Küçük/Muhafazakar şehirler ve kırmızı hap pratiği

Öncelikle bu 7 yıla 2 LTR (Long Term Relationship – Uzun süreli ilişki) sığdırdığım ve daha öncesinde de pek sosyal tavşan olmadığım için yazdıklarımı çok ciddiye almanızı önermiyorum. Sadece bir kaç senedir kendi kendime üstüne bir kaç aydır da TRP sayesinde geliştirmeye çalıştığım yöntemler bütünüdür.

Öncelikle Küçük/Muhafazakar şehirlerin zorluklarından bahsedeyim metropollerden hiç çıkmamışlar için (ki ben de İzmirliyim):

  • Şehirlilik kültürü yerleşmediği için herkes birbirinin arkasından dedikodu yapar, aktivite azlığından buna tüm çevreniz çanak tutacak ve katılacaktır. İşinizi yakın çevreniz dışında gizlilikle yürütmeye dikkat edin, çekemeyen ve cockblock yapan çok olacak.
  • Şehirde eğlence merkezi yokluğu çekeceksiniz ki bu insanı en çok yıpratan sorun; dışarı çıkacak bira içecek dans edecek yeriniz olmayacak (olduğu zaman da bir iki yere gitmek zorundasınız bu da tanınmak ve afişe olmak anlamına geliyor aynı zamanda kadınların da tanınması ve çekingen davranmasına yol açıyor), kültürel aktiviteler çöp ayarında olacak (eğer şehir tiyatrosu geliyorsa şanslısınız kullanın yoksa recep ivedik vizyona girmesini bekleyen sürüyle sığırla tıkılı kaldınız).
  • Mekan azlığının tek iyi yanı bir yerin müdavimi olabilmek, kafeye bara hatta saçma bir okey salonuna girerken mekan sahibi ve çalışanlarının selam veriyor olması bile nedense kadınların ilgisini çekiyordu.
  • Sokaktaki erkek/dişi popülasyonu yüksekliği olan bir şehirde olmadığımdan çok zorluk yaşadığım bir konu olduğunu söyleyemem fakat kendinizi geliştirerek zaten yüksek yüzdeye girmeye çalışıyoruz.

Benim nacizhane tavsiyelerim:

  • Üstte de belirttiğim gibi kültürel etkinlikleri kaçırmayın, kültürlü kadın erkekle konuşabilmenin zevki başka ve size bir şey katabilecekler.
  • Spor Spor Spor, merdiven altı olmayan (her şehirde kalburüstü oteller var artık) bir salona kayıt olun ve düzenli gidin bir nevi şehir klübü gibi hizmet görüyorlar ve gelişiyor olmak da cabası. Bunun yanında ben eski yüzücü ve sutopu oyuncusu olduğumdan arada üniversite havuzuna da gitmeye çalışıyordum. Takım oyunu oynuyorsanız sosyal halkanızı genişletin bu aktivitelerle.
  • Hobilerinize ayırabileceğiniz zamanınız bol oluyor çünkü vakit kaybı yaşatmıyor küçük şehirler. Kendinize yatırım yapın bir şekilde dans (en ideali), müzik, tiyatro, fotoğrafçılık ucuz ve her yerde kursu ve katılımcısı olan etkinlikler.
  • Kesinlikle yabancı dilinizi geliştirin.
  • Para kazanmaya çalışın hatta iyi para kazanmaya çalışın, küçük şehirlerde gerçekten arabaya eve değer veriyorlar çünkü sosyal statüyü göstermenin ve hipergaminin en kolay yolu.
  • Sosyal medya kullanımına önem verin; instagram ve tinder hayatınızı kolaylaştıracak. (Yaptıklarınızı egzajere edip milletin gözüne sokun ve yürüyün cevap alma yüzdeniz kesin artacak çünkü onlar da sıkılıyorlar).
  • Evli kadınların ahlaksızlığına güvenebilirsiniz AWALT, eğer ilginiz varsa bunlardan sosyal medyadan çok iş düşecektir.
  • Eğer şehirde gerçekten sizi eğlendirecek hiçbir şey yoksa para ve zaman biriktirin ve istediğiniz şehirlere kaçamak düzenleyin. Hem gerçek hayattan kopmamış olursunuz.
  • Öğrenci iseniz boktan da olsa iş fırsatlarını değerlendirin sosyal çevre katacaktır, evde anime izlemekten yeğdir.
  • Öğrenci iseniz boktan da olsa meslek gruplarınıza katılın özellikle ilk senelerde (tıp öğrencileri birliği TurkMSİC’ten ekmek yiyenlerin haddi hesabı yoktu).
  • Yine öğrenci iseniz sosyal çember ve eğlenceli olmak kadına giden en kolay yol birbirinden farklı sosyal çemberler ile birbirinden farklı ve habersiz tabak çevirebilmeniz pek mümkün.
  • Yine öğrencilere; Yakın arkadaşlarınızı, ev arkadaşlarını iyi seçin olabildiğince alfalaşmaya çalışanlardan bir seçin ve birbirinden ne kadar uzak sosyal çevreleri olursa o kadar iyi (Biri mühendislik öğrencisi, biri güzel sanatlarda olması gibi ya da farklı kampüsler). Halısaha, Playstation, batak, evde tombul efes içmek kız düşürülebilen aktiviteler değil (ben baya denedim düşmedi ).

Bu arkadaşlarınızın sosyal çevrelerinden faydalanacaksınız bu de farklı tabaklar demek, ayrıca ufak şehirde götünüzü tutuşturacak bir durumda playstation ekibindense geniş çevreli şehirde tanınan bir dost grubu avantaj.

Belirttiğim gibi çok başarılı bir rehber olmadı biraz taşra öğrencilerine yönelik olmuş bile olabilir kusura bakmayın deneyimsiz ve öğrenmeye çalışan bir kardeşinizden cheatsheet olsun, üstadlara saygılar.

Konuk Yazar : Christian Troy

Kırmızı hap ve pratiği soruları

Hexa İlişki Yatırımı yazısına şu yorumu bırakmış :

Bu siteyi buldum ve içerikler epey hoşuma gitti. Çoğu ilişki propagandasından daha rasyonel, ayakları yere basar buldum. Benim merak ettiğim, bu yazılanları sadece çevirip koyuyor musun, yoksa kendi yorumun da var mı? Yani kişisel olarak bu felsefeyi yaşıyor musun? Ne kadar işe yarıyor, teoriden öte şahsen yaşamışlığın ve uygulamışlığın var mı? Önceden nasıldın, şimdi nasıl, doyuma ve refaha erdin mi? İlişkiler konusunda birçok öğüt genelde teoride güzel şeyler vaat eden- pratikte pek geçerli olmayan şeyler. Mesela Red Pill konusunda uzman birinin, bu yöntemin bilimsel açıdan geçerli olduğunu vurgulaması için epey örnek üzerinde deneyim yaşamış-gözlem yapmış olması gerekir, yani senin en az 50 civarında bir kadınla birlikte olup bir o kadar da üçüncü şahıs olarak gözlemde bulunman gerekir. 5-10 kadın üzerinde tutabilir ama bu onun gerçek olduğunu kesinlemez. Deney evreni ne kadar büyükse o kadar isabetli sonuçlar alınır. Senin deney evreninin boyutunu sormak istiyorum. Saygılar.

Sorular güzel o nedenle bir yazıyla yanıtlamak istedim.

Benim merak ettiğim, bu yazılanları sadece çevirip koyuyor musun, yoksa kendi yorumun da var mı?

Çeviri yazıların hemen hepsi, çeviri için gerekli yorum kadarı hariç yorumsuz. Bu sitede olmaları tabii ki genel olarak fikirlerimize paralel olması ama her yazının her bölümüne katılıyoruz diyemeyiz. Çeviri olmayan yazılarımız da var (çeviri olanları çoğunlukla belirtiyoruz) ama şu an önemli bulduğumuz kırmızı hap yazılarını çevirme işine öncelik verdiğimizden, kendi yazılarımıza daha az zaman ayırabiliyoruz. Aklımızdaki temel liste çevrildikten sonra, bizim tecrübelerimize göre kendi yazılarımızın sayısı artacak.

Yani kişisel olarak bu felsefeyi yaşıyor musun? Ne kadar işe yarıyor, teoriden öte şahsen yaşamışlığın ve uygulamışlığın var mı?

Evet, kişisel olarak şahsen yaşıyor ve uyguluyoruz. Kırmızı Hap sonucu genelde insanlar 3 yola giriyor : (a) MGTOW ki hızla yaygınlaşan yol, (b) risklerini bilerek ve Disney masallarından arınmış bir uzun süreli ilişki / evlilik ki erkeğin yaşına bağlı olarak uygunluğu artan bir yol ve (c) tabak çevirmek. Biz bloğun 2 yazarı tabak çeviriyoruz.

Önceden nasıldın, şimdi nasıl, doyuma ve refaha erdin mi?

Kendimi ele alırsam : Bu kavram ile daha camia ve kırmızı hap yokken çok uzun yıllar önce tanıştım. Bir adet oneitis / sadece kendin ol / ilişki yatırımı temelli ve aylarca seks yapamayan tipik bir betaydım. Zamanla bir yerlerde  yanlış yaptığımı anlayıp sorun ve çözüm nedir diye araştırma yaparken Michael W. adlı bir PUA’nın bloguna rastladım. Diğerlerinin aksine bu adam işin içine baştan evrimsel psikoloji katıyordu. Tüm bloğu bir haftada hatmettikten sonra ise gittim 45 USD verip e-kitabını aldım. Hayatımda aldığım ilk ve tek e-kitaptır. Kitabın adı da evlere şenlik : “The Dating Wizard : Secrets to Sucess with Women”. Neyse, kitabı bir oturuşta okudum ve bittiğinde hemen iki şey oldu (1) o anki oneitis bitti ve hayatımda bir daha hiç oneitis olmadı (2) depresyonum geçti. Hemen spor salonuna yazıldım, gardrobu yeniledim ve reddedilme korkusuna rağmen kızlara yürümeye başladım. O zaman siberalemi ve yoncayı keşfetmemiştim ve başka da online mecra yoktu. Geçmişte elde olan tek sahada, sokakta ve barlarda kızlara yürümeye başladım. Kısa bir yeni başlayan cehenneminden sonra ise düzenli seks yapmaya başladım.

Aslında bu olaya “bende zaten malzeme iyiymiş” ya da “ben zaten hazırmışım” diyebilirdim. Ama bu e-kitabı 3 kişiye daha verdim. 3’ü de birden değişti. Bunlardan biri müzmin abaza iken bir sene içinde kadın avcısı bir playboya dönüştü ve hala da evlenmedi, öyle yaşıyor. Hit countu yüzlerle ifade ediliyordur muhtemelen. İşin ilginci bu materyal artık bayağı eski olmasına rağmen (2003) Şubat 2017’de genç bir elemana verdim ve adam da 3 aya kız avcısı oldu. 2 senedir kız arkadaşı olmayan herif Temmuz 2017’de sabah tabak 1’in yatağından “canım sen uyu ben bir spor yapayım ve sonra brunch yaparız” diye kalkıp tabak 2’nin evine kahvaltı ve sekse gidip sonra tabak 1’e bruncha dönen biri oldu.

