Vaka Çalışması – Mitch’in Kırmızı Hapı

Vaka Çalışması – Mitch’in Mor Hapı yazısında üzerine detaylıca eğildiğimiz Mitch, ne kadar dirense de kırmızı hapı yutacak gibi. Kasım 2016’da bahsettiği “hayatının kadını” ile ilgili güncel bilgiler vermek üzerre Ağustos 2018’de geri dönmüş. Devam etmeden gidip Mitch’in Mor Hapı yazısını okuyun.

Beyler selam,

Sizin bilgi dolu, zekice ve pratik girişlerinizi okumak için yeniden dönmek çok güzel. Bir süredir uğramıyordum. Rollo’nun bloğunun ve kitabının başarılı olduğunu görmek güzel. Tebrikler ve hala-mor-fakat-yavaş-yavaş-kırmızıya-çalan kalbimin derinliklerinden başarılar diliyorum. Ve şimdi daha önce bu bloğun ideolojik, kült gibi bir yer olduğu konusunda tükürdüklerimi geri yalıyorum. Bazılarınız hatırlar, Rollo hakkında yazı bile yazdı. Sonrasında da  internette tanıştığım Ukraynalı ile evlenerek kendimi ateşe atıp atmadığım konusunda uzun bir tartışma oldu. Artık 50 yaşına gelmiş bir koca oğlan olduğumu ve kadınlar konusunda ne yaptığımı bildiğimi yazmış ve sizi olayın nasıl geliştiği konusuda ilerde güncelleyeceğimi belirtmiştim. Sanki yazdığım onca saçmalıktan sonra kimsenin sikindeymişim gibi geri geldim.

The Rational Male bloğuna yeniden girmeye başladıktan sonra son bir iki gündür bu yorumu yazmayı düşünüyordum ve şunları söylemeyi planlıyordum : “hanım 9 aydır burada, 5 aydır evliyiz. Herşey güzel gidiyor, düzenli ve zevkli bir seks hayatımız var, evde yemek yapıyor ve bana iyi bakıyor. Çalışkan bir şekilde İngilizce çalışıyor, arkadaşlar ediniyor ve mutlu görünüyor. Hiç sektirmeden her akşam benim öğle yemeğimi hazırlayıp paketliyor – hatta bir gece sabah 1’de kalktı ve benim öğle yemeğini hazırlamadığını farketti. Boşver dememe rağmen kalkıp yemeği hazırladı. Onun sorumluluğuymuş bu, öyle söyledi. Benden gerçekten hoşlanıyor, yatakta da gayet sevgi dolu, arzulu ve ateşli. Bir iki tartışmamız oldu, kendi duruşumu korudum, ama burada kimsesiz ve kırılgan olduğu için de biraz taviz verdim ve onun isteklerini yerine getirip, ihtiyaçlarını gidermeye çabaladım.”

Ve hipergaminin sikinde değil!

Bak sen şu Allah’ın işine, dün bilgisayar açıktı, skype’ta bir erkekten “selam” mesajı belirdi. Ekranı açtım, New Hampshire ya da her ne sikimse bir yerden bir erkekle mesajlaştı. Uzun sürmedi mesajlaşma ama detaylara giren bir samimiyet vardı – eleman kendine eş arıyormuş, bizimki onun yaşadığı şehrin büyüklüğünü, havasının suyunun nasıl olduğunu, kaç çocuğu olduğunu falan sordu. Benim betim benzim atarken bunun ne demek olduğunu kendimi kandırmadan gördüm! Bunun ne olduğu belli ama tabii sonrasında hanımdan tek bir sorumluluk alma çabası olmadan komple bahaneler ve inkarlar geldi.

Şimdi ne yapacağıma karar vermeye çalışıyorum. Rollo’nun çalışmalarına, bu bloğa ve foruma çok şey borçluyum. Bu felsefeyi özümsemeye çalıştım ama biliyorum daha bir fırın ekmek yemem lazım. 50 yaşında olup da hala bu kadar temel konularda tavsiye istemek çok alçakgönüllü hissettiren birşey. Bu bilgi dağarcığından kendimi bu kadar uzun süre sakınmış olmam cidden şaşırtıcı.

Teşekkürler

Şimdi yazacaklarımı “ben sana demedim mi” mantığıyla ya da sana eziyet etmek için yazmıyorum Mitch. Ama fişten çekilmenin değişik aşamalarındaki erkeklerin Mitch’in vakasını klinik vaka olarak incelemesi çok önemli. Seni kızdırmak ve alay etmek için yazmıyorum Mitch ama senin durum ibretlik.

İlk yazıda da belirttiğim gibi Mor Haplı erkeklerde, Mavi Hap’ın idealizmini, Kırmızı Hapın gerçeklerinin içine sokuşturmaya çalışma konusunda büyük bir arzusu vardır. Bunun nedeni, bu kişilerin Kırmızı Hap bilincinin, Mavi Hap şartlanması üzerindeki yıkıcı etkisidir. Kadın doğası hakkındaki acımasız gerçeklerin ayırdına varmak, daha önceden inandığı tüm idealist Mavi Hap fikirlerini çöpe atmak ve Kırmızı Hap bilinciyle kendine yeni ve pozitif bir erkeklik yaratmak zor ve acılı bir iş. Hayat boyu Mavi Hapa damardan bağlı olan birçok erkek için Mavi hapın hayallerini bırakıp gitmek çok korkunç birşey.

Bu nedenle şunu hep duyarız : “abi tamam Kırmızı Hap çok doğru ama yine de hayatında bir tane ruh ikizinin olması OK zira Kırmızı Hap bilinciyle bunun en kötü etkilerinden korunmak mümkün”. Hatırlarsanız Mitch bu konudaki ilk mesajında bu kadının hayatının kadını olduğunu yazmıştı :

“Hala iyi bir eş arayan erkeklere Doğu’ya bakmalarını salık veriyorum. Rusya, Ukrayna gibi eski Sovyet Bloğu ülkelerinden bahsediyorum. Tanıştığım bu kadının bana nasıl yeniden cesaret ve hayat verdiğini anlatamam – ve “ruh ikizimi” (The One) bulana kadar karşılaştığım ve muhabbet ettiğim kadınların çoğu da aynı idi …”

Morun tonları

Yavaş yavaş farkına vardığım birşey var : iki tip Mor haplı erkek var. Birincisi, kendi çıkarı Kırmızı Hapın sunduklarının yarısını kabul etmekte olan erkekler. Bunlar “adam ol”, “doğru olanı yap” diye gezinen ahlak bekçileri. Kadınların doğası konusuna marjinal olarak değinirken kişisel – gelişim kısmının erkeklerin içlerindeki betayı tam öldürmeden de kadın – erkek ilişkilerini sağlıklı bir şekilde yürütebileceklerine inanırlar. Bunlar zamanında 100% kırmızı haplı iken hayatın şartlarının (evli ve çocuklu yaşam) kendilerini mavi hap dünyasına zorladığı insanlar.

İkinci tip mor haplılar ise fişten hiçbir zaman tam çekilememiş erkekler. İlk yazımı yazdığımda, Mitch’in bu grupta olduğunu belirtmiştim. Bazı erkekler Kırmızı Hapın sunduğu gerçekleri es geçemezler ve kadınların acımasız doğası konusundaki bilgileri şevkle kabul ederler. Hipergaminin umrunda değildir, alfa siker – beta öder, vs. Beta yanlarıyla hesaplaştıklarına kendilerini inandırırlar ama hala mavi hap ideallerinden ve hayallerinden kopmaya gönülleri razı olmaz. Bu mavi hap hayalleri ile çelişen kırmızı hap gerçeklerini görmezden gelmeye ya da reddetmeye çabalarlar.

