Oyun adı üstünde bir oyundur

Kızlara yürürken ve Oyunu icra ederken güvenli ve rahat olmak için takınacağınız en iyi perspektif bu olaya oyun olarak bakmaktır. Neden? Bütün bu olay gerçekten de bir oyun olduğu ve aslına bakarsanız stresi bırakırsanız oldukça eğlenceli olabileceği için.

Bu oyunda kadınlar ve erkekler karşı cinsten ilgisini çekebilecekleri en iyi erkek veya kadınları etkilemeye çalışırlar. Bir erkek için bu oyunda iki tip oyuncu vardır – rakipler (diğer erkekler) ve hedefler (kadınlar).

Bu oyunda birden fazla kazanan olabilir. Bu oyun da diğerleri gibi şanstan ziyade yeteneğe, pratikle kazanabileceğiniz bir yeteneğe bağlıdır.

Oyun yeteneğinizi hergün aşamalı olarak küçük basamaklar tırmanarak arttırın. Bu, başarı için önünde durulamaz bir momentum yaratmanın tek yoludur. Başlarda telefon numarasını sormadan güzel ya de değil her kadına takılın. Bir kez bunda başarılı olduktan sonra sadece güzel kadınlara takılın ama yine telefon numarası istemeyin. Bu aşamada da rahatlık sağladıktan sonra da telefon numarası sormaya başlayın. Bu konuya daha ayrıntılı olarak Kızlar konusunda çekingenliği ve utangaçlığı aşmak için ne yapmalı? yazımızda değinmiştik.

Maalesef güzel bir kızın yanında özgüven problem yaşayan birçok erkek, kızlarla tanışma konusunu aşırı ciddiye alır. Konuya oyun olarak değil tatsız bir deneyim olarak bakar. Bu ciddiyet kendi başına büyük problemdir. Bu ciddiyet, kadın ve erkek arasındaki elektriği ateşleyen doğal oyunculuk / şakalaşma atmosferini öldürür.

Güzel bir kadını kim istemez, bu konuyu ciddiye almak neden kötü olsun diyebilirsiniz. Bu konuyu aşırı ciddiye aldığınızda, bu “ciddiyet” titreşimleri kadın tarafından algılanacak ve anında “çaresizlik” ve “yokluk içinde olmak” olarak algılanacaktır. Neden? Çünkü bu ciddiyet gerçekten de çaresizlikten, daha doğrusu erkeğin kendisini kadınlar konusunda çaresiz hissetmesinden kaynaklanır. Dünya üzerinde yüzbinlerce güzel kadın varken bir erkeğe tek bir kadına yürümeyi aşırı ciddiye aldırabilecek tek şey, erkeğin kadınlar konusunda kendisini çaresiz hissetmesidir.

Bunu oyun olarak görmenize çok yardımcı olacak bu gerçeği hemen kavrayın ve hiç aklınızdan çıkarmayın. Şu an sizinle beraber olabilecek ve bekar yüzbinlerce kadın var ve daha da iyisi hergün onbinlercesi 18, 19, 20 ve 21 yaşına giriyor ve yine hergün onbinlercesi bir ilişkiden çıkıp bekar hale geliyor.

Güzel bir kadına yürürken bu kadının tek, özel veya alternatifsiz olmadığını aklınızdan çıkarmamanız, sizin bu yürümeyi aşırı ciddiye almanızı engelleyecektir. Tek yapmanız gereken oyunu öğrenmek, bir kadında uygulamak ve o kadında sonuç vermiyorsa hemen o kadını geride bırakıp bir sonraki “hedefe” odaklanmak.

Daha da güzeli, bir erkeğin tek bir kadına yaklaşmayı aşırı ciddiye alması nasıl “çaresizlik” belirtisi ise, bu yaklaşmayı çok kafaya takmamak ve bundan zevk almak da “bol seçeneğe sahip olmanın” belirtisidir.
Bu önemlidir zira kadınlar birbirlerinin fikirlerine çok önem verirler ve birbirlerinin seçimlerinden ister istemez etkilenirler. Önseçim, yani bir erkeğin başka kadınlar tarafından çekici bulunuyor olması, o erkeği bir kadının gözünde tek başına çekici yapabilir. Kadınlar, seçenekleri olan erkekleri seksi bulurlar. Bu etkiyi yaratmak için en iyi yöntem birden fazla aday hedefinizin olmasıdır. Fakat yukarıda bahsettiğimiz binlerce alternatifi aklınızın bir köşesinde tutarak flörte zevk alacağınız bir oyun gibi bakmanız da, bu etkiyi yaratacaktır.

Kızlara yürüme sürecine neşe ile bakıp zevk alın derken palyaçoya dönün demek istemiyorum. Kıza yürürken sürekli gülümsemenizi de tavsiye etmiyorum. Bu aslında kötü bir strateji zira sürekli gülümsemeniz kızı sürekli memnun etmeye çalışıyorsunuz ya da kıçını yalıyorsunuz izlenimi verebilir. Ben kontrolün sizde olduğu ve sizin de rahat olduğunuz bir yaklaşmadan bahsediyorum. Kontrollü ve rahatsınız zira bu bir oyun ve siz de oyunu çok iyi oynayan birisiniz 🙂

Sevgiliyle aynı evde yaşamak

Tomassi’nin 4 Numaralı Demirden Kanunu

Evli olmadığın ya da 6 ay içinde evlenmeyi planlamadığın bir kadınla ASLA aynı evde yaşama.

Sevgiliyle aynı evde yaşayan erkek, bu durumda tamamen güçsüz taraftır. Bir kız arkadaş ile HİÇBİR ZAMAN beraber ev kiralamayın, aynı evde kalmayın ve ev almayın. HİÇBİR ZAMAN kızın evine taşınmayın ve ASLA bir kız arkadaşın kendi evinize taşınmasına izin verin. Beraber yaşama fikrine tamamen karşıyım, bu çok sayıda erkeğin içine düştüğü bir tuzak. Benim beraber yaşamaya karşı olmam ahlaki sebeplerle değil, bu basit pragmatizm. Eğer bir kadınla yaşayacaksanız o kadınla evli olmanız lazım zira zaten evli iken altına imza attığınız yükümlülükler ve sorumluluklar nedeniyle kısıtlısınız. Evlilik imzası attığınızda zaten yasal olarak ilişkinin durumu nereye giderse gitsin bir yuva kurup orada beraber yaşama sözü veriyorsunuz.

Şunu da belirtmem gerek ki bir kız arkadaşla beraber yaşamaya başladığınızda (ki genelde bu finansal olarak da onun ihtiyaçlarına bakmanız anlamına gelir), bu kız ile yaptığınız sekste ve kızın arzusunda düşüş görürsünüz. Bana danışan ve “kızın düşen arzusunun nasıl arttırırırım” diye soran erkekler için arzuda bu azalmanın en büyük nedeni erkek ile kadının beraber yaşamaya başlaması. Kız arkadaşınızla beraber yaşayarak, bekar cinsel hayatınızı güzelleştiren tüm o rekabet korkusunu ve sonucunda gelen cinsel gerilimi kızın omuzlarından alıyorsunuz. Kız bu durumda sizin tek cinsellik kaynağınız olduğunun bilinciyle rahatlıyor. Kadınla ortak kiraya çıkmak (ya da belki siz ödüyorsunuz ama kadın sizde kalıyor), şöyle bir sigorta poliçesine imza atmak gibi birşey –

“Kira kontratı boyunca bu kızdan başkasını sikmeyeceğime söz veriyorum”.

Hatun burda “eğer benimle ciddi olmasa idi, bu kira sözleşmesini imzalamazdı”. İşte bu noktadan sonra sizinle maraton seks yapmasını gerektiren tüm o itici güç ve enerji ortadan kaybolur. Çerçeve artık hatundadır ve bu, ortak kira sözleşmesinde yazılıdır.

Yapmayın. İlişkiler en iyi tabak çevirdiğinizde ya da en azından biribirinizle aranızda bir kol mesafesi olduğunda daha uzun sürer.

Hip karşı – kültürün sosyal geleneğe başkaldırısı olarak kız arkadaş ile yaşamanın cool olduğu zamanlar vardı. Ama 70lerin cinsel devrimi sonrası, feminizm bu fikrin sevinçle propogandasını yapmaya devam etti taa ki erkekleri bedavadan sağdıkları sütün parasını ödemeye zorlama problemi ortaya çıkana kadar.  Yine de bugün bile erkeklere beraber yaşamanın iyi birşeymiş gibi görünmesinin bir sebebi var.

Duyduğum tüm o mantıklı bahaneler arasında en yaygını bunu finansal nedenlerle yapmak. İkisinden birinin oda arkadaşına ihtiyacı vardır ve neden bu oda arkadaşı zaten sikiştiği kişi olmasın? Bu bir bahane, asıl neden erkeğe dışarı çıkmak, yemek yemek, kızlara yürümek ve eve gelmek gibi formaliteler olmadan evde hazı am bulunması fikrinin hoş gelmesi. Yüzeysel olarak bunun mantıklı olmadığını söyleyemem. Erkeklere bir sorun ver ve sana en pragmatik cevabı bulsunlar. Ama kadınlar konusunda çoğu zaman olduğu gibi, erkeklerin mantıki çıkarımlarla bulduğu çözüm genelde akıllıca kurulmuş bir tuzaktır.

Beraber yaşamak kadına, evlilikte olduğu gibi, makul bir rahatlama hissi verir. Bu daha önceden beraber yaşamadıkları için (sadece algılanan da olsa) o erkeğin tahmin edilemezliğine göre en azından az da olsa rekabet korkusundan koruyucu bir sığınaktır. Oysa bu yarı-evlilik durumunda artık erkek el altındadır. Bu tahmin edilebilirlik ise kadının artık aşinalığa düşmesine neden olur ve sonrasında da kendi seks arzının tüm kontrolünü alacak gücü ona verir. Başka deyişle, kadın kendi cinselliğini erkeğe dilediği gibi verme konusunda mükemmel bir konuma geçer.

