılaşmışız gibi bir oyun oynasam mı?

Filmlerden böyle saçma şeyler öğreniyoruz ama hayır. Bunun rolünü iyi yapamazsın ve oraya özel olarak geldiğini görürse arıza biri gibi görünürsün.

İletişimi kesi başarıyla uyguluyorsun ama iletişimi kesmene rağmen bir sonraki aşamaya geçmiyor. Seninle ilişki istememesinin birçok nedeni olabilir. Mesela belki bir ilişkisi var ve seninle takılıp onu aldatıyor. Araştırmalara göre kadınların yüzde 70’i, partnerlerini aldattıklarında diğer elemana çekim hissediyorlar ve partnerlerinden soğuyorlar. Ama senin durumunda yüzde 30 diliminde, daha çok erkek gibi davranan bir kadın olabilir.

Şimdi ben 44 yaşımda fit biriyim. Hala kadınlarla görüşebiliyorum ve hatta bu anlattığım süreçte başka kadınlarla da görüştüm ve birlikte oldum.

Bu kızı maalesef oneitis yaptım. Aslında aramızdaki şey kendiliğinden yükselecekti ama ben fazla düşerek buna engel oldum gibi geliyor. Bu düşünce beni yiyip bitiriyor. Her şeyi mahvettim galiba.

Kızın sana olan ilgisini öldürdüğün belli ama ben aranızdaki şeyin yükseleceği izlenimi edinmedim. Ayrıca bu şekilde casual takılan kızdan kız arkadaş materyali de çıkmaz. Sizin iş bir yere gitmezdi ya da senin açından gitmemeliydi. Yani doğru davranmadın ama mahvettiğin bir şey yok.

Şunu da söyleyeyim. Bu düşünce çok kötü bir şey zira insana durduğu yerde aşırı duygusal yatırım yaptırıyor. Daha önce bahsetmiştim, gündüz düşünden sonraki en beter düşünce bu. Doğru olduğu vakalar var ve o vakalarda bile bu düşünceden uzak durulmalı. Ama senin durumunda, olabilecek şeyi mahvettiğin düşüncesi yanlış.

Peki şimdi ne yapmalıyım?

Bu kızı geride bırak ve ileriye bak. Ciddi ilişki istiyorsun ve bu normal. Ama o kız, bu kız değil. Bu kızla vakit kaybetme. 44 yaşındayken 29 yaşında bir kızın arada bir ye beni diye gelmesi güzel bir şey ama sen çok duygu yüklüsün yani kız senden uzaklaşmasa bile senin ondan uzaklaşman hayrınaydı.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Terk edilmek, yaraları sarmak ve yola daha güçlü devam etmek – Vaka Çalışması

Kız arkadaşımdan Mayıs 2023’te ayrıldım daha doğrusu o beni terk etti. Şu an sayenizde, ilişkide yaptığım hataların farkındayım ve sanırım yapılabilecek her hatayı da yapmışım. Ama artık yeter.

İnsanlar maalesef “artık yeter” noktasına gelene kadar değişmeyi düşünmüyorlar ama bu noktaya gerçekten geldiklerinde, değişmeye başlıyorlar.

Şimdi spesifik sorumu sormadan önce hikayemi anlatayım. Hikayem başkalarına özellikle de ayrılığın ilk ayları olan ve hiç geçmeyecekmiş gibi gelen karanlık günlerde olan arkadaşlara da örnek olabilir.

Ben 38 yaşındayım. Eski sevgilim (37) ile Mayıs 2023’te ayrıldım. Kendisi kaçıngan bağlanma stilinde biri ve ben de ilişkinin sonların doğru tam bir beta oğlana dönüştüm.

Kaçıngan bağlanma, fiziksel ve duygusal yakınlığa girememe nedeniyle başkalarıyla uzun vadeli ilişkiler kurmadaki başarısızlıklarla tanımlanan bir güvensiz bağlanma stili. Çocukluk döneminde, katı veya duygusal olarak mesafeli ve eksik ebeveynlere sahip kişiler, bakım veya destek için başka birine güvenmek zorunda kalmamak için güçlü bir bağımsızlık duygusu benimsemeyi öğrenebilirler.

Kaçıngan bağlanma stili ile bağlanan kişiler; duygusal veya fiziksel yakınlıktan ısrarla kaçınan, güçlü bir bağımsızlık duygusu hisseden, duygularını ifade etmekten rahatsız olan, başkalarını küçümseyen, insanlara güvenmekte zorlanan, başkalarıyla etkileşim kurmaktansa yalnız başına daha fazla zaman geçirmeyi tercih eden ve hayatında başkalarına ihtiyacın olmadığına inanan birisidir.

Şimdi sağlıklı bağlanma stiline sahip kadınlar bile, itici hareketler sergileyen, muhtaç ve boğucu derecede yapışkan erkeklerden soğurlar ama kadın kaçıngan bağlanma stiline ya da kaygılı – kaçıngan bağlanma stiline sahip biriyse, çok daha hızlı soğur ve geri gelmesi de, eğer geri gelecekse, çok daha uzun sürer.

Bir erkek öz kontrolünü, duygularının ve özellikle de kaygı ve korkularının güdümüne girmemeyi, bunların yönetiminde hareket etmemeyi öğrenmeli. Örneğin ruhsal bir problemi olmayan kadın bile, erkeğini hergün aynı derecede istemez ve sevmez. Kadının ilgisi ve sevgisi dalgalanır. Bu dalganın dibe indiği zamanlarda sağlıklı ve maskülen bir erkek, “oh bugün özgürüm, kendi başıma bir şeyler yapayım” der ve aslına bakarsanız bu ilgi azalma dönemlerini değerlendirir. Çünkü genellikle kadını biraz kendi haline bırakırsanız, ilgisi indiği gibi yeniden çıkar. Kadınların bizim hiçbir şekilde tam olarak anlayamayacağımız, aylık bir adet döngüleri olduğunu unutmayın. Bazen kadın sırf adet döngüsünün kötü döneminde size karşı bir yanlış yapmamak için bile kendini çekebilir. Erkek adam genelde bu özgürlük döneminin, kadının yükselen ilgi ve yakınlığı ile biteceğini bilir.

Kaygılı bağlanan, özdeğer ve özgüven problemi olan bir erkek ise, bu dönemleri azıcık odun olup özgürlük olarak göreceğine, “yoksa beni sevmiyor mu?”, “yoksa benden soğudu mu?”, “acaba ilişki bitiyor mu?” kaygılarına kapılır. Bir anda kaygı, muhtaçlık ve hemen bir şeyler yapmalıyım hissine kapılır ve saçma sapan şeyler yapıp, aslında çoğu durumda bir temeli olmayan korkularını, gerçeğe dönüştürür.

Şimdi tabii kız arkadaşınız ya da kadınız bu ilgi azalması dönemlerinde gitsin özgür kız olsun, başkaları ile flört etsin ya da birlikte olsun demiyorum. Sadece kızı biraz kendi haline bırakın ve daha özgür zamanın tadını çıkarın diyorum.

Ayrılık, beni boğuyorsun, biraz zaman ver ile başladı ve benim 2 günlük zaman vermem (!) sonucunda ona ulaşmam sonucunda gerçekleşti.

Boğduğunuz kızın zamana ihtiyacı varsa, ona ilk siz ulaşmayın! Bazı adamlar 2 gün sonra senin gibi, “zaman bitti mi hadi gel yanıma” modunda ulaşıyorlar maalesef.

Klasik “sen benden daha iyilerine layıksın”, “sorun sende değil bende” bahaneleri ile bitti. 🙂

Aslına bakarsan kadın bunu seni kırmamak için söyler ama bir yandan da mantıksal olarak baktığında seni daha fazla istiyor olması gerekirken zayıf davranışların nedeniyle seni içgüdüsel olarak istememesinin yarattığı çelişki ile de söyler. Ne hissettiği ile ne düşündüğü çelişir. Bunun erkeklerde eşdeğeri, kız arkadaşının iyi bir kız olmasına rağmen çok şişman ve çirkin bir kadına dönüşmesidir. Mantığın feminen, dramasız ve iyi biri olmasından dolayı onu hala istemen gerektiğini söyler ama içgüdüsel olarak onu itici bulduğundan artık beraber olmak istemezsin.

Temmuz gibi, uzun süreli ilişkiler kitabına ve iletişimi kes kuralına rastladım. Mantık aklıma yattı ve özellikle de insanın yandığı, acı çektiği zamanlarda değişmeye motive olduğu ve o zaman çekmekte olduğum acının en azından bu işe kanalize olabileceğini öğrendim.

Evet. Ayrılık acısı çekerken öz kontrolünü kaybedip ona ulaşmanı, bir şeyler yapmanı söyleyen ve hatta seni buna zorla iten güçlere karşı koyarak öz kontrolü içselleştirme potansiyelin, görece rahat zamanlarda okuyarak içselleştirme potansiyelinden çok daha fazla. Bir şekilde hüsranı kendine acıma ve zayıf taraflarının hayatta kalması için çabalama yerine değişime kanalize etmen, öz kontrolünü darmadağın etmeye çalışan güçlere meydan okuman, seni güçlendirir.

İlişkide yanlış ve zayıf davrandığımı kabul ettim. Bu yanlış ve zayıf davranışları, bir sonraki ilişkide daha güçlü olmak için değiştirebileceğimi, eski ilişkiye dönerek rövanş almam gerekmediğini kabul ettim.

Ona son bir mesaj attım. “İlişkinin bittiğini kabul ediyorum. Eğer fikrin değişirse, senden haber almak isterim” yazdım. Bu, Ağustos 2023’te oldu. O zamandan beridir de iletişimi kes kuralını ona ulaşmama, ondan bilgi almama ve kendi hayatıma odaklanma şeklinde uyguluyorum. Tüm sosyal medyadan, ortak arkadaşlardan uzak kaldım. Aslına bakarsan, senin dediğin gibi ölmüşse bile haberim olmamıştır diyecek kadar bilgi akışını kestim.

