Porno : Maskülinitenizi öldüren bir zehir

Bugün Family Alpha Hunter Drew, Stephen C. Storey’in bir tweetini paylaşmış :

Yani diyor ki :

“Benim gibi birçok erkek 10 – 12 yaşından beridir porno izleyip mastürbasyon yapıyor. İlk porno izlediğimde 5 yaşında idim. Benden daha büyük olan kuzenimle idim ve izlediğim şeyi hala çok net hatırlıyorum. Bu olay hiç yaşanmamalıydı.”

Storey’in burada bahsettiği çok yeni bir olay. 35 yaş üstü erkekler için mesela, bu pek söz konusu değildi. Bizim ulaşabildiğimiz tek materyal, içinde çıplak kadınların poz verdiği dergilerdi. Her ne kadar 90ların başında Star TV gibi yerlerde Playboy Late Night Show’lar başlasa da, evde tek televizyon olduğundan çoğu erkek bunları izleyemezdi.

Bugünkü çocuklar gibi güzel kadınları başka erkekler tarafından ağır sikilişini izleyip mastürbasyon yapılmazdı. Mastürbasyon, kendini o kadını sikerken kafanda canlandırarak yapılırdı. Bence aradaki fark çok büyük.

Hunter Drew bunu kendi tweetinde çok güzel yakalamış :

Hunter Drew diyor ki :

“Porno, maskülinitenin geliştirilmesi ve muhafaza edilmesi açısından zehirli bir şey.

Bu kelimenin tam anlamı ile boynuzlanmak.

Beynini, senin çekici bulduğun bir kadını başka bir erkeğin sikmesini izlemekten zevk almaya programlıyorsun.”

Porno’nun, özellikle de bugünkü hızlı internet üzerinden akan pornonun en bilinen zararı, beyni sürekli olarak değişik kadınları izleyerek boşalmaya iterek, zamanla beynin sadece kadınların sürekli değişmesi ile zevk almaya alıştırılması. Bu durumda gerçek seksten zevk alamaz duruma gelinebiliyor ve genç yaşta iktidarsızlığın artmasının en büyük sebeplerinden biri de muhtemelen budur.

Porno'ya hayır
Porno’ya hayır

Ama yukarıda bahsettiğim zararını da es geçmemek lazım. Bugünün 35 yaş üstü erkekleri mastürbasyon yapmıyor değillerdi. Ama elde bir dergide ya da kafada bir canlandırmada olan kadını düşünerek, o kadını siktiğini düşünerek mastürbasyon yapılırdı. Şahsen 20 yaşıma kadar izlediğim ve başkasının bir kadını siktiği videoları tek tek sayarım zira o kadar azdır. Ama bugünkü gençlere ekrandan çıplak ve güzel kadın yağmakla kalmıyor, aslında düşünürsen absürt gelecek bir şekilde başkasının / başkalarının bu kadınları sikmesini izleyerek mastürbasyon yapıyorlar. Bu açıdan bakınca bundan beta tek şey herhalde gerçekten beğendiğin kızı birinin yatakta yediğini izlerken, yatak kenarında mastürbasyon yapmaktır.

Pornoyu bu açıdan düşünün ve izlemenin sizi ne kadar aşağıladığının farkına varın. Porno filmindeki olay olurken kendinizi köşedeki sandalyede mastürbasyon yapan ezik olarak kafanızda canlandırın. Pornoyu hayatınızdan 100% atın. Burada yorumlarda tartıştık, biz mastürbasyona karşı o kadar sıkı değiliz ama porno hayatınızdan bir daha geri gelmemek üzere çıkmalı.

Ayrıca Pornoyu bırakmanın çok kolay yolu kitabına da bakabilirsiniz.

Saha raporu – Mcdonalds yürüyüşü

Beta vücut dili – Buluşma / yürüme esnasında en çok sergilenen beta sinyalleri yazısını okurken geçmişte ki tecrübeleri aklına gelip “hay aq daha geçen yaptım aynısını” diyen kardeşlerim nerdesiniz bakiyim 😀

Göğüs ileri, omuzlar geri, eller cepte değil dışarıda ve yavaş bir duruş-yürüyüş önemli.

Bunu geçenlerde Taksim’de test ettim. Atatürk Kütüphanesi var bilirsiniz, oraya ders çalışmaya gidecektim de, önce şöyle bi turliyim dedim İstiklâl Caddesinde.

İlk başta hafif kambur, eller cepte ve hızlı bir şekilde yürüdüm.

Yolda bana bakan kız: 0

Dönüşte ise dik, göğüs ileri, yavaş ve kendinden emin adımlar ile ilerledim. Yüzümde ki ifadenin az önce piyangodan 50 milyon lira tutturmuş gibi olmasına dikkat ettim. Gözler ağlamış gibi kapalı değildi, içinden heyecan-macera-hayat fışkırıyor gibi açıktı dudaklarımda tatlı bir tebessüm vardı. Sempatik bir yüz ifadesi kısaca. Çevreyi ve insanları gülümseyerek süzen,yürürken bile hayattan keyif alan bir insan gibi ilerledim ağır ağır.

Hem fiziksel olarak hem de mental olarak dışarı olumlu sinyaller vermeye çalışıyordum diyeyim. Mekanın sahibiyim edasıyla ilerliyordum.

Etrafı biraz süzünce şunu fark ettim. Hangi kız buraya yeni gelmiş, kim takılmak için gelmiş, kimin işi var, kime yürünür kime yürünmez inanın anlıyosunuz biraz gözlem ile.

Takılmak için gelen ve “bundan iş çıkar” tespitini yaptığım kızların hepsinin gözünün içine baktım, neredeyse tamamıyla kesiştim diyebilirim. Yanımdan geçerken bana şöyle bi bakıp devam eden çok kız yakaladım.

Burgerking önünden geçerken 3’lü kız grubu beni durdurdu:

– Pardoon. Ya Mcdonalds’a daha çok var mı yoksa buraya gireceğiz de?

Kızın boyu kısaydı ve biliyosunuz ses çok. Burda bi hata yapıp konuşmanın ortasında ona doğru eğildim. Eksi puan, beta hareketi. Düz durup üstten bakmam ve kızın sesini bana duyurmak için çaba göstermesi gerekiyordu. Ancak refleks gibi yaptım o an düşünemedim. Fakat yaptıktan hemen sonra cidden aklıma geldi doğruldum tekrar. Nasıl kazıdıysam beyine. Daha önce de çok yapıyordum çünkü.

Tabiki de muhabbeti bitirmeyecektim. Çünküüü adres bahane daygame şahane. Kız mıymıy ederken arkasında duran iki kızı da şöyle bi kestim, daha güzellerdi.

İlk amaç tabiki de ilişkiyi soru-cevap aşamasından diyalog-muhabbete dönüştürmek. Sorduğu konudan yürümek iyi bir başlangıç.

+ Imm.. Bence yürümeye değer kızlar, geçen yedim burda inanın hiç güzel yapmıyorlar. Bayat ekmeği dişimi kırıyordu az daha 😀 (Gülümseyerek)

– :O Hadi yaa

+ Kesinlikle! (Yavasca ve Tebessüm ile) (Bunu derken sesimi daha kalınlaştırdım ve kafamı yukarı-aşağı yaptım hıhı dercesine. İnanın etkisi 2 kat artıyor söylediğiniz cümlenin vurgulu ses tonu ve beden dili ile desteklenince, şüphe etmiyorlar.)