Aynı mantıkla bir sürü AFC  beraber yaşamayı ideal bir anlaşma olarak görür. Çok azı zaten opsiyonlara sahiptir ya da opsiyon yaratacak niyete. Bu nedenle beraber yaşamak en azından cinsel pazardan çekilmek, potansiyel reddedilmelerden kaçmak, ve düzenli am arzını kapamak için mükemmel bir fırsattır. Tabak çeviren, opsiyonları olan ve hırsları olan erkekler beraber yaşamayı hayatlarına gereksiz engel olarak görürler. Belli bir bilinç seviyesinde kadınlar bu dinamiği anlarlar; opsiyonu olan erkekler ( kadınların tercih ettiği alfalar) beraber yaşamayı kabul etmeyecektir. Bu nedenle bir erkek beraber yaşamayı kabul ettiğinde ya da hatunu etkilemek için beraber yaşamayı teklif ettiğinde iki şeyden biri doğrudur – ya bu erkek kadının tamamen aklını çelerek kazandığı bir alfadır ya da bu kadınla beraber yaşamaktan daha iyi opsiyonu olmayan bir beta. Kadın için uyumsuzluk ise önce alfasını bulduğunu sanarak bu anlaşmaya girmesi ve sonradan beraber yaşamaya başladığının kafası çalışan bir beta çıkmasıdır : beraber yaşamaya başladıktan sonra eski, rahat AFC benliğine dönen bir beta.

Yani bağımsız ve beraber yaşayacağın kız arkadaşın tüm o engelleri olmadan  yaşamak en iyisi. Beraber yaşamak bağlılık demektir ve bağlılıkla da en önemli iki kaynağınızı, opsiyonlanızı ve manevra yeteneğinizi kaybedersiniz.

Çeviri : Shacking Up

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi  de olan Rollo,  The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2)  ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi.

Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.

Sevgilim bana karşı saygısız

“Kız arkadaşım bana saygısız davranıyor / davranmaya başladı, ne yapmalıyım?”

“Kızı karşıma alıp, ‘senden beklediğim saygıyı gördüğümü düşünmüyorum ve bu beni çok rahatsız ediyor’ mu diyeyim?”

Hayır. Direkt “bana saygın yok” demeyin zira kadınları yönlendirme gücünüzü hafife almayın. O zamana kadar saygısızlığının farkında değilse, birden “evet ya bu adama saygım” yok diye düşünmesini teşvik etmeyin. Ayrıca burada dikkat ederseniz “bana saygı göster” dilenmesi de var.

“‘Bu saçmalığa hemen son ver. Ya bana saygı göster ya da bu iş burda biter’ mi desem?”

Bu saçmalığa son ver ya da bunun gibi birşey demen doğru ama orda durman lazım. Bir şeyi neden istediğini söylediğinde, isteğinin etkisi azalır. Bir kıza “bana saygı göstermene ihtiyacım var” demen (ki nasıl söylersen söyle böyle anlaşılır) neredeyse bebek gibi zırlamaktır. Eğer saygı gösterilmesini sözel olarak soruyorsan, saygıyı haketmiyorsun demektir ve zaten bu yüzden de saygı görmüyorsundur.

Ayrıca yukarıda ultimatom da var ki ultimatom vermeyin.

Saygı, bir erkeğin kazandığı birşeydir, sorarak aldığı ya da kızı “ya saygı ya ben” diye seçime zorlayarak elde ettiği bir şey değildir. Bu nedenle de kıza bunu sözel olarak sorarsanız, kızın size saygısı daha da azalır. Aslına bakarsanız kız belki de size saygısını kaybettiğinin farkında bile değildir ve bunu konu ederek kızın bilinçaltında giden bir olayı ona da farkettirip daha da hızlandırabilirsiniz.

(Ara not : Feminen kültürün erkekleri betalaştırma propogandasının en önemli ayaklarından birisi, erkeklere isteklerini açık açık kadınlarıyla pazarlık ederek elde edebilecekleri dolmasını yedirmektir. İlişkilerde iletişim önemli ama açık iletişim adı altında pazarlanan pazarlık tam bir saçmalık)

Peki abi ne yapacağız?

Öncelikle saygı talep etmiyoruz. Dedik ya, saygısızlığını söze vurup, bunu onaylayıp onun sizin kadın saygısı dilenen bir erkek olarak saygıyı haketmediğinizi düşünmesini sağlamak yapılacak şey değil.

Bunun yerine kızın size saygısızlık yaptığı zamanlara kıza tolerans göstermemeniz. “Böyle davranmayı bırak” diye davranışını hedef alın. Böyle davranmasından hoşlanmadığınızı da ekleyebilirsiniz. Sonrasında buna devam ediyorsa da elinizde ise kızı yanınızdan postalamanız elinizde değilse kendinizi hemen kızın yanından postalamanız yeterli. Asla uzun uzun nedenini açıklamadan (bana saygı göster diye dilenmeden). Zira merak etmeyin, siz alıngan değilseniz ya da kız embesil değilse, dişe dokunur bir saygısızlık varsa, o nedenini çok iyi biliyor.

Eğer kız saygısızlığı son zamanlarda kendinizi salıp bir beta gibi davrandığınız için shit test olarak yapıyorsa, kıza o anki davranışına tolerans göstermeyeceğinizi söylemek ve kıza yerini bildirmek, kız eğer devam ediyorsa kızı bırakıp gitmek yeterli olacaktır. Muhtemelen hatun size geri gelecek ve özür dileyecektir (üstüne bir de barışma seksi olur ki tadından yenmez).

Eğer hatun size cidden geri dönüşsüz olarak ilgisini yitirmiş ise kız size geri gelmeyecektir ve bu ilişki orada biter. Kazan – kazan durumu, sizinle ilişkiye devam etmemesi kendi hayrına olan kız da kazanır, maskülen özsaygınızı muhafaza ederek ilişkiyi bitiren taraf olan siz de.

Tabii bu kısa dönemli çözüm. Aslında yapmanız gereken bu duruma düşme ihtimalinizi azaltmak. Kadının hayalgücünü kendi ilişki cephaneliğinizdeki en önemli silah olarak kullanmayı öğrenin.

Amcığın 16 Buyruğu

Çevirenin Notu : Kırmızı Hap camiasının en çok kaynak gösterilen ve meşhur metinlerinden birini çeviriyoruz bu yazıda. Camiada (o eski halinden eser yok şimdi) Rossie olarak bilinen elemanın Chateau Heartiste’de bulabileceğiniz The Sixteen Commandments Of Poon yazısı (Rossie siteyi kendisinde de WASP bir grup elemana devretti). Evet yazının başlığının çevirisi “Amcığın 16 Buyruğu” ve maalesef yazının ağırlığını azaltıyor. Ama yazının başlığına ve yazılışına bakıp yazıyı pas geçmeyin, çoğu oldukça önemli ve uzun süreli ilişkilerle ilgili olan bu öğütleri uygularsanız (Hazırda hep 2 tane bulundur gibi şeylere katılmıyorum), dünyanın en mutlu kız arkadaşına ya da eşine sahip olabilirsiniz 🙂

I. Asla seni seviyorum diyen ilk sen olma

Kadınlar bir erkeğin kalbini kazanmak için engeller aşmaları gerektiğini hissetmek isterler. Başka kadınların ilgisi için rekabet ettiği bir erkeğin ilgisini kazanmak üzere çabalamayı ve sonunda onun kararsızlığını aşıp tek eşli bağlılığını kazanmayı çok arzularlar. Duygusal dünyasını kadının ayaklarına kolayca seren bir erkek, kadının erkeğin aşkını kazanma zevkini gasp eder. Ona aşıksanız bile, o size seni seviyorum demeden, siz ona seni seviyorum demeyin. Onun yin tatminine doğru savaşma ihtiyacı için kendinizi tutkuyla dizginleyin. İlk adımı onun atması için onu esinlendirin, bu iyiliğinizin karşılığını size bin katıyla verecektir.

II. Onu kıskandır

Onun önünde başkaları ile flört edin. Başka kadınları sizinle flört etmekten caydırmaya çalışmayın. Kadınlar bunu asla kabul etmezler ama kıskançlık onları heyecanlandırır. Başka bir kadına gidiyor gibi olmanız düşüncesi onu tahrik eder. Hiçbir kadın, hiçbir kadının istemediği bir erkeği istemez. Kıskançlığın fırtınasını kendinde toplayan partner, ilişkinin dizginlerini elinde tutar.

III. Önceliğin kendi misyonun olmalı, kadının değil

Esas oğlanın kendisini tamamlayan kadına ilanı aşk ettiği tüm o romantik klişeleri unutun. Bunun her fırsatta aksini iddia etmelerine rağmen kadınlar bir erkeğin “her şeyi” ya da varlığının merkezi olmayı istemezler. Tam tersine değerli bir erkeğin hayat amacına destek olmayı arzularlar, o erkeğin amacını gerçekleştirmesine yardım eden dişil güç olmak ve o erkeğin gösterdiği yolu takip etmek isterler. Bir kadının bütünlüğüne saygı gösterin ve ona “benim her şeyimsin” diye yalan söylemeyin. O sizin “her şeyiniz” değil, ve eğer öyle ise, yakında öyle olmayacak merak etmeyin.

IV. Onun kuralları ile oynama

Eğer kadının kuralları koymasına izin verirseniz sizden en azılı tecavüzcülerin bile nail olmadığı bir şekilde tiksinecektir. En güçlü kadın da, en azılı feminist de güçlü bir erkeğe itaat etmeyi ve onun tarafından yönlendirilmeyi arzular. İki kutupluluk sağlıklı bir ilişkinin çekirdeğidir. Bir kadın, kaprisleri, istekleri ve sürekli değişen ruh hali ile sizin üzerinizden geçmeyi istemez. Kadının duyguları kasırga, ruhu ise kundakçıdır. Kendinizi onun fırtınalarına karşı duran bir kale duvarı gibi düşünün. Güçlü rüzgarlar ve en kötü dürtülerinin yarattığı fırtınalar karşısında tutunabileceği bir kaya aradığında, orada siz olmalısınız … güçlü, sağlam, sarsılmaz ve yerinden oynamayan.

V. Altın orana uy

Kadınınıza size verdiğinin üçte ikisini verin. Her üç arama ya da mesaj için iki arama ya da mesaj yapın. 3 aşk ilanına, 2 aşk ilanı ile karşılık verin. 3 hediye, 2 gece dışarda yemek. Ona 2 sevgi gösterisinde bulunun ve o karşılığında 3 tane sevgi gösterisinde bulunanan kadar durun. Konuştuğunda, daha az kelime ile karşılık verin. Altın oran fikrinin arkasında 2 fikir var – kadının sizin peşinizde koşmasını sağlayarak sizin değerinizi arttırır ve sizin onun kişisel dramalarına karşı kendinizi geri çekebileceğinizi gösterir. Her yaptığına eşit karşılık vermemeniz, sizin yüksek değerinizi onun gözünde güçlendirir. Belinin derinliklerinde gerçekten istediği de budur.