Fakat bunlar PUA işleri. Kafa hala az çok mavi hap. Bolluk sayesinde çoğunlukla kurtarıyorum ama arada mavi hap tuzağına düşüyorum. Mavi haplı bir şekilde çok yanlış bir kadınla evlendim ve çocukla beraber betalaştım. Daha önce Roosh ve Roissieyi biliyordum ama nedense Rollo ile geç tanıştım. Büyük resmi ise çoğu gibi ben de Skepticonun the redpill yazılarından reddit grubunu keşfederek gördüm.

Bugün boşanmış bir erkek olarak ayda bir yeni bir kadınla yatıyorum. Buna tabak çevirmek diyorum ama kızlar o kadar kısa süreli ki aslında çok azı birbirine denk geliyor. Seksten oldukça zevk alıyorum, kadınların da zevk aldığını ve benden bunu talep ettiklerini biliyorum ama eğer mavi haplı olsa idim bugün muhtemelen hem bu yaşadığım “kaka hayatı” kendim kaka bulduğum için yaşamazdım hem de muhtemelen yalnız bir ihtiyar olarak yaşamamak için ikinci evlilik belasını başıma sarmak üzere zaman ve kaynaklarımın önemli bir kısmını 30unu iyice aşmış bir hatuna adıyor halde olurdum. Yok pardon, mavi haplı olsa idim bugün muhtemelen hala aynı cehennem evlilikte acı çeken bir kayıp ruhtum.

İlişkiler konusunda birçok öğüt genelde teoride güzel şeyler vaat eden- pratikte pek geçerli olmayan şeyler.

Kırmızı hap öğretisi de mavi hap öğretisi gibi bir yol haritası. Benim şahsi gözlemim ve fikrime göre kırmızı hap, mavi hapa göre çok daha iyi bir harita. Zira ikisinin de hedef aynı gibi ama mavi hap seni alıp saray görünümlü bir barakaya tıkıyor. Mavi hapın tek esprisi, toplumca kabul edilen, kolay ve kestirme bir yol çizerken, kırmızı hap daha az kabul gören ve çetrefilli bir yol çiziyor. Ama kırmızı hapın çıktığı yer, vaadettiğine daha yakın ve daha mutlu olunabilecek bir hedef. Bir tehlike de mavi hapın artık gittikçe erkek aleyhine olan bir hedefe sürüklemesi.

Teori güzel ama işe yaraması için uygulamak lazım. Tamam harita iyi de, haritayı istersen hayat boyu koy masaya çalış, yürümeden hiçbir yere gidemezsin. Ben bir konuda aynı fikirdeyim seninle : teoriyi okuyanların önemli bir kısmı, kriter seks yapmak ise başarıya ulaşamıyor. Sebebi de yolu yürümemeleri. Ya da tam yürümemeleri. Bir erkek istediği kadar kırmızı hap zihniyeti kazansın, istediği kadar işini ve vücudunu geliştirsin, reddedilme korkusunu aşıp eğer dışarı çıkıp kadınlara yürümüyorsa (ki çoğu erkek bunu yapmıyor) evet öğreti / teori güzel de pratikte işe yaramıyor maalesef. Öyle en fazla kadınların ayak paspası olmaktan kurtulursun (ki fena da bir sonuç değil) ama seks konusunda başarılı olman kolay değil. Hatta ortalama bir beta klasik olarak ayak paspası olacağı kadınla evleneceği ve görece düzenli seks yapacağı için, kırmızı hap bir erkek için daha az seks anlamına bile gelebilir.

Ama şunu da söyleyeyim, bunu son adımına kadar (reddedilme korkusuna göğüs gererek) sabırla yürüyen ve belli bir başarı elde etmeyen birini de görmedim. Sabırla diyorum zira bu geçiş döneminin başında yeni başlayan cehennemi denilen bir evre var. Beta hayatında yılda bir hatuna yürüyen ve böylece de sadece yılda bir kere reddedilen erkek, ayda 10 hatuna yürüyüp 10 kere reddedilince haliyle “amk bu ne lan, ben omegalığın taçsız kralıymışım, kırmızı hap çalışmıyor ya da çalışsa bile ben umutsuz vakayım” diye düşünüyor. Bir de tabii şu var :

İlk başta davranışların çok beta olacağınızdan ciddi anlamda beginner’s hell (yeni başlayan cehennemi) yaşayacaksın. Yani çoğu yürümeden iş çıkmayacak hatta bazen ciddi şekilde aşağılanarak reddedileceksin. Bunun sebebi beta utandırma (beta shaming) kavramıdır. Alfa davranışlar gösteren bir adamın olumlu karşılanacağı şeylerin, beta davranışlı biri söylediğinde ciddi tepki çekmesidir. Kişisel algılamayın. Burada matrix, hep fişte olmasını beklediği pil adamın fişten çekilme çalışmalarına, kadının suretinde karşı  koymaktadır. Yılmayın.

Mesela Red Pill konusunda uzman birinin, bu yöntemin bilimsel açıdan geçerli olduğunu vurgulaması için epey örnek üzerinde deneyim yaşamış-gözlem yapmış olması gerekir, yani senin en az 50 civarında bir kadınla birlikte olup bir o kadar da üçüncü şahıs olarak gözlemde bulunman gerekir.

İstatistik ilmine göre örnek sayısı en az 50 olmalı değil mi? 🙂 Ben sanırım senin rakamlara ulaştım. Paralı askerleri saymazsan 50yi geçmişimdir (maalesef toplamda 10 sene süren bir uzun süreli ilişki ve elimden geldiğince sadık olduğum bir evlilik yaşadığımdan sayıyı 100e çıkaramadım). Bir o kadar da üçüncü şahısta gözlemledim diyebilirim. Bu dinamiği aslında sürekli gözlemleyen biriyim.

Fakat şu uyarıyı da vereyim : Bizim çevremiz Türkiye standartlarında iyi kazanan ve ortanın üstü bir çevre. Sonuçta oldukça seküler bir büyük şehir ortamındayız. Her sosyo-ekonomik sınıfta işe yarayacağını yabancı kaynaklardan varsayabiliyoruz ama kendimizin bu tip gözlemi kısıtlı.

Şimdi bitirirken kendi kafamda olan ama hakkında bilimsel bir veri olmayan bir teoriyi paylaşalım. Dediğim gibi bunu biraz zihin egzersizi olarak paylaşıyorum, “belge göster” dersen öyle birşey yok elimde.

Bence erkeklerin doğal alfa – beta – omega dağılımı, normal dağılım. Yani kabaca doğal alfa ve doğal omega azınlık uçlar ve ortadaki yığın beta. Betaların alfa tarafındaki yarısı hayat boyu 5- 6 seks partneri ortalamasının üstünde, omega tarafına yakın kısmı ise altında. Bu durumda :

  1. İnsanların doğal hallerinde doğal alfaların tamamı (top 5 – 10 civarı) ve alfa tarafındaki betalar, toplam tepe yüzde 20 erkek grubu, hatunların büyük çoğunluğunca arzulanan erkek kitlesi.
  2. Klasik ve geleneksel toplumda her betaya bir eş sistemi var. Bu sistem eski bayağı. Muhtemelen bir ara erkeklerin 17’de 1’inin tüm hatunları kapadığı çılgın bir dönemden sonra doğal 80 – 20 dürtüsünü bastırılarak çalışan sistem 5000 yaşında olmalı.
  3. Şimdi ise özellikle Batı merkezli, üçüncü dalga feminizm gazlı, endişe verici bir dönüşüm yaşanıyor. Buna genelde eskiye (avcı – toplayıcı toplumun 20 – 80 oranına) dönüş diyorlar ama bence durum daha vahim. Feminizasyon ve erkeklerin “aşk”, “hayatımın kadını”, “kendim olursam hayatıma girecek doğru insan”, “Disney Masalları”, “sensiz yaşayamam” propogandaya 40 yıldır maruz kalması ile Betaların çoğunluğu Omega tarafına kayarken, omega sayısı hızla artıyor. Kırmızı hap işte bu büyük sosyal mühendisliğe bir tepki aynı zamanda. Bu açıdan kırmızı hap sadece kişisel gelişimden ziyade ana akımın saldırdığı bir tehlike olmaya başladı. Daha yeni CNN saldırdı yine.

NOT : Yukarıda bahsettiğim The Dating Wizard kitabı pualib’de bedava. İngilizceniz varsa okumanızı tavsiye ederim. Kırmızı hap öncesi ve oldukça erken dönem olsa da hala yararlı bilgiler var. Türkçesi ise burada : İlişki Sihirbazı – Kadınlarla Başarının Sırları

Fişten çekilmenin 5 Aşaması

Bu sabah ölüm acısı ile karşılaşmanın ve bu acı gerçeği kabullenmenin 5 aşaması ile ilgili bir yazıyı okudum. Tamam biliyorum bu suyu çıkmış pop listenin bir sürü gülünç versiyonu var ama bunun Matrix’in fişinden çekilen betanın durumuna nasıl uyduğunu merak ettim ve biraz arama ile blog rollumda şunu buldum :

 1. İnkar – Hala fişte : “Bu adamlar bir palyaço. Bunların kadınlar üzerinde çalışma şansı yok. Kadınlar aptal mı? Kadın düşmanları!”

2. Öfke – Kırmızı hap sonrası : “Bu çok saçma! Kadınlarla ilgili, neden deveye bu kadar hendek atlatmalıyım ki? Ben sadece kendim olmak istiyorum.  Ben de doğal alfa olamaz mıydım? Ebeveynlerimi / kardeşlerimi / öğretmenlerimi / Tanrıyı / liberalleri / feministleri / medyayı / toplumu suçluyorum, belki de James Holmes o kadar da deli değildi!”

3. Pazarlik – Fişten çekili : “Tamam burda yararlı şeyler var ama güzel kızları boşver, herkesin bir ligi var. Bu sıradan tipli bir hatunla işe yarıyor mu bir deneyeceğim. Koca bir şapka giyip siyah oje sürmeme gerek var mı?

4. Depresyon – Kırmızı hapın acı ilacı : “Kadınlar bu tür abartılı şeylere olumlu tepki gösteriyorlar demek. Ve erkekler buna bu kadar para harcayıp sonra da ama boğuluyorlar! Çok üzücü … ”

5.a Kabullenme – Oyunun farkına varma : “Belki de işlerin doğal mekanizması geçekten bu. Sanırım Cinsler Arası İlişki Mitolojisini bırakmam gerek … Hey şu negleri uydurdum (neg = PUA camiasında hatuna aslında iltifat olan negatif birşey söyleme), ne düşünüyorsun?