(Devam ediyorum)

+ Hadi ilerleyelim.

Bunu sadece kıza desem dönüp arkadaşlarına bakıp gözleriyle “napalım,yiyelim mi burda yüruyelim mi? Gibi sorular soracaktı. Grupla konuşurken iletişimi hepsiyle sağlamaya çalışın en azından konuşurken hepsine bi bakın.

Ayrıca söylerken, kafamla yolu işaret edip bir adım attım.

Burada yaptığım hareket önemli. Sorumluluğu kızların üstünden alıyorum. “İlerleyelim isterseniz?” , “Kararınız ne? Götürebilirim.” Gibi onay bekleyen beta soruları sormak yok.

Bu tarz onay soruları sorarsanız cevapları evete meyilli olsa bile hayır derler genellikle. Kızlar sorumluluk almaktan nefret ederler. Kararı verin ve harekete geçin. Evet derken her kız “of acaba kaşar mi oldum, çok mu basit kızım” tribine girer ayrıca az çok. Bunu onlara yaşatmayın.

Harekete geçiyorum ve onlarıda geçiriyorum, birden yürürken buluyorlar kendini.

Burda kızların bana katılmasının sırrı şu aslında. Hatta bütün daygamelerin sırrı şudur: OLUMLU CEVAP ALACAĞINIZDAN %100 Eminmiş özgüveni ile davranın. Ufacık bi terettüd bile yasarsaniz inanın bana sesiniz kırılıyor, hemen yansıyor dışarı.

Bu düşünce yapısı ile söylediğinizde özgüvenli ve sanki önceden bunu hangi kıza demişseniz hepsi sizinle gelmiş, sıfır reddedilen; dolayısıyla değerli birer erkek gibi yansıtıyorsunuz kendinizi. Kötü tecrübeleri hiç olmayan, özgüvenini kiracak hiçbir olay yaşamamış bir erkek gibi. Kızların özünde istediği adam bu aslında.

Yorum yine uzun oldu özetliyorum. daha sonra yürümeye başladık. Önce burger king hakkında bahsedilen kötü şeylerden falan konuştuk (3 günlük yağlar kullaniliyo bilmem ne). Her lafimin sonuna 1-2 espri ekledim diyebilirim. Daha sonra güzel olan her şeyin zararlı olması falan derken kişisel muhabbete girdim yeni mi geliyosunuz vesaire. Bana sordukları kişisel sorulara hiçbir doğru cevap vermedim. “Benim mekan burası, part time pezevenklik yapıyorum travestilere illa ki görmüşsünüzdür. Harun abilere talep çok.” Bunları söylerken suratım gayet ciddi fakat konuşma şeklim Cem Yılmaz gibi. Yeni tanıştığın birine bu tarz seksist bi olaydan yaklaşmak ve komik bi şekilde muhabbeti devam ettirmek kızlara sizi sanki 10 yıldır tanıyormuş gibi hissettirir. Utansalarda yüzlerindeki gülümsemeleri tutamıyorlardı trolar hakkında benden bilgi alırken :D.

Olayın özü şu beyler kendiniz hakkında bilgi vermeyin, gelen her soruyu eğlenceli bir muhabbete açılacak KAPI olarak DEĞERLENDİRİN. Her türlü muhabbet açılabilir ancak önemli olan meriçlerin yapmaya götünün yemeyeceği biraz cesur sohbetler.

Kızlar alışveriş için gelmişlerdi ve yemek yiyip döneceklermişmiş.. Mcdonalds önüne geldiğimizde gözlerinde hüzün vardı. “Çok eğlenceliydin ya keşke mcdonalds daha uzak olsaydı, bitiyor mu şimdi” sinyalleri aldım ben. Kasadaki elemanı gösterip bakın bu bizim Süleyman abi, gece sultana dönüşüyor gizli travesti o dikkat edin konuşurken ses tonundan anlarsınız zaten tanıyorum onu falan sallıyorum ölümüne. Ee numara almadan bırakmak olur mu?Olmaz.

Numclose ardından 5 dakika sonra telefona gelen mesaj:

“Ya Allah belanı vermesin Neym. Adama sipariş verirken gülme tuttu üçümüzü rezil olduk travesti olduğu aklımıza geliyo falan 😂😂😂😂”

Cevap: “Selamımı söyleseydiniz patatesleri bedavaya büyük boy yapardı kızım… Şaka maka şaşırıp Sultan Abla demediniz umarım adama 😂”

Hahahah falan diye devam ediyor gerisi. Bu saha raporundan öğreneceğiniz şeyler, benim bahsettiğim vücut dili ile yürüyün ve dediğim şekilde düşünün, (örn:milyoner gibi) bunlar inanın yüzünüze yansıyor. Mekanın sahibiyim sinyali veriyorsunuz ve gördüğünüz gibi size rahatça güvenip bir şeyler bildiğinizi düşünerek sorular geliyor. Hızlı-Kambur yürüyüş tamamen elenme sebebi. Ve Muhabbetiniz eğlenceli olsun. Kendiniz hakkında bilgi vermek yerine gelen soruya sallayın bir şeyler. “Aslinda Mcdonalds’da çalışıyorum ben aslında burger daha güzel ama ben daha çok kazaniyim diye buraya getirdim sizi.” Mesela bir örnek. Bunu söylerken kizlarin %100 tebessüm edeceğini düşünerek ve o özgüven ile söyleyin. Karşılığını alıyorsunuz. Olay ne dediginizden çok korkmadan istediğinizi söyleyebilmeniz. Ve ciddi sıkıcı muhabbetlerden uzak durmanız. Siz eğlenin, kızlar dahil olsunlar. Olmayan NEXT. Eğlendirmeye de çalışmayın.

Konuk Yazar : Neym

Beta vücut dili – Buluşma / yürüme esnasında en çok sergilenen beta sinyalleri 2

Daha önceki Beta vücut dili – Buluşma / yürüme esnasında en çok sergilenen beta sinyalleri yazısına, burada fotoğrafla anlatması zor ama çokça yapılan beta vücut dili problemlerini ekleyelim. Bu arada, bazı okur yorumlarına da değinelim ve cevap verelim.

Bazı okurlar, güzel eklemeler yapmışlar. Playboyokulu, hızlı ( = tedirgin) davranışlarla ilgili şu yorumu yapmış :

Bir de arkadaşlar hareketlerinizi mümkün olduğunca yavaşlatın. Ben ilk bu işlere başladığımda kendimi videoya çekmiştim ve hareketlerimin çok hızlı olduğunu gördüm. Etrafa hızlı bakıyorum, gözlerim fıldır fıldır dönüyor. Ve bu hızlı hareketler heyecanlı, gergin, panik imajı veriyor. Light erkek Selamiyi düşünün 🙂 Ben de hareketlerimi yavaşlattım, zamanla yavaş hareketlerime alıştım.
Başınızı sağa doğru çevirmeden önce bir düşünün ve yavaşça çevirin. Daha şık görüneceğinden emin olabilirsiniz. Jest ve mimikleriniz de yavaşlamalı. Hızlı hareketler = panik. Yavaş hareketler = rahatlık, unutmayın.

