Erkek Adam Sporda – #dönüşümkampı

Millet, selamlar!

(Yaz hızla ilerlerken Freddie de konuya hızla girer.)

Her şey bir tweet ile başladı…

Erkek Adam Discord’da olanlar (içerde değilseniz hemen buradan katılın) zaten konuya fazlasıyla hakimler, ama teorinin sadece teoride kalmaması adına bir kamp başlattık ve hep birlikte 12 haftalık bir maceraya çıktık, buna da #dönüşümkampı adını verdik.

Nedir bu #dönüşümkampı?

Erkek Adam olmak bir zihin yapısıyken bu zihin yapısını aksiyonla birleştirmemek anlamsız. Zihinlerimiz kadar bedenlerimize de önem vermenin ne kadar kritik olduğunu kavrayan bizler, Erkek Adam’da FITNESS üzerine sürekli yazıp çizdik. Şimdi ise aksiyon olarak bu işi hep birlikte, bir kamp haline dönüştürüyoruz ve #dönüşümkampı’na giriyoruz.

Vücudumuzda hem yağ hem kas olarak geri dönüşleri, fit bir vücudu hepimiz istiyoruz. Ama istemek yeterli değil, aksiyona geçiyoruz.

#dönüşümkampı’nda kendimizi 12 haftalık FITNESS kampına sokarken, gelişimimizi Erkek Adam Discord’dan (ve şimdi bu yazı sebebiyle bu yazı altından da) paylaşıyoruz.

Şöyle de güzel bir haberimiz var!

FITNESS’a nereden başlayacağını bilemeyen veya elinde kaliteli bir program olmayan her dostumuz için Erkek Adam Spor Koçumuz Frank Banditi harika bir set de hazırladı. 12 Haftalık Hipertrofi (KAS), Definasyon (Yağ Yakımı), Bölgeseller (Göğüs, Bacak, Sırt, Kol) programları hazırladı!

(#dönüşümkampı’na katılmak için bu programları satın almanız gerekmese de hem kaliteli bir program kullanmak hem de Erkek Adam’a ve yaptıklarımıza destek olmak için aşağıdaki kaliteli programlardan bir tanesini edinin.)

Ya Sonra?

Şimdi elinizde bir programınız oldu (veya zaten kullandığınız bir program vardı). Programı 12 hafta boyunca uygularken aklınıza takıldığınız konuları programı alanlara özel kamp koçluğu kapsamında Frank Banditi’ye Erkek Adam Discord üzerinden #dönüşümkampı kanalları üzerinden iletebilirsiniz. Hem program hem de beslenme hakkında bilgiler alıp ilerlerken süreç içerisinde geçirdiğiniz dönüşümü #dönüşüm-fotoğrafları altında ilgili #dönüşümkampı kanallarından paylaşabilirsiniz.

Böylece 12 haftalık maceramıza hep birlikte başlayacağız, devam edeceğiz ve birbirimizden destek alarak ve destek olarak ilerleyeceğiz.

Her zaman yaptığımız gibi.

EYLEM PLANI
  1.  Şimdi, 12 haftalık bu görevi direkt kabul edin, alttaki programlardan ihtiyacınız olanı edinin (veya kendi programınıza devam edin.)
  2. Başladığınız günü ve diğer günleri de not düşerek (1. gün, 23. gün vs. gibi) yorumlarınızı, sorularınızı, ilerlemenizi ve dönüşümünüzü Erkek Adam Discord #dönüşümkampı veya bu yazı altından paylaşın.
  3. Programları satın alanlara özel, koçumuz Frank Banditi’nin birebir koçluğundan yararlanmak ve aklınıza takılan her türlü soruya cevap bulabilmek için Discord #dönüşümkampı kategorisi üzerinden Frank’i etiketleyip sorularınızı yazın.
  4. Herhangi bir konuda burada olduğumuzu unutmayın.

Görüşürüz!

-PROGRAMLAR-

(Programlara ulaşabilmek için GÖRSEL’e tıklayın.)

