Rahip Modu (Monk Mode) – Gelişim

Bir önceki yazıda, bu sürece başlamadan önce hayatında düzenlemen gereken şeyleri anlatmıştım. Aslında bunlar, asıl gelişimi sağlaman için kendine zaman ayırabilmeni sağlayacak, motivasyonunu ve ilgini odaklamanı kolaylaştıracak örneklerdi. Ama tabiki süreç bundan ibaret değil. Gelelim işin uygulama kısmına. Sana acı, ter ve gözyaşı öneriyorum.

İşin teorik kısmıyla başlayalım: insan beyni motivasyonu geri bildirimler ile kazanır. Yani bir eylemi yaptığında, olumlu sonuçlarını gördükçe, o eylemi yapmaya daha da motive olur. Amacımız hayatında bu döngü ile pozitif alışkanlıklar kazanman. Yani, bir eylemi yapıp, olumlu sonuçlarını görmen ve bu eyleme devam ederek kazanım miktarını arttırman.

Başlamadan önce bunun öyle 1-2 haftalık bir süreç olmayacağını kabullenmende fayda var. Minimum 3 ay hatta benim tavsiyem yaklaşık 6 ay kadar bu modda kalmalı ve kendini geliştirmelisin. Peki bu nasıl olacak?

Sürecin 3 ana etmeni var: İç Gözlem, İzolasyon ve İlerleme. Bu üç İ’yi hayatının ortasına koyman gerekiyor.

İç Gözlem

İç gözlem, kendini analiz etmen, artı ve eksilerini anlayıp kabullenmen demek. Bu yola çıkan insanların yaptığı en büyük hatlardan biri, kendini yanlış değerlendirip, olduğundan iyi ya da kötü olduğunu varsaymak oluyor. Zayıflıklarını yenebilmek için önce onları kabul etmen gerek. Bunu yaparken de biraz acımasız olmakta fayda var.

Zayıflıkları da ikiye ayırmak gerekiyor. Birincisi değiştiremeyeceğin şeyler. Boyun kısaysa, vücudunda garip gözüken bir yer varsa önce onları kabullenmekle başla. Tyrion reis’in GoT’da ettiği çok sevdiğim bir sözü var:

Ne olduğunu asla unutma, çünkü dünya unutmayacak. Onu kendi gücün haline getir ki asla senin zayıflığın olmasın. Üstüne bir zırh gibi giy ve kimse seni yaralamak için kullanamasın.

Peki bu neden önemli? Kadınlardan yiyeceğiniz shit test‘lerin büyük bir kısmı buradan gelecek. Kadınlar bu konularda erkeklere göre çok daha acımasız canlılar. “Ya senin de boyun kısaymış”, “Babam yaşındasın”, “Senin biraz saçın mı az?” gibi cümlelerin sana dokunamaması lazım. Hatta bu cümleler üzerinden şaka yaparak atağa geçebiliyor olman lazım. Bunları kendin kabullenmeden, asla bu duygusal stabilliğe ulaşamazsın.

Diğer bir konu ise geliştirebileceklerin. Fazla kilon varsa, saçın başın yeterince düzgün değilse, kültürel birikiminin iyi değilse, doğru düzgün bir hobin yoksa otur itiraf et. Ortaya çıkan sonuç bir enkaz gibi gözükebilir, hatta gözükmeli de. Çünkü erkek egosu kendini 2 şekilde doğrular: ya birşeyi yapmaya ihtiyacın olmadığını ya da uğraşmaya gerek olmayacak kadar iyi olduğunu düşünürsün. Sokakta kaslı bir adam gördüğünde kafandan “amaan ne gerek var bu kadar uğraşmaya ben iyiyim böyle” diyorsun ya, değilsin. Ya da birsürü konuda bilgi sahibi bir adam gördüğünde “abi o kadarına da gerek yok, abartmış herif” diyorsun ya, gerek var. Bu süreç seni toplumdaki en seçkin %10 erkek birey arasına sokmaya çalışıyor. “Gerek yok” cümlesini hayatından çıkarmaya alış.

İzolasyon

Aslında bu konudan önceki yazıda bir miktar bahsetmiştim. Genel olarak hayatındaki insanları gözden geçirmen, zaman harcadığın boş aktiviteleri bırakman lazım. Ancak tabiki süreç bundan daha fazlasını gerektiriyor.

Bu konuda sosyal izolasyon konusu önemli, çünkü fazla abartırsan insan ilişkilerini zedeleyebilirsin. Sosyal becerilerini geliştirmek de bu sürecin bir parçası. Ancak burada en önemli nokta, planlı olabilmek. Spor yapacağın bir gün arkadaşların “hadi dışarı çıkıp 2 bira içelim” derse neyin öncelikli olduğunu unutmayacaksın. O gün için normal planın spor yapmaksa gidip o sporu yapacaksın. Ya da ne bileyim o akşamı kendi kendine dil öğrenmek için çalışma süresi olarak ayırdıysan, o planı bozmayacaksın. Daha önce de söylediğim gibi bu sürecin en zor kısmı disiplin, bu disiplini kazanabildiğin sürece başarısız olma ihtimalin yok.

Kadınlar konusunda ise, tavsiyem ilk 3 ay ilişki, buluşma gibi şeylerden uzak durman. Bunlar hem vakit ve para harcayan şeyler, hem de olası bir olumsuzluk, bu süreçte kurmaya çalıştığımız geri bildirim mekanizmasını da kötü yönde etkileyebilir. 3 ay boyunca bu hayat tarzını uyguladıktan sonra, yine bu süreçte edindiğin alışkanlıkları bırakmadan kadınlarla buluşmaya başlayabilirsin. Ama bir üst paragrafta belirttiğim disiplin konusu burada da sonuna kadar (hatta daha sert bir şekilde) geçerli. Herhangi bir kadın için, bu disiplini yumuşatmak yok.

İlerleme

Bundan önceki 2 madde, bu sürecin psikolojik zorluğuydu. Burada iş hem psikolojik hem de fiziksel bir hal alıyor. Şimdi sosyal hayatımızı, alışkanlıklarımızı düzenleyerek kazandığımız zamanı yararlı bir şekilde harcama zamanı.

Bu noktada ne yapacağın konusunda aslında yüzlerce seçeneğin var. Tavsiyem, kendinde farkettiğin zayıflıkları gidermekle başlaman. Bu hem cinsel pazar değerini arttırmak için hem de özgüvenini yerine getirmen için daha hızlı sonuç almanı sağlayacaktır.

Monk mode için bence olmazsa olmaz 2 konu var:

  • Spor: Düzenli spor alışkanlığı kazanmak zorundasın. Haftada minimum 3 gün spor salonuna gidip, ağırlık çalış. Öyle yarım yamalak da yapma, internette bir sürü vücut geliştirme programı var, bak araştır ve kendine uygun olanını uygulamaya başla. Sana vaadettiğim acı ve terin büyük bir kısmı burada saklı. Özellikle ilk birkaç hafta, spor salonu kavramını kurana, bu yazıyı yazıp seni bu yola sokan bana, kas kavramının ortaya çıkmasına sebep olan tüm canlılara küfredecek kadar canın yanabilir. İşte ilk testin bu, burada ya bu süreci bırakıp eski hayatına geri dönebilir, ya da gerçekten kendini geliştirmek için acıya katlanıp erkek olmayı öğrenirsin.