VI. Onu hep tahmin eder durumda bırak

Esrarengiz doğaları gereği kadınlar, direk cevap istemedikleri sorular sorarlar. Bı sorulara direk yanıt veren erkek – beta azabına hapsolur. Geçiştir, şaka yollu takıl ve kafasını karıştır. Kadının duyguları sizin onu düşündüğünüzü hayal ettiğinde serpilir, sizin gerçekten ne hissettiğinizi bildiğinde ise solar. Bir kadın finansal ve aile güvencesi isteyebilir ama tutku güvencesi istemez. Aynı şekilde eğer size bir yamuk yaparsa, anında cezalandırın ama size bir doğru yaparsa, yavaş yavaş ödüllendirin. Onun güzel davranışını parça parça ve tahmin edilemez bir şekilde ödüllendirin ve görün ki kadın, sizi memnun etmek için çalışmaktan hiçbir zaman yorulmayacaktır

VII. Hazırda hep 2 tane bulundur

Hiçbir zaman “avcunun içindeki” adam olma. Opsiyonları olan erkek, bağımlı olmayan erkektir. Ayağın kaydığında, ayrılıkta, boşanmada, hedefteki bir kadının olmaması durumunda yönelebileceğin başka bir kadının olması kendine güveni inşaa eder ve kadınlarla cesur olmayı olanaklı kılar. Bir kadın bir erkekle yattığında, elindeki gücün bir kısmından feragat ettiğinin farkındadır. Kadın erkeğe aşık olduğunda ise elindeki tüm gücü erkeğe teslim eder. Ama aşkın ömrü kısadır ve kadın bir süre sonra gücünü yeniden keşfedebilir ve sizi terk etmekle tehdit edebilir. Bu onun elindeki son kozdur. Kadının tüm sevgisini ve vücudunu sizden çekmesi, eğer bu durumda yapayanlız kalacaksanız sizin ruhunuzu parçalar. Oysa böyle bir durumda gidebileceğiniz başka birinin olması sizin hem niyetinizi güçlendirir hem de erkekliğinizi tatmin eder

VIII.  Sadece gerçekten gerekli olduğunda özür dile

Yaptığın her hata için özür dileme. Bu hiçbir erkeğin yapmaması gereken bir boyun eğme hareketidir, ne kadar alfa olursa olsun. Özür dilemek, daha fazla özür dileme beklentisini güçlendirir. Kadın sizin özür dilemenizi, kedi yemeğini bekler gibi beklemeye başlar. Ve onun gözünde sizin değerinizi azaltır. Bunun yerine eğer kötü birşey yaptı iseniz “özür dilerim” kelimelerini direk söylemek yerine suçluluğunuzu başka bir şekilde kabul edin. Bill Clinton manevrası çekin, “bir hata yapıldı” deyin ve ona yaptığınız şey yüzünden “kötü hissettiğinizi” söyleyin. Bir ilişki boyunca sadece iki kere “özür dilerim” kelimelerini kullanma hakkınız var, bu kısıtlı kaynağı akıllıca kullanın

IX. Onun duyguları ile bağlantı kur

Kendinizi diğer erkeklerden farklı kılın ve kadının duygusal dünyasına bağlanın. Onun zihni sizin için varmanız gereken noktaya gitmek için el yordamı ile yol aldığınız yabancı bir gezegendir; mantığın kuru çölünden ziyade duyguların sörf yaptığı şen bir dünya. Oyuncu olun. Tüm duyularınızı işe koşun. Onun kalbini ateşe vermek için senaryoları gür detaylarla yeşillendirin. Duygularınız özgürce, ordan oraya koşsun. Evet, ordan oraya koşsun. Doğru bir deyiş bu. Onunla düz bir yolda değilsiniz. Siz her yerdesiniz ve onu bir maceraya çıkarıyorsunuz. Bu dünyada düşünceleri bitirmek ya da sonuçlara varmak zorunda değilsiniz. Tek ihtiyaç DENEYİMLEMEK. Onun elinden tutup sonsuzluğa koşuyorsunuz, labirentlere dalıyorsunuz, gülüyorsunuz, eğleniyorsunuz

X. Onun güzelliğini görmezden gel

Güzel bir kadını düşünürken beyninin ödül merkezini kontrol altına alabilen erkek, kadınlarla olan etkileşimini inanılmaz bir şekilde dönüştürebilir. Böyle yapabilirse, heyecanı ve endişesi kaybolur ve arzularının nesnesi ile daha samimi ve içten bir etkileşime girebilir. Büyük çapkınların idare edebileceklerinden çok fazla aşka boğulmalarının sebeplerinden biri budur – bir sürü güzel kadınla bir sürü pozitif deneyimden sonra güzellik önünde ortaya çıkan saygı ile karışık korkuları kaybolur, ve bununla beraber güzellik karşısındaki güçsüzlük de ortadan kalkar. Hoşunuza giden kızları tanımlamak için “güzel”, “tatlı”, “bomba”, “afet” gibi kelimeleri tamamen lugatınızdan çıkarmak size çok doğru bir zihinsel çerçeve kazandırır. Bunun yerine kendinize “bu kız ilginç” ya da “bu kız tanımaya değebilir” gibi şeyler söyleyin. Bir kadına asla güzelliği konusunda iltifat etmeyin, özellikle de henüz sikmediğiniz hatunlara. Beyninizin onları “gökten düşmüş meleğe” ya da “nadide bir kar tanesine” dönüştürmeye çalışan kısmının fişini çekin. Bu tür bir Zen Nirvanası seviyesine ulaşmak için yapabileceğiniz ileri eğitim tekniklerinden biri de yatabileceğiniz kadar güzel kadınla yatmanız (gerilemek istemiyorsanız çok fazla çirkin kadınla yatmayın). Kısa zamanda bir Jedi aşığa dönüşeceksiniz.

XI. Mantıksız bir şekilde özgüvenli ol

Seviyeniz ne olursa olsun, hayatı özür dilemeden ve mazeret üretmeden arşınlayın. Sizin objektif olarak bir kadının tavlayabileceği en iyi erkek olmamanız farketmez; önemli olan sizin kadının elde edebileceği en iyi erkekmiş gibi düşünmeniz ve davranmanızdır. Kadınlarda, erkeklerin korkaklıklarının kokusunu alacak, köpeklerdeki gibi, bir burun vardır; bunu onlar için daha da kolay hale getirmeyin. Kendine-güven, garantili ya da değil, kadınlarda itaatkar davranışları tetikler. İrrasyonel bir kendine güven size rasyonel bir yenilgi kabulünden daha fazla am getirecektir.

XII. Güçlerini arttır, zayıflıklarını azalt

Bir erkek ne kadar kendini geliştirirse o kadar kadını yörüngesinde uydu yapabilir. Bu çekim gücünün en kendiliğinden ve verimli olması için, doğal yeteneklerinizin ve zayıflıklarınızı farkına varıp, üzerlerinde çalışmanız gerekir. Yetenekli bir komedyen iseniz gidip felsefi tartışmalarda zamanınızı ve enerjinizi harcamayın. Eğer iyi bir yazar ama berbat bir dansçı iseniz, erkeksi etkinizi dans pistine yaymakla uğraşmayın. Sizin hedefiniz en az çaba ile kadınları çekebilmek bu nedenle ne olurlarsa olsunlar güçlü yanlarınızı geliştirin; her erkek uğraşı için bir groupie vardır. World of Warcraft hariç.

XIII. Yüreklilikte aşırıya kaç, aza değil

Ona ilk buluşmada bir şekilde dokunmak size hiç dokunmamaktan daha büyük yol aldıracaktır. Onun yapay kızgınlığının sizi yıldırmasına izin vermeyin; kadınlar cinsel ilgisini saklamayan ve bunu göstermekten çekinmeyen erkeklerden hoşlanır. Piçin tekine dönüşmenize gerek yok ama piçin teki olmak, beta olmaktan iyidir.

(Çevirenin Notu : Rossie’nin uçtuğu ve katılmadığım bir madde bu. Kino (dokunmak) güçlü bir oyun aracı ama dokunmaya kızan kadına aldırmayıp dokunmaya devam etmek belaya davetiye çıkarmaktır. Madem siteme koyuyorum, fikrimi belirteyim. Burada tek işe yarar bilgi dokunmanın önemi ve piç olmanın beta olmaktan iyi olduğu)

XIV. Onu iyi sik

Onu sanki bu son sikişinizmiş gibi sikin. Ve onun son sikişi gibi. Onu o kadar iyi, o kadar yoğun, o kadar umursamadan, o kadar utanmazca sikin ki işiniz bittiğinde seks sıvıları ile kaplı titreyen bir varlık olarak yatakta öylece uzansın. Onu boşaltın, sonra daha da boşaltın. Onun her tarafını öpün, bütün gece sevişin, ve sabah devam edin. Vücuduna, benliğine ve aşkına sahip olun. Nasıl yapılıyor bilmiyorsanız onu fışkırarak orgazm etmeyi öğrenin

XV. Kontrolü hep elinde tut

Siz bir çınar ağacısınız. Ağlamayla, bağırmayla, yalanla, zihin oyunları ile, cinselliği esirgeme ile, kıskanç senaryolarla, acındırma çalışmaları ile, shit testlerle, bir yakın – bir soğuk oyunları ile, ortadan kaybolmalarla veya utandırma / suçlu hissettirme taktikleri ile eğilip bükülmeyeceksiniz. Hatun sizin tepenizde fırtınalar koparsa bile fırtına dinene kadar onun sığınağı olacaksınız. Sizi kendi kaosuna sürükleyip köklerinizden sökemeyecek. Kendinizin efendisi olmasını becerirseniz, onu da efendisi olmayı becereceksiniz

XVI. Onu kaybetmekten asla korkma

Korkmayın. Korku aşkı öldürür. Korku egonun size yanlızlıktan başka birşey getirmeyecek olan zaferidir. Korktuğunuz başınıza gelir. Korkunuz sizin üzerinizden geçer. Sizin kendinize saygınıza zarar verecek birşey yaptığında onu terkedin ve onun kalbi de size karşı boşaldığında sizi terk etmesine izin verin. Yokluğu ile sizi mahvedebilecek olan kadın, sizi elinde kukla gibi oynatır. Ona o gücü vermeyin. Ondan önce kendinizi sevin.