Manosphere’de yazmaya başladığımdan beridir benim evliliğimi ya da diğer kırmızı haplı ve evli erkeklerin evliliğini, Kırmızı Hap Bilinci için bir şablon olarak kullanmayın diye uyarıp durdum. Bildiğim az sayıdaki evli ve kırmızı haplı erkek, evliliğe beta giren ve daha sonra kırmızı hap ile uyandıktan sonra evliliğini kurtaran ya da daha çok sayıda boşandıktan sonra kırmızı hapa nail olan erkekler. Eminim ilerde artan sayıda evlilik hayatından önce kırmızı hap yutan erkek göreceğim.

Mitch’in hikayesi ibretlik zira kırmızı hapın uyanışı ile mavi hap efsanesi olan saf ve temiz evlilik masalını gerçekleştirmeye çalışan mor haplı tipik bir erkek var karşımızda.

Mor haplı bir erkeğin saldırganlığı ve direnci ile karşı karşıya kalan kırmızı haplı bir erkek şunun farkında olmalı : mor haplı erkeğin gerçeklerle yüzleşmeye, kızgınlık ve umutsuzluk duyguları ile güreşmeye ve sonuçta da küllerinden yeniden doğmaya cesaretleri olmadığı için kendilerini bir felaket yoluna sokacaklardır. Mor haplı erkek kırmızı hapın gerçeklerini anlamıyor değildir, sadece bunu içselleştirip kendine daha iyi bir hayat kurabilecek kabiliyette değildir. Sonunda olan böyle bir erkeğe “iyi bir evlilik” yorumunun mavi hap hayalllerini anlatmaya çalıştığında, bu erkek sinirlenip, söylenene değil söyleyene saldırır :

Haha … siktirin gidin. Neden böyle konuştuğunuzu anlıyorum. Beni benden kurtarmaya çalışıyorsunuz. Yazdıklarımın damardan Kırmızı Hapçı sizlere nasıl saf salak göründüğünü de biliyorum. Ama sizin düşündüğünüz gibi kadınlar ve uzun süreli ilişkiler konusunda tecrübesiz değilim. Kırmızı Hap Öğretisinden ve bu siteden çok yararlı ve zihin açıcı şeyler öğrendim. Bu sayede kadınlar karşısında duruşumu ve bakış açımı değiştirdim. Fakat aynı zamanda çoğunuz sanki Kırmızı Hap Öğretisini ideoloji gibi kabul ediyorsunuz ve bence bu tehlikeli. Benim, benim kadınım ve ilişkim hakkındaki tüm gerçekleri sadece şurada yazdıklarımı okuyarak tamamen biliyormuş gibi konuşmanızdan bahsediyorum. Sanki Kırmızı Hap Öğretisi kadın – erkek ilişkileri hakkında herşeyi kapsıyormuş gibi.

Ve yine de öğreti açıklamıştır bile.

Ne demek istediğimi anlamıyorsanız sizin için üzülüyorum. Kırmızı Hap bana ne olup bittiğini anlamam konusunda çok yardımcı oldu. Onun için beta sağlayıcı  olduğumun farkındayım. Benim sağlayabildiklerim beni çekici kılan şeylerin önemli bir kısmı ve aynı zamanda alfa özellikleri de onu tahrik ediyor. Bu iki özellik tek bir insanda olabilir. Bu gerçeği ve mekanizmasını anlamak beni daha az stresli ve güvensiz kılıyor çünkü ne yapacağım konusunda daha eminim.

Beta provider olmak beni kancık yapmıyor. Kadınımın ve ailemin ihtiyaçlarını karşılamak beni erkek yapan şeylerin başında geliyor ve bundan büyük zevk ve tatmin duyuyorum.
Bu arada hiçbir şekilde 44 yaşında bir kadına “kapağı atmıyorum”. Daha genç kadınlarla ilişkiye girebilirim ama ben tercih etmiyorum.

Hayat sikişten ibaret değil ama eğer sizin için öyle ise anca o tip kadınları çekersiniz hayatınıza. İlişkilerde ne elde ettiğimiz, ne olduğunuzla alakalı. Açık bir yürekle yaşayamıyorsam, yaşamanın anlamı ne ki. Ama her koyun kendi bacağından asılır.

“Ben demiştim” dememek zor ama kırmızı haplı bir erkek, mor haplı bir erkeğin bu kızgınlığının asıl nedeni konusunda uyanık olmalı : eleman sadece kırmızı hap gerçekliğinin hayatına getireceklerinden korkuyor. Erkekleri fişten çekmek pis iş ama Mitch’in aramıza geri döndüğünü görmek güzel, en azından doğru yola girdiğini ve bu tecrübeden birşeyler öğrendiğini umuyorum.

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.

Orta yaş krizi (40ından sonra azmak) efsanesi

Cinsel pazar değeri (CPD) adlı yazımızda erkeklerin cinsel pazar değerinin 38 yaşında tepe noktasına ulaştığını (yaklaşık 38 – 42) ve bu tepe noktasından sonra ise görece oldukça yavaş bir şekilde azaldığını belirtmiştik. Bu tepe noktasından hemen sonraki 40 yaş civarı en klişe erkek orta yaş krizinin yaşandığı yaşlar. Türkçe’de buna 40’ından sonra azdı derler mesela. Bu yaş henüz daha matrix’ten fişini çekemediyse bir erkeğin bunu yapabileceği en iyi zaman olduğu gibi, erkeğin cinsel pazar değerine uyanmaya en meyilli olduğu zaman. Ve yine aynı zamanda bu dönem erkek ile karısı arasındaki CPD’nin erkek lehine en açık olduğu zaman. Henüz uyanmamış bir erkek tam bu yaş civarında ilişkilerin temel kuralını kendi açısından deneyimler : kadının erkeğe olan ihtiyacı, erkeğin kadına olan ihtiyacından çok daha fazladır.

Toplum (özellikle feminen temelli kültür öğeleri) bu uyanışa karşı tedbirini önceden almıştır. Erkekler bu yaş döneminde, böyle bir “kriz” olabileceği konusunda her türlü iletişim aracı ile uyarılır. Toplum bu “kriz” nedeniyle “yoldan çıkan” erkeği utandıracak şekilde suçlamalar ile hazırdır. Birçok erkek bu propoganda ile o kadar başarılı bir şekilde bastırılır ki, içlerinden gelen bu doğal dürtüyü kimseye gerek olmadan kendileri gözardı ederler.

Orta Yaş Bilinçliliği

Orta yaş bilinçliliğinin dokunduğu erkeklerin hikayesi ortaktır. Erkek adamımız iş-güç sahibi, 30larının sonunda biridir. “Herkesin benden beklediği herşeyi hayatımın son 10 – 15 yılında yaptım ama kimsenin takdir ettiği yok”. Bu erkeklerin hikayelerini dinlemek, beni orta yaş krizinin aslında bir mit olduğu gerçeğine uyandırdı. Feminen koşullanma sözde orta yaş krizi yaşayan erkeklerin geçip gitmiş gençliklerini yeniden yaşamaya çalışarak spor arabalar, motorsiklet ve karıyı boşayıp genç sevgili yapma gibi atraksiyonlara girdiğine inanır. Bu tabii ki erkeklerin egoist ve odun olduklarına, maskülen davranışların çocukça şeyler olduğuna inanan feminen düşünceye uyan bir açıklamadır.

