Saha raporu – Kadıköy daygame volume 2

Okur Deniz bir saha raporu daha göndermiş :

Selam beyler ben Deniz. Sanırım 1 – 2 ay önce Kadıköy saha raporumu paylaşmıştım orda açıkçası elim boş dönmüştüm şimdi sizlere geçen hafta Pazar günkü raporumu anlatacağım.

Pazar günü arkadaşımla beraber tekrar Kadıköy sahilinin muhteşemliğinde day game yapmaya tekrardan karar verdik. Birkaç ısınmadan sonra (kızların yanına gidip çok hoş görünüyorsunuz sadece bunu söylemek istedim deyip çıkıyorum) sahilin en ucunda 3 kişilik kız grubunu gördüm içlerinden biri hb 10/8 lik bir kızdı. Konuşma aynen şöyle geçti.

+ Selam oturabilir miyim (bunu söylerken heyecanlandım hafif kekelemiş olabilirim)?
– Tabi buyrun
+ Napıyorsunuz?
– Samsun’dan geldik oturuyoruz.
+ Aa gerçekten mi? Bende Kocaeli’den yeni geldim İstanbul’u keşfe çıkıyorum.(O anki durumda aklıma bu geldi aslında böyle bir şey yok).
– Gezmeye mi geldin yoksa herhangi bir şey mi oldu?
+ Kocaeli’de konservatuar okuyordum üniversiteyi bitirdim kendi grubumuzu oluşturup istanbulda Beşiktaş’da konserlere çıkmaya başlayacağız.(Aslında konservatuar okumuyorum rooshun daybang adlı kitabında neye inanırsam o olabilceğimi okumuştum kendimi rockstara inandırmıştım üstelik küpemde yıldızlıydı :D)

(Onlar çekirdek yiyordu onlara sormadan elimi atıp bir avuç çekirdek aldım birbirleri ile bakışıp güldüler)
– Kızıl olan: ben de İstanbul Üniversitesinde okuyorum çok sevmiyorum ama çoğu kişi kapalı burada ortamı pek sevmiyorum.
+ Öyle mi? Bende pek sevmiyordum okulumu ama burada da çok muhafazakarlık var.
– Esmer olan kız atılıp ben de pek ısınamıyorum onlara dedi.

Bir süre esmer kızla konuştum çünkü grubun en düşük güzellik seviyesi olan oydu ve onla ne kadar sohbet ederseniz grup size daha çok odaklanır.( The game kitabındada okumuştum bunu).

Kızıl sigara uzattı 1 tane aldım sigara ile alakam pek olmasa da ikram geri çevrilmez deyip aldım.

– Kızıl okulumun adı değişecek Ibni Sina olacak 2’ye ayrılıyor okul dedi.
+ Hoş olmamış bu kadar köklü bir okulun böyle olmaması gerekirdi.

Çiçek satan abla geldi çiçek satmaya çalıştı bize. İstemediğimizi söyledik giderken kızıla güzelsin ama cimrisin deyip omuna hafifçe vurdu

– Seni görünce geldi yoksa gelmezdi.
+ Eh napalım abla ağzının tadını biliyor.
– Biz seni aslında anketör sanmıştık ilk başta.
+ Kadıköyde çok var sanısam böyle dediğinze göre.
-Hem de bir sürü.
-Bu arada 98li misin?
+Evet 98’liyim ya siz? (Aslında 2002 doğumluyum 1.92m boyum ve iri bir yapım olduğundan büyük gösteriyorum)
– Bizde öyle.

Burdan sonra konu biraz siyaset,biraz okul,birazda yurt dışından bahsedildi. Telefonum çaldı dizlerimin üstüne geçtim. Arıyan arkadaşımdı hadi olm 20 dakkadır ordasın gidelim artık dedi.Farkında değildim o kadar vakit geçtiğinin bende telefonla öylesine bir konuşma uydurdum+
+ Yok dostum o konser 3 gün sonra 2 gün sonra değil(telefonumu kapattım zamanın geçtiğini farkettim)
– Niye ayaklandın?
+ Benim kaçmam gerekiyorda ondan.
-Görüşürüz o zaman.
+ Aa ama olmaz beni İstanbul’da gezdirmeniz lazım numaralarınızı verin konuşuruz (yüz ifadeleri hafif somurtkanlaştı).
– Esmer olan ya biz vermesek olmaz mı çok vermek istemiyorumda.
+ Valla olmaz yeni geldim gezdirmeniz lazım.
– Kızıl olan iyi bari ben veriyim. (adını sordum numarasına aldım ve esmere döndüm).
– Maalesef ben vermek istemiyorum.
+ İyi peki sen kaybettin 🙂 neyse görüşürüz.

Arkama bakmadan uzaklaştım arkadaşımla beraber el çırptık. Büyük bir zaferdi 10/8lik 20 yaşında olan bir kızın numarasını almak duygu güzeldi.
Ondan sonra whatsapptan fotoğrafına baktım siyah bir gözlüğü vardı. Yokluk içinde gözükmemek için 2 gün sonra kendi profil fotoğrafımıda gözlük bir fotoğraf yapıp mesaj attım.

+ Gözlük zevkimizde ne kadar çok benziyormuş 😀 (onunki düz güneş gözlüğü benimki yuvarlak güneş gözlüğüydü).

Açıkçası burda görüldü yedim 😀 niye yediğimi bilmiyorum shit testlerin tamamını geçtiğimi düşünüyorum ama bu beni hiç ama hiç üzmedi çünkü numarasını almıştım. Ama yinede sizce neden görüldü attığını merak ediyorum cevap verirseniz sevinirim.

Konuk Yazar : Deniz

Saha raporu – Barda gece oyunu

AntiWorrior saha raporu gönderip yorum istemiş :

Mahmut Abi bende bu gece ilk defa barda nightgame çalışması yaptım. Dışarda kesiştiğim bir kız vardı yanında da 2 tane kız arkadaşı. Bunlar sigara içmek için dışarı çıkmışlardı. Sonrasında içeri geçtiler. Aradan biraz zaman geçti bizim arkadaşlar kalkalım dediler,o sırada bu kızı camdan bana bakarken gördüm tabi sonrasında hemen kafasını başka bir yöne çevirdi. İlk başta yürümeye niyetim yoktu ama arkadaşlarda beni kestiğini farketmişlerdi. Neyse sonra cesareti toplayıp bunların olduğu masaya doğru gittim klasik giriş cümlesi olarak “Merhaba” dedim kıza. O sırada kızlar baya şaşırmış bir tavırla bana baktılar, ben de o sırada yürüyeceğim kızla göz teması kuruyorum ama kız utancından olsa gerek benle göz teması kuramıyor ama gülüyor. Sonrasında aşağıdaki diyaloglar gerçekleşti:

B:Ben K:Kızlar YK:Yürüdüğüm Kız
B:Merhaba
K:Merhaba ?
B:Seni daha önce görmüş müydüm ?(Yürüdüğüm kızın gözüne bakarak bunu söyledim)
YK:Bilmem ben seni daha önce gördüğümü hatırlamıyorum(Bu sırada kız gülümsüyor ve arkadaşlarına bakıyor)
B:Acaba az önce dışarda seni görmüş olabilir miyim(Biraz ukala bir tavırla söyledim bunu)
YK:Evet ya olabilir(Bunu derken gülüyor)
B:Adın ne ?
YK:Ayşegül
B: Merhaba Ayşegül, ben senden hoşlandım da acaba bana telefon numaranı verebilir misin ?(Bu sırada telefonumu kıza doğru uzattım)
YK:Ne!? Neden vereyim ki ?(O sırada arkadaşı “Instagram adını vereyim ordan yürü ” dedi sesli bir şekilde)
B:Instagram kullanmıyorum,o yüzden sadece numaranı alırsam konuşabiliriz.
YK:Yok ya vermek istemiyorum,kusura bakma.
B:Emin misin ?
YK:Evet vermek istemiyorum.
B:Peki o zaman iyi akşamlar.