Hafiften tembel gözükmenin kimseye zararı olmaz abartmamak kaydiyla. Birisi size bir şey dedi ve siz onu anlamadınız mı? Bir dahaki sefere aniden kafanızı o kişiye çevirip “efendim anlamadım bir daha söyler misin?” demek yerine; biraz bekleyin, sonra yavaşça o kişiye kafanızı çevirip “hıı?” deyin. O kişinin ne dediğini öğrenmek için acele etmenize gerek yok. Dünyanın en önemli bilgisini size vereceklermiş gibi davranmayın.

Neym şöyle yazmış :

Göğüs ileri, omuzlar geri, eller cepte değil dışarıda ve yavaş bir duruş-yürüyüş önemli.

benim bahsettiğim vücut dili ile yürüyün ve dediğim şekilde düşünün, (örn:milyoner gibi) bunlar inanın yüzünüze yansıyor. Mekanın sahibiyim sinyali veriyorsunuz ve gördüğünüz gibi size rahatça güvenip bir şeyler bildiğinizi düşünerek sorular geliyor. Hızlı-Kambur yürüyüş tamamen elenme sebebi.

Yin, Daily Mail yazısının absürtlüğünü yakalamış :

Şu dailymail’deki orijinal metni okuyan bir beta, kızı böyle etkileyeceğini umarak tam olarak oradaki “ilgiyi belli eden” duruşları sergilemesi gerektiğini düşünecektir. Yazı kadınlara hitaben yazılmış, erkeğin size ilgisinin olduğunu nasıl anlarsınız diyor, kadınların erkekte çekici bulduğu beden dili nedir bunu söylemiyor. İlgiyi belli eden beden dili diye resmettikleri tablonun muhtaçlık dili olduğunu söylemiyor.

BenLark şunları eklemiş :

1) Kendi yaptığın espriye gülmek
2)Gülerken yada başka şekilde ağzını elinle kapatmak
3)Çok göz temasına girmek
4)Göz temasındayken gereksiz yere sırıtmak
5)Buluşma esnasında yada sonrasında kızla TOKALAŞMAK
6)Sinemadasınız diyelim kızı öpmeye çalışıyorsun yada buna benzer şeyler falan,
Kıza doğru EĞİLMEYİN ASLA
O başını yaslayabilir omzunuza yada göğsünüze ama siz dik durun ve yönünüz ileri baksın
7)Kızla yürürken onun sizden daha hızlı ve ilerden yürümesine müsaade etmeyin .Bu aslında bir shit test
Bu olayla karşılaştığım 2 kıza da
“işin var galiba koş istersen “ demiştim ve koluma girip usulca yanıma gelmişlerdi.Bir adım ötemden gitmediler daha sonra

Beta erkek hareketleri şunları da içerir :

durmadan kımıldamak

ağırlığını bir ayaktan diğerine verip durmak

kambur durmak

kolları kavuşturmak

ellerle oynamak (ovuşturmak gibi)

Beta vücut dili – Buluşma / yürüme esnasında en çok sergilenen beta sinyalleri

Kızla konuşurken kıza doğru eğilmek oldukça bağıran bir beta hareketidir. Aşağıdaki eleman gibi. Bu bariz ilgi gösterir ki özellikle daha yeni karşılaştığınız bir kadına yapmanız, sizin muhtaç / aç olduğunuzu, yokluk zihniyeti ile kıvrandığınızı sinyaller. Aşağıdaki elemanın ellerinin beline doğru cebinde olması da, duygusal olarak stres altında olduğunu ve ezik hissettiğini sinyaller. Ya da en azından kendine güvensizlik hissettiğini.

Aşağıdaki iki duruş daha iyi. Maskülin ve kadına hiçbir şekilde ilgi sinyali vermiyor. Bu bir vücut dili nötrlüğü başlarda oldukça iyidir.

Kızla buluştuğunuzda en iyi oturma pozisyonu, yan yanadır. Zira bu pozisyondan kıza yakınlaşma, kino, vs. daha kolaydır. Kızla yan yana oturabilmeniz için daha önceden, yan yana oturmaya mecbur kalacağınız mekanlar belirleyip bunlarda buluşma ayarlamanız gerekli.

Ama bu şekilde otururken erkeklerin yaptığı en büyük hata, “öyle güzelsin ki senin için böbreğimi veririm” oturuşudur. Aşağıdaki oturuş.

Kadının vücudu erkekten uzağa dönük ama erkeğin tüm vücudu tamamen kadına dönmüş vaziyette. Burada erkek vücut diliyle aşırı bir ilgi sinyali veriyor. Ama kadının vücut dili ise adama ısınmadığını gösteriyor (adamın bu ilgisi ile de muhtemelen hiç ısınamayacak). Burada erkeğin ağzından çıkan ne olursa olsun hatuna verdiği mesaj şudur : “aman Allah’ım. O kadar güzelsin ki. Seninle birgün geçirmek için böbreğimi verirdim.”

Barlarda yapılan önemli beta vücut dili hatalarından biri de yürür yürümez tüm vücudunu kıza dönmektir. Bunun kıza sinyallediği, sen hiçbir çaba göstermesen de benim tüm ilgim sendedir. Bu gibi sinyaller ise, erkeğin kadınlar konusunda pek opsiyonu olmayan bir beta olduğunu sinyaller.

Bu duruş yerine, ilk yürümede aşağıdaki duruşu tutturmak daha avantajlıdır. Eğer kadın ilgiye pozitif tepki verirse yavaş yavaş ona doğru dönülebilir.

Bar demişken, içkili mekanlarda yapılan bir diğer beta hatası da içki bardağını havada, göğüs hizasına gelecek şekilde tutmasıdır. Erkeğin dik ve omuzlar geride durması, göğsünü ileri atması, onun duygusal olarak meydan okuması ve kolay kolay hiçbir şeyden etkilenmem manifestosudur. Aşağıdaki eleman gibi göğüsü kısmen ya da ortasından kapatan içki bardağı, erkeğin savunma pozisyonunda ve duygusal olarak zayıf olduğunu sinyaller.

Yukarıdaki fotodaki ölümcül hatalardan biri de pipet. Erkek adam pipetten içmez. Bunu sadece barlarda değil, her yerde hatırlayın. Pipet yok. Nokta.

Diğer yaygın beta erkek vücut dili hareketi de, nedensizce yüzünü veya boynunu ellemektir. Aşağıdaki iki fotoğrafta olduğu gibi. Bu tür hareketler, erkeğin kendisine güvensizliğinin, vücudu tarafından dışarı sinyallenmesidirler. Yüzünüzü ve boynunuzu kaşımak da dokunmakla aynı anlamdadır.

El ile ağız kapamak, klasik olarak kişinin dediği şeyin yalan olabileceğini sinyaller ama kadın – erkek ilişkilerinde, erkeğin kendine güvensizliğinin bir diğer dışa vurumudur.