Orta yaş krizi bir erkeğin giden gençliğini umutsuzca yeniden canlandırma çabasından değil, 20li yaşlarda ya da 30larının başında düştükleri kafesin korkunç parmaklıkları ile yüzleşmeye başlamaları nedeniyle olur. Bazı erkekler gerçekten de spor araba alır, karıyı boşar daha gencini alır veya bunun gibi şablona uygun sorumsuzluklar yapar. Ama bu bile bu adamların gelişmemişliklerinden değil, cinsel pazarda erkek olarak bulundukları pozisyonun farkına varmış olmalarındandır. Uzun süredir o kadar sorumluluk altına girmişler ve o kadar az takdir görmüşlerdir ki, bu pozisyonu görür görmez önlerine bakmaya karar verirler. Ona sorumluluk diye pazarlanan ödevi sebatla yerine getirdikten sonra ellerinde ne vardır ki? Plaj topu formatında ve muhtemelen şirret bir kadın? Eğer evliliği mükemmel bile olsa 40 yaşında dünyayı yeterince deneyimleyememişlik hissi?

Bugün ben bu krizi yaşamayan erkeklere üzülüyorum asıl. Bunlar gerçekten kaybedilmiş ruhlar.

 

İyi çocuk olmak – Acıların çocuğu olmanın şaşmaz formülü (2)

İyi çocuk olmak – Acıların çocuğu olmanın şaşmaz formülü (1) yazımızda iyi çocuk olmanın kadınlar tarafından genelde güçsüzlük ve acizlikle eşdeğer algılandığından ve bunun da aslında hatunların kötü kalpli olmalarından ziyade zorunluluktan (evrimsel baskı) olduğundan bahsettik.

İyi / efendi çocuk olmanın bir erkek için felaket ve dominant, alfa erkek olmanın daha iyi olmasının başka bir nedeni daha var. Kadınlar sadece seksi, maskülen erkekleri çekici bulmakla kalmaz, bilinçaltı tarafından eğer varsa iyi çocuk için besleyebileceği duygulardan da şüphe duymaya zorlanır. Deli saçması gibi değil mi? Değil, sebebi de şu : İyi çocuklar farkında olmadan kadının içinde kendilerine karşı bir direnç oluştururlar.

Eğer bir erkek bir kadına iyi çocuk modunda davranıyorsa, bu kadın nadiren de olsa bu erkeğe karşı ilgi duysa bile, kadın içindeki “arzu”yu arzu olarak değil, “borç” ya da “suçluluk duygusu” olarak algılayacaktır. Kadın içindeki duyguları bu erkeğe birşeyler borçlu olduğu için ya da onun için üzüldüğünden hissettiğini sanacaktır. Daha başka bir deyişle içindeki duyguları arzu olarak algılamayacaktır.

Bunun tersine birçok kadın için piç herifin “piç”liği, onun seksiliğinin kanıtı olarak algılanacaktır. Burada piç heriflerin doğru yaptıkları şey, kadını etkilemeye çalışmamalarıdır ki kadın tarafından genelde “o kadar seksi ki etkilemeye bile çalışmıyor” olarak algılanır. Zira etkilememeye çalışmak genelde erkeğin başka opsiyonları olduğuna işaret eder ki kadının hayalgücünü ve rekabet kaygısını azdırır. Zaten iyi çocuğun kaybettiği şey “iyi kalp” değildir (hepimiz biliyoruz ki bir erkek iyi çocuk oyununu kötü çocuk gibi kadının donunun içine girmek için taktik olarak kullanır), kadını etkilemeye çalışarak ona “benim senden başka opsiyonum yok, zira bana bakan başka kadın yok” mesajı vermesidir.

Kadın, erkeğin seksi olduğunu düşündüğünde suçluluk, borçluluk ve acıma duygusu olmadan kendini erkeğe açabilir. Ve hissettiği şeyi de cinsel arzu olarak algılar.

Piç erkek davranışı devam ettikçe kadının hayalgücü ve arzusu kamçılanır. Kendi arzusu gerçek olmalıdır zira bu adam çok arzu edili biridir. Zira bu adam muhtaç değildir, demek ki başka kadınları elde edebilecek biridir. Ve başka kadınlar elde etmeden, elde edilmelidir. Kadının temel içgüdüsü bu kadar şaha kalktığı için de piç erkeğin kötü davranışları es geçilir.

Kadının arzusunu arttıran bir başka şeyde, kötü çocuğu çevresindeki diğer erkeklerle karşılaştırmasıdır. O erkeklerin çoğu kendisinin kıçını yalamaktadır, kendini yatağa atmak için iyi çocukçuluk oynayan “çocuk”lardır. Maalesef işini bilen bir alfa, kadının sadece hayalgücünü değil, çevresindeki betaları da acımasızca kaldıraç olarak kullanır.

Burada aktif olan psikolojik kavram bilişsel uyumsuzluk (cognitive resonance). İnsanın kafasında çatışan fikirlerden ve duygulardan kaçma eğilimi. İyi çocuk olarak yapılan şeyler genelde hediyeler vermek, destek olmak vs. gibi hareketler olduğundan ister istemez borçluluk hissettirecektir. Erkek bir de sürekli etkilemeye çalışarak ister istemez kadına “senden başka alternatifim yok” mesajı verirse acıma duygusu da yaratır. Erkeği görünce arzu duysa bile bir kadın aynı anda acıma ve borçluluk duyguları da çıkacağından, erkekten rahatsız olacaktır (bilişsel uyumsuzluk).

Bir kadının arzu hissi ile çatışacak duygular yaratmamak için ilişkinin özellikle başlarında ona hediyeler almak, sürekli işlerini halletmek (ödev yardımı gibi), iltifat etmek (özellikle fiziksel güzelliğine ki buna kaşlar, gözler gibi size zararsız görünen iltifatlar da dahil) ve sürekli duygusal destek olmak gibi davranışlardan uzak durmalısınız.

Aslına bakarsanız, herşeyi kendi kurallarınızla yapacağınızı ona göstermeniz lazım. Onu öpmenizi isterse örneğin, öpmeyin. Tartışma da yaratmayın. “Sana sarılmayı bitirmedim” daha gibi birşey söyleyin. Sonra onu öpersiniz ya da öpmezsiniz size kalmış. Kadınlar kontrolü elinde tutan erkeklerden hoşlanır ve kontrolün sizde olduğunu görmeyi arzular.

Bu ilkeyi her zaman uygulamanız lazım. Çok fazla gülümsemek bile kadında, ondan onay bekliyorsunuz izlenimi uyandırır.

Kıç Yalamamaya Giriş (Kıç Yalamama 101)

Seni Seviyorum = Kendini topuğundan vurmak

Çok güzelsin = Kendini iki topuğundan da vurmak

Allah aşkına (ya da inancınız neyse), yeni tanıştığınız bir kıza (yeni = 3 aydan az süredir) asla seni seviyorum demeyin! Bir kadına “çok güzelsin” ya da onun türevleri (“gözlerin çok güzel” gibi) söylemeyin. Çekici bir kadın bu “seni seviyorum”, “çok güzelsin” gibi kıç yalama türevlerini o kadar çok duymuştur ki bu kelimeler tek başına otomatik olarak erkeği diğer “ezik beta” ların kategorisine atar.