Şimdi abi öncelikle bu benim ilk defa gerçekleştirdiğim bir game oldu.Üstelik 3 kızın olduğu masaya giderek gerçekleştirdim. Sence nerelerde hata yapmışım, nerelerde iyi yapmışım bunları açıklarsan sevinirim.

Burada cevap olarak çok uzun yazmaya gerek yok. Hatan bariz. Saha raporu etiketli yazıları ve bunlara yazdığım yorumları bir daha oku. Defalarca söyledim ama pek ciddiye alınmıyor. Fakat yine de tekrar söyleyeceğim zira bu söylediğim şey olmazsa bin kere yanaşır, bin kere havanızı alırsınız :

Kıza yürüdüğünüzde, başarılı süreç şöyle olur : açılış, 5 – 7 dakika kızın da başında soğuk olsa da zamanla ısındığı ve size karşılığında sorular sorduğu bir muhabbete gir ve sonra kıza “seninle konuşmak güzeldi ama şimdi gitmem lazım” gibi bir şey söyleyip telefonunu iste.

  • Kız açılışa pozitif ya da nötr tepki vermedi mi? Kibarca oradan ayrıl ve kızı unut.
  • Kızla 2 – 3 dakika konuştun ama hala soğuk mu? Kibarca oradan ayrıl ve kızı unut.
  • Kızla 5 – 7 dakika konuştun ama numarasını vermiyor mu (ben 20 saniye veririm ve sadece iki kere ısrar ederim)? Kibarca oradan ayrıl ve kızı unut.

Bu muhabbet yoksa kızdan boşuna tel falan istemeyin. Eziklik olmasının yanı sıra bir yararı da yok. Hatta telefon istemeseniz bazen kızı ikinci gördüğünüzde ve konuştuğunuzda, kız daha sıcak olabiliyor.

“Merhaba – ben Saldıray – Hoşlandım senden ver bakayım telini” gibi bir yürüme yok. Bunu yapma nedeniniz, yürümenin stresi ile başedemediğiniz ve o stres ile bir muhabbet kuramayacağınız için kaçıp gitmek. Korkaklık temelli hareketler ile yürümeden olumlu sonuç beklemeyin.

Yürümeden kaçıp gitme isteğine Saha Raporu – Üç silahşör gündüz oyunu raporu yazısında değindim. Yukarıdaki tez canlılığa ise, en sonu Fatih’in AVM yürümesi olmak üzere defalarca değindim.

Yürümede, her biri arka arkaya olması gereken kilometre taşları olmalı ve hepsini toplamadan telefon numarası istemeyin.

Birinci kilometre taşı, kızın açılışınızı konuşmaya çevirmenize izin vermesi.

İkinci kilometre taşı, başta soğuk olabilecek kızın konuşmaya ısınması (2 dakika içinde olması lazım)

Üçüncü kilometre taşı, 5 – 6 dakika, pozitif bir muhabbet olması. Buna sizin korkup yarıda kesmeniz, kızla muhabbetin bir yere gitmemesi, ya da kızın çalan telefonu vs … engel olabilir. Hepsinin sonucu aynı. Başarısız yürüme.

Bu noktada bazı metodlarda IOI (Indication of Interest = İlgi Belirtisi) toplamak da tavsiye edilir. Örneğin 5 – 7 dakika içinde kız, 3 IOI gösteriyorsa tamam demek gibi. IOIlar çeşitlidir. Daha adınızı söylemediğiniz kızın adınızı sorması IOIdır. Ünide yürüdüğünüz kızın siz söylemeden size bölümünüzü sorması IOIdır. Yani kızın sizinle ilgili bir şeyler sorması IOIdır.

Nasıl konuşulur konusunda Londra gündüz oyunu şablonu fena değil.

Bunun haricinde eğer muhabbeti doğru yapsaydın bile dikkat etmen gereken bir iki nokta var.

Birincisi, bar veya klüpte, açılışta niyetini belli eden söz söylemene gerek yok. Gündüz oyununda şapkadan çıkıyorsun, kredi kartı satıcısı mısın, yol mu soruyorsun belli değil. Ama gece oyununda bir kıza gidip merhaba diyorsan niyetin belli. Söze dökmene gerek yok.

İkincisi, kızlara grubu içinde yürümek incelik ister. Neym buna şu yorumda değinmişti :

1) Geçmiş tecrübelerime bakarsam şu düşüncenin doğruluğuna yüksek ihtimal verebilirim:

– Bir kızla olacağı varsa bile arkadaşları yanında yürürseniz o iş olmaz.

Neden?

https://eksisozluk.com/slut-shaming–2970593

Kısaca Tanımı: Seksi kolay dağıtan kızların diğer kızlar tarafından “dedikodu” silahıyla vurulması, kaşar diye damgalanması.

Yürüdüğün bi kızda oluşan ilk arzu çerçeveni test etme arzusu. Yani kendini ağırdan satıcak. Eğer bi arkadaşının gözetiminde vesaire yürüdüğünde ise işin içine arkadaşının gözünde YÜKSEK DEĞERLİ(seksi zor dağıtan) bir kız gibi gözükme ARZUSU DA UYANIYOR.

Aslında Neymin dediği doğru ama kıza grup içinde yürümeniz mümkün. Şöyle ki, kızın telefonunu isterken kızı gruptan ayırmanız lazım. Herkesin önünde o numarayı almanız zor. Barda özellikle kızlar hep grup olduklarından, yalnız kıza yürüyeceğim derseniz bar oyunu oynamanız zor.

AntiWorrior’un burada yaptığı hücuma hiçbir kız numarası ile karşılık vermez. Düşünsenize, adam geliyor, “ver Ayşegül kızım numaranı” diyor ve kız veriyor. Ayşegül 5 dakika tuvalete gittiğinde diğer kızların muhabbeti tahmin edebiliyorsunuz değil mi?

“Ay Arzu o neydi kız, pat diye çıkarıp verdi numarasını. Ayol insan bu kadar kolay olur mu?”

“Sorma şekerim ama Ayşegül hep böyle. Zaten Emre ileyken de Serhat’la aşnafişne etmiş …”

Grup halindeki kızlara yürürken Mystery Method (MM) kullanabilirsiniz. Bu method oldukça slut shaming nötralize edici. Neil Strauss’un Game kitabını okuyun. MM’de, kız grup içinde ise yürüdüğünüzde kızı gözardı ederek grupla konuşun, 4 – 5 dakika sonra kıza neg atarak ilk defa onunla konuşun ve sonra kızı gruptan ayırın. Tek yöntem değil tabii ama fena bir yöntem değil. Yine de grup içinde kıza ilk yürüdüğünüzde sadece kızla konşmayın, grupla konuşun ve sonra yavaşça kıza odaklanın.

Üçüncüsü, bar oyununda hemen tele gerek de yok. 5 – 6 dakikalık muhabbetten sonra izin isteyip ayrıldıktan sonra kıza tekrar dönebilirsiniz. Kız kaçmıyor. Gerçi bazen kaçıyorlar ama olsun. Dönerse sizindir, dönmezse … Ne diyorum lan ben.

Dördüncüsü genç kardeşim, bar game’de kızla muhabbet kurduktan sonra daha hızlı olabilirsin. Ben pek gece oyunu yapmıyorum ama yaptığımda genelde hedefim kızı o bardan bir yere bir şeyler yemeye (içkiden sonra çorba içilir) sonra evinde / evimde kahve içmeye ve sonra da … oluyor. Barda telini aldım sonra mesajlaştım ve bir yere buluşmaya davet ettim olmuyor. O senaryo, kız benimle dışarı gelmezse Plan B.  Gece oyununda tecrübeli arkadaşlar da yorum yapabilir ama gece oyununun, özellikle de bar ve klüp gece oyununun, hedefi telefon numarası almak değil s-kapanıştır.

Saha raporu – Kütüphane oyunu

Bende kendi saha raporumu yazıyım yorumlarınız benim için önemli.