Spor konusunda, kesinlikle ve kesinlikle ağırlık çalış. Kas kütlen ile seni beğenecek kadın sayısı arasında çok ciddi bir ilişki var. Koşmak, yüzmek v.s. gibi sporlar sana çok da fayda sağlamayacaktır. Bunların yıllar içerinde sağlayacağı faydayı, ağırlık çalışarak 6 ay içerisinde alman mümkün. Tabi bu demek değil ki, 6 ay ağırlık çalış sonra bırak. Zaten bu 6 ay içerisinde bunu yapmaya bağımlı olup istesen de bırakamayacaksın.

  •  Meditasyon: Bu ağırlık kaldırmaya göre çok daha kolay ancak çok daha düzenli yapılması gereken bir alışkanlık. Meditasyon, beyin kimyanı düzenleyen, duygusal olarak stabilleşmeni sağlayan, zekanı arttıran hayatında elde edebileceğin en kolay ve yararlı alışkanlıklardan biri. İnternet ortamında nasıl yapacağına dair çeşitli kaynaklar mevcut. Yakın zamanda ben de bir yazı ekleyeceğim.

Meditasyon ile ilgili yaşayabileceğin tek bir zorluk var, o da her gün yapmak. Dedik ya bu süreç sana pozitif alışkanlıklar kazandırmayı amaçlıyor, bu yüzden bu mereti de her gün, mümkünse aynı saatte yapman lazım. Yatmadan önce, ya da uyandığında maksimum 10 dakikanı alacak bir alışkanlık bu.

Peki bunlar haricinde neler yapabilirsin?

  • İlgini çeken konularda araştırma veya bilimsel yayınları okuyabilirsin
  • Bir dövüş sporu öğrenebilirsin (tavsiye ederim)
  • Dil öğrenebilirsin ki bu Türkiye gibi bir yerde seni diğer insanların önüne çok çabuk geçirir
  • Yemek yapmayı öğrenebilirsin, ki bunu bilmiyorsan kesinlikle öğren. Kendine yetebilen bir insan olabilmen için sahip olman gereken özelliklerden biri bu
  • Müzik enstrümanı öğrenebilirsin
  • Eğer öğrenciysen, derslerine odaklanıp notlarını yukarı çek. Bu opsiyonel değil.

Liste böyle uzar gider. Ancak burada konu bu yazıda defalarca tekrarladığım gibi, başladığın bir işi hayat tarzı haline getirebilmekte. Müzik enstrümanı öğreniyorsan, kendine bir hedef koy. Her hafta haftada 10 saat çalışacağım ben bunun üzerine diye, ve her hafta bu hedefini tuttur. Hatta baktın bunu yapmak hoşuna gitmeye başladı, hedefini 12 saate çıkar.

İnsanların genel tutumu, “hmm iyiymiş ben buna haftaya başlarım” oluyor. Hayır kardeşim, haftaya başlama. Yarın da başlama. Şuan başla. Otur düşün, planını yap ve bir daha geri dönme.

Sonraki yazı : Rahip Modu (Monk Mode) – Hatunlarla İletişim

Rahip Modu (Monk Mode) – Giriş

Rahip modu, kendinizi geliştirmek için kendinize zaman ayırmanızı sağlayacak ciddi bir dönem. Eğer hapı yeni yuttuysan ve nereden başlayacağınızı bilmiyorsan, tam olarak yerin burası. Konu biraz uzun olduğu için giriş, uygulama ve sonuç olarak 3’e bölüp yazacağım.

Peki nedir rahip modu? Rahip modu bir kişisel gelişim sürecidir ve kişisel gelişimi bir alışkanlık haline getirebilmek için en etkili yollardan biridir. Gerçekci olmak gerekirse, burada yazılanları okuyan insanların çoğu gerçekten harekete geçmedikleri için gerçek anlamda başarıyı yakalayamamakta. Bu nedenle bu süreci şiddetle tavsiye ediyorum.

Peki napıcaz? İsminin rahip modu olması boşuna değil, minimum dikkat dağınıklığı, maksimum dikkat ve özen gerektiren bir süreç bu. Kendini kontrol edebilmeyi, bir hayat düzeni oturtabilmeyi başarabilmen lazım, ki kolay olmayacak. Ancak ve ancak böyle cinsel pazar değerini kısa bir zamanda ciddi anlamda arttırabilirsin.

O zaman madde madde başlayalım:

1- Boş aktivitelerden uzak dur!

Günümüz hayat tarzının insana en büyük kazığı bu olsa gerek. Boş beleş işlere çok fazla zaman harcıyoruz ve bu zamanın kayıp olduğunun farkında bile değiliz. Peki ne gibi boş aktivitelerden uzak durman lazım?

  • Bi kahve içip boş boş oturmak
  • Telefondan ya da bilgisayardan saatlerce oyun oynamak
  • Maraton halinde dizi ya da film izlemek
  • Porno izlemek!
  • Mastürbasyon yapmak!
  • Sosyal medya, sözlük gibi yerlerde saatlerce gezinmek
  • Geceden kalma olup günün yarısını heba etmek

Daha bir sürü örnek verilebilir, ama olayın özünü anladığını varsayıyorum. Hayatta sana değer katmayan, yok yere zaman harcadığın, mastürbatif ne varsa çıkar hayatından. Sana sadece kısa vadede bir fayda sağlayan ancak uzun vadede hayatına artı bir fayda sağlamayan ne varsa bırak.

E peki abi hiç mi eğlenmeyeceğiz diye soruyorsan, e insansın tabi eğleneceksin. Ancak bunu belirli bir akşamda, belirli bir süreçte yapmaya alış. Oturup iki gün aralıksız dizi izlemek ya da oyun oynamak eğlenmek değil zaman kaybıdır. Yukarıdaki hareketleri düzenli olarak yapmayı bıraktığında zaten hayatında kendine ayırabileceğin ciddi bir zamanın olacak.

Şimdi bu noktada üzerinde durmak istediğim birkaç konu var.

Birincisi mastürbasyon. Tavsiyem mastürbasyon ve pornoyu tamamen hayatından çıkarmak. Neden mi? Mastürbasyon şu makalede de görebileceğin gibi hormonel seviyeni ciddi olarak bozmakta. Bu da bir başarı elde etmek için ihtiyacın olan motivasyonu bulabilmeni çok ciddi anlamda imkansız hale getirmekte. Aynı şekilde porno da, hem cinsellik algını çok ciddi bir şekilde bozmakta, hem de mastürbasyon aracılığıyla hayatına etki etmekte.

Diğer konu ise alkol. Alkol kullanıyorsan da ciddi anlamda azaltmanı öneririm. Alkol hem beynindeki hormonel yapıyı etkilemekte, hem de ciddi anlamda para ve zaman kaybına sebep olmakta. 1-2 biradan zarar gelmez ama asla ve asla fazlaya kaçma. Hele rahip modunda olduğun süreçte kesinlikle sarhoş olup sabahına hangover olacak kadar içme.

Monk Mode: Be More By Doing Less (Estranging Ourselves from Distractions and Focusing on Success)
Monk Mode: Be More By Doing Less (Estranging Ourselves from Distractions and Focusing on Success) kitabının kapağı.

2- Sosyal çevre

Bu konuda çok net ve acımasız olacağım. “Başarılı insanlar, eziklerle takılmaz!”. Hayatınızda bir amacı olmayan, boş beleş yaşayan tüm insanlarla iletişiminizi kesin ya da minimuma getirin. Sizin kendinizi geliştirmeye çalıştığınızı, yararlı birşey yaptığınızı anlamamak için inat eden, sizi yolunuzdan çevirmeye çalışan, “amaan ne uğraşıyon bunlarla” diyen herkesle ilişkinizi kesin.