En az 3 aydır beraber olmadığınız bir kadına seni seviyorum demek sizi aptal ve aciz gösterir. Hiç itiraz etmeyin (a) bu kadar süre beraber olduğunuz kişiyi sevecek kadar tanıyamazsınız, (b) kadın bunu cinsel arzudan söylediğinizin 100% farkındadır ve (c) en kötüsü de kadın kontrolün kendisinde olduğunu anlar. Bu sözcükler aranızdaki ilişkiyi sizin lehinize şekillendirecek pozitif cinsel gerilimi de söndürür.

Tabii bu birkaç ay tanıştıktan sonra sürekli seni seviyorum demeye ve hatuna sürekli iltifat etmeye başlayın anlamına gelmiyor. Bu tür şeyler kıç yalamaktır ve sizi ezik gösterir. Siz ne kadar aslında kıç yalamaktan değil de ona olan saf sevginizden böyle yapıyorum deyip dursanız da (ki yalan), bu davranış kadının hayatındaki ezik erkekler tarafından o kadar çok yapılan birşeydir ki sizi o kategorinin içine atar.

Bu tür bir mesafeyi her aşamada korumanız ve “muhtaç” izlenimi vermemeniz lazım. Mesela barda bir kadınla tanıştığınızda tüm vücudunuzu ona dönmeyin. Konuşurken kadın size yeterince ilgi gösterene kadar sadece başınız ona dönük olsa yeterlidir.

Bir kadına onun etkisi altına girmediğinizi göstermenizin en kolay yolları sürekli gülümsememek, kadın sizinle konuştu diye çok heyecanlanmamak, ona ilginizi aşırı odaklamamak, ukala – eğlenceli ruh halinde onunla sürekli şakalaşmak gibi şeylerdir. Bunları doğal olarak yapamıyorsanız muhtemelen opsiyonlarınız olmadığı içindir (bkz tabak çevirmek).

Bu yazı, İlişki Sihirbazı – Kadınlarla Başarının Sırları Kitabındaki aynı adlı bölümden genişletildi.

İyi çocuk olmak – Acıların çocuğu olmanın şaşmaz formülü (1)

Beyni yıkanmamış bir erkeğin sergilediği en temel davranış, elle tutulur hedeflerini atılgan bir şekilde odaklanmasıdır. Hiçbirşey onun önünde duramaz. Bu tip bir erkek iyi çocuk değildir. Bu piçin teki olduğu anlamına da gelmez. Bu konsepti anlamak bir erkeğin yılların beyin yıkamasının etkisini atma ve maskülen doğasını ortaya çıkarma yolundaki en önemli adımdır.

Basitçe belirtmek gerekirse, kadınlar iyi çocuklardan tiksinirler. Evet tiksinirler, abartı yok. Bu hayatın acı gerçeklerinden biri ama 100% doğru bir gerçek.

Kadınlar iyi çocuk olmayı aşağılık olmakla bir tutarlar.

Kadınlar, güçlü – kuvvetli olmayı içinde barındıran maskülen karakteri arzularlar. İyi çocuk olmak, güçsüz olmakla eş değerdir. İyi, efendi çocuk rolüne büründüğünüzde kadına “ben güçsüz biriyim” mesajı gönderiyorsunuz. Bunu bir kadın aynı zamanda aranızdaki ilişkide, o ilişki her neyse, tüm ipleri ona bırakıyorsun olarak da algılar.

Bu kendi ayağına korkunç bir kurşun sıkma haline en güzel bir örnek bir erkeğin hakkında daha pek birşey bilmediği bir kadına seni seviyorum demesidir. Bu aptalca davranış hiç de çekici birşey değildir ve sadece kadının tüm ipleri elinde tuttuğuna inanmasını sağlar.

Bir kadın kendisine ihtiyacı olan ve herhangi bir şekilde muhtaç davranan bir erkeğe ilgi duyamaz. İyi çocuk olmak aslında bir kadınla herhangi birşey olma ihtimaline yaptığınız kamikaze dalışıdır.

Efendi çocukların bir diğer problemi daha vardır : Kötü çocuklar. Bu kötü çocuklar en azından bu acımasız, rekabetçi ve vahşi dünyada, kadınların dünyasını da kapsayan bu dünyada, nasıl ayakta kalabileceklerini bilirler ve iyi çocukların pek de rekabet edemeyecekleri rakipler olarak karşılarına dikilirler.

Kadınlar vahşidir demeye çalışmıyorum, ama karnında 9 ay, kucağında 2-3 yıl bebek taşımak zorunda olan bir kadın, bir erkeğe göre eş seçiminde çok daha acımasız ve gözü karadır. Olay, hayatta kalmak ve evrim ile alakalı.

Kötü çocukları çekici kılan şey, ancak evrimle açıklanabilecek derinlerden gelen bir dürtüdür : en güçlü olanın hayatta kalması = kadınların güçlü ve acımasız bir erkeği arzulaması.

İyi çocuklar bir kadını serserinin teki ile her gördüklerinde bunun bir istisna olduğuna inanırlar, bunu defalarca görseler bile. Eğer bir erkek kadınların iyi / efendi / kibar erkeklerden hoşlanmadıklarını gerçekten anlasa, kadın – erkek ilişkilerinde kendi kendini ayağından vurmaya eşdeğer bu ruh halini hemen üzerlerinden atarlar. Burada asıl problem, iyi çocukların “iyi çocuk” olmanın çalışır bir strateji olduğunu sanacak şekilde programlanmışlardır.

Kadınlar iyi çocuklardan hoşlanmazlar. Bu kendilerine kötü davranılmasından hoşlanırlar anlamına da gelmez (birçok iyi çocuğun olayı yanlış anlayıp o uca savrulması da görülmemiş birşey değil).

Fakat tekrar edelim, kadınlar iyi çocuklardan sadece hoşlanmamakla kalmazlar, onlardan tiksinirler.

Bunun sebebi basit : fazlaca iyi çocuk olmak öncelikle doğal değildir. Bu Bu ruh hali bir erkeğin doğal seksiliğini ve erkeksiliğini kapatan yapay bir katmandır. Bu davranış kalıbının bir erkeğin doğal yapısı olduğunu sanmak, beyin yıkamadan başka birşey değildir. Ve hoşlandığınız kadına karşı iyi / efendi / nazik çocuk olamayacağınızı bilmek pek de hoş hissettirmeyen bir gerçektir.

Ama bir kadınla “kötü çocuk” olmak iyi ve doğal birşeydir. İyi çocuk olmanız, kadında “günahkar” cinselliğini aseksüel bir iyi çocukla paylaşması nedeniyle suçluluk duygusu ortaya çıkarır. İyi çocuk olmak yapaydır. Erkeksi olmak seksi ve doğaldır. İyi çocuk olmak iki yüzlü olmaktır. Kadından seks koparmak için “gerçek” doğanı saklamaktır, kıçını yalamaktır.

“Neden böyle sonuçlandı anlamıyorum. Ona çok kibar davrandım, her zaman destek olmaya çalıştım. Ona çiçekler, hediyeler aldım. Onu sevdim, ona onu sevdiğimi defalarca söyledim. Başka kızlara bakmadım …”

Evet, tam olarak da bu ezik iyi çocukluk herşeyi mahveden şey. Problem şu ki çoğunlukla ortamda bunu bilen tek erkek grubu “kötü çocuklar” gibi durmaktadır. Bu erkekler, kıçlarını yalayan iyi çocuklardan ölesiye sıkılan kadınları ağlarına düşürürler. Bu kadınlar iyi çocukları seks için haftalarca bekletirken, serseri tiplerle ilk buluşmada yatabilirler.