Bunu yapmaya başladıktan sonra özellikle ilk bir ay eskisinden de kötü hissettim, ama on erkekten dokuzu hala ulaşıp yeni başlangıç dilenirken bunu yapmaya meydan okuyabilmek beni bir süre sonra Mayıs – Ağustos döneminden çok daha iyi hissettirmeye başladı.

Seni istemeyeni senin de istememen bir duruş. Hem doğru, hem de sağlıklı olan duruş aynı zamanda.

Son iki aydır, onu yeniden istemekten daha çok, artık özgür biriyim ve bunun da bir sürü güzel yanı var düşüncesine geçtim. İlk buluşmalarım pek de doyurucu olmadı ama sonra kısa süreli de olsa iki kızla beraber oldum. Onlardan tabii ki aynı tadı alamadım ama buradan öğrendiğim şu iki şeyi aklımdan çıkarmadım:

  • Uzun süreli ilişki için uyumlu olduğun kadın, karşına en fazla senede bir çıkar, o da kendini mağarana kapamak yerine piyasada tutarsan. İki uzun süreli ilişki arasındaki özgürlük döneminin tadını çıkar ve sonraki ilişkin başladığında, “özgürlük dönemi de iyiydi ama çabuk bitti be” diyecek bir hayat yaşa

  • Kızları eski ilişkinin hayaliyle, duygusal birikimiyle değil, yalnız olduğunla karşılaştır.

Evet, bana diyecek bir şey bırakmadın.

Dating uygulamalarına girdim, uzun süredir tek sosyal hayatım arkadaşlar ve ilişkim olmuştu. Kitapta bahsettiğin gibi etkinliklere gittim, üniversiteden beridir ilk defa tiyatro yapmaya başladım.

Bir etkinlikte 32 yaşında bir kızla tanıştım ve bir süre görüştükten sonra beraber olmaya başladık. Evet, özgürlük çok uzun süremedi. 🙂

Talihsizlik 😛

Bu kızın ilgisi ve yakınlığı nedeniyle sanırım, birden bire eski kız arkadaşımın aslında idealden çok uzak bir kız olduğunu anladım. Şimdi uzman gibi kaçıngan bağlanma dediğime bakma. Bağlanma stillerini ayrılık sonrası öğrendim ama eski kız arkadaşım iyi bir kız ve hakkında kötü düşünmek istemem. Ama abi yeni kızla ilişkinin ilk haftalarında eski kız arkadaşım aklıma sadece “ne kadar mesafeli ve karın ağrısı bir kızmışsın, dünya varmış yahu” şeklinde gelmeye başladı.

😀

Şimdi bu olmasa da olurdu ama, ben bu düşüncelere kapılırken birgün ansızın eski kız arkadaşım bana, “nasılsın?” diye yazdı. Allah’tan yeni kız arkadaşım görmedi. 

Yeni bir kız arkadaşın varken en mantıklı hareket, ansızın bir mesaj alıp sorun çıkarmamak için eski kız arkadaşını arşive atman, uyarılarda kapaman lazım. Daha önce görüştüğün diğer kızlar özellikle de cinsel olarak görüştüğün kızları da engellemen lazım.

Cevap yazıp yazmamak arasında gidip geldim zira kız arkadaşımın arkasından, eski kız arkadaşımla mesajlaşmak istemiyorum.

Cevap yazmasan daha iyi.

Cevap vermedim ama bu sefer de iki gün sonra pat diye “seni çok özledim” diye mesaj attı.

Aklıma şu efsane video geldi:

Şimdi soruma geleyim. Eski kız arkadaşıma ne yazayım? Son iki gün duygusal olarak bocaladığımı söylemem lazım ama açıkçası – bunu 3 ay önce söyleyeceğimi hiç düşünmezdim – eski kız arkadaşıma dönmek istemem. Ama kıza bir şey de yazmamam da ayıp oluyor gibi.

Bu aşamada yapacağın en iyi hareket, “ben iyiyim, sen nasılsın? Şu an biriyle beraberim ve bana böyle şeyler yazman uygun değil” yazmak. Bazı erkekler eski kız arkadaşları ile sırf ego tatmini için yazışıyorlar. Eski kıza nispet yapar gibi yeni kız arkadaşım var demen de yakışıksız biraz ama bunu yapmazsan olabilecek bir şeyi söyleyeyim. Adam eski kız arkadaşına sevgilim var demeden, sırf egosunu tatmin için ya da daha kötüsü eski kız arkadaşı yedeklemek için yazışıyor. Sonra eski kız, yeni kızı öğreniyor ve ona sosyal medyadan mesajlaşmalarınızı gönderiyor. Yeni kız da doğal olarak “onunla neden yazışıyorsun, neden sevgilin olduğunu söylemedin?” diye soruyor. Al sana tatsızlık, al sana ayıkla pirincin taşını!

Bir diğer tatsız durum da, erkeğin eski kız arkadaşına dönmesi ve eski kız arkadaşın da 2-3 hafta sonra yine bırakması. Bu durumda yeniye dönme çalışması ve başarısızlık.

Bahsettiğin durum, başarılı bir iletişimi kes süreci sonrası birçok erkeğin başına gelen bir durum. Eski kız arkadaş erkeğe ulaşıyor ama erkek artık sadece onu değil, eski benliğini de aştığı için ya daha iyi birini bulmuş oluyor ya da bulmamış olsa bile eski kız arkadaşı ona pek de iyi bir partner adayı gibi gelmiyor.

Buraya kadar okuduğun için teşekkür ederim. Umarım cevaplarsın.

Cevapladım. Doğrusu, eskiyi eskide bırakman. Uzun süreli ilişkinde duyguların, yalnız kalma korkun, kız arkadaşına bağımlılığın ya da en azından alışkanlıklar yüzünden göremediğin şeyi görmeye başlamışsın: eski kız arkadaşın sağlıksız ilişki bağlanmasına sahip biri ve o ilişki aslında o kadar da ardından ağlanacak bir ilişki değildi. İleri doğru yürü. Bak bu yeni kızla da kısa süre içerisinde bitebilir, kız belki de istediğin gibi biri çıkmayabilir ama ileri doğru yürüyüp gelişmen, eskiye dönmenden iyidir. Ben exten next olmaz diye silip atın diyen biri değilim ama birçok durumda, senin durumunda olduğu gibi, eskiyi geri almamak en iyisi.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Eski sevgiliye yedek lastik olmak – Vaka Çalışması

Merhaba. Eski kız arkadaşımla 6 yıllık bir ilişkimiz vardı. Ara ara tartışmalarımız olsa da mükemmel bir çifttik.

Mükemmel bir çifttiniz ama seni terk etti? Bakın ilişkiniz çok güzel olabilir ama bu tür çok fazla yüklü kelimeler kullanan adamlar genellikle ilişkinin gerçekliğine gözlerini kapamış ve bir çeşit masal dünyasında yaşıyor oluyorlar.

3 ay kadar önce bir arkadaş etkinliğinde bir erkekle karşılaştı. Bana bu adamdan gereğinden fazla bahsedince kıllanmıştım ama bir şey söylemedim.

Karakter problemi olan kadınlar bunu çok yapıyorlar. Sizin yerinize geçecek adamı ayarlarken ondan size konuşmadan edemiyorlar. Bir çeşit “bak ayağını denk almazsan yerine geçecek adam hazır” göz dağı ya da “ama ben sana böyle biri var diye söylemiştim, o sadece arkadaşım abartma kısmına inanan sensin” gibi bir vicdan rahatlatma var sanırım. Kız arkadaşınız bir adamdan özellikle yeni tanıştığı bir adamdan kötü olarak bile fazla bahsediyorsa dikkatli olun ve “başka bir erkekten bu kadar bahsetmesi çok rahatsız edici, sinirimi bozmaya başladın” diye karşı mesajı verin yani dolaylı olarak, ultimatum vermeden “ayağını denk almazsan terk edilen sen olacaksın” deyin. Çünkü bu tür bir yola girmiş ve çenesini tutamayan kadınlar, genelde sizin onu bırakıp gidebileceğinizi hiç hesaba katmazlar. Tabii bu uyarıdan sonra da radarları açık tutun.

Bir ay kadar sonra eskisi gibi hissetmiyorum, zamana ihtiyacım var diyerek benden ayrıldı. Kendisini ikna etmeye çalıştım ama başarılı olamadım.

Kendisini ikna etmeye çalışman “başarısız olmana” katkıda bulundu.

3-4 gün sonra fikrinin değişmeyeceğini gördüm ve kendisini arayıp sormayı bıraktım. O zaman no contact kuralını bilmiyorum ama belki de başkasının kollarına atlamış kızı arayasım gelmedi açıkçası. Bir daha da arayıp sormayı planlamıyordum.

Hep derim, iletişimi kes kuralını ilişki içindeki adamlar bilmeli, ilişki bitmeden öğrenilmeli 🙂

Evet, eski kız arkadaşına iletişimi kes kuralını uygulamanın faydalarından biri de, belki de başkası ile olan bir kadını arayıp kendini küçük duruma düşürmemen.

Bir hafta sonra beni aradı ve her şeyi nasıl mahvettiğini söyleyerek ağladı.

Şimdi sen tabii bu aşamada kızın daldan dala atlayıp atlamadığını bilmiyorsun. O nedenle kızın atladığı dalda umduğunu bulamayıp sana ulaşmış olabileceğini varsayman en iyisi olurdu. Erkeklerin çoğu zayıf ilişki davranışları sergiler yani yeni eleman zayıf davranırken, sen iletişimi kesip hayatına devam ederek güçlü davranıyorsun. Aranızda 5 yıllık duygusal bağ da olunca, soluğu senin yanında almak istiyor.