5.b Bıkkınlık – MGTOW : “Sikerim bu kuralları öğrenmesini. Seks buna değmez ve kadınlar da zaten o kadar eğlenceli değiller. Rutinler ve Kız Tavlamanın 5 Aşaması, öğrenmek istediğim en son şeyler!  Okuyacak, öğrenecek çok şey var. Dışarı çıkıp kadınlara yürümeye kimin zamanı var ki zaten? Video oyunları ve porno çok daha eğlenceli ve kolay ulaşılır. Tek yapmam gereken iyi görünmek ve kadınların bana gelmesini beklemek.”

Peki siz nasıl fişten çekildiniz? Aydınlanmanın birden indiği bir an oldu mu yoksa bir proses sonucu mu kırmızı hapı yuttunuz? Ya da şu an hala ara bir aşamada mücadele mi ediyorsunuz?

Çeviri : 5 Stages Of Unplugging

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.

Hayal Katilleri

Kadınlar, bir erkeğin hayatında sadece yol arkadaşı olmalıdır ve hiçbir zaman hayatının odağı olmamalıdır.

Potansiyelimizi gerçekleştirmeden evlenmek ya da evlenme yolunda olmak bugün ne kadar da yaygın. “Büyüyememiş” erkek nesli ile ilgili sürekli mızmızlanan onlarca yazı okuyorum ama bu yazılar benim danışmanlık yaptığım erkeklerin gerçekliğine o kadar uzak ki. Hayır, onlar sadece hayallerinin kadınını bulup tavlayacak kadar oyunu öğrenmek  ve sonra da tek eşlilik denilen mutlu beta kozasına çekilmek istiyorlar. Onlar kendilerini bir kadına adamak istiyorlar. Hayatları boyunca maruz kaldıkları AFC psikolojisi nedeniyle tek eşlilik onlar için büyük bir aciliyet.

Ergen ya da 20lerinde gençlerin hayatlarının başka her alanındaki şiddetli bağımsızlıkları ile insanları etkilemeye çalışırken, tüm bağımsızlık ve kaynaklarını bir kadının yakınlığına kurban etmekteki tezcanlılıkları beni her zaman şaşırtmıştır. Kendilerini kadınların doğal olarak çekildiği, hırslı ve tutkulu bir adama doğru geliştirmek yerine tek eşliliğin kelepçelerini ellerine geçirmeye o kadar istekliler ki.

Gerçek şu ki ne kadar tek eşlilikten uzak durursanız, o kadar fırsat çıkacak karşınıza. Benden daha bilge adamların defalarca belirttiği gibi kadınlar hayal katilleridir – ve ben her ne kadar bununla hemfikir olsam da, bunun daha çok erkek nedeniyle böyle olduğunu düşünüyorum. Kadınların bir komplosundan ziyade erkeklerin kendi yardakçılığı ve lakaytlığı ile alakalı.

Aslına bakarsanız erkeklerin kendilerini kadınlara adamaması, kadınlar için daha iyi. Bu size mantığa aykırı gelebilir ama sizin he deyince müsait olmanız sizin değerinizi azaltır. Kolay elde edilemez olmak ise değer arttırır özellikle de bu kolay elde edilemezlik başkasının çıkarlarına uyuyorsa (burada onun çıkarlarına). Tek eşliliğin gereksinimleri ve problemleri, 20li yaşlarının ortasında avukat ya da doktor olmak için gece gündüz çalışan bir erkeğe ayak bağı olacaktır. O erkeğin zamanı, hayallerini ve hedeflerini gerçekleştirmeye ve kendisini daha başarılı bir erkek yapmaya adanmalıdır – sadece finansal başarıdan değil, eğitim ve özgüvenden de bahsediyoruz. Tek eşli ilişkinin hem zamansal hem de duygusal kısıtları ve talepleri bir erkeğin ihtiraslarını gerçekleştirmek için kullanacağı zamanı heba edecektir.

Ben 30 yaşına kadar erkeklerin cinsel ve duygusal olarak kendilerini tek bir kadına adamamalarını tavsiye ediyorum, ama bu minimum tavsiye. Bence 35 yaşına kadar tek eşli ilişkiden uzak durmak daha iyi. Bir erkek kariyerinde yükselip olgunlaştıkça, karakteri, insanların karakterlerini değerlendirme yeteneği, davranış ve motivasyon konusundaki temel bilgisi vs .. olgunlaşır ve erkek en çok arzu edilen kadınlar için en değerli erkek haline gelir ki bu da onun alternatiflerinin kalitesini arttırır. Kadınların cinsel değeri, yaşları ilerledikçe azalır ve bu noktada da denge erkek lehine değişir. Bu gerçeği anlayan ve bir yandan kendini bir kadına adamadığı için önüne gelen cinsel fırsatları değerlendiren ve bir yandan da bunun ilerde nasıl geri dönüşü olacağını bilerek sürekli kendini geliştiren erkekler, kadınların ilerde kendisi için kapışacağı erkektir.

20li yaşlarınızın ortalarında, hayatınızın ilerde hangi yöne gideceğine karar vereceğiniz en tepe noktadasınızdır. Bunu açıklayarak kimseyi sevindirmeyeceğimi biliyorum ama birçok seri tek-eşli ilişki erkeğinin ilerde ağzını açıp itiraf etmese de yaşadığı pişmanlık, kendi potansiyelini anlamaya fırsat bulmadan tek-eşliliğin talep ettiği sorumlulukları, ödevleri ve işleri sırtına yüklenmiş olmaktır.

Eğer 35 yaşında hala bekarsanız ve hatrı sayılır da bir kişisel başarıya ulaşmış iseniz, erkek milletinin kıskançlık odağısınızdır zira sizin yaşınızdaki erkeklerin istatistiki olarak sahip olmadığı iki kaynağa sahipsinizdir – zaman ve özgürlük. Eğer öyle iseniz size gıpta ediyorum. Yaşıtınız erkeklerin içinde debelendiği evlilik ve uzun süreli ilişki yükümlülüklerinden ya da boşanmanın yıkımından bağımsızsınız. Öyle bir durumdasınız ki, istediğiniz yöne gidebilirsiniz, bunun başka biri üstündeki etkisini düşünmeden. Birçok erkeğin böyle bir lüksü yok.

Modern yaşamın çoğu erkeğe (ve kadına) yıktığı yükleri düşündüğünüzde, başına resmen talih kuşu konmuş birisiniz. Bana bir kere para muhim olmasa ne alabilmeyi istersin diye sormuşlardı, cevap olarak zaman demiştim. Güç, para, statü ve başkalarına hükmetmek değil, güç kendi hayatınızı ne kadar kendiniz kontrol edebiliyorsunuz ile ilgili, ve tam şu an güç sizde. Güvenin bana, bu olabileceğin en iyisi zira aynı zamanda burada gerçekten ne döndüğünü anlayacak kadar da olgunsunuz.

Kadınlar size defolu mu görünüyor? Öyle olsun, size ne? İstediğiniz gibi seçebilme özgürlüğünüz var. İyi bir ilişki materyali mi bulamıyorsunuz? Neden bulmak isteyesiniz ki? Bırakın o sizi bulsun! Yaşlı ve yanlız bir şekilde mi yaşamaktan korkuyorsunuz? Ben sizin yerinizde olsam yanlız yaşlanacağım korkusundan felç olmak yerine hayat boyu ızdırap dolu ve tutkusuz bir evliliğe hapsolmaktan korkardım.

Bu açıdan baktığınızda “eğer sen inşaa edersen, onlar gelecekler” ekolünün taraftarıyım. Kadınlar, bir erkeğin hayatında sadece yol arkadaşı olmalıdır ve hiçbir zaman hayatının odağı olmamalıdır.

Hangisi daha iyi : en az dirençli yoldan, idealize edilmiş, prefabrike bir ilişki mi, yoksa kendini geliştirdikten sonra elde edilen ilişki mi? Doğrudur, iki durum da kadını erkeğin hayatının odağına koyar, bu kadınların önce fantaziledikleri ama içine düşünce sıkıntıdan boğuldukları bir durumdur. Kadınlar, kendi yakınlıklarına ve cinselliklerine köle olan birini istemezler (zira bu onları erkeksi olmaya zorlar), maskülin birini isterler. Kadınlar karar verebilen, ihtiras ve tutkularını takip ederken gerektiğinde kendilerini kenara itebilen, kendilerine “hayır” diyebilen erkekleri arzularlar. Bu iki amaca hizmet eder. Birincisi, bu tavır erkeğin otoritesi ve gelişimini ön plana koyar ki bunun sonucundan hem kadın, hem de çocukları faydalanır. İkincisi, bu onu erkeği kovalar duruma sokar ve erkeğin meşru ihtiras ve tutkuları, kadının erkeğin ilgisi için rekabet ettiği “diğer kadın” gibi olur.

Dikkat edin, “meşru” ihtiraslar dedim. Bir avukat ya da doktor adayı ile ilişkide olan kadın, büyük ihtimalle gelecekte sağlam ve güvende bir hayata sahip olacaktır. Bir sanatçı ya da müzisyen ile birlikte olan ise, adam ne kadar yetenekli ve hırslı olursa olsun ancak bunun sağlam bir sonuca çıkacağına ikna ederlerse kadınları için faydalı görüneceklerdir. Tabii bu yine hedefe kilitlenmiş bir azim ile dengelenebilir zira bu tür bir azmi takdir eden (sayıları az da olsa) kadınlar var. Bütün bunlar ise erkeğin karşı cinse karşı tutumu ile sınırlıdır. Kadınlar hayal katilidir. Böyle olmayı özellikle planladıklarından ve istediklerinden değil, erkekler kendi tutkularını düzenli am uğruna tek işaretle yollarında feda etmeye hazır olduklarından ve kadınların buna yüklediği sorumluluklardan.

Evet sonuçta kendinizi geliştirmeniz en kolay yolu seçmenizden daha iyidir. Bu eğitiminiz bittikten sonra yayın ve 30larınızda işe koşun demek değil. Tek eşliliği bunun gerektirdiği olgunluğu ve kendinizi tatmin edecek bir kişisel başarıyı kazanana kadar erteleyin. Ve kadınlar sizin planlarınızı desteklemek ve övmek için orda olmalı.

Çeviri : Dream Killers

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.

Hipergami ve aşk hiyerarşisi

Hipergaminin erkeğe yaklaşımı çift değişkenlidir, bir erkek ya üstün niteliklidir ya da değersizdir. Bir kadın bir erkeğin kendinden daha aşağıda olduğuna inanırsa, o erkek cinsel olarak görünmez olur, sadece bir kadın bir erkeği daha üstün görürse, o erkek görünür hale gelir.