Bu buyrukları ne kadar sadık bir şekilde takip ederseniz, gerçek ve şartsız aşkı ve mutluluğu o kadar kolay bulur ve muhafaza edersiniz.

Sevgiler,

Kralınız

Not: Bu yazıyla ilgili bir podcast yaptık: Uzun süreli ilişkiler için 16 buyruk

Kadınlardan ilişki tavsiyesi almak

Av avcıya nasıl daha iyi avlanacağını öğretmez.

Kadınlar neden berbat ilişki tavsiyeleri verirler? Bu soru her zaman SoSuave’nin en tartışmalı konularından biridir. “Ne yaptığına bak, ne dediğine değil” deyimini canı gönülden benimseyen erkeklerin aynı zamanda bazı “özel” kadınların erkeklere iyi ilişki tavsiyesi verebileceklerini düşünmelerini her zaman ironik bulmuşumdur..

Problem şu ki çoğu erkek “bir kadın bir erkekte ne arar?” diye sorduklarından kadınların verdikleri cevapları sanki kaynağından cevher bulmuş gibi yıllarca papağan gibi tekrarlayıp dururlar. Ne yazık ki çok fazla erkek, özellikle de günümüzde, bunun kendilerine bir avantaj sağladığını düşünerek aynı sözleri tekrarlayıp duruyorlar ki tam tersi bu davranış sadece onları kadınların gözünde diskalifiye etmekle kalmıyor, aynı tavsiyeleri başka erkeklere de vererek, onların da diskalifiye olmalarını sağlıyorlar. Bu döngü böylece de devam ediyor.

“Hatun tavsiyesi” olayı bence daha az arzu edilebilir erkekleri daha çok arzu edilen erkeklerden ayırıp filtrelemek için geliştirilmiş güçlü bir sosyo-evrimsel mekanizma. Düşünün bir – ilişki tavsiyesi konusunda medyada kadınların büyük bir hakimiyeti var. Bazı feminize olmuş erkek istisnalar var (Dr. Phils) ama kadınların fikirleri ile paralel olmayanlar hızlıca kadın düşmanı diye yaftalanıp, marjinalize ediliyorlar ya da alaya alınıyorlar.

Belli bir bilinç seviyesinde kadınlar, standart “hatun ilişki tavsiyesi” verdiklerinde boktan şeyler söylediklerinin farkındalar. Bu tavsiyelerin sürekli bir şekilde davranışları ile çeliştiğini gördüklerinden, samimi olmadıklarını az – çok biliyorlar. Kadınlar (ve artık erkekler) makale üstüne makale yazarak kadınların iletişim konusunda nasıl bir kapasiteye sahip olduklarını gözümüze sokup duruyorlar. Bu nedenle belki, sadece belki, ne kadar faydasız hatta bilerek zararlı tavsiyeler verdiklerinin bilinç altında farkındalar. Oğullarının iyiliği birinci öncelikleri olan anneler bile bu saçmalaıkları papağan gibi tekrarlayıp duruyorlar. Dişi boyunduruk gibi birşey bu. Bu neden böyle?

Cevap için online arkadaşlık sitelerindeki kadınların biolarına bakmanız yeterli. Bir erkekte arzuladıkları karakteristik özellikleri yazarken, en çok söyledikleri şey kendine güven, karar vericilik ve bağımsızlık. Bir erkeğin Erkek Adam olmasının ve herşeyi ciddiye almamasını sağlayan sebat ve öngörünün gerektirdiği özellikler. Kadının blöfünü yüzüne vurabilme kapasitesi olan bir erkek, erkeğin kadının değil, kadının erkeğin peşinden koşmasını gerektiren ve başka kadınlarla rekabete değecek bir erkektir. Bu açıdan “kadınların ilişki tavsiyeleri” sosyal ölçekte bir shit testtir. Ve evet kendi kızkardeşiniz ve anneniz bile bu işin içindedir.

Birçok erkek doğal olarak pragmatisttir, biz iki nokta arasındaki en kısa yolu ararız. Bizim tümdengelimli muhakeme yeteneğimiz şöyle çalışır : seks istiyorum, kadınlar istediğim seksi bana verebilirler, bu nedenle onlardan seksi almak için ne tür şeyler yapmamız gerektiğini onlara sormalıyız. Problem şu ki, kadınlar bunu bize söylemek istemezler zira bu bizi onların gözünde daha fazla bağımlı, tembel ve tavizkar yapar. Bu soruları soran erkek, onların kafasındaki arzu edilebilir, kendine güvenen, bağımsız ve maskülin erkeğin zıddıdır. Erkek kadınlara sormadan kadınların ne istediğini bilmelidir. Zira arzulanan erkek, kadınları yeterince gözlemleyebilmiş, kadınlarla sıklıkla başarılı olabilmiş ve kadınların davranışlarına bakarak kendisi için kararlar alabilmiş bir erkektir, özellikle de kadınların çelişkili sözlerine rağmen.

Bir kadın bunu birinin size anlatmasına ihtiyaç duymadan sizin kendi kendinize kavrayabilmenizi bekler. Bunu kendi başına kavramak için gerekli olan insiyatif ve deneyim erkeği uğruna başka kadınlarla rekabet edilmeye değerli kılar. Kadınlar, dominant olması için bunun kendisine söylenmesi gereken erkekleri küçümserler. Bunu bir erkeğe anlatma gerekliliği, o erkeğin samimi şekilde dominant olabilme kredibilitesini mahveder. Kadının sikişmek istediği erkek “öyle olduğu” için dominanttır, kadın ona böyle olmasını söyledikten sonra bir erkeğin dominant olma şansı yoktur.

Eğer maskülinitenin bir erkeğe açıklanması gerekiyorsa, o erkek bir kadın için uygun bir aday değildir.

Kızlar konusunda çekingenliği ve utangaçlığı aşmak için ne yapmalı?

“Çekingen / utangaç bir erkeğim, kızlara yaklaşma korkumu nasıl aşarım?”. E-posta hesabımıza sıklıkla aldığımız bir soru bu. Bu soruyla en son karşılaştığımda, biraz da yazıya çevrilebilsin diye uzun bir cevap verdim, oradan bir yazı çıkarayım şimdi.

Erkeklerin çekingenlik diye algıladıkları, reddedilme korkusudur. Her erkekte olan bu korku, erkeklerin büyük bir kısmını felç eder. Mektupların yazılış şeklinden anladığımız genelde istenen şeyin, önce bu çekingenliği yenecek bir terapinin / kendini geliştime alıştırmasının tavsiye edilmesi ve beklenen de bu terapi ile kızlara yaklaşırken duyulan utangaçlığın azalması ya da yok olması. Maalesef arkadaşlar, işler böyle yürümüyor. Eğer böyle bir “formül” ya da “ilaç” varsa bile biz farkında değiliz, bilse idik emin olun şimdi dolar milyarderi olmuştuk. Tabii ki önden kendini geliştirerek, pornodan uzak durarak, mastürbasyonu azaltarak, rahip moduna girerek çok avantajlı konuma geleceksiniz ama o ilk yaklaşma anının korkusunu aşmanın yolu tek : kızlara yürümek.

Bu tabii hemen şimdi çıkın ve önünüze gelen güzel kıza yürüyün demek değil. Havanızı alırsınız. Bir insanın korkularının yarattığı problemleri gidermenin yolu, onu korkularından tamamen soyutlamak ya da telkin değil, onu korkuları ile yüzleştirmek. Yani reddedilme korkusundan kurtulmak diye birşey yok, ona maruz kalarak güçlenmek ve artık bu korkunun senin hareketlerini kontrol edememesi diye birşey var. Jordan Peterson‘un korkuların bu şekilde aşılması ile ilgili güzel bir örneği var. Diyelim ki, asansör korkusu yüzünden gökdelenlerin merdivenlerini tırmanmak zorunda kalan biri var. Bu adamın asansör korkusunu aşmasının yolu, korkuyla azar azar yüzleşmek :

1 – Önce onun asansör fotoğraflarına bakmasını sağlamak
2 – Sonra onun uzaktan asansöre bakmasını sağlamak
3 – Bundan sonra onun asansör yakınına gelip kapısından içeri bakmasını sağlamak
4 – Sonra onun asansörden içeri girmesini sağlamak
5 – Sonra onun asansörle bir kat çıkmasını sağlamak

Çekingen ve utangaç erkeklerin de izlemesi gereken yol buna benzer birşey. Mesela şuna benzer bir yol :

1 – Öncelikle reddedilme korkusunu, sosyal çevrede rezil olma korkusundan soyutlayın. Bu nedenle, kızlara yaklaşma işini kendi sosyal çevrenizde yapmayın. Mesela üniversite öğrencisi iseniz bunu kendi kampüsünüzde yapmayın. Başında çok kötü sıçışlarınız olabilir ve bunların sosyal çevrenizde konuşulmasını istemezsiniz. Uzaklarda bir üniversitede ya da sizin üniversitenin takılmadığı barlarda yapmanız daha iyi.
2 – Önce güzelliğe karşı nötr olmayı öğrenmeniz lazım. Sırf güzeldiye bir kadını kendinizden tepeye koyma meriçliğinden kurtulun. Kadınlarla, onların güzelliğinden etkilenmeden göz teması kurma alıştırması yapın. Buna şaşıracaksın ama bu sizin için kolay bir adım olmayabilir. Şu tip videolarla alıştırma yapabilirsiniz.
3 – Sonra sizinle konuşmak zorunda olan kadınlarla iletişim alıştırması yapın. Mesela birşey alacak gibi dükkanlara girip, satıcı kızlarla konuşun. Amaç sadece konuşmak ve göz kontağı. Öncelikle hem güzel hem de çirkin kızlarla alıştırma yapmalısınız. Sonra sadece güzel kızlara yönelebilirsiniz. Sonra yavaş yavaş hafiften şakalaşın kızlarla ama Türkiyede dükkanlarda yazmayı tavsiye etmem. Unutmayın, Türkiye’de hanzo erkek kadar hanzo kadın da var. Bunlardan biri ile izole karşılaşmayı tercih edersiniz, emin olun.
4 – Sonra ise yavaş yavaş bir oyun geliştirerek (bir kıza yaklaşma cümleleri, devamında ne söyleyeceğin, vs …) kızlara yazmanız lazım.
5 – İlk başta davranışların çok beta olacağınızdan ciddi anlamda beginner’s hell (yeni başlayan cehennemi) yaşayacaksın. Yani çoğu yürümeden iş çıkmayacak hatta bazen ciddi şekilde aşağılanarak reddedileceksin. Bunun sebebi beta utandırma (beta shaming) kavramıdır. Alfa davranışlar gösteren bir adamın olumlu karşılanacağı şeylerin, beta davranışlı biri söylediğinde ciddi tepki çekmesidir. Kişisel algılamayın. Burada matrix, hep fişte olmasını beklediği pil adamın fişten çekilme çalışmalarına, kadının suretinde karşı  koymaktadır. Yılmayın. Bunun sosyal yükünü azaltmak için alıştırmalarını hep aynı mekanda yapmayın. Bar game, gündüz oyunundan daha mantıklı ama eğer sizin için gündüz daha uygunsa onu yapın.
6 – Hank’in monk mode yazılarını okuyun.