İlk kısmı zor olacak, ancak bir süre sonra bunun da yararını göreceksiniz. Çevrenizde gerçekten vizyonu olan, kendini geliştirmiş ya da geliştirmeye çalışan insanlar olsun. Sizi demotive eden herkesi hayatınızdan uzaklaştırın.

3- Günlük hayat

Öncelikle kendinize bir günlük rutin oluşturun. Yatış – kalkış saatleriniz, yemek saatleriniz düzenli olsun. Bu konu özellikle genç arkadaşlar için biraz zorlayıcı olabilir, ancak bu da başarı için olmazsa olmazlardan.

Artık, “bugün dersim yok öğlene kadar uyuyayım” yok! Günlük ortalama bir uyku süren ve kalkış saatin olsun. Hafta sonları 1-2 saat ekstra kaytarabilirsin ama dediğim gibi artık öğlene kadar uyumak yok. Onun yerine yapılacak bir dolu şey var. Onları da bir sonraki yazıda anlatacağım.

Sonraki Bölüm : Rahip Modu (Monk Mode) – Gelişim

Saha Raporu – Nükleer Shit Test

Lokasyon: Endonezya

4 günlük bir iş gezisinin son gününde Tinder‘dan eşleşilen bir hatunla içmek üzere buluştum. Kendisi 19 yaşında, büyük göğüslü, güzelcene bir hatun çıktı şansıma. Öncesinde bir bilgi vereyim, Asya’da genel olarak beyaz adam seven (Türkler de beyaz burada) bir grup kız mevcut ve ortalıkta bu hatunlara yetebilecek kadar beyaz adam olmadığından tavlamak da gelen olarak daha kolay.

Kızımız tam olarak böyle bir tip çıktı, ama muhabbet ilerledikçe hatunun kaşarlık seviyesi rahatsız edici boyutlara ulaştı. 19 yaşında olmasına rağmen muhtemelen üç haneli sayıda adamla yatmış, 15 yaşından beri barlardan adam avlayan bir hatun. Aslında ilk shit test tam olarak da buydu ancak son gecem olduğundan, aman nolcak sevişicez alt tarafı diyip bende işi geyiğe vurup kendi hikayelerimi anlatmaya başladım. Ama tabiki sert bir shit test geldiğinde devamı da her zaman gelir.

Gece ilerledi, dışarıda oturduğumuz mekanın iç tarafına geçtik. Müzik, dans, bol miktarda alkol derken gece gayet iyi gidiyordu. Ya da ben öyle zannediyordum. Tuvalete gidip geldiğimde hatunun yandaki erkek grubuyla dans etmeye başladığını gördüm, dedim heralde üzerime oynuyor, pek umursamadım. Hatta bir ara bana dönüp “geceyi hala seninle bitireceğim merak etme” dedi, dedim neyse.

Aslında buraya kadar tek gecelik bir ilişki olacağından pek umursamadım. Daha önce başıma böyle bir olay geldiğinde doğru olanı yapıp çekip gitmeyi de başarmıştım. Kızın dans ettiği elemanlarla gayet de iyi anlaştık, bizim birlikte olduğumuzu farkettiklerinde hatuna yürümeyi kestiler, bol miktarda da içki ikram ettiler sağolsunlar.

Unuttuğum tek şey, böyle nükleer shit test uygulayan hatunlara asla ama asla güvenilmemesi hatta vakit kaybedilmemesi gerektiğiydi. Peki gecenin sonunda ne mi oldu? Hatunun barın başka bir yerinde arkadaşları vardı, 1-2 kere yanlarına gidip gelmişti. En son gece 3 gibi ben bi arkadaşlarıma bakıcam dedi, gitti ve bir daha da gelmedi. Whatsapp’tan bloklayıp gecesine başka bir adamla devam etmiştir muhtemelen.

Diyeceğim o ki, eğer bir hatun sinirlerinizi olması gerektiğinden fazla test etmeye çalışıyorsa, yapılacak tek mantıklı hareket çekip gitmek. O geceden çok büyük ihtimalle birşey çıkmaz gençler. He bir de, boktan bir kadınla asla ve asla vakit kaybetmeyin. Sinirlerinize yazık.

 

Dark Triad Nedir?

Dark triad, psikolojide şu 3 kişisel özelliği taşıyan insanlara verilen isim: psikopatlık, narsistlik ve hilekarlık. Bu tarz kişilere “dark” yani karanlık denmesinin ise ana sebebi, bu özelliklerin hepsini bulunduran insanların kötülük yapmaya normal bir insana göre çok daha meğilli olması.

“E abi biz burda kişisel gelişim falan konuşuyoduk noldu şimdi niye buraya geldi konu” diyebilirsiniz, demeyin. İşin özü şu: bu insanlar doğal olarak alfa doğmuş kardeşlerimiz ve gerçekten kadın magneti olarak hayatlarını sürdürüyolar. Saçma mı geldi? Birazdan örneklerle açıklayacağım, sabret.

Şimdi öncelikle bu arkadaşlardan biraz bahsetmek lazım. Suçlular, uyuşturucu kaçakcıları, katiller, tecevüzcüler v.s. genel olarak bu karakter özelliğinde insanlar. Yanlışlıkla bir kere suç işlemiş insanlardan bahsetmiyorum, bunu hayat tarzı olarak yaşayan insanlar bunlar. Sokaktaki serseri de bu gruba ait, zevk için adam öldüren psikopat da.

Kafanda biraz daha belirginleşti mi tip? Süper, şimdi gerçek bir örnek ile devam edelim.

Abimizin adı Charles Manson. Fotoğraf kendisini anlatıyor ama, abinin hayat hikayesine şöyle bir göz atalım:

Annesi 16 yaşında bir hayat kadınıyken doğan Charles Manson, çocuk yaşlarda annesinin cezaevine girmesi nedeniyle hırsızlık yaparak geçinmeye, sokaklarda yaşamaya başladı. 18 yaşında kendisi de tutuklandı. Cezaevinde bıçak tehdidiyle bir koğuş arkadaşı tarafından cinsel istismara uğrayınca ıslah evine yerleştirildi. 1954 yılında şartlı tahliye ile serbest kaldı. Sahte çek vermek, kadın satıcılığı, uyuşturucu vb. suçlar nedeniyle defalarca hapse girip çıktı. 1967 yılında son kez tahliye olduktan sonra, etrafına topladığı kişilerle bir “aile” oluşturarak Los Angeles ta bir çiftliğe yerleşti. Bu çiftlikte geliştirdiği “teorilerle” yönlendirdiği müritlerinden 5 kişi, Roman Polanski’nin hamile eşi Sharon Tate, Abigail Folger, Polonyalı oyuncu Wojciech Frykowski, erkek kuaförü Jay Sebring, ve lise mezunu bir genç Steven Parent’i Los Angeles, Kaliforniya’da vahşice öldürdüler.

Ertesi gece bu kez Manson’un da katıldığı grup, Labianca çiftini aynı şekilde öldürüp parçaladı. Taraftarı olan bir kadının, farklı bir suçla tutuklandığında, işledikleri cinayetleri övünerek anlatması sonucunda Manson ve 4 arkadaşı tutuklandı.

Nasıl, tam anlamıyla bir psikopat değil mi? Peki ben hala bu olayın red pill ile ne alakası olduğunu anlatmadım değil mi? Şimdi işler burada biraz garipleşiyor. Bu adam hapiste kalırken (kendisi normalde idam mahkumu ancak daha sonrasında cezası müebbet hapise çeviriliyor ve hala hapisanede hayatına devam etmekte) yüzlerce kadından bu adama defalarca aşk mektubu geliyor. Hatta bir tanesi o kadar çok yazmış ki “Charles Manson: Love Letters To a Secret Disciple” adında bir kitaba konu olmuş. Dikkatinizi çekmek istiyorum, adamın bir daha hapisten çıkabilme ihtimali bile yok, ve herif tam bir psikopat. Şimdi bir “hassiktir lan noluyoruz?” oldun mu? O zaman geçelim ikinci örneğimize.