Bunu bana neden söyledi bilmiyorum ya da neden aradı. Ama onu teselli ettim.

Sakince, “evet her şeyi mahvettin, hayrola düzeltmeye mi niyetin var?” gibi bir şey söyleyebilirdin. Unutma, daldan dala atlamış olabilir ve bunu öğrenmen önemli. Zira aranızdaki geçmiş ne olursa olsun daldan dala atlayan kızı geri almayın derim. Bunun yanında, daldan dala atladığı için onu geri almayacağınız gibi bir renk de vermeyin zira yalan söyleyebilir. Eğer bu konuda dürüst davranırsan bunu zor da olsa aşabilirim ama kendim öğrenirsem hiç şansın olmaz moduna girin.

Ama bunlar kız sizden yeniden ilişki isterse konuşulacak şeyler, yoksa bunların konusunu açmayın.

Ertesi gün onun evine gittim. Bana daha önce bahsettiği bu çocukla buluştuğunu ve öpüştüklerini söyledi. Ben mahvoldum ama utanarak söylüyorum, neredeyse onunla bir yere gitme, benimle gel moduna geçtim. Bu da dün bana ağlayan kızın bana daha soğuk davranmasına neden oldu.

Maalesef bu kız burada bitti. Düşünsene. Adamla öpüşmüş, bir şey olmuş, geçici bir kötü hisle seni aramış ama sonra adamla devam etmeye karar vermis. Resmen başkası için terk ettiği eski erkek arkadaşını duygusal yastık yapmış. Orada “yeni biriyleysen benimle görüşmen uygun değil, bana bir daha ulaşma” deyip kalkman lazımdı.

Neyse baktım soğuk, kararını vermişsin, bana bir daha ulaşma dedim ve evinden ayrıldım.

Bu artık onun kararı değil. Seni seçse bile geri alma. Bir kadın iki erkek arasında kaldıysa, o iki erkek de o kadını bırakmalı.

Ama bana mesaj atmaya devam etti. Sıcak ve yer yer beni özlediğini söyleyen mesajlar atıp durdu.

Kız başkasıyla ama ondan peke min değil. Seni de yedekte tutuyor. Bir kıza yedek lastik olmak zaten kötü bir şey ama eski sevgiliye yedek lastik olmak çok daha kötü bir şey.

Sen en fazla bir veya iki kere onu “başkasıylasın bana ulaşıp durma” diye uyardıktan sonra dinlemiyorsa engellemeliydin. Normalde ilişki sadece 2-3 aylık bir şeyse “başkasıylasın, bana ulaşıp durma. Ondan ayrılırsan beni ara ve o zaman hala boştaysam bakarız” diyerek kızı tabağa al derdim ama kızla 5 senelik tarihçe ve yoğun duygular nedeniyle tamamen bırakman en iyisi.

Sorun şu ki sen sana ulaşmasını umut sanıyorsun. Evet, o adam olayı batırırsa sana gelmek için seni yedekte tutuyor, aklını işgal ederek onu geride bırakmanı ve başka birini bulmanı engellemeye çalışıyor. Ama bunu seni istediğinden değil, lazım olursun diye kenarda tutmak için yapıyor. Buna izin vermemelisin.

Eğer buna izin verirsen ve diğer eleman zayıf biriyse ya da kızla ciddi ilişkiye yanaşmayan biriyse, bazen sana çok yaklaşıp bazen ona giderek aranızda gidip gelmeye çalışabilir.

Sağlıklı karaktere sahip bir kadın böyle bir üçgen yaratmaz. Sağlıklı karaktere sahip bir kadın seni terk ederdi, 4-8 ay ayrılıktan iyileşir ve sonra birini bulmaya bakardı.  Eskiden beri mi böyleydi sonradan mı böyle oldu bilmem ama bu kız bundan sonra ilişkiye değil sokaklara ait. En azından bu kızla ilişkiye girecek gerizekalı sen olma.

Erkeğin karakteri iyi zamanlarda, kadının karakteri zor zamanlarda ortaya çıkar derler. Gerçekten de karakteri bozuk birçok erkek parayı ve kolay hayatı bulduğunda aldatır, daldan dala atlar. Karakteri bozuk birçok kadın da parasız ve zor hayatı gördüğünde aldatır ya da daldan dala atlar.

Ben ne yaptım biliyor musunuz? Onun peşinde koştum. Beni seçmesini istiyordum.

Of, çok kötü çok!

Bu onu daha da itti.

Bazen birçok erkeğin betalığının onu aynı zamanda koruduğuna inanıyordum. Masal dünyasında yaşadığın için betalık yapıp kızın karakterini ortaya çıkarmasan kızla devam edebilirdin ya da sana geri dönebilirdi. Allah korusun evlenebilirdiniz.

Sonunda bana o çocukla sevgili olduklarını söyledi. Bir kere daha yıkıldım.

Kendini daha da gömecek kadar zayıf davrandığından, muhtemelen daha beter yıkıldın. Ama iyi tarafından bak. Sen, seninleyken daldan dala atlayan, muhtemelen aldatmış olan kızdan kurtuldun. Öbür eleman ise kendisiyle görüşürken eski sevgilisine iş atan kızla sevgili oldu. İhale ona kaldı. Sen kurtuldun, o zavallı hala o kızla.

Videolarınızı izledikten sonra nasıl bir embesil olduğumun farkına vardım. Yine iletişimi kestim. Tahmin edeceğiniz gibi bana yeniden ulaştı ve biraz konuştuk.

Eski kız arkadaşınız biriyle beraberken size ulaşıyorsa ona bunun yanlış olduğunu ve sizi bird aha aramaması gerektiğini söylemeniz gerektiğinden daha önce bahsetmiştim. Keşke o podcastı da dinleseydin.

Ertesi gün onu erkek arkadaşıyla gördüm. Beni gördü ama görür görmez kafasını çevirdi. Kalbim duracak gibi oldu. Gece ise beni aradı.

Öbür adam yerinde olduğunu düşünsene. Kız arkadaşın eski erkek arkadaşını senin yedeğin olarak tutuyor. İletişimi kes kitabını okuduğum için ona sakin ama neşeli davrandım, konuşmayı kısa kestim. Ama erkek arkadaşı olduğu için buluşmaya davet etmedim.

Doğru yapmışsın ama yetmez. Ona erkek arkadaşı varken sana ulaşmamasını, yeni erkek arkadaşına odaklanmasını söyle ve bir daha sana ulaşırsa da onu uyardığını söyle ve engelle. Bu saçmasapan üçgenin bir köşesi olarak kalma.

Ve o adamı bırakıp sana gelirse bile bu kızı alma. Sadece seks veya takılmak için bile görüşme. 5 yıllık bir ilişki böyle bitti ve bu kadar tarihçen olan biriyle takılma. Bunu ona söyleyip söylememek sana kalmış. Kız adamı bırakıp sana yeniden gelirse egonu biraz daha okşamak istiyorsan onu geri almayacağını ona söyleme.

Onu anlayan tek kişinin ben olduğumu, arkadaş olarak kalmayı umduğunu söyledi. Ona arkadaş kalamayacağımızı, benimle olmak isterse beni aramasını söyledim.

Hayır. Arkadaş kalamazsınız. Yukarıda dediğim şeyi söylemen yeterli. Ekstra arkadaş kalamayızı söylemene gerek yok. Ayrıca bu kızı yeniden alamazsın. O nedenle seninle olmak isterse seni aramasını istemen yanlış.

Kız resmen sana kırıntı atarak seni yedekte tutmaya çalışıyor. Muhtemelen yeni eleman o kadar da iyi değil. Kız maalesef mide bulandırıcı bir karakter. Sen de maalesef eski kız arkadaşının yedeği olmaya gönüllüsün gibi.

Bu kızı geri alırsan, aranız iyiyken sadık olabilir, aranız kötüleştiğinde, zor zamanlarda yine aynısını yapar. Bu sefer daha emin bir şekilde yapar zira bir kere seni başkası için terk edebildiğini, seni yedekte tutabildiğini ve işler iyi gitmezse sana dönebildiğini görmüş olur.

İkimiz arasındaki şeyin çok özel olduğunu ve beni kaybetmek istemediğini söyledi.

Bu saçmalığı daha fazla dinleme. Yedek lastik olman için kırıntı atıyor. Tamam sizin 5 senelik bir ilişkiniz vardı ve yeni eleman ile birkaç aydır beraber. Yani sana olan bağı daha güçlü olabilir ama sonuçta o adamla beraber ve seni yedekte tutuyor.

İkimiz de 29 yaşındayız ve benden önce sadece bir erkek arkadaşı vardı.

Az erkekle beraber olmuş olması, sadakate değer veren bir kadın olacağı ya da öyle kalacağı anlamına gelmiyor maalesef. Bu tür riskleri azaltabilir ama yok etmez.

Beni sevdiğini ve hep seveceğini söyledi.

Yuh. Seni sevse seninle beraber olurdu, başkasıyla değil.

Aslına bakarsanız, öbür çocuğu gördüğümde, benim daha avantajlı olduğumu anladım. Karakter olarak beta birine benziyor, ben daha uzun ve yapılıyım.

Allah aşkına bir kız için başkası ile sidik yarıştırma. Ne konuda avantajlısın? Sokaklara ait bir kadını kız arkadaşın yapma konusunda mı? İkiniz de birbirinizden betasınız işte. Tipin, boyun tamam ama karakterin? Asıl önemli olan o.

Bundan sonra nasıl hareket etmeliyim?