Peki tamam da kadınlara nasıl yanaşacağız. “Oyun“a hoşgeldiniz. Daha önce oyunla ilgili soyut yazdık ama şimdi pratikte ne olduğunu anlatma zamanı.

Oyun önceden düşünülmüş ve neredeyse algoritma gibi adımlandırılmış teknikler şeklinde ilerler genelde. Örneğin, aşağıdaki bir örnek (hem gündüz oyununda, hem de gece oyununda kullanılabilir).

Bu oyunda yürünecek hatundan mutlaka ilk ışık alıyoruz. Bu bir bakış hatta daha iyisi sizin varlığınızda, klasik olarak saçları ile oynaması gibidir. Kızın sizin için çekici olduğunu varsayıyoruz.

  1. Kızın bakışında gülüş varsa ya da kız hemen yakınınızda ise (gidip) merhaba deyin. Bunlar yoksa, ikinci bir bakış bekleyin, gelirse (gidip) merhaba deyin, gelmezde kızı pas geçiyoruz. Varyasyonlar : Cesaretiniz arttığında tek bakış bile merhaba için yeterli olacak.
  2. Konuşmaya merhaba ile başla. İsmini sorulmadan söyleme. Bir açılış konuşması hazır olsun. Mesela tahmin oyunu oynayabilirsin. Kızda gördüğün birşeyden tahmin çıkarma. Mesela gym kıyafeti giymiş ise, tahmin ediyorum gyme gidiyorsun diye başla (London Day Game’in köprü kavramı). Eğer yoksa ve ortam bar ise “dışarda kavga eden iki kadını gördün mü” diye gir ve hikayeyi geliştir. Buna yalan değil, flört denir (Mystery’yi andık burada). Burada amaç herkesin en çok karşılaştığı sorunu gidermektir. Eğer klasik olarak sorular sorarak (nasılsın, ne yapıyorsun, vs …) 15 saniyeye o konuşma tıkanacak ve karşınızda “eee?” diye bakan bir kızla karşı karşıya kalacaksınız.
  3. Eğer kız konuşmaya ilgili ise bu ilk IOI (İlgi Göstergesi; yine Mystery üstadı andık). Bunu cebinize atın. Eğer kız isminizi sorarsa bu ikinci IOI. Bunu da cebinize atın. Konuyu bir yerde duracağınız ve kızın devam etmeniz için “ee sonra?” gibi birşey soracağı bir şekilde geliştirin. Kız devam etmeniz için soru sorarsa, bu da 3. IOI.
  4. Eğer 3 IOI toplayamayacak gibi iseniz ya da konuşmanıza rağmen 5 – 7 dakika içinde 3 IOI toplayamazsanız, izin isteyin ve kızdan uzaklaşın. Kızı hemen unutup başka hedef arayın. Reddedildiniz (ya da kız gereksiz ilgisizlikten şansını kaybetti. Farketmez.)
  5. Eğer 3 IOI toplarsanız, biraz daha muhabbet edin, “şimdi gitmem lazım ama seninle sonra konuşmak isterim, telefonunu versene / whatsapp var mı?” gibi birşey söyleyerek telefonunu alın. Ve gidip başka ava odaklanın.
  6. Bu süre boyunca shit test yemeye hazır olun.
  7. Kızı hemen ertesi gün değil, 2 gün sonra arayın. Spesifik bir günde, spesifik bir yere davet edin. Çoğu kadın size telefon numarasını, orada sizi yüzyüze reddedemediği ve telefonda reddetmek daha kolay olduğu için verecektir. Bu nedenle tek telefon numarasında çok heyecan yapmayın. Kızla uzun bir mesaj oyununa da girmeyin. Amacınız yüzyüze görüşmek. Telefonda seks yapamazsınız. Kızlar her türlü bahane ile son anda sizi ekecektir. Paralel yazın, mutlu sona ulaştığınız kızlarla devam edin.

Oyun aslında insanın kendi kişiliğine göre geliştirebileceği birşey. Ama bu tür bir sürece girerseniz zamanla reddedilme korkusunu takmamaya başlayacaksınız.

Ben 2017 yılı içinde yaklaşık 10 değişik kadınla yattım (eskortu at 9). Kaba hesapla 50 kadar kadına yürümüşüm ve 40ı da beni reddetmiş (bir ikisi ciddi yüz kızartıcı şekilde). Bunu böbürlenmek için anlatmıyorum. Uzun süredir yalnız olan ve bize yazan adamlara bizim sorduğumuz ilk soru şu : yalnız olduğun süre boyunca kaç kere reddedildin? Sosyal medyadan yürümeler sayılmaz, reddedilme yüzyüze olur. Tinderdan bile bulsan kızı, reddedilme dediğin buluşman ve sen beğendiğin halde onun seni reddetmesidir. Bu sayı en fazla 3. Bu adamların, dışarda kızlarla başarılı olduğunu gördükleri adamlarla temel farkları da bu, onlar onlarca kere reddediliyorlar. Bu işin kolayı, sırrı falan yok.

Olay aynı zamanda bir sayı oyunu (number game). Kırmızı hapı bir ömür boyu okuyabilirsiniz ama eğer öğrendiklerinizden sonra incel değil de kadınlarla daha risklerden haberdar şekilde ilişki istiyorsanız, dışarı çıkıp oyunu oynamanız lazım. Buna sizi hazırlayacak zihinsel bir egzersiz yok. Reddedilerek pişmeniz lazım.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Bir sonraki …

Erkek Adam sitesini e-posta adresine oldukça fazla sayıda tavsiye isteği alıyoruz. Bu maillerde konu ne olursa olsun, ortak problemi görmek hiç zor değil : paragraflarca yazı sadece bir kız ile ilgili! Bu kız eski kız arkadaş ya da hedefte olan ve iş atıp – iş atmadığı anlaşılamayan bir hatun kişi. Maillerde bu kız ile maili atan erkek arasındaki iletişimin ayrıntıları ve nerede hata yaptıklarına dair sorular var ama hatanın kendisi zaten bu tek kadına bu kadar saplanmak. Bu o kadar yaygın bir problem ki bir tavsiye isteği aldığımızda, genelde uzun olan bu mailde ilk yaptığımız detayları okumaktan ziyade yazan kaç kadından bahsediyor kontrol etmek oluyor. Tahmin edebileceğiniz gibi bu sayı her zaman “bir”. O özel kadın tabii ki.

Arkadaşlar, belirli bir kadın herhangi bir aşamada çark edebilir. Dün yüzünüze gülerken, bugün size sırtınızı dönebilir. Bunun nedeni siz de olabilirsiniz, kadın da. Kadınlar tabak çevirir ve sürekli opsiyonlarını karşılaştırır. Bir eleman öne geçmiştir, kadın sizi geriye atar, tamamen atar, falan filan. Önemli değil. Bir kadın şu an kız arkadaşınız / karınız değil ise ve bu kadın sizin hedefinizdeki tek kadınsa, o kadınla aranızdaki iletişimin içeriğinden çok daha büyük olan hata, sizin sadece bir kadına odaklanmanızdır.

Şu yazımızı iyi okuyun :

Kırmızı Haplı Çocuk – Mavi Haplı Çocuk

Dikkat edin, kızlar kırmızı haplı çocuğa yağmamaktadır. Kırmızı haplı çocuğun tek yaptığı kendisi ile seks yapmayan hatuna fazla zaman ve kaynak ayırmamasıdır. Kırmızı haplı çocuk resmen tabak çevirmektedir.

Bizim size tavsiye ettiğimiz gibi tabak çevirmiyor olabilirsiniz. Yani “abi ben aynı anda birden fazla kadınla yatamam, benim kişiliğime, prensiplerime, inançlarıma uymaz” diyor olabilirsiniz. Ama eğer şu an kimseyle yatmıyorsanız, birden fazla kadına paralel yürümemenize bir bahane değil bu. Bekarsın, kız arkadaşın yok, neden sadece bir kıza yazıyorsunuz?

Tabak teorisi yazısından :

Uzun süreli ilişki dışında erkeklerin büyük bir kısmı, sniper yöntemi olarak adlandırılabilecek bir ilişki stratejisi izlerler. Beta erkek sıklıkla tüm zamanını, enerjisini ve kaynaklarını hedefi sabırla beklemeye, o sabırla beklediği doğru zaman gelip de hedefindeki kıza niyetini belli etmeye adar. Bu “kız”, bütün bu bekleme / kur yapma dönemi boyunca, beta erkeğinin hedefindeki tek hatun kişidir. Bu proses birkaç haftadan, bazı uç örneklerde birkaç yıla kadar sürebilir. Bu bekleme süresi boyunca beta erkeği, en önemli kaynağından fedakarlık yapar – diğer potansiyel fırsatlar. Tabak çevirme teorisini kullanan erkek ise bu saçma (ama maalesef çok yaygın) durumdan kendini koruyabilir ve kadın peşinde koşarken birçok hedefe seri halde yönelir (pompalı tüfek yöntemi). Kadınsı koşullanma ile beyni yıkanmış beta erkeği balığı olta ile avlarken, tabak çeviren erkek balığı çok geniş bir ağ ile avlar. Ağa takılanlardan beğendiklerini alır, beğenmediklerini tekrar suya atar.

Kırmızı haplı erkeğin, mavi haplı erkekten farkı, kırmızı haplı erkeğin birden fazla kadını, hızlıca değerlendirmesi ve kendisine yeterince meyilli olmayan kadını hemen geride bırakarak bir sonraki hedefe yürümesidir. Mavi haplı erkek bir kadını haftalarca ve aylarca tüm ilgisinin odağında tutar ve ayda yılda bir yeni bir kadına yürürken, kırmızı haplı erkek onlarca kadına yürür.