Ted Bundy. Ne kadar sevimli ve yakışıklı gözüküyor değil mi? 30’dan fazla cinayet işlemiş, kurbanlarına öldürmeden önce ve öldürdükten sonra tecavüz etmiş, daha sayamayacağım kadar fazla şey yapmış bir cani kendisi. Şimdi içinizden “yok artık kadınlar bu adama da ilgi duymuyordur canım?” diyorsunuz değil mi? Tebrikler, yanıldınız. Bu mahlukat da, Charles Manson gibi yüzlerce aşk mektubu alıyor. Yalnız mahkeme bu adamı, Charles gibi yaşlandırmayı seçmemiş ve 1989 yılında idam edilmiş.

Reddit’te feminist olması ile ünlü bir ablamız, utana sıkıla “askwomen” subreddit’inde (kızlarsoruyor.com tarzı bir paylaşım alanı) bu tarz adamların kendini azdırdığını itiraf etmişti. Yazdığı yazının tamamını buraya taşımayacağım ancak şu noktası çok hoşuma gitti:

My fiance is a good guy good guy and I really love him, our life together is great …but then I talk to the dirty long haired pot smoking mechanics at work and it makes me miss fucking up my life by dating them. Stupid.

Diyor ki: “Nişanlım çok iyi biri ve onu çok seviyorum. Birlikte hayatımız çok güzel… Ama daha sonra uzun saçlı, ot içen tamirciler ile konuştuğumda, bir anda içimden bir ses herşeyi boş verip onlarla çıkmamı söylüyor”

Yani bu olay eğitimle vs. falan alakalı değil. Hani diyorsun ya bu barzo herifler nasıl her hafta başka hatunlarla takılıyor. Bak işte cevabı burada. Daha fazla örnek verip sizi sıkmayacağım, inanmıyorsanız ekşi’de “hatunların efendi adam yerine piç tercihi” başlığında buna benzer yüzlerce hikaye bulabilirsiniz.

“Peki abi siz ne diyonuz biz de mi böyle olalım?” diyorsanız eğer cevap tabiki de hayır, saçmalamayın. Bunlar kadınların eş seçimi konusunda mantıklı davranmadıklarını göstermek için size uç örnekler. Bakın bu adamlar 1-2 kadından aşk mektubu almıyorlar. Sayılar yüzler ile ifade ediliyor.

Şimdi gelelim kadınlar neden bu adamlara, adamı bir daha görme şansı olmasa bile aşık oluyor. Bu blog’un birçok yerinde kadınların çocuklarına bakabilecek, güçlü, gidip avlanıp yemek bulabilecek adamlara aşık olduğunu söyledik ya. Bu herifler bunların ağa babaları. Bu adamlar dibine kadar güçlü, kimseyi takmayan, kural tanımayan, canları ne isterse onu yapan adamlar. Tekrar söylüyorum, bu adamlar gibi olmayın. Olamazsınız da zaten. O kadar psikolojik bozukluğu elde edebilmek bile çok ciddi travmalar gerektiriyor.

Peki ben bu yazıyı neden yazdım? Hani kardeşim sen “ay o kırılır şunu yapmayayım”, “ay bunu yaparsam üzülür” diye meriç triplerine giriyorsun ya. Girme! Ayı ol biraz, kendini düşün. Birşey hoşuna gitmiyorsa söyle, içinden ayarsız birşey yapmak geliyorsa yap. Erkek doğan sana bunları yapmanı söylüyor, bırak o erkek dışarı çıksın. Hatunları kırmazsan hiçbirini de elde edemezsin. Biraz narsist, biraz manyak olmaktan asla zarar gelmez.

Tinder nasıl kullanılır

Erkek Adam kitapları serisinden Erkekler İçin Tinder Rehberi kitabı için tıklayınız.

Öncelikle uygulama ile ilgili fazla bir bilgin olmadığını düşünüyorsan seni şöyle, profilini nasıl düzenleyeceğin ile ilgili öneriler arıyorsan böyle alalım.

Şimdi profilimiz hazır ve kullanmaya başlayacağız. Bu yazıda ufak maddeler halinde neler yapman ve yapmaman gerektiğini açıklayacağım:

  1. Uygulama senin yaptığın beğenilere göre sana bir puan veriyor. Bu puan ne kadar yüksekse görülme olasılığın da o kadar artıyor. Bu nedenle asla ve asla herkesi beğenme gibi bir aptallık yapma. Zaman ayırmayacağın, verse yatmayacağın kadını asla beğenme.
  2. Beğeneceğine inandığın her profile girip, fotoğraflarına bakmanda yarar var. Bunun 2 sebebi var. Birincisi asla ve asla bir kadının fotoğrafına güvenme. Hatun çok şişman ya da çirkin olsa da ilk fotoğrafta bunu ustaca gizlemiş olabilir. Bir göz at. İkincisi ise, tinder bir insanın profilinde ne kadar uzun zaman geçirirseniz sizi o insana daha önce gösteriyor. Bu nedenle de profillerde 5-10 saniye zaman geçirmek sana avantaj sağlayacak.
  3. Super likelarını daha gerçekçi hedefler için kullan. Manken gibi fotoğrafları olan bi hatuna super like atsan bile seni beğenmeme ihtimali çok yüksek. Seni beğenebileceğini düşündüğün insanlara kullan.
  4. Tinder plus güzel birşey. Herhangi bir akşam bara gidip hatunlarla tanışmaya harcayacağın paradan daha ucuz ve kesinlikle daha etkili. Eğer maddi durumunda ciddi bir sorun yoksa al.
  5. Tinder plus ile birlikte gelen “boost” tinder plus’ın kendisinden de güzel. Bu özellik senin profilini yarım saatliğine normalde olduğundan 8-10 kat daha fazla hatuna gösteriyor. Aman dikkat günün her saatinde kullanmak mantıksız. Genelde akşam 9-10 arasını tercih et.
  6. Peki eşleşmeler gelmeye başladı şimdi ne yapacağız? Mesaj atma işini asla bekletme. Eşleşme geldikten sonra 1 gün içerisinde ilk mesajı göndermiş ol. Emin ol kadınların sadece %1’i sana ilk mesajı atacaktır. Ancak mesaj için hatunun da mesajlaşmaya uygun olabileceği akşam saatlerini ya da haftasonlarını tercih et ki, muhabbet çok da kesilmeden devam edebilsin.
  7. Peki hatuna mesaj attın ancak cevap gelmedi, ne yapacaksın? Umursamayacaksın! Hele hele 2. mesajı minimum 1 hafta geçmeden asla ve asla atmayacaksın! Unutma hatuna ne kadar gereksiz ilgi gösterirsen senden soğuması da o kadar hızlı olacaktır. Hatunun yatırım yapmadığı ilişkiye bir erkeğin yatırım yapması tam anlamıyla salaklıktır.
  8. Peki ilk mesaj nasıl olmalı? Burada iki görüş var. “pick-up line” dediğimiz eğlenceli ve ilgi uyandırıcı mesajları kullanabilirsin. Ancak match sayın zaten yetişebileceğinden fazla ise, tavsiyem basit bir selam ve devamında profilindeki bilgilerle ya da fotoğraflardan biriyle ilgili bir soru ile açılış yapman. Kadınlar pick-up line’lara genelde daha çok ilgi gösterir, ama daha basit bir giriş, gerçekten senden hoşlanan kadınların sana geri dönüş yapmasını sağlayacaktır. Unutma: kadınlar bu uygulamayı sadece erkek bulmak için değil aynı zamanda egolarını tatmin etmek için de kullanıyor. Aldığın eşleşmelerin bir kısmı sadece senin üzerinden egosunu tatmin etmeye çalışan kadınlar olacaktır. Takılma!
  9. Peki muhabbete başladık napıcaz? Olabildiğince esprili ama bir yandan da ciddi olmaya çalış. Kesinlikle iltifat etme. Tinder’da yapılacak 5-6 mesajlaşma sonrası “whatsapp’a geçelim” de. Bunu soru olarak sorma. Bir emir cümlesi olsun. Eğer “ay yok vermem” diyorsa muhabbetin yavaşça bitir ve 1 hafta sonra tekrar dene.
  10. Peki genel olarak konuşma nasıl olmalı? İş muhabbetine girme, hatun sorarsa cevapla ama muhabbeti bunun üzerinden sürdürmemeye çalış. Eski sevgili muhabbetine ise kesinlikle girme. Eğer kızın fiziksel özelliklerinden emin değilsen bir fotoğraf iste. Gelen fotoğrafla da kesin olarak, abartmadan dalga geç. Hatta örneğin hatunun güzel bir burnu varsa onunla dalga geç. Tekrar ediyorum: iltifat etme! 
  11. Muhabbet ederken flört etmekten çekinme. Hatta edebildiğince flört et. Bel altı espri yapmaktan, hayvanca birşey söylemekten çekinme. Hatun bu noktada eğer gidiyorsa bırak gitsin. O hatun muhtemelen ay ben 145 buluşmadan önce öpüşmem diyecektir. Zamanını kaybetme.
  12. Ben online ortamda muhabbbetin abartılmamasından yanayım. İki taraf için de mesafe v.s. gibi engeller yoksa, yakın bir zamanda bir akşam bira ya da kahve içmeyi teklif et. Redderse “ee napcaz ergen gibi telefonda mı mesajlaşıcaz?” de.
  13. Genel olarak muhabbet içerisinde kibar olmamaya çalışma. İçindeki sinir bozucu oğlan çocuğuna ver telefonu o konuşsun. Zaten bugüne kadar hep o kibar adam yüzünden kaybettin hatunları. Emin ol o senden daha başarılı olacaktır.