Bu kıza bir daha sana ulaşmamasını söyle, dinlemezse engelle. Bundan sonra tamamen kendine odaklan. 5 senelik ilişkiden sonra 4-5 ay birini istememen normal ama zaten aylardır ayrısınız. Kısa süre içerisinde piyasaya bu kızdan daha iyisini bulacak şekilde dön. Daha iyisini aramana gerek yok. Şu beta karakter ile bu kızı bulduysan, biraz daha erkek adam oldun mu daha iyisini otomatik olarak bulursun.

Daha iyisi derken sadece fiziksel ve feminenlik açısından söylemiyor. Karakteri iyi ve sadakat konusunda güven verebilecek birinden bahsediyorum. Zira bu iki alanda bu kızın çıtası yerlerde sürünüyor.

Aslına bakarsan eski sevgilisi taarafından terk edilen birçok erkek, iletişimi kes kuralı ile ayrılık acısını atlattığında ve eski sevgilisi geri geldiğinde, artık onu beğenmiyorlar zira eski hallerine göre çok daha iyi durumda ve daha iyisini çekecek birine dönüşüyorlar.

Bu kız seni yörüngede tutmak için sana bir sürü umut kırıntısı atmaya çalışacak. Bunları yeme. Bu adamı bırakıp kapında ağlasa bile bu kızı bir daha alamazsın. O tarafta adam umduğu gibi çıkmadığı için umduğu gibi birini bulama kadar sana sığınmayacağına emin olamazsın.

Biliyorum 5 seneyi bırakmak zor ve kızın belki de daha önceki geçmişi temiz. Ama unutma, kızın geçmişi artık temiz değil. Seni biri için bıraktı, yeni sevgilisinin arkasından seni yedekte tutmaya çalışıyor, vs. Kötü karakter geçmişi var artık.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

İlişkide “güçlü” erkek rolü yapmaktan yoruldum – Vaka çalışması

Abi selam. Kız arkadaşım ile 3 aydır görüşüyoruz ve ilk cinsel ilişkimi onunla yaşadım.

Kız arkadaşım haftanın iki günü amatör olarak yaptığı sporun eğitimi ile uğraşıyor. Haftasonunun ise ailesi ile geçiriyor. Spora gittiği akşamlar çok yorgun oluyor ve eve geçer geçmez uyuklamaya başlıyor. Bu günlerde onunla buluşmuyorum zira bir anlamı olmuyor.

Doğru. Spora gittiği 2 gün buluşmanız için uygun günler değiller.  Buluşmalarınızı diğer haftaiçi günlere ayarla (bazen de haftasonu ailesinden ayrılsın gelsin).

Fakat kalan günlerde de sıklıkla arkadaşları ile çıkıyor. Bu da açıkçası benim hoşuma gitmiyor.

Haftada 2 kere buluşmanız yeterli. Arada da biraz mesajlaşır ya da görüntülü konuşursunuz. Geri kalan zamanda da kızı unutup işine gücüne bakarsın.

Bu aralıklarda birçok erkeğin yaptığı hata, “şimdi ne yapıyor acaba?”, “beni düşünüyor mu?”, “benim onunla olmamı ne kadar istiyor?” vs. gibi feminen sorulara kapılmaktır, özellikle de kızdan saatlerce ses soluk çıkmazsa. Bunlar adama oturduğu yerde, ilişkide kendi ayağına sıkmasına neden olacak duygusal yatırım yaptırır. Sen bu hatayı yapıyorsun.

Bu sıklıkla oluyor ve ben de “bugün görüşmek istiyordum, bana ayıracak zamanın yok sanki” gibi çıkışlar yapıyorum.

Kız arkadaşları ile dışarı çıkıyorsa “tamam bebeğim, Perşembe’ye, gelecek haftaya vs. görüşelim, seni görmek istiyorum” dersiniz, buluşmayı ayarlarsınız ve kendi hayatınıza odaklanırsınız.

Sen ise hayatını yaşayan erkeğin kendisini sevip sevmediğinden emin olamayan kadın gibi davranıyorsun. Umarım üstüne bir de trip atmıyorsun. İlişkide kadın beraber zaman geçirmek için erkeğin ilgisini daha çok kovalamalı, erkek bunu yaparsa ilişkinin kadını olur.

Benim kendi yoğun iş tempomu da eklersek, haftada sadece 2 kere görüşebiliyoruz.

Normali ve yeteri o birader? Daha ne istiyorsun. Kız arkadaşın var ve haftanın 5 günü özgürsün de.

İlişkimizin ciddiyeti konusunda endişeliyim.

Zihin yapın gerçekten de erkeğinin daha fazla ilgisini ve zamanını isteyen kadın modunda. İkinizin de bir ilişkiye kapanması, ilişkinin ciddiyeti konusunda kafa yormak bir erkeğin işi veya yapacağı şey değil. Kadının işi bu.

Onunla daha fazla vakit geçirmek istiyorum zira onunla gerçekten uzun süreli ve ciddi düşünüyorum. Bunu nasıl sağlarım?

Tamamen feminen zihin yapısına geçmişsin. Bağlanma, daha fazla ciddi ilişki, ilişki etiketleri, vs. düşünüyorsun. Partnerini ilişkiye kafesleme ile uğraşıyorsun.

Normalde bir erkek ilişki istese bile ciddileşme konusunda yavaş ve dirençlidir, kadın ise bunu hızlandırmak için çabalar. Sizin ilişkinizde sen kadın rolünü oynamaya çalışıyorsun ama şunu unutma ki heteroseksüel kadınlar erkeklerden hoşlanırlar, kadınlardan değil. Erkek adam sitesine gelmiş, kadın gibi davranmakta daha da ustalaşmak istiyorum, nasıl daha fazla kadın gibi olabilirim diyorsun?” 😀

Ona bunu söylemiyorum tabii ki. Bunun muhtaç ve kadınsı olduğunu biliyorum.

Söylesen dha kötü tabii ki ama kadınlaşıp kadınlaştığını saklamaya çalışmak yerine erkek zihin yapısına geri dönsen? Zira bir süre rol yapabilirsin ama yeterince içselleştirmeyi beceremezsen bir yerde patlarsın.

İkinci sorum şu: Ben haftada 2-3 kere mesajlaşma başlatıyorum.  Geri kalan günlerde de onun bana mesaj atmasını bekliyorum. Doğru mu yapıyorum? Bu şekilde benden daha fazla hoşlanır değil mi?

Fazla robotlaşmadan onun sana daha fazla ulaştığı bir tempoyu koruman yeterli. Ama zihin yapın çok fena. Daha çok nasıl hoşlanır, daha çok nasıl sever diye manipülasyon yapma modundasın.

Mesajlaşmamızı çok kısa tutup buluşma ayarlıyorum. Şu ana kadar buluşma tekliflerini çoğunlukla kabul etti.

Kız arkadaşın, genelde buluşma ayarlayabilmen normal değil mi? Ayrıca bu devirde günde toplam 20 – 30 dk mesajlaşmak norm oldu, sadece buluş, hemen hiç mesajlaşma devri geçti.

Beni kaybetmekten korktuğunu birkaç kere dile getirdi.

Bu normal ama bunu duyunca hemen sadakatını ispatlamaya çalışan efendi erkeğe dönüşmeye kalkma.

Sorun ne diyeceksin? İlişkimizin başında bana çok daha fazla ilgiliydi. Ne zaman görüşeceğiz diye sorup duruyordu. Son zamanlarda ise bunu çok fazla yapmıyor.

Bunu ara ara duyuyorum. Abi eskisi kadar mesaj atmıyor, ne zaman için görüşmek istemiyor, vs. Sen eskisinden fazla mesaj atıp, buluşmak istediğin için olmasın? Yani kız her ulaştığında buluşma ayarlamaya başladıysan, neden ne zaman görüşeceğiz diye yakınsın? Seni aradı mı otomatik olarak görüşebileceğini biliyor.

Aslında her ulaştığında buluşma ayarlamam, onun ilgisinin azalmasına tepki olarak ortaya çıktı. Ne zaman görüşeceğiz dememesi beni kaygılandırdığı için sanırım.

Ama eğer ilgi azalması olduğundan şüpheleniyorsan, çok fazla ulaşılır olduğundan olabilir. Her ulaştığında buluşma ayarlama. Ayrıca çok fazla feminen düşünceye, onay ihtiyacına dalmışsın. Bunları da ister istemez yansıtıyor olabilirsin.

Ama temel problem, kaygıya kapılıp sürekli görüşmek istiyor olman. Bir daha sana ulaştığında buluşma teklif etme. Bak bakalım ne zaman görüşeceğiz diyor mu?

Gördüğün gibi muhtaç ve kendine güvensiz hissediyorum. İlişkiyi düşünüp duruyorum. Buraları okumasam muhtemelen bunu onun üstüne kusardım ve terk edilirdim. Ama okumama rağmen içte aynı eski benim. Dışta rol yapmaya devam ediyorum.

İçsel değişimin, davranışsal yol ayrımlarındaki tercihlerinin daha özgüvenli, daha az muhtaç ve rahat yönde olmasıyla zaman içinde gerçekleşecek. Örneğin zayıflıklarını kıza kusmak ile kusmamak ayrımında kusmamayı tercih etmen, seni bu yönde değiştiriyor. Ama yetmez. Örneğin sana ulaştığında kaygın nedeniyle buluşma ayarlama ya da kaygısı olmayan biri gibi aramama yol ayrımında, her ulaştığında buluşma ayarlamamayı seçmen, o gün meşgul olduğunu söylediğinde buluşmakta ısrar etme – etmeme ayrımında ısrar etmemeyi seçmen, oturup ciddi ilişkiyi ilerletmek için ne yapmalıyım, beni daha çok sevmesi için ne yapmalıyım düşüncelerine boğulduğunda “oğlum kadınlaşma, işine bak” diye kendini yaptığın şeye odaklanmaya zorlaman, vs. Bunlar seni içsel olarak da değiştirecekler. Ama bu zaman alacak ve aslına bakarsan belki bir iki ilişkiyi eline yüzüne bulaştırmanı da gerektirecek.