Kadınlar görünür şekilde güç yayarak kendilerini daha aşağıda hissettiren erkekleri arzularlar. Bir kadın bir erkekten daha aşağıda hissettiğinde, onu çekici bulmaya başlar. Buna hipergami denir, yukarıya doğru eşleşmek ve sosyal merdiveni tırmanmak. Hipergaminin sonucu olarak, kadınlar yüksek statü sinyallerine karşı aşırı hassastır (iyi genler, zenginlik, güven, popülerlik, vs).

Hipergami kendini birçok şekilde gösterebilir. Zenginlik avcılığı en çok bilinenidir, burada bir kadın bir erkekle sadece zenginliği için birlikte olur. Daha az çıkarcı ilişkilerde, bir kadın kendisinden daha fazla kendine güveni olan erkekle beraber olur. Genel olarak, kendine güveni daha az olan kadınlar hipergamiye daha az meyilli iken, egoist kadınlar hipergamiye daha çok meyillidir.

Hipergami, fırsatçılığı besler. Daha yüksek statüye sahip bir erkek cinsel olarak ulaşılabilir ise, dizginlenmemiş hipergamiye sahip bir kadın aldatır. Eğer bu erkek ilişkiye açık ise, bu kadının erkeğini bu adam için terk etme ihtimali çok yüksektir. Bu fenomene “dal değiştirme” denir.

Geleneksel yetiştiriliş ve ailede güçlü bir erkeğin varlığı ile dizginlenmemiş bir hipergami, aşırı fırsatçı ve sadakat yoksunu bir kadın yaratır. Geleneğin güçlü olduğu toplumlarda, hipergami, aile, toplum ve kültür tarafından dizginlenir. Kadınlar sürekli olarak daha iyisini beklemek yerine, yaşıtları ile zamanı geldiğinde evlendirilir.

Bazı kadınlar diğerlerinden daha fazla hipergami pençesindedir ama hipergaminin etkilemediği bir kadın yoktur. Bunu bir derecelendirme gibi düşünün, bazı kadınlarda hipergami çok azdır, diğerlerinde ise aşırı. Hipergami, Pandora’nın Kutusu gibidir, bir kere boyun eğildi mi, ona yine boyun eğme dürtüsü çok çekicidir. Bir kadın ne kadar tecrübeli ise, hipergamisi o kadar güçlenir ve o kadar kötü bir ilişki materyali haline gelir.

Aile ve çocuk yetiştirmek için en uygun kadınlar, hipergami dürtüsü en iyi şekilde dizginlenmiş kadınlardır. Materyalizm ve çok fazla cinsel ilişki hipergami tabanlı davranışlardır, “sürekli bir üst modele geçme” ihtiyacının göstergesidir ki bu da temelde hipergamidir. Bu tip kadınlar ciddi ilişki için uzak durulması gereken kadınlardır. Tutumlu ve alçakgönüllü kadınlar ise ilişki için daha üstün adaylardır.

80/20 Kuralı

80/20 kuralı, hipergaminin doludizgin hüküm sürdüğü toplumlarda yaklaşık olarak erkeklerin yüzde 20sinin, kadınların 80%sini sikeceğini vurgular. 80/20 kuralı basitçe “pareto prensibinin” cinsel stratejiler evrenine uygulanmasıdır. Sadece tutucu ve tek-eşlilik taraftarı toplumlarda her erkeğe kabaca bir kadın düşer. 80/20 ayrımı, aile değerlerinin yok olması ile ortaya çıkacak doğal düzendir.

Aşk Hiyerarşisi

Aşk, hipergami dürtüsünün tatmini üzerine inşaa edilmiştir. Eğer bir kadın sizden daha iyi olduğunu düşünürse, size saygı duyamaz. Eğer size saygı duyamaz ise, sizi sevemez.

Kadınlar, erkeklerden farklı şekilde severler. Kadınların aşkı hayranlık üzerine  kuruludur, hayranlık ise takdir ve saygının bir kombinasyonudur ki saygı güçten türer. Bunun sonucu olarak eğer aşık olunmak istiyorsanız, güçlü olmak zorundasınızdır yoksa hiçbir zaman sevilmeyeceksinizdir. Zayıf olduğunuz için aşağılanacaksınızdır. Hipergami dünyasında eğer zayıf olarak algılanıyorsan, sevilme şansın yoktur.

Kadınlar faydacı bir şekilde severler, romantik partnerlerini koşulsuz sevme kapasiteleri yoktur, bu tip bir sevgiyi sadece çocuklarına gösterebilirler. Bu davranış Briffault Kanununun hakimiyetindedir. Bunun karşıtı olarak, erkekler, kişisel yatırımlarının erdemi ile kadınları koşulsuz sevebilirler. Aşkın hiyerarşisi şudur : erkekler > kadınlar > çocuklar.

İş paraya ve aşka geldiğinde, kadınlar erkeklerden daha bencildir. Erkeğin aşkının doğası gereği fedakarca olması beklenir, kadınınkinden ise böyle bir beklenti yoktur. Kadınlar fırsatçı bir şekilde severler, erkekler ise fedakarca.

Çeviri : The Red Pill Constitution (Yazının 6, 7 ve 8. başlıkları).

 

 

En iyimin en azını kocama saklayacağım

Nergis ile (gerçek ismi bu değil) Siberalem’de tanıştık (evet bir zamanlar Siberalem vardır). O zamanlar kırmızı hap yok ama Michael W. adlı bir Pick Up artistin bloğu ve kitabı (45 Dolar verip almıştım bu pdf kitabı ve hayatımın en iyi yatırımlarından biri idi) ile çeyrek kırmızı haplanmışım. Arkadaşlık siteleri sayesinde cinsel devrim yaşıyorum ama dedim ya hap tam değil. Bir sürü seks yapıyorum ama amaç kız arkadaş bulmak. Resmen sekse yan ürün gibi bakıyorum.

Neyse Nergis ile ilişki güzel, seks daha da güzel ama ben ilişkiye tipik alfa başlayıp ilişkide (hayatımın kadını moduna bağlayıp) betalaşma ile devam ettim. Bunu son yapışım da bu olmadı ama neyse. Kırmızı hap öncesi PUA teknikleri ve felsefesi ile daha çok seks yapabiliyorsunuz ama teorik temel olmadığından ne yazık ki, en temelde “aşk” ve “o özel kadın” masalları yerinde duruyor. Yani yeniden düşmek zor değil.

Rollo Tomassi’nin güvenlik ağı dediği bir olgu var. Bir kez hapı yutmanız yeniden betalaşmayacaksınız demek değil ama hap betalık nedenli kazığı yer yemez hemen yeniden toparlanmanızı sağlıyor. Bu deneyim bana bunu çok net göstermişti.

PUA kökenli alfa başlangıcın önünde tamamen feminenleşen bir kız arkadaş ve harika seks sayesinde (ne yapmış olursa olsun öyle oral seks yapan hatunu hala sempati ile anıyorum) Nergis hayatımın kadını olmuştu. Tabii ardından klasik “40 günlük kız arkadaşıma 40 yıllık karım gibi” davranayım yayılışı geldi. Erkeklik yan gelip yatma yeri değil tabii, shit testler yağmaya başladı. İlginçtir ki shit test nedir bildiğimden başlangıçta çok güzel ve eğlenceli şekilde aşıyordum ama o ara işsiz de olmamın etkisi ile hatun sıklıkla çok sıkıldığından bahsetmeye başladı (o zaman mesela, “ben sıkılıyorum Mahmut, eğlendir beni” kadınını hemen terk etmek gerektiğini bilmiyorum ve aşığım bir de).

Neyse bu birgün başka bir şehirde yaşayan eski erkek arkadaşının (ki bizimkini hala unutamamıştı bu meriç) İstanbula geldiğini ve görüşmek istediğini söyledi. Benim hayır görüşmeyeceksin cevabım direk ağız dalaşına gidince “tamam Nergis, tabii ki seni zorla alıkoyamam ama gider görürsen bu ilişki biter, hatta dur bence şimdi bitsin sen rahatça git gör” dedim ve son aylarda birkaç kere olduğu gibi yine ayrıldık. Kıza aşığım (beta mod on) ama çerçeve kontrolü de on. Şimdilik.

Nergis benim kendisini nadasa bıraktığım her olaydan sonra olduğu gibi bir iki gün sonra bana geldi. Benim arkamdan eski erkek arkadaşı ile buluşamayacağını, beni sevdiğini ve erkek arkadaşı olduğumu söyledi. Seks ve İlişkilerin Temel İlkesini ve rütbe sökmeyi de bilmiyorum tabii kabul ettim her seferinde olduğu gibi. Halbuki hatun çoktan Seviye 0’a atılmayı hak etmişti, süresiz olarak. Neyse dahice (!) bir ara yol ile geldi. Sen de gel beraber buluşalım. Hayır dedim ve de demeye devam ederdim ama murfaktan su almaya gidip geri döndüğümde Nergis halının üstünde çıplak yatıyordu ve gece o cevap evet oldu. Abazan mode on. Çerçeve kontrolü off. Aynı hafta 3 hatunla da yatsam (ki kız arkadaş yapınca öyle kaka şeyleri hemen bırakan özünde efendi bir çocuğum – o zaman yaş 27 bu arada) hala kafamda hatunun benimle seks yapmasını “şans” ya da bana bir lütuf olarak algılıyorum.

Böylece hayatımın en absürb buluşmalarından birini yaptım (evet marjinalmişiz). İşin kötüsü elemanı da pek sevdim, zararsız bir meriçti (sandım) ama herif hayvan da yakışıklı (ulan ben de yakışıklıyım ama bu Nergis işte ortanın bir tık üstü. Nasıl bu tip herifleri bağlıyorsa …) Fakat Nergis’in elemana hafif hafif kaydığını da farketmedim değil. Böyle bir shit testte abazanlık yapıp sıfır çeken bendenizin başına sonrasında gelenlerin gelmesi pek anlaşılmaz değil.

Nergis ertesi gün telefonda bana şunu söyledi : “Ben daha 22 yaşındayım, seninle şu yaşadığımız (sıkıcı) hayatı ben 30undan sonra kocamla yaşayacağım. Şimdi eğlenmek, gezmek ve görmek istiyorum (tercümesi cock carousel) ” diye başlayan hipergaminin dibi bir konuşma yaptı ve beni terketti. Sonrasında ise sosyal hesabında”seni yeniden sevmek tarifsiz birşey” gibi birşey paylaşınca bende jeton düştü tabii.