Peki buluşmayı da ayarladık. Buluşmada ne yapacam diyorsan onun için de seni böyle alalım.

Hadi rasgele!

Duygusal Güç

Benim teorim şu : kadınlar duygusal güce, dünyada başka hiçbir şeye duymadıkları kadar ilgi duyarlar. Çünkü bir erkeğin duygusal olarak güçlü olması, en büyük güç göstergesidir. Özellikle günümüz dünyasında, kadınlar için bir erkekte bulunması en zor özellik de muhtemelen duygusal güçtür.

Para bir şekilde kazanılabilir ve kaybedilebilir. Aynı şekilde tip ya da yakışıklılık hem genetik mirasa bağlıdır hem de yanıltıcı olabilir. Ancak bir erkeğin duygusal olarak güçlü olması, gerçekten kendini geliştirdiğini ve kendi iç dünyasını fethedebildiğini gösterir. Herkes zengin ya da yakışıklı olabilir ama herkes kendi iç dünyasıyla gerçekten barışık olamaz. Gerçek alfalık burada başlar.

Bu blogda belki yüzlerce kez kadınların erkeklerde güç aradıklarından, güçlü erkeklerden hoşlandıklarından bahsettik. Bak kardeşim, gerçek güç duygusal güçtür. Bunu başarabildikten sonra hayatında başaramayacağın hiçbir şey yoktur.

Örnek vermek gerekirse; hayatında finansal, sosyal ya da başka herhangi bir problem yaşadığında gerçekten sakin kalmayı, güçlü durabilmeyi ve kendinden emin olmayı başarabilirsen, eninde sonunda o problemi aşıp hayatına normal bir şekilde dönmeyi başarabilirsin.

Ancak problem karşısında sakinliğini kaybedip, paniklemeye başlarsan muhtemelen o problemi daha da büyütüp eline yüzüne bulaştırman işten bile değil. Kafanı negatif duygularla doldurduğunda, sana yardım edebilecek tek şey şansın. Bir sürü başarılı, zengin insan hayatındaki sorunları çözemediği ve bir süre sonra baş etmeyi başaramadığı için kafasına sıkıp ölmeyi tercih ediyor farkında mısın? İşte bu yüzden bi erkek başarılı olmak için önce duygusal olarak güçlü olmalıdır. Yoksa hayatında başına gelecek sorunlar, seni intihara bile sürükleyebilir.

Peki gelelim konunun kadınlar ile ilgili tarafına. Ne demiştik, kadınlar erkekleri ölçmek için shit test dediğimiz mekanizmaları kullanır. Çoğu erkek bu testleri, düşünüp yorumlayarak aşmaya çalışır. Ancak bu testleri aşmanın yegane yolu, duygularınızı kontrol edebilmekten ve karşınızdaki kadın ne kadar sert saldırırsa saldırsın kendinizi kontrol edebilmekten geçer. Gerçekten erkek olabilmek ile erkek olmayı taklit etmek arasındaki en büyük fark burada yatar.

Emin olun bu testleri, gayet doğal ve akıcı bir şekilde geçebildiğinizde, o kadınla birlikte olmamanız için bir neden yok. Duygularını kontrol edebilme yeteneği, kadınlar için gerçek bir afrodizyaktır. Ve sen kardeşim, hayatında kadınlarla veya herhangi bir konuda başarılı olmak için, bunu öğrenmek zorundasın. Erkeklerin kadınlar kadar ağlayıp zırlamaya, “ay bana sıkıntı bastı bununla mı uğraşıcam ben” demeye lüksü yok.

Karşınızdaki kadın, duygularınızı test etmeye, sinirinizi bozmaya çalışacaktır. Ama siz suratınızda güvenli bir gülümseme ile kadının uyguladığı bu testleri umursamadan, hatta alaya alarak cevap verebilir ve sakinliğinizi koruyabilirseniz. Bir kadının size karşı ne kadar çabuk değişebileceğine de şahit olabilirsiniz. Kadınların yaptıkları bu testleri umursamadan geçiştirebilmek, hatta üzerine kadınla dalga geçebilmek bir buluşmada yapabileceğiniz en pozitif şey olabilir.

Tabi bu demek değil ki, kendinizi geliştirmenizin, vücut çalışmanızın, iyi görünmenizin hiçbir önemi yok. Bir erkek her zaman olabileceği en iyi halinde olmalıdır. Ancak duygusal olarak yeterince güçlü olmayan bir erkeğin, ne kadar yakışıklı, iyi fizikli ya da zengin olursa olsun çoğu kadınla şansı yaver gitmeyecektir.

Peki kendinizi duygusal olarak güçlendirmek için neler yapabilirsiniz?