İçselleştirme, yapmaman gerektiğini bildiğin halde kaygı ve korkuya kapılıp yaptığın, yapman gerektiğini bildiğin halde kaygı ve korku nedeniyle yapamadığın şeyleri düzenli olarak yapmamaya veya yapmaya başladıktan sonra, zaman içinde olacak.

Bunun yanında, bir erkek olarak ilişkide istediğin şeyleri, ilişkinin kadını olarak alamayacağını, tam tersine elindekileri ve daha fazlasını da bu şekilde kaybedeceğini öğren. İlişkide feminenleşmek sana her zaman kaybettirecek, kazandırmayacak. Ortada bir problem yoksa bile problem yaratacak ve kaygı yüzünden yaptığın bu hareketler, kaygı duyduğun şeyin gerçekleşme sebebi olacaklar.

Ben bu işlere başladığımda en azından şunu diyebiliyordum: “Bu şekilde kaygı ile davrandın mı hep kaybettin. Şimdi bir de kaygına meydan okuyarak davran. Sırf denemek için. En kötü zaten diğer şekilde kaybedeceğin gibi kaybedeceksin? Yani bir şey kaybetmeyeceksin.”

Kızın daha az ilgili olma nedeni muhtemelen senin zihin yapının, feminenleşmenin, kadından daha fazla ciddi ilişki peşinde koşmanın sonucu.

Beni seviyor mu, beni seçecek mi, beni terk mi edecek, beni ne kadar seviyor düşüncelerine odaklandığın sürece de kaybedeceksin. Kadınlar bu tür düşüncelerin sinyallerini sezdiklerinde, dürtüsel olarak kendilerini geri çekerler. Bu maalesef kaygılarına odaklanmış ya da boğulmuş erkeğin kaygılarını daha da güçlendirir ve bunun üzerine zayıf kaygı sinyalleri de güçlenir.

Bütün bu kaygı sinyallerinin kadına söylediği şey “ben sana layık değilim, seni hak ettiğimi hissetmiyorum, sen benden daha iyisin, vs.” Bunu yeterince yaparsanız kadını bu sinyallerin işaret ettiği şeye ikna edersiniz.

Oysa odaklanmanız gereken şey, iyi vakit geçirmek, geçirtmek ve fiziksel – duygusal ilişki yanında, bu kız bana uygun mu, bakalım normal mi deli mi,  benim ilgimi hak ediyor mu, vs. gibi sorular. Bunlara odaklanırsanız bunları da sinyallersiniz ve kadının bilinçaltı da buna göre kendini size layık hale getirmeye çalışır, size yanlış yaparsa, yeterince çaba harcamazsa, sizi kaybedebileceği fikrine ikna olur.

Bazen uzun süre mesaj alamadığımda içim içimi yiyor.

Zihin yapın, o ödül ben de onu kazanması gereken zavallıyım modunda. Ben de ödülüm ve o da beni kazanmalı moduna geçmeli.

Evet, kendimi tutuyorum ve ona bunu belli etmemeye çalışıyorum.  Umursamaz biri gibi davranmaya çalışıyorum ama bu savaş beni hem yoruyor hem de canımı acıtıyor.

Buna halk arasında büyümek diyoruz ve büyümek can acıtıcıdır. Erkek, demir gibi ateşte yanmadan eğilip şekil almaz. Hangisini tercih edersin? Bunları kızın üzerine kusup hızlıca terk edilmeyi mi, kendini tutmayı mı? Hangisi daha acılı.

Cevap tabii ki ikisi de değil. Cevap, gerçekten o kadar umursamayı, gerçekten kendimi ödül olarak görmeyi tercih ederim olacak. Doğru olanı yaparken bu kadar acı çekmemek olacak.

Ama acı, zayıf tarafının ölüp yerine güçlü bir taraf ortaya çıkmasının hem yolu, hem de işaretidir. Davranışlarının zihin yapısına, duygusal güce, vs. dönüşmesi çok fazla sayıda tekrar gerektirebilir ve maalesef bunu tek bir ilişki içinde de başaramayabilirsin.

Fakat kafanda da kendini “onun beni sevmesi için ne yapabilirim” odağından çıkarmaya bak. Bu odağa giren erkek, zavallılığı ve muhtaçlığı ile en toleranslı kızı bile boğar, kendinden soğutur.

Bu ilişkiyi bir başarı hikayesine çevirmek, onun daha ciddi bir ilişki istemesini sağlamak için ne yapmalıyım? Abi lütfen yardım et.

Birader bana “abi daha iyi bir kadın olmak için ne yapmalıyım?” diye sorup durma, çok utanç verici.

Sen benden ne istiyorsun biliyor musun? Ben kaygısını, korkusunu, duygusal stresini yönetemeyen bir adamım, duygusal olarak zayıfım. Ben güçleneceğime bana kaygı, korku, stres vermeyen, erkek olmamı, güçlü olmamı gerektirmeyen bir ilişki vermesi için kızı ikna etmeliyim! Bana yardım et diyorsun.

Bir ilişkiyi, kadınlaşarak istediğiniz seviyeye çekemezsiniz. Ama kadınlaşarak bitmesinden korktuğunuz ilişkinin bitmeyecekse bile bitmesini sağlayabilirsiniz. Senin masal dünyandaki “ben yeterince güçlenmeyeyim, büyümeyeyim, olgunlaşmayayım, dünya daha kolay olsun” hayalin çocukluk döneminde belki belki mümkündü ama dünya öyle bir yer değil.

Bir erkek olarak köksüz bir ağaç olayım ama dünya rüzgarsız, fırtınasız bir yer olsun hayalinden vazgeçmen lazım. Köklerini güçlendirmeye bak. Bugün sana ağır gelen rüzgar ve fırtınanın şiddeti azalmayacak ama sen bunlara göre çok daha güçlü olacağından bunları umursamayacaksın bile.

Güçlü erkek rolü yapmaktan yoruldum. Pek de işime yarıyor gibi görünmüyor.

Bir kere ilişkide güçlü erkek rolü yapmıyorsun, normal erkek rolü yapıyorsun 😀 Yani istersen bırak kadınlığını tüm “cazibesi” ile ortaya çıkar. Bak bakalım o işine yarayacak mı?

Ama kadınlaşınca eline ne geçecek? Yanmadan, acı çekmeden nasıl güçleneceksin? Zayıf kalmak ne işine yarayacak? Daha mı az acı çekeceksin sanıyorsun?

Bu konuda içsel oyunun evrimi yazısını da tavsiye ederim.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Sürekli ulaşan ama buluşmayan eski sevgili – Vaka Çalışması

Abi 2 yıllık uzak mesafe ilişkim aylar önce terk edilmemle bitti.

Uzak mesafe ilişkisinde bir iki sene içerisinde aynı yerde yaşamaya başlamazsanız o ilişki %90 biter. 2 yıl uzak mesafe çok fazla bir süre.

Sonunda bir taraf aynı şehirde, sürekli görüşme imkanı olan bir partner adayıyla karşılaşacak ve ilişki kendiliğinden bitmediyse böyle bitecektir.

İşler kötü giderken araştırmalarım esnasında no contact kuralına rastladım ve içimden ben senin peşinde koşup duramam, dışımdan “seni seviyorum ama ayrılığı kabul ediyorum, fikrin değişirse beni ara” diyerek iletişimi kestim.

İletişimi kes kuralı uyguladım ve bir ay kadar süre sonra bana ulaştı. Bana “doğru kararı verip vermediğinden emin olmadığını, birgün yeniden beraber olabilmeyi umduğunu” söyledi.

Ekmek kırıntısı atıyor gibi.

Ben buluşmak istiyor var sayıp buluşma teklif ettim.  “Bilmem ki, görüşürsek kendimi tutamam, yeniden başlamaya da hazır değilim” dedi.

Ben de ona “görüşmek isterse bana haber vermesini söyledim” ve iletişimi kes kuralına devam ettim.

Güzel. Buraya kadar yaptıkların doğru.

Bir iki hafta sonra tekrar ulaştı. Tekrar bir sıcak muhabbet ve buluşma teklifi ve tekrar red. “Peki eğer buluşmak istersen haber ver” dedim ve öyle kapadık. Bu aşamada o bana buluşma teklif etmeden ona buluşma teklif etmeyeceğimi biliyorum.

Evet doğru.

İletişimi kes kuralında karşı taraf size ulaştığı zaman, sizinle buluşmak istiyor var sayın ve buluşmaya çağırın diyoruz. Eğer buluşma teklifinizi reddederse, iletişimi kes kuralına devam edin ve tekrar ulaştığında sizinle buluşması için bir şans daha verin. Eğer iki buluşma teklifinizi reddederse de bir daha siz buluşma teklif etmeyin. Ya o size buluşma teklif edecek, ya da yakanızdan düşecek. Bu yakadan düşme olayını ise karşınızdakini kibar ama çok kısa bir mesajla başınızdan savma şeklinde yapacaksınız.

Abi şimdi bu kız her hafta bir kere bana mesaj atıyor ya da arıyor. Nasıl olduğumu soruyor. İyiyim diyorum.

Bu tür belirsizlik durumu yaşayanlar için iyi bir vaka. Eski sevgili çevirim içi ulaşıyor ama buluşmuyor.

Böyle  bir durumda ilk adım kızı başından kibarca  savmaktır. Her zaman kibar bir şekilde ama bozuk plak gibi aynı şeyi tekrarlayacaksın: “Güzelim, şimdi acil bir işim var, sonra görüşürüz”.