Programlar Hakkında,
*Definasyon ile yağ yakımında, Hipertrofi ile kas gelişiminde ilerleyebilirsiniz. Bölgesel programlarını ise, özel olarak ilgili bölgeyi çalışmak isteyen (o bölgede geri kalmış, veya sadece o bölge üzerine yoğunlaşmak isteyen) dostlarımız için hazırladık.

* Programları satın alanlara özel, koçumuz Frank Banditi'nin birebir koçluğundan yararlanmak için Erkek Adam Discord #dönüşümkampı kategorisinden Frank'i etiketleyerek sorularınızı iletebilirsiniz.
2022 ÖZEL – Erkek Adam Sporda – 90 Günlük Evde Spor Programı!
BAHANEYE YER YOK!

Kimi zaman yoğunluktan kimi zaman da kapanma gibi durumlardan spor salonlarına gidecek vakit bulamayabiliyorsun. Ancak bu, spor yapmana engel değil. Bahaneye yer yok!

1. Erkek Adam Sporda – 12 Haftalık Definasyon Programı (YAĞ YAKIMI) + Kamp Koçluğu

YAĞLARINIZA SAVAŞ AÇIN!

Bir türlü bitmeyen verimsiz definasyon dönemleri canınızı artık sıkmasın. Yağlarınıza savaş açıyoruz!

Yağ yakımını etkileyen stresten tutun beslenmeye, uykuya kadar pek çok etken mevcut. Bu programda pek çok yerde göremeyeceğiniz metotlar kullanarak oldukça etkili bir definasyon süreci geçirmenize yardımcı oluyoruz. Bunu yaparken verdiğimiz kilonun yağlardan gitmesine ve kas kütlemizi olabildiğince korumaya çalışıyoruz.

Bu program toplamda 12 hafta sürüyor. Söylenenlere birebir uymaya çalışın, püf noktalar önemlidir; ancak o şekilde maksimum faydayı alabilirsiniz.

Birlikte Erkek Adam Discord #dönüşümkampı’ndayız!

Programı satın alanlara özel, Frank Banditi Kamp Koçluk desteği verecektir, bunun için #dönüşümkampı kanalında @Frank Banditi’yi etiketleyip sorularınızı sorabilirsiniz.

(Ürün satın alınan gün içinde PDF olarak satın aldığınız mailinize gönderilecektir.)

2. Erkek Adam Sporda – 12 Haftalık Hipertrofi Programı (KAS) + Kamp Koçluğu

KASLARINIZA BÜYÜMEYİ EMREDİN! 

Sürekli aynı programı uygulayıp yerinizde saymaktan sıkılmadınız mı? Sizlere hipertrofinin kapılarını aralıyoruz!

Hipertrofi, hacimdeki artışın bir sonucu olarak herhangi bir organın boyutundaki artışı ifade eden tıbbi bir terimdir. Bu kaslar için de geçerlidir. Bu programda neredeyse herkese uyabilecek bir mantıkta ve olabilecek en efektif yollardan birini kullanarak büyümeyi hedefliyoruz. Bunu da 12 haftada yapıyoruz.

Söylenenlere birebir uymaya çalışın, püf noktalar önemlidir; ancak o şekilde maksimum faydayı alabilirsiniz.

3. Erkek Adam Sporda – 12 Haftalık Göğüs Programı (Bölgesel) + Kamp Koçluğu 

GÖĞSÜNÜZÜ ÖNE ÇIKARIN!

Göğüs antrenmanı, kaslarınızı geliştirmek, üst vücudunuza daha etkileyici bir görüntü vermek ve giydiklerinizin altında sank bir zırh varmış gibi görünmesini sağlamak gibi birçok amaca hizmet eder. Hacimli göğüsler etkili bir maskülenite göstergesidir.

Bu programda özel teknikler kullanarak göğsünüzü nasıl bir üst seviyeye taşıyacağınızı öğreteceğim sizlere. Bunu da 12 haftada yapacağız.