Tabii ki kadınlar bu serserilerden şikayet edip dururlar. Kuyruk acısı ile iyi çocukların omuzlarında ağlarken, ilk fırsatta yine bir serserinin eline düşmekten kendilerini alamazlar. Oysa ortamın bu avcılara kalması kader değil.

Devamı için İyi çocuk olmak – Acıların çocuğu olmanın şaşmaz formülü (2).

Bu yazı, İlişki Sihirbazı – Kadınlarla Başarının Sırları Kitabındaki aynı adlı bölümden genişletildi.

Sadece kendin ol (ya da başkası olma kendin ol)

Günümüz feminen kültür propogandasının erkeklere en çok pompalanan kavramlarından biri “sadece kendin ol” (just be yourself). Bu saçmalık sadece geleneksel ve sosyal medyadan akmıyor, erkeğin çevresinden, özellikle çevresindeki kadınlardan, pompalanıp duruyor. “Sadece kendin ol Mahmut, o seni olduğun gibi sevmeli, kendin olmazsan, sahte biri olursun ve bu da onun sana güvenini zedeler”.

Oysa neden sadece kendin olmalısın ki? Şu anki kendinden daha iyi biri olabileceksen, sadece kendin olmak değil, kendinden daha iyi olmak teşvik edilmeli.

Kişilik sürekli akış içinde olan ve kolayca şekillendirilenilen birşey. Bugün olduğunuz kişi, 2 yıl önceki sizle aynı değil ve 2 yıl sonraki siz bugünkünden daha farklı olacaksınız. Hayat boyu taşıdığımız karakter özellikleri olabilir ama bunlar bile zaman içinde değiştirilebilecek şeyler. Herhangi bir anda sizin kim olduğunuz aslında sizin tanımladığınız birşey ve sizin kişisel şartlarınıza ve çevreye bağlı. Peki, sınır çizgisini nerede çekeceğiz? Ne zaman hakiki bir karakter değişimi “sığ” ya da “yapay” değil de meşru kabul edilebilir? İşin aslı “sığ” ve “yapay” kadıların (ve kuyruklarındaki enayilerin) yüzyıllardır kullandıkları slogan kelimelerden başka birşey değiller. Bunlar erkeklerin, kadınların arzu etmedikleri algı durumları olarak içselleştirdikleri şeyler.

Kadın ya da erkek bir kişi için en zor şeylerden biri değişmeleri gerektiğini duymak. Zira bu, onların “kendileri olarak” kalmalarının şu an içinde  bulundukları nahoş durumun sebebi olduğunu belirtir. Bu birine hayatlarını olması gerektiği gibi yaşamadıklarını ya da çocuklarını yanlış şekilde yetiştirdiklerini söylemek gibi birşey. Uyuşturucu kullanan birini tamamen bıraktırmak için aktif çaba harcasam, toplum beni kurtarıcı bir kahraman olarak görür. Birini kanser olmadan önce sigarayı bırakmaya ikna etmeye çalışsam, ilgili bir arkadaş olarak takdir görürüm. Ama birine kadınlarla başarılı olmak istiyorsa hem onlarla ilgili kafasındaki algıyı hem de onlara yaklaşma biçimini değiştirmesi gerektiğini, mutsuzluğunun sebebinin bu olduğunu, daha iyi görünmesi ve hissetmesi gerektiğini söylesem, bahsi geçen kişinin problemlerine duyarsız “sığ” herifin teki olurum. Oysa yapıcı eleştiri, karşındakinin kendisini gözden geçirip değiştirmesini sağlayabilecek birşey.

Kişilik sadece şekillendirilebilir birşey değil aynı zamanda dramatik koşullarda dramatik şekilde değişebilen birşey. Bunun en bilinen örneklerinden biri savaş gazilerinde görülen travma sonrası stres bozukluğu. Bu adamların maruz kaldığı aşırı koşullar kişiliklerini önemli ölçüde değiştirir. Her ne kadar bu uç bir örnek olsa da koşullar zorladığında başka birine dönüşebileceğinin bir kanıtı. Eğer benim içinde yaşadığım koşullar TV önünde pizza yiyip patatese dönüşme ve Cuma akşamları video oyunu oynama gibi öğelerle bezeliyse, spor salonunda poposunu şekillendiren piliçin birinin gelip benimle sabaha kadar seks yapmasını beklemek ne kadar gerçekçi olabilir? Ama neden olmasın? Sonuçta en samimi şekilde “sadece kendim olmaktan” başka birşey yapmıyorum ki. Hatun beni ben olduğum için sevmeli.

sisman-erkek-guzel-kadin

“Sadece kendin ol” (SKO) hipergaminin hizmetinde bir sosyal gelenekten başka birşey değil. SKO kadınların büyük bir hevesle teşvik ettikleri birşey. Zaten söylemesi en doğru şeymiş gibi de duran birşey. “Kim senin sen olmanı istemez ki Mahmutçuğum?” Bu durumda sana değişmen gerektiğini söyleyen herkes aslında kendi bencil amaçları için seni suistimal etmeye çalışan tekinsiz kişiler. Bu masal kendini olduğun gibi kabul et mantrasına da tam oturan birşey. Özellikle bir kadın yaşlanmanın duvarına karşı hızla yol alırken ve bu fiziğinde acımasızca ortaya çıkarken neden “eskiden kim olduklarına göre değil de şimdi kim olduklarına göre” sevilmek istemesinler. Fakat SKO’nun erkeklerde teşvik edilmesinin sebebi bir çeşit cinsel seçilim mekanizmasından başka birşey değil. Tüm erkeklerin sadece kendileri olduğu ve en samimi şekilde kendileri göründüğü ideal bir dünyada, bir kadın hipergami doğrusunda en doğru erkeği seçtiğinden 100% emin olabilir (aslında bu daha çok seçilmemesi gereken erkeklerin cici çocuklar olarak kendilerini elemelerini de sağlar).

Daha önce de belirttiğim gibi bir kadın bir erkekten dürüstlük beklediğini söyler ama hiçbir zaman erkek hakkında herşeyin önüne serilmesini istemez. Kadına tam olarak herşeyi söylememek ilişkide cinsel çekimi ateşleyecek gizemi korumak açısından tavsiye edilir. Ama bunun bir yararı da erkeğin SKO zokasını yuttuğunu varsayarak hareket eden kadının SKOyu aleyhinize kullanmasını engellemektir.

Tomassi’nin 8 Numaralı Demirden Kanunu
Bir kadının seninle niye yatmayacağını anlamasını HER ZAMAN kadına bırak, asla bunu onun için yapma.
Feminen zorunluluğu toplumun zorunluluğu olarak varetmenin ana mekanizmalarından biri de kadını cinsel seçilimin baş aktörü olarak tutmaktır. Kadının temel cinsel stratejisi, kendi genetik materyalinin bulabildiği en optimum erkeği bulmaktır.

Bu yazı Rollo Tomassi’nin Just Be Yourself yazısından çevrildi. Birebir değil ama neredeyse birebir.

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.

Tinder nasıl kullanılır

Erkek Adam kitapları serisinden Erkekler İçin Tinder Rehberi kitabı için tıklayınız.

Öncelikle uygulama ile ilgili fazla bir bilgin olmadığını düşünüyorsan seni şöyle, profilini nasıl düzenleyeceğin ile ilgili öneriler arıyorsan böyle alalım.