Aşığım ya, hemen hatunla ciddi bir mesajlaşma kavgasına girdim. “Bana bunu nasıl yaparsın”, “hani çocuğumuz olacaktı” (agghhh) diye salıyorum, “sen beni sürekli terk ediyorsun”, “o komşun hatunla yattın biliyorum” (yalan), “seviyorum anla beni” gibi full hamstering / kıvırma içeriği ile cevaplıyor. Bu arada hapı beraber yuttuğumuz bir arkadaş yanımda. Kızın attığı mesajı gösterip “buna ne yazılır lan şimdi?” diye sorunca :

Arkadaş : “Abi hatun senle ayrılmadan muhtemelen eski erkek arkadaşıyla yatmış, senin bu hatunu hemen o telefondan sonra NEXT etmen lazımdı. İki saattir efendi çocuk oldun yazışıyorsun. Yani, kes burda yazma bir daha”.

Ben : “Olur mu lan buna birşey yazayım sonra …”

Arkadaş : “Olur abi. Neden olmasın?”

Ben : “Evet lan neden olmasın.”

Hatunla mesajlaşmayı orda bıraktım. Birden bire. Ertesi gün telefon ve sosyal medya ile ulaşma çalışmalarını ise bloke ettim. Bir süre uğraştıktan sonra zaten o da vazgeçti. Rollo Tomassi’nin güvenlik ağı dediği şey bu. Hatun kazık atınca “aşk acısı” denilen bok çukuruna düşmüyorsun. Benim o ani NEXT’imden 2 ay sonra hatun tamamen aklımdan çıktı. 6 ay sonra da hatun bir anda karşıma çıktı. Eski erkek arkadaşı olan heriften 1 ay geçmeden yine ayrılmış. O gün hala bir miktar kızgın olduğumdan canım çekmedi ama 2 sene sonra bir daha karşılaştığımızda tek gecelik seks yaptık. Seks yaptıktan sonra aklına kız arkadaşım olup olmadığını sormak geldi ve ben de var deyince bir daha seks yapmadık.

Fakat kendisi Facebook’ta arkadaş listeme yeniden girdi. Helal olsun, dediğini de yaptı. 30una kadar “kendini keşfetti”, en iyisinin her zerresini partilerde kocası olmayacak adamlarla yedikten sonra 30unda müzmin beta bir elemanla evlendi ve şimdi sürekli canı oğlu ile fotoğraflarını paylaşıyor. Eleman hiçbir fotoğrafta yok ama biliyoruz ki fotoğraflardaki hayat tarzının yüzde 100ünü ödüyor.

 

Çerçeve (The Frame) nedir?

Frame (çerçeve), the red pill camiasında çokça karşılacağınız ve bizim de burada sıklıkla kullandığımız bir kavram. Kırmızı hapın modern psikolojiden ödünç alıp, kadın – erkek dinamiklerine uyguladığı “çerçeve” kavramı yine de hemen herkesin sıklıkla yanlış anladığı bir olay. Peki nedir frame? “Çerçeveyi muhafaza et (maintain the frame)” ısrarı neden?

Çerçeve, dar anlamda bir kişinin kendisini (kendi ilke, ihtiyaç ve isteklerini) zihinsel dünyasının merkezine koymasıdır. Örneğin bir karar alırken başka insanların görüşlerini dinlese de, sonuçta kararda kendi ilke, ihtiyaç ve isteklerini en önemli görerek karar vermesidir.

Bu durumda çerçeveyi muhafaza / kontrol etmek demek kişinin dış etkenlere rağmen kendisini merkezde tutması demektir. Çerçeve kontrolü(frame control) için en önemli şey öncelikle kişinin ne istediğini bilmesidir (çerçevenin kurulması). Bunun ardından ise bir amacı ve yol planı olmalıdır, çerçeveyi muhafaza etmek genelde bununla ilgilidir.

Çerçeve, daha geniş anlamda ise bir kişinin gerçekliğidir (reality) ya da dünya görüşü.

Kadın – erkek ilişkilerinde frame her zaman ilişki dinamiğinde kimin gerçekliği içinde etkileştiğinize işaret eder. Kadın ve erkek gerçekliği (ilişkiden beklenti, ihtiyaçlar ve altta çalışan bilinçaltı algoritmaları) farklıdır ve farklı gerçeklikler yaratır. Buna bir de her kişinin kendi geçmişi ve eğilimlerinin farkını eklerseniz, ikili ilişkilerde çok farklı iki çerçeve ile karşılaşırsınız. Ama temel kural şudur (erkek açısından),

Siz herhangi bir anda ya kendi çerçeveniz içinde ya da kadının çerçevesi içinde hareket ediyorsunuzdur.

“Sevdikleri” kadını göklere çıkaran erkeklerin ortak özellikleri (ki günümüz feminen dünyasında bu erkekler tüm kadın milletini göklere çıkarır), kadının çerçevesini olabilecek tek çerçeve olarak kabul etmişlerdir. Bu adamlar genelde hayatları ile ilgili bir karar alırken kendi gerçekliklerini bir kenara atıp, kadının gerçekliğinde kararlar verirler. Kadınları ise böyle bir zorunluluk hissetmezler.

Hayatındaki kadının kendi öyle seçtiği için “özel” olduğunun ve daha da önemlisi hipergaminin farkında olan bir erkek ise çerçeveyi koruma konusunda daha başarılıdır. Genel olarak çerçeve kontrolü için ön şart aslında bir erkeğin, hayatındaki kadının hayatının merkezi ve amacı değil, yoldaşı olduğunu anlamasıdır.

Bir erkeğin eğer bir kadınla ilişkiye girecekse ilk dikkat etmesi gereken şey, bağlılık sözü vermeden önce kendi çerçevesinin ilişkinin temel çerçevesi olacağını garantilemesidir. Tabii ki arada çevçeve dengesi kadın – erkek arasında gidip gelecektir ama toplamda ilişkinin teması erkek tarafından belirlenmeli ve şekillenmelidir.

Yukarıdaki son paragraf genelde yanlış anlaşılır zira çerçevenin güç ile pek alakası olmamasına rağmen çerçeve güçmüş gibi algılanır ve böylece çerçeve kontrolü kafada zorbalık gibi canlandırılır. Fakat burada zorlama veya zorbalık yoktur. Her kadın, doğru adamın gelip kendi çerçevesi ile hayatına yön vermesini arzular. İkincisi ise çerçeve, duygusal ya da fiziksel şiddet veya duygusal manipülasyon ile değil, bir duruş alıp onu korumakla sağlanır ve korunur.

Biraz örnek verelim.

Örnek 1

Saha Raporu – 30luk abi, 20lik iki hatun, iki farklı oyun, iki farklı sonuç Kadının çerçevesine girilen birinci örnekte sonuç sıfır. İkinci örnekte ise mutlu son.

Örnek 2

Erkek : Akşam birşeyler yemeye gidelim mi?

Kadın : Olur ama sadece arkadaş olarak.

Erkek : (Bu kızı tavlamam lazım mentalitesi ile) Hımmm … Tamam … Akşam alıyorum seni o zaman.

Açıklama : Erkek kadının çerçevesine girdi. Güçlü uydu erkek adayı.

Erkek : Akşam birşeyler yemeye gidelim mi?

Kadın : Olur ama sadece arkadaş olarak.

Erkek : Ona söz veremem ama iyi vakit geçireceğine emin ol.

Kadın : Kikiki … Tamam.

Açıklama : Erkek çerçevesini korudu. Kızla seks ihtimali devam ediyor.

Örnek 3

Kadın : Akşam buluşalım mı?

Erkek : Bu akşam spor salonu günüm.

Kadın : Ama spor salonu diye diye bana zaman ayırmıyorsun … dırdır da vır vır. Gitme işte bugün bana gel … 

Erkek : Hayır, yarın görüşürüz.

Açıklama : Erkeğin misyonunda spor yapmak var. Kadın için bundan ödün verecek değil. Çerçevesini koruyor. Dırdıra ve akşam kadınla seksin cazibesine boyun eğmiyor.

Örnek 4

Tabak : Biz neyiz Mahmut?

Erkek : İnsanız Nejla.

Tabak : Öyle değil ya Mahmut. Yani bizim ilişkimiz ne, adını koymadık da? Neyiz biz, ne yapıyoruz?

Erkek : Birbirimizden hoşlanıyoruz, beraberken iyi vakit geçiriyoruz. 

Tabak : Ben bunun adını koymak istiyorum. (Erkeği ilişki çerçevesi sınırlarına çekme atağı)

Erkek : Ben buna henüz hazır değilim.

Tabak : Ben böyle devam edemem …

Erkek : Ben edebilirim.

Tabak erkeği terk eder. Çerçeve korunur.

Açıklama : Erkeğin çerçevesi kendi isteği olan tabak çevirme üzerine. Kadın ise onu feminen-faydacı, tek kişilik ilişkiye çekmeye çalışıyor. Erkek, çerçeveyi koruyor. Fakat çerçeveniz kızla ilişki ise böyle davranmayın tabii ki.

Örnek 5

Saha Raporu – Çerçeveyi korumak Çerçeve, beta bir erkeğe abartı gelecek bir hareketle korunuyor ama hatun sonrasında kedi oluyor.

Örnek 6

Saha Raporu – Nükleer Shit Test Yukarıdaki aynı eleman çerçeveyi korumuyor ve havasını alıyor.

Örnek 7

Kız : Mahmut birşey diyeceğim ama kızmayacaksın.

Erkek : Söyle

Kız : Eski erkek arkadaşımdan bahsetmiştim ya, Samet. O buluşmak istedi. Arkadaşça …

Erkek : Eee?

Kız : Buluşabilir miyim?

Erkek : Hayır.

Kız : Ama Mahmut sen çok geri kafalısın ya. Arkadaşça diyorum hangi devirde yaşıyoruz.

Erkek : Hayır dedim Nejla.

Kız : Ya beni böyle kısıtlayamazsın ben özgür bir kadınım.

Erkek. Sen beni yanlış anladın Nejla. Tabii ki seni zorla alıkoyamam. İstediğini yapmakta özgürsün.

Kız : Yani buluşabilir miyim?

Erkek : Buluşabilirsin ama benim kız arkadaşım olarak değil. Sen nasıl istediğini yapmakta özgürsen ben de istediğimi kabul edip etmemekte özgürüm. Eğer eski erkek arkadaşınla buluşursan, beni de ilerde arkadaşça buluşacak eski erkek arkadaşlar listesine eklersin.

Açıklama : Erkeğin realitesi klasik maskülen. Eski erkek arkadaşla buluşmaya izin yok. Kadın ise onu feminen / feminist realiteye çekmeye çalışıyor. Moderniz, hangi devirdeyiz ekolü. Erkek çerçeveyi sağlam tutuyor, toplumda baskın çerçeve kadının bahsettiği olsa da.

Buradan Rollo Tomassi’nin 1. Demirden Kanununa geliyoruz :

“Çerçeve” herşeydir. Her an, bilinç altında kimin çerçevesi içinde olduğunun farkında ol. Çerçeveyi hep kontrol et ama kontrolün sende olduğunu asla farkettirme.