Emin olun bir alfa erkek, ortalama betadan kat be kat fazla red yiyen biridir. Ha onun cazibesi nedeniyle belirli bir kadından red yeme oranı daha düşüktür ama başarı oranı yüzde 50 bile değildir. Eğer tek bir kadına haftalarca takılı kalmışsanız yaptığınız en büyük hata, sizinle henüz yatmamış bir hatuna takılıp kalmanızdır, aranızdaki konuşmalar, iletişim detaydır.

Aynı şey, eski kız arkadaş için de geçerli. Bir kız sizinle ilişkisini bitirdiği anda sizi başka bir kadına yelken açmak için serbest bırakmıştır. Nokta! Bizim eski kız arkadaş konusunda duruşumuz net (hemen geride bırak) ama diyelim ki hala onu geri kazanmaya uğraşıyorsun (çok yanlış hareket), yine de hemen başka kadınlara da yazmanız lazım.

Soru : Ama abi aşk?

Kısa cevap : Yalan dostum, aşk diye birşey yok.

Uzun cevap: Bu aşk masalı sizi uysal betalar olarak tutmak için var zaten. Yanlış anlamayın, iki insanı çocuk yapmak ve ona ilk senelerinde bakmak için biraraya getiren hormonal salgılamaların yarattığı “romantizm” yalan değil. Sağlıklı birşey. Ama bu Disney masalı tarzı “ömür boyu mutlu yaşadılar” aşkı tamamen propoganda ve ruh ikizi kişilik bozukluğunun bir parçası. İşin ilginç tarafı buna erkekler kadınlardan daha fazla kanıyorlar.

Cinsel Pazar Değeri Nedir?

Bu yazıda cinsel pazar değeri nedir sorusuna cevap vereceğiz ve hemen her erkekten gizlenen ama bilindiği zaman bir erkeğin hayatını tamamen değiştirecek olan bir gerçeği afişe edeceğiz : kadın ve erkeklerin yaşlara göre cinsel pazar değerini.

Cinsel pazar değeri (CPD) bir kişinin karşı cins tarafından arzulanabilirliğinin ölçüsüdür. Bu değere etki eden faktörler kadınlar ve erkekler için farklıdır. Erkek cinsel pazar değeri, erkeğin gelirinin, statüsünün, tipinin, bedensel olarak ne kadar formda olduğunun ve kişiliğinin (özellikle özgüven, özdeğer ve hırs) belirlediği bir değerdir. Bütün alfa erkeklerin cinsel pazar değeri yüksektir. Beta erkeklerin CPDsi düşüktür. Ama erkeklerde CPD’yi etkileyen faktörlerin çoğu erkek tarafından kazanılabilir değerlerdir ve bu nedenle potansiyel olarak her beta kendini bir alfaya dönüştürebilir. Daha da iyisi, bu özelliklerden en baskını olan kişilik, oldukça esnek ve gelişime açık birşeydir.

Kadınlarda CPD ise büyük oranda kadının fiziksel güzelliği, fiziksel olarak formda oluşu ve gençliği tarafından belirlenir. Yani erkeklerin cinsel arzusu kadının eğitimi, kariyeri, kişiliği ve geliri gibi değerlerden çok daha az etkilenir. Her ne kadar feminizm tarafından beyni yıkanmış mavi haplı erkek aksini iddia etse de, evrimce şekilenen, DNA bazlı temel içgüdülerin geçerli olduğu cinsel dünyada durum bundan ibarettir.

CPD aynı zamanda cinsel deneyimden de etkilenir ama bu etki kadın ve erkekler için ters şekildedir. Erkeklerin cinsel deneyiminin fazla olması CPDlerini arttırken, kadınların fazla cinsel deneyime sahip olmaları CPDlerini azaltır.

Unutmayın CPD bir kişinin karşı cins gözündeki arzulanabilirlik değeri. Bu nedenler burada etkili olan örneğin kadın CPDsi için erkeğin kriterleri, kadınların ya da kadın ruhlu olanların değil. Ve yine unutmayın ki CPD konusunda sözkonusu olan kişinin değeri değil, cinsel arzulanabilirlik değeri. Ciğeri beş para etmez, aptalların aptalı bir bimbonun CPD’si doruklarda olabilir ama bu onu kişi olarak değerli kılmaz ve CPDsi çok düşük ama kişi değeri çok yüksek bir kadınına eşit hale getirmez.

Cinsel Pazar Değeri Grafiği

Cinsel Pazar Değeri Grafiği - Kaynak : The Rational Male
Cinsel Pazar Değeri Grafiği – Kaynak : The Rational Male

Oyunu öğrenmek isteyen ve mutlu olmak isteyen her erkeğin bilmesi gereken temel bilgi, yukarıdaki CPD grafiğidir. Grafiğin dikey ekseni 0 – 10 arası CPD değeridir (bir insanın potansiyel CPD’sinin tepe noktası 10 olacak şekilde). Yatay eksende ise yaş vardır.

Kadın Cinsel Pazar Değeri

Bir kadının cinsel pazar değeri, popüler kültür, feminizm ve bunların pençesindeki erkekler ne kadar inkar ederlerse etsinler, 18 – 25 yaş aralığında zirvede oluyor ve 23 yaşında doruk noktasına ulaşıyor. Kısaca kadınlar için 22 – 24 yaş arası doğurganlık, arzu edilirlik, cinsellik doruk noktasında. 25 yaş ve sonrasında ise düzenli olarak düşüş halinde. Özellikle bu düşüş 27 yaşından itibaren görünür hale gelmeye başlıyor. Buraya kadar kadınların kendilerinin de bilinçaltında farkında olmadıkları bir şeyden bahsetmedik, acımasız gerçekler bunlar.

Her ne kadar bu durum 27 yaş üstü bir kadının müthiş bir güzelliğe sahip olamayacağı anlamına gelmese de, 27 yaş üstü bir güzelin 22 – 24 yaş arası bir güzelden daha az güzel olacağı anlamına geliyor. 27 yaş sonrası, modern ve bağımsız bir kadının alfa erkek ilgisi için artık daha genç kadınlarla yarışamamaya başladığını anladığı ve çok daha gecikmeden bir erkeğe yüzük takma fikrini yeşerttiği yaşlar.

Erkek Cinsel Pazar Değeri

Feminizmin hükümranlığı altına giren ve gire yazan toplumların en çok saklanan gerçeğine geldi sıra : erkek CPDsi. Erkeklerin CPDsi sadece fiziksel form ve yaş ile değil statü, para ve kişilik ile de belirlendiğinden erkek CPDsi genelde erkeğin hayatına bir yön aradığı ve olgunlaştığı yaşlarda bir plato dönemi geçirdikten sonra 30 yaşından itibaren artarak 36 – 38 yaşında tepe noktasına ulaşıyor. Erkeğin potansiyelini maksimum seviyede gerçekleştirdiğini varsayarsak, bu yaşlar onun aynı zamanda kendine sığınacak uzun süreli bir ilişki / evlilik limanı arayan kadınların gözünde en tepede olduğu nokta.

Tabii burada erkeğin götü göbeği ve masküleniteyi salmadığını varsayıyoruz. Yani cinsel pazar değeri nasıl olsa yaşla artıyor, koltuk patatesi olsam da olur diye bir durum yok. Aynı şey kadınlarda da var: 32 yaşında kendine bakan bir kadının CPD’si, 22 yaşında kendine bakmayan bir kadından daha yüksek olabilir.

Erkek ve Kadın CPDlerinin karşılaştırmalı değerleri

Kadın CPDsi genelde gençlik ve güzellik temelli olduğu için daha hızlı azalırken, erkek CPDsi daha yavaş düşer. 30 yaş bir erkeğin CPDsinin tam yükselişe geçmeye başladığı yaşlar iken, kadınların duvara vurmak üzere hızla inişe geçtiği yaş. Bu yaş aynı zamanda kadın – erkek CPDsinin eşitlendiği bir yaş.

Bu bilgi çok önemli zira birçok erkek bu bilginin farkında değil. Bu bilginin farkında olmadığı için de bu bilginin çok iyi farkında olan kadınlar tarafından kolayca kullanılabiliyorlar. Örneğin aslında kendi CPD değerinin doruk noktasında olduğu zamanda bunu realize etmeye çalışan bir erkek “40ından sonra azdı“, “orta yaş bunalımına girdi” gibi saçmalıklarla kolayca dizginlenebiliyor. Ya da 36 yaşında CPDsi tepede bir erkek çok daha genç bir kadına yanaştığında toplum (özellikle de 30 yaş üstü kadınlar) tarafından ayıplanarak geri adım attırılabiliyor. Daha da kötüsü birçok erkek bu cahilliği sebebiyle bu ayıplamayı öyle içselleştiriyorlar ki, kendileri CPDsi kendilerine yakın kadınlara yanaşmıyorlar bile (aslında doğal olarak yanaşmaları lazım iken).

Ama bu bilginin farkında olmayan erkeklerin yaşadıkları en trajik olay şu (buraya dikkat) : 30 yaşına kadarki geçmişi kadınlara göre CPDsi düşük olduğundan reddedilmek ile geçen erkek, tam bu yaşlarda birden başlayan kadın ilgisine kapılıp CPDsinin yükseldiğinin farkına varmadan bir kadın tarafından kafeslenir. Kadınlar kendi düşen CPDlerinin içten içe farkındadır. Aynı zamanda 5 sene önce yüzüne bakmadıkları adamların CPDlerinin artık yükselmeye başladığının da farkındalardır. Ve bu adamlar CPDlerinin doruk noktasına doğru olan tırmanışa başlamadan, elleri güçlenmeden hızlıca kapatılırlar. Bu  nedenle de çoğu erkek sadece 5 sene beklese (ki erkeğin kadın gibi 30lu yaşların ortasından itibaren hızla azalışa geçen doğurganlık gibi problemleri olmadığından 10 sene bile bekleyebilir) çok daha iyi bir eş adayı bulabilecek iken tüm potansiyellerini kaybederler. Daha da kötüsü 27 yaşından itibaren önce yavaş yavaş sonra da hızla artacak CPDlerini daha da arttırmak için kendilerine odaklanabilecek iken kaynaklarını ve zamanlarını seçebileceklerinin çok altında bir kadına harcarlar ve CPD potansiyellerine ulaşamazlar.

Bu nedenle de erkekler için ideal evlilik yaşı günümüzde 30-32’dir.