Şimdi profilimiz hazır ve kullanmaya başlayacağız. Bu yazıda ufak maddeler halinde neler yapman ve yapmaman gerektiğini açıklayacağım:

  1. Uygulama senin yaptığın beğenilere göre sana bir puan veriyor. Bu puan ne kadar yüksekse görülme olasılığın da o kadar artıyor. Bu nedenle asla ve asla herkesi beğenme gibi bir aptallık yapma. Zaman ayırmayacağın, verse yatmayacağın kadını asla beğenme.
  2. Beğeneceğine inandığın her profile girip, fotoğraflarına bakmanda yarar var. Bunun 2 sebebi var. Birincisi asla ve asla bir kadının fotoğrafına güvenme. Hatun çok şişman ya da çirkin olsa da ilk fotoğrafta bunu ustaca gizlemiş olabilir. Bir göz at. İkincisi ise, tinder bir insanın profilinde ne kadar uzun zaman geçirirseniz sizi o insana daha önce gösteriyor. Bu nedenle de profillerde 5-10 saniye zaman geçirmek sana avantaj sağlayacak.
  3. Super likelarını daha gerçekçi hedefler için kullan. Manken gibi fotoğrafları olan bi hatuna super like atsan bile seni beğenmeme ihtimali çok yüksek. Seni beğenebileceğini düşündüğün insanlara kullan.
  4. Tinder plus güzel birşey. Herhangi bir akşam bara gidip hatunlarla tanışmaya harcayacağın paradan daha ucuz ve kesinlikle daha etkili. Eğer maddi durumunda ciddi bir sorun yoksa al.
  5. Tinder plus ile birlikte gelen “boost” tinder plus’ın kendisinden de güzel. Bu özellik senin profilini yarım saatliğine normalde olduğundan 8-10 kat daha fazla hatuna gösteriyor. Aman dikkat günün her saatinde kullanmak mantıksız. Genelde akşam 9-10 arasını tercih et.
  6. Peki eşleşmeler gelmeye başladı şimdi ne yapacağız? Mesaj atma işini asla bekletme. Eşleşme geldikten sonra 1 gün içerisinde ilk mesajı göndermiş ol. Emin ol kadınların sadece %1’i sana ilk mesajı atacaktır. Ancak mesaj için hatunun da mesajlaşmaya uygun olabileceği akşam saatlerini ya da haftasonlarını tercih et ki, muhabbet çok da kesilmeden devam edebilsin.
  7. Peki hatuna mesaj attın ancak cevap gelmedi, ne yapacaksın? Umursamayacaksın! Hele hele 2. mesajı minimum 1 hafta geçmeden asla ve asla atmayacaksın! Unutma hatuna ne kadar gereksiz ilgi gösterirsen senden soğuması da o kadar hızlı olacaktır. Hatunun yatırım yapmadığı ilişkiye bir erkeğin yatırım yapması tam anlamıyla salaklıktır.
  8. Peki ilk mesaj nasıl olmalı? Burada iki görüş var. “pick-up line” dediğimiz eğlenceli ve ilgi uyandırıcı mesajları kullanabilirsin. Ancak match sayın zaten yetişebileceğinden fazla ise, tavsiyem basit bir selam ve devamında profilindeki bilgilerle ya da fotoğraflardan biriyle ilgili bir soru ile açılış yapman. Kadınlar pick-up line’lara genelde daha çok ilgi gösterir, ama daha basit bir giriş, gerçekten senden hoşlanan kadınların sana geri dönüş yapmasını sağlayacaktır. Unutma: kadınlar bu uygulamayı sadece erkek bulmak için değil aynı zamanda egolarını tatmin etmek için de kullanıyor. Aldığın eşleşmelerin bir kısmı sadece senin üzerinden egosunu tatmin etmeye çalışan kadınlar olacaktır. Takılma!
  9. Peki muhabbete başladık napıcaz? Olabildiğince esprili ama bir yandan da ciddi olmaya çalış. Kesinlikle iltifat etme. Tinder’da yapılacak 5-6 mesajlaşma sonrası “whatsapp’a geçelim” de. Bunu soru olarak sorma. Bir emir cümlesi olsun. Eğer “ay yok vermem” diyorsa muhabbetin yavaşça bitir ve 1 hafta sonra tekrar dene.
  10. Peki genel olarak konuşma nasıl olmalı? İş muhabbetine girme, hatun sorarsa cevapla ama muhabbeti bunun üzerinden sürdürmemeye çalış. Eski sevgili muhabbetine ise kesinlikle girme. Eğer kızın fiziksel özelliklerinden emin değilsen bir fotoğraf iste. Gelen fotoğrafla da kesin olarak, abartmadan dalga geç. Hatta örneğin hatunun güzel bir burnu varsa onunla dalga geç. Tekrar ediyorum: iltifat etme! 
  11. Muhabbet ederken flört etmekten çekinme. Hatta edebildiğince flört et. Bel altı espri yapmaktan, hayvanca birşey söylemekten çekinme. Hatun bu noktada eğer gidiyorsa bırak gitsin. O hatun muhtemelen ay ben 145 buluşmadan önce öpüşmem diyecektir. Zamanını kaybetme.
  12. Ben online ortamda muhabbbetin abartılmamasından yanayım. İki taraf için de mesafe v.s. gibi engeller yoksa, yakın bir zamanda bir akşam bira ya da kahve içmeyi teklif et. Redderse “ee napcaz ergen gibi telefonda mı mesajlaşıcaz?” de.
  13. Genel olarak muhabbet içerisinde kibar olmamaya çalışma. İçindeki sinir bozucu oğlan çocuğuna ver telefonu o konuşsun. Zaten bugüne kadar hep o kibar adam yüzünden kaybettin hatunları. Emin ol o senden daha başarılı olacaktır.

Peki buluşmayı da ayarladık. Buluşmada ne yapacam diyorsan onun için de seni böyle alalım.

Hadi rasgele!

Duygusal Güç

Benim teorim şu : kadınlar duygusal güce, dünyada başka hiçbir şeye duymadıkları kadar ilgi duyarlar. Çünkü bir erkeğin duygusal olarak güçlü olması, en büyük güç göstergesidir. Özellikle günümüz dünyasında, kadınlar için bir erkekte bulunması en zor özellik de muhtemelen duygusal güçtür.

Para bir şekilde kazanılabilir ve kaybedilebilir. Aynı şekilde tip ya da yakışıklılık hem genetik mirasa bağlıdır hem de yanıltıcı olabilir. Ancak bir erkeğin duygusal olarak güçlü olması, gerçekten kendini geliştirdiğini ve kendi iç dünyasını fethedebildiğini gösterir. Herkes zengin ya da yakışıklı olabilir ama herkes kendi iç dünyasıyla gerçekten barışık olamaz. Gerçek alfalık burada başlar.

Bu blogda belki yüzlerce kez kadınların erkeklerde güç aradıklarından, güçlü erkeklerden hoşlandıklarından bahsettik. Bak kardeşim, gerçek güç duygusal güçtür. Bunu başarabildikten sonra hayatında başaramayacağın hiçbir şey yoktur.

Örnek vermek gerekirse; hayatında finansal, sosyal ya da başka herhangi bir problem yaşadığında gerçekten sakin kalmayı, güçlü durabilmeyi ve kendinden emin olmayı başarabilirsen, eninde sonunda o problemi aşıp hayatına normal bir şekilde dönmeyi başarabilirsin.