Kadın – erkek ilişkilerinde kural şudur : ilişki içinde iken ya kendi çerçevendesindir ya da kadının çerçevesindesindir. Birçok modern evlilikte veya uzun süreli ilişkide erkek maalesef kadının çerçevesine çekilmiş vaziyettedir. En basit aktivitelere katılmak için karıcıklarından izin almaları gereken köcişler, kadının çerçevesine hapsolmuş erkeklerdir.

Kadının erkeği kendi çerçevesine çekme dürtüsü, istekten ziyade bir testtir. Erkeğin bu çerçeveye girmesi ise kadını mutlu değil, mutsuz eder. Kadının çerçevesine giren bir erkek, aldatılma tehlikesi ile karşı karşıya kalır zira, kadın kendi çerçevesini (karısı için bile) bozmayacak bir erkek arar ve eğer bu erkek kocası değil ise, bu erkeği başka erkeklerde arar.

….

İlişkiyi, bir kadının yönetmesine ve domine etmesine asla izin vermeyin. Eğer bir kadın sizin çerçevenize girmiyorsa, o kadınla uzun süreli ilişkiden veba gibi kaçın. Eğer eskiden beta iken uyanmaya başladıysanız, kadınınızı kendi çerçevenize çekin. Çekemiyorsanız, terkedin.

 

 

 

 

Tabak Teorisi III – Dönüşüm

Tabak çevirme konusunda daha önce Tabak Teorisi ve Tabak Teorisi II : Bağlanmamak yazılarını yayınlamıştık. Bunların üçüncüsü olan bu yazı da kırmızı hap camiasının efsane ismi Rollo Tomassi’nin The Rational Male blogundaki Tabak Teorisi serisinden. Yazının aslı şurada : Plate Theory III – Transitioning.

Rollo bu yazıda 27 yaşında bir gencin sorularını yanıtlıyor. Gencimiz kırmızı hap öğretisi ile tanışalı sadece 5 ay olmuş ve bu öğretiye gelmeden önce de tipik beta davranışlarla bir ilişkiyi eline yüzüne bulaştırmış. Kendi değişiyle o ilişkiyi büyük bir suçluluk duygusu ile bitirmiş zira kızımız çok iyi bir insanmış ve oğlumuz kızımıza aşık olmasa da, ilişkiyi yürütebilmesi gerekliymiş.

Rollo : Öncelikle belirteyim ki kırmızı hap camiası içinde sadece 5 aydır bulunuyorsun ve kişiliğini şekillendirmen ve sana öğretilen ve bugün kişiliğinin temel parçaları saydığın bazı zihinsel şablonları söküp atman zaman alacak. Çoğu erkeğin bu yolda karşılaştığı en büyük engel, kişiliğin statik ve kontrol edilemez birşey olduğu öğretisidir. Bu “ne yapayım ben böyle biriyim” ruh halinin büyük bir kısmı aslında bu tür şartlanmadan kaynaklanıyor ve hemen işin başında üzerinde çalışılması gereken birşey. Zira bu aslında muhtemelen duygusal stres içinde, kafası karışık ve hayal kırıklığı yaşayan erkeğin ego yatırımı yapmış olduğu birşey.

Anlaman gereken şey, kişiliğin sonuçta sen ne olmasını istersen o olduğu gerçeği. Bu dışsal etkenlerin kişilik üzerinde etkisi yok demek değil; aslına bakarsan tam da bu dışsal etkenler senin ve senin gibi erkeklerin kırmızı hap topluluğunu aramanın nedeni. Ama, senin için rahat olanı belirleyen kişi sensin ve senin kişiliğini senin yapan özelliklerin ne olduğuna karar veren kişi de sensin. Bembeyaz bir sayfa değilsin belki ama beğenmediğin ya da yararsız tarafları silebilecek ve beğendiğin ve verimli yeni parçalar yazabilecek kapasiteye sahipsin.

Sorular ve cevaplar şöyle.
(1) Mayıs ayında 2. diploma için üniversiteye dönüyorum, bunu en iyi nasıl değerlendirim?

Bu tamamen senin kişisel hedeflerine bağlı. Bu zamanı kullanmanın en iyi yolu, ikinci diploma alma amacını gerçekleştirmek. Bu ikinci üniversite işine kafanda belirli hedefler olarak girdiğini varsayıyorum, ama bu gerçekten istediğin şey mi? Bu soruyu sorma nedenim, hayatlarındaki kadını memnun etmek ya da kendi güvensizlikleri ve reddedilme korkuları yüzünden hayatlarının akışını değiştiren o kadar çok erkek biliyorum ki. Bir erkeğin, kaybetmekten korktuğu bir ilişkiyi ancak böyle devam ettireceğine inandığı için ya da “sorumluluk sahibi bir erkek böyle yapar” konsepti ile kadınının yararı için kendinden fedakarlık yapması gerektiği inancı ile, belli bir üniversiteyi ya da kariyeri seçmesi çok duyulmamış bir hikaye değil. Böyle bir senaryo çoğunlukla, kadın kendisine ve hırslarına öncelik veren bir erkekle terk ettiğinde (bu erkeği çekici yapan tam da bu kendine öncelik vermesidir), öfkesi ile başbaşa kalan bir erkek ile sona erer.

Bu yazdığım senin durumunu uyuyor mu, uymuyor mu bilmem ama bunu kendi kişiliğini eline almak ve kendi istediğin kalıba sokmak için bir örnek olarak alabilirsin. Bazı seçimleri neden yaptığını ancak sen bilebilirsin. Senden tek istediğim gerçek motivasyonun konusunda acımasız bir şekilde eleştirel olman. Belki neden ikinci bir ünivertiste derecesi yapmak istediğini gözden geçirme zamanın gelmiştir.

(2) sadık bir ilişkiye girmeden bir kadınla ilişkiye girmek için çalışarak, temel olarak cinsel ilişki isteyerek kadınları inciteceğimi, ahlaksız biri olduğumu hissettiren sosyal koşullamayı nasıl aşabilirim?

Az çok güzel her kadın, senin onunla seks yapmak istediğini bilir. Bu temel, kimyasal bir içgüdü ve dürüst olmak gerekirse, bunda kötü hiçbir şey yok. Erkek olarak doğandan gelen çok partnerli ilişki dürtünün sende duygusal çelişki yaratmasının sebebi, tam da bu doğal dürtüyü bastırmak için icat edilmiş ve senin de içselleştirdiğin sosyal geleneğin sonucu.

Bunun farkına varmak, bu sosyal geleneği aşmanın ve hatta onu sorumlu bir şekilde kullanmanın ilk adımı. Erkek olarak bizim biyolojik zorunluluğumuz, en iyi fiziksel özelliklere sahip kadınların en olabildiğince çoğu ile cinsel ilişkiye girmek. Bu temel bir içgüdü ve belli bir seviyede hem kadınların hem de erkeklerin anladığı birşey. İtiraf etmeliyiz ki, sosyal gelenek geçmişte bu içgüdüyü bastırmak konusunda iyi iş çıkardı ama bu dürtüyü hiçbir zaman yok edemedi zira bu bizim hayatta kalma sebebimiz olan temel bir özelliğimiz.

Tam tekeşliliğin amacı ve yararına karşı bir argüman öne sürmeyeceğim. Ebeveyn yatırımı olarak karşı cinsten iki kişinin kurduğu ve tek eşli olarak devam ettirdiği aileden başka hiçbir metod çocukların sağlıklı ve dengeli bir ruhsal gelişim kazanması konusunda aynı şekilde etkili değil. Burada şunu da belirtmeliyim ki, ana akım medyada bolca iddia edildiği gibi cinsel kimliğin sosyal koşullanma sonucu ortaya çıktığını düşünmüyorum. Bunun aksine çok fazla sayıda biyolojik delil var.

Cinsiyetler birbirlerini tamamlamak için varlar, birbirlerine karşı değillerdir. Bu dediğimin asla aldatmaya bahane olarak kullanılmasını istemem zira tek eşlilik her iki yetişkin için de faydalı birşey. Ama bu sağlıklı tek eşlilik tamamen çocukça, duygusal ve güvensizlik dolu romantizm ile gölgelendiğinde ve beklentiler bu romantizme göre şekillendiğinde, bir erkeğin “ödül benim” ruh haline bürünmesi lazım. Bu kafa yapısı, tek eşliliğe girmeden önce daha geniş bir eş havuzu ile tecrübe yaşamak ve bunun olgunluğu ile tek eşliliğe girmek ile sonuçlanır. Bunun anlamı şu : eğer kendi biyolojik dürtünü (sınırsız sekse sınırsız ulaşım) tek eşliliğe feda edeceksen, pragmatik olarak, en geniş havuzdan en iyi partneri tavlamayı ve seçmeyi isteyeceksindir. Bunun iki negatif yüzü var. Öncelikle senin şu an elinde olabilecek en büyük havuz ve burdan tavlayabileceğin en iyi partner, elde edebileceğinin en iyisi olmayacak. Zira 37 yaşına geldiğinde, herşeyin yolunda gittiğini varsayarsak, 27 yaşındakinden çok daha olgun ve varlıklı olacaksın. 37 yaşındaki sen, 27 yaşındaki sana göre çok daha iyi uzun vadeli partner tavlayabilecektir. İkincisi, kadının cinsel pazar değeri yaşla düştüğü için, senin şu an 27 yaşında olan güzeller güzeli uzun süreli ilişki adayının 37 yaşında da aynı kalacağının garantisi yok. Aslına bakarsan, muhtemelen alakası bile olmayacak.

Bir erkek kelimenin tam anlamıyla opsiyonları ile yaşar ve ölür. Bu nedenle bir erkek hayatında, opsiyonlarını değerlendirdiği ve paralelinde de kendisini geliştirdiği uzun bir dönem yaşamalıdır.

Ve işte tam da bu çoğu erkeğin yenildiği noktadır. Ruh ikizi gibi sosyal geleneklere inanır ve içselleştirir. Bu gelenekler zaten onun yeterli olgunluğa ve kişisel başarı (sadece finansal başarı değil) seviyesine bakmaksızın kendisini bir kadına bağlaması için vardırlar. Bu erkeklerin en acınası ise OHSlerdir ve bu elemanlar bu tür beyin yıkamalarını evliliklerine hatta yaşlılıklarına taşırlar.