Fotoğraf Kaynakları :

Alfa Male vs Beta Male

Eliminating Beta Male Body Language

How to tell he is into you.

2 Common Body Language Mistakes (Dating)

Kağıttan kaplan

Bir okur genç erkeklerin kırmızı hapla ilgili en çok yaptığı hatayı şöyle özetlemiş :

Mahmut Abi,

Senin, hayatınızda ipleri elinize almadan, önünüzde aşmanız gereken çok daha ciddi meseleler varken karı, kız toplarına çok girmemeyi tavsiye ettiğini biliyorum gençlere.

Misal, adamın ösym sınavı var, ya da hayatında tam sorumluluklarını eline alamamış, bağımlılıklarından tam anlamıyla kurtulamamış, disiplin kazanmamış vs. gidiyor burada okuduğu ilişki dinamikleri hakkında yazılarla, maskülin, alfa olmak ile ilgili şeylerle hemen “ava” çıkıyor. Eee oğlum senin hayatın akıp gidiyor boşuna, bi hedefin yok, ziyandasın… sitede okudukların arasında bunu mu anladın bir tek?

Ben red pilli ve bu siteyi, skeptico nun sitesini bazı genç arkadaşlara tavsiye ediyorum çevremde. fakat kadın erkek ilişkilerinin gerçek yüzünü görüp, sonra bunu bir kenara/cebine koyup, asıl yapmaları gereken hayatta güç kazanmak, iyi bir yerlere gelmek, sorumluluk almak olması gerekirken, gidiyorlar kız peşinde koşuyorlar güçlü bir karakter ve hayat inşa etmeye girişmeden.

Bu konuda bir yazı yazmanı ve bunu “14 – 18 yaş arası gençlere tavsiyeler” ile beraber en tepeye sabitlemeni çok isterim. çünkü bu “ben anlatırım isteyen mgtow olur, isteyen oyunu oynar veya bu bilgileri başka türlü kullanır buna karışamam” şeklinde düşünmenden çok daha farklı. bilhassa gençler kırmızı hap’tan öğrendiklerini nasıl kullanacaklarını bilmiyorlar, hata ediyorlar. bu adamlara nasıl kullanırsanız kullanın demek (bunu dediğini görmedim. kendilerine tatlı geldiği ve gerçeği göremedikleri için böyle yapıyorlar) çok büyük bir hata.

Gençlerin en eften püften sorularıyla bile ilgilenen birisin. bu konu dikkatini çekebilir diye düşündüm. benim zeki bildiğim arkadaşlar bile bu tuzağa düşüyorsa bunu es geçmemeli.

“14 – 18 yaş arası gençlere tavsiyeler” yazısı bence yeterli değil sözünü ettiğim nokta için. başlı başına bunun üzerinde duran, “gençler dikkat-danger-ölüm tehlikesi” girişiyle “1. amacınız hayatta başarılı, güçlü, disiplinli, çalışkan olmak olsun. sonrasında zaten kızlar kendiliğinden gelecektir. kız konusunu erteleyin, hayatınızı ve geleceğinizi rayına koyup, ayaklarınız yere sağlam basana kadar” minvalinde bir yazı çok iyi olur.

Çok sevdiğim bir sözü de buraya bırakayım.

“sorunlu insanları düzeltmek yerine, güçlü çocuklar yetiştirmek daha kolaydır.” Frederick Douglass

Ben önce hayatınızı disiplin altına alın sonra kızlar zaten gelir yolunu değil de hem hayatınızı yoluna koyun hem de aktif olarak avlanın diyen biriyim. Ama bunun çoğu erkek tarafından hayatını yoluna koymadan ava çıkmak şeklinde uygulandığını biliyorum.

Bu sitedeki kişisel gelişim ve disiplin tavsiyelerini uygulamadan, sadece PUA teknikleri ile kız tavlamayı öğrenebilirsiniz. Aslında teknikler işin kolay tarafı. Asıl zor olan işin kendi hayatını kontrol altına alma kısmı. O kısım olmadan sürekli yapana kadar yapıyormuş modunda takılırsınız. Eninde sonunda ya bir kadını oneitis yaparsınız ya da 40larında amaçsız bir erkek olarak kalakalırsınız.

Kadınlarla ve hayatta gerçekten başarılı olmak için dominant / egemen olmak zorundasınız. Daha kendi hayatına ve düşüncelerine egemen olamayan erkek, başkalarına egemen olamaz. Olsa olsa zorba ya da götün teki olur.

Mesela, buraya gelip ya da eposta atıp “abi acil yardım” diye kız meselesi / sorunu çözmek için tüyo / yardım isteyen ama bahsettiğimiz disiplin ve spor hayatını ısrarla yapmayan adamlara tek kelime yazmak israf. Siz gerekli ağır antrenmanı yapmadan ringe çıkan boksörlere benziyorsunuz. Biz size kenardan en iyi gardı, en seri yumruk kombinasyonlarını bağırsak ve siz hepsini tek tek yapsanız bir işinize yarayacak mı sanki? O tıfıllıkla isterseniz en teknik gardı alın, en seri yumrukları atın. Dayak yemeye ve nakavt olmaya mahkumsunuz. Ve süpriz süpriz süpriz … Bu maçtan çıkıp da yine ağır antrenman yapmadan ringe çıkarsanız, bilin bakalım ne olacak?

Aynı örnekten gidersek, o dayağı önemli bir toplantıdan birgün önce de yemek istemezsiniz. İnsanın hayatındaki önemli dönemeçlerde, benim hem hayatını düzene koy hem de kızlara yürü felsefem (tam olarak paralel değil, belki disiplin 4 – 6 ay pratik edildikten sonra yürümeler başlayabilir) zararlı olabilir. Bunun sebebi şu. Siz ne kadar öğretiyi hatmedip disiplini sağlarsanız sağlayın, ilişkilerde alfa davranışlar gösterecek kadar çelikleşmek, bir iki tavında dövülme gerektirir. Yani ilk bir – iki ilişkinizde sağlam betalık yapıp tekme yiyeceksiniz. Yılların betalığını öyle düşünce gücüyle sakin sakin atamazsınız. İşte bu yanmaların üniversite sınavı gibi bir şeyin hemen öncesinde olması sınavda ayağınızı kaydırabilir. Bu nedenle yürüme kısmını yapmamanız daha hayırlı.

Yanlış anlamayın. Tehlike yürümelerin başarısız değil başarılı olması. Reddedilmek sizi pozitif bir MGTOW dönemine bile sokabilir. Bende öyle olmuştu mesela. Lisenin ve aile ile yaşamanın kısıtlayıcı hayatından kurtulmak ve ortaokuldan bozma bir üniversiteye değil de iyi bir üniversiteye gitme motivasyonunu ateşleyen lisedeki abazanlığımdı ve derece yapıp üniversite kazanmamı sağladı. 16 – 17 yaşlarımda zoraki MGTOW yaşamamı boşa giden zaman olarak görmüyorum. Şimdi olsa yine aynısını yaparım. O sayede 23 yaşından itibaren kendi parasını kazanan, kendi evi olan ve bekar bir erkek olarak hayatın tadını çıkarabilen biri oldum. Üniversitede part – time çalışmadan okuyamayan biri olmama rağmen.

