Başlangıçta mükemmel olduğunu hissettiğiniz, ama daha sonra duygusal olarak tüketici ve kaotik olduğunu anladığınız bir ilişkinin içine çekildiğiniz oldu mu? Bunu yaşadıysanız, bunu yaşayan tek kişi siz değilsiniz. Birçok merhametli, mantıklı ve dengeli insan, belli karakter özelliklerinden dolayı, kendilerine sınırda kişilik bozukluğu (borderline personality disorder), SKB, olan partner çekiyorlar.
Bu bölümde, sınırda kişilik bozukluğu olan kadınları mıknatıs gibi kendinize çekmenize neden olan 7 kişisel özellikten bahsedeceğiz. Bölümün sonunda ise, bu özellikleri kendinizde görüyorsanız, yapabileceğiniz en güçlü şeyi konuşacağız.
Bu yazı bilgilendirme amaçlı olup, profesyonel yardım yerine geçmez. Eğer bu yazıdaki durumu yaşıyorsanız, yardım için bir ruh sağlığı uzmanına başvurmanızı tavsiye ederim.
Sınırda kişilik bozukluğu olan bir kadını çeken en ilk özellik, duygusal olarak hassas ve duyarlı, yani gerçekten dinleyen ve karşısındakinin duygularına dikkat eden, onları önemseyen ya da en azından önemsiyor gibi görünen biri olmaktır.
Herkes duyulmak ve önemsenmek ister ama SKB’li bir insan için, duygusal olarak duyarlı ve ulaşılır biri, anında güvenli bir liman olarak hissedilir. SKB’li kadın, bu tür bir duygusal onaylanma, istikrar ve güvenliğe açtır.
Siz sınırda kişilik bozukluğu olan kadının duygularına ve ihtiyaçlarına merhametli ve önemseyen bir şekilde yaklaştığınızda, onu rahatlatan şeyler söylediğinizde, onu önemsediğinizi gösterdiğinizde, her zaman yanında olacağınız gibi sözler verdiğinizde, SKB’lide hızlı bir şekilde güven ve bağ hissi yaratır. SKB’li, kendisini gerçekten anlayan, ne olursa olsun yanında olacak birini bulmuş gibi hisseder.
Sınırda kişilik bozukluğu olan kadınları çeken ikinci özellik ise, sınırlar koyma ve uygulama güçlüğü çekmektir. İnsanın ayaklarını yerden kesen, sınırsız bir aşk hissi size büyük zevk verebilir ve belki ilk başlarda tüm enerjinizi ve dikkatinizi ilişkiye verebilirsiniz ama bu, sürdürülebilir bir durum değildir.
Sınırda kişilik bozukluğu olan kadın, tüm idealizasyonu sorgusuz sualsiz yutacak, göklere çıkarılmaya açık, hayır demeyen ya da direnmeyen bir erkek arar. Bu dirençsizlik ve sınır koyamama durumu, sınırda kişilik bozukluğu olan kadın tarafından, koşulsuz sevgi gibi hissedilir. SKB’li kadın sınırlar koyamayan veya hayır diyemeyen erkeğin, kendisini tamamen kabul ettiğini ve o erkekle güvende olduğunu hisseder. Bu da, ebeveynlerimizden alma ihtiyacı duyduğumuz ama çoğumuzun alamadığı koşulsuz sevgiyi ve kabul görmeyi, sonunda bulmuş gibi hissettirir.
Sorun şu ki, ilişki ilerledikçe, sınırda kişilik bozukluğu olan kadın, aynı seviyede dikkat, enerji, yoğunluk ve teminat bekler. Ama erkeğin geri kalan hayatı, erkek ilişkide diye sonsuza kadar duracak değildir. Erkeğin işi vardır, ailesi vardır, arkadaşları vardır ve birçok başka sorumluluğu vardır.
Erkeğin hayatın normal akışındaki sorumluluklarına dikkat ve enerji vermesi, SKB’li tarafından terk edilme gibi hissedilir. Erkek ilişkinin başındaki sürekli ilgi ve dikkati veremediğinde, SKB’li reddedilmiş, hatta ihanete uğramış gibi hisseder. Büyülü bir rüya gibi başlayan ilişki, maalesef duygusal bir lunapark trenine döner, kişi duygular zirvelere çıkar ve çok hızlı bir şekilde duygusal diplere çakılır. Erkek 5 dakika önce kadının her şeyi iken, 5 dakika sonra iliklerine kadar nefret ettiği, hayatında kesinlikle istemediği birine döner.