Söylenenlere birebir uymaya çalışın, püf noktalar önemlidir.

4. Erkek Adam Sporda – 12 Haftalık Sırt Programı (Bölgesel) + Kamp Koçluğu

KAYA GİBİ BİR SIRT!

Bir erkeği giydiği T-Shirt altında estetik gösteren kas gruplarından belki de en önemlisi sırt kaslarıdır. Üçgen bir vücut istiyorsanız sırtınıza gereken özeni göstermelisiniz.

Bu programda özel teknikler kullanarak sırtınızı nasıl bir üst seviyeye taşıyacağınızı öğreteceğim sizlere. Bunu da 12 haftada yapacağız.

Söylenenlere birebir uymaya çalışın, püf noktalar önemlidir.

Birlikte, Erkek Adam Discord #dönüşümkampı’ndayız!

5. Erkek Adam Sporda – 12 Haftalık Kol Programı (Bölgesel) + Kamp Koçluğu

MUHTEŞEM KOL KASLARINIZI İNŞA EDİN!

Vücudumuzun en çarpıcı ve bütün vücut pozlarımızda önceliğini gördüğümüz kollarımız, her zaman en çekici adalelerimizin başında gelmiştir. “Kolların kaç cm?” sorusu artık “Kaç kg bench press yapıyorsun?” sorusu gibi toplumda bir klasik haline gelmiştir.

Bu programda özel teknikler kullanarak kollarınızı nasıl bir üst seviyeye taşıyacağınızı öğreteceğim sizlere. Bunu da 12 haftada yapacağız.

Söylenenlere birebir uymaya çalışın, püf noktalar önemlidir. Egzersizlerin tamamında kollarınızın hep kasılı olduğuna emin olun, gerilimi asla kaybetmeyin, yoksa bir verim alamazsınız.

6. Erkek Adam Sporda – 12 Haftalık Bacak Programı (Bölgesel) + Kamp Koçluğu

SAĞLAM BACAKLAR!

Spor salonlarında baktığınızda pek çok kişi bacak kaslarına gereken önemi vermez. Bunun sebebi sağlam bacakların sağlam kollar kadar prim yapmadığının düşünülmesi ve bacakları bir pantolon ile saklayabilecek olmanızdır. Ancak estetik bir vücut istiyorsak vücudumuzdaki en büyük kas grubu olan bacak kaslarına gereken özeni göstermeliyiz. Sağlam bacaklar size pek çok avantaj sağlayacak.

Bu programda özel teknikler kullanarak bacaklarınızı nasıl bir üst seviyeye taşıyacağınızı öğreteceğim sizlere. Bunu da 12 haftada yapacağız.

Söylenenlere birebir uymaya çalışın, püf noktalar önemlidir.

+: Erkek Adam Sporda – 12 Haftalık Definasyon + Hipertrofi Programı (İndirimli) 

12 Haftalık Definasyon ve Hipertrofi programlarının ikisine indirimli olarak buradan ulaşabilirsiniz, birbirinini tamamlayan bu ikiliyi kaçırmayın!

+ Erkek Adam Sporda – 12 Haftalık Göğüs, Sırt, Kol, Bacak Programları (İndirimli)

12 Haftalık Göğüs, Sırt, Kol, Bacak Programları’na indirimli olarak erişebilirsiniz. Birbirini tamamlayan BÖLGESELLER setini kaçırmayın derim.

+ Erkek Adam Sporda – 12 Haftalık Hipertrofi + Bölgeseller Programları (İndirimli)

12 Haftalık Hipertrofi ve Bölgeseller Programları’na İNDİRİMLİ olarak erişebilirsiniz. Birbirini tamamlayan bu seti kaçırmayın derim.

+ Erkek Adam Sporda – 12 Haftalık Definasyon + Bölgeseller Programları (İndirimli)

12 Haftalık Definasyon ve Bölgeseller Programları’na İNDİRİMLİ olarak erişebilirsiniz. Birbirini tamamlayan bu seti kaçırmayın derim.