Eğer dolaylı olarak “buluşmayacaksan düş yakamdan” demenizden anlamıyorsa ya da niye böyle davranıyorsun diye soruyorsa şunu diyeceksiniz:

“Bak, seninle arkadaş kalmayla özellikle de mesaj arkadaşı olarak kalmayla ilgilenmiyorum / ilgilenmediğimi söyledim. Ama sen beni arayıp duruyorsun ve arkadaşız gibi konuşmak istiyorsun. Buluşmayacaksak, arkadaşlıktan fazlasını istemiyorsan beni arama.”

Ona bu şekilde sanal mektup arkadaşına dönüşmek istemediğimi söylediğimi, buna rağmen bana ulaşmasının saygısızca olduğunu söyledim.

“Görüşmediğimiz sürece konuşmanın hiçbir anlamı yok ve açıkçası seninle mesajlaşmak ya da telefon konuşması yapmayı da istemiyorum” de.

Ama hala ulaşıyor.

O zaman bir mesaj attığında sen de 1-2 gün cevap verme. Bazen hiç cevap verme. Eğer hala ısrar ediyorsa tamamen cevabı kes.

Sen sözde bir sınır çekmişsin ama hareketlerin ile bu sınırı korumuyorsun. İlk koruma adımlarını atmışsın ama son adımları atamıyorsun. Neden? Zira “kıza buluşmayacaksak bana ulaşma” dediğinde ya da cevap vermeyi ertelediğinde, kızın sana bir daha hiç ulaşmama ihtimalini arttırıyorsun.  Bunu göze alamadığın için sürekli bir kapın açık ama maalesef kız tamamen gitmesin, şans bitmesin derken eski kız arkadaşına yedek lastik oluyorsun 🙁

Kız belki aradığımı bulamazsan diye seni yedekte tutuyor, belki de birini buldu ama istediği gibi gitmedi. Kız haftada bir sana ulaşarak senden ilgi ve onay alıyor. Sen atman gereken sert adımları atmıyorsun.

Kötüsü, sınır çizmen ama bunu erkek gibi savunamaman, seni itici de yapıyor.

En son ulaştığında kitaptaki gibi eğlenceli ve flörtöz mesajlaştım ve buluşma yoksa arama dediğimde buluşmayı düşündüğünü ama şu an benim olduğum şehre gelecek vakti olmadığını söyledi.

Şimdi senin hatan bu. Kitapta eğlenceli ve flörtöz dediğin ilk 2 buluşma teklifi konuşmaları. Sonrasında kibar ama kısa bir mesajla başınızdan atın diyor. Sen eğlenceli ve flörtözü devam ettirerek kıza ilgi ve onay veriyorsun, koyduğun sınırı korumuyorsun.

Abi açıkçası onu geri istiyorum.

Bu yanlış bir zihin yapısı. Doğru zihin yapısı “beni kazanması ona bir şans daha vermek istiyorum ama bunun için çaba göstermesi gerekli” olacak. “Ben kimsenin, özellikle de eski kız arkadaşımın yedek lastiği değilim” olacak.

Ne yapmalıyım?

Yukarıda bahsettiğim gibi. Mesajlarına ve aramalarına en az 24 saat sonra dön. Çok kısa kes ve her zaman meşgulsün gibi (ona zamanın yok) kaç. Bundan da anlamıyorsa hiç cevap vermemeye başla. Kibar ol ama flört falan etme. Uzun konuşma ya da mesajlaşma.

En sonunda engelleyebilirsin de. Ama “bak bir daha bana “Bursa’ya gelip görüşmek istiyorum, Cumartesi müsait misin?” gibi bir şey yazmadığın sürece cevap alamayacaksın gibi bir şey yazıp cevap vermeyi de kesebilirsin. Bunun üzerine seni suçlayan, hazır olmadığını söyleyen veya bu mesaja aldırmadan havadan sudan atılan şeylere cevap verme. Eğer buluşma ayarlamak isterse mesajlaşma sadece bunu ayarlamak ile ilgili olmalı.

Kız henüz seni kaybetmedi, haftada bir ulaşarak seni yörüngede tutuyor ve bu nedenle de seni özleme, kaybetme hissi olması ve seni geri kazanmak istemesi, bu durum devam ettikçe mümkün değil.

Son olarak, 2 sene uzak mesafe ilişkisi bitmiş. Anladığım kadarıyla yakın zamanda aynı şehirde yaşama planınız da yokmuş. O zaman sana tavsiyem bu kızla yeniden başlama fikrini kafandan atman. Bu iş bir yere varmazdı zaten.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Ekmek kırıntısı atmak (breadcrumbing) nedir?

Günümüzde birçok flört ya da ilişki sanal başlıyor ya da önemli bir kısmını sanal dünyada geçiriyor. Bunun bazı faydaları olsa da online dünyada tanışmak ve flörtü online dünyada yürütmenin ciddi dezavantajları da var. Bunlardan birisi de ekmek kırıntısı atmayı çok kolaylaştırması.

Ekmek kırıntısı atmak (breadcrumbing) özellikle online flört alanında, bir kişinin bir ilişki sürdürmekle pek ilgilenmediği birine ara sıra çapkın veya dikkat çekici mesajlar gönderdiği bir iletişim davranışını.

Ekmek kırmakla uğraşan kişiler genellikle aralıklı ve tutarsız mesajlar göndererek, alıcıya boş bir umut ya da romantik bir ilişki potansiyeli olabileceği izlenimini verir. Sosyal medya gönderilerini ara sıra beğenebilir veya yorumlayabilir, dönem dönem emoji veya mesaj gönderebilir. Önemli bir zaman veya çaba harcamadan minimum düzeyde iletişim sürdürmek için başka yöntemler kullanabilirler.

Ekmek kırıntısının alıcı taraftaki kişi için bu, duygusal olarak manipülatif ve kafa karıştırıcı olabilir, çünkü ara sıra gösterilen ilgiyi gerçek bir ilgi işareti olarak yorumlayabilirler, ancak iletişim tekrar kaybolduğunda hayal kırıklığına uğramış veya hüsrana uğramış hissedebilirler. Bu da birçok durumda aralıklı pekiştirme ile ekmek kırıntısı alan tarafın bağımlılık geliştirmesine neden olabilir.

Tipik ekmek kırıntısı davranışlarına örnek vermemiz gerekirse:

  • Bir mesaja uzun süre cevap vermedikten sonra uzun bir mesaj yazmak ve neden kaybolduğu ile ilgili açıklama yapmamak
  • Buluşacaksınız gibi davranmak ama bir türlü buluşamamak
  • Gerçek mesajlara cevap vermezken, mesajı atan kişinin sosyal medyasına bakmak
  • Bir erkek için seks yapması ama seks yapma harici bir zaman harcamaya isteksiz olması.
  • Bir kadın için ilgili gibi konuşması, hatta buluşmaya gelmesi ama fiziksele gitmemesi
  • Henüz hazır değilim, zamana ihtiyacım var, ilişki istemiyorum, istediğim zaman seninle olsun isteyeceğim, tam aradığım gibi birisin ama şu an ilişki istemiyorum, bana çok iyi geliyorsun ama arkadaş devam edelim (sonra kim bilir neye evrilir), vs.

Yedekte tutan kadın yazısında bahsetmiştik, kırıntı atan kişi, karşısındakinin tamamen gitmesini, kendisine ilgisini kaybetmesini istemez. Bu nedenle kurban eğer yörüngeden çıkarsa, ona daha fazla ilgi gösterir ama kurban yörüngeye oturduğunda eskisi gibi davranmaya başlar.

Birçok yedek – uydu, ekmek kırıntısı atan kişinin aslında ona bir ilgisi olduğunu ama çeşitli nedenlerle (buluşmaya zamanı yok, şu an hazır değil, zor ısınıyor, vs.) bunun henüz gerçek bir ilişkiye dönüşmediğini sanır. Bu sanrı sadece kendi saflıklarından değil, arada önlerine atılan ekmek kırıntılarından da kaynaklanır.

Şunu da belirtmek gerekir ki, çoğu ekmek kırıntısı bilinçli bir şekilde olsa da, birçok “ekmek kırıntısı” da aslında karşı tarafın sıradan, herhangi bir anlam ifade etmeyen davranışlarının, yüksek ilgiye sahip taraftan “ilgi işareti” olarak algılanmsı sonucu da meydana gelir. Örneğin aynı iş yerinde bir kızdan hoşlanan ama onun tarafından reddedilen bir adam, kızın iş arkadaşlığı çerçevesinde kendisine gülümsemesini, kız ofiste rastgele 100 noktaya bakarken bu ikisi kendi üzerine gelmesini “kız ara ara bana baskıyor abi” diye yorumlaması, kızın bir arkadaşı ile hafif flörtöz konuşmasını “beni kıskandırmaya çalışıyor” diye yorumlaması gibi.

İnsanlar neden ekmek kırıntısı atarlar.

Birinci ve ilk akla gelen neden tabii ki kırıntı attığı kişiyi yedekte tutmak.  Ekmek kırıntısı atanın daha çok hoşlandığı bir alternatifi olduğu gibi, henüz ayrılmadığı ama işlerin pek de iyi gitmediği bir partneri de olabilir.

İkinci neden, karşı tarafı yedek alternatif olarak bile görmemesine rağmen ondan ilgi (kadınlar erkeklerden) ya da seks (erkekler kadınlardan) sağlamaktır. Bu durumda kadın, kırıntı attığı erkekte birgün fiziksek olacak umudunu, erkek de kırıntı attığı kadında birgün ilişki olacak umudunu canlı tutmak ister. Ama bu insanlar yalnız kalsalar bile kırıntı attıkları kişi veya kişilerle bir ilişkiyi hiç düşünmezler. Birçok kadın bunu bedava yemek, eğlence için de yapar.