CPD bilgisinin farkında olmayan ya da daha da kötüsü CPD bilgisi feminizm yüzünden çarpıtılmış olan kadınlar ise 20lerinde evliliği erteleyip (kariyer, eğitim ve iş sayesinde 30larında da aynı oranda arzu edilebileceklerini zannederek), ya 30larında yanlızlık acısı çekmeye ya da can havliyle sığındıkları bir betanın limanında mutsuz bir evliliğe mahkum ediyorlar kendilerini (bkz. bu mutsuzluğu bastırma ve gizleme çabasıyla kocişkosu ve doburcan bebesi ile ne kadar mutlu dünyaya yaymayı kendine görev edinen 30luk ablalar):

Eskiden, genç kadının annesi ve neneleri güzelliğin geçici olduğunu, en baştan çıkarıcı erkeğin en iyi koca adayı olmadığını bilir ve kızın uzun süre stabil bir koca olabilecek genç bir erkekle evlenmesini garantilerlerdi. Şimdi ise feminizm yüzünden, bu rehberlik genç kadınların hayatından çıkarılmış durumda ve genç kadınlar kendi cinsel hayatları için kötü birer kaptanlar. Güzelliklerinin yere çakıldığı 34 – 36 yaşına kadar alfa erkeklerin peşinde koştuktan sonra eskiden reddetmeye alıştıkları beta erkekler tarafından bile görmezden geliniyorlar. Kadının kısmetindeki bu ani çakılma,  Road Runner ve Çakal anı olarak biliniyor. Kadınların geçmişte uçurumdan bu şekilde düşmemeleri için bir sürü güvenlik ağı vardı.

Erkek Düşmanlığı Balonu

Kıssadan hisse :

Erkekler :

  1. 30 yaşından önce evlenmeyin. Bulabileceğiniz en iyi kadını kaçırırsınız ve özellikle 26-27 yaşında falan evlenirseniz oldukça pahalı ve zaman alıcı olan evlilik yüzünden CPD potansiyelinizi gerçekleştiremeyebilirsiniz.
  2. 30 yaş üstünde, kendinizden 6 – 10 yaş bir kadınla evlenmeye bakın. 20li yaşlarında evlenmek isteyen kadın sayısı azalmış olsa da CPDsi yüksek bir 30luk erkek, bu az sayıda kadın konusunda 20lik erkeklere göre daha şanslıdır. 27 yaşından daha genç bir kızı tavlayabilirsiniz, ama burda da gözü açılmamış bir kızı alırsanız ilerde bu kızın “gençliğimi yaşamadım” diye sizi boynuzlama tehlikesi var.
  3. “Ayol 35 yaşında adam 25 yaşında kızla çıkıyor” gibi klasik utandırma taktiklerine aldırmayın.

Kadınlar :

  1. Ablalarınız size yalan söylüyor, kadınlar 30larında da güzel falan değil. 35 yaş üstünde de afetler yok mu, var ama bunlar sayıca az.
  2. Eğer evlenmek ve aile kurmak gibi bir niyetiniz varsa, anneniz ve ninenizin o “evde kalacaksın” dırdırı aslında sizin lehinize bir olay, aleyhinize değil. Bir bildikleri var dinleyin. 25 – 30 yaş arasında evlenin (ben evlenmem diyene sözüm yok). Aşağıdaki şahane videoda, küçük kızlar gayet doğru bir gerçeği anlatmaya çalışıyor (tüm şirin ukalalıkları ile :))
  3. CPD, temel içgüdüler tarafından dikte edilen birşey. Burda erkeğin algısını ençok etkileyen faktör doğurganlık ve doğan çocuğun genetik üstünlüğü. 30 yaşından sonra doğurganlık hızla azalıyor ve genel olarak 38 – 43 arasında ise tamamen bitiyor.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

İlişkilerin Temel Kuralı

Bir ilişkide daha güçlü olan taraf, diğerine daha az ihtiyaç duyan taraftır.

Bu kural aslında sadece kadın – erkek ilişkilerinin değil, aile ve iş gibi diğer tüm alanlardaki ilişkilerin de temel kuralıdır. Bir ilişkide bu dinamik her zaman aktif haldedir. Kendimin ve ailemin iyiliği için benim işverenime olan ihtiyacım, onun bana olan ihtiyacından daha fazladır. Ben her ne kadar şirketin ihtiyacı olan bir insan olsam da, şirketin bana olan ihtiyacı, benim şirkete olan ihtiyacımdan daha azdır. Bu denge, benim piyango kazanmam, master yapıp daha iyi bir iş bulabilecek kapasiteye gelmem ile tersine dönebilir. Bu gibi durumlarda şirket benimle devam etmek ya da benim daha fazla maaş gibi isteklerimi kabul etmek arasında bir seçim yapar.

Kadın – erkek ilişkilerinde de aynı dinamik geçerlidir. İlişkinizi güç dengesi üzerine inşaa edip etmemek sizin seçebileceğiniz birşey değil – bu dinamik siz isteseniz de istemeseniz de iki kişinin ilk karşılaştığı andan, yollarını ayırdıkları ana kadar sürekli var zaten. Onun kriterlerine uygun olup olmadığınız (ve onun sizin kriterlerinize uyumu), ilişkiyi başlatan ve devam ettiren birşey. İlk karşılaşma ve sonrasında karşımızdakinin ilişki kriterlerimize uygun olduğunu anlayıp beraberlik başlattıktan sonra ise geriye kalan sürekli bir müşterek pazarlık hali zaten.

Bu prensipte güçten kastedilen bir tarafın diğer tarafı mutlak boyunduruk altına alması değil. Sağlıklı bir ilişkide kontrol bir taraftan diğerine ve sonra tekrar bir tarafa sürekli geçer. Sağlıksız bir ilişkide ise bu kontrol dengesiz bir şekilde partnerlerden birinin elindedir. Her ne kadar kontrol hiçbir zaman eşit bir dengede olmasa da, bir tarafın sürekli kontrol eden olması, onun diğer tarafı sürekli şantaj ile manipule etmesi sonucunu doğurur. Bu dengesizlik birçok nedenle oluşabilir ama genelde iki şekilde kendini gösterir – itaatkar taraf diğer tarafın manipulatif olmasına şartlanır ya da dominant taraf bunu bastırıp alır. Her iki durumda da İlişkilerin Temel Kuralı geçerlidir – bir tarafa daha az bağımlı olan gücü elinde bulundurur.

Bu kural, sizin ilişkide sürekli partnerinizi, genellikle onun zararına, domine etmeniz gerekliliği anlamına gelmez. Fakat, ilişki içindeki birinin bu kuralı bilip, kendisini sürekli manipule edilen tarafta bulmamak için gerekli özdeğeri ve özgüveni geliştirmesi gerekir. Her iki cins te bu tür bir manipulasyonu uygulayabilir. Fakat bizim  burada kuralı ele alış amacımız, bir kadını tanrıçalaştırıp kendi hayatını ikinci plana koyarak o kadına şovalye duygularla hizmet eden erkeklerin gözünü açmak. Her ne kadar her iki tarafın da sağlıklı bir ilişki yürütmek için taviz vermesi gerekse de, taviz eğer bir manipulasyon sonucu ise, bunun farkına varılması ve karşı çıkılması lazımdır.

Yani, kadını ile tartışan bir erkeğin bir tartışmada alttan alarak olayı çözmeye çalışmasında bir problem yok iken, ilişkide bir barış noktasına ulaşmak ve kadının ilişki içinde olma isteğini ayakta tutmak için sürekli taviz veren taraf olması büyük problemdir. Bu durum klasik bir güç savaşıdır ve aslında bir shit testtir. Burada kadın bunu genelde gücü eline almaya çalışarak sizin bu gücü hemen onun eline bırakmayacak kadar erkek olup olmadığınızı test etmektedir. Burada erkeğin bilmesi gereken nokta da hiçbir kadının ilgisi ve cinselliği bu tür bir tavize değmez. Zira burada erkek sürekli taviz vererek kendi özdeğerini karşısındaki kadının yakınlığının altına koymaktadır. Kötüsü, toplumun şartladığı “eğer taviz verirsen seni onun için taviz verdiğin için daha fazla sevecek” zırvasının aksine bu tür tavizler kadının erkeğe saygısını da hızlıca azaltır (erkeğin shit testi geçememesi nedeniyle).

Burada erkeğin taviz vererek genelde elde etmeye çalıştığı şey kadının ilgisi ve sekstir. Kadının zaten bu tür bir shit test ile kullandığı silah da cinselliğidir. Eğer bunun bir güç oyunu olduğunu bilir, bu tür manipulasyonlara taviz vermezseniz, güç dengesi aleyhinize bozulmaz. Bu testler genelde kendi özdeğerini, kadının ilgisi ve cinselliğinin altına park eden erkeklerin, kadında “seks ve sevgi için tek alternatifi benim” algısı yaratmasıdır.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.

Tabak Teorisi II : Bağlanmamak

Tabak Teorisi yazısının bu ikincisinde, bağlanmamak konusunu ele alacağız. Serinin 3. yazısı ise Tabak Teorisi III – Dönüşüm.

Kadınlar daha değerli bir erkeği paylaşmayı, sadık bir kaybedenle beraber olmaya tercih ederler.

“Tabak çevirmeye başladım ve şunu söyleyebilirim ki tabak çevirmek hayatımda şu ana kadar yaptığım en iyi değişiklik. Opsiyonlarının olduğu hissi insanda bağımlılık yaratıyor; muhtaç ruh halinde olmama fikri dahiyane ve tabak çevirmenin verdiği o küçük ama önemli davranış yansımaları, kadınların gözünde beni daha çekici kılıyor ve bu sayede de daha çok opsiyonum oluyor. Tabak çevirmeye bir kere başladın mı, bırakmak çok zor.

Bir süredir başarılı bir şekilde tabak çeviriyorum ama kadınlardan birinin tabak çevirdiğimi anlayacağı bir noktaya geliyorum ara ara. Tabak çevirmeyi, çevirdiğim tabaklardan birini düşürme riski olmadan nasıl yapabilirim? Diğerleri kadar iyi olmayan tabakları bırakıp gitmem mi lazım?”

Kişinin seçeneklerinin olması, kendine güveninin köşetaşıdır, o nedenle risk algısı şeklinde düşünmemelisin – “çok iyi bir kızı” kaybetme riski şeklinde. Birçok erkek tabak çevirmeyi, erkeğin doğal dürtülerine en uygun yaşam biçimi olduğu için yapmak yerine, feminin sosyal geleneğinin koşullaması ile o hayalini kurdukları tek-eşli ilişkiye giden bir araç olarak yaparlar. Bu nedenle, bolluk mantalitesini içselleştirmek yerine, yokluk mantalitesi ile yollarına devam ederler.