Ancak problem karşısında sakinliğini kaybedip, paniklemeye başlarsan muhtemelen o problemi daha da büyütüp eline yüzüne bulaştırman işten bile değil. Kafanı negatif duygularla doldurduğunda, sana yardım edebilecek tek şey şansın. Bir sürü başarılı, zengin insan hayatındaki sorunları çözemediği ve bir süre sonra baş etmeyi başaramadığı için kafasına sıkıp ölmeyi tercih ediyor farkında mısın? İşte bu yüzden bi erkek başarılı olmak için önce duygusal olarak güçlü olmalıdır. Yoksa hayatında başına gelecek sorunlar, seni intihara bile sürükleyebilir.

Peki gelelim konunun kadınlar ile ilgili tarafına. Ne demiştik, kadınlar erkekleri ölçmek için shit test dediğimiz mekanizmaları kullanır. Çoğu erkek bu testleri, düşünüp yorumlayarak aşmaya çalışır. Ancak bu testleri aşmanın yegane yolu, duygularınızı kontrol edebilmekten ve karşınızdaki kadın ne kadar sert saldırırsa saldırsın kendinizi kontrol edebilmekten geçer. Gerçekten erkek olabilmek ile erkek olmayı taklit etmek arasındaki en büyük fark burada yatar.

Emin olun bu testleri, gayet doğal ve akıcı bir şekilde geçebildiğinizde, o kadınla birlikte olmamanız için bir neden yok. Duygularını kontrol edebilme yeteneği, kadınlar için gerçek bir afrodizyaktır. Ve sen kardeşim, hayatında kadınlarla veya herhangi bir konuda başarılı olmak için, bunu öğrenmek zorundasın. Erkeklerin kadınlar kadar ağlayıp zırlamaya, “ay bana sıkıntı bastı bununla mı uğraşıcam ben” demeye lüksü yok.

Karşınızdaki kadın, duygularınızı test etmeye, sinirinizi bozmaya çalışacaktır. Ama siz suratınızda güvenli bir gülümseme ile kadının uyguladığı bu testleri umursamadan, hatta alaya alarak cevap verebilir ve sakinliğinizi koruyabilirseniz. Bir kadının size karşı ne kadar çabuk değişebileceğine de şahit olabilirsiniz. Kadınların yaptıkları bu testleri umursamadan geçiştirebilmek, hatta üzerine kadınla dalga geçebilmek bir buluşmada yapabileceğiniz en pozitif şey olabilir.

Tabi bu demek değil ki, kendinizi geliştirmenizin, vücut çalışmanızın, iyi görünmenizin hiçbir önemi yok. Bir erkek her zaman olabileceği en iyi halinde olmalıdır. Ancak duygusal olarak yeterince güçlü olmayan bir erkeğin, ne kadar yakışıklı, iyi fizikli ya da zengin olursa olsun çoğu kadınla şansı yaver gitmeyecektir.

Peki kendinizi duygusal olarak güçlendirmek için neler yapabilirsiniz?

  • Meditasyon: Hayır, şaka yapmıyorum. Meditasyon insanın zihnini dinlendiren, kendi duygu ve düşünceleriyle barışmasını sağlayan, beyni geliştiren gayet güzel bir aktivitedir. Çok değil günde 10 dakika düzenli meditasyon yaparak hayatınızda inanamayacağınız kadar ciddi gelişim kaydedebilirsiniz. Yakın bir tarihte meditasyonu ve nasıl yapılacağını anlatan bir yazı eklemeye çalışacağım.
  • Kendinle barışmak: Geç kardeşim aynanın karşısına, kendine bak. Burnun mu büyük? Kafan mı kel? Boyun mu kısa? Vücudunda orantısız bir yer mi var? Vücudunda spor v.s. ile değiştiremeyeceğin tüm kötü veya garip özellikleri keşfet. Önce kendinle dalga geç. Hatta o kadar geç ki orjinal espriler üretmeye başla. Emin ol, sen kendine barışık olduğun sürece, başka birisi ne derse desin umrunda olmayacaktır.
  • Klinik sorunlar: Depresyon, kaygı gibi sorunların varsa, bir psikiyatrist ya da psikoloğa görün. Bunda gocunacak, çekinecek bir durum yok. Bu tür rahatsızlıkların çoğu dönemsel hormonel dalgalanmalardan kaynaklanır ve terapi veya kısa süreli ilaç kullanımı ile kontrol altına alınabilir. Yalnız bu konuda özellikle Türkiye’de doktorlar ilaç yaz kurtul kafasında olabiliyor. O yüzden tavsiyem araştırarak ve hastalarıyla ilgilendiğini bildiğin bir uzman bulman ve eğer bu uzman sana bir sorunun olduğunu ve iyleşebileceğini söylüyorsa vazgeçmeden bu sürece adım atman.

Bu yazı, İlişki Sihirbazı – Kadınlarla Başarının Sırları Kitabındaki aynı adlı bölümden genişletildi.

Jordan Peterson – Hipergaminin insan evrimindeki yeri

Toronto Üniversitesi Psikoloji Profesörü Jordan Peterson bu videoda hipergaminin insan evrimindeki rolünü anlatıyor. Bonus olarak da friendzone’un evrimsel açıdan harika bir tanımını veriyor : “Arkadaş olarak hiç de fena sayılmazsın ama bu senin genlerinin gelecek nesile aktarılmasının bir gereği yok” 😀

 

Bu konuya Erkek Egemenlik Hiyerarşisi yazımızda değinmiştik :

Burada çalışan önemli mekanizma, kadınların, çocuk yapacakları seçmesi. İnsan türünün en yakın kuzeni olan şempanze (yaklaşık 6 milyon yıl önce ortak atadan ayrıldığımız) dişileri, insan dişilerinin aksine, önüne gelenle çiftleşirler. Tabii ki alfa erkeğin, beta ve omegaları döverek uzaklaştırması sonucu bu çiftleşme genelde alfa şempanzelerle olsa da, burada şempanze dişisinin herhangi bir seçim yapması durumu yoktur.

Peki kadınlar, beraber çocuk yapacakları erkeği nasıl seçerler? Erkek egemenlik hiyerarşisine bakarak. Burası, erkeklerin birbirleri ile rekabet halinde oldukları arenadır. Erkek egemenlik hiyerarşisi arenasında erkekler, bariz dişiler için birbirlerine üstünlük sağlamaya çalışmazlar. İş, para, statü, egemenlik gibi konularda birbirlerine üstünlük yarışındadırlar.

Jordan Peterson’un Türkçe alt yazılı diğer videolarını Erkek Adam Youtube kanalında bulabilirsiniz.

Jordan Peterson ile ilgili bir başka kaynak da Jordan Peterson – Kişilik ve Dönüşümleri Ders Notları kitabı.

Toronto Üniversitesi Psikoloji Profesörü Jordan Peterson,  ilkin Social Justice Warrior‘larla (SJW) girdiği başarılı mücadele ile gündeme gelse de, genç erkeklerin hiç duymadıkları, ama eksikliğini derinden hissettikleri sorumluluk ve hayatına yön verme mesajları ile kısa zamanda erkek popülasyonu tarafından yoğun takip edilen biri haline geldi. Peterson’u erkekler arasında bu kadar meşhur eden şey, erkeklerin babalarından duymaları gereken ama artık hiç duymadıkları mesajları veriyor olması. 12 Rules for Life: An Antidote to Chaos adlı kitabı Ocak 2018'de piyasaya çıkacak olan Peterson'un Maps of Meaning: The Architecture of Belief  adlı bir kitabı da mevcut. Jordan Peterson'un Türkçe çevirilerini burada Jordan Peterson Türkçe etiketinden takip edebilirsiniz.