Gerçekten güçlü bir erkek, en değerli kaynaklarını büyük bir itina ile korur; özgürlüğünü ve manevra kabiliyetini. Başka deyişle opsiyonları ve bunları kullanabilme gücü. Gerçek güç başkalarını kontrol etmekle alakalı değildir, kendi hayatının gidişatını ne derece kontrol edebildiğinle alakalıdır. Herhangi birşeye bağlılık bunu HER ZAMAN sınırlar. Bir kapıdan girdiğinde, binlerce kapı ardından kapanır. Ne istersen yapmakta özgürsün değil mi? Bir işten her zaman istifa edebilir, karını boşayabilir, okulunu değiştirebilirsin, vs. Fakat bugün ne oldukları kız arkadaşlarından, karılarından, çocuklarından ve ebeveynlerinden bağımsız kendi kendilerine aldıkları kararlara bağlı kaç erkek tanıyorsun?  Peki istifa etmelerinin kendilerine ve ailelelerine ne yapacağından korkarak kötü bir işe çakılıp kalmış kaç adam tanıyorsun? Bu adamlar istifa etmekte özgür mü? Tabii ama ellerine bakan çocukları ve ilişkileri üzerinde ciddi kötü etkileri olmadan istifa etmeleri mümkün değil.

Peki bu senin için ne demek? Gördüğüm kadarıyla 2 seçeneğin var. Opsiyonlarını bir sürü uzun süreli ilişki ile değerlendirir, eğer işin içinde cinsellik olacaksa bağlılık sözü vermeden cinsellik yaşayabilirsin. Kadınların çıkarı için varolan ve senin de içselleştirdiğin  sosyal gelenekleri ve beklentileri içinden atmayı öğrenirsin ve gerçekten opsiyonlarını değerlendirirsin. Ya da bu moral doktrin içinde kalır (bunda utanılacak birşey yok) yine de bağlılık sözü vermeden kızlarla çıkmaya devam edersin (opsiyonları sınırlı olsa da).

Sana hangisini seçmen gerektiğini dikte etmeyeceğim ama çok az dindar insan karşısındaki kadının karakter problemlerini gözardı ederek bir an önce evlilik ve tabii seks olayına geçmenin cazibesine karşı koyabilir. Bence ikna edilmesi zor olmak, acele karar verip hayatını geri dönüşssüz değiştirmekten daha iyidir.

Senin bu tereddütlü halin dini inançtan mı ya da içselleştirdiğin sosyal gelenek mi bilmiyorum. Aslında bu ikisinin yakın ilişkili olması ilginç değil mi? Fakat adanmış ateist olmasına rağmen ruh ikizi hurafesine yobazca inanan insanlar biliyorum. Birçok kadın (ve olması gerekenin çok üstünde sayıda erkek) bu ruh ikizi, hayatının aşkı, hurafeleri ile ilgili düşüncelerimi Tanrının varlığını reddediyormuşum gibi karşılıyor.

Altta yatan nedenlerin ne olursa olsun kadınlar bir erkeğin hayatının odağı olmamalı. Bir kadın için yaşamaya başladığında, o kadın olursun. Bundan sonra asla bir kadının onayını almak için hayatından ödün verme. Her zaman ÖDÜL sen olmalısın, kız arkadaşın olmadığı zaman bile. Uzun süreli ilişkiye ÖDÜL olduğun ruh haliyle girmen gerekir. Sana tavsiyem, iş yaşamında 2 sene geçirmeden tek eşli bir ilişkiden uzak durman. Ortamı yokla, ne istersen yap ama bir kız arkadaşa bağlanma ya da odaklanma. Bunun yerine kendine odaklan ve tek eşli ilişkinin hedeflerini ve bunları nasıl gerçekleştireceğine etkilemesine izin vermeyeceğine dair kendine söz ver. Buna aydınlanmış benlik-ilgisi denir, kendine yardım etmeden, başkalarına yardım edemezsin.

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.

Kırmızı Haplı Çocuk – Mavi Haplı Çocuk

Soru : Kırmızı hap öğretisinden kimler fayda sağlayabilir?
Cevap : Deneyen herkes.

Bir mavi haplı, bir de kırmızı haplı erkek portresi çizip, cevabın neden böyle olduğuna bakalım.

Mavi Haplı Çocuk Oyunu

Mavi haplı çocuk, bir sosyal aktivitede ya da derste bir kız görür. Onunla ilgili düşler kurar. Onun dünyanın en güzel şeyi olduğunu düşünür. Haftalar hatta aylar sonra cesaretini toplayarak kıza birşeyler içmeyi teklif eder. Kız “neden olmasın?” der. Oğlumuz sevinçten havalardadır. İlk buluşmanın her detayını planlar. Bu buluşmanın heyecanı uykularını kaçırır. Buluşma günü kıza mesaj atar ve buluşmayı heyecanla beklediğini belirtir. Kız birkaç saat cevap vermez. Sonra “kusura bakma ben bugün gelemeyeceğim” yazar.

Oğlumuz ertesi gün kıza yine ümitle mesaj atar. Kız koca birgün cevap vermez. Kızımız meşguldür. Bu bir süre bu döngüde devam eder. Sonunda kızımız oğlumuzdan kendisini bir daha aramamasını ister.

Mavi haplı çocuk, arkadaşları aracılığı ile bir kızla tanışır. Kızla ilgili düşler kurar. Onun dünyanın en tatlı şeyi olduğunu düşünür. Haftalar hatta aylar sonra cesaretini toplayarak kıza birşeyler içmeyi teklif eder. Kızın erkek arkadaşı vardır. Oğlumuz platonik modda kızımızı aylar hatta yıllarca arzular durur.

Mavi haplı çocuk, arkadaşları aracılığı ile bir kızla tanışır. Kızla ilgili düşler kurar. Onun dünyanın en tatlı şeyi olduğunu düşünür. Haftalar hatta aylar sonra cesaretini toplayarak kıza birşeyler içmeyi teklif eder. Kız “neden olmasın?” der. Oğlumuz sevinçten havalardadır. İlk buluşmanın her detayını planlar. Bu buluşmanın heyecanı uykularını kaçırır.

Oğlumuz ve kızımız buluşurlar. Oğlumuz heyecanlıdır. Tüm utangaç, acayip ve inek yanları ortaya serilir. Ama aynı zamanda ne kadar centilmen olduğunu da kıza gösterir. Kızımız sen dünyanın en iyi arkadaşısın der. Aylar ve yıllar boyunca oğlumuzun ara ara hediye ve yemeklerle renklendirdiği arkadaşlık başlar. Bu süre boyunca öpüşmezler bile.

Kırmızı Haplı Çocuk Oyunu

Kırmızı haplı çocuk, bir sosyal aktivitede ya da derste bir kız görür. Gider o gün kıza “merhaba” der. Ona haftasonu yapmayı planladığı şeyi söyler ve kızı da davet eder. Kız “neden olmasın?” der. O andan sonra oğlumuz kızımızı unutur. Sosyal aktiviteye devam eder, başka kızlarla da konuşur.

Kırmızı haplı çocuk, kızların kendisini ekebileceğini, hatta daha iyisini bulana kadar kendisiyle takılabileceğini bilir. Kırmızı haplı çocuğun sikinde değildir bu.

Kızın biri Cumartesi mesaj atıp gelemeyeceğini söylerler. Kızımız çok üzgündür. Kırmızı haplı çocuk “sudan bahaneler!” diye cevap atar. Umrunda değildir. Başka bir kız geleceğini belirten mesaj atar. Kırmızı haplı çocuk kızla takılır. Yatağa giden yolu döşemeye çalışır. Kızın gönlü olur, sevişirler. Kızın gönlü olmaz, kırmızı haplı çocuk peki der, takmaz kafaya.

Kırmızı haplı çocuk, arkadaşları aracılığı ile bir kızla tanışır. İlk fırsatta kızı bir yerlere davet eder. Kızın erkek arkadaşı vardır. “Oh tamam” der ve kızı düşünmeyi bırakır. Sonra kız erkek arkadaşından ayrılır ve kırmızı haplı çocuk aklına gelir.

Kırmızı haplı çocuk, arkadaşları aracılığı ile bir kızla tanışır. İlk fırsatta kızı bir yerlere davet eder. Çıkarlar. Kırmızı haplı çocuk ilgisiz davranır, dozunda şakalaşır, dolaylı olarak cinsel ilgisini kıza gösterir. Kızın ilgisi varsa sevişirler, yoksa kırmızı başlıklı çocuk takmaz kafaya.

Eğer arkadaş olurlarsa, kırmızı haplı çocuk kıza erkek arkadaşları standardında davranır – eğer kız bir iyilik isterse karşılığını verir, bir bira ısmarlamak gibi. Ne kızın kendisini kullanmasına izin verir ne de onunla ilgili gerçek dışı düşler kurar.

Dikkat edin, kızlar kırmızı haplı çocuğa yağmamaktadır. Kırmızı haplı çocuğun tek yaptığı kendisi ile seks yapmayan hatuna fazla zaman ve kaynak ayırmamasıdır. Kırmızı haplı çocuk resmen tabak çevirmektedir.

 

Vaka Çalışması – Mitch’in Kırmızı Hapı

Vaka Çalışması – Mitch’in Mor Hapı yazısında üzerine detaylıca eğildiğimiz Mitch, ne kadar dirense de kırmızı hapı yutacak gibi. Kasım 2016’da bahsettiği “hayatının kadını” ile ilgili güncel bilgiler vermek üzerre Ağustos 2018’de geri dönmüş. Devam etmeden gidip Mitch’in Mor Hapı yazısını okuyun.

Beyler selam,

Sizin bilgi dolu, zekice ve pratik girişlerinizi okumak için yeniden dönmek çok güzel. Bir süredir uğramıyordum. Rollo’nun bloğunun ve kitabının başarılı olduğunu görmek güzel. Tebrikler ve hala-mor-fakat-yavaş-yavaş-kırmızıya-çalan kalbimin derinliklerinden başarılar diliyorum. Ve şimdi daha önce bu bloğun ideolojik, kült gibi bir yer olduğu konusunda tükürdüklerimi geri yalıyorum. Bazılarınız hatırlar, Rollo hakkında yazı bile yazdı. Sonrasında da  internette tanıştığım Ukraynalı ile evlenerek kendimi ateşe atıp atmadığım konusunda uzun bir tartışma oldu. Artık 50 yaşına gelmiş bir koca oğlan olduğumu ve kadınlar konusunda ne yaptığımı bildiğimi yazmış ve sizi olayın nasıl geliştiği konusuda ilerde güncelleyeceğimi belirtmiştim. Sanki yazdığım onca saçmalıktan sonra kimsenin sikindeymişim gibi geri geldim.

The Rational Male bloğuna yeniden girmeye başladıktan sonra son bir iki gündür bu yorumu yazmayı düşünüyordum ve şunları söylemeyi planlıyordum : “hanım 9 aydır burada, 5 aydır evliyiz. Herşey güzel gidiyor, düzenli ve zevkli bir seks hayatımız var, evde yemek yapıyor ve bana iyi bakıyor. Çalışkan bir şekilde İngilizce çalışıyor, arkadaşlar ediniyor ve mutlu görünüyor. Hiç sektirmeden her akşam benim öğle yemeğimi hazırlayıp paketliyor – hatta bir gece sabah 1’de kalktı ve benim öğle yemeğini hazırlamadığını farketti. Boşver dememe rağmen kalkıp yemeği hazırladı. Onun sorumluluğuymuş bu, öyle söyledi. Benden gerçekten hoşlanıyor, yatakta da gayet sevgi dolu, arzulu ve ateşli. Bir iki tartışmamız oldu, kendi duruşumu korudum, ama burada kimsesiz ve kırılgan olduğu için de biraz taviz verdim ve onun isteklerini yerine getirip, ihtiyaçlarını gidermeye çabaladım.”

Ve hipergaminin sikinde değil!

Bak sen şu Allah’ın işine, dün bilgisayar açıktı, skype’ta bir erkekten “selam” mesajı belirdi. Ekranı açtım, New Hampshire ya da her ne sikimse bir yerden bir erkekle mesajlaştı. Uzun sürmedi mesajlaşma ama detaylara giren bir samimiyet vardı – eleman kendine eş arıyormuş, bizimki onun yaşadığı şehrin büyüklüğünü, havasının suyunun nasıl olduğunu, kaç çocuğu olduğunu falan sordu. Benim betim benzim atarken bunun ne demek olduğunu kendimi kandırmadan gördüm! Bunun ne olduğu belli ama tabii sonrasında hanımdan tek bir sorumluluk alma çabası olmadan komple bahaneler ve inkarlar geldi.

Şimdi ne yapacağıma karar vermeye çalışıyorum. Rollo’nun çalışmalarına, bu bloğa ve foruma çok şey borçluyum. Bu felsefeyi özümsemeye çalıştım ama biliyorum daha bir fırın ekmek yemem lazım. 50 yaşında olup da hala bu kadar temel konularda tavsiye istemek çok alçakgönüllü hissettiren birşey. Bu bilgi dağarcığından kendimi bu kadar uzun süre sakınmış olmam cidden şaşırtıcı.

Teşekkürler

Şimdi yazacaklarımı “ben sana demedim mi” mantığıyla ya da sana eziyet etmek için yazmıyorum Mitch. Ama fişten çekilmenin değişik aşamalarındaki erkeklerin Mitch’in vakasını klinik vaka olarak incelemesi çok önemli. Seni kızdırmak ve alay etmek için yazmıyorum Mitch ama senin durum ibretlik.

İlk yazıda da belirttiğim gibi Mor Haplı erkeklerde, Mavi Hap’ın idealizmini, Kırmızı Hapın gerçeklerinin içine sokuşturmaya çalışma konusunda büyük bir arzusu vardır. Bunun nedeni, bu kişilerin Kırmızı Hap bilincinin, Mavi Hap şartlanması üzerindeki yıkıcı etkisidir. Kadın doğası hakkındaki acımasız gerçeklerin ayırdına varmak, daha önceden inandığı tüm idealist Mavi Hap fikirlerini çöpe atmak ve Kırmızı Hap bilinciyle kendine yeni ve pozitif bir erkeklik yaratmak zor ve acılı bir iş. Hayat boyu Mavi Hapa damardan bağlı olan birçok erkek için Mavi hapın hayallerini bırakıp gitmek çok korkunç birşey.

Bu nedenle şunu hep duyarız : “abi tamam Kırmızı Hap çok doğru ama yine de hayatında bir tane ruh ikizinin olması OK zira Kırmızı Hap bilinciyle bunun en kötü etkilerinden korunmak mümkün”. Hatırlarsanız Mitch bu konudaki ilk mesajında bu kadının hayatının kadını olduğunu yazmıştı :

“Hala iyi bir eş arayan erkeklere Doğu’ya bakmalarını salık veriyorum. Rusya, Ukrayna gibi eski Sovyet Bloğu ülkelerinden bahsediyorum. Tanıştığım bu kadının bana nasıl yeniden cesaret ve hayat verdiğini anlatamam – ve “ruh ikizimi” (The One) bulana kadar karşılaştığım ve muhabbet ettiğim kadınların çoğu da aynı idi …”

Morun tonları

Yavaş yavaş farkına vardığım birşey var : iki tip Mor haplı erkek var. Birincisi, kendi çıkarı Kırmızı Hapın sunduklarının yarısını kabul etmekte olan erkekler. Bunlar “adam ol”, “doğru olanı yap” diye gezinen ahlak bekçileri. Kadınların doğası konusuna marjinal olarak değinirken kişisel – gelişim kısmının erkeklerin içlerindeki betayı tam öldürmeden de kadın – erkek ilişkilerini sağlıklı bir şekilde yürütebileceklerine inanırlar. Bunlar zamanında 100% kırmızı haplı iken hayatın şartlarının (evli ve çocuklu yaşam) kendilerini mavi hap dünyasına zorladığı insanlar.

İkinci tip mor haplılar ise fişten hiçbir zaman tam çekilememiş erkekler. İlk yazımı yazdığımda, Mitch’in bu grupta olduğunu belirtmiştim. Bazı erkekler Kırmızı Hapın sunduğu gerçekleri es geçemezler ve kadınların acımasız doğası konusundaki bilgileri şevkle kabul ederler. Hipergaminin umrunda değildir, alfa siker – beta öder, vs. Beta yanlarıyla hesaplaştıklarına kendilerini inandırırlar ama hala mavi hap ideallerinden ve hayallerinden kopmaya gönülleri razı olmaz. Bu mavi hap hayalleri ile çelişen kırmızı hap gerçeklerini görmezden gelmeye ya da reddetmeye çabalarlar.

Manosphere’de yazmaya başladığımdan beridir benim evliliğimi ya da diğer kırmızı haplı ve evli erkeklerin evliliğini, Kırmızı Hap Bilinci için bir şablon olarak kullanmayın diye uyarıp durdum. Bildiğim az sayıdaki evli ve kırmızı haplı erkek, evliliğe beta giren ve daha sonra kırmızı hap ile uyandıktan sonra evliliğini kurtaran ya da daha çok sayıda boşandıktan sonra kırmızı hapa nail olan erkekler. Eminim ilerde artan sayıda evlilik hayatından önce kırmızı hap yutan erkek göreceğim.

Mitch’in hikayesi ibretlik zira kırmızı hapın uyanışı ile mavi hap efsanesi olan saf ve temiz evlilik masalını gerçekleştirmeye çalışan mor haplı tipik bir erkek var karşımızda.

Mor haplı bir erkeğin saldırganlığı ve direnci ile karşı karşıya kalan kırmızı haplı bir erkek şunun farkında olmalı : mor haplı erkeğin gerçeklerle yüzleşmeye, kızgınlık ve umutsuzluk duyguları ile güreşmeye ve sonuçta da küllerinden yeniden doğmaya cesaretleri olmadığı için kendilerini bir felaket yoluna sokacaklardır. Mor haplı erkek kırmızı hapın gerçeklerini anlamıyor değildir, sadece bunu içselleştirip kendine daha iyi bir hayat kurabilecek kabiliyette değildir. Sonunda olan böyle bir erkeğe “iyi bir evlilik” yorumunun mavi hap hayalllerini anlatmaya çalıştığında, bu erkek sinirlenip, söylenene değil söyleyene saldırır :

Haha … siktirin gidin. Neden böyle konuştuğunuzu anlıyorum. Beni benden kurtarmaya çalışıyorsunuz. Yazdıklarımın damardan Kırmızı Hapçı sizlere nasıl saf salak göründüğünü de biliyorum. Ama sizin düşündüğünüz gibi kadınlar ve uzun süreli ilişkiler konusunda tecrübesiz değilim. Kırmızı Hap Öğretisinden ve bu siteden çok yararlı ve zihin açıcı şeyler öğrendim. Bu sayede kadınlar karşısında duruşumu ve bakış açımı değiştirdim. Fakat aynı zamanda çoğunuz sanki Kırmızı Hap Öğretisini ideoloji gibi kabul ediyorsunuz ve bence bu tehlikeli. Benim, benim kadınım ve ilişkim hakkındaki tüm gerçekleri sadece şurada yazdıklarımı okuyarak tamamen biliyormuş gibi konuşmanızdan bahsediyorum. Sanki Kırmızı Hap Öğretisi kadın – erkek ilişkileri hakkında herşeyi kapsıyormuş gibi.

Ve yine de öğreti açıklamıştır bile.

Ne demek istediğimi anlamıyorsanız sizin için üzülüyorum. Kırmızı Hap bana ne olup bittiğini anlamam konusunda çok yardımcı oldu. Onun için beta sağlayıcı  olduğumun farkındayım. Benim sağlayabildiklerim beni çekici kılan şeylerin önemli bir kısmı ve aynı zamanda alfa özellikleri de onu tahrik ediyor. Bu iki özellik tek bir insanda olabilir. Bu gerçeği ve mekanizmasını anlamak beni daha az stresli ve güvensiz kılıyor çünkü ne yapacağım konusunda daha eminim.

Beta provider olmak beni kancık yapmıyor. Kadınımın ve ailemin ihtiyaçlarını karşılamak beni erkek yapan şeylerin başında geliyor ve bundan büyük zevk ve tatmin duyuyorum.
Bu arada hiçbir şekilde 44 yaşında bir kadına “kapağı atmıyorum”. Daha genç kadınlarla ilişkiye girebilirim ama ben tercih etmiyorum.

Hayat sikişten ibaret değil ama eğer sizin için öyle ise anca o tip kadınları çekersiniz hayatınıza. İlişkilerde ne elde ettiğimiz, ne olduğunuzla alakalı. Açık bir yürekle yaşayamıyorsam, yaşamanın anlamı ne ki. Ama her koyun kendi bacağından asılır.

“Ben demiştim” dememek zor ama kırmızı haplı bir erkek, mor haplı bir erkeğin bu kızgınlığının asıl nedeni konusunda uyanık olmalı : eleman sadece kırmızı hap gerçekliğinin hayatına getireceklerinden korkuyor. Erkekleri fişten çekmek pis iş ama Mitch’in aramıza geri döndüğünü görmek güzel, en azından doğru yola girdiğini ve bu tecrübeden birşeyler öğrendiğini umuyorum.

Rollo Tomassi : Kırmızı Hap camiasının en önemli figürlerinden biri olan Rollo Tomassi'nin The Rational Male kitabı her erkeğin okuması gereken başucu eseri. Oldukça popüler olan The Rational Male bloğunun da sahibi de olan Rollo, The Rational Male - Preventive Medicine (Volume 2) ve The Rational Male - Positive Masculinity: Positive Masculinity (Volume 3) adlı kitapları ile ilk kitabındaki fikirleri daha da geliştirdi. Rollo Tomassi'yi burada Rollo Tomassi etiketinde de takip edebilirsiniz.