+ Erkek Adam Sporda – 12 Haftalık Tüm Programlar! (İNDİRİMLİ)

Tüm programlara İNDİRİMLİ erişin!

Zayıflığı güç olarak tanımlamak

Amerikalı altın madalyalı sporcu Simone Biles, müsabakada bir hareketi yanlış yaptıktan sonra hemen toparlanıp elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışmak yerine, oracıkta havlu attı ve takımı da Rusya’ya yenildi. Önce sağlık sorunu dediler ama sonra kendisi çıkıp “ruhsal problemlerin var, sadece yapasım gelmedi” gibi bir şeyler zırvaladı ve şunları ekledi:

“Kendime eskisi kadar güvenmiyorum. Belki de yaşlanma. Bazı günler herkes hakkınızda tweet atıyor ve dünyanın tüm ağırlığı üstünüze çöküyor. Biz sadece sporcu değil insanız ve bazen geri adım atmanız gerekir.”

Olimpiyatlara çıkan elit bir sporcu olarak profesyonel olarak işin, baskı altında en iyi performansı göstermek, sonuna kadar mücadele etmek ama sen sosyal medyadaki 99%u saçma sapan insanların tweetleri ile sarsılabiliyorsun? Bravo. Biles sanki birden bire altın madalya kazanmaktan sıkılmış da sosyal medyada sempati toplayıp dopamin kazanmaya çalışıyor gibi.

Bu olayın hemen ardından medya ve sosyal medya, Biles’a destek mesajları ile doldu. Aman çok üstüne gitmeyin gibi hadi bir dereceye kadar anlaşılır mesajlar tamam da, bu yaptığını “cesaret” olarak kutlayan mesajlar dolmaya başladı. İçinden gelmediği için takım arkadaşlarını yarı yolda bırakıp Rus ekibin altına atmak cesur ve saygı duyulası bir hareketmiş. İlham verici bir hareketmiş!

Arkadaşlarını yarı yolda bırakıp sonra içimden gelmedi tadında açıklamalar yapmaya cesaret denmez, korkaklık denir. Bu insanların profesyonel olarak eğitimini aldıkları ve sorumlulukları olan tek şey orada baskı altında bile olsa eğilip bükülmeden mücadele etmek ve onu yapamadıklarında ise cesur ve ilham verici oluyorlar!

Yeni dünyanın yeni normallerinden biri de sanırım pes etmeyi cesaret olarak tanımlamak. Kişisel sorumluluğu, “ama duygular” duyarı ile reddetmek.

Öyle bir sosyal mühendislik çağında yaşıyoruz ki, her şey tersi ile tanımlanmaya başladı. Korkaklık cesaret, duygusal zayıflık güç, fikirler gerçek, gerçekler nefret, gericilik ilericilik, erkekler kadın, kadınlar erkek, vs. En ufak zorluk gördüğümüzde etrafa duygusal zayıflık kusmak cesaret olarak tanımlanıyor. Zorluk karşısında duygusal gücünü ve soğukkanlılığını korumak ise biliyorsunuz muhtemelen toksik maskülenite 🙂

Cesaret, zorluk karşısında, baskı karşısında pes etmeyi reddetmektir. Bir kere yanlış yaptın diye ağlayarak havlu atmak cesaret değildir. Hayat zor, hayat mücadele gerektiriyor ve kolay değil. İnsanları hayata hazırlamanın yolu onlara gerçekten cesur olmaları konusunda yol göstermek, zayıflığı cesaret ve ilham verici bir şey olarak satmak değil.

Ruhsal bozuklukların olmadığını iddia etmiyorum. Sorun birçok insanın ruhsal bozukluğu, kendi zayıf hayatta kalma mekanizmalarına, dürtülerini kontrol edecek güçte olmamalarına kılıf olarak kullanmaya başlamaları. Daha doğrusu bu konularda güçlenmek yerine, ruhsal bir problemim var diye herhangi bir klinik tanı almadan havlu atmaları. Ama asıl sorun, bunun teşvik edilmesi.