Bugün ders çalısmak için ilk defa kütüphane ye gittim. Girişteki masada görevli olarak çalışan yabancı uyruklu bir kız vardı. Kütüphaneye girdikten 10 dakika sonra ona bilgisayarlar ile ilgili bir soru sorup (gerçekten soru sordum açılış değildi) yerime oturduktan sonra oyun oynamam gerektiğini farkettim. Moladan dönüp elime bir bardak su aldıktan sonra masaya doğru biraz eğilip (kütüphanede olduğumuz için hafif fısıltıyla konuşuyoruz)
“sence Korelilere benziyor muyum?(gözlerim gerçekten çekik)” diye sordum. Sonra direk baska bir kızın beni Koreli zannetmesiyle ilgili bir hikaye anlattım.

Kız gülerek evet biraz.

-Beni hep benzetiyorlar birde Koreli birisine sormak istedim.

O: Biraz benziyosun, nerelisin sen?

– Türküm(buradan sonra tekrar dik duruyorum zaten aramızda masa var)

O:Koreli olup olmadığını farkedebiliyorum ben. Onlar daha çekik. Bazen banada soruyorlar zaten

-Seni Türk mü zannediyorlar?

O:(gülerek) hayır Koreli.

-Zaten Korelisin.

Yerime geçip işime devam ettim.20-30dk sonra çıkacak iken elime bir bardak su alıp yanına gittim ve “kütüphanede çalışmak sıkıcı değil mi?” diye sordum.

O: Çok değil bir yandan çalışıyorum zaten (ders galiba).

-Ben kütüphaneye ilk defa geliyorum ve çok sıkıldım

O: İlk defa mı geliyosun?

– Dışarıda bir kütüphaneye ilk defa geliyorum. Neyse instagramın var mı?

O: Var.

-Kütüphanede çok rahat konuşamıyoruz.

O:var tabii.(telefonumu verdim ve kendini ekledi)

-Kolay gelsin

O:teşekkürler(bu konuşmada suratım da sırıtma vs yok düz bakıyordum.)

NOT:Ben 17 yasındayım o universitede ama köse olmama rağmen daha büyük gösteriyorum. Mekanlarda pek kimlik sormazlar direk üstümü ararlar 😀
Açıkcası numarasını istemeye yemedi.

Kiz ile hic fiziksel temas kuramamamin kotu oldugunu dusunuyorum ve sizin yorumlarinizi merak ediyorum. Hatalarim ve dogru yaptigim noktalar nelerdir? Tesekkurler.

Konuk yazar : Miavice

 

Saha raporu – AVM yürümesi

Abi 3 gün önce calistigim avmde birkaç defa bakistigim ve yd atan kafede calisan kıza açılış yapmak için kızın çalıştığı kafeye gittim ve daha sonra bir süre onu uzaktan 2-3 kestim. Beni farketti ve bakarken gülümseyerek arkadaşıni dürttü. Bende harekete geçtim ve kıza doğru yavaş hareketlerle yürümeye başladım kızlar merhaba dedim. Adınız Eylül mu acaba Hayır pardon dedi ve gülümsemeye başladı. Sonra adının Eyşan olduğunu söyledi ve daha sonra kız gergin bir yüz ifadesi takılmaya başladı,o an Mahmut Abinin “bir kıza uzun süre yürümez ve attigi yd ye cevap vermezseniz soğuk karşılanabilirsiniz” uyarısını hatirlamistim fakat artık çok geçti ve kıza “uygun olduğunda görüşelim gibi betaca bir söz söyledim. Kız tepkisizlesti kızla tokalastim ve mekana geri döndüm.

10 dakika sonra kızını olduğu kafeye tekrar dönerek Kızın gözlerinin içine bakıp Eyşan Hanım yarın ben erkenden geleceğim rahat görüşebiliriz dedim ve bir hataya düştüm bence cunku kız da soguk bir şekilde garsonluk yapıyorum Ama şu an burada dedi. Ben de peki diyerek tekrar geri döndüm burada yaptığım bence iki büyük hata var. Birincisi bir yerde konuşmak için kıza soru sormak yerine konuşma zamanını saatini ve yerine ben karar vermeliydim. Kiza danışmamali 5 dakika istememeliydim. Ondan mesela 2. yaptığım hata ise kızın adını sorduktan sonra kizla bağ kurmamak ve iletişim güçlendirmemekti. Bence ve son olarak üçüncü yaptığım hata da Mahmut abinin dediği gibi size Yd yatan bir kızı uzaktan seyretmek yerine gidin konuşun yoksa konuştuğunuz anda soğuk tavır görürsünüz uyarısına uymamakti,Neyse zamanla kendimi geliştireceğim ve ayda 25 yürüme hedefini tutturacagim Mahmut abi bunu ben seninle paylaşıyorum Umarım hatalarımı en iyi şekilde görur beni acımasızca elestirirsin Çünkü senin dürüst ve gerçekçi Yorumlarını çok güzel buluyorum.

Abi kısaca AVM içindeki kafede calisan kıza 2-3 gün yurumeyip kesistim,kız yd attı kaç defa,yürümeden önce beni görmesi ve gulumseyip arkadaşını dürtmesi ile atağa geçtim ama devaminda saçmaladım 🙂

Uzaktan ilgiyle kesen ama açılış yapinca gerginlesen bu kıza devamında nasıl yaklasabilirim? 🙂 Nextlemek iyi diyeceksin biliyorum Mahmut Abi)

Konuk Yazar : Fatih D

Saha raporu – Dansta paralel yürüme

Merhaba dostlar, ben starker. Aslında saha raporlarımı size sunmaya ilk niyetlendiğimde, şu an anlatacağım olay henüz yaşanmamıştı 😃 Ancak diğer vakalar biraz daha kompleksli ve uzun. Vizelerden dolayı zamanım yoktu ama bugün size en son yaşadığım saha raporu sunacağım.

Okulda dans topluluğundayım. Başka bir okulun dans topluluğu bizimkini dans gecesine davet ediyor. Hiç gidesim yok ama konfor alanımdan çıkmam gerektiğini düşündüğüm anda ”düşünmeyi bırakıp” harekete geçerim. Öncelikle bizim topluluğun güzel kızlarını dansa kaldırıp piyasamı oluşturdum. Sonra içkimi alıp içindeki pipeti çıkarıp gözlem yapmaya başladım. İçerisi şampiyonlar ligi gibiydi ve karanlıktan dolayı sağlıklı bir ”göz kontağı” sağlayamadım. Bende bizim topluluğa sonradan katılan, daha önce cold approach denediğim, beta sevgilisiyle sorunlar yaşadığını sezdiğim hb 8’lik kızı dışarıya sigaraya çağırdım. Sarhoş olduğundan dolayı yanındaki iki kız da geldi. Ben de benimle başbaşa çıkmadığı için kücük bir ceza kestim ve onunla hic konusmayıp yanında getirdigi arkadaslarıyla muhabbet ettim. Tekrar içeri geçtikten kısa bir süre sonra beni dansa kaldırdı ve 3 şarkı boyunca(yaklaşık 10 dk) yakın temas dans ettik. Sonrasında mekandan biraz uzaklaşıp sahile çıkmanın ona iyi geleceğini söyledim. Biraz düşündü. yaptığının sadakatsizlik olduğunu bildiğinden kendiyle savaşıyordu, gözlerinde gördüm. Yine de kabul etti. Bu sefer arkadaşlarına gelmemelerini söyledi. Elbisesi bol dekolteli ve kısaydı. Üşüyeceğini tahmin edip yanıma ceketimi aldım(o zaman Mahmut abi’nin sarılma taktiğinden haberim yoktu malesef). Kızla muhabbet ettik, salağın teki olduğunu söyledi, inkar etmedim. Nedenini sordum yaptığı hatalardan bahsetti, siklemedim. Ona gerçek erkek figüründen bahsettim adeta sevgilisinden utandı(bu arada sevgilisinin 200 bin liralık bmw’si var ben otobüs kullanıyorum). Kız ilişkiler hakkında konustu. Düzenli iliski insanı olup olmadıgımı sordu. Playboy gibi görünüyorsun dedi. İnsanları buna göre mi sınıflandırıyorsun diyip güldüm. Evet dedi. ben de düzenli ilişkiye girebilmem icin kızın bana kendini kanıtlaması lazım dedim. Sonrasında bir hata yapıp benim icin kutsal olan cümleden bahsettim ki bu “tanımaya değer bir kadınsın”. Kendisi hakkında öyle düşünüp düşünmediğimi sordu, bilmem diyip konuyu değiştirdim ama ilerleyen dakikalarda kızın kendisine de söyledim, “sanırım sen de tanımaya değer bir kadınsın”. Sıctıgımı hissediyordum. Her neyse sonra seks eşiğini atlatmak üzere her zamanki kurt adam muhabbetime girdim, ve tam ısırma muhabbetinde kızı ahlaksızca güldürürken masadaki arkadaşlarından biri dışarı cıkıp bizi bulmuş ve bir anda yakamıza yapıştı. Mecbur dönmek zorunda kaldık ve kızı cezalandırmam gerekiyordu.