Tabak çevirmek, çevirdiğiniz her tabakla yatıyorsunuz anlamına gelmez. Daha çok kız tavlama faaliyetlerini birden çok kadına yöneltiyorsunuz, aktif olarak flört ediyorsunuz anlamına gelir. Baziları karşılık verecek ve siz onlarla devam edeceksiniz. Bazıları ilgilenmeyecek ve siz onları boşvereceksiniz. Herhangi bir kadına bağlanmayacağınız konusunda duruşunuzu koruduğunuz sürece tabak çevirmek aslında çok zor olmayacak. Bir noktada kadınlar sizi bağlanmaya zorlayacak ve işte bu noktada da sizin duruşunuz test edilecek. Kadınlar kuralları olduğundan dem vurmaya bayılır, ama sizin de kurallarınız var (olmalı). Bir kadınla aynı evde yaşamamak (evli olmadığınız sürece asla bir kadınla aynı evde yaşamayın), bir kadınla rutin bir hayata kaymamak, onu gerektiğinden fazla aramamak, haftasonlarınızı sizinle ilişkiye giren kadına / kadınlara ayırmak, diğerlerini Salı ve Çarşambaları görmek, vs. Bu kadarı çok fazla mikro yönetim gibi görünebilir ama, eğer böyle bir planı uygularsanız, tabak çevirmenin aslında çok zor olmadığını görürsünüz.

Eğer kadınlardan biri ile kaybedecek bir şeyiniz olduğunu hissediyorsanız, artık tabak çevirmiyorsunuz demektir – flört etmeye bir kadına bağlanma mantığıyla bakıyorsunuz demektir. Erkeklerin ve kadınların büyük çoğunluğunun girişte yazdığımız “Kadınlar daha değerli bir erkeği paylaşmayı, sadık bir kaybedenle beraber olmaya tercih ederler.” fikri ile problemi olmasını sebebi, bunu kelimesi anlamıyla algılamaları. Bu, çevirdiğiniz tabaklara açık açık başka opsiyonlarla da uğraştığınızı söylemeniz ve kadınların da bunu kabul etmesini beklemeniz anlamına gelmiyor. Bu şekilde açık olursanız, kendine değer veren birçok kadın sizi bırakacaktır. Bağlanmamak, her zaman üstü kapalı bir şekilde belirtilmelidir. İma edilmelidir, açık açık söylenmemelidir. Kadınların hayal gücü ve rekabet kaygısı ve ima edilen bağlanmama hissi, başarılı tabak çevirmenin en önemli ayaklarıdır.

Onun aradığı kişi olun

İlişkiye değer erkek başarılı bir şekilde tabak çevirebilir. Çevrilen tabaklardan bazıları, bazen başka tabaklar olduğundan şüphelenebilir ya da başka tabaklar olduğunu bilebilir. Birçok kadın, erkek ilişkiye değecek bir olarak kaldığı sürece (ya da bu algıyı yaratmaya devam ettiği sürece) kadın bunu tolere edecektir. Eğer bu olmazsa, kadın hipergami gereği başka limanlara açılacaktır. Ama sonuçta bazı tabaklar şu ya da bu şekilde düşecektir. Bu tabakların düşmesine izin verecek kendine güven ve iradeye sahip olmalısınız. Bu, feminen sosyal gelenekten kendini yeni yeni kurtarmaya başlayan erkeğe zor gelecek bir anlayış. Bu gelenek sonucu yıllardır düzenli seksten mahrum yaşayan erkek, eldekini kaybetmeme mantığına dönmeye meyillidir. Bu özellikle, düşe yazan tabağın feminen sosyal gelenek sonrası hayatlarındaki ilk başarılı avları olması ya da daha önce beraber oldukları kadınlardan daha güzel olması surumunda özellikle daha zordur.

Bir daha tekrarlayalım : çevirdiğiniz her tabakla yatmak zorunda değilsiniz. Yatabilme potansiyeliniz ve sizin ilginize açık başka kadınların olması, kadınlarda rekabet kaygısını uyandıran şeydir.

Tek eşlilik amaç değil, yan üründür.

Tabak çevirmeye geçişteki en büyük problem, “bir amaç olarak uzun süreli ilişki” zihniyetidir. Ben tek eşlilik karşıtı değilim (yazar  evli ve bir çocuk babası). Ama tek eşlilik bir erkek için asla amaç olmamalı. Tek eşlilik yeteri kadar tabak çevirip, opsiyonların kendinize güveniniz ve duruşunuzu korumanız konusundaki önemini kavradıktan sonra bir yan ürün olarak gelmeli. Eğer bir kadın sizinle bağlanmadan ilişkiye girmeyi reddediyorsa (“başka kızlarla görüşürsem beni terkedecek” korkusu), o kadın çevrilmeye uygun bir tabak değildir. Bu “bir amaç olarak uzun süreli ilişki” zihniyetindeki bir erkeğe ters gelecektir. Birçok erkek, özellikle de ortalama ezik betalar, o özel kadını kaybetmekten o kadar korkarlar ki, tabak çeviremezler (hatta o harika kadının mükemmeliğini karşılaştıracak bir ölümlü insan dişisi bile yoktur onlara göre).

Peki başarılı tabak çevirmenin sırrı nedir? Kadınların hayatları boyunca mükemmelleştirdiği şeyi yapmak : bilinçli bir şekilde muğlak kalmak. Kadınlar tabak çevirmeyi standart hayat biçimi haline getirmişlerdir – zor elde ediliri oynarlar, opsiyonlarını canlı tutacak kadar muğlak, kaçırmayacak kadar belirli olmayı bilirler. Kadınlar, kaçanın kovalandığını bilirler. Hiçbir zaman tam olarak “söz vermezler”, ama eşeğin havucunu da hep önünde tutarlar.

Tabak çevirmek, kadınların başarılı bir şekilde yaptığı bir strateji iken, birden fazla kadına yürümek erkeğin genetiğinde olmasına rağmen erkeklerin uzak durduğu bir yöntem.

Kadınlar üstü kapalı iletişim kurarlar : mimiklerle, bakışlarla ve örtülü kelimelerle. Sizin de bağlanmama amacınızı aynı üstü kapalılıkta belirtmeniz gerekli. Bir kadına hiçbir zaman başka tabaklar da çevirdiğinizi direk söylemeyin. Bunu sizin duruşunuzdan, hareketlerinizden, ona ne kadar zaman ayırdığınızdan çıkarmasını sağlayın. Her zaman ulaşılır olmayın, ama onun ilgisini koruyacak kadar da ulaşılır olun. Ve onun hayal gücünün belki de başka alternatifleriniz de olduğunu çıkarsamasını sağlayın. Eğer başka tabak çevirmiyorsanız bile bu algıyı yaratmanız, diğer tabakları bulana kadar bu kadınla ilişkinize olumlu yansıyacaktır. Geçmişte birden fazla tabak çevirebildiğinizi bilmek bile, erkeğin elindeki en iyi silah olan “kadınların rekabet kaygısı”nı canlı tutacak davranışları göstermenizi sağlayacaktır.

Belli bir noktada kadın, üstü kapalı iletişim cephaneliğini tükettikten sonra aleni bir şekilde konuşacaktır. Bu, kadının rekabet kaygısının artık dayanılmaz olduğu ve kadının acilen güvene ihtiyaç duyduğu eşikte olur. Bu genellikle “biz neyiz”, “ben senin kız arkadaşın mıyım?” gibi sorular sorduğu, hatta ültimatom verdiği noktadır. Bunun ne olduğunu bilerek hareket edin : kadın bu noktada çaresiz hissediyordıur ve söz istiyordur. Bu dönüm noktasından ya tabak çevirmeye devam ederek ya da tek eşli ilişkiye geçerek çıkarsınız. Eğer kadına boyun eğer ve bağlanma temelli ilişkiye geçerseniz opsiyonlarınızı kaybedersiniz. Bu noktada artık bu kadın tek cinsel ilişki kaynağınız olacaktır ve siz de elinizdeki gücü kaybedersiniz.

Bu kadını çevirmeye devam edebilirsiniz ama bir kadın bu konuya girdi mi bir daha susmaz. Bu kadını bırakıp gitmeniz daha hayırlıdır. Ya da, bu kadını birkaç hafta kendi başına bırakıp sonra yeniden çevirmeyi deneyebilirsiniz. Eğer zaten kadın giderse, çevirmeye değmez. Yerini doldurmaya tabak aramak daha verimlidir.

Kendine güven, seçeneklerden gelir.

Eğer şimdi çıkıp da profesyonel bir boksörle ring maçı yapmaya kalksanız, muhtemelen bu intihar olurdu. Ama eğer birkaç yıl antrenman yapsanız, başka boksörlerle karşılaşsanız ve birkaç maç kazansanız, ringde nasıl ayakta kalacağınızı az çok bilirdiniz. Tabak çevirmenin mantığı da aynı : geçmişte başarılı bir şekilde tabak çevirmiş olmak ve elde opsiyonların olması, ilişki ringinde tecrübeli bir boksör olmanızı sağlar.

Tabak çevirmek bir sayı oyunu değil. Burda amaç olabildiğince çok tabak çevirip, o nadide çiçeği bulmaya çalışmak değil. Aslında böyle bir amaç, tabak çevirmenin felaketle sonuçlanmasına neden olur. Özel ve kaliteli bir kadın diye bir şey yoktur. Kriterlerinize uyan veya aşan kadınlar ve uymayan kadınlar vardır. Özel kadın fantazmasından kurtulun. Bazı kadınlar, diğerlerinden daha iyidir tamam. Ama burda amaç mükemmel kadını bulmak değildir. Mükemmel kadını bulamazsınız zira mükemmel kadın bir mittir. Mükemmel kadın bulunmaz zaten, yaratılır. Samanlıkta iğne aramıyorsunuz – bu mantık zaten başlı başına Ruh İkizi Kişilik Bozukluğudur. Burda amaç kendinizi ve sonunda tek eşli ilişki içine girdiğiniz kadını, kendi dünya görüşünüzün içine çekmektir. Bu proses, siz tek kişilik ilişkiye girmeden önce olmalıdır, girdikten sonra değil.

Bana sorularınızı uygun yazı altında sorabilirsiniz, benimle görüşme ayarlayabilirsiniz ya da ilişkiler setimize bakabilirsiniz.

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.