 

 

Biten ilişkinin ardından

İlişkiler başlarlar, bir süre devam ederler ve biterler. Günümüzde popüler kültür beyin yıkamasıyla neredeyse kutsal bir şeymiş gibi algılansalar da, ilişkiler insan hayatında belli dönemlerdir. Abartılacak, takılı kalınacak, takıntı yapılacak şeyler değillerdir.

İlişkiler bittiklerinde, özellikle terk edilen taraftan şuna benzer şeyleri çok duyuyorum:

Ama yaşanmış çok şey var. O kadar emek boşa mı gidecek?

Çok emek verdim hocam, hepsi boşa mı gitsin?

Ne kadar saçma laflar bunlar. Tamam ilişki bitimleri acıdır ve o acıyla insanlar fazlaca duygusallaşıp böyle şeyler söyleyebiliyorlar. Fakat biraz düşünelim. O kadar emek boşa gitti diye düşünüyorsanız, o kadar emek harcayıp ilişki boyunca pek bir şey almamış olmanız lazım. Emeklerinizin karşılığını ilişki süresince almadıysanız o ilişkinin bitmesi zaten sizin için hayırlı bir şey.

Ya da karşılığını aldığınızdan çok daha fazla emek harcadıysanız, o ekstra emeği neden harcadınız sanıyorsunuz? Çok iyi ve ulvi bir şahıs olduğunuzdan mı? Hayır. Çok büyük ihtimalle, korkunuzdan, o emeği harcamazsam kaybederim diye korktuğunuzdan. Bir ilişki için aldığınızdan bir miktar fazlasını vermek hiç de kötü bir şey değil ama aldığınızdan çok daha fazlasını vermek genellikle şunlardan biri ve çoğu durumda birçoğu nedeniyledir:

  • sizin o ilişki için kendinizi yeterli görememeniz ve varlığınızın pek bir anlam ifade etmediğine inanmanız
  • karşınızdakini hayatınızın aşkı, size yazılmış ruh ikizi sanmanız
  • sizin kendinizi yarım olmanız tam olmak için başka birine ihtiyaç duymanız. İyi bir ilişki, yarım iki insanın birbirini tamamlaması ile olmaz, tam iki insanın tamlıklarını paylaşmaları ile olur. Sevgiliniz hayatınızın bir döneminde sizin yoldaşınızdır. Sevgilinizi hayatınızın merkezi yaparsanız, onun hayatınızdan çıkma ihtimalini arttırırsınız. Kimse kendisine muhtaç, kendisi olmadan yaşayamayacak biri ile beraber olmak istemez. Yanında beraber yürüyebileceği birini ister, duygusal olarak birbirlerine destek olabilirler elbet ama duygusal olarak sırtında taşımak zorunda olduğu birini kimse istemez.
  • Günümüzde ilişkiler, sevgililik aşırı abartılıyor. Popüler kültür, sevgilisi olmayan insanı yarım bir insan olarak tanıtıyor. İnsanlar yalnız başlarına da mutlu olamayacaklarına inanıp, mutlaka birini bulmak zorunda hissediyorlar. Ya da buldukları insanı kaybedemeyeceklerine inandırılıyorlar.

Yanlış anlamayın. Ne mutlu uzun süre beraber olan ve hatta beraber yaşlanan insanlara. Ama ergenliğinizdeki ya da 20lerinizdeki sevgilinizle 30larınızda evli ve çocuklu olmanız norm değil istisna! Hayatınıza birden fazla sevgili girecek ve bu da kötü bir şey değil.

O nedenle, ilişkiye yatırım yapıyorsanız, karşılığını alın. Karşılığını yeterince alamadığınız ilişkileri siz bitirin. Eğer karşılığını aldıysanız, ilişki bittiğinde ama onca emeğim diye ağlamayın. Hayatınızın güzel bir dönemiydi ve bitti.