Hemen tanımadığım güzel bir kız tespit etmeliydim. Hb 8 gördüğüm anda yanına yaklaşıp ellerimi uzattım, “hadi gel dans edelim”. Kız şaşkın bir ifadeyle gülümseyip dans etmeyi bilmediğini söyleyip teşekkür etti. Pes eder mi alfa oğlanı, “daha iyi ya öğrenmek icin bir nedenin oldu işte” dedim kendimi kastederek, güldü ve gerçekten beceremeyeceğini söyleyip teşekkür etti. Beni hala tanıyamamıştı, “sorun degil temel hareketlerden başlarız” dedim, ve kaldırdım. Kız bok gibi dans ediyordu bu yüzden gergindi. Rahatlaması ve kendini iyi hissetmesi icin daha önce hic bu kadar hızlı öğrenen görmemiştim felan dedim. Yakın temasta dans ederken diğer kızın bakışlarını hissediyordum. Sonra müzik bitti, kızı yerine bırakırken “ilerleyen saatlerde öğrettiklerimi unutup unutmadığını kontrol etmek icin tekrar kaldıracağım” dedim. Normal arkadaşlarımla dans ettikten sonra topluluk dönüş icin hazırlanmamızı söyledi. Hemen dönüp yeni tanıştığım kıza baktım dışarıda sigara iciyordu bir arkadasıyla. Artık gecti diye düsündüm. Arkadasım git söndürt sigarasını ne olacak dedi. Kız ona arkamın dönük olmasının rahatlığıyla beni rahatça kesiyordu, camın yarattığı ayna etkisinden haberi yoktu :)) Hemen gidip sigarasını söndürtüp dansa kaldırdım bachata müziği calıyordu biraz da bachata öğreteyim dedim, yok artık felan derken yanındaki arkadaşı kıza “hadi hadi biraz da bachata yapın” diyince kız geldi. Artık gol atma zamanıydı. Kıza dedim ki “şimdi senle bi oyun oynicaz. Sen bana numaranı söyliceksin, dans bitene kadar aklımda tutabilirsem dönünce sana yazcam, tutamazsam zaten hic haketmemişimdir”. Kız kabul etti numarasını verdi. Alkol kullanmış olsaydı kiss close la ayrılmayı deneyebilirdim. Kıza yazmak icin 2 gün bekledim, 2 gün sonra yazdığımda şok oldu unuttum sanmıştı. İhtimal bile vermiyordum diyip kalp felan koydu. Ama mesajlarıma 10 saatte bir cevap yazıyordu, mahmut abi next yap dedi ben de next yaptım. Şu sıralar diğer kız da sevgilisi yanında ona sırnaşmaya calısırken karsılık vermeyip gizlice beni kesiyor. Bakalım neler olacak.

Konuk Yazar : Starker

Saha raporu – Hücum borusu çalarken siperde yatan silah arkadaşı

Zamanında iş için sık sık İstanbul dışında bir büyük şehre gittiğim bir dönem oldu. Eskiden üniversiteden tanıdığım Sibel’in, o şehirde yaşadığını farkettim. Facebook’tan telefonunu alıp mesajlaşmadan sonra, bir iş gezimde buluştuk.

Benim o dönem yoğunluktan ve arda arda gelen birkaç başarısız girişimden dolayı bir seks hayatım yok. Parama kıyıp açlığı başka yollardan da gidermiyorum. Anlayacağınız ibrem 200’de. Sibel de çok hoş hatun. Çok dar bir kot ve dar bir kazakla buluşmaya gelerek ibremi 250ye çıkaran bir hatun.

Neyse beraber bir yemek yedikten sonra beni arabasıyla bir bara götürdü. Orada bir şişe şarap aldık. Araba kullanacağı için şişenin çoğunu ben içtim. Mesaj oyununda iyi flörtleşmiştim ama gecenin gidişatı benim çenemin düşmesi ile pek cinsel gerilimsiz devam ediyordu. Ama ayağıma gelen bir fırsatla gece hızla değişti. Bana birkaç fotoğraf göstermek istedi ve ben de “dur yanına geleyim daha rahat” diye karşılıklı oturmaktan, yan yana oturmaya geçtim.

Tüyo 1 : karşılıklı oturduğunuz kızın yanına bu bahaneyle geçebilirsiniz, gecenin o saatinde hala yatak ihtimalini canlı tutan hatun itiraz etmez ama itiraz etmedi diye yatacak varsayımı yapmayın.

Burada yarım saat kadar bacak açık klasik alfa oturuştan sonra kız yanıma sokulmasa da kapanmadı da. Sonra dışarı otoparka yürürken havanın soğuk olmasından dolayı üşüdüğünü söyledi. Gecenin ilk kinosunu da o zaman yaptım. Ceketimi al demedim tabii ki, gel sarılayım ısınırsın dedim ve hiçbir itiraz göstermeden gelip sarıldı (IOI 0’dan 100’e 5 saniyede ).

Arabası ile beni otelime bırakmak üzere yola çıktık. Klasik “içkiden sonra kahveye ihtiyacım var” geyiğine başladım.

Tüyo 2 : Bu söz genellikle kızı eve bırakırken eğer kızın niyeti varsa, gel sana kahve yapayım ile karşılanır. Eğer bu gelmezse, Plan B bende kahve içelimdir. Evde kahve olup olmamasını takmayın, genelde o kahve içilmiyor.

Benim aklımdan odamda kıza kahve yapmak geçiyor ama hatun “bende Türk kahvesi var” deyiverince “Ooo, tam istediğim şey” diyorum ve “tamam, bana gidelim” diyerekten ona gidiyoruz.

Kızın evine varıyoruz. Kapı kapandıktan sonra daha montlar çıkarmadan öpüşme, falan derken kızın yatağına atlıyoruz. İbrem 300, damarda alkol. Bütün gece sıçtık derken son anda işler zafere koşuyor ve ben de pek bir hararetliyim. Zar zor her şey üstümüzden çıkıyor (dar kot pantolonlardan nefret ediyorum), hatun kollarımda kıvranıyor ve ben son atağı yap … amıyorum. Bu aşamada devreye girmesi gereken silah arkadaşım siperde uyuyor maalesef. Tık yok. Belki içkiden, belki ibrenin 300lerde olmasından dolayı gelen onca heyecandan ama muhtemelen ikisinden birden. İşin sinir bozucu yanı da kahve muhabbetinden evin garajına kadar tam bir bayrak direği olan ve saklamak için takla attığım silah arkadaşım, hücum zamanında büzüşmüş yatıyor!

Bu olay başına gelmeyen adamlar vardır muhtemelen ama benim, 20lerimde birkaç kere başıma geldi. Ya artık heyecan yapmadığımdan, ya porno izlemeyip çok daha az mastürbasyon yaptığımdan, ya sigarayı bıraktığımdan ya da içkiyi asla fazla kaçırmadığımdan 30larımda başıma gelmedi. Biz erkekler bu konuya girmekten çekiniriz ama ben size anlatayım … anlatayım da stres olmayın. Olur böyle şeyler ama biz erkekler bunu kadınlardan daha fazla takıyoruz. Biz taktığımız için de gece bok oluyor. Bu durumda yapılması gereken olayı takıyor gibi konuşup takmamaktır.