  • Meditasyon: Hayır, şaka yapmıyorum. Meditasyon insanın zihnini dinlendiren, kendi duygu ve düşünceleriyle barışmasını sağlayan, beyni geliştiren gayet güzel bir aktivitedir. Çok değil günde 10 dakika düzenli meditasyon yaparak hayatınızda inanamayacağınız kadar ciddi gelişim kaydedebilirsiniz. Yakın bir tarihte meditasyonu ve nasıl yapılacağını anlatan bir yazı eklemeye çalışacağım.
  • Kendinle barışmak: Geç kardeşim aynanın karşısına, kendine bak. Burnun mu büyük? Kafan mı kel? Boyun mu kısa? Vücudunda orantısız bir yer mi var? Vücudunda spor v.s. ile değiştiremeyeceğin tüm kötü veya garip özellikleri keşfet. Önce kendinle dalga geç. Hatta o kadar geç ki orjinal espriler üretmeye başla. Emin ol, sen kendine barışık olduğun sürece, başka birisi ne derse desin umrunda olmayacaktır.
  • Klinik sorunlar: Depresyon, kaygı gibi sorunların varsa, bir psikiyatrist ya da psikoloğa görün. Bunda gocunacak, çekinecek bir durum yok. Bu tür rahatsızlıkların çoğu dönemsel hormonel dalgalanmalardan kaynaklanır ve terapi veya kısa süreli ilaç kullanımı ile kontrol altına alınabilir. Yalnız bu konuda özellikle Türkiye’de doktorlar ilaç yaz kurtul kafasında olabiliyor. O yüzden tavsiyem araştırarak ve hastalarıyla ilgilendiğini bildiğin bir uzman bulman ve eğer bu uzman sana bir sorunun olduğunu ve iyleşebileceğini söylüyorsa vazgeçmeden bu sürece adım atman.

Bu yazı, İlişki Sihirbazı – Kadınlarla Başarının Sırları Kitabındaki aynı adlı bölümden genişletildi.

Saha Raporu – Çerçeveyi Korumak

Hatun kişisi (28 yaşlarında güzelcene bir hatun) bir barın sigara içme bölümünde takılmaktadır. Bu sırada sigara içerken 40’lı yaşlarında ingiliz bir abi hatuna yürümektedir. Muhabbete kulak misafiri olan bendeniz konuşmanın bir yerinde hatunun abiye şaka olarak “fuck you” dediğini duydum. Abi normal normal bir önceki ettiği cümlenin mantıklı olduğunu açıklamaya çalışırken, hatunla 1-2 kere göz göze gelmiş olmanın da verdiği gazla, “Böyle güzel bir hatun sana fuck you diyorsa yapacağın tek şey ne zaman? diye sormak olmalı.” diye araya daldım.

Açıkcası hapı yeni yeni kabullendiğim zamanlardı ve ortaya böylece atlamamın nasıl bir etkisi olacağından benim bile haberim yoktu. Ancak ben konuya girdikçe hatunun amcadan uzaklaşıp yavaş yavaş bana yakınlaşması tepkinin gayet iyi olduğunu belli etti. Sonra ne mi oldu peki? Amca gitti hatun kaldı. O gece de gayet güzel takıldık ama iş yatağa gidemedi. Telefonlar alındı evlere dağılındı.

Bir sonraki sefer, hatunla bir barda buluştuk. Yaşadığım yerin kültürü gereği hesap genel olarak erkeğe kitlenmekte. Ancak ortada bir sorun vardı. Hatun benimle içip, başka bir adamla vaktini geçiriyordu. Olayı tam olarak anlamasam da ikinci içkiden sonra kafam attı, bununla mı uğraşıcam diyip, hatun diğer adamla muhabbet ederken haber bile vermeden mekandan çıkıp gittim.

Olay burada koptu, hatun orada kalıp onun bana ilgi göstermesini beklerken ben çekip gidince işler değişti. Ben gittikten 10 dakika sonra nerede olduğumu sordu, cevap vermedim. Bi 10 dakika sonra kızgın olup olmadığımı sordu, yine cevap vermedim. Birkaç saat sonra çok keyfim olmadığını ondan gittiğimi söyleyen bir mesaj attım. Buradaki önemli nokta, sinirlenseniz bile o siniri kontrol etmek zorundasınız. Bu gibi durumlarda agresiflik asla sonuç getirmez.

Peki sonra ne mi oldu? Hatunu 1-2 gün daha umursamamaya devam ettim. Sonrasında görüştüğümüzde hiçbirşey olmamış gibi flört ettim ve bir sonraki buluşma yatakta bitti. Hatta bu yatak seansları 1-2 ay sürdü.

Çıkarılan ders

  1. Cesur olun. Denemediğiniz her fırsat kaçıp gidecektir.
  2. Bir hatun hoşunuza gitmeyen bir davranış sergiliyorsa, orada durmak için hiçbir nedeniniz yok. Sevişebilmek için haysiteyinize asla zarar vermeyin.
  3. Kadınlar kıçlarını yalayan değil, karakterli davranabilen erkekleri tercih eder.
  4. Bir hatunla amacınız ne ise, o amaç doğrultusunda hareket edin. Hatun sizi yolunuzdan çıkarmaya, farklı bir şekilde konumlandırmaya çalışacaktır. Asla ama asla amacınızdan ödün vermeyin.

Kadınlarla tanışma konusunda ayrıntılı bir sistemi, Çekici Erkek Kitabı Serisinde bulabilirsiniz.