Üçüncü neden yalnızlık. Bir kadın sizi hiç istemiyor olabilir ama sizinle mesajlaşmak, konuşmak ve hatta buluşmak, evde TV dizisi izleyip çekirdek yerken kendine acımaktan daha iyi olabilir.

Dördüncü neden ki bu eski sevgililere özgüdür, henüz terk ettiği kişiyi hayatından çıkarmaya hazır olmamaktır. Kişi partnerini terk eder ama ayrılık acısını atlatana kadar, eski partnerini hayatında “arkadaş” olarak tutmak için bilinçli ya da bilinçsiz olarak ona umut kırıntıları atar.

Ekmek kırıntılarına karşı ne yapabilirsiniz?

Aslında bu sitede önemli temalardan birisi bu. Mesajlaşıyorsunuz ama 2 kere buluşma teklif ettiğinizde gelmiyorsa bırakmak, siz ulaşmasanız da size ulaşmaya devam ediyorsa başınızdan savmak, 4-5 buluşma sonrası bir yere gidemiyor ve hala arkadaş takılıyorsanız bırakmak, eski sevgili ile iletişimi kesmek, vs. Ama daha önemlisi, piyasada kendinize yüksek bir değer biçmek, o değeri verecek birini bulacağınıza inanarak, o değerin çok altında kırıntılarla sizi yedekte tutmaya çalışanlara, kullanmaya çalışanlara sırtınızı dönmek.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Yeni Tanıştığınız Kadının Sosyal Medyasından Uzak Durun

Erkek Adam sitesindeki yazılarda, yorumlarda, sosyal medya kanallarında ve özel görüşmelerde birçok erkeğe tavsiye veriyorum. Bu tavsiyelerin önem sırasına göre bir listesini yapsam, muhtemelen şu tavsiyem ilk 5’te olurdu:

“Kadınlarla ilişkilerinizde ama özellikle flört ederken ve ilişkinin başlarında, mümkün olduğu kadar 2000’lerin ilk yıllarındaymış gibi davranın.”

Bunun anlamı, mesajlaşma, konuşma ve buluşma harici sanal etkileşime girmeyin. Tamam Whatsapp gibi mesajlaşma uygulamaları var ya da Instagram gibi uygulamaların mesajlaşması var. Ya da görüntülü konuşabiliyorsunuz. Ama bunlar harici etkileşime girmeyin ya da takip yapmayın.

Bugün beni arayan bir arkadaşla konuşurken 2016-2017 civarındaki hızlı dönemimde yaklaşık 12 kızla birlikte olduğumu ve başından sonuna bu kızların hemen hemen hiçbirinin Instagram hesabına bir kere bile bakmadığımı söyledim. Bunun birinci sebebi ilişkinin özellikle başlarında bununla ilgilenmemem ama ikinci ve belki de daha önemli sebebi, stratejik. Bizim camiada bir laf vardır. “Bir kadına ünlüymüş gibi davranırsanız, o da size hayranı gibi davranır” (If you treat her like a celebrity, she’ll treat you like a fan). Eğer yeni tanıştığınız ve görüştüğünüz bir kadının (yeni tanıştığıma 3-4 aydır cinsel birlikteliğin olması da dahil) Instagram hesabını takip etmeye (takipçisi olabilirsiniz benim kastettiğim hesabına bakmaya), hikayelerini izlemeye ve beğenmeye başlarsanız, hayranı olduğu bir ünlüyü takip eden bir hayran gibi davranmaya başlarsınız ve bu da sizi aşağı, onu yukarı koyar.

Bir iki girip baktınız diye ölmezsiniz ama daha fazlasını yaparsanız, içsel değer atama sisteminiz sizi aşağı onu yukarı koyar. Bunu da kızla konuşmalarınıza yansıtırsınız. Ayrıca sosyal medya o kadar bağımlılık yapıcı ki, özellikle bir kızdan hoşlanmanız ile de birleşince, sizi o kızın hesabına her gün birkaç kere çekip yutabiliyor.

Mahmut sen de iyice abarttın diyebilirsiniz ama sosyal medyanın erkekleri nasıl maymuna çevirdiğini o kadar çok gördüm ki, az bile yapıyormuşum diyeceğim. Zira o zaman sosyal medyanın erkekleri bu kadar maymun ettiğini bilmiyordum.

Benim bunu yapabilmemi kolaylaştıran şeylerden birisi de tabii kendime ait bir Instagram hesabını hemen hemen hiç kullanmamamdı. Kızları eklemek ve oradan mesajlaşmak için Instagram kurdum ama çoğunlukla ne Instagram feed’e bakıyordum ne de kızların profiline. Onun haricinde benim Instagramında yurt dışında bir yerlerde gördüğüm ilginç şeylerle ilgili 10-15 fotoğraf vardı. Hikaye hiç olmadı ve kendi fotoğrafımı koyduğumda artık zaten piyasada değildim (hala bir fotoğrafım var ve hesaba 2020’den beridir bir şey de koymamışım).

Birçok erkek bir kızla tanışıyor, Instagram’ını alıyor ve ekliyor. Belki Instagram’dan ekleşiyor. Buraya kadar bir problem yok. Ama sonra kızla muhabbet biraz iyi gitsin, hergün kızın hesabına bakıyor, hikayelerini izliyor, belki beğeni atıyor, vs. Kızın “hayranı” oluyor. Bu da arkadaşlar (eğer bu konudaki yayını izlediyseniz) oturduğun yerde aşırı duygusal yatırım yapmanıza neden oluyor.

Oysa sadece mesajlaşma + konuşma + buluşma kullansanız, oturduğunuz yerde duygusal yatırım yapmaktan ve kendinizi kendi zihninizde kızdan aşağı konumlamaktan kurtulursunuz. Bilinçaltınızı aşırı duygusal yatırım ve kızdan aşağı konumlayarak programlamaktan ve böylece kıza size tepeden bakmasını sağlayacak şekilde davranmaktan da büyük ölçüde kurtulursunuz.

Kızın sosyal medyasından faydalı bilgiler edinebilir misiniz? Evet, muhtemelen. Ama kızın sosyal medyasına girip onu takip etmenizin zararı, faydasından çok daha fazla olduğu için girmeseniz daha iyi. Burada takip derken karşılıklı takipleşmeyi değil, gerçekten kızın hesabına ya da hesaplarına girip, fotoğraflara, hikayelere, videolara, takipçilerine, takip ettiklerine, vs. bakmaktan bahsediyorum.

Sosyal medyada kızın hayatını takip etmeyi, yeni tanıştığınız kızı gerçek hayatta takip etmek gibi görüyorum. Tamam, aynı olmayabilir ama bir kızla tanıştıktan sonra sürekli onun evinin önüne geldiğinizi, nereye gittiğini görüp peşinden giderek takip ettiğinizi, vs. düşünün. Arıza bir takıntı değil mi? Sanal takip, aynı derecede arıza olmasa ya da en azından görünmese de, buna benzer bir takıntı yaratabiliyor. Sonra da koca koca adamlar gelip “abi mesaj attım cevap vermedi ama Instagram’da mekan fotoğrafı atıyor”, “abi hikayesini beğendim, benimkini beğenmedi şimdi ben nerelere kaçam?”, “whatsappta 2 saattir online sevgilisi mi var?” gibi sorular soruyorlar. Hepsine cevabım da “senin bunları bilmen problem, bunlar ile ne yapıp yapmayacağın değil” oluyor. Bunları takip ederek kızın “hayranı” oluyorsun, hem de yavaş yavaş takıntıya dönen bir hayranlık besleyen hayranı.

20 sene öncesine göre alt tarafı 1-2 hafta flört ettiği kızı takıntı yapan adamları sayısı çok arttı. Bunun nedenlerinden birisi bence sosyal medya. 20 sene önce bir kişiye sadece cepten telefon ve mesaj ile ulaşabilirdik. Mesaj gitti mi, görüldü mü, vs. bilmezdik. O kişiyi sadece buluşmalarda görürdük, iki buluşma arasında ne yaptığını veya ne ettiğini bilmez, aslına bakarsanız da pek umursamazdık. Bu da sanırım, şimdiye göre bir erkeğin bir kadına çok daha az yapışmasına neden oluyordu.

Yalnız sosyal medyanın erkeklerin, ilgi duydukları kadınlara çok fazla düşmelerine neden olması sadece takip değil. Aynı zamanda sosyal medyanın, reel sosyal hayatın içinden bulldozer gibi geçmesi. Üniversiteye yeni başlamış bir çocuk ile konuşuyordum ve İngilizce hazırlık sınıfının henüz 2 haftadır açık olduğunu ve bu nedenle insanların henüz pek kaynaşamadığını söyledi. Ben de ona benim üniversiteye başladığım yıllarda, hazırlık sınıfının 3 günde kaynaştığını söyledim. Sadece hazırlık sınıfı değil. Bir ara Fransızca kurs almıştım orada da 3-4 günde hemen herkes herkesi biliyordu. Hatta 30’lu yaşlarında bir kız vardı, yolunun üstünde diye beni üniversiteye bırakıyordu, düşünün kaynaşma hızı ve seviyesini. Yahu dersi bırakın, alt tarafı günübirlik trekking yapsak kaynaşıyorduk. Kaynaşmayıp ne yapacaktık ki? Kimsenin kafasını gömeceği, hazırdaki arkadaşları ile mesajlaşıp görüşebileceği, hiç tanımadığı insanların bol filtreli hayatlarını takip edebileceği,anonim anonim kavga edeceği ya da boş boş şeyler izleyebileceği ekranlar yok. Öyle oturup ders arasında duvara bakacak halin de yok. Yanındaki ile sohbete başlıyorsun. Öyle zincirleme gidiyor.