Hatun “ne oldu?” diye soruyor ama o pozisyonda içerde olması gereken arkadaş kapıda bile olmadığından ne olduğunu anlamaması imkansız. Bu tür bir şey başıma ilk geldiğinde yerin dibine geçip, depresif bir ruh haline girmiştim (böyle şeylerin arada olduğunu bilecek tecrübem olmadığından), sonucunu gördükten sonra strateji değiştirdim. “Kaleyi fethetmeye geldim ama koçbaşı kalkıp kapıyı tokmaklamıyor (o gece ortaçağ kale kuşatması ile ilgili bir geyik yapmıştık) … offf çok utandım” dedim ve kızın yanına yığıldım. Kız “önemli değil” dedikten sonra da hafif hafif arkadaşla oynamaya başladı. Bu arada öpüşüp koklaşırken 10 – 15 dkda “arkadaş” uyandı ve devam ettik. Başka bir keresinde “arkadaş”ta tık yok diye hatunla yatmıştık ve bir iki saat sonra “arkadaş” da kalkınca devam etmiştim. Ben tamamen başarısız tek bir gece gördüm, o da ilk defa başıma geldiği ve depresif moduna girdiğim gece idi.

Yani kısacası, panik yok. Buluşmada aşırı içmekten ve heyecandan uzak durun. Eğer başınıza böyle birşey gelirse de bozuntuya vermeyin. Kendinizi rahat bir pozisyonda hatunla yiyişmeye bırakın, çok geçmeden silah arkadaşınız hücuma kalkacaktır.

Saha Raporu – Bir gündüz oyununda 35 set

Selanikerkeği rumuzlu okuyucu, kendisinin saha raporu ile ilgili yazıda “25.03 tarihinde yani pazar günü tam 50 kızın yanına gideceğim artık ölür müyüm sakat mı kalırım bilemiyorum ama bu korkumu yenmek ve alfa yolunda çok büyük bir adım olacak” demişti. Kendisi yorumlarda bir kerede 50 kıza yürümesinin yaklaşma korkusunu yenmek için olduğunu söylese de ben “bir günde 50 kıza yürürsen hiçbir şey öğrenemezsin, günde en fazla 3 – 5 kıza yürü (bardan bara atladığın bir gece bu sayı biraz daha fazla olabilir) ve hergün yürüme” demiştim.

Kendisi o yürümeyi yapmış ve saha raporunu göndermiş (imlayı düzeltmeye vaktim yok, olduğu gibi yayınlıyorum). Ben eleştirimi bu yazıda yazacağım. Siz yorumlarla eleştirebilirsiniz :

Arkadaşlar Merhaba;

Daha önce bugün daygame yapacağımı söylemiştim. 50 kıza gidemedim zamanım yetmedi fakat 35 kıza gittim. Beta olarak yaptığım bu daygame’de psikolojik olarak neler yaşadım ne cevaplar aldım nasıl shit testlere karşı karşıya geldiğimi anlatacağım.

Saat 16.00 da Kanyon AVM’de gözüme kız kestirmeye başladım ve 2 tane boş mağazada çalışan kız buldum. Oturuyorlardı. Tam 15 dk boyunca konsantre olmaya çalıştım omega olan arkadaşım (Rrumuzu ‘erkek’)
beklemeye devam ettikçe zorlaşacak dedi ve gerçekten de öyle oldu. Konsantre olmaya çalışmam da şu : çıplak kız düşündüm hepsi benim hepsi beni istiyo gidersem hepsini alıcam dedim. Avına sinsice yaklaşan kaplan kurt düşündüm ve gittim bi anda. Kapıyı açtım kızlara baka baka gittim ama giderken inanın abartmıyorum başım döndü vücudum benden bağımsız hareketlerde bulundu heyecandan bayılacaktımmmm..

Herşey’e rağmen o kapıdan girdim o korkuyla girdim. Merhaba dedim onlarda merhaba karşılığı verdiler. tanışabilir miyiz dedim bir şok oldular birbirlerine bakıp bana baktılar falan ismin ne dedim söyledi diğeride söyledi el tokalaştım fakat bunları söylerken dudaklarım titredi aklıma HİÇ BİR ŞEY gelmedi ve gittiğim mağaza iç çamaşırı satan mağazaydı bende bahane buldum anneme iç çamaşırı alıcam doğum günü falan dedim 😀 😀 😀 😀 😀 bi kaç bişi gösterdi neyse başka yerden bakıyım bura baya pahalı dedim ve gittim ama bu benim psikolojimi sikti o mağazadan çıktığımda gözlerim yaşardı kusucak gibi oldum arkadaşım kahkaha atarken ben elim midem’de ‘olum kusucam çok kötüyüm diyordum :D’ ikinisin de tanıştığım kişi evli çıktı ama gözlerime bakamıyordu sorun değildi ben amacıma ulaşıyordum yavaş yavaş. korkumu yenerek kızlarla konuşup tanışıp gidiyordum. 3, 4, 5, 6 falan derken 21 e kadar normaldi. (15 inci gittiğim 3 kız vardı nedense onlarla çok rahat konuştum gidiyorken tekrar çağırdılar bende noldu bırakamıyosunuz beni gibi şeyler söyledim. biraz daha makara gırgır shit testler derken gayet iyi geçti ve tekrar giderken geri çağırdılar beni. tekrar gittim ve aralarından en kaşarının numarasını aldım . mağazadan çıkarken seni engellerim bak gibi shittestler uyguladı o kaşar. bende karşılığında baş parmakla yapılan okey işareti yaparak piç bi gülüş attım ve gittim arkama bile bakmadım)

Gelelim 22.nci KAŞARAAAA. beni yıktı ezdi geçti köpek. yaptığı shit test size hafif gelebilir ama beni tam 45 dk boyunca kitledi başımı döndürdü. bu mağazada çalışan bir kadındı telefonla oynuyordu. Merhaba diyip karşılığında merhaba aldım ve nedense ilk kez heyecandan evli misin dedim. oda şok geçirerek evet dedi bende tamam kolay gelsin dedim 2 adım attım gidiyordum. Oda kahkaha atarak bu ne yaaa dedi. onu der demez ben döndüm NE NE YAAA dedim. sen herkese böyle gidiyor musun dedi evet dedim. Daha beni ilk kez simdi gördün dedi. bende 4 – 5 kez gelip seni görmem mi gerekiyo dedim. tekrar kahkaha attım bende gittim bişi demeden ama o kahkahalar o yaptığı surat ifadeleri BU NE YAA diyişi beni mahvetti küçük sinek gibi ezik gördüm kendimi.

35. kıza kadar normal gittim sadece bir kez numara almaya çalıştım ve aldım. Diğer kızlardan da numarasını almamı isteyenler oldu o kadar belli ediyolardı ki ben bilerek almadım amacım dışı olduğu için. Arkadaşlar bugün öğrendiğim en önemli şey düşünmeden gitmeniz avınızı yüksek görmemeniz. Benim hatalarımdan biriside mağazada çalışan ve yanında erkek olan kızlara cesaret edip gidemedim. Eğer bunu beta olarak okuyorsan kıza git ve merhaba beni kovar mısın yanından de bu şekildede çok etkili olduğunu gördüm ve kızlara bu şekilde gittiğinde de kovmuyorlar neden kovayım seni falan diyorlar ordan muhabbete’de girebilirsiniz. aldığım kötü cevapta hayır diyip önüne bakan oldu.. okuduğunuz için teşekkür ederim arkadaşlar yorumlarınızı bekliyorum.

Ben yine aynı şeyi söyleyeceğim. Daygame’in sayı oyunu olması yanlış anlaşılıyor. Selanikli’nin burada yaptığını öneren PUAlar var ama bence bu yanlış. Bunun yanlış olmasının birkaç nedeni var :

  1. Bu iş kas geliştirmeye benzer. Gerçekten de geliştirdiğin bir tarafın var. İlk başta 100 kg kaldıramıyorsun ama azimle çalışırsan sonradan kaldırmaya başlıyorsun. Ağırlık yine yüz kilo (korku var), ama sen artık daha güçlüsün. Selanikli’nin bahsettiği ardı ardına yürüme, “madem 50 kere de gelişeceğim, o zaman gym’e hergün sabah akşam 50 kere gidip gelirim ve hızlıca gelişirim” demek gibidir. Kasların gelişmez ve ciddi şekilde yaralanabilirsin. Gym de bakarsan bir sayı oyunu ama aslında azim oyunu. Her hafta 3 – 4 kere ama sürekli giderek gelişirsin.
  2. İlk yürümeden itibaren her yürümeden başarı hedefi koymanız ve başarı planlamanız lazım. Daygame’de o başarı, telefon numarası almaktır. Yürüme korkusunu yenmek değil. Evet yürüme korkusunu yenmeniz önemli ama yürümelerinizde amaç bu değil. O başarı ise zaman alır. Kızla 4 – 5 dakika konuşma gerektirir ki bu da yürümeyi ciddiye almanızı gerektirir. Bir günde bir düzine kadına yürüyen adam, tek tek yürümeleri ciddiye alamaz. Unutmayın, her yürümeyi çok ciddiye alıp korkmak başarısızlık getireceği gibi, sokakta kendi yaklaştığın kadına “ya güzelim aslında sikimde değilsin ..” ciddiyetsizliği ile gitmek de başarısızlık getirir.
  3. Başın belaya girer. Bir AVM’de önüne gelene yürüyerek günde 50 yürüme yapayım dersen, bugün olmazsa yarın şikayet edilirsin ve sadece güvenlikle uğraşırsan şanslısındır.

2 tane boş mağazada çalışan kız buldum.

Mağazada çalışan kızlarla konuşma alıştırması yapın ama onlara daygame yapmanızı tavsiye etmem. Mağaza çalışanı bir başka erkeğin beyaz şövalyeliği tutarsa başınıza gereksiz iş alırsınız.

15 inci gittiğim 3 kız vardı nedense onlarla çok rahat konuştum gidiyorken tekrar çağırdılar bende noldu bırakamıyosunuz beni gibi şeyler söyledim. biraz daha makara gırgır shit testler derken gayet iyi geçti ve tekrar giderken geri çağırdılar beni. tekrar gittim ve aralarından en kaşarının numarasını aldım . mağazadan çıkarken seni engellerim bak gibi shittestler uyguladı o kaşar. bende karşılığında baş parmakla yapılan okey işareti yaparak piç bi gülüş attım ve gittim arkama bile bakmadım)

Öncelikle kullandığınız kelimelere dikkat edin. kaşar, kaşaar, dişi (kadını insan bile saymayan ve en gıcık olduğum kelimedir), köpek, kancık, vs … gibi kelimeleri kullanmayın. Size bu kelimeler kızları kafanızda önemsizleştirerek sizi avantajlı konuma getiriyor gibi gelebilir ama düşüncelerinizi bu tür saçma kelimelerle kirletmeniz (a) hala bir beta kuyruk yarası taşıdığınızı gösterir, (b) kızlarla sağlıklı bir ilişki kurmanızı engeller ve (c) sizin kendi kendinize düşük statülü bir erkek olduğunuz sinyali gönderir.

15. denemede telefon numarası alman güzel.

Gelelim 22.nci KAŞARAAAA. beni yıktı ezdi geçti köpek. yaptığı shit test size hafif gelebilir ama beni tam 45 dk boyunca kitledi başımı döndürdü. bu mağazada çalışan bir kadındı telefonla oynuyordu. Merhaba diyip karşılığında merhaba aldım ve nedense ilk kez heyecandan evli misin dedim. oda şok geçirerek evet dedi bende tamam kolay gelsin dedim 2 adım attım gidiyordum. Oda kahkaha atarak bu ne yaaa dedi. onu der demez ben döndüm NE NE YAAA dedim. sen herkese böyle gidiyor musun dedi evet dedim. Daha beni ilk kez simdi gördün dedi. bende 4 – 5 kez gelip seni görmem mi gerekiyo dedim. tekrar kahkaha attım bende gittim bişi demeden ama o kahkahalar o yaptığı surat ifadeleri BU NE YAA diyişi beni mahvetti küçük sinek gibi ezik gördüm kendimi.

Eğer sindire sindire 22 yürüme gerçekleştirseydin (örneğin haftada 6 yürümeden 4 haftada) böyle ezik hissetmezdin ya da yıkılmazdın. Tanımadığın birine yürüyünce ve heyecandan saçmalayınca, karşındakinin seni aşağılar tepkiler vermesi anormal değil. Gülüp geçeceksin. Tekrar ediyorum, daygame’de takip, kızla ağız dalaşı, kendini açıklamaya çalışmak, sinirlenmek vs … insanın başını belaya sokar.

Benim hatalarımdan biriside mağazada çalışan ve yanında erkek olan kızlara cesaret edip gidemedim.

Bu hata değil. Gitmeyin zaten. Başınıza iş alırsınız.

Aldığım kötü cevapta hayır diyip önüne bakan oldu …

Takip, ısrar, ağız dalaşı, saçma sapan bir açılış ve aşırı korkak beta vücut dili olmadığı sürece, kızlar çok sinir bozucu tepkiler vermez. Ağzını açmadan el işaretiyle bana bulaşma ya da hayır en çok duyacağınız şey. Daygame’de bunu hemen kabul edip yürümeyi keserseniz sorun olmaz. Kızlar uçan tekme ya da Osmanlı tokatı atmıyorlar. En fazla yapacakları, eğer birden fazla iseler, birbirlerine bakıp seni aşağılar şekilde gülüşmeleri olacaktır. Ortalama bir duygusal güç ile hiç de sorun olacak bir şey değil.

Bu beta vücut dili olayına dikkat edin. Eğer aşırı beta yaklaşırsanız, kadın kendisine bu kadar ezik birinin yaklaşmasını, kendi CPDsine hakaret olarak algılayıp sinirlenebilir. Vücut dilinizi kontrol edin.

Evet, bence bu kadar ardı ardına yürümeden öğrenebileceğiniz, aynı sayıyı zamana yayarak elde edeceğinizin çok çok azıdır. Ya da daha kötüsü zararlı olabilir. Üstat Rollo Tomassi’nin bu konuda dediklerini tekrar edeyim :

“Oyunu şöyle sanıyorlar : Çık dışarı, 100 tane kıza yaz, şansın yaver giderse biri sana yüz verir ve birlikte olursunuz. Ben de diyorum ki Oyun sayı oyunu değil azim / kararlılık oyunudur, devamlılık oyunudur. Her hafta sadece 1 kere yürüseniz, yılda 52 kere yürürsünüz. Buna kararlılık denir. Bu aynı zamanda ortalama bir erkeğin hayat boyu yürüdüğü kızdan daha fazlasına yürümüş olursunuz. Oyun bu kararlılık ve hatalarından ders çıkarma ile ilgilidir. Olay makineli tüfek gibi yürü .. yürü … yürü .. değil. Biliyorum bazı PUAlar var “çık dışarı makineli tüfek gibi ol” diyorlar. Bundan hiçbir şey öğrenemezsin. İki çeşit öğrenme vardır : bir şeyi içselleştirirsin ve senin bir parçan olur ya da hareketleri ezberlersin. PAU’yı eleştirenlerin çoğu bu zeber şeklini eleştiriyorlar. Bu rol yapmak, kendin olmamak, ezberleyip okumaları gereken bir senaryo.”

 

Saha Raporu – Benim gibi betalıktan kurtulmak isteyenler adına cesaret verici daygame

Selanikerkegi rumuzlu okur şu mesajı gönderdi :

Merhaba, yaklaşık 1 sene önce kırmızı hapla tanıştım fakat pek önemsemedim (ta ki çevremdeki bütün kızlardan red yiyene kadar). Boyum 1.80 yeşil gözlü ve sarışınım ve dışarıda çoğu kızla kesişirim fakat iş konuşmaya gelince beta olduğum için benden kaçarlar.