Uzun süredir ilişki danışmanlığı yapıyorum. İlişki bitimlerinde konuştuğum ve terk edilen insanların çoğu, benimle ilk konuştuklarında sanki bir daha hiç mutlu olamayacaklar gibi hissediyorlar. Gerçi çoğu zaten biten ilişkide de mutlu değil ve temel dertleri birini bulamam korkusu ama o yan konu. Bu insanların daha sonra konuştuklarımın çoğu, o “asla unutamam” dedikleri ilişkiyi geride bırakıp kendi hayatlarına devam ediyorlar. Çoğu, ne kadar abartmışım, unutamam diyordum, düşünmeden bir saniye duramıyordum şimdi aklıma gelmiyor bile diyorlar.

İlişki yatırımı diye bir şey yoktur arkadaşlar. Ya da daha doğrusu vardır ama tek ve en önemli şey değildir. Bir insanın size olan duygusal ve cinsel çekimi en önemli şeydir. İlişkiler konusunda dün dündür, bugün bugün. Yıllarca ilişki için verdiğiniz çaba, ancak karşınızdakinin gözünde ancak sizi sevdiği sürece değerlidir. İlgi, sevgi biterse o yatırımın değeri vardır ama ilişkiyi devam ettirmek için bir değeri yoktur.

3 ay önce aşkımdan ölüyordu ama?

Burada anahtar kelime 3 ay önce. İlişkinizden 3 ay önce de varlığından haberi yoktu. İnsanların birbirine olan duygusal ve cinsel çekimleri sabit değil ki? 3 ay önce seni seviyor diye sonsuza kadar seni sevecek diyen kim? Masallar mı?

Dedelerimizin birbirlerine bu tür saplantılı ve statik aşkın insan hayatını nasıl da mahvedebileceğini göstermek için anlattıkları masallar, 300 yıl önce başlayan romantizm akımında ulvi aşk hikayeleri diye pazarlanıyorlar.

Leyla ile Mecnun’u düşünün. Leyla’nın ismi Leyla da, Kays’a neden mecnun yani cin tarafından ele geçirilmiş anlamında “sahipli” diyorlar! Sheakespeare’ın 13 yaşında iki çocuğun birbirlerine saplantılı aşk ile takılmaları ve 5 – 10 gün içinde intihar edip ölmeleri ile sonuçlanan Romeo ve Juliet hikayesi bir uyarıdır, sıcacık bir aşk hikayesi değil! Aşk başlar ve koşullar devam edemezse biter. Siz yolunuza gidersiniz. Eğer yolunuza gidemez saplanır kalırsanız, Mecnun olursunuz, Romeo gibi mahvolursunuz. Hikayelerin ana fikri bu. Öyle saçma sapan bir romantizm çağında yaşıyoruz ki, bunlar ulvi aşk hikayeleri diye algılanıyor. İnsanlar keşke böyle aşık olsam diye hayıflanabiliyor! İnanılır gibi değil. Keşke böyle ruh hastası olsam da hayatım kararsa diye hayıflanmak için gerekli beyin yıkamayı düşünün.

İlişkileri yaşayın, keyfine varın, hayatınızın mutlu bir dönemi olsunlar ama o ilişkiler olmadan yaşayamayacak kadar zayıf olduğunuzu sanmayın. Değilsiniz. İnsan çok daha güçlü bir yaratık. Yeni limanlara yelken açabilecek kadar güçlü ve dinamik bir yaratık. Bu gücün farkında değilseniz, tebrikler. Beyniniz romantizmin beyin yıkaması ile çok güzel yıkanmış demek. Bu ayrılığı bu masallardan kurtulmak için bir fırsat olarak kullanın. Bu masallar olmadan çok daha mutlu ve çok daha gerçek sevgiye sahip olacaksınız.