Yeni başlayanlara tavsiyeler

  1. Asla ama asla seni aldatan bir hatuna geri dönme. Bana kalırsa bitmiş herhangi bir ilişkiye geri dönme. Emin ol bu kararından %99 pişman olacaksın. Kaybettiğin zamana yazık. (bkz. Tomassi’nin 7 Numaralı Demirden Kanunu)
  2. Bir hatunun kafasındaki düşünceleri değiştiremezsin. Değiştirmene gerek de yok. Hatunun modunu değiştirmen sorunu büyük oranda çözecektir. Olmadık bir anda yapacağın bir espri, kavgayı başlamadan bitirecektir.
  3. Hiçbir hatun senin mutluluk kaynağın olmasın. Önce kendine çeki düzen ver ve kendini geliştir.
  4. Boktan hatunlarla asla uğraşmayın. ASLA.
  5. Cinsel dürtülerinden ve isteklerinden asla utanma! Hatunları sevişmek istemeyen ve sevişmek için ikna edilmesi gereken varlıklar olarak görmekten vazgeç. Sevişme dürtüsü erkekler için priz gibidir. Sadece aç ve kapa komutu vardır. Hatunlarda ise ses ayarı gibidir, yavaş yavaş açman gerekir.
  6. Tahmin edemeyeceğin kadar çoooook hatun, yatakta saçının çekilmesini, kıçına şaplak atılmasını veya ona ne yapması gerektiğini söylemeni istiyor.
  7. Hani şu “ulan bu hatun bu adama nasıl bakmış” dediğin heriflerin o hatunlarla takılıyor olmasının tek sebebi, denemiş olmaları. Denemeden hiçbir hatunu elde edemezsin!
  8. Bir hatunun ailesine ve arkadaşlarına davranış şekli, ileride sana nasıl davranacağı ile ilgili çok fazla bilgi verir.
  9. Cesur olmak zorundasın. Günün sonunda, reddedilmenin vereceği acı, pişmanlığın vereceği acıdan çok daha az olacaktır.
  10. Hatunlara iltifat edip egolarını besleme. Bırak Meriç kardeşlerimiz bunu yapsın. Sen bakışlarınla beğenini belli et, yeter.
  11. Sen hatuna dokunmak istiyorsun, emin ol o da dokunulmak istiyor. Asla çekingen olma. Özür dileme. Tensel teması, spontane bir şekilde konuşurken ilerletmeye alış. Doğal olsun.
  12. Herhangi bir ilişkiyi bırakıp gitmeye hazır ol. Hiçkimse senin için vazgeçilmez olmasın. Bu gerçek hayat için de geçerli. Birşeyler yanlış gidiyorsa vakit kaybetme, yoluna bak.
  13. İlişkiye daha çok yatırım yapan her zaman hatun olsun. Sen gücü elinde tutan ol.
  14. Mesaj ile çekim yaratamazsın. Mesajı sadece ilişkinin lojistik ihtiyaçları için kullanın. Yüz yüze görüşmeden önce konuşulan hiçbirşeyin bir değeri yok.
  15. Asla bir hatunu amacın haline getirme. Sen kendi yolundasın ve hatun bu yolda sana eşlik edebilir, hatun yolun kendisi olmamalı.
  16. Hatunun seni aldatmaması için şebeklikler yapma. Bunu kendi doğal haline ve alfa’lığına sağlıyor olman lazım. Bu konuda yapacağın her hareket aleyhine olacak.
  17. Hatunlara insan gibi davran, tanrıça değil. Bu dünyada onlardan da 3 milyar tane var.
  18. Hatunlar ilişkilere erkeklerin işlerine yaklaştığı gibi yaklaşır. İyi bir işin, güzel bir gelirin varken “Neyse ben bu işte biraz daha takılayım” demek kolaydır. Ancak biri sana gelip 3 kat maaş vericem, astronot yapıcam seni derse bir dakika bile düşünmezsin dimi? Heh işte onlar da düşünmez. Senden iyisi karşısına çıkıp hatunu etkilemeyi başarırsa hatun arkasına bile bakmadan gider.
  19. Bir maymun, yeni bir dalı tutmadan, elindeki dalı bırakmaz. Sen de bırakma.
  20. Sürekli şansını dene. Denemediğin her fırsatı kaçıracaksın. Hatunlar kar taneleri değil, her gün binlercesi 18 yaşına basıyor.
  21. Gerçek aşk istiyorsan köpek al. Hatundan bunu bekleme.
  22. Hiçbir hatun senin değil, sadece şu anda senin sıran.
  23. Eskortlar genelde ortalama bir sevgiliden daha ucuza gelir ve git dediğinde giderler. Aklının bir köşesinde bulunsun.
  24. Hatun kişisi ve cep telefonu ayrılmaz bir ikilidir. Genelde 2-3 saatten daha fazla kontrol etmedikleri olmaz. Eğer bir hatun sana cevap vermiyor ve anca 1-2 gün sonra cevap atıyorsa, seni pek umursamıyor ve muhtemelen friend zone’a almaya çalışıyordur. Sen de umursama. Hele sana cevap vermeyen bir hatuna asla ikinci mesajı atma.
  25. Bir hatunla çok uzun süredir birlikte olsan da, birlikte bir sürü anınız olsa da, ilişki için ikiniz de hayvan gibi efor sarfetmiş olsan da… hatunun seni unutması maksimum 1 hafta sürecek ve en kısa sürede yeni bir erkeğe yelken açacak. (Bkz. Hipergami’nin umrunda değil).
  26. Hatunlar kendilerini kollayacak bir adam ararlar, ancak kollayanın kendileri olduğunu düşünmek isterler.
  27. Manyak hatunlarla asla yatma ve her zaman korun.
  28. Kim ne derse desin, bir hatun her zaman değer ister. Yanlış anlama burada bahsettiğim değerin senin onu sevmenle uzaktan yakından alakası yok. Hatun senin statünü, servetini, korumanı ve ona sağlayacağın konforu ister.
  29. Vücut geliştirmeyi asla bırakma!

Tinder profili nasıl olmalıdır?

Erkek Adam kitapları serisinden Erkekler İçin Tinder Rehberi kitabı için tıklayınız.

Öncelikle uygulama ile ilgili yeterince bilgi sahibi olduğunuzu düşünmüyorsanız ya da daha fazla bilgiye ihtiyacınız varsa sizi şöyle alalım.

Şimdi ilk kabullenişimizi yaparak konuya bir giriş yapalım: Güzel kadınların neredeyse tamamı sürekli olarak match alırlar ve özellikle de Türkiye’de sürekli kızlara fütursuzca yazan abazanlar olduğundan, eksiksiz bir tinder profiline sahip olman lazım.

Eşleştiğiniz kadınlara güzel bir giriş mesajı yazsanız bile, kadınlar beğenmeden önce kesinlikle profilinize bir göz atacak ve fotoğraflarınıza bakacaktır. Eğer profiliniz yeterince iyi değilse, karşındaki kadının seni beğenmesi ya da tanımak isteme ihtimali çok düşük.

FOTOĞRAF

Tinder gibi uygulamalarda en önemli etmen fotoğraf. Bir kadının açıp profiline bakmasını sağlayacak şey bu. Benim tavsiyem 3 ya da 4 fotoğraf kullanman.

Profilinde kullanacağın fotoğrafları anlatmaya başlamadan önce çok önemli bir notum var. Tinder v.b. hiçbir uygulamada, asla ve asla yalnız olduğun bir selfie kullanma. Tek olduğun bütün fotoğraflar, başka biri tarafından ve belirli bir mesafeden çekilmiş olsun.

Peki profilinde kullanacağın fotoğraflar neler olmalı?

Birinci Fotoğraf

İlk fotoğraf kesinlikle tek başına, yüzünün tam ve net olarak gözükebildiği bir fotoğraf olmalı. Buradaki önemli nokta, ilk fotoğrafta kameraya değil de uzaklara bakan bir fotoğraf seçmen gerekiyor. İlgi çekici bir aktivite (tercihen sportif) yaparken bir fotoğraf kullanmak baya işe yarıyor. Uzun bir süre dalgıç kıyafetli bir fotoğraf sayesinde baya bir eşleşme alabildim. Bir de biraz kas göstermekten asla zarar gelmez. Ama vücudun ne kadar iyi olursa olsun ilk fotoğrafı üstüsüz bir fotoğraf seçme.

İkinci Fotoğraf

İkinci fotoğraf için önerim bir sosyal ortam içerisinde ortalama 3-4 kişinin olduğu bir fotoğraf kullanmak. Aman dikkat batak partisi çevirir gibi 4 erkek olmasın fotoğrafta. Kızlı erkekli eğlenceli bir sosyal ortam fotoğrafı kullanabilirsin. Fotoğrafta sen hariç herkesin kadın olduğu, hatta çekici bir kadınla olan bir fotoğrafını kullanman daha da iyi olur. Kadınlar diğer kadınların beğendiği / takıldığı erkekleri beğenmeye daha açıktır.

Üçüncü Fotoğraf

Şimdi burada işler biraz karmaşıklaşıyor. Eğer amacın sadece tek gecelik ilişki bulmak ya da takılmaksa ve ortalama üstü bir vücudun olduğuna inanıyorsan, üstsüz fotoğraf işine burada girilebilir. Ancak bu üstsüz fotoğraf ayna karşısında çekilmiş bir fotoğraf olmasın mümkünse. Bir grup aktivitesi sırasında ya da başka bir sebeple çekilmiş daha doğal bir fotoğraf kullanmakta yarar var.

Eğer tinder kullanmaktaki amacın daha çok ilişki bulmaya yönelikse, burası için 2 önerim var. Eğer köpeğin varsa köpekle birlikte bir fotoğraf koyabilirsin. Böyle bir şansın yoksa da yeğen, kuzen gibi sevimli bir bebek ya da çocukla çekilmiş fotoğraf kullanman işe yarayacaktır. Kadınların çocuklara ve köpeklere her zaman zaafı olur.

Dördüncü fotoğraf eklemek istersen, yine üçüncü fotoğrafa benzer bir şekilde ya da yine güzel bir aktivite yaparken spontane çekilmiş gibi duran bir fotoğrafını kullanabilirsin.