Sınırda kişilik bozukluğu olan kadınla ilişkide idealizasyondan, değersizleştirmeye, yoğun bağ uzaklığa, ayakların yerden kesilmesi ise yoğun kaygı ve öfkeye dönüşür. Erkek partnerinin duygusal güvensizliklerini yatıştırmaya, genellikle erke[‘ hedef alan duygusal dalgalanmalarını dengelemeye her geçen gün daha fazla zaman ve enerji harcarken, duygusal olarak bitik ve dengesiz bir hale evrilir.
Bu arada sınırda kişilik bozukluğu nedir bilmiyorsanız, SKB, bir insanın duygularını nasıl hissettiğini, nasıl düşündüklerini ve başka insanlarla nasıl ilişki kurduklarını etkileyen ciddi bir ruhsal durum. SKB aynı zamanda bu insanların kendilerini nasıl gördüklerini de ciddi ölçüde etkileyen bir durum.
SKB’li bir insan duygularını çok ama çok yoğun hisseder. Duygusal durumu çok hızlı değişir, özellikle de tehdit altında hissettiğinde ya da duygusal olarak tetiklendiğinde. Çok yoğun bir terk edilme korkusuna sahiptir ve bu da SKB’linin sürekli olarak teminat aramasına neden olur. SKB’li, duygusal hassasiyetinden dolayı, reddedilme ya da terk edilme işaretlerine karşı aşırı duyarlıdır.
SKB’li, karşılaştığı durumlara çok güçlü tepkiler verir ve bazen tamamen dürtüsel olarak ya da kendisine zarar verecek şekilde tepki verir. Ama narsist ya da sosyopatların aksine, SKB’linin davranışları kontrol ya da kişisel çıkar arzusundan kaynaklanmaz, duygusal acı, güvensizlik ve yoğun duyguları düzenleme kabiliyetine sahip olmamaktan kaynaklanır. Yine de eğer SKB’li narsist ya da antisosyal özellikler gösteriyorsa, davranışları bazen çok fazla manipülatif, zararlı ve hatta planlı olabilir.
SKB’liyi mıknatıs gibi çeken üçüncü özellik, parnerinin SKB’linin duygusal ihtiyaçlarını her şeyden yukarı koyma istekliliğidir. SKB’li biri duygusal olarak çok masraflıdır çünkü kendisi çok yoğun duygular hisseder ve diğer insanlar ise bu duygu yoğunluğunu anlayamazlar. Bu yoğun duygular sonucunda, SKB’linin duygu durumu çok hızlı ve radikal bir şekilde değişir ve SKB’li güvende ve stabil hissedebilmek için, sıklıkla ilgi ve onaya ihtiyaç duyar.
Bütün bunların sonucu olarak SKB’li biri, kendisine duygusal destek vermek için her şeyi bir kenara bırakabilecek, sürekli ulaşılır olan, özellikle duygusal fırtına sırasında kesintisiz ilgi vermeye istekli ve partnerinin dünyasında merkezi konumda kalmak için bilinçsiz bir şekilde çıkardıkları yangınları söndürmeye koşa koşa gelmeye meyilli insanlara çekilirler.
SKB’li, partnerini sürekli olarak test eder. Partnerinin ilgisinde en ufak bir kayma hissetse, terk edilmiş, sevilmiyor hisseder. Böyle hissettiğinde de yeni bir kriz çıkarır ya da tam tersine soğuk ve sessiz davranır, partnerinden uzaklaşarak onun kendisinin peşinde koşup koşmadığına, her şeyi onun için bırakıp bırakmadığına bakar. Hem kendisi hem de partneri için duygusal acı ve gerilim yaratsa bile, partneri için önemli olduğunun kanıtlarını arar durur.
SKB’linin partnerinde aradığı dördüncü özellik ise, derin ve hızlı bağlanmaya açık olmaktır. Düşünmeye, ilişkinin zaman içinde gelişmesine, nefes almaya zamanı yoktur. Partnerbunu başlangıçta, bağımlılık yapıcı bir aşk gibi hissedilebilir. Partner SKB’linin hızına, yoğunluğuna ve duygusal alevine ayak uydurmaya istekli ise, SKB’liye geçici bir süre olsa da rahatlık ve güven hissettirebilir. Ama maalesef bu güven ve rahatlık hissi kalıcı değildir çünkü bu kadar hızlı bağlanma, ilişkiyi gerçekten sağlam yapan ve daha yavaş ilerleyen, güven inşaa etme, iletişim, birbirini tanıma, anlaşmazlıkların çözümü, gerçekçi beklentiler gibi şeylerin atlanmasına neden olur.