Erkek Adam Türkçe Podcast – Gurkanzone ile E-Ticaret ve Dijitial Pazarlama üzerine

Bu podcastta Freddie, @Gurkanzone ile E-Ticaret ve Dijitial Pazarlama üzerine konuşuyor.

Yayınları sitemizin Odysee kanalından ya da  spotify kanalından da izleyebilirsiniz.

Freddie’nin Twitch adresi : https://twitch.tv/freddmercurian

Youtube yayını aşağıda. Bu yayını beğenerek ve youtube kanalına üye olarak yayınların daha fazla kişiye ulaşmasını sağlayabilirsiniz. İyi izlemeler.

Kızlara nasıl yürünür (ya da yürünmez)?

Kadınlar konusunda başarısız karakterlerin gelmiş geçmiş en sevimlisi, her erkeğin mutlaka bilmesi gereken sock gap(*),  nudity buffer (**) gibi kavramların yaratıcısı Jeff Murdock (Coupling), barda kızlara nasıl yürünmez dersi veriyor. Gerçi şansına bu sefer başarılı oluyor 🙂

“Shadine” Jeff 🙂

Bunu gördükçe aklıma kıza yürümeden önce “Boğaz ne güzel değil mi?” demeyi kurgulayan ama yürüyünce “aa bak gemi” diyen şaşkın bir arkadaşım gelir. Adam bunu yanımda yaptı düşünsenize arkadaşınız kıza dönüp “aa bak gemi diyor” 😮

Kız “hı hı” diye uzaklaştıktan sonra “oğlum o kız aa bak gemi demek için bir 15 yaş büyük değil mi napıyorsun? Atta gidelim de bari” diye şaşkın şaşkın sorduğumda, “abi ya ben bak boğaz ne güzel değil mi? diyecektim heyecandan ağzımdan öyle çıktı” demişti 😀

(*) çorap aralığı : “(Cinsel birleşme öncesi) çorabını tam olarak ne zaman çıkarıyorsun? Benim tavsiyem ayakkabılarını çıkardıktan hemen sonra ve pantolonunu çıkarmadan önce çıkarman. Bu, çorap aralığıdır ve bu aralığı kaçırırsan birden bire çorapları ayaklarında ve çıplak bir adam olursun. Kendisine saygısı olan hiçbir kadın, çorapları ayaklarında olan çıplak bir erkeğin kendisi ile seks yapmasına izin vermez.”

(**) çıplaklık penceresi: erkekler bir kadını gördükleri andan itibaren gözleriyle soymaya başlamaktadırlar. bu işlemin sona ermesi ise 5 dakika sürmektedir (çünkü gögüs uçlarının analizi incelikli bir iştir ve zaman alır). Bu zaman zarfı içerisinde ideal olan gidip kızla konuşmaktır. Bu süre aşıldığı takdirde kadın erkek karşısında çıplak olacağından erkeğin heyecanlanmadan ve serinkanlı bir şekilde oyununu oynaması mümkün olmamaktadır.

Sor sor ki öğrenesin #5

Mahmut Abiye bu yazı altında istediğinizi sorabilirsiniz. Istediğinizi derken Dolar ne olur, Fenerin dertleri nasıl çözülür gibi sorular sormayın tabii. Kişisel sorular da sormayın. Site teması ile ilgili sorular sorun.

Sadece bir iki paragraflık ve pratik sorulara bakacağım. Yani destan yazmayın ya da “abi her şeyi yapıyorum yine de olmuyor sence neden?” gibi cevabı “ben nereden bileyim?” olan düşük çözünürlüklü sorular da sormayın.

Soruları 300 kelime altında tutarsanız, cevaplanma ihtimalini arttırırsınız. Bir de soruların yayınlanması ve cevaplanması zaman alabilir. Sabırlı olmak lazım. Çok soru geliyor, hepsine bakıp yerinde olan her soruya cevap vereceğim ama cevap zaman alabilir.

Ve son olarak bana Skype‘tan ulaşma imkanınız da mevcut.