BIO

Çoğu erkek bu noktada aynı hatayı yapıyor. Biz erkekler kadınlara oranla daha analitik canlılarız ve profilimize kendimizle ilgili birşeyler yaparken de, aynen bu analitiklikle yazıyoruz. Ortalama bir erkeğin tinder profili şu şekilde gözüküyor:

“Merhaba, ben Hüseyin. Spor yapmayı, basketbol izlemeyi, şunu bunu vs. vs. severim”

Şimdi bunu okuduğumuzda Meriç kardeşimiz ile ilgili genel hatlarıyla bir bilgi ediniyoruz, evet. Ancak burada çok büyük bir eksik var. DUYGU. Şimdi abi hayırdır biz erkek olarak duygusal olmamalıyız nerden çıktı bu diyebilirsin. Ancak bir kadında merak oluşturabileceğin en kolay yol, kendinle ilgili şeyleri dümdüz aktarmak yerine olaya bir miktar duygu eklemek. Örnek vermek gerekirse:

“…Benim için hayattaki en önemli şey ailem ve arkadaşlarım. Benim iyi kötü her anımda yanımda onlar vardı…”

“…Hayatı, taşarcasına bir tutku ve heyacan ile yaşayan bir kadın arıyorum…”

Tabiki duygu vericem diye iyiden iyiye şaire bağlamanın anlamı yok. Verdiğim örnekler biraz abartı olabilir ama bence sen olayın özünü anladın. Dümdüz bir şekilde sadece sadece durumu yazmıyoruz.

Gelelim ikinci konuya. Profiliz gramatik olarak doğru olmalı. Bu konuya insanlar pek önem vermese de kadınlar için bu bir beğenmeme sebebi olabiliyor. Profilinizi yazdıktan sonra 2-3 kere kontrol etmekte fayda var.

Kendinizden bahsederken, konuları ilginç hale getirmeye çalışın. Örneğin “Merhaba, ben Hüseyin. Kasiyerim.” yazmak yerine “Merhaba, ben Hüseyin. Gün içerisinde insanların alışveriş yapmasına yardımcı oluyorum.” demek her zaman için meslek ne kadar normal olursa olsun bir soru işareti yaratacak ve hatun kişisinin ilgisini çekme şansınız artacaktır.

Son olarak, profilinizde herhangi bir olumsuz cümle bulunmasın. Örneğin kilolu kadınlardan hoşlanmıyorusanız “Kilolu kadınlar yazmasın” gibi bir cümle kullanmak yerine “Vücuduna iyi bakan kadınları tercih ederim” tarzında daha pozitif cümleler kullanmakta fayda var.

Tüm bunları yaptığımızda, tinder profilimiz kullanıma hazır. Tinder kullanımı ile ilgili püf noktalar, mesajlaşma ve buluşma önerileri başka bir yazının konusu olacak. Bol şans!

Erkekler için Tinder Rehberi

Erkekler için Tinder Rehberi

Saha Raporu – Sarhoş Hatun İkilemi

Hatun kişisiyle akşam saat 8-9 sularında Tinder‘dan eşleştik. Eli yüzü düzgün muhabbeti iyi bir hatun. Biraz muhabbetten sonra, ilgisi olduğunu da anlayınca telefon numarasını aldım.

Bu aşamadan sonra işler, beklediğimden biraz hızlı gelişti. Telefon numarasını aldıktan sonra akşam ne yaptığını sordum, arkadaşlarıyla barda içtiğini söyledi. Normal şartlarda bir insan, yeni tanıştığı bir hatuna, iyi eğlenceler dileyip muhabbeti o gecelik orada bırakır. Dedim gel eve gitmeden son bir bira da benimle iç. Kabul etti ve bir mekanda saat 11 sularında buluştuk. Hatun geldiğinde gayet kendinde gözüküyordu. Ancak olay 2 biradan sonra değişti. Ben çok iyi içerim bana hayatta birşey olmaz gazıyla gelen hatun gaza gelip 3. birayı da alınca masadan kafayı kaldıramaz hale geldi.

Aslında yapmam gereken hatunu bir taksiye bindirip evine göndermek olmasına rağmen, başına birşey gelmesine güvenemeyip gel bende kal dedim. Burada koruyucu tarafım mı yoksa lan belki sevişiriz diyen abaza tarafım mı devreye girdi emin değilim. “Yok abi sırf hatuna birşey olmasın diye yaptım” diyerek yalan atacak değilim.

Eve geldiğimizde hatunun kafa bayaaa iyi olduğundan üstüne başına bile dokunmadan yatağa yatırdım. Evde başka yatacak yer olmadığından ben de yatağın diğer köşesine kıvrılıp uyumaya başladım. Tabi bu ana kadar yaptığım salaklığın farkında değildim.

Gece 3 sularında bir ara uyandım ve hatunun sayıkladığını garip garip sesler çıkardığını farkettim. Dur lan kusar musar ölmesin bari diyerek sırt üstü yatan hatunu yan tarafına döndürmeye çalıştım. Çalışmaz olaydım. Tabi kütük gibi uyuyan hatun kişisini döndürmek mümkün olmadı. Ancak 5 dakika sonra uyanan hatun, sen bana birşey mi yapmaya çalışıyorsun diyerek hiddetle uyandı. Ben en başta ciddi ciddi şaka yapıyor zannettim çünkü üzerinde ceketi dahil hiçbir kıyafetine dokunulmamış şekilde yatan insana ne yapmış olabilirdim? Ama anladım ki konu ciddi. Oturup sakin sakin neden onu döndürmeye çalıştığımı, aslında onun beni uyandırdığını, bir bok yiyecek olsam gecenin 3’ünü beklememin mantıksız olduğunu açıkladım.

Neyse ki hafiften kafası yerine geldi ve ettiği lafın mantıksızlığını kendi de kabul etti. Ancak kendini rahat hissetmediğini ve eve gitmek istediğini söyledi ben de “siktir git” diyerek kapıya kadar uğurladım. Sabah da yaptığının çok salakça bir hareket olduğunu ve bir daha beni aramamasını söyledim.

Peki bu noktaya kadar herşey normal, ama bu hikayede düşünmediğim bir durum vardı. Bu hatun kişisi gece aklını başına almayıp uyku sersemi iddia ettiği şeyleri sürdürse ve polis çağırsa, muhtemelen şu an tecavüz gibi bir suçlama ile yargılanıyor olabilirdim. Çünkü elimde aksini iddia edecek hiçbir delil yok. Peki ben nerede yanlış yaptım?

Çıkarılan ders

  1. Kendinde olmayan, tanımadığınız hiçbir hatunu, ulan belki sevişiriz diye eve almayın. Ne kadar sarhoş olursa olsun, bindirin taksiye evine gönderin. Sarhoş olmak onun sorumluluğu, hatuna bakmak zorunda değilsiniz.
  2. Telefonunuzda bir ses kayıt uygulaması olsun. Bir insan evinize ilk defa geliyorsa, ses kaydını açık tutun. Hatta ilk gece uyurken bile açık olsun. Sabah silersiniz. Ses kaydını, böyle anlamsız suçlamalar ile karşılaşırsanız hem hatuna karşı hem de eğer iş büyür ve polis veya mahkeme işin içine girerse yasal bir delil olarak kullanabilirsiniz.
  3. 2. maddede yazanlar abartı gelebilir, ama inanın değil. Hatta konu ile ilgili şöyle bir örnek mevcut. Hikayedeki arkadaşın şu an hapiste olmamasının tek sebebi, ses kaydı yapmış olması.

NOT: Sizin de insanlarla paylaşmak istediğiniz hikayeleriniz varsa, erkekadamblogu@gmail.com adresinden bize gönderin, yayınlayalım.