Bu olaylar baya bi canımı sıktı ve 1 aydır teoride kendimi geliştirdim sıkı bir okur oldum. Kendimi geliştirmek için Haribo standında çalışan bir kızın yanına gittim (yanına giderken heyecandan başım dönüyordu 😀 ). Ben kıza “merhabalar çok tatlısın tanışabilir miyiz” dedim ama bunu söylerken gözlerim karardı dudaklarım titredi ve bayılacak gibi oldum. Ona rağmen kız güler yüzlülükle merhaba diyip elini uzattı ve konuşmaya başladık. Ben cevap verememeye başlayınca da müşteri rolü yapan omega arkadaşım olaya el atıp toparladı ve kızın instagramını aldım.

İlk gün beni tekrar görmek için can atan kız 1 hafta sonra “sülük gibi yapıştın yeter” dedi bende küfür edip sildim numarasını yani anlayacağınız betalığım bu kızı da mahvetti. Bu olaydan sonra tamamen kendimi kırmızı hapa vermiş durumdayım. Ben çok utangaç birisiyim kızlarla tanışmaya gittiğimde resmen ağzım yamuluyor ve dudaklarım titriyor, gözlerim kararıyor. Bu utangaçlığımı korkumu yenmek adına 25.03 tarihinde yani pazar günü tam 50 kızın yanına gideceğim artık ölür müyüm sakat mı kalırım bilemiyorum ama bu korkumu yenmek ve alfa yolunda çok büyük bir adım olacak.

Kızlarla yaşayacağım konuşma diyaloglarını, aldığım en olumlu ve en olumsuz cümleleri sizinle paylaşacağım. Betalığı yenmek isteyen diğer arkadaşlarada bu Daygame cesaret getirsin. Pazar akşamı neler yaşadığımı tek tek anlatacağım ve sizden tek isteğim betadan alfalığa attığım büyük adımda bana YÜRÜÜ BEEE BU ADAM OLACAKKK demeniz ve verebilirseniz de ufak tüyolar 🙂

Öncelikle, reddedilme korkusunu aşmanın tek yolu, kendini gönüllü olarak reddedilmeye maruz bırakmaktır. O nedenle kıza yürüdüğün için tebrikler.

Boyum 1.80 yeşil gözlü ve sarışınım ve dışarıda çoğu kızla kesişirim fakat iş konuşmaya gelince beta olduğum için benden kaçarlar.

Bu, yakışıklı ama beta davranan erkeğin çok başına gelir. Çok YD alırsın, ya da cold approachda yürümene olumlu tepki verilir. Ama ağzını açtıktan sonra kız soğur. Yaygın bir problem. Aslında ilginçtir, oyunun tipten daha önemli olduğunun kanıtı.

İlk gün beni tekrar görmek için can atan kız 1 hafta sonra “sülük gibi yapıştın yeter” dedi bende küfür edip sildim numarasını yani anlayacağınız betalığım bu kızı da mahvetti.

En azından bu kızı geri kazanırım diye sormadan bir sonraki yapmışsın. Ama bir kızı bir haftada soğutmak da başarı, ne yaptın da böyle oldu 😀 Asıl ibretlik olay o.

Bu utangaçlığımı korkumu yenmek adına 25.03 tarihinde yani pazar günü tam 50 kızın yanına gideceğim artık ölür müyüm sakat mı kalırım bilemiyorum ama bu korkumu yenmek ve alfa yolunda çok büyük bir adım olacak.

Daha yeni yazdık :

“Oyunu şöyle sanıyorlar : Çık dışarı, 100 tane kıza yaz, şansın yaver giderse biri sana yüz verir ve birlikte olursunuz. Ben de diyorum ki Oyun sayı oyunu değil azim / kararlılık oyunudur, devamlılık oyunudur. Her hafta sadece 1 kere yürüseniz, yılda 52 kere yürürsünüz. Buna kararlılık denir. Bu aynı zamanda ortalama bir erkeğin hayat boyu yürüdüğü kızdan daha fazlasına yürümüş olursunuz. Oyun bu kararlılık ve hatalrından ders çıkarma ile ilgilidir. Olay makineli tüfek gibi yürü .. yürü … yürü .. değil. Biliyorum bazı PUAlar var “çık dışarı makineli tüfek gibi ol” diyorlar. Bundan hiçbir şey öğrenemezsin. İki çeşit öğrenme vardır : bir şeyi içselleştirirsin ve senin bir parçan olur ya da hareketleri ezberlersin. PAU’yı eleştirenlerin çoğu bu zeber şeklini eleştiriyorlar. Bu rol yapmak, kendin olmamak, ezberleyip okumaları gereken bir senaryo.”

Yani bir günde 50 kıza yürürsen hiçbir şey öğrenemezsin. Günde en fazla 3 – 5 kıza yürü (bardan bara atladığın bir gece bu sayı biraz daha fazla olabilir) ve hergün yürüme. Güzel bir Zen hikayesi vardır :

Çaylak rahip, usta rahibe “hergün 10 saat meditasyon yaparsam, kaç yılda uçarım”. Usta demiş 1o sene. Çaylak heyecanlanmış : “o zaman günde 20 saat meditasyon yapsam kaç senede uçarım”. usta cevap vermiş : “20 senede”.

Son olarak da, ağırlık kaldırıyor musun?

Saha raporu – Kadıköy daygame raporu

Okur Deniz saha raporu göndermiş :

Geçen hafta sonu Kadıköy’de özgüvenimi geliştirmek adına daygame yapmaya karar verdim. Trp’yi 4-5 aydır sadece okuyarak nereye kadar dedim ve oyunumu yolda ki hoşlandığım insanlara yapmaya karar verdim. Moda sahilde bir kaç tane beğendiğim kadın görünce yanlarına gittim. Aklımda erkekadam da okuduğum saha raporlarındaki cümleler geldi bakalım onlarla ben ne kadar sonuç alacaktım.

+selam sizi gördüm çok etkilendim bi yanına geliyim dedim naber? (Konuşmaya başlarken kadının yüzünde tebessüm oluştu ve cümle bittiği anda tebessümüde bitti)
-iyiyim :))
+ee napıyorsun
-erkek arkadaşımı bekliyorum
+bana dertlerini anlatma boşver onu
-ehehe kendisi bu durumlara kızar yani gitmelisin
+eh peki hafiften uzayalım ama önce numaranı vermelisin (kabul burda baya bi tökezledim)
-yok veremem üzgünüm
+peki görüşürüz o zaman bayy
(Oraya tekrar döndüğümde sevgilisi yada herhangi biri yoktu bende üstlemeden geçtim)

Başka bir olay daha var.

2 kız yan yana sahilde otururken biz de 2 arkadaş yanlarına gitmeye karar verdik
+selam sizi gördük baya bi etkilendik
-yok sağolun gerek yok
+peki iyi günler

Burda da dikkatimi çeken şey konuşmaya başlayınca yüzlerinde bir tebessüm oluşuyor sonra yok oluyor.

Şimdi soruyorum yanlışım veya eksiklerim nelerdir? Bir dahaki sefer nelere dikkat etmeliyim.

“Rakibe yenilmen sorun değil Danielsan. Asıl problem korkularına yenilmen.” – Mr. Miyagi, Karate Kid
Öncelikle tebrikler. Korkularını yendiğin için.

Şu sorudan başlayalım:

Burda da dikkatimi çeken şey konuşmaya başlayınca yüzlerinde bir tebessüm oluşuyor sonra yok oluyor.

Bunun birkaç sebebi olabilir.

Birincisi sen niyetini direk belirtiyorsun (doğrusu bu) ve kız da başından istemiyordur. O nedenle işim olmaz demek olabilir. Bu kısmı kadın direk ağzıyla hayır demediği sürece (ikinci örnekteki gibi) takma. Niyetini belli etmen sadece cesaretini göstermek için değil aynı zamanda olmayacak kızla vakit kaybetmemek için. Ben üni zamanında bu niyeti belli etmeme haltı yüzünden (arkadaş oyunu) kahve kuyruğunda ya da havuzda kıza yürür, bütün gün beraber dolanır sonra havamı alırdım.

İkincisi, bu bir shit testtir. Kız bu betasavar yüz çehresini takınarak en statüsü düşük betayı hemen ayıklayabilir. Türkiye gibi erkeklerin aşırı duygusal kırılganlığa sahip Akdeniz ülkelerinde işe yarar bir taktiktir. Burada da oyununa kız açık red vermediği sürece devam et.

Üçüncüsü, kız niyetini anladığı an utanabilir, heyecanlanabilir, kızabilir (kolay kız imajı vermemek için) vs. Kızlar çelik yürekli ve soğuk kanlı cengaverler değiller. Bütün bu duygular soğuk bir çehre ardına gizlenebilir.Burada da istifini bozmadan oyuna devam et.

Dördüncüsü ise asıl iletişimde zayıf olabilirsin. Mavi haplıyken bana bu çok olurdu. Yakışıklı ve dışardan cool görünen bir adam olduğumdan çok yürüme davetiyesi alırdım ve mavi haplı olmama rağmen de yürürdüm. Ağzımı açtığım anfan itibaren kız soğurdu. Bu olay ağırlık kaldırmayı yoğun yaptığım zamanlar azalırmış, sonradan farkettim. Ses tonu, duruş, heyecan seviyen, konuşma hızın, şiven, vs … gibi statü sinyallerin topluca 80% önemli. 20% ise ne dediğin. Buna rağmen burda saha raporu yazanlar daha çok sözlere odaklanıyor. Yürürken kendinde asıl gözlemleyeceğin statü sinyallerinin üstünlüğü.

İlk yürümende giriş iyi. Benim girişle ilgili tek problemim kıza “siz” diye hitap etmen. “Sen” desen daha iyi. Kızın erkek arkadaşı lafını shit test alıp doğru şekilde davranmışsın. Fakat bunun tekrarlanması shit test değildir. Kızın gerçekten erkek arkadaşı olabilir ya da gerçekten git demektir. Daygame’de ısrar, takip ve ağız dalaşı başa bela açar. Hemen Nextlemen iyi hareket. Bir tel no atışı yapmışsın ama tel no en az 4 – 5 dakika muhabbete gelen kızdan istenir. Kız senle konuşsa bile hemen tel noya atlanmaz.

İkincisinde hatanız büyük. Wingman ile beraber yürümüşsünüz. Asla. Biriniz yürürken diğeri uzaktan (varlığını hissettirmeden) gözlemlesin. Yürüyenin vücut dilini değerlendirsin. Sonra hemen ayaküstü yürüme değerlendirmesi yapın. Ama beraberce “gızlar gızlar gelem mi” diye dalmayın.

İkinci yürüme, klasik reddetmedir. Yürümelerin onda sekizinde karşılaşacağınız hareket budur. Rakamları bilin ki beklentileri doğru ayarlayın.

Bu olay biraz kas geliştirme gibi. Günde 3 – 5 kereden fazla yürümeyin ama ayda en az bir 20 kere yürüyün ve düzenli yürüyün. Öyle aklıma esti 2 tane, sonra iki ay sonra iki tane daha şeklinde olmasın.

Ve son olarak da welcome to beginners hell (yeni başlayan cehennemine hoş geldiniz). Bir süre sonra bazılarınız gelip “Mahmut-san günlerdir cilalayıp parlatıyorum bir jodan tsuki bile atamadım” diye haykıracak. Ben de diyeceğim ki “önce ayağa kalkmayı öğrenmeden uçmayı öğrenemezsin. Doğanın kuralı bu Danielsan, benim değil.” Cilala parlat … cilala parlat … cilala parlat …

NOT : En son 21 Convention podcastte Rollo Tomassi’nin şu dediği aklıma geldi :

“Oyunu şöyle sanıyorlar : Çık dışarı, 100 tane kıza yaz, şansın yaver giderse biri sana yüz verir ve birlikte olursunuz. Ben de diyorum ki Oyun sayı oyunu değil azim / kararlılık oyunudur, devamlılık oyunudur. Her hafta sadece 1 kere yürüseniz, yılda 52 kere yürürsünüz. Buna kararlılık denir. Bu aynı zamanda ortalama bir erkeğin hayat boyu yürüdüğü kızdan daha fazlasına yürümüş olursunuz. Oyun bu kararlılık ve hatalrından ders çıkarma ile ilgilidir. Olay makineli tüfek gibi yürü .. yürü … yürü .. değil. Biliyorum bazı PUAlar var “çık dışarı makineli tüfek gibi ol” diyorlar. Bundan hiçbir şey öğrenemezsin. İki çeşit öğrenme vardır : bir şeyi içselleştirirsin ve senin bir parçan olur ya da hareketleri ezberlersin. PAU’yı eleştirenlerin çoğu bu zeber şeklini eleştiriyorlar. Bu rol yapmak, kendin olmamak, ezberleyip okumaları gereken bir senaryo.”

Donovan Sharpe ise “oyunu eleştirenlerin çoğu 2 kıza yürüyüp reddedildikten sonra bu iş olmuyor diyor” demişti.

Saha raporu – 35 lik beta dan kırmızı hap öncesi saha raporu

Babamın hastalığı nedeniyle omega olarak geçen 3 yıldan sonra tanıştığım ve FB yapmak niyetinde olduğum HB3 lük, ama kariyer ve komikliği sayesinde HB4 olarak algılanabilecek 38 yaşında hatunun HB 5,5-6 olan ama kariyer, entelektüel seviye, araba vs ile HB6-6,5 sayılabilecek beni yaklaşık 1 yılda kapı paspasına çevirmesinin sırrını paylaşayım.

Ne zamandır hayatımda kimse yok ve yine yalnız korkusuyla kıza yapışın.

Shit test diye bir şeyden haberiniz olmadığı için kıza her shit testinde ‘’bir erkeğe böyle şeyler söylenir mi, evde kalmana şaşmamalı’’ diye saldırın, hatta 3 ay sonra bile aynı saçmalamalarını gündeme getirip kavga çıkarın.

Korunmadan birlikte olun. Çocuk sevdiğinizi aile kurmak istediğinizi sürekli tekrarlayın.

Hiçbir kızı aldatmadığınızı tekrarlayın.

Arada ağlayın ki ne kadar duygusal, hassas bir insan olduğunuzu görsün.

Arkadaşlarıyla tatile gittiğinde yada akşamları sizsiz dışarı çıktığında mızmızlanın, evde oturup onu bekleyin. Sizin bütün akşam ve tatillerinize kendini de dahil etmesini severek kabul edin.

Kızın evine yerleşin ve akabinde gelen seksteki %90 azalma için mızmızlanıp, kıza doktora gitmesini söyleyin, kendinizi porno ile tatmin edin.

Yemek, bulaşık, süpürge yapın.

Yanında yaşamanıza rağmen her sabah işe gelince günaydın diye mesaj atın ve mesajlara geç cevap veriyor ya da siz yazmayınca yazmıyor diye mızmızlanın.

İşteki, ailedeki, arkadaşa çevrenizdeki tüm sorunları anlatın.

Kız üzülmesin diye kendi kız tanıdıklarınızla akşamları dışarı çıkmayın ve bunu kıza söyleyin. Sonra kızın hayatının içinde yaşamaya başlayın.

Hipergamiden haberiniz olmadığı için sizden HB ölçeğinde 3 puan düşük olan, doğurganlığının sonuna gelmiş bu hatunun nasıl hala köpeğiniz olmadığına ve kendisinin size köpek gibi davrandığına şaşırıp durun.

Daha yapılacak ve yaptığım çok şeyler var fakat bunlar fazlasıyla yeterli sanırım.

Bu ilişkide her ne kadar betanın dibine vurmuş olsam da kız çirkin ve evde kalmış olduğu için benden ayrılamadı. Sadece bana it gibi davrandı ben de bir yerden sonra kıza hödüklüklerine dayanamadığımı söyleyip terkettim.

Ayrılıktan sonra ‘’erkek arkadaşını saygısız kız’’ diye Google da aratınca bu siteyi buldum ve aydınlanma yaşadım.

Ama arada hala özlüyorum biricik çiçeğimi, meğer önceki tüm kız arkadaşlarıma sadece kadın oldukları için kızmışım 🙂

Korkmayın geri dönmüyorum, 2-3 farklı kadınla görüşüyorum ve site rehberini takip etmeye çalışıyorum.

Konuk Yazar : 35lik beta