Rollo Tomassi’nin dediği gibi oyun tekniklerinin problemi, kırmızı haplı olmayan erkeğin herhangi bir kızı tavlaması :

Ama PUA idealinin en önemli problemlerinden biri, AFCizm’in temel sorununa hiç değinmemiş olması. Bu da şu : AFC (beta), AFC (beta) olmayı bırakmak istemiyor ki! Çoğunlukla istedikleri ONEitislerinin (ya da hayallerinin kadınının) kendileri ile uzun süreli beraber olmalarını ve böylece de yan gelip yatacakları şekilde “kendileri olmak” istiyorlar. Oyuna göre PUA Tanrısı Mystery bile PUA senaryosunun kendi ONEities’i olan Katya ile uzun süreli ilişkiye girmek için işe yaramadığında intihara meyilli, zavallı bir AFCye dönüşüyor. Tarihin en meşhur PUAsı bile hala AFC zihniyetinde zira o zihniyeti öldürmek için birşey yapmamış – içindeki AFCyi öldürmemiş.

Başka çok yaygın birşey de reform olmuş ve OYUN yolunda iyi ilerleyen AFCnin, oyun sayesinde hayallerindeki kızı tavlaması ve bunu başarır başarmaz onunla eski AFC çerçevesi temelli bir uzun süreli ilişkiye girerek onu kaybetmesidir. Ben büyük bir Ross Jefferies hayranı değilim ama zamanında dediği bir laf çok doğru : “PUA yeteneklerini bu kalaslara öğretmek, küçük çocukların eline dinamit vermek gibi birşey”. Bu laf kendi tahmin edebileceğinden daha doğru muhtemelen, çünkü felaket potansiyeli çok fazla. Birçok erkek, hedefteki kızı kapatabilecekleri sihirli değnek ya da sihirli formül peşinde. Ama bu onların uzun süredir fantaziledikleri tembel ve beta uzun süreli ilişkiye onları hazırlamak konusunda hiçbir şey içermiyor. Bu adamlar erkek adam değil, ellerinde dinamit olan oğlan çocuklarına dönüşüyorlar. Sonra OYUNu öğrenmek sayesinde hayallerinin kadınının kalbini çalan arkadaş, “başına gelmiş en güzel şey” olan bu hatun kendini terkedince yıkılıp, intihara meyilli bir hale gelince şaşırıyor muyuz? Ya da sevgili ONEities’i bipolar bozukluktan müzdarip çıkınca ve elemanın hayatı OYUN sonrası uzun süreli ilişkiye hazır olmadığı için tepetaklak olunca?

Herhangi bir kadını tavlamak için sadece PUA yeteneklerini kullanmanın problemi, bunun bazen gerçekten HERHANGİ bir kadını tavlaması. Önden araştırma yok, muhakeme yok, düşünmek. AFC oyun sayesinde güzel bir kızı ya da eskiden uydusu olduğu kızı tavlayabilmeye başlayınca o kadar kendilerinden geçiyorlar ki, nasıl bir kadınla beraber olmaları gerektiği konusundaki kriterleri boşveriyorlar. Bu nedenle duygu manipulasyonu yapan kadınlara karşı tamamen hazırlıksız oluyorlar, özellikle de bu kadınlar çok güzelse. Bu nedenle kısa zamanda bu kadını takıntı ve ONEitis haline getiriyorlar.

Bu teknikleri daha pişmemiş bir oğlan çocuğu olarak kullanıp, bir erkeğin girmeyeceği ilişkilere (sorunlu kızlarla) ya da anca yetişkin bir erkeğin başa çıkabileceği ilişkilere girmeleri. Bu durumda ya bir kızı kız arkadaş tutmaya çalışarak ya da kız tarafından terk edilip bunalıma girerek hayatının en önemli fırsatlarından birini heba etmesi.

Kendi hayatınızı kazandığınız ve kendi evinizde yaşadığınız dönemde, eğer o döneme iyi kazanan biri olarak girmişseniz, kadın – erkek ilişkileri daha güzel. Eğer aceleniz varsa hayata hemen atılmaya bakın (okulu uzatmayın, askere gitmemek için master yapmayın ve askerliğinizi yapın, iyi bir iş hayatına sahip olmak için çalışın, vs …). Tamamen kızlaran uzak durun demiyorum ama odağınızdan kızlar için sapmayın. Kızlar kaçmıyorlar.

Savaşçı

Hz Odin, Yeni Bir Umut yazısına yazdığı yorumda Doğan Cüceloğlu’nun Savaşçı kitabını önermiş :

ben okudum özellikle kadınlarla başa çıkma bölümünü okumanı tavsiye ediyorum skepticonun dırdır başlığından daha etkili yani baktığın aslında zaman aynı şeyi söylüyorlar skeptico da dedida da ( örneğin maskulen erkeğin hayattaki amacı ilişkisinden önce gelir ) fakat skepticonun yolu fazla makyevelist ve win/win durumunu reddediyor bu bana insanı gelmiyor ve açıkcası win/lose yolundaki eylemleri (taktikleri) tamamen çıkarcı ve samimiyetsiz buluyorum ( tabi samimi arkadaşlık ve eş ilişkisini kabul ettiğini düşünmüyorum robertgreene , makyevelli kafasının ) david deida burada bize ilişki kurduğumuz insanla beraber nasıl win/wine geçilebileceğini gösteriyor ayrıca doğan cüceloğlunun savaşçısınıda okumanı öneririm yine makyevelist olmayan bir yönden maskülen yapmaya çalışıyor hemde özü sözü bir bağımlılığı olmayan şerefli elinizi sıktığında aklından bin tane çıkarcı fikir geçmeyen insan yaratmaya çalışıyor doğan hoca …

Doğan Cüceloğlu’nun kitabındaki savaşçı kavramı, Carlos Castaneda’nın Don Juan adlı Yaqui kızılderili büyücüsünün öğretisidir. Cüceloğlu sağolsun, Castaneda’nın tüm kitaplarını okumuştum, o yüzden bu konuda birkaç şey söylemek istiyorum.

Öncelikle belirteyim, Carlos Castaneda’nın bu kitaplarının tamamen fiction olduğuna dair öteden beri ortaya atılan iddialar bence gerçek. En azından kitapların bir kısmı (bana göre Don Juan’ın kendisi) fiction. Bunun, Castaneda’nın Don Juan’la iki ay çölde kaldım diye anlattığı süre boyunca üniversite kütüphanesinden çıkmadığının kayıtlara yansıması (ve kütüphanede kitabın o bölümünde anlatılanlarla ilgili kitapları ödünç aldığının görülmesi) gibi kanıtları var. Bu cidden talihsizlik zira adam açık açık fiction olduğunu söylese kitapların değerleri azalmazdı zira ciddi bir kızılderili kültürü ve doğu Budist kültürü harmanlaması var. Muhtemelen bir sürü şamanla görüşmesini ya da başkalarının görüşmelerini Don Juan kişiliğinde yazmış. Fakat ısrarla “bütün bunlar gerçek” diye diretince, şimdi kitapların ardına yalan koymuş oldu ve kitapları önerirken bir parçam rahatsız oluyor. Bu kitapların New Age olması ve 70lerde kafasını uyuşturucu ile siken hippi salaklarca popüler hale getirilmesi de bir başka çekincem.

Cüceloğlu’nun kitabını öneriririm ama Cüceloğlu savaşçı kavramını fazlaca evcilleştiriyor. Asıl kitaplardaki savaşçı kavramı daha (pozitif anlamda saldırgan) ve sert. Öğretinin kendisi ile ilgili biraz fikir vermek için aşağıda Castaneda’nın kitaplarında Don Juan’ın ağzından bazı tanımlar paylaşıyorum.

“Savaşçılar kafalarını önlerine çıkan duvara vurup durarak zaferler kazanmazlar, duvarları aşarak zafer kazanırlar. Savaşçılar, duvarların üstünden atlarlar, onları yıkmazlar.”

“Cesaret, korkunun olmaması demek değildir. Cesaret, başka bir şeyin korkudan daha önemli olduğu sağduyusudur.”

“Bu dünyada hiçbir şey bir hediye değildir. Öğreneceğin her ne var ise, zor yordan öğrenmek zorundasın.”

“Biz kendimizi ya bir zavallıya çeviririz ya da güçlü birine. İkisi için de gerekli çaba aynıdır.”

“En etkili yaşama şekli, bir savaşçı gibi yaşamaktır. Savaşçı, bir karar vermeden önce düşünüp, endişelenebilir. Ama bir kez karar verdi mi, artık düşünüp endişelenmeden yoluna devam eder. Daha verecek milyonlarca karar kendisini beklemektedir. Savaşçının yolu budur.”

“Bir savaşçı, belli bir anda, yıllar önce asla yapamayacağı bir sürü şeyi yapabilir. O şeylerin kendileri değişmemiştir; değişen şey savaşçının kendisi ile ilgili düşünceleridir.”

“Kimse savaşçı doğmaz. Kimsenin sıradan bir insan olarak doğmadığı gibi. Biz kendimiz, kendimizi bunlardan biri haline getiririz.”

“Hiç kimse beni sinirlendirecek kadar önemli değildir.”

“Sıradan bir erkek ile savaçı arasındaki temel fark şu : savaşçı başına gelen her şeyi bir meydan okuma olarak alır, sıradan bir erkek ise nimet ya da lanet olarak”.

“Ölümün avcı olduğu bir dünyada, arkadaşım, pişmanlık ve şüpheye harcanacak zamanımız yok. Sadece karar vermek için zamanımız var.”

“Bilge insan eylem ile yaşar, eylem hakkında düşünerek değil.”

“Herhangi bir şeyi, göz açık kapayıncaya kadar kısa bir sürede, hayatımızdan kesip atabileceğimizin farkında değiliz.”

“Yardıma ihtiyacın olduğunu söylüyorsun. Ne için? Hayatım dediğin bu abartılı yolculuk için ihtiyaç duyduğun herşeye zaten sahipsin.”

“Şunu bir düşün : bizi zayıf düşüren, diğer insanların eylemleri ya da yapmadıkları yüzünden sürekli kırgın hissetmek. Kendimize fazla önem vermemiz hayatımız boyunca birilerine küskün hissetmeye gereksinim duyar.”

“İnsan bilgiye savaşa gider gibi gider : tamamen uyanık, korkarak, saygı ve mutlak bir özgüven ile. Bilgiye ya da savaşa başka herhangi bir ruh haliyle gitmek hatadır ve insan hatasından pişman olacak kadar uzun yaşayamayabilir.”

“Ölüm, sahip olduğumuz tek gerçek danışmandır. Ne zaman herşeyin kötüye gittiğini ve yok olmak üzere olduğunu düşünürsen, ki sen sürekli öyle düşünüyorsun, dönüp ölümüne “gerçekten öyle mi” diye sor. Ölümün sana yanlış düşünüyorsun ve benim sana dokunmam dışında hiçbir şeyin önemi yok diyecek.  Ölümün sana, “ben sana daha dokunmadım ki” diyecek.” (Don  Juan’a göre her insanın kendi ölümü, doğumundan itibaren onu sürekli takip eder ve ona dokunacağı ana kadar sol tarafında bir kol uzaklıkta sabırla bekler).

“Benim için dünya dehşet verici, muhteşem ve akıl sır ermez olduğu için büyülü bir yer. Seni burada, bu harika dünyada, bu harika çölde, bu harika zamanda bulunuyor olmanın sorumluluğunu almaya ikna etmek istiyorum. Seni, bu dünyada, tüm muhteşemliğine şahit olmana yetmeyecek kadar çok çok kısa bir süre bulunacağın için, her eyleminin önemli olduğuna ikna etmek istiyorum.”

 

 

 

 

Araştırma: Güçlü duruş davranışlarınızı değiştirebilir

Yapana kadar yapıyormuş gibi yap” oyun kuralının hayatın bir gerçeği olduğuna dair her gün yeni kanıtlar ortaya çıkmakta.

“Duruş şekliniz alavere, çalma ve trafik kurallarını ihlal etme olasılığınızı nasıl arttırabilir?

Kişinin duruş şeklinin -spesifik olarak, geniş duruş veya yayılmasının- kötü davranışlara meyilli olmasını nasıl etkilediğini araştıran araştırmacılar şaşırtıcı bir sonuçla karşılaştılar. İnsanları yayılmış bir vücut pozisyonuna sokmanın onları para çalmaya, sınavda kopya çekmeye hatta bir sürüş simülasyonunda trafik kurallarını ihlal etmeye daha meyilli hale getirdiğini buldular. Sadece bu da değil. New York City sokaklarında daha geniş koltuklu arabaların yasak yerlere park etmiş olma olasılıkları daha fazla. Gözlemledikleri bu etkilerin, kendilerini daha güçlü hissetmelerini sağlayan geniş vücut pozisyonundan kaynaklandığını varsayıyorlar. Bilindiği üzere, güçlü insanlar hilekar ve ikiyüzlü olmaya daha meyillidirler.

Ve kadınlara daha çekici gelirler. Mrowr.

Evet “alfa erkek” güç pozları (alfa erkek gibi davranmak) gerçekten de kendinizi daha alfa hissetmenizi sağlar. Ve tavırlarınızı doğuştan alfa olanların tavırlarına benzeyecek şekilde değiştirir. Hatta bu değişime hormonal profiliniz de dahildir.

Kısacası, alfa erkeğin hal ve hareketlerini taklit etmeniz sizi yaşayan bir alfa haline getirir. Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz: “gerçekten yapana kadar taklit et”. Çünkü “Oyun” kavramını hayatınıza sokmanız, kendi alfa versiyonunuzu yaratır. Eğer hali hazırda zaten alfa iseniz sizi daha alfa yapar.

“İlk üç deney, -bilinçli ya da farkında olmadan- yayılmış şekilde duran insanların para çalma, kopya çekme veya sürüş simülasyonunda kuralları ihlal etme olasılıklarının daha fazla olduğunu ortaya koymuştur. Sonuçlar, katılımcıların kendi bildirdikleri güç duygularının geniş vücut pozisyonu ile sahtekarlık arasındaki bağlantıya aracılık ettiğini düşündürmekte. 4. araştırma ise, New York sokaklarında daha geniş sürücü koltuğu olan araçların yasak yerlere park etme olasılığının daha yüksek olduğunu ortaya koymuştur. Bu sonuçlar birlikte ele alındığında, birincisi, geniş vücut pozisyonuna imkan veren ortamlar insanları farkında olmadan daha güçlü hissetmelerine sebep olabiliyor. İkincisi, bu güç algısı kötü davranışlara sebep olabiliyor.”

Eğer güçlü bir adam gibi yani alfa erkek gibi oturur veya durursanız kendinizi daha güçlü hissedersiniz. Bu güç duygusu, kişisel çıkarlarınız için kullanmanız gereken diğer insanlara karşı size gerçek sonuçlar verir. Ve bir faydası daha vardır: kızlar sizinle yatmak isterler.

Çeviri : Study: Power Poses Can Change Your Behavior

Konuk Yazar : The Man From Earth

Neden çoğu erkek kırmızı hapı reddeder?

Hepimizin bildiği gibi, kırmızı hap bir erkeğin hayatına, sadece onu aradığında giriyor. Eğer kırmızı hapı aramayan bir arkadaşınıza kırmızı haptan bahsederseniz, kırmızı hap linki gönderirseniz ya da kadın – erkek ilişkilerinin gerçek doğasını anlatmaya çalışırsanız, büyük ihtimalle kırmızı hapı reddedecektir. Özellikle de bu arkadaşınız adamın enerjisini ve erkekliğini emen bir ilişki içinde ise veya oeitisin doruklarındaysa, size düşmanca davranacaktır. Ben olsam bir bak diye gösterirdim ama bu ne saçmalık diyenle de tartışmazdım.

Peki suç kimde, neden böyle? Bunun kısa cevabı, çoğu erkeğin kırmızı hapa hazır olmadığı ve bunların da çoğunun hayatları boyunca hiçbir zaman fişten çekilmeye hazır olmayacakları. Yani kırmızı hapı, sadece bunu arayan erkekler yutabilir. Kimsenin elinde istatistik yok ama kırmızı hapı yutmaya çalışan erkekler, bu gibi sitelere (çoğu yanlışlıkla da olsa) gelen erkeklerin küçük bir kısmıdır.

Şimdi de uzun cevaba gelelim. En önemli neden bence kırmızı hap öğretisinin gerçeklerini ile başa çıkamayacak olmaları. Mavi haplı olmanın en büyük faydası, mavi hap evreninin sağladığı umuttur. Bu umut gerçek dışı, gerçekleştirmesi zor ve gerçekleştirdiğini sansan bile vadettiği doyumu sağlamayan bir umut olabilir. Ama yine de bir umuttur ve insan ümit etmeden yaşayamaz.

Eğer kendin olursan, gerekli çabayı gösterirsen ve aramaya inanırsan, seni performans göstermeni beklemeden, eşitlikçi ve karşılıksız bir aşkla sevecek olan ruh ikizini bulacaksın umudu, sürekli performans göstermekten ve kadının aşkının erkeğin aşkından farklı olduğunu kabul etmekten daha kolay. Bugün yüzüne bakmayan 20liklerin 30 yaş civarı akıllanıp (!) senin değerini anlayacakları (görünürde de gerçekleşen) umudu, yılların abazanlığını bu masala inanarak hemen şimdi karşında olan yeniden doğmuş azize (!) İle giderme ihtiyacı, kırmızı hapı yutup gerçekte olanı kabul etmekten daha kolay (en azından kadının acil bebek ihtiyacını karşılayan beta öder rolünü icra edip, ayak paspası rolüne terfi edene kadar). Yanılıp şaşırıp yüzüne bakan ortalamanın altı sıradan bir hatunu oneitis yapmak, dışarıda reddedilmeye göğüs gererek opsiyonlarını değerlendirmekten daha kolay.

Bu olaya boşuna kırmızı hap demiyorlar. Konforlu, neyin ne olduğu senin için kararlaştırılan bilindik Matrixten, her şeyi senin inşa etmen gereken ve yeni bir umut yaratman gereken bir dünyaya uyanıyorsun. Daha bir eski sevgiliyi düşünmeme ya da sabah erken kalkma iradesi gösteremeyen adamdan beklemesi çok güç bir uğraş bu.

İkincisi neden ise, mavi hapın feminen propagandası ile kadın milletini günahsız melekler statüsüne koyan bir erkek için, kadınların bırakın kaka şeyler yapabileceğini söylemek, onların erkekler gibi sıradan insanlar olduğunu söylemek bile kadın düşmanlığı olarak algılanıyor. Bu algıya, mavi haptan tam çıkamamış kırmızı haplıların, “kadın beni olduğun gibi seven, performans beklemeyen, daha iyisini aramayan bir melek değilse, yaraktan yarağa atlayan orospudur, pisliktir, vs …” kadın düşmanlığı da oldukça yardımcı oluyor. Bir nedenden dolayı kadının aşk stratejisinin, erkeğin salak saf aşk kavramına uymaması, prenseslere hakaret olarak algılanıyor.

Günümüzde erkekler doğumdan 20li yaşlarına kadar hemen hemen tamamen kadınlar tarafından (anne, büyük anne, anaokulu / kreş öğretmeni (çoğu kadın), ilköğretim ve lise öğretmenleri (çoğu kadın)) yetiştirildikleri ve bu kadınlara sürekli itaat etmeye alıştıkları ve bu kadınların hep kendilerinden yüksek statüde olması nedeniyle, kadınların doğası diye gösterdiğiniz gerçekleri hakaret olarak algılıyorlar. Türk aile yapısında baba, tüm çocuk yetiştirme işini anneye bıraktığı için, bir maskülin rol modeli de yok. Ve son olarak artık medyada ve görsel sanatlarda maskülin rol modeli de olmadığını düşünürsek, kadın tornasından çıkmış bu adamlara kadın doğasını anlatmanın zorluğunu anlamış oluruz.

Yukarıdaki dinamik, erkeğin kurtarıcı şeması yazısında bahsettiğimiz, kadını koruma içgüdüsünü resmen hackleyip erkeğin aleyhine ve kadının yararına kullanıyor.

Ve son olarak da bir erkek, kırmızı hapın gerektirdiği disiplin ve itkiye sahip olmadığını bildiğinden kırmızı hapı reddederler. Kendi hayatını kendi ellerine almama stratejisinin gözden kaçırmamanız gereken bir yararı var : sonunda başkalarını suçlayabilme ve “istesem yapardım” diyebilme mastürbasyonu. Eğer hapı kabul ederseniz, kendinize sadece bir hedef durumu değil, yenilgi durumu da tanımlıyor, sorumluluğu elinize alarak başkalarını suçlama, harekete geçerek de “istesem yapardım” diye avunma lükünüz ortadan kalkıyor.

Beta Vücut dili – İkimizde biliyoruz ki bu adam beta ve ben hala ‘uygunum’

Illimitable Man, günümüzde artık yaygın olan şu “fotoğraftaki beta” pozunu paylaşmış ve demiş ki “vücut dili tam tersi olmalıydı”.

Rollo Tomassi’nin dediği gibi bu “ikimizde biliyoruz ki bu adam beta ve ben hala ‘uygunum'”. Kadının kolları, adamın etrafında, gözlerini kapamış bütün vücudu ile ONEitis’ine teslim olmuş betayı saran kadın ise gözler tam olarak açık, dişlerini göstererek gülüyor ve aslında hala ‘boşta’ olduğunun sinyalini veriyor.

Bu tip fotoğrafların, feminen fotoğrafçıların poz verdirme şapşallıklarının marifeti olduğuna inanmak istiyorum. Ama ben olsam asla böyle aşağılayıcı bir poza razı olmazdım.

Bu arada fotoğraftaki Donald Trump Jr. Evet, Donald Trump’ın oğlu. Fotoğraftaki kadın ile evli. Babasından biraz alfa erkek nasıl olunur öğrenmesi lazım.

Kızların zengin erkek tercihi

Şöyle bir soru geldi :

Fakir bir erkek ya da orta gelirli olsun eğer bahsettiğin alfalık özelliklerine sahipse (dominatlık maskulinlik) kadın tarafından çok sevilir mi ? Yani kadınlar tarafından çok sevilmek için çok zengin ya da doktor, ünlü biri falan mi olmak gerekir illa sence …

Buradaki yorumlarda bile çok tekrar edilen bir şeydir bu. “Zengin olacan hacı, yoksa kızlar yüzüne bakmaz”. Ya da daha insaflısı “zengin değilsen ancak bir tane hatun bulup evlenirsen cinsel hayatın olur, yoksa işin zor”.

Şimdi bu sitede yazdıklarımla çelişir görünen bir şey söyleyeceğim : Bunu söyleyen adamlar için bu önermeler doğru. Daha zengin olmazlarsa kızlar yüzlerine bakmaz. Yanlış değil. Ama burada anahtar kelimeler, “bunu söyleyen adamlar için”. Açıklayayım.

Rollo Tomassi daha yeni Transactional vs. Validational Sex başlıklı bir yazı yayınladı. Çevirmemiz lazım, güzel yazı. Türkçesi, “Alışverişsel – Onaysal Seks” gibi bir şey.

Çoğu erkeğin bulup bulabileceği kadın ilgisi ve seks çeşidi, alışveriş şeklinde olan sekstir.  Maalesef çoğu erkek hayatları boyunca, kadının maskülinite teslim ettiği azgın ve vahşi seksi tek bir kere bile deneyimlemezler. Burada erkek, maskülin ve dominant olmadığı için, ilgi ve seks istiyorsa, karşılığında zaman ve kaynak harcamalıdır. Akşam tanıştığı çulsuz ve parasızlıktan arkadaşının salonunda yatan barmenin koltuğunda gece yarısı seks yapan kadından, bilgisayar programcısı gencin en az 5 kere buluşmadan öpücük alamamasının sebebi budur. Zira bu genç maskülinite ve dominantlık sağlayamadığı için, eğer yakınlık istiyorsa kaynak ve zaman sağlamalıdır. Alışverişsel seks budur. Barmenin yaptığı ise onay seksidir. Yani kadının maskülin ve dominant bir erkeğin ilgisini ve cinselliğini kazanabilecek, feminen güzelliğe sahip olduğunu onaylayan bir sekstir. Barmenin karşılığında hiçbir maddi kaynak ve manevi bağlılık vermesi gerekmez.

Arzu dinamiği yazısında çoğu erkeğin neden alışverişsel sekse meyilli olduğundan bahsetmiştik :

Erkek gözünden, özellikle de beta erkek gözünden, arzuyu pazarlık etmek gayet akılcı bir çözüm gibi görülebilir. Erkeklerin doğası tümdengelimli muhakemeye meyillidir; “eğer … sonra” şeklinde. Program genelde şu şekildedir :
Sekse ihtiyacım var + kadında ihtiyacım olan seks var + kadının seks için koşullarını araştır + seks için gerekli bu önkoşulları gerçekleştir = Seks yap!
Mantıklı değil mi?

İşte bu nedenle de “zenginlik şart” diyen adam için zenginlik şarttır. Alışverişsel seks hayatının gerçekliği olan erkek için masaya kaynak ve zaman koymak zorunluluktur. İlişki öncesi kızla defalarca buluşmalı, kızla ilişkiye başlamadan ya da hemen başladığında ona sürekli ilgi, iltifat ve hatta hediyeler vermelidir. Ve hep vermelidir. Kaynak ve zaman çok olmalıdır. Ne kadar kaynak, o kadar iyi.

Bu erkeklerin çıkıp da kendi maskülinite eksikliklerini kabul etmesini bekleyemezsiniz. Her ilişkiye bu kadar yatırım yapmak zorunda olan erkeğe çıkıp da maskülin ve dominant olan, alfa erkek davranışlarını geliştirmiş ya da şansına hiç bastırmamış erkeklerin duygusal, zamansal ve parasal yatırım yapmadan kadın ilgisini ve seksi bulabildiğini anlatabilmeniz zor.

Pazarlıksız Arzu

Arzunun pazarlıkla elde edilemeyeceğini ve ham arzuyu yaratan şeyin para ve “yatırımla” alakasız duygusal güç , disiplin ve maskülinite gibi dinamikler olduğunu anlayan fişten çekilmiş erkek, kırmızı hapı ile beraber kafasını alışverişsel seksten onaysal sekse çevirdiğinde büyük bir süprizle karşılaşır. Seks ham ve ilkel bir doyuruculuğa terfi eder.  “Bir kadının cinsel ilgisi için neler yapmalıyım (mesajlar, iltifatlar, çiçekler, oyuncak ayıcıklar (ağğğğhhh azaldı ama hala var böyle şeyler), seni seviyorumlar, vs.), nasıl ödemeliyim?” zihniyetinden (mavi hap) “kadın benim onaysal cinsellik için bir fırsat olduğumun farkına varacak” zihniyetine (kırmızı hap) geçen erkek, çoğu insanın tam olarak anlamadığı, “ben ödülüm” ya da “ben yeterim” mentalitesidir.

Mavi haplı erkeğin cinsellik algısı alışveriş üzerinedir. Yokluk, şans ve kaynak sağlamak (zenginlik) ile kadının cinsel ilgisini “kazanma” şansını yakalar.

Fakir bir erkek ya da orta gelirli olsun eğer bahsettiğin alfalık özelliklerine sahipse (dominatlık maskulinlik) kadın tarafından çok sevilir mi ?

Evet. Ortaya koyduğu şey çoğu kadın için yeterlidir. Ama bu demek değil ki, fakir oğlan çıkıp zengin kızı sırf masküliniteyle tavlar. “Kadın” derken tüm kadınlardan bahsetmiyoruz. Adamın kadın bulabileceğinden bahsediyoruz.

Yani kadınlar tarafından çok sevilmek için çok zengin ya da doktor, ünlü biri falan mi olmak gerekir illa sence.

Mavi haplı ve alışveriş seksi kafalı biri için bu sorunun cevabı evet muhtemelen.  Kırmızı haplı ve onaysal seks kafalı biri için ise hayır.