Şimdiyse insanların kafaları cep telefonu ekranlarına gömülü. Koca bir ders yılını kimseyle konuşmadan ve sıkılmadan geçirebiliyorlar. Ama bu, izolasyon yaratıyor ve bu izolasyon özellikle bir flört bulunduğunda tüm sosyal, duygusal ihtiyaçların da o insana bağlanmasına neden oluyor. Dışarda yapacak fazla şeyi olmayan insanlar, flörtün sosyal medya hareketlerini takip etmeye başlıyorlar ve bu da flörtün takıntıya dönmesine neden oluyor. 

Tekrar ediyorum, bir kızı gözünüze kestirdiğinizde ya da onun telefonunu aldığınızda, hemen gidip sosyal medyasını didiklemeye başlamayın. Kızla Instagram’da tanışsanız bile belki açılış cümleniz için bir bahane bulmak üzere hesabına bakın ama mesajlaşma başladığı andan itibaren hesabına girmeyin.

Kızla iletişiminiz sadece mesaj +  konuşma + buluşma üzerinden olsun. En önemlisi de, kızdan size sadece konuşma, buluşma ve mesaj üzerinden bilgi aksın.

Ve sosyal medyadan çıkıp, kendinize gerçek hayatta doyurucu bir sosyal hayat edinmeye çalışın. Sosyal medyada hiçbir şey yapmayın demiyorum ama insanları, özellikle de kadınları sosyal medyada “hayranlarıymış” gibi takip etmeyi bırakın. 

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Tinder’dan hızlı başlangıç ve ani soğuma – Vaka Çalışması

Abi selam. Üniversite açılır açılmaz Tinder’da üniversitemden ama farklı bir fakülteden bir kızla tanıştım. Eşleştikten sonra biraz mesajlaştık ve başlangıçta yüksek ilgi gösteriyordu. Mesela ilk mesajları çoğunlukla o atıyordu.

Şu an bir ilişki istemediğim için telefon numarasını aldıktan sonra ona Whatsapp üzerinden “şu an ilişki istemiyorum, arkadaş olarak görüşmek istiyorum” yazdım.

Sebep? Abiciğim dating uygulamasındasın ne arkadaşı yahu? Ağzını açıp böyle saçmalamanın nedeni kız seni kovalayacak ya da friendzone diyarında seni bekleyecek sanman mı bilmem ama niyetin buysa bile buluş, bak ne olacak diye. Her neyse.

Ama sonra mesajlaştıkça bu kızdan hoşlanmaya başladım.

Şimdi o “arkadaş olarak görüşmek istiyorum” lafını yemen gerekecek 😀 Yine de kız seni orada bırakmamış. O da bir şey. Tinder’da arkadaş aramak nedir yahu? Tinder’da best friend forever arama garipliğinden, sadece mesajlaşarak hoşlanma uçlarına savrulman da ayrı bir olay.

Kıza buluşma teklif ettim. Buluştuk ve benim öğrenci evim üniversiteye yakın. Eve davet ettim, eve de geldi. Evde film izledik.

Keep Calm and Netflix and chill arkadaşım. Kızın ilgisi ve/veya sana olan güveni yüksek. Direkt ilk buluşmada eve gelmiş.

Koltukta otururken sizin alfa oturuşunuzu yaptım ve bana sokuldu ve dokunmaya başladı.

Güzel ama şimdi arkadaşını mı şey yapacaksın?

Eğildim ve öptüm. Koltukta uzun uzun yiyiştik. Seks hariç hemen her şeyi yaptık.

Neden seks hariç? Sanırım kızların genelde bakire olduğu ilk üniversite yıllarındasınız ya da en azından kız öyle. Ama umarım sen koç başını kale kapısına dayamak için ileri adımları attın. Yani neden atmayasın ki? Attın değil mi?

Ertesi gün ben ona yazacaktım ama bana ilk o ulaştı ve ders çıkışı buluşma teklif etti. Buluştuk ve ben onu yine eve götürdüm. Biliyorum böyle sık görüşmemeliyiz.

Vay çapkın 😊 Hayır, kız ulaştı ve buluşmak istedi. O nedenle ertesi gün görüşebilirsin. Eğer sen buluşma teklif etseydin bir iki gün sonraya teklif etsen daha iyi olurdu.

Evde yine yiyiştik. Fakat bundan sonra işler ters gitmeye başladı. Bu geceden önce bana hergün sabah akşam mesaj yazıyordu.

Olabilir. O geceden sonra bir süre ilgisizlik de görebilirsin. Kadınlar genellikle bu şekilde ilgi konusunda iner çıkarlar. Kız arkadaşın bile bugün sana 8/10 ilgi gösterir, yarın Allah bilir ne nedenden dolayı 6/10 ilgi gösterir. Bir kadınla beraberliğinizde ilgisi hiçbir zaman çok yüksek kalmaz, iner çıkar. Çoğunlukla sizinle ya da ilişkinizle ilgili de değildir. Doğanın hormonal iniş çıkışları ile ilgilidir, kadının duygusal olarak iniş çıkışları ile ilgilidir.

Böyle bir durumda yapmanız gereken şey, bunun bir yere kadar doğal olduğunu bilip bundan etkilenmemektir. Bir erkek kadının duygusal dalgalanmalarından çabuk ve kolay etkinirse,  ilgi azalmalarında kaygıya kapılarak saçmasapan şeyler yapabilir ve böylece de ilginin hep düşük kalmasına neden olabilir.

Benim yıllar boyunca öğrendiğim şey, bu tür inişlerde kadını kendi haline bırakmak ve bir iki gün kendi işine bakmak. %99, kendi kendine, birkaç günde düzelir. Yapılmaması gereken şey ise hemen üstüne alınıp “acaba olmayacak mı, bırakacak mı” diye kaygıya kapılmak. Erkek bu konuda biraz odun olmalı. Vardır bir şeyler, çıkar ortaya modunda olmalı. Eğer belki uzun sürerse de uzun süreli ilişkideyse şu yazıya bakabilir ama daha birlikte olmadığı kızı tamamen kendi haline bırakmalı.

İlgisinin azaldığını görünce ben de kendimi geri çektim. Bence çok hızlı bir şekilde çok fazla buluşmamızdan oldu.

Sadece 2 kere buluştunuz ve ikinci buluşmayı da o başlattı. Hergün buluşsanız böyle düşünebilirdin. Bu aşamada yapman gereken kaygılanmamak, sinirlenmemek, yanlış bir şey söylememek ve olayı kişisel algılamamak. Kadınların duyguları hava durumu gibidir, hızlı bir şekilde değişebilir.

O iki buluşmanın üzerinden 2 hafta geçti ve bana hala mesafeli. Konuşmalar hala kısa. 2-3 güne bir mesajlaşma başlatıyor ama iki buluşma teklifimi reddetti. Ne alternatif gün önerdi ne de bir bahane söyledi. Sadece gelemeyeceğini söyledi.

Senin gayet iyi geçtiğini sandığın buluşmalar belki de çok da iyi geçmemiş ve bunun farkında değilsin. Belki de mesajlaşırken yanlış bir şeyler yazdın. Ya da başka bir şey oldu. Bu aşamada iki kere reddedildiğin için kızı nextlemen lazım yani sana ulaştığında buluşma teklif etmeyi bırakmalısın. O seninle buluşmak isteyene kadar kıza buluşma teklifi yok. Eğer buluşma teklif etmeden sana ulaşıp duruyorsa mesajlaşmayı kibarca kısa kes ve kızı kibarca başından sav.

Bu arada sana 4-5 kere ulaştı bu güzel ama senin de altın orana göre bir iki kere ulaşman doğruydu. Belki de hep ben ulaşıyorum diye alındı ama sen buluşma teklif ediyorsun ve bunu reddediyor.

Son iki gündür iletişimi kesmiştim.

Demek ki arada sen de ulaşıyordun yani sorun senin hiç ulaşmaman da değil.

Sonunda ona ulaştım ve bana saygı göstermediğini söyledim.

Durdun durdun ortaya zıçtın ☹

Bunu oldukça sakin bir şekilde söyledim. Sadece bu durumdan duyduğum rahatsızlığı dile getirdim.

Nasıl söylediğin fark etmez. Bu kız senin bir şeyin değil ki normalde kız arkadaşına bile bu sorun böyle söylenmez. Hayrola bir şeyin mi var içine kapandın gibi bir şey söylenir. Belki söylediğin şeyler, belki yatak performansın, belki araya giren başka biri (ya da çıkıp gelen biri). Yine de muhtemelen yaptığın bir şeyler var ama farkında değilsin.

Bu aşamada yapabileceğim ne var? Ben kıza ulaşmamayı, bana ulaşırsa da kibarca kısa kesmeyi düşünüyorum. Bir daha buluşma da teklif etmem.

Bu aşamada bunlardan başka yapabileceğin bir şey yok. Bu aşamada seni kenarda tutmak için sana ulaşıyor gibi görünüyor. Belki başka biri ile daha iyi gitti ama daha bir yere gitmedi ve seni bekletiyor. Senden ilgi alıyor ve belki  bu da hoşuna gidiyor.

Maalesef ne olduğu konusunda bir fikrin yok. Sanırım olayı biraz daha iyi gözlemlemeyi öğrenmen lazım. Senin bu olaydan alman gereken ders, bir kızın aşırı ilgisi olsa da kızla etkileşiminizi biraz dışardan gözlemeyi bırakmaman gerektiği.

Son olarak da şunu söyleyeyim, online buluşma uygulamalarında bu duruma çok daha fazla rastlayacaksınız zira bazı kızlar tabak çeviriyorlar ve bu kızlardan uygulamalarda çok daha fazla var. Piyasadaki kadınların bildiğim kadarıyla %17 kadarı uygulamalarda ve bu azınlık içinde hızlı tabak çevirenlerin oranı gerçek hayatta karşılaşacağınızdan çok daha fazla.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.