Beşinci özellik, kurtarıcı ve bakıcı rolünü üstlenmek. SKB’li biri, ilişkinin başında duyarlı, inanılmaz derecede ilgili biri gibi görünür. İlişkinin başında başında sanki SKB’li partnerine çok iyi bakıyor gibi görünür. Ama bu roller çok hızlı bir şekilde değişir ve partner, SKB’linin duygusal bakıcısı ve kurtarıcısı olur. Sevgi ve ilgi gibi başlayan şey, kısa sürede duygusal köleliğe evrilir. Partner, bir yandan gündelik hayat ile uğraşırken bir yandan da SKB’linin duygularını yatıştırmak ve dengelemek için çok çalışmak zorunda kalır. SKB’li ile ilişki kısa süre içerisinde tek taraflı olmaya başlar. Partner, sevgiliden çok terapist ve kriz yöneticisi gibi hissetmeye başlar.
Altıncı özellik, sarsılmaz ve derin bir sadakat. SKB’linin güçlü terk edilme korkusu, bu özelliği zorunlu hale getirir. SKB’li, işler ne kadar kötüye giderse gitsin ilişkiye sadık kalacak, duygusal patlamalara rağmen gitmeyecek birine ihtiyaç duyar. SKB’li için bu tip bir bağlılık, güvenlik ve seviliyor hissetmek için şarttır.
Bu tip bir sadakat zaman içinde, iki ucu sivri kılıca döner. Sınırda kişilik bozukluğuna sahip kadın, partnerini test etmek ve ne olursa olsun gitmeyeceğini görmek için sürekli olarak onun sınırlarını zorlar. Sizi istismar etmesine, size kötü davranmasına rağmen ilişkide kalıyorsanız, SKB’linin “aşk ne olursa olsun katlanmak demek” inancı güçlenir.
Yedinci özellik, duygusal yoğunluğa yüksek tolerans. SKB’li ile ilişkinin en zor tarafı, ekstrem duygusal zirveler ve dipsiz duygusal çöküşlerdir. Her duygu en yüksek seviyesinde hissedilir. Bir dakika önce mutluluktan havaya uçarken, bir dakika sonra karanlık duyguların dipsiz kuyularına dalarsınız.
SKB’li, kendi yarattıkları duygusal lunapark treninden atlamayacak, duygusal olarak düzenli ve stabil birini arar.
Şunu açıkça belirteyim: bir insana duygusal olarak destek olayım diye, istismarı, manipülasyonu ve sürekli olarak diken üstünde olmayı asla kabul etmeyin.
Şimdi, bu özelliklerden bazılarını kendinizde görüyorsanız, kendinizi böyle bir insandan korumak için yapabileceğiniz en önemli şeye gelelim: ilişkinin en başından itibaren sınırlarınız konusunda çok açık olun ve bu sınırların ihlal edilmesine izin vermeyin.
Bunun teoride basit, ama sınırda kişilik bozukluğuna sahip biri ile ilişki içerisindeyken, uygulaması çok zor bir şey olduğunu biliyorum. Sınırda kişilik bozukluğu olan kadının duygusal fırtınalarının içindeyken, daha fazla kriz çıkarmamak için sınırlarınızı boş vermek daha kolay görünebilir ya da karşınızdakinin terk edilme korkusunu yatıştırmak için sınırlarınızı esnetmek isteyebilirsiniz. Ama bunu yaparsanız, zaman içinde sürekli olarak parmak uçlarınızda yürümek zorunda kaldığınızı, sürekli olarak karşınızdakini tetiklememeye çalıştığınızı görürsünüz.
SKB’linin duygularının sorumluluğunu üzerinize almanız, ne yaparsanız yapın yeterli olmayacağı için kendinizi suçlu, sorumlu ya da başarısız hissetmenize neden olacak.
Eğer hayır demekte, kendi ihtiyaçlarınız için omurgalı durmakta ya da sınırlar koymakta zorlanan biriyseniz, SKB’li kadının duygusal lunapark trenine zorla zincirlenmiş bir hayat yaşarsınız. Onun duygusal dengesini sağlamayı, onun ihtiyaçlarını kendi ihtiyaçlarınızın önüne koymayı kendi görevinizmiş gibi hissedebilirsiniz. Bunu yaparsanız, zaman içinde kendini kullanılmış hisseden öfke dolu birisine dönüşürsünüz.
SKB’li partnerinizin ihtiyaçlarını karşılamak ve duygusal düzenlemesini sağlamak için eğilip büküleceğinize, sınırlarınızı çizin ve aşılmasına izin vermeyin. Sınırlarınızı çizmek ve korumak sizi rahatsız, suçlu ya da kötü bir insan gibi hissettiriyorsa, bu negatif ve rahatsız edici duygularla başka şekilde başa çıkmayı öğrenin.
Sizin sınırlarınızın olması ve bu sınırlarınızı korumanız sizi suçlu yapmaz, kötü bir insan yapmaz ve ilişkiye ihanet değildir. Aslında tam tersine sizin sınırlarınızın olması ve bunları korumanız, aşkın bir çeşididir ve uzun vadede hem partneriniz için hem de sizin için iyi bir şeydir.