Babalık Testi – Maury Şov Sen Baba Değilsin’in en ibretlik bölümü

Amerikalı talk şov sunucusu Maury Povich’in sunduğu Maury programında en çok işlenen konu babalık testi. Genelde bir veya birden fazla çocuğun kendinden olmadığını iddia eden erkeği kadın stüdyoya getiriyor ve babalık testi yapılıyor.

Birçok bölümde stüdyodaki adam baba mı değil mi son ana kadar bilemiyorsun. Bazen son çocuğu reddeden babanın üç çocuğunun da kendinden olmadığını öğrenmesi gibi şok bölümler de oluyor ama bu bölümde herşey açık seçik ortada. James ve Amanda beyaz ebeveynler iken James’in çocukları bariz siyah – beyaz melezi. James efendi efendi bu gerçeği göz ardı etmeye meyilli ama muhtemelen çevrenin bitmek bilmez baskısı ile “şüpheye düşmüş”. Amanda ise James’i bir kere bile aldatmadığı için (!) çocukların James’ten olduğuna emin (!?!) (kendi yalanına 100% inanan biri olduğunu düşünüyorsanız, tekrar izleyin ve vücut diline bakın. Amanda herşeyin son derece farkında).

Bölüm ibretlik zira hatun James kendine bakmayacak diye ağlıyor. James ise kamera önünde desteğini kadınından hiçbir koşulda esirgemeyen sorumlu (!) beta görüntüsünü korurken, sanki stüdyodan çıkar çıkmaz Amanda ve çocukları terk edecek gibi.

Hatunun çocuklara bakmak için çalışması gerektiğini anladığı anın ardından James’in koltuğa oturup kendisini teselli etmeye çalıştığı anda Amanda’nın vücut diline ve kendisini “hayır” diyerek nasıl reddettiğine dikkat edin. Özür, pişmanlık, birazcık bile James’e yanaşmaya çalışmak vs. yok. James Amanda için zerre önemi olmayan sadece kullanılabilir biri. Amanda’da sadece kendi kaderine ağıt var. Zira James ile Amanda nişanlı ve James’e zorunlu nafaka ve çocuk desteği takamayacak (Türkiye’yi bilmem de Batı’da genelde çocuğun doğum sertifikasına ismini yazdıktan sonra biyolojik olarak senin olmasalar da baba sensin ve kadın senden çocuk desteği alabiliyor. Bu konuda en uç örnek çocuğunun kendinden olmadığını öğrenip karısını terk eden ama karısı çocuğun biyolojik babasıyla yaşamasına rağmen mahkeme zoruyla çocuk destek ödemek zorunda kalan bir adam ki onu da başka bir yazıda ele alalım).

Programa katılan ve baba olmadıkları kanıtlanan erkeklerin çoğu bu haberi büyük bir sevinç ile karşılıyor. Zira çoğunda durum, önüne gelenle yatan bir kadının hamile kalıp doğurunca en saf salak ya da büyük ihtimal baba olabileceğini düşündüğü cinsel partnerine çocuğu kakalayarak ömür boyu çocuk destek parasına konma telaşı. Fakat maalesef James gibiler de az değil.

James’in kırmızı hap anı düşman başına. Bu güzeller güzeli çocukların tek anne ile (hem de annemiz, yalanı ortaya çıkınca çocuklara değil de kendine ne olacağını daha fazla düşünür görünümü veren bu kadın) büyüyecek olmaları çok acı.

NOT : Bu programı izledim bir süre de, Amerika’da ortanın altı sınıfta şişman ya da obez olmayan kadın kaldı mı acaba merak ettim?

 

Vaka Çalışması – Bir ilgi budalası ile evlenmek

Bir ilgi orospusu ile asla evlenme. Pompala ve bırak ama nişanlanıp evlenme.

Sosyal medya starı, fitness salonu faresi ve ortalama bir golfçü olan Paige Spiranac, golf yeteneğinden ziyade yeşil sahalarda ve instagramda dar ve açık elbiselerle bol bol sergilediği memeleri ve poposu ile kendisine bir milyondan fazla aç beta erkeği ve beta kadını takipçi elde etmiş bir hatun.

Kendisi evlilik yolunda ilerliyor iken müstakbel kocası Steven Tinoco ile ilgili şunları söylemiş :

“Steven bana çiçek alan ve benim için kapı açan ilk erkek. Beni gerçekten bir buluşmaya götürdü ki bu onca netflix izleyip keyif yapmaktan sonra çok ferahlatıcı bir deneyim. O gerçekten çok kibar, saygılı ve iyi kalpli biri. Onca kötü ilişkiden sonra sonunda iyi biri karşıma çıktı.”

İlgi orospusu kategorisinde tepelere oynayan hanım kızımız kaş yapayım derken göz çıkarmış diyebilirsiniz. Oğlumuzdan önce piç erkeklerin (onca kötü ilişki) kucağından kucağına (Netflix derken koltuktan koltuğa belki) atladığını hiç gocunmadan belirtiyor. Çok büyük ihtimal 2 seneye kalmaz boşayacağı ve hunharca nafaka takacağı iyi çocukla ilgili güzel şeyler de söylemeyi ihmal etmiyor.

Yukarıdaki davranış alfa siker devrinden beta öder devrine terfi etme zamanı geldiğini anlayan (gerçi kızımız daha 24 yaşında biraz erken davranmış) modern hatunların giderek artan sıklıkta yaptıkları birşey : müstakbel beta erkeklerini uluorta rezil etmek (şu yazıdaki feminazi olayında bir uç örneğini görebilirsiniz). Neyse bu konuyu bir başka yazıya bırakalım.

Seksi golfçü Paige Spiranac
Seksi golfçü Paige Spiranac, yeşil sahalarda ve instagramda milyon küsur takipçisi olan bir günümüz ilgi orospusu.

Açlıktan kuduran, porno bağımlısı beta sürüsünün beğenisine sunmak üzere bitmek tükenmek bir hevesle sürekli dekoltesini, dar yoga pantolonu ve gece elbisesi kaplı poposunu yayınlayan instagram faresi ile evlenmek iyi bir fikir mi? (Retorik soru tabii ki).

Paige Spiranac, 20li yaşlarının ilk yarısında kucaktan koltuğa, koltuktan yatağa maratonu ile evlilik materyali olma vasfını kaybetmiş bir hatun(*). İyk yobaz diye çıkışanlara : Burda bahsi geçen fiziksel kirlenmiş falan gibi saçmalık değil. Bu tip kadınlar psikolojik olarak evli kadın rolüne bürünemezler. Bir nevi alfa dul olayı.

Bu hatunlardan uzun süreli kız arkadaş ya da evlilik materyali çıkması çok zor. Bu devirde internetten basit bir arama ile müstakbel eşinizin bu tip biri olup olmadığına bakabilirsiniz. Eğer öyle ise ciddi red flag (kırmızı alarm) var. Çoğu aslında serseri kucağı turunu 27 – 28 yaşına kadar sürdürür sonra ellerinde çiçekler kapısında sırılsıklam bekleyen bir uydu erkeğe yamanır. İnce eleyip sık dokuyun.

Evet, kedi maması firması hisselerine büyük yatırım yaptım, ondan bu kadınların evlenmesini engellemeye çalışan